kamuda ciddi Çevre mühendisi eksiği var

AYLIK GAZETE Nisan 2015 / Sayı 23 [email protected]

BASIN AÇIKLAMALARI

haberler 2 - 3 | basın açıklamaları 4 - 7 | birimlerimizden 7 - 14 | eğitimlerimiz 16

BİRİMLERİMİZDEN

Kamuda Ciddi Çevre Mühendisi Eksiği Var

ÇMO Başkanı Mert Güvenç, Çevre Yönetimi Genel Müdürünü ziyarette, kamuya çevre mühendisi atamasının önemini anlattı. Sayfa 2’de

TMMOB Başkanına Ziyaret

ÇMO Başkanı Güvenç TMMOB Başkanı Soğancı'yı ziyaret etti.Sayfa 2’de

Yanında oturan arkadaşına iyi bak, tek kurtuluşun O

ÇMO Başkanı Güvenç, Antalya'da düzenlenen Öğrenci Kurulta-yı'na katılarak, öğrencilere ko-nuştu. Sayfa 3’deSamsun Şube Genel Kurulunu Yaptı

ÇMO Samsun Şube 1. Olağanüstü Genel Kurulu tamamlandı.Sayfa 3’de

ÇANAKKALE DESTANI: BİR ASIR...

ÇEVRE GÖREVLİSİ MAĞDURİYETİ SÜRÜYOR

DÜNYA SU GÜNÜ

TMMOB SAĞLIK ALANIN-DA ÖRGÜTLÜ EME-MES-LEK ÖRGÜTLERİ İLE DAYANIŞMA İÇERİSİNDE

GFB ve Çevre İzin Lisans Uygulamaları Eğitimi

Sürekli Emisyon Ölçüm Sistemleri Eğitimi

İklim Değişikliği, Emis-yon Ticareti Mekanizma-ları ve Sera Gazı Emis-yonları Eğitimi

Kaya Gazı ve Çevresel Etkileri Paneli

Yeşil Yıldız Sertifikası Tanıtım SemineriÇMO’lu Kadınlar Buluştu‘Kim Bizi Hasta Ediyor’Büyüyen Kentler Büyü-yen Su Sorunu

Su Hakkı ve Suya Erişim-de Adalet

Geleneksel Tohum Der-neği Paneli

www.cmo.org.tr www.cevresektoru.com

2


3haberlerhaberler

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Mert Güvenç, Ankara Şube Başkanı Özge Ergen Güvenç ve Şube Sekreteri Baycan Taşdelen ile birlikte, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürü Muhammed Ecel’i makamında ziyaret etti. Konuşmasına Oda yönetimindeki değişikliği aktararak baş-layan Güvenç, soru üzerine, önceki başkan Baran Bozoğlu’nun milletvekili olmak için istifa ettiğini söyledi. Genel Müdür Ecel’in, plastik hammadde ithalatı ile ilgili yeni düzenleme hakkında konuşması üzerine ÇMO Başkanı, ‘Uygula-ma güzel gibi görünse de çok fazla sıkıntı içeriyor ve bunlardan en önemlisi personel yetersizliği’ dedi. Güvenç şöyle devam etti:‘Personel yetersiz deyince Sayın Genel Müdürüm, üyelerimi-zin sizlerden özellikle bir ricası var ve bunu iletmek istiyorum. Mevcut iş yükü arttı. İl Müdürlüklerinde görev yapan arkadaşla-rımız başka görevler için diğer kurumların çağırdığı toplantılara gitmek zorunda kalıyor. Bazen bu toplantılar uzun sürebiliyor ve meslektaşlarımız asıl işini yapamaz hale geliyor. Çok fazla zaman kaybı yaşanabiliyor. Kamuda ciddi bir çevre mühendisi yetersizliği, açığı var. Biz yönetim olarak ve ayrıca üyelerimiz, kamuya çevre mühendisi ataması yapılmasını rica ediyoruz.’ Muhammed Ecel’in, ÇMO’nun kaç üyesi olduğunu sorması üzerine Güvenç, ‘15 bini geçti sayımız. TMMOB içerisinde en hız-lı büyüyen Odayız. Ancak meslektaşlarımızın büyük çoğunluğu özel sektörde çalışıyor. Siz de takdir edersiniz ki, oradaki çalışma koşulları ama özellikle ücret ciddi sorun’ yanıtını verdi. Sorunu

bildiğini, yakından takip ettiğini kaydeden Genel Müdür, ‘Bakan Bey de konuyu yakından takip ediyor. Birazdan Müsteşar beyle görüşeceğim ve sizin ziyaretinizden, bu toplantıdan bahsede-ceğim. Siz doğru bir şey yapıyorsunuz, böyle randevu alıp ge-lerek, yüzyüze sorunlarınızı anlatarak, taleplerinizi ile getirerek doğru yöntem izliyorsunuz’ diye konuştu. ÇMO Başkanı, Mobil Tehlikeli Atık Taşıma Sistemi (MOTAT) ve Tehlikeli atık beyan sistemi (TABS) eğitimlerine de değine-rek, ‘Biz Oda olarak bu eğitimleri verebiliriz. Üstelik sadece An-kara’da da değil, 18 ilde örgütümüz var. Böylece Bakanlığın iş yükünü de azaltmış oluruz. Ayrıca, bilgi almak için telefonla sü-rekli bakanlığın telefonlarını meşgul edeceğine, vatandaşa yüz-yüze daha iyi ve verimli bilgilendirme yapılmış olur’ dedi. Konu hakkında görüşlerini ileten Ankara Şube Başkanı Özge Güvenç de eğitimlerin önemine vurgu yaparak, ‘Bu konuda insanlar gerçekten çok istekli, özellikle Ankara dışındakiler. Biz bu eğiti-mi yaptık daha önce, Ankara dışından katılanların sayısı, Anka-ra’dan katılanlardan fazlaydı. Bu eğitimlere ÇMO olarak devam etmek istiyoruz’ diye konuştu. Bunun üzerine Genel Müdür Ecel, Oda olarak destek istenen konuların yazılı olarak bildirilmesini isteyerek, konun değerlendirileceğini kaydetti. Sıcak ve samimi bir havada geçen toplantının ardından, ÇMO ekibi Genel Müdür Ecel ile fotoğraf çektirdi.

Kamuda Ciddi Çevre Mühendisi Eksiği VarÇMO Başkanı Mert Güvenç, Çevre Yönetimi Genel Müdürünü ziyarette, kamuya çevre mühendisi atamasının önemini anlattı

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası yeni Başkanı Mert Gü-venç, Sayman Gökşin Tekindor ve Çevre Sorunları Araştırma Merkezi Başkanı Baran Bozoğlu ile birlikte, TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı'yı ziyaret etti. TMMOB İkinci Başkanı Züber Akgöl ve Genel Sekreter Der-sim Gül'ün de hazır bulunduğu ziyarette, TMMOB Yasası, genel sorunlar ve çevre sorunları konuşuldu. Sıcak bir atmosferde geçen ziyarette Soğancı, yeni Başkan Mert Güvenç'i tebrik ederek başarılar diledi.

