folkt:o,r'/edebi!')hlt -...

17
folkt:o,r'/edebi!')Hlt tolklore l literature halkbilim· • antropoloji • arkeoloji • sosyoloji • mGzikoloji • egitim· tarih • edebiyat 1994 Kurucusu: Melin Turan ISSN 1300-7491 CiLT: 15 SAY!: 58 2009/2 Sahibi ULUSLARARASI KIBRIS 0NlVERSlTESl Adma Mete BoyaCJ Genet Yaym Yonetmeni Prof. Dr. Mehmet Ali Yukselen Yaym Yonetmeni Metin Turan [email protected] Sonimtu YazJi§leri MOdiirO Oog.Dr. Faruk GQgiO Yonetim Yeri ve Yazt§ma Adresl Uluslararast Ktbns Oniversitesi, Haspolat KampGsG, www. folkloredebiyat.org E-posta: [email protected] [email protected] ADona Ko§ullan Yurti!fi Ytlhk (Postalama Ocreti dahil): 100 YTL Eski Aboneler ve Ogrencilere Saytst: 15 YTL • Ytlltk (Postalama Ocretl dahil) : 60 YTL Avrupa i!fln Saytst: 15 EURO • Ytlhk Abone Bedeti(Postalama Ocretl dahil): 60 EURO Amerika i!fln Saytst: 20 $ • Ytlhk Abone Bedefi (Postalama Ocreti dahil): 80 $ Abone bedelinln Melin Turan adma 104233 numaralt paSta 91ki hesabtna ya da TOr\dye Bankast Ulustararas• EOitfm-OQretim ltd. 4213-854796 numarah hesaba yatmlarak, dekontun adrestmlze g!inderllm!"SI gereklldir. (Abonelerimlz ytll!flndeki fiyat etkilenmezler.) lolklor/edebiyat"ta yaytmlanan yaztlar MLA Folklore Bibliyography l!finde kaydedilmektedlr. HaZJrllk- Bas!cr. Utustasaras• Ogretim' Ud. Malbaast, Bay&ndll Sok.al< 30/E K•z•lay I Ankara yerel sOreli yaytn

Upload: others

Post on 01-Sep-2020

3 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: folkt:o,r'/edebi!')Hlt - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01234/2009_58/2009_58_GURAYC.pdfciyi, Allah'1 kavray1~1yla dogru orantd1 olarak ~ekillendirdigine inamrlar. insan ruhu geldigi

folkt:o,r'/edebi!')Hlt tolklore l literature

halkbilim· ileti~im • antropoloji • arkeoloji • sosyoloji • mGzikoloji • egitim· tarih • edebiyat

Kurulu~: 1994 Kurucusu: Melin Turan

ISSN 1300-7491 CiLT: 15 SAY!: 58 2009/2

Sahibi

ULUSLARARASI KIBRIS 0NlVERSlTESl Adma Mete BoyaCJ

Genet Yaym Yonetmeni Prof. Dr. Mehmet Ali Yukselen

Yaym Yonetmeni Metin Turan

[email protected]

Sonimtu YazJi§leri MOdiirO Oog.Dr. Faruk GQgiO

Yonetim Yeri ve Yazt§ma Adresl

Uluslararast Ktbns Oniversitesi, Haspolat KampGsG, Lefko~a-KKTC www. folkloredebiyat.org E-posta: [email protected] [email protected]

ADona Ko§ullan Yurti!fi Ytlhk (Postalama Ocreti dahil): 100 YTL

Eski Aboneler ve Ogrencilere Saytst: 15 YTL • Ytlltk (Postalama Ocretl dahil) : 60 YTL Avrupa i!fln Saytst: 15 EURO • Ytlhk Abone Bedeti(Postalama Ocretl dahil): 60 EURO

Amerika i!fln Saytst: 20 $ • Ytlhk Abone Bedefi (Postalama Ocreti dahil): 80 $

Abone bedelinln Melin Turan adma 104233 numaralt paSta 91ki hesabtna ya da TOr\dye I~ Bankast Me~ruliyst ~ubesl'ndeki Ulustararas• EOitfm-OQretim ltd. ~nln 4213-854796 numarah hesaba yatmlarak, dekontun adrestmlze

g!inderllm!"SI gereklldir. (Abonelerimlz ytll!flndeki fiyat artt~lanndan etkilenmezler.) lolklor/edebiyat"ta yaytmlanan yaztlar

MLA Folklore Bibliyography l!finde kaydedilmektedlr. HaZJrllk- Bas!cr. Utustasaras• Egi~m Ogretim' Ud. ~ti • 8a~ke~l Malbaast, Bay&ndll Sok.al< 30/E K•z•lay I Ankara

yerel sOreli yaytn

Page 2: folkt:o,r'/edebi!')Hlt - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01234/2009_58/2009_58_GURAYC.pdfciyi, Allah'1 kavray1~1yla dogru orantd1 olarak ~ekillendirdigine inamrlar. insan ruhu geldigi

in ' ~ CYPRUS

. uctC:•I'tA't~ONA1.

: UHtVeaSITT folklor/edebiyat, cilt: 15, Say1: 58

Anadolu ve Turk Muzik Kiiltiirii Ac;tsmdan Semah ve

Serna' Kavramlanna Bir Bakt§

1. Giri~

Cenk GUray"

slam Tasavvufu Ozerine yapilanan Anadolu'ya has bir tasavvuf anlayt~l-nm . olu~mast ve bunun Ozerind~ ~ekillenen "inanca dair" yapilan analiz edebilmek ic;:in, hem Turklerin Jslamiyet oncesi inane; geleneklerini hem

de Anadolu'daki islam oncesi uygulamalan incelemek gerekmektedir. Yusuf Ziya Yo­rukan (1932) bu ikili etkiye dikkat c;ekerken ~oyle demektedir:

II Oguzlann Anadolu'da mevkilenmesinden ve MOsiOmanhgm bu mmttkaya na­kim olmasmdan ewel, bu Olkedeki din! turlann bunlar Ozerinde asia tesiri olmadlgt­m _kabul edenlerden degiliz."

Yagmur Say (2006) da olaya Turk KOitOrO ac;:tsmdan ~u ~ekilde yakla~maktadtr:

"Turkler Anadolu'ya geli~lerinde atlannm mtmda ve heybelerinde sadece maddi · ya~ama ait Orunleri degil aym zamanda ya~am bic;:imlerini, geleneksel kulturlerini, ic;:ine girdikleri veya etkilendikleri inane;: yapil~mmalanm da getirdiler: Bu olu~um i~e­risinde sosyal ya~ant1; Gok Tann inanc1 temelli, ~amanist, Budist, Maniheist, Taoist, Hinduist, ibrani, Htristiyan inC~nc;: ve ya~am orneklerinin olu~turdugu senkretik bir ya­

pt arz ediyordu. islami yaiam anlaytilnln ic;:ine girii veya daha dogru bir ifadeyle halk

•Yrd Do~.Dr.,AIIhm O~iversitesi Ogretim Oyesi, Ankara Oniversitesi ilahiyat Fakliltesi Turk Din Musikisi Anabilim Dah Doktora Ogrencisi.

117

Page 3: folkt:o,r'/edebi!')Hlt - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01234/2009_58/2009_58_GURAYC.pdfciyi, Allah'1 kavray1~1yla dogru orantd1 olarak ~ekillendirdigine inamrlar. insan ruhu geldigi

folklor/edebiyat, cilt: 15, Say1: 58

MOsiOmanhg• sOreci iran-Horasan kaynakh yani ~ii kay~akh oldu. Orta Asya'da ula~Jian senk­retik yap• Anadolu'da yeni bir senkretik yap1ya, yeni bir senkretik a~amaya ula~acakt1. "

TOrkferin ve dolayJsJyfa islam'm Anadolu'ya hakimiyet sOrecine tamkhk eden 11-14. yuzy•l­lar aras1 sOre ve bu sOrecin ozellikle son iki yOzydJ Anadolu'da otorite bo~lugunun yogunlukfa ya~and1g1; Bizans'm yok ofma sOrecine girdigi, Selc;uklu'nun :zay•fladJgJ, Osmanh'nm ise he­nOz guc;lenmedigi bir sOre<; olarak dikkate dege;dir. Ondan dolay1 bu sOre<;; inane; sistemleri ac;•smdan yukanda belirtilen sebeplerden dolay1 bir karma~•kltg1 ic;erirken; otoriteye aday yapJ­

Iarm bu "inane; sistemleri" ile ili~kisi ac;•smdan da ilginc;tir. Ozellikle Osmanh'nm "bu tor hete­rodoks yapllar ile olan" ili~kilerinde yOrOttugO denge politikas•; bu yapdara otoriteden de pay vermesini gerektirmi~; bu topluluklar geleneklerinden gelen "mOcadeleci" yap1lannm boylesi bir otorite ile birle~mesi sonucu sonraki yOzydlan etkileyecek bir kOitOrel gO<; olarak gOndeme gelmi~lerdir (Say, 2006). Sonradan yine Osmanl1 ile bu defa kontrol edilemeyen otoriteleri yO­zOnden c;atJ~acak olan bu heterodoks ve batmi yap1lann temelinde "Melametilik, Vefailik ve Kalenderilik" gibi bolgeye has inane; sistemleri bulunmaktad1r (Say, 2006). Bu yap1lar gOnOmOz Anadolu'sundaki inane; yelpazesinin de temelini olu~turmu~lar~Jr.

Bu c;alt~mamn amaCJ gonomoz Anadolu'sundaki inane; sisteminin temelin~olu~turan bu cog­rafyaya has Tasavvuf anlay1~mm temellerini incelerken; bu olgunun mOzikal yonunO temsil eden "Sema ve Semah" kavramlarm1 Anadolu'nun mOzik geleneklerine yapt1klan "mesnetlik" anlammda incelemek; temeli aym olan bu kavramlann tarihsel sOre<; ic;inde ugrad1g1 anlam farkhhklann1 dinbilim ve mi.izikbilim temelinde inceleyebilmektir. <;ah~manm -organizasyonu gene! olarak islam ve islam Tasavvufu ac;•smdan "Sema" kavrammm irdelenmesiyle ba~layacak; Anadolu'daki tasawuf siteminin tarihsel kokenleri; bu yap1 ile ilgili dini muzik ve dini da_ns ge­lenekleri irdelenerek incelenecek ve bu baglantdardan yararlan1larak Anadolu'daki.mOzik ya­pllanmn "evrilme ve doni.i~Om" haritasmm ayrnt1lan "kalp ve akdlardaki" yans1malardan yarar­

lamlarak aydmlat1lmaya c;ah~dacaktJr.

