elmas: hmet pvaflaefik · 46 yapt›rd›¤› tiyatro binas›nda sahnele-terek tiyatro sevgisini...

5
B 45 “Binek tafl› büyüklü¤ünde bir el- mast›r; ne yüzü¤e tak›l›r, ne de so- kakta b›rak›l›r!” O diplomat, siyasetçi, yerel yöne- tici, bilim adam›, tiyatrocu kimlikleri ile Tanzimat döneminin öncü kiflilik- lerindendir. Elçi, vali, Mebuslar Mec- lisi baflkan›, sadrazam, üniversite ho- cas› olarak görev yapm›flt›. Türklerin tarihini, Türk dilini konu edinen ince- lemelere öncülük etti. Türkiye Türkçe- sinin ilk sözlü¤ünü haz›rlad›. Bat› edebiyat›n›, Bat› düflüncesini ülkesinde tan›tan çeviriler yay›nlad›. Molière’den çeviri ve adapte yoluyla aktard›¤› oyunlarla Türk tiyatrosunun geliflmesine çok önemli katk›s› oldu. Bu yap›tlar› Bursa valili¤i s›ras›nda Büyük Yap›tlar›m›z Konur Ertop A hmet V efik P afla Binek tafl› büyüklü¤ünde elmas: Sadrazam Fuat Pafla meslektafllar›yla çekiflen, kurallara yan çizen, kendi bildi¤inden flaflmayan ama yetenekli, bilgili, becerikli Ahmet Vefik Pafla için flöyle demifl:

Upload: others

Post on 02-Feb-2020

11 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

B45

“Binek tafl› büyüklü¤ünde bir el-mast›r; ne yüzü¤e tak›l›r, ne de so-kakta b›rak›l›r!”

O diplomat, siyasetçi, yerel yöne-tici, bilim adam›, tiyatrocu kimlikleriile Tanzimat döneminin öncü kiflilik-lerindendir. Elçi, vali, Mebuslar Mec-lisi baflkan›, sadrazam, üniversite ho-cas› olarak görev yapm›flt›. Türklerin

tarihini, Türk dilini konu edinen ince-lemelere öncülük etti. Türkiye Türkçe-sinin ilk sözlü¤ünü haz›rlad›.

Bat› edebiyat›n›, Bat› düflüncesiniülkesinde tan›tan çeviriler yay›nlad›.Molière’den çeviri ve adapte yoluylaaktard›¤› oyunlarla Türk tiyatrosunungeliflmesine çok önemli katk›s› oldu.Bu yap›tlar› Bursa valili¤i s›ras›nda

Büyük Yap›tlar›m›zKonur Ertop

AhmetVefikPafla

Binek tafl›büyüklü¤ünde

elmas:

Sadrazam Fuat Pafla meslektafllar›yla çekiflen, kurallarayan çizen, kendi bildi¤inden flaflmayan ama yetenekli,bilgili, becerikli Ahmet Vefik Pafla için flöyle demifl:

46

yapt›rd›¤› tiyatro binas›nda sahnele-terek tiyatro sevgisini genifl çevrelereyayd›. Yöntem ve uygulamalar›ylatiyatronun geliflmelerine yol gösterdi.‹lginç kiflili¤i, yap›tlar›n›n önemi ince-lemelere, araflt›rmalara oldu¤u kadaryazar meslektafllar›n›n yap›tlar›na dayans›m›flt›r.

Hüseyin Rahmi’nin “Mürebbiye”roman›ndaki mülkiye emeklisi DehriEfendi tiplemesinin esin kayna¤› odur.Romanc›n›n kalemi Paflan›n kiflilikçizgilerini kendi kahraman›na flöyleaktarm›flt›r:

“Bilim ve tekni¤e sevgisi olanDehri Efendi Avrupa dillerinden Fran-s›zcay› ciddi biçimde, ötekileriysedaha yüzeyden bilir. Kiflilik yönüylegere¤inden fazla hiddetli, titiz, ayr›catok sözlü bir kimse olmas› pek ço¤unugücendirirse de, yarad›l›fl bak›m›ndanhaktan›r oluflu ve herkese eflit davran-mas›, baflkalar›n›n hakk›na, hukukuna

besledi¤i sayg› ile ahlâk› takdir eden-lere kendini sevdirir.”