TMMOB Başkanına ZiyaretÇMO Başkanı Güvenç TMMOB Başkanı Soğancı'yı ziyaret etti

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Genel Başkanı Mert Güvenç, Antalya‘da düzenlenen Öğrenci Kurultayı‘nda yaptığı konuşma-da, ‘Herkes yanındaki arkadaşına iyi baksın. Çünkü tek kurtuluş yolunuz o arkadaşınızdır‘ dedi. Bu yıl altıncısı düzenlenen, dünyada ve ülkedeki çevre sorunlarını tartışmak, bilimsel çözüm önerilerini konuşmak ve çevre mühendisliği öğrencilerinde bu bilincin oluşturulması amacıyla, ÇMO Antalya Şube ve Akdeniz Üniversitesi işbirliği ile düzenlenen Öğrenci Kurultayı‘na katılan ÇMO Başkanı Güvenç konuşmasına, ‘Aslında buraya çıkmadan önce iyi hazırlanacak-tım ama dün Beşiktaş yenilince hiç hazırlık yapamadım‘ şeklinde espriyle başladı. Güvenç, konuşacak çok fazla konu olduğunu, ancak farklı platformlarda özellikle Çevre Görevlisi, çevre sorun-ları gibi konuları konuşma fırsatı buldukları için bu konulara de-ğinmeyeceğini, katılımcı öğrencilerin bu konularda bakış açısını dinlemek istediğini söyledi. Kendi öğrencilik yıllarından söz eden ÇMO Başkanı, çok ba-şarılı bir öğrenci olmadığını, okulu 6 yılda zor bitirebildiğini belir-terek, ‘Öğrencilik hayatımda bu mesleği yapmayı düşünmedim. İngiltere‘ye gidip caz eğitimi almayı planlarken şu anda bu mes-leğin tek örgütü olan Oda başkanı olarak buldum kendimi‘ diye konuştu. Güvenç şöyle devam etti: ‘Siz öğrenci arkadaşlarıma da mezun oldukları zamanın planları kurmak yerine, öğrencilik yıllarının tadını çıkarmayı tav-siye ederim. Zaten mezun olunca sizleri zor bir hayat bekliyor. Bu nedenle öğrencilik yıllarının tadını çıkarmak daha akıllıca. Oda yöneticisi olarak öğrenci kurultayları ile ilk kez, 2011 İzmir kurultayı ile tanıştım. Salondan girer girmez öğrencilik

hayatımda böyle et-kinlikleri kaçırdığım için pişman oldum. Herkes yanında otu-ran arkadaşına iyice baksın, çünkü tek kurtuluş yolunuz o arkadaşınızdır. Bir-likte ve örgütlü ola-rak mücadele ver-mediğimiz sürece bizlere kimse yardım edemez. Çünkü Ba-kanlık, okullarından mezun olan bizleri, Antalya’da otellerde toplayıp 10 ar da-kikalık sunumlarla eğitim adı altında haraç kesmeye de-vam ediyor.‘ Başkan Mert Güvenç, sohbet ettiği bütün öğrencilerin me-zun olarak Oda yönetiminde görev alacağı günleri heyecanla beklediğini de ifade ederek, ‘Bu solanda bulunan 500‘e yakın arkadaşımızın her biri, Oda yöneticiliğini bizlerden daha iyi ya-pabilecek kapasitede‘ dedi. Emeği geçenlere teşekkür eden Güvenç, kurultayın başarılı geçmesi dileğinde bulundu.

Yanında oturan arkadaşına iyi bak, tek kurtuluşun O ÇMO Başkanı Güvenç, Antalya'da düzenlenen Öğrenci Kurultayı'na katılarak, öğrencilere konuştu

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Sam-sun Şube 1. Olağanüstü Genel Kurulu, 07 Mart Cumartesi günü, Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Samsun Şubesi toplantı salonunda ya-pıldı. ÇMO Genel Başkanı Mert Güvenç, yaptığı konuşmada çevre görevlisi eğitimini eleştirdi. Güvenç, geçtiğimiz hafta Antalya'da gerçek-leştirilen ve katılmak zorunda kaldığı eğitim için, 'Söz almak istedik, sıkıntımızı anlatalım istedik ama söz vermediler. Bizi orada konuş-turmamak çözüm değil. Biz sözlerimizi duy-ması gerekenlere, nasıl olsa ulaş-tırırız ve ne kadar kaçsalar da bu eleştirileri duyuracağız' diye konuştu. Çevre Mühendisliği okuyan öğrencilerin sürece sahip çıkma-sının önemine de değinen ÇMO Başkanı, 'Birbirimize ihtiyacımız var. Ancak birlikte hareket eder, birlikte haykırırsak sesimiz gür çıkar' dedi. ÇMO Genel Saymanı Gökşin

Tekindor ve YK Yedek Üye Merve Oya Or-kun'un da yer aldığı toplantıda, Divan Başkan-lığı da yapan EMO Samsun Şube Başkanı Meh-met Özdağ, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yüksel Ardalı, Mimarlar Odası Samsun Şube Başkanı İshak Memişoğlu, İnşaat Mühendisleri Odası Samsun Şubesi Sekreteri Tahsin Asan TÜM-BELSEN, Samsun Şube Başkanı Suat Yıldız, EĞİTİMSEN Temsilcisi Afşar Duman ve BES Samsun Şube Yönetim Kurulu Üyesi Yılmaz Tuluk da katıldı.

Samsun Şube Genel Kurulunu YaptıÇMO Samsun Şube 1. Olağanüstü Genel Kurulu tamamlandı


4


5basın açıklaması basın açıklaması

Üzerinden bir asır geçen 18 Mart Şehitler Günü ve Çanak-kale Zaferimizin yıldönümünde, Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve bize bugünleri sağlayan bütün devrim şehitlerimizi saygı ile anıyoruz.

Bundan 100 yıl önce, 300 bine yakın askerimizi şehit verdi-ğimiz Çanakkale savaşında, Mustafa Kemal Atatürk öndeliğin-deki ordumuzun sağladığı başarı, yeryüzündeki hiçbir silahın vatan ve ulus sevgisine karşı başarılı olamayacağının göster-gesidir. Atatürk ve silah arkadaşlarının, ulusumuza Türkiye Cumhuriyeti‘nin bağımsızlığını armağan ettiği bu zafer, yalnızca ülkemizde değil, dünyada da büyük bir mücadele örneği olarak kayıtlara geçmiştir. Kurtuluş Savaşı'na önderlik eden, yüreğinde vatan sevgisi taşıyanların neler yapabileceğini gösteren en önemli başarılar-dan biri olan Çanakkale Zaferi , ardından gelen 'İstiklal Harbi' ile Türkiye Cumhuriyeti topraklarında bağımsız ve özgürce yaşa-yabilmemizi sağlayan mücadeledir. Bugün bağımsız bir devlet, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ola-rak yaşamamızı sağlayan, başta kurucumuz Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve bütün devrim şehitlerimizin önünde bir kez daha saygı, şükran ve minnetle eğiliyoruz.

TMMOB Çevre Mühendisleri OdasıYönetim Kurulu

ÇANAKKALE DESTANI: BİR ASIR...

2009 yılından beri, Çevre Mühendisliğinin çalışma alanlarını diğer mesleklerle paylaştırmanın bir aracı haline gelen "Çevre Görevlisi" ve Eğitimi, yeni mağduriyetler yaratmaya devam edi-yor. 01-04 Mart 2015 tarihleri arasında yapılan Çevre Görevlisi Vize Eğitimi ile mağduriyet yaratılma sırası artık deneyimli Çev-re Mühendislerine gelmiştir. Çevre politikaları üzerindeki yıkım... 2009 yılından beri tartışılan ve üzerinde birçok kez düzen-lemeye gidilen Çevre Görevlisi kavramı, 5 yılı aşkın bir süredir Çevre Mühendislerini yıpratmaktadır. 2009 yılında ciddi bir yanlışa düştüğünü fark eden Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, (Eski Adıyla Çevre ve Orman Bakanlığı) geçen 5 yıllık süreçte yönet-meliği 4 kez değiştirmiş ve her değişiklik sonrasında Çevre Mü-hendislerinin kaderleriyle oynanmıştır. Bundan sanayiciler de nasibini almış, uygulamalar konusunda oryantasyon problemi yaşamışlardır. Geçen bu süreçte; Çevre Mevzuatını uygulamakla yükümlü, Türkiye‘nin yetkin Çevre Uzmanlarının yani Çevre Mü-hendislerinin itibarı zedelenmiştir. Çevre Mühendisleri Mesleklerini Yapamaz Hale Gelmiştir Çevre Görevlisi Yönetmeliğinde 2014 yılı Mayıs ayında ya-pılan değişiklikle; yeni mezun Çevre Mühendislerinin, Çevre Danışmanlık Sektöründe çalışabilmesi için yani Çevre Görevlisi Olabilmesi için Çevre Görevlisi Eğitiminden geçmesi gerektiği belirtilmiş, bu eğitimle Çevre Mühendisleri bir mevzuat eğiti-mine tabi tutulmuştur. Yani yaklaşık 5 yıldır, Türkiye‘de İzin ve Lisans sürecini yürütmüş ve başarılı bir şekilde binlerce tesisin çevre izinlerini almış olan Çevre Mühendislerine, 3 günde mev-zuat okutulmuştur(!) 4 yıllık bir üniversite eğitiminin ardından teknik olarak uygulamaya yeterli görülen Çevre Mühendisleri-ne, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının personeli tarafından sadece ekrana yansıtılarak öğretilen mevzuat eğitimi zorunlu tutul-muştur. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı denetim ve kontrol gibi asli gö-revlerinden uzaklaşmaktadır. Bakanlığın değerli uzmanları binlerce kişiye verilen hafta-

