kitap

83
AQUA CLUB DALGIÇ OKULU ANKARA Kuruluş : 1996 TEMEL SEVİYE BALIKADAM EĞİTİM KİTABI BAĞCILAR MH. 4. SK. YALI APT. NO: 3 / 4 GAZİ OSMAN PAŞA – ANKARA Tel : (0312) 419 68 51 Faks : (0312) 447 89 98 Web: www.aquaclub.com.tr Email: [email protected]

Upload: bahri-canli

Post on 25-May-2015

3.161 views

Category:

Sports


13 download

TRANSCRIPT

Page 1: Kitap

AQUA CLUB DALGIÇ OKULU ANKARA

Kuruluş : 1996

TEMEL SEVİYE BALIKADAM EĞİTİM KİTABI

BAĞCILAR MH. 4. SK. YALI APT. NO: 3 / 4 GAZİ OSMAN PAŞA – ANKARA Tel : (0312) 419 68 51 Faks : (0312) 447 89 98

Web: www.aquaclub.com.tr Email: [email protected]

Page 2: Kitap

2

AQUA CLUB Konu Sayfa

Aqua Club ‘ın misyonu 3 – 4 Kurucumuz Asutay AKBAYIR ‘ın özgeçmişi 4 – 6 Aqua Club ‘ın ulusal ve uluslararası yetkileri 7 Sualtı ile ilgileniyorsanız ne yapmalısınız ? 8 Tüplü dalışa başlamakiçin ön koşullar nelerdir ? 9 Dalış eğitimi aşamaları nelerdir ? 10 – 12 Cmas (Dünya Sualtı Konfederasyonu) nedir ? 13 Cmas Sertifika Sistemi nasıldır ? 14 - 15 Padi (Uluslararası Profesyonel Dalış Eğitmenleri Birliği) nedir ? 16 – 18 Padi Sertifika Sistemi nasıldır ? 18 – 22 National Geographic Dalgıcı olmak için ne yapmak gerekir ? 23 Dsat Profesyonel Teknik Derin Dalış programları 24 - 25 Dsat Gaz Dolum ve Analiz Uzmanlığı Eğitim programları 26 Nefesli dalış (serbest dalış) nedir ? 27 Scuba dalışı (tüplü dalış) nedir ? 28 - 29 Arşimet kanunu ve yüzerlilik kavramı 30 - 32 Basınç ve etkileri 33 - 35 Dalış hastalık ve kazaları 36 - 41 Sualtı Dünyasına uyum 42 - 43 Hava tüketim hesapları 44 - 45 Azot sarhoşluğu ve zehirlenmesi 45 - 46 Tüp dolumunda dikkat edilecek hususlar 46 - 47 Havasız kalma durumlarında yapılacaklar 47 - 48 Dalışta kullanılan işaret ve bayraklar 49 - 53 Dekompresyon nedir ? Dekompresyon hastalığı (vurgun) 53 - 54 Diğer acil durumlar 55 - 57 Dalış malzemeleri 57 - 65 Havuz ve denizde uygulanan egzersizlerin açıklamaları 66 - 81 Dekompresyon tablosu 82 - 83

Page 3: Kitap

3

AQUA CLUB ‘IN MİSYONU :

Dünyamızın bir “ Su Dünyası “ olduğunu farkettiğimiz anda başlamıştı “ Sualtıcılık “ sevdamız 1983 yılında... Cennet ülkemizin eşsiz denizlerinde, sahilller boyunca dalmış ve gördüklerimizle büyülenmiştik...

Ancak, sualtımız gittikçe tahrip oluyor, sualtı canlılarımız yokoluyor ve insanlık da fark etmeden yok ettiği her canlıyla, kendisi de tükeniyordu.

Bu sebeple bir şeyler yapma vaktinin geldiğini anladık ve 1996 yılında denizsiz kent Ankara ‘da bir dalış merkezi kurmak fikri geldi aklımıza... Soğuk bir kış günü kolları sıvadık ve “Aqua Club” doğdu...

Önceleri, 8 – 10 kişilik gruplar halinde başladı bu maceramız... Her hafta sonu hiç yorulmadan hep aynı hevesle gittik geldik o büyüleyici denizlerimize... Çok şanslıydık çünkü “bütün denizlerimize” en yakın noktadaydık... Bu avantajımızı iyi değerlendirdik ve keşiflerimiz başladı !

Her şeyden önce hep birlikte gördük ki: Sorumsuzca tüketime uğrayan ve yıkılan bir “Ortak Dünya” mız var... Soyu tükenmekte olan ve ülkemizde son 60 – 70 tane kalan Akdeniz Foklarımız can çekişiyor, bilinçsiz avlanma, denizlerimize boşaltılan zehirli atıklar, hatta ve hatta dalgıçların bilinçsiz dalışları bile denizlerimizi geri dönülemez bir sona doğru yaklaştırıyordu...

Simgemizi belirledik : “ Akdeniz Foku “... Ve kararımızı verdik: Sualtı Dünyasının ve Sualtıcıların korunmasına yönelik bir bilinç oluşturmaya çalışan programlar ve çalışmalar dizayn etmeli ve bunları yaygın bir biçimde uygulamalıydık. Sonra gittikçe büyüdük... Yıllar geçti ve her yıl gittikçe artan sayıda dalgıcımız ile bu bilince katkıda bulunacak dalışlar, araştırmalar ve projeler peşinde koşmaya başladık. Bu konuyla ilgili Uluslararası kurumlar bizi destekledi ve Aqua Club bir Dalış Merkezinin çok ötesinde ve farklı bir konuma geldi...

Page 4: Kitap

4

Bugün Aqua Club, her yıl gerçekleştirdiği 50 nin üzerinde bilinçlendirme ve eğitim semineri, Türkiye ‘nin eşsiz denizlerinin yanısıra, Kızıldeniz ve Maldivler de dahil onlarca dalış bölgesine düzenlediği dalış organizasyonları ve teknik dalışlar, ilk yardım ve cankurtarma alanındaki çalışmaları, sivil savunma birliklerine verdiği destek, sualtı arama kurtarma eğitimleri, genç izci gruplarına yönelik olarak gerçekleştirdiği sualtı organizasyonları ve hatta sualtını sevdirmeye yönelik “çocuk dalgıç” programlarıyla konusunda öncü bir kurum olma özelliği kazanmıştır. İşte biz böyle bir aileyiz... Sloganımız ise : “ Sualtıcılık adına, onur, disiplin, kararlılık ve bağlılıkla dalmaya devam etmektir... “ KURUCUMUZ ASUTAY AKBAYIR KİMDİR ?

İstanbul doğumlu olan Asutay AKBAYIR, Orta Öğrenimini istanbul’da Fransız Koleji Saint Michel ‘de, Lise Öğrenimini İstanbul’da Heybeliada Deniz Askeri Lisesinde, Üniversite Öğrenimini Ankara ‘da Orta Doğu Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinde tamamlamıştır. Çok iyi derecede Fransızca ve İngilizce bilmektedir. 1992 yılında bilgisayar donanımları toptan dağıtımı ile iştigal eden Ak-Sis Bilgisayar Ltd. Şti. ni kurmuş ve halen Genel Müdürlüğünü sürdürmektedir. 1996

yılında ise Aqua Club Dalış Merkezini kurmuş ve halen Başkanlığını sürdürmektedir. Sualtı, ilk yardım ve cankurtarma kariyeri : 1969 yılında İstanbul ‘da dalgıçların arasında doğdu... Babası uzun yıllar Deniz Komando birliğinin ve Kurtarma ve Sualtı Komutanlığının Komutanlıkları görevini icra etmiş bir Deniz Komandosuydu. İstanbul Boğazının akıntılarıyla, Karadeniz ‘in dalgalarıyla büyüdü. İlk tüplü dalışını 1983 yılında yaptı. 1987 yılında ise Deniz Kuvvetleri Komutanlığı bünyesindeki Kurtarma ve Sualtı Komutanlığı bünyesinde verilen özel dalış kursunu tamamlayarak ilk profesyonel dalgıç sertifikasını aldı. 1988 – 1992 yılları arasında Orta Doğu Teknik Üniversitesi Sualtı Topluluğu (ODTU–SAT) üyesi olarak muhtelif çalışmalara katıldı. 1989 yılında Türkiye Sualtı Sporları Federasyonunun Rehber Balıkadam Ehliyetini aldı. 1996 yılında Aqua Club Dalgıç Okulu ‘nu kurdu. 1997 yılında Dünya Sualtı Konfederasyonu CMAS ‘ın en yüksek eğitimci düzeyi olan CMAS Üç Yıldız Eğitmen Balıkadam ünvanını aldı. Aynı yıl Uluslararası Dalış Eğitmenleri Profesyonel Birliği PADI ‘nin de Dalış Eğitmeni ünvanını kazandı.

Page 5: Kitap

5

2000 – 2004 yılları arasında Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu Teknik Kurul ve Dalış Merkezleri Denetleme kurullarında aktif olarak görev aldı. Defalarca bilir kişi olarak atandı. Federasyonumuzu Sahil Güvenlik ve Jandarma Genel Komutanlıkları nezdinde temsil etme hakkı kazandı. Dünya Sualtı Konfederasyonu CMAS ‘ın Almanya ‘da düzenlenen Uluslararası Dalış Eğitmenleri Konferansında ve İtalya ‘da düzenlediği Genel Kongresinde Federasyon Başkanı ile birlikte Türkiye ‘yi temsilen görev aldı. Macaristan ‘da yapılan Dünya Sualtında Yön Bulma (navigasyon) Şampiyonasına Bakanlık Onayıyla Milli Takım Antrenörü olarak katıldı. Federasyonumuzun açtığı CMAS Üç Yıldız Dalış Eğitmenliği ve Rehber Balıkadam kurslarında dört kez “Eğitici” olarak görev aldı. Son olarak yine Federasyon tarafından açılan Rehber Balıkadam yetiştirme seminerinin Direktörlüğü görevini icra etti ve aynı yıl Federasyonumuz tarafından sadece Türkiye ‘de sadece 11 eğitmene verilen Kurs Direktörlüğü ünvanını kazandı. Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu yönetmeliğini hazırlayan kurulda görev aldı.

2000 – 2006 yılları arasında çeşitli devlet kurumlarımıza yönelik olarak gönüllü olarak bazı eğitim programları sürdürdü ve sürdürmektedir. 2000 – 2001 yılları arasında Genel Kurmay Başkanılığı Özel Kuvvetler Komutanlığı, 2001 – 2003 yılları arasında 1. Komando Tugayı Komutanlığı personeline dalış eğitimleri verdi. 2003 – 2004 yılları arasında Ankara Sivil Savunma Arama ve Kurtarma Birliğinin Sualtı Arama Kurtarma Ekibininin kurulması ve dalış eğitimlerinin verilmesi görevini gerçekleştirdi. 2005 – 2006 yılları arasında Batman Sivil Savunma Sualtı Arama ve Kurtarma ekibinin kurulması ve dalış eğitimlerinin verilmesi görevini gerçekleştirdi ve Dicle nehrinde gerçekleştirilen ilk arama çıkarma görevini bizzat yöneterek dalışına katıldı. 2006 yılında Sahil Güvenlik Komutanlığı Sahil İzci Grubunun dalış eğitimlerini verdi. Bu görevlerinden ötürü Özel Kuvvetler Komutanından, 1. Komando Tugayı Komutanından, Ankara ve Batman Vali Yardımcılarından ve Sahil Güvenlik Komutanlığı Kurmay Başkanlığından verilen teşekkür ve takdirnamelerle ödüllendirildi.

2006 yılında dalış, teknik derin dalış, ilk yardım ve cankurtarma alanlarındaki kariyerinin en üst basamaklarına çıkarak uluslararası kurumlardan aşağıdaki ünvanları kazandı :

1.-Dalış Eğitmenleri Profesyonel Birliği PADI Kurs Direktörü ( Eğitmen yetiştiricisi ) 2.-Dalış Bilimi ve Teknolojileri DSAT Trimix ve Teknik Derin Dalış Eğitmen Yetiştiricisi. 3.-İlk Yardım EFR Eğitmen Yetiştiricisi. 4.-Dalgıçlar Acil Durum Ağı DAN Dalış Kazaları Yönetimi Eğitmen Yetiştiricisi. 5.-Dünya Cankurtarma Federasyonu ILS Uluslararası Cankurtarma Eğitmeni.

Page 6: Kitap

6

Bu ünvanların yanısıra aynı zaman Sualtıcılık alanındaki 20 dalda uzman, eğitmen ve eğitmen yetiştiricisi ünvanlarına da sahip olan kurucumuz bu dallarda eğitim ve araştırma çalışmalarını da sürdürmektedir : Batık dalışı, Sualtı arama çıkarma, Derin dalış, Gece dalışı, Göl-akarsu dalışı, Nitrox dalışı, Sualtında yön bulma, Sualtı fotoğraçılığı, Sualtı dijital fotoğrafçılığı, Sualtı videoculuğu, Akıntı dalışı, Değişken derinlikli dalış, Kuru elbise ile dalış, Malzeme bakım onarımı, Tekne dalışı, Oksijenle ilk yardım, Mükemmel yüzerlilik, Mercan resiflerinin tanıması ve korunması, Sualtı canlılarını tanıma, Sualtı ekolojisini tanıma ve koruma.

Sualtı fotoğrafçılığı dalında ödülleri bulunan ve fotoğrafları zaman zaman sektörel dergilerde yer alan kurucumuz, 1998 yılı Ulusal Sualtı Fotoğraf yarışması tek balık görüntüleme dalında Türkiye İkincisi ve 2000 yılında ise aynı yarışmada sürü balıkları görüntüleme dalında Türkiye Üçüncüsü olmuştur. 2001 yılında ise bu yarışmanın organizasyon komitesinde yer almış ve dalış amirliğini yürütmüştür. Sualtıcılık ile ilgili yazıları defalarca sektörel dergilerde ve gazetelerde yer almış, röportajları da radyo ve tv kanallarında çok kez yayınlanmıştır.

Asutay AKBAYIR, Dünya’da üst düzey teknik dalış kategorisi olarak bilinen Helyum, Azot, Oksijen karışımlarıyla (TRIMIX) yapılan karışım gaz dalıcılığı konusunda IANTD (Uluslararası Nitrox ve Teknik Dalgıçları Kurumu) ve TDI (Uluslararası Teknik Dalış Kurumu) organizasyonlarının İleri Düzey Trimix Dalgıcı ve DSAT (Uluslararası Dalış Bilimi ve Teknolojisi Kurumu) Trimix Dalışı ve Gaz Dolumu Eğitmen yetiştiriciliği ünvanlarına sahiptir. Bizzat dolum ve analizini yaptığı özel gazlarla 120 metre ve daha derine yaptığı deneysel teknik dalışları mevcut olup, bu dallara ilgi duyan ve koşulları sağlayan profesyonel dalgıçlara eğitimler vermektedir.

Paraşütçülük ve kampçılık aktiviteleri ile de uğraşan Asutay AKBAYIR aynı zamanda Başkent Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesinde “öğretim görevlisi” olarak da görev yapmaktadır.

Page 7: Kitap

7

AQUA CLUB ‘IN DALIŞLA İLGİLİ

ULUSAL

VE

ULUSLARARASI YETKİLERİ

T.C. Başbakanlık Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü

Sualtı Sporları Federasyonu Yetkili Dalış Merkezi Yetkili Cankurtaran Eğitim Merkezi

National Geographic

National Geographic Yetkili Dalış Merkezi

PADI

Uluslararası Dalış Eğitmenleri Profesyonel Birliği

Beş Yıldızlı Eğitmen Geliştirme Merkezi

EFR

Acil Durum İlk Yardım Kuruluşu

İlk Yardım Eğitim Merkezi

DSAT Dalış Bilimi ve Teknolojisi Kurumu

Dsat Trimix Derin Dalış Dsat Teknik Derin Dalış

Dsat Nitrox ve Trimix Gaz Dolumu

dallarında uzman ve eğitmen yetiştirme merkezi

DAN Dalgıçlar Acil Durum Ağı Kuruluşu

Okulumuz, DAN Kurumunun AVRUPA departmanının Türkiye‘deki tek “Altın Noktasıdır”. Oksijenle ileri düzey ilk

yardım, defibrilatör kullanımı, zararlı deniz canlıları yaralanmaları ve benzeri tüm dallarda uzman ve eğitmen yetiştirme

yetkisine sahiptir.

Page 8: Kitap

8

SUALTI İLE İLGİLENİYORSANIZ ...

Yıllardır sualtı ile ilgili o harika görüntüleri National Geographic gibi televizyon kanallarından seyrettiniz, belki de bizler gibi Kaptan Cousteau ‘nun filimleri ve araştırmalarını seyrederek büyüdünüz... Merak ediyor-sunuz. Sualtını ziyaret et-mek, bu harika okyanusa dalmak, gerçek Dünyanın canlıları ile tanışmak ve rengarenk mercanlarla balıklar arasında, sanki bir

akvaryumdaymış gibi özgürce nefes almak istiyorsunuz... Ama bugüne kadar buna vakit ayırmadınız... Ne kadar çok şey kaçırdığınızı farkında mısınız ? Eğer siz de yerçekimsizliği, büyülenmişliği, mutlak sessizliği ve huzuru yaşamak istiyorsanız ama her şeyden önemlisi korumamıza muhtaç sualtı dünyasını keşfetmek ve bu kırılgan ekoloji adına küçük de olsa bir şeyler yapmak istiyorsanız bu fırsatı kaçırmamalısınız. Okulumuzda dalış eğitimi ve deneyimleri tüm Dünya ‘da kabul görmüş olan dev organizasyonların uluslararası standart ve kuralları çerçevesinde organize edilmektedir. Aqua Club bu organizasyon-lardan almış olduğu yetki ile sizleri sualtı dünyası ile tanıştırmakta ve bu ilk deneyiminiz ardından da, sualtına yönelik olarak ilgi alanlarınızın tespiti konusunda sizlere yol gösterici olmakta ve arzu ettiğiniz dallarda uzmanlaşmanızı sağlamaktadır. Bunun için tek yapmanız gereken şey başlamak. Sanmayın ki bu deneyim için çok büyük zamanlar ve masraflar gerekiyor... Başlangıç seviyesi bir balıkadam olmak o kadar da zor değil... Hatta oldukça da eğlenceli. Bu dünyaya adımınızı attığınız ilk andan itibaren kendinizi aynı dili konuşan oldukça özel insanlar arasında bulacaksınız. Aqua Club, sualtı eğitimciliği konusunda 1996 yılından bu yana sizlere oldukça “elit” bir hizmet anlayışıyla yaklaşıyor. Bu sebeple de Dünya ‘da oldukça az dalış merkezinde bulunan National Geographic Dalış Merkezi ve Padi 5 Yıldızlı Eğitmen Gelişim Merkezi gibi ünvanlarla ödüllendirildi...

Page 9: Kitap

9

TÜPLÜ DALIŞ (SCUBA DALIŞI) EĞİTİMİNE BAŞLAMAK İÇİN ÖN KOŞULLAR:

Sağlık koşulu : Tabiki her şeyden önce tüple dalışa mani olan bir hastalığınızın olmaması gerekiyor. Bu konuda size program esnasında bir form verilecek ve bu formdaki dalışa mani rahatsızlıkları incelemeniz istenecektir. Eğer bu hastalıklardan hiç biri sizde mevcut değilse imzanız yeterli olacaktır. Ancak eğer bir soru işareti varsa, hekiminizden onay almanızı isteyebiliriz.

Yaş sınırı 10 yaşından itibaren her aday, tüplü dalış eğitimine katılabilir ancak 8 – 10 yaş arası çocuklar için de havuzda, kendi vucut yapılarına uygun tüplü dalış donanımlarıyla özel olarak gerçekleştirilen eğitim ve eğlence programları mevcuttur. Bu programlar, çocuklarımızı sualtı dünyasına hazırlar ve onlara tüplü dalışı tanıtır. Bu amaçla düzenlenmiş olan “Bubblemaker” ve “Seal Team” eğitimlerimiz için lütfen bilgi alınız.

Kayıt için gerekli evrak

İki adet vesikalık fotoğrafınız ve nufus cüzdanı fotokopiniz ile merkezimize başvurduğunuzda sizden kayıt formunu doldurmanız istenecektir. Ayrıca kursun dalış aşaması öncesinde yukarıda bahsi geçen sağlık bildirim formuna ilave olarak, emniyetli dalış kurallarını öğrendiğiniz ve eksiksiz olarak anladığınıza dair formları da imzalamanız gerekiyor.

Page 10: Kitap

10

DALIŞ EĞİTİMİ AŞAMALARI :

Teorik eğitim : Bu aşamada sizler Dünya ‘da kabul görmüş ve yaygınlaşmış büyük dalış eğitimi sistemleri, sualtıcılığın tarihçesi, sualtı dünyası ve ekolojisi, dalış malzemeleri, sualtıyla ilgili bazı fizik kanunları ve dikkat edilmesi gereken emniyet kuralları ve limitler konusunda detaylı olarak bilgilendirilirsiniz. Bu teorik eğitim aşamasında Uluslararası Dalış Eğitmenleri Profesyonel Birliğinin (PADI) hazırlamış olduğu ve tüm Dünya’da standart olarak kullanılan, orjinal kitap, dalış cetveli, eğitim filimleri ve bilgisayar sunuşları kullanılır. Yani Dünya ‘nın herhangi bir yerinde aynı sistemle mezun olmuş bir dalgıç ile aynı terminoloji ve bilgiye sahip olmanız sağlanır.