2. Islam Ac;tsmdan Serna Anlayt~t ve Anadolu'ya yanstmast

Hem "mOzigi i~itmek" hem de "i~itilen mOzik" anlamma gelen "Sema" zengin ve renkli bir "kOitOr birikimini" biraz 'da tart1~ma yaratabilecek bir mahiyette etkilemi~tir. Sema anlay1~mm sorgulanmas1, yerine gore yasal yerine gore de dinbilimsel veya mistik bir bak1~ ac;•s•yla mi.izi­gin "kabul edilebilirligini" sorgulamaktad1r, bu yOzden kavramsal olarak dind1~1 mi.izikler yeri­ne "kutsal veya dini" mOzik yapdanyla ili~kilendirilmektedir (Shiloah, 1995). islam'm mOzik ile ili~kisi her donem tart1~mah bir kavram olarak degi~ik yondeki du~Onceleri c;evresinde toplaml~­tJr (Guray, 2007). Baz1 du~Oni.ir ve ara~t1rmacllar "ayet ve hadis" bilgilerine dayanarak islam'm

·• "mi.izige bak•~•mn" olum!u ve destekler yonde oldugunu one sOrerken, b~kalan ise benzer bil­gilere dayah olarak tam ters yonde fikirler de geli~tirmi~lerdir. Bu du~Onceleri ic;eren c;ah~ma­lardan; ozellikle Anadolu'yu odak alanlar ic;in, islam Felsefesi'nin ve inane; sisteminin tom yon­lerini ic;eren biituncol bir bak1~ ac;•smm gerekliligi tart1~mas•zd1r. Muzigin bir inane; sistemi ile ili~kisini irdelerken esasmda muzik kavrammm o inane; sistemine eklemlenmekte oldugunu unutmamak gerekmektedir. Dini muzik kavram• bireyin sm1rs•z yarat•c•hgm• ortaya koymak ye­rine kendi ve evrendeki yeri ile ilgili " dini anlam1" sorgulamasma yol ac;maktad1r. DolayJsJyla; "islam Felsefesi" ve Ozerine yapdanan"islam tasawufu" anlay1~1 tart1~1lmadan islam'da muzigin veya "Sema'nm" yeri ile ilgili butOnci.il bir dO~Once de g'eli~tirilebilmi~ olmayacakt1r. 8. Yoz­yll'da temelleri olu~maya ba~layan islam Mistizmi veya bilinen ad1yla "Sufizm ya da tasavvuf",

118

I I

;/ ..

I

Page 4: folkt:o,r'/edebi!')Hlt - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01234/2009_58/2009_58_GURAYC.pdfciyi, Allah'1 kavray1~1yla dogru orantd1 olarak ~ekillendirdigine inamrlar. insan ruhu geldigi

fo lklor/edebiyat, cilt: 15, Say1: 581

insanm maddi varilgmdan c;:1k1p, Allah'a yakmla~masmm en gi.ic;: l i.i yollanndan biri olarak mi.i­zigi gormektedir. Sufiler mi.izigi tek yaradd 1 ~tan, c;:ok anlaml lilga, ~eytaniden ilahiye, gage aidi­yet ile yere aidiyet arasmda pek c;:ok anlam1 ifade edebildigine ve degeri ile dogasmm, dinleyi­ciyi, Allah'1 kavray1~1yla dogru orantd1 olarak ~ekillendirdigine inamrlar. insan ruhu geldigi ila­hi aleme duydugu ozlemden oti.iri.i, vucuttan kurtulup Allah'a u la~maya c;:ail~1r. Bu vi.icuttan kurtulma i~lemi, yani .di.inyevi hayattan ilahi evine donO~ Sufi kurallannm mistik muhayyelinde dans ve tabiidir ki mi.izikle ~ekil bulur. Bu Muhiddi~ ibn Arabi, ei-Uskudari gibi pek c;:ok di.i~i.i­ni.ire gore Sema'mn birinci anlam1 iken bir diger anlam1 da sessiz, ic;:sel hatta soyut bir Sema'd1r ve yi.iksek bir mistik seviyeye u la~m1~ sufii liderlerin ula~ab i ldigi bir mertebedir. Burada en azln­dan herkes tarafmdan hissedilebilecek bir mi.izik yoktur, Serna tum varhklann ic;:sel anlamlanm algdamak i.izerine kuruludur. Mi.izige bagh alan Serna ise Muhiddin ibn Arabi'ye gore i.ic;: ti.irlu­di.ir, birincisi yani ilahi olan dogadaki her~eyle ili~ki kurarken Allah' I duymak ve ona seslenmek duygusu ic;:inde tekrarlanan bir yap1d1r, ikinci yani ruhsal olan Allah'm her yerdeki varhgm1 his­settiren kozmik bir ~a rk1y1 duymakla ilgilidir, i.ic;:i.inci.isi.i ise mi.izik e~liginde yapdan mistik dan-51 ifade eder. Si.iufiler, mistik di.i~i.inceye sahip kat1hme~ lan din i co~kuya c;:ekebilmek ic;:in c;:ok karma~1k riti.ielik yapdar geli~tirmi~ lerdi r. Zikir bu ritoelik yap1lann en onemlisidir, z ikir kulla­mld1g1 degi~ik din yapdara gore ~ekil degi~tirebilir. Kimi si.irekli Allah' I hat1rlamaya yard1m edi­ci sozleri tekrar ederken, kimi mi.izik dinlemeyi (sema) ve dans etmeyi bunlara ekler veya ayn ~ekilde ele alarak riti.iellerini tamamlarlar. Benzer "Zikir" tOrenlerinin en eski orneklerini "An­tik Yunan" doneminin "Doga'daki uyam~1" temsil eden tanns1 olan Dionysos tapm1m1 ile ilgili ayinlerde gorebilmekteyiz. Dionysos tapm1m1 aym Frig'lerdeki Ana tannc;:a tapm1m1 gibi davul, zil ve i.iflemel i c;:algdar e~liginde insan ses ve hareketleri ile u la~dan bir "vecd" halini ammsat1r (Ely, 2003). Bu ayinlerin dogadaki uyam~1 ve dolay151yla "yarat1h~" an1n1 temsil etmesi; hep o

ana gonderme yapa~ "Serna" anlay1~mm idrakinde de ara~t1rmacdara yarcj1mC1 olabilir.

Mevlana Celaleddin Rumi'den sonra Mevlevilik olarak adlandmlan yap1, Sema'ya dair riti.i­ellerLn en karma~1k ve dikkat c;:ekici olanlanm ortaya koym~~tur, kalabahk bir mi.izisyen ve dansc;:1 toplulugu arac1hg1yla ortaya konulan mistik dans, Kuran'dan ve Mesnevi'den boli.imle­rin okunmas1 ve Na't-1 $erifin icra edilmesi gibi k1s1mlann eklenmesiyle sembolik bir riti.iel to­~enini olu~tu rur (Shiloah, 1.995). Dikkat edilirse bu yogun mi.izikal yapdar, islam'm mi.izige ba­kl~l ile ilgili tart1~malan bamba~ka bir boyuta ta~1m1~t1r, Esasmda daha once belirtildigi ve Ah­med Emin'in one si.irdi.igi.i gibi iki onemli f1k1h ekoli.i olan Hicaz ve lrak arasmda bile islam'm mi.izige bak1~1 ile ilgili bir uzla~ma soz konusu degilken * (1969) tasavvufi sistemlerin ortaya c;:1k­mas1yla bu farklann eski onemini kaybettigi, f1k1h mezhebi mensuplanyla birlikte f1khm mi.izik­le ilgili telakkisinin, tasavvufun tesiri ve cazibesiyle yumu~ad1g 1 ve zamanla tasavvufun potas1 n­

da eridigi gori.ilmektedir (Shiloah, 1995).

3. Tasavvuf M Ozigi (Serna) Tasavvufta "dini mi.izik" yerine 1srarla Serna tabiri kullandm 1 ~t1r. Bunun c;:e~itl i sebepleri var­

dlr. U ludag'm bu konudaki di.i~i.inceleri old~kc;:a detayi1 sonuc;:lar ic;:erir (2004} : "a) Oncelikle sufiler, mi.izik (gma) kelimesi yerine sema sozci.igi.ini.i kullanmakla o devirde

yaygm bulunan keyif ve nefis ehli ile kan~tmlmaktan sakmmak istemi~lerdi. <;i.inki.i di.inyaya da-

* islam'1n dogdugu ve hadislerin bol oldugu bir yer alan Hicaz'da mUzik hakkmda milspet ve milsamahakar davran1l­mas1mn, o zamanm Arap orf ve adetine uygun oldugu, lrak'taki sert ve musamahas1z g6rujlerin iran tesiriyle ortaya <;lk­bgl, Ahmed Emin tarafmdan ileri surulmil~r. (1969)

. 1119

Page 5: folkt:o,r'/edebi!')Hlt - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01234/2009_58/2009_58_GURAYC.pdfciyi, Allah'1 kavray1~1yla dogru orantd1 olarak ~ekillendirdigine inamrlar. insan ruhu geldigi

I folklo,/edeblya~ dlto 15, Say" 56

lan kimseler mozigi nefsani zevk ve keyif i<;in dinledikleri, bu i~i yaparken ·din in emir ve yasak­lanna riayet etmedikleri halde mutasavv1flar (tasavvuf ehli olanlar) mozigi tamamen bundan

ba~ka bir gaye i<;in ve apayn bir ~ekilde dinlemi~lerdir. b) SOfiler sema deyimini ekseriya 61<;:010 ses ve ho~ sada manasma gelen mozik yerinde kul­

lanmakla beraber, bu kelime ile zaman zaman daha ~umullu kavramlar kastetmi~ler ve sema

tabirini 61<;:010 ve ho~ olmayan basit sesleri de kapsayacak kadar geni~ bir anlamda kullanmJ~­IardJr. Mistik muhayille tabiatta i~itilen bOton :.eslerde lahuti bir ahenk gormo~Wr; adeta tabiat­taki nizam1 bir mozik ahengi olarak anlam1~t1r. Onun i<;in tasavvufta sema demek, mozik de­

mek degildir, ondan <;ok daha ~Omullo bir ~eydir. Serna demek, kulak vas1tas1yla i~itilen botOn sesler demektir. Muzik sadece semanm ozel bir bolomodor. Hatta tasavvufta; sesle hi<;bir ilgi­si bulunmayan manevi hakikatler, s1rlar, hikmetler, niyetler ve mO~ahedeler de bir mOziktir, se­madJr: Daha da ileri giderek, tasawufta sessizlik de bir mOziktir diyebiliriz."

3.1 Tasawufta Serna Teorileri ve Anadolu'da islam Tasavvufu yaptlan ile ili~kileri

Mutasavv1flar, mozigin me~ruiyetini ve insanlann neden mOzikten zevk ald1gm1 gostermek i<;in, <;e~itli gorO~Ier ortaya atm1~lard1r. Bu goro~leri a~ag1daki ·gibi mlayabiliriz:

3.1.1 Bezm-i ElestTeorisi: BOyok Sufi Ahmed er-Rufai'ye (1207-1273) gore Kuran-1 Kerim'de Araf Suresinde "Ben sizin Rabbiniz degil miyim ?" Onlar da "Evet, Rabbimizsin" (Elestu bi-Rab­bikum. Kalu-bela) ~eklinde ifade edilen ilahi "Elest" hitabm1 i~itmenin zevki kalplerde yer tut­tugundan, Hz. Adem'in yaratdmasmdan ve zorriyetinin donyaya gelmesinden· sonra, bu gizli s1rlar zuhur eden hal den dolay1 bir nagme veyahut gozel bir kelime i~ittik<;e o eski ahitteki zevk­

li dinlemenin sebebiyle kalp, uc;acak hale gelir. ~ophesiz ki Elest hitabm1 i~itmi~ olma ~1rn, bo­tOn canhlarm tabiatmda mevcuttur. Onun i<;in her cins kendi tabiatma uygun bir ~ekilde sema eder, ondan kendi himmeti nispetinde hisse ahr (Uiudag, 2004).

