1-žiliĞi-İnŞaat... · İúyerleri”, vergi dünyası dergisi, sayı: 342, ubat 2010, s.42. 11...

12
1 KAT KARġILIĞI ĠNġAAT ĠġLERĠNDE ARSA SAHĠBĠ KURUMLARIN VERGĠLENDĠRĠLMESĠ Dr. Ġsmail PAMUK-Yeminli Mali MüĢavir 1-GiriĢ Kat (arsa payı) karşılığı inşaatlar, ülkemizde sıkça uygulanan bir inşaat yapma şeklidir. Kat karşılığı inşaat işlerinde; arsa sahibi arsasını inşaat yapmak üzere müteahhide bırakmakta, müteahhit söz konusu arsa üzerine inşaat yapmakta ve inşa ettiği bağımsız bölümlerin sözleşmede kararlaştırılan kısmını arsası karşılığında arsa sahibine vermektedir. Kat karşılığı inşaat sözleşmesi, kanunda tüm unsurları ile düzenlenmiş bir sözleşme tipi değildir. Bu nedenle bu tür sözleşmelerin hukuki niteliği üzerinde tartışma mevcuttur. Öte yandan söz konusu sözleşmelerin hukuki niteliği, tarafların vergilendirilmesini de etkileyen temel unsurlardandır. Diğer yandan kat karşılığı inşaat işlerinde arsa sahibi kurumların, Kurumlar Vergisi Kanunu (KVK) m. 5/1-e ile Katma Değer Vergisi Kanunu (KDVK) m. 17/4-r hükümlerinde yer alan istisnalardan yararlanıp yararlanamayacağı önemli ihtilaf konularıdır. Bu çalışmada öncelikle; kat karşılığı inşaat işlerinin tanımı yapılacak ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin unsurları ile hukuki niteliği konusunda değerlendirmelere yer verilecektir. Bunun ardından ise kat karşılığı inşaat işlerinde arsa sahipleri kurumların vergilendirilmesi açıklanmaya çalışılacaktır. 2-Genel Açıklamalar 2.1-Kavram ve Tanımı Kat karşılığı inşaat işleri; arsa karşılığı inşaat, arsa payı karşılığı inşaat, arsa payı karşılığı kat, arsa payı karşılığı yapı gibi çeşitli isimlerle ifade edilebilmektedir. Türk Medeni Kanunu (TMK) m. 1009’da, arsa payı karşılığı inşaat kavramı kullanılmıştır 1 . Buna karşılık 30 Seri No.lu Katma Değer Vergisi (KDV) Genel Tebliği ile KDV Genel Uygulama Tebliğinde ise arsa karşılığı inşaat işleri kavramına yer verilmiştir. Bu işler için yapılan sözleşmeler uygulamada; kat karşılığı inşaat ve taşınmaz satış vaadi sözleşmesi, düzenleme şeklinde taşınmaz ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi, kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesi gibi farklı şekilde adlandırılabilmektedir. Kat karşılığı inşaat işleri için yapılan sözleşmeler; Danıştay tarafından arsa karşılığı inşaat sözleşmesi, Yargıtay tarafından 2 arsa payı 1 Kavram kargaşasına yol açmamak için TMK m. 1009’da geçen “arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi” teriminin tercih edilmesinin doğru olacağı ileri sürülmüş olup konu hakkında bkz. Etem Saba Özmen, Tuba Akçura Karaman, “Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmeleri Konusunda Uygulama Hataları”, Ġstanbul Barosu Dergisi, Cilt:87, Sayı:1, 2013, s.48. 2 Bununla birlikte pek çok Yargıtay kararında arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi kavramının kullanıldığı görülmektedir. Örneğin Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 08/11/2013 tarih ve E.2013/4843, K.2013/6922 sayılı, Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 13/11/2013 tarih ve E.2013/5212, K.2013/7076 sayılı ve Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 22/03/2012 tarih ve E.2012/15, K.2012/1808 sayılı kararlarında arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi kavramı kullanılmıştır.

Upload: others

Post on 27-Sep-2019

5 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: 1-žILIĞI-İNŞAAT... · İúyerleri”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 342, ubat 2010, s.42. 11 Mehmet Maç, enol Turut, “Arsa Karúılığı İnúaat İúleri ve Hasılat Payı

1

KAT KARġILIĞI ĠNġAAT ĠġLERĠNDE ARSA SAHĠBĠ KURUMLARIN

VERGĠLENDĠRĠLMESĠ

Dr. Ġsmail PAMUK-Yeminli Mali MüĢavir

1-GiriĢ

Kat (arsa payı) karşılığı inşaatlar, ülkemizde sıkça uygulanan bir inşaat yapma şeklidir.

Kat karşılığı inşaat işlerinde; arsa sahibi arsasını inşaat yapmak üzere müteahhide bırakmakta,

müteahhit söz konusu arsa üzerine inşaat yapmakta ve inşa ettiği bağımsız bölümlerin

sözleşmede kararlaştırılan kısmını arsası karşılığında arsa sahibine vermektedir.

Kat karşılığı inşaat sözleşmesi, kanunda tüm unsurları ile düzenlenmiş bir sözleşme

tipi değildir. Bu nedenle bu tür sözleşmelerin hukuki niteliği üzerinde tartışma mevcuttur. Öte

yandan söz konusu sözleşmelerin hukuki niteliği, tarafların vergilendirilmesini de etkileyen

temel unsurlardandır.

Diğer yandan kat karşılığı inşaat işlerinde arsa sahibi kurumların, Kurumlar Vergisi

Kanunu (KVK) m. 5/1-e ile Katma Değer Vergisi Kanunu (KDVK) m. 17/4-r hükümlerinde

yer alan istisnalardan yararlanıp yararlanamayacağı önemli ihtilaf konularıdır.

Bu çalışmada öncelikle; kat karşılığı inşaat işlerinin tanımı yapılacak ve kat karşılığı

inşaat sözleşmesinin unsurları ile hukuki niteliği konusunda değerlendirmelere yer

verilecektir. Bunun ardından ise kat karşılığı inşaat işlerinde arsa sahipleri kurumların

vergilendirilmesi açıklanmaya çalışılacaktır.

2-Genel Açıklamalar

2.1-Kavram ve Tanımı

Kat karşılığı inşaat işleri; arsa karşılığı inşaat, arsa payı karşılığı inşaat, arsa payı

karşılığı kat, arsa payı karşılığı yapı gibi çeşitli isimlerle ifade edilebilmektedir. Türk Medeni

Kanunu (TMK) m. 1009’da, arsa payı karşılığı inşaat kavramı kullanılmıştır1. Buna karşılık

30 Seri No.lu Katma Değer Vergisi (KDV) Genel Tebliği ile KDV Genel Uygulama

Tebliğinde ise arsa karşılığı inşaat işleri kavramına yer verilmiştir. Bu işler için yapılan

sözleşmeler uygulamada; kat karşılığı inşaat ve taşınmaz satış vaadi sözleşmesi, düzenleme

şeklinde taşınmaz ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi, kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesi gibi

farklı şekilde adlandırılabilmektedir. Kat karşılığı inşaat işleri için yapılan sözleşmeler;

Danıştay tarafından arsa karşılığı inşaat sözleşmesi, Yargıtay tarafından2 arsa payı

1Kavram kargaşasına yol açmamak için TMK m. 1009’da geçen “arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi” teriminin

tercih edilmesinin doğru olacağı ileri sürülmüş olup konu hakkında bkz. Etem Saba Özmen, Tuba Akçura

Karaman, “Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmeleri Konusunda Uygulama Hataları”, Ġstanbul Barosu Dergisi,

Cilt:87, Sayı:1, 2013, s.48. 2Bununla birlikte pek çok Yargıtay kararında arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi kavramının kullanıldığı

görülmektedir. Örneğin Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 08/11/2013 tarih ve E.2013/4843, K.2013/6922 sayılı,

Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 13/11/2013 tarih ve E.2013/5212, K.2013/7076 sayılı ve Yargıtay 15. Hukuk

Dairesinin 22/03/2012 tarih ve E.2012/15, K.2012/1808 sayılı kararlarında arsa payı karşılığı inşaat yapım

sözleşmesi kavramı kullanılmıştır.