Onu kitapl›¤›na kapand›¤› bir s›ra-da Molière’in “Gülünç Kibarlar”›n›,kiflilerin konuflmalar›n› taklit ederek,kad›n ve erkek rollerini sahnedeymiflgibi oynarken görürüz…

Vefik Paflan›n tiyatrocu kimli¤iniHaldun Taner de, “Sersem Kocan›nKurnaz Kar›s›” oyununda konu edin-mifltir. Bu oyunda tiyatro tarihimizingeliflme aflamalar›, Vefik Paflan›n ko-nuya iliflkin çal›flmalar›, düflüncelerido¤ru bir biçimde gösterilmifltir. Üçperdelik oyununun her perdesi tiyatrotarihimizden üç ayr› uygulama biçimi-ni göz önüne serer, tiyatromuzun ge-liflme yolunu tart›fl›r. Oyun, Molière’den Vefik Paflan›n “Yorgaki Dandini”diye çevirdi¤i “George Dandin” adl›komedi üzerine kurulmufltur.

Kiflileri aras›nda Vefik Paflan›nkendisinin de yer ald›¤› “Sersem Ko-can›n Kurnaz Kar›s›”nda birinci per-

BD OCAK 2014

Haldun Taner’in yazd›¤› Semih Sergen’in yönetti¤i “Sersem Kocan›n KurnazKar›s›” oyunundan bir sahne.

F

47

dede Tanzimat döneminin ünlü oyun-cular›ndan Tomas Fasulyeciyan, kenditiyatro kumpanyas›yla geldi¤i Bursa’da, Melekzad bahçesinde Molière’inoyununu sahnelemektedir. Rolleripaylaflanlar aras›nda Fasulyeciyan,Holas gibi Osmanl› ErmenileriyleKüçük ‹smail Efendi gibi Türk halktiyatrosunun bir temsilcisi bulunmak-tad›r. Rol arkadafllar› ise kaç-göç dö-neminde ancak Müslüman olmayankad›nlar sahneye ç›kabildi¤i için H›ra-nufl, Satenik, Virjinya han›mlard›r.Ellerinde çalakalem yap›lm›fl bir çevirivard›r. Kaç›n›lmaz olarak sahnedeTürkçenin kafas›n› gözünü yararlar.Yap›t› do¤ru yorumlamaktan uzakt›r-lar…

Fasulyeciyan ellerindeki metni bafl-tan sona okumadan gelen, provadayorulduklar›n› söyleyen arkadafllar›n-dan yak›n›r:

“Bu meslek aflk ister, heyecanister. Öyle herkeslere vergi de¤ildir.Dad› hakt›r (Dâd-› hak: Tanr› vergisi).Yoksa teatro nedir ki? ‹ki kalas birhevestir. Burada heves yok, sadecekalaslar var. Her kim ki, bu aflk› içindeduymor, gitsin kendini denize ats›n.”

O aral›k -üstleriyle uzlaflamad›¤›için- Bursa’ya vali olarak sürülmüflAhmet Vefik Pafla oyuncular› izler.Çal›flmalar›n› çekip çevirmeye, onlarayol göstermeye giriflir:

“Size bir tiyatro yapt›raca¤›m.Eserler verece¤im. Onlar› oynayacak-s›n›z. Yaln›z Guraba Hastanesi yara-r›na y›lda iki temsil, o kadar. Giflegelirleri ayl›klar›n›z› karfl›lamazsaben il bütçesinden, o da biterse kendi

cebimden ödeyece¤im.”Bu söylediklerini tümüyle gerçek-

lefltiren Vefik Paflan›n Bursa’da tiyat-roya kol kanat germesi destan gibi biröyküdür.

“Sersem Kocan›n Kurnaz Kar›s›”oyununun ikinci perdesinde Fasulyeci-yan’la arkadafllar›, bu kez Bursa Os-manl› Tiyatrosunda, “Georges Dan-din”i, Vefik Paflan›n kaleminden ç›kanbiçimiyle, onun yönetiminde oynama-y› sürdürmektedir.