Anadolu ve Turk-islam Tasawufu'nda onemli bir yer tutan Mevlana ogretisinde bu nazariye biraz da karamsar olarak yer ahr. insanlar bu a Ierne ruhlar aleminden gelmi~tir. Bu nedenle de­

vamh olarak o alemin ozlemi ve hasreti i<; indedirler. Asli vatana kar~1 duyulan bu i~tiyak veta­hassoro dile getirmek zaruretinden mozik dogmu~tur. ~OnkO ashndan ve esas yurdundan ayn­lan her ~ey, ana vatamna donmek i<;in ahu zarlar i<;inde s1zlamr durur. Bu anlay1~la, Mesne­vi'nin ba~lang1cmda Mevlana tarafmdan belirtildigi gibi ney kam1~hga donmek ister:

"Oinle neyden ~lin hikayet etmede Aynl!klardan ~ikayet etmede"

·• Vine Anadolu islam Tasavvufu'nun onemli kaynaklannda {Ba~goz, 2003), Yunus Emre'nin belirttigi gibi, su kaynagma, dolap geldigi daga donme arzusundad1r ve bunun i<;in i<;li nagme­ler ortaya koymaktad1r:

Benim ad1m dertli dolap Suyum akar ya/ap ya/ap Bliy/e emretmi~ ~a/ap Derdim vard1r inilerim

Beni bir dagda buldular

120 1 ____________________________ ..

Page 6: folkt:o,r'/edebi!')Hlt - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01234/2009_58/2009_58_GURAYC.pdfciyi, Allah'1 kavray1~1yla dogru orantd1 olarak ~ekillendirdigine inamrlar. insan ruhu geldigi

Kolum kanadtm ktrdtfar Oolaba /aytk gordO/er Oerdim vardtr inilerim

Suyum a/~aktan ~ekerim DonOp yOksege dokerim

· GorOn ben neler ~ekerim Oerdim vardtr inilerim

folklor/edebiyat, cilt: 15, Say1: 58

·.

Anadolu'daki mOzikal ve edebi yapdara ciddi ~ekilde damgasm1 vurmu~ dervi~ Pir Sultan Abdal'm sozleri de aym anlamlan ta~1maktad1r:

Ey benim san tamburam Sen ni~in /ni/ersin i~im oyuk derdim bayak Ben onun i~in inilerim

Anlatilan bu hadise "din teorisinde cie" kar~d1g1 alan bir sOrec;tir. Eliade'nin belirttigi gibi di­ni tOrenlerin sembolik anlamlannda; bir arketip (ilk 6rnek) modelin tekrar edilmesi o arketipin ilk kez gosterildigi mitsel anm yeniden canlandmlmas1 anlamm1 bOnyesinde ta~ir. Arketip "dOn­yanm rnitsel ba~lang1c; an1 ise insan kendini yenileyebilmek ya da dogurabilmek ya da ya~atd1~ anm1 tekrar y~ayabilmek ic;in bu arketip modeli tekrar etl!leye c;ah~•r (Eiiade, 1994}. Sema'ya ili~kin dinsel ritOeller islam Tasawufu yakla~1mmda da belirtildigi gibi yaratil1~ anma d6nme is­tegi ta~1maktad1r. Anadolu kOitOrOnde en az "Mevlevi Serna" kOitOrO kaqar baskm olarak ken­dini hissettiren Alevi. ve Bekta~i toplumlannm "Semah" kOitOrO de aym anlay1~1 ortaya koyar. Serna ve Semah'taki donme ritOelinin ilkel toplumlardaki qin anlay1~1 ile ilgisini yine Eliade

ac;•~lamaktad1r, kutsal ana donO~, esasmda ic;inde hie; bitmeyen bir tekran yani dongOyO de ta­~lr:

" i lkeller de, zamana devresel bir yoneli~ atfederek onun geri c;evrilemezligini ilga ederler. Her ~ey, her an kendi ba~lang1cmda ba~tan ba~lar. Ger;mi~ gelecegin bir on-bic;imleni~inden ibarettir. Hic;bir olay geri r;evrilemez degildir, hir;bir d6nO~Om nihai degildir. Bir anlamda dun­yada yeni hic;bir ~eyin olmad1gm• soylemek mOmkondOr, zira her ~ey aym ilk prototipin tekra­nndan ibarettir; bu tekrar, arketipik jestin ilk gosterildigi mitsel am giincell~tirerek dOnyay1 sO­rekli ba~lang1c;lann ayn1 giindogumu amnda tutar. Zamanm i~levi biitiin yapt1g1 ~eylerin ortaya c;•k•~ ve varolu~unu miimkon k1lmakt1r. Onlann var olu~lan Ozerinde hic;bir nihai etkisi yoktur, c;OnkO kendisi de sOrekli yeniden dogmaktad1r." (Eiiade, 1994).· ·

Sema'daki d6ng0 olgusunun "dans" ile ili~kisini ac;1klamakta konuya degi~ik bir boyut geti­recektir:

"Kiasik dans literatOrOnde, donerek yap1lan en eski danslara topac; veya burgac; danslan de­nir. Donme danslannm ba~hca hususiyeti, vecde dayah ekstaz danslan olmas1d1r. Donme ha­disesi hemen her zamanda, insanda bedeni ve ruhi bir ekstaz husule getirir ... D6nerken duyu­

lan vecd asllnda bir vas1tad1r. Burada es~s olan, bu vecd ic;inde ruhun bedeni terk etmesi, son­suzluga ula~may1 denemesidir. .. Sema merasimi insanm manevi seferini, daha c;1k tabirle "Mi­rac'mi" temsil eder" (Y6ndemli, 1997)

121

Page 7: folkt:o,r'/edebi!')Hlt - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01234/2009_58/2009_58_GURAYC.pdfciyi, Allah'1 kavray1~1yla dogru orantd1 olarak ~ekillendirdigine inamrlar. insan ruhu geldigi

I folklo•/edebiyat, cilto 15, S•yoo 58

Burada belirtildigi ve ileride tekrar bahse'dilecegi gibi "Mirac;" hadisesi 'yaratana kavu~may1 , onunla biiti.inle~meyi anlat1r ki bu durum Sema'nm "Bezm-i Elest" Teorisi ile gayet ortu~mekte­dir. Bu radaki "Mirac;" hadisesi bu mant1k ile yakla~mca "zamanm ba~lang1crm ve yaratrhf anr-nr da ic;eren bir arketip haline donmektedir ki Anadolu'daki Serna ve Semah geleneklerinin alt- ! ' yap1srnda da bu "arketip" yatmaktadrr:

"Serna, kulun hakikate yonelip a~kla yiicelroesi, benligini terk ederek Hakta yok olu~u ve ol­gunluga eri~mi~, kamil olarak tekrar kulluga donmesinin sernbolik ifadesidir." (Yondemli, 1997)

Mevlana'nm sozleri de bu olguyu destekler anlamdad1r: "AIIah'a giden say1s1z yollar vard1r. Biz O'na sema ve rnusiki ile ula~mayr tercih ediyoruz"

Semah toreninin ritiielik yap1sma ili~kin Melikoff tarafmdan nakledilen bu ornek tart1~may1 daha da c;oziimleyecektir (2006):

"Mirac masmda Peygamber, K1rklar Bezmi'ne vanr ve nederde oldugunu sorar. Bir ses "Biz K1rklar'1z ve k1rk'rm1z Bir'iz." Yanrtmr ahr. Peygamber kanrt ister. 0 z.arnan Hz. Ali, ki Peygam­ber ezeli ruh varhg1 ic;inde onu tanlyamam,~tlr-, parmagm1 ke~er ve K1rklar'm her birden elleri· kanamaga ba~lar. Ancak Peygamber, bakar ve " Siz otuz dokuz ki~isioiz !" der. Bunun iizerine "Birimiz yard 1m toplamaya gitti." Yanrtm1 ahr. Tam o anda, kanayan bir el kendisine uzanrr. Bu, parsa toplamaya giden Selman-1 Farsi'nin elidir; ancak bir iiziim tanesi bulup getirebilmi~tir. Bu bir tek Ozi.irn ·tanesinden, Peygamber, krrk ki~iye pay edilecek kadar ~erbet c;1karrr. Bu ~erbet'ten ic;en Krrklar, kendilerinden gec;er ve donmeye ba~larlar. Peygarnber de kat1lmak iizere kalktl­gmda tOrbam c;ozulur, du~er, k1rk parc;aya boiUnur. Krrklarm her biri bir parc;ay1 beline dolar ve tekrar donmeye ba~larlar. .

Alevilerde, Zakir ya da Ozan, bu gerc;ek-Ostii an1 canlandrrdrgmda, topluluk ayaga kalkar, Sema'ya kattlmak isteyenler bellerine bir ku~ak-c:;:ogu kez b~orti.isu- dolar ve donu~e kat1hrlar.

. Ayin-i Cern, bu tannsal bezmin, yerdeki yeniden giincelle~tirili~inin sunulu~udur. Bunun ic:;:indi r ki, aynr zamanda, bu ayine Ktrklar Mec/isi "Krrklar Bezmi"; yaprld1gl alana ise Ktrklar Meydam, "Krrklann toplandrg1 yer'' adlan verilrnektedir."

Yine Yorukan'm (2006) Tahtac1 Alevi'ler ile ilgili arac;trrmasmda yans1tt1gma gore Zemhe­ri'nin 18. gecesi yaprlan toplant1 Mirac;'m temsilidir. A yin bittikten sonra Dernek'e i~tirak eden­ler birbirinin Mirac;'mr kutlarlar ve "Mirac;'m kutlu olsun" diyerek birbirlerinden uzakla~rrlar. Bu buluntular da one si.irulen fikirleri destekler niteliktedir.

·, Bu durum bize "M.evlevi'liktaki Serna" gelenegi ile giiniimi.izde Alevi ve Bekta~ilik'le sim-

122

gelenen Semah geleneginin "inanc;sal ve simgesel" altyapdan arasmda hic;bir fark olmadrgm1 gosterrnektedir.

Yusuf Ziya Yorukan'm (2006) hadiseye yakla~1rn1 ise bu olgunun gec;rni~teki inane; sisternle­ri ile baglant1sm1 kurrnaktad1r:

"Cern Ayini'nin Mirac:;:'1 sernbolize etmesi ve Cern'de olrneden once olme ve ·dirilrne terna­lanmn i~lenrnesi, Hrristiyanhk dahil pek c:;:ok inane; siterninin ic:;:ine s1Zrn1~ eski bir gelenegin de­varnldrr. Hellenizrn ile birlikte dogu kaynakh pek c:;:ok dO~Oncenin Yunan inane; ve dO~Once sis-__________________________ ..