Page 2: 1-žILIĞI-İNŞAAT... · İúyerleri”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 342, ubat 2010, s.42. 11 Mehmet Maç, enol Turut, “Arsa Karúılığı İnúaat İúleri ve Hasılat Payı

2

karşılığında anahtar teslimi bina yapımı ve taşınmaz satış vaadi esasında bina inşa sözleşmesi

olarak ifade edilmektedir3.

Kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile bir taraf (müteahhit), diğer tarafın (arsa sahibinin)

arsası üzerinde ve arsadaki belli payların mülkiyetine karşılık bağımsız bölümler inşa etmek

suretiyle bütünlük arz eden bina yapma borcu altına girmekte ve bunlar arasında söz konusu

hususları içeren bir anlaşma yapılmaktadır4. Diğer bir tanıma göre kat karşılığı inşaat

sözleşmesi; arsa sahibi ve müteahhit arasında yapılan, müteahhidin kendisine devredilecek

arsa payları veya bağımsız bölümlere karşılık, arsa üzerine bağımsız bölümler inşa ederek bir

eser meydana getirmeyi ve bunun belirli bir bölümünü arsa sahibine devretmeyi taahhüt ettiği

sözleşmedir5.

2.2-Kat KarĢılığı ĠnĢaat SözleĢmenin Unsurları

Kat karşılığı inşaat sözleşmesinde; arsa sahibi yapılacak inşaat için arsanın bir

bölümünün mülkiyetini müteahhide devretmek, bunun karşılığında müteahhit ise kendisine

devredilecek arsa için bir inşaat yapmak konusunda anlaşmaktadır. Buna göre kat karşılığı

inşaat sözleşmeleri; inşaat yapma (eser meydana getirme), bedel ve anlaşma olmak üzere üç

unsura sahiptir6.

2.3-Kat KarĢılığı ĠnĢaat SözleĢmesinin Hukuki Niteliği

Kat karşılığı inşaat sözleşmeleri, kanunda tüm unsurları ile düzenlenmiş bir sözleşme

olmadığından hukuki niteliği öteden beri tartışma konusu olmuştur7. Kat karşılığı inşaat işleri

hakkında vergi idaresi ile vergi yargısı farklı değerlendirmeler yapmakta olup, literatürde ise

her ikisi yönündeki görüşler yanında, aksine görüşler de bulunmaktadır.

Vergi idaresine göre, kat karşılığı inşaat işleri, trampa niteliğindedir. Türk Borçlar

Kanunu (TBK) m. 282 hükmüne göre mal değişim sözleşmesi8, taraflardan birinin diğer

tarafa bir veya birden çok şeyin zilyetlik ve mülkiyetini, diğer tarafın da karşı edim olarak

başka bir veya birden çok şeyin zilyetlik ve mülkiyetini devretmeyi üstlendiği sözleşmedir.

Vergi idaresi tebliğ bazında görüşünü ilk kez 30 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde açıklamış

ve bugüne kadar da değiştirmemiştir.

3Erdoğan Arslan, “Arsa Karşılığı Kat Yapım Sözleşmelerinin Mahiyeti ve İçeriğinin Vergi Hukuku Karşısındaki

Durumu”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 315, Kasım 2007, s.9. 4Mustafa Alper Gümüş, “Borçlar Hukuku Özel Hükümler”, Cilt-II, Vedat Kitapçılık, 3. Bası, İstanbul, 2014,

s.113; Hasan Erman, “Arsa Payı KarĢılığı ĠnĢaat SözleĢmesi”, Der Yayınları, Gözden Geçirilmiş 3. Basım,

İstanbul, 2010, s.113. 5Osman Oy, Tahsin Emre Haşal, “Kat KarĢılığı ĠnĢaat SözleĢmeleri”, Beta Basım, 1. Baskı, İstanbul, 2014,

s.25. 6Cevdet Yavuz, “Borçlar Hukuku Dersleri (Özel Hükümler)”, Beta Basım, Yenilenmiş 13. Baskı, İstanbul,

2014, s.585; Cengiz Kostakoğlu, “Ġçtihatlı ĠnĢaat Hukuku ve Kat KarĢılığı ĠnĢaat SözleĢmeleri”, Beta

Basım, 7. Baskı, İstanbul, 2010, s.67; Şenol Turut, “Vergisel ve Hukuki Boyutlarıyla Arsa KarĢılığı ĠnĢaat

ĠĢleri”, Yaklaşım Yayıncılık, Ankara, 2009, s.31. 7Bülent Çağlayan, “Arsa Karşılığı İnşaat İşlerinde Arsa Tesliminin Gelir Vergisi Karşısındaki Durumu”, Vergi

Dünyası Dergisi, Sayı: 290, Ekim 2005, s.132. 8TBK hükümlerinde trampa, mal değişimi adı altında düzenlenmiştir. Trampa ise, 818 sayılı eski Borçlar

Kanunu m. 232’de kullanılmış olan kavramdır. Mezkur düzenlemeye göre, beyi hükümleri trampada da tatbik

olunur. Şöyle ki trampa edenlerden her biri, itasını taahhüt ettiği şeye nazaran bayi ve kendisine verilmesi

taahhüt olunan şeye göre müşteri hükmünde tutulur.

Page 3: 1-žILIĞI-İNŞAAT... · İúyerleri”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 342, ubat 2010, s.42. 11 Mehmet Maç, enol Turut, “Arsa Karúılığı İnúaat İúleri ve Hasılat Payı

3

Vergi idaresinin görüşünün tersine Danıştay’ın istikrar kazanmış kararlarına göre, kat

karşılığı inşaat işleri trampa niteliği taşımamaktadır. Konuya ilişkin Danıştay kararları tetkik

edildiğinde, aşağıdaki sonuçlara varılmaktadır9:

-Bir kişinin kat edinme karşılığında arsasını müteahhide vermesi ve inşa edilen

binadan kat sahibi olması, hukuki açıdan birçok işlemi içeren ve arsanın değerlendirilmesi

amacına yönelik, Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK) hükümlerinin uygulanmasını da gerektiren,

tamamen kendisine özgü bir hukuki muameledir.

-Kat karşılığı inşaat sözleşmeleri, trampa sözleşmesi olarak tanımlanamazlar.

-Kat karşılığı inşaat işleri trampa niteliğinde olmadığından, müteahhidin arsa karşılığı

inşa ettiği bağımsız bölümlerin arsa sahibine teslimini katma değer vergisine tabi tutma

olanağı bulunmamaktadır. Aksi bir düşünce, varsayımla vergi mükellefiyeti yaratılması

sonucunu doğurur ve bu da verginin kanuniliği ilkesi ile bağdaşmaz.