Sığ su / havuz eğitimi : Bu aşamada sizler, havuzda veya tercihinize bağlı olarak havuz koşulları sağlayan son derece emniyetli bir deniz ortamında dalış malzemeleriniz ile tanışıp ilk dalışlarınızı direkt olarak eğitmeninizin yakın ilgisi altında gerçekleştirirsiniz. Sualtında aldığınız bu ilk nefesler sizin için son derece önemlidir, çünkü bu anlar sizlerin bu aktivite hakkındaki fikrinizin oluşacağı anlardır. Bizim için çok önemli olan bu aşamada, sizin konforunuz son derece büyük bir önem taşımaktadır. Eğitmenleriniz sizlerle birebir ilgilenip sorularınızı cevaplarlar. Her dalış öncesinde size o dalışta sualtında uygulayacağınız çalışmalar (beceriler) hakkında detaylı brifing verirler. Sizlere bu brifinglerde bahsettikleri becerilerin sualtında demolarını yaparlar ve sizden onları seyredip aynı becerileri sizin de tekrar etmenizi isterler. Sığ su çalışmalarını başarı ile tamamladığınızda artık sizler açık deniz dalışı olarak tabir edilen dalışlara hazır hale gelmiş olursunuz.

Page 11: Kitap

11

Açık deniz çalışmaları : Aqua Club, her iki haftada bir düzenli olarak Kaş, Kalkan, Bodrum, Fethiye, Alanya, Datça, Marmaris gibi harika dalış bölgelerimize dalışa gitmektedir. Bu dalışlar web sayfamızda duyurulmakta ve sizin bu programlardan dilediğinize kayıt yaptırmanız istenmek-tedir. Dilediğiniz bir hafta sonu (Cumartesi–Pazar) dalışa katıldığınız zaman açık deniz çalışmalarınız da tamamlanmış olur ve artık uluslararası bir dalgıç kimliğine kavuşursunuz. Bu açık deniz çalışmaları için, cuma günü akşam saat 20:00 da otobüsümüz Ankara ‘dan hareket eder ve cumartesi sabahı erkenden dalış bölgemize varılır. Otelimize yerleşilir ve deniz manzaralı güzel bir kahvaltının ardından hep birlikte dalış teknemize geçeriz. Teknemizde sizler için her türlü dalış

malzemeleri, dalış tüpleriniz, lojistik tüm ihtiyaçlarınız önceden hazırlanmış olur. Sizin tek yapmanız gereken eğitmenlerinizin brifinglerini dinlemek ve yine eğitmenlerinizin liderliğinde ve yakın ilgisiyle açık deniz çalışmalarınızı gerçekleştirmek, ama her şeyden önemlisi “eğlenmektir”. Dalışlar cumartesi ve pazar günü devam eder. Pazar akşamı ise otobüs 20:00 da dalış bölgesinden Ankara ‘ya hareket eder ve pazartesi sabahı oldukça erken bir saatte Ankara ‘ya varırız. Sizler de işinize ve okulunuza rahatlıkla yetişirsiniz. Yani bu hafta sonu dalışı sizin iş yaşantınızı aksatmayacak şekilde planlanmıştır. Açık deniz çalışmalarımızı yapmak için sahil bölgesine gidiş – dönüş otobüs gideri, cumartesi gecesi otel konaklama ücreti, cumartesi – pazar dalış teknesi ve malzeme kiraları ile tüp dolum ücretleri, teknede iki gün boyunca verilen öğle yemeği ücretleri, sizler tarafından karşılanır. Lütfen bu masraflar hakkında dalış merkezimizden bilgi alınız.

Page 12: Kitap

12

Sertifikalandırılma :

Teorik eğitim, sığ su (havuz) eğitimi ve açık deniz çalışmalarını tamamlayan adaylarımız eğitmenlerinin onay imzasıyla uluslararası geçerliliği olan “Dalgıç Kimliklerini” almaya hak kazanırlar. Bu mutlu an, sizlerin Sualtı Dünyasına adım attığınız andır. Ancak unutulmamalıdır ki bu aşamada sizler, uluslararası dalış eğitim kurumlarının kabul ettiği standartlarda eğitim almış olan “ giriş seviyesi “ dalgıçlar olursunuz. Bu sertifika seviyesi size ülkemiz ve diğer ülke denizlerinde tüplü dalış yapma hakkı kazandırmış olmakla birlikte, eğitim hiç bir zaman sertifika ile bitmez... Bundan sonra katılacağınız her keyif dalışı aktivitesi sizlerin bilgi ve becerilerinizi arttıracaktır. Unutmayınız ki eğer arzu ederseniz katılabileceğiniz üst düzey sertifika programları, uzmanlık eğitimleri ve hatta ileride düşünürseniz profesyonel dalış eğitimciliği programları da mevcuttur.

Page 13: Kitap

13

CMAS NEDİR ?

CMAS, Fransızca olarak, Confederation Mondial des Activites Subaquatiques kelimelerinin baş harflerinden oluşmuş bir ifadedir. Türkçe tercümesi Dünya Sualtı Aktiviteleri Konfederasyonudur. Cmas, ülkelerin sualtı dalındaki sportif faaliyetlerinin bir çatı altında organize edilerek, zaman zaman uluslararası şampiyonalar ve yarışmalar düzenlenmesi amacıyla kurulmuş amatör bir spor konfederasyonudur. Bugün birçok ülkenin ulusal sualtı sporları federasyonları bu konfederasyonun birer üyesidirler. Cmas ‘ın merkezi

Roma’dadır. Zaman zaman organize ettiği kongre ve toplantılarla ülke temsilcilerinin de oylarıyla kararlar alarak yoluna devam eder. Cmas, adından da anlaşılacağı gibi bir spor konfederasyonudur. Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu (TSSF) de CMAS ‘ın üyesidir. Sualtı Ragbisi Sualtı Hokeyi Sualtı Navigasyonu Monopalet Yüzme Serbest Dalış Sualtı Fotoğrafçılığı gibi dallarda sporcu yetiştiren kulüpler Federasyona bağlı olarak faaliyetlerini sürdürürler.

Ancak bu tür sportif faaliyetlerin haricinde “rekrasyon” (hobi) amaçlı dalış faaliyetleri eğitim ve organizasyonu ile iştigal eden Dalış Merkezleri de Federasyona üye olmaları halinde CMAS ‘ın balıkadam sertifikalarını da verme hakkı elde ederler. Bu sebeple, Aqua Club Dalgıç Okulu ‘da bu amatör balıkadam sertifikasına sahip olmak isteyen üyelerine bu hizmeti de sunabilmek amacıyla 1996 yılından bu yana Türkiye Sualtı Sporları Federasyonundan (TSSF) her yıl yetki alarak faaliyetlerine devam etmektedir.

Jacques COUSTEAU ’nun da aralarında bulunduğu 10 kişi 10 Ocak 1959 tarihinde CMAS’ ı kurmuşlardır. Üyesi olan ülke federasyonlarındaki su altı çalışmalarını standart hale getirmek ve daha da geliştirmek amacını güden CMAS’a bugün yüzün üzerinde ülkenin sualtı sporları federasyonları üye olmuşlardır. CMAS’ın geliri, Unesco ve Dünya Olimpiyat Komitesine aktarılmaktadır.

Ulusal Sualtı Sporları Federasyonumuz da 8 Ocak 1980 tarihinde kurulmuş ve 1994 yılında CMAS la anlaşma yapılmıştır. Bu anlaşma gereği 1994 yılından itibaren Federasyona üye olan dalış merkezleri CMAS ‘ın balıkadam sertifikalarını verme hakkı kazanmışlardır. Önceki paragraflarda da belirtildiği gibi Aqua Club Dalgıç Okulu bu anlaşmadan hemen iki yıl sonra Federasyonumuza üye olarak kurulmuş ve o yıldan bu yıla çok fazla sayıda balıkadam ve eğitmen balıkadamın yetiştirildiği bir “okul” olmuştur.

Page 14: Kitap

14

CMAS SERTİFİKA SİSTEMİ :

1.- Başlangıç seviyesi balıkadam : Cmas Bir Yıldız Balıkadam 2.- Yetişkin balıkadam : Cmas İki Yıldız Balıkadam 3.- Tecrübeli balıkadam : Cmas Üç Yıldız Balıkadam 4.- Başlangıç seviyesi eğitmen : Cmas Bir Yıldız Eğitmen 5.- Tecrübeli eğitmen : Cmas İki Yıldız Eğitmen 6.- Eğitmen eğitimeni : Cmas Üç Yıldız Eğitmen 7.- Direktör : Kurs Direktörü

Cmas Bir Yıldız Balıkadam : 18 metreye kadar olan derinliklere, yanında dalış eğitmeni veya en az üç yıldızlı bir balıkadam olmak kaydıyla dalışlar yapabilir. Bu sertifika seviyesi uluslararası standartlarda “supervised diver” yani dalış liderleri kontrolünde dalması gereken seviye olarak nitelendirilmiştir.

Cmas İki Yıldız Balıkadam : 30 metreye kadar olan derinliklere, yanında en az iki yıldızlı bir balıkadam olmak şartıyla dalışlar yapabilir. Bu sertifika seviyesi uluslararası standartlarda “autonomous diver” yani özerk dalgıç seviyesi olarak nitelendirilmiştir. Bu seviyeye ulaştıklarında en az 20 dalışları vardır. Artık sualtında yön bulma, dalış hastalık ve kazaları ve kendileriyle dalış arkadaşlarına yardımcı olabilme konularında daha yetişkindirler. Başlarında eğitmenleri olmak kaydıyla ve eğitim amacıyla 40 mt. ye kadar dalış yapabilirler ancak bu derinlik sportif / rekrasyonel dalışta “mutlak sınır” olarak adlandırılmaktadır.

Cmas Üç Yıldız Balıkadam : 30 metreye kadar olan derinliklere dalabilir. Dalış liderliği nitelikleri gelişmitir ancak tabiki eğitim veremezler. Bu sertifika seviyesi uluslararası standartlarda “dive leader” yani lider dalgıç seviyesi olarak nitelendirilmiştir. Bu seviyeye ulaştıklarında 60 kadar dalışları vardır. Dalışların organizasyon ve idaresi, tekne yönetimi, kompresör kullanımı ve benzeri konularda da “temel seviyede” eğitim almışlardır. Başlarında eğitmenleri olmak kaydıyla ve eğitim amacıyla 40 mt. ye kadar dalış yapabilirler ancak bu derinlik sportif / rekrasyonel dalışta “mutlak sınır” olarak adlandırılmaktadır.

Page 15: Kitap

15

Cmas Bir Yıldız Eğitmen : Sualtı Sporları Federasyonu yönetmeliğinde belirtilen tüm koşulları sağlayan eğitmen adayları, yetkili dalış merkezlerinde ve yetkili üç yıldız eğitmen veya kurs direktörlerinden eğitim almak ve sınavlarda başarılı olmak kaydıyla Bir Yıldız Eğitmen ünvanı alırlar. Bu seviyedeki eğitmenler sadece Cmas Bir Yıldız Balıkadam yetiştirebilirler. Eğitmenler profesyonel eğitim ve organizasyon faaliyet sürdürebilmek için muhakkak, yetkili bir dalış merkezi ile sözleşmeli olarak çalışmak zorundadırlar. Bağımsız dalış eğitmenliği Sualtı Sporları Federasyonu yönetmeliği gereği yasaktır ve cezai hükümlere tabidir.

Cmas İki Yıldız Eğitmen : Sualtı Sporları Federasyonu yönetmeliğinde belirtilen tüm koşulları sağlayan İki Yıldız Eğitmen adayları, yetkili dalış merkezlerinde ve yetkili üç yıldız eğitmen veya kurs direktörlerinden eğitim almak ve sınavlarda başarılı olmak kaydıyla İki Yıldız Eğitmen ünvanı alırlar. Bu seviyedeki eğitmenler Cmas Bir Yıldız + Cmas İki Yıldız + Cmas Üç Yıldız Balıkadam yetiştirebilirler. Eğitmenler profesyonel eğitim ve organizasyon faaliyet sürdürebilmek için muhakkak, yetkili bir dalış merkezi ile sözleşmeli olarak çalışmak zorundadırlar. Bağımsız dalış eğitmenliği Sualtı Sporları Federasyonu yönetmeliği gereği yasaktır ve cezai hükümlere tabidir. Cmas Üç Yıldız Eğitmen : Sualtı Sporları Federasyonu yönetmeliğinde belirtilen tüm koşulları sağlayan Üç Yıldız Eğitmen adayları, direkt olarak Sualtı Sporları Federasyonu tarafından yılda bir kez açılan kursta eğitim almak ve sınavlarda başarılı olmak kaydıyla Üç Yıldız Eğitmen ünvanı alırlar. Bu seviyedeki eğitmenler Cmas Bir Yıldız + Cmas İki Yıldız + Cmas Üç Yıldız Balıkadam + Cmas Bir Yıldız Eğitmen + Cmas İki Yıldız Eğitmen yetiştirebilirler. Eğitmenler profesyonel eğitim ve organizasyon faaliyet sürdürebilmek için muhakkak, yetkili bir dalış merkezi ile sözleşmeli olarak çalışmak zorundadırlar. Bağımsız dalış eğitmenliği Sualtı Sporları Federasyonu yönetmeliği gereği yasaktır ve cezai hükümlere tabidir. Kurs Direktörü : Bir Federasyon eğitmeninin gelebileceği en üst seviyedir. Kurs Direktörleri her seviyede dalıcı ve eğitmen dalıcı kursları açabilme haklarının yanı sıra aynı zamanda Federasyonun yılda bir kez açtığı Üç Yıldız Eğitmen ve Rehber Balıkadam kurslarını Federasyon adına yönetirler ve görev verildiğinde Dalış Kurum ve Kuruluşlarını denetlerler. Bu ünvan 3 Yıldız Eğitmenler arasında Sualtı Sporları Federasyonu yönetmeliğinde belirtilen tüm koşulları sağlayanlara verilen onurlandırıcı bir sertifikadır. Okulumuzun kurucusu Asutay AKBAYIR, 1997 yılında Cmas Üç Yıldız Eğitmen, 2004 yılında ise Federasyon Kurs Direktörlüğü ünvanı almıştır.

Page 16: Kitap

16

PADI NEDİR ?

PADI, İngilizce olarak, Professional Association of Diving Instructors harflerinden oluşmuş bir ifadedir. Türkçe tercümesi Dalış Eğitmenleri Profesyonel Birliği dir. PADI yi ifade etmenin en kısa yolu, Dünya ‘daki her 100 dalgıçtan 75 inin PADI dalgıcı olduğu istatistiğini hatırlatmaktır. 1966 yılında John CRONIN ve Ralph ERICKSON tarafından kurulan PADI, bugün (2006 verileri itibariyle) :

100.000. in üzerinde profesyonel çalışanı 4.600. ün üzerinde yetkili dalış merkezi 175. in üzerinde ülkede örgütlenmesi ve milyonlarca Padi dalgıcıyla, Sualtıcılık konusunda tam bir Dünya lideri konumundadır. Her yıl yeni bir milyon Padi Dalgıcı bu camiaya katılmaktadır. PADI nin eğitim sistemi ve sertifikasyonu, Amerikan Eğitim Konseyi tarafından akredite edilmiş ve kolejlerde, üniversitelerde kredi olarak kabul edilmiştir. Aynı şekilde Avustralya Milli Eğitim Otoritesi gibi bir çok kurum da bu akreditasyonu sağlamıştır. PADI Uluslararası Standardizasyon Kurumu (ISO) tarafından da tanınmış ve belgelendirilmiştir. Bugün Dünya ‘da hiç bir dalış eğitim sisteminde PADI ‘deki gibi 24 dile çevrilmiş eğitim kitapları, eğitim filimleri, eğitmen kitapları ve sunuşları mevcut değildir. PADI deki tüm eğitim programları için ayrı ayrı olmak üzere düzenlenmiş son derede gelişmiş kitapların yanısıra eğitimi kolaylaştıran düzinelerce filim ve ansiklopedi imkanları mevcuttur.

PADI yi diğer sistemlerden ayıran en önemli özellik, sadece dalgıç ve eğitmen yetiştirilmesi üzerine değil aynı zamanda 20 nin üzerinde dalda “Uzman dalgıç” yetiştirme programlarının da mevcut olmasıdır. Bu uzmanlık dallarının her birinin kitap, rehber ve eğitim filimleri özenle hazırlanmış ve adayların kullanımına sunulmuştur. Yani PADI sisteminde sadece dalmak yoktur, sürekli kendini geliştiren ve uzmanlaşan, sürekli ileri eğitim programlarıyla desteklenen uzman dalgıç kavramı mevcuttur. Bu sistemde, herkes ve her ilgi alanı için birşeyler mevcuttur.

Page 17: Kitap

17

PADI bugün tüm Dünya ‘da örgütlenmiş 4600 dalış merkezini ve 100.000. in üzerindeki eğitmen ve profesyonelini şu merkezlerinden yönetmektedir :

1.- Padi Amerika 2.- Padi Avrupa 3.- Padi Asya Pasifik 4.- Padi Japonya 5.- Padi Kanada 6.- Padi Norveç 7.- Padi İsveç 8.- Padi İngiltere PADI yi diğer sistemlerden farklı kılan en önemli özelliklerinden biri de kurmuş olduğu vakıf ve kurumlarla sualtıcılık dünyasına ve sualtı ekolojisine uzun vadeli “sayısız” katkıda bulunuyor olmasıdır. Örneğin PADI nin kurmuş olduğu ; Project Aware (Aquatic World Awareness, Responsability and Education) Vakfı :

Tüm Dünya ‘da yürüttüğü çevre eğitimleri ve kampanyaları sayesinde soyu tükenmekte olan sualtı canlılarının korunması, milli parklar oluşturulması, mercan resiflerinin korunması, sualtı dünyasına zarar vermeyen bilinçli dalış tekniklerinin öğretilmesi, ekolojik denge ve çevre kirliliği konusunda halkın bilinçlendirilmesi konularında oldukça yoğun eğitim programları ve faliyetlerde bulunmaktadır.

DSAT (Diving Science and Technology) Kurumu : Uzun yıllardır, dalış fiziği, dekompresyon teorileri, dalış hastalık ve kazaları ve benzeri konulardaki araştırma projelerinin sonuçlarını Dalış Ansiklopedisi olarak tüm Dünya dalgıçlarının kullanımına sunmasının yanısıra aynı zamanda, Teknik Derin Dalış ve Trimix ( Karışım Gaz ) dalgıçlığı dallarında da çok özel proje ve eğitim programlarını yaratmıştır.

Page 18: Kitap

18

PADI Eğitim Sistemi, eğitmen olma prosedürü ve kalite kontrolü : PADI, öğrenmeyi eğlenceli ve çok kolay hale getiren “Modern Eğitim Sistemi Dizaynı” ile oldukça fazla multimedya ürünü ile dalgıç adaylarının işini kolaylaştırmaktadır.

Bir PADI Eğitmeni olabilmek oldukça yoğun bir eğitim ve sınav programına tabi tutulmakla mümkündür. PADI eğitmen adayları PADI Kurs Direktörleri tarafından çok uzun haftalar süren eğitim programları (Instructor Development Course -IDC) sonucunda PADI Eğitmenlik sınavına (IE– Instuctor Examination) girmeye hak kazanırlar. Bu sınav PADI nin kendi merkezi tarafından ve merkezi olarak gerçekleştirilir. Bu sınavda adaylara dalış fiziği, dalış çevresi, dalış malzemeleri, dekompresyon teorileri, dalış hastalık ve kazaları ve benzeri dallarda 5 adet sınav yapılır. Bu sınavlarda başarılı olanlar PADI standartları konusunda ek bir sınava tabi tutulurlar. Daha sonra havuz ve deniz ortamında eğitim verebilme ve kontrolü sağlayabilme becerileri sınanır... Tüm bu aşamaları geçen profesyonel dalgıçlar PADI Eğitmeni olmaya hak kazanırlar.

PADI, Eğitmenlerini ve Yetkili Dalış Merkezlerini çok düzenli olarak QA (Quality Assurance) departmanlarıyla denetler. Öğrencilere düzenli olarak gönderilen anketler, sürpriz müşteri ziyaretleri, bölge yöneticilerinin denetim ve ziyaretler bu denetim mekanizmalarından sadece bazılarıdır. Kalite standartlarına uymayan eğitmen ve merkezlerin yetkileri geçici olarak askıya alınabilir ya da tamamen iptal edilebilir.

PADI SERTİFİKA SİSTEMİ :

Amatör sertifikalar :

1.- Scuba Dalgıcı : Padi Scuba Diver 2.- Açık Deniz Dalgıcı : Padi Open Water Diver 3.- İlerlemiş Açık Deniz Dalgıcı : Padi Advanced Open Water Diver 4.- Kurtarma Dalgıcı : Padi Rescue Diver 5.- Üstat Scuba Dalgıcı : Padi Master Scuba Diver

Page 19: Kitap

19

Alternatif Padi uzmanlık kursları :

1.- Tıbbi İlk Yardım – EFR (*) 2.- Batık dalışı 3.- Gece dalışı 4.- Sualtı arama ve çıkarma 5.- Göl / akarsu (irtifa) dalışı 6.- Derin dalış 7.- Sualtı fotoğrafçılığı 8.- Sualtı videoculuğu 9.- Sualtında yön bulma (navigasyon) 10.- Nitrox (oksijeni zenginleştirilmiş hava) ile dalış 11.- Dalış malzemeleri bakım ve onarım 12.- Sualtında mükemmel denge

13.- Project Aware (Sualtı ekolojisi ve koruma programları)

14.- Sualtı canlılarını tanıma 15.- Mercan resifleri ve koruma projeleri 16.- Akıntı dalışı 17.- Tekne dalışı 18.- Kuru elbise ile dalış 19.- Değişken derinlikli (kademeli) dalış 20.- Dalış kazalarında oksijenle ilk yardım

(*) Alternatif uzmanlık kurslarından Tıbbi İlk Yardım EFR ( Emergecny First Response) kursu sadece balıkadamlara yönelik bir kurs değildir. Dileyen herkes bu eğitim programından faydalanarak, uluslararası geçerliliği olan İlk Yardım uzmanlık sertifikasına sahip olabilir. İleride bu kursun detayları anlatılacaktır.