Page 8: folkt:o,r'/edebi!')Hlt - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01234/2009_58/2009_58_GURAYC.pdfciyi, Allah'1 kavray1~1yla dogru orantd1 olarak ~ekillendirdigine inamrlar. insan ruhu geldigi

folklor/edebiyat, cilt: 15, Say1: 58

temine s1zarak eskisi ile hamur haline:gelmesi, mevcut olan1 t;ok daha karma~1k bir hale getir­mi~tir. TOrkler Anadolu'ya geldikleri zaman, bu karma~1k din ve mitolojileri haz1r bulmu~lar ve bir dereceye kadar da onlann etkisinde kalm1~lard1r. Daha once dagarc1klannda bulunan ve Uygurlar arac1hg1 ile Manihaizm'in eskatolojisinden ve obOr dunya tasawurlanndan ogrendik­leri aynntllan Mirat; anlay1~lanna katmay1 ve onu sOsleyerek masalla~tlrmayJ,. sonra da en be­lirgin ifadesini Mirat;'ta bulan yeni bir Tann anlay1~1 geli~tirmeyi bu yolla gert;ekle~trimi~ler­.dir."

3.1.2llahi gOzellik teorisi : i lahi ve gOzellik, dO~Oncenin keyfiyetini kavrayamayacag1, zeka­nm izahm1 yapamayacag1 bir tarzda ruhlar tarafmdan tema~a edilmektedir. DO~Once, madde alemiyle ilgili hususlarda yetkili oldugundan soyut aleme ula~mak it;in yol bulamamakta, ruh­lar tarafmdan tema~a edilen gaip aleminin Sirianni bilm!'!ye imkan kalmamaktadlr. Bu ilahi gO­zelligin tecellisini tema~a eden a~1klann hal ve makamlanna gore zevk, vecd ve semalan olur. Bu .dq~oncede hem Platon ve Yeni Platoncu felsefelerin ve daha once de bOyOk islam dO~Onu­rO Gazali tarafmdan ortaya konulan fikirlerin etkisi vard1r. Alemde hi~bir hay1r, hi~bir guzellik ve sevilen hit;bir ~ey yoktur ki, Allah'm guzelliklerinden bir gOzellik, kereminin eserlerinden bir eser ve ci:imertlik denizinden bir katre olmasm (Uiudag, 2004). Dikkat edilirse bu yakla~1m, is­lam ve.i:izellikle Anadolu tasawufunun Allah'1 kendinde, her yaratllanda ve bu sebeple doga­nm her yerinde aramas1 gi:irO~O ile ortii~mektedir (Ocak, 1999) . Vine Ocak'm belirttigi gibi Ale­vilik'teki bu Tann anlay1~1, k1saca "Tann'nm insan bedeninde ~ekilleni~i diyebilecegimiz h~lul (incarnation) inanc1 ~er~evesinde, eski Tiirklerdeki Gok Tann kavrammm Hz. Ali ile i:izde~ ha­le getirilmesinden dogan bir Tann telakkisidir (1999). Bu durum tarikat, ~eriat ve marifet a~a­

malanndan ge~ikten sonra "hakikat'' a~amasma ula~an insamn ozOnde ki:itiiliik kalmamas1, yokluktan ve karanhktan gelen her ~eyin eriyip yok olmas1 ve sadece Tann _niteliklerinin kalma­s1d1r. Bi:iylece insan - ~nrll~acak, Tann ile bir olacakt1r. Kui-Tann, yaratan-yarat1lan ikiliginin yok oldugu bu a~ama Anadolu tasawufunda Enelhak, "Ben Tanny1m tek ger~egim" diyen bir anlayJ~ ile ifade edilmi~tir (Ba~goz, 2003).

3.1 .3 Ruhun erkekligi, nefsin di~iligi teorisi: Tasavvufta Serna ile ilgili one sorolen bir ba~ka teori de ruhun nagmelerden zevk aimasmm sebebini ~oyle a~1klar (Uiudag, 2004):

"Nagmeler vas1tas1yla nefis ile ruh gizli bir ~ekilde ve ~ifre ile f1sllda~1rlar, a~1klar gibi gizli gizli si:iyle~irler. Nefis ile Ruh arasmda ezelden beri bir kar~1hkh ~k bulunmaktad1r. Bunun se­bebi, nefsin di~iligi (unuset), ruhun erkekligidir (zukuret). Di~i ile erkek arasmda tabii olarak kar­~lhkh bir meyil ve a~k soz konusudur. Bir ayette "Onunla tatmin olsun diye Allah Hawa'y1 Adem'den yaratt1" (Araf, 189) buyrulmu~tur. Bu ayette "Min-ha" (Havva'y1 Adem'den yaratt1k) denilmi~ olmas1, kar~ll1kh a~ka ve iilfete sebep olan bir~irine biti-~meni~ liizumuna i~aret edil­mi~ olmasmdan dolay1d1r. Ruh nagmelerden zevk ahr. <;;unkO bu nagmeler, iki a~1k arasmda ge­~en ve a~1klan mest edecek derecede eglendiren f1sllda~malard1r. Hikmet (madde) aleminde Hawa'nm Adem'den yaratllmas1 gibi, kudret (mana) aleminde de nefs, ruhtan meydana getiril­mi~tir. ikisi arasmdaki Onsiyet ve Olfetin esasm1 bu husus te~kil etmektedir."

. Bu yakla~1m daha once ortaya konulan teorilerle de belirli anlamda paralellikler bannd1r­maktad1r. Bu miizikal co~ku, ruhsal co~ku olan "Vecd'i de'' beraberinde getirir. Anadolu Tasav­vufu'ndaki Serna anlay1~mda da Serna so~ucu olan ruhsal co~ku ve Allah'a yakmla~ma benzer ~ekillerde anlatllmaktad1r.

_ 3.1 .4 Pisagor'un teorisi: Piasgor'un gezegenlerin _ya da gok cisimlerinin donO~iinden yani ev-

123

Page 9: folkt:o,r'/edebi!')Hlt - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01234/2009_58/2009_58_GURAYC.pdfciyi, Allah'1 kavray1~1yla dogru orantd1 olarak ~ekillendirdigine inamrlar. insan ruhu geldigi

I folklm/edebiyot, cilto 15, Sayoo sa

renin hareketinden crtaya c;1kan sesleri mi.izigin temeli clarak di.i~Onmesi,' Antik Yunan donemi ve scnras1 pek c;ck mi.izik kuramCISJnl etkilemi~tir. Bundan dclay1 soz kcnusu tecri uzun y1llar, neredeyse 17. yOzydm crtalan ve 18. yuzy1lm ba~lanna kadar Ortac;ag islam ve Osmanll Do­nemi mi.izik kuramcilarmm kitaplannda mi.izigin crtaya c;1kma sebeplerinden biri clarak anla­t1lm1~t1r.

Dikkat edilirse tOm tecrilerde crtak clan gizli veya ac;1k ~ekilde, muzigin oncelikle dcganm ve cnun dcgal bir unsuru clan insanm ic; enerjisini yans1tt1g1, bu sebeple bu ic; enerjiyi kullana­

rak insanm yarat1C1sma ula~abilmesinin, cnu kalbinde hissedebilecek kadar yakla~masmm mi.imki.in clabilecegi anlatilmaktad1r. Kuran'da "insana ~ah damarmdan daha yakm olarak" ifa­de edilen Allah-insan etkile~imi ve bi.iti.inli.igi.i, Anadclu Tasawufu'nda Yunus Emre'de "Bir ben

vard1r bende benden ic;eri ... " dizeleriyle vocut bulmu~tur.

4. Anadclu'da.ki Eski Uygarhklarda ve TOrkler'de lnan~ ve Muzik lli~kisi

4.1 Anadclu ve lnan~ Gelenekleri

Anadclu Kavram1 ve ccgrafyas1 pek c;ck kOitOrel etkiyi ic;inde bannd1rarak bunlann birbirle­riyle etkile~imlerine ve scnuc;ta pek c;ck karma~1k ve ozgi.in kiiltOrel yap1 crtaya c;1karmalanna onayak clmu~tur. inanca dair yapilar ve bu dcgrultudaki mi.izik anlay1~1 da bu yi.izden Anadc­lu'da c;e~itlilik gosterir.

Anadclu'da Hatti ve Hitit'lerle belgelenebilen "kutsal torenlere" mi.izigin e~lik etme gelene­gi (Dinc;cl, 1999), temel ozelliklerini ~a~1rt1c1 bic;imde kcruyarak Frigya (Alp, 1999) gibi ara uy­

garllklar ycluyla Antik Yunan'a cradan da Rcma ve Bizans (Wellezs, 1961) ki.iltOrlerin~ gec;mi~­tir. Eski Ti.irk geleneklerinde ·gori.ilen "~aman" simgesine atanan kutsall1k ve Ozerinde ta~1d1g1 din adam1 ya da dcgai.isti.i ile ili~ki kuran ki~i ve mi.izisyen paralleligi de, Anadclu'daki ya~amr da kapsayan scnraki sOrec; ic;inde "mi.izik adammm", "baglamanm" kutsalllgm1 ve bu temelde dini mi.izigin onemini yanmda ta~1m1~t1r (Ak, 2001). Anadclu'daki islam anlay1~1 da mi.izigi, "evreni" ve "Tann'yl" anlamanm en onemfi yollarmdan bir clarak gormO~tOr (Uiudag, 2004 ) (Ocak, 1999):

"Muzik, Tann a~1klan ic;in ruhun g1das1 olmu~tur, Zira mOzikte sevgili ile birl.e~me Omidi mevcuttur"-Mesnevi'den (Uiudag, 2004)

Bu sonuc; hem eski Turk gefeneklerinin hem de eski Anadolu uygarliklanmn ki.ilti.irlerinin or­

tak etkisi ile crtaya c;1km1~t1r ve ne ilginc;tir ki "din arilay1~1" degi~se de temeldeki baz1 c;ekirdek yapilar ki.iltOrOn ana ozelliklerini "din c;erc;evesinde" ku~akfarca "haf1za ki.iltOrO" arae~llg1yla

·, iletmektedir (GOray, 2006). ·

124

4 .2 Eski TOrklerde ~aman'hk inanct, mOzik ve Alevilik ili~kisi

~aman Ayinleri'nde, "mOzik ve raks" ayinin vazgec;ilmez bir parc;as1d1r, ayinlerde kutsal clan ile ili~ki kurmaya c;all~an ~ama (kam) bu ili~kiyi mi.izik ve dans yoluyla ortaya koyar. Yori.ikan'm Ziya Gokalp'tan aktard1g1 ~u sozler bu durumu destekler durumdad1r:

"Kamm iki yamag1 vard1r. Bunlar musikiye, curalanm otti.irmeye, kam ise davulunu c;alarak raksetmeye ba~lar. Bu raks tertipsiz ve nizams1zd1r. Raks yap11irken dua okumaya devam edilir

.! I

l I I ' ~ r

; i !

I

. I

----------------------------·

Page 10: folkt:o,r'/edebi!')Hlt - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01234/2009_58/2009_58_GURAYC.pdfciyi, Allah'1 kavray1~1yla dogru orantd1 olarak ~ekillendirdigine inamrlar. insan ruhu geldigi

folklor/edebiyat, cilt: 15, Say1: 58

yahut dua degil de esrarh birtak1m comleler soylenir. Vamaklardan biri kam tarafmdan yap1l-· m1~ olan merdiven gibi bir agaCJ tutmaktad1r. Bu agacm Ozerinde dokuz basamag1 ifade ede­cek surette birtak1m kertikler vard1r ve her kertik bir basamakt1r" (2005)

Kam, raks ettigi esnada bir basamaga ayak basm1~ gibi bir ad1m atar. Bunonla kam birinci kat goge <;1km1~ olur. <;onko kamlar her merasimde.goklere seyahat ederler. ( VorOkan, 2005)

~aman bu anlarda "vecd" halindedir. Vogunla~ma sonucu kendinden gec;:mi~tir. Bu benzer durumlar, yani kutsalla ili~kin olan ki~inin kutsal mekanlan "ayin"eshasmda dola~masl, pek <;:ok Heterodoks islam yap1smda ayinlerin temelini olu~turmaktad1r. Alevi KOitOrG'ndeki Cem Tore­

ni de i<;:erdigi dans-mGzik yap1s1 ve simgeledigi anlamlar dolay1S1yla ~aman Ayinleri ile yogun benzerlikler ta~JmaktadJr: VorGkan (2006) da bu durumu destekler mahiyette fikirler ortaya ko­yarken Anadolu'da ve komiu cografyalarda daha onceden veya islam ile e~zamanh olarak ya­~anan degerlerin bu olu~umdaki etkisinin goz ard1 edilmemesi gerektigini de soylemi~tir. VorO­kan aym zamanda "Aievi Erenleri'nin ve ozellikle Dede'lerin" "~aman'm veya Kam'm" i~ bo­IGmOnOn bir k1smm1 bu simgeler ortadan kalkt1ktan sonra Ostlendiklerini de ifade etmektedir. Vine ~aman'm "mOzik" ile ilgili gorevlerinin "Ozan'a" yOklenmi~ olabilmesi, ve Ozan'm <;algi-51 "baglama'mn" Alevi-Bekta~i kOitOrGnde "Telli Kur'an" diye ifade edilebilecek denli bir kut­salhk ta~1masmm alty!'IP•smda bu eski Turk gelenekleri ile eski Anadolu inane;: Gelenekleri'nin olmas1 muhtemeldir.

Anadolu'nun TOrkleimesi ve islamla~mas1 sOreci c;:ogu TGrkmen kokenli pek c;:ok toplulugun ve a~iretin "Anadolu'ya" gelip kademe kademe manevi ve maddi orgOtlenme yapdanm olu~­

turmalan ile gerc;:ekle~mi~tir. Bu sOrecin merkezinde, manevi orgGtlenme merkezleri olarak yer alan "Tekke'lerin" ve b!l tekkelerde faaliyetlerini yOrGten "Dervi~lerin" faaliyetleri bu donO~Om olgusunu ~ekillendiren yapdar olarak dikkat c;:ekicidir.

"Tekke, genellikle dogrudan dogruya bir tarikat adma ac;1lan, o tarikata mensup dervi~lerin topland1klan, zikrettikleri, k~ndi ilkelerince sOrdGrOien tOreleri ve ayinleri yerine getirdigi gibi, tarikatlarla ilgili tOm kurulu~lar i<;in de kullandan bir gene! terimdir"

Tekkeler ve burada yOrGtOien faaliyetlerin simgesel inane; merkezinde mOzik ve dansm bu­lunmasl; Anadolu'nun mOzikal yapdannm teinelindeki "tasavvufa" bagl1 manevi yapdanmay1 da rahathkla ac;•klayabilmektedir. Ozellikle Kalenderi dervi~lerinin geleneklerinde, dOnya i~le­rinden tamam1yla uzak olarak "mGzik ve dans" ile ve bir "vecd" halinde "Tann'ya" ula~ma is­tegi, hatta Tann'nm insan vOcudunda da "yer ald1gm•" savunan Vahdet-i VOcud an lay1~1 vard1r. Kalenderilerin }.tine bu yogunla~may1 saglamak adma "uyuiturucu" kullanmalanna pek c;ok kaynak yer verirken; yine benzer kaynaklar Rum Abdallan adh Kalenderi zOmresini daire, ku­dOm ve boynuz gibi c;:algdar ile dola~an gezici gruplar olarak tasvir etmi~lerdir. Vine pek c;ok kaynaga gore Kalenderi Dervi~leri Mevlana'nm vefatmda gOibanklar c;ekerek ve "Hay huy" ede­rek OzOntOierini belirtmi~lerdir. Seyyid Battal Gazi KGIIiyesi Kalenderi Dervi~lerin Cuma gOnle­ri ayin yapt1gt mekanlardan biridir. (Say, 2006). Bu tip par<;a parc;a bilgilerin birle~tirilmesi; mG­zigin ve mOzik ile ula~dan vecd halinin inane;: sistemindeki yerini kolayhkla ifade edebilmekte­dir. Bunlann yanmda "Anadolu'daki manevi ve dolay1s1yla yapdanmanm" olu~umunda bGyOk

pay sahibi alan b~ka bir inan<; toplulugu da "Melameti'lerdir''. Melameti'lik, Abbasi impara­to'rlugu'ndaki Mevali tabakasma mensup esnaf s1mfmm mistik hareketi olarak ba~lam1~, Hind­iran mistik kOitOrO vas1tas1yla Horasan ve MaveraOn.nehr'de ~ekillenmi~tir. (Say, 2006) KoprO-

125

Page 11: folkt:o,r'/edebi!')Hlt - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01234/2009_58/2009_58_GURAYC.pdfciyi, Allah'1 kavray1~1yla dogru orantd1 olarak ~ekillendirdigine inamrlar. insan ruhu geldigi

lil'ye gore {1976) "bunlar t1pk1 eski ~amanlar gibi manzum ilahiler okuyim, Budist Rahipler gi­bi menk1beler anlatan ki~ilerdir".

Menak1bu'I-Kudsiye ile Menak1b-1 Hac1 Bekta~-1 Veli'de bu tipik eski ~amanist TUrk gelene­gine telmihte bulunan onemli bilgiler vard1r. Bu kaynaklarda kadm-erkek beraber gerc;ekle~tiri­len ayin yapilanyla ilgili bilgiler verilmekte, bu arada kadm ve erkeklerin "ayin s1rasmda" bir­birine bir nefis lezzeti duymad1g1 da hat1rlat:lmaktad1r. Bu durum onceki bolilmlerde nakledi­len "nefsin di~iligi ve ruhun erkekligi teorisi'' ve "~aman Ayinleri" ile benzerlikler ic;ermektedir.

Benzer ayinler "~aman inanc;lannda" ate~ yakilmas1, ~aman'm ve diger ki~ilerin yerini almas1, ic;ki sunulmas1, ilahiler soylenmesi ve raks edilmesiyle gerc;ekle~tirilmektedir. Genelde oturu~ ve raks bir daire halinde gerc;ekle~tirilir. Heteredoks bir islamik c;izgiyi yOrilten Yesevilik'te, Ve­failik'te ve Ahilik'te ozellikle Tilrkmenlere ve Anadolu'ya has durumlarda bu ayin sisteminin tekrar edildigi bilinmektedir. Benzer gelenekler, eski iran'daki Maniheist c;evrelerde ·de gorill­mektedir, Tilrklerin de isla.m'dan once yogun olarak ya~ad1klan bu inane; sisteminin silrec; ic;in­

de kar~il1kl1 etkile~imleri de gilndeme getirdigi bir gerc;ektir. Bu yakla~1mla eskiden mevcut olan ~a·manist gelenegin .bu iran dinine gec;tikten sonra da devam ettigi ve bu hilviyetiyle Yesevilik,

Vefai l ik gibi Tilrkmen tarikatlanna girerek ya~ad1g1 tahmin olunabilir. Bu iki onemli tarikat1 bOnyesine mal eden Babai hareketinin bu gelenegi sOrdOrdOgO ve nihayet XV. YOzyilda te~ek­kOI eden Bekta~ilige bu kanalla gec;tigini soylemek bu suretle mOmkOn gozOkmektedir {Ocak, 1999). Ocak, gorO~Ierini ~oyle noktaland1rmaktad1r:

"i~te, kanaatimizce Bekta~i ve K1zilba~ zOmrelerinde bOyOk.bir titizlik ve sadakatle yOzyillar­dan beri yapilagelen Ayin-1 Cem'in ash bu olmahd1r. " {1999)

Bu noktada dikkat c;ekilmesi gerekli topluluklardan biri de "Abdallard1r". Abdallar, OlkOta­~~r'a gore (1940) GOney, Bat1 ve Orta Anadolu'da mesken tutmu~ Babai TOrkmenlerin bakiyesi (Yorukan, 2006) olan bir Turkmen A~ireti olup; ismen ve cismen goc; sonras1 yillardaki killtOrel yap1y1 ciddi ~ekilde ~ekillendirmi~lerdir. Daha once bahsedilen "Kalenderi" yap1lannm da Ab­

dallardan olu~tugu soylenebilir. (Say, 2006) Onlardaki Serna ~ekli Tahtac1lar'da gorOien Serna . ~ekl ine gene! olarak benzerken; simgesel baz1 figOrlerde farkhhklar da bulunmaktad1r (Atabey­

li, 1940). Abdallar'm ~u an ozellikle K1r~ehir-Keskin civannda ya~ayan ardillan, ozellikle mu­zik yetenekleri ve mOzige yukledikler simgesel anlamlar soz konusu olunca bu c;ah~ma ic;in

. onemli bir kaynak olu~turma_ktad1rlar.

4.3 Mevlevilik, mOzik, tarihsel altyaptst ve ileriye etkileri

Anadolu'daki islam Tasawufu'nu ~ekillendiren en onemli yapilardan olan Mevlevilik de ·• "Serna" konusunu inane; esaslarmm en onemli dayanaklanndan biri haline getirmi~tir. Ashnda,

Mevlana daha ewel muhtelif sufiler tarafmdan c;e~itli ~ekillerde ifade edilen fikir ve inanc;lan kendine has bir Oslup ile ifade etmi~tir, bundan dolay1 Mevlana ile selefi olan sufilerin sema meclisleri arasmda da hic;bir fark yoktur. Mevlana'nm sema anlay1~mda c;alg1lar,· ozellikle ney kutsal olarak alg1lanmaktad1r. Mevlana'ya gore ney c;evreye a~k ate~leri sac;maktad1r. Ona gore neyden <;1kan ses perdeleri insanla Rabb'i arasmda bulunan perdeleri kald1rarak, kulun a~1k1 ol­dugu i\llah'1 seyretmesini temin eder: Yine Mevlana miizigin Tann a~1klan ic;in ruhani bir g1da olduguna dair selefleri tarafmdan ileri sOrOien gorO~O paylaw. Pek c;ok tarihc;iye gore Mevla­na'nm semay1 sistemle~tirmesi, Jrak-1 Acem'den gelen ve sema gelenegine sahip ~ems-i Tebri­zi ki kuwetle muhtemel bir kalenderi dervi~idir ile tam~masmdan sonraki vakitlere denk gelir.

126

I

'l .I

' l ·I

. ; I

~ I .. i I I I

----------------------------·

Page 12: folkt:o,r'/edebi!')Hlt - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01234/2009_58/2009_58_GURAYC.pdfciyi, Allah'1 kavray1~1yla dogru orantd1 olarak ~ekillendirdigine inamrlar. insan ruhu geldigi

folklor/edebiyat, cilt: 15, Say1: 58

Sonraki donemlerde ruhani bir co~ku. ve vecd ic;inde bireysel veya topluluk olarak Mevlana'mn sema gelenegini Mevlevilik ac;tsmdan ~ekillendirdigi gorulmektedir. Bazen semaya, ney, def, rebab gibi c;algllardan olu~an c;alg1 topluluklan e~lik ederken, bazen de; ozellikle Mevlana'nm bireysel olarak ortaya koydugu Sema'da; yer yer okudugu ~iirlerin co~kusu yer yer de kentin do­gal seslerinin semaya e~lik ettigi gorOimektedir.

'Ba~langtc;ta Mevlana'da klasik ~ekliyle ba~laytp, ~ems'in te~vikiyle donme ~eklinde tezahur eden sema ayini ktsa surede buyuk bir ragbete mazhar olmu~ ve devrin ileri gelenlerinin bir ne­vi yan dini eglence ziyafeti halini almt~tlr (Uiudag, 2004). Serna rorenleri Mevlana'nm bulun­dugu medresede, Suleyman ~elebi'nin evinde, llgm'da devrin ileri gelenlerinin evinde veya Sadreddin Konevi'nin medresesinde tekrarlanmaya ba~lamt~tlr. Ba~langtc;ta sema zamant Mev­lana'ntn vecd hallerine bagllyken, oiOmunden sonra Husameddin ~elebi, sema zamanm1, ozel durumlar dt~mda Cuma namazma muteakip Kuran okunmasmm ardtndan ba~layacak ~ekilde sabitlemi~tir. Serna toplantllannda bir saz heyeti (heyet-i mutriban), sema edenler ve seyircile­rin bulundugu aktanlmaktadrr. ~algllar arasmda en c;ok ismi gec;enler ney, kavak, rebab, def, zurna, nekkare ve ba~arat'trr. Saz heyeti sema yaprlan mekanda yuksekc;e bir yerde bulunmak­tadrr. Serna etmeye bir hey nidasr ile ba~lanmakta oldugu ve gunduzleri yaprlan sema gece ya­nlarma kadar, geceleyin ba~layanrn ise sabaha kadar devam ettigi nakledilmektedir. Davete ka­tllanlar arasmda ~eriat ve tarikat ehli ile devlet ricali birlikte bulunmaktadrr. Gori,iluyor ki, Mev­lana'nm bizzat Serna ile me~guliyeti ve mOzigin ameli yonu ile ilgilenmesi, nazari sahada.ileri sOrdugu goro~lerden daha az onemli degildir. Mevlevi kokenli bu muzik gelenegi ilerleyen yrl­larda Turk-islam muziginin en gorkemli orneklerini Mevlevi Ayinleri aracrlrgryla ortaya koy­mu~tur. Co~kun ve cezbeli bir ruha sahip olan Mevlana, ~ems-i Tebrizi'yle goru~tukten sonra sema etmeye ba~fart:J'~ ve bunu buyuk bir bedensel ve ruhani co~ku ile yapmr~trr. Mevfana za­manrnda, daha onece.ki tasawufi semadan hie; de farklr olmayan, Mevfana'nm oglu Sultan Ve­led'den sonra yava~ yava~ ~imdi bildigimiz hali alarak Mevfevi tarikatrnrn esas ayini haline ge­fen, ~onra da mukabefe adrnr alan bu Mevfevi tarikat ayininin ash, Mevlana'nm mOzik hakkrn­da ileri surdugo bahis konusu goru~lerdir. Mevfevi sema ve muzigi bu temel uzerine kurulmu~, inki~af ic;in Mevlana'nrn g<;>ru~lerinden hrz ve kuvvet almr~trr (Uiudag, 2004)

5. MUzik kuramt evren ili~kisi : Bir Uc;OncO kuram

Muzik insanllgrn her doneminde dogayr ve dogaOstOnO anlamanrn ve algrlamanrn en bildik yollanndan biri ofarak gorulmo~tur. Hem inane; sistemferindeki kullanrlr~ ozellikleri hem de matematik ve fizik gibi dogayr· c;ozumlemek ic;in insanfara kllavuzluk eden bilim dallanyla ya­km ili~kisi bu dogal sonucu ortaya koymu~tur. Muzik kuramr bu yuzden yakrn c;aglara kadar her donem doganin ve evrenin ~yumu ile ilgili bilgi ve ipuc;lannr bunyesinde ta~rmr~ttr. Eski Mrsrr ve Eski Mezopotamya doneminden Antik Yunan donemine kadar kuram, dOnyaya i.li~kin fefse­fi sembolleri ic;eren matematiksef ili~kiler dozenegi ic;inde geli~irken, ozellikle Aristoxenus'tan sonra matematikten ziyade duyuma, sesler ve aralrklann organizasyonuna bagll bir kuram ifa­desi gitgide daha c;ok desteklenmeye b~lamr~, -bu anlayr~ bugunku kuram yaprstntn da temef­lerini atmr~trr. Daha o donemde yukanda belirtilen iki yaprsal tercih etrafmda ~ekillenen ilim ve i~ erbabr okullar, mOzik kurammrn bu iki farkll yonOnO ileriki ylllara ta~rmr~lardrr.

Vine Antik Yunan doneminden beri gelen, muzigi dogadaki uyumun bir parc;asr olarak go­ren ve bu uyumu mOzik Ozerinden anlatan goru~ bu iki okuldan aynlmaktadrr. ~unku bu yak­la~rmda mOzik icrasma yonelik bir tarif verilmemekte ancak muzigin i~levine ve anlamma yo~

127

Page 13: folkt:o,r'/edebi!')Hlt - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01234/2009_58/2009_58_GURAYC.pdfciyi, Allah'1 kavray1~1yla dogru orantd1 olarak ~ekillendirdigine inamrlar. insan ruhu geldigi

I folklm/ed•b;y•t, c;lt t s, S.y" sa

nelik ac;1klamalardan mi.izik icrasma yonelik baz1 ipuc;lan c;tkan labilmekteair. Anadolu'daki ta­sawuf anlay1~mm Batmi ~ifreleri ag1rhkh olarak bu anlay1~ ile bugi.ine kadar ta~mm1~, mi.izik bu anlamda ki.ilti.irel ogeleri ta~ 1y1c 1 bir rol Ostlenmi~tir. Bundan dolay1, mi.izik kurammdan gelen ve si.irec; ic;inde kuramm mi.izik icrasma yonelmesi ile ortadan kaybolan mi.izigin anlamsal bo­yutuna dair baz1 tammlann bu Batmi gelenek ile aktanld1gm1 soylemek yanh~ olmayacakt1r. Boyle bir gelenegin ar~tmlmas 1 hem ki.ilti.irel aktanm hem de mi.izigin anlamsal ve pratik taba­m ile ilgili c;ok degerli bilgileri aktarabilecektir.

S.lnanr; ve mOzik kavramlan ili~kisi, kOitOrler arast ger;kiler ve Anadolu'daki durum

Muzik her zaman ve her mekanda, insanhk ki.ilti.iri.ine ve inanc;lanna yonelik simgesellikleri bi.inyesinde bannd1rmaktad1r. Her bir ki.ilti.iri.in bir digerine, dinler ve felsefe vas1talan ile b1rak­

t1klan bu "simgeler", mi.izik ara~t1rmae~hgmda da mi.izikal yap1larm ki.ilti.irel baglantllan ile il­gili ara~t1rmae~lara c;ok ciddi veriler saglamaktad1r. islam Mi.izik Ki.ilti.iri.i ac;1smdan ihvan-1 Sa­fa'nm saglad1g1 mi.izikal kaynaklar, benzeri ki.ilti.irel gec;kilerin incelenebildigi en eski yazll1 kay­naklardan bir olarak dikkat c;ekicidir.

X. yi.izyllda Basra'da kurulan ihvan-1 Safa, isim olarak bilim ve felsefeyle, bizzat bunlar ug­runa degil de bi.inyesinde, heterojen islam devleti elitinin dini zi.imreler, ulusal topluluklar ve bizzat Mi.isli.iman mezhepler arasmda yay1lm1~ bulunan c;at1~malardan iltica edebilecegi bir ti.ir ahlaki-manevi cemaat te~kil edebilmek umuduyla ugra~an, bir grup bag1ms1z di.i~i.ini.ir tarafm­dan kullamlmt~tlr (~etinkaya, 2001). ihvan-1 Safa'nm en onemli eseri, ansiklopedik derlemeler olarak nitelendirilebilecek olan Risalelerdir. Risalelerin biri mi.izik felsefesi ile ilgilidir. ihvan-1 Safa'da mi.izik, kozmik ahengin bir yaratiCISidlr. insan kendi ki.ic;i.ik aleminde bi.iyi.ik alemdeki uyumu, yine mi.izik yaparak yakalamak arzusundad1r. Bu arzu, amac1 insan el Kamif olmaya kadar giden bir yolculugu da beraberinde getirir. ihvan-1 Safa, Eski Yunan di.i~i.ini.iri.i Fisagor ve KonfOc;yi.is'On dO~Once lerinin etkisi altmdad1r, ortaya konulan mOzik felsefesi bu dO~i.ini.irlerin kendi donemlerinde ortaya koyduklan anlay1~lara c;ok benzemektedir. Bilindigi gibi, bu iki do­

~OnOrden birincisi Eski Yunan mi.izik kurammm temellerini atm1~ken, digeri de Eski ~in Muzik

Teorisi'nin temellerini felsefi manada ortaya koymu~tur. Eski Yunan ve sonrasmdaki islam Uy­garhgmm mi.izikal teorilerinde rastlanan 12 gezegenin, 12 burca ve 12 makama tekabOI etme­si, ihvan-Safa'da belirtildigi gibi insan vi.icudundaki 12 deligin uyumunu ve birbirleriyle ili~ki­sini de yans1tmaktad1r. Fisagor'un one si.irdi.igi.i gezegenlerin hareket ederken ses c;1kardtklanna dair dO~Once, ihvan-1 Safa'da da goze c;arpmaktad1r. Yine risalelerde belirtildigi gibi "Gezegen ve y1l d1z hareketlerinin nagmeleri de, oradaki canhlara ruhlar aleminin mutlulugunu hat1rlat1r" (~etinkaya, 2001 ). Bu olay da daha once bahsedilen tasawuftaki "elest bezmi'ne" yani ruhla­nn yaratlld1g1 zamana duyulan ic; arzuya benzer. lhvan-1 Safa'ya gore insan gi.ici.i nisbetinde

·, "ilaha" ya da makrokosmos'a oenzer, nitekim risalelerde belirtildigi gibi "Fisagor, kendi saf ve nefis cevheriyle ve kalbinin zekas1yl_a ydd1z ve gezegen hareketlerinin nagmelerini duymu~ ve yarad1h~mm kendisine bahsettigi comertlikle musiki usullerini ve nagmeleri ortaya c;1karm1~t1r." <<;:etinkaya, 2001 ). Bu yarat1m si.ireci, pek c;ok eski felsefeye ve bu arada Antik Yunan'm "Ne- · oplatonik" di.i~i.incelerine gore tannnm yarat1m si.irecinin bir tekrand1r ve yaratllan ~eye kutsal­ltk atfeder, c;i.inkO asd gerc;eklik kutsal oland1r; zira yaln1zca kutsal olan mutlakt1r, etkindir, ~ey­leri yarat1r ve onlan si.irdi.irur (Eiiade, 1994). Bu i~aretler, bizi evrenin tek bir enerjiden ortaya c;1kan bir yarat1m si.irecinin tekranndan ibaret oldugu sonucuna goti.iri.ir ki, zaman1m1za kadar gelen ve Anadolu'daki mOzikal yap1larda ciddi bir kaynak vazifesi goren islam·Tasawufu'nun

temeli de bu gorO~e dayamr. islam Tasawufu'na ve bu yap1dan ve ili~kide oldugu diger kOiti.i-

I .I I I

i I I

I I

l l ; I

----------------------------··

Page 14: folkt:o,r'/edebi!')Hlt - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01234/2009_58/2009_58_GURAYC.pdfciyi, Allah'1 kavray1~1yla dogru orantd1 olarak ~ekillendirdigine inamrlar. insan ruhu geldigi

folklor/edebiyat, cilt: 15, Say1: 58

rei olgulardan etkilenip kendi ozgi.in felsefi yapdann1 ortaya koyan Anadolu veya Turk-islam Tasavvufu'na gore yarat1lan, yaratanm tecellisinden ba~ka bir ~ey degildir (Ocak, 1999). Gi:i­ri.ildi.igO gibi tOm felsefi teoriler Anadolu'da birbirlerini etkilieyegelmi~lerdir ve bu felsefi gec;i~­lerin etkilerini mi.izikte izlemek o yOzden olanakll olmalld1r. islam Heterodoksisi'nin en ilginc; merkezlerinden biri olan Eski~ehir'deki "Sewid Battal Gazi" ki.illiyesinin giri~ boiOmOnde yazl-11 olan Platon'a ait sozler bu baglantmm en ilginc; ornekleri arasmdad1r:

"En koti.i trajedi ~aman kayb1d1r" (Say, 2006)

Bu arada soz konusu yakl~1mlann "M1s1r'daki" inane; ve mi.izik kuramlan ile ilgili baglantl­lan da oldukc;a ac;1kt1r. Eski M1s1r'da evrenin yaratd1~mm bir ses ile ba~lad1g1 anlat1hr ki pek c;ok dini yap1 ile bu soylem paralellik ic;ermektedir. M1mldarda mOzigin sese doni.i~ti.irOimO~ ge­ometri oldugu inam~1 c;ok yaygmdrr, bu yakla~1m Antik Yunan'dan beri si.iregelen "matematik­mi.izik" ili~kisinin boyutunu daha iyi ortaya koyabilmektedir. M1s1r'ldarm en bi.iyi.ik tanns1 "Ra'nm" hiyeroglif sembolo c;ember'dir, Ra kosmik yaratrc1 gi.ici.i temsil eder, Ra pek c;ok aynk

yap1y1 bir bi.iti.inluk ve uyum ic;inde birle~tirmi~tir, bu bGtuniOk ve uyum ic;inde hareket eden ev­reni anlamak ic;in en onemli ipucu M1mldara gore mi.izikte gizlidir. Mi.izikteki uyum, evrende­ki uyumu yans1t1r (Gadalla, 2001 ). Ra'nm semboli.i olan "c;ember'in" once M1s1rldarda daha

sonra da islam Muzik Teorisi'nde ve Bat1 mOzigi Teorisi'nde makamlan ve ses ili~kilerini anlat­mak ic;in kullandmas1 (devirler-edvar-be~liler c;emberi) yine ilginc; bir benzerlik olarak goze c;arpmaktad1r. Bunun Sema'nm ana unsurlanndan olan donme ritOeli ile ili~kisi, evrendeki don­gOier de goz onOne almarak degerlendirilebilir Ba~ka bir ilginc; olgu da Eski Yunan'da Thales (M.O. 634-548), Anaximander (M.G. 61 0-546), Anaximenes (M.O. 570-500) ve son olarak Ac­

ragash Empedokles g!bi dO~OnOrler tarafmdan geli~tirilen dort unsur nazariyesidir kis, c;eviriler yoluyla Ortac;ag islam POnyas1'na gec;mi~ ve ba~ta Kindi ve lhvan-1 Safa risaleleri olmak Ozere bu doneme ait bir c;ok onemli kaynakta derin izler b1rakm,~t1r. Dort unsur nazariyesine Osman­h DevJeti'nde XV. YOzy1lda yazdmaya ba~lanan ilk Ti.irkc;e mOzik kitaplannda da geni~ yer ve­rilmi~, c;alg1 telleri ve makamlar ile bu dort unsur arasmda ili~kiler kurulmu~tur. Ancak zaman­la kozmolojik unsurlann m~zik teorisindeki ag1rhg1mn azalmasma bagh olarak dort unsur na­zariyesi de onemini kaybetmi~, XVIII. YOzy1l'a gelindiginde bOyOk olc;Ode unutulmu~tur (Can, 2001 ). Eski M1s1r mi.izik kurammda da bu dart unsurun mOzikal yapdar ile ili~kilendirilmesi ge­lenegi gorOimektedir (Gadalla, 2001). Eski Turk geleneklerinde de c;ok az farklarla bu dort un­sur nazariyesinin benzer ~ekilde ele almd1g1 gorOimektedir (Ocak, 2003). Kom~u cografyala.r

ve kOitOrler ~ras1 bu etkile~imlerin 1~1g1 altmda Anadolu'yu "zamanda derin", "mekanda yaygm bir yap1 olarak gormek, tarihsel ve cografi katrnanlan aracrhg1yla pek c;ok ki.ilti.irden etkilenip, pek c;ok kOitOr~ etkileyen bir cografya ic;in oldukc;a anl~ll1r bir durumdur. Bu bilgiler Antik Yunan-M1s1r ili~kisini ile ilgili de ara~t1rmac11ara ilginc; ipU<;:Ian saglamaktad1r.

"Donme rituelini" biraz daha ac;mam1z gerekirse daha da ilginc; bulgularla kar~da~abiliriz. Devirler ve devir kavram1 bize bu kOltOrel gec;kiler ile ilgili bilgi verebilecek diger bir ilginc; ba~­hktlr. SafiyOddin 1. Tabaka adm1 verdigi cinslerin (dortiOlerin) son una bir tanini arahk ekleyerek be~li olarak tammlad1g1 2. Tabaka'lan bulmu~, bu iki yapmm degi~ik ~ekillerde kayna~masm­dan "devirleri" eld~ etrrii~tir. Ya da b~ka bir deyi~le "cinsler yan yana gelerek devirleri (edvar'l) meydana getirir (Tura, 1988) Devirler ise m.akamlann kulland1klan ses malzemesini gostermek­

tedir. Devirler, aym zamanda "Edvar'' kitaplanna ismini de veren yapdardrr, bu kitaplarda makam ve usul yapdan "daire" mant1g1 ile anlat1lmaktad1r, bu ise Eski Yunan'dan itibaren mO.zik kuramlarmda, inane; ve tasavv4f anlay1~1yla . bagda~tmlan "mOzik-evren" ili~kisine bir

129

Page 15: folkt:o,r'/edebi!')Hlt - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01234/2009_58/2009_58_GURAYC.pdfciyi, Allah'1 kavray1~1yla dogru orantd1 olarak ~ekillendirdigine inamrlar. insan ruhu geldigi

falklar/edebiyat, cilt: 1 S, Say1: sa,

gondermedir. Bilindigi gibi "donme" ritOeli pek <;ak geleneksel kOIWrde gaze c;arpan, bir tapm1m ~eklidir ve eski inan<; sistemlerindeki "zamanm yeniden dagu~u ve yaratli1~m tekrar­lam~•" algusuna baglanabilir (Eiiade, 1994). Bu algunun ritOelik alarak da onemli yans1malan

mOzik ve dansda almaktad1r:

" Serna nedir biliyar musun ? Kendinden gec;mek ve ·Hakk'a vas1l almak suretiyle "bela" (evet) sesini i~itmektir. Serna nedir, biliyar musun? Gomlekten Yusuf'a vasll alma, kakusunu al­mak suretiyle Yakub'un derdine deva almakttr. Serna nedir, biliyar musun ? Benim Allah'la oy­le bir zamamm var ki, a zaman ic;inde bana ne bir melek~i mOkarreb, ne de nebiyy-i mOrsel

ula~abilir" hadisesinin S1rrtd1r." Mesnevi'den (Uiudag, 2004)

Aym mant1k dahilinde, ses sistemi kainatm temel unsurlan ile ili~kiye gec;irilmi~tir. 18 per­de, 18 bin aleme; 12 makam, 12 bOrce (bur<;) (Ayverdi, 2005); 7 avaze, 7 seyyareye( gezegen)1

4 ~ube 4 unsura ve 24 terkib de 24 saate kar~li1k gi.:isterilmi~tir (Tura, 1988). Oevirlerin bulun­masmdaki yakla~Jm1 Eski Yunan kurammdaki "Sekiz sesli skala'nm" bulunmasmdaki yakla~1m ile ayn1d1r.

6. Sanuc; ve 6neriler

Anadalu'da "Din ve inane; ili~kisi" kanusunda yap1lacak; tarihsel surec; ic;indeki degi~imleri . ve benzerlikleri degi~ik kaynaklar ve dinler ac;•smdan inceleyecek kar~lla~tlrmall bir "analiz c;all~masmm", Anadalu ve Turk KOitOrO'nOn koklerinin ara~tmlmas1 adma ciddi bir i.:inem ta~1yacag1 mutlakt1r. Halklann haf1zalannm en ozel naktalarmda binlerce yli saklayarak getir­digi dini simgeler, ara~t1rmaC1Iara kOitOrel etkile~imler, din algusu, muzik ve insan ili~kisi ile il­gili onemli bilgiler saglarken, asli en onemlisi. "kainat1, sanu ve sansuzlugu" mOzik ile an lama

ve anlatma adma onemli bir k1lavuz alacag• ac;•kt1r.

Bu kapsam etrafmda ilk yagunl~1lmasJ gereken nakta hem tasavvufa bagll kavramsal alt­

yapiSI ile Anadolu'daki inane; sistemlerinin temelini alu~turan; hem de mOzik ve dansa verdigi

"simgesel" deger ile Anadalu'daki mOzik anlay1~mm samut temellerini de sasyal algulara bag-11 alarak ic;eren "Semah ve Serna" kulturlerinin kavramsal ve pratik ~ekilde yapllacak kar~lla~­t•rmah bir analizidir. Anadalu cagrafyasmda; mOzigin en onemli i~levlerinden birini gerc;ekle~­t.iren "inanca dayall" muzik yap1lan birbirini iki degi~ik ac;•dan ve kar~•llkll alarak etkileyerek gOnOmOze kadar gelmi~lerdir. Kavramsal bayutta mOzigin i~levi ve simgeledigi anlamlar "inane; sisteminden inane; sistemine tarihsel boyut i<;inde aktimlagelirken; i.:ite yandan mOzik gelenegin­deki farkllllklar inanc;sal yap1y1 ~ekillendirmi~tir. Bu yOzden aym etimalajik ve kavramsal kokenden geldigi a~ikar alan "Serna ve Semah" kavramlarmm detayll ve kar~lla~t1rmall alarak

·• tarihsel sOre<; i<;inde incelen~nbilmesi iki farkh naktay1 ac;•khga kavu~turacakt•r:

130

1) Aym kavramsal yap1dan ortaya c;•kan ve zaman ic;inde ayn~arak toplumsal an lam degi~ik­likleri ve muzikal ifadede farkhhklar ya~ayan iki yapmm ayn~1m naktalan ozellikle "sasyal degi~im ve inanca dayall felsefe temelli" incelendiginde; mOzikal farkl1hklar ile sosyal hadisel­er aras1 baglant1 kurulabilmesi ve Anadolu'daki kOitOrel degi~imin neredeyse 1 SOO y1lllk hari­tasmda bu degi~imlere yol ac;an milienk noktalarmm gozden gec;irilip, bugOnkO kimlik ile bag­

lantl kurulmasJ mOmkOn olabilir. 2) ~u an iki farkh mOzikal yap1y1 simgeleyen "Serna ve Semah' a dair'' mOzik gelenek-

lerinin ayn~1m naktalarmm "mOzik tabanh" incelenmesi ve bunlann nedenleri Ozerine kafa

• I I

- I

-l

'l

Page 16: folkt:o,r'/edebi!')Hlt - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01234/2009_58/2009_58_GURAYC.pdfciyi, Allah'1 kavray1~1yla dogru orantd1 olarak ~ekillendirdigine inamrlar. insan ruhu geldigi

folklor/edebiyat, cilt: 15, Say1: 58

yorulmas1; geleneksel mOzikteki degi~imin sosyal boyutunu irdelerken; bu degi~imin "cografya, yerel mOzik karakterleri, inan<; sistemlerine ait mOzik simgeleri" gibi i:izelliklerden ne oranda etkilendigine dair <;ok ilgin<; bilgileri kar~1m1za <;1karabilecektir.

3) Semah, sema ve diger tasawufa ait inan<; sistemlerindeki mOzik olgusunun ara~tml-masl, mOzigin kuramma dair olu~an iki kuram anlay1~mm birbirleriyle ili~ki'Sinin ve inan<; sis­temleri ile baglant1l1 olarak olu~turduklan mOzik ifadesine dair mekanizmalann daha rahat

~ekilde anla~llmasma yard1mc1 olacakt1r.

Bu iki nokta Ozerine yogunla~1rken yap1lacak <;1kanmlar; herri dinsel mOzigin arka planm­daki inan<; ve sosyal boyuta dayah yapllanamalarm analizine; hem de bizzat mOzikal orneklere dayah analizlere ihtiya<; duymaktad1r. Bu ~ekilde bu iki katmanm kar~ll1kh olarak birbirlerine katt1klan degerler irdelenerek; Anadolu'daki gOnOmOz mOzikal yap1lann olu~umu ve bunun sosyal altyap1s1 ile onemli bilgilere ula~llabilecektir.

Kaynak~;a

AK, Ahmet ~ahin 2001: Turk Musikisi Tarihi, Ankara, Ak~ag Yayrnlan. ALP, Sedat 1999: Hititlerde $ark1, Muzik ve Dans, Hitit Cagmda Anadolu'da (jzum ve $arap,

Ankara: Kavakhdere Kultiir Yayrnlan. ATABEYLi, Naci Kum 1940: Antalya Tahtactlarma Dair Notlar, Turk Tarih, Arkeologya ve Etnografya Der-

gisi, istanbul, 1940, Say1 IV, s.203-212. A YVERDi, ilhan 2005: Misalli BOyOk TOrk~;e S6zl0k. Istanbul: Kubbealt1 Ne~riyat1. BA~GOZ, ilhan 200~: Yunus Emre, istanbul, Pan Yaymcthk. CAN, M. Cihat 2001: x_v. Yuzyll TUrk Musikisi Nazariyatt( Ses sistemi). is!anbul: Marmara Oniversitesi, Sos-

yal Bilimler EnstitiisO, islam Tarihi ve Sanatlan Anabilim Dah, Doktora Tezi. <;ETjNKA YA, Yalr;m 2001: ihvan-1 Safa'da Muzik Du~Oncesi, istanbul: insan Yaymlan. DiN<;OL, Belkts 1999 : Eski Onasya ve M151r'da Muzik, istanbul: Eski~;a~ Bilimleri EnstitiisO Yaytnlan. ELIADE, Mircea 1994: Ebed( Dono~ M.itosu (<;ev. Omit Altug), Ankara: imge Kitabevi Yaytnlan ELY, Ta.lfourd 2003: The Cods of Creece And Rome, Dover Boks, USA, 2003. · GADALLA, Moustafa 2001 : Egyptian Harmony The Visual Music, Egypt: Tehuti Research Foundation. GURAY, Cenk 2006: _Makam Yaplfartm Yansttan Bir ModeiOnerisi /~in Yapay Zeka Tekniklerinin Kul-

lamml, Basllmamt~ YOksek Lisans Tezi, Ba~kent Universitesi Sosyal Bilimler EnstitlisO, MOziloloji Anabilim Dah, 2006.

lQQZ "islam'da Muzik Anlay1~1: Tiirkiye ve Anadolu Kiiltiirii A~1smdan Bir Degerlendirme", Ankara

Oniversitesi ilahiyat Fakoltesi, Turk Din Musikisi Anabilim Dah. Doktor.a Semineri, Ankara, 2007. KOPRULU M." Fuad 1976: TOrk Edebiyatmda Ilk Mutasawlflar, Ankara, 1976

MELIKOFF, Irene 2006: NaCI Bektaj: Efsaneden Cer~ege, istanbul, Cumhuriyet Kitaplan. OCAK, Ahmet Y~ar 1999: Turkler, TOrkiye ve islam, istanbul: ileti~im Yaytnlan OCAK, Ahmet Ya~ar 2003: Alevi ve Bekta~i inan~larmtn islam Oncesi Temleri, istanbul: ileti~im Yaymlan SAY, Yagmur 2006: Seyyid Battal Cazi ve KOIIiyesi, Su Yaymlan, istanbul, 2006

SHILOAH, Ammon 1995: Music In the World of Islam: A Socio-Cultural Study, Wayne State University Press, Detorit, ABO.

TURA, Yalr;rn 1988:Turk MOsikisinin Mes'ele_leri, istanbul: Pan Yaymcthk.

ULUDAG, Suleyman 2004: islam Apsmdan Muzik ve Sema, istanbul, Kabalct Yaytnevi ULKOTA~IR, M.~akir 1940: islam-Turk Ansiklopedisi Abdallar maddesi, istanbul Asar-1 ilmiye Kiitup-

hanesi, 1940, Cilt I, s. 183-185)

131

Page 17: folkt:o,r'/edebi!')Hlt - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01234/2009_58/2009_58_GURAYC.pdfciyi, Allah'1 kavray1~1yla dogru orantd1 olarak ~ekillendirdigine inamrlar. insan ruhu geldigi

I folklo,/edebiya~ cilt' 15, Sw 5B

WELLESZ, Egan 1961 : A History of Byzantine Music and Hymnography, Oxford: Oxford University Pres. YONDEMLi Fuat, 1997 : Mev/evilikte Serna Egitimi, AtatOrk Kiiltor Merkezi Ba~kanhg1 Yaymlan, Ankara. YOROKAN, Yusuf Ziya 2005: Mus/omanliktan Ewe/ TUrk Oinleri: $amanizm, Ankara, Yol Yaymlan. YOROKAN, Yusuf Ziya 2006 : Anado/u'da A/eviler ve Tahtactlar, Otuken Yaymlan, istanbul, 2006.

*Bu c;ah~mada yogun emeklerini esirgemeyen te? dam~m.anm Y.Doc;.Dr. Bayram Akdogan'a te~ekkor­lerimi iletmeyi bir bore; bilirim.

Ozet

Bir manevi organizasyonlar cografyas1 olarak tan1mlayabilecegimiz Anadolu cografyasmm kadim kOitOrOnO inane;: sistemleri ile ilgili bilgilere hakim olmadan tam olarak algllayabilmek ve

yorumlayabilmek mOmkon olamamaktad1r. Eski Anadolu ve Turk inane;: geleneklerindeki sim­gesel ve batmi yap1, mOzigi bu sistemlerin kendini en yogun ~ekilde ifade ettigi yapila~dan biri

olarak on plana <;1karm1~tlr. Bundan dolay1 inanca dair simge ve mesajlar, mOzikal yapllar Oze­rine sinmi~ken aym paralelde inane;: sistemleri de cografyaya has bir mOzik kOitOrOnOn olu~u­

mun~aki onemli fakt6rlerden biri olmu~tur. MOzige ve inanca dair simgelerin toplumsal belle­

gin olu~umundaki etkisi goz onOne ahnmca; bu kar~1hkh etkile~imin anla~llabilmesinin, gOnO­

mOz TOrkiye kOitoro Ozerine fikir yOrOtmek ic;:in onemli bir 6n ~art olarak algllanmas1 da mOm­kOn gozOkmektedir. Ankara Oniversitesi ilahiyat Fakoltesi Turk Din Musikisi An~bilim Dali'nda

Y.Doc;:.Dr.Bayram Akdogan'm dan1~manhgmda devam eden bir doktora tezi c;:ah~masmm on ra­

poru olarak degerlendirilebilecek bu makale bu kar~Jhkh etkile~imi "semah ve sema" kavram­

larmm anlamsal ve simgesel donyasmda inceleyerek Anadolu'daki mOzik koltOrOnOn. degi~ik

evrim ~amalanna dair on ara~t1rma sonuc;:lanna yer verecektir.

Anahtar kelimeler: Geleneksel mOzik, inane;:, inane; sistemleri, sema, semah, inanc;:-mozik

ili~kisi, devir.

Abstract It would be extremely difficult to perceive and interpret the ancient culture of Anatolia; age­

ography of spiritual organizations; without giving a specific emphasis on the religious systems lying beneath these organizations. The symbolic and esoteric characteristic of the ancient Ana­

tolian and Turkish belief traditio.ns transformed music to a natural media powerfully reflecting

these hidden symbols. Therefore the content of traditional music examples of Anatolia baving many symbols and messages of belief reveals the effect of religious systems in the formation of

a music culture specific to the geography. When the parallel effect of such symbols in the for-

·, mation of a public memory is considered, the critical place of the ml,ltual relationship between

music and belief in analysing the current culture in Turkey and the neighbouring geographies

can be foreseen clearly. This paper presents the primary results of a research study regarding

the various evolutionary phases of the Anatolian music culture putting the concepts of "Serna and Semah" in its scope. This paper also constitutes the first stage of a Ph.D. Thesis study be­

ing continued within the Turkish Religious Music Department of the Faculty of Divinity of An­

kara University under the supervision of Asst. Prof. Dr. Bayram Akdogan.

132

Keywords: Traditional music, belief, belief systems, sema, semah, belief-music relations­

hip, cycle.

! ., .I I I I

' I i I I I I

----------------------------··