Literatürde ise konuya ilişkin farklı görüşler ileri sürüldüğü ancak vergilendirme

temelinde iki görüşün yaygın olarak savunulduğu görülmektedir. Bunlardan ilki vergi idaresi

ile aynı yönde olup, kat karşılığı inşaat işlerinin trampa olduğunu ileri sürmektedir10

. Bizim de

katıldığımız diğer görüş ağırlıklı görüş olup, kat karşılığı inşaat işlerinin trampa niteliğinde

bulunmadığını, bu işlerde müteahhidin yaptığı işlemin Katma Değer Vergisi Kanunu (KDVK)

uyarınca hizmet olduğunu savunmaktadır11

.

3-Arsa Sahibi Kurumların Kurumlar Vergisi KarĢısındaki Durumu

Vergi idaresine göre, arsa sahibi kurumlar açısından kat karşılığı inşaat işlerinde iki

aşamada kazanç doğması muhtemeldir. Bunlardan ilki arsanın müteahhide teslim edilmesinin

ardından kat karşılığında bağımsız bölümlerin alınması aşamasında, ikincisi ise kat

karşılığında alınan bağımsız bölümlerin satılması aşamasında gerçekleşebilmektedir. Ancak

9Konu hakkında bkz. Danıştay 9. Dairesinin 19/02/2007 tarih ve Esas No:2005/2439, Karar No:2007/468 sayılı

kararı, Danıştay 9. Dairesinin 11/12/2002 tarih ve Esas No:2000/3395, Karar No:2002/5057 sayılı kararı,

Danıştay 7. Dairesinin 05/04/1993 tarih ve Esas No:1989/410, Karar No:1993/1288 sayılı kararı, Danıştay 11.

Dairesinin 15/02/1996 tarih ve Esas No:1995/3744, Karar No:1996/709 sayılı kararı, Danıştay 9. Dairesinin

14/05/1993 tarih ve Esas No:1992/3914, Karar No:1993/2057 sayılı kararı, Danıştay 7. Dairesinin 28/05/1990

tarih ve Esas No:1989/1359, Karar No:1990/1518 sayılı kararı 10

Bekir Bayraktar, “Arsa Karşılığı Teslim Edilen Gayrimenkullerde KDV Matrahının Tespiti”, Vergi Dünyası

Dergisi, Sayı: 228, Ağustos 2000, s.89; Sami Karacan, “Katma Değer Vergisi Açısından Arsa Karşılığı İnşaat

İşlerinin Değerlendirilmesi”, YaklaĢım Dergisi, Sayı:193, Ocak 2009, s.31; Ümit Saraçoğlu, Gürol Ürel, “Kat

Karşılığı İnşaat İşlerinde Vergileme Sorunları”, Lebib Yalkın Mevzuat Dergisi, Sayı:96, Aralık 2011, s.242-

243; Barış Birbir, “Kat Karşılığı İnşaatın İki Yüzü”, Maliye ve Sigorta Yorumları Dergisi, Sayı:494, Ağustos

2007, s.79; Selman Koç, “Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmeleriyle Arsa Sahiplerine Teslim Edilen Daire ve

İşyerleri”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 342, Şubat 2010, s.42. 11

Mehmet Maç, Şenol Turut, “Arsa Karşılığı İnşaat İşleri ve Hasılat Payı Karşılığı Arsa Satışına İlişkin 60 Seri

No.lu KDV Sirkülerindeki Açıklamalar ve Görüşlerimiz”, YaklaĢım Dergisi, Sayı:226, Ekim 2011, s.94;

Abdullah Tolu, “Kat Karşılığı İnşaat İşlerinde KDV”, YaklaĢım Dergisi, Sayı:91, Temmuz 2000, s.276; Orhan

Kahraman, “Arsa Payı Karşılığında Yapılan Konut İnşaatı İşlerinde Müteahhitlerin KDV Karşısındaki Durumu”,

Vergi Dünyası Dergisi, Sayı:351, Kasım 2010, s.19; İrfan Çetin, “Arsa Karşılığı İnşaat İşlerinde Ortaya Çıkan

Vergi Kaybı”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı:297, Mayıs 2006, s.57; Şaban Işık, “Arsa Payı Karşılığı Bağımsız

Bölüm İnşaat Sözleşmesinin Hukuki Yapısı ve Bu Kapsamda KDV Yükümlülüğü-2”, Maliye ve Sigorta

Yorumları Dergisi, Sayı:337, 1 Şubat 2001, s.31-32; Murat Özgür, “Arsa Payı Karşılığı İnşaat İşleri ve

Vergilendirilmesinde Özellik Arz Eden Hususlar-II”, Vergici ve Muhasebeciyle Diyalog Dergisi, Sayı:227,

Mayıs 2007, s.115.

Page 4: 1-žILIĞI-İNŞAAT... · İúyerleri”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 342, ubat 2010, s.42. 11 Mehmet Maç, enol Turut, “Arsa Karúılığı İnúaat İúleri ve Hasılat Payı

4

burada hemen belirtmek gerekir ki, daha önce belirtilen Danıştay kararlarına göre; arsanın

müteahhidin kullanımına terk edilmesi işlemi arsanın değerlendirilmesine yönelik bir

tasarruftur ve arsasını bağımsız bölüm karşılığında müteahhide teslim eden arsa sahibi

yönünden ticari bir muamele mahiyetinde değildir. Dolayısıyla Danıştay’ın süregelen

kararları uyarınca, arsa sahibinin arsasını müteahhide teslimi vergiye tabi bir işlem olarak

değerlendirilmemektedir.

Kat karşılığı inşaat işlerinde, arsa sahiplerinin arsalarını müteahhitlere devretmeleri

karşılığı bağımsız bölüm almaları aşamasında kazanç ortaya çıkabilir. Örneğin kat karşılığı

müteahhide teslim edilen arsanın 1.000.000,00-TL bedelle satın alınması, bunun karşılığında

müteahhit tarafından kat karşılığı verilen bağımsız bölümlerin bedelinin 3.000.000,00-TL

olması halinde, aradaki fark tutar (2.000.000,00-TL) kurum kazancı olarak

vergilendirilecektir. Bu noktada vergiyi doğuran olayın, arsanın müteahhide teslim tarihinde

mi, yoksa kat karşılığı inşa edilen bağımsız bölümlerin müteahhit tarafından arsa sahibine

bırakıldığı tarihte mi vuku bulduğu sorusuyla karşılaşılmaktadır. Vergiyi doğuran olay,

arsanın müteahhide teslim tarihinde değil, bağımsız bölümlerin müteahhit tarafından arsa

sahibine bırakıldığı tarihte vuku bulmaktadır. Zira bu tarih itibariyle kazanç elde edilip

edilmediği ortaya çıkmaktadır12

.

Kazanç doğması muhtemel diğer durum, kat karşılığında alınan bağımsız bölümlerin

satılması aşamasında ortaya çıkmaktadır. Yukarıda yer alan örnekte müteahhit tarafından kat

karşılığı verilen bağımsız bölümlerin bedelinin 3.000.000,00-TL olduğu belirtilmiştir. Bu

bağımsız bölümlerin 4.000.000,00-TL satılması halinde, aradaki fark kadar kazanç

oluşmaktadır.

Kat karşılığı inşaat işlerinde arsa sahibi kurumların, KVK m. 5/1-e hükmünde yer alan

taşınmaz satış kazancı istisnasından faydalanıp faydalanamayacağı, çok önemli bir tartışma

konusudur. KVK m. 5/1-e hükmüne göre, kurumların en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer

alan taşınmazların satışından doğan kazançların % 75’lik kısmı kurumlar vergisinden

müstesnadır. İstisnaya ilişkin temel esaslar özet olarak aşağıdaki gibidir.

-Madde gerekçesine göre; istisnanın amacı, kurumların bağlı değerlerinin ekonomik

faaliyetlerde daha etkin bir şekilde kullanılmasına olanak sağlanması ve kurumların mali

bünyelerinin güçlendirilmesidir.

12

Konu hakkında aynı yönde özelgeler de mevcuttur. Örneğin Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı

Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü’nün 16/08/2013 tarih ve 64597866-VUK-229-128 sayılı özelgesinde, kat

karşılığı olmak üzere yapılan inşaat işlerinde vergiyi doğuran olayın, müteahhit firmanın arsa karşılığı yapacağı

konutları arsa sahibine teslimiyle gerçekleştiği, bu tarih itibariyle arsa açısından da vergiyi doğuran olay vuku

bulduğu belirtilmiştir. Benzer şekilde arsa karşılığı inşaat işinde arsa sahibi adına kat irtifakı kurulduktan sonra

henüz inşaat tamamlanmadan inşaatın seviyesine göre teminat amaçlı olarak müteahhit adına tapuda yapılacak

devirler için fatura düzenlenip düzenlenmeyeceği, fatura düzenlenmesi için bağımsız bölümlerin tamamlanarak

arsa sahibine tesliminin veya tapuda cins tashihinin yapılmasının gerekip gerekmediği hususunda Kayseri Vergi

Dairesi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü’nün 06/09/2013 tarih ve 50426076-KDV-20-968-96

sayılı özelgesinde; “Arsa karşılığı inşaat işlerinde vergiyi doğuran olay, müteahhidin arsa karşılığı konut, işyeri

gibi bağımsız birimleri arsa sahibine teslimiyle gerçekleşmektedir. Bu tarih itibariyle arsa açısından da vergiyi

doğuran olay vuku bulmaktadır. Taşınmazda teslim kural olarak tapuya tescil ile gerçekleşmekle birlikte, tapuya

tescilden önce bağımsız birimlerin alıcının tasarrufuna terk edilmesi durumunda da vergiyi doğuran olay

gerçekleşmektedir. Dolayısıyla, arsa sahibinin arsa tesliminin ticari nitelikli olması durumunda arsa için,

müteahhidin ise arsa sahibine teslim ettiği bağımsız birimler için, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu tarih

itibariyle eş zamanlı olarak fatura düzenlemesi gerekmektedir.” şeklinde açıklama yapılmıştır.

Page 5: 1-žILIĞI-İNŞAAT... · İúyerleri”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 342, ubat 2010, s.42. 11 Mehmet Maç, enol Turut, “Arsa Karúılığı İnúaat İúleri ve Hasılat Payı

5

-İstisnadan, tam ve dar mükellef ayrımı olmaksızın tüm kurumlar vergisi mükellefleri

faydalanabilecektir.

-Taşınmaz kavramı Türk Medeni Kanunu (TMK) m. 704’te belirtilen; arazi, tapu

kütüğünde ayrı sayfaya kaydedilen bağımsız ve sürekli haklar ile kat mülkiyeti kütüğüne

kayıtlı bağımsız bölümleri ifade etmektedir.

-Kanun hükmünde taşınmazın Türkiye’de bulunması gerektiğine yönelik bir

düzenleme bulunmadığından, hem yurt içinde hem de yurt dışında bulunan taşınmazlar için

istisnadan yararlanılabilir13

.

-Taşınmaz satış kazancı istisnasından faydalanabilmek için taşınmazın en az iki tam

yıl, diğer bir ifadeyle 730 gün süreyle kurumların aktifinde yer alması şarttır. Devir veya

bölünme suretiyle devralınan taşınmazların satışında aktifte bulundurma süresinin hesabında,

devir olunan veya bölünen kurumda geçen süreler de dikkate alınır.

-İstisna, satış kazancının % 75’ine ve satışın peşin veya vadeli olup olmadığına

bakılmaksızın, satışın yapıldığı dönemde uygulanacaktır. Kazancın istisnadan yararlanan

kısmının, pasifte özel bir fon hesabına alınması ve satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın

sonuna kadar söz konusu fon hesabında tutulması gerekmektedir. Fon hesabına alınan kazanç

tutarının, sermayeye ilavesi mümkün bulunmaktadır. Ancak, fon hesabına alınan kazanç

tutarının sermayeye ilave dışında, beş yıl içinde başka bir hesaba nakledilmesi, işletmeden

çekilmesi veya dar mükellef kurumlarca ana merkeze aktarılması ya da kurumun tasfiyesi

halinde, istisna uygulanması nedeniyle zamanında tahakkuk etmeyen vergiler, vergi ziyaı

cezası ve gecikme faizi ile birlikte tahsil edilecektir.

-Taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde

bulundurdukları değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar istisna kapsamı dışındadır.

-Kanun hükmü uyarınca vadeli satışlarda, satış bedelinin tamamının, satışın yapıldığı

yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi şart olup, bu süre içinde tahsil

edilmeyen satış bedeline isabet eden istisna nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen

vergiler, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi ile birlikte tahsil edilecektir. Öte taraftan Tebliğe

göre, istisna uygulamasında, satış bedelinin nakit olarak tahsil edilmesi gerekmektedir. Bunun

dışında satış bedelinin likiditesi yüksek olan altın, Devlet tahvili, Hazine bonosu, Toplu Konut

İdaresi tarafından çıkarılan veya İMKB’de işlem gören hisse senetleri, tahvil ve bonolar ile de

tahsil edilebilmesi mümkün olup, bu gibi kıymetler en geç iki yıllık tahsil süresinin sonuna

kadar nakde dönüştürülmelidir.

Satış bedelinin yukarıda belirtildiği şekilde nakit olarak tahsil edilmesine ilişkin şarta

bizim de katıldığımız çok önemli bir itiraz mevcuttur14

. İtirazın dayanak noktası, sadece nakit

tahsilatın mali bünyeyi güçlendireceğini varsaymanın tahsil kavramını dar yorumlamak

olduğu, şirket aktiflerinde yaşanacak bir artışın da mali bünyeyi iyileştirebileceğidir.

Taşınmaz satışları veya devirleri sonucu kurumun mali bünyesinde iyileşme meydana

13

Cem Tekin, Emre Kartaloğlu, “Kurumlar Vergisi Kanunu Yorum ve Açıklamaları”, Maliye ve Hukuk

Yayınları, Ankara, 2007, s.167. 14

Tarık Selcik, “Taşınmaz Satış İstisnasında Tahsil Şartı”, YaklaĢım Dergisi, Sayı:256, Nisan 2014, s.108.

Page 6: 1-žILIĞI-İNŞAAT... · İúyerleri”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 342, ubat 2010, s.42. 11 Mehmet Maç, enol Turut, “Arsa Karúılığı İnúaat İúleri ve Hasılat Payı

6

geliyorsa istisnadan yararlanmanın mümkün olması, aksi takdirde ise mümkün olmaması

gerekmektedir.

Söz konusu Tebliğ uyarınca, istisna uygulamasında, taşınmaz satışlarından bir kazanç

elde edilerek kurumun mali yapısında iyileşme amacı bulunduğundan, taşınmazların para

karşılığı olmaksızın devir ve temliki, trampası gibi işlemler istisna kapsamına girmemektedir.

Buna karşılık, taşınmazların mevcut borçlar karşılığında rızaen veya icra yoluyla devredilmesi

işlemleri ile kamulaştırma işlemleri ise kurumların finansman olanaklarını artıracağından

istisna uygulaması kapsamında değerlendirilecektir.

Tebliğde yer alan istisna uygulamasında, satış bedelinin nakit olarak tahsil edilmesi

gerektiği ve taşınmazların para karşılığı olmaksızın trampası gibi işlemlerin istisna dışı

bırakılması yönünde açıklamalar, kat karşılığı inşaat işlerinin istisnadan yararlanamayacağı

şeklinde sonuç doğurmaktadır.

Konuya ilişkin bir Danıştay kararında15

; şirket aktifine kayıtlı servet unsurunun

(arsanın) biçim değiştirmesi şeklinde gerçekleşen trampa niteliğindeki işlemin (arsa karşılığı

inşaat işleminin), KVK m. 5’te öngörülen kurumun mali yapısını iyileştirme amacına yönelik

doğrudan bir satış olarak kabul edilemeyeceği yönünde hüküm tesis edilmiştir.

Bize göre kat karşılığı inşaat işlerinde, taşınmaz satış kazancı istisnasından

yararlanılamayacağına yönelik bu görüşler isabetli değildir. İlk olarak belirtilmelidir ki,

istisna uygulamasında, satış bedelinin nakit olarak tahsil edilmesi gerektiği yönünde kanuni

bir düzenleme yoktur. Tahsilat nakdi olabileceği gibi, ayni de olabilir. Tebliğde;

“taşınmazların mevcut borçlar karşılığında rızaen veya icra yoluyla devredilmesi işlemleri

kurumların finansman olanaklarını artıracağından istisna uygulaması kapsamında

değerlendirilecektir.” Borcun kaynağının mal alışı gibi bir işlem olması halinde, bu açıklama

da satış bedelinin nakit olarak tahsil edilmesi gerekmediğini göstermektedir.

İtirazın ikinci dayanak noktası, istisna uygulamasından yararlanmanın temel ölçüt

olarak mali bünyede iyileşme olup olmadığına bakılması gerektiğidir. Zira istisnanın getiriliş

amacı budur. Buna göre kat karşılığı inşaat işlerinde devredilen taşınmaz nedeniyle kurumun

mali yapısında iyileşme meydana gelmesi halinde istisnadan yararlanmak mümkündür ve

hatta aynı durum kat karşılığı alınan bağımsız bölümlerin satışında da geçerlidir.

Diğer bir itiraz noktası kanun gerekçesinde yer alan “Şehrin kenar mahallesinde

bulunan bir binanın satılarak, şehir merkezinde faaliyet göstermek amacıyla merkezde bir

bina alınması durumunda ise, firma faaliyetleri açısından açık bir ekonomik katkı söz konusu

olduğundan istisna uygulamasının amacına uygun bulunmaktadır.” şeklindeki açıklamaya

dayanmaktadır. Bu açıklamayı, “Şehrin kenar mahallesindeki bir binanın, (bir ihtimal olarak,

bir miktar da para verilmek suretiyle) şehir merkezinde bir bina ile trampa edilmesi halinde

firma faaliyetleri açısından açık bir ekonomik katkı söz konusu olduğundan istisna

uygulamasının amacına uygun bulunmaktadır.” şeklinde okumak da elbette mümkün ve

doğaldır. Bu halde bir miktar bedel ödense bile, en azından trampa edilen kısmın istisnadan

yararlanamayacağını ileri sürmek bize göre isabetli değildir.

15

Danıştay 3. Dairesinin 28/09/2010 tarih ve Esas No:2008/3855, Karar No:2010/2827 sayılı kararı.

http://www.khyk.kazancihukuk.com (Çevrimiçi), e.t: 15 Nisan 2014.

Page 7: 1-žILIĞI-İNŞAAT... · İúyerleri”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 342, ubat 2010, s.42. 11 Mehmet Maç, enol Turut, “Arsa Karúılığı İnúaat İúleri ve Hasılat Payı

7

Bize göre yukarıda açıklanan nedenlerle, kat karşılığı inşaat işlerinde devredilen arsa

nedeniyle kurumun mali yapısında iyileşme meydana gelmesi halinde istisnadan yararlanmak

mümkündür.

4-Arsa Sahibi Kurumların Katma Değer Vergisi KarĢısındaki Durumu

Çalışmanın önceki bölümlerinde açıklandığı üzere, vergi idaresine göre kat karşılığı

inşaat işleri trampa niteliğindedir. Vergi idaresi tebliğ bazında görüşünü 30 Seri No.lu KDV

Genel Tebliğinde açıklamış ve bugüne kadar da değiştirmemiştir. KDV Genel Uygulama

Tebliğinde de aynı görüş tekrarlanmıştır.

KDV Genel Uygulama Tebliğine göre; arsa karşılığı inşaat işinde iki ayrı teslim söz

konusudur. Bunlardan birincisi, arsa sahibi tarafından müteahhide arsa teslimi; ikincisi ise

müteahhit tarafından arsaya karşılık olarak arsa sahibine verilen konut veya işyeri teslimidir.

Arsanın bir iktisadi işletmeye dahil olması veya arsa sahibinin arsa alım satımını mutat

ve sürekli bir faaliyet olarak sürdürmesi halinde, konut veya işyeri karşılığı müteahhide

yapılan bu arsa teslimi katma değer vergisine tabidir. Ancak arsa sahibinin, gerçek usulde

mükellefiyetini gerektirmeyecek şekilde, arızi bir faaliyet olarak arsasını daire veya işyeri

karşılığında müteahhide tesliminde vergi uygulanmaz.

Müteahhit tarafından arsa sahibine arsanın karşılığı olarak yapılan teslimlerde, emsal

bedel üzerinden KDV uygulanır. Arsa karşılığı inşaat işlerinde vergiyi doğuran olay,

müteahhidin arsa karşılığı konut, işyeri gibi bağımsız bölümleri arsa sahibine teslimiyle

gerçekleşir. Arsanın bir iktisadi işletmeye dahil olması veya arsa sahibinin arsa alım satımını

mutad ve sürekli bir faaliyet olarak sürdürmesi durumunda, vergiyi doğuran olayın vuku

bulduğu tarihte, müteahhide yapılan bu arsa teslimi nedeniyle düzenlenecek faturada arsa

karşılığı alınan bağımsız bölümlerin emsal bedeli üzerinden KDV hesaplanması

gerekmektedir. Arsa sahibinin, gerçek usulde mükellefiyetini gerektirmeyecek şekilde arızi

faaliyet olarak arsasını bağımsız birimler karşılığında müteahhide tesliminde ise KDV

uygulanmaz.

08/08/2011 tarih ve KDVK-60/2011-1 sayılı KDV Sirkülerinde de benzer yönde

açıklamalar mevcuttur16

.

16

Söz konusu Sirkülerde yapılan açıklamaların bir bölümü şu şekildedir; “Arsa karşılığı inşaat işlerinde iki ayrı

teslim söz konusudur. Bunlardan birincisi, arsa sahibi tarafından müteahhide arsa teslimi; ikincisi ise müteahhit

tarafından arsaya karşılık olarak arsa sahibine bağımsız birim (konut veya işyeri) teslimidir. Arsa karşılığı

inşaat işlerinde vergiyi doğuran olay, müteahhidin arsa karşılığı konut, işyeri gibi bağımsız birimleri arsa

sahibine teslimiyle gerçekleşmektedir. Bu tarih itibariyle arsa açısından da vergiyi doğuran olay vuku

bulmaktadır. Taşınmazda teslim kural olarak tapuya tescil ile gerçekleşmekle birlikte, tapuya tescilden önce

bağımsız birimlerin alıcının tasarrufuna terk edilmesi durumunda da vergiyi doğuran olay gerçekleşmektedir.

Dolayısıyla, arsa sahibinin arsa tesliminin ticari nitelikli olması durumunda arsa için, müteahhidin ise arsa

sahibine teslim ettiği bağımsız birimler için, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu tarih itibariyle eş zamanlı

olarak fatura düzenlemesi gerekmektedir. Buna göre; arsanın bir iktisadi işletmeye dahil olması veya arsa

sahibinin arsa alım satımını mutad ve sürekli bir faaliyet olarak sürdürmesi halinde, vergiyi doğuran olayın

vuku bulduğu tarihte, müteahhide yapılan bu arsa teslimi nedeniyle düzenlenecek faturada arsa karşılığı alınan

bağımsız birimlerin emsal bedeli (arsa payı dahil) üzerinden genel oranda KDV hesaplanması gerekmektedir.

Arsa sahibinin, gerçek usulde mükellefiyetini gerektirmeyecek şekilde arızi faaliyet olarak arsasını bağımsız

birimler karşılığında müteahhide tesliminde KDV uygulanmayacaktır. Vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu

tarihte, müteahhitten arsa sahibine yapılacak bağımsız birim teslimleri için müteahhit tarafından düzenlenecek

Page 8: 1-žILIĞI-İNŞAAT... · İúyerleri”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 342, ubat 2010, s.42. 11 Mehmet Maç, enol Turut, “Arsa Karúılığı İnúaat İúleri ve Hasılat Payı

8

Konuya ilişkin en önemli mesele, kat karşılığı inşaat işlerinde arsa sahibi kurumların

KDVK m. 17/4-r hükmünde yer alan istisnadan yararlanıp yararlanamayacaklarıdır. KDVK

m. 17/4-r hükmüne göre, kurumların aktifinde en az iki tam yıl süreyle bulunan taşınmazların

satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile bankalara borçlu olanların ve kefillerinin

borçlarına karşılık taşınmazların bankalara devir ve teslimleri katma değer vergisinden

müstesna olup, istisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumların, bu amaçla

aktiflerinde bulundurdukları taşınmazların teslimleri ise istisna kapsamı dışındadır.

Diğer taraftan mezkur hüküm uyarınca, istisna kapsamında teslim edilen kıymetlerin

iktisabında yüklenilen ve teslimin yapıldığı döneme kadar indirim yoluyla giderilemeyen

KDV, teslimin yapıldığı hesap dönemine ilişkin gelir veya kurumlar vergisi matrahının

tespitinde gider olarak dikkate alınır. Bahse konu madde uyarınca yapılan teslimlerle ilgili alış

ve giderlere ait KDV nedeniyle, işlemin yapıldığı tarihe kadar indirim yoluyla telafi edilen

kısım için herhangi bir düzeltme yapılması gerekmez. Satış tarihine kadar indirilemeyen kısım

ise “İlave Edilecek KDV” olarak beyan edilir ve teslimin yapıldığı hesap dönemine ilişkin

gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider veya maliyet olarak dikkate alınır.

Satışa konu edilecek taşınmazların (arsa, arazi, bina) satışında istisna uygulanabilmesi

için kurumların aktiflerinde asgari iki tam yıl kayıtlı bulunmuş olması gerekmektedir.

İstisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumların, bu amaçla aktiflerinde

bulundurdukları taşınmazların tesliminde istisna hükmü uygulanmaz. Taşınmazlar açısından

istisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapmaktan maksat; taşınmazların mutat olarak

alım satımının yapılması veya kiraya verilmesini ifade etmektedir.

İstisna, satış yoluyla gerçekleştirilen devir ve teslimlerde uygulanır. Bağış, hibe

şeklinde yapılan devir ve teslimler istisna kapsamı dışındadır.

Bankalara borçlu olanlar ile kefillerinin borçlarına karşılık taşınmazlarının (müzayede

mahallerinde yapılan satışlar dahil) bankalara devir ve teslimleri katma değer vergisinden

istisnadır. Bu istisnanın uygulanabilmesi için taşınmazların iki yıl aktifte bulundurulması

gerekmez. İstisna sadece bankalara olan borca karşılık, bankalara yapılacak devir ve

teslimlerde uygulanır. Borca karşılık banka dışında üçüncü kişilere yapılan satışlar, istisna

kapsamında değerlendirilmez. İstisna uygulanabilmesi için, devir ve teslime konu

taşınmazların bankaya borçlu olanlara veya bu borca kefil olanlara ait olması gerekir. İstisna,

satış yoluyla gerçekleştirilen devir ve teslimlere uygulanır. Bağış, hibe şeklindeki devir ve

teslimler istisna kapsamı dışındadır.

İstisna hükmünün amacının, kurumların mali yapılarını güçlendirmek ve bankaların

alacaklarının tahsilini hızlandırmak olduğu gerekçesinde belirtilmiştir17

. Bankalara borçlu

olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık taşınmaz ve iştirak hisselerinin (müzayede

mahallerinde yapılan satışlar dahil) bankalara devir ve teslimleri hariç olmak üzere, istisna

kurumlar vergisi mükellefleri için geçerli olup, gelir vergisi mükellefleri bu istisnadan

yararlanamazlar. Taşınmazların, bankalara borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık

faturada bağımsız birimin niteliğine göre emsal bedeli (arsa payı dahil) üzerinden % 1 veya % 18 oranında

KDV hesaplanması gerekmektedir.”

17

Ender İnelli, “Taşınmaz ve İştirak Hissesi Satışlarında Katma Değer Vergisi İstisnası (KDVK Md. 17/4/R)”,

Vergi Dünyası Dergisi”, Sayı:365, Ocak 2012, s.97.

Page 9: 1-žILIĞI-İNŞAAT... · İúyerleri”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 342, ubat 2010, s.42. 11 Mehmet Maç, enol Turut, “Arsa Karúılığı İnúaat İúleri ve Hasılat Payı

9

(müzayede mahallerinde yapılan satışlar dahil) bankalara devir ve teslimlerinde iki yıllık süre

şartı aranmamaktadır18

.

Yukarıda yer alan istisna hükmü incelendiğinde esasen, KVK m. 5/1-e hükmündeki

istisna ile birbirini tamamlayan özellik gösterdiği söylenebilir. Hatta bu istisnanın, sermaye

ilave edilme şartı hariç, KVK m. 5/1-e hükmündeki istisna şartları dahilinde uygulanacağı

ileri sürülmüştür19

. Ancak bu görüşün yerinde olduğu söylenemez. Her iki istisna hükmünün

birbirini tamamlayıcı hususiyeti karşısında, çok sayıda farklı özellikleri de bulunmaktadır. Bu

durumun örneğini KDVK m. 17/4-r hükmünde yer alan istisnadan yararlanabilmek için

taşınmaz satışından kazanç elde etmek gerekmezken, KVK m. 5/1-e kapsamında istisnadan

yararlanmak için kazanç elde edilmesi gerektiği hususu oluşturmaktadır20

. Ancak bu noktanın

aydınlatılmaya ihtiyacı vardır. KDVK m. 17/4-r hükmünde istisnadan yararlanmak için

kazanç elde edilmesi gerektiği yönünde bir düzenleme bulunmamakla birlikte, istisnanın

amacının kurumların mali yapılarını güçlendirmek olduğu dikkate alındığında, ortaya bir

çelişki çıkmaktadır. Kazançlı olmayan bir satışın mali yapıyı nasıl güçlendireceği sorusu izah

gerektirmektedir. Bize göre sadece mali yapıyı güçlendiren taşınmaz teslimlerinde istisnadan

yararlanılabilmelidir. Ancak bunun için, kanuni düzenleme yapılması gerekmektedir. Diğer

yandan satış bedelinin tahsil edilme süresi, istisna kazancın pasifte özel bir fonda tutulması ve

belli bir süre içinde işletmeden çekilememesi gibi hususlarda da farklılar mevcuttur. İstisnaya

ilişkin çok sayıda dikkat çekici özelge bulunmaktadır21

.

18

M. Emin Akyol, “Gayrimenkul ve İştirak Hisseleri Satışında KDV İstisnası”, Vergi Dünyası Dergisi,

Sayı:311, Temmuz 2007, s.27. 19

Katma Değer Vergisi Kanunu Yorum ve Açıklamaları, Oluş Yayıncılık, Ankara, 2007, s.517. 20

Cemal Kılınç, “Taşınmaz (Gayrimenkul) Satışlarında Kurumlar ve Katma Değer Vergisi İstisnası”, Maliye ve

Sigorta Yorumları Dergisi, Sayı:511, 1 Mayıs 2008, s.100. 21

Bir holding şirketin iştirak ettiği başka şirkete ait taşınmazları aktifine geçirerek satması halinde, bu satışların

kurumlar vergisi ve KDV istisnasından yararlanıp yararlanamayacağına ilişkin İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Mükellef Hizmetleri KDV Grup Müdürlüğü’nün 25/02/2015 tarih ve 39044742-KDV.17.4-329 sayılı

özelgesinde; çok sayıda taşınmaz alım ve satımı faaliyetinde bulunulduğunun tespit edildiği, buna göre şirketin

esas faaliyet konusu her ne kadar taşınmaz ticaretinden ziyade başka şirketlere iştirak etmek olsa da, şirketin çok

sayıda taşınmaz alım ve satımı faaliyetiyle uğraşması nedeniyle taşınmaz satışından doğan kazanç için KVK m.

5/1-e ve KDVK m. 17/4-r hükümlerinde yer alan istisnalardan yararlanılmasının mümkün olmadığı belirtilmiştir.

Bizce, esas faaliyet konusu başka şirketlere iştirak etmek olan bir şirketin, birden çok taşınmaz alıp satması,

taşınmaz ticareti yaptığına karine teşkil etmez. Bunun, muvazaalı olduğu ispat edilmedikçe istisnadan

yararlanılmasına engel bir durum yoktur.

Esas faaliyet konusunun holding şirket olarak sermaye şirketlerine iştirak etmek, iştiraklere yönetim hizmeti

vermek ve bu hizmetler ile iştiraklerden gelir elde etmek olan bir holding şirketin; esas faaliyetlerini yerine

getirebilmek ve atıl kaynaklarını değerlendirmek maksadıyla değişik tarihlerde taşınmazlar satın alındığı, bu

suretle elde edilecek yeni kaynakların mevcut iştiraklerin faaliyetlerinin yürütülmesinde veya yeni iştirakler elde

edilmesinde kullanıldığı, iktisap edildikten sonra belirli periyotlarda kiraya verilmiş olan söz konusu

taşınmazların bir kısmının veya tamamının satılması halinde elde edilecek satış kazancı ve satış bedeli için KVK

m. 5/1-e ile KDVK m. 17/4-r hükümlerindeki istisnalardan yararlanılıp yararlanılamayacağı hususunda İzmir

Vergi Dairesi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü’nün 01/10/2014 tarih ve

84098128-125[5-2012-908]-554 sayılı özelgesinde; bahse konu taşınmazların kiraya verilmek suretiyle

değerlendirilmesi nedeniyle, söz konusu istisnalardan faydalanılamayacağı belirtilmiştir. Ancak taşınmaz ticareti

ve kiralanmasıyla uğraşmayan kurumların, kiraya verme suretiyle değerlendirdikleri taşınmazların istisnadan

yararlanmayacağına yönelik kanuni düzenlemede bir hüküm bulunmamaktadır.

Trabzon Vergi Dairesi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü’nün 16/08/2013 tarih ve 26468226-

130[621-35-2012]-74 sayılı özelgesinde; bir bankanın kendi adına ipotekli olan ve alacağına karşılık olarak ihale

yoluyla satın aldığı bir taşınmazın tesliminin KDVK m. 17/4-r kapsamında katma değer vergisinden istisna

tutulması gerektiği açıklanmıştır.

Page 10: 1-žILIĞI-İNŞAAT... · İúyerleri”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 342, ubat 2010, s.42. 11 Mehmet Maç, enol Turut, “Arsa Karúılığı İnúaat İúleri ve Hasılat Payı

10

Çalışmanın önceki bölümünde açıklandığı üzere, şahsi kanaatimiz aksi yönde olmakla

beraber 1 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinde kurumlar vergisi mükelleflerince kat

karşılığı verilen arsalar için KVK m. 5/1-e kapsamında istisna hükmünün uygulanmayacağı

belirtilmiştir. Benzer şekilde söz konusu devirlerin KDVK m. 17/4-r hükmünde yer alan

istisnadan yararlanıp yararlanamayacağı da tartışılmaktadır. Konuya ilişkin olumlu yönde

özelgeler22

mevcut olup, şahsi kanaatimiz de bu özelgelerdeki görüşler yönündedir. Bize göre

bu işlemler kurumun mali bünyesinde iyileşme meydana getiriyorsa istisnadan faydalanılması

gerekmektedir.

Buna karşılık, kurumlar vergisi mükelleflerince kat karşılığı müteahhide teslim edilen

arsaların KDVK m. 17/4-r kapsamında istisnadan faydalanamayacağını ileri süren görüşler de

mevcuttur. Bu görüşlerden birinde, kat karşılığı inşaat işlerinde arsa teslimi satış suretiyle

gerçekleştirilmediğinden istisnadan faydalanılamayacağı belirtilmiştir23

. Benzer yönde

sayılabilecek başka bir görüşte, şirket aktifine kayıtlı bulunan bir taşınmazın kat karşılığı

olarak verilmesi işleminin KDVK m. 17/4-r’de düzenlenen istisnanın gerekçesine uygun

olmadığından, bu işlemin istisna kapsamında değerlendirilemeyeceği belirtilmiştir24

.

5-Sonuç

Kurumlar aktiflerinde yer alan arsalarını kat karşılığı şeklinde müteahhitlere

devretmeleri sıklıkla karşılaşılan bir uygulamadır. Buna karşılık, söz konusu işlemin

vergilendirilmesiyle ilgili ciddi sorunlar mevcuttur.

Kat karşılığı inşaat işlerinde arsa sahibi kurumların vergilendirilmesinde karşılaşılan

temel sorun, bu işlemlerin KVK m. 5/1-e ile KDVK 17/4-r hükümlerinde düzenlenen

istisnalardan yararlanılıp yararlanılamayacağına ilişkindir. 1 Seri No.lu Kurumlar Vergisi

Genel Tebliğinde, kat karşılığı inşaatların KVK m. 5/1-e’de düzenlenen taşınmaz satış

kazancı istisnasından yararlanamayacağı açıklanmıştır. Bu yönde Danıştay kararı da

mevcuttur. Şahsi kanaatimize göre, bu işler nedeniyle kurumun mali yapısında iyileşme

meydana geliyorsa istisnadan yararlanmak mümkündür. Aynı husus KDVK m. 17/4-r

hükmünde yer alan istisna için de geçerlidir.

22

Konuya ilişkin İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup

Müdürlüğü’nün 15/08/2012 tarih ve B.07.1.GİB.4.35.17.01-35-02-766 sayılı özelgesine göre; ana faaliyet

konusu motorlu kara taşıtlarının parçalarının belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda perakende ticareti olan

bir şirketin 1986 ve 1999 yıllarında iktisap ettiği arsaları kat karşılığı inşaat sözleşmesine istinaden müteahhide

tesliminde, arsanın en az iki tam yıl aktifte kayıtlı olması, faaliyet konusu ile ilişkilendirilecek şekilde iktisadi

işletmeye dahil olmaması ve arsa alım satımının mutad ve sürekli bir faaliyet olarak sürdürülmemesi şartlarının

birlikte gerçekleşmesi kaydıyla katma değer vergisinden istisna tutulması mümkün bulunmaktadır. Yine Rize

Valiliği Defterdarlık Gelir Müdürlüğü’nün 03/04/2014 tarih ve 85550353-KVK-33-5 sayılı özelgesinde de

olumlu yönde görüş verilmiştir. 23

Salim Şen, “Arsa Karşılığı İnşaat İşlerinde Arsa ve Bağımsız Bölümlerin Arsa Sahibi Açısından Maliyet, KDV

ve Muhasebe Uygulaması-I”, YaklaĢım Dergisi, Sayı:220, Nisan 2011, s.142. 24

Hayreddin Erdem, “Şirket Aktifine Kayıtlı Arsaların Kat Karşılığı Verilmesi İşleminde KDV”, YaklaĢım

Dergisi, Sayı:189, Eylül 2008, s.122.

Page 11: 1-žILIĞI-İNŞAAT... · İúyerleri”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 342, ubat 2010, s.42. 11 Mehmet Maç, enol Turut, “Arsa Karúılığı İnúaat İúleri ve Hasılat Payı

11

Kaynakça

Akyol M. Emin, “Gayrimenkul ve İştirak Hisseleri Satışında KDV İstisnası”, Vergi

Dünyası Dergisi, Sayı:311, Temmuz 2007.

Arslan Erdoğan, “Arsa Karşılığı Kat Yapım Sözleşmelerinin Mahiyeti ve İçeriğinin

Vergi Hukuku Karşısındaki Durumu”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 315, Kasım 2007.

Bayraktar Bekir, “Arsa Karşılığı Teslim Edilen Gayrimenkullerde KDV Matrahının

Tespiti”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 228, Ağustos 2000.

Birbir Barış, “Kat Karşılığı İnşaatın İki Yüzü”, Maliye ve Sigorta Yorumları

Dergisi, Sayı:494, Ağustos 2007.

Çağlayan Bülent, “Arsa Karşılığı İnşaat İşlerinde Arsa Tesliminin Gelir Vergisi

Karşısındaki Durumu”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 290, Ekim 2005.

Çetin İrfan, “Arsa Karşılığı İnşaat İşlerinde Ortaya Çıkan Vergi Kaybı”, Vergi

Dünyası Dergisi, Sayı:297, Mayıs 2006.

Erdem Hayreddin, “Şirket Aktifine Kayıtlı Arsaların Kat Karşılığı Verilmesi

İşleminde KDV”, YaklaĢım Dergisi, Sayı:189, Eylül 2008.

Erman Hasan, “Arsa Payı KarĢılığı ĠnĢaat SözleĢmesi”, Der Yayınları, Gözden

Geçirilmiş 3. Basım, İstanbul, 2010.

Gümüş Mustafa Alper, “Borçlar Hukuku Özel Hükümler”, Cilt-II, Vedat Kitapçılık,

3. Bası, İstanbul, 2014.

Işık Şaban, “Arsa Payı Karşılığı Bağımsız Bölüm İnşaat Sözleşmesinin Hukuki Yapısı

ve Bu Kapsamda KDV Yükümlülüğü-2”, Maliye ve Sigorta Yorumları Dergisi, Sayı:337, 1

Şubat 2001.

İnelli Ender, “Taşınmaz ve İştirak Hissesi Satışlarında Katma Değer Vergisi İstisnası

(KDVK Md. 17/4/R)”, Vergi Dünyası Dergisi”, Sayı:365, Ocak 2012.

Kahraman Orhan, “Arsa Payı Karşılığında Yapılan Konut İnşaatı İşlerinde

Müteahhitlerin KDV Karşısındaki Durumu”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı:351, Kasım 2010.

Karacan Sami, “Katma Değer Vergisi Açısından Arsa Karşılığı İnşaat İşlerinin

Değerlendirilmesi”, YaklaĢım Dergisi, Sayı:193, Ocak 2009.

Katma Değer Vergisi Kanunu Yorum ve Açıklamaları, Oluş Yayıncılık, Ankara,

2007.

Kılınç Cemal, “Taşınmaz (Gayrimenkul) Satışlarında Kurumlar ve Katma Değer

Vergisi İstisnası”, Maliye ve Sigorta Yorumları Dergisi, Sayı:511, 1 Mayıs 2008.

Page 12: 1-žILIĞI-İNŞAAT... · İúyerleri”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 342, ubat 2010, s.42. 11 Mehmet Maç, enol Turut, “Arsa Karúılığı İnúaat İúleri ve Hasılat Payı

12

Koç Selman, “Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmeleriyle Arsa Sahiplerine Teslim Edilen

Daire ve İşyerleri”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 342, Şubat 2010.

Kostakoğlu Cengiz, “Ġçtihatlı ĠnĢaat Hukuku ve Kat KarĢılığı ĠnĢaat

SözleĢmeleri”, Beta Basım, 7. Baskı, İstanbul, 2010.

Maç Mehmet, Turut Şenol, “Arsa Karşılığı İnşaat İşleri ve Hasılat Payı Karşılığı Arsa

Satışına İlişkin 60 Seri No.lu KDV Sirkülerindeki Açıklamalar ve Görüşlerimiz”, YaklaĢım

Dergisi, Sayı:226, Ekim 2011.

Oy Osman, Haşal Tahsin Emre, “Kat KarĢılığı ĠnĢaat SözleĢmeleri”, Beta Basım, 1.

Baskı, İstanbul, 2014.

Özgür Murat, “Arsa Payı Karşılığı İnşaat İşleri ve Vergilendirilmesinde Özellik Arz

Eden Hususlar-II”, Vergici ve Muhasebeciyle Diyalog Dergisi, Sayı:227, Mayıs 2007.

Özmen Etem Saba, Akçura Karaman Tuba: “Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmeleri

Konusunda Uygulama Hataları”, Ġstanbul Barosu Dergisi, Cilt:87, Sayı:1, 2013.

Saraçoğlu Ümit, Ürel Gürol, “Kat Karşılığı İnşaat İşlerinde Vergileme Sorunları”,

Lebib Yalkın Mevzuat Dergisi, Sayı:96, Aralık 2011.

Selcik Tarık, “Taşınmaz Satış İstisnasında Tahsil Şartı”, YaklaĢım Dergisi, Sayı:256,

Nisan 2014.

Şen Salim, “Arsa Karşılığı İnşaat İşlerinde Arsa ve Bağımsız Bölümlerin Arsa Sahibi

Açısından Maliyet, KDV ve Muhasebe Uygulaması-I”, YaklaĢım Dergisi, Sayı:220, Nisan

2011.

Tekin Cem, Kartaloğlu Emre, “Kurumlar Vergisi Kanunu Yorum ve

Açıklamaları”, Maliye ve Hukuk Yayınları, Ankara, 2007.

Tolu Abdullah, “Kat Karşılığı İnşaat İşlerinde KDV”, YaklaĢım Dergisi, Sayı:91,

Temmuz 2000.

Turut Şenol, “Vergisel ve Hukuki Boyutlarıyla Arsa KarĢılığı ĠnĢaat ĠĢleri”,

Yaklaşım Yayıncılık, Ankara, 2009.

Yavuz Cevdet, “Borçlar Hukuku Dersleri (Özel Hükümler)”, Beta Basım,

Yenilenmiş 13. Baskı, İstanbul, 2014.