hizmetler

42
107 5.3 HĠZMETLER SEKTÖRÜ 5.3.1 TÜRKĠYE’DE HĠZMETLER SEKTÖRÜNDEKĠ GELĠġMELER: Hizmetler sektöründeki geliĢmeler, dıĢ ticaret ve lojistik alt sektörlerinde genel hatlarıyla incelenmiĢtir. Hizmetler sektörü alt baĢlığı olarak turizm sektörü turizm bölümünde değerlendirildiği için tekrar ele alınmayacaktır. 5.3.1.1. Ülkemizde dış ticaretin gelişimi: Cumhuriyetin ilk yıllarından günümüze kadar Türkiye, dıĢ ticarette önemli değiĢiklikler kaydet miĢtir. 1923-1980 yılları arasında tarıma dayalı ihracat gerçekleĢtirilmeye çalıĢılırken, sanayi ürünlerine dayalı ithalat yüksek rakamlara ulaĢmıĢtır. Fakat 1960 planlı dönem sonrasında ihraç ürünlerinin içeriği tarım ürünlerinden sanayi ürünlerine doğru kaymaya baĢlamıĢtır. Türkiye Cumhuriyet tarihinde ihracata iliĢkin en büyük adımlar 1980 Kararları ile atılmıĢtır. Örneğin; döviz ve kambiyo kontrollerinin kaldırılması, ihracata teĢvikler sağlanmaya çalıĢılması ve yabancı sermayenin serbest dolaĢımı için yapılan çalıĢmalar uluslar arası ticarette rekabet edebilme olanağı sağlamıĢtır. Türkiye'nin dıĢ ticaret rakamları Avrupa Birliği ile imzalanan Gümrük Birliği sonrasında yüksek seviyelere ulaĢmıĢtır. KüreselleĢen ticari koĢullarda Gümrük Birliği Türkiye için bir baĢlangıç olarak görülebilir. Gerek ihracat gerekse ithalat yapılan ülkeler arasında en fazla yer alan ülkeler Avrupa Birliği üyeleridir ki her iki alanda ilk ülke Almanya'dır. Gümrük Birliği'ne iki taraftan bakılması gerekir. Türkiye'nin hammadde ü retimi eksikliği göz önünde bulundurulursa yapılan ticaret dıĢ ticaret hacmini artırırken, dıĢ ticaret açığını da aynı yönde artırabilir. Diğer taraftan, dıĢ ticaret hacmimizdeki artıĢ ülkeye farklı bir prestij sağlamaktadır. Cumhuriyet dönemlerinde tarımla baĢladığımız ihracat girdileri günümüzde sanayi ürünleriyle devam etmektedir. Bu durum sektörel bazda geliĢmiĢliğimizin göstergesidir. Yeni teknolojiler, yeni iĢ alanları yaratmaktadır. Gümrük Birliği ve Türkiye; üyelerin, karĢılıklı ticaretleri üzerindeki gümrük tarifeleri, kotalar, ithal ve ihraç yasaları gibi her türlü engel veya kısıtlamaların kaldırılarak üçüncü ülkelere karĢı ortak gümrük tarifesinin (OGT) uygulandığı bütünleĢme Ģeklidir. Malların serbest dolaĢımı, ortak tarım politikalarına uyum, mevzuat, kamu alımları, vergilendirme, kurumsal hükümler, gümrüklere iliĢkin hükümler ve uyuĢmazlıkların çözümü gibi konuları içermektedir. Örneğin malların serbest dolaĢımıyla ilgili kısıtlamaların, teknik engellerin, kotaların kaldırılması, iĢlenmiĢ tarım ürünleri ithalatına iliĢkin konuları içermektedir.

Upload: emre-bay

Post on 26-Mar-2016

213 views

Category:

Documents


0 download

DESCRIPTION

hizmetler ekonomi

TRANSCRIPT

Page 1: hizmetler

107

5.3 HĠZMETLER SEKTÖRÜ

5.3.1 TÜRKĠYE’DE HĠZMETLER SEKTÖRÜNDEKĠ GELĠġMELER:

Hizmetler sektöründeki geliĢmeler, dıĢ ticaret ve lojistik alt sektörlerinde genel

hatlarıyla incelenmiĢtir. Hizmetler sektörü alt baĢlığı olarak turizm sektörü turizm bölümünde

değerlendirildiği için tekrar ele alınmayacaktır.

5.3.1.1. Ülkemizde dış ticaretin gelişimi:

Cumhuriyetin ilk yıllarından günümüze kadar Türkiye, dıĢ ticarette önemli değiĢiklikler

kaydetmiĢtir. 1923-1980 yılları arasında tarıma dayalı ihracat gerçekleĢtirilmeye çalıĢılırken,

sanayi ürünlerine dayalı ithalat yüksek rakamlara ulaĢmıĢtır. Fakat 1960 planlı dönem

sonrasında ihraç ürünlerinin içeriği tarım ürünlerinden sanayi ürünlerine doğru kaymaya

baĢlamıĢtır. Türkiye Cumhuriyet tarihinde ihracata iliĢkin en büyük adımlar 1980 Kararları ile

atılmıĢtır.

Örneğin; döviz ve kambiyo kontrollerinin kaldırılması, ihracata teĢvikler sağlanmaya

çalıĢılması ve yabancı sermayenin serbest dolaĢımı için yapılan çalıĢmalar uluslar arası

ticarette rekabet edebilme olanağı sağlamıĢtır.

Türkiye'nin dıĢ ticaret rakamları Avrupa Birliği ile imzalanan Gümrük Birliği

sonrasında yüksek seviyelere ulaĢmıĢtır. KüreselleĢen ticari koĢullarda Gümrük Birliği

Türkiye için bir baĢlangıç olarak görülebilir. Gerek ihracat gerekse ithalat yapılan ülkeler

arasında en fazla yer alan ülkeler Avrupa Birliği üyeleridir ki her iki alanda ilk ülke

Almanya'dır. Gümrük Birliği'ne iki taraftan bakılması gerekir. Türkiye'nin hammadde üretimi

eksikliği göz önünde bulundurulursa yapılan ticaret dıĢ ticaret hacmini artırırken, dıĢ ticaret

açığını da aynı yönde artırabilir.

Diğer taraftan, dıĢ ticaret hacmimizdeki artıĢ ülkeye farklı bir prestij sağlamaktadır.

Cumhuriyet dönemlerinde tarımla baĢladığımız ihracat girdileri günümüzde sanayi ürünleriyle

devam etmektedir. Bu durum sektörel bazda geliĢmiĢliğimizin göstergesidir. Yeni

teknolojiler, yeni iĢ alanları yaratmaktadır.

Gümrük Birliği ve Türkiye; üyelerin, karĢılıklı ticaretleri üzerindeki gümrük tarifeleri,

kotalar, ithal ve ihraç yasaları gibi her türlü engel veya kısıtlamaların kaldırılarak üçüncü

ülkelere karĢı ortak gümrük tarifesinin (OGT) uygulandığı bütünleĢme Ģeklidir.

Malların serbest dolaĢımı, ortak tarım politikalarına uyum, mevzuat, kamu alımları,

vergilendirme, kurumsal hükümler, gümrüklere iliĢkin hükümler ve uyuĢmazlıkların çözümü

gibi konuları içermektedir. Örneğin malların serbest dolaĢımıyla ilgili kısıtlamaların, teknik

engellerin, kotaların kaldırılması, iĢlenmiĢ tarım ürünleri ithalatına iliĢkin konuları

içermektedir.

Page 2: hizmetler

108

Gümrük Birliği içerisinde, ortak ticaret politikaları yer almaktadır. Bu anlamda üye

ülkelerin ihracat politikalarının koordinasyonun sağlanması, ortak kuralların geçerli olduğu

bir birleĢik pazar yaratmak ve üçüncü ülke mallarının iç pazarda serbest dolaĢımı ilkesinin

bozulmasını engellemek amaçlarını taĢımaktadır.

Türkiye, ticaretinin büyük bir kısmını Avrupa Birliği ülkeleri ile yapmaktadır. Sanayi

ürünlerinde tarifelerin kaldırılması dolayısıyla her iki taraf içinde ticaretin büyümesine etken

olmaktadır. Fakat Türkiye geliĢme yolunda bir ülke olduğu için ürettiği ürünlerin ara

mallarını ya da makinelerini yine ithal ederek ihracat yapmaktadır. Bu durumda AB ülkeleri

için olumlu sonuçlar vermektedir.

Ġhracatımızda ve ithalatımızda ilk 10 ülkeye baktığımız zaman bu ülkelerin çoğunlukla

AB ülkeleri olduğunu görmekteyiz. Örneğin Almanya, hem ihracatımızda hem ithalatımızda

ilk sırada olan AB ülkesidir.

5.3.1.2. Ülkemizde lojistik sektörünün gelişimi:

Lojistik kavramı ülkemiz için çok yenidir. Önce ihracat ve ithalat ile, sonra da büyük

ölçekli perakendecilik (süpermarket ve hipermarketler) ve elektronik ticaretle birlikte iyice

öne çıkmıĢtır. „Dünya üzerindeki geliĢmiĢ ülkelerin tamamının entegre olduğu günden güne

geliĢen lojistik sektörü, Türkiye‟de de 1980‟lerle 1990‟lı yıllar arasında kara, hava, deniz,

demiryolu ve kombine taĢımacılık alanlarındaki yatırımlarla alt yapısı oluĢmuĢtur, 1990‟lı

yıllarda da atılıma geçmiĢtir.

Dünyadaki benzer uygulamalara paralel biçimde hizmetlerini çeĢitlendiren ve

uzmanlaĢtıran Türkiye‟de yerleĢik lojistik sektörü, 2000 yılının baĢına gelindiğinde,

emekleme devresini geride bırakarak, yerli ve uluslararası Ģirketlerde iĢbirliğine giden,

yurtdıĢı bürolar açan hizmetlerinin kalitesini sürekli artıran, dinamik bir sektör haline

gelmiĢtir‟.( http://www.utikad.org.tr/lojhizmet.htm)

Bir çok Ģirket, lojistik servislerini kendi bünyelerinde kurmuĢtur ve daha çok

depolama/dağıtım segmentinde aktiftir. Enformasyon altyapısı yeterli değildir. Lojistik

servisler için giderek büyüyen bir talep olmasına karĢın, lojistik servis veren Ģirketler gerek

finansal gerekse operasyonel olarak henüz geliĢme çağında olduklarından oluĢan talebe

karĢılık verememektedir. (Sacit Erdem,2001)

5.3.2 EGE BÖLGESĠNDE HĠZMETLER SEKTÖRÜNDEKĠ GELĠġMELER

Tarihsel süreç içerisinde Ġzmir ve Ege Bölgesi‟nin ticaret ve ulaĢtırma faaliyetlerini

birbirinden ayrı ele almak mümkün değildir. Bölgenin önemli bir ticaret merkezi olmasını

destekleyen unsurlar yaygın demiryolu ağı ve limanlardır. 16. ve 19. yüzyıllarda bölgeden

Page 3: hizmetler

109

tarımsal ürünlerin kervanlarla limanlara taĢınımı ile geliĢen ulaĢtırma faaliyetleri, 19.yüzyılın

ikinci yarısından itibaren demiryolları ile uluslar arası niteliğini pekiĢtirmiĢ ve ticaret hacmi

artmıĢtır. Bu nedenle Ege Bölgesi‟nde dıĢ ticaretin geliĢimini demiryolları ile iliĢkilendirerek

vermek yerinde olacaktır.

Ġzmir-Aydın demiryolu Türkiye topraklarında yapılmıĢ ilk demiryolu hattıdır. 1866 da

yapılan bu hat Ġzmir‟i Batı Anadolu‟ya bağlamakla birlikte, ihraç edilen ürünlerin değerini de

artırmıĢtır. Demiryolu inĢası bittikten sonra Ege Bölgesi‟nin iç kısımlarından gelen tarım

ürünleri Alsancak Garı‟nda toplanıp limana sevk edilmekteydi.

Alsancak Garı‟ndan baĢlayan hat Torbalı‟dan geerek Selçuk‟a oradan da Aydın‟a ulaĢtı.

1881 de Nazilli‟ye, 1889 da Denizli‟ye, 1910 da Burdur‟a, 1912 de Eğridir‟e ulaĢtı.

1860 da Torbalı‟ya ulaĢan demiryolu Torbalı‟ın tarımsal ürünlerini trenlerle Ġzmir‟e

taĢımaya baĢladı. Hat 1866 yılında Aydın‟a ulaĢtı. Aydın demiryolu sayesinde ekonomik bir

merkez haline geldi. Ege Bölgesi‟ndeki tarımsal üretim ve ihracat arttı. Ġzmir gerçekten büyük

bir ihracat merkezi haline geldi.

Demiryolu Küçük Menderes Ovası‟nı geçerek Büyük Mederes Ovası‟na ulaĢmıĢ,

Anadolu‟nun içlerine kadar uzanmıĢtı. Tarımın nimetlerinden daha çok ve daha kolay

yararlanılmaya baĢlanmıĢtı.

Demiryolu yapımında amaç havzalarda toplanan ürünleri en hızlı ve en ucuz Ģekilde

limana ulaĢtırmak idi. Ancak mevcut liman bu yükü kaldıramaz hale geldi. 19. Yüzyılda

Ġzmir‟in ekonomisi, Avrupa ülkeleri ile sürdürülen ticarete bağlı olarak geliĢirken, deniz

ticaretini çağa uygun olarak gerçekleĢtirebilmek açısından yeni limana ihtiyaç duyulmuĢtu.

1875 yılında Pasaport Limanı (Konak) hizmete sokuldu.

Ġzmir ve bölgesinin 19. yüzyılda dünya ticaretinin önemli bir merkezi olmasıyla

sonuçlanan süreci destekleyen geliĢmeler; demiryolu ağı ve liman hizmetlerinin topyekün

geliĢtirilmesi ve Ege Bölgesi ile Anadolu‟nun iç kesimlerinde üretilen ürünlerin ihraç

edilmesidir. (Hitay Baran, 2003)

5.3.3 ĠZMĠR METROPOLĠTEN BÖLGESĠNDE HĠZMETLER

SEKTÖRÜNDEKĠ GELĠġMELER:

Ġstanbul ve Ankara ile birlikte hizmetler sektörünün en çok yoğunlaĢtığı il Ġzmir‟dir

(TÜSĠAD, 2005). Ġzmir GSYĠH‟sına en büyük katkıyı % 54,4 oranıyla hizmetler sektörü

sağlamaktadır. Hizmetler alt sektörlerinde GSYĠH‟nın dağılımına bakıldığında ise en büyük

payın toptan ve perakende ticaret ile ulaĢtırma ve haberleĢme sektörlerine ait olduğu

görülmektedir. Üçüncü sırada ise devlet hizmetleri yer almaktadır. Konut sahipliği, otel ve

Page 4: hizmetler

110

lokanta hizmetleri, mali müesseseler ve serbest meslek hizmetleri sektörlerinin GSYĠH

içindeki payı ise genellikle % 5‟in altında seyretmektedir. Konut sahipliliğinin payı daha

sonra % 5‟in üzerine çıkmıĢtır. Turizm potansiyeli açısından önemli bir il olan Ġzmir‟de, otel

ve lokanta hizmetlerinin ise GSYĠH‟ya katkısı düĢüktür.

ġekil 74: Ġzmir‟de Hizmetler Sektörü Alt Sektörlerinde GSYĠH‟nın Dağılımı

Kaynak: Ġzmir Kalkınma Ajansı, Ġzmir Mevcut Durum Analizi

Ege Bölgesi‟nde hizmetler sektöründe çalıĢanların % 47,3 „ ü Ġzmir‟de istihdam

edilmiĢtir. Bu istihdamın hizmetler alt sektörlerinde dağılımına bakıldığında en büyük payın

toptan ve perakende ticaret sektörüne ait olduğu görülmüĢtür. Daha sonra ulaĢtırma sektörü ve

otel-lokanta hizmetleri istihdam payının en yüksek olduğu sektörlerdir. Otel ve lokanta

hizmetlerinin GSYĠH‟ya olan katkısı % 2,5 dolayında iken, bu sektördeki istihdam payı %

7,9‟dur. Buradan yola çıkarak turizm sektöründe iĢgücü verimliliğinin düĢük olduğu sonucuna

ulaĢılmaktadır. Bu sektördeki kayıtdıĢı istihdam yüksektir.

Page 5: hizmetler

111

ġekil 75: Ġzmir‟de Hizmetler Sektörü Alt Sektörlerinin Ġstihdam Ġçindeki Payları, 2002

Kaynak: Ġzmir Kalkınma Ajansı, Ġzmir Mevcut Durum Analizi

GSYĠH‟ya olan katkısı ve istihdam payı bakımından hizmetler sektörü alt sektörlerinde

öne çıkanlar toptan ve perakende ticaret sektörü ile ulaĢtırma ve haberleĢme sektörleridir.

Turizm sektörü ise bölgenin sahip olduğu doğal, tarihi ve kültürel varlıklara rağmen öne çıkan

bir sektör konumunda değildir.

5.3.3.1 Lojistik:

Lojistik kavramının, “nakliye” anlayısından “tedarik zinciri” kapsamına kadar uzanan

yelpazede pek çok alternatif tanımı bulunmasına rağmen kısaca “Müsteri gereksinimlerini

karsılamak üzere, üretim ve tüketim noktaları arasındaki mal, hizmet ve bilginin iki yönlü

akısı” olarak tanımlanabilir. Bu bakısla lojistik sektörü tasımacılık türlerinden liman

isletmeciliğine, depo-antrepolardan sigorta ve gümrükleme hizmetlerine kadar pek çok alanı

kapsamaktadır.

Dünyada lojistik sektörünün potansiyeli 6 trilyon dolar olarak tahmin edilmektedir.

Sektörün GSMH‟den aldığı pay, gelismis ülkelerde % 8–10 arasındadır. Ortalama % 10

büyüyen sektör, % 3–4 civarında büyüyen dünya ekonomisinin oldukça üzerinde bir

performans sergilemektedir. Ülkemizdeki rakamlara baktığımızda ise sektör büyüklüğü 60

milyar dolara, sektörün GSMH içindeki payı da % 12-13 seviyelerine ulasmıstır. Tüm bu

göstergeler lojistik sektörünün dünyada ve ülkemizde artan önemini vurgulamaktadır (ĠEÜ,

2009).

Kaynak: (ĠZKA, 2007a).

Uluslar arası taşımacılık

firması

Uluslar arası antrepo ve

acente firması

Yük taşımacılığı

firması

Posta ve kurye firması

Taşımacışığı destekleyici

firma

Yolcu taşımacılığı yapan firma

Adet 294 44 869 218 281 549

0

100

200

300

400

500

600

700

800

900

1000

Lojistik Sektöründeki Firma Sayısı

Page 6: hizmetler

112

Dünya deniz ticaretinin yaklasık % 80‟i ve ülkemiz ithalat ve ihracatının ise yaklasık %

90‟ına yakın bir bölümü deniz yoluyla yapılmaktadır. Gerek sanayi ham maddesini olusturan

yükleri bir seferde büyük miktarlarda tasıma özelliği, gerekse tasıma maliyetinin demiryoluna

göre 3,5; karayoluna göre 7 ve havayoluna göre 22 kat daha ucuz olması denizyolu

tasımacılığının önemli avantajları arasındadır (DPT, 2007b).

5.3.3.1.1 Limanlar:

a. Ġzmir Limanı

Ġzmir Limanı, yıllık 2.757 gemi kabul kapasitesiyle Ege Bölgesi‟nin en büyük limanıdır.

Batı Avrupa ve Kuzey Afrika arasındaki merkezi konumu ve güçlü hinterlandıyla sadece Ege

Bölgesi‟nin tarımsal ve ticaret merkezi olmayıp, aynı zamanda Türk ihraç ürünleri için de çok

önemli bir rol üstlenmektedir. Türkiye‟nin konteyner elleçlemede ilk sıradaki ihraç limanı

olan Ġzmir limanı, Ġç Anadolu ve Ege bölgelerinin ithalat kapısı olması yanında demiryolu ve

karayolu bağlantıları ile Avrupa, Ortadoğu ve Asya ülkeleri arasında önemli bir ticaret limanı

olma özelliğine sahiptir. JICA -Japon Uluslararası Ġsbirliği Ajansı- tarafından hazırlanan

ULIMAP -Ulusal Liman Çalısması Master Planı- kapsamında Ġzmir limanının ana konteyner

limanı olabileceği belirtilmistir (DPT, 2007b).

Ege Bölgesinin turizm zenginliklerine kolayca ulasabilecek konumda olması ve Adnan

Menderes Havaalanı‟na 25 km olan yakınlığı da dikkate alındığında, limanın yolcu hizmetleri

için de önemli olduğu vurgulanabilir. Türkiye‟nin konteyner elleçlemede ilk sıradaki ihraç

limanı olan Ġzmir Limanı‟nda, 2001– 2007 yılları arasında konteyner yükleme bosaltma

faaliyetinde % 83 artıs görülmüstür. 2001 yılında 491.377 TEU41 olan konteyner yükleme

bosaltma, 2007 yılında 898.217 TEU‟ya yükselmistir.

Tablo 67: TCDD Tarafından Ġsletilen Limanlarda 2007 Yılına Ait Liman ve Konteyner

Trafiği Bilgileri

Kaynak: TCDD, 2007; TCDD, 2009

Page 7: hizmetler

113

Tablo 67‟den de görülebileceği gibi, 2007 yılı rakamlarına göre, TCDD tarafından isletilen

limanlardan yapılan yüklemelerin yaklasık yarısı ve konteyner trafiğinin % 60‟ı Ġzmir

Limanı‟ndan gerçeklesmektedir. Diğer bir önemli nokta, Ġzmir Limanı dısında hiçbir limanda

yükleme rakamlarının bosaltma rakamlarından fazla olmamasıdır. Bu durum, Ġzmir

Limanı‟nın ihracat limanı olma bakımından önemini ortaya koymaktadır.

b. Aliağa-Nemrut Ġskeleleri

Aliağa ilçesindeki Nemrut iskelelerinde özel sektöre ait iskele ve rıhtımlar

bulunmaktadır. Bu iskele ve rıhtımlar, kendi kuruluslarına ait yüklerin yanı sıra üçüncü

sahıslara da hizmet vermektedir.

Nemrut iskelelerinde 2007 yılında 4.286 gemi ile 37.401.000 ton yükleme-bosaltma,

2008 yılında ise 4.471 gemi ile 40.537.225 ton yükleme-bosaltma yapılmıstır.

c. Çesme Limanı:

Ġzmir‟deki bir diğer liman olan Çesme Limanı ise yolcu gemileri ve Ro-Ro seferleri için

kullanılmaktadır. Limandan Ġtalya‟nın Trieste sehrine yapılan Ro-Ro seferleri ile tırların

Avrupa‟ya ulasması sağlanmaktadır. Ġzmir‟e 70-80 km mesafede yer alan limana otoyol ile

ulasmak mümkündür. Yıllık gemi kabul kapasitesi 1.060 adet olan Çesme Limanı‟nın rıhtım

uzunluğu 300 metredir.

d. Dikili Limanı:

Ġzmir‟in kuzeyinde yer alan Dikili Limanı‟ndaki mevcut iskele hem dökme yük

gemilerine hem de yolcu gemilerine hizmet verebilecek niteliktedir. Ġzmir‟e yaklasık 100 km

uzaklıkta bulunmaktadır. 271 metrelik rıhtıma sahip olan Dikili Limanı 3 yolcu gemisinin

yanasabileceği kapasiteyle hizmet vermektedir.

e. Kuzey Ege (Çandarlı) Limanı:

Büyük bir gelisme potansiyeline sahip bölgeyi ucuz hammadde kaynaklarına

ulastırabilecek ve ürettiği malları yeni pazara ulastıracak büyük ölçekli bir limana ihtiyaç

duyulduğundan, Bergama ilçesi Çandarlı Körfezi‟nde yeni bir limanın yapılması

planlanmıstır. Yap-Ġslet- Devret modeliyle gerçeklestirilecek Çandarlı Limanı‟nn proje ihalesi

yapılmıs, süreç devam etmektedir. Limanın 20 milyon ton/yıl kapasitesi, 2.500 hektarlık

stoklama sahası ile dünyanın ilk 10 limanı arasına girmesi, Akdeniz‟in ise en büyük limanı

olması, büyük transit gemilerin yükleme/bosaltma yapabileceği bir liman olması

öngörülmektedir (Ġzmir Valiliği,2009).

Page 8: hizmetler

114

f. Dünyadaki Benzer Liman Sehirleriyle Karsılastırma:

Akdeniz‟de ticaret merkezi ve aktarma liman özellikleri gibi farklı fonksiyonlara sahip

birçok liman bulunmaktadır. Bazı limanlar, ithalat ve ihracat açısından bir ticaret çıkıs kapısı

yani bulunduğu ülke veya bölge coğrafyasının yüksek kapasiteli ana limanı özelliğindedir.

Hinterlandı hayli genis ölçekli olan bu tür yapıdaki limanlar kara, hava, deniz,

demiryolu, nehir yolu ve boru hattı tasımacılığı ile entegre durumdadırlar. Akdeniz çevresinde

Fransa‟da Marsilya, Đspanya‟da Barselona, Ġtalya‟da Cenova, Ġsrail‟de Hayfa ve Türkiye‟de

Ġzmir bu tür limanlar arasındadır. Diğer taraftan ise yük dağıtım fonksiyonu ağır basan ve

özellikle konteyner tasımacılığının aktif olduğu aktarma limanlarına Akdeniz‟den örnek

olarak Ġspanya‟da Algeciras, Ġtalya‟da Gioia Tauro, Malta‟da Marsaxlokk, Yunanistan‟da Pire

ve Mısır‟da Ġskenderiye, Said ve Damietta limanlarını saymak mümkündür (Erdal, 2005).

Sekil 76: Akdeniz‟de ve Avrupa Kıtası‟nda Yer Alan Ana Aktarma Limanları

Kaynak: ĠEÜ, 2009

Ġzmir, dünyanın liman sehirleri arasında önemli bir potansiyele sahiptir. Ancak gelisme

ve altyapı çalısmaları açısından bakıldığında, Đzmir‟in bu potansiyelinin yeteri kadar

kullanılmadığı tespit edilmektedir.

Akdeniz‟in ve Türkiye‟nin en büyük limanlarından biri olan Mersin Limanı‟ndan

dünyanın tüm büyük limanlarına yük ve yolcu tasımacılığı yapılmaktadır. Mersin‟in karayolu

Page 9: hizmetler

115

ve demiryolu bağlantıları güçlüdür ancak havayolu tasımacılığında Adana Sakirpasa

Havalimanı‟ndan yararlanılmaktadır. Bölgede yurtiçi ve uluslararası yük tasımacılığı yapan

çok sayıda firma mevcuttur. Ġzmir Limanı ile bir karsılastırma yapıldığında, 2003 yılından

itibaren Mersin Limanı‟ndan tasınan yük miktarı ve konteyner trafiği hızla artmıstır. Akdeniz

Bölgesi ve Mersin Limanı‟nın transit liman olarak önemi gittikçe artmaktadır. Ege Bölgesi ve

Ġzmir Limanı‟nın ise daha çok yükleme/bosaltma yani ihracat ve ithalat amacıyla kullanıldığı

tespit edilmektedir (ĠEÜ, 2009).

5.3.3.1.2 Depolama Faaliyetleri:

a. Antrepolar:

Depolama faaliyetleri, tüm lojistik faaliyetler arasında tasımacılık ve dağıtımdan sonra

en büyük payı olusturan faaliyetlerdir. Đzmir ilinde Basbakanlık Gümrük Müstesarlığı Ġzmir

Gümrük ve Muhafaza Basmüdürlüğü denetiminde faaliyet gösteren toplam 116 antrepo

bulunmakta olup bunların % 72‟si Aliağa (37 adet), Kemalpasa (33 adet) ve Torbalı (13 adet)

ilçelerinde yoğunlasmıstır. Đzmir‟deki antrepoların tipleri ve sayıları açısından varılabilecek

sonuç, Ġzmir ve çevresindeki toplam antrepo ihtiyacının büyük çoğunluğunun firmaların

kendileri tarafından karsılanmakta olduğu ve üçüncü parti lojistik (3PL) hizmet sağlayıcılığın

henüz yerlesmemis bir olgu olduğudur. Bu eksiklik, antrepo hizmeti verebilecek yeterlilikte

olan firmalar veya yatırımcılar için bir fırsat olarak düsünülebilir (ĠEÜ, 2009).

b. Genel amaçlı depolar ve soğuk hava depoları:

Depolama faaliyetleri konusunda antrepolardan daha sık rastlayabileceğimiz unsur, çok

sayıdaki genel amaçlı depolardır. Ġzmir‟de çok sayıda genel amaçlı depo bulunmakla birlikte,

mevcut depoların çoğu kayıt altında değildir. Antrepolarla benzer sekilde, Ġzmir‟deki belli

baslı lojistik firmalarının depoları da genellikle Kemalpasa ve Torbalı‟da konumlanmıstır.

Ġzmir‟deki depoların kapasitelerinin genellikle Ġstanbul‟a göre düsük, kullandıkları

sistemler ve otomasyon seviyelerinin az gelismis olması, Ġzmir‟de lojistik sektörünün

gelismesi açısından orta vadede sınırlayıcı bir faktör olarak karsımıza çıkmaktadır.

Ġzmir‟de soğuk hava depoları genellikle yas sebze meyve sektörüne hizmet veren tipte

depolardır. Soğuk depolarının bağlı oldukları herhangi bir kurumun olmaması, bu konuda

yeterli bilgiye ulasılmasının önünü tıkamıstır. Ancak ĠEÜ‟nün çalısmasında, belli baslı

firmalara ait toplam 27.000 ton kapasiteli 7 adet soğuk hava deposu bulgulanmıstır. Bu tip

depoların sayı ve kapasite yönünden yetersizliği, Ġzmir‟de basta organik tarım olmak üzere

bazı is alanlarının gelisimini olumsuz yönde etkilemektedir (ĠEÜ, 2009).

Page 10: hizmetler

116

5.3.3.2 Ticaret:

Eski dönemlerden beri ülkenin önemli bir dıĢ ticaret merkezi olan Ġzmir, mevcut

durumda çevrede yer alan iller ve bölgeler için ülkenin ikinci derecede öneme sahip dıĢ ticaret

merkezidir (DPT, 2003).

Ticeret sektörünün GSYĠH‟ya olan katkısı toptan ve perakende ticaret ve otel-lokanta

hizmetleri alt sektörleri kapsamında incelendiğinde; toptan ve perakende ticaretin % 15 ile %

20 arasında katkısı ve otel-lokanta hizmetlerinin yani turizm sektörünün GSYĠH‟ya olan

katkısı % 2 - % 3 arasındadır.

ġekil 77 : Ġzmir‟de Hizmet Ticareti Alt Sektörlerinin GSYĠH Ġçindeki Payları

Kaynak: Ġzmir Kalkınma Ajansı, Ġzmir Mevcut Durum Analizi

5.3.3.2.1 DıĢ ticaret:

Türkiye‟nin önemli bir dıĢ ticaret merkezi olma özelliğini sürdürmekle birlikte son

yıllarda, Ġzmir‟in ihracat payı düĢme eğilimindedir. 2002 yılında Ġzmir‟in payı % 7,70 iken

2008 yılında bu oran % 5,89‟a gerilemiĢtir. Ġhracatın Türkiye ihracatı içindeki payına

baktığımızda, Ġzmir ili payının Ġstanbul ve Bursa illerinin paylarından düĢük olduğu, Ankara

ve Kocaeli illerinin paylarından biraz yüksek olduğu görülür. Ġstanbul ve Bursa illerinin

katma değeri daha yüksek olan teknoloji yoğun sektörlerde uzmanlaĢmıĢ olmaları ihracat

paylarının Ġzmir‟den daha fazla olmasını sağlamıĢtır.

ġekil 78: Ġzmir Ġhracatının Türkiye Ġhracatındaki Payı

Page 11: hizmetler

117

Kaynak: Ġzmir Kalkınma Ajansı, Ġzmir Mevcut Durum Analizi

Ġzmir Ġli 2003 yılı ve öncesinde dıĢ ticaret fazlası veren bir konumda iken, 2003

sonrasında dıĢ ticaret açığı vermektedir.

ġekil 79: Ġzmir‟de 2006 – 2009 Döneminde Ġhracat ve Ġthalat DeğiĢimleri

Kaynak: TÜĠK Verileri

ĠHRACAT ĠTHALAT DIġ TĠCARET

HACMĠ

TÜRKĠYE

2003 47,253 69,340 116,593

2004 63,167 97,540 160,707

2005 73,476 116,774 190,251

2006 85,535 139,576 225,111

2007 107,272 170,063 277,334

2008 132,025 201,963 333,988

EGE BÖLGESĠ

2003 9,806 9,225 19,030

2004 12,136 12,273 24,409

2005 13,983 15,449 29,432

2006 16,900 18,834 35,734

2007 19,392 21,879 41,271

2008 23,381 26,968 50,349

TR 31

ĠZMĠR

2003 9,163 8,618 17,781

2004 11,247 11,508 22,755

2005 12,772 14,626 27,398

2006 15,662 18,019 33,682

2007 17,783 21,163 38,947

2006 2007 2008 2009

İHRACAT (MİLYAR $)

15.6 17.7 21.6 14.2

0

5

10

15

20

25

İZMİR'İN İHRACATI (MİLYAR $)

2006 2007 2008 2009

İTHALAT (MİLYAR $)

17.8 21.1 26.1 16.1

05

1015202530

İZMİR'İN İTHALATI (MİLYAR $)

Page 12: hizmetler

118

2008 21,580 26,123 47,703

Tablo 68: Yıllara göre Türkiye-EgeBölgesi-Ġzmir DıĢ Ticaret Göstergeleri (Milyar

Dolar)

Kaynak: TÜĠK Verileri

Ġzmir‟deki gümrük verilerine göre, 2003-2008 döneminde dıĢ ticaret hacmi yaklaĢık üç

katına yükselmiĢtir.

Ġzmir‟in 2008 yılı (21,580 milyar dolar) toplam ihracatının 20,222 milyar dolarını

imalat sanayi ürünleri oluĢturmaktadır.

Ġzmir‟in 2008 yılı (26,123 milyar dolar) toplam ithalatının ise 14,247 milyar dolarını

imalat sanayisi ve 7,379 milyar dolarını madencilik ve taĢocakçılığı faaliyet alanı ürünleri

oluĢturmaktadır.

KiĢi BaĢına Ġhracat 2008

(Dolar)

KiĢi BaĢına Ġthalat 2008

(Dolar)

TÜRKĠYE 1846 2824

TR 31 ĠZMĠR ALTBÖLGESĠ 2061 2190

TR 32 ALT BÖLGESĠ 1114 712

TR 33 ALT BÖLGESĠ 511 361

Tablo 69: Ege Bölgesi Düzey2 Bölgelerine Göre DıĢ Ticaret Rakamları, 2008

Kaynak: TÜĠK Verileri

2008 yılında gümrük verilerine göre Ġzmir‟in toplam ihracat değeri 21,6 milyar dolardır.

Bu miktar içinde en yüksek payı % 18,8 oranı ile demir-çelik sanayisine aittir. Daha sonra

sırasıyla, rafine edilmiĢ petrol ürünleri, motorlu kara taĢıtları, televizyon-radyo alıcıları ve

ses-görüntü kaydeden veya üreten tehizat, giyim eĢyası, iĢlenmiĢ sebze ve meyveler en çok

ihraç edilen ürünlerdir.

2008 yılında, Ġzmir ilinin toplam ithalat değeri 26,1 milyar dolardır. Bu miktar içinde en

yüksek pay 5 27,7 oranı ile ham petrol ve doğal gaz ürünlerine aittir. Atık ve hurdaları ithalat

payı % 13,5, rafine edilmiĢ petrol ürünleri payı % 10,7, demir-çelik dıĢındaki metal sanayi

payı % 5,1, tahıl ve sınıflandırılmamıĢ bitkisel ürünler payı % 3,4, demir-çelik sanayi payı ise

% 3,3 dür. Birinci ve üçüncü sırada yer alan ürünlere bakıldığında ithalatın yaklaĢık % 40‟ının

enerji ithalatı olduğu yönündedir.

Page 13: hizmetler

119

ġekil 80: Ġzmir‟de Ġhracat Payı Yüksek Olan Ürünler, 2008 Yılı

Kaynak: Ġzmir Kalkınma Ajansı, Ġzmir Mevcut Durum Analizi

ġekil 81: Ġzmir‟de Ġthalat Payı Yüksek Olan Ürünler, 2008 Yılı

Kaynak: Ġzmir Kalkınma Ajansı, Ġzmir Mevcut Durum Analizi

Ġzmir ili rüzgar ve jeotermal enerji kaynakları açısından önemli bir potansiyele sahiptir.

Ġzmir‟de yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelik yatırımlara öncelik verilmesi ithalat

miktarını azaltarak dıĢ ticaret dengesi üzerinde olumlu etki yaratacaktır.

ġekil 82: Ġzmir‟den En Çok Ġhracat ve Ġthalat Yapılan Ülkeler, 2008

Kaynak: TÜĠK Verileri

Page 14: hizmetler

120

ġekil 83: Ġzmir‟den En Çok Ġhracat ve Ġthalat Yapılan Ülkeler, 2008

Kaynak: TÜĠK Verileri

Ġzmir‟den en çok ihracat yapılan ülkeler BirleĢik Arap Emirlikleri, Almanya ve

Ġtalya‟dır. En çok ithalat yapılan ülkeler ise Rusya, Ġran ve Suudi Arabistan‟dır.

5.3.3.3 Turizm:

Hizmetler sektörünün alt baĢlıklarından birisi olan turizm sektörü; bu kısımda incelenmeyerek

detaylı Ģekilde sektörler baĢlığı altında ele alınmıĢtır.

5.3.4 ĠZMĠR ĠLĠ HĠZMETLER SEKTÖRÜ GZFT ANALĠZĠ

GÜÇLÜ YÖNLER ZAYIF YÖNLER

Otel ve lokanta hizmetleri sektörünün

geliĢme hızının yüksek olması

Lojistik sektörünün geliĢme potansiyeli

olması

Depolama, elleçleme ve dağıtım

faaliyetlerinin giderek yaygınlaĢması

Turizme ve ticarete hizmet eden

limanların bulunması

Ġzmir Limanı'nın Türkiye'nin en önemli

ihracat limanlarından biri olması

Turizm potansiyelini ve sınır ötesi

ticareti güçlendirmesi bakımından ÇeĢme-Sakız

Adası,

ÇeĢme-Ġtalya feribot seferlerinin var

olması

Deniz-kum-güneĢ temelli kitle turizmi

sonucunda talebin 12 aya yayılamaması

Turistlerin ortalama kalıĢ süresinin ve

konaklama tesislerinin doluluk oranının düĢük

olması

Ġzmir'in turizm ve yatırım açısından

yeterince tanıtılmaması

Kongre ve fuar turizmi altyapısının

yetersiz olması

Ġzmir Limanı'nın artan talebi karĢılayacak

altyapı ve kapasiteye sahip olmaması, gemilerin

bekleme sürelerinin artması

Lojistik sektöründe Ġzmir kökenli

firmaların küçük ölçekli olması

Page 15: hizmetler

121

FIRSATLAR TEHDĠTLER

Termal turizm bölgeleri ve merkezlerinde

turizm amaçlı düzenlemelerin yapılmıĢ olması

Tarım, sanayi ve turizm bölgelerini

birbirine bağlayan bir geçiĢ noktası olunması

Kruvaziyer turizmin giderek artması

Çandarlı'da, Akdeniz'in en büyük limanı

olacak yeni bir konteyner limanı projesi

bulunması

Denizlerin kirlenmesinin su ürünleri için

risk oluĢturması

Turizm politikalarında destek ve

teĢviklerin Antalya ve Güney Ege'de

yoğunlaĢması

Ulusal ölçekte sunulan teĢvik ve

desteklerden yeterince faydalanılamaması

Page 16: hizmetler

122

5.4 TURĠZM SEKTÖRÜ

Tarih, kültür ve olağanüstü doğal güzelliklerin iç içe yaĢandığı Türkiye, bu özelliklerini

günümüze kadar devam ettirebilmiĢ dünyanın ender turizm cennetlerinden biridir. Dört

mevsimin tüm özelliklerinin her zaman yaĢanabildiği yöreleri, yeĢil ormanları, kayak sporuna

elveriĢli karlı dağları, temiz denizleri, kumsalları, kaplıcaları, konuksever insan dokusu ve

dünyanın üç ünlü mutfağından birine sahip olması bakımından da ayrıcalıklı bir ülkedir.

Ülkenin özellikle Ege ve Akdeniz bölgelerinde, yaz turizmi oldukça ileri seviyededir.

Karadeniz kıyılarında sınırlı ölçüde yaz turizmi, yüksek yerlerde ise yayla turizmi geliĢmiĢtir.

Bu bölgelerde yeterli altyapı hizmetleriyle birlikte modern turizm tesisleri oluĢturulmuĢtur.

Yaz turizminin en yoğun olduğu tatil beldeleri arasında Antalya, Alanya, Marmaris, KuĢadası,

Bodrum, Fethiye ve KaĢ gibi merkezler bulunmaktadır. Ülkenin yüksek yerlerinde ise yayla

turizmi her geçen gün önemini artırmaktadır. Yayla turizminin en fazla geliĢtiği yöreler

arasında Trabzon, Giresun, Rize, Ilgaz, Bolu ve Abant yer almaktadır.

Ülkenin en çok turist kabul eden Ģehri Antalya‟dır. Ülkenin en fazla turist kabul eden

ikinci Ģehri ise Ġstanbul‟dur. Bu Ģehirleri Muğla, Edirne, Ġzmir, Aydın ve Ankara takip

etmektedir. (Vikipedi)

Turizmin son yıllardaki hızlı geliĢiminde en önemli faktör, belgeli tesis ve yatak

kapasitesindeki artıĢtır. Nitekim son yıllarda turistik tesislerin geliĢtirilmesi ile ilgili

çalıĢmalar hız kazanmıĢtır. Ülkede 2001 yılı itibariyle turizm iĢletmesi belgeli olarak faaliyet

gösteren tesislerin sayısı 1.240, bu tesislerin yatak sayısı 230.248‟dir. Turizm yatırım belgeli

tesislerin sayısı ise 1.980 olup, bu tesislerin yatak sayısı 364.779‟dur. Bunun yanı sıra

kaplıcalar, apart-oteller, golf tesisleri, mola tesisleri, eğitim ve uygulama tesisleri, oto karavan

turizm kompleksleri ve uygulama otelleri gibi modern kuruluĢlar da Türk turizmine hizmet

vermektedir. Antalya, ülkede bulunan turizm tesisleri bakımından da ilk sırada yer almaktadır.

Antalya'yı Muğla ve Ġstanbul izlemektedir. (Yeni Rehber Ansiklopedisi)

2002 yılında Türkiye‟yi ziyaret eden turist sayısı 13.247.000'dir. Net turizm gelirleri ise,

8.5 milyar ABD Doları değerindedir.

5.4.1 TÜRKĠYE’DE TURĠZM SEKTÖRÜNDEKĠ GELĠġMELER:

5.4.1.1 Dünya Turizmi İçinde Türkiye’de Turizminin Yeri ve Türkiye’de Turizm

Hareketlerinin Gelişimi:

Dünya Turizm Örgütü (UNWTO-OMT)‟nun verilerine göre, 1990 yılında dünyada 436

milyon olan turist sayısı, 2000 yılında 684 milyona, yıllık % 3,6'lık büyüme hızıyla 2006

Page 17: hizmetler

123

yılında ise 846 milyona ulaĢmıĢ bulunmaktadır. Dünyadaki turist sayısının artıĢına paralel

olarak, dünya turizm gelirlerin 2006 yılında 733 milyar $‟a ulaĢtığı tahmin edilmektedir. 2005

yılına göre, dünya turizm gelirlerinin bir yıllık artıĢ miktarı 57 milyar $‟dır. Dünyadaki turizm

hareketlerindeki bu geliĢme hiç kuĢkusuz refah seviyesindeki artıĢ ve turizm yatırımlarıyla

ilgilidir.

Aynı Ģekilde Türkiye‟de de 1980‟li yıllarda hız kazanmaya baĢlayan turizm

hareketlerinde hızlı bir büyüme gerçekleĢmektedir. Gerçekten, Türkiye‟ye gelen turist sayısı

1985 yılında 2,6 milyon civarında iken bu rakam, 1990 yılında 5,3 milyona, 2000 yılında 10,4

milyona, 2005 yılında ise 21,1 milyona ulaĢmıĢ bulunmaktadır.

2006 yılında Türkiye‟ye gelen turist sayısında yurtdıĢındaki geliĢmelere bağlı olarak

biraz gerileme (19,8 milyon) gözlense de genel bir değerlendirmeyle turist sayısının hızla

arttığı net olarak gözlenmektedir. Dünyada olduğu gibi, Türkiye‟de de turizm gelirlerinde de

ciddi bir artıĢ söz konusudur 1980 yılında Türkiye turizm gelirleri yalnızca 326 milyon $

civarındadır.

Sonraki yıllarda turizm gelirlerinde hızlı bir artıĢ kaydedilmiĢ, 1985 yılında 1,4 milyar

$, 1990 yılında 3,2 milyar $, 000 2yılında 7,6 milyar $, 2005 yılında da 18,1 milyar $ turizm

geliri elde edilmiĢtir. (Ege Coğrafya Dergisi 17/1-2 (2008), 27-34, Ġzmir TURKEY)

ġekil 84:1985-2005 Yılları Arasında Türkiye‟ye Gelen Turist Sayısı

Kaynak: Ege Coğrafya Dergisi 17/1-2 (2008), 27-34, Ġzmir TURKEY

Türkiye‟nin gerek ülkeye giren turist sayısı, gerekse elde edilen turizm geliri açısından

dünyada önemli bir yer iĢgal ettiği görülmektedir. Türkiye, turizm gelirleri açısından 2006

yılında dünyada 9. Sırada gelmektedir. (ĠĢ güç Endüstri ĠliĢkileri ve Ġnsan Kaynakları Dergisi)

0

5000000

10000000

15000000

20000000

25000000

1985

1986

1987

1988

1989

1990

1991

1992

1993

1994

1995

1996

1997

1998

1999

2000

2001

2002

2003

2004

2005

1985-2005 Yılları Arasında Türkiye'ye Gelen Turist

Sayısı

Page 18: hizmetler

124

ġekil 85: Ġl ve UlaĢım yoluna Göre GiriĢ ÇıkıĢ Yapan VatandaĢlar(2009)

Kaynak: Tuik

GiriĢ yapanların çıkıĢ yapanlardan fazla olması, aynı zamanda Türkiye‟nin turizm

ihracat gelirinin ithalât giderinden fazla olması sonucunu da doğurmaktadır.

Türkiye‟nin 1963-2006 dönemi turizm ihracat geliri ve ithalât gideri artıĢ sergilemekle

beraber, genel olarak gelir meblağı giderinden çok fazladır. (ĠĢ güç Endüstri ĠliĢkileri ve Ġnsan

Kaynakları Dergisi)

ġekil 86: Türkiye‟de Turistik Tesis Sayıları

Kaynak: Tuik

01000000200000030000004000000500000060000007000000

Demir Yolu Deniz Yolu Kara Yolu Hava Yolu

çıkış 11037 340350 3499095 6642693

Giriş 10120 330693 3449659 6451711

GiriĢ ve ÇıkıĢ Kapılarının Bağlı Olduğu Ġl ve UlaĢım

Yoluna Göre GiriĢ ve ÇıkıĢ Yapan VatandaĢlar (2009)

9656 96599597

9877

95089587

9,6309681

2000 2001 2002 2003 2006 2007 2008 2009

Turistik Tesislere İlişkin Veriler

Tesis Sayısı

Page 19: hizmetler

125

ġekil 87:Türkiye‟de Turistik Tesislerdeki Oda Sayısı

Kaynak:Tuik

ġekil 88:Türkiye‟de Turistik Tesislerdeki Yatak Sayıları

Kaynak:Tuik

312502 329793 327960377330

415334 427158 443,492445570

2000 2001 2002 2003 2006 2007 2008 2009

Turistik Tesislere İlişkin Veriler

Oda SAyısı

669904 704637 701317820066 804303

931372 965,154969759

2000 2001 2002 2003 2006 2007 2008 2009

Turistik Tesislere İlişkin Veriler

Yatak Sayısı

Tesise GeliĢ

Sayısı

(Toplam)

Tesise GeliĢ

Sayısı

(Yabancı)

Tesise GeliĢ

Sayısı

(VatandaĢ)

Geceleme

Sayısı

(Toplam)

Geceleme

Sayısı

(Yabancı)

Geceleme

Sayısı

(VatandaĢ)

2002 18.888.300 9.871.594 7.916.706 58.514.943 43.312.498 15.202.445

2003 17.421.324 8.991.456 8.429.868 57.099.904 40.866.002 16.233.902

2004 20.706.676 10.981.763 9.724.913 68.084.502 49.727.905 18.356.597

2005 23.411.002 12.952.616 10.458.386 74.927.084 56.108.453 18.818.831

Page 20: hizmetler

126

Tablo 70: Turizm ĠĢletme Belgeli Konaklama Tesislerine GeliĢ ve Geceleme Sayıları

Kaynak: Tuik

Tablo 71: Belediye Belgeli Konaklama Tesislerine GeliĢ ve Geceleme Sayıları

Kaynak: Tuik

2006 23.466.672 11.896.571 11.570.101 68.143.098 46.640.460 21.502.638

2007 26.832.851 14.794.270 12.038.581 78.788.057 56.539.898 22248156

2008 24.934.002 13.647.606 11.286.396 77.750.742 56.918.298 20.832.444

2009 26.526.820 14.388.998 12.137.822 82.916.475 59.986.967 22.929.508

Tesise GeliĢ

Sayısı (Toplam)

Tesise GeliĢ

Sayısı (Yabancı)

Tesise GeliĢ

Sayısı (VatandaĢ)

Geceleme Sayısı

(Toplam)

Geceleme Sayısı

(Yabancı)

Geceleme Sayısı

(VatandaĢ)

2002 11.706.269 3.249.837 8.456.432 22.929.843 9.901.035 13.028.808

2003 9.966.563 2.356.304 7.610.259 22.833.315 10.252.308 12.581.007

2004 10.769.439 3.095.238 7674201 25.217.400 12.343.869 12.873.531

2005 11.158.166 3.257.825 7.900.265 28.080.619 15.032.937 13.047.158

2006 10.289.532 2.260.485 8.029.047 22.909.679 10254891 12.654.788

2007 16.942.511 4.802.653 12.139.858 3.179.253 1.7651.942 19.527.311

2008 15.584.016 4.115.212 11.468.804 36.167.014 16.672.587 19.494.427

2009 18.538.341 491.5424 13.622.917 41.472.742 19.683.973 21.788.769

Page 21: hizmetler

127

5.4.1.2 Turizmin Türkiye ekonomisine katkısı:

Yukarıda da vurgulandığı gibi, Türkiye‟de turizm 1980'li yıllardan itibaren hızlı bir

geliĢim sürecine girmiĢ, 2000‟li yıllardan sonra da Türkiye ekonomisi için önemli bir sektör

durumuna dönüĢmüĢtür. Turizmin Türkiye ekonomisine olan katkısı çok boyutlu bir olgudur.

Bu bağlamda 1985–2005 yılları arasında turizm gelirlerinin GSMH içindeki payının %2

civarından, 2000‟li yılların baĢında %7‟lere yükseldiği, 2005 yılında da diğer sektörlerdeki

geliĢmeler doğrultusunda % 5 civarında gerçekleĢtiği belirtilmelidir. (Coğrafya Dergisi 17/1-

2 (2008), 27-34, Ġzmir TURKEY)

ġekil 89: Türkiye‟de Turizm Gelirlerinin GSMH Ġçindeki Payı

Kaynak: Tuik

Turizm gelirlerinin GSMH içindeki payında olduğu gibi, ihracat gelirleri içindeki payı

da 2000‟li yıllarda önemli bir büyüklüğe ulaĢmıĢtır. TÜĠK verilerine göre 1965 yılında turizm

gelirlerinin ihracat gelirleri içindeki pay yalnızca %3‟lük bir değer gösterirken, bu rakam

1985 yılında % 18,6‟ya, 2000 yılında, %27,5‟e yükselmiĢtir. 2006 yılı verilerine göre de,

turizm gelirlerinin ihracat gelirleri içindeki payı %19,7 olarak gerçekleĢmiĢtir. 2006 yılında

turizm gelirlerindeki oransal düĢüĢ, turizmin kısmen gerilemesinden çok, diğer sektörlerdeki

ihracat artıĢlarına bağlanabilir. (Coğrafya Dergisi 17/1-2 (2008), 27-34, Ġzmir TURKEY)

1985-1989 1990-1994 1995-1999 2000-2004 2005-2009

% 2.3 2.4 3.4 5.6 5

0

1

2

3

4

5

6

Türkiye'de Turizm Gelirlerinin GSMH İçindeki Payı

Page 22: hizmetler

128

ġekil 90: Türkiye‟de Turizm Gelirlerinin Ġhracat Ġçindeki Payı

Kaynak: Tuik

Türkiye‟de 1995 yılında turizm sektöründe istihdam edilenlerin sayısı 129 bin kiĢidir.

1997 verilerine göre ise bu sektörde 262 bin kiĢinin konaklama alanında, 7 bin kiĢinin turist

rehberi olarak istihdam edildiği belirtilmektedir. (Coğrafya Dergisi 17/1-2 (2008), 27-34,

Ġzmir TURKEY)

Kültür ve Turizm Bakanlığı‟nın verilerine göre konaklamadan eğlenceye, ulaĢımdan

yeme-içme ve rehberliğe kadar birçok alanda 1,5 milyona yakın kiĢiye istihdam yaratan

turizm sektörü, Türkiye'deki istihdamın %17'sini sağlamaktadır. (Coğrafya Dergisi 17/1-2

(2008), 27-34, Ġzmir TURKEY)

ġekil 91: Türkiye‟de Ġstihdam GeliĢimi

Kaynak: Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği

5.4.1.3 Yurtdışında yaşayan Türkiye vatandaşlarının Türkiye turizmine katkısı:

2005 yılında Türkiye‟ye giriĢ yapan vatandaş ziyaretçi sayısı 3.604.881‟dır. Bu değer

Türkiye‟ye yapılan toplam ziyaret sayısının %17‟sini oluĢturmaktadır. Böylece, yurt dıĢında

yaĢayan Türk vatandaĢlarının Türkiye turizmine yaklaĢık 1/5‟lik bir katkı yaptığı

1985-1989 1990-1994 1995-1999 2000-2004 2005-2009

% 19 24 26 29 25

0

10

20

30

40

Türkiye'de Turizm Gelirlerinin İhracat İçindeki Payı

63.6

167.5246.3

319.3

1983 1993 2003 2007

Türkiye'de İstihdamın Gelişimi (1000)

Otel+Restaurant

Page 23: hizmetler

129

anlaĢılmaktadır. Aynı Ģekilde, Türkiye turizm gelirlerinin %23‟ünü yurt dıĢındaki Türk

vatandaĢları oluĢturmaktadır. (Coğrafya Dergisi 17/1-2 (2008), 27-34, Ġzmir TURKEY)

ġekil 92: Türkiye‟de Turizm Gelirlerinin Dağılımı

Kaynak: Ege Coğrafya Dergisi 17/1-2 (2008), 27-34, Ġzmir TURKEY

Türk vatandaĢlarının sağladığı turizm gelirleri aylar itibariyle değerlendirildiğinde,

özellikle Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarında yoğunlaĢtığı, Ağustos ayında zirve yaptığı

anlaĢılmakta; bu durum ziyaret ve harcamaların çoğunlukla yaz tatili amacı taĢıdığını

göstermektedir. (Coğrafya Dergisi 17/1-2 (2008), 27-34, Ġzmir TURKEY)

ġekil 93: Türkiye VatandaĢlarımızdan Sağlanan Turizm Gelirleri(2005)

Kaynak: Coğrafya Dergisi 17/1-2 (2008), 27-34, Ġzmir TURKEY

23%

77%

Türkiye'de Turizm Gelirlerinin Dağılımı

Yurt Dışındaki Vatandaş Geliri

Yabancı urist Geliri

232.4

145 153.1 165.4 173.8 187.7

585

949.6

793.6

296262 289.3

Ocak Şubat Mart Nisan Mayıs Hazıran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aralık

Türkiye VatandaĢlarından Sağlanan Turizm Gelirlerinin Aylara Göre Dağılımı

(2005)

Page 24: hizmetler

130

5.4.1.4 Dünya turizminde ilk on:

TURĠST SAYISI (*)

No Ülke Milyon KiĢi Dünyadaki Payı (%)

1 Fransa 79,3 8,6

2 ABD 58,0 6,3

3 Ġspanya 57,3 6,2

4 Çin 53,0 5,7

5 Ġtalya 42,7 4,6

6 Ġngiltere 30,2 3,3

7 Ukrayna 25,4 2,8

8 Türkiye 25,0 2,7

9 Almanya 24,9 2,7

10 Meksika 22,6 2,5

Dünya Toplamı 922

TURĠZM GELĠRĠ

No Ülke Milyar Dolar Dünyadaki Payı (%)

1 ABD 110,1 11,7

2 Ġspanya 61,6 6,5

3 Fransa 55,6 5,9

4 Ġtalya 45,7 4,8

5 Çin 40,8 4,3

6 Almanya 40,0 4,2

7 Ġngiltere 36,0 3,8

8 Avustralya 24,7 2,6

9 Türkiye 22,0 2,3

10 Avusturya 21,8 2,3

Dünya Toplamı 944

Tablo 72: Ülkelere Göre Turist Sayıları ve Turizm Gelirleri

Kaynak: Dünya Turizm Örgütü

Page 25: hizmetler

131

5.4.2 EGE BÖLGESĠNDE TURĠZM SEKTÖRÜNDEKĠ GELĠġMELER:

Ege ve Batı Akdeniz bölgesi, alternatif turizm imkanları açısından son derece yüksek

kapasiteye sahip bir bölgedir. Her tür turizmin (deniz, kültür, tarih, sağlık gibi) merkezidir.

Sadece Türkiye‟nin değil dünyanın turizm merkezlerindendir. (TUSKON Ege Raporu,2007)

5.4.2.1 Ege Bölgesi’nde altyapı ve turizmin iller bazında değerlendirilmesi:

Ege Bölgesi turizm bakımından zengin bir doğal ve kültürel yapıya sahiptir. Özellikle

son yıllarda oldukça yaygınlaĢan yat turizminde bölge oldukça geliĢmiĢtir.(TUSKON Ege

Raporu,2007)

KuĢadası‟ndan Antalya‟ya kadar olan koyları dolaĢan yat turizmi, “Mavi Yolculuk”

adıyla yaygınlaĢmıĢ ve bölgeye önemli miktarda yerli ve yabancı turist çekmektedir.

Ülkemizin baĢlıca üç yat limanı olan KuĢadası, ÇeĢme ve Bodrum yat limanları bu

kıyılardadır. Ege Denizi‟nde deniz suyu sıcaklıkları, kuzeyden güneye doğru artmakta ve

denize girme süresi de buna paralel olarak uzamaktadır.

Kıyılarda kuzeyden Ġzmir‟e kadar yılda beĢ ay olan denize girme süresi, KuĢadası‟ndan

sonra artmaya baĢlamakta ve Bodrum‟da sekiz ayı bulmaktadır.

Ege Bölgesi‟nde yer alan kaplıcalar da sağlık turizmi açısından ilgi görmektedir.

Denizli‟de Karahayıt ve Pamukkale kaplıcaları; Ġzmir‟de Balçova, Dikili, Davutlar, ÇeĢme ve

ġifne kaplıcaları; Kütahya‟da Simav-Gediz, Yoncalı, Harlek ve Murat Dağı ve Eynal

kaplıcaları; Manisa‟da KurĢunlu ve Sart kaplıcaları; Afyon Sandıklı, Gazlıgöl ve Hüdayi

kaplıcaları sağlık turizmi açısından önemli mekanlardır. (TUSKON Ege Raporu,2007)

Ege Bölgesi arkeoloji ve tarih özellikleriyle de turizm merkezidir. Ġzmir‟de Efes ve

Bergama; Denizli‟de Pamukkale (Hierapolis); Aydın‟da Priene, Miletos, Didim, Afrodisias,

Datça‟da Knidos, Bodrum‟da Halikarnassos, Manisa‟da Sart yıkıntıları bu anlamda ilk akla

gelen arkeolojik mekanlardır. Dünyanın yedi harikasından ikisi sayılan Efes Artemis tapınağı

ve Halikarnassos Mausoleion‟u Ege Bölgesi‟ndedir. Ayrıca Selçuk‟ta Meryem Ana‟nın Evi

ve Sen Jan Kilisesi, Didim‟de Apollon tapınağı yabancı turistlerin ilgisini çekmektedir.

(TUSKON Ege Raporu,2007)

2010 yılı yapılan hesaplamalara göre Pamukkale‟ye gelen turistlerin Türkiye‟ye

gelenlere oranı %6‟dır. Yani %13‟ten %6‟ya düĢmüĢtür. (ĠZKA Ġzmir Bölgesi Mevcut Durum

Raporu,2008)

Manisa kültür turizmi açısından oldukça zengindir. AlaĢehir‟de Hristiyanların 7 adet

kutsal Katolik kilisesinden biri bulunmaktadır. Yakınlarında Efes gibi önemli kültür yerleri

mevcuttur. (TUSKON Ege Raporu,2007)

Page 26: hizmetler

132

Yapılan araĢtırmalar deniz, güneĢ ve kum turizminin Antalya‟nın cazibesi olduğunu

ortaya çıkarmaktadır. Antalya 2008 yılında 9 milyon turist çekmiĢtir. (TUSKON Ege

Raporu,2007)

Antalya kongre ve futbol turizmi için elveriĢlidir.

Kütahya jeotermal enerji bakımından zengin kaynaklara sahiptir. Türkiye‟de bulunan

240 jeotermal kaynaktan 32‟si, Türkiye genelinde ilan edilmiĢ bulunan 34 termal turizm

merkezinden 7‟si Kütahya‟da bulunmaktadır. Frig vadisinde bulunan kaya kiliseler, Frig kaya

anıtları, Aizonai Antik kentinde bulunan Zeus Tapınağı, Anfi tiyatro, tarihi konaklar turizm

için elveriĢli yerler olarak görülmektedir. (ĠZKA Ġzmir Bölgesi Mevcut Durum Raporu,2008)

5.4.2.2 Ege Bölgesi’nde turizm istatistikleri:

ġekil 94: Ġzmir‟e Gelen Yabancı Sayısının Türkiye‟ye Oranı 2000-2008

Kaynak : TÜĠK,2008

Ege bölgesi, Ġstanbul ve Antalya ile birlikte Türk turizminin en önemli üç

destinasyonundan biridir. Ġzmir ve Muğla‟ya havayolu ve denizyolu ile, Aydın‟a ise sadece

denizyolu (KuĢadası limanı) ile turist giriĢi olmaktadır. Denizli‟ye giden turistin çoğunluğu

ise bu illerdeki kapılardan ve Antalya‟dan giriĢ yaptıktan sonra karayolu ile Denizli‟ye

taĢınmaktadır.(TUSKON Ege Raporu,2007)

Bölgeye Havayoluyla

GiriĢ Yapan Yabancı

Ziyaretçi

Bölgeye Denizyoluyla

GiriĢ Yapan Yabancı

Ziyaretçi

Bölgeye

GiriĢ Yapan

Toplam

Yabancı

Ziyaretçi

Türkiye’ye Gelen

Toplam Yabancı

Ziyaretçi

Bölgenin

Türk Turizmi

Ġçindeki Payı

(%)

2004

2.716

832

3.548

17.517

20,3

Page 27: hizmetler

133

2005

3.023

942

3.965

21.125

18,8

2006

2.504

1.024

3.528

19.820

17,8

2007

2.802

1.247

4.049

23.341

17,3

2008

3.083

1.421

4.504

26.337

17,1

2009

3.077

1.414

4.491

27.077

16,6

Tablo 73: 2004-2009 yılları arasında Muğla, Aydın ve Ġzmir‟den giriĢ yapan yabancı

ziyaretçi sayısı (bin kiĢi)

Kaynak: Kültür ve Turizm Bakanlığı

Ege bölgesine gelen turist sayısı 2004‟te 3.548.000 iken, 2009‟da 4.491.000‟e

yükselmiĢtir. BeĢ yıldaki toplam artıĢ oranı % 26,6‟dır. Aynı dönemde Türkiye‟ye gelen

toplam turist sayısı ise % 54,6 artmıĢtır. Ege bölgesine gelen turist sayısının Türk

turizmindeki artıĢın gerisinde kalmasıyla bölgenin Türk turizmi içindeki payı % 20,3‟ten %

16,6‟ya düĢmüĢtür.(TUSKON Ege Raporu,2007)

2004-2009 yılları arasında Ege bölgesine denizyoluyla gelen yabancı turist % 70 gibi

yüksek bir oranda artarken, havayoluyla gelenlerin artıĢ oranı % 13,3‟te kalmıĢtır. 1960'li

yıllardan 80'li yıllara kadar Türkiye'ye gelen turistlerin yarıya yakın kısmı için Ġzmir ve

çevresi en önemli destinasyonlardan biri olma özelliğini korumuĢtur. Ancak Ġzmir'e gelen

turist sayısı son üç yıldır bir artıĢ eğiliminde olsa da, Ġzmir ili son 20 yıldır turizmde

gerilemiĢtir. ( BASIFED,2005; Ġzmir il kültür ve turizm müdürlüğü, 2009).Atina, nüfusundan

biraz daha fazla, Muğla nüfusunun yaklaĢık üç buçuk katı kadar, Antalya ve Barselona ise

nüfuslarının dört katından fazla yabancı çekmektedir. Ġzmir'e ise, nüfusunun yaklaĢık dörtte

biri kadar yabancı gelmektedir.(TUSKON Ege Raporu,2007)

Ġç ve dıĢ turizmin illere göre dağılımına baktığımızda Antalya, Muğla, Aydın ve

Ġstanbul'un daha fazla yabancı turist çektiğini, Ġzmir'in ise daha çok yerli turist çektiği

gözlenmektedir. Bu da mevut koĢullarda Ġzmir'in daha çok iç turizme yönelik hizmet

sunduğunu göstermektedir( Aykaç Yanardağ; Yanardağ, 2009).

Page 28: hizmetler

134

ġekil 95: Ġzmir Ve Yakın Coğrafyasındaki Bazı ġehirlerin Nüfusları Ve Bu ġehirlere

Gelen Turist Sayısı,2007

Kaynak: Atina Nüfusu 2001, Barselona nüfusu ise 30.06.2007 verileri

5.4.3 ĠZMĠR METROPOLĠTEN BÖLGESĠNDE TURĠZM SEKTÖRÜNDEKĠ

GELĠġMELER

5.4.3.1 İzmir’de turizmin mevcut durumu:

Turizmle ilgili sektörel bir analiz, arz açısından ve talep açısından olmak üzere iki

yönlü olarak değerlendirilmelidir.

Arz yönlü analiz: Mevcut kaynakların saptanmasını ve bu kaynakların özel sektörden

gelen turizm yatırımlarında ve devlet tarafından planlanan turizm politikalarında ne kadar

etkin kullanıldığını inceler.

Talep yönlü analiz: Belli bir bölgeye yönelik turizm talebini hem nitelik hem de nicelik

açısından benzer baĢka bölgelerle karĢılaĢtırarak o bölgenin rekabet gücünü tanımlar. Bu

anlamda arz yönlü ve talep yönlü analiz tamamlayıcı bir bilgi sunmaktadır.(Ġzmir‟de Turizm

ÇeĢitleri ve Turizm yatırımları ihtiyaç analizi,2009)

5.4.3.2 İzmir’in coğrafi konumu ve turizm kaynakları:

Türkiye‟nin en batısında yer alan ve tarihsel olarak hüküm süren tüm medeniyetlerde

önemli bir liman kenti olan Ġzmir‟in aynı zamanda bir sınır kenti olarak değerlendirildiğinde

özellikle ticaret ile ön plana çıkmaktadır. Bu anlamda, Ġzmir‟in coğrafi konumunu farklı

bölgelerarasında bir geçiĢ noktası olarak değerlendirmek mümkündür. (Ġzmir‟de Turizm

ÇeĢitleri ve Turizm yatırımları ihtiyaç analizi,2009)

>Ġzmir‟in en belirleyici coğrafi özelliği denizdir. Uzun bir kıyı Ģeridine ve turizm için

uygun bir iklime sahiptir.

>Ġzmir deniz dıĢındaki doğal kaynaklar açısından da oldukça zengin bir yapıya sahiptir.

Page 29: hizmetler

135

>Turizm açısından Ġzmir çok sayıda kültürel ve tarihi kaynaklara sahiptir.

>Ġzmir‟in turizm potansiyeli açısından bir diğer özelliği ise Türkiye‟nin üçüncü büyük

kenti olması ve bir metropol olmasıdır

>Ġzmir‟in merkez ve kıyı Ģeridindeki ilçeler dıĢında, özellikle doğu kesiminde kalan

ilçeler kır turizmi açısından uygun alanlar teĢkil etmektedir. (Ġzmir‟de Turizm ÇeĢitleri ve

Turizm yatırımları ihtiyaç analizi,2009)

5.4.3.3 İzmir’de turizm çeşitleri:

ġekil 96: Ġlçelere Göre Turizm ÇeĢitleri

Kaynak: Aytaç Yanardağ;Yanardağ,2009

Page 30: hizmetler

136

Tablo 74: Ġzmir Ġli Turizm Ürünleri ve Bölgeleri

Kaynak: Ġzmir‟de Turizm ÇeĢitleri ve Turizm yatırımları ihtiyaç analizi,2009

5.4.3.4 İzmir ili turizm göstergeleri:

Tablo 75: Ġzmir‟in Yabancı Turist Sayısındaki Payı

Kaynak: Ġzmir Valiliği Kültür ve Turizm Müdürlüğü

Toplam Almanya Rusya Ġngiltere Bulgaristan Hollanda Diğer

2003 GiriĢ

534 786 177 227 6 861 46 315 897 58 379 245 107

ÇıkıĢ 577 964 188 874 7 100 51 287 987 61 477 268 239

2004 GiriĢ

756 146 217 333 11 537 47 753 1 292 77 220 401 011

ÇıkıĢ 762 233 220 634 11 739 49 361 1 170 83 404 395 925

2005 GiriĢ

788 999 217 600 8 930 57 742 1 066 94 301 409 360

ÇıkıĢ 792 318 226 123 8 156 58 299 887 94 646 404 207

2006 GiriĢ 776 689 223 791 8 236 64 063 1 348 63 789 415 462

Page 31: hizmetler

137

Tablo 76: Milliyete göre en çok giriĢ ve çıkıĢ yapan ziyaretçi sayısı 2003-2008

Kaynak: Ġzmir Valiliği Kültür ve Turizm Müdürlüğü

ĠLLER 2007 2000 1990 1985

TOPLAM 23340211 10428153 5397748 2190217

ANTALYA 7291734 3300959 826491 70678

ĠSTANBUL 6453598 2420541 720727 1121931

MUĞLA 2571 1351745 407973 99156

EDĠRNE 2268110 1010801 1266630 384027

ĠZMĠR 966693 481617 523216 179813

DĠĞER 3788 1862490 1652711 334612

Tablo 77: Ġzmir ve Diğer Ġllere Gelen Yabancı Sayıları KarĢılaĢtırma

Kaynak: Tüik bölgesel izleme göstergeleri, 2007

Tablo 78: GiriĢ yoluna göre gelen yabancılar

Kaynak: TÜĠK, Bölgesel Ġzleme Göstergeleri 2008, TR31

ÇıkıĢ 774 193 219 357 8 047 64 489 1 359 65 435 415 506

2007 GiriĢ 966 693 235 354 8 796 79 338 4 234 71 616 567 355

ÇıkıĢ 987 303 244 532 8 799 81 089 4 380 73 885 574 618

2008 GiriĢ

1 034 064 251 427 13 704 91 234 4 253 71 348 602 098

ÇıkıĢ 1 040 217 255 939 14 321 90 398 4 579 72 189 602 791

GiriĢ yoluna

göre gelen

yabancı sayısı

2003 2004 2005 2006 2007 2008

HAVAYOLU

479 753 627 379 668 075 541 586 628 121 696 879

DEMĠRYOLU

- - - - - -

DENĠZYOLU

55 033 128 767 120 924 235 103 338 572 337 185

KARAYOLU

- - - - - -

TOPLAM 534 786 756 146 788 999 776 689 966 693 1 034 064

Page 32: hizmetler

138

ÇıkıĢ yoluna göre

Giden yabancılar 2003 2004 2005 2006 2007 2008

HAVAYOLU

523 943 637 228 670 434 538 655 648 124 702 470

DEMĠRYOLU

- - - - - -

DENĠZYOLU

54 021 125 005 121 884 235 538 339 179 337 747

KARAYOLU

- - - - - -

TOPLAM 577 964 762 233 792 318 774 193 987 303 1 040 217

Tablo 79: ÇıkıĢ Yoluna Göre Giden Yabancılar

Kaynak: TÜĠK, Bölgesel Ġzleme Göstergeleri 2008, TR

5.4.3.5 İzmir ilinde konaklama göstergeleri:

Ġlde 135 adet turizm iĢletme belgeli tesis, 50 adet turizm yatırım belgeli tesis mevcuttur.

Bu tesislerdeki toplam yatak sayısı: 38 712‟dir. Ġlde toplam 297 adet seyahat acentesi

bulunmaktadır. (Ġzmir Ġl Özel Ġdaresi 2010-2014 Stratejik Planı)

Turizm ĠĢletme Belgeli Tesis Sayısı 135

Turizm ĠĢletme Belgeli Yatak Sayısı 25104

Turizm Yatırım Belgeli Tesis Sayısı 50

Turizm Yatırım Belgeli Yatak Sayısı 13608

Tablo 80: Konaklama Tesisleri

Kaynak: Valilik Brifing 2008

Restoran 47

Kafeterya 2

Bar 1

Müstakil Eğlence Yeri 10

Toplam 60

Tablo 81: Turizm ĠĢletme Belgeli Yeme Ġçme Tesisleri

Kaynak: Valilik Brifing 2008

Page 33: hizmetler

139

Ġzmir Türkiye geneli Ġzmir‟in payı (Yüzde)

Turizm ĠĢletme Bel. Tesis

Sayısı

135 2475 5.4

Turizm ĠĢletme Bel.

Yatak Sayısı

25104 508632 4.9

Turizm Yatırım Bel.

Tesis Sayısı

50 869 5.7

Tablo 82: Konaklama Tesisleri Ġzmir-Türkiye KarĢılaĢtırması

Kaynak: Ġzmir Kalkınma Ajansı 2009-2013 Bölgesel Kalkınma Planı Verileri

Tablo 83: Ġzmir Ġli Tesis Sayıları ve Kapasiteleri

Kaynak: Ġzmir Valiliği Kültür ve Turizm Müdürlüğü

2004 2005 2006 2007

Yer Yab Top Yer Yab Top Yer Yab Top Yer Yab Top

Konaklay

an

sayısı

781.711

484.636

1.266.34

7

731.223

459.579

1.190.802

776.469

345.523

1.121.992

891752

440177

1331.929

Geceleme

sayısı

1.455.900

705.011

.160.911

.323.279

1.618.048

2.941.327

1.405.735

1.136.592

2.542.327

1.624.065

1.487.548

3.111.613

Ortalama

kalıs

süresi

(gün)

1.9

3.5

2.5

1.8

3.5

2.5

1.8

3.3

2.3

1.8

3.4

2.3

Doluluk

oranı (%)

20.48

23.99

44.47

18.672

22.83

41.49

21.38

7.29

38.66

21.82

23.83

45.65

Tablo 84: Ġzmir Konaklama Göstergeleri

Kaynak: Ġzmir‟de Turizm ÇeĢitleri ve Turizm Yatırım Ġhtiyaç Analizi,2009

Page 34: hizmetler

140

Tablo 85: Ġzmir ilinde en fazla Konaklayan kiĢi, geceleme sayısı,ortalama kalıĢ süresi

Milletlere göre dağılım

Kaynak: http://www.kulturgov.tr 11.04.2009

Toplam Otel Motel Tatil köyü Pansiyon Kamp/Karavan Hostel/Gençlik kampı

2003 4 955 122 2 363 731 61 660 138 586 67 089 49 468 38 095

2004 6 499 900 3 452 049 49 332 133 819 164 988 65 413 26 998

2005 5 450 180 2 659 909 57 662 68 887 95 634 38 773 28 572

2006 7 633 309 2 286 999 51 581 86 900 68 362 58 254 38 378

2007 8 402 551 2 385 547 72 549 62 827 218 613 38 030 49 114

Tablo 86: Konaklama türüne göre çıkıĢ yapan yabancı ziyaretçilerin geceleme sayısı,

2003-2007

Kaynak: Ġzmir‟de Turizm ÇeĢitleri ve Turizm Yatırım Ġhtiyaç Analizi,2009

Page 35: hizmetler

141

5.4.3.6 İlçeler bazında konaklama göstergeleri:

Tablo 87: Ġzmir Ġlçelerinde Tesis Sayısı ve Kapasiteleri

Kaynak: Ġzmir Valiliği Kültür ve Turizm Müdürlüğü

Tablo 88: Ġzmir ilçelerinde Konaklayan KiĢi Sayısı

Kaynak: http://www.kulturgov.tr 11.04.2009

Ġzmir ve ilçelerinde konaklayan kiĢi sayılarına bakıldığında Ġzmir ilçelerinin

sıralamasında ilk beĢe giren diğer ilçelere baktığımızda ÇeĢme ve Selçuk dönüĢümlü olarak 2.

Page 36: hizmetler

142

ve3. sırayı paylaĢırken, Balçova ve Menderes 4. ve 5. sıraları, belirli yıllarda ise Foça 5.

Sırayı almaktadır. Burada türlere göre bir değerlendirme yaparsak, Konak Ģehir turizmi,

ÇeĢme ve Foça deniz turizmi, Menderes hem deniz hem kültür turizmi, Selçuk kültür turizmi

ve Balçova termal turizmi ile sıralamaya girmiĢlerdir. Bu da yatırım potansiyeli açısından

dikkate değer bir noktadır. Bu tabloda yıllara göre sıralamada bir değiĢiklik olmaması,

turizmle ilgili çalıĢmaların ve yatırımların artmadığına iĢaret etmektedir. (Ġzmir‟de Turizm

ÇeĢitleri ve Turizm yatırımları ihtiyaç analizi,2009)

Tablo 89: Ġzmir Ġlçelerinde Geceleme Sayıları

Kaynak: http://www.kulturgov.tr 11.04.2009

Yerlilerin gecelemesinde Konak ve ÇeĢme öne çıkarken, yabancıların gecelemesinde

Menderes ve Selçuk öne çıkmaktadır. Yine yerlilerin geceleme tercihlerinde 4. ve 5. sırayı

Foça ve Balçova paylaĢmaktadır. Termal turizmi de Ġzmir için bir gedik pazar alanı olarak

değerlendirilebilir. (Ġzmir‟de Turizm ÇeĢitleri ve Turizm yatırımları ihtiyaç analizi,2009)

Page 37: hizmetler

143

Tablo 90: Ġzmir Ġlçelerinde Ortalama KalıĢ Süreleri(Gün)

Kaynak: http://www.kulturgov.tr 11.04.2009

Ortalama kalıĢ süresi gelen turist sayısına bağlı olduğu için, az sayıda turistin geldiği ve

bu az sayıda turistin uzun kaldığı yerlerde bu ortalama yükselir; bu nedenle turizm potansiyeli

ve hatta fazla tesisi olmayan ilçeler dahi sıralamaya girebilir. Yıllar boyunca baktığımızda,

Menderes‟in özellikle yabancıların ortalama kalıĢ süresinde ve toplam rakamlarda birinci

olduğunu, ancak yerli turistler tarafından tercih edilmediği görülmektedir. Diğer iki tablodan

farklı olarak, ÇeĢme, Foça, Menderes ve Selçuk‟a Dikili, Foça ve Seferihisar da katılırken,

Konak bu kategoride tamamen sıralamanın dıĢında kalmıĢtır. Seferihisar özellikle son üç yılda

atılım yaparken, Karaburun ve Dikili‟nin durumu daha değiĢkendir. Konak‟ın ortalama kalıĢ

Page 38: hizmetler

144

süresinde geriye düĢmesi Konak‟a gelen yerli turistlerin ya iĢ amacıyla ya da baĢka bir yere

giderken transit yolcu olarak burada kalmasıdır. (Ġzmir‟de Turizm ÇeĢitleri ve Turizm

yatırımları ihtiyaç analizi,2009)

Tablo 91: Ġzmir Ġlçelerinde Doluluk Oranları

Kaynak: http://www.kulturgov.tr 11.04.2009

Doluluk oranının bir ilçede ya da ölçüm yapılan yerdeki tesis sayısı ve yatak

kapasitesiyle doğrudan iliĢkilidir. (Ġzmir‟de Turizm ÇeĢitleri ve Turizm yatırımları ihtiyaç

analizi,2009

Page 39: hizmetler

145

6 LOKASYON ORANI ( LQ )

Lokasyon oranı (Location Quotient) ya da kısaca LQ, sanayinin bir bölgedeki

yoğunluğunun ülkedeki yoğunluğa oransal değerini veren bir ölçüdür. Katsayı, bir bölgede

nispi olarak belirli bir sanayinin yoğunlaĢmasını ya da belirli bir sektörün uzmanlaĢmasını

ölçmektedir. Lokasyon oranı olarak da bilinen lokasyon katsayısı LQ ile bir bölgedeki

sanayileĢme düzeyinin artması ya da azalması, bölgede hangi sanayi sektörünün geliĢtiği ya

da gerilediği, bölgedeki sanayileĢmenin ülkeye göre nispi önemi ortaya konulmaktadır. Bir

bölgedeki ya da yöredeki ekonomik güçlerin ve zayıflıkların belirlenmesinde oldukça

önemlidir.

Lokasyon oranı (LQ), hem farklı sanayileri hem de bölgesel ekonomiler arasındaki

karĢılıklı benzerlikleri tanımlamada çok yararlıdır. Bu oran, sezgisel olarak açıkça bilinen

yığılma ekonomilerini onaylamakta (örn Denizli‟de tekstil sektörünün yoğunlaĢması gibi) ve

ekonomilerin büyümesi, değiĢmesi ve çeĢitlenmesi gibi geliĢen trendlerin ortaya çıkmasına

yardımcı olmaktadır.

Formülde, bir alandaki (il ya da bölge) ekonomik faaliyetlerin bileĢimi daha büyük bir

alan (bölge ya da ülke) ile kıyaslanmaktadır. Her iki alan için karĢılaĢtırılabilecek verilerin

mevcut olması halinde, herhangi bir sektör için LQ değeri hesaplanabilecektir.LQ katsayısının

hesaplanmasında istihdam, üretim ya da katma değer verileri kullanılabilmektedir. Temel ya

da temel olmayan sanayilerin belirlenmesinde kullanılmaktadır.

LQ‟nun 1‟den büyük değerleri, sektörün bölgedeki yoğunluğunun ülkenin diger

bölgelerine oranla daha fazla olduğunu göstermektedir. Aynı zamanda ele alınan bölgedeki

sektörün istihdam, üretim ya da katma değer oranlarının ülkenin diğer bölgelerine oranla daha

fazla olduğunu göstermektedir. LQ>1 ise o yöredeki ekonomi kendi kendine yeterlidir ve

hatta belirli bir sektördeki üretimin ihracatı yapılabilmektedir. Bu bölgede yerel tüketimden

daha fazla mal ya da hizmet üretilmektedir. Buna göre fazla üretim de bölge dıĢına ihraç

edilmektedir. Bir bölgedeki üretimin diğer yörelere ihraç edilmesi yerel ekonominin

büyümesine yardımcı olacaktır. Yüksek LQ düzeyine sahip sektör, yerel ekonomide

karĢılaĢtırmalı üstünlüğe dönüĢecektir. LQ, bölgesel ekonominin anlaĢılması ve bölgesel

kalkınma dinamiklerinin ortaya konması açısından iyi bir baĢlangıç noktasıdır.

Sanayi ihracatı yapan bölgeleri tanımlamak için (LQ > 1.25) kullanılmaktadır, bu da

aynı zamanda bölge içinde sanayinin uzmanlaĢma derecesinin ölçülmesini sağlamaktadır.

Diğer taraftan LQ<1 olması, sektörün bölgedeki yoğunluğunun ülkenin diğer bölgelerine

oranla daha az olduğunu göstermektedir. Bölge mal ya da hizmet ithal etme eğilimindedir.

(uygulanabilir bir kural olarak LQ < 0.75‟ten az olması bölgede ilgili sektör ürünlerinin daha

Page 40: hizmetler

146

çok ithal edildiğini göstermektedir). Bölgede sanayinin yığılması ülke ortalamasından daha

azdır. Lokasyon oranının artmasının ya da azalmasının belirlenmesi, bölgesel ekonomide ilgili

sektörün öneminin zaman içinde nasıl değiĢtiği hakkında fikir verecektir.

Örnek olarak, bir bölgede imalat sanayinin büyümesi isteniyorsa, LQ‟su büyük fakat

azalan sanayiler üzerine odaklanmalıdır. Büyük lokasyon oranına sahip sanayiler ise bugünkü

ekonomi için oldukça önemlidir ve bu sanayiyi kaybetmek ekonomi için oldukça büyük bir

sıkıntıya neden olacaktır. Bu sanayilerde bölgedeki yogunlaĢma ülke geneline göre daha

yüksektir fakat azalmaktadır. Bu durum yerel ekonomideki eski sektörlerde gerçekleĢiyorsa,

bu sektörler sübvanse edilerek güçlendirilmeli ya da yeni bir lider sektörle yer

değiĢtirilmelidir.

Bir diğer örnek ise küçük ve azalan lokasyon katsayısına sahip sanayilerdir. Ülke

ortalamasına göre bölgedeki imalat sanayi payı düĢüktür ve bu oran gittikçe azalmaktadır.

Bunlar büyük olasılıkla en zayıf sanayiler ya da sektörlerdir. Bu sanayiler ekonomi için

önemli değildir ve bölge için çok fazla potansiyel taĢımamaktadır. Diğer taraftan küçük fakat

artan lokasyon oranına sahip sanayiler, ekonomi için gelecekte önemli bir büyüme kaynağı

olabilecektir ve bu sektörlere özel bir önem verilmesi gereklidir. Bu sektörler önemli büyüme

kaynağı ya da geleceğin lider sektörü olabilecektir.

Sektörel YığınlaĢmalar: Sektörlerin bir coğrafyada kümeleĢmeleri; bilgi ve teknoloji

taĢmaları, ölçek ekonomileri gibi pozitif dıĢsallıklar yaratarak, firmaların yerel ve uluslar arası

piyasalarda sahip oldukları rekabet gücünü arttırmaktadır. Sanayi kümelerinin belirlenmesinin

bir aĢaması olarak kabul edilen sektörel yığınlaĢmaların ölçülmesinde kullanılan temel

yöntemlerden biri yerelleĢme katsayılarının hesaplanmasıdır. Sanayinin bir bölge içinde

yoğunlaĢması ölçek ekonomilerine, uzmanlaĢmaya ve yenilik için gerekli olan bilgi

kaynaklarına daha kolay ulaĢılabilmesine olanak tanımaktadır.

Türkiye imalat sanayinde sektörler belli bölgelerde yoğunlaĢma eğilimi göstermektedir.

Bulgular, sanayinin bölgesel yoğunlaĢmasının, emek yoğun ve hammadde yoğun

sektörlerden, ileri teknolojiyi yansıtan sektörlerin lehine olarak değiĢmiĢ olduğu yönündedir.

Yerseçim Katsayısı ( lokasyon katsayısı / location quotient ) : Bir ülkede, belli bir bölgenin

bir ekonomik etkinlik dalındaki payının, yine o bölgenin bir baĢka kesimdeki payı ile, katma

değer, çalıĢan nüfus, alan ya da benzeri bir ölçüte göre karĢılaĢtırılmasına olanak veren oran.

(RuĢen KeleĢ) Örneğin; bölgelerin tarım sektöründe çalıĢan yüzdeleri, ülke geneli tarım

sektöründe çalıĢan yüzdesine bölünmek suretiyle tarımsal nüfusun en fazla nerelerde

toplanma eğiliminde olduğu saptanır. Veya bölgelerdeki Sivas doğumluların yüzdesi toplam

Page 41: hizmetler

147

Sivas doğumluların yüzdesine bölünmek suretiyle lokasyon katsayıları hesaplanabilir. Sivas

doğumluların en fazla nerelerde toplanma eğiliminde olduğu saptanır.

7 GENEL DEĞERLENDĠRME ve SONUÇ

Ġzmir‟in çok sektörlü ekonomik yapısı bir avantaj değil, dezavantaj oluĢturmaktadır.

Objektif ve bilimsel yaklaĢımlara dayanarak, Ġzmir‟in hangi sektörlerde uzmanlaĢacağı ortaya

koyulmalıdır. Stratejik ve yükselen sektörlerin tespit edilmesine yönelik çalıĢmalarda

yükselen sektörleri üç ana grup olarak ele alınabileceği gözükmektedir. Birinci grup Ġzmir‟in

tarımsal üretimiyle iliĢkili sanayi sektörleridir. Ġkinci grup mevcuttaki Ar-Ge, üniversite ve

kalifiye iĢgücü olanaklarından yararlanılarak daha da geliĢtirilebilecek ileri teknolojiye dayalı

sektörlerdir. Son grup diğer sektörleri destekleyen ve Ġzmir‟in metropoliten kent ve hizmet

merkezi olma özelliğini daha da artıracak iĢ destek faaliyetleridir.

Ġmalat sanayinde tarıma dayalı sanayilerden gıda ve içecek imalatı, giyim eĢyası imalatı

parlayan sektörler olarak Ġzmir‟de geliĢtirilmesi gereken sektörlerdir. Ġleri teknolojiye dayalı

sanayilerden bilgisayar ve büro makineleri imalatı, tıbbi aletler imalatı buradaki üniversiteler,

nitelikli iĢgücü potansiyeli ve dünyadaki son eğilimler göz önüne alındığında ikinci önemli

imalat sanayidir.

Doğal kaynaklar açısından rüzgar ve jeotermal enerji potansiyelleri önem arz

etmektedir. Rüzgar, jeotermal, güneĢ ve biyokütle enerjisi sektörlerinde teknoloji üretimi, ar-

ge projelerinin desteklenmesi, insan kaynağının geliĢtirilmesi ile birlikte yenilenebilir enerji

altyapısının geliĢtirilmesi önem taĢımaktadır. Yenilenebilir enerji sektörü bölgenin

kalkınmasında etki uyandıracak anahtar sektörlerden biridir.

Ġzmir‟in ticaret merkezi olma özelliğini güçlendirmek amacıyla liman kapasitesi

geniĢletilmeli ve bağlantı yolları çeĢitlenerek çoğaltılmalıdır. Ġzmir‟de üretilen ürünlerin

ihracat değerinin artırılması için uluslar arası pazarlarda rekabet gücünü artırmaya yönelik

politikalar geliĢtirilmelidir. Bu politikaların ekseni üretimde teknolojiye ve kaliteye dayalı

rekabet politikası olmalıdır.

Tarihin, kültürün, doğanın ve denizin buluĢtuğu Ġzmir, Türkiye‟nin önemli turizm

merkezlerinden biridir. Ege destinasyonu içinde önemli bir duraktır. Ġzmir‟in turizm

potansiyeli yeterince etkin kullanılmamaktadır. Öncelikle Ġzmir‟de turizme yönelik hem kamu

yatırımlarının hem de özel sektör yarımlarının arttırılması gerelmektedir. Turizmden elde

edilen gelirin arttırılması için turizmin çeĢitlenmesi ve farklı turizm çeĢitlerinin

entegrasyonunun sağlanmasının yanında turizmde hizmet kalitesinin de arttırılması

Page 42: hizmetler

148

gerekmektedir. Ġzmir‟in sahip olduğu turizm değerleri ve turizm olanakları etkin bir Ģekilde

tanıtılmalıdır.

2000 2010 2030

ĠZMĠR ĠLĠ

ĠLÇELERĠ TARIM SANAYĠ HĠZMETLER TARIM SANAYĠ HĠZMETLER TARIM SANAYĠ HĠZMETLER

NARLIDERE 3,2 9,4 87.4 3.25 14.92 81.62 2.1 24.5 78.4

BALÇOVA 2,5 16,6 80.9 2.46 23.03 74.09 2.2 30.7 68.1

KARġIYAKA 0,8 27,9 71.3 0.65 35.65 63.56 0.5 38.2 61.3

KONAK 0,8 28,9 70.3 0.53 34.67 64.63 0.5 41.7 58.8

BUCA 3,7 31,0 65.3 0.64 40.10 59.16 2.2 47.3 50.5

BORNOVA 2,4 32,6 65 0.64 39.14 60.15 1.7 43.9 54.40

FOÇA 31,86 3,61 64.53 30 3.70 67.30 30.5 4.5 65.00

GAZĠEMĠR 12,9 24,9 62.2 0.58 25.16 74.16 0.4 28.7 70.9

ÇĠĞLĠ 5,8 33,3 60.9 0.80 43.31 55.74 0.3 52.8 46.9

ÇEġME 31,96 7,79 60.25 32.5 7.00 60.50 35.5 10.1 54.4

GÜZELBAHÇE 29,0 12,3 58.7 9.65 20.66 69.58 35.3 10.1 54.6

URLA 35,01 8,58 56.41 34.1 8.00 57.9 33.1 7.5 59.4

SELÇUK 44,65 6,77 48.58 46.2 6.40 48.4 48.7 6.1 45.2

SEFERĠHĠSAR 48,25 9,02 42.73 50.3 7.70 42 51.1 7.1 41.8

ALĠAĞA 33,48 31,95 34.57 30.2 32.8 37 27.4 37.2 35.4

KARABURUN 61,74 4,96 33.3 60.2 4.40 35.4 59.6 4.1 36.3

DĠKĠLĠ 64,25 5,34 30.42 60.7 5.30 34 58.3 5.2 36.5

MENEMEN 57,86 13,73 28.41 50.25 17.65 32.10 36.8 25.6 37.6

MENDERES 62,81 11,46 25.73 55.05 19.90 25.05 45.5 29.1 25.4

BERGAMA 69,06 7,04 23.9 67.20 9.60 23.20 65.3 10.7 24.0

TORBALI 60,86 16,06 23.08 56.31 20.40 23.29 52.6 22.4 25,0

ÖDEMĠġ 70,42 7,06 22.52 67.08 7.12 26.80 65.5 7.5 27

TĠRE 68,13 9,41 22.46 62.27 13.63 25.00 60.1 29.2 20.7

KEMALPAġA 59,43 18,74 21.84 50.42 23.24 36.34 47.2 31.1 21.7

BAYINDIR 79,59 4,95 15.46 77.26 5.12 17.62 75.2 6.3 18.5

BEYDAĞ 79,30 5,60 15.1 76,73 6.20 18.07 72.4 7.1 20.5

KINIK 80,09 5,05 14.86 77.04 6.18 16.78 74.4 7.2 18.4

Tablo 92: Ġzmir Ġli Ġlçelerinde Ana Sektörlere Göre 2000-2010-2030 Yıllarına Ait Sektörel

Dağılım.