kardİyo vaskÜler cerrahİ - ankara Üniversitesi
TRANSCRIPT
KARDİYO-VASKÜLER CERRAHİ
VE
BAKIMI
kemikleri
akciğerler
KALP
Kalp apeksi 5. interkostal
aralığın orta klavikula ile
kesiştiği yerde, tabanı ise 2.
kostanın arkasında olan
asimetrik bir koniye benzer ve
2/3 si sternumun solundadır.
Kalp, mediyastinum boşluğunda yer alan ortalama 300gr ağırlığında, çizgili kaslardan oluşmuş,perikard adı verilen torba içinde bulunan organdır. Kalbin tepesi (apeks) ventriküller, tabanı iseatriyumlardan oluşur.
Left sideRight side
Aorta
Heart
Lngs
© Mayo Foundabon for Medea! Education and Research. All nqhts reserved
kaburga göğüs kemiği(sternum)
Kalp 3 Tabakadan Oluşur ;
etrafındaki
koronerperıkardarter ve(kalbin
mıyokarda
uzanan dalıkese)
kalp kası
(ventrikül duvan)
endokard
(ic katman)
mıyokard
(kalp kası)
epikard
(dış katman)
Kalbin Boşlukları
Sistemik ve Pulmoner Dolaşım
ılbe giren damarlara "ven", çıkan damarlara ise
arter" denir.
Sağ atriyuma gelen venöz kanın, triküspit kapaktan
geçerek sağ ventriküle boşalması ve buradan da
pulmoner arterlere pompalanıp akciğerlere giderek
temizlendikten sonra pulmoner venlerle sol atriuma
dönmesine Pulmoner Dolaşım denir.
Akciğerlerden pulmoner venlerle sol atriyuma
gelen temiz kan, mitral kapaktan sol ventriküle
geçer ve oradan da aorta ile tüm bedene yayılır.
Kirli kan ise VCİ ve VCS sağ atriyumda toplanır.
Buna Sistemik Dolaşım denir.
AortVena KavaSuperior
Pulmoner Arter
Sol AtriumPulmonerVenler
PulmonerVenler
Sağ Atrıum
Sağ Ventrıkül
Sol VentrikülVena kavaInferior
Koroner Sirkülasyon
Kalbin kendi dolaşımına "koroner sirkülasyon" denir.
Aort kapağının hemen üstünden aortadan ayrılan
sağ ve sol koroner arterler (A. Coranaria cordis
sinistra ve dextra) tekrar ikişer dala ayrılarak tüm
myokard tabakasını beslerler.
Sol tına Kurona Arter
Sag
Si rku mil e k s Arter
U b tU Ü D ri l l
DiagonalUallar
Sol rjıı İnon Arler
Arka İnen Arter
Koroıtcr Arter
Akut Miirjin EJiilı
Kalbin İleti Sistemi
r SİNOATRİAL NOD (SA)
r
ATRIOVENTRİKULER NOD (AV)
HİS DEMETİ m
URKİNJE
LİFLERİ |
VENTRIKUL SISTOLU
Kalbin Çalışmasının Düzenlenmesi
Otoregülasyon: Kalp kası ne kadar gerilirse, kasılması da o kadar
kuvvetli olur Buna starling yasası denir. Kalbin gerilmesi ve kasılması kalbe dönen kan miktarı ile ilişkilidir.
Baroreseptörler ve kemoreseptörler: Arkus Aorta ve Karotis Sinüslerde bulunurlar.
Hormonal düzenleme: ADH, renin, anjiyotensin, aldosteron kardiyovasküler sistemin çalışmasını düzenleyen hormonlardır.
► Sinirsel kontrol: Kalp hızı ve ritminin nörohormonal kontrolü aşağıdaki gibidir.
►
►
►
►
Efferent Lifler: İmplusları medulla oblangatadaki kardiyak merkezden kalbetaşırlar. Bunun sonucunda kalp hızı ve ritmi organizmanın değişengereksimine uyum sağlamış olur.
Sempatik Lifler: Kalbin kasılma gücünü ve hızını arttırırlar. Kalptekisempatik sinir uçları uyarıldığı zaman, buradan norepinefrin salgılanmayabaşlar, bunun sonucunda ise kalp hızı ve kontraksiyon gücü artar.
Parasempatik Lifler: Kalbin hızını azaltarak kalp kasının dinlenme süresiniuzatırlar. Parasempatik lifler kalbe nervus vagus yolu ile gelirler. Uyarıolduğu zaman vagal sinir uçlarından asetilkolin salgılanarak kalp hızınıazaltır refrektör periyodu uzatır.
Afferent Lifler: Yalnızca ağrı impluslarını kalpten beyne taşır.
\
Kalp Çalışması Üzerine İyonların Etkisi
Na+,K+,Ca++,ve H+ kalbin çalışmasını etkileyen iyonlardır.
Na+'nın Etkisi: Kan hücre içi sıvı arasındaki ozmotik ilişkileri sürdürmek için gereklidir ve bunların azlığı kalpte uyarı oluşumunu seyrekleştirir ve kalbi yavaşlatır.