Pafla, yap›t› “Yorgaki Dandini”diye Türkçeye uyarlam›flt›r. Paris’tegeçen bir olay› ‹stanbul’da Fener’liRumlar›n çevresine aktarm›fl, kiflilereonlar›n adlar›n› vermifltir. Böylece“George Dandin, M. De Sotenville,Clitandre” vd., yerlerini “YorgakiDandini, Kostaki Kaçivelaki, Samur-kafl” vd.ye b›rakm›flt›r.

Tiyatro sanat›n› topluma sevdir-

BD OCAK 2014

Tomas Fasulyeciyan

B

48

mek, Bat› tiyatrosunun ele ald›¤› top-lum sorunlar›n›, insan davran›fllar›n›bir ucundan da olsa yans›tabilmekiçin Ahmet Vefik Pafla “adaptasyon(Tiyatro yap›t›n›, yerel adlar kullana-rak, yerel yaflama uyarlayarak çevir-me) ifllemini uygulam›flt›. Farkl›nedenlerle baflka oyunlar için baflkayöntemlerden de yararlanm›flt›r.

Bu kapsamda örne¤in “Don Civani”(Dom Juan), “Dudukufllar›” (Les Pré-cieuses Ridicules), “Tartüf” (Le Tar-tuffe) onun düz çevirileri aras›nda yeral›r.

As›l büyük ustal›¤› ise “Meraki”(Le Malade Imaginaire), “ZorakiTabip” (Le Médicin Malgre lui), “ZorNikâh›” (Le Mariage Forcé) gibi uyar-lamalar›nda görülür.

“Sersem Kocan›n Kurnaz Kar›s›”oyununa temel olan Molière komedisi,Paris’te s›n›f atlamaya çal›flan bir gör-güsüzün, onu istemeyen bir k›zla ev-lenmesini anlat›r. Bu zoraki evlilik

genç kad›n›n kocas›n› baflkas›yla al-datmas›na yol açm›flt›r. Birbirine denkdüflmeyen çiftlerin evlili¤ini elefltirenoyun, genç kad›n›n kocas›na karfl› dav-ran›fl›n› oyunda anlat›lan koflul alt›ndahofl görmektedir! Bu ise Türk-‹slamtoplumun k›nayaca¤› bir tutumdur.

Haldun Taner’in oyununda, VefikPafla, olup biteni, “Dandini (aldat›lankoca), bu sonuca adeta çanak tutuyor.Bafl›na gelenlerde suç pay› büyük.Onun suçu baflka bir s›n›fa özenifli. Oyeni düzene de bir türlü uyamay›pkomik hale düflüflü…”, diye özetler.Bu yap›t› uyarlarken hangi yolu, niçinuygulad›¤›n› da yine oyunda, ondanö¤reniriz:

“Ahmet Fehim: Paflam, sizinço¤u adaptasyonlar›n›z hep Türkleraras›nda geçer. Neden bu sefer vakay›Fener’deki Rumlar aras›nda geçir-diniz?

A. Vefik Pafla: Evlad›m, bu oyu-nun bafl aksiyonu nedir? Zina. ‹slamtoplumu içinde zina olur mu hiç? Allahkorusun, adlar› ‹slam yapsak, eserinand›r›c›l›k niteli¤ini yitirir. Onuniçin olay› ister istemez az›nl›klara ak-tard›k.”

Paflan›n kiflileri, olay› kendi ülkesin-den özellikle alabildi¤ine uzak tutmay›uygun gördü¤ü çevirilerinin bafl›nda“Tartüf” vard›r. Molière, oyununda,din arac›l›¤›yla ifllenegelen kötülükleridüzeltmeyi amaçlad›¤›n› söylüyordu.Ancak, sahte dindar bir Hristiyan›nbir aile içinde çevirdi¤i dolaplar› konuedinen yap›t› yüzünden,yazar dinesald›r›yor diye suçlanm›flt›. Kral›nönünde sahnelenen oyun, yarataca¤›

BD OCAK 2014

Haldun Taner

S

49

tepkiler düflünülerek, halka ancak befly›l sonra gösterilebildi!

Do¤ald›r ki dinden ç›kar sa¤lama-ya çal›flan bir Hristiyan› örne¤in bircami hocas› gibi göstermeyi olanaks›zbulan Vefik Pafla, bu yap›t› Türkçeyeuyarlamak yerine do¤rudan çeviriyoluyla aktarm›flt›r.

Tam uyarlama biçeminde Türkçeyeaktar›lm›fl en baflar›l› Molière komedi-lerinden biri “Zor Nikâh›”d›r.

Tasarlad›¤› evlilik için cahil ‹vazA¤an›n ak›l dan›flmaya gitti¤i, medre-se ç›k›fll› Hoca Üstad-› Sani, onuntart›fl›p durdu¤u Hakim Senai Avrupa-l› skolastik Ortaça¤ bilim adamlar›n›nbizdeki tam karfl›l›klar›d›r.

Sahnede Hacivat’tan, Kavuklu’dan çok daha a¤dal›, dolay›s›yla gü-lünç dille konuflan örne¤in Üstad-›Sani’nin sözleri, bugün sahneye tafl›n-sa, yaflad›¤›m›z büyük ölçekli dil vekültür yenileflmesi nedeniyle hiç anla-fl›lamayacak, etki yaratmayacakt›r.Ancak bütün bu sahnelerin hiç kolaykaleme al›nmad›¤› kestirilebilir:

“Evet, sana, berâhîn-i kaviyye ileisbat ederim ki; sana hakîmülhükemâmevlana Aristatalis’le ve bütün müm-kün ve mutasavver olan envâ-i kazâyâve berâyâ ve k›yâsât ve eflkâl ve mant›-k›yûn efendilerimizin ârâ-y› muknîa-yi müttefikas›yle, gün gibi zâhir veayân ederim ki: Sen, bir cahilsin, eç-helsin, mücâhil ve mütecâhil ve müs-techelsin, ey bîhaber!”

Bu oyunda Vefik Paflan›n kalemiile can bulan P›rp›r› ‹vaz A¤a, kâtipMüstecip Çelebi, Büyük A¤a, o¤luKüçük A¤a, k›z› Ziyba Han›m, Çin-

geneler tiyatro sahnesine halk tiyatro-sundan capcanl› renkler tafl›m›flt›r…

“Sersem Kocan›n Kurnaz Kar›s›”n›nson sahnesinde, Küçük ‹smail Efendi,‹stanbul’da, Göksu gazinosunda Yor-gaki Dandini’yi tuluat tiyatrosu biçe-minde sahnelemektedir. Vefik Paflan›nuyarlamas›n› kesip biçmifl, türlü de¤i-flikliklerle oyuna halk tiyatrosundantatlar kazand›rm›flt›r.

Oyunu izlemeye gelen Paflay› k›z-d›raca¤›ndan korkarken onun flu aç›k-lamalar›yla karfl›lafl›r:

“Rasgele Avrupa piyeslerini, sö-züm ona, Avrupal› gibi oynamakla biryere var›l›r san›yorlard›. Biz de adap-tasyonu teklif ettik. Avrupa piyesleriniyerlilefltirip Türk âdâb›, Türk deyifliylekotarmay› denedik. ‹flte sen de onuavam›n gustosuna getiriyorsun, nevar ki bunlar›n hepsi de yetersiz.”

Donan›ml› kültür adam›n›n söz-leri, tiyatronun geliflmesi için gerçekçözümü de aç›klar:

“Do¤ru yol Bat›y› ne taklit, ne deadapte. Do¤ru yol, galiba, Türk insa-n›ndan, Türk flartlar›ndan, Türk konu-lar›ndan hareket edip hem öz hembiçim bak›m›ndan bir Türk tiyatrosunavarmak.”

Bu çözüm yaln›z tiyatro için de¤ilbütün sanatlar için geçerlidir. Türksanat› Vefik Pafla’dan bu yana, ancakbu ilkeyi gözettikçe baflar›l› olmufltur.•

[email protected]

BD OCAK 2014

Türk dilini incelerken insanzekas›n›n dilde baflard›¤›büyük mucizeyi görürüz

Max Muller