lık eğitimlerde; denetim yapmak ya da mevzuatları uygulamak yerine, Çevre Mühendislerine Mevzuat dersi vermekle vakitlerini geçirmektedir. Maalesef Çevre Mevzuatının uygu-lanması yerine, bakanlığın personeli bu eğitimlerin organizasyonları ve hazırlıklarıyla süre ve enerji kaybı yaşamıştır. Bakanlığın görevlileri asli işlerinden uzaklaştırılmaktadır. Eğitimin Milyonu Aşan Bütçesi, Çevre Mühendislerinin Ce-binden Çıkıyor Düzenlenen eğitimlerin katılımcı sayılarına ve ücretleri-ne bakıldığında, eğitimlerin bütçesi Milyon TL‘lerle ifade edil-mektedir. Maalesef Çevre Mühendisleri; aldıkları mühendislik formasyonu ve eğitimi sonucunda, yasalarla kendisine verilen mesleki hakları kullanabilmek için, hiçbir meslek grubunda ol-mayan bu tarz bir eğitime katılmak zorunda bırakılmışlardır. Kendi aslolan işini yapabilmesi, haksızca bir mevzuat eğitimine tabi tutulup gerçekleştirmesi istenen meslektaşlarımız; eğitim ücretlerini kendi ceplerinden karşılamaktadır. Bu konuda en bü-yük mağduriyeti ise; yeni mezun ve daha iş bulamamış, mühen-disliklerini yapabilmek için her şeye razı olan Çevre Mühendisi arkadaşlarımız yaşamaktadır. Bu mağduriyetin vebali Çevre ve Şe-hircilik Bakanlığınındır. Bu eğitim ücretleri ise bir vakfın kasasına gitmektedir. Yeni Mezunlar 10 ay Bekle-mek ZorundaÇevre ve Şehircilik Bakanlığınca, Kasım 2014 ‘de yeni mezunlara yönelik bir eğitim açılmıştır. Ba-kanlık; bu eğitimi kaçırmış olan-lar veya yeni mezun olanlar için

ÇEVRE GÖREVLİSİ MAĞDURİYETİ SÜRÜYOR

DÜNYA SU GÜNÜ

eğitimi, etkinliği açma sıklığına bağlı olarak 2015 yılı sonunda planladığını açıklamıştır. Bu durum, yeni mezun olan çevre Mü-hendisleri için 10 aylık bir bekleme, işsizlik ve büyük bir haksızlık demektir. Bu hatadan vazgeçilmesini bekliyoruz. Eğitimleri Durdurun!Yukarıda bahsedilen hak kayıpları ve çelişkiler; Çevre Mevzuat-larının en kalabalık ve en teknik uygulayıcılarını her geçen gün yıpratmaktadır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığının uygulamalarına gölge düşürmektedir. Bu uygulamadan vazgeçilmelidir. Çevre Mühendislerine Çevre Görevlisi Eğitimi sadece bir za-

man kaybıdır. Çevre Mühendislerinin en verimli olduğu vakitle-rin boşa harcandığı bir uygulamadır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı için ise sadece bir vakit kaybıdır. Çevre Mühendisleri; Çevre Görevlisi hatasından bir an önce vazgeçilmesini, mesleklerinin önündeki engellerin kaldırılmasını ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığının asli görevlerine geri dönme-sini beklemektedir.

Saygılarımızla,TMMOB Çevre Mühendisleri Odası

2009 yılından beri, Çevre Mühendisliği-nin çalışma alanları-nı diğer mesleklerle paylaştırmanın bir aracı haline gelen “Çevre Görevlisi” ve Eğitimi, yeni mağdu-riyetler yaratmaya devam ediyor.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, 1992 yılında Rio de Janerio‘da düzenlenen BM Çevre ve Kalkınma Konferansı‘n-da dünyada suyun giderek artan öneminden dolayı her yıl 22 Mart‘ın "Dünya Su Günü" olarak kutlanmasına karar verdi. 22 Mart 1993 tarihinden bu yana, her yıl farklı temalarla kutlan-maktadır. Birleşmiş Milletler ve üye ülkeler bugünü, dünyadaki su kaynakları ile ilgili somut çalışmaları ödüllendirmek ve BM tav-siyelerini uygulamaya ayırmıştır. Her yıl Birleşmiş Milletlerin su alanında çalışmalar yapan farklı bir kuruluşu Dünya Su Günü‘n-de yapılacak uluslararası etkinlikleri destekleyip koordine et-mektedir. Birleşmiş Milletlere üye ülkelerin dışında, içilebilir su kay-nakları ve su yaşamını destekleyen bazı sivil toplum kuruluşları da Dünya Su Günü‘nü, çağımızın öncelikli su sorunlarına dikkat çekmek için iyi bir fırsat olarak değerlendirmektedir. Örneğin, Dünya Su Konseyi 1997‘den bu yana her üç yılda bir düzenle-diği Dünya Su Forumu ile bir hafta boyunca binlerce katılımcıya ulaşmaktadır. Ayrıca Dünya Su Günü vesilesi ile 2003, 2006, 2009 ve 2012 yıllarında Birleşmiş Milletler Dünya Su Kaynakla-rını Geliştirme Raporu yayınlanmıştır. Su, uzun bir süreden beri harcanmış, yanlış yönetilmiş ve fazla kullanılmıştır. Kuraklığın gazete manşetlerinde geniş yer alıp özellikle dikkatlerimizi çekmesine karşılık, gittikçe fazlala-şan su tüketimimizin uzun vadede yarattığı sorunlar gözden kaçmaktadır. Su kıtlığının işaretlerini her yerde görmek müm-kündür. Yeraltı sularının seviyeleri düşmekte, göller küçülmek-te, sulak alanlar yok olmaktadır. Nehir yataklarından başka hav-zalara, tünellerle su aktarılarak hem çevreye zarar veren hem de fevkalade pahalı uygulamalar söz konusu. Dere yataklarının üzerine hidroelektrik santralleri kurulması çalışmaları ısrarla sürdürülüyor. İstanbul‘da 3. Havalimanı ve 3. Köprü, Ankara‘da

Atatürk Orman Çiftliği ve Antalya Phaselis‘te olduğu gibi su-lak alanlara, kuş göç yollarına, tarımsal ve/veya sit alanlarına inşaatlar yapılıyor. Su sıkıntısı çeken şehirlerde, aynı kısıtlı su kaynağını paylaşmak zorunda kalan şehirlilerle çiftçiler arasın-daki rekabet artıyor. Halihazırdaki su kanunu taslağı suyu da bir meta olarak görüp yüzeysel suların uzun süre kiralanmasına izin vermekte ve havzalar arası su aktarımına olanak tanıyor. Ve su uğruna savaş olasılığı, gittikçe daha fazla yüksek sesle dile getiriliyor. Kuraklık belirtilerinin yol açtığı kaygıların giderek büyüyüp yaygınlaştığı, ciddi bir kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya olduğu-muz bir dönemdeyiz. Kuraklığı sadece yıllara göre dağılımla ifa-de etmek ve normal bir süreç olarak dile getirmek doğru değil-dir. Ormansızlaşma, sulak alanların yok olması, kamu yararından uzak projeler, mikro HES‘lere dayalı bir enerji politikası hiç kuş-kusuz olası sorunları perçinlemekte ve şiddetini arttırmaktadır. O nedenle, 80 yıllın en yoğun kuraklığını yaşadığımızı ifade ede-rek bunun doğal bir süreç olduğunu vurgulamak bilim dışıdır. 3 YANIMIZ DENİZ AMA DERELER GÖLLER KURUYOR. GİDEREK SU FAKİRİ OLUYORUZ! Türkiye, sanıldığının aksine su zengini bir ülke değildir. Yılda kişi başına düşen kullanılabilir su miktarı 8.000-10.000 m3 olan ülkeler su zengini, 2.000 m3‘den az olanlar su azlığı çeken, 1.000 m3‘ten azı da su fakiri ülkeler arasında kabul edilmektedir. DSİ‘nin verilerine göre ülkemizin tüketilebilir yerüstü ve yeraltı su potansiyeli yıl-da ortalama toplam 112 milyar m3‘tür ve Türkiye, kişi başına ortalama 1.500 m3 ile su azlığı yaşayan bir ülkedir. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2030 yılında ülke nüfusumuzun 100 milyon ola-cağını öngörmektedir. Mevcut kaynakların tamamının bozulma-dan korunduğunu varsaysak bile 2030 yılı için kişi başına düşen kullanılabilir su miktarının 1.000 m3/yıl civarında olacağı söyle-nebilir. Avrupa Çevre Ajansı‘nın hazırladığı raporda da 2030 yılında Türkiye‘nin pek çok bölgesinde orta ve yüksek seviyelerde su sıkıntısı yaşanacağına dikkat çekilmektedir. Bu nedenle sanıldı-ğının aksine, Türkiye yakın gelecekte ciddi su sorunları ile karşı-laşmaya aday bir ülkedir. Tabii bu sayılar, nüfusa göre değerlendirilmiş ve AKP hükü-metinin gerek çevre alanındaki bilim dışı çok başlı yönetim an-

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, 1992 yılında Rio de Janerio‘da düzenle-nen BM Çevre ve Kalkınma Konferansı‘nda dünyada suyun giderek artan öne-minden dolayı her yıl 22 Mart‘ın "Dünya Su Günü" olarak kutlanmasına ka-rar verdi.


6


7

Türk Tabipleri Birliği, Türk Diş Hekimleri Birliği, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, Devrimci Sağlık İş Sendi-kası, Türk Hemşireler Derneği, Ebeler Derneği, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği, Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği, Türk Medikal Radyoteknoloji Derneği, Türk Psikologlar Derneği hep birlikte diyorlar ki: Herkes için sağlık; sağlık hizmetini alan için de, sunan için de… Bugün ne halkımız aldığı sağlık hizmetine güvenebiliyor, ne de biz verdiğimiz hizmetten memnunuz. İktidarın, 12 yıldır reform diye takdim ettiği Sağlıkta Dönü-şüm Programı`nın sermayeye para kazandırmak dışında hiçbir amacının olmadığı artık herkes tarafından ayan beyan görül-mektedir. Sağlık alanında yaşanan sayısız olumsuzluk halkımızın en temel hakkı olan sağlıklı yaşam hakkını elinden almaktadır. Sağlık çalışanlarının sorunları da doğrudan doğruya halkın sağlı-

ğını ilgilendirmekte, sağlık hizmetini olumsuz etkilemektedir. AKP İktidarının sağlıkta dönüşüm programı adı altında yü-rüttüğü piyasalaştırma ve çalışanlara yönelik esnek ve kuralsız çalıştırma uygulamaları artarak sürmektedir. Sorunların çözülebilmesi için Sağlık Bakanlığı`ndan 5 acil tale-bimiz vardır. - İnsanüstü bir çabayla, ihtiyaç molası dahi veremeden, perfor-mans/ciro baskısı altında, şiddet baskısı altında, sağlıksız koşullar-da, taşeron sistemiyle çalışıyo-ruz. Çalışma koşullarımızın acilen düzeltilmesini talep ediyor; yetki-

basın açıklaması basın açıklaması

layışı (Çevre ve Şehircilik ve Orman ve Su İşleri Bakanlıkları) ge-rekse ormanları, sulak alanları yok eden projeleri kapsamadan hesaplanmıştır. Bu nedenle, yapılması ön görülen ve yaşam alanlarımızı, su-lak alanlarımızı yok edecek olan "akıl almaz projeler" ile 2030‘u dahi göremeden su kıtlığı yaşayacağımız su götürmez bir ger-çektir. Ayrıca Türkiye, su kaynaklarının kıt olduğu bir bölgede Orta-doğu‘da yer almaktadır. 2000‘li yıllardan önce su zengini kabul edilebilecek durumda iken, günümüzde su sıkıntıları yaşayan ülkeler grubuna gerilediği düşünülecek olursa su yönetiminde-ki yanlışlar, uygulanan su politikaları, artan nüfusla birlikte tüm sektörlerde artan su talebi, küresel iklim değişikliği, su sorunu-nun ne boyutlara geldiğinin önemli göstergesidir.

SONUÇ ve ÖNERİLER Yaşam için zorunlu olan su, korunmalı, savunulmalı ve doğ-ru kullanılmalıdır. Asla sadece bir enerji kaynağı veya ticari bir mal olarak görülmemeli, ekolojik sistemin bir parçası olduğu unutulmamalıdır. Su kaynakları yönetiminde başlıca hedef, alternatifi olma-yan doğal bir kaynak olan suyun daha planlı ve ekonomik kulla-nılması, su kaynaklarını tehdit eden sorunların belirlenmesi ve önlenmesi, su ve suya bağlı ekosistemlerin korunması ve bun-lara bağlı olarak sürdürülebilir bir su kaynakları yönetimi sağlan-malıdır. Ülkemizde suyun kullanımıyla ilgili pek çok çalışma yapılma-sına rağmen, yürütülen politika ve uygulamalar, ihtiyaç belirle-me aşamasındaki çelişkiler Türkiye‘nin geleceği için ciddi tehlike oluşturmaktadır. Uzun yıllardır yürütülen yanlış ve hukuksuz uygulamalar, nedeniyle yeraltı ve yer üstü sularımızın kalite ve miktarında ciddi azalmalar ortaya çıkartmaktadır. Buna rağmen, Türkiye‘de henüz tüm tarafların katılımıyla hazırlanmış, kamu yararı göze-ten bütüncül bir su politikası ve suyun yönetimiyle ilgili temel ilke ve yöntemlerin çerçevesini belirleyen bir Çerçeve Su Kanu-nu bulunmamaktadır. Bu ihtiyaç, suyu doğadan bağımsız gör-meden, orman alanları, sulak alanları koruyan bir perspektifle biran önce giderilmelidir. Türkiye‘de su kaynaklarının etkin ve sürdürülebilir yönetimi

için, "Ulusal Su Politikası" oluşturulmalıdır. Türkiye su politikası, Avrupa Birliği su politikaları ve uluslararası su politikalarını dik-kate alarak ülke koşullarına uygun olacak şekilde belirlenmeli-dir. Su kaynakları sorunlarının çözümü için, merkezi yönetimlere bağlı kalmayarak, uzun dönemli politikalar üretilmeli, bu politi-kalar ve planlar günümüzde olduğu gibi "kişilere", "projelere", "siyasi iktidarlara" göre değiştirilmemelidir. 3. Havalimanının yer seçimi yanlıştır. Söz konusu proje İs-tanbul‘un yaşam alanlarını tüketecek ve başka havzalardan su aktarımı projeleri dahi bu sorunu çözemeyecektir. Gündemde olan, 3. Havalimanı, Kanal İstanbul ve ülkemizde orman ve sulak alanları, dereleri yok edecek tüm projeler durdurulmalı, aklı se-lim çözümler katılımcı bir anlayışla üretilmelidir. Çevre mühendisleri, aldıkları formasyon gereği, su yöne-timi konusunda uzmandırlar. İçmesuyu ve atıksu arıtımı, çevre teknolojisi, projelendirmesi gibi konularda eğitim gören çevre mühendisleri, ne yazık ki, gerek belediyelerde, İller Bankası‘nda, ilgili bakanlıklarda yeterince istihdam edilmemekte ve İller Ban-kası‘nın ve bazı belediyelerin arıtma tesisi ihalelerinde yok sa-yılmaktadır. Bu sorun acilen giderilmeli ve su mühendisi olarak da tabir edilen çevre mühendislerinin çözümün parçası haline getirilmesi sağlanmaldır. Teknik alt yapısı güçlü, çevre mühendisi istihdam eden, çevreye, suya dair tüm mevzuatı kendi bünyesinde toplamış, kamu yararı gözeten bir Çevre Bakanlığı acilen kurulmalıdır! Temiz suya erişimin, sağlık politikasının da temeli olmalıdır. Temiz suya erişemeyen nesillerin, hastalıklarla, sağlık alanında-ki maliyetlerle karşı karşıya geleceği gerçektir. Ciddi önlemler alınmadığı takdirde, Türkiye‘nin su ihtiyacı giderek artacak ve 2030‘u göremeden kişi başına düşen su mik-tarı kritik sınırın altında olacaktır. Ülkemizde, bize ve gelecek nesillere kadar yetecek su kay-nağı bulunmaktadır. Ancak, bu kaynaklardan yararlanabilmemiz için, koruma alanlarının belirlenmesi, kirliliklere karşı korunması, sürdürülebilir su kullanımı ve yönetimi ile ilgili sağlıklı politikala-rın üretilmesi gerekmektedir. Doğayı, yaşamı koruyarak kalkın-mak mümkündür.

TMMOB Çevre Mühendisleri OdasıYönetim Kurulu

lileri yeni nöbetler ekleme gayretlerine, taşeron sistemine "çağ-daş köleliğe" son vermeye çağırıyoruz.- Çalışırken de emeklilikte de insanca yaşayabilecek güvenceli bir gelir istiyor; emekliliğe yansıyan temel ücretlerimizin artırıl-masını talep ediyoruz.- Yıllarca haftada 40 saatlik yasal sürenin çok üzerinde ve ağır koşullarda çalıştığımız halde bugüne dek bir türlü verilemeyen fiili hizmet zammını talep ediyoruz.- Sağlık alanındaki mesleki eğitimin niteliğinin giderek bozul-duğunu, bunun halkımızın geleceğini tehdit ettiğini görüyoruz. Sağlık eğitiminde meslek örgütleriyle ve ilgili kuruluşlarla işbirli-ği yapılmasını, sayıyı değil niteliği önceleyen bir politikayı talep ediyoruz.- Katkı, katılım paylarıyla, istisnai hizmet tanımıyla, fark ücret-leriyle, 5 dakikalık randevu süreleriyle halkımızın nitelikli sağlık hizmetine erişimi kısıtlanmaktadır. Nitelikli sağlık hizmetine bü-tün yurttaşlarımızın ücretsiz ulaşabilmesini talep ediyoruz. Taleplerimizi görünür kılmak ve halkın sağlık hakkına dikkat

çekmek için; 13 Mart 2015 Cuma günü Sağlık Meslek Örgütleri ve tüm sağlık çalışanlarıyla dayanışma içinde g(ö)revde olacağımızı, acil sağlık hizmetleri dışında sağlık hizmeti sunamayacağımızı yetki-lilere ve kamuoyuna duyuruyoruz. 14 Mart‘ta aile sağlığı merkezleri ve toplum sağlığı merkez-lerinde sürdürdüğümüz fazla ve esnek çalışma dayatmasına karşı mücadelemizi sürdürecek buralardaki "nöbetlere" gitme-yeceğiz. Yurttaşlarımızı öncelikle en temel insan hakkı olan sağlık hakkı adına bu önemli eylemde sağlık çalışanlarına destek olma-ya ve birlikte mücadeleye çağırmaktayız. TMMOB, sağlık alanında örgütlü emek-meslek örgütleri ile 13 Mart`ta dayanışma içerisinde olacaktır.

Mehmet SoğancıTMMOB Yönetim Kurulu Başkanı

TMMOB SAĞLIK ALANINDA ÖRGÜTLÜ EME-MESLEK ÖRGÜTLERİ İLE DAYANIŞMA İÇERİSİNDE

İktidarın, 12 yıldır reform diye takdim ettiği Sağlıkta Dönü-şüm Programı`nın sermayeye para ka-zandırmak dışında hiçbir amacının ol-madığı artık herkes tarafından ayan be-yan görülmektedir.

Çevre izin ve lisans işlemleri bütüncül yaklaşım stratejisi çerçeve-sinde tek bir çevre izni uygulaması olarak 2010 yılından itibaren haya-ta geçirildi. Bu kapsamda 01.04.2010 tarihinde yürürlüğe giren çevre izin ve lisanslar ile ilgili yönetmelik 01.11.2014 tarihinde revize edildi. Çevre İzin ve Lisans Yönetmeliği’ne tabi olan tesislerin faaliyette bulunabilmeleri için öncelikli olarak Geçici Faaliyet Belgesi almaları ve bir yıl içerisinde izin ve lisans sürecini tamamlamaları gerekmektedir. Bu yönde mevcut ve yeni düzenlemeleri içeren eğitim programı ile işletmelerin ve işletmelerde çalışan veya çalışacak çevre görevlile-rinin, bilgi tecrübe ve uygulama bilgilerini artırmak amacıyla TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Ankara Şubemiz tarafından 14-15 Mart 2015 tarihlerinde, “GFB ve Çevre İzin Lisans Uygulamaları (Başvuru İşlemleri)” Eğitimi gerçekleştirildi. Eğitimde, Geçici Faaliyet Belgesi müracaatı ile başlayan Çevre İzin ve Lisans Prosedürleri anlatıldı.

ANKARA ŞUBE

GFB ve Çevre İzin Lisans Uygulamaları Eğitimi

Sürekli Emisyon Ölçüm Sistemleri Eğitimi, 21-22 Mart tarihinde Alba Ankara Otelde gerçekleştirildi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Uzmanlarından Kimya Mühendisi Dinçer Karadavut’un verdiği eğitimde, SEÖS Tebliği, TS EN 14181 ile ilgili genel hususlar, Fizibilite raporu, Numune Alma Noktalarının be-lirlenmesi, Ölçüm platformunun özellikleri ve kurulumu, KGS1 Ölçüm cihazlarının seçimi, KGS2 Kalibrasyon fonksiyonu oluşturma, İşlevsel-lik Testleri, KGS3 Cihazların doğrulanması işlemleri, YGT Kalibrasyon fonksiyonu kontrolü, SEÖS dosyası oluşturma, Referans Metotların Anlatımı, Hesaplamalar ve Raporlama konuları anlatıldı.

Sürekli Emisyon Ölçüm Sistemleri Eğitimi


8


9birimlerden birimlerden

Sera Gazı Emisyonlarının İzlenmesi Yönetmeliği Çerçevesinde İk-lim Değişikliği, Emisyon Ticareti Mekanizmaları Ve Sera Gazı Emisyon-larının İzlenmesi Raporlanması Ve Doğrulanması Eğitimi 28-29 Mart tarihinde Şubemiz eğitim salonunda yapıldı. BM İklim Değişikliği Uzmanı Evren Türkmenoğlu’nun verdiği eği-timde, Ülkemizdeki İklim Değişikliği Politikaları ve Uluslararası Mü-zakereler, Kyoto Protokolü Esneklik Mekanizmaları (JI, CDM, ETS), Gönüllü Karbon Piyasaları, Avrupa Birliğinin Emisyon Ticareti Sistemi ve diğer Uluslararası emisyon ticareti sistemleri, Uygulamalı Emisyon Ticareti Oyunu, Sera Gazlarının İzlenmesi ve Raporlanması Prensip-leri, Örnek Sera Gazı Emisyon Hesaplamaları, Örnek İzleme Planı ha-zırlanması, 17 Mayıs 2014 tarihli Sera Gazı Emisyonlarının İzlenmesi hakkında Yönetmelik prensipleri ve detayları anlatıldı.

İklim Değişikliği, Emisyon Ticareti Mekanizmaları ve Sera Gazı Emisyonları Eğitimi

İSTANBUL ŞUBE

Kaya Gazı ve Çevresel Etkileri Paneli Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi olarak 07 Mart Cumartesi günü, şube binamızda Kaya Gazı ve Çevresel Etkileri Paneli düzenledik. Panelde ilk olarak konuşan ÇMO İstanbul Şubesi`nden Me-nekşe Kızıldere, kaya gazı çıkarılırken, borularla yer küreye su enjekte edildiğini, bu suyun içine de çeşitli kirletici kimyasallar ilave edildiğini anlattı. Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet Atalık da hidrolik çatlatma sıvısında kullanıldığı tespit edilen 2 bin 500 kimyasaldan, 650`den fazlasının kan-serojen madde içerdiğini, şirketlerin de bu kimyasalların ne olduğunu ticari sır nedeniyle açıklamadığını söyledi. "Yani ne olduğunu bilmediğimiz maddeler, yer altına enjekte ediliyor" di-yen Atalık, yer altına bırakılan sıvının da sadece yüzde 50 ya da 70ìnin geri çekildiğini, gerisinin yer altında kaldığını ifade etti. Tüm Köy Sen yönetim kurulu üyesi Yusuf Gürsucu, kaya gazı çı-karmak için kurulan kuyularda tek sefer için 3 bin metreküp su kullanıldığını, aynı işlemin ise 15-20 kez tekrarlandığını, bir böl-geye ise çok sayıda kuyu açılabileceğini belirtti. Gürsucu, "Kaya gazı çıkarılmasını önleyemezsek 1. sınıf tarım arazileri olan Trakya`da tarımsal faaliyetten söz etme olanağı kalmayacak" dedi. Kaya gazıyla ilgili ABD`de araştırmalar yapan Hrant Dink

vakfından Sofia Manukian, kaya gazı çıkarımının su kıtlığı olan Türkiye gibi ülkelerde ciddi sorunlara yol açabileceğini belirte-rek, ‘ABD`de hali hazırda 35 bin kuyu var. Sondajlar depremi de olumsuz etkiliyor. Tüm bu gelişmeler çiftçilik hakkı, yaşam hak-kı, iş sağlığı, çevre hakkı gibi temel insan haklarını doğrudan ihlal anlamına geliyor" dedi.

Çevre Mühendisleri Odası ve Kadıköy Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü`nün ortaklaşa düzenlediği Kadıköy Otelleri ve Turizm Tesislerine Yönelik Yeşil Yıldız Sertifikası Tanıtım Semineri yapıldı. Kadıköy Belediyesi Br-fing salonunda gerçekleşen seminerde Kadıköy Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürü A. Şule Sümerìn açılış konuşmasının ardından oda üyemiz Evin Nas Yeşil Yıldız Sertifikası hakkında katılımcılara bilgi verdi.

Yeşil Yıldız Sertifikası Tanıtım Semineri

ÇMO İstanbul Şube Üyesi ve Öğrenci Komisyonu Üyesi ka-dınlar, 13 Mart Cuma günü, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliği çerçevesinde şubemizde buluştu. İsyan-ı Nisvan film gösterimi ile başlayan etkinlikte, Yönetim Kurulu Üyemiz Meryem Kayan ve İTÜ Kadın Araştırmalarından İpek Kıvanç`ın da konuşmacı olduğu ‘Mü-hendislikte Kadın Çalışan ve Kadın Öğrenci Olmak’ konulu forumu gerçekleştirildi. Cinsiyet eşitsizliğine dair örneklerin paylaşıldığı forum, Lazuri Vibrit grubunun verdiği konserle sona erdi.

ÇMO’lu Kadınlar Buluştu

‘Kim Bizi Hasta Ediyor’ Kent dayanışmaları, kent savunmaları ve sağlık alanındaki meslek örgütleri, 12 Mart Perşembe günü kentsel mücadele, yaşam savunusu ve sağlık hakkının tartışıldığı forumda buluş-tu. ÇMO İstanbul Şubesi adına konuşan üyemiz Burak Şen ve şube sekreterimiz Cevahir Efe Akçelik, özellikle Kuzey Orman-ları`nın İstanbul‘un havasını temizleyen, filtreleyen nefes almasını sağlayan tek yer olduğuna, ayrıca Kuzey Ormanla-rı`ndan esen hakim rüzgarların da İstanbul‘un havasını temiz-lediğine dikkat çekti. Forumda, 3. Köprü ve Kanal İstanbul gibi projelerin su havzalarına ve ekosisteme verdiği zararlardan dolayı, doğrudan insan sağlığını etkilediği, artan çarpık yapı-laşma ve plansız kentsel dönüşüm sonucu su havzaları üze-rine yapılan inşaatların, geçtiğimiz yaz olduğu gibi, İstanbulù kuraklık problemiyle karşı karşıya bırakacağı, 8 ilin atık suyu-nun karıştığı, 3. sınıf kirli Sakarya Nehri‘nden su almak gibi çö-zümlerle insan sağlığının tehlikeye atıldığı dile getirildi.

Büyüyen Kentler Büyüyen Su Sorunu ÇMO İstanbul Şubesi olarak Yaşam İçin Su Festivali kapsamında gerçekleştirilen Büyüyen Kentler Büyüyen Su Sorunu paneline konuşmacı olarak katıldık. Moderatörlü-ğünü, Su Hakkı Kampanyası`ndan Nuran Yüce`nin yaptığı, "Akıntıya Karşı" belgeseli yönetmeni Özlem Işıl, Su Hakkı Kampanyası`ndan Dr.Akgün İlham, CHP İstanbul Milletve-kili Melda Onur ve ÇMO İstanbul Şubesi`nden Ö.Eylem Tun-caelli`nin katıldığı panelde Türkiye`de ve İstanbul`da yaşa-nan su problemi, suyun metalaştırılması, mega projelerin su havzaları üzerine etkileri konuşuldu.


10


11birimlerdenbirimlerden

İstanbul Barosunun 27 Mart Cuma günü, Çağlayan Adliyesi A Blok Konferans Salonunda düzen-lediği Suya Hakkı ve Suya Erişimde Adalet paneline konuşmacı olarak katıldık. İstanbul Barosu Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu Sekreteri Av. Süha Fazlı ERİK, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. İzzet Mert Ertan, ÇMO İstanbul Şubesi Yön. Kur. Sekreteri Cevahir Efe Akçelik ve Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet Atalık`ın konuşmacı olarak katıldığı panel-de, Akçelik, İstanbul`un Su Kaynakları ve Kirliliği başlıklı bir sunum gerçekleştirdi.

Su Hakkı ve Suya Erişimde Adalet

Geleneksel Tohum Derneği Açılış Paneli’ne konuşmacı olarak katıldık. 28 Mart Cumartesi günü gerçekleştirilen, Panel Moderatörlüğünü Geleneksel Tohum Derneği Genel Sekreteri Halit Konanç`ın yaptığı, Çiftçi-Sen Genel Başkanı Abdullah Aysu, Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şb. Baş-kanı Ahmet Atalık, ÇMO İstanbul Şb. Başkanı Emine Girgin, Üsküdar Üniversitesi Öğr. Görevlisi Şaduman Karaca, Av. Mukadder Usanmaz`ın konuşmacı olduğu panelde, Şube Başkanımız Girgin "Türkiye‘de Biyoçeşitliliğe Karşı Tehdit-ler" başlıklı sunum yaptı.

Geleneksel Tohum Derneği Paneli

Öğrenci Kurultayı Odamız 6. Öğrenci Kurultayı 20-21 Mart 2015 ta-rihlerinde Antalya‘da gerçekleştirildi. Odamız Öğrenci Komisyonları tarafından çalışmaları yürütülen ve An-talya Şubemizce gerçekleştirilen Kurultayda ÇMO İz-mir Öğrenci Komisyonumuz ve öğrenci üyelerimiz ile birlikte katılım sağlandı. Öğrenci Komisyonumuz, " Çev-re Görevlisi" süreci ile ilgili sunum yaptı. 400 öğrencinin katıldığı kurltayda, ÇMO İzmir Öğ-renci Komisyonundan Temsilcimiz Gülsün Çelik, Üyele-rimiz Yasin Gürler, Ceren Akkuş, Merve Soyvural, Hilal Gürkan, İlknur Savaşçı, Fehmican Ünsal, Seda Kılıç, Me-lahat Başeğmez ve Sinem Aktay görev aldı.

İZMİR ŞUBE

Şubemiz Eğitim programı kapsamında ‘Atıksu Arıtma Tesisi İşletme Perso-neli Bilgilendirme Eğitimimiz 26-27 Mart 2015 tarihinde Şubemiz eğitim salo-nunda gerçekleştirildi. Atıksu Arıtma Tesisi bünyesinde görev yapan sorumlu müdür ve ona bağlı olarak görev yapan teknik personele yönelik düzenlenen eğitimde, atıksu arıtma tesislerinde proses uygulamaları, yönetimi bakım ve onarım uygulamaları ile ilgili genel bilgilendirme yapıldı.

Atıksu Arıtma Tesisi İşletmePersoneli Eğitimi

2014-2016 Döneminin ilk Genel Üye Toplantısını 24 Mart 2015 Salı günü Şu-bemizde gerçekleştirdik. Ocak 2014-Mart 2015 dönemine ait çalışmalarımızı içeren Çalışma Raporu sunumunun ardından, "Çevre Görevlisi " süreci, Odamız faaliyetleri, Meslek alanımıza yönelik değerlendirmeler tartışıldı.

Genel Üye Toplantısı Yapıldı

Bornova Belediyesinin ilköğretim okullarında çevre bilincinin geliştirilmesine yönelik olarak dü-zenlemiş olduğu seminer programı kapsamında okul eğitimleri devam ediyor. Bu kapsamda,20 Mart tarihinde Çevre Mühen-disleri Odası İzmir Şubesi adına Mehmet Akif Ersoy İlköğretim Okulu ve Zehra Hoca Hanım İlköğretim Okulu öğrencilerine, Üyemiz Taner Öner tarafından Enerji Verimliliği ve Çevre konulu eğitim verildi. Aynı zamanda Karşıyaka Behçet Uz Anadolu Li-sesinde 24 Mart tarihinde Mesleki Tanıtım dersin-de Çevre Mühendisliği mesleği ve çalışma alanları konusunda Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi adına Üyemiz Nihan Kara tarafından bilgilendirme yapıldı.

Okul Eğitimlerimiz Devam Ediyor

TMMOB Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi ve Şubemizin de destekle-diği İzmir Ulaşım Forumu 14 Mart tarihinde İzmir Mimarlık Merkezinde ger-çekleştirildi. "Herkes İçin Ulaşım", "Ulaşım, Çevre ve Sağlık", "Başka Bir Ulaşım Müm-kün" Oturumları ile gerçekleştirilen, ulaşım sorununun çözümü ve etkile-rine yönelik paylaşılan görüş ve öneriler ile oldukça verimli geçen Forum kapsamında katılımcılar tarafından sürecin devamlılığı ve geliştirilmesi ka-rarı alındı.

İzmir Ulaşım Forumu


12


13birimlerden birimlerden

KOCAELİ İL TEMSİLCİLİĞİ

TMMOB‘ye bağlı odaların öğrenci üyeleri tarafından bu yıl üçüncü kez düzenlenen Mühendislik ve Mimarlık Haftası etkinlikleri 9-12 Mart 2015 tarihinde gerçekleştirildi. 9-10 Mart Bornova Belediyesi Uğur Mumcu Kültür Mer-kezi, 11-12 Mart’ta da Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanlık konferans Salonunda gerçekleştirilen ve 4 gün süren etkinlik kapsamında, Toplumcu Mühendislik ve TMMOB, Aile Çiftçiliği ve Kooperatifçilik, Soma‘dan Günümü-ze İşçi Sağlığı ve Güvenliği, Mühendislik, Mimarlık ve Kadın, Yeşil Çatılar ve Enerji Etkin Binalar, Ekolojik Yıkım, İşçi Sağlı-ğı ve İş Güvenliği başlıklı oturumlar gerçekleştirildi. Oyuncu Levent Üzümcü katılımı ile "Üniversite ve Demokrasi" Konulu Söyleşi, müzik dinletileri, tiyatro, kısa film gösterimleri yer aldı. Hazırlığını Öğrenci Temsilcimiz Gülsün Çelik’in yaptığı "Ekolojik Yıkım" oturumunda Doç. Dr. Enver Yaser Küçükgül, Avukat Hande Atay ve Bahadır Doğutürk konuşmacı olarak yer aldı.

Mühendislik ve Mimarlık Haftası

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi olarak 28 Şubat-01 Mart 2015 tarihlerinde, Sera Gazı Emisyonlarının İzlenmesi Yönetmeliği Çerçevesinde İklim Değişikliği, Emisyon Ticareti Mekanizmaları ve Sera Gazı Emisyonlarının İzlenmesi Raporlanması ve Doğrulanması Eğitimi, şubemiz eğitim salo-nunda gerçekleştirildi. Eğitimciliğini Evren Türkmenoğlu‘ nun yaptığı, mühendis-lik firmaları, laboratuvar ve sanayi çalışanlarının katıldığı eği-timde, İklim Değişikliği Politikaları ve Uluslararası Müzakereler, Esneklik Mekanizmaları, Karbon Piyasaları, Gönüllü Karbon Piyasaları, Emisyon Ticareti Sistemleri, Çeşitli Ülkelerdeki ETS Yaklaşımları, Sera Gazlarının İzlenmesi ve Raporlanması Prensipleri, 17 Mayıs 2014 tarihli Sera Gazı Emisyonlarının İz-lenmesi hakkında Yönetmelik prensipleri , 22 Temmuz 2014 tarihinde yayımlanan Sera Gazı Emisyonlarının İzlenmesi ve Raporlanması Hakkında Tebliğ prensipleri konularında bilgi-lendirme yapıldı.

Sera Gazı Eğitimi

Biyosidal ürün uygulaması yapan şirketlerin çalışanları olan uygulayıcıların katıldığı, biyosidal ürünler, kullanımı ve depolan-ması, etiketlenmesi, uygulama araçları, koruyucular, zehirlenme-ler ve ilk yardım konularında eğitim yapıldı. Eğitimde, biyosidal ürün ve uygulamaları hakkında Mesul Müdür Ziraat Mühendisi Hande Türküm, KOÜ Çevre Koruma Tek-nolojileri MYO. Öğretim Görevlisi Dr. Erhan Gengeç yönetmelik çerçevesinde teorik ve pratikte bilgi ve deneyimlerini paylaştı. İlk yardım dersinde Emre Ağaşçı temel ilkyardım, zehirlenmeler ve taşıma teknikleri gibi konularda uygulamalı olarak bilgilendirme yaptı.

Biyosidal Ürünlere Yönelik Eğitim

Su Günü Kocaeli Şubemizde, 22 Mart Dünya Su Günü nedeniyle, üyelerimiz ve öğrenci komisyonundan arkadaşlarımızla birlikte Karadeniz‘ de yapılan HES‘ lere karşı mücadeleyi anlatan AKINTIYA KARŞI bel-geselini izledik.

ÇMO Kocaeli Öğrenci Komisyonu tarafın-dan düzenli olarak yapılan film atölyesinde bu hafta ``EARTHLİNGS-DÜNYALI`` Belgesi izlendi.

Belgesel gösteriminin ardından Endüst-riyel hayvan yetiştiriciliği sektörünün artması doğa ve çevreye zararın etkileri üzerine konu-şuldu.

Öğrenci Komisyonundan Film Gösterimi

Bu yıl 3.sünü düzenlediğimiz Mersin Çevre Kongresi, 350 kişinin ka-tılımıyla gerçekleştirildi. Mersin Valisi , Eski Çevre Mühendisleri Başkanı Baran Bozoğlu, Prof.Dr.Beyza Üstün ve 14 Üniversiteden temsilcinin katıldığı kongrede, önemli çevre sorunları konuşuldu. Öğrenciler açısından da yararlı olan kongre, Çevre Topluluğu Baş-kanı Mert Uğraşkan ve Çevre Mühendisleri Odası Öğrenci Komisyon Başkanı Nujiyan Yıldırım ve Öğrenci Düzenleme kurulunun büyük des-tek ve katılımlarıyla düzenlendi. Kongrede, çevreye duyarlılığın önemine değinen, HES’in yarattığı çevre sorunlarına dikkati çeken PRAKSİS grubu, şarkılarını yine çevre için söyledi.

Mersin Çevre Kongresi

TMMOB Mersin Kadın Çalışma gurubu ve Mersin Kent konseyi olarak, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ile ilgili ortak etkinlik düzenledik. Odamızı temsilen Kadın Çalışma Komisyonunda görevli Gülpınar Tür-koğlu, Nazikcan Ece Güler Güç , Emine Akdeniz ve diğer oda temsilci-lerine teşekkür ediyoruz.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü


14


15birimlerdenbirimlerden

Tel : 0.332 353 04 50Faks: 0.332 353 95 70

Abdülaziz Mh. Misakı Milli Sk.Müze Apt. No: 5/302 Meram/KONYA

www.arced.com.tr

Nisan 2015 / 23.sayı / Elektronik ortamda aylık yayınlanır.3 Aylık periyotlarda basımı yapılır.

Editör: Zeynep İPEKSahibi: Mert GÜVENÇ

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Zeynep İPEKYayın Kurulu: Ozan ÇITIR, Canan Esin KÖKSAL,

Yeşer ASLANOĞLU, Aslı ÖZTÜRKYayın İdare Merkezi:

Hatay 2 Sokak 24/17 06650 Çankaya - ANKARATelefon: +90 312 419 80 71

Yerel Süreli Yayın, 21x29.7 boyutunda hazırlanmıştır.

Gerek kamu kurumlarına gerekse özel sektöre de ulaşan gazetemizin arka kapak ve arka iç kapaklarına ilan/reklam verebilirsiniz. Sektörel görünürlüğü yüksek olan ÇMO Gazete’ye ilan/reklam vermek, ilan/reklam fiyatlarını öğrenmek için [email protected] adresine e-posta göndererek ve/veya 0 312 419 80 76

numaralı telefonu arayarak bilgi alabilirsiniz.

SAMSUN İL TEMSİLCİLİĞİ

NKP bileşenleri ile birlikte İlimizde yapılması planlanan Akkuyu Nükleer güç santraline karşı 15 Şubat'ta düzenlenen mitinge, oda yönetim kurulu ile birlikte çok sayıda üyemiz katıldı.

Akkuyu Nükleer Santral Mitingi

İlimizde katledilen Özgecan Aslan için TM-MOB Kadın çalışma gurubu tarafından düzenle-nen basın açıklamasına, TMMOB yönetim kuru-lunun kadın üyeleri, Kadın Çalışma komisyonu başkanı ve üyeleri ile TMMOB yönetim Kurulu üyemiz Ziyneti Ünal Bayrı ve İl temsilcimiz Zehra Korkmaz katıldı.

Özgecan İsyanı…

TMMOB Çevre Mühendisleri Samsun Şube olarak 07-08 Mart 2015 tarihinde, EMO Samsun Şubesi‘nde 1. Olağanüstü Genel Kurulumuzu yaptık. Genel Baş-kanımız Mert Güvenç, Genel Merkez Yöneticilerimiz-den Gökşin Tekindor ve Merve Oya Orkun’un katıldığı Genel Kurulun Divan Başkanlığını EMO Samsun Şube Başkanı Sayın Mehmet Özdağ yaptı. Genel Kurulumuza Ondokuz Mayıs Üniversitesi çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yüksel Ardalı, Mimarlar Odası Samsun Şube Başkanı İshak MEMİŞOĞLU, İnşaat Mühendisleri Odası Samsun Şubesi Sekreteri Tahsin Asan, TÜMBELSEN Sam-sun Şube Başkanı Suat Yıldız, EĞİTİMSEN Temsilcisi Afşar Duman ve BES Samsun Şube Yönetim Kurulu Üyesi Yılmaz Tuluk katılarak duygu ve düşüncelerini bildirdi. Meslek sorunlarının da tartışıldığı Genel Kurul, aday-ların belirlenmesinin ardından son buldu.

Genel Kurulumuzu yaptık


16 eğitimlerimiz

MART 2015 DÜZENLENEN EĞİTİMLEREĞİTİM ADI EĞİTİM YERİ EĞİTİM TARİHİ

LPG YETKİLİ PERSONEL (POMPACI) EĞİTİMİ ANTALYA 05-06 MART 2015

LPG DOLUM TESİSLERİ VE OTOGAZ İSTASYONLARI SORUMLU MÜDÜRLÜK EĞİTİMİ ADANA 07 MART 2015

LPG YETKİLİ PERSONEL (POMPACI) EĞİTİMİ ANKARA 16-17 MART 2015

LPG YETKİLİ PERSONEL (POMPACI) EĞİTİMİ MERSİN 21-22 MART 2015

SÜREKLİ EMİSYON ÖLÇÜM SİSTEMLERİ EĞİTİMİ ANKARA 21-22 MART 2015

ATIKSU ARITMA TESİSİ İŞLETME PERSONELİ BİLGİLENDİRME EĞİTİMİ İZMİR 26-27 MART 2015

BİYOSİDAL ÜRÜN UYGULAYICI EĞİTİM PROGRAMI KOCAELİ 27-29 MART 2015

SERA GAZI EMİSYONLARININ İZLENMESİ VE RAPORLANMASI EĞİTİMİ ANKARA 28-29 MART 2015

NİSAN 2015 EĞİTİM PROGRAMIEĞİTİM ADI EĞİTİM YERİ EĞİTİM TARİHİ İLETİŞİM

LPG OTOGAZ İSTASYONLARI SORUMLU MÜDÜR EĞİTİMİ ANKARA 03-05 NİSAN 2015Tel: 0 312 419 80 76

e-posta: [email protected]

MS PROJECT 2010 İLE PROJE YÖNETİMİ İSTANBUL 04-05 NİSAN 2015Tel: 0 212 245 89 15

e-posta: [email protected] KARBON AYAK İZİNİN HESAPLANMASI EĞİTİMİ ISO 14064-1:2006 STANDARDI VE WRI SERA GAZI PROTO-KOLÜ ÇERÇEVESİNDE SERA GAZLARI EMİSYONLARININ VE UZAKLAŞTIRMALARININ KURULUŞ SEVİYESİNDE HESAP-LANMASI VE RAPORLANMASI TEMEL EĞİTİMİ

ANKARA 11-12 NİSAN 2015Tel: 0 312 419 80 76


A-2 TİPİ MÜHENDİSLİK AKUSTİĞİ SERTİFİKA EĞİTİM PROG-RAMI İSTANBUL 15-18 NİSAN 2015

Tel: 0 212 245 89 15


A-1 TİP TEMEL EĞİTİM VE SAHA ÖLÇÜMLERİ‘ SERTİFİKA EĞİTİM PROGRAMI İSTANBUL 15-16 NİSAN 2015

Tel: 0 212 245 89 15


YEŞİL YILDIZ (ÇEVREYE DUYARLI KONAKLAMA TESİSİ BELGESİ) EĞİTİMİ ANKARA 18-19 NİSAN 2015

Tel: 0 312 419 80 76


ATIKSU ARITMA TESİSİ İŞLETMECİLİĞİ EĞİTİMİ ADANA 24-25 NİSAN 2015Tel: 0 322 458 55 45


SERA GAZI EMİSYONLARININ İZLENMESİ VE RAPORLAN-MASI EĞİTİMİ KOCAELİ 25-26 NİSAN 2015

Tel: 0 262 323 62 73


kamuda ciddi Çevre mühendisi eksiği var

Documents