K+'un Etkisi: Kalp kasının repolarizasyonunu, yani diyastolünü sağlar. Vücut sıvılarında K+yetersiz ise kalp sistolde durur.
Ca++'nın Etkisi: K+'un tersi bir etkisi olan Ca++'un fazlası, sistolü zorlaştırır. Normal yoğunlukta olması ise sistolü kolaylaştırır.
H+'nun Etkisi: H+ yoğunluğu arttığı zaman sistol kısalır,diyastol uzar, sonunda kalp diyastolde durur. H+ yoğunluğu azaldığı zaman ise sistol uzar, diyastol kısalarak sonunda kalp sistolde durur.
KALP HASTALIKLARINA ÖZEL
BELİRTİ VE BULGULAR
► göğüs ağrısı,
► nefes darlığı (dispne),
► yorgunluk,
► çarpıntı,
► baygınlık ve
► ödemdir.
HASTANIN ÖZGEÇMİŞİ
► Hastanın özgeçmişinde şunlar öğrenilmelidir:
► çocukluk hastalıkları,
► enfeksiyon hastalığı geçirip geçirmediği,
► kalp hastalığı dışında kronik hastalıkların varlığı,
► kullandığı ilaçlar,
► beslenme alışkanlığı,
► sigara-alkol vb alışkanlıkları,
► günlük yaşam biçimi, iş yaşamı araştırılır.
► Bunların yanı sıra aile öyküsünde (soy geçmişi), hipertansiyon, koroı
hastalığı, diyabet vb gibi hastalıkların olup olmadığı da öğrenilir.
r arter
\
KALP CERRAHİSİNDE TANI VE
HEMŞİRENİN SORUMLULUKLARI
TANI YÖNTEMLERİ
Laboratuar Testleri
► Tam Kan Sayımı
► Kardiyak enzimler
► Koagülasyon testleri
► Serum lipitleri
► Serum elektrolitleri
► Kan Üre Nitrojen
(BUN)
Grafik yöntemler
► Elektrokardiyografi (E
► Holter monitörü
► Ekokardiyografi
► Eforlu EKG
► Transözofageal
ekokardiy (TÖE/ Tİ)
Radyolojik yöntemler
> Göğüs filmi
> Fluoroskopi
> Kalp kateterizasyonu
> Anjiokardiografi
\
KALBIN CERRAHI GİRİŞİM GEREKTİREN
HASTALIKLARI
VE BU HASTALIKLARIN TEDAVİ VE BAKIMI
HASTALIKLAR
• KAH
• Kapak
Hastalıkları
• Kalp Tümörleri
• Perikarditler
• Kalp Travmaları
CERRAHİ TEDAVİ
(AÇIK-KAPALI)
• CABG
• Kapak Cerrahisi
• Kalp
Transplantasyonu
Koroner Arter Hastalıkları
Arteria Coronaria Cordis Dextra (sağ)
coronary
artery
coronary
artery
Arteria Coronaria Cordis Sinistra (sol)
OcurrAw
coronary
artery
Destal nght'
coronary artery
Left anterior
descendng coronary
artery
İskemik Kalp Hastalıkları
► En sık karşılaşılan neden atherosklerozdur.
► Atheroskleroz; arterin intima tabakasında lipid, karbonhidrat, fibröz
doku, bazı kan elemanları ve kalsiyum gibi maddelerin birikmesi
sonucunda media tabakasında da değişikliklere neden olan patolojik
bir durumdur.
► Arteriyoskleroz; arterlerin atheroskleroz nedeniyle elastikiyetini
kaybetmesi, sertleşmesi ve kalınlaşmasıdır.
Koroner Arter Hastalıklarının Gelişiminde Rol
Oynayan Risk Faktörleri
\
►
►
►
►
►
►
►
►
Kalıtım:
Yaş
Cinsiyet
Çevre
Sigara
Hipertansiyon ve Diabet Serum kolestrolünde yükselme
Diğer faktörler ( Obezite, stres, sedanter yaşam, beslenme bozuklukları)
Atardamar
Ani Kardiyak
Ölüm
_yAkut Miyokard
İnfarktüsü
v_r
KAH
-Anjina
Pektoris
Myokard iskemisine bağlı olarak gelişen KAH'nın üç klinik şekli
vardır:
Yağlı Plak
Kroner Çatlayan Plak Üzerine
Oturmuş Kan Pıhtısı
Sol Kroner
Atardamar
CABG
Cerrahi Tedavi
Medikal Tedavi
Balon
Kılavuz tel.
Balon
Kılavuz tel
Aorta
Bypass
grafts
Blocked
coronary
BalonPlak
Stent
Balon
Anjiyoplasti
(PTCA)
Pulmonary semilunar valvePulmonary artery
Aortic semilunar valve
Opening of coronary
artery
Coronary arteryAorta
ventricleRight ventricle
Tricuspid valve
Mitral valve
The valves of the heart viewed from above. The atria are removed
to show the mitral and tricuspid valves.