Amatör sertifika seviyelerinden 4. seviye olan Kurtarma Dalgıcı (Rescue Diver) seviyesine ulaşabilmek için öncelikle İlk Yardım EFR (Emergency First Response) kursunu bitirmiş olma mecburiyeti vardır.

Page 20: Kitap

20

Şimdi amatör sertifika seviyelerinin detaylarını inceleyelim : Padi Scuba Dalgıcı ( Padi Scuba Diver ) : 12 metreye kadar olan derinliklere, yanında dalış eğitmeni veya dalış lideri olmak kaydıyla dalışlar yapabilir. Bu sertifika seviyesi uluslararası standartlarda “supervised diver” yani dalış

liderleri kontrolünde dalması gereken seviye olarak nitelendirilmiştir. Bu seviyedeki bir eğitim programı temel seviyede teorik bilgi ve sualtı pratik becerisini içeririr. Padi Açık Deniz Dalgıcı ( Padi Open Water Diver ) : 18 metreye kadar olan derinliklere, yanında dalış eğitmeni veya dalış lideri olmadan ancak tabiki dalış arkadaşı ile birlikte dalışlar yapabilirler. Bu sertifika seviyesi uluslararası standartlarda “autonomous diver” yani özerk dalgıç seviyesi olarak nitelendirilmiştir. Bu seviyede bir eğitim programı daha detaylı bir teorik eğitim ve daha detaylı sualtı pratik becerisini içerir.

Padi İlerlemiş Açık Deniz Dalgıcı (Padi Advanced Open Water Diver) : 30 metreye kadar olan derinliklere, yanında dalış arkadaşı ile birlikte dalışlar yapabilir. Bu sertifika seviyesi uluslararası standartlarda “autonomous diver” yani özerk dalgıç seviyesi olarak nitelendirilmiştir.

Başlarında eğitmenleri olmak kaydıyla ve eğitim amacıyla 40 mt. ye kadar dalış yapabilirler ancak bu derinlik sportif/rekrasyonel dalışta “mutlak sınır” olarak adlandırılmaktadır.

Padi Açık Deniz Dalgıcı (Padi Open Water Diver) olduktan sonra Padi İlerlemiş Açık Deniz Dalgıcı (Padi Advanced Open Water Diver) olabilmek için :

1.- Eğimeni nezaretinde bir adet 18 mt. den daha derin dalış yapmış olmak ve derin dalış prosedürlerini öğrenmiş olmak,

2.- Eğitmeni nezaretinde bir adet sualtında pusulalı yön bulma dalışı yapmış olmak ve yön bulma prosedürlerini öğrenmiş olmak,

3.- Eğitmeni nezaretinde üç adet özel dalış yapmış olmak ve bu özel dalışların prosedürlerini öğrenmiş olmak gerekir. Yani Padi Open Water Diver olduktan sonra eğitmeniniz ile birlikte gerçekleştireceğiniz 5 ilave dalışın ardından Padi Advanced Open Water Diver olabilirsiniz. Bu “5 özel dalış” (adventure dive) bir hafta sonu dalışında cumartesi ve pazar olmak üzere iki günde tamamlanabilmektedir.

Page 21: Kitap

21

Padi Kurtarma Dalgıcı (Padi Rescue Diver) : Padi Kurtarma dalgıçları, zor durumdaki diğer dalgıçlara yardımcı olmak, kurtarmak ve gerektiğinde ilk yardımlarını yapmak üzere yetiştirilirler. Bu eğitim programı oldukça zevkli ve heyecanlı bir programdır. Padi İleri Açık Deniz Dalgıcı (Padi Advanced Open Water Diver) olduktan sonra Padi Kurtarma Dalgıcı (Padi Rescue Diver) olabilmek için : 1.- Kurs öncesinde veya kurs esnasında İlk Yardım (EFR) uzmanlık kursunu bitirmiş olmak, 2.- Kurs sonunda sertifika almadan önce, dalışa başladıkları günden itibaren toplamda en az 20 dalış yapmış olmak,

3.- Kurs esnasında 5 teorik konu başlığını ve 10 adet kurtarma becerisi ile kurtarma senaryosu çalışmalarını başarı ile tamamlamış olmak gerekir. Padi Üstat Scuba Dalgıcı ( Padi Master Scuba Diver ) : Bu sertifika, profesyonel dalış eğitimciliği hayatına adım atmayı düşünmeyen fakat amatör seviyede oldukça gelişim göstermiş olan dalgıçlara verilen onurlandırıcı bir sertifikadır. Padi Kurtarma Dalgıcı (Padi Rescue Diver) olduktan sonra Padi Üstat Scuba Dalgıcı (Padi Master Scuba Diver) olabilmek için :

1.- Dalışa başladığınız günden itibaren en az 50 dalışınızın olması,

2.- Alternatif Padi Uzmanlı kurslarından en az 5 tanesini bitirmiş olmanız gerekir.

Padi Master Scuba Diver sertifikası dalgıçların “siyah kuşağı” olarak adlandırılmaktadır. Dalgıcın üstatlaştığını ifade eden bu seviyeye ulaşmak oldukça eğlenceli bir macera gibidir...

Page 22: Kitap

22

Profesyonel Sertifikalar :

1.- Dalış Lideri : Padi Dive Master 2.- Asistan Eğitmen : Padi Asistant Instructor 3.- Dalış Eğitmeni : Padi Open Water Scuba Instructor 4.- Uzmanlık Eğitmeni : Padi Speciality Instructor 5.- Üstat Dalgıç Yetiştiricisi : Padi Master Scuba Diver Trainer 6.- Kadro Eğitmeni : Padi Staff Instructor 7.- Üstat Eğitmen : Padi Master Instructor 8.- Kurs Direktörü : Padi Course Director

Dalış Lideri (Padi Dive Master) olarak profesyonel sualtıcılık dünyasına adım atmak için en az Padi Kurtarma Dalgıcı (Rescue Diver) vaya Cmas Üç Yıldız Balıkadam sertifikalarından birine sahip olmak gerekir.

Dalış Lideri (Padi Dive Master) eğitimi sizleri sualtı dünyasına profesyonel ve “sorumlu” gözlerle bakabilmenizi sağlayan ileri düzey teorik ve pratik içeriğe sahip bir eğitim programıdır. Padi Dive Master ‘lar tüm Dünya dalış sektöründe aranan ve istihdam edilen temel seviye sualtı profesyonelleridir. Bu profesyonel sertifikalara nasıl sahip olunabileceği ve önkoşullar ile eğitim programları hakkında detaylı bilgi arzu edenler bize danışabilirler. Ancak dalış hayatınızın henüz çok başında olduğunuz şu günlerde şimdilik bu bilgileri aktarmıyoruz. Okulumuzun kurucusu Asutay AKBAYIR, 1997 yılında Padi Dalış Eğitmeni (Padi Open Water Scuba Instructor), 2006 yılında ise Padi Kurs Direktörlüğü ünvanı almıştır ve halen Türkiye ‘deki 4 Kurs Direktöründen biridir. Hocamız aynı zamanda 20 dalda uzmanlık eğitmenidir.

Page 23: Kitap

23

NATIONAL GEOGRAPHIC DALGICI OLMAK İÇİN :

Hepimizin bildiği gibi National Geographic, TV kanalları, dergileri ve tüm Dünya ‘da yaygın organizasyonu ile amacı “İnsanlara Dünyamızı korumak konusunda bilinç kazandırmaya çalışan” çok büyük ve köklü bir vakıftır.

Dünyadaki canlı türleri, arkeolojik bulgular, batıklar, atmosferik olaylar, ekoloji gibi hususlarda binlerce projeyi yürüten National Geographic, binlerce bilim adamıyla birlikte sürdürdüğü çalışmalar sonucunda binlerce harita ve raporun oluşmasını sağlamıştır. Kuruluş amacı : Keşif, eğitim ve korumadır.

Bu amaçla National Geographic, yetkili 5 Yıldızlı Padi Dalış Merkezlerinden çok yüksek kalite standartlarına sahip olanlarında National Geographic Dalış Merkezi ünvanı ve yetkisi verir. Tüm Dünya ‘da bu yetkiye sahip merkezlerin sayısı 50 kadardır. National Geographic Dalgıcı eğitimi sadece National Geographic Dalış Merkezlerinde verilebilir.

Eğer Padi Açık Deniz Dalgıcı (Padi Open Water Diver) olmaya karar verdiyseniz, National Geographic Dalgıcı olarak mezun olabilmek için yapmanız gerekenler şunlardır :

1.- Padi Açık Deniz Dalgıcı (Padi Open Water Diver) eğitimini bitirmelisiniz.

2.- National Geographic eğitim kitabı ve CD sini orjinal olarak almalı, okumalı ve bilgi yoklamalarını cevaplamalısınız.

3.- Eğitmeniniz ile birlikte aşağıdaki çalışmaları yapmalısınız :

Sualtında mükemmel denge becerilerinizi geliştirmek ve sualtı ekolojisine zarar vermeyecek ve zarar vermeden araştırıp, görüntüleyip, çizimler yapabilecek bir denge seviyesine ulaşmak.

Sualtında mükemmel yön bulma becerisi kazanmak üzere gerekli pusulalı eğitimi gerçekleştirmek.

Bir proje konusunda eğitmeniniz ile anlaşarak, o proje çalışmasını birlikte gerçekleştirmek. Örneğin bir dalış bölgesini haritalandırmak, bir dalış bölgesindeki canlı türlerini araştırmak ve listelemek, bir dalış bölgesinin sualtı fotoğraflarını çekmek ve sunuş hazırlamak gibi...

Page 24: Kitap

24

DSAT PROFESYONEL TEKNİK DERİN DALIŞ EĞİTİM PROGRAMLARI :

Aqua Club Dalgıç Okulu, Türkiye ‘de Karışım Gazlarla Profesyonel Trimix (Helyum, Azot, Oksijen) dalışı eğitmenliği kursları vermeye yetkili olan tek dalış merkezi, kurucumuz Asutay AKBAYIR ise bu konuda Türkiye ‘deki tek yetkili eğitmen yetiştiricisidir.

Sportif ve hobi amaçlı rekrasyonel dalışlar hava ile yapıldığından ve basit dalış donanımları kullanıldığından, maksimum dalış derinliği 30 – 40 metreler ile sınırlı olmaktadır. Bu sınırı “hava” soluyarak ve standart dalış donanımları ile aşan dalgıçlar kesinlikle çok büyük tehlike altına girerler ve çok büyük bir ihtimal ile dalış kazaları yaşanır çünkü havayı 40 mt. den daha derinde solumanın “azot sarhoşluğu” ve “oksijen zehirlenmesi” gibi önemli riskleri vardır.

İşte bu sebeplerle, Teknik Derin Dalış programları uygulanarak, profesyonel dalgıçların özel donanımlar ve özel gazlar (helyum-azot-oksijen karışımları) soluyarak, 300 metreye varan derinliklere kadar güvenli bir şekilde dalmaları sağlanmaktadır.

Page 25: Kitap

25

Teknik derin dalış ve karışım gaz dalgıçlığı programlarına başvurabilmek için en az 100 dalışı olmak, Padi Kurtarma Dalgıcı veya Cmas Üç Yıldız Balıkadam sertifikalarına sahip olmak ön koşulları vardır. Teknik derin dalış donanımları, rekrasyonel dalış donanımlarına göre çok daha karmaşık ve ağır olduğundan bu program “herkes için değildir”. Adayların sağlık durumları, fiziksel kondüsyonları ve teknik derin dalış teorisini öğrenebilmeye yatkınlıklarına bakılarak bu programa girip giremeyeceklerine karar verilir. Özetle rekrasyonel sportif dalış ile teknik derin dalış oldukça farklı disiplinlerdir. Teknik derin dalış, derinde bir misyonu olan (batıkları görüntülemek, mağaraları araştırmak, özel sualtı canlılarını görüntülemek gibi) dalgıçların tercih etmesi gereken bir programdır. DSAT TEKNİK DALIŞ SERTİFİKA SİSTEMİ : 1.- Teknik Derin Dalgıç Seviye 1 : Technical Deep Diver Level 1 2.- Teknik Derin Dalgıç Seviye 2 : Technical Deep Diver Level 2 3.- Trimix Dalgıcı : Trimix Diver

Teknik Derin Dalgıç Seviye 1 ve Seviye 2 sizleri teknik derin dalış donanımlarını kullanmaya hazırlar ve dekompresyonlu derin dalışlara alışık hale getirir. Bu dalış türünde özel dekompresyon karışımlarıyla deko bekleme süreleri oldukça kısalmaktadır. Kısaca teknik derin dalış eğitimleri sizleri trimix dalışına ve donanımlarına hazırlar. Trimix Dalgıcı eğitim programı ise size helyum, azot ve oksijen karışımlarını dalıncak derinliğe göre seçerek henüz sınırları belirlenememiş derinliklere derinlik sarhoşluğu hissi yaşamadan ve oksijen zehirlenmesi riski olmadan emniyetli dalışlar yapabilmenizi sağlar. Trimix dalgıcı ünvanı sizleri tüm dünya dalgıçları içerisinde binde birden de daha elit bir aşamaya getirir. Üstelik okulumuz bu dalışın eğitmenlik eğitimini de verme yetkisine sahiptir.

Page 26: Kitap

26

DSAT GAZ KARIŞIM VE ANALİZ EĞİTİM PROGRAMLARI :

Bu eğitim programı, Teknik Derin Dalgıçların ve Trimix Dalgıçlarının gazlarını hazırlamak ve analizlerini yapmak üze-re görev alacak kişilerin eğitilmesini hedeflemiş bir programdır. Bu eğitimler esnasında, zenginleştirilmiş hava (nitrox) ve trimix (helyum– azot- oksijen) gazlarının nasıl hazırla-nacağı, dolum teknikleri, emniyet kuralları, hangi derinliğe hangi karışım-

ların uygun olduğu gibi konuların yanısıra gazların son analizlerinin nasıl yapılacağı ile ilgili kapsamlı programlar uygulanır ve bu amaçla hazırlanmış bilgisayar yazılımlarının kullanımları da öğretilir. DSAT GAZ KARIŞIM UZMANI SERTİFİKA SİSTEMİ : 1.- Zenginleştirilmiş hava (nitrox) dolum uzmanı : Enriched Air (Nitrox) Gas Blender 2.- Trimix gazı dolum uzmanı : Trimix Gas Blender Okulumuzda her iki uzmanlık dalının eğitmenlik eğitimleri de verilmektedir.

Page 27: Kitap

27

SERBEST (NEFESLİ) DALIŞ : Serbest dalış nedir ? Serbest dalış tarihte bilinen ilk dalış türüdür. İnsanlar tarih boyunca nefes tutarak, nefeslerinin yettiği, vucut hava boşluklarının sıkışabildiği maksimum derinliklere kadar dalabilmek için mücadele etmişlerdir. Bu dalış türünde tarihteki ilk amaç tabiki hazine

avcılığı ve avlanmadır. Ancak günümüzde nefesle dalış daha ziyade sportif ve hobi amaçlı gerçekleşmektedir.

Bu tür dalışta dalan kişinin vucut hava boşlukları artan su basıncının tesiri ile sıkışmakta ve dalgıç kulağında, ciğerlerinde, sinüslerinde, maskesinde ve diğer hava boşluklarında sıkışmanın etkisini hissetmektedir. Bu sebeple nefes tutarak yapılan dalışlarda maksimum derinlik oldukça sınırlıdır.

Serbest dalışta derinlere indikçe vucut hava boşlukları sıkışır, tekrar yüzeye gelişte esas hacimlerine geri ulaşırlar.

Serbest dalışta riskler :

6 lt. ciğer hacmi olan bir dalıcının, 30 mt. derinliğe daldığında ciğer hacmi 4 katı sıkışarak 1,5 lt. gibi bir hacme daralmaktadır ki bu daralmadan daha fazla bir sıkışma oranı ciğerin geri dönülemez bir hasar görmesine yol açabilir. Bu aşamada akıllara Dünya serbest dalış şampiyonlarının 100 mt. den daha derine nasıl serbest dalış yapabildikleri sorusu takılabilir. Bu ve benzeri sorularınızın cevaplarını ilerleyen kurs programlarında öğreneceksiniz.

Sualtında çok uzun süre nefes tutabilmek için dalmadan evvel yapılan “hipervantilasyon” yani uzun uzun ve derin derin soluklanmanın dalış esnasında “sığ su bayılması” denilen kazaya yol açma ihtimali vardır. Sualtında nefessiz kalabileceğimiz süre ve nefesli bir dalışta inebileciğimiz derinlik oldukça sınırlıdır. Bu ve benzeri sebepler, serbest (nefesli) dalış türü dalgıçlara sualtını diledikleri gibi keşfedebilme

imkanını tam olarak sağlayamamaktadır.

Lütfen eğitmeninize danışınız : Serbest dalışta “Hipervantilasyon ve sığ su bayılması nedir ?”.

Page 28: Kitap

28

SCUBA DALIŞI :

Scuba nedir ? SCUBA İngilizce olarak Self Contained Underwater Breathing Apparatus kelimelerinin baş harflerinden oluşmuş bir kelimedir. Anlamı “Kendi Kendine Yetebilen Sualtı Solunum Cihazı” olarak tercüme edilebilir.

Bu terim dalgıcın hava kaynağını yanında taşımasına imkan veren dalış şeklini tanımlamak için kullanılır.

Üç parçadan oluşur :

1.- Yüksek basınçlı hava ihtiva eden bir tüp.

2.- Bu tüpü kuşanmamızı sağlayan yelek.

3.- Bu tüpteki yüksek basınçlı havayı, derinliğimize uygun basınca düşürerek solumamızı sağlayan regülatör.

1943 yılında biri deniz subayı, diğeri de mühendis olan iki Fransız “Kaptan Jacques COUSTEAU” ve “Emile GAGNAN” basınca dayanıklı tüpler ve regülatörler geliştirerek ilk kez SCUBA sistemini yarattılar. Scuba dalışının avantajları : Deniz yüzeyine, bir platform ya da gemiye bağlı kalmadan, kendi hava kaynağımız ile dalış gerçekleştirerek, yüksek hareket kaabiliyeti ile dalış yapabilmek. Pratik dalış donanımları sayesinde dalış aktivitesinin her yaş ve fiziksel kapasitedeki kişiler tarafından rahatlıkla uygulanabilir hale gelmesi.

İlk scuba cihazının nın o yıllardaki tanıtım fotoğrafı

Sene : 1943

Page 29: Kitap

29

Scuba cihazının icadı öncesinde dalgıçlık sadece askeri ve sanayi amaçla gerçekleştirilen ve yüzeyden gaz ikmali olan ağır ve hantal dalış sistemleri ile gerçekleştirilen bir faaliyetti. Yandaki eski fotğrafta efsanevi Mark 5 dalış sistemi görülmektedir. Bu sistem 1900 lü yılların başlarından itibaren Dünya sualtıcılığında bir dönüm noktası olmuş ve 1990 ların sonlarına kadar Türk Deniz Kuvvetlerinde de kullanılarak yüzlerde kurtarma, arama, çıkarma görevinin gerçekleştirilmesini sağlamıştır. Mark 5 dalış sisteminin başlığı, günümüzde de çok önemli bir simge olma özelliğini korumaktadır.

Scuba dalışında kaçınılabilir temel riskleri : 1.- Kalan havanın kontrol edilmemesi sonucu hava tükenmesi. 2.- Nefes tutarak derinlik değiştirme sonucu vucut hava boşluklarında sıkışma. 3.- Dekompresyon limitlerini aşma sonucunda aşırı azot emilimi ve vurgun riski. 4.- Derinlik limitlerini aşma sonucu azot sarhoşluğu. 5.- Derinlik limitlerini aşma sonucu oksijen zehirlenmesi. İlerleyen derslerinizde aslında bu risklerden korunmanın ne kadar kolay olduğunu ve kurallar ile limitler çerçevesinde yapılan bir scuba dalışında yaralanma ihtimalinin istatistiklere göre neredeyse sıfır olduğunu göreceksiniz. Scuba dalışında altın kurallar :

1.- Asla tek başına dalınmaz. 2.- Asla 40 mt. den daha derine hava ile dalınmaz. 3.- Her derinlikte kalabileceğiniz maksimum süre bellidir, bu süreler asla aşılmaz. 4.- Sualtında asla nefes tutulmaz. 5.- Her dalış sonunda yüzeye çok yavaş gelinir.

Lütfen eğitmeninize danışınız : Yüzeyden destekli dalış sistemleri ne amaçla kullanılır ? Scuba dalışından farklılıkları, avantaj ve dezavantajları nelerdir ?

Page 30: Kitap

30

ARŞİMET KANUNU ve YÜZERLİLİK KAVRAMI : Bir cisim suya girdiğinde taşırdığı suyun ağırlığı kadar bir kuvvetle kaldırılır ve ağırlığı o kadar azalmış olur. Buna Arşimet Kanunu denir. Cismin taşırdığı suyun ağırlığı :

1.- kendi ağırlığından fazla ise cisim pozitiftir, 2.- kendi ağırlığına eşitse cisim dengededir (nötr) 3.- kendi ağırlığından az ise cisim negatiftir, Açıklayıcı grafik :

Pozitif, nötr ve negatif yüzerlilik kavramları Dev yolcu gemilerinin, dizayn ediliş şekilleri sebebiyle taşırdıkları su o kadar fazladır ki, bu sebeple tonlarca ağırlıklarına ve metal yapılarına rağmen batmazlar. Bu duruma “pozitif yüzerlilik” denir. Yani geminin taşırdığı suyun ağırlığı kendi ağırlığından fazladır.

Archimed

Pozitif yüzerlilik

Page 31: Kitap

31

Küre şeklindeki bir metal ise şekilde de görüldüğü gibi batmaktadır. Buna “negatif yüzerlilik” diyoruz. Bu durumda cismin taşırdığı suyun ağırlığı kendi ağırlıkğından azdır. Cisim suyun dibine ulaşana kadar aşağıya doğru inecek yani “batacaktır”... Tabi ki biz dalgıçlar asla bu şekilde negatif olmayı tercih etmeyiz ve bu sebeple dalış sırasında “nötr” olmamızı sağlayan bazı donanımlar kullanırız.

Dalgıçlar sualtını ziyaretleri esnasında muhakkak “nötr olmalıdırlar”. Nötr pozisyon, şekilde de görüldüğü gibi, dalgıcın dibe batmadığı ya da yüzeye yükselmediği yani orta suda tamamen asılı kalıp kendine ve ortama zarar vermeyecek şekilde rahatlıkla ilerleyebildiği pozisyondur. Bu durumda dalgıcın taşırdığı suyun ağırlığı kendi ağırlığına eşittir. Bu hassas ayarı yapmak için dalgıçlar bazı donanımlar kullanırlar.

Dalgıçlar, sudaki pozisyonlarını ayarlayarak denge pozisyonu olan “nötr” pozisyonu sağlamak için :

1.- Ağırlık kemerlerine uygun miktarda kurşun ağırlık takarlar 2.- Denge yeleklerini (BC) uygun miktarlarda şişirip, indirerek nötr pozisyona gelirler.

Negatif yüzerlilik

Nötr yüzerlilik

Page 32: Kitap

32

Dalgıçlar için yüzerlilik kontrolü çok önemlidir çünkü dalgıç :

- Sualtında dengede olmazsa, aşırı efor sarfederek (enerji harcayarak) yorulur ve bu da tükenmesine yol açabilir.

- Sualtında dengede olmazda, sualtı tabiatına temas ederek zarar verebilir ve kendini de hızlı alçalma ve yükselmelerden dolayı yaralayabilir.

- Suüstünde pozitif olmazsa, batmamak için aşırı efor sarfederek tükenebilir.

Nötr yüzerlilik, dalgıçta “yerçekimsizlik” hissini uyandırarak sualtında astronotlar gibi hissetmesini sağlayan çok faydalı bir beceridir. Astronotların da uzaya gitmeden evvel bu hisse alışmak için sualtında hazırlandıklarını biliyor muydunuz ? Tuzlu su ( deniz ) ve tatlı su ( havuz, göl, akarsu ) farklı kaldırma kuvvetlerine sahiptirler. Tuzlu su daha ağır olduğu için kaldırma kuvveti daha fazladır. Diğer bir deyişle : Bir dalgıç (aynı malzemeyi kuşanmış olmak kaydıyla) tuzlu suda nötr iken tatlı suda negatif olacaktır.

Eğer yüzerlilik ve denge konusunda çok daha detaylı bilgiye sahip olmak ve özellikle bu konuda yoğunlaşmış bir uzmanlık kursu görmek isterseniz, “Mükemmel yüzerlilik” eğitim programına katılabilirsiniz. Nötr yüzerlilik becerilerinde ustalaşmanız sadece sizin güvenliğinizi sağlamakla kalmayacak aynı zamanda son derece kırılgan bir yapıya sahip olan sualtı mercanları gibi canlılalara yanlışlıkla temas ederek tahrip etmenize de mani olmuş olacaktır.

Lütfen eğitmeninize danışınız : Uygun kurşun ağırlık miktarı nasıl belirlenir ?

Page 33: Kitap

33

BASINÇ :

Atmosfer basıncı Dünyamızı çevreleyen atmosfer tabakasının “deniz seviyesine” uygula-mış olduğu basınca 1 atmosfer basınç denir. Bunun diğer bir anlatımı 1 santimetrekareye 1 kilo-luk bir ağırlıktır.

Deniz seviyesinden yukarılara doğru çıkıldıkça atmosfer basıncı 1 atmosferlik değerini yitirerek azalmaya başlar. Bu yüzden dağlardaki göl ve akarsularda yapılacak dalışlar özel eğitim ve prosedürler gerektireceği gibi aynı zamanda ilerleyen derlerde de göreceğiniz gibi dalıştan sonra uçağa binmek bazı sağlık problemlerinin oluşmasına yol açabilir.

Yandaki grafikte, deniz seviyesinden hangi metre yükseklikteki irtifada atmosfer basıncının kaç milibara düşeceği görülmektedir. (1 atmosfer = 1013 milibar)

Dünyamız ve çevresindeki atmosfer tabakası.

Page 34: Kitap

34

BOYLE - MARIOTTE KANUNU :

Gazların üzerlerindeki basınç arttırılırsa, hacim olarak daralırlar ve yoğunlukları artar, bunu açıklayan bilim adamı Robert Boyle ‘dur. Bu sebeple bu kanuna Boyle Kanunu denir.

Su basıncı

Su havaya nazaran çok daha yoğun ve ağırdır, bu sebeple kilometrelerce yükseğe kadar uzanan atmosfer tabakası sadece 1 atmosfer (1 bar) basınç uygularken, sadece 10 metre su 1 atmosfer (1 bar) basınca sahiptir. Bu da suyun havaya nazaran ne kadar daha yoğun ve ağır olduğunu kavramamızı kolaylaştırmaktadır.

Mutlak (toplam) basınç Bulunduğumuz derinlikteki su basıncına, atmosfer basıncı eklendiğinde mutlak (toplam) basınç bulunur.

Page 35: Kitap

35

Aşağıdaki cetvelde de basınç, hacim ve yoğunluk arasındaki ilişkiler görülmektedir.

Derinlik Toplam Basınç Hacim Yoğunluk

0 mt. 1 atm. 1 1 10 mt. 2 atm. 1/2 2 20 mt. 3 atm. 1/3 3 30 mt. 4 atm. 1/4 4 40 mt. 5 atm. 1/5 5

Bir kovayı ters çevirerek, ağzı aşağıya bakacak şekilde dikktlice suya soktuğunuzu ve içerisindeki havayı kaçırmadan aynı pozisyonda yavaş yavaşderinlere doğru indirdiğinizi hayal ediniz. Sizce kova içerisindeki hava nasıl etkilecektir ?

Artan basıncın etkisiyle kovanın içerindeki hava sıkışacak ve hacmi azalacaktır, buna karşılık içerideki havanın basıncı ve yoğunluğu da artacaktır. Yani aslında hava miktarı aynıdır değişen sadece hacim ve yoğunluğudur. Bu kovayı aynı pozisyonda ve yine dikkatle yukarıya doğru getirsek bu sefer içerideki hava eski hacim, basınç ve yoğunluğuna geri dönecektir.

Gazlar kapalı kaplar içerisinde basınca mağruz kaldıklarında sıkışırlar ve hacimleri azalır, basınç azaltıldığında ise hacimleri genişler. Bu etkileşim, basınçlı hava soluyarak dalış yapan dalgıçları çok yakından ilgilendirmek-tedir.

Page 36: Kitap

36

DALIŞ HASTALIK VE KAZALARI :

Su, havaya nazaran çok daha yoğun ve ağır olduğundan su içerisinde ufak yükselme ve alçalmalar dahi oldukça büyük basınç artış ve azalamalarına yol açar. Bu sebeple dalış esnasında nefes tutmak kesinlikle tehlikelidir.

Nefes tutarak yükselen bir dalgıcın vucut hava boşlukları genişleyecektir (!) Nefes tutarak alçalan bir dalgıcın vucut hava boşlukları daralacaktır (!)

Bu tür genişleme ve daralmalar dalgıcın sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yapabilir. Bu nedenler dalgıçlar sualtında düzenli olarak ve sürekli nefes alıp verirler. Asla ve asla nefes tutmazlar.

Scuba dalışlarında :

Derine doğru giderken basınç eşitlenmemesi sonucunda “sıkışma”, yüzeye doğru gelirken basınç eşitlenmemesi sonucunda “ters sıkışma” yaşanır. Sualtında nefes tutarak ve / veya çok hızlı olarak yüzeye doğru yükselme sonucunda aşağıdaki problemler oluşabilir. Scuba dalışlarında asla nefes tutmayınız ve her dalışın sonunda yüzeye geliş hızınızın dakikada 10 mt. ile 18 mt. arasında olmasına dikkat ediniz.

Lütfen eğitmeninize danışınız : Yukarıya çıkış hızımın ne kadar olduğunu nasıl anlarım ?

Page 37: Kitap

37

Arterial Gaz Embolisi : Scuba dalışlarında nefes tutarak ve/veya çok hızlı yükselmekten dolayı meydana gelen en önemli hasar, alveolleri zorlayan havanın “gaz kabarcıkları halinde” kan dolaşımı sistemine girmesi ve hava embolisi oluşturmasıdır. Emboli, gaz kabarcıklarının kan dolaşım sistemine girerek kan dolaşımını engellemesidir.

Bu risk oldukça ciddi bir risk olmakla birlikte kaçınılması da oldukça kolay bir risktir. Tek yapmamız gereken şey scuba dalışındaki altın kural olan “Asla nefes tutulmaz” kuralını aklımızdan çıkarmamak ve sualtında düzenli olarak nefes alıp vererek, yüzeye gelişimizde yavaş yavaş yükselmektir. Pnömotoraks: Yukarıya yükselme esnasında nefes tutma sonucunda akciğer zarı yırtılırsa genişleyen hava akciğer ile göğüs duvarı arasında sıkışarak, akciğerim o kısmının kısmen veya tamamen solunum dışı kalmasına (büzülmesine) neden olabilir.

Akciğerin, plevral kavitede hava bulunması nedeni ile büzülmesine pnömotoraks denir. Her ne kadar pnömotoraks durumunda değişik semptomlar olabilecekse de, ani hayati tehlike oluşabilir. Fakat solunum zedelenmeyen bölümlerde devam edeceğinden genel olarak ani hayati tehlike oranı uygun tıbbi müdahale göz ardı edilmediği sürece düşüktür.

Page 38: Kitap

38

Mediastinal amfizem :

Yukarıya yükselme esnasında nefes tutma sonucunda genişleyen hava mediastinal bölgeye (iki akciğer arasındaki gögüs boşluğuna) sızarak aprı ve nefes almada zorluk yaratabilir, dolaşımı olumsuz etkileyebilir. Ancak mediastinal amfizem gerek hava embolisinden gerekse pnömotorakstan hafif seyreden bir tablo meydana getirir.

Subkutan amfizem :

Havanın cilt altına kaçması sonucu ortaya çıkan tablodur. Genellik-le Mediastinal amfizem ile birlikte oluşur. Hava mediastenden, boynun alt kısımlarına ve yumu-şak dokulara kaçar. Doğrudan cilt altına kaçan hava nedeni ile dalgıç boynunda dol-gunluk hisseder ve sesinde değişiklik olur.

Dokunma ile ciltte çıtırtılar hissedilir. Bu sesler sanki karda yürüme sesi gibidir.

Page 39: Kitap

39

KULAK SIKIŞMALARI : Orta kulak sıkışması : Kulağın hava dolu boşluklarının, dalış esnasında uygun metodlar kullanılarak eşitlenmemesi halinde, alçalma ve nadiren de yükselme esnasında sıkışmalar oluşabilir. Normal kulakta çevre basıncına eşit bir basınç vardır. Ancak dalış sırasında, dalgıcın alçalma ve yükselmelerinde değişen çevre basıncına uyum sağlamak üzere orta kulaktaki basıncı eşitlemenin tek yolu östaki borusundan orta kulağa ortam basıncına eşit basınçta hava göndermektir. Kulağınızın sıkışmasını beklemeden, derinlik artarken “sık sık” eşitleme yapmanız gerekir.

Burun deliklerinizi parmaklarınızla sıkıştırarak kapatın, ağzınızdan aldığınız nefesi burnunuza doğru gönderin, burun delikleriniz kapalı olduğu için basınçlı hava östaki kanalından geçerek orta kulağa dolacak ve basınç eşitlenecektir. Bu esnada kulağınızda bir “çıtırtı” sesi duyacaksınız. Bu eşitleme tekniğine “valsalva” denir. Kulak eşitlemesi yapmanın diğer yolları da çenenizi sağa sola kıpırdatmak ve yutkunmaktır. Hatta tüm bu metodları aynı anda uygulayarak eşitlemeyi daha kolay hale de getirebilirsiniz.

Eğer kulak eşitlenmezse alçalmayı sürdürmeyiniz, bir miktar yukarıya yükselin, ortam basıncı azalacağından kulak eşitlemeniz kolaylaşacaktır. Buna rağmen eşitleyemiyorsanız, dalışı sürdürmeyiniz. Alçalma esnasında, östaki borusunun tıkalı ya da daralmış olması basınç eşitlemesini daha da zor hale getirecektir. Bu sebeple aşırı soğuk algınlığı ve nezleli durumlarda dalış yapılması kulak sağlığı açısından uygun değildir.

Kulak üç kısımdan oluşur : Kulak kepçesi ve dış kulak yolundan oluşan dış kulak bölümü, kulak zarı ve arkasındaki orta kulak boşluğundan oluşan orta kulak bölümü ve son olarak da İşitme hücrelerinin bulunduğu salyangozuve denge kısmını barındıran ve özel bir sıvı ile dolu iç kulak bölümü. Orta kulağın havası genizden (burun arkasından) orta kulağa açılan östaki borusundan gelir. Bu boru (kanal) sayesinde orta kulak basıncı ortam basıncına eşitlenir.

Page 40: Kitap

40

Ters kulak sıkışması : Nadiren de olsa orta kulak iniş haricinde çıkış esnasında da sıkışabilir. Ancak bu seferki oluşum şekli farklıdır. Yukarıya çıkış esnasında orta kulakta hapsolan yüksek basınçlı hava östaki kanalından çıkamaya-rak kulak zarını içeri-den dışarıya doğru iterek ağrı yaratabilir. Bu durumda yapılması gereken farklıdır. Bu durumda yukarıya yükselmeyi durdurun, biraz alçalın, ortam basıncı artacağından orta kulağa hapsolmuş olan

yüksek basınçlı havanın östaki kanalından boşalması kolaylaşacaktır.

Kulak tıkacı kullanarak dalış kulağa büyük zarar verebilir :

Dalgıcın dış kulak yolunu tıkayan bir tıkaç, tıkaç ile kulak zarı arasında alçak basınçlı bir hava hapsolmasına yol açar. Dalış esnasında ortam basıncı arttığından regülatörden soluduğumuz ortam basıncına eş basınçtaki hava östaki kanalından geçerek orta kulağa geçer ve kulak zarını içeriden dışarıya doğru iterek hasar görmesine yol açabilir. Asla kulak tıkacı kullanarak dalış yapmayınız !

SİNÜS SIKIŞMASI :

Sinüsler içi hava dolu küçük boşluklardır, kafatasında burun boşluğu ile dar yollarla birleşirler. Dalış sırasında basınç artışı esnasında sinüslerdeki bir tıkanıklık, mukusla dolu olma ve yeni doku oluşumları, sinüslerin kapsadığı alanlarda ağrıya neden olurlar. Bu durum orta kulaktaki gibi tanımlanabilecektir ve sinüs sıkışması ortaya çıkar.

Sinüs sıkışması semptomları, basınç eşitlemesi ile giderilebilir, iniş sırasında gözlerin arkasında, üst veya alt kısmına vuran dolgunluk hissi ve keskin ağrı dalıştan sonra bir müddet sürebilir. Önleme yolu, üst

solunum yolu enfeksiyonu ve sinüzit gibi durumlarda dalıştan kaçınmaktır. Aynı zamanda yavaş alçalma ve yükselmeler de sıkışma belirtilerini azaltacaktır. Eğer ağrı engellenemiyorsa dalış sürdürülmemelidir.

Page 41: Kitap

41

MASKE SIKIŞMASINA BAĞLI GÖZ SIKIŞMASI :

Dalış esnasında basınç maskenin içindeki havayı sıkıştırır. Maske içindeki havanın basıncını dış ortam basıncına dengelemek için dalgıç burnu ile maskenin içine hava verir,bu hava tabiki regülatörden soluduğu ve ortam basıncına eş basınçtaki havadır. Böylece maske iç basıncı ile dış basınç birbirine eşitlenir. Yüzeye çıkış esnasında maskedeki hava genişler ve havanın fazlası kendiliğinden, kolayca dışarı çıkar. Dalgıcın yüzeye yükselme aşamasında, azalan basıncı dengelemek için bir şey yapması gerekmez. DİŞ SIKIŞMASI :

Normal koşullar altında, dişlerimiz içerisinde hava boşluğu olmadığından dalış esnasında bir sıkışma yaşanmaz ancak çok nadir de olsa dişlerimizdeki dolguların altında kalan hava boşlukları, sorun yaratabilir. Bu nedenle diş hekiminize dalgıç olduğunuzu hatırlatmanız faydalı olabilir. MİDE VE BAĞIRSAK SIKIŞMASI : Yine normal koşullar altında, mide ve bağırsaklarımızda dalış esnasında sıkışıp rahatsızlık yaratabilecek kadar çok gaz birikimi yoktur. Dalışlardan hemen önce gaz yapıcı yiyecek ve

içeceklerin tüketilmesi uygun değildir. Eğer dalış öncesi bu kurala uyulmaz ise mide ve bağırsaklarda kalan gaz yükselme sırasında genleşerek rahatsızlık yaratabilir.

Lütfen eğitmeninize danışınız : Dalış öncesi ideal beslenme nasıl olmalıdır.

Page 42: Kitap

42

SUALTI DÜNYASINA UYUM: SUALTINDA IŞIK SUALTINDA ISI :

Işığın suda kırılması ile havada kırılması farklı olduğundan, gözlerimiz su ortamında cisimleri net göremez. Net görüş dalış maskesi takarak sağlanır. Ancak, ışığın su ortamından maskenin içerisinde bulunan hava ortamına geçerken kırılmasından ötürü cisimler su altında % 33 oranında büyük, % 25 oranında da yakın görünürler.

Su iyi bir ışık emici olduğundan Dünyamızın ışık kaynağı olan güneşten gelen ışınları dolayısıyla renkleri de soğurur. Derinlere gittikçe bazı renkler kaybolmaya başlar. Örneğin, ilk 5 metrede kırmızı, 8 metrede turuncu, 11 metrede sarı, 19 metrede yeşil, 23 metrede ise mavi renk kaybolur. Yani derinlerde kırmızı bir balığı kırmızı olarak görmek mümkün değildir. Yapay ışık kaynakları cisimlerin ve canlıların gerçek renklerini görebilmemizi sağlar

SUALTINDA SES

Ses, su ortamında hava ortamına nazaran 4 kat daha hızlı ilerler.

Hava ortamında yayılan ses iki kulağımıza ayrı ayrı zamanlarda ulaşır. Beynimiz sesin iki kulağa erişim farkını algılayarak sesin geldiği yönü tespit eder.

Sualtında ise ses havadan 4 kat daha hızlı hareket ettiğinden iki kulak arasındaki ses erişim süresini ayırt etmek çok güçtür.

Bu nedenle sualtında ses her yönden geliyormuş gibi algılanır. Seslerin kaynağını ve yönünü tespit etmek neredeyse imkansızlaşır.

Sualtında sesin şiddeti veya zayıflığından ses kaynağının uzak yada yakın olduğunu anlayabiliriz ancak yönünü anlayamayız.

Page 43: Kitap

43

İnsan, su ortamında, hava ortamına nazaran 25 kat daha hızlı bir şekilde ısı kaybeder. Diğer bir değişle 22 derece hava sıcaklığında tshirtle günlerce yaşayabilirsiniz ancak 22 derece su ortamında bir kaç saat içerisinde aşırı ısı kaybı sonucu rahatsızlıklar yaşayabilirsiniz. Bu sebeple dalışlarımızda özel ısı koruması sağlayan dalış elbiseleri kullanırız.

Bazen, deniz ve iç sulardaki sıcaklık ani değişiklik gösterir. 1 – 2 metreye kadar mesafeler arasındaki sıcaklık farkı kimi zaman 10 – 15 dereceyi bulabilmektedir. Bu ani sıcaklık değişimi sınırlarına “Kristal Tabaka” (Thermocline) adı verilir.

SUALTINDA İLERLEME : Hava ortamında yürümek, koşmak oldukça kolayken sualtında karadaki kadar rahat ilerlememiz mümkün olmayabilir. Su, havaya nazaran çok daha yoğundur, bu yoğunluğun yol açtığı sürtünme, ilerlemeyi daha zor kılar. Bu sebeple sualtında çok hızlı hareket etmeye çalışmak, ani olarak yorulmamıza ve tükenmemize yol açabilir. Sualtında hareketlerimizin ve palet vuruşumuzun oldukça yavaş ve rahat olması gerekmektedir. Ayrıca üzerimize giydiğimiz donanımlarımızın da tam vucudumuza gore olması, gereksiz bolluklar ve yerine takılı olmayan yanımızdan sürüklenerek gelen donanımlar olmaması gerekir. Bütün bunlar ekstra sürtünme ve enerji kayıplarına yol açacaktır. Bu sebepleri ortadan kaldırarak dalışa başlamak, dalışımızın verimini ve keyfini arttıracaktır.

Lütfen eğitmeninize danışınız : Hangi su sıcaklığında ne tür elbise uygundur ?

Page 44: Kitap

44

HAVA TÜKETİMİ HESAPLARI : Normal koşullar altında insanın dakikada tükettiği hava miktarı 25 lt. olarak hesaplanmaktadır buna YHT (Yüzey Hava Tüketimi) denir. Bir dalgıcın dakikadaki hava tüketimi derinliğe bağlı olarak nasıl değişir ? Derinlik arttıkça regülatörümüz dış ortam basıncına eşdeğer basınçta hava solutabilmek için solduğumuz havanın basıncını da arttıracaktır. Böylece iç basıncımız dış basınca eşitlenecektir. Ancak daha basınçlı hava solumak demek, daha önceki derslerimizde de gördüğümüz gibi daha yoğun hava solumak anlamına gelir. Bunu bir çizelge ile açıklayalım : (Bu çizelgede dalgıcın YHT (Yüzey Hava Tüketimi) 25 lt. / dk. olarak kabul edilmiştir.) Derinlik Toplam basınç Dakikadaki hava tüketimi

0 mt. 1 atm. 25 lt. / dk. 10 mt. 2 atm. 50 lt. / dk. 20 mt. 3 atm. 75 lt. / dk. 30 mt. 4 atm. 100 lt. / dk. 40 mt. 5 atm. 125 lt. / dk.

Derinlik arttıkça artan bu hava tüketimini kavrayabilmeyi kolaylaştırabilmek için şu soruyu çözelim : Yüzeyde, yani 1 atm. lik kara ortamında akciğerinize 5 lt. hava çektiğinizde akciğerinize sadece 5 lt. hava girer ve çıkar. Peki 10 mt. derinlikte yani 2 atm. lik bir ortam basıncının olduğu derinlikte, ciğerinize 5 lt. hava çektiğinizde aslında kaç litre havayı harcamış olursunuz ? Cevap 10 lt. dir. Çünkü o derinlikte regülatör size 2 atm. lik hava solutur ve 2 atm. lik hava da 1 atm. e göre tam iki katı daha yoğundur. İki katı daha yoğun demek, birim hacme o hacmin iki katı kadar hava sıkıştırılarak sığdırılmış demektir.

Page 45: Kitap

45

Aşağıdaki çizelgede de 12 lt. lik ve 200 bar basınçlı hava içeren bir tüpün sualtında hangi derinlikte ne kadar yeteceğini görelim :

Derinlik

Toplam basınç

Dakikadaki hava

tüketimi

12 lt. 200 bar tüp ne kadar süre

yeter ? 0 mt. 1 atm. 25 lt. / dk. 96 dk. 10 mt. 2 atm. 50 lt. / dk. 48 dk. 20 mt. 3 atm. 75 lt. / dk. 32 dk. 30 mt. 4 atm. 100 lt. / dk. 24 dk. 40 mt. 5 atm. 125 lt. / dk. 19 dk.

AZOT SARHOŞLUĞU VE OKSİJEN ZEHİRLENMESİ : Kısmi basınç Bir gaz karışımındaki tek bir gazın basıncı o gazın kısmi basıncıdır ve o gazın karışım içindeki yüzdesi ile belirlenir (Dalton kanunu). Örneğin havanın yaklaşık olarak % 78'i nitrojen, %21'i ise oksijenden oluşur. Deniz yüzeyinde havanın toplam basıncı 1 atm. olduğuna göre nitrojenin kısmi basıncı 0.78 atm, oksijenin kısmi basıncı ise 0.21 atm. 'dir. Kısmi basınç kavramını bir çizelge ile açıklayalım :

Derinlik Toplam basınç

% 78 Nitrojenin (azot) kısmi

basıncı % 21 Oksijenin kısmi basıncı

0 mt. 1 atm. 0,78 atm. 0,21 atm. 10 mt. 2 atm. 1,56 atm. 0,42 atm. 20 mt. 3 atm. 2,34 atm. 0,63 atm. 30 mt. 4 atm. 3,12 atm. 0,84 atm. 40 mt. 5 atm. 3,90 atm. 1,05 atm.

Nitrojen (azot) sarhoşluğu

Not : 12 lt. hacme sahip standart bir dalış tüpü 200 bar hava ile doldurulduğunda 12 lt. x 200 bar = 2400 lt. hava ile doldurulmuş olur.

Dalışta , artan nitrojen (azot) kısmi basıncının etkisiyle dalgıçta alkol almış gibi sarhoşluk görülür. 30 mt. lerde başlayan bu narkotik etki 40 mt. den daha derin ortamlarda dalıcıyı etkisi altına alarak bilinçsiz hareketler yapmasına neden olabilir. Derinlik ve tüp basınç göstergelerini okumayabilir, hesaplamalarda hata yapabilir, yargı yeteneği zayıflayabilir. Bu sebeplerle hava ile yapılan sportif dalışlarda aslave asla 40 mt. den daha derine dalınmaz.

Page 46: Kitap

46

Dalgıç eğer bu sarhoşluğun tesiri altına girerse hemen derinliği azaltmalıdır, derinliği azaltmak narkoz etkisini ortadan kaldırır ve dalgıcı normale döndürür. Narkoz tesirinin kalıcı bir etkisiyoktur. Eğer derinlik azaltılmaz ise narkoz tesiri dalgıcın daha da derinlere gitmesine ve kaza yaşamasına yol açabilir. Bu sebeple asla ve asla yalnız başına dalış yapılmaz. Dalış arkadaşları birbirlerini sürekli kontrol altında tutarlar. Bir önceki gece aşırı alkol alınmış olması veya uyuşturucu ilaçların tesiri altında dalış, norkoz tesirlerinin katlanarak artmasına yol açabilir. Bu sebeplerle dalış öncesi alkol alımı tavsiye edilmez. Oksijen zehirlenmesi Normalde karadaki yaşantımızda 1 atm. basıncındaki havayı soluruz ve bunun yaklaşık % 21’i O2 gazıdır. Oksijen zehirlenmesinin başlama eşiği , O2 kısmi basıncının 1.6 atm. nin üstüne çıktığı andır. Saf O2 soluyan bir dalgıç 6 mt. derinlikte oksijen zehirlenmesi yaşayacaktır çünkü 6 mt. derinlikte saf oksijen solumak demek, 1,6 atm. basınçlı oksijen solumak demektir. Normal hava soluyan bir dalıcı ise oksijen zehirlenmesini ancak 66 mt. derinlikte yaşayabilir zira 66 mt. derinlikte 7,6 atm. toplam basınç vardır ve bunun % 21 i 1,6 atm. dir. Diğer bir deyişle 66 mt. de hava ile yapılan bir dalışta oksijen kısmi basıncı 1,6 atm. e ulaşmış olur. O2 zehirlenmesidokularda bilinç kaybı ve kasılmalara yol açar. Bunlar dalışta oluşursa boğulmaya neden olacağından yaşamsal tehlike taşır. Dalışta hava haricinde bir gaz solunacak ise muhakkak özel eğitim alınması gerekmektedir. Ayrıca hava ile yapılan dalışlarda sportif dalış derinlik limiti olan maksimum 40 mt. kuralına uymak dalgıçları kesinlikle oksijen zehirlenmesi riskinden korumuş olacaktır. Zira 40 mt. de oksijen kısmi basıncı sadece 1,05 atm. dir ki bu da 1,6 atm. den oldukça düşüktür. DALIŞ TÜPLERİ NASIL DOLDURULUR ? DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR :

Halk arasında yanlış bir tabir vardır, “dalgıcın oksijen tüpü” ifadesi kullanılır. Halbuki dalgıçların sualtında asla oksijen solumadıklarını, saf oksijenle yapılacak bir dalışta 6 mt. derinlikte oksijen zehirlenmesi gerçekleşeceğini öğrenmiştik.

Dalış tüplerimize çok özel yüksek basınç kompresörleri ile “hava” doldurulur. Tüplerimiz genellikle 200 ile 230 atmosfer (bar) basınç ile doldurulur ve dalışa hazır hale getirilir. Dalış tüpleri bu kadar yüksek basınçlarla dolduruldukları için periodik olarak hidrostatik testlere tabi tutulurlar ve ayrıca iç ve dışları gözle muayene edilir. Metal yorgunluğu olan ve darbeye / aşırı sıcaklığa mağruz kalmış tüpler kullanım dışı bırakılır.

Page 47: Kitap

47

200 – 230 atmosfer (bar) basınçlı dolum yapabilen kompresörler tabiki çok özel bir yapıya sahiptirler. Dalış kompresörleri detaylı filtre sistemlerine sahiptirler, bu filtreler sayesinde havanın içerisindeki nem, yağ ve koku arındırılarak dalgıca kuru ve temiz bir hava sağlanır. Bu kompresörlerin filtreleri düzenli olarak değiştirilmeli ve bakımları yapılmalıdır.

Dalış tüplerinin doldurulurken, su dolu bir kova vs.. içerisinde soğutularak doldurulması iyi bir fikirdir. Zira tüpler doldurulurken çok ısınırlar ve bu ısınma sonucunda tüp basıncı yükselir. Bunun sebebi kapalı bir kap olan tüpümüz içerisinde ısınan gazın basıncının artmasıdır. Bu şekilde aşırı ısınmış bir tüp emniyetsiz durumlar yaratabileceği gibi aynı zamanda da soğuduğunda basıncı düşecek ve kullanacak olan dalgıcın olması gerekenden daha düşük basınçlı bir tüple dalışa başlamasına yol açacaktır. Bir diğer dikkat edilmesi gereken husus da, dalış tüplerimizi

asla güneş altında bekletmememiz gerekliliğidir aksi takdirde tüp içerisinde ısınan gazın basıncı artacağından tehlikeli durumlar oluşabilir. Tüplerimizi gölgede tutmalıyız.

Dalış tüpleri ile ilgili diğer bir emniyet kuralı ise tüplerimizi yatay pozisyonda muhafaza etmemiz gerekliliğidir. Dik duran bir tüp devrilme potansiyeli olan bir tüptür ve bu kadar yüksek basınçlı bir tüpün devrilmesini istemeyiz. SUALTINDA HAVASIZ KALMA DURUMLARINDA KURTULMA METODLARI Normal koşullar altında, sualtında havasız kalmakçok zor bir ihtimaldir. Çünkü tüpümüzde kalan havanın basıncını gösteren “manometremiz” mevcuttur. Dalışımız esnasında bu göstergeyi sürekli ve düzenli olarak kontrol ederiz.

Örneğin dalışa 200 bar basınç ile başlayan bir dalgıç, 100 bar havası kaldığında dalış liderine ve/veya dalış arkadaşına “100 bar” işareti yapar ve havası 50 bar ‘a düştüğünde kendisine bir süre daha yetecek kadar havası olmasına rağmen tüm Dünya ‘da kabul görmüş bir güvenlik kuralı olarak dalış noktalanır ve yüzeye gelinir. Yani 50 bar hava kaldığında yüzeyde olmak mecburiyeti vardır. Bu koşullar altında sualtında havasız kalma ihtimali oldukça düşüktür ancak zayıf bir ihtimal ile de olsa kendimizi sualtının büyüsüne ve güzelliklerine kaptırarak bu basit güvenlik kurallarını ihmal edersek havamız tükenebilir. Havamız tükendiğinde bunu havanın çok zor solunmasından hemen anlarız. Bu durumda uygulanacak acil durum prosedürleri şunlardır :

Page 48: Kitap

48

1. Seçenek : Arkadaşımızın yedek hava kaynağı ile yükselme.

Derhal dalış arkadaşımıza “havam bitti” işareti yapıyoruz ve arkadaşımızın yedek hava kaynağını ağzımıza alıp solunumumuzu düzeltiyoruz, kol kola girip sakin ve yavaş bir şekilde birlikte yüzeye geliyoruz. Yüzeye geldiğimizde hemen nefesimiz ile denge yeleğimizi şişiriyor ve / veya ağırlık kemerimizi çıkarıp atarak solunumumuzu düzenliyoruz.

2. Seçenek : Kontrollü acil yükselme.

Eğer dalış arkadaşımızın yedek hava kaynağı yoksa ve derinliğimiz de 9 mt. veya daha sığ ise yüzeye doğru yavaşça yükselirken, regülatörü ağzımızdan çıkarmadan, regülatörün içerisine “aaaaaaaaaaaa” sesini veriyoruz. Yüzeye varana kadar bu sesi çıkarmaya devam ediyoruz. Böylece nefes tutmamış ve akciğerimizde genişleyen havayı boşaltarak yaralanmamış oluyoruz. Bu acil çıkış türüne “kontrollü acil yükselme” denir. Yüzeye geldiğimizde hemen nefesimiz ile denge yeleğimizi şişiriyor ve / veya ağırlık kemerimizi çıkarıp atarak solunumumuzu düzenliyoruz.

3. Seçenek : Çimlenerek yükselme.

Eğer dalış arkadaşımızın yedek hava kaynağı yoksa ve derinliğimiz 9 mt. den daha derin ise arkadaşımızın regülatörü ile “çimlenerek” yani sırayla ikişer nefes alarak yavaş yavaş yukarıya yükseliyoruz. Bu “çimlenme” esnasında arkadaşımız nefes alırken biz nefes tutmuyoru ve “aaaaaaa” sesi veriyoruz. Yüzeye geldiğimizde hemen nefesimiz ile denge yeleğimizi şişiriyor ve / veya ağırlık kemerimizi çıkarıp atarak solunumumuzu düzenliyoruz.

4. Seçenek : Pozitif yüzerlilikli acil yükselme.

Eğer dalış arkadaşımız sualtında bizden ayrılmışsa ve ona ulaşamıyacağımızı anlamışsak ve 9 mt. den daha derinde isek, ağırlık kemerimizi çözüp vucudumuzdan uzaklaştırarak atıyoruz. Yukarıya doğru yükselirken regülatörü ağzımızdan çıkarmıyoruz, “aaaaaaaaaa” sesini vererek yükseliyoruz. Yüzeye varana kadar bu sesi çıkarmaya devam ediyoruz. Böylece nefes tutmamış ve akciğerimizde genişleyen havayı boşaltarak yaralanmamış oluyoruz. Bu acil çıkış türüne “pozitif yüzerlilikli acil yükselme” denir. Riskli bir yükselme şeklidir zira üzerimizde ağırlık olmayacağı için yukarıya çıkış hızımız kabul edilebilir sınırların üzerine çıkabilir. Bu sebeple bu çıkış türü en son çare olarak düşünülmeli ve çıkış esnasında en azından el ve paletlerimizi yanlara açarak çıkış hızı düşürülmeye çalışılmalıdır. Yüzeye geldiğimizde hemen nefesimiz ile denge yeleğimizi şişiriyor ve / veya ağırlık kemerimizi çıkarıp atarak solunumumuzu düzenliyoruz.

Page 49: Kitap

49

DALIŞTA KULLANILAN EL İŞARETLERİ Sualtında haberleşmek için uluslararası olarak kabul görmüş standart işaretler kullanılır. Bütün işaretler açık, kesin ve öğretildiği gibi verilmeli ve işareti alan dalıcı tarafından de aynı açıklık, kesinlik ve doğrulukta yanıtlanmalıdır. Açık ve kesin olmayan veya değiştirilerek verilen işaretler iletişimde karışıklığa ve tehlikeli sonuçlara yol açabilir. Bu nedenle dalıcı, dalış sırasında arkadaşına derdini anlatabileceğinden ve arkadaşının anlatmak istediğini anlayabileceğinden emin olmalıdır. Dalış öncesi brifing sırasında işaretlerin tekrar edilmesi dalış esnasında meydana gelebilecek anlaşmazlıkları ortadan kaldıracaktır. YÜZEYDE KULLANILAN İŞARETLER :

Her şey yolunda ! Her şey yolunda mı ?

Sorun var ! Yardım edin !

Page 50: Kitap

50

SUALTINDA KULLANILAN İŞARETLER :

Her şey yolunda !, Her şey yolunda mı ?

Sorun var !

Yukarı çıkalım. Aşağı inelim.

Sen. O. Bu. Şu.

Anlamadım ! Tekrar et !

100 Bar havam kaldı.

50 Bar havam kaldı.

Havam çok azaldı.

Havam bitti !

Hava paylaşmalıyız !

Page 51: Kitap

51

Çok üşüyorum !

Başım dönüyor !

Kulağım açılmıyor !

Dur !

Buraya gel !

Sakin ol !

Yavaşla ! Hızlan ! Yakınlaşın !

Olumsuz ! Şimdi sen yap. Beni seyret. Tekrar yap. Yanlış oldu ! Bak.

Page 52: Kitap

52

GECE DALIŞINDA FENERLE YAPILAN İŞARETLER

Arkadaşının koluna gir veya elini tur. Hareketi kes.

Dikkat ! Bu yönde tehlike var !

( Misina, balık ağı, keskin bir şey vs… )

Her şey yolunda ! Problem var ! Her şey yolunda mi ?

Page 53: Kitap

53

DALIŞTA KULLANILAN BAYRAKLAR

Sportif dalış bayrağı. Gemicilikte Alfa bayrağı. Aşağıda dalgıç var anlamına gelir. Aşağıda dalgıç var anlamına gelir. ( Kırmızıdır, ortadaki çapraz şerit ( Solu beyaz, sağı mavidir ) ise beyazdır ) Bu bayrakları gören diğer tekneler, aşağıda dalgıç olduğunu anlayarak bayrağın yeterli mesafe uzağından geçmek, oraya demir atmamak ve emniyetli olmak zorundadırlar. DEKOMPRESYON VE DEKOMPRESYON HASTALIĞI : Azot emilimi derinlik artışından nasıl etkilenir ? Sıcaklık sabit kalmak koşuluyla bir sıvı içinde eriyen gaz miktarı o gazın kısmi basıncıyla doğru orantılıdır. Gazın basıncı arttıkça sıvıda eriyen miktarı da artar. (Henry Kanunu) İnsan vucudunun yaklaşık % 75 i sıvıdır. Bu sebeple dalış ne kadar derin olursa, solunan hava içerisindeki nitrojen (azot) gazı vucudumuzda çok daha fazla eriyerek karışır. Derinlik ve o derinlikte kalınan süre nitrojen (azot) emilimi ile doğrurdan ilgilidir. Azot emiliminin kritik seviyesi ne demektir ? Dekompresyon cetvelleri olarak adlandırılan cetveller bizlere, hangi derinlikte maksimum nekdar süre ile kalabileceğimizi bildirirler. Bu maksimum süreleri aşmaz isek vucudumuzda emilen azotun miktarı yukarıya normal bir çıkış sonucunda dekompresyon hastalığına (vurgun) mağruz kalmayacağımız seviyede olur. Ancak eğer bu süreleri aşarsak emilen azotun miktarı itibariyle yukarıya normal bir çıkış yapmamız imkansızlaşır, zira bu kadar azot miktarı ile bekleme durakları yapmadan yüzeye gelmek dekompresyon hastalığına (vurgun) yol açacaktır. Bu hastalık, vucudumuzda erimiş durumda bulunan azot gazının üzerinden kalkan basınç sebebiyle gaz hale dönüşmesi ve gaz kabarcıklarının da dolaşım sistemimiz içerisinde tıkanmalara ve dokularda baskılara yol açması olarak tanımlanabilir.

Page 54: Kitap

54

Azot emilimi kritik seviyesi aşılırsa ne yapılır ? Eğer bir şekilde, elimizde olmayan sebeplerle bellibir derinlikte müsade edilen kalış zamanımızı aşarsak, asla ve asla yukarıya normal yükselme yapmamalıyız. Bu durumda kullandığımız dekompresyon cetvelinin bize bildireceği duraklarda beklemeler yapmamız gerekecektir. Bu duraklara dekompresyon durakları, bu beklemelere de dekompresyon beklemeleri denir. Ancak sportif dalışlarda, dekompresyon beklemesi gerektiren dalışların yapılması yasaktır. Zira çoğu zaman bu beklemelerin yapılabilmesi, kullanılan hava miktarı ve donanımlar sebebi ile imkansız olabilmektedir. Bu da “vurgun” riskini beraberinde getirmektedir. Dekompresyon beklemesi gerektirmeyen ve limitlere uygun dalışar : “Sıfır Deko Dalış” veya “Dekosuz Dalış” olarak adlandırılır. Vurgun tedavisi, basınç odaları. Eğer tüm bu anlatılanlara rağmen, tüm kurallar ihlal edilerek aşırı miktarda azot yüklenilmiş olarak yüzeye gelinirse, bu azot dokularda gaz hale geçerek dekompresyon hastalığı (vurgun) a yol açar. Vurgun ile karşılaşılırsa, hastalanan dalgıca : 1.- Derhal saf oksijen solutmaya başlanır, 2.- Sırt üstü olarak gölge bir ortama yatırılır, 3.- Şuuru açıksa asprin verilir, 4.- Şok belirtilerine karşı gözlemlenir, 5.- Teknede yetkili sağlık personeli varsa serum ve gerekliyse sonda takılır, 6.- Gerekli enjeksiyonlar yapılır (dekort), 7.- Dalgıç saf oksijen solutulmaya devam edilerek mümkün olan en kısa süre içerisinde en yakın basınç odasına nakledilir. Vurgun hastalığı acil olarak basınç odası tedavisi gerektirir, aksi takdirde kalıcı hasarlar oluşabilir.

Page 55: Kitap

55

DİĞER ACİL DURUMLAR

Takılma : Sualtında bir yere takıldığınızı hissederseniz asla ani hareket yapmayın. Palet vurmayı bırakın, durun, nefsinizi düzenleyin, sakin bir şekilde durumu gözleyin ve takıldığınız noktayı tespit edin. Kendinizi kurtarmanın en kolay yolunu düşünün ve uygulamaya geçin. Dalış arkadaşınızdan yardım istemek, takılan ipi, misinayı ya da balık ağını vs.. takıldığı yerden çıkarmak son çare olarak da bıçağınızla kesmek alternatiflerinden birini uygulayın. Kendi etrafınızda ani geri dönüşler gibi refleksler durumun daha da kötüleşmesine yol açabilir. Dalış arkadaşını / liderini kaybetme : Bu durumda en fazla bir dakika boyunca etrafınıza 360 derece olarak bakınız ve kimseyi göremiyorsanız normal çıkış hızıyla dikkatli bir biçimde yüzeye geliniz, diğerleri de aynı şeyi yapacaklardır. Acil durum prosedürü budur. Buluşma noktası yukarısıdır. Aşağıda vakit kaybetmeyiniz. Kramp : Krampla karşılaşıldığında, dalış arkadaşımıza problem var işaretini yaparak kramp giren yeri göstermeliyiz. Kramp dalış sırasında genelde bacakların arka kısmında oluşabilir. Kasların ani ve istem dışı olarak kasılması, toplanmasıdır. Bu kasın tekrar uzatılması için de kası germek gerekir. Kendi krampımızı paletlerimizin ucunu tutup kendimize doğru çekerek çözebiliriz. Arkadaşımızın başına geldiğinde ise paletini ona doğru iteriz. Bu pozisyonda 15 – 20 saniye durunca kramp etkisi geçer ancak hemen palet vurmaya başlamamak gerekir. Kramp geçtikten sonra bir süre daha bekleyip ondan sonra da eskisine nazaran daha yavaş bir tempoda yüzmeye devam edilir. Aksi takdirde kramp tekrarlayabilir. Kusma : Kusma esnasında regülatörü ağzımızdan tam olarak çıkarmadan ağzımızın kenarında gevşek olarak tutmak ve serbest akış düğmesine basarak kusmak iyi bir fikir olabilir. Eğer regülatörün içine kusulduysa da kustuklarımız egzos bölümünden dışarı çıkacaktır, bunu kolaylaştırmak için serbest akış düğmesine basmalıyız. Hipoksia / Anoksia : Vücudun işlevlerini yerine getirebilmesi için belli bir düzeyde O2 gereksinimi vardır. Eğer O2 düzeyi çok düşükse , “hipoksia” oluşur. Vücuttaki bütün O2 kullanılmışsa “anoksia” ( oksijen yokluğu ) ortaya çıkar. Başlıca nedenleri şunlardır : 1- İstemli olarak nefes tutarak yapılan dalışlarda, istemsiz olarak şok ve boğulma vakalarında solunum durması veya bozukluğu sebepleriyle, 2- Anemi ( Kandaki 02 taşıyıcılarının sayısının azlığı ) “kansızlık” gibi durumlarda, 3- Ciddi bir kanamadan sonra ( O2 taşınması için yeterli kan olmaması ), 4- Gaz zehirlenmelerinden sonra ( Kandaki 02 taşıyıcılarının engellenmesi ), 5- Solunan gazda oksijen miktarında azlığı, 6- Regülatörde arıza, 6- Gerekli eğitime sahip olmadan deniz seviyesinden yüksekteki göl ve akarsularda prosedürlere uygun olmayan dalış. Boğulma : Hava yollarını sıvı girmesidir. Hipoksiadan , yorgunluk ya da soğuktan etkilenmiş bir dalıcı için yaşamsal tehlike söz konusudur. Su altında bilinç kaybı boğulmaya neden olacaktır. Başlangıçta doğal refleksler suyun akciğerlere girmesini önleyip mideye gönderir. Kişide hipoksia ve bilinç kaybı arttıkça su akciğerlere de girecektir. Sonunda birkaç dakika içinde , ölümle sonuçlanacak ciddi etkiler oluşabilir.

Page 56: Kitap

56

Hipotermi : Suyun ısı iletkenliği havadan yaklaşık 25 kat fazla olduğundan vücudun soğuk suyla doğrudan teması büyük enerji kaybına neden olur. İnsan vücudu işlevlerini sürdürebilmek için sabit bir sıcaklığa ( 37o C ) gereksinim duyar. Su içinde kontrol edilemeyen titremenin başlaması yani “tehlike sınırı”, iç sıcaklığın 20 C gibi az bir miktar düşmesiyle başlar, buna hipotermi denir. Dalış bu aşamada kesilmelidir. İç sıcaklık 330 C ye düştüğünde kalp atımı anormallikleri oluşur, titreme yerini kasılma ve kramplara bırakır , el becerisi giderek bozulur. İç sıcaklığın 300 C’ den aşağıya düşmesi durumunda bilinç kaybı, nabız, kan basıncı ve solunumda azalma ve göz bebeklerinin genişlemesi görülür. İç sıcaklık 250 C’ nin altına düşerse ise ölüm gerçekleşir . Hipertermi : İç sıcaklık artarsa terleme , su / tuz kaybı, kramplar , bilinç kaybı oluşur , buna hipertermi denir. Bu durum genellikle yazın çok sıcak havalarda kalın dalış elbiseleri kuşanarak, dalış öncesi bu elbiselerle teknede ve güneş altında uzun süre beklemek sonucunda olabilir. Bu durumlardan kaçınınız ve dalışa kısa süre kalan kuşanınız. Eğer hipertermi durumuna gelirseniz başınızdan başlayarak tüm vucudunuzu uzun uzun serin suyla yıkamanız, ağızdan bol sıvı almanız ve gölgede dinlenmeniz gerekecektir. Hipertermi beyin hasarlarına yol açabilir. Tükenme : Her dalıcı kendi sınırının ve becerisinin farkında olmalıdır. Dalış, irade isteyen ve güç harcanan bir spordur. İyi bir fizik kondisyon ve eğitim almamış dalıcı çok çabuk yorulacak ve tükenecektir. Eğer dalışta iyi dinlenmiş, enerjik, olumsuz düşünce ve endişelerden arınmış değil isek dalışa kendimizi veremeyeceğimizden önemli sorunlarla karşılaşmamız kaçınılmaz olacaktır. Asla ve asla eğitim sınırlarımız ve fiziksel sınırlarımız ötesinde dalışlar yapmamalıyız. Tükenme durumundaki bir dalgıç tamamen çaresiz duruma düşer ve bu tükenme hissi, dalgıçta aşırı stres ve strese bağlı panik ile birlikte kazaya yol açabilir. Sualtında bir problemle karşılaştığımızda öncelikle yaptığımız tüm işleri durdurmalı, nefesimizi düzenlemeli, problemleme yol açan faktörü ve çözüm yolunu düşünmeli daha sonra hareket etmeliyiz. Buna dalgıçlıkta “Dur, düşün, uygula” prensibi diyoruz. Vertigo : Bazen özellikle yukarıya çıkış esnasında kulaktaki denge sinirlerinin etkileşimi sonucunda bir baş dönmesi oluşur. Buna alternobarik vertigo denir. Yükselme sırasında östaki kanalından rahatlıkla boşalamayan ve genişleyen havanın orta kulağı fazla basınca maruz bırakmasından meydana gelebilir. Bu anda vertigoyu kulakta bir doluluk hissi ya da fazla basıncın dışarı çıkamamasından doğan bir acı hissi takip eder. Bu vertigo birkaç metre alçalmakla hemen geçer. Böyle bir durumda baş dönmeniz geçene kadar denge kaybı devam edebilir bu sebeple bir yere ya da arkadaşınıza tutunarak ve çenenizi sağa sola oynaratak bekleyin kısa sürede düzeleceksiniz. Vertigo aynı zamanda kulak zarının yırtılması ve kulağa su dolması sonucunda da oluşabilir. Bu durumda dalışı noktalayarak hekim desteği almanız gerekecektir.

Page 57: Kitap

57

Karbon monoksit zehirlenmesi : Tanımadığımız ve yetkisiz merkezlerde doldurulmuş tüpler ile dalmak iyi bir fikir olmayabilir. Zira tüp içerisine çok düşük miktarda Karbon Monoksit karışmış olması bile sualtında yüksek kısmi basınç altında solunacağından hafıza kaybı, baş ağrısı, bitkinlik, morarma ve bilinç kayıplarına yol açabilir. Karbon monoksit, benzinli veya dizel bir kompresörün egzos çıkışından bile tüpe karışabilir. Özellikle bu tür kompresörleri kullanırken rüzgarın yönüne dikkat etmek ve kompresörü yerleştirirken egzos çıkışının rüzgarın etkisiyle hava emilim bölümüne karışmasına mani olacak bir uygulama yapmak gerekir. Karbon dioksit zehirlenmesi : Dalış sırasında nefes tutarak hava tasarrufu sağlamaya çalışmak dokularda aşırı CO2 birikmesine yol açabilir. Arızalı bir regülatörden uzun süre ve zorlanarak nefes almak da aynı şekilde CO2 birikimini yükseltebilir. Bu durumda, baş ağrısı , kusma , konfüsyon , yüzde kızarma , hipoksia ve bilinç kaybı görülebilir. Sualtında asla nefes tutmamak, düzgün solunum yapmak ve bakımlı regülatörler kullanmak gerekir. Aşırı karbondioksit yüklenme durumuna “hiperkapnia” denir. DALIŞTA KULLANILAN MALZEMELER MASKE :

Ortamdaki ışık objelerden yansıyarak gözbebeğimizden geçerek gözün arka tarafındaki retina üzerinde objenin şeklini düşürür. Böylece görme gerçekleşir. Bu sistem odak noktaları ışığın havadaki kırılma indeksine göre düzenlenmiştir. Su, havaya göre çok daha yoğun bir ortamdır. Işığın sudaki kırılma indeksi

havaya göre farklı olmasından dolayı objenin şekli tam olarak retina tabakası üzerine düşmez ve bulanık bir görüntü oluşur. Maske, daha doğrusu maskenin camı ile göz arasındaki hava sayesinde net bir görüş sağlanır. Maskesiz yaklaşık 170 derecelik bir görüş açısına sahipken, maske ile bu açı 140 derece civarına düşer. Maske seçerken görüş açımızı daha fazla daraltmayacak bir maske tercih edilmelidir. Maskenin iç hacmi küçük ve burnu da içerisine alacak şekilde olmalıdır. Yüzücü gözlükleri burunu dışarıda bıraktığından dalış için uygun değildirler. Maskenin camı ısıl işlemde geçirilmiş yani Tempered cam olmalıdır. Maskenin kayışları çift bantlı kolay ayarlanabilir ve tercihen oynar başlıklı olmalıdır. Yüz yapısına uygun olmalıdır. Maske seçiminde dikkat edilmesi gereken en önemli konu, maskenin kayışlarını kafamıza geçirmeden maskeyi yüzümüze yerleştirip burnumuzdan nefes çekerek içindeki havayı boşalttığımızda yüzümüzde vakumlanıp durması gerekir. Nefes çekmeye devam ettikçe hava gelmemesi gerekir. Maske bu konumdayken düşüyor ya da hava gelmeye devam ediyorsa bu maskenin yüzümüze uygun olmadığı anlamına gelir. Hava geçen yerden dalış esnasında su da geçeceğinden dalışta maskemiz su alacaktır.

Page 58: Kitap

58

Numaralı gözlük kullanan dalıcılar özellikle 1 – 1,5 numaradan sonra optik cam kullanma ihtiyacı duyabilirler. Çift camlı olarak adlandırılan maskelere genellikle optik cam takılabilir. Ama üretici firmanın her çift camlı modeline de optik cam uymayabilir. Maske satın alınırken satıcıdan onay alınması gereklidir. Lens de kullanılabilir ancak geçirgen ve yumuşak lensler tercih edilmelidir. Maskenin yüze temas eden kısmı tercihen silikon olmalıdır. Silikon malzemeler şeffaf, siyah ve metalflex renklerde olabilir. Yeni maskelerde yaşanan en önemli problem ise buğu yapmalarıdır. Bu sorun en pratik olarak maskenin iç tarafındaki cama tükürülüp, ovalanarak ve suda çalkalanarak çözülür. Piyasada satılan buğu önleyici sprey yada sıvılar yeni maskelerde bazen yeterli olmayabilir. Bir diğer çözüm yolu ise maskenin iç taraftaki camının üzerine beyaz diş macunu sürülüp iyice sıvanır, dalış yapılacak günü sabahında ise maskedeki diş macunlarını yıkamak başlangıçta oluşacak buğu problemini en aza indirecektir. ŞNORKEL :

Bir dalıcının kafasını suyun üzerinde tutarak uzun mesafeler yüzmesi oldukça yorucudur. Ayrıca, su yüzeyinde maske ile dibi seyrederken nefes almak için sürekli kafamızı dışarı çıkartmak zorunda kalırız. Bu nedenle kafamızı sudan çıkartmadan nefes almamızı sağlayan ağız kısmında diş ve dudaklarımızla tutabileceğimiz maps adı verilen bir parça bulunan J şeklindeki borulara şnorkel adı verilir. Scuba dalıcısının snorkeli olması; dalış noktasına satıhtan yüzmek, dalış çıkışında tekneye yada kıyıya yüzmek için gereklidir. Çeşitli snorkel tiplerine rastlamak mümkün olup, körüklü, subaplı, dalga kıranlı gibi tipler mevcuttur. Snorkel ile dalış yaptığımızda borunu içerisine su dolacağından yüzeye çıkınca hemen nefes almamız mümkün olmaz. Yapılması gereken ciğerimizde mevcut havayı ağzımızdan kuvvetlice dışarı üfleyerek balinalar gibi borunun içindeki suyu hava tazyikiyle dışarı püskürtmeliyiz. Bu sayede borudaki su tahliye olacağından ağız yoluyla tekrar nefes almamız mümkün

olacaktır. Tahliye valfli tiplerde ise borudaki suyun ağırlığından ötürü daha az hava üfleyerek suyu kolayca tahliye etmek mümkündür. Sanılanın aksine snorkel borusunun uzun olması avantajdan çok dezavantaj getirir. Ciğerlerimizin çalışma basıncı suyun 50 cm. altında vücudumuza etki eden ortam basıncını yenemez. Ayrıca. İç çapı çok büyük, botu uzun snorkeller de verdiğimiz nefes borunun içerisinden yeteri kadar tahliye olmayacağından biriken karbondioksit tekrar nefes aldığımız havayı kirletecek ve karbondioksit zehirlenmesine yol açacaktır. Buna göre snorkel 30 – 35 cm. boyunda olmalıdır.

Page 59: Kitap

59

PALET :

Sualtında ve yüzeyde dalıcılar sürtünme kat sayısı yüksek malzemeler kullanmak zorunda olduğundan yüzebilmek için palet kullanmak zorundadırlar. Dalıcının su içerisindeki hareketini sağlayan en önemli araç, bacağın ayak doğrultusunda uzamasını sağlayan palettir. Ayağa oturan kısım ve pala adı verilen uzantısı olan iki kısımdan meydana gelmekle beraber paletlerin pala yüzeyleri tüplü dalış için dizayn edilmişolmalıdır. Suyun direncini azaltıp, hızı arttırmak için pala kısmına kanal yada kanallar açılmıştır. Paletleri açık ve kapalı tip olmak üzere ikiye ayırabiliriz :

Kapalı paletler : Kapalı paletler daha ucuz ve çoğunlukla hafif, kolay kullanımlıdırlar. kapalı paletler çıplak ayağa giyilmesi gerektiğinden tabanlı patikle giyilemezler. Açık paletler : Soğuktan korunmak için dalıcılar patik giymeleri gerekir, kolay giyilebilmesi için fermuarlı, kıyıda veya teknede yürürken zarar görmemek için tabanlı patiklerin tercih edilmesi faydalıdır, Bu durumda da açık tip palet kullanılması gereklidir. Açık paletler tüplü dalış için dizayn edilmiş daha performanslı paletlerdir. DALIŞ ELBİSELERİ :

Dalıcının su içerisinde ısı kaybını azaltmak için dalış elbisesi kullanması gereklidir. Dalış elbiseleri neop- ren adı verilen özel bir kumaştan imal edilmişlerdir. Islak ve kuru olmak üzere iki çeşit elbise mevcuttur. Islak elbiseler neop-ren malzemeden imal edilmişler 3 mm. 5 mm. veya 7 mm. kalınlıkta olabilirler. İç kısımları jarse kaplı

elbiseler kolay giyilmeyi, estetik renkleri nedeniyle tercih edilebilirler. Ülkemiz sularında yaz-kış dalış yapılacağı göz önüne alınacak olursa ideal kalınlık seçimi 5 mm. olmalıdır.

Page 60: Kitap

60

Kuru tip elbiseler ise, neopren veya daha sık dokusuyla su ve hava geçirmeyen ince membran malzemeden, patikler elbiseyle birleşik, boyun ve kollar su sızdırmaz contalı ve fermuarlar da aynı şekilde su sızdırmaz özelikte imal edilirler. Kuru tip elbiselerin içine tulum şeklinde iç elbise yada günlük hayatta kullandığımız yün dokuma kıyafetler giymemiz ısı kaybını önemli ölçüde azaltacaktır. Fermuarın bozulması yada elbisenin delinmesi riskine karşı özel tamir takımı bulundurmak ve elbiseye özel bakım gereklidir. Ayrıca, artan ortam basıncının etkisiyle elbisenin içine basıncı eşitleyecek su girişi olmadığından sıkışma problemi yaşanacaktır. Bunu önlemek için elbisenin içine hava basılması gerekir. Tüm bu nedenlerle kuru tip elbisenin kullanımı için özel eğitim ve tecrübe gereklidir. Çok soğuk ortamlarda gerekli olması ve diğer elbise çeşitlerine göre fiyat yüksekliği nedeniyle ülkemizde pek yaygınlaşmamıştır. ELDİVEN-PATİK :

Soğuk ortamlarda el ve ayaklardan ısı kaybını önlemek, kıyıda yere basarken yaralanmayı önlemek ve elerimizi sert cisimlerden, zararlı deniz canlılarından korumak için patik ve eldiven giyilmesi gereklidir. Patikler sert tabanlı, çorap şeklinde, fermuarlı ve fermuarsız tipleri mevcuttur. AĞIRLIK KEMERİ :

Sualtında kullandığımız malzeme ve ekipman, özellikle son derece pozitif yüzerlilikli olan dalış elbisesi nedeniyle batabilmek için üzerine kurşun ağırlıklar takılabilen ağırlık kemerleri kullanılır. Ağırlık kemerlerinin “cepli” olan modelleri de vardır ve daha konforlu bir kullanım imkanı sağlar.

Page 61: Kitap

61

REGÜLATÖR :

Sualtında nefes alabilmemiz için bize dış ortam basıncına eşit basınçta hava solutacak bir regülatöre ihtiyaç duyarız. Regülatörlerimiz bu işi iki kademede yaparlar. Birinci kademede tüpteki çok yüksek basınç, ortam basıncının 8 ila 10 bar üzerindeki bir basınca düşürülür buna ara basınç denir. İkinci kademede ise ara basınç, ortam basıncına yani soluma basıncına düşürülür.

Regülatör birinci kademeleri üzerinde yüksek basınç çıkışları ve alçak basınç çıkışları mevcuttur. Yüksek basınç çıkışlarına sadece konsol dediğimiz donanımımızı takarız. Konsolumuzda tüp basıncını ve derinliğimizi gösteren göstergeler mevcuttur. Alçak basınç çıkışlarına ise regülatörümüzü, ahtapotumuzu ve bc şişirici hortumumuzu takarız. Ragülatör birinci kademesi ile konsol arasındaki hortuma yüksek basınç hortumu, regülatör birinci kademesi ile ikinci kademe, ahtapot ve bc arasındaki hortumlara da alçak basınç hortumları denir. Regülatörler tüpün vanasına bağlanış şekline göre DIN veya INT (Yoke) regülatör olarak ayrılırlar. DIN modeller tüpün vanası içinevidalanarak girerken, INT modeller nal tabir edilen bir mekanizma ise vanaya sıkıştırılarak kullanılırlar. Tüm dalış malzemelerimiz hayati öneme sahip malzemelerdir.Ancak regülatörümüz soluduğumuz havayı sağladığı için en hayati malzememiz olarak değerlendirilebilir. Birinci kademenin tüpün vanasına bağlanan hava girişi sızdırmaz bir tapa ile kapatılmıştır.Bu tapa ancak regülatör tüpe monte edileceği zaman açılmalı ve hiçbir zaman regülatörün 1.kademesinin içine su kaçırılmamalıdır. Tüm malzemelerimiz olduğu gibi regülatörümüz de güneş altında bırakılmamalıdır. Rastgele bırakıldığı zaman üzerine gelebilecek bir darbeyle bazı parçalarının kırılabileceği unutulmamalıdır ve mutlaka dalış sonrası tatlı su ile yıkanılıp öyle kaldırılmalıdır.Yıkama sırasında birinci, kademedeki tapanın (toz kapağı) iyi yerleştirildiğine dikkat edilmelidir.Özellikle tüpe bağlı iken taşıma sırasında su içinde veya kıyıda regülatörümüzün hiç bir parçası yere değmemelidir,aksi halde içine kaçabilecek kum, çakıl, toprak dalış esnasında regülatörümüzün arızaya geçmesine sebep olabilecektir. AHTAPOT :

Regülatörümüzün birinci kademesine bağlanan ve acil durumda dalış arkadaşımıza hava vermemizi sağlayan yedek ikinci kademedir. Hortumu sarı ve daha uzundur.

Page 62: Kitap

62

KONSOL :

İkili konsol Üçlü konsol Regülatörümüzün birinci kademesine takılır. Tüpte kalan hava basıncını gösteren bir manometresi, derinliğimizi gösteren bir derinlik göstergesi ve opsiyonel olarak bir pusulası olabilir. TÜP :

Sualtında yeteri kadar kalabilmemiz için soluyacağımız havayı yanımızda depolamamız gerekir.Atmosferik şartlarda bu hava en az bir telefon kulübesi kadar yer kaplayacaktır.Bir telefon kulübesiyle dalmamız mümkün olmadığına göre yüksek basınçta sıkıştırılmış (200-300 atm) hava tüpleri ile dalmamız ve regülatör yardımıyla bu havayı ortam basıncında solumamız gerekmektedir. Amaçlarına göre tüpler 10 – 12 – 15 – 18 litre ve hatta 2x10 litre veya 2x12 litre gibi modellerde olabilirler. Tüplerin yapıldığı malzemeler çelik veya alüminyum alaşımları olabilir ve birbirlerine göre avantaj ve dezavantajları vardır.Çelik tüpler korozyona daha az dayanıklı ve daha fazla bakım gerektirirler.Alüminyum tüpler ise daha fazla et kalınlığına sahiptirler ve daha pozitiftirler, daha fazla ağırlık takmamız gerekebilir.

Page 63: Kitap

63

Tüplerimiz patlama riski taşıyan bir ekipmandır.Uzun süre ve sık kullanılmış bir veya birkaç kere darbe almış ,kullanım basıncı üzerinde basınçlarda kullanılmış, aşırı derecede korozyona uğramış tüplerde bu risk artar. Her beş yılda bir hidrostatik teste tabii tutulmalıdır.Test yapılmamış tüplerin kullanımı ve dolum yapılması sakıncalıdır. Testi yapılmış ve uygun kullanılmış tüplerin patlama riski yoktur denebilir. Tüplerin üzerinde imalatçı firma ismi,hacmi, kullanım ve test basınçları, boş ağırlığı, üretim ve bir sonraki test tarihi , malzeme kodlanması imal ettiren firma bilgileri yazılıdır. ( Bakınız şekil 5.1 )

Tüplerimizin , dalış zamanı, teknede veya herhangi başka bir yerde dik olarak bırakılmaları düşme riski oluşturduğundan sakıncalı olup her zaman tüpümüzün yere yatırılması ve yuvarlanma riskine karşı desteklenmesi veya dik durması halinde sabitlenmesi gerekmektedir. Tüpler bir yerden bir yere taşınırken ,düşürme ihtimaline karşı yere olabildiğince yakın taşınmalıdır.Tutma sapı olamayan tüplerde vanadan taşınırken elimizle vanayı açma ihtimaline karşı vanayı kapamaya zorlayacak şekilde taşımalıyız. Uzun süre kullanılmayacak tamamen boşalmış tüpler içine hava girişi olacaktır, bu da tüpün içine nem girmesi demektir. Nem tüp içinde korozyon nedeni olacak, hem de dalıcı için kullanılması sağlık yönünden sakıncalı bir hava oluşacaktır. Ayrıca tüpün tamamen dolu olarak saklanması 200 atm gibi yüksek bir basınçtan dolayı metal yorulmasına sebebiyet verecektir ki bu da tüpümüzün ömrünü kısaltacaktır. Bu sebeplerle uzun süre kullanılmayacak tüplerin dik olarak içinde az bir basınçla (10 - 30 atm) depolanması gerekir. Böylece içindeki basınçlı havadan dolayı içine dışarıdan nem girişi olmayacaktır.Ayrıca eğer tüpün içinde sıvı varsa dik durduğundan dibinde et kalınlığının en fazla olduğu bölgede kalacak ve korozyon etkisi en az düzeyde tutulmuş olacaktır.

Page 64: Kitap

64

Tüp Vanaları :

Tüpümüzdeki yüksek basınçlı havayı kullanabilmemiz için regülatöre gereksinim duyduğumuzu daha önce görmüştük. Bu regülatörün tüpe takılması ve tüpteki havanın birinci kademeye geçmesine izin vermek, gerektiğinde hava yolunu kapamak için tüpümüzün boğaz kısmına vidalanarak monte edilmiş vanaları kullanırız. Değişik tipte vanalar olmakla birlikte en genelinde vanaları bir musluğa benzetebiliriz.Saat ibresi yönünde kapanır ve ters yönde açılır. DIN ve INT normu vanalara rastlanabilir. Bu vanaların normları basit bir adaptörle birbirine çevrilebilirler ve aynı normda regülatör kullanılması gerekir. Eskiden rezervli vanalar kullanılırdır. Bu vana türü tüpte hava azaldığında hava akışını otomatik olarak keserdi, bizlerde havanın azaldığını anlar ve rezerv kolunu açarak son kalan havayı de kullanarak yüzeye gelirdir. Ancak günümüzde tüp basıncını gösteren manometreler kullanıldığı için rezerv vanaya ihtiyaç hissetmiyoruzç En yaygın olarak rastlayacağımız INT normu vanalarda regülatörün takıldığı bölümde Oring adı verilen dairesel kesitli sızdırmazlık contası vardır. Bunun olmaması durumunda hava basınçla dışarı kaçarak regülatöre yeteri kadar gelmeyecektir. Oring’in çapaklı,tuz kristalleri birikmiş veya çizilmiş,yırtılmış veya deforme olması hallerinde Oring patlaması dediğimiz olay gerçekleşebilir ve yine tüpteki hava dışarı kaçarken regülatörümüze yeterli hava gelmeyecektir. Bu durumda hava hızla boşalır ve su dışındaysa bayağı gürültüye sebep olur. Bunun olamaması için regülatörü vanaya monte etmeden önce Oring kontrol edilmelidir. BC (Denge Yeleği) :

Buoyancy Control (Yüzerlilik Kontrol donanımı) – “BC”

BC tüpümüzün üzerine monte edilir ve tüpten gelen alçak basınç hortumuyla veya ağızla şişirilebilen, ceket gibi giyilebilen bir ekipmanımızdır. İçine hava verilmek suretiyle bizi dalış öncesi ve sonrası yorulmadan su üstünde tutar. BC’mizi inflator denilen düğmeleri ile kontrol ederek, gerektiğinde şişirir, gerektiğinde indiririz.

Page 65: Kitap

65

Derinlikle birlikte basınç ta artacağından elbise kalınlığı azalacaktır. Bu da kaldırma kuvvetinin azalmasına yol açacak ve derinde yüzerliliğimiz negatif olacağından batmaya başlayacağız. Bu aşamada BC’mizin içine yeteri kadar hava vermek suretiyle yüzerliliğimizi nötr hale getirerek daha konforlu bir dalış yapabiliriz. Bu durumda paletlerimizi aşağı doğru vurup sabit durmaya çalışmak yerine sadece yatay pozisyonda vurarak rahatça ilerlememiz mümkün olacaktır.

BC’lerimiz de yine diğer tüm dalış malzemelerimiz gibi dalış günü veya gezisi sonrası tatlı su ile her tarafı iyice yıkanıp tuzlu sudan arındırılmalıdır. Hatta inflatörden içine su doldurup tahliye valflarından bu suyu boşaltmak suretiyle bc nin iç bölümünde de tuzun kötü etkilerini önlemiş oluruz. DİĞER ÖNEMLİ DALIŞ DONANIMLARI :

Pusula Bıçak Fener Bilgisayar Çanta Dalış sayımız ilerledikçe, sualtında yön bulmamızı sağlayan bir pusulanın, takılma dolanma gibi durumlarda kurtulmamıza sağlayacak bir bıçağın, mağara ve gece dalışlarında daldığımız bölgeyi aydınlatmamızı sağlayacak bir dalış fenerinin, dekompresyon hesaplamalarımızı otomatik olarak yaparak hata yapmamıza mani olacak bir dalış bilgisayarının ve tüm donanımlarımızı emniyetli bir şekilde taşımamızı sağlayacak bir dalış çantasının aslında ne kadar önemli donanımlar olduğunu farkederiz.

Page 66: Kitap

66

DENİZ EĞİTİMLERİ : MALZEMEYİ HAZIRLAMA :

Tekne hareket edip dalış bölgesine doğru yol alırken sizlere dalış malzemeleriniz dağıtılacaktır, lütfen aşağıda sayılan 7 adet malzemeyi tamamen aldığınıza emin olun ve malzemelerinizi giyinme öncesinde geçecek süre içerisinde başka arkadaşlarınıza karışmayacak bir şekilde muhafaza ediniz. Aksi takdirde tam dalış öncesinde giyinme aşamasında malzemelerinizden bir veya bir kaçının kayıp olduğunu fark etmeniz sizi olumsuz etkileyebilir.

1.- BC (Denge yeleği), 2.- Regülatör, 3.- Elbise, 4.- Palet, 5.- Patik, 6.- Maske, 7.- Ağırlık Kemeri, Giyinmeye başlamadan evvel öncelikle “BC” nizi ve regülatörünüzü size verilen tüpe monte ediniz. Teknede dolu tüpler genellikle ağızları bantlanarak işaretlenmişlerdir. Yanlışlıkla boş tüp takmayınız. Eğer regülatörünüz INT regülatör ise INT adaptörü üzerinde takılı olan bir tüp kullanmalısınız, eğer regülatörünüz DIN regülatör ise üzerinde adaptör (göbek) takılı olmayan bir tüp kullanmalısınız. Tüplerinize INT adaptörü ( göbek ) takıp çıkarmak için ALYAN anahtarı kullanılır.

Bu anahtarı eğitmenlerinizden ve tekne görevlilerinden temin edebilirsiniz. Ayrıca INT adaptörlü tüpler kullanılırken adaptör üzerindeki iç ve dış “o ring” ( Conta ) lerin takılı ve sağlam olduğuna emin olunuz. Aksi takdirde tüpünüz regülatörün takıldığı vana kısmından hava kaçıracaktır.

Page 67: Kitap

67

Tüpünüzü açarken tüp basınç göstergesi (manometre) ve derinlik göstergesi (derinik geyci) nin bulunduğu KONSOL unuzu aşağıya doğru çeviriniz, bu basit bir güvenlik tedbiridir. Montajı bitirip tüpünüzü açtıktan sonra, tüpünüzde kaç bar hava olduğuna bakınız, en ideali tüpünüzde 200 bar hava ile dalışa başlamanızdır ancak 180 bara kadar tolere edilebilir. Lütfen 180 barın altında hava görürseniz eğitmeninize danışınız.

BC arka kayışının tüpü sıkı kavradığına ve düzgün takıldığına emin olun. BC nin ense hizası tüpün vanasından 2 – 3 parmak yukarıda olacak şekilde monte edilmiş olmalıdır.

Ayrıca scuba cihazınızın regülatörlerinden düzgün hava gelip gelmediğini ve bc şişirici ve indirici düğmelerinin düzgün çalışıp çalışmadığını kontrol ediniz.

Page 68: Kitap

68

KUŞANMA : Kuşanma esnasında şu sıralamaya uyunuz :

1.- Elbise : Eğer hava ve su çok sıcaksa elbisenin sadece üst yada sadece alt parçasını giyebilirsiniz. Bu sizin daha az kurşun ağırlık kuşanmanızı sağlayacak ve daha rahat bir dalış yapma imkanı verecektir. En fazla ısı vücudun üst kısmından kaybedildiği için tek parça giyinmeyi tercih edecekseniz sadece üst parçayı giymenizi tavsiye ediyoruz. 2.- Patik : Eğer patiksiz giyilen kapalı tip bir palet kullanıyorsanız patik giymenize gerek kalmayacaktır. 3.- Ağırlık Kemeri : Lütfen ağırlıkların kemer üzerinde simetrik dizilmiş olduğuna emin olunuz. Zira belde dengeli dağılmamış ağırlıklar size sualtında denge kaybettirerek rahatsız olmanıza yol açacaktır. Örneğin 2 Kg. lik 3 adet ağırlık takıyorsanız ( toplam 6 kg. ) ağırlıklardan biri tam omurga üzerine, biri belin sol tarafına, biri belin sağ tarafına denk gelecek şekilde takılır. Eğer 2 Kg. lik 4 adet ağırlık takıyorsanız ( toplam 8 kg.) ağırlıklardan biri belin sol ön tarafında biri sağ ön tarafında, biri sırt hizasında sol arkada, diğer sırt hizasında sağ arkada bulunmalıdır.

Eğer 2 Kg. lik 5 adet ağırlık takıyorsanız ( toplam 10 kg. ) ağırlıklardan biri belin sol ön tarafında biri sağ ön tarafında, biri sırt hizasında sol arkada, diğer sırt hizasında sağ arkada, sonuncu kurşun ise tam omurga üzerinde bulunmalıdır. 6 – 8 veya 10 kg. lik kemerlerden hangisini takacağınızı eğitmeninize danışınız. Ancak genel bir bilgi olarak “ sualtında sabit oturmanızı gerektiren eğitim dalışlarınızda “ geçerli olmak üzere şu çizelgeye uyulabilir. Teknedeki kurşunlar 2 Kg. lik ve 1 Kg. lik biçimlerde mevcuttur lütfen eğitmenlerinize hangi tür kurşunların 2 kg. lik hangi tür kurşunların 1 kg. lik olduğunu sorunuz.

Page 69: Kitap

69

Çelik Tüp İle : Vucut ağırlığı Tek Parça Elbise Çift Parça Elbise 45 – 55 kg. vücut 6 Kg. 8 Kg. 56 – 65 kg. vücut 7 Kg. 9 Kg. 66 – 75 kg. vücut 8 Kg. 10 Kg. 76 – 85 kg. vücut 9 Kg. 11 Kg. Alüminyum Tüp İle : Vucut ağırlığı Tek Parça Elbise Çift Parça Elbise 45 – 55 kg. vücut 7 Kg. 9 Kg. 56 – 65 kg. vücut 8 Kg. 10 Kg. 66 – 75 kg. vücut 9 Kg. 11 Kg. 76 – 85 kg. vücut 10 Kg. 12 Kg.

4.- Scuba : Lütfen Scubayı kuşanırken ve kuşandıktan sonra vücudunuzu öne eğiniz ve suya giriş platformuna doğru öne eğik olarak yürüyünüz. Dik durmaya çalıştığınızda hem belinize yük binerek sizi rahatsız edecek hem de dengenizi kaybetmenize yol açabilecektir. BC göbek ve omuz kayışlarını iyice sıkılaştırınız.

5.- Palet : Paletlerinizi giyerken lütfen vücudunuzun öne eğik pozisyonunu muhafaza ediniz. Sağ paletinizi giyerken vücudunuzu sağa doğru eğip sağınızdaki bir kişiye sağ elinizle tutunup paleti sol eliniz ile takıp kayışlarını sol eliniz ile gerdiriniz... Sol paletinizi giyerken vücudunuzu sola doğru eğip solunuzdaki bir kişiye sol elinizle tutunup paleti sağ elinizle takıp kayışlarını sağ elinizle gerdiriniz. Rahatınız için palet kayışlarınızın sağdan ve soldan eşit olarak sıkıldığına emin olunuz.

Page 70: Kitap

70

6.- Maske : Maskenizin kayışının aşırı gergin olmaması gerekmektedir aksi takdirde maske yüzünüze aşırı yapışacak, ve maske tahliyesi hareketinde zorlanacaksınız. Ayrıca yüzünüzde aşırı bir baskı oluşacağından rahatsız olacaksınız. Aşırı gevşek takılmış bir maske de içine sürekli su alarak sizi rahatsız edecektir. En doğrusu yüzünüzü ve burnunuzu acıtmayacak kadar gergin ancak kolay boşaltılabilecek kadar gevşek orta karar bir kayış gerginliğidir. Maskenizi taktıktan sonra arka kayışının kıvrılmamış ve düzgün olduğuna emin olunuz. Kayış başın çevresinin en geniş olduğu bölüme denk gelecek şekilde takılmış olmalıdır. Maske içerisine saç tellerinizin sıkışmadığına emin olunuz zira bu durumda maskeniz su

alacaktır. Son olarak da maskenizin silikon kenarlarının yüzünüze tam olarak oturduğunu ve kıvrılmadığını kontrol ediniz aksi takdirde maskeniz yine su alacaktır. Ayrıca eğer elbisenin başlığını takıyorsanız maskenizi başlığın üzerinden takacağınızı unutmayınız. Maske silikon kenarlarının başlığın üzerine gelmemesine dikkat ediniz, aksi takdirde yine su alacaktır. Dalış öncesinde maskenin iç camına bol bol tükürünüz ve suya girmeden evvel bir kez suya sokup çıkarınız (fazla yıkamayınız) bu maskenizin buğu yapmasına mani olacaktır. Sürekli buğu yapan bir maske sizin dalışınızın keyifsiz olmasına yol açar bu sebeple tükürme işlemini ihmal etmeyiniz. Buna rağmen buğu oluşuyorsa, kısmi maske tahliyesi hareketini öğrendikten sonra buğu yapan maskenize arada bir su alıp boşaltarak buğusunu temizleyiniz. SUYA GİRİŞ :

Tüpünüzün sonuna kadar açık olduğuna emin olunuz tüpler saatin tersi yönünde açılırlar, saat yönünde kapanırlar. Tam açık olmayan bir tüp vanası derin dalışlarda tüpünüz dolu olmasına rağmen havanın zor gelmesi hatta gelmemesi problemine yol açabilir. Maskenin düzgün takıldığına, ağırlık kemerinizin düzgün takılı olduğuna, BC kayışlarının düzgün ve gergin olduğuna, palet kayışlarının düzgün takılmış ve sıkılaştırılmış olduğuna emin olduktan sonra suya giriş platformuna yaklaşınız. Ayaklarınızı birleştiriniz, paletlerinizin uç pala kısımları tamamen platformun dışına taşacak şekilde paletin sadece arka bölümü platformda olacak şekli alınız. Regülatörünüzün ağızlığını ağzınıza alınız, birkaç kez derin derin soluk alınız, sağ

elinizin avuç iç kısmı ile regülatörünüze ve aynı elinizin parmak uçları ile maskenize bastırınız, sol elinizi arkaya alarak tüpünüzü alt taraftan tutunuz. BC nizi şişiriniz. Bu

Page 71: Kitap

71

pozisyonda iken bir an için dimdik durunuz, suya değil karşıya bakınız ve dimdik dururken asla zıplamadan, sıçramadan sağ ayağınızı kaldırıp suya bir adım atınız bu esnada vücudunuzun dik pozisyonunu muhafaza etmeniz önemlidir, suya girerken sol ayağınızdaki paletin pala kısmının ön yüzü suya çarpacak şekilde sol ayak bileğinizi arkaya doğru bükünüz. Bu sizin suya girdiğinizde başınızın suya batmamasını ya da az batmasını sağlayacak bir giriş pozisyonudur. Lütfen suya girerken asla ve asla zıplamayınız, sıçramayınız. Sadece ve sadece adım atarak suya giriniz. SU ÜZERİNDE BEKLEME ANI : Suya girdikten sonra teknedeki dalış amirine dönerek OKEY işareti veriniz, regülatörünüzü ağzınızdan çıkarınız, maskenizi asla alnınıza almayınız boynunuza indiriniz ve daha sonra sizi suda karşılayan eğitmeninizin göstereceği halata tutunup diğer arkadaşlarınızın da suya girmelerini bekleyiniz. Bu esnadan BC niz şişik olmalıdır. Bekleme anında ne kadar az hareket ederseniz , dengenizi muhafaza etmeniz o kadar kolay olacaktır. Vücudunuz hafif öne eğik ve dik pozisyonda durmanız dengenizi daha rahat temin etmenizi sağlar, vücudu arkaya doğru verdiğinizde bacaklarınızı ve paletleriniz suyun üzerine doğru çıkarak sizi rahatsız edecektir. Daima dik pozisyonda ve vücudunuz hafif öne eğik olarak bekleyiniz. Buddy nizin yanından ayrılmayınız, asla ve asla başınızı suyun içerisine sokmayınız, eğitmeninizin talimatı olmadan deneme amaçlı olsa dahi asla ve asla suyun altına girmeyiniz. Yüzeyde beklemelerde sürekli olarak eğitmeninizi izleyiniz ve dinleyiniz. Buddy niz ile birlikte birbirlerinizin son kontrollerini yaparak vakit geçiriniz. Talimatlara kulak veriniz. ALÇALMA : Eğitmeniniz sizleri rahatça oturtup çalıştırabileceği bir zemin yapısı bulur ve sizi o zemin üzerine götürerek birer birer aşağıya indirir, bu esnada bir diğer eğitmen yardımcısı ya da eğitmen aşağıda sizi beklemektedir. Burası en fazla 2 – 3 metre derinliğinde son derece sığ bir çalışma ortamıdır. Eğitmeniniz ile iniş konusunda mutabık kaldıktan sonra maskenizi düzgün bir şekilde takınız, regülatörünüzü ağzınıza alıp düzgün nefes alıp veriniz ve İNİŞ işaretini veriniz. Sol eliniz ile BC indirici düğmesini tutunuz ve kolunuzu mümkün olan en yüksek noktaya gergin bir şekilde kaldırarak indirici düğmeye basınız ve “BC” nizdeki havayı boşaltarak gösterilen zemine alçalıp dizlerinizin üzerine oturunuz, bu esnada bacaklarınız arkaya kıvrık ve ayak bilekleriniz ( paletleriniz ) arkaya doğru gergin durumda olmalıdır. Her ne kadar ilk dalışlarınızda ineceğiniz derinlikler 2 – 3metre ile sınırlı olsa da kulak eşitleme (valsalva) hareketi her tür alçalmalarda yapılması gereken bir harekettir. Alçalmalarda kulak eşitlemek son derece önemlidir. Kulaklarımızın incinmemesi için muhakkak alçalma esnasında sağ elimizin işaret ve baş parmakları ile burun deliklerimizi sıkı sıkı kapatıp ağzımızdan çektiğimiz derin nefesi burnumuza doğru üfleyerek kulaklarımızın açılmasını sağlamak gerekir. Buna kulak eşitleme hareketi, ya da kulak açma hareketi denir. İnişin ve derinleşen sualtı yüzmelerinin her aşamasında kulağınızın sıkışmasını beklemeden sıklıkla kulak eşitlemeniz gerekmektedir.

Page 72: Kitap

72

SUALTINDA SOLUNUM : Sualtında hızlı ve kesik kesik solunum uygun değildir. Aşırı hızlı ve kesik kesik soluduğunuzu hissediyorsanız lütfen o anda yapmakta olduğunuz bütün işlemleri durdurarak sakinleşin, dinlenin ve soluk alıp verişinizi aynı karada olduğu gibi derin derin ve yavaş yavaş olacak şekle getirin. Düzgün ve atlamasız solunum vücudunuzun ihtiyacı olan oksijenin alımını olumlu yönde etkileyeceği için sualtında daha sakin ve daha kontrollü olmanız sonucunu da beraberinde getirecektir. Sualtında asla ve asla nefes tutmayınız, ne otururken, ne gezerken, ne alçalırken, ne de yükselirken yani dalışın hiçbir aşamasında nefes tutulmaz. (Kapalı ortamlardaki gazlar basınç arttıkça daralır, basınç azaldıkça genişlerler bunu asla aklınızdan çıkarmayınız.) Solunum esnasında ağzınıza su geldiği hissine kapılırsanız lütfen silikon ağızlığı (maps) ağzınıza düzgün yerleştirin, dudaklarınız ile iyice sarınız ve serbest akış (free flow) düğmesine birkaç kez basarak rahatlayınız. Buna rağmen rahatsızlığınız sürüyorsa muhtemelen mapsı ağzınıza düzgün alamıyorsunuz demektir, son çare olarak eğitmeniniz sizi yukarıya getirerek mapsı ağzınıza anlatılan şekilde düzgün olarak almanız gerektiğini bir kez daha hatırlatacaktır. Unutmayınız ki gereksiz heyecan ve evhamlar sizi çok basit bir takım işlemleri yapmaktan alıkoyarak hata yapmanıza yol açacaktır. Bu sebeple lütfen anlatılanları iyi dinleyiniz ve gözlemleyiniz, sorularınız var ise eğitmenlerinize danışınız, asla ve asla zihninizde soru işaretleri ile sualtına inmeyiniz, bütün sorularınızın cevaplarını aldığınıza emin olunuz. REGÜLATÖR ÇIKAR TAK HAREKETİ :

Hareketin amacı : Dalıcılar muhtelif sebeplerle sualtında zaman zaman regülatörlerini çıkarıp takarlar, örneğin ağzını çalkalama ihtiyacı ve benzeri sebeplerle regülatörü çıkarılıp takılabileceği gibi arkadaşınızın yanlışlıkla elinin takılması ve benzeri sebeplerle de isteminiz dışında regülatör ağzınızdan çıkabilir. Bu sebeple kendi kendinize regülatörü ağzınızdan çıkarıp takabilecek durumda olmalısınız.

Yapılış şekli : Solunumunuzu düzenleyiniz. Derin bir nefes alınız. Sağ elinizin avuç içi ile regülatörü hortumun ağızlığa en yakın olduğu noktadan tutunuz. Regülatörü ağzınızdan çıkarınız ve ağzınızın yanında maps aşağıya bakacak şekilde tutunuz. 10 saniye kadar regülatörü ağzınıza almayınız ve bu esnada dudaklarınızın arasından çok az ve yavaşça hava kaçırınız. Eğitmen okey işareti verince mapsı ağzınıza götürün ve ciğerinizde kalan havayı da içerisine güçlü bir şekilde üfleyerek suyu boşaltınız. Nefes alırken yavaşça alınız ki ağızlığı içerisinde su kalmış ise yutmayınız. Eğer halen su olduğunu hissediyorsanız bir kez daha üfleyerek suyu tamamen boşaltınız. Notlar : Bu hareketi yaparken regülatör içindeki suyu boşaltmak amacıyla Serbest Akış ( Free Flow ) düğmesine de basabilirsiniz. Regülatörü çıkardığınızda mapsın yukarıya bakıyor olması regülatörün hava kaçırmasına yol açabilir, bu sebeple maps özellikle aşağıya bakacak şekilde tutulmalıdır. Regülatör ağzınızda değil iken dudaklarınızın arasında yavaş ve azar azar hava kaçırmanız gerektiğini söylemiştik, bu durumda havayı gereğinden hızlı ve fazla kaçırırsanız regülatörü tekrar ağzınıza almak

Page 73: Kitap

73

konusunda aceleci ve telaşlı bir görüntü çiziyorsunuz bu da değerlendirmenin olumsuz olmasına yol açabiliyor. Lütfen dudaklarınızın arasından hava kaçırırken kontrollü ve az hava kaçırınız. Mapsı tekrar ağzınıza aldığınızda lütfen düzgün yerleştiriniz aksi takdirde su alacak ve strese yol açacaktır. REGÜLATÖR ÇIKAR, BIRAK, BEKLE, BUL, TAK HAREKETİ : Hareketin amacı : Kimi zaman yine bir arkadaşınızın elinin takılması ya da benzeri sebeplerle regülatör ağzınızdan çıkarak düşebilir. Böyle bir durumda regülatörünüzü kolaylıkla bulabilecek beceriye sahip olmanız gerekir.

Yapılış şekli : Solunumunuzu düzenleyiniz.Derin bir nefes alınız. Sağ elinizin avuç içi ile regülatörü hortumun ağızlığa en yakın olduğu noktadan tutunuz. Regülatörü ağzınızdan çıkarınız ve maps aşağıya bakacak şekilde yavaşça sağınıza doğru bırakınız. Ellerinizi önünüze alıp 10 saniye kadar dudaklarınızın arasından çok az ve yavaşça hava kaçırınız. Eğitmen okey işareti verince vücudunuzu sağa doğru eğin ve sağ elinizi önce kalçanıza deydirin daha

sonra arkaya doğru iyice süpürerek regülatör hortumunun sağ kolunuzun içine gelmesini sağlayınız. Bulmuş olduğunuz regülatörü ağzınıza düzgün bir şekilde yerleştiriniz ve ciğerinizde kalan havayı da içerisine güçlü bir şekilde üfleyerek suyu boşaltınız. Notlar : Bu hareketi yaparken regülatör içindeki suyu boşaltmak amacıyla serbest akış (Free Flow) düğmesine de basabilirsiniz. Regülatörü bulmak amacıyla vücudunuzu iyice sağa doğu eğmeniz hortum ile kalçanızın arasının açılarak süpürme hareketinin daha kolay amacına ulaşmasını sağlayacaktır.

MASKEYE İÇİNE SU ALMADAN BURUNDAN HAVA VERME HAREKETİ : Hareketin amacı : Tecrübelerimiz bize bazı kursiyerlerimizin burunlarından hava vermekte zorlandıklarını göstermiştir. Bu burun tıkanıklığı, deviasyon veya benzeri sebeplerle olabilir. Bu nedenle takip eden maske kısmi tahliyesi ve maske tahliyesi hareketlerini yapmadan evvel kursiyerin burnundan sağlıklı bir şekilde hava verip veremediğiniz anlaşılması amacıyla bu hareketi uygulatmak uygun görülmüştür.

Page 74: Kitap

74

Yapılış şekli : Başınızı yukarıya doğru kaldırın ve 45 derece açı ile su yüzeyine bakınız. Derin bir nefes alınız. Sağ elinizin işaret ve orta parmağıyla hafifçe maskenin çerçevesinin üstüne dik açı ile bastırınız ama bu bastırma işlemini abartarak maskenin altının gereğinden fazla açılmasına ve burnunuzun açıkta kalmasına sebep olmayınız. Bastırma işlem sadece maskenin alt kısmının hafifçe aralanması içindir. Ciğerinize çekmiş olduğunuz derin nefesi yavaş yavaş ve mümkün olan en uzun sürede kesintiye uğratmadan hiç durmaksızın burnunuzdan maskenin içine doğru veriniz. Bu işlemi yaparken eğitmene değil su yüzeyine doğru bakınız. Notlar : Burnunuzdan havayı istenen şekilde ve kesik kesik değilde uzun uzun veremezseniz, eğitmen hareketi bir kez daha yapmanızı ve bu sefer havayı burnunuzdan uzun uzun ve düzgün bir şekilde vermenizi isteyecektir. PALET UCU NÖTR YÜZERLİLİK HAREKETİ : Hereketin amacı : En iyi dalıcı yüzerliliği en mükemmel dalıcıdır prensibinden hareketle amacımız sizlerin orta suda yüzerken yukarıya fırlamadan ya da dibe çökmeden ilerleyebilmenizi sağlayacak seviyeye gelmenizdir. Buna nötr yüzerlilik denir. Nötr yüzerlilikli dalıcı ellerini ve paletlerini hareket ettirmediği esnada orta suda asılı bir şekilde durarak derinliğini muhafaza edebilen dalıcıdır. Bu aşamaya gelmeden evvel öncelikle nötr yüzerliliği yaşayarak hissetmeniz gerekmektedir. Ciğerinize doldurduğunuz havanın dahi sizi yükselttiği ve ciğerinizden kaçırdığınız hava sebebiyle dahi alçaldığınız pozisyon “nötr yüzerlilik pozisyonudur”. Yapılış şekli : BC nizdeki bütün havayı kaçırınız. Bunu yaparken sol kolunuzun gergin bir şekilde yukarıya bakıyor olduğuna emin olunuz, aksi takdirde BC deki hava tam boşalmayacaktır. Zemine yüzü koyun uzanınız. Ayaklarınızı birleştiriniz. Bacaklarınız gergin ve ayaklarınız bitişik pozisyonda olmalıdır. Dizleriniz kırılmamalıdır. BC şişirici düğmesini sol elinize alınız. Derin bir nefes alınız ve durumu gözlemleyiniz. Sadece paletlerinizin uçları yere değecek şekilde vücudunuz bir bütün halinde yukarıya doğru yükseliyor mu ? Eğer yükseliyorsa nefesinizi boşalttığınızda vücudunuz tekrar bir bütün halinde dibe doğru çöküyor mu ? O zaman nötrsünüz... Eğitmeniniz OKEY işareti verene kadar nefes alıp vererek palet ucunuzda yükselmeye ve alçalmaya devam ediniz. Eğer ciğerinizi tamamen doldurmanıza rağmen vücudunuz yükselmiyorsa negatifsiniz demektir. Bu durumda BC nize çok az hava ilave ediniz ve tekrar deneyiniz. Bu hava ilave etme ve deneme işlemini nötr olana kadar sürdürünüz. Nötr olmaya çalışırken BC nize gereğinden fazla ilave ederseniz istemsizce yüzeye çıkabilirsiniz. Bu yüzden BC ‘ye hava verme işlemini azar azar ve kontrollü bir biçimde sürdürünüz.

Notlar : Nötr pozisyonu sağlayıp nefes alınca yükselir ve nefes verince alçalır pozisyona geldiğinizde dikkatli olun yükselme esnasında ciğerinizdeki havayı boşaltmakta gecikirseniz frenleyemeyerek yüzeye kadar çıkabilirsiniz...Yükselmeye başladığınız anda ciğerinizden havayı boşaltarak tekrar alçalınız.

AHTAPOT İLE HAVA PAYLAŞIMI HAREKETİ :

Hareketin amacı : Normal koşullar altında konsolumuzdaki manometre (tüp basınç göstergesi) sayesinde tüpümüzde ne kadar hava kaldığını gözlemleyebiliyoruz. 100 bar ve 50 bar havamız kaldığında eğitmenimize bunu uygun işaretlerle bildiriyoruz. Tüpümüzde 50 bar hava kaldığında da çıkma mecburiyetimiz var. Grup dalışları esnasında havanızın bitmesi teorik olarak mümkün görülmüyor. Ancak buna rağmen

Page 75: Kitap

75

sualtının büyüsüne kendinizi kaptırarak konsolunuza bakmayı ihmal etmeniz durumunda havanızın bittiğini fark ederseniz, dalış arkadaşınızın ( buddy nizin ) ahtapotundan (yedek hava regülatörü) hava paylaşabilirsiniz.

Yapılış şekli : Dalış arkadaşınızla birbirinize yüzünüze dönünüz. Havam bitti hareketi yapınız ve derin bir nefes çekip ağzınızdan regülatörünüzü çıkarınız. Arkadaşınız size ahtapotunu uzatacak. Ancak dikkat !!!! Ahtapot uzatılırken egzos bölümü aşağıya bakacak şekilde uzatılmalıdır. Egzos yukarıya bakacak şekilde uzatılırsa maps maskeden dolayı ağza oturtulamaz buda strese yol açabilir. Ahtapot uzatırken egzosun aşağıya baktığından emin olunmalı ve ahtapot ağızlık bölümüne yakın olarak hortumundan tutularak uzatılmalıdır, böylece serbest akış düğmesine rahatlıkla basılabilecektir. Ahtapotu ağzınıza yerleştirin ve düzgün bir şekilde nefes alıp vermeye başlayınız. Bir süre sonra eğitmeniniz size okey işareti yapacaktır, hareketi kesiniz ve ağzınızdan ahtapotu çıkararak kendi regülatörünüzü geri alınız. Daha sonra buddyniz de aynı işlemi uygulayacak. KISMİ MASKE TAHLİYESİ HAREKETİ :

Hareketin amacı : Kimi zaman maskemiz buğu yaptığında, maskenin üzerinde yavaşça ve çok az miktarda suyu içine alarak suyu iç cam üzerinde dolaştırır böylece buğuyu temizlemiş oluruz bu durumda içeriye aldığımız suyu nasıl boşaltacağımızı da öğrenmiş olmamız gerekiyor. Bu hareket esnasında maskeyi tam doldurmanızı istemiyoruz. Komple maske tahliyesi farklı bir harekettir ve amacı farklıdır.

Yapılış şekli : Solunumunuzu düzenleyiniz. Başınızı öne eğiniz. Sağ elinizin baş ve işaret parmaklarını kullanarak maskeniz üstü hizasından silikonunu hafifçe aralayarak içine çok az su alınız, su hizası gözlerinizi kaplamadan su almayı durdurunuz, maskeyi yanlışlıkla tamamen doldurmamaya özen gösteriniz. Unutmayınız ki komple maske tahliyesi farklı bir amaca yönelik farklı bir harekettir. Ayrıca kısmi maske tahliyesi aşamasını tamamlamadan ve öğrenmeden komple maske tahliyesi yapmaya çalışmak strese yol açabilir. Maskenize aldığınız su ile başınızın öne eğik pozisyonunu muhafaza ederek çalkalayıp buğuyu temizleyiniz. Ciğerinize derin bir nefes çekiniz. Sağ elinizin işaret ve orta parmağıyla hafifçe maskenin çerçevesinin üstüne dik açı ile bastırınız ama bu bastırma işlemini abartarak maskenin altının gereğinden fazla açılmasına ve burnunuzun açıkta kalmasına sebep olmayınız. Bastırma işlem sadece maskenin alt kısmının hafifçe aralanması içindir. Ciğerinize çekmiş olduğunuz derin nefesi yavaş yavaş ve mümkün olan en uzun sürede kesintiye uğratmadan hiç durmaksızın burnunuzdan maskenin içine doğru veriniz ve bu hava verme işlemi esnasında başınızı yukarıya doğru kaldırınız. Bu işlemi yaparken eğitmene değil 45 derece su yüzeyine doğru bakınız. Su tamamen boşalmadıysa işlemi tekrarlayınız. Notlar : Maske içerisindeki tuzlu su bazı kursiyerlerimizin burunlarında bir yanma hissi oluşturabiliyor. Buna mani olmak için lütfen bu hareketin uygulanması aşamalarında burundan sadece ve sadece hava veriniz, ağzınızdan aldığınız havayı burnunuzdan veriniz. Havayı ağızdan alıp ağızdan vermeyiniz, ağızdan alıp burundan veriniz. Hareket tamamlanana kadar bunu sürdürünüz. Burundan hava verirken içine su girmeyeceği için rahatsız olmanız da engellenmiş olacaktır.

Page 76: Kitap

76

KOMPLE MASKE TAHLİYESİ :

Hareketin amacı : Bazen sualtında gözümüz ya da burnumuzun kaşınması sonucunda maskemizin içine parmağımızı sokmak ve kaşınan bölgeyi kaşımak zorunda kalabiliriz, ya da bir arkadaşımızın paleti ya da elinin çarpması sonucunda maske yerinden oynayarak içine komple su dolabilir. Böyle bir durum derinde oluştuğunda yüzeye gelme şansımız yoktur. Maskeyi sualtında boşaltabilmeliyiz.

Yapılış şekli : Solumunuzu düzenleyiniz. Başınızı öne eğiniz. Ciğerinize derin bir nefes çekiniz. Maskenizi üstünden açarak komple suyla doldurunuz. Sağ elinizin işaret ve orta parmağıyla hafifçe maskenin çerçevesinin üstüne dik açı ile bastırınız ama bu bastırma işlemini abartarak maskenin altının gereğinden fazla açılmasına ve burnunuzun açıkta kalmasına sebep olmayınız. Bastırma işlem sadece maskenin alt kısmının hafifçe aralanması içindir. Ciğerinize çekmiş olduğunuz derin nefesi yavaş yavaş ve mümkün olan en uzun sürede kesintiye uğratmadan hiç durmaksızın burnunuzdan maskenin içine doğru veriniz ve bu hava verme işlemi esnasında başınızı yukarıya doğru kaldırınız. Bu işlemi yaparken eğitmene değil 45 derece su yüzeyine doğru bakınız. Su tamamen boşalmadıysa işlemi tekrarlayınız. Notlar : Maske içerisindeki tuzlu su bazı kursiyerlerimizin burunlarında bir yanma hissi oluşturabiliyor. Buna mani olmak için lütfen bu hareketin uygulanması aşamalarında burundan sadece ve sadece hava veriniz, ağzınızdan aldığınız havayı burnunuzdan veriniz. Havayı ağızdan alıp ağızdan vermeyiniz, ağızdan alıp burundan veriniz. Hareket tamamlanana kadar bunu sürdürünüz. Burundan hava verirken içine su girmeyeceği için rahatsız olmanız da engellenmiş olacaktır. MASKE ÇIKAR TAK HAREKETİ :

Hareketin amacı : Maskemizin kayışının koptuğunu ya da tokalarından çıktığını düşünelim. Böyle bir durumda maskemiz yüzümüzden çıkacak ve hatta düşecektir. Dalış lideri ya da buddy miz maskemizi ya da yedek bir maskeyi bize verene kadar geçecek süre içerisinde yüzümüzde maske olmaksızın telaşlanmadan bir süre solunum yapmak zorunda kalabiliriz.

Yapılış şekli : Solumunuzu düzenleyiniz. Başınızı öne eğiniz. Ciğerinize derin bir nefes çekiniz. Maskenizi üstünden açarak komple suyla doldurunuz ve maskeyi çıkararak sağ kolunuza takınız, ellerinizi birleştiriniz ki maske kayıp düşmesin. Maske yüzünüzde değil iken sürekli olarak ağızdan hava alıp burunda veriniz. Lütfen asla ve asla burnunuzdan hava almaya kalkmayınız bu burnunuzdan su kaçarak rahatsız olmanıza

Page 77: Kitap

77

yol açacaktır. Ancak yine de böyle bir durum oluşursa bunun tehlikeli bir durum olmadığını hatırlayınız, sakin olunuz ve ağzınızdan derin nefes alıp burnunuzdan vererek rahatsızlığa yol açan faktörü ortadan kaldırınız. Ağzınızdan hava alıp burnunuzdan veri iken gözünüz açık ve eğitmeninize bakıyor durumda olmalısınız bu pozisyonunuzu bri müddet muhafaza etmelisiniz daha sonra eğitmeniniz size okey işareti yapınca kolunuzda takılı olan maskeyi sakince ve yavaşça (burun kısmının doğru yönde olduğuna dokunarak emin olarak) yüzünüze takınız, maskenin düzgün takılmış olduğuna emin olunuz. İçinde saç kalmamış olmalıdır, kayışı kıvrılmamış olmalıdır, silikonu kıvrılmamış olmalıdır. Sağ elinizin işaret ve orta parmağıyla hafifçe maskenin çerçevesinin üstüne dik açı ile bastırınız ama bu bastırma işlemini abartarak maskenin altının gