ilimiy dergi 2013 - .:: İsam kütüphanesi - veri tabanı...

34
Арашан гуманитардык институтунун ИЛИМИЙ ЖУРНАЛЫ Araşan Sosyal Bilimler Enstitüsü İLMÎ DERGİSİ 15-16 БИШКЕК / BİŞKEK - 2013 КЫРГЫЗ РЕСПУБЛИКАСЫ ОШ МАМЛЕКЕТТИК УНИВЕРСИТЕТИ

Upload: nguyendat

Post on 18-Mar-2018

253 views

Category:

Documents


7 download

TRANSCRIPT

Page 1: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

Арашан гуманитардыкинститутунун

ИЛИМИЙ ЖУРНАЛЫ

Araşan Sosyal BilimlerEnstitüsü

İLMÎ DERGİSİ

15-16

БИШКЕК / BİŞKEK - 2013

КЫРГЫЗ РЕСПУБЛИКАСЫОШ МАМЛЕКЕТТИК УНИВЕРСИТЕТИ

Page 2: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

65

OSMANLI ULEMÂSININ TANZIMAT SONRASI TEFSÎR ÇALIŞMALARI*1

Murat KAYA*2

Özet

Tanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü ve yazılı diye ikiye ayırmak mümkün-dür. Sözlü olanlar; medrese dersleri, halka açık dersler, cami ve tekkelerdeki Cuma, bayram ve diğer vaazlar ile saraydaki Huzûr Dersleri’dir. Yazılı olanlar ise tam tefsirler, cüz ve sûre tefsir-leri, âyet tefsirleri, tefsîr usûlü çalışmaları, tercümeler, şerh ve hâşiyelerdir.Osmanlı tarihinde belli bir seviye kazanan tefsir faaliyetleri, Tanzimat devrinde iki farklı gelişme yaşamıştır. Bun-lardan biri, yazılan eserlerin matbaa yoluyla çoğaltılarak daha çok insana ulaştırılması, diğeri de Türkçe eserlerin telifine, basımına ve tercüme faaliyetlerine daha fazla ağırlık verilmesidir.Tanzimat devrinde az sayılmayacak kadar eser ortaya konulmuştur. Umûmî olarak Osmanlı döneminde, husûsî olarak da Tanzimat döneminde ulemânın ekseriyeti tasavvuf erbabı oldu-ğundan eserleri de ağırlıklı olarak işârî tefsir türündendir. Bu da o zamanki toplumun yapısını ortaya koymaktadır.

Anahtar kelimeler: Tefsir, Sûre, Âyet, Tercüme, Tanzimat.

ОСМОН УЛЕМАЛАРЫНЫН ТАНЗИМАТ ДООРУНАН КИЙИНКИ ТАВСИРБАГЫТЫНДАГЫ ЭМГЕКТЕРИ

Аннотация

Танзимат доорунан кийин Осмон тавсир багытындагы эмгектерди оозеки жана жазылуу деп экиге бөлсө болот. Оозеки болгондор: медресе сабактары, ачык курстар, мечит жана теккелердеги жума, майрам жана башка вааздар, сарайдагы «Хузур Дарстары» сабактары. Жазуу түрүндөгүлөр болсо: толук тавсирлер, жүз жана сүрөө тавсирлери, аят тавсирлери, тавсир усулу багытындагы эмгектер, котормолор жана башкалар. Осмон тарыхында белгилүү бир даражага жеткен тавсир багытындагы иш аракеттер, танзимат доорунда эки башка түрдө өнүккөн. Алардын бирөөсү жазылган эмгектердин басып чыгаруу жана көбөйтүү жолу менен дагы көп адамдарга жеткирилүүсү, экинчиси болсо, түрк тилиндеги эмгектердин автордук укугуна, басылмасына жана котормо иштерине өтө маани берилген. Танзимат доорунда көптөгөн эмгектер жазылган. Жалпысынан, Осмон доорунда, тагыраак айтканда, Танзимат доорундаулеманын көпчүлүгү тасаввуф адистери болгондуктан, чыгармалары дагы тасаввуфтук тавсир түрүндө. Бул болсо ошол мезгилдеги коомдук түзүлүштүн үлгүсүн көргөзөт.

Ачкыч сөздөр: Тавсир, сүрөө, аят, котормо, Танзимат.

Abstract

The commentary studies after Tanzimat era may be divided in two; as oral and written studies.Courses in theological schools, special courses open to public, preaches in mosque and

* Bu çalışmanın ilk hâli İSAV’ın 21-22 Ekim 2011 tarihinde akdettiği “Başlangıçtan Günümüze Türklerin Kur’an Tefsirine Hizmetleri” isimli tartışmalı ilmî toplantıda tebliğ olarak takdim edilmiş,daha sonra elde edilen bilgilerin ilavesiyle geliştirile-rek makale hâline getirilmiştir.* Dr. ([email protected])

Page 3: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

66

dervish convents during Friday prayer and religious festivals andspecial lessonsin palace are oral studies. Written studies includesentire commentary,surah and verse commentaries, com-mentary methods andtranslations.Reaching to a certain level in Ottoman era, commentary acti-vities has taken two differentroots in Tanzimat era. One of them is toincrease the work of arts by printer and distribute them to people,the other one is to concentrate on complying and pressing Turkish work of arts andtranslation activities.There were enough work of arts in Tanzimat era. Genarally inOttoman era and especially in Tanzimat era most of the scholars are expert in mys-ticism. This shows the social structure of the society in that time.

Key words: Commentary, Surah, Verse, Translation, Tanzimat.

GirişOsmanlı devletinde ulemâ ve halk, Tefsîr ilmine ayrı bir alâka duymuş ve bu alandaki

çalışmalaradevamlı destek vermişlerdir. Osmanlı ulemâsı tefsir eserlerini daha çok Arap-ça kaleme almışlardır. Bunun bir sebebi, tefsir kitaplarının, her isteyen tarafından kolay-ca okunup anlaşılacak türden olmayışıdır. Tefsîr, pek çok ilmi bilmeyi gerektiren geniş bir ilim dalıdır. Bu sebeple tefsir kitapları, bir âlimden tedrîs edilmelidir ki yanlış ve eksik anlamaların önüne geçilebilsin. Durum böyle olunca, Türkçe tefsîr kitabı yazmayı gerektiren sebepler azalmaktadır. Medreselerde tâlim gören talebelere de zâten Arapça kitaplar okutulmaktadır. Böylece insanların tefsir ihtiyâcı iki yoldan karşılanmaktadır. Bunların biri medresedeki dersler, diğeri de ulemânın halka açık dersleri ve vaazları. Medreselerin az olduğu taşrada, Anadolu’nun muhtelif şehirlerinde ve Beyliklerde Türk-çe telif ve tercümelerin arttığı görülmektedir. Arapça tedrisatın bol olduğu İstanbul bu lüzumu pek hissetmemiş gibidir. Bu tercümelerin az yapılmasında, tercümenin caiz olup olmadığı münakaşalarının da tesiri olabilir. Zira İslâm uleması Kur’ân’ı daha ziyade tef-sîr vâsıtasıyla anlatma yolunu tutmuşlardır.3 Arapça telife ağırlık verilmesinin bir sebebi de tercümenin zorluğudur.4

Osmanlıdaki Türkçe tefsîr faaliyetleri ise üç koldan ilerlemiştir:

1. Kur’ân’ın “satır-arası” kelime kelime tercümeleri.

2. Kur’ân’ın uzun tefsîrlerle Türkçe’ye çevrilmesi. Bu tefsîrlerin çoğu, Ebü’l-Leys es-Se-merkandî’nin (v. 383/993) tefsîri5 esas alınarak yapılmıştır veya bu tefsîrin aynen tercümesidir.6

3. Osman Keskioğlu, “Fatih Devrine Aid iki Ku’ân-ı Kerîm Tercümesi”, Vakıflar Dergisi, IV (1958), s. 93.4. Ömer Nasûhi Bilmen bunu şöyle îzâh eder: “Türk âlimleri, öteden beri Kur’ân-ı Mübîn’in tefsiri hususunda pek meşkûr hizmetlerde bulunmuşlardır. Fakat yazmış oldukları tefsirlerin en büyük, en mühim kısmı Arapça’dır… Çünkü Arapça tefsir yazan zâtlar, diğer tefsirlerden, menba’lardan terceme zahmetine katlanmaksızın istedikleri kadar iktibaslarda bulunabilirler. Bununla beraber ayrıca bir meal yazmak mecburiyetinden de vâreste bulunurlar. Türkçe olarak yazılacak bir tefsirde ise vaziyet başkadır. Bâhusûs belagatın i’câz mer¬tebesinde bulunan Kur’ân-ı Hakîm’in âyetlerini -aslındaki cezâlet ve ulviyyeti mümkün mertebe gösterebilmek şartıyla- Türkçe’ye çevirmek tahmin edilecek derecelerden daha güçtür. Bu bâbda hakkıyle muvaffakı-yete nail olmuş bir zât gösterilemez...” (Ömer Nasûhi Bilmen, Büyük Tefsîr Tarihi, Bilmen Yayınevi, İstanbul 1973, c. II, s. 788)5. Bu tefsîri Arapça telif eden Ebü’l-Leys hakkında Kâtip Çelebi’de şu kayda tesadüf ediyoruz: “Tefsîr-i Ebi’l-Leys. Sahibi Nasr ibni Muhammedini’l-Fakîhü’s-Semerkandîyyü’l-Hanefî, h. 383’de vefat etmiştir. Bu eseri Türkçe’ye çeviren Ahmet ibni Muhammed el-Maruf b. Arapşahi’l-Hanefi h. 854’de vefat etmiştir.” (Keşfü’z-Zünûn, I, 305, İstanbul 1310) Bursalı Mehmed Tâhir, Delilü’t-tefâsîr isimli eserinde ve Osmanlı Müellifleri’nde aynı tefsîrin İbn-i Arapşah ve bir de Musa el-İznikî (933 h.) tarafından terceme edildiğini kaydediyor ve ikincisinin adını “Enfesü’l-cevâhir” olarak naklediyor. Kütüphanelerimizde mev-cut Ebü’l-Leys tefsîri tercemelerinin hepsi birbirinin aynıdır. Müstensihlerin ilavelerinde bazen “İbn-i Arapşah” bazan “Musa el-İznikî” isimlerine tesadüf edilmektedir. “Enfesü’l-cevâhir” ismine de rastlanır. (Bkz. Macid Yaşaroğlu, Kur’ân-ı Kerîm’in Türkçe Terceme ve Tefsîrleri Bibliyoğrafyası, Ankara 1991, s. 130)6. Ahmed Topaloğlu, “Kur’ân-ı Kerîm’in İlk Türkçe Tercümeleri ve Cevâhiru’l-asdâf”, Türk Dünyası Araştırmaları, sy. 27 (1983), s. 61.

Page 4: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

67

3. Cevâhiru’l-Asdâf.7 Bu eser “satır-arası” Kur’ân tercümeleriyle “tefsîr”ler arasında üçün-cü bir grubu teşkil etmektedir. Âyetlere önce kelime kelime mana verilmesi bakımından da “tef-sîr”lere benzemektedir. Fakat tercümelerden daha muhtasardır. Bu bakımdan bu esere “Tefsîrî tercüme” diyebiliriz. Bu tür, Ebu’l-Leys tercümesine nisbetle daha kısa ve hacim bakımından daha küçük olması nedeniyle medrese talebesi arasında ve halk içinde daha çok tutulmuştur.8

Osmanlı devri tefsir çalışmaları, çok büyük bir hacme sahip olduğu için biz bu makalede sadece Tanzimat’tan sonrakitefsir faaliyetleri üzerine teksif olacağız. Bu dönemdeki çalışmaları öncelikle iki kısımda mütâlaa edebiliriz:

I. SÖZLÜ TEFSİR FAALİYETLERİ1. Medreselerdeki tefsir dersleri. Tanzimat devrine gelindiğinde Osmanlı topraklarında-

medreselerin sayısı iyice artmıştı. Öyle ki kasabalarda birden çok medrese olduğu gibi nâhi-yelerde, hatta köylerde bile medrese bulunuyordu. 1910 senesinde medrese sayısı 2490 idi.9 Buralarda ders gören talebeler, muhtelif tefsir kitaplarından ders görüyorlardı.

2. Cuma, bayram ve diğer günlerde halka yönelik vaazlar. Ulemâ vaaz kürsüsünde sık sık insanlara âyet ve sûrelerin tefsirini anlatırdı. Hatta bazı âlimler, câmideki ve tekkedeki vaazlarında belli bir tefsîri tâkip eder, baştan sona okuyup îzâh ederdi.Bilhassa Tasavvuf er-bâbının şifâhî tefsir faaliyetlerine çok ağırlık verdiği görülmektedir. Mesela Mısrıyye Tarîka-tı’ndan Şeyh Abdüllatîf Efendi’nin Bursa Ulu Camii’nde, Nakşibendiyye’den Kerküklü Şeyh Muhammed Emin Efendi’nin Ayasofya Camii’nde, Nakşibendiyye’den Şumnulu Şeyh Yûsuf Efendi’nin Edirne Eski Camii’nde, Şâzeliyye Tarîkatı’ndan Harputlu Abdurrahman Efendi’nin medresesinde, Konyalı Ali Behcet Efendi ve Hoca Hüsâmeddin Efendi’nin haftada bir gün tek-kesinde ömrünün sonuna kadar tefsîr okuttuğu nakledilir.10

3. Cuma ve bayram vaazları hâricinde medrese hocaları ve talebeleri üç aylarda taşraya yayılarak halkı irşâd ederlerdi. Bu derslerde en çok Kur’ân tefsiriyapılırdı.Medrese hocaları,üç aylarda ve bilhassa da Ramazanlarda selâtîn câmilerinde halka Tefsîr ve Hadîs dersleri vermek-teydiler. İdarecilerin isteği üzerine medresede yaptıkları dersleri halka açmışlardı. Ancak bu derslerin halka ağır geldiği görüldü.11

4. Huzur Dersleri.Osmanlılar’da 1759’dan 1924 yılında hilâfetin kaldırılmasına kadar Ramazan ayında padişahın huzurunda tefsir dersleri yapılırdı. Dersi takrir eden âli me “Mu-karrir”, müzakereci durumunda olan âlimlere önceleri “Tâlip”, daha sonra “Muhatap” de-nilmiştir. Bir mukarrir ve beş muhatapla başlayan bu derslerde muhatapların sayısı zaman içinde artıp eksilmiş, ders adedi,dersin günleri, saatleri ve müddeti değişikliğe uğramıştır.Tam bir ilmî serbestiyet içinde yapılan derslerde bir âyet okunarak mukarrir ta rafından onun tefsiri yapılır, muhatapların sorularına ve itirazlarına mukarrir cevap verir, böylece ilmî bir mübâhase cereyan ederdi. Dersler umûmiyetleKâdî Beydâvî tef sirinden yapılırdı.Her dersin mukarrir ve muhatapları farklı olurdu. Derslere şehzadeler ve devlet vükelâsı da dâvet edilir-di. Harem kadınları ise dersleri bir paravana arkasından takip ederdi.İstanbul Üniversitesi

7. “Cevâhiru’l-asdâf, lisan-ı Türkî üzerine muharrer olup İsfendiyar Bey zamanında yazılmıştır ki bu ci hetle tarih-i tahriri 797 ila 883 olmak lazım gelir.” (Bursalı Mehmed Tahir, Delilü’t-tefâsîr) Bu eserin kütüphanelerdeki nüshaları için bak. Yaşaroğlu, Kur’ân-ı Kerîm’in Türkçe Terceme ve Tefsîrleri Bibliyoğrafyası, s. 128. Eser hakkında yapılan çalışmalar için bkz. Ahmet To-paloğlu, Cevâhiru’l-asdâf Üzerine Yapılan Çalışmalar ve Zajackowski’nin Eseri, İstanbul 1987.8. Topaloğlu, “Kur’ân-ı Kerîm’in İlk Türkçe Tercümeleri ve Cevâhiru’l-asdâf”, s. 64.9. Şeyh Ali Efendi-zâde Muhyiddin, Medreselerin Islâhı, İzmir 1314, s. 18, 21-22; Nesîmi Yazıcı, “Tanzimat ve Abdülhamit Döneminde Din Görevlilerinin Yetişme Ortamı”, AÜİFD, c. 30, sy. 2 (1994), s. 33.10. Bkz. Hür Mahmud Yücer, Osmanlı Toplumunda Tasavvuf (19. Yüzyıl), İnsan Yayınları, İstanbul 2004, s. 798.11. Nesîmi Yazıcı, “Tanzimat Dönemi Ramazanlarında Vaaz ve İrşad Hizmetleri Üzerine Değerlendirmeler”, Diyanet İlmi Dergi, c. 41, sy. 3 (2005), s. 113-116.

Page 5: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

68

Kütüphanesi’nde, Yıldız Sarayı Kütüphanesi’nden intikal eden yirmiden fazla mükem mel nesih ve ta‘lîk hatla yazılmış, tezhipli “Huzûr-ı Hümâyûn Ders Takrîri Defter leri” bulun-maktadır.12 Bu derslerin sonuncusu 1341 Ramazanında (Mayıs 1923) yapılmış, 26 Receb 1342 (4 Mart 1924) tarihinde hilâfetin ilgası ile birlikte huzur dersleri de tarihe karışmıştır. Böylece bu dersler 1172’den 1341’e kadar 169 sene devam etmiştir.13

Huzur Dersleri, ilim adamları ve Tefsir ilmi açısından son derece teşvik edici olmuş, pek-çok âlim bu vesile ile Tefsir alanında çalışmalar yapmıştır. Atâ Târihi’nden naklettiğimiz şu cümleler bu sözümüz tevsik eder vasıftadır:

“(Huzur Dersleri) Devlet-i aliyye-i Osmaniye’nin şeriat-ı garrâ ve ulûm-i hidâyet-nümâ-ya olan fart-ı rağbet ve riâyet-i âlîsinden ileri gelmiş ve bu şerefe nâiliyet arzusu birçok fuhûl ve fuzalâ-yı ulemanın takdim-i emâsil ve akârib eylemeye sa’y ve gûşişlerine mema-lik-i mahrûse-i şâhâneden Haleb ve Şam ve Mısır ve Hâdim ve Kayseri ve Karaman gibi ulemâ yetiştiren memalikten mâadâ İran ve Turan ve Horasan ve Dağıstan ve Hindistan ve Buhâra’dan bir nice efâdılin merkez-i saltanat-ı seniyyeye kudümle arzı kemâlât-ı mükte-sebe eylemelerine bâdî olmağın Dersaadet elhak menba-ı ulûm-i aliyye ve âliye denmeye kesb-i salâhiyet eylemiştir. Zehî hüsn-i ahlâk, salâtîn-i âl-i Osman anınla tezyin-i vücûd-i hilâfet-ünvân etmişlerdir.”14

Bu hususta Ebü’l-ulâ Mardin şöyle der:

“Mâlum olduğu veçhile, son iki asrın Ramazan aylarında memleketin irfan merkezi olan İstanbul’da yüksek ilim mahfilleri, huzur derslerine âit şuûn ile uğraşır ve padişah huzurunda takrir olunan münazaralı tefsir derslerinin mübahase ve münakaşalarında varılan neticeler her ilim müntesibini ilgilendirirdi. Havas için Ramazan feyizlerinden biri de bu derslerin muhassalalarından istifade idi. Tefsirde ihtilaflı telâkkîlerden, yüksek ve salâhiyetli ilim mec-lislerinin tasvibine mazhar olanını öğrenmek, zamanımızda Temyiz Mahkemesi içtihadlarına vukuf derecesinde amelî bir ehemmiyeti hâizdi ve takarrür eden neticede de itmi’nânı temin bakımından müstesnâ bir kuvvet mündemiçti. Çünkü takrir ve tefsir olunacak âyetler üzerin-de mütehassıslarca padişah huzurunda mahcub olmamak endişesi de munzam olarak teksif olunan cehd ve mesâi ve çalışma mevzuu olan âyet-i kerîmeye hakkıyla nüfuz için hey’et müntesiplerince kütüphanelerde bütün sene devam eden mükibbâne gayret ve nihayet hara-retli bir mübâhase ve münâkaşa süzgecinden geçirilerek ve bazen de seçilen hakemin kararı-na mutâvaat edilerek tesbit olunan netice, telâkkînin isabetini kabul için kat‘î bir karine idi. Bu muntazam ve gayet dikkatli âzamî cehd, şeyhülislam Ebu’s-Suûd merhum gibi mümtaz müfessirler yetiştiren memleketimizde tefsir ilminin de inkişafına medar oluyordu.

Derslerin fâidelerini tamim için takrirlerin, “ilim lisanıdır” diye Arapça değil, Türkçe yazı-larak bir eser hâline ifrâğı, İkinci Abdülhamid devrinin evâsıtına doğru (h. 1315) emrolunmuş ve bu iradeden sonra mukarrirlerden bazıları takrirleriyle sual ve cevapları Türkçe birer risale hâlinde tedvin ve zât-ı şâhâneye takdim ettikleri cihetle, masruf mesai bu sâyede kısmen olsun muhâfaza olunabilmiştir. Tesâdüf edilen risâlelerde muhatapların, suallerini zâtî mühürleriyle de tevsik ettikleri görülmektedir.

Memlekette temeyyüz eden ve diğer resmî vazifelerden tecerrütle kendilerini tamamen ilme hasreyleyen zamanın Osmanlı ve yabancı güzîde büyük İslâm âlimlerinin, halife huzu-

12. İstanbul Ünv. Ktp., Türkçe Yazmalar, nr. 4167, 6708, 7297, 7311, 7312, 7316, 7317, 7318, 7320, 7321, 7322, 7323, 7324, 7325, 7326, 7328, 7329, 7331, 7332, 7333, 7334. Bu ders notları hakkında bilgi için bkz. Ebü’l-ulâ Mardin, Huzur Dersleri, İstanbul: İsmail Akgün matbaası, 1966, c. II-III, s. 1106-1108.13. Mehmet İpşirli, “Huzur Dersleri” mad., Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi (DİA), c. XVIII (İstanbul 1998), s. 441-443.14. Ahmed Atâ, Atâ Tarihi, I, 212; Ebü’l-ulâ Mardin, Huzur Dersleri, İstanbul: İsmail Akgün matbaası, 1951, c. I, s. 14.

Page 6: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

69

runda resmî mâhiyeti hâiz olarak akdettikleri münâzaralı meclislerde, Kur’ân’ın tefsiriyle ilgili bahisleri aklî ve naklî muhtelif ilimlerden bi’l-istifâde en hurde teferruata kadar serbest tenkit ve münâkaşa yoluyla tesirden mümkün olduğu kadar âzâde sûrette15 ta‘mîk ve tetkik edip ara-larında kat‘î bir neticeye varmış olmaları ve bazen de ilmî kudretleri müttefekun aleyh olan mümtaz ve reyi muta zevâtın padişah vâsıtasıyla hakemliğine müracaat edilerek bu kudretli şahsiyetin reyine müttefikan âmil olmaları şüphesiz ki ilmî büyük bir hâdisedir.”16

5. Osmanlı Sarayı’ndaki Mûtad Tefsir Dersleri.Bunlar Huzur Dersleri’nden farklıdır; sene boyunca devam eder ve sarayda padişahın istediği herhangi bir yerde yapılabilir. Hatta ba-zen seher vakti, sarayda vazife sahibi büyük hocalar tarafından münâvebe yolu ile tefsir tedris edilir. Ramazan’da bir taraftan Huzur Dersleri devam ederken, diğer taraftan da mûtad tefsir derslerinin yapıldığı anlaşılmaktadır. Huzur derslerinde mubâhese ve münâzara vardır. Hâlbuki mûtad tefsir dersini yalnızca mukarrir verir, ders devam ederken kimse konuşarak ders veren zâtın huzurunu ihlal edemez.17

Gerek Huzûr Dersleri’nde gerekse mûtad tefsir derslerinde, bu vesîle ile ilim ve fazîlet er-babına hürmet ve ikrâm kasdı da bulunmaktadır:

“Devlet-i aliyye-i Osmaniye -dâmet bi’s-saâdeti’l-ebediyye-’nin ibtidâ-yı nûr-u zuhûr-u cihân-ârâsından beri ulûm-i şerîfeye olan rağbet-i mahsûsası cihetiyle erbâb-ı ulûm ve fazâile hürmet ve ikrâma bahane olmak üzere eyyâm-ı meserrette ve bazı evkât-ı mes’ûde ve mahsû-sada huzur-i humâyunda meclis-i şerîf-i ilmî akdi âdet-i kadimedir.”18

“İlmi terğîb eylemektir, ehl-i ilme iltifat!”19

II. YAZILI TEFSİR FAALİYETLERİYazılı tefsir faaliyetleri de kendi içinde muhtelif kategorilere ayrılabilir:

1. a. Tam Tefsirler, b. Sûre Tefsirleri, c. Âyet tefsirleri, d. Ulûmu’l-Kur’ân’la alâkalı eserler.

2. a. Yazma Olarak Kalanlar,b. Matbû Olanlar.ba. Daha Evvel Telif Edilip Tanzimat Dev-rinde Basılanlarbb. Bu Devirde Yazılanlar.

3.a. Telif Eserler,b. Tercüme Eserler.

4.a. Müstakil Telif Eserler,b. Şerh ve Hâşiye Olanlar.

5.a. Kur’ân-ı Kerîm’i Sadece Tercüme Edenler,b. Hem Tercüme Hem de Tefsir Edenler.

6.a. Tâlim Maksadıyla Telif Edilenler,b. Halk İçin Kaleme Alınanlar.

7. Bir de Sırât-ı Müstakîm, Sebîlürreşâd, Beyânü’l-Hak gibi mecmualarda tefrika edilen, tefsir ve usûle dâir makâleler mevcuttur.

Tanzimat devrinde, daha önceki tefsir faaliyetleri devam etmekle birlikte bu devirde çok mühim bir gelişme olmuştur. O da daha önceki yazma eserlerin veya yeni telif edilen tefsir ki-taplarının matbaa yoluyla yaygınlaştırılarak geniş kitlelere ulaştırılmasıdır.

15. “Hatta Üçüncü Selim devrinde mukarrir ve muhatapların her birine hiçbir şeyden çekinmeyerek ve her türlü tesirden âzâde kalarak düşüncelerini lâyık olduğu tarzda serbestçe izhar etmeleri keyfiyeti, dersten evvel padişah tarafında irâde-i kat�iyye hâlinde bildirilir ve bu teminat dolayısıyla bazen küstahane vâki tecâvüzlerin bile affı cihetine gidilirdi.” (Mardin, Huzur Ders-leri, c. I, s. 25)16. Mardin, Huzur Dersleri, c. I, s. 7-8, 80.17. Mardin, a.g.e., c. I, s. 14-26.18. Lütfî Efendi, Lütfî Târihi, İstanbul: Matbaa-i Âmire, 1292, III, 170. Bu hususta ayrıca bkz. Takvîm-i Vekâyi, Ramazan 1247, sayı 16; Mardin, a.g.e., I, 244.19. Lütfî Efendi, Lütfî Târihi, V, 38.

Page 7: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

70

Bir diğer husus da bu devirde Türkçetelif ve tercümeye biraz daha fazla ehemmiyet verilmesidir. Daha önce de olduğu gibi Türkçe eserler daha çok talebelerin Arapça öğren-mesine yardımcı olması için hazırlanıyordu. Meselâ Anadolu beyliklerinde ilk önce kısa sûrelerin (İhlâs, Yâsîn, Tebâreke gibi) tercümeleri beyzâde ve şehzâdelere Kur’ân ile bera-ber Arap dilini de öğretmek maksadıyla yazılmışlardır. İhtimal ki satır arası, tefsîrsiz tercü-meler de medrese talebelerine Kur’ân lügatini öğretmek için yazılmış olabilirler.20 Meselâ Mehmed Sâid Efendi (v. 1257), yazma hâlindekiTefsîr-i Sûre-i ve’l-Adiyât21 isimli ese-rinin mukaddimesinde, eserini Türkçe olarak yazmasına sebep olarak talebelere kolaylık sağlamayı ve halktan istekli olanların ihtiyaçlarına cevap vermeyigöstermektedir.Bâzı âlimler de mühim bilgilerin büyük tefsirlerden bulunup okunması zor olduğu için kısa sûre ve âyet tefsirlerini yazmışlardır.

Seyyid Muhammed Ârif, Tefsir-i Sûre-i Mülk;Anonim, Nebe’ Sûresi Tefsiri ve Yakub el-Afvî,Yusuf Sûresi Tefsiri gibi bazı eserler, aslında Arapça yazılmışlardır. Ancak tefsirini yaptıkları âyetlerin küçük bir çerçeve içinde bir de Türkçe tercümesini veya muhtasar tefsi-rini vermiş, Arapça bilmeyenlerin de istifadesini düşünmüşlerdir.Anonim, Tercüme-i Nuhbe-tü’l-menkûl fî kavlihi Teâlâ: “Ve mâ Muhammedün illâ rasûl” isimli eserde ise, cümle cümle önce Arapça metin, sonra Türkçe tercümesi verilmiştir.22

İlk devir yazma tercümelerin umûmiyetle aynı eserden kaynaklanması ve birbirlerine çok benzemelerine rağmen 19. yüzyılın ortasından günümüze kadar basılmış Kur’ân-ı Kerîm Türk-çe tefsîr ve tercümelerinde, birkaçı müstesna, fazla bir benzerlik yoktur.23

Osmanlı müfessirleri umûmiyetle, şahsî fikir, kanaat ve yorumlarını serdetmekten kaçın-mış, daha çok önceki tefsirlerden nakillerde bulunmuş veya kendilerine göre bazı sentezler yapmışlardır. Bunun en mühim sebebi de Rasûlullâh (s.a.v)Efendimiz’in şu hadîs-i şerifle-ridir:“Kim Kur’ân hakkında kendi re’yi yani görüşü ile söz söylerse Cehennem’deki yerine hazırlansın!”24 “Kim Kur’ân hakkında kendi re’yi ile bir şey söylerse, bu görüşünde isabet etse bile hatâ etmiştir.”25 Meselâ Ankaravî, Fütûhât-i Ayniyye isimli eserinin 4. sayfasında, yukarıdaki hadîs-i şerifleri zikrederek onların bahsettiği kimselerden olmamak için evvelâ önceki tefsirleri tetebbu edip onlardan istihraç ettiği maârif-i celîle ve meânî-yi lâtîfeyi ter-cüme ettiğini ifade etmektedir.

Yine bu devirdeki tefsîrler, umumiyetle tasavvufî neş’eyle kaleme alınmıştır.Zira Osmanlı toplumunda daha çok tasavvufî tefsirler rağbet görmüştür.

Kısaca bunları ifade ettikten sonra şimdi Tanzimat sonrasında yapılan tefsir çalışmaları-nın bir listesini takdim edebiliriz. Şüphesiz ki bizim ulaşamadığımız başka eserler de vardır. Bunlar ya kütüphane kayıtlarına girmemiş veya şahsî kütüphanelerde kalmış eserlerdir.Listeyi hazırlarken müelliflerin vefat tarihlerini esas aldık. Vefat tarihi bilinmeyen zâtların eserlerini de yazma ise telif tarihine, matbû ise basım tarihine göre sıraladık.Daha evvel yazılıp Tanzimat devrinde basılan eserleri farklı bir liste hâlinde tanzim ettik. Listede, zaman zaman müellifler ve eserleri hakkında kısa notlara da yer verdik.

20. İnan, 1960, s. 90.21. Süleymaniye Kütüphanesi H. Hayri-H. Abdullah 36.22. Bu eser, basılan ilk Türkçe tefsir olmalıdır: İstanbul 1254/1838, Dâru’t-Tıbaati’l-Âmire. (Bkz. Alpay Kabacalı, Türk Yayın Tarihi, Gazeteciler Cemiyeti Yayınları, 1987, s. 55)23. Müjgan Cumbur, “Kur’ân-ı Kerim’in Türk Dilinde Basılmış Tercüme ve Tefsîrleri”, Diyanet İşleri Başkanlığı Dergisi, 1961-1962, s. 140.24. Tirmizî, Tefsîr, 1/2951.25. Tirmizî, Tefsîr, 1/2952.

Page 8: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

71

A. TANZİMAT SONRASI TEFSİR ÇALIŞMALARININ LİSTESİ1. Gözübüyük-zâde İbrahim el-Kayserî (1160-1253/1838),Tefsîru Cüz’i’n-Nebe’ (Amme Cüz’ü’nün tefsirini ihtivâ eden eser Nas Sûresi’nin sonunda

nihayete ermektedir. Arapça. 120 vr., 19 satır. Diyanet İşleri Başkanlığı Ktp., Yaz. D. no: 95)26; Risale fî hakkı Besmele (Mecmûatü’l-kavâid içinde);Tercüme-i Sûre-i Duhâ ve’l-Kadr ve’l-Asr (İstanbul 1287, küçük boy, 24 s. Türkçe).27

2. Şeyhülislâm Kadızâde Tâhir Efendi (v. 1254/1839) (Huzur Dersi hocalarındandır. 1205/1790 senesindeki 4. meclise muhatap olarak iştirak etmiştir.),

Sûre-i İhlâs Tefsîri.28

3. Eğinli İbrahim Efendi (v. 1254),Huzur Dersi Takrirleri (Âl-i İmrân 3/145, 10 varak. II. Mahmud devri, 1238 Ramazan’ı 6.

meclis mukarriri iken kaleme aldığı ders notları. İstanbul Ünv. Ktp., Türkçe Yazmalar, no: 7295)29

4. Anonim,Tercüme-i Nuhbetü’l-menkûl fî kavlihi Teâlâ: “Ve mâ Muhammedün illâ rasûl”, İstanbul

1254/1838, Dâru’t-Tıbaati’l-Âmire, 73 sayfa, Arapça, Türkçe.30

5. Molla Halil Siirdî (v. 1257/1841),Basîratü’l-kulûb fî kelâmi Allâmi’l-ğuyûb. 372 varaklık tam bir tefsirdir31; Tefsîru’l-Kur’ân(-

Kehf Sûresi’ne kadar).32 Öncekine göre daha mufassal bir tefsirdir. 152 varaktır.6. Kayseri’li Mehmed Saîd Efendi (1257/1841),Tefsîr-i Sûre-i ve’d-Duhâ; Tefsîr-i Sûre-i ve’l-Âdiyât. Bu iki tefsir de Beşiktaş’ta Yahya

Efendi Kütüphanesi’nde mevcuttur.33

7. Seyyid Abdüsselâm Efendi (1200-1259/1786-1843),Şerh-i Fâtiha-i Şerîfe bi-hurûfi’l-mühmele min sınââti fenni’l-Bedî’.(Müellif, noktasız harf-

lerle yazdığı bu eseri, Bağdat vâlisi Ali Rıza Paşa’ya ithaf etmiştir); Risâle fi’r-reddi ale’t-tâinîn fî i’câzi’l-Kur’ân.34

8. Hadim Ahmed Efendi Nevşehri-Rûhîzâde(1260/1844), Risale fi Kelâmillâhi Teâlâ; Tefsiru“Vemâteşâûne illâ en yeşâ Allah”.Bunlara ilaveten birkaç risâlesi daha bir araya getirilerek tab edilmiştir.35

26. Abdullah Ceyhan, Diyanet İşleri Başkanlığı Kütüphanesi Elyazması Eserler Kataloğu, Ankara ts., I, 117-118. Ayrıca Er-ciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Ktp. no: 4656’daki, müellifin muhtelif risâlelerini bir araya getiren Mecmûatü’l-kavâid’in 1. sayfasında ifade edilmektedir.27. Gözübüyük-zâde İbrahim Efendi, Mecmûatü’l-kavâid, 1274, Necib Efendi Taş Destgâhı; Bilmen, Büyük Tefsîr Tarihi, c. II, s. 739/425.28. Bkz. Mehmed Süreyyâ, Sicill-i Osmânî, İstanbul: Sebil Yay., 1996, III, 279; Bursalı Mehmed Tâhir, Osmanlı Müellifleri, Matbaa-i Âmire, İstanbul 1333, c. I, s. 350; Bilmen, a.g.e., II, 739-740/426; Mardin, a.g.e., c. I, s. 167; İshak Doğan, Osmanlı Müfessirleri, İz Yayıncılık, İstanbul 2011, s. 216.29. Mardin, a.g.e., c. II-III, s. 142, 1106.30. Kabacalı, Türk Yayın Tarihi, s. 55.31. Bu eser üzerine bir çalışma yapılmıştır: Ömer Pakiş, Molla Halil es-Siirdî ve Tefsirdeki Metodu, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, M.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul 1996.32. Bursalı, Osmanlı Müellifleri, c. II, s. 37; Bilmen, a.g.e., c. II, s. 741/429; Doğan, Osmanlı Müfessirleri, s. 175; Salih Uçan, Nakşbendî Şeyhlerin Mukaddes Sözleri, İstanbul: Huzur Yay., 1983, s. 136.33. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 89; Bilmen, a.g.e., c. II, s. 740-741/428; Doğan, a.g.e., s. 205-206.34. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 381; Bilmen, a.g.e., c. II, s. 741/430; Doğan, a.g.e., s. 48.35. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 285; Doğan, a.g.e., s. 118.

Page 9: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

72

9. Hammâmî-zâde Ali(?),

Tefsîru Sûreti Yâsîn,(İstanbul 1263, 49 sayfa; İstanbul 1273, 39 sayfa; İstanbul 1294, 1306; İstanbul 1318, 48 sayfa); Tefsîru Sûreti ve’d-Duhâ, Beyazıt Devlet Ktp., Genel, 44344.36

10. Hacı Muhammed Rağıb Efendi Âmidî (v. 1264/1847),

Risale-i mühimme fi tefsiri’l-âyâti ve şerhi’l-ehâdisi’l-vâride fi hakkı’l-ğuzât.37

11. Mehmed Emîn Efendi (v. 1264/1847),

Ashâbu’l-Kehfi ve’r-Rakîm (İstanbul: Matbaa-i Âmire, 1264/1848, 63 s. Osmanlıca)38

12. Sahaflar Şeyhizade, Mehmed Esad b. Ahmed el-Arabkiri (v. 1264/1848),

Risâle fî kavlihi Teâlâ: Li’z-zekeri mislü hazzi’l-Ünseyeyn, müellif hattı, 1258/1842, 12-13 vr. Osmanlıca, Süleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 3842.39

13. Ahmed İzzî b. Muhammed Lütfî (?),

Tefsîr-i Sûre-i Nebe, telif tarihi: 1264/1848, 32 varak.40

14. Anonim,

Nebe’ Sûresi Tercüme ve Tefsîri, İstanbul, 1264/1848, Matbaa-i Amire, 32 sayfa.

15. Seyyid Muhammed Ârif (?),

Tefsîr-i Sûre-i Mülk, 55 sayfa, Taşbasma İstanbul, 1264/1848, Daru’t-Tıbaati’l-Amire. İkin-ci baskı: İstanbul 1303, Arapça, Türkçe. Türkçe kısımlar umûmiyetle Tibyân tefsîrinden nakle-dilmektedir.41

16. Muhammed bin Muhammed Şehrî (1266/1849’dan sonra),

Hülâsatü’t-tefâsîr, Süleymaniye Ktp., Hacı Mahmud Efendi, no: 172. 204 varak, 29 satır. Tam tefsir.

17. Âkif Efendi(?),

Mir’âtü’l-Kur’ân. 1266’da telif edilmiş, Mu’cemü’l-müfehres tarzında mufassal bir eserdir. Bir nüshası Hâlis Efendi kütüphanesinde mevcuttur. Tevfik Bey tarafından, usûl ve idâre-i atîka hakkındaki mevzuları çıkarılarak 1287 tarihinde tercüme ve tab olunmuştur. Hicaz eski vâlisi Ahmed Reşîd Paşa tarafından da tercüme ve aslıyla beraber 1331’de Mekke-i Mükerreme’de tab olunmuştur.42

18. Faşlı Süleyman Hâlid Efendi (1267’den sonra),

Huzur Dersi Takrirleri (el-Mâide 5/1, 26 varak, 1266 Ramazan’ı ibtidâsında takrir ettiği dersin notları. İstanbul Ünv. Ktp., Türkçe Yazmalar, no: 6708)43

19. Mîrgânî Muhammed Osman (1208-1268/1793-1851),

36. Muhammed Abay, “Osmanlı Döneminde Yazılan Tesir ile İlgili Eserler Bibliyoğrafyası/Tefsîrler, Haşiyeler, Sûre Tefsîrleri, Tercümeler”, Dîvân, yıl: 4, sy. 6 (1999/1), s. 273.37. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 317.38. Yücer, Osmanlı Toplumunda Tasavvuf (19. Yüzyıl),s. 175.39. Bursalı, a.g.e., c. III, s. 24-2640. Köprülü Ktp., Türkçe Yazmalar kısmı, no: 13.41. Süleymaniye Ktp., Tırnovalı, no: 197, 198.42. Brockelmann, IX, 344; Bursalı, a.g.e., c. I, s. 278; Doğan, a.g.e., s. 277.43. Mardin, a.g.e., c. I, s. 133; c. II-III, s. 1106.

Page 10: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

73

Tâcu’t-tefâsîr li-kelâmi’l-Meliki’l-Kebîr. İki cüz hâlinde Bulak’ta tab edilmiştir.44

20. Burdurî Halil Efendi (v. 1269/1852),

Nüveyrî Hâşiyesi. (Kıraat ilmine dâir.); Kâdı Beydâvî’nin pek çok yerine tâlîkât.45

21. Âlûsîzâde Mahmûd Efendi (1217/-1270/1802-1854),

Rûhu’l-meânî fî tefsîri Kur’âni’l-azîm ve’s-Seb’i’l-mesânî. Âlûsî, yazdığı tefsîrin ilk kısım-larını Sultan Mahmûd’un kütüphânesine hediye etmiş, daha sonra yazdığı üç cildi Sultan Ab-dülmecid’e ithâf etmiş, son iki cildini de 1267’de tamamlayarak bizzat İstanbul’a getirip Sultan Abdülmecid’e takdim etmiştir. Abdülmecid de 9 ciltlik bu yazma nüshayı 1268 tarihinde Koca Râgıb Paşa Kütüphanesine vakfetmiştir. (nr. 185-193).46

22. Ferdî Abdullah EfendiMağnîsâvî (v. 1274/1858),

Âyât-ı Mensûha Tercüme ve Şerhi, İmam Süyûtî’nin Âyât-ı Mensûha risâlesini 1259’da manzum olarak tercüme ve şerh etmiştir. Kendi el yazısıyla bir nüshası Turgutlu Hüseyin Ağa Kütüphânesi’nde mevcuttur.47

23. İmamzâde Es’ad Efendi (v. 1276/1859),

Bakara Sûresi 212. Âyet-i Kerîme’nin Tefsîri.48

24. Anonim,

Haftyek. Kitab-ı şeref Maab Haftyek Tefsîri, Türki dilinde, 351 sayfa, Kazan 1276/1860, Kazan Üniversitesi Tabhanesi.

25. Muhammed bin Osman el-Hilmi el-Adavî el-Muhâcir (v. 1278/1861),

Tefsir-i Sûre-i Vâkıa, İstanbul 1288, 1305, 1310. Arapça, 460 sayfa. Müellif, bu eserini, vâizîn-i kirâma hediye olmak üzere muteber kitaplardan cem etmiş ve A’lâ Sûresi 18-19. âyet-lere imtisâlen me’hazlarını tasrîh eylemiş, 1267’de tamamlamıştır.49

26. Abdullah bin Selâm (?),

Hadîsü Mûsâ (a.s), Arapça, yazma.Telif tarihi: 1279/1861, Balıkesir İl Halk Kütüphanesi, 10 Hk 628/01, 4b-29b. Hz. Mûsâ ve Hârûn -aleyhimesselâm- ile alâkalı âyetlerin tefsîri mâhi-yetindedir.

27. Anonim,

Tefsiru’l-Kur’ân ve tebyinu sirri’l-Furkân, 1279, 157 vr., 23 satır. Baştan A‘râf Sûresi’nin 40. âyet-i kerimesine kadar. Arapça. (İstanbul Büyük Şehir Belediyesi Kitaplığı, Osman N. Ergin Yazmaları, nr. 1879)50

28. Molla Ebû Bekr el-Külâlî (v. 1280/1863),

Safvetü’t-tefâsîr.51

44. Bilmen, a.g.e., c. II, s. 742/431.45. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 300; Bilmen, a.g.e., c. II, s. 742/432.46. Bkz. Es’ad Sâhib, Buğyetü’l-vâcid fî mektûbâtı Hadrati Mevlânâ Hâlid, Dımaşk 1334, s. 296-297; Bilmen, a.g.e., c. II, s. 743/433; Doğan, a.g.e., s. 59, 264.47. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 142; Yücer, a.g.e., s. 256-257.48. İstanbul Ünv. Ktp., İbnü’l-Emîn, no: 2649, vr. 30-33; Bursalı, a.g.e., c. I, s. 244.49. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 215-216; Doğan, a.g.e., s. 49. A.Ü.İ.F. Ktp., no: 29129.50. Bayraktar, Atatürk Kitaplığı Osman Ergin Yazmaları Alfabatik Kataloğu,İstanbul 1995, II, 104.51. Bilmen, a.g.e., c. II, s. 751/434.

Page 11: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

74

29. KütahyalıEvliyâzâde İsmâil Hakkî Efendi (v. 1282/1865),

Miftâhu’t-tefâsîr, mufassal Fâtiha-i Şerîfe tefsîri, matbu.52

30. Şumnulu Yûsuf Efendi (v. 1282/1865), (Nakşî meşâyıhındanve İlm-i Kıraat mütehas-sıslarındandır. Edirneli Şeyh Dâvud Efendi’nin en meşhur halifesidir. Eski Câmi’de Arapça ve Tefsîr dersleri okutmuştur),

İm’ân fî cem’i’l-Kur’ân. Kur’ân-ı Kerîm’in cem’i ve tertîbi hakkındadır.53

31. Muhammed bin Mustafa bin Abdurrahim Turhalî(?),

Cüz’-i Nebe’ Tefsîri, İstanbul 1282, Matbaa-i Es’adiyye.

32. Şeyh Ebû Bekir el-Bennânî (v. 1284/1867),

Tefsîru’l-Kur’âni’l-Azîm. İşârî tefsirdir.54

33. Mehmed Şerif b. Abdullah (Kütahya müftüsü) (v. 1286/1869),

Mısbâhu’l-âyâti’l-celîleti’l-Furkâniyye ve miftâhu’t-tefâsîri’l-cemîleti’l-Kur’âniyye, İstan-bul 1289, Matbaa-i Âmire, 8+296 sayfa. Âyet-i kerîmelerin Kur’ân-ı Kerîm’in hangi cüz ve sahifesinde olduğunu ve âlimler ve talebeler tarafından çokça kullanılan matbu yedi tefsîrin hangi cild ve sahifesinde bulunduğunu düzenli bir cetvel halinde göstermektedir.55

34. Ebû Bekir en-Nakşbendî (v. 1287/1870),

Tefsîru dürreti’l-yetîme tahte hakîkati’l-Muhammediyye (Arapça, 485 vr., 24 satır. Süley-maniye Ktp., Hacı Mahmud Efendi, no: 82).56

35. Muhammed Ali Sirozi(?),

Tefsîru cüz’-i Nebe, İstanbul 1287, Matbaa-i Es’adiye, 96 sayfa. Hacı Selim Ağa Ktp. Hü-dayi Efendi Bölümü’nde bir nüshası mevcut.

36. Hoca Sâdık EfendiPirâvâdî (v. 1290/1873),

Risâle fî tefsîri ba’di’s-süver/Bazı Sûre-i Şerîflere Tefsir.57

37. Hâmid Efendi Karsî (v. 1291/1874),

Sûre-i Abese tefsîri. Yazma hâlindedir.58

38. Osman Necâtî Eskişehrî (1226-1293/1811-1876),

Tefsîru’n-necât, İstanbul 1288, Türkçe, 427 sayfa.59

39. Muhammed Hayruddin Han Hindi Haydarabadi (1294’ten sonra),

52. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 38.53. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 202; Doğan, a.g.e., s. 226, 246; Yücer, a.g.e.,s. 315.54. Bilmen, a.g.e., c. II, s. 752/435.55. Süleymaniye Ktp., M. Hafid Efendi Mülhakı, no: 56; Düğümlü Baba, 4m.56. Süleyman Mollaibrahimoğlu, Yazma Tefsir Literatürü, İstanbul: Damla Yay., 2007, s. 601-606.57. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 343-344.58. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 285; Bilmen, a.g.e., c. II, s. 752/436; Yücer, a.g.e., s. 796.59. Mehmed Süreyyâ, Sicill-i Osmânî, c. III, s. 524; Bursalı, a.g.e., c. I, s. 330 (Süleyman Hakkı Efendi Eskişehrî’nin tercüme-i hâli içinde); Mardin, age, II-III, 311; Bilmen, a.g.e., c. II, s. 752-753/437.

Page 12: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

75

Kitâbu’t-Tefsîri’l-cemâlî ale’t-Tenzîli’l-Celâlî, 4 cilt, Kahire, 1294/1877, Bulak Matbaası.60 Şah Veliyyullah ed-Dihlevî tarafından Fethu’r-Rahmân ismiyle yapılan Farsça Kur’ân tefsî-rinden Şeyh Muhammed Cemaleddin Dehlevî’nin ricası üzerine Muhammed Hayreddin Han’ın bazı ilâvelerle Türkçe’ye yaptığı tercümedir.

40. Seyyid Şeyh Süleyman Hoca (v. 1294/1877),İ’câzü’l-Kur’ân61 (Arapça. Yazma, Üsküdar, 1328, 66 vr. Süleymaniye Ktp., Yazma Bağış-

lar, no: 1367); İ‘câzü’l-Kur’ân.62

41. Necef Ali b. Hasan Ali Han el-Cihânâbâdî et-Tebrizî, (v. 1295/1878),

Mişkâtü’l-hayât fî tefsîri’l-âyât, İstanbul 1289/1874, Türkçe, 102 sayfa, telif tarihi: 1289. Zülkarneyn (a.s) hakkındaki âyetleri tefsir ediyor.63

42. Vodineli Ömer Hulûsi Efendi (v. 1295’ten sonra),

Huzur Dersi Takrirleri (el-A‘râf 7/54, 15 varak. Ramazan 1295. İstanbul Ünv. Ktp., Türkçe Yazmalar, no: 7329)64

43. Abdü’l-Fettâh-zâde lâkaplı Vehbî bin Abdü’l-Fettâh el-Konevî(?),

Dürretü’l-bahr alâ Sûreti’l-Asr,İstanbul 1297.

44. Anonim,

Kur’ân, Sûretü’l-Kehf, Kazan 1297/1880, Türkçe, 95 sayfa.

45. Mustafa Cem’î (?),

Risale-i Teavvüz ve Risale-i Besmele,65 İstanbul 1298, Türkçe, 52 sayfa.66

46. Harîrî-zâde Seyyid Muhammed Kemâleddîn Efendi (1267-1299/1851-1881),

el-Mevridu’l-hâs bi’l-havâs fi tefsîr-i sûret-i İhlâs. (Arapça’dır, müellif hattıyla muharrer nüshası Yahya Efendi Kütüphânesi’ndedir.67 Yakup Çiçek tarafından İhlâs Sûresi Tefsîri ismiyle 1996 senesinde neşredilmiştir.); Sırru’t-Tevessül fi’z-Zikri ve’t-Tebettül. (واذكر اسم ربك)68 âyet-i kerîmesinin tefsîridir.69

60. M.Ü.İ.F. Ktp., Şişli, no: 20. Bu tefsirin mütercimi çoğu zaman karıştırılmaktadır. Bayezit Devlet Kütüphanesi fiş kata-loğunda Cemâleddin Han ile Hayreddin Han birleştirilmiş, bir de bunların yanına Afgânî eklenerek şu isim ortaya çıkmıştır: AFGÂNİ Cemâleddin (Mehmed Hayreddin). Bu vesileyle burada kütüphanelerimizin kataloglarının tekrar düzenlenmesi ve tasnif edilmesi gerektiğini hatırlatmak istiyoruz. Bilgisayar ile çalışan kütüphanelerin kayıtlarında dahi konular ve diller birbi-rine girmiş durumdadır.61. Hüseyin Vassâf, Sefîne-i Evliyâ, haz. Mehmet Akkuş-Ali Yılmaz, İstanbul: Kitabevi Yay., 2006,c. II, s. 399-400; Mustafa Özel, “Son Dönem Osmanlı Tefsîr Tarihinden Bazı Portreler II”, Dokuz Eylül Üniversitesiİlahiyat Fakültesi Dergisi, sayı: 16, 2002, s. 115-116.62. Özel, “Son Dönem Osmanlı Tefsir Tarihinden Bazı Portreler II”, sy. 16, s. 115-116.63. M.Ü.İ.F. Ktp., Öğüt, no: 1169; Süleymaniye Ktp, Hasib Efendi, no: 25.64. Mardin, a.g.e., c. I, s. 114; c. II-III, s. 1106.65. Bu iki eser Diyanet İslam Ansiklopedisi’nde ve Osmanlılar Ansiklopedisi’nde Akkirmani’ye atfedilmektedir. Şerhu’l-Hadi-si’l-Erbain ile aynı eserin tercümesi olan Burhânü’l-Müttakîn Tercüme-iHadisi’l-Erbain de iki ayrı esermiş gibi Akkirmani’ye izafe edilmektedir. Hâlbuki birinci kitabı 6. hadîse kadar Birgivî yazmış, yedinci hadisten itibaren Arapça olarak Akkirmanî tamamlamıştır. İkinci eser ise bu kırk hadis şerhinin Mustafa Cem’î tarafından yapılmış olan tercümesidir. 66. Bu risâleler Mustafa b. Halil Zağravî tarafından Arapça telif edilmiş olup 1317’de basılan bir Mecmuatü’r-Resâil içe-risinde bulunmaktadır. Mustafa Cem’î, bu risaleleri tercüme ederek, yine kendisinin tercüme ettiği el-Bürhânü’l-müttakîn tercüme-i Hadîs-i Erba’în isimli eserin baş tarafında neşretmiştir. (İstanbul 1298) Bir nüshası Süleymaniye Ktp., Tırnovalı, no: 523’te, diğer bir nüshası da M.Ü.İ.F. Ktp., Öğüt, no: 1101’de bulunmaktadır.67. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 155-157.68. “Rabbinin ismini zikret...” (Müzzemmil, 8)69. Vassâf, Sefîne-i Evliyâ, c. III, s. 123.

Page 13: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

76

47. Şeyhülislâm Ahmed Muhtar Bey (1222-1300),Tuhfetü’l-Muhtâr, Trablus 1317. Celâleyn tefsîrinin üzerine yapılan Cemel hâşiyesinin

hülâsasıdır.70

48. Mıhallıçcıklı Hacı Mustafa Efendi (v. 1300/1883),Risale-i Mahzûfâtü’l-Kur’ân71

49. Hacı Sait Efendi Ünsizade,Sûre-i Fâtiha ile Yâ-Sîn-i şerif tercümesi, Tiflis 1300/1883.50. Maksûd bin Şah Vali Efendi Süleymânî (v. 1300/1883?),Letâifu’t-te’vîl alâ Envâri’t-Tenzîl,Kâdî Beydâvî tefsîri üzerine Âl-i İmrân sûresine kadar

hâşiyedir. Arapça, yazma, 164 varak.72

51. Midhat Paşa (1822-1884),Besmele ve Fâtiha Tefsiri73

52. Hacı Torun Mehmed Sâlih b. Abdullâh Kayserî (v. 1302/1885) , İşâretü’l-Kur’ân. (Kur’ân-ı Kerîm’in rumuzları hakkındadır. Arapça.Telif tarihi: 1258/1842.

İstinsah tarihi: 1258/1842 Karahisar, 40 varak, 15 satır, Milli Kütüphane Yazmalar Koleksiyonu (06 Mil Yz. A 3509). Sultan Abdülmecid adına yazılmıştır.); Hissü’l-hakk ve’z-zahr. (Kur’ân-ı Kerîm kıraatinden sonra “Sübhâne Rabbike Rabbi’l-izzeti…” âyet-i kerîmesinin “Sübhâne Rabbinâ…” şeklinde okunmasının daha doğru olduğunu îzâh eden ve delillerini serdeden bir eserdir. Telif tarihi h. 1268’dir.); Risâletü’l-İndirâciye. Kırâât-i Aşere’nin tertîbi mevzuundadır.74

53. Kilisli Abdullah Efendi en-Nakşî(v. 1303/1885),Hâşiye alâ Tefsîr-i Beydâvî.(Vefâtı sebebiyle ikmâl edememiştir.); Zübde. Kırâât-ı Seb’a ve

Aşere’ye dâirdir.75

54. Abdurrahim bin Ali Fedâî (v. 1303),Tefsiru sûreti’l-Kevser, 11b-14a, (Arapça.İstanbul Büyük Şehir Belediyesi Kitaplığı, Osman

N. Ergin Yazmaları, no: 580/6, 1623/2)76; Sûre-i Kevser Tefsiri’nin Tercümesi, 1321, Mütercim: Menlik Müftüsü Mustafa Efendi, 86-89a vr. (İstanbul Büyük Şehir Belediyesi Kitaplığı, Osman N. Ergin Yazmaları, no: 901/2)77

55. Anonim,Tefsîr Tercümesi: Âyetü’l-Kürsî, İhlâs, Felak, Nâs, Fâtiha, Asr, Kevser Sûreleri, İstanbul

1303, 22 sayfa.56.Mahmûd Hamza b. Muhammed Nesîb b. Hüseyn b. Yahya el-Hüseynî (1237/1821-

1305/1887),Dürrü’l-esrâr, Dımeşk 1306, Beyrut 1326.Noktasız harflerle yazılmış, Sultan Abdülme-

cid’e takdim edilmiş ve tek cilt hâlinde tab edilmiştir.78

70. Bursalı, a.g.e., c. II, s. 40; Bilmen, a.g.e., c. II, s. 753/438; Doğan, a.g.e., s. 183.71. Bursalı, a.g.e., c. II, s. 39-40; Doğan, a.g.e., s. 166.72. Bursalı, a.g.e., c. II, s. 37-38. Süleymaniye Ktp., Lâleli, no: 319.73. Hikmet Gazetesi, sy. 3, 25 Rebîu’l-Âhir 1328, s. 2-3.74. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 285-286; Doğan, a.g.e., s. 117, 245, 250, 260.75. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 385-387; Bilmen, a.g.e., c. II, s. 755/441; Doğan, a.g.e., s. 40, 239, 281.76. Bayraktar, Osman Ergin Yazmaları Alfabatik Kataloğu, İstanbul 2001, III, 22.77. Bayraktar, Osman Ergin Yazmaları Alfabatik Kataloğu, II, 31.78. Bilmen, a.g.e., c. II, s. 756/442.

Page 14: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

77

57. Şeyh Seyyid Hâce Muhamed Nûru’l-Arabî (1228/1813-1305/1887),

Şerhu Esrâri’l-Fâtiha (Arapça. 5 vr. Bayezid Devlet Ktp., no: 105765; Süleymaniye Ktp., Yazma Bağışlar, no: 2997/10);Tefsîru sûreti’l-Kevser (Atatürk Kitaplığı, Osman N. Ergin Yaz-maları, no: 1548/4-5)79;Tefsir-i Sure-i İhlâs (1 yaprak, 18 satır. Türkçe. Osman N. Ergin Yazma-ları, no: 542/20, 201b).80

58. Dağıstanlı İbrahim Nâtıkî Efendi (v. 1305),

Huzur Dersi Takrirleri (el-A‘râf 7/100, 12 varak. Ramazan 1297 olmalı, 6. meclis. İstanbul Ünv. Ktp., Türkçe Yazmalar, no: 7322)81

59. İskenderânî, Muhammed b. Ahmed (v. 1306/1889),

Keşfü’l-esrâri’n-nûrâniyyeti’l-Kur’âniyye, Kâhire 1297, 3 cilt.82

60.Priştineli Hacı İlyas Efendi (v. Ğurre-i Receb 1307),

Huzur Dersi Takrirleri (el-A‘râf 7/156, 9 varak. Ramazan 1302, 5. meclis. İstanbul Ünv. Ktp., Türkçe Yazmalar, no: 7317)83

61. Keşfî Hacı Mustafa Efendi el-Halvetî (v. 1308/1890),

et-Ta’lîkât alâ tefsîri Beydâvî.84

62. Râif Efendiİstanbûlî (v. 1309/1891),

Tefsir-i Şerif, Tefsir-i Raif.(Gayr-ı matbû.); Yunus Sûresi Tefsiri(Gayr-ı matbû).85

63. Vecîhî (Paşazâde Kemâl İsmâil Sâdık) (v. 1310/1892),

Tefsîru sûreti’l-İhlâs.86

64. Muallim Nâci (1265/1849-1310/1893),

Hulâsatu’l-İhlâs,(İstanbul 1304/1888, Matbaa-i Ebuz-Ziya, 36 sayfa, Fahreddîn Râzî’den tercüme.); İ’câzü’l-Kur’ân, (İstanbul 1301; İstanbul 1997.); Muammây-ı İlâhî Yahud Bazı Sü-ver-i Kur’âniyenin Evâilindeki Hurûf-i Teheccî, İstanbul, 1302/1885, Matbaa-i Ebüzziya, 47 sayfa, Fahreddîn Râzî’den tercüme.87

65. Hacer-zâde Receb Efendi Fereciki (v. 1311/1893),

Tefsîr-i sûre-i Mutaffifîn, (Arapça, matbu.); Vesîletü’s-seâde alâ sûreti’n-Nebe’,(İstanbul 1287, 1305, 1320, Arapça.); Tefsîru Cüz’i’n-Nebe’.88

66. Sabit Mehmed Kayserî Efendi, (v. 1311/1893),

79. Bayraktar, Osman Ergin Yazmaları Alfabatik Kataloğu, İstanbul 1993, I, 105, 107; Mustafa Özel, “Muhammed Nûru’l-A-rabî’nin Fâtiha ve Kevser Sûreleri Tefsîri”, Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, sayı: 28, 2008, s. 1-10.80. Bayraktar, a.g.e., c. III, s. 74.81. Mardin, a.g.e., c. II-III, s. 139, 1107.82. Eser hakkında iki yüksek lisans çalışması yapılmıştır: A. Kadir Kaptan, Muhammed b. Ahmed el-İskenderânî’nin “Keş-fü’l-esrâri’n-nûrâniyyeti’l-Kur’âniyye” Adlı Eserinin Tahlili, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Erciyes Ünv. Sosyal Bilim-ler Enstitüsü, Kayseri 1992; Abdurrahman Ateş, İskenderânî ve İlmî Tefsirdeki Yeri, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Selçuk Ünv. Sosyal Bilimler Enstitüsü, Konya 1994.83. Mardin, a.g.e., c. II-III, s. 175-176, 780, 856, 1107.84. Bursalı, a.g.e., c. II, s. 58-59; Bilmen, a.g.e., c. II, s. 759/444; Doğan, a.g.e., s. 225; Özel, a.g.m., sy. 16, s. 119.85. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 318; Bilmen, a.g.e., c. II, s. 760/445; Doğan, a.g.e., s. 200.86. Özel, a.g.m., sy. 16, s. 120.87. Bursalı, a.g.e., c. II, s. 422-426; Yücer, a.g.e., s. 798.88. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 318; Bilmen, a.g.e., c. II, s. 760/446; Doğan, a.g.e., s. 202.

Page 15: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

78

Mir’âtü’l-hâmidîn fî keşfi esrâri’l-muhakkıkîn,Dersaadet 1309.Fâtiha tefsîri, Arapça, İstan-bul’da tab edilmiş. Sâbık Edirne müftüsü Mehmed Fevzî Efendi, Kayseri nâibi iken bu esere takriz yazmış.89

67. Azmi Hüseyin Dede (v. 1311/1893),

Temyizü’l-Emreyn.“Yef’alü’llahü mâ yeşâü ve yahkümü mâ yürîd” âyet-i celîlesindeki “meşiyyet” ile “irâde”nin temyîzine dâirdir. Gayr-ı matbûdur.90

68. Ebü’l-Ferec el-Hatîb (v. 1311/1893),

et-Tenzîl ve esrâru’t-te’vîl.91

69. Anonim,

Süver mine’l-Kur’ân, (1, 2, 36, 78, 112, 113, 114), 35 sayfa, Kazan 1311/1893, 1895, 1898, 1903, 1904 (36 sayfa), 1905 (56 sayfa), 1907.

70. Anonim,

Tefsîr-i Haftyek min Tefsîri’t-Tibyân, Kazan 1895; 2.baskı, 238 sayfa, Kazan 1895, 232 sayfa.

71. Anonim,

Yâ-Sîn-i Şerif Tefsîri, Kazan 1895, 1898, 1899, 1903, 1907, 48 sayfa.

72. Ahmed Cevdet Paşa (v. 1312/1895),

Hulâsatü’l-beyân fî te’lîfi’l-Kur’ân, İstanbul 1303.Ali Osman Yüksel tarafından tercüme edilerek Muhtasar Kur’an Tarihi ismiyleneşredilmiştir. (İstanbul 1985)92

73. Hâdımî Muhammed Hulûsî Efendi (v. 1312),

Huzur Dersi Takrirleri (el-A‘râf 7/103, 16 varak. Ramazan 1297 olmalı, 8. meclis, Kadir Gecesi. İstanbul Ünv. Ktp., Türkçe Yazmalar, no: 7312)93

74. Sırrı Giridî (1260-1313/1844-1895),

Sırr-ı Kur’ân (Râzîtefsîrinden), (3 cild, 280+240+287 sayfa, İstanbul 1302-1303/1886-1887) Matbaa-i A-K-T. Şirket-i Mürettibiye Matbaası.); Ahsenü’l-Kasas Tefsîr-i Sûre-i Yusuf Aleyhisselam,(3 cilt, 204+372+470 sayfa, İstanbul 1309/1893, Şirket-i Mürettibiye Matbaası.); Sırr-ı Tenzil. (3 cild, 117+68+28 sayfa, 1311/1895, Diyarbakır matbaası.); Sırr-ı Meryem / Tef-sîr-i Sûre-i Meryem, (Diyarbekir 1312. Telif tarihi: 1308.); Sırru’l-İnsân / Tefsîr-i Sûre-i İnsan, (238+4 sayfa, İstanbul 1312, Eski zabtiye caddesinde 61 numaralı matbaa.); Sırr-ı Furkân / Tef-sîr-i Sûre-i Furkân,(2 cilt, 316+309 sayfa, İstanbul 1312, Eski zabtiye caddesinde 61 numaralı matbaa. Telif tarihi: 1309.); Sırr-ı İstivâ; Tabakât ve Âdâb-ı Müfessirîn,(Dersaâdet 1312/1894, Matbaa-i Osmaniye, 30 sayfa.)94

75. Şeyh İbrahim Şevkî Efendi (v. 1313/1895),

Kenz-i Mahfî. Yazma bir tefsirdir.95

89. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 265; Bilmen, a.g.e., c. II, s. 761/447; Doğan, a.g.e., s. 203, 255.90. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 134.91. Özel, a.g.m., sy. 16, s. 120.92. Bursalı, a.g.e., c. II, s. 129-132.93. Mardin, a.g.e., c. II-III, s. 150-151, 1107.94. Bilmen, a.g.e., c. II, s. 761/448; Ayrıca bkz. Ekrem Gülşen, Giridli Sırrı Paşa ve Tefsir İlmindeki Yeri, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, M.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul 1992.95. Yücer, a.g.e.,s. 797.

Page 16: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

79

76. Gelibolulu Muhammed Âdil Efendi (v. 1313),

Huzur Dersi Takrirleri (el-A‘râf 7/101, 8 varak. Ramazan 1297 olmalı, 7. meclis; el-A‘râf 7/155, 10 varak. Ramazan 1302 olmalı, 4. meclis. İstanbul Ünv. Ktp., Türkçe Yazmalar, no: 7323, 7324)96

77. Ahmed Rüşdü Paşa (v. 1315/1897),

Terceme-i Hikmetü’l-beyân fî Sûreti’r-Rahmân, (İstanbul 1305, Matbaa-i Ebu’z-Ziyâ, 77+2 sayfa. Müellif, daha önce aynı isimle Arapça olarak kaleme aldığı kitabını Türkçe’ye tercüme etmiştir.); Hakâyık-ı Kur’âniyye’den Bir Nebze; Tâ’yînü’l-vezâif fî hakki’l-müteşâbih97; Hall-i Mes’ele-i Tûfân.98

78. Muhammed Hakkî Efendi (v. 1315/1897),

Tıbbu’l-Kur’ân Hubbu’r-Rahmân; Tefhîmü’l-ihvân fî tecvîdi’l-Kur’ân.Bu iki eser Arapça olup bir mecmua içinde matbûdur.99

79. Anonim,

Kur’ân Tahlilleri, Kazan 1897, 16 sayfa.

80. Sâlih Hüdâî (v. 1317/1899),

Eshelü’l-menâhic fî Sûreti’l-Meâric.100

81. Anonim,

Kur’ân. Kelam-ı Şerif Tefsîri / Tefsîr-i Fevâid, 2 cilt, 378+480, Kazan, 1899/1900.

82. Mehmed Fevzî Efendi (1242-1318/1826-1900),

Tefricü’l-kalak fî tefsîri sûreti’l-Felak (İstanbul 1285, Arapça, 102 sayfa. Mev’iza tarzında bir tefsîrdir, işârî yönü de vardır); Kudsiyyü’l-ferah fî tefsîri Elemneşrah (İstanbul ts., Arapça, 51 s. 1297 senesi Ramazan’ında Kudüs-i Şerîf’te Mescid-i Aksâ’da halka verdiği vaazlardan teşek-kül ediyor); Kudsiyyü’l-irfân fî tefsîri sûreti’n-Necm mine’l-Kur’ân (İstanbul: Şirket-i Sahafiy-ye-i Osmaniye Matbaası, 1304, Arapça, 140 s. Kudüs’te Kadı olarak bulunuşunun ikinci yılında (1298) yine Ramazan ayında, önce vaaz olarak halka anlatılan bu sûre tefsîri, daha sonra kitap hâlinde neşredilmiştir); Tesyirü’l-fülk fî tefsîri sûreti’l-Mülk (İstanbul 1307, Arapça, 104 s.); Me-siru’l-halâs fî tefsîri sûreti’l-İhlâs (İstanbul 1309, Arapça, 69 s.); el-Havassü’n-nâfia fî tefsîri sûreti’l-Vâkı’a (İstanbul 1313, Türkçe, 19 s. Marmara Ü. İlahiyat Fakültesi Ktp., Öğüt, no: 1099); Risâle-i Rûhu’s-Salâh (İstanbul: Karnik Matbaası, 1302, Türkçe, 24 s. Namazda okunan âyet, teh-lil, tesbih ve duaların anlamları bilinmedikçe namazın hakikatine ermenin mümkün olmayacağını söyleyerek bunların meallerini verir. Marmara Ü. İlahiyat Fakültesi Ktp., Hakses, no: 640).101

83. İçelli (Ermenekli) Aynîzâde Muhammed Aynî Efendi (v. 12 Receb 1318),

Huzur Dersi Takrirleri (et-Tevbe 9/52, 12 varak. 19 Ramazan 1315, 6. meclis. İstanbul Ünv. Ktp., Türkçe Yazmalar, no: 7325)102

84. İstanbûlî Muhammed Eşref Efendi (2 Ramazan 1318),

96. Mardin, a.g.e., c. II-III, s. 146, 1107.97. Uludağ Ünv. İlh. Ktp., no: 4322.98. Bursalı, a.g.e., c. II, s. 213.99. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 65; Doğan, a.g.e., s. 123.100. Özel, a.g.m., sy. 16, s. 123.101. Diğer eserleri için bkz. Bilmen, a.g.e., c. II, s. 762/449; Ömer Yılmaz, Edirne Müftüsü Mehmed Fevzî Efendi, Ankara 2008, s. 82-122; Mustafa Uzun, “Fevzi Efendi”, DİA, XII, 506.102. Mardin, a.g.e., c. II-III, s. 143, 1107.

Page 17: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

80

Huzur Dersi Takrirleri (et-Tevbe 9/47, 9 varak, Arapça-Türkçe. Ramazan 1315, 3. meclis. İstanbul Ünv. Ktp., Türkçe Yazmalar, no: 7311)103

85. Osman Nûri bin Ömer el-Çorumî(?),Ziyâu’l-bedr fî tefsîri Sûreti’l-Kadr, İstanbul 1319.86. Mehmed Nûrî Efendi (1268/1851-1319/1901),Kutbu’r-rehâ fî tefsîri sûreti ve’d-Duhâ, yazma.104

87. Hamid Efendi Harputî (el-Hâc Abdülhamid Hamdi Efendi) (v. 1320/1902),Tabsıratü’l-hak ale’l-’ayân fî hurmeti’l-isti’câr alâ kırâati’l-Kur’ân. Matbu değildir.105

88. Refî Efendi Yanyavî (v. 1320/1902),Âyât ve Ehâdîs-i Erbaîn Tercemesi.106

89. Yanyalı Hacı Ömer Lûtfî Efendi (v. 1320 civârı),Huzur Dersi Takrirleri (el-A‘râf 7/31, 6 varak, Ramazan 1293; el-A‘râf 7/35, 15 varak,

Ramazan 1294, 2. meclis107; el-A‘râf 7/50, 26 varak, Ramazan 1295, 2. meclis; el-A‘râf 7/65-67, 45 varak, Ramazan 1296, 2. meclis; el-A‘râf 7/78-79, 13 varak, Ramazan 1297, 2. meclis olmalı. İstanbul Ünv. Ktp., Türkçe Yazmalar, no: 7330, 7320)108

Bu dört ders kitap hâline getirilmiştir: Hacı Ömer Efendi Yanyalı,Mecmuatü’d-Dürûs, müst. Feyzullah, Medine, Yazma, 1313, 56 vr., Arapça (Süleymaniye Kütüphanesi., Tırnovalı, 262); Yanyalı Ömer Lütfi Efendi, Huzur Dersleri,y.y., Yazma, 1880, 12 c., 54 vr., Türkçe (Top-kapı Sarayı, III. Ahmed kitaplığı, 3525).

90. Anonim,Hâmishi Tefsîr, İstanbul 1320, Bahriye matbaası, 616+5 sayfa.91. Mustafâ Efendî(?),Terceme-i Tefsîr-i Sûre-i Kevser, telif tarihi: 1321/1903, varak: 86-89a, 21 satır. Fedâî Ab-

durrahim b. Ali’nin eserine tercümedir.109

92. Ali Rızâ Bey (v. 1321/1903),Sırrı Sûreti’l-İhlâs (Arapça)110; İ‘câz-ı Kur’ân’dan Bir Nebze, 1318.111

93. Süleyman Sırrı Efendi (1240/1824-1321/1903),Dört sene devam eden Huzur Dersleri mukarrirliği esnâsında Sultan Abdülaziz Hân’ın ira-

desiyle Kâdî Beydâvî Tefsîri’nden takrir edilen âyetlerin tefsirlerini müstakillen Türkçe olarak cem, tertib ve telif ederek Sultan’a arz ve takdim etmiştir.112

94. Gümülcineli Hasan Hilmi Efendi (1251-1321),

103. Mardin, a.g.e., c. I, s. 114; c. II-III, s. 840, 1107.104. Albayrak, Sâdık, Son Devir Osmanlı Uleması, İstanbul 1996, c. III, s. 272; Özel, a.g.m., sy. 16, s. 142.105. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 287-288; Doğan, a.g.e., s. 125.106. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 318-319.107. Bu takrir, mukarririn vefâtından birkaç sene sonra h. 1326’da Ebu’r-Rızâ-zâde Rızâ tarafından Mekârim-i Ahlâk dergisin-de neşredilmiştir. (1 Şevval 1326 / Ekim 1324, sayı 5, sayfa 35)108. Mardin, a.g.e., c. I, s. 114; c. II-III, s. 863, 1106-1107.109. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kitaplığı, Osman Ergin Türkçe Yazmaları.110. Bursalı, a.g.e., c. II, s. 209.111. M.Ü.İ.F. Ktp., Öğüt, no: 1159.112. Albayrak, Son Devir Osmanlı Uleması, c. IV, s. 316-317.

Page 18: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

81

Huzur Dersi Takrirleri (et-Tevbe 9/53, 13 varak. Ramazan 1315, 7. meclis olmalı. İstanbul Ünv. Ktp., Türkçe Yazmalar, no: 7332)113

95. Yahya Hilmi b. Hüseyin Kastamonî (1321’den sonra)

Mısbâhu’l-ihvân li-taharriyat-ı âyi’l-Kur’ân, İstanbul 1322, Mahmud Bey matbaası, 319 sayfa. Mu’cemü’l-müfehres türü bir eser.

96. Hüseyin Rızâ Paşa (v.1322/1904),

Şezerâtü’l-beyân fî tercümeti müfredatü’l-Kur’ân. İtmâmına ömrü vefâ etmemiştir. Mat-bu değil.114

97. Yakub Han Kaşgarî, (v. 1325/1907),

Tefsîr-i Kur’ân.115

98. Şeyhu’l-İslam Muhammed Hasan Şekevî (1907-1908 senelerinde Zakafkasya bölge-sinde Şeyhülislam idi),

Kitabu’l-beyân fî tefsîri’l-Kur’ân, 2 cild. 492+538, 1. baskı 1324/1907;2. baskı, Tiflis 1326, “Gayret” Matbaası; 3. baskı,Tebriz 1399/1979. Şekevî, eserinde bir ciltlik Tefsîr-i Kur’ân-ı Şerîf isimli bir eserden bahsetmekte ve onun mu’cizeleri aklîleştiren îzâhlarını tenkîd etmektedir.

99. Şeyhü’l-İslâm b. Esedullah el-Humeydî (?),

el-İtkan fî Tercümeti’l-Kur’ân, Kazan 1907, Matbaai Kırımiyye, 2 cilt.

100. Yusuf Ziyâüddin Efendi (1277/1861-1325’ten sonra),

ed-Delâilü’l-muhkeme fî kırâeti Saddı’l-mu‘ ceme ve Tâi’l-mühmele, (İlm-i Kırâat ve Edâ’ya dâir Arapça bir risâle.); Hayru’l-kelâm fî kırâeti’n-Nebiyyi Aleyhisselâm, (Arapça bir risâle); Tecvîd-i Kebîr, (Cezerî ve Şâtıbî’den cem ve tercüme edilmiş.)116

101. Tosyavî İsmâil Zühdü Efendi (1326’dan sonra),

Huzur Dersi Takrirleri (et-Tevbe 9/54, 4 varak. Ramazan 1315 olmalı, 8. meclis. İstanbul Ünv. Ktp., Türkçe Yazmalar, no: 7321)117

102. Sinoplu Hâfız Ebû Bekir Lûtfî Efendi (1326’dan sonra),

Huzur Dersi Takrirleri (el-A‘râf 7/172 [Ahd ü Mîsâk Risâlesi], 13 varak. Ramazan 1304. İstanbul Ünv. Ktp., Türkçe Yazmalar, no: 7334)118

103. Sâlih Kâmil Efendi (1259/1843-1326’da tekaüde sevk olundu),

Mecmau Hazâini’l-ğufrân alâ esâsi’l-Kur’ân, Arapça Fâtiha tefsiri.119

104. Ali Yekta Efendi (v. 1327),(1326-1327 senesinde Huzur Dersleri’nde muhatap olarak bulunmuştur. Muhammed Es’ad Erbilî Hazretleri’nin hulefâsındandır.),

113. Mardin, a.g.e., c. I, s. 114, 445-496; c. II-III, s. 150, 833, 1108. Bu eser neşredilmiştir: Mustafa Ünver, “Sarayda Abdül-hamid Han Huzurunda Bir Tefsir Dersi ve Neşri”, Dinsel ve Kültürel Farklılıkların Birarada Yaşanması/İstanbul Tecrübesi, editörler: Mehmet Fatih Arslan - Muhammed Veysel Bilici, İstanbul 2010, s. 333-353.114. Bursalı, a.g.e., c. II, s. 212-213.115. Vassâf, a.g.e.,c. IV, s. 136; Yücer, a.g.e.,s. 150, 784.116. Albayrak, a.g.e., c. IV, s. 388-389.117. Mardin, a.g.e., c. I, s. 114; c. II-III, s. 1108.118. Mardin, a.g.e., c. I, s. 114; c. II-III, s. 1107.119. Albayrak, a.g.e., c. IV, s. 280-281.

Page 19: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

82

Sûre-i Rahmân Tefsîri (yazma);Sûretü’l-Beled Tefsîri (yazma).120

105. Muammer Saraczâde(?),

Cevâhiru’l-irfân fî hazâini’l-Kur’ân, Dersaadet: Ahmed Saki Bey Matbaası, 1327, 32 s., 21 cm.

106. Muhammed Burhâneddîn (1280/1864-1328/1910),

el-Burhânü’l-münîr fî mâ câe ani’l-ulemâi fî sûreti ve’d-duhâ fi’t-tefsîr, yazma.121

107. el-Hâc Muhammed Emîn Geredevî (1246-1328/1830-1910),

Cevâhiru’l-Fâtihati’ş-Şerîfe, Dersaâdet 1329, Kanâat Matbaası, 30 sayfa, Türkçe. Müel-lif, mü’minin, îmânını kemâle erdirebilmek için bilmesi zarûrî olan esasları Fâtiha sûresinden çıkarıp maddeler hâlinde sıralamıştır. Sık sık tekrarlanması ve kolay ezberlenebilmesi için de eserini mücmelen cem etmiştir.122

108. Şeyh Hulûsi Efendizâde Abdülkâdir Râşid Efendi (1260-1328),

Huzur Dersi Takrirleri (et-Tevbe 9/50-51, 11 varak. Ramazan 1315, 5. meclis. İstanbul Ünv. Ktp., Türkçe Yazmalar, no: 7318)123

109. Şeyh Şuayb Şerefeddîn Efendi (1258/1842-1329/1911),

Îzâhu’l-merâm fî meziyyeti’l-kelâm yâhûd Şerhu’n-noktati ve’l-kalem (yy. ts., 64 s. Os-manlıca, Millet Ktp., Ali Emiri-Şer’iyye, no: 1405. Bu eserin hakîkî mevzûu, ن والقلمومايسطرون: “Nûn. Kaleme ve yazdıklarına yemîn olsun ki!”124 âyet-i kerîmesinin tefsîr-i bâtınisidir).125

110. Gümülcineli Ahmed Âsım Efendi (1252-1329)126,

Huzur Dersi Takrirleri (el-A’râf 7/14-16, 28, 40-41, 70-71, 96, 109-114, 132-133, 143, 150, 176-178, 189, 205-206; el-Enfâl 8/18-20, 30-31, 41, 52, 70; et-Tevbe 9/6, 19, 32-33, 55-57, 68-69, 84, 97-98, 113-114; Yûnus 10/1-2, 32-34, 53-56)127

111.Nûman b. Emir b. Osman (Molla)(?),

Tefsir-i Nûmânî Tefsir-i Kur’an-ı Kerim, Kazan 1911, 390 sayfa; Helsinki 1959.

112. Manastırlı İsmâil Hakkı (1263/1846-1330/1912),

Tefsîr-i Sûre-i Yâ-Sîn,(İstanbul 1316, Mekteb-i Şâhâne Destgahı, 110 sayfa. Müellif, Mek-teb-i Mülkiye-i Şahane’de tefsîr müderrisi olduğu devirde bu eserini ders kitabı olarak hazır-lamış veya sene sonunda ders notlarından tanzim edilerek bir sonraki sene okutulmak üzere hazırlanmıştır. Kitabın kapağında “Mekteb-i Mülkiye-i Şâhâne talebesine mahsus ve matbu’ı mahduttur.” notu bulunmaktadır.)128; Tefsîr-i Sûre-i Fâtiha,(İsmail Hakkı Manâstırlı’nın Fatiha Sûresi ve vaazlarında anlattığı veya makale olarak yazdığı diğer müteferrik âyetlerin tefsîrleri

120. Bursalı, a.g.e., II, 59-60; Bilmen, Tefsîr Tarihi, II, 771, no: 451; Mardin, a.g.e., c. II-III, s. 288; Doğan, a.g.e., s. 224.121. Albayrak, a.g.e., c. III, s. 54; Özel, a.g.m., sy. 16, s. 142.122. M.Ü.İ.F. Ktp., Genel, no: 045514. Hidâyet Zertürk tarafından sadeleştirilerek neşredilmiştir. (İstanbul 2008)123. Mardin, a.g.e., c. II-III, s. 179-180, 1107.124. el-Kalem 68/1.125. Vassâf, a.g.e., c. III, s. 269. Bu eser Divan ve İz Yayınları tarafından İstanbul’da neşredilmiştir.126. Mardin, a.g.e., c. I, s. 102; c. II-III, s. 147-149.127. Süleymaniye Ktp., İzmirli İsmail Hakkı, no: 1493; Mardin, a.g.e., c. II-III, s. 461-580, 1106.128. Bu kitap bazı listelerde isim benzerliği sebebiyle Bursevî’ye (v. 1137/1724) izâfe edilmektedir. Hâlbuki Bursevî’nin eser-leri arasında müstakil Yasin tefsirinden bahsedilmez. Bkz. Bilmen, a.g.e., c. II, s. 714/392.

Page 20: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

83

Sırat-ı Müstakim129 dergisinde neşredilmiştir.); Şerhü’s-sadr ve fedâilü Leyleti’l-Kadr,(İstanbul 1324, Türkçe, matbu.); Fusûlü’t-teysîr,(Tefsir usûlüne dâir.)130

113. Maksud Efendi (v. 1330/1912),

Letâifü’t-te’vîl alâ Envâri’t-Tenzîl (Âl-i İmrân sûresine kadar).131

114. Hüseyin Avni(?),

İ’câz-ı Kur’ân ve Hakikat-ı İslâm, İstanbul: Hukuk Matbaası, 1330, 48 s., 20 cm.

115. Mehmed Zekâî bin Mehmed el-Muğlavî (1266/1851-1330/1912),

Hediyyetü’l-eslâf fî tefsîri Sûreti Kâf, yazma.132

116. Mehmed Efendi (1299/1883-1330’dan sonra), (Çelebizâde Mehmed Kemâleddin diye de bilinir),

Matbu olmaya bazı eserleri yanında Beydâvî üzerine şerhi vardır.133

117. Şükrü Paşa (v. 1331/1912),

Tefsîru sûreti’l-Fâtiha (Yedi aded enfüsî Fâtiha tefsîrini bir araya getirmiştir).134

118. Mustafa el-Vâiz (1263-1331/1847-1913),

Tefsîru müfredâti’l-Kur’ân. (Eser Petersburg’da bulunmaktadır.); Bülûğu’n-nîl fi’l-kelâmi alâ âyeti “Ve etimmu’s-sıyâme ile’l-leyl”.135

119. İstanbullu Hacı Muhammed Hayri (1299-?),

Tefsir-i Sûre-i Yûnus, İstanbul 1331/1915, 492 sayfa, Türkçe, matbû.136 Ekseriyen Tefsir-i Medarik’ten takrir edilmiştir. Sonunda 16 sayfa Nisa-i Mükerremât risalesi vardır.

120. Cemâlüddîn el-Kâsımî (1283-1332),

Mehâsinü’t-te’vîl; Şerhu’l-Meydâniyye fi’t-tecvîd.137

121. Hoca-zâde Ahmed Hilmi (v. 1914),

Ravzatü’l-kurrâ ve Târîh-i Kur’ân-ı Kerîm. Cerîde-i Sûfiyye’nin 62-67 numaralı sayıların-da tefrika edilmiş, daha sonra lâtin harfleriyle neşredilmiştir (İstanbul: Türk Neşriyat Yurdu, 1959, 54 sayfa).138

122. Süleyman Vehbî Efendi (1263-1332),

Hadâiku takrîbi’l-Kur’ân bi usûli’s-suveri ve’l-işârât, (mahtût); Risâletü fi’r-Raât Fevâi-dü’l-Kırâat,(mahtût); Rüküât-ı Kur’âniye,(mahtût); Risâle-i Râiye, matbu.139

129. Sırat-ı Müstakim, 1324, 1/3, 33-34; 1/4, 49-50; 1/5, 65-66; 81-82, 97-98, 113-114, 129-130, 145-146, 161-162, 177-178, 193-194, 225-227, 1/19, 289-290.130. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 251; Bilmen, a.g.e., c. II, s. 771/452; Albayrak, a.g.e., c. II, s. 275.131. Özel, a.g.m., sy. 16, s. 123-124.132. Albayrak, a.g.e., c. III, s. 373; Abay, “Osmanlı Döneminde Yazılan Tesir ile İlgili Eserler Bibliyografyası” s. 284; Özel, a.g.m., sy. 16, s. 141.133. Albayrak, a.g.e., c. II, s. 351.134. Bursalı, a.g.e., c. III, s. 277-278; Özel, a.g.m., sayı: 16, s. 124.135. Kehhâle, Mu‘ cem, III, 884; Brockelmann, IX, 367; Doğan, a.g.e., s. 188.136. Süleymaniye Ktp., Bağdatlı Vehbi, no: 128.137. Bilmen, a.g.e., c. II, s. 773/454.138. Bursalı, a.g.e., c. III, 27-28; “Hocazâde Ahmed Hilmi”, DİA, İstanbul 1998, XVIII, 207.139. Albayrak, a.g.e., c. IV, s. 322-323.

Page 21: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

84

123. Mehmed Hamdi Efendi (1248-1332),

Fâtihatü’r-Rahmân. Fâtiha ve Rahmân sûrelerinin önce toplu olarak, sonra da açıkça mezi-yetlerini beyan eder. Eserleri 1314’te basılmaya başlamıştır.140

124. Ubeydullah Efgani(?),

Kavm-i Cedid’de Salavat Bahsine Mu’teriz Olanlara Kur’an-ı Azimü’ş-Şân’ın İnzâr ve İh-târı,İstanbul: Şems Matbaası, 1332, 14 s., 16 cm.

125. Ali Haydar b. Hasan Fehmi (v. 1333),

Risâle fî tahkîki kavlihi Teâlâ: Ve alleme Âdemel’-esmâe, yy., ts., 83-84 s. Arapça, Millet Ktp., Ali Emiri Arabi, no: 3555.

126. Âgah İbrahim Paşa (v. 1334/1916),

el-Ikdü’l-Cemîl fî Müteşâbihi’t-Tenzîl, Mekke-i Mükerreme, 1311.141

127. Ahmed Remzi Efendi (1287-1335’ten sonra),

İrşâdü’l-kârî fî meyâni’l-kâi’l-cârî, tecvide dâir gayr-i matbu.142

128. Mehmed Efendi (1268/1851 - Rûmî 1335’ten sonra),

Mir’âtü’t-Tecvîd ve Reddü’l-Mu‘tezile isimli iki risâle telif etmiştir.143

129. Nûh Efendi (1280-1335’ten sonra),

Dedesi Hacı Torun Efendi’nin İşârât-ı Kur’âniye isimli eseri ikmâl üzere Rumuzât-ı Furkâ-niye isimli bir risâle telif etmiştir. Matbu değildir.144

130. Bereket-zâde İsmâil Hakkı (v. 1267-1336/1851-1918),

Envâr-ı Kur’ân, (İstanbul 1331. Bakara 142’ye kadar tefsîr. Daha evvel Sırât-ı Müstakîm ve Ke-lime-i Tayyibe dergilerinde tefrika edildi.); Necâib-i Kur’âniye, (İstanbul 1331, 441 sayfa. Daha evvel Sırât-ı Müstakîm’de tefrika edildi.Sırat-ı Müstakim [1324], 1/2, 23-26; 1/3, 38-40; 1/4, 54-55; 1/6, 85-88; 1/7, 98; 1/8, 114-116; 1/9, 131-133; 1/10, 148-149; 1/12, 178-179; 1/13, 194-196; 1/14, 211, 212; 1/15, 227-228; 1/20, 307-309; 1/21, 321-323; II/27, 3-6; II/28, 18-20; II/37, 163-165; II/33, 98-100.)

131. Eğinli Muhammed Hulûsi Efendi (1262-1336),

Âyât-ı Kur’âniye’den Bazı Nasihatler, (mahtût); Havâs-ı Süver-i Furkâniyye,(mahtût); Hu-zur Dersleri’nde tesbit ettiği notlar. (Muhataplığı esnâsında takrir olunan âyetlerin tefsir ve îzâ-hını hâvî sual ve cevabı muhtevi el yazıları: İstiâze, el-Enfâl 8/11-13, 30, 40, 50-51, 66; et-Tev-be 9/1-2, 11-12, 25-26, 36, 47, 58-59, 70-71, 85-87, 99-101, 115-117; Yûnus 10/1-2, 16-18, 32-33, 53-56, 71-74, 93-95; Hûd 11/1-4, 20-24, 41-43, 66-68, 87-90, 116-119; Yûsuf 12/21)145

132. Mehmed Şükrü Efendi (v. 1336),

Umdetü’n-nesâyıh, İstanbul 1292. Muteber tefsirlere istinaden telif edilmiş Kâf Sûresi tef-siridir.146

140. Albayrak, a.g.e., c. III, s. 172-173.141. Bursalı, a.g.e., c. III, s. 6.142. Albayrak, a.g.e., c. I, s. 264-265.143. Albayrak, a.g.e., c. II, s. 358-359.144. Albayrak, a.g.e., c. IV, s. 152-153.145. Mardin, a.g.e., c. II-III, s. 238-240, 376-442, 927; Albayrak, a.g.e., c. III, s. 201-202; Özel, a.g.m., sy. 16, s. 125-126.146. Albayrak, a.g.e., c. III, s. 350.

Page 22: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

85

133. Ömer Ziyâüddîn Dağistanî (1266/1851-1337),

et-Teshîlâtü’l-atıre fi’l-kırââti’l-aşere, (yy. 1304, 100 s. Süleymaniye Ktp., Hasib Efendi, no:7.); Âdâbu’l-Kur’ân, (İstanbul: Matbaa-i Osmaniye, 1326, 31 s. 20 cm.); Te-cvîd-i Umûmî, (1293’te Meşîhat’a takdim ettiği bu eserle takdire mazhar olarak taşra ruûsuna nâil olmuştur.)147

134. Gazi Ahmed Muhtar Paşa (v. 1337),

Serâiru’l-Kur’ân fî tekvîni ve ifnâi ve iâdeti’l-ekvân, İstanbul 1336, Türkçe, 87 sayfa. Bir nüshası Süleymaniye Ktp., İzmirli İ. Hakkı, no: 166/2’de mevcuttur.148

135. Tâhir el-Cezâirî (1268-1338),

Tefsîru’l-Kur’ân, Yazma büyük bir eserdir.149

136. Tikveşli el-Hâc Hâfız Yûsuf Ziyâeddin Efendi (15 Şaban 1245/1829- 22 Safer 1339/1921), (“Reîsü’l-ulemâ” diye bilinir. Pek çok âlim yetiştirmiştir. Ahmed Ziyâeddin Gümüşhânevî’ye intisâb etmiştir.150 1282’de Huzur Dersleri’ne muhâtab tayin edilmiş, 1291’de mukarrirliğe yükselmiştir. 1326’ya kadar uzun seneler “Huzur Dersleri” mukarrir-liğinde bulunmuştur.),

Huzur Dersi Takrirleri (el-A’râf 7/68-69, 9 varak, Ramazan 1296, 3. meclis; el-A’râf 7/152-153; el-Enfâl 8/72; et-Tevbe 9/44-46. İstanbul Ünv. Ktp., Türkçe Yazmalar, no: 4167, 7333)151

137. Cebbârzâde Ârif Bey (1244/1828-1339/1921),

Kitâbu’l-hakâyık (Tefsîr, fıkıh ve serâir-i Kur’âniyyeye dâir dört cildlik bir eserdir).152

138. Şeyhülislâm Mûsâ Kâzım Efendi (1275-1339),

Safvetü’l-beyân fî tefsîri’l-Kur’ân (İstanbul: Matbaa-i Âmire, 1336. Bakara sûresinin 73. âyet-i kerîmesine kadar gelen Türkçe bir tefsîrdir. Yeri geldikçe tasavvufî mütâlaalar dercedil-miştir); Sûre-i İhlâs ve Alâk Tefsîri (İstanbul 1334/1918, 16 s. Türkçe); Sûre-i En’âm’a kadar Türkçe bir tefsîr (Müellif takrîr etmiş, Ahmed Midhat Efendi zabt ve tesbît etmiştir. Türkçe selis ifadeli bir tefsîr imiş ancak nerede olduğu bilinmiyor).153

139. Ömer Fuad bin Mustafa el-Kırîmî (v. 1340/1921’den sonra),

Tefsîru’l-âyet “Kul innemâ harrama Rabbiye’l-favâhişe…”, Türkçe. 29 R. Evvel 1340/1921 tarihinde İstanbul’da yazılmış, 142 s., 71 vr., 19 satır. Eser A‘raf Sûresi’nin 33. âyetinin geniş bir tefsiridir. İlm-i Kelâm, Akâid, Tasavvuf, İlm-i Rûh, Hikmet, Tarih cihetinden tahlil edilmiştir. Müellif hattı olan tefsir, Dâru’l-Hilâfeti’l-Âliye Medrese-i Sü-leymaniye, Kelam ve Felsefe Şubesi son sınıf mezunuyet tezidir. Diyanet İşleri Başkanlığı Ktp., Yaz. D. no: 669.154

147. Albayrak, a.g.e., c. IV, s. 242-244.148. Bu eser, Ali Turgut tarafından Yaratılış ve Ötesi ismiyle sadeleştirilip neşredilmiştir (İstanbul 1989). Hayatı Hakkında bkz. Bursalı, a.g.e., c. III, 299-300.149. Bilmen, a.g.e., c. II, s. 775/456.150. İrfan Gündüz, Gümüşhânevî Ahmed Ziyâüddîn, İstanbul 1984, s. 65-66.151. Mardin, a.g.e., c. II-III, s. 181-182, 390-395, 404-413, 581-644, 779, 783, 859-860, 1107; Albayrak, a.g.e., c. IV, s. 390-391.152. Vassâf, a.g.e., c. IV, s. 212-214.153. Bilmen, a.g.e., c. II, s. 774, no: 455; Albayrak, a.g.e., c. III, s. 390-391; Doğan, a.g.e., s. 187; İsmail Kara, Türkiye’de İslâmcılık Düşüncesi, İstanbul: Dergâh Yay., 2011, I, 107-108.154. Abdullah Ceyhan, Diyanet İşleri Başkanlığı Kütüphanesi Elyazması Eserler Kataloğu, Ankara: Diyanet İşleri Başkanlığı Yay., 1994, II, 134-135.

Page 23: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

86

140. Şeyh Muhammed Saîd Efendi (1277/1860-1340/1922). (Nakşiyye-i Hâlidiyye’den-dir. İstanbul Vâlide Câmii’nde Beydâvî Tefsîri’ni ezberden okutarak dersler vermiştir. İstanbul ulemâsı irfanına ve beyanına meftun olmuşlardır.),

el-Kavlü’l-celîl fî müşkilâti Envâri’t-Tenzîl. Beydâvî Tefsîri’ndeki müşkilât-ı hakâyıkı hall vâdîsinde yazılmıştır.155

141. Kastamonulu Ballıklızâde Şeyh Ahmed Mâhir Efendi (1860-1922),

el-Fâtiha fî tefsîri’1-Fâtiha, (Müellifin tefsir dersi notlarından ibaret olup basılmıştır, İstanbul 1331, İstanbul Hukuk Matbaası, 69 sayfa.); Mu’cizât-ı Kur’âniyye, (Kita bın birinci kısmı, müelli-fin 1324-1325 (1908-1909) senelerinde gazetelerde neşredilmiş makalelerinden meydana gel miş olup 1328’de İstanbul’da basılmıştır, 280 sayfadır. Aziz Demircioğlu’nun husûsî kütüp hanesinde bulunan müellif hattıyla 278 sayfa olan ikinci kısmı ise henüz basılmamıştır.)156; Tefsîru’l-Kur’ân, (Şeyh Ahmed Mâhir Efendi, Meclis’te yaptığı bir konuşmada bu eserinden bahisle şöyle der:

“Maatteessüf bazı zevât da «dine hizmet ediyoruz» diye tefsir yapıyor. Ben Türkçe tefsir-leri gördüm. Onbeş seneden beri de tefsirle iştigal ediyorum. Bugün 19 cüz’ünü de yazdım; 11 cüz’ü kaldı. Benim bu tahkikatıma göre Mevâkib’de pekçok yanlışlar vardır…”)157

142. İstanbûlî Muhammed Es‘ad Efendi (v. 1341/1922),

Huzur Dersi Takrirleri (Yûnus 10/47; el-Mülk 67/25; el-A‘râf 7/188, 8 varak. Ramazan 1323, 7. meclis. İstanbul Ünv. Ktp., Türkçe Yazmalar, no: 7316)158

143. Mehmed Halid(?),

Kur’an Muallimi, İstanbul: Matbaa-i Âmire, 1341, 68 s. Tecvid’e dâir.

144. Seyyid Süleyman el-Hüseyni(?),

Zübdetü’l-Beyan fî Tefsiri’l-Kur’an: Kur’ân-ı Kerim’in Tercüme ve Tefsiri, İstanbul: Ame-di Matbaası, 1340/1342. 16, 7 s. ; 22 cm. 1. cüz.

145. Ahmed Bahaeddîn Efendi (1289/1872-1342/1923),

Ve’d-Duhâ’dan aşağı süver-i Kur’âniyye üzerine tefsîr (Muhtelif tefsîrlerden derleyip tel-his ederek kaleme almıştır).159

146. Çerkeşî Yûsuf Sıddîk bin Abdurrahman (v. 1342/1923’den sonra),

Tefsîru nûrin alâ nûr, yy. ts.(İşârî ve dirayet ağırlıklı bir tefsirdir. Süleymaniye Ktp., Nuri Arlasez, no: 194-221).160

147. Ahmed Nazmî Efendi (1342),

Bursevî Tefsîri’nden Bakara, Yûsuf, Yâsîn, Nebe, Rahmân sûrelerini tercüme etmiştir. Ti-câret yapmak, ağaç dikmek ve hayvan yetiştirmek gibi muhtelif mevzularda eserler vermiştir.161

148. Debreli Vildan Fâik Efendi (1269-1343/1853-1924),

155. Vassâf, a.g.e., c. II, s. 395, 398.156. A. Abdülkâdiroğlu, “Ahmed Mahir Efendi”, DİA, II, 98.157. TBMM Zabıt Ceridesi, Altmışbirinci İctima, 21 Şubat 1341 Cumartesi, İkinci Celse; Dücane Cündioğlu, Bir Kur’ân Şâiri -Mehmed Âkif ve Kur’an Meâli-, İstanbul 2000, s. 120, 292.158. Mardin, a.g.e., c. II-III, s. 156, 839, 1108.159. Vassâf, a.g.e., c. IV, s. 269-270.160. Mollaibrahimoğlu, Yazma Tefsir Literatürü, s. 613-616.161. Vassâf, a.g.e., c. IV, s. 104; Vicdânî, a.g.e., 223; Yücer, a.g.e., s. 151.

Page 24: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

87

Tefsîr-i Sûre-i Kâf,matbû değil. (Hacı Selim Ağa Ktp., Hüdai Efendi, no: 129); el-Mevâi-zü’l-hisân fî mâ kurrire beyne yedeyi’s-sultân, (Dersaâdet 1330, Matbaa-i Hayriye, 80 sayfa. Sultan Mehmed Reşâd devrinde Huzur Dersleri’nin yedinci sine mukarrir olarak katılan Vil-dan Fâik Efendi, dört dersin takrir ve müzakere lerini kitap haline getirmiştir.)162; Âyet Tefsîri, mahtût (Süleymaniye Ktp., Yazma Bağışlar, no: 65); Risâle fî tefsiri kavlihi teâlâ: “İnnallâhe ye’müru bi’l-adl…”, (Hacı Selim Ağa Ktp., Hüdayi Efendi, no: 125, 1b-8b)163; Tavdîhu’l-mü-bhemât fî mâ verade fi’l-Kur’âni mine’l-kelimât, matbû değil. (Hacı Selim Ağa Ktp., Hüdayi Efendi, no: 125); Tebyînü’l-edevât fî mâ verade fi’l-Kur’âni mine’l-kelimât,Türkçe, 14 varak, matbû değil, (Hacı Selim Ağa, Hüdayi Efendi, no: 123); el-Mültekât fî usûli’t-tefsîrArapça 34 varak, matbû değil,(Hacı Selim Ağa, Hüdayi Efendi, no: 126)

149. Bursalı Mehmet Tahir (v. 1343/1925),

İlm-i tefsir ve müfredât-ı Kur’ân’a dâir malumât-ı icmâliye (1318, 33 vr., Türkçe)164; Delî-lü’t-tefâsîr (İstanbul: Hilâl Matbaası, 1324/1906, Türkçe).

150. Ahmed Hüsâmeddin Dağistânî (v. 1925),

es-Sohbetü’l-Melei’l-A’lâ fî tefsîri Abese ve tevellâ (İstanbul 1328); Rûhu’l-hikem fî tefsîri keli-meti Meryem (İzmir 1332); Huccetü’l-hucec fî tefsîri sûreti’l-Hac (İzmir 1332); Burhânü’l-asfiyâ fî tefsîri sûreti’l-Enbiyâ (İzmir 1332); Hikmetü’l-envâr fî tefsîri Kehfi’l-esrâr (İzmir 1332); Nûru’l-es-râr fî tefsîri sûret-i Tâhâ (İzmir 1332); Esrâr (İstanbul 1339. Müellifin Vecîzetü’l-hurûf alâ menâtı-kı’s-süver isimli Arapça eserinin Amme cüzüne âit bazı kısımlarının tercümesidir); Edvâru’l-âlem (Müellifin evinde çıkan yangından kurtarılan Felâk ve Nâs sûrelerine âit kısımlardır. Müellifin oğlu Kâzım Öztürk tarafından Edvâr-ı Âlem’den Bazı Parçalar ismiyle neşredilmiştir); Mezâhiru’l-vü-cûd alâ menâbiri’ş-şühûd (İstanbul 1340. Eserin ikinci cildi Kehf, İsrâ, Nebe’ ve Mülk sûrelerinin tefsîridir. Kâzım Öztürk tarafından günümüz Türkçesiyle, Kur’ân’ın 20. Asra Göre Anlamı ismiyle neşredilmiştir: Ankara 1974, 1976); Mevâridü’t-Tenzîl fî tercemeti Kur’âni’l-Celîl (Tefsîrdir).165

151. Bergamalı Ahmed Cevdet Efendi (1289-1344/1872-1926),

Tefsîr Tarihi, (1927 tarihinde Ahmed Kâmil Matbaasında basılmıştır.); Tefsîr-i Şerîf, (Dâru’l-Fünûn Matbaası 1340/1924, 160 sayfa.); Tefsîr-i sûre-i Hucurât, (İstanbul 1341/1923, Dâru’l-fünûn matba-ası. [Dâru’l-fünûn ilâhiyât ders notları], 64 sayfa.)166; Sûretü’s-Saff Tefsîri,(İstanbul 1341/1925, Dâ-ru’l-fünûn matbaası, 16 sayfa.); Tavzîh-i Müteşâbihât, (Bir kısmı Mihrâb Mecmuası’nda ibaresi tasar-ruf edilerek dercedilmiş ise de müellif tasarrufa râzı olmadığından nâtamam kalmıştır.)167

152. Midhat Behari(?),

Rûh-i Kur’ân’dan Bir Sahife-i Nûr, İstanbul: Ma’rifet Matbaası, 1926, 40 s., 24 cm.

153. Şeyh Muhammed Elif Efendi (v. 1345/1927),

ed-Dürru’l-mensûr fî hızâneti esrâri’n-Nûr, (Arapça tefsîr.); en-Nûru’l-furkân fî lüga-ti’l-Furkân.168

162. Mardin, a.g.e., c. II-III, s. 140-141, 828-829; İpşirli, “Huzur Dersleri”, s. 443; Albayrak, a.g.e., c. IV, s. 352-353. Bu notların bir kısmını Mardin misal olarak nakleder: Huzur Dersleri, II-III, 443-460.163. Bu risâle neşredilmiştir. Bkz. Mustafa Özel, “Nahl/16 Sûresinin 90. Âyetinin Tefsîri”, C.Ü. İlâhiyat Fakültesi Dergisi, X/2 – 2006, s. 135-147.164. Bayraktar, a.g.e., c. I, s. 22.165. Turan Alptekin, “Ahmed Hüsameddin”, DİA, II, 91; Özel, agm, sayı: 16, s. 127-128.166. Süleymaniye Ktp., İzmirli İ. Hakkı, no: 3819. Kitap burada Ahmed Cevdet Paşa’ya izâfe ediliyor. Herhalde isim benzer-liği sebebiyle karıştırılmış.167. Mardin, a.g.e., c. II-III, s. 133-134, 824.168. Albayrak, a.g.e., c. III, s. 72-73; Nihat Azamat, “Elif Efendi, Hasîrîzâde”, DİA, XI, 37-38; Özel, a.g.m., sy. 16, s. 129-130.

Page 25: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

88

154. Ahmed Münib Efendi (1275-?),

Kavâidü’l-Kur’ân, (mahtût); Terceme-i İhlâs-ı Şerîf,(mahtût); Hasâisu İhlâs-ı Şerîf,(mah-tût); Yâdigâr-ı Tuhfetü’l-Furkân,(mahtût).169

155. Osman-zâde Hüseyin Vassâf, (1289/1872-1348/1929),

Esrâr-ı Kur’âniyeden Bir Nebze -Rûhu’l-beyân’dan Yâsîn-i Şerîf Tecümesi- (Ahmed Nazmî Efendi ile birlikte. Telif: 1320, 380 vr. Türkçe. Süleymaniye Ktp., Yazma Bağışlar, no: 2312)170; Güldeste-i Hakîkat (Rûhu’l-beyân’daniki cüzün tercümesi. Ahmed Nazmî Efen-di ile birlikte).171

156. Muhammed Es’ad Erbilî, (1847-1931),(Nakşî-Hâlidî ve Kâdirî meşâyıhındandır.),

Fâtiha-i şerîfe tercümesi (İstanbul: Mahmud Bey Matbaası, 1327/1911, 8 s. Ayrıca Risâ-le-i Es’adiyye ile birlikte İstanbul’da 1986 senesinde sadeleştirilerek neşredilmiştir)172; Risâ-le-i Es’adiyye ve Mektûbât isimli eserlerinde de pek çok âyet-i kerimeyi tefsîr etmiştir. Es’ad Efendi Hazretleri, hemen her mektubunda mutlaka bir veya birkaç âyet-i kerimeyi îzâh et-miştir. Meselâ 4, 5 ve 97. mektublarda Hadîd Sûresi hakkında bazı îzahlar yapıp faziletinden bahsederek tefsîrinin genişçe mütâlaa edilmesini tavsiye eder. Muhammed Es’ad Efendi’nin Fâtiha tefsiri, diğer eserlerindeki âyet tefsîrleri ve değerlendirmeleriyle alâkalı geniş bir ça-lışma yapılmıştır.173

157. Süleyman Sırrı Efendi (1855-1931),

Esbâbü’l-felâh, Tefsîre dâir Arapça bir eser.174

158. Hüseyin Kâzım Kadri (1870-1934),

Nûru’l-beyân, (Matbaa-i Âmire 1340, Kur’ân-ı Kerîm tercümesi.); Tefsîr-i Sûre-i Mülk, (mealin sonunda neşredilmiştir.)175

159. Mehmed Âkif Ersoy (1290/1873-1936),

Asr Sûre-i Celîlesinin Tefsîri, (Muhammed Abduh’tan tercüme.); Sebîlürreşâd’daki tefsir yazıları. (Bu yazıları şu eserde toplu olarak bulmak mümkün: Abdülkerim Abdülkadiroğlu, Mehmed Âkif’in Kur’ân-ı Kerîm’i Tefsîri, Ankara 1992); Kur’ân Meali (Mütercimin vasiyeti üzerine yakılan mealin, daha önce kopya edilen ilk on cüzü 2012senesinde İstanbul’da Recep Şentürk ve A. Cüneyd Köksal tarafından neşredilmiştir.)

160. Milaslı İsmail Hakkı (1870-1938),

Kur’ân Tercüme Edilebilir mi?; Fâtiha Tercüme ve Tefsîri, (Bu iki eser 1335’te Hukuk Matbaası’nda tab edilmiştir.)176

169. Albayrak, a.g.e., c. V, s. 92-93.170. Cemal Kurnaz, Mustafa Tatcı, “Hüseyin Vassâf”, DİA, XIX, 18-19; Özel, a.g.m., sayı: 16, s. 130-131.171. Vassâf, a.g.e., c. I, s. XXVII. Hüseyin Vassâf, Ahmed Nazmî Efendi’nin tercüme-i hâlini yazarken şöyle der:

“Kendisiyle hukûk-ı kadîmem olup bir zamanlar beraber çalışmak sûretiyle Sûre-i Bakara ve Sûre-i Yâsîn’i Rûhu’l-Beyân’dan tercüme etmiş ve Sûre-i Yâsîn Tefsîri tercümesine birçok hakâyık daha ilâve etmiş idik.” (Vassâf, a.g.e., IV, 148)172. Albayrak, a.g.e., III, 123-124; Ercan Alkan’ın eser hakkında kısa bir tanıtımı için bk. Tasavvuf: İlmî ve Akademik Araş-tırma Dergisi, sayı: 27, 2011, s. 365.173. Ömer Çelik, “Muhammed Es’ad Erbilî’nin (1847-1931) Kur’ân-ı Kerim Âyetlerini Yorumlama Yaklaşımı”, Tasavvuf: İlmî ve Akademik Araştırma Dergisi, sayı: 6, 2001, s. 177-210.174. Albayrak, a.g.e., c. IV, s. 314-315.175. Özel, a.g.m., sy. 16, s. 132.176. Özel, a.g.m., sy. 16, s. 134.

Page 26: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

89

161. Serbest-zâde Ahmed Hamdi (1864-1939),

Tercümân-ı Kur’ân Tefsîru Kâdî Beydâvî. Beydâvî tefsirinin şerh ve tercümesi mahiyetinde yedi ciltten oluşan ve oğlu Süreyya Serbest’in husûsî kütüphanesinde yazma ha linde bulunan bu eserin ilk üç cildi (En’âm sûresinin sonuna kadar) temize çekilmiş, diğer ciltleri ise müsved-de ha lindedir. Eserin sonunda müellifin oto biyografisi de yer almaktadır.177

162. Hoca Râsim Efendi (1880-1939),

Kur’ân-ı Kerîm’in Türkçe Tercümesi, matbu değil.178

163. Mîr Muhammed Kerîm Necel el-Hâc Mîr Ca’fer el-Alevî el-Hüseynî el-Mûsevî el-Bâküvî (1853-1939),

Keşfu’l-Hakâik an nüketi’l-âyâti ve’d-dekâik, (Türk Azarbaycan dilinde), 3 cilt, Bakü 1322/1904. İkinci baskısı: Tebriz 1373.

164. Süleyman Tevfik el-Hüseyni(v. 1939),

Tafsîlu’l-Beyân fî Tefsîri’l-Kur’ân, İstanbul 1325. Matbaa-i Âmire; Tercüme-i Şerîfe Türkçe Kur’ân-ı Kerîm (Mülahhas Tafsîlü’l-Beyân), İstanbul 1344/1926.

165. Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, (1878-1942),

Hak Dîni Kur’ân Dili - Yeni Mealli Türkçe Tefsir, İstanbul 1935-1939.

166. Muğlalı Ali Rızâ Efendi (1277/1861-1943),(1334/1915 senesinde Huzur Dersleri’ne mukarrir olarak iştirak etmiş ve bu vazîfesine üç sene devam etmiştir.),

Takrîru’l-beyyinât fî tefsîri sitti mine’l-âyât,(Arapça, mahtut); Tahrîru’l-kavli’l-enfa’ fî tef-sîri’l-âyâti’l-erba’, (Arapça, mahtut).179

167. Tavaslı Hâfız Hasan Efendi (1281/1864-1945),

Cem’u âyâti’l-müteşâbihât elif-bâiyyen, yazma.180

168. Şerafeddin (v. 1367/1947),

Tarih-i Kur’ân-ı Kerim, İstanbul: Kader Matbaası, 1331, 45 s.

169. Konyalı Mehmed Vehbî Efendi (v. 1949),

Hülâsatü’l-Beyân, İstanbul, 1339-1341; Ahkâm-ı Kur’âniye, İstanbul 1922.

170. Ahmed Nazmi Türe (1876-1950),

Mecmuatü’t-tefâsir, Arapça-Türkçe, muhtelif tefsirlerden nakiller yapılmış. (İstanbul Bü-yük Şehir Belediyesi Kitaplığı, Osman N. Ergin Yazmaları, no: 66-22 ile 66-31 arası)181

171. Ahmed Hamdi Akseki (1887-1951),

Ve’l-Asr Sûresi Tefsîri, İstanbul 1346/1928. Daha sonra Ertuğrul Özalp tarafından sadeleş-tirilerek neşredilmiştir.

172. Tâhiru’l-Mevlevî (1284/1877-1951),

Tercüme-i Tefsîr-i Hüseynî (Hüseyin Vâiz-i Sebzevârî’nin tefsîrinin Bakara sûresi sonlarına

177. Kâmil Şahin, “Ahmed Hamdi, Serbestzâde” mad., DİA, İstanbul 1989, II, 72; Özel, Mustafa, “Son Dönem Osmanlı Tefsir Tarihinden Bazı Portreler I”, Dokuz Eylül Ünv. İlâhiyat Fak. Dergisi, sy. 15, İzmir 2002, s. 79.178. Ali Birinci, “Hoca Rasim Efendi” mad., DİA., İstanbul 1998, XVIII, 194-195; Özel, a.g.m., sy. 16, s. 135.179. Mardin, a.g.e., c. II-III, s. 167-170; Özel, a.g.m., sy. 16, s. 135-136.180. Özel, a.g.m., sy. 16, s. 136-137.181. Bayraktar – Hüseyin Türkmen, a.g.e.,İstanbul 2003, c. IV, s. 155-157.

Page 27: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

90

kadar tercümesi);Mahfil dergisindeki tefsîr yazıları.182 Kendi neşrettiği bu aylık edebî dergide yazdığı makâlelerin birinin başlığı şöyledir: “Kur’ân-ı Kerîm’in İlk Nâzil Olan Âyetleri”, Mah-fil, cilt: I, sayı: 5, İstanbul 1339/1920, s. 74-75.183

173. Manisalızâde Mustafa Şevket Efendi (Şevket Molla) (1295/1877-1951),Fâtiha ve diğer bazı sûrelerin tercümeleri; Kâdî Beydâvî ile Ebu’s-Suûd arasında bir mukâyese.184

174. Mustafa Sabri Efendi (1286/1869-1373/1954), (Şeyhülislam),

Mes’eletü Tercemeti’l-Kur’ân, Kahi re 1932. Namazda Kur’an’ın Türkçe mealinin okun-ması teşebbüslerini savu nanlara karşı bir reddiye olan eseri Süleyman Çelik Kur’an Tercü mesi Meselesi adıyla Türkçe’ye tercüme etmiştir(İstanbul 1993).

175. Kâmil Miras (1291/1874-1957),

Kur’ân ve Tefsîr Tarihi; Kur’ân’ın Cem‘ i185

176. Mehmed Efendi (1299/1883-?),

Hâşiye alâ tefsîri’l-Beydâvî, yazma.186

177. Ömer Nasûhi Bilmen (v. 1971),

Kur’ân-ı Kerîm’in Türkçe Meal-i Âlîsi ve Tesiri, İstanbul, 1963-1966.

178. HaşımzâdeAhmed İsrafiloğlu (1896-1979),

Tefsîru’l-Kur’âni’l-Azîm, 4 cilt. Azerbaycan dilinde, yazma hâlinde.187

179. Mahmûd Sâmi Ramazanoğlu (1892-1984),(Nakşbendî ve Kâdirî meşâyıhından-dır. Muhammed Es’ad Erbilî Hazretleri’nin Kelâmî Dergâhı’nda terbiye görmüş ve icâzet almıştır.),

Fatiha Sûresi Tefsiri (İstanbul: Erkam Yay., 1987);Bakara Sûresi Tefsiri (İstanbul: Erkam Yay., 1985); Uhud Gazvesi (İstanbul: Erkam Yay., 1982. İlgili âyetlerin tefsiri); Bedir Gazvesi ve Enfal Sûresi Tefsiri (İstanbul: Erkam Yay., ts.); Tebük Gazvesi (İstanbul: Erkam Yay., 1981. Tevbe Sûresi tefsiri); Yûnus ve Hûd Sûreleri Tefsiri (İstanbul: Erkam Yay., 1983); Hazreti Yusuf aleyhisselam (İstanbul: Erkam Yay., 1980. Yûsuf Sûresi tefsiri); Hazreti İbrahim aleyhisselam (İstanbul: Erkam Yay., ts. Hz. İbrahim (a.s) ile alâkalı âyetlerin tefsiri).

180. Mahmud bin Seyyid Tırazî(?),

Kur’ân-ı Kerîm mütercem ve muhaşşâ bi’l-lugati’t-Türkistâniye, Katar, ts.188

B. DAHA ÖNCE TELİF EDİLİP TANZİMAT DEVRİNDE NEŞREDİLEN ESERLER

1. Molla Fenârî (v. 834/1431),

Aynu’l-a’yân,(İstanbul 1326/1908, 376 sayfa); Bahsün fi’n-nâsih ve’l-mensûh min tefsî-ri’l-Fâtiha.189

182. Vassâf, a.g.e., c. I, s. 411-412; Özel, a.g.m., sayı: 16, s. 139.183. Vassâf, a.g.e., c. I, s. 411-412; Özel, a.g.m., sy. 16, s. 139.184. Mardin, a.g.e., c. II-III, s. 317-320; Özel, “Son Dönem Osmanlı Tefsir Tarihinden Bazı Portreler I”, sy. 15, s. 91.185. Özel, a.g.m., sy. 15, s. 87.186. Özel, a.g.m., sy. 16, s. 143.187. El Yazmaları Enstitüsü, C-697/9650-C-699/9650.188. Dergah Edebiyat Ansiklopedisi, VI, 2, “Kur’an” mad.189. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 390-392; Bilmen, a.g.e., c. II, s. 590-592/273; Doğan, a.g.e., s. 167-170.

Page 28: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

91

2. İbn-i Arapşah, Şihab Ahmed b. Muhammed el-Hanefî (v. 854/1451),Nebe’ Tefsîri Tercümesi, 72 sayfa, Dersaadet, 1317/1899, Cemal Efendi Matbaası.Ebü’l-

Leys Semerkandi’nin (v. 373/983)Tefsîr-i Cüz’i Nebe’isimli eserinin tercümesidir.190

3. İbn-i Kemâl (v. 940/1534),

Tefsîru’l-Fâtiha,(İstanbul 1316, İkdam Matbaası.Tercümesi: Manastırlı Davud Paşa, Din-i İslam Hediyesi, İzmir 1326-1328/1911-1912, 36 sayfa); Tefsîru’l-Fecr, (İstanbul 1316, İkdam Matbaası)191; Tefsiru sûrati’l-Mülk,(nşr. Hasan Ziyaeddin Itr, Beyrut 1986).Nebe’, Nâziât, Târık ve Asr sûrelerinin yazmaları mevcuttur.

4. Galatalı Muhammed b. İbrahim (v. 1005/1596),Kıssa-i Zîbâ tercüme-i Yusuf u Züleyhâ aleyhissalatü ve’s-selâm benamı Ahsenü’l-Kasas,

(İstanbul 1293, Şevki Efendi Matbaası. 315 sayfa. Te’lif tarihi: 994/1585. M.Ü.İ.F. Ktp. Üskü-darlı, no: 131’de bir nüshası mevcuttur. Bu eser, bazı listelerde Sûre-i Yûsuf Tefsîri” şeklinde zikredilir.); Hûd ve İbrahim Sûreleri Tefsîri.192

5. Okçuzâde Mehmed Şâhî, (v. 1039/1629),

Nazmü’l-Mübîn fi’l-âyâti’l-erbaîn, Kostantiniyye, 1311, Matbaa-i Âmire, haz. Hâfız Refî’,-Türkçe, manzum, 8 sayfa.193

6. Vardarî Mahmud b. Mustafa (v. 1055/1645),

Tertîb-i zîbâ fî beyâni ta’dâdi’l-âyât, İstanbul, 1284. 132 sayfa. Tefsîr, hadis, tarih ve diğer kitaplarda yeri geldikçe zikrolunan âyet-i kerimelerin Kur’ân-ı Kerim’de hangi sûrenin kaçıncı âyeti olduğunu kolayca bulmaya yardımcı olmak için tertîb edilmiştir. Alfabatiktir. 132. sayfadan 143. sayfaya kadar Kur’ân’ın sûre, âyet, kelime ve harflerinin adedini bildiren Arapça bir bölüm vardır. Burada sûrelerin Mekkî veya Medenî oldukları bildirilmiş, istisnâ olan âyetler gösterilmiştir. Bu bölümün kenarında el yazısıyla “Envâru’l-Aşıkîn’den ahzolun-muştur” ibaresi yer almaktadır.194

7. Şehsuvaroğlu Ali (Şeyhî),

Riyâdu’l-ğufrân, İstanbul 1313, Süleyman Sakıp Efendi Matbaası,86 sayfa.Telif tarihi: 1058.Türkçe, manzum Yâ-Sîn Sûresi tefsîri.195

8. Ayntâbî Muhammed bin Hamza (v. 1111/1699),

Terceme-i Tefsîr-i Tibyân (4 cilt, Kahire, H. 1257/1841-1842. Tercüme tarihi: 1110/ 1698. Bu tefsîr, Hıdr b. Abdurrahman el-Ezdî’nin (v. 773) et-Tibyân fî tefsîri’l-Kur’ân isimli Arapça tefsîri esas alınarak hazırlanmıştır. Arapça aslının telif tarihi H. 773’tür.)196; Hâşiye alâ Beydâvî (Zâriyât Sûresi’nden Nâs’ın âhirine kadar).197

190. Semerkandi’nin Nebe’ cüzü tefsîri Mustafa Küçük tarafından günümüz Türkçesine kazandırılmış ve Amme Cüz’ünün Tercüme ve Tefsîri ismiyle İstanbul’da 1984 tarihinde 247 sayfa halinde Sezgin neşriyat tarafından neşredilmiştir. Bu durum, Semerkandi’nin tefsîrine olan tarihî alâkanın günümüzde de devâm ettiği anlamına gelmektedir.191. Abay, a.g.m., s. 276.192. Bursalı, a.g.e., c. I, 390; Abay, a.g.m., s. 271.193. M.Ü.İ.F. Ktp. Ayasbeyoğlu, no: 342; Öğüt, no: 1130.194. Süleymaniye Ktp., H. Reşid Efendi, no: 12; Konya Bölge Yazma Eserler Ktp., Konya İl Halk Ktp., 42 Kon 5756/2.195. M.Ü.İ.F. Ktp., Arapgirli, no: 571.196. Terceme-i Tefsîr-i Tibyân, Arap harfleriyle dokuz kez basılmıştır. 4 cilt, Kâhire 1257/1841-1842, 1849, 1866-1867 (İstan-bul, Matbaa-i Sultaniye), 1875, 1890-1891, 1891, 1899-1900, 1902-1903, 1905- 1906. İki kez de Latin harfleriyle basılmıştır. 1956-1957’de Süleyman Fahir tarafından latinize edilip sadeleştirilerek Kur’ân-ı Kerim Meali ve Tefsîri ismiyle İstanbul’da basılmıştır. 1980-1981’de Ahmed Davudoğlu tarafından tekrar neşredilmiştir.197. Bk. Mehmed Şeyhî, Vekâyiu’l-fudala, II, 158; Mehmed Süreyyâ, a.g.e., c. IV/1, s. 235.

Page 29: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

92

9. Ahmed Salih b. Abdullah Ğurab-zâde en-Nâsıh el-Bağdadî (?),

Zübedü’l-âsâr el-Mevâhib ve’l-Envâr, 2 cilt, İstanbul, 1290/1875-1877. Telif tarihi 1096/1684. Müellif, diğer kaynakların yanında en çok Beyzâvî’nin Envârü’t-Tenzil’inden ve Kâşifi’nin Mevâhibül-ledünniyye’sinden istifade ettiğinden dolayı eserinin ismini bu iki tefsîr-den birer kelime alarak koymuştur.

10. İsmail Ankaravî (v. 1402/1632),

Fatiha tefsiri Fütûhât-ı Ayniyye,(1037/1627 târihinde Türkçe olarak telif edilmiş İşârî bir tefsir. 220 sayfa, İstanbul 1328/1910 Matbaa-i Ahmed Kamil)198; Misbâhü’l-esrâr,(Nûr sûresi 35. âyetin tefsîri.)

11. Yakub b. Mustafa el-Afvî el-Celvetî (v. 1149/1736),

Netîcetü’t-tefâsîr fî Sûret-i Yûsuf. Müellif Arapça bir tefsîr yazmış ve bunu sayfanın or-tasına yerleştirerek kenarlara da yine Arapça olarak haşiye yazmıştır. Sayfanın ortasındaki çerçevenin içinde bulunan Arapça tefsîrin yanında Türkçe tefsîrî tercümeler yer almaktadır. Bunlar Tibyân tefsîrinden alınmıştır. Mustafa Celvetî, Arapça tefsîrlerden birçok nakiller-de bulunduktan sonra tercüme başlığı altında Tibyân’dan nakillerde bulunmakta ve sûreyi baştan sonuna kadar eksiksiz olarak Türkçe tefsîr de takip etmektedir. Eser, 1133 senesi Muharrem ayında nihayete ermiştir. 3+116 sayfadır. 1266/1849, 1279/1862 ve 1318/1900 tarihlerinde tab edilmiştir.199

12. Kazabâdî, Ebu’n-Naki Ahmed bin Mehmed bin İshak (v. 1163/1749),

Hâşiye alâ tefsîri Sûreti’l-Fâtiha min Envâri’t-Tenzîl, İstanbul 1286.200

13. Şeyhülislâm Muhammed Es‘ad (v. 1166/1753),

Âyete’l-Kürsi Tefsiri Tercümesi,İstanbul ts., Cemal Efendi Matbaası, 16 sahife, Türkçe.201

14. Konevî, Hâfız İsmail bin Mehmed bin Mustafa (1194/1779),

Hâşiye alâ Tefsîri’l-Beydâvî, İstanbul 1285/1868.202

15. Tırabzonî Şâkir Ahmed Paşa (v. 1235/1819),

Tertîb-i Nefîs, (İstanbul 1269,Takvimhane-i Amire, 54 sayfa, Türkçe, manzum. Müellif, her sûreye üç beyit tahsis ederek sûrelerin isimlerini, sıralarını, âyet sayılarını, âyetlerin üzerinde ittifak ve ihtilaf edilenlerini ve cüzlerin bitiş ve başlangıçlarını beyân etmektedir.)203; Add-i âyi’l-Kur’ân, (manzûme, gayr-ı matbû.)

16. Ortaköylü Ferruh İsmail Efendi (v. 1256/1840),

Tefsîr-i Mevâkib/Terceme-i Tefsîr-i Mevâhib, 2 cilt, İstanbul, 1282/1865, (tercüme tarihi:

198. Erhan Yetik, “Tasavvufi Açıdan Fâtiha Tefsiri (İsmail-i Ankaravi’nin Fütûhât-ı Ayniye’si Üzerine Bir Çalışma)”, On Do-kuz Mayıs Ünv. İlahiyat Fak. Dergisi, sy. 8 (Samsun 1996), s. 45-107.199. Bazı kütüphane fişlerinde ve bunların tesiriyle Kur’ân tercümeleri listelerinde bu eser İsmail Hakkı Bursevî’ye (v. 1137/1724) izâfe edilmektedir. Bu hata muhtemelen iki büyük âlimin de sahip olduğu el-Celvetî nisbesinden kaynaklanmaktadır.200. Abay, a.g.m., s. 280.201. Bu kitap IRCICA’nın yayınladığı World Bibliography’de ve Muhammed Hamidullah’ın vermiş olduğu tercüme listele-rinde, isim benzerliği sebebiyle, Muhammed Es’ad Erbilî Hazretleri’ne (v. 1350/1931) nisbet edilmektedir. Hâlbuki Es’ad Erbilî Hazretleri’nin Âyetü’l-Kürsî ile alakalı müstakil bir eseri bulunmamaktadır.202. Abay, a.g.m., s. 281.203. Süleymaniye Ktp. M. Arif - M. Murad, no: 167/2; M.Ü.İ.F. Ktp., Genel, no: 1759.

Page 30: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

93

1246/1830)204 Hüseyin b. Ali el-Kâşifi’nin (v. 900/1494) el-Mevâhibü’l-Aliyye isimli Farsça tefsîrinin tercümesidir.205

17. Kazanlı Muhammed Sâdık bin Molla Şâh Ahmed bin Ebû Yezid bin Rahmetullah bin Îmânkulî (v. 1911’den sonra),

Teshîlü’l-beyân fî tefsîri’l-Kur’ân. Kâşifi’nin el-Mevâhibü’l-Aliyye isimli Farsça tefsîrinin Kazan Türkçesi’ne (Tatarca) tercümesidir. Tercüme 1318-1328 (1900-1910) yılları arasında ya-pılmış ve iki cilt hâlinde neşredilmiştir. (Kazan 1911) Bu tercüme sonradan tıpkıbasım olarak yeniden tabedilmiştir. (Doha-Katar 1996)

18. Osman b. İbrahim el-Bosnevî (?),

Sübha-i Sibyân, İstanbul 1251, Matbaa-i Âmire, 35 sayfa, manzum Kur’ân lügati.206

19. Mehmed Necib (?),

Hediyetü’l-ihvân fî şerh-i Sübha-iSıbyân, 1256, 265 sayfa.

Tahlîl ve NetîceGerek daha önceki devirlerde gerekse Osmanlı döneminde, Tanzimat’a kadar tefsir ala-

nında pek çok eser ortaya konmuş, yazılması gereken çoğu şey yazılıp söylenmiştir. Hatta bazı âlimler tafsîlâta ve işin sanat tarafına yönelmeye başlamıştır. Sadece noktasız harfleri kullanarak tefsir yazmak, manzum tefsir ve tefsir usûlü yazmak bunun bir tezâhürüdür. Belli bir istikrarı yakalayan tefsir faaliyetleri, Tanzimat’tan sonra da devam etmiştir. Ancak bu devirde iki mühim gelişme yaşanmıştır. Biri, yazılan eserlerin matbaa yoluyla çoğaltılarak daha çok insana ulaştırılması, diğeri de Türkçe eser yazıp basmaya ve tercüme faaliyetlerine ağırlık verilmesidir.

Tanzimat’tan sonraki dönemdeOsmanlı ulemâsı az sayılmayacak kadar eser ortaya koy-muşlardır.Bu eserler, o günkü toplumun ihtiyacına cevap verecek nicelik ve niteliktedir.Bu dö-nemde yazılan eserleri “Çığır açacak farklı fikirler ortaya koyamamışlardır” diye tenkid etme-nin doğru olmadığı kanaatindeyiz. Zira belli kâide ve sınırları olan ve asırlar boyunca belli bir istikrâra kavuşmuş bulunan köklü bir ilmin mecrâsını değiştirmek, o alanda çok farklı bir çığır açmak hiç de kolay değildir. Mevcut bilgi güzelce insanlara aktarılıp hayata tatbik edilebilse, o bile insanlığın ihtiyâcına kâfî gelirdi. Ancak asıl mesele, insanların fikir yapılarındaki kayma ile istek ve arzularının değişmesidir. Dünyevî menfaat ve nefsânî heveslerin peşinde koşmayı isteyen idareci ve insanların çoğalması, tefsirlerde açıkça îzâh edilen faydalı bilgilere rağbeti azaltmıştır. Bunun neticesi de tembellik, çalışmadan haksız kazanç peşinde koşmak, insanlığın ve vatanın iyiliği için çalışmayı terk etmek ve nihayet maddî ve mânevî alanlardaki gerileme olmuştur. Böyle bir ortamda bir âlimin çıkıp Kur’ân-ı Kerîm’in âyetlerine çok farklı yorum-lar getirmek sûretiyle âdeta sihirli bir değnek gibi insanları, içine düştükleri bu kötü hâlden kurtarıvermesini beklemek ne derece doğru olur! Kur’ân-ı Kerîm’in; boş durmayıp devamlı

204. Bursalı, a.g.e., c. I, s. 394; Bilmen, a.g.e., c. II, s. 740/427; Doğan, a.g.e., s. 142. Ferruh Efendi’nin tefsîrinde her ne kadar Mevâhib esas kabul edilmiş olsa da Tibyân, Beydâvî, Keşşâf ve Hâzin tefsîrleriyle karşılaştırılması yapılmıştır. Âyetlerin nüzul sebebleri ve bazı tefsîrcilerin beyânları âyet meallerinin altına yazılmıştır. Halkın kolayca anlaması hedeflendiğinden müteşabih kelimelerden kaçınılmıştır. Mevâkib’ın baskısı, II. Meşrutiyet’e kadar 1865, 1870, 1879, 1899, 1902-1903, 1905, 1905-1906 tarihlerinde tam 7 kez tekrarlanmıştır. Süleyman Fahir tarafından Latin harflerine aktarılmıştır. (Kur’an-ı Kerîm ve Meali (Mevâkib Tefsiri), İstanbul 1959). 1987 yılında Ahmet Ağırakça ile Beşir Eryarsoy tarafından, Nüzul Sebebli Kur’ân-ı Kerîm ve Türkçe Meali adıyla yeniden düzenlenerek neşredilmiştir.205. Kâtip Çelebi, Keşfü’z-zunûn, İstanbul 1971, c. I, s. 446. Bu tefsire Tefsîr-i Hüseynî de denmektedir. 206. Süleymaniye Ktp., Hacı Mahmud Ef., no: 5487.

Page 31: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

94

çalışmak, insanlığa faydalı olmak için sa‘y ü gayret etmek, ilmi devamlı artırmak gibi emirleri herkes tarafından bilinmektedir. Güzel bir eğitimle sadece bu emirler bile yerine getirilebilse, o toplumun geri kalması mümkün değildir.

Ancak Osmanlı toplumunun 17. asrın başlarından îtibâren hem iktisâdî, hem de fikrî alanda bir gerileme yaşadığı mâlumdur. Tanzimat devrinde iyice hissedilmeye başlayan bu gerileme,neticede ilim erbâbına büyük bir darbe indirmiştir. İlmî faaliyetlerin azalmasına sebep olan en mühim âmil ise, âlimlere sağlanan maddî desteğin tükenme noktasına gel-mesidir. Şöyle ki:

Osmanlı devleti ilmî, fikrî ve iktisâdî sahalarda zayıflayınca, Avrupa ve Rusya’nın genişle-me ve istilâ emellerine karşı duramaz oldu. Avrupalılar, dâhilde fikrî tesirlerine müsait bir ortam hazırlanması için Osmanlı memleketlerinin bütün yabancılara serbestçe açılmasını istiyorlardı. Ardından da, her Avrupalının bulunduğu yerde iktisâdî istilâya çalışması ve binâenaleyh hem dâimâ kalabilmek hem de Osmanlı arazilerinde mülk sahibi olabilmek, bu arazilerde yalnızca yabancı fertlerin değil, mânevî şahısların, hatta şirketlerin de istimlâk yapabilmelerini temin eylemek istiyorlardı. Ancak Osmanlı arazisinde tam olarak temlik olunabilecek yer pek azdı. Bunların bir kısmı arâzî-i emîriye, mühim bir kısmı da vakıflardı. Avrupa bu arazilerin tama-men pazara çıkabilecek bir mal hâline gelmesini ve bunlar üzerinde ahâlînin mânevî bağlılığı-nın şiddetli olmamasını arzu ediyordu. Bu husûsu her vesileyle gündeme getiriyorlardı. Meselâ 1860’da İngiliz hükûmetinden borç taleb edildiğinde, onların ileri sürdüğü şartların başında “Vakıf sisteminin kaldırılması” da yer alıyordu.207 Yine 1867’de Paris kabinesi Bâb-ı Âlî’ye mürâcaat ederek vakıf usûlünün esaslı bir sûrette tâdilini, emlâk ve arazinin mülke tahvilini, müslümanların kendi emlâkini serbestçe kullanmaktan men eden ahvâlin ortadan kaldırılmasını tavsiye etti. Fransa Hükûmeti’nin teklifine nazaran, arazi ve emlâk muâmelâtıyla iştigal etmek üzere bankalar tesis edilecekti. Bâb-ı Âlî bu tavsiyeleri kısmen tatbîkâta koydu.208 Zaman içinde Avrupalıların ileri sürdüğü şartların hepsi kabul edildi ve netîcede vakıfların pek çoğu tasfiye edildi.209 Bu husustaki siyâsî vesîkalar da ilim erbabına açılmadı.210

İlgâsı kolay olmayan vakıflar için, daha önce 1242/1826’da Evkâf Nezâreti teşkil edil-mişti. Bu nezâret, “Câmi şahs-ı mânevîsi” ve “cihet-i dîniyye” hatıra gelmesin diye Meşî-hat’a da bağlanmayıp müstakil bulundurulmuştu. Neticede memleketimizdeki İslâmî vakıf-lardan pek çokları elden çıkmış, eskisine nisbetle bugünkü vakıflar pek az miktarda kalmış oldu.Diğer taraftan, zamanın îcabı olarak gösterilen icâreteyn, tevsî-i intikâl ve gedik gibi

207. E. Ziya Karal, Osmanlı Tarihi, Ankara 1976, IV, 212.208. Ed. Engelhard, Türkiye ve Tanzimat, trc. Ali Reşat, 1328, s. 179.209. Nazif Öztürk, Türk Yenileşme Tarihi Çerçevesinde Vakıf Müessesesi, Yayımlanmamış Doktora Tezi, Hacettepe Üniversi-tesi Sosyal Bilimleri Enstitüsü, Ankara 1991, s. 698-886.210. Elmalı’lı Muhammed Hamdi Efendi bu hususta şöyle şikâyetlenir:

“…Bâb-ı Âlî’nin hazîne-i evrâkındaki siyâsî vesîkaların bu noktadan tetkîkinde, elde edilecek mâlûmât mühimdir. Ne çare ki, milletin mütefekkirlerinin edây-ı istifâdesine geçebilmek de müşkilcedir. Bunları ve bu gibi ahvâlin belki umumunu Avrupa devletleri hiç olmazsa sarı, yeşil, kırmızı ve mavi kitaplarla milletlerine neşrederek, ilim erbabının fikrî inkişâfından istifade ettikleri halde, biz evvelâhir bunun aksine mahkûmuz. Bu babdaki siyâsî zorlamaların rûhu meçhûlümüz kalır ve erbâb-ı ilim, lâzım gelen ictihadlarını yürütemez. Çünkü fikrî ızdırârı hissettirecek vesîl yoktur.” (Elmalı’lı M. Hamdi Yazır, Ahkâm-ı Evkâf, Tâbii: Mehmed Şükrü, Mekteb-i Mülkiye Matbaası, İstanbul 1327, s. 129)

“Bu memlekette, icraya tesir edecek hâricî zorlamaların millete duyurulmadan tatbîke konulması, Avrupa’nın bizde mu-vaffak olduğu teshîr-i tâiâneden birisidir. Bilmem ki bu da onlardan mıdır? Yoksa bizden midir?” (Elmalı’lı, Ahkâm-ı Evkâf, İstanbul 1327, s. 136)

Page 32: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

95

vakıfların faydasına olmayan tatbîkat ile vatandaşlar vakıf kurmaktan soğutuldu.211 Devletin mâlî durumu bozuldukça elde kalan vakıflarınbir kısım gelirleri,artan bir tempo ile devletin ihtiyaç duyulan diğer sektörlerine aktarıldı.212 Neticede, finans kaynağı tamamen vakıflara bağlı olan dînî eğitim müesseseleri ile ulemânın nüfûzu kırılmış oldu.Yeniçerilerin ortadan kaldırılmasıyla siyasî nüfûzunu kaybeden Şeyhülislamlık makâmı, vakıf gelirlerinin başka alanlara aktarılmasıyla ekonomik gücünü de kaybederek merkezî otoriteye bağlı bir memuri-yet hâline geldi.213 Zamanla vakıf gayrimenkulleri alınıp satılır hâle getirildi, hatta çok cüz’î mukâtaa bedelleri karşılığında gayrimüslimlere intikalleri sağlandı. Bunun üzerine yüzlerce vakıf arsa ve arazi üzerine azınlıklar tarafından kilise, mektep, rahip ve râhibe okulları, sos-yal tesisler yapıldı.214

Bu acı hakîkat, ulemâyı geçim derdine ve muhtelif imkânsızlıklara düşürdüğü, daha da mü-himi toplum nazarındaki îtibârını azalttığı için tabiî olarak ilmî verimliliği de asgarîye indirmiş oldu. Bu hususta Elmalı’lı Muhammed Hamdi Efendi şöyle der:

“Bu gelişmeler erbâb-ı maârifi memur durumuna düşürmüş ve devlet tarafından verilen maaşla yetinmek mecbûriyetinde bırakmıştır. Bu durum, toplumumuzda ilmî çalışmaların ya-pılmasına menfî yönde tesir etmiş, hey’et-i ictimâîde ve ulûm u maârifte çalışma fikri, yerini cehâlete bırakmıştır.”215

Umûmî olarak Osmanlı döneminde, husûsî olarak da Tanzimat’tan sonra dikkat çeken di-ğer bir husus da, âlimlerin çoğunun tasavvuf erbabı olmasıdır. 19. asırda tefsir alanında yazılan eserlerin yüzde elliden fazlasının tasavvuf erbabı tarafından kaleme alındığı görülmektedir.216 Bu da o zamanki toplumun yapısını resmeden mühim bir noktadır.

Netîce îtibariyle ekseriyeti kütüphanelerimizde bekleyen bu kıymetli eserler, bizim için çok kıymetli hazînelerdir. Onların bir an evvel gün yüzüne çıkarılması, ilim dünyamız için büyük bir kazanç olacaktır.Geçmişini bilmeyen, geleceğe emîn adımlarla ilerleyemez.Târihimizdeki bilgi birikimini güzelce tahlil edip ortaya koymanın, yeni bilgi üretimini kolaylaştıracağı ve bu yolda harcanacak zamanı kısaltacağı âşikârdır.Ancak şu acı gerçeği de üzülerek ifade edelim ki, bu eserleri anlayıp gün yüzüne çıkarabilmek için ilmî ve edebî seviyemizi daha fazla yükselt-meye ihtiyacımız olduğu âşikârdır.

211. Elmalı’lı Muhammed Hamdi Yazır, Ahkâm-ı Evkâf, tâbii: Ahmed Hâlid, Mekteb-i Mülkiye Matbaası, İstanbul 1326, s. 14. Hamdi Efendi, vakıfların azalma sebeplerinden birini de şöyle îzâh eder:

“Ümmet-i İslâmiye, sahip olduğu yüce mevkiini ve servet istihsalindeki eski kuvvetini zayi etmeye başlamasıyla Avru-pa’nın tasallutu ve milletlerarası münasebetin genişlemesi ve değişikliği yüzünden, memleketimiz bir takım ahid ve kayıt-lar altında müthiş bir rekabet ve helak edici bir felâket içinde ezildikçe, gayet tabîi olarak, bir taraftan umumî servetlerimiz noksanlaşmış, diğer taraftan pek cüz’î istihsâlâtımız da büyük mecralardan sürekli bir şekilde akıp gitmeye başlamıştır. Bu sebeple hayatî ihtiyaçlarımızın artışı nisbetinde genişlemesi şöyle dursun, malî vasıtalarımız daraldıkça elimizde mevcudiyetini zannedebildiğimiz servet kaynaklarımızın sarf ve istihlâkini bir kurtuluş çaresi telâkki etmek, yani hazıra göz dikmek tabii bir âdet olmuştur. Bu sûretle malların müebbeden hapsine (vakfedilmesine) karşı bir hoşnutsuzluk ve kamuya faydalı hayrat ve meberrât ihdasında da bir imkânsızlık meydana gelmiştir. Binâenaleyh, yalnız İmâm-ı A’zam mezhebine doğru bir istikâmet almakla kalmayıp, belki lüzumuna hükmedilmiş bulunan eski vakıflara da sirayet ve yontulma nokta-ı nazarından daha ileri gidecek arzu ve eğilimler meydân almıştır.

Hilâfet-i İslâmiye’nin sâha-i himâyetine nisbeti pek manevî olarak kalan ve fiilen ağyârın taht-ı tahakkümüne düşen Cema-at-ı İslâmiye’nin, yegâne içtimaî sermayeleri vakıflarından ibaret olabildiğine nazaran İslâm Ümmeti’nin asr-ı hâzırda en mü-him içtimaî menfaatleri de vakıflara medyun olmak iktiza ediyor.” (Elmalı’lı M. Hamdi Yazır, İrşâdü’l-ahlâf fî ahkâmi’l-evkâf, Ahmed Kâmil Matbaası, İstanbul 1330, s. 171-172)212. BOA/Cevdet 1255: 32489; John Robert Barnes, An Introduction TO, Religious Foundationsin the Ottoman Empire, Le-iden-E.J. Brill, 1986, s. 86.213. Bernard Lewis, Modern Türkiye’nin Doğuşu, trc. Metin Kıratlı, Ankara 1988, s. 94-95, 97-98.214. Nazif Öztürk, Elmalı’lı M. Hamdi Yazır Gözüyle Vakıflar, Diyanet Vakfı Yayınları, Ankara 1995, s. 9-12, 187-197.215. Elmalı’lı, Ahkâm-ı Evkâf, İstanbul 1326, s. 14.216. Yücer, a.g.e.,s. 795.

Page 33: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

96

KitâbiyâtAbdullah Ceyhan, Diyanet İşleri Başkanlığı Kütüphanesi Elyazması Eserler Kataloğu, An-

kara ts.

Abdülkadir Erdoğan, “Kur’ân Tercümelerinin Dil Bakımından Değerleri”, Vakıflar Dergi-si, c. 1 (Ankara 1938), s. 47-51.

Abdülkadir İnan, “Kur’ânın Eski Türkçe ve Oğuz-Osmanlıca Çevirileri Üzerine Notlar”, Türk Dili Araştırmaları Yıllığı Belleten, 1960, s. 79-94.

Kur’ân-ı Kerîm’in Türkçe Tercümeleri Üzerine Bir İnceleme, Ankara, 1961.

Ahmed Topaloğlu, “Kur’ân-ı Kerîm’in İlk Türkçe Tercümeleri ve Cevâhiru’l-Asdâf”, Türk Dünyası Araştırmaları, sy. 27 (1983), s. 61.

Cevâhiru’l-Asdâf Üzerine Yapılan Çalışmalar ve Zajackowski’nin Eseri, İstanbul 1987.

Ali Şavvâh, Mu’cemu Musannefâti’l-Kur’âni’l-Kerîm, Beyrut 1984, 4 cilt. 3281 eser tanıtılıyor.

Bağdâtlı İsmâil Paşa, Hediyyetü’l-ârifîn esmâü’l-müellifîn ve âsâru’l-musannifîn, İstanbul 1951.

Brockelmann, Carl, Târîhu’l-edebi’l-Arabî, I-IX, Mısır 1995.

Bursalı Mehmed Tâhir, Osmanlı Müellifleri, Matbaa-i Âmire, İstanbul 1333.

Cevat İzgi, Osmanlı Medreselerinde İlim, İstanbul 1997.

Davud Aydüz, “Sırat-ı Müstakim ve Sebilü’r-Reşâd’da Çıkan Tefsîr İle İlgili Yazılar”,Sa-karya Ünv. İlahiyat Fakültesi Dergisi, , sy. 1 (1996), s. 27-56.

Dücane Cündioğlu, Bir Kur’ân Şâiri -Mehmed Âkif ve Kur’an Meâli-,Bîrun Yayıncılık, İstanbul 2000.

Ebü’l-ulâ Mardin, Huzur Dersleri, İsmail Akgün Matbaası, İstanbul, 1951-1966.

Elmalı’lı Muhammed Hamdi Yazır, Ahkâm-ı Evkâf, tâbii: Ahmed Hâlid, Mekteb-i Mülkiye Matbaası, İstanbul 1326.

Ahkâm-ı Evkâf, Tâbii: Mehmed Şükrü, Mekteb-i Mülkiye Matbaası, İstanbul 1327.

İrşâdü’l-Ahlâf fî Ahkâmi’l-Evkâf, Ahmed Kâmil Matbaası, İstanbul 1330.

Gözübüyük-zâde İbrahim Efendi, Mecmûatü’l-kavâid, 1274, Necib Efendi Taş Destgâhı.

Hayreddin Zirikli, el-A‘lâm, I-XI, Beyrut, ts.

Hür Mahmud Yücer, Osmanlı Toplumunda Tasavvuf (19. Yüzyıl), İnsan Yayınları, İstanbul 2004.

Hüseyin Vassâf, Sefîne-i Evliyâ, haz. Mehmet Akkuş-Ali Yılmaz, İstanbul: Kitabevi Yay., 2006.

İshak Doğan, Osmanlı Müfessirleri, İz Yayıncılık, İstanbul 2011.

Kâtip Çelebi, Keşfü’z-zunûn, İstanbul 1971.

Lütfî Efendi, Lütfî Târihi, İstanbul: Matbaa-i Âmire, 1292.

Macid Yaşaroğlu, Kur’ân-ı Kerîm’in Türkçe Terceme ve Tefsîrleri Bibliyografyası, Ankara 1991.

Mehmet İpşirli, “Huzur Dersleri” mad., Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi (DİA), c. XVIII (İstanbul 1998), s. 441-443.

Mehmed Süreyya, Sicill-i Osmânî, haz. Seyyit Ali Kahraman, Nuri Akbayar, İstanbul 1996.

M. Seyfeddin Özege, Eski Harflerle Basılmış Türkçe Eserler Kataloğu, İstanbul 1971.

Page 34: ILIMIY DERGI 2013 - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri Tabanı ::.isamveri.org/pdfdrg/D02918/2013_15-16/2013_15-16_KAYAM.pdfTanzimat sonrasıOsmanlı Tefsir çalışmalarını sözlü

97

Muhammed Abay, “Osmanlı Döneminde Yazılan Tesir ile İlgili Eserler Bibliyografyası/Tefsîrler, Haşiyeler, Sûre Tefsîrleri, Tercümeler”, Dîvân, yıl: 4, sy. 6 (1999/1), s. 249-303.

Muhammed Es’adErbilî,Mektûbât, Dersaâdet: Matbaa-i Ahmed Kâmil, 1343.

Muhammed Hamidullah, “Kur’ân-ı Kerîm’in Türkçe Yazma Tercümeleri”, Türkiyat Mec-muası, XIV, 1964-65, s. 65-80.

Fehmü’l-Kur’âni’l-Kerim li-men lâ yantiku bi-lügati’d-Dâd, (Tebliğ), 1986. en-Nedve.

Kur’ân Tarihi (Fransızcadan Çeviren: Mehmed Said Mutlu), Ankara 1991.

Aziz Kur’ân, trc. Abdülaziz Hatip-Mahmud Kanık, İstanbul 2000.

Mustafa Özel, “Son Dönem Osmanlı Tefsir Tarihinden Bazı Portreler I”, Dokuz Eylül Ünv. İlâhiyat Fak. Dergisi, sy. 15, İzmir 2002.

“Son Dönem Osmanlı Tefsir Tarihinden Bazı Portreler II”, Dokuz Eylül Ünv.İlâhiyat Fak. Dergisi, sy. 16, İzmir 2002.

Müjgan Cumbur, “Kur’ân-ı Kerim’in Türk Dilinde Basılmış Tercüme ve Tefsîrleri”, Diya-net İşleri Başkanlığı Dergisi, 1961-1962, s. 123-141.

“Türkçe Kur’ân Tefsîr ve Çevirileri Bibliyografyası”,Yeni Yayınlar, c. 4, sy. 4 (1959), s. 111-124.

Türkiye Basmaları Toplu Kataloğu/Arap Harfli Türkçe Eserler 1729-1928, Ankara, 1990-1994. (D. Kaya ile birlikte)

Nail Bayraktar, Atatürk Kitaplığı Osman Ergin Yazmaları Alfabatik Kataloğu, İstanbul 1993.

Nazif Öztürk, Türk Yenileşme Tarihi Çerçevesinde Vakıf Müessesesi, Yayımlanmamış Dok-tora Tezi, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimleri Enstitüsü, Ankara 1991.

Elmalı’lı M. Hamdi Yazır Gözüyle Vakıflar, Diyanet Vakfı Yayınları, Ankara 1995.

Nesîmi Yazıcı, “Tanzimat ve Abdülhamit Döneminde Din Görevlilerinin Yetişme Ortamı”, AÜİFD, c. 30, sy. 2 (1994), s. 33.

“Tanzimat Dönemi Ramazanlarında Vaaz ve İrşad Hizmetleri Üzerine Değerlendirmeler”, Diyanet İlmi Dergi, c. 41, sy. 3 (2005), s. 113-116.

Sâdık Albayrak, Son Devir Osmanlı Uleması, İstanbul 1996.

Süleyman Mollaibrahimoğlu, Yazma Tefsir Literatürü,Damla Yay., İstanbul, 2007.

Şeyh Ali Efendi-zâde Muhyiddin, Medreselerin Islâhı, İzmir 1314.

Ömer Çelik, “Muhammed Es’ad Erbilî’nin (1847-1931) Kur’ân-ı Kerim Âyetlerini Yo-rumlama Yaklaşımı”, Tasavvuf: İlmî ve Akademik Araştırma Dergisi, sayı: 6, 2001, s. 177-210.

Ömer Çelik - Murat Sülün, Türkiye Kur’ân Makaleleri Bibliyografyası, İstanbul, 1999.

Ömer Nasûhi Bilmen, Büyük Tefsîr Tarihi, Bilmen Yayınevi, İstanbul 1973.

Ömer Rızâ Kehhâle, Mu’cemü’l-Müellifîn, Risâle, Beyrut, 1414/1993.

Ömer Yılmaz, Edirne Müftüsü Mehmed Fevzî Efendi, Ankara 2008.

Z. Velidi Togan, “Türkiye Kütüphanelerindeki Bazı Yazmalar”, İslam Tetkikleri Enstitüsü Dergisi, cilt II, cüz 1 (İstanbul 1957), s. 59-88.

“Londra ve Tahrandaki İslamî Yazmalardan Bazılarına Dair”, İslam Tetkikleri Enstitüsü Dergisi, cilt, III, cüz 1-2 (İstanbul 1960), s. 133-160.