KALP KAPAK (VALVUL) HASTALIKLARI
Stenoz
Regürjitasyon
Normal heart Mitral valve stenosis
Left atrium
Mitral valve
Left
ventricle
Normal valve
Narrowed valve
OMAYO FOUNDATION FOR MEDICAL EDUCATION AND RESEARCH. ALL RIGHTS RESERVED.
► Mitral ve triküspit kapak sistolde kapalı, diyastolde ise bu kapaklar
açıktır.
► Pulmoner ve aort kapaklar sistolde açıktır, diyastol sırasında
kapalıdır.
► Kapak hastalıklarında darlık (stenoz) oluşmuşsa kanın ileri akışı
engellenir.
► Yetmezlik (regürjitasyon) olmuşsa, kapağın tam olarak
kapanmaması nedeniyle kanın geriye doğru kaçışı söz konusudur.
\
KALP TÜMÖRLERİ
Primer ve sekonder olarak sınıflandırılan kalp tümörleri benign ya da malign olabilir.
> Miksomalar: Sıklıkla sol atriyumu tutar ve her yaşta görülür. Ani ölümler aritmi ve pulmoner venöz dönüşün baskılanmasına bağlı gelişir.
> Rhabdomiyoma: Genellikle bebek ve çocuklarda görülür.
> Fibroma: Çocukluk çağında görülür ve cerrahi tedavi sonuçları olumludur.
> Anjiosarkom: Genç ve orta yaş erkeklerde sık görülür.
> Rhabdomiyosarkom: En sık görülen malign kalp tümörlerindendir.
PERİKARDİTLER
► Perikard yaprakları ve/veya perikard
boşluğunda oluşan inflamatuar
değişikliklere perikardit denir.
► Kronik perikartitlerlerde bazen perikard
yaprakları kalbin hareketini engelleyecek
kadar kalınlaşır.
► Ventriküllerin diyastolik dolumları yetersiz
olur. Juguler vende dolgunluk, asit ve
hepatomegali görülebilir.
► Cerrahi tedavi perikardiyektomidir.
Normal pericardium
Cardiac muscle Fibrouspericardium
Pericardial cavity
Visceral pericardium
Parietal pericardium
/ PERICARDITIS */ is
caused / by excess fluid in
the pericardial cavity
following an inflammationPericardium
KALP TRAVMALARI
► Kalp yaralanmaları künt ya da penetran
travmalara bağlı olarak gelişir.
► Künt travmalar sonucu duvar rüptürü
oluşursa akut kalp tamponadı bulguları
(sistolik kan basıncında düşme, diyastolik
basınçta ve venöz basınçta artma, kalp
seslerinin derinden gelmesi) görülür acil
girişim gerektirir.
► Penetran kalp yaralanmalarından hemen
sonra genellikle ani ölüm görülür.
• • • •
KALBE İLİŞKİN CERRAHİ GİRİŞİMLER
VE
HEMŞİRELİK BAKIMI
\
Kalp cerrahisinde ameliyatlar temel olarak üç
şekilde yapılır:
1- Kapalı kalp ameliyatı
2- Açık kalp ameliyatı
3- Minimal İnvaziv Ameliyatlar
\
Kapalı Kalp Ameliyatı
► Kapalı kalp ameliyatlarında ekstrakorporeal sirkülasyon
(ECC<ekstracorporeal transfüzyo> kalp-akciğer makinesi) cihazı
kullanılmadan, kalp ve akciğerler çalışırken yapılan ameliyatlardır.
Örneğin
> Mitral kapağa kommisürotomi ameliyatı
ECC kullanımın dört temel amacı vardır
► Dolaşımı, kalp ve akciğerden uzaklaştırarak kansız bir ortamda çalışmayı sağlamak
► Kalp ve akciğer dinlenmekteyken bedenintüm 02 gereksinimini ve gaz değişimlerinisağlamak
► Kanı soğutmak, ısıtmak ve filtre etmek
► Oksijenlenmiş filtre edilmiş kanın arteriyelsisteme vermek
pompafiltre
OksijenatÖr / ısı değiştirici
gogus
atardamarı
KORONER ARTER BYPASS GREFT (CABG)
► Koroner arter bypass greft cerrahisi tıkanmış olan bir ya da daha fazla koroner arterlere safen ven ya da internal mamarian arter (IMA) ile bypass yapılarak myokardın revaskülarizasyonunun sağlanmasıdır.
► Bypass köprü anlamına gelmektedir.
Safen ven ya da IMA koroner arterin
tıkalı olan kısmının distal ve proksimal
ucuna dikilerek tıkalı kısım iptal edilir
ve dolaşım yeni yoldan sağlanır.
radial arter
koroner
arterlerdeki
darlıklar
KALP KAPAĞI HASTALIKLARINDA CERRAHİ
TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Kalbin kapak hastalıklarında üç tip kapak tamiri
yapılır.
\
> Annüloplasti: Genişlemiş annülüsün tamiridir. Dikiş ya da protez halka kullanılarak annülüs daraltılır.
> Valvüloplasti: Yırtılan kapak yaprakçıklarınm dikilerek tamir edilmesidir.
> Kommissürotomi (Valvotomi): Dar olan kapağın genişletilmesidir.
Kapak Replasmanı
Valvül replasmanı için mekanik (yapay) ya da biyolojik kapaklar kullanılır.
Biyolojik kapaklar olarak en çok domuzdan elde edilen kalp kapakları (heterogreft)
kullanılır.
Biyolojik kapakların tromboemboli riski daha azdır, ancak kullanım süresi daha
kısadır ve yapısal yetmezlikler, kalsifikasyonlar yapay kapaklara göre daha sık
görülür.
Kalp Nakli
► Kalp nakli, hastalıklı bir kalbin
sağlıklı bir verici kalbiyle değiştirildiği
bir ameliyattır.
► Kalp, beyin ölümü gerçekleşmiş fakat
yaşam desteğinde olan vericiden
alınmaktadır.
► Kalp alındıktan sonra alıcıya takılana
kadar özel bir koruyucu buzlu sıvı
içinde saklanır.
HETEROTOPiK KALP NAKLİ
vericinin aortası
vericinin sag
vericinin pulmoner arteri
vericinin sol
alıcının aortası
alıcının pulmoner arteri
alıcının sağ
vericinin kalbi alıcının kalbi
Kalp nakli
► Kalp nakli yapılmadığında ölme ihtimali çok yüksek olan bu hastaların %80’i nakilden sonraki 2 yıl içinde hayatta kalmaktadır. Ancak bu oran 5 yılda %70’lere, 10 yılda %50’ye düşmektedir.
► Başkasından nakledilen kalbi vücudun reddetmemesi için ömür boyu immünosupresif ilaçlar almak gerekmektedir.
► Bu da hastayı enfeksiyonlara ve kansere yatkın hale getirmektedir.
\
KALP AMELİYATLARINDA BAKIM
Psikolojik
Hazırlık
Fizyolojik
Hazırlık
1: Doku perfüzyonunu sürdürmek ve yaşamsal bulguların stabilitesini sağlamak
2: Göğüs drenajını sağlamak ve solunum fonksiyonlarını sürdürmek
3: Sıvı elektrolit dengesini sağlamak ve yeterli beslenmeyi sürdürmek
AMELIYAT SONRASI BAKIM
4: Böbrek fonksiyonlarını sürdürmek
5:Ağrıyı gidermek
6: Nörolojik fonksiyonları sürdürmek
7: Hastaya psikolojik destek verme
8: Hareketi sağlamak
9: Ameliyat sonrası gelişme olasılığı olan komplikasyonları önlemek
\
TABURCU OLACAK HASTANIN EĞİTİMİ
► Hastaya sternumun iyileşme süresinin 6 ayı bulacağı ve bu süre içinde 2 kilodan fazla ağırlık kaldırmaması ve taşımaması ve bu sürede dikişlerin gerilme olasılığı nedeniyle araba kullanmaması
► Diyetle protein ve vitaminden dengeli, Na+ ve kolesterolden düşük diyet alması
► Greft ve yapay kapak takılan hastalar ömür boyu antikoagülan ve antiagregan kullanacaklarından, bu hastalara ilaçların kullanım çizelgesi oluşturulur ve belirli aralıklarla INR-PTZ' nin ölçülmesinin önemi açıklanır.
► Hastaların kanamalardan korunması konusunda (diş çekimi, enjeksiyonda ince iğne kullanımı, çarpmalardan korunma) eğitim verilir.
► Safen venin greft olarak kullanıldığı durumlarda, ödemi önlemek, venöz tonüsü sağlamak için bacaklar elevasyona alınır; kas pompasına yardımcı olmak için birkaç hafta varis çorabı giymeye devam edilir. Varis çorabının nasıl giyileceği öğretiliı
VASKÜLER SİSTEM ANATOMİSİ
• Aorta
Arterler
Arteriyoller
Kapiller( mikrosirkülasyon)
Venüller
Venler
•
Kas kontraksiyonu ile
oluşan güç
kompartmanlar arasındaki
venlere
basınç uygular
kapaklar ileri doğru açılır
venöz kan sistemik venlere
doğru
ilerlerTek Yönlü Biküspit Kapak
LENFATİK DAMARLAR• Görevi hücreler arası boşluktaki ekstraselüler sıvıyı kan dolaşımına geri
taşımaktır.
• İmmün sistemle birlikte çalışarak yabancı cisim invazyonuna karşı koruyucu filtregörevi görür.
• Bu damarlar doku ve organlardan lenf sıvısını toplayarak venöz dolaşıma iletirler.
Damar Duvarlarının Yapısı
İNTİMA
•Endotelden oluşur•Kanın aktığı düzgün
pürüzsüz yapıyı
oluşturur.
MEDİA
•Bağ dokusu ve düz kaslardan oluşur.•Büyük arterlerde en kalın tabaka olup elastik lifler
içerir.
Strok volüm olarak pompalanan kanıbarındıracak kadar esneklik vekonstrüksiyona sahiptir.
ADVENTİSYA
•Arterlerde oldukça incedir amabüyük venlerde en kalın tabakadır.•Elastik ve kollojen liflerden zengin
bağ dokudan meydana gelir.
Vasküler Sistemin Görevleri
• Dokuların dolaşım gereksiniminikarşılamak
( gaz alışverişi ve dokuların metabolik gereksinimi)
• Kapiller filtrasyon ve reabsorbsiyonusağlamak
• Hemodinamik direnç ve kan akımınısağlamak
PERİFERİK DAMAR HASTALIKLARININ ETİYOLOJİSİ VE PATOFİZYOLOJİSİ
• Tüm damar hastalıklarında, O2 eksikliği ya da lenf ve venlerde staz nedeniyle sıvı ve artık ürünlerin birikimine bağlı olarak dokularda hasar oluşması sonucu kanın damarlarda akışı etkilenir.
• Kanın yeterli ve düzenli akmasını etkileyen faktörler ;
- Damarların durumu
- Kan akım hızı
- Dokuların metabolik gereksinimleri
- Sinir siteminin etkisi yer alır.
PERİFERİK DAMAR HASTALIKLARINDA RİSK FAKTÖRLERİ
• Yaş
• Atheroskleroz
• Hiperlipidemi
• Sigara bağımlılığı
• Hipertansiyon
• Şişmanlık
• Fiziksel aktivitelerde yetersizlik
• Duygusal stres
• Diyabet ve kalıtım
ARTERLERİN CERRAHİ GİRİŞİM GEREKTİRENHASTALIKLARI VE BU HASTALIKLARIN TEDAVİ VE BAKIMI
ANEVRİZMALAR
• Anevrizma arter duvarının yapısının bozulması sonucu damarın lokal olarak zayıflaması ve dilatasyonu ile sonlanan, ilerleyici ve geri dönüşsüz bir hastalıktır.
Asenden aort anevrizması
Anevrizmaların Sınıflandırılması
Yapılarına göre anevrizmalar;
• Damar duvarının tüm tabakalarını tutan anevrizmalara gerçek anevrizmalar denir.
• Yalancı (Psödo) anevrizma; damar duvarının zedelenmesi ve yırtılması sonucugelişen fibröz dokulardan ve trombüsten oluşan, kapsülle çevrilir bir kesedir.
Şekillerine göre anevrizmalar;• Sakküler anevrizmalarda genişleme, damar duvarının bir yüzünde küçük lokalizebir alanda oluşur.• Fusiform anevrizmalarda damar duvarının tüm çevresinde yavaş gelişen birgenişleme söz konusudur.• Dissekan anevrizmalar : aort intimasının yırtılması sonucu damar duvarınıoluşturan tabakalar arasına kan dolması ve bu tabakaların birbirinden ayrılmasıdır.
TORASİK AORT ANEVRİZMALARI
• Torasik aort anevrizmalarının %95’iniasenden aort anevrizmaları oluşturur.
• Arkus aorta anevrizmaları, trakea, bronşlar, pulmoner arter ve büyük venler gibi çevre dokulara baskı yapılabilir. Sol rekürrent sinir basısı nedeniyle ses kısıklığı, genellikle ilk belirtidir.• Cerrahi tedavide anevrizma greftreplasmanı ile onarılır.
• Desenden aorta anevrizmalarında ameliyat sonrası en önemli komplikasyon spinal kord iskemisine bağlı gelişen paraplejidir.
ABDOMİNAL AORT ANEVRİZMASI
• Çoğunlukla asemptomatiktir.
Belirti ve bulguları:• Sırt, yan ve karın ağrısı (anevrizma lumbal sinirlere, vena cavaya, duedenuma bası yaptığı için),• Karında ağrılı ya da ağrısız pulsasyonlarhissedilir,• Karında kitle
• Ayaklarda ödem (vena kavaya basıyabağlı)
ABDOMİNAL AORT ANEVRİZMASI
• Karında, sırtta, yanda ve pelviste şiddetli ağrı; epigastrik yakınmalar, umblikal ve perineal bölgede ekimoz; karında gerginlik ve şok belirti ve bulguları anevrizma rüptürünün belirti ve bulgularıdır.
• Rüptür, peritoneal boşluğa, mezentere, periton arkasına, vena kava inferiora, duedenum ve rektuma doğru olabilir.
Cerrahi Tedavi
• AAA’ında hastanın durumuna göre elektif cerrahi ya da acil cerrahi uygulanabilir. Elektif cerrahi sırasında hastanın yaşamını kaybetme olasılığı %5 iken, rüptür oluştuktan sonra bu olasılık daha fazladır.
• Cerrahi teknik olarak, anevrizmalı kısmın alt ve üstüne klemp konularak anevrizma eksizyonu yapıldıktan sonra çıkarılan alana damar grefti konur. AAA’da insizyon ksifoidden simfisiz pubise kadar uzanır. Elektif cerrahiden sonra hastanın 5 yıl yaşama olasılığı %50-65 arasında değişir. Ameliyat edilen desenden aort
anevrizmalı bir hastanın ameliyat öncesi
ve sonrası aorta görüntüleri.
Aort Anevrizması Cerrahisinin Komplikasyonları
• Akut MI ve ventriküler aritmiler
• Pnömoni ve atelektazi• Emboli : Renal arteri, alt ekstremite arterlerini ve mezanterik (ileus)arteri tıkayabilir.• Gastrointestinal motilitenin azalması ve paralitik ileus
• Renal iskemi
• Spinal kord iskemisine
• Greft hemoraji
• Empotans gibi seksüel sorunlar
Hemşirelik Bakımı
• Ameliyat sonrası ile karşılaştırmak için, ameliyat öncesi dönemde periferik nabızlaralınarak kaydedilmelidir.
• Greftin alt kısmında nabızların alınıp alınmadığı belli aralıklarla kontrol edilmelidir.
• Ekstremitelerde, arter tıkanıklığına bağlı olarak nabızların alınamayışı, ağrı soluklukve soğukluk varsa hemen cerraha haber verilir.
• Ameliyattan sonra; araba kullanmamaları, ağır kaldırmamaları, itmemeleri ve çekmemeleri, bedeni geren (uzanmayı gerektiren) egzersizler yapmamaları nedenleriyle açıklanmalıdır.
PERİFERAL ANEVRİZMALAR
• Periferal anevrizmalar daha çok alt ekstremite arterlerinde ve en sıkolarak da popliteal arterde görülür.
• Birey diz altında şişlik ve rahatsızlıktan yakınır. Bu şişlikte pulsasyonhissedilir.
• Trombüs oluşumu ve iskemi gelişimi sonuçta gangren ve ekstremitekaybına gidebilir.
• Popliteal anevrizmalarda cerrahi olarak bypass yapılır ve sonuçlaroldukça iyidir.
PERİFERİK ARTER HASTALIKLARI
KRONİK ARTER TIKANIKLIĞI
• Arter lümeninde darlık ya da endotel hasar vardır.
• Periferik arterleri tıkayıcı hastalıklar genellikle atheroskleroz, emboli,
trombüs, travma, vazospazm, inflamasyon nedeniyledir.
• Belirti ve bulgular:• İntermittent klaudikasyon,
• Dinlenme ağrısı,
• Periferik nabızların kaybı pozisyona bağlı olarak ekstremitede renk değişikliği,
• Trofik değişiklikler,
• Ülserasyon
Cerrahi(devam):
• Hastanın kendi toplardamarının ya da yapay greft kullanılarak bypass yapılması• (Femoropopliteal bypassgreft)
AKUT ARTER TIKANMASI
Akut arter tıkanması belirti ve bulguları ani olarak ortaya çıkar.
• Ekstremite iskemi ve doku nekrozu nedeniyle ağrılıdır.
• Sinir dokusu iskemisi varsa, ekstremitede parestezi ve anestezi oluşur.
• Kanlanmanın azalmasına bağlı tıkanıklığın distali soğuktur.
• Kan akımı, kollateraller tarafından kısmen sağlansa da ekstremiteler solukrenktedir. Olay ilerledikçe cilt nekrozu sonucu siyanoz görülür.
• Tıkalı arterin distalinde nabızlar alınamaz.
TEDAVİ VE BAKIM
• Distal pıhtı yayılımını engellemek için en kısa zamanda heparinize edilir.
• Cerrahi tedavi, iskemi başladıktan sonra 8-12 saat içinde uygulanmalıdır.
• Cerrahiye karar verildikten sonra hasta ılık ortamda tutulur ve ekstremitetravmalardan korunur.Embolektomi lokal anestezi ile yapılır. Arter, proksimal ve distalinden kontrol altına alınır ve damara kesi yapılarak Fogarty balon kateteri ile emboli çıkarılır.Komplikasyonlar; rüptür, intima zedelenmesi ve pıhtının parçalanıp distal embolilere neden olmasıdır.• İşlemden sonra genellikle 2-7 gün antikoagülan tedavi uygulanır.
• Cerrahi girişim dışında, fibrinolitik ilaçlarla da trombüs ve emboli çözülmeyeçalışabilir.
TROMBOANJİTİS OBLİTERANS
(BUERGER HASTALIĞI)
• 1908’de Leo Buerger tarafından tanımlanan bu hastalık, özellikle genç
erkeklerde görülür.
• Buerger; alt ekstremitelerin orta ve küçük boy arter ve venlerini tutan
ve zamanla tıkanmalara yol açan inflamasyonlu bir damar hastalığıdır.
• Ekstremitelerin distalinden başlayan hastalık, yukarı doğru ilerler.
• Etiyolojisi: Buerger hastalığının nedeni bilinmemektedir. Yaş, cinsiyet,
otoimmün sistem ve sigara ikincil etiyolojik faktörlerdir.
Tedavi ve Bakım
• Buerger hastalığında tedavi ve bakımın temel amaçları; hastalığın ilerlemesini önlemek, vazodilatasyonu sağlamak, ağrıyı gidermek ve hastaya duygusal destek olmaktır.
• Ağrı için hastaya Buerger-Allen egzersizleriyaptırılabilir.• Bu egzersizlerin yapılması kollaterallerin gelişmesinde roloynar.
Tedavi ve Bakım
• Vazodilatasyonu sağlamak ve kan akımını artırmak için sempatektomi (sempatikganglionektomi) yapılabilir.• Hastaya trombositlerin yapışmasını önleyici ve fibrin çözücü ilaçlar da verilebilir.
• Hastada his kaybı varsa yanıklar oluşabileceğinden ekstremiteye doğrudan sıcakuygulama yapılmamalıdır.• Buerger’de ekstremitede ülserler geliştiyse yara iyileşmesi ya çok güç olur ya dayaralar iyileşmez.• Yara iyileşmesi olmuyorsa ya da yara enfekte olduysa, ağrı kontrol edilemez boyutlarda ise, gangren geliştiyse, konservatif tedavi olarak amputasyongerekebilir.
RAYNOUD HASTALIĞI
• 1862’de Raynoud tarafından tanımlanan bu hastalık, özellikle el ve ayaklarda küçük arter ya da arteriyollerin konstriksiyonu sonucu ekstremitede intermittent solukluk, siyanoz ve ısı değişikliği ile karakterizedir.
Tedavi ve Bakım:
• Tedavi, konservatiftir.• Amaç, düz kaslarda relaksasyon
sağlamak, spazmı çözmek ve arteriyel kan akımını artırmaktır.
• Kalsiyum antagonistleri, vazospastik atakları geciktirdiği ve süresini kısalttığı için kullanılır.Bunun yanı sıra, sempatik sinir aktivitesini azaltmak amacıyla vazodilatörler ve alfa adrenerjik reseptör blokörleri verilir.
• Sempatektomi bazı durumlarda önerilebilir. Ancak işlemden iki-üç yıl sonra belirtilerin yeniden ortaya çıkması, sempatektomi uygulamasını sınırlamaktır.
ARTERİYOSKLEROZİS OBLİTERANS
• Arterlerin tunika, intima ve media tabakalarında daralma ve tıkanmanın sözkonusu olduğu bir hastalıktır.• Atheramatöz plaklar çoğu kez kan akımına doğru çıkıntı yaparlar yüzeyleri pürtüklü olduğundan kanın pıhtılaşmasını kolaylaştırarak trombüs ve emboliye neden olurlar.
• Genellikle femoral, iliak ve popliteal arterleri tutar. Hiperlipidemi, sigara,hipertansiyon, diyabet ve stres predispozan faktörlerdir.• İntermittent klaudikasyon, bu hastalığın en tipik bulgusudur.
ARTERİYOSKLEROZİS OBLİTERANS
• Tedavi: Vazodilatörler ve antikoagülanlar tıbbi tedavi olarak önerilebilir.
• Tıkanmanın derecesi, yeri ve yaygınlığına göre cerrahi tedavi olarak embolektomi, endarterektomi, arteriyel bypass greft ve gerekirse amputasyon uygulanır.
• Endarterektomi; arter duvarındaki arteriosklerotik plağın ve pıhtınınçıkarılmasıdır. Kesi yerine venöz greft konursa “patch greft” denir.
• Bypass greft; arterin tıkalı kısmın üst ve altına yapay maddelerden ya dasafen ven köprü (ikinci bir yol) yapılmasıdır.
• Bypass greft, yapıldığı yere göre (örneğin, aortabifemoral bypass gibi)isimlendirilir.
ARTER AMELİYATLARI SONRASI BAKIM
• Embolektomi, endarterektomi, arteriyel bypass greft gibi ameliyatlardan sonra,
özellikle etkilenen ekstremitede dolaşımın yeterli olmadığı çok iyi izlenmelidir.
• Cerrahi girişim yapılan bölgenin altında kalan cilt, ısı ve renk değişikliği açısından
izlenmelidir.
• Periferik nabızlar ameliyat öncesi ile karşılaştırılmalı ve ilk 24 saat, saatte birkaydedilmelidir.
(a) nabız alınamaması trombüsü düşündürmeli
(b) Periferik nabız yerleri nabzı bulma kolaylığı için kalemle işaretlenmelidir
(c) nabızlar zor alınıyorsa Doppler kullanılmalı
(d) ekstremitelerin duyu ve motor fonksiyonları da izlenmelidir.
• Yara bölgesinde drenaj, kızarıklık ve ödem olup olmadığına bakılmalıdır.
Dolaşımın engellenmemesi için
(a) iki saatte bir pozisyon değiştirilmeli
(b) bacaklar üst üste konmamalı
(c) uygun görüldüğü andan itibaren yatak içi ekstremite egzersizlerine başlanmalıdır.
VENLERİN CERRAHİ GİRİŞİM GEREKTİRENHASTALIKLARI VE BU HASTALIKLARIN
TEDAVİ VE BAKIMI
DERİN VEN TROMBOZU (DVT)
• Tromboz oluşumu;
Venöz staz HiperkoagülabiliteVenöz duvar endotelinin travması
Belirti ve bulgular
DVT’unda en tipik belirti ve bulgular
• Alt ekstremitede tek taraflı ağrı,
• Ödem
• Kızarıklık
• Isı artması
• Ekstremitelerde güçsüzlük veuyuşma
Tedavi ve Bakım
• Heparin, oral antikoagülanlar vefibrinolitik ajanlar (tıbbi tedavide)
• Venöz trombektomi, şemsiye işlemiya da filtre uygulaması (cerrahi)
• Yatak istirahati, bacak elevasyonu, ılıkuygulama
VARİS (VARİKOZ VENLER)
• Varis, sıklıkla bedenin alt kısımlarında bulunan venlerdeki kapakların yetersizliği sonucu venlerin anormal şekilde kıvrılması ve genişlemesi ile ortaya çıkan bir hastalıktır.
• Variste en sık rastlanan belirti ve bulgular, ayakta kalınca varisli vende yanma, ağırlık, aşağı doğru çekme hissi, bacakta kaşıntı ve ödemdir. Varikoz vende inflamasyon varsa ısıda da artış olur.
Tedavi ve Bakım
• Varislerin tedavisinde konservatif tedavi, skleroterapi, endovenöz lazer tedavisi ve cerrahi tedavi yer alır.
• Varis çorabı, en iyi elastik desteği sağlar.
• Çorabın etkin olabilmesi için, bireye uygunölçülerde olması gerekir.• Varis çorabı eksternal kompresyon yaparak kas pompasının etkinliğini arttırır ve dilate yüzeyel venlerde venöz dönüşü kolaylaştırır.
Hasta varis çorabını giyerken şu noktalara dikkat etmelidir
• Yataktan kalkmadan önce, bir süre bacaklar kalp seviyesine getirilerek venlerboşaltılmalı
• Çorap el içinde toplanmalı, ayaklar yataktan sarkıtılmadan, bacaklar yukarı doğrusıvazlanarak çorap giyilmeli
• Külotlu varis çorabı giyiliyorsa, çorap her iki bacakta diz eklemini geçtikten sonraayağa kalkarak çorabın kalça kısmı yerleştirilmelidir
• Gece yatmadan önce çorap çıkarılmalıdır.
• Ayrıca varisli olan hastalar uzun süre ayakta durmamalı ve günde birkaç kezbacaklar elevasyona alınmalıdır.
Cerrahi tedavi
• Ameliyattan 24-48 saat sonra hasta ayağa kaldırılır ve yatmaktan çokyürümeye teşvik edilir.• Yattığı sürelerde bacaklar elevasyona alınmalıdır. Hasta, ağrısı, ödemi yoksaameliyat sonrası üçüncü gün hastaneden çıkarılabilir.• Hastanın, yürüme egzersizlerini ve elastik desteği (varis çorabı) ameliyattan sonra üç hafta sürdürmesi gerekir. Yaşlı bireylerde bu süre daha uzun tutulmalıdır.• Cerrahi sonrası görülebilen komplikasyonlar; kanama, enfeksiyon, sinirharabiyeti ve DVT’dur.
LENFATİK SİSTEMİN CERRAHİ GİRİŞİMGEREKTİREN HASTALIĞI VE BU HASTALIĞIN
TEDAVİ VE BAKIMI
LENFÖDEM
Lenfödem, lenfatik sistemin obstrüksiyonu ve disfonksiyonu sonucunda, interstisiyel mesafede aşırı miktarda sıvı birikiminin olduğu bir hastalıktır.
Belirti ve Bulgular
• Ödem
• Yorgunluk
• Ciltte kalınlaşma
• Lenfanjit
• Selülit
TEDAVİ
1. Doğru cilt bakımıÖncelikle deride enfeksiyon gelişmesi önlenmelidir. Bu amaçla titiz bir tırnak, el ve kol cildi bakımı yapılmalıdır.
2. Lenfodrenaj masajıMasaj proksimalden distale doğru yapılmalı
3. Basınç pompaları
4. Basınç kollukları ve/ veya bandajlama
TEDAVİ
5. Egzersizler ve pozisyonlama (elevasyon)
· Sık sık oturmalı veya uzanarak dinlenmeli
· Otururken kol omuz hizasını geçmeyecek şekilde ve bütünüyle yastık üzerindedesteklenmiş olmalı; yatarken de kol yastıkla yükseltilmeli
· Aşırı sıcak suyla yıkanmamalı, saunaya, buhar odalarına girmemeli
· Şömine, soba gibi doğrudan ısı kaynakları önüne oturmamalı
· Çamaşır asma gibi aşırı uzanma gerektiren ev işlerini lenfödemli kolla yapmamalı
Cerrahi tedavi
• Lenfödem tedavisinde yaygın olarak uygulanan eksizyonel ameliyatlarda, deri, subkutan doku ve derin fasia çıkarılarak bacağa deri greft konur.
• Ödemli dokular enfeksiyona yatkın olduklarından, lenfödemli hastalarda enfeksiyon belirti ve bulguları açısından dikkatli olunmalıdır.
PERİFERİK DAMAR HASTALIKLARINDA HEMŞİRELİK BAKIMI
• Damar hastalıklarında hemşirelik bakımının dört temel hedefi vardır:
1- Dokulara yeterli kan akımını sağlamak 2- Cilt bütünlüğünü korumak
3- İskemik ağrıyı azaltmak
4- Hastaya sağlığı koruyucu davranışlar kazandırmak