eylulde baslar-isyan

59
www.e-kitap.biz http://e-kitap.in/

Upload: kdr-hms

Post on 24-Jan-2017

35 views

Category:

Education


6 download

TRANSCRIPT

Page 1: Eylulde baslar-isyan

www.e-kitap.bizhttp://e-kitap.in/

Page 2: Eylulde baslar-isyan

Eylül’de

BAŞLAR İSYAN

BÜYÜMÜŞ VE BÜYÜYECEK OLAN ÇOCUKLARIMIZA

GÜRAY DOĞAN 1996-2016

Kızım Helin Şeyma Doğan a

Page 3: Eylulde baslar-isyan

SAVAŞ ÖLDÜ DİYORUM

SUSUYORSUN

HAKLISIN

NEDEN KONUŞASINKİ

OYSAKİ

O BENDİM

BİLİYORMUSUN

HAYATI

DEVRİMİ

ADAM GİBİ ADAM OLMAYI

ONDAN ÖĞRENDİM

BEN ONDA SEVDİM SOLCU OLMAYI

BEN ONDAN ÖĞRENDİM DEVRİMCİ OLMAYI

ŞİMDİ HERKES SENİ SEVECEK

VE HERKES YALANCI OLACAK

ÖYLESİNE BİR KAÇ İNSAN VARKİ

ONLAR SADECE GÜLÜMSEYECEK

ÇÜNKİ SADECE SEN GİBİ

BİLECEK BU SONU...

Sevgili dayım Savaş Ekmekçioğlu anısına

Ankara

5 Ekim 2016

Page 4: Eylulde baslar-isyan

SEVİMLİ ÇOCUK

Sevimli Çocuk

Dayımı sana gönderdim

O orada yeni sayılır

Sahiplenmek ruhunda var

Burada biçare kaldık

Hayli zaman oldu suskunuz

Dostlar Acılar dışında hep aynı

Herkesin selamı var

Gökyüzü aynı gökyüzü

Güneş aynı güneş

Geçenlerde beni görmek istemişler

Bir avuç kalan yoldaşlar

Gidemedim... Yaşamdan kavgadan savaştan mütevellit

Şehir hep aynı şehir Her geçen gün çekip gidenler Sebepsiz habersiz eksilenler Yaşlanmak artık koymuyor

Senin zoraki öğrettiğin gerçeği saymazsak Herkes anımsıyor artık

Özgür Vahapoğlu kardeşime

Ankara

22.11.2016

Page 5: Eylulde baslar-isyan

ÇİLEĞiM

Kör sokakların sonu kerpiçten ören yerlerin

geniş avlularında yetiştik biz

Sen kabul etme sende sera Çileği

Çilek çölde yetişmez desende

Ben yetiştirmiştim bahçemde ekilen sen eken ben rüyalarda

biz

Ekilen yer yürek suyu sevgi

Hep aşıktık güzel hayallere çünkü aşk uzaktı.

Bu kadar gerçeğe isyankar olmamız asi ligimizden gelmiyor

çileğim

Biz hep savaşıyorduk doğa dışında her şeyle.

Sadece o anlıyordu bizi

Sen bazen kabulleniyor belki nasırlı ellerden de büyür çilek

diyordun

Ben Güneşse kaynağı elin ne anlamı var diyordum

Susuyordun

Ama sen çilektin nihayetinde

Yetiştirenin fakir yiyenin zengin olduğu meyve

Nazlı’ydın yani ve hep muhtaçtın özene ilgiye

Benim sınıfımın senden uzaklığını

Güneşinde sevgi olduğunu biliyorum diyordun

Yine de Yine de korkuyordun çünkü benim bahçemde

Büyütmek zorunda kaldığım başka meyveler imde vardı

Zaman aktı ve bir gün sen toprağından koparılmıştın

Yeni bir çileğe tohum olmuş artık olgunlaşmıştın

Artık Çileğin bir çileği daha vardı

Benimse Çileğim gönülde divane

Ve sen medcezirler yaşıyordun

Sonu hastahanelerde biten

Her günün başka bir başkalaşım Garip bir döngü gelip giden

Page 6: Eylulde baslar-isyan

Susuyordum

Ama ben nasırlı elleri olan bir bahçevandım sadece

Ve ben nefes yerine seni çekiyordum

Ben sana su verirken gözyaşlarımı

Sen kökünü değil yapraklarını açardın

Yaşardım benliğimde o yaşları nasılda akıttığımı

Ve dolaşırken damarlarında hayatımı

Ruhumu

Bana böyle bir düş yaratma ilhamını

Çileğim sen vermiştin

Sonsuza dek kalamayacaktın bende

Ya sunulacak tın yemekte bir masaya

Ya susuz güneşsiz kalıp çürüyüp gitmeye

Ama her koşulda ya insan da olacaktın yada böcekte

Bende bir insandım ve mahkumdum ölmeye

Herkes yazar bir aşkı kimisi hikaye kimisi biçare

Benim kisi yaşanmıştı bazen tatlı bazen acı

İmkansız değildi mucize hiç olmadı elbette

Bir Gün Bir Gün duyarsan ben öldüm

Bilki sana bırakabileceğim tek hediye

İşte buraya karaladığım dört hece

Hayatı dolu dolu yaşa Çileğim Hiç bir umut kalmasın geriye

Azerbaycan

31.05.2016

Page 7: Eylulde baslar-isyan

KIRŞEHİR

Ve hüzün uzak Acem diyarlarından gözlerimi kapadığımda,

ılık bir Ankara akşamından bakarken İzmir sefalarına

Ankara özlemini yaşadım dipsiz İzmir sokaklarında

Benim doğru dürüst hiç İstanbul um olmadı

Sevemedim de Allah var doğrusu.Ben hep Kırşehirmişim

aslında.

Orada doğmuşum orada yeşermişim orada aşık olmuşum.

Ben hep büyüdüğümü sanırlarken ruhumda

hep çocuk kalmışım gittiğim yerlerde aslında..

Büyük bir İstanbul. Güzel Bir İzmir. Yada umut

dolu Ankara olamamışsam,

Bil ki Tarifi İmkansız Kırşehir-im sende...

Ablam Serpil e

Ankara

21.11.2015

Page 8: Eylulde baslar-isyan

HASRET DOLU SİNEM

Acem diyarı gibi uzak ta sana bedenim

Gündüzüm yok hep gecedeyim

Tutmuyor sen diyen dillerim

Köşede kenarda kıyıda değil

Hasret dolu garip bir sinedeyim

Ben sendemi bende miyim

Gel desen gelecek gibi değilim

Bu halimle tohum olsam

Toprakta biter miyim ne bileyim

Hasret dolu garip bir sinedeyim

Bir bilebilsem ben neredeyim...

Kızım Süheyla Şeyma Doğan a

Ankara

31.12.2014

Page 9: Eylulde baslar-isyan

SEN SENİ BUL SENDE

Sen seni bul sende

Arama başka yerde

Ne bulmak istiyorsan özünde

Gör ne var kendi sözünde

Aşık Arif olur kalemde

Yeter ki söz dize gelsin yürekte

Sen seni bul sende

Arama başka yerde

Mevla göz vermiş

Bakmasını bilene

Görmek isterse görene

Aşkın yücesi emekte

Sevmesini bilene

Sen seni bul sende

Arama başka yerde

Ne bulmak istiyorsan özünde

Gel sevda edelim güzele

Şiir ile söz ile el ile

Her daim malum olur dervişe

Soluk almak hep el ele

Gönülü derki

Sen seni bul sende

Arama başka yerde

Ankara

19.11.2014

Hüseyin Efe Dostuma

Page 10: Eylulde baslar-isyan

ALDA GİT BENİ

Yıllarımı akıttım zamana başı elzem sonu elem

Bir garip insansı aç umutsuz yaşayarak

Kabullenişler im oldu hem Allah’ımdan hem kulundan mütevellit

Hep insanlar Uğruna yanıp kahredip canımı acıtarak

Katıla katıla gülebilmek yada sorunsuz koyabilmek yastığa başımı

Benim bir çift sözüm var adına kader denilen kahır a

Alda git beni artık ne edersen et tanımam seni

Eskide kalıp olmamışsa hiç yenim

Hayatta mutluluğa dair yoksa değerim

Alda git beni ne edersen et tanımam seni

Uyku adına kabuslarımın saran sarmalayan yanı

Yüzyıllara bedel sonsuzluklarında

Şımarmadan şımaramadan bir kez olsun

Öylesine kalış olduğun yerde öylece

Anlamına yaşamak deniyorsa bütün bunların

Alda git beni ne edersen et tanımam seni

Burada şu dört satırla ifade ediyorsam bu ömrümü

Bu koca dünyada bir kalem bir kağıt çekiyorsa nazımı

Alda git beni ne edersen et tanımam seni

Ankara

23.04.2014

Page 11: Eylulde baslar-isyan

HAYALLERİMİN GÖK KUŞAĞINDA

Yaşamımın içinden turuncuyu çekip almak gibiydi

Çocukluk yıllarım

Benim hiç oyuncağım olmamıştı sen diye alınmış

Mutluğu yalnız kalınan üzüm bağlarının arasından gökyüzüne bakarken

arardım

Ya da kerpiç ten üzerini naylonla kapattığımız

İçin de saklanmaya çalıştığımız

Bir metrekarelik oyun yerlerinde

Gençlik yıllarımdan Beyazı çekip almışlardı benden

Asiydim

Çünkü ezelden sevgisizlik gibi bir nedenim vardı

Serseri kavgalarımın içerisinde eşitliği aradım

Kötü alışkanlıklarla bu yaşlarda tanıştım

Memleketimin köhne virane köşelerinde

Alışkanlıklarım arasında haberleri dahi olmadan âşık olduğum

Sevgililerime şiir yazmak vardı

Çünkü her şey siyahtı bir tek aşk beyazdı

Turuncusu ve Beyazı olmayan orta yaşta biri olmuştum

Umudumu bağladığım Mavimi aldılar bu defa da

Uzak kalırmış yaşanışı zamanlar Mavi yoksa hayatta

Kim yaptı diye sorgulamayı bıraktım ruhumda

Çünkü bu zamana kadar örselenerek getirdiğim yalnızca bedenim değildi

Turuncu yaptım Beyaz yaptım sınırsız Mavi yaptım umudum da

Beni bu zamana getiren hayallerimin gök kuşağında… Azerbaycan

15.11.2014

Erkam Kaplan Kardeşime bir buruk gurbet akşamı

Page 12: Eylulde baslar-isyan

CAN I CANAN

Yanlızca gözlerin gördüğü gerçek olsaydı tüm alemde

Sevgi kin acı tatlı bedbaht mutlu ruh duygu olmazdı insanda

Var olmanın esası verilen söz ise rabbimize

Rahmetinin yansımasıysa ilahiyetimize

O nasıl tasvir edilir ancak Canı Cananla

Canan ise can Yaşamın yaradan dan gelir anlamı

Yarattıklarım Yaşayası diye

Ne ararsan Cananda can da ara

Her sorunun bir cevabı vardır hayatta

Yeterki sormasını bil Allahımın aşkı adına

Cananın Muhammed Mustafa Canın kul olsun yoluna

Kurban Olduğum yaradan anlatılımaz kul dilinde

İfade edilir Ancak Onun tarifinde

Sevgili kardeşim İbrahim Hakkı Filizfidan a

Ankara

18.01.2013

Page 13: Eylulde baslar-isyan

AŞIKPAŞALI

Bozkırın tam ortasında

Orta Anadolu denilen yerin kalbidir Aşık paşa

Hayat yaşanılan kesitlerden oluşuyorsa

Adam olmaya atılan ilk imzada

Çocukluk sevincimin hüznümün orta yeridir Aşık paşa

Yaz sabahları bahçelerinden gelir çetene kokusu

Devramel çiçekleriyle çevrili geniş avlularında

Kerpiç duvarlara sığdırılmış emekçi yaşamlar

Yıl 1978 Mevsim İlkbahar

Babaların bağırtılarıyla başlar SABAHLAR

Daha ortaokul, liseli oğullar kızlar

Nede çok umutlu nede çok coşkulu ve toylar

Her gün yaşanan siyasal olaylar

Karışmayın der babalar!

‘’Talebe adamı karakollardan mı toplar analar babalar’’

Analarda alır onca fırçadan nasibini

‘’Yıldım gayrı avrat ne zaman adam olacak bu sıpalar’’

Yine de analar dayanamazlar

Saf ve Temiz bir o kadarda emekçi olan analar

Başında yazması yüzlerinde yılların acı ve yorgunluğunu taşıyan analar

Siyasetleri yoktur anaların

Onların yolu sevgidir

Yanan ciğerleri yaktıkları ağıt dır

Kısaca toparlar durumu analar

‘’Size mi kaldı ula memleketi kurtarmak gâvur enikleri’’

Gün yürür güneş hükmünü sürer

Naylon toplar lastik ayakkabılar kısa donlar

Page 14: Eylulde baslar-isyan

Mahalle ortasında kurulan taştan kaleli sahalar

Yufkadan pendirli dürüm yanında yeşil soğan

Öğle yemeğidir çocukların ayaküstü yapılan

Zerdali ağaçları çağlalar

Yolunmayı bekler dallarında

Üzüm bağlarında koruktur asmasında

İkindiye terlemeyi bekler tuzla tasında

Mahallenin orta yerindedir dut ağacı

Dibindedir sokusu

Vurdular mı tokmaklara babayiğitler

Nede ses çıkarır alın terinden

Çocukları pek yaramazlar

Fati Bacının sesi hala kulaklarımda

‘’Sokuya işemeyin gâvur sıpaları’’

Akşamüstü güneş batmaya yakın

Mahalle çeşmesinde sırada ellerinde güğüm kovalar

Göçmen donu al basmadan al yazmalı genç yaşlı kadınlar

Çeşmenin karşısı cami namazdan çıkar yaşlılar

Akşam bir telâşe ile başlar

Kavak ağaçlı tavanlar kireç badanalı odalar

Zengini Fakiri sinisinde pilavı bulgur

Aşık paşalı her ne şartta yaşarsa yaşasın gururludur

Aşağı ya yer vermez onurludur

Varsa radyosu arkası yarıncıdır

Yoksa plaktan dinler farklı sesler

Bildiğim tek şey acayip Neşetçidir Aşık paşalı

Page 15: Eylulde baslar-isyan

Birde açık hava sinemasında Yılmaz Güneydir

Devrimcidir Atatürkçüdür kısacası ilericidir

Deniz Gezmişin posterini taşımaz parkasını giyer

Bundan daha iyisini ağabeylerim bilir

Kısacası Anadolu’dur Âşık paşa

Âşık paşa mahallesi adını Âşık paşa i veliden almıştır

Oda bugün Anadolu da kullandığımız Türkçenin mimarıdır

Aşıkpaşalı bölgeci olmaz Anadolulu dur

Çünkü Anadolu onun doğduğu nefes aldığı harmanıyla yoğrulduğu

yerdir.

Çocukluğumun ve bugünlerimin mimarı Dayım Zafer Ekmekçioğluna

Ankara

23.11.2012

Page 16: Eylulde baslar-isyan

EY ÇOCUK

EY ÇOCUK BU SEFER KOYDU BİLİYORMUSUN GİDİŞİN

ÖYLE MAHSUN ÖYLE SUSKUN NASILDA BELİRGİN

SUSTUM OĞLUM BİR YANIM YARIM BİR YANIM TEDİRGİN

ALIŞMIŞIM SANA FARKEDİLMEZMİŞİN

BABALIK NERDE BAŞLIYORMUŞ BİLİYORMUSUN

GÖZYAŞLARINI İÇİNE DÖKEBİLMEYİ BECEREBİLDİĞİNDE

KAL DEMEK İSTEYİP SÖYLEYEMEDİĞİNDE

ASLINDA YAPMAK İSTEYİP BİRÇOK ŞEYİ YAPAMADIĞINDA

YENİR YUTULUR GİBİ DEGİLMİŞ BE OĞLUM DAHA ŞİMDİDEN

BENİ BÖYLESİNE SARAN SARMAYALAYAN HASRETİN

Oğlum Ahmet Mert Doğan ve Özgür Vahapoğluna

İzmir

16.07.2012

Page 17: Eylulde baslar-isyan

YAPAMIYORUM

Dördüncü… Uykumun Ortasında Kalkıyor

Sana Uyanıyorum

Ciğerimi yerinden söküp

Yazıklar olsun diye sim geliyor

Ölümden değil sensizlikten korkuyorum

YAPAMIYORUM

Ben ne ölmeyi nede seni sevmeyi beceremiyorum

İçimde dolaşan sen

Bir an ele geçirdiğinde ruhumu

Sadece senin suretini koyuyor gözlerimin önüne

Ve bir tek senin sesin geliyor kulaklarıma Ben ne seninle olmayı nede sensiz olmayı beceremiyorum

Ankara

21.04.2012

Page 18: Eylulde baslar-isyan

SİNEMDEKİ YARA

Sinemde beni terk etmeyen bir yaram var

Kimseye zararı olmaz uyku tutmayan gecelerin

Bir haykırıştır ya da günah çıkartma geçip giden eskilerin

Uyuyamazsın konuşamazsın kendinsindir

Bir tek saatin sesi doldurur odayı

O yaralar ah o yaralar sarar sarmalar bedenini

Esasında acı çeken ruh tur içten içe incinen

Ve sonra kusarsın yalnızlığı kağıda

Acı dile gelip haykırır kaleme

Olmasaydı Yaşanmasaydı ne olurdu

Değişmez gerçek nihayetinde

Uyku yeniden sarar gözleri

Gece bitmiştir karanlık dönmüştür hafif gün ağrılısına

Ankara

29.03.2012

Muharrem Şeneser kardeşime

Page 19: Eylulde baslar-isyan

YOK

Yine Vukuu eyledi serde dem

Kül tablasında izmarit çok havada duman çok

Lakin beklediğimiz ışık halen yok

Bu geceyi de isyan eyledi biçare gönül

Düşündü Eş yok dost yok dert çok derman yok

Sabah olur mu bilinmez

Cepte para en kötüsü ise yürekte umut yok

Hevessiz kaldık geçecek olan yarından

Şu koskoca ömürde bir vefa dahi yok

Tesellisi sanırım yaban edilmez

Şarap ı var da Beyaz peyniri yok

Bu yaşantının sevdası çok vuslatı yok

Kalemim yazar hazinem bedbahtsa çok

Bu pusulanın ne bugününü ne yarını yok….

Abim Nuri Doğan a

Ankara 16.03.2012

Page 20: Eylulde baslar-isyan

TERTEMİZ

İmkansız Hayallerimiz olmadı bizim

Ya da Hayal edilemiyecek isteklerimiz

Umut yegane varlığımızdı

Birde dostluğa olan sonsuz inancımız

Biz hiç üç kuruşluk sevmedik

Kuruşu bilmediğimiz gibi

Sevdamızı var eden bir tek deger vardı

Oda Yüreklerimiz

Zamanla kirlendi örselendi bedenlerimiz Ama İnanki Ruhumuz halen ilk gün ki gibi TERTEMİZ..

Ramazan Tunçbilek kardeşime

Ankara

16.03.2012

Page 21: Eylulde baslar-isyan

HAYATIMIZA

Yastayım yastayım dostum

Hem karada hem al da zordayım

Oturup fermanımı yazdım

Yardan oguldan kızdan bana yakın olandan

Derdimi dökdüğüm ağaçlar kurudu

El derken dostlarım amansız vurdu

vurdular sustum

sövdüler sustum

Ağlayamazdım anlatamazdım

Alem bana ben diyara keder oldum

Savruldum savruldum

gurbet ellere düştüm yoruldum

Ama yinede göçüp gitmedim

Dahası ÖLMEDİM ölmedimde geldim

Bu nasıl vijdandır ey tanrım

Siyahın içinde beyaz Karanlığın içerisinde aydınlık

Yaşamaksa bu bambaşka bir başlık vazgeçiyorum vazgeçiyorum böyle yaşamaktan artık...

Dostum Hasan Yüzügüldü ye

İzmir

20.12.2011

Page 22: Eylulde baslar-isyan

BUNDAN GAYRI AYRIYIZ AYRI

Şu virane gönlümü

Nasıl da yakıp yıktığını

Yüreğimdeki acınası kördüğümü

Nihayetsiz attığını

Gözümdeki ışığı

Ruhumdaki canı cananı

Benden söküp aldığını

Ne çabuk unuttun

Bundan gayrısı ayrıyız ayrı

Düşlerimde yok senliğin

Bir kuru hayale gitti benliğim

Izdırap oldu seni sevdiğim

Özrün elem ben istemem

Unutmak zor zanaatmış öğrendim

Bundan gayrı ayrıyız ayrı

Sitem sanma bunlar gerçek

Yarın oldumu hepsi geçecek

Kim bilridiki üç kuruş için bitecek

El alem herkes bilecek

Bundan gayrı ayrıyız ayrı

Ankara

06.06.2010

Page 23: Eylulde baslar-isyan

KASIRGALARIN ARDINDAN

Bir beklentidir belkide

Fırtınalar sonrası gökkuşağı

Tıpkı her kötülüğün içinde bir parça iyiliğin olması gibi

Bazen gökkuşağı beklerken Kasırgayla karşılaşır insan

Oysaki Fırtınada gerçektir Kasırgada

Gökkuşakları olduğu gerçeğiyle

Esas Olan Kasırga sonrasıdır

Geriye Kalandır

Onca tahribata rağmen umut ayaktadır

Nefes vardırYaşamak için

Güneş çıkar Işıgı sarar

Kasırgaların ardından

Gözler başkacadır

Malubuyetler

İstenilmeden yaşanan ayrılıklar

Kuşku ile bakılan yarınlar

Açlıklar acılar

Kasırgaların ardından Karanlıklar

Yarım aydınlıklar

Kasırgalar Olmasın

Gökkuşağını beklerken

Fırtınalar kabus gibi çökmesin

İnsan olmanın dogasıyla

Page 24: Eylulde baslar-isyan

Sevgi tükenmesin bitmesin

Kasırgaları yaratan ayrılıklarsa

Gökkuşakları sevginin omuzunda

Yaşamak denirse adına düşmanca

Ölüm yeğlenebilir dostça...

Kardeşim Özkan Çelik e

İzmir

03.06.2010

ÇOCUK HUYSUZLUĞUNDA

Yürümek umutsa sana atılan her adımda

Varsın hayatım geçip gitsin yollarda

Bil ki Senin olmadığın havada

Serzeniştedir gök kuşağı bulutlar arasında

Tıpkı Kundaktaki çocuk huysuzluğunda

Hırçın zaman hep yanı başımda

Ömrüm Varlığınla dolan kum saati

Kaç dün bir bugün eder ki

Yaşanmamış yokluğunda

Yâda kaç bugün bir yarın

Anlamı kalmamış boşluğunda

Yangın yerinde kalır yüreğim

Page 25: Eylulde baslar-isyan

Nefesin bensizliği soluduğunda

Uzun bir tecrit olur hevesim

Ateş olur yanar bedenim

Yine de taşırım seni ruhumda

Uzun sürmez gelir sana küllerim

Sevdanın SEN GİBİ bir anlamı oldukça…

Halil Ergün Kardeşime

Ankara

19.02.2011

Page 26: Eylulde baslar-isyan

GÖKYÜZÜM

İçimde olmasan ne anlamı var yaşamın

Umudumsun

Umutsun

Gökyüzü kararsada ne yazar

Sen Gökyüzümsün

İlelebete kadar....

İzmir 14.02.2009

Page 27: Eylulde baslar-isyan

SON HESAPLAŞMA

Tarihte tekerrür etmeyecek alelade bir gündü

Diz çökmüş taşı dahi olmayan mezar karşısında

Ezgin basıyor ayakları toprağa

Gözler de yaş takatsiz ağlamaklı

Tek

Kaçınılmaz belirsizliklerine

Bir yenisini eklemekte

Ekmek

Hırpalanma

Kavga

Kavramları üzerine

Yine edinimsiz geçen bugününü

Bugünün tekrarı olan dününü

Ve hep benzer geçmişini

Düşünmekte

İçsel diliyle saymakta tüm nedenlerini

Evveliyatın sevgisizliklerini

Sonuçsuz nihai ilişkilerini

Görsel-İşitsel-tensel ihanetlerini

Pazarlık payı olmadan bir parça iyiliği

Ruhunu sardıkça saran çelişkiler

Sorumsuz ve disiplinsizdi.

Umutsuzluk daimi gerçek ise özlemdi

Son bir iftirası karşı karşıya getirdi

Page 28: Eylulde baslar-isyan

İçi boşalmış ruhu ve onun örselenen bedenini

Artık bitmeliydi….

Evvelce karar verilmemiş hedefi

Zekice bir tepkiyle buldu felsefeyi

O bu düzeni terk etmeliydi

Varlığı kirletiyordu

Tüm kapladığı alanı

Ne zalim bir duruşma

Ne kızgın bir intikam alma

Hiç olmadığı kadar kararlıydı

Ve ölüm silahını dayadı bileklerine

Seri ve hedefte

Önce sol

Sonra sağ

Ne Hızlı nede yavaştı

Kati olan ılgıt ılgıt akan kandı

Nefesi yavaşlamış bedeni cansızdı

Artık hazırdı

Varlığının en derin uykusuna

Yumuldu gözler

İki yana bir aynı ritimle düştü eller

Ve yıkıldı yaşlı bir çınarın dokunsan düşecek haliyle…

Işık hızıyla uzandı bulutların üstüne..

Hafifti

Birden aşağıya bakmayı akıl etti

Belki de acizane bir meraktı

Şaşırdı

Anası yüreğine basmış sımsıkı sarmıştı karısını

Page 29: Eylulde baslar-isyan

Bu ilkti ve son

Artık baba diyemeyecek olan çocukları

Ürkek yanı sıra korkak bakınmaktaydı

Nedenlerle dolu son görevindeydi arkadaşları

Ardından ağıtlar yakıyordu dostları

Garipsedi meğerse ne de yiğit adammış

Nede sevilirmiş

Bir an geride bıraktığı değerleri düşündü

Ayıp etmişti

En azından haber vermeliydim dedi

Kısa sürdü

O pişman değildi

Kırgındı

Ama şimdi oda geçmişti

Peki ya şimdi

Yanıtını alamadan bu sorunun

Bir boşlukta buldu kendini

Beyazlar içinde…

Kırşehir

12.02.2009

Babam Ünal Doğan a

Page 30: Eylulde baslar-isyan

ACILARIMIN KOYNUNDA

Uyansa vijdanın ne olur bundan sonra

Yüregim sende kalsın gidiyorum

İstemeden dile düşen zorla olan

Yaşanılmışlıklar atılırmı bir kenara

Gözlerinle bitirdin sevdamı bunca

Taş oldun duvar oldun sustun

Neler çektim biliyormusun ben yıllarca

Mapus yattım acılarımın koynunda

İnsanlığımdan çıktım başkaca oldum

Ben bana yandım beni anlayamayan sana

Birde hakedilmemiş olan yanlızlığıma

Küfür etsem şimdi yıllarıma

Geri vermez bilirim o zamanı bana

Ateşdim kül oldum

Kör oldum Görememekten

Duvarlar dostum sen sebebim oldun

Öldüm Ölememekten

Ölsem ne olur bundan sonra

Gayrısı yok bunun

Sus bir anlamı yok sonun

Ben alıştım böyle YAŞAMAYA.

Kırşehir

08.01.2009

Page 31: Eylulde baslar-isyan

SATILMAK

Hani Aşk Treninin ilk çıkış peronu olan gözlerde bekleşmiştik.

Saatlerce konuşup birlikte yolculuk etmeye karar vermiştik.

Daha Trenimiz hareket eder etmez duygularda eşit hedeflerde

beraberdik.

Hiç bitmesin isteyip hislerimizi belirmiştik.

Yani biz aslında çoktan varacağımız adı sevgi olan garımıza gelmiştik.

Adına mücadele denen acılar sürecinden hırpalanarak ama onurluca

çıkmıştık.

Yoksunluk depremlerinde sığındığımız meskenimiz yüreklerimizdi.

Yaşayarak acıyı soluyarak öğrenmiştik biz olmanın değerini

Ne bile bilirdik ki varlık denen kavramların esiri olacağımızı

Ve hat ta ihtiraslar uğruna satılacağımızı

Yani senin beni satacağını

Oy derdimin sebebi acım hüznüm

Nasılda bitirdin bendeki seni

Bak şimdi sevincim bitti

Gençliğim heder oldu gitti eskidi yüzüm

İhanet sana da hatırlatır bir gün değerini

Artık sevdalara inanmaz gönlüm

Ben seninle gömdüm yaşama sevincimi

Kırşehir

30.12.2008

Page 32: Eylulde baslar-isyan

SEVDAMIN ANLATILMAZ MAPUSLUĞU

Sevgilim gündüzü yok Sensizliğin

Güneşi olmayan yerlerdeyim

Karlarla çevrili her tarafım

Avunmak için yıldızlara bakıyorum

Nasıl anlatmaya başlasamki sana

Gözlerinle geçen gecelerimi uzakta

Yüreğim seni

Kar beni sarar

Sen içimde ateşsin yanar

Hatırladıkça bir başka yakar

Yokluğun büyür sıcaklığın kadar

Varlığının hissi var oldukça var

Özlemin susar

Garip bir çoşku olur

Sevgilim

Yaşamak seni

Seni sensiz yaşamak ne zor

sevdamın anlatılmaz mapusluğu

Gökyüzü gibisin

Öylesine derin

Sevgilim

Her yerdesin

Kırşehir

14.12.2008

Page 33: Eylulde baslar-isyan

YENİDEN DOĞAR BİR KEZ DAHA ÖLÜRÜM

Hasretsimse seni yollara düşüren

Özlemim dolu çaresizliğinse seni üşüten Sen üşüme gülüm ben sana sıcak olurum

Fırtınalar kopsa da yüreğinde Doğmayacaksa sana güneş

Amade isen kör karanlıklara Kara bulutlar arkadaşınsa ömür yolculuğunda

Umudun taştan bir kale olsun Sen Üzülme gülüm ben sana dayanma gücü olurum

Bilirim ben sevginin gözyaşı selini Düşerken yanağına acıtır pamuk tenini

Acımasın hiçbir yanın buna dayanamam Kaldır at kahır mendilini

Ağlama gülüm ben sana ölürüm Anlamsız sanıp sevdanı

Başıboş bırakma duygularını Her aşk aynı olsaydı

Üşümek ağlamak acı olmazdı Feryat edip tedirgin olma gülüm Ben senin yerine zaten ölmüşüm

Yeniden doğar bir kez daha ölürüm...

Kırşehir

01.11.2008

Page 34: Eylulde baslar-isyan

DÜŞLERİME AYNA TUTAN KUŞLAR

Düşlerime ayna tutan kuşlar

Parklarda yürüyen insanlar

Başıboş alışkın bakire sabahlar

Bir gün daha ömürden yaşananlar

Tel örgümden görebildiğim

Geriye kalanlar

Birde Birde bu yazılanlar var

Elimde olanlar

Hangi gözyaşı yerine konabilirki

Yada giden zamanı yerine

Işıklar arkasında olan sevgiyi

Kim geri getirebilirki

Düşlerime ayna tutan kuşlar

Sırlarımız var

Yaşanmışlıklarımız aşikar

Acılarımız

Umutlarımız

Bir parça kuru ekmeğimiz

Paylaşmışlıklarımız var

Sadece dost onlar

Düşlerime ayna tutan kuşlar

Kırşehir

22.09.2008

Page 35: Eylulde baslar-isyan

BU ŞEHİR

Bu şehir diye başlayan kim bilir kaç şarkı dinledim.

Bir bilsen Kaç gece misafiriydim ben o şehirlerin.

Sevgiliye sunulan en büyük bedelin

Sensiz ne anlamı var diye terk edilip gidilebildiğinin

Şahidiyim ben…

Benim terk edebilecek hiç yerim olmadı

Aslında hiçbir yer bağrına basmadı

Mesken tutabildiğim ilk yer senin yüreğin

Belki de senin yüreğin diye başlayan bir şarkı dinlemelisin

Şarkı bizi anlatmalı…

Bu mümkün olabilir mi bilmiyorum

Zaten karşıyım ben sevdamın söylenmesine

Seni saklamayı seviyorum

Bende kalmalısın sadece

Ve ben senin kalbinde olmalıyım

Şehirsiz Şarkısız öylece…

Kırşehir

19.09.2008

Page 36: Eylulde baslar-isyan

KADER DEDİĞİMİZ

Şuan ne cüzdanım var nede beş kuruş param Adam değilim anlayacağın

Bil ki ben paradan puldan değil başka esaretlerin pejmürdesiyim Ah ulan birde içme diyorlar.

Olsa nasılda içmem Yılgınlığım hayat dan değil yollardan

Küskünlüğüm yıllardan değil yanlışlardan Nasılda yok olup gitmişim Umutlardan

Zorlamanın manası yok biliyorsun Kader dediğimiz şey

Arka sokaklarda hayallerle donatıp elini tutmaya kıyamadığımız Sonrasında kent merkezlerinin köşe başlarında karşılaştığımız bir fahişe

değil mi....

Kırşehir 15.09.2008

Page 37: Eylulde baslar-isyan

ZORUMA GİDEN

Kahırla değil sitemle

Örtüyorum üstünü paylaşılmışlıkların

Ve şimdi mağrur ama dik yiğitçe

Koyuyorum tepkimi

Varsın yaralasın sizi

Umursamazlık değil anam zoruma giden

Çardağa konulmuş eşya gibi

Unutulup bir kenara atılmışım

Unutulmak değil anam zoruma giden

Çarmağa gerilmiş İsa misali

Çaresizlikler içinde düpedüz terk edilmişim

Bir karartı bekler sinem yarınımın içinden

Bu işte beni benden eden

Terk edilmek değil anam zoruma giden

Mukatderatımdan Yaraladılar beni

Tek bıraktılar kendi halime

Küsmek dost işi değil sadakatimizde

Yüzüne yüz sürsem bundan gayrı nafile

Dostumun düşmanımın mecaline

Uzaklaşmak değil anam zoruma giden

Hasretin bağrında yüzünü gören

Ölümde olsa korkmaz sözünden

Ruhudur her an zaten acı çeken

Güneşle doğan geceyle ölen

Varlıklar içerisinde bir garibim

İşte budur anam zoruma giden

Kırşehir

29.07.2008

Annem Süheyla Kurukafaya

Page 38: Eylulde baslar-isyan

SİTEMİN İSLERİN İÇİNDEN YANLIZCA BİR IŞIK

Bi yararı yok

Uzağı göremiyorum

Kısacası körüm

Dün resimlere baktım

Gülüşünü özlemişim

Birde iç çekişini

Hani kürdanlarla oynamana kızardım ya

Degişirdi yüzün bir anda

Bulutsuzluk kaplar

Sinir olurdun bana

Sonra yine o gece

Fırtınalı hava

Gün ışığı yitip gitmiş

Sen Terketmiş

Boşluğa bırakıvermiş

Dur biraz

Yine sıkıştırıyor hain

İlaçlarımı almalıyım

Her yerim vurgun da

gözlerim gibiYüregimde

Bir yararı yok asaletim

Mektup yazmıyor

Aramıyor diye

Sitem ediyormuşsun dostlara

Sen artık ellerdesin

Ellerinsin

Kırşehir 23.07.2008

Page 39: Eylulde baslar-isyan

SEN BENİM EKSİKLİGİMSİN

Bir Adın Hüzün

Bir Yanın Mutsuzluk senin

Renklerinde haykırdığım resmimin

Tuvaline düşen siyah rengisin

Yüreğimle yarattığım şiirimin

Anlaşılamayan Kelimelerindesin

Sen benim eksikliğimsin

Bir Adın Sürgün

Bir Yanın Mahkumiyet senin

Zararsız Yüreğimin

Sen tarafından tek esiri benim

Çaresizlik içindeki Esaretimin sebebisin

Sen benim eksikliğimsin

Bir Adın Sitem

İstesem de terk edemem

Bir Yanın Matem

İncitir beni kimselere söyleyemem

Bir Adın Yalan

Bir Yanın hasret senin

Bugün dünün içinde

Söküp atılamayan geçmişimsin

Yarın bu günün içinde

Farklı olmayan geleceğindesin

Varlığımın ana nedeninde

Sen benim eksikliğimsim

Kırşehir

19.07.2008

Page 40: Eylulde baslar-isyan

SENİ TANIDIM

KÜÇÜCÜKTÜM...

Yaramaz haylaz

Masumumda herkes gibi biraz

Dut ağaç ı gölgesinde kurulu salıncaklarımız

minikliğimin vazgeçemediklerinden.

Başaklar arasında ılık rüzgar esintileri gökyünüze ahenk katan

uçurtmalarımız

nede keyifli geçerdi günlerimiz.

BÜYÜDÜM...

Okullu olduk sonrasında

Ses tonlarımızın değiştiği bunalım çağlarımız vede takip eden fakülte

yıllarımız.

ADAM OLDUM...

Para ile tanıştım.Getirisi yalanlarla da

Riya ile tanıştım gündelik aşklar koynunda

Artık arkadaştım ihanetle aldatmayla

Kadın kokusu

Alkol olgusu

Hırs dokusu

Hepsi hepsi vardı

ADAM MI?

Sahte gülücükler dağıtıyor

Mecburi selamlar alıyor

Her gün ama her gün içiyor

Sonrasında pişman oluyor

Aynaya bakıyor

Page 41: Eylulde baslar-isyan

Kahredip ağlıyordum.

Aslında ben şuursuzdum.

Ne adam olabilmiştim ne de beklenildiği gibi bir insan.

İnsanların neden kendi kaderlerini tayin etme hakları yok diye isyan

ediyor

Daha annemin karnındayken nasıl bir dünyaya geleceğim ve hat da nasıl

bir kardeşim olacağı anlatılmadı diye protestolar ediyordum.

Kan grubumun ne olmasını istediğimin sorulmamasına da ayrıca sitem

ediyordum.

Kavram kargaşası yaşıyor ruhsal çöküntüler içerinde boğuluyordum.

İçimdeki Ateşlerden yanıyordum.

Gündüz yaşıyor geceleri ölüyordum.

Yaşamanın bir anlamı yok diye düşünüyordum.

SENİ TANIDIM....

Ansızın minicik duyguların esiri

Yaşamın gerekliliğini

Paha biçilmez gözlerini

Dokunamamanın acısını

Kısacası Varolma nedenimi hissettim.

Geçmişimi sildim seni her şeyden çok istedim.

Çünkü ben annemin beni sevmediği kadar seni sevdim.

Asıl şansın hayat değil sen olduğunu fark ettim.

Şimdilerde sen mutsuzsun bunu BİLİYORUM.

Oysaki ben senin umudun olmayı ne çok isterdim BİLİYORMUSUN.

Kırşehir

14.07.2008

Page 42: Eylulde baslar-isyan

ÇARESİZ İSYAN

Yine Sensizlik gelip çattı

Üç öğünden biri hırçın bir açlık tıpkı

Bu sonuncu öğün

Ellerim uyuştu

Gözlerim puslu

Yüreğim sıkıştırıyor

Yere yığmaz biliyorum fakat çılgın

Bu bir isyan bedenimde yaşanan

Sensin ateşi yakan sensin yaktığınla yanan

Tek kelimeyle bu bendekinin tanımı

Hasretin

İnan ki yanımda olduğun zamanlardan

Daha da azgın şu an tenimdeki

Sevgin

Ya ruhumdaki yerin

Ben esirinim

Bu bir isyan beynimdeki yaşanan

Sensin saldıran sensin asi olan

Birazdan geçer bilirim

Bıraktığın izlerin

Beni uyutmaz

Page 43: Eylulde baslar-isyan

Alıştım uyku tutmaz sensiz geçen gecelerin

Bıktım mı sanıyorsun

Hayır Yanılıyorsun

Bu bendeki çaresiz bir isyan

Sadece Sensizlik nedeni

kabullenemeyişim artık gelmeyeceğini

Hazmedemedim halen bulutlardan izleyişini

Bu bir isyan ne tanrıya nede sana

Sadece yanında olmaya cesaret edemeyen bana

Dostum Aykut Şener e

Sivas

11 Ocak 1996

Page 44: Eylulde baslar-isyan

KALDIR BAŞINI

Dik tut omzunu

Yüreğin ondan daha fazlasını hiçe saymadımı

Sil gözlerini

Sevdana sıkılan her kurşuna

Korkusuzca göğüs germezmiydi

Ve şimdi pişmanlığa

Onursuzluğa

Koparmak adına Yapılanlara

Kaldır başını

Yalanlara

Tüm yaşanmış ve yaşanacak olan acılara

Yarı yolda bırakanlara

Üç beş kuruşa satanlara

Kaldır başını

Ben seni duruşunla sevdim

Kaldır başını

Bu sadece yorulmanın isyanı

Bu yalnızca boşluğun yakınması

Ben seni Hiç terk etmedim ki

Kaldır başını

Resimlerime dokun kokla gömleğimi

Ben hep sendeyim seninleyim

Ben ben ölmedim ki

Kaldır başını

Page 45: Eylulde baslar-isyan

Sen yigit sevgilisin aşkım

Kuşlar sensiz bırakmıyorlar mezarımı

Derin derin Nefes alışını

Sessiz bir çıtırtıdan Yataktan kalkışını

Belki gelirim diye Yollara bakışını

her şeyini fısıldıyorlar

Her defasında gönderiyorum sana aşkımı

Zaten sensiz Biçare Acıtma canımı

Kaldır başını

Servet Altay kardeşime

Sivas

21 Aralık 1997

Page 46: Eylulde baslar-isyan

EY DEVRİM NE GÜZELSİN

SEN HEP ÇOCUKTUN .ÇOCUKSU İÇSELLİK SEN HEP SUSKUN SEN HEP UMUTLU SEN HEP MUTLU

SEN HEP BARIŞTIN KAVGADAN UZAK SEN HEP BERABERDİN KÜSLERE KIRGINLARA IRAK

SEN HEP YAŞAM DOĞRUSUYDUN ÇÜNKİ HAYAT BİR TEK DOĞRUDAN İBARET DEGİLDİ

OLDUĞUN GİBİ OL ÖYLECE KABUL ET GERÇEĞİ FELSEFENDİ

VE BEN O BU ŞU TÜM SIFATLAR VE DİGERLERİ SENDE BULDUK KENDİMİZİ

OLMAK İSTEDİĞİMİZ BİZİ ESASEN İSİM DEGİLDİ HAYATIMIZIN DEVRİMİ

BİZ SENİ ANLATILAMAZ VE TARİFİ İMKANSIZ ÖYLE SEVDİK Kİ SENDE SEV BİZİ KİMİNE GÖRE BEY KİMİNE GÖRE ABİ

AMA OLMAK İSTEDİĞİMiZ GiBi SEV BİZİ YAŞAMIMIZIN EN GÜZEL DEVRİMİ.......

Hüseyin Devrim Doğan a

Ankara

8 Eylül 2016

Page 47: Eylulde baslar-isyan

KESİTLERDEN GÖREBİLMEK HAYATI

Ve yaşayabilmek böylece

Okuyabilmek yaşamı insan manzaralarından şiir başlangıcı gibi oldu

yazımın ilk nükteleri varsın olsun aslında hayatın kendisi de bir şiir değil

mi?Bazen hıçkırıklarla başlayan kahkahalarla biten yada acılarla giriş

yapılan bir ömrün mutluluk rüzgarlarıyla sonuçlanması şiirin ve yazının

gücüne sonsuz inanan bir insan olarak fark ettim ki resimlerin

albümlerin manzaraların dili daha da etkili dahada güçlüymüş

çevremde.Ve sonra uzun uzadıya düşündüm yıllarca edebiyatın sözlerin

arkasında duran ben şimdilerde nelerde yazabiliyorum

böylesine...Neden?anladım ki hayatın insan manzaraları gerçekçi bakış

açısıyla okunabildiğinde öylesine etkili ve cezbedici ki yeter ki yakala bak

ve gör hisset işte sana hayat işte sana sanat işte sana sonuç...Aslında

şiirin ve edebiyatın görsellik içerisinde nasıl da dönüşebildiğinin

hikayesidir bu anlattıklarım.Okumak gerek gerçekçi anlamda gözlerin

gördüğü tüm berraklık ve çıplaklıkla okuyabilmek yaşamı sonrası zaten

kalır sende ve aktarmak istersin insana ifade etmek paylaşmak özünü

göstermek istersin var olanın oysaki insan anlamaz çünkü yığındır

düşünür ama anlayamaz yığındır çünkü ağır gelir yığın yakıştırması..ı

peki nedir?Yığın senin bir adım önündedir çünkü hayat yada manzara

onun görmek istediği şekilde cereyan etmiştir yada o öyle olduğuna

inanmıştır.Sanata Şiire genel olarak edebi olan anlayışlara inananlara

bir sözüm var aslında şu küçücük dünyada ne kadarda çok yığınla

birlikteyiz değil mi...

20 Eylül 2011

Ankara

Page 48: Eylulde baslar-isyan

Güray Doğan

26 Eylül 2015 ·

Sevmek ve saygı duymak arasındaki fark nedir biliyormusun kuzen birini sevdin mi sahiplenirsin o senin olur ve sen senin olanları paylaşamazsın cunki serde yarin alyanagından gayrı herşey paylaşılabilir dir ama saygı duymak başkaca bir şeydir o onu fikirleriyle duygusuyla bakış açısıyla kucaklayabilirligin son noktasıdır.Öyleyse saygı duymadıgin hiç kimseyi aslında sevmiyorsundur mirim...

Güray Doğan

24 Eylül 2015 ·

Açlıktan ölenlerin dünyasında sınırı geçip insanca yaşayabilme arzusunu taşıyan kardeslerimizin olduğu kıyı ya vuran insanlık ayıpı çocuk cesetlerinin teşhir edilerek insanlık utancınin ayluğa çıktığı bu dünya da Bayram gelmiş YUH OLSUN kutlama basiretsizligini gösterenlere benim inancimin bayramı insanlarin insan gibi yasayabilirliginin tesis edileceği gün ve zaman gercekleşeçektir. Güray Doğan

21 Eylül 2015 ·

Kör sokakların sonu kerpıçten ören yerlerin geniş avlularında yetiştik biz.Hep aşıktık güzel hayellere çünki aşk uzaktı.Bu kadar isyankar olmamız asiligimizden gelmiyor balam.Biz hep savaşıyorduk doga dışında herşeyle.Sadece o anlıyordu bizi... Güray Doğan

2 Eylül 2015 ·

Bir gün diyorum bir gün zaman dursa tüm insanlık oturup sadece geçirdiği bir gününü canlı olarak izlese acaba bugün su saat sadece izleyerek yaşadığı ni ve hiç birşey yapmadığını anlamıyla yüzleşirmiydi. Güray Doğan

4 Temmuz 2015 ·

Sizinle aramızdaki en buyuk fark biz soluduğumuz havanın hepimizi yaratan tek bir yaratıcıya ve var olan tum insanlara ait olduğuna inanırken siz zulmü ibadet sanan ilahlara tapıyorsunuz .Asil cehennemleri yerkürede YAŞATTIĞINIZI göremeyecek kadar kor olduğunuzun farkindamisiniz.

Page 49: Eylulde baslar-isyan

Güray Doğan

20 Eylül 2015 ·

BiR YANIMIZ CENNET BiR YANIMIZ CEHENNEM

EKMEK PUŞTUN ELiNDE

EMEK OYUNCAK NADANIN DiLiNDE

SUSSAM YÜREK MAPHUS

SUSMASAM SERDEN DEGİL

ALEM BİLSİN İNANCIMIZ TAMDIR

BU DÜZEN YIKILIR ELBET

NİCELERİ GELDİ NİCELERİ GİTTİ

PİR SULTAN PİR HACI BEKTAŞI VELİ

BU YOL ZÜLM BU YOL ELİM BU YOL ÇİLELİ

HAK ARANIR HALK İÇİN KENDİN BİLELİ

HİÇ BİTMEZ HER DEVRİN YEZiDİ

YOLUMUZ SEVGİ YÜREGİMİZ ÇİÇEK BAHÇESİ

YAŞAMAKSA YARINA KALAN BİR NEFESİ

SOLUK ALMAK GİBİDİR EZİLMİŞİN MÜCAADELESİ..

Güray Doğan

2 Temmuz 2015 ·

O Gün Sivas'la yanan 37 can Yaktigi ile yanan yandıkca yakan Yobazlık ve karanlıktı saldıran İnsanlık onuru bir kez daha harap bir kez daha perişan Unutma madımak ölmez pir sultan Güray Doğan

11 Nisan 2015 ·

Su katılmamış bir yanlızlığa hasretken ben farkında olmadan yureğimin tecritinde kaybolup gitmişim hey hayat tukettiğin yanlızca ben değil senin yaşama dair çizdiğin çizgin... Güray Doğan

15 Aralık 2014 ·

YOL AYRIMINA GELDİN GİRECEĞİN YOLA KARAR VEREMEMİŞSEN GİTTİĞİN YOLUN BİR ANLAMI YOK....H.E Birdost Güray Doğan 6 Ekim 2014 ·

İNSANLARI BİRLEŞTİREN DUYGULAR AYIRAN İSE FİKİRLERDİR....

Page 50: Eylulde baslar-isyan

Güray Doğan

24 Kasım 2012

Güray Doğan Kırşehir'de. 4 Aralık 2010 ·

Page 51: Eylulde baslar-isyan

Güray Doğan kendi fotoğrafını paylaştı.

27 Temmuz 2014 ·

Güray Doğan

21 Haziran 2014 ·

GERÇEKLER HÜR YAPAR ÖZGÜRLÜK SONRADAN KAZANILABİLECEK BİR KARAKTER DEĞİLDİR.YANLIZCA VAR OLMA NEDENİDİR ÖZGÜR TUTSAKLIK BÜGÜN ORTADOĞU VE TÜRKİYENİN EN ACIMASIZ GERÇEĞİDİR...

Page 52: Eylulde baslar-isyan

Güray Doğan kendi fotoğrafını paylaştı.

26 Ekim 2013 ·

Güray Doğan

22 Şubat 2013 ·

Düşündükçe yarını düne ne kadar haklı kızdığımı anlıyorum ey hayat benmiydim yoksa senmi ittin bizi bu belirsizliklere... Güray Doğan

1 Eylül 2012 ·

Uçsuz bucaksız seviyorum özgürlüğü ve seni ey varlığımın ana nedini ne savaşlar verdim senin uğruna ülkemi ve seni tarih yargılasın bizi ey sevgili... Güray Doğan

7 Temmuz 2012 ·

SEVİMCİMİ YİTİRDİM HÜKÜMSÜZDÜR

Page 53: Eylulde baslar-isyan

Güray Doğan

8 Ağustos 2013 ·

Page 54: Eylulde baslar-isyan

Güray Doğan

4 eylül 2009/İzmir

Güray Doğan

12 eylül 2012 Ankara

Güray Doğan

23 Şubat 2012 ·

"Yüzünü güneşe çeviren insan gölge görmez.

Güray Doğan

16 Mayıs 2011 ·

SEVGİNDE DOĞMAK GÖZLERİNDE YAŞAMAK KALBİNDE YAŞLANMAK KOLLARINDA ÖLMEK İSTERDİM EY SEVGİLİ..... Güray Doğan

5 Mayıs 2011 ·

Yüregime bir zıpkın gibi saplanan senin hasretin sevgin kadar azgın tenimdeki yerin

Page 55: Eylulde baslar-isyan

Güray Doğan 6 Nisan 2011 ·

Güray Doğan

13 Eylül 2011 ·

ÜÇ KURUŞA DÖŞENEN MUTLULUK ŞİİRİ BİZ ACILARIMIZLA DEVRİM YAPTIK HABERİN OLSUN…. Güray Doğan

26 Nisan 2011 ·

ALAYINA İSYAN ALAYINA SİTEM NE GÖTÜRÜR ULAN RÜZGAR TAŞTAN......

Güray Doğan

19 Nisan 2011 ·

DÜŞÜNDÜKLERİNİ SÖYLEYEMEYEN SÖYLEDİKLERİNİ DÜŞÜNMEYENLE AYNIDIR...

Page 56: Eylulde baslar-isyan

Güray Doğan

21 Mart 2011 ·

VARLIĞIMI SANA ADIYORUM EY SEVGİLİ KİMLİĞİM HÜKÜMSÜZDÜR BUNDAN GAYRI... SERÇENİN ÇEVİKLİĞİ ATMACADAN GELİR... Halil Yaztahta 2004 Aksaray

Güray Doğan

23 Temmuz 2010 ·

İNSANLARI VE O İNSANLARIN İNANDIKLARI DOĞRULARI İNSANCA YAŞAMALARINI YAŞATMALARINI DESTEKLİYORUM.ÇÜNKÜ İNSANLARI SEVİYORUM ÖYLEYSE ERMENİYİM KÜRDÜM TÜRKÜM ALEVİYİM SÜNNİYİM OLMADI EN AYKIRI İDEOLOJİYE İNANAN YADA HİÇ BİR ŞEYE İNANMAYAN BİR İNSANIM.AMA BİLİYORUMKİ BENİMDE EN AZ SENİN KADAR YAŞAMAYA HAKKIM VAR BU SENİ GERMESİN... Güray Doğan

8 Mart 2010 ·

BÜTÜN KADINLARIMIZIN YANLIZCA BİR GÜN LE HATIRLANMAMASI DİLEKLERİMLE DÜNYA KADINLAR GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN... Güray Doğan

19 Şubat 2010 ·

Bazen göz yaşların damlar. Bazen eğilirsin, bazen geriye düşer. Hatalar yapılmak içindir, Dersler öğrenmek için. Ama istiyorum ki hiç unutma.. İstiyorum ki hep bil.. Asla yalnız yürümeyeceksin. İnandığın sürece!.. Güray Doğan

8 Haziran 2009 ·

Karamsarlıkta ekilen umut duygusuz büyür yeşerdiğinde ise umutsuzluk olur…

Page 57: Eylulde baslar-isyan

8 Şubat 2012

Çocukluk yıllarımızın örselenen bedenleri ve harabe olan beyinlerimizdi bizi buralara kadar getiren. Anamızın Babamızın dediği gibi hırsız, hain, erkek çocukları olduğumuz içinde birde puşt olmamıştık en azından. Onlara göre sorun adamda olamamıştık. Tabii adamlık kavramı göreceli yani cebinde paran üstün başın fiyakan hele birde araban varsa günümüz tanımlamasıyla on numara adamsın. Lakin biz isyankâr kirli sakallı asi uzun saçlı militan bol cepli yeşil parkalı Allah tanımaz dinsiz komünist bi garip duruşumuzla sürekli hor görüldük bu memlekette. Babamız imamdı anamızın tülbenti inmezdi başından biz yinede onların bakış açısında komünistdik. Cami ye gitmezdik amma ne cami bombaladık nede camide Propaganda yaptık ha birde numaradan çakma dualarımız olmadı ellerimizi açıp kimsenin Tanrı ile arasına girmedik ne Tanrının işine karıştık nede imanımızı 3 kuruşa sattık. Bize göre kutsallık ideolojik çıkara amaca alet edilemezdi. Ülke sevgisi uğruna yüz binlerce onurlu şehit verdiğimiz duruşumuzdu. Biz emperyalizm dedik onlar dış mihraklar biz kapitalizm dedik onlar sermaye bırakın fabrika kursunlar iş kapısı açılsın dediler. Fabrikaları devletimizle halkımızla biz kuralım eşit adil bir yaşam olsun dedik büyüklerin işine karışılmaz dediler. Vatan toprağı kutsaldır sattırmayız böldürmeyiz peşkeş çektirmeyiz dedik siz komünistsiniz ne bilirsiniz dediler. İnsanı sevmeyen insanın insana kulluğunu ön gerenler emperyalisttir faşisttir insan değildir dedik karılarınızın kızlarınızın başı açık siz soysuzsunuz dediler. Bizimle ilgili o kadar çok şey söylediler ki dostum aramızdan bazıları yenik düştü inandı ve düzene ayak uydurdu onlar gibi düzenist oldu. Evet, bizim altından muslukları olan saraylarımız olmadı ya da çocuklarımızın son model arabaları sadece emeğimizin karşılığı sinimizdeki ekmeğimizdi elimizde kalan bir de uğruna öldüğümüz memleket sevgimiz ve şerefli onurumuz. Şimdi ben çocuklarıma bunları bırakıyorum miras olarak ama en çok neye üzülüyorum biliyor musun keşke seninde çocuğun yâda çocukların olabilseydi ve görebilseydin onları bırakıp gidebilseydin bizim gibi…

Page 58: Eylulde baslar-isyan

SAVAŞTIN SEN

Page 59: Eylulde baslar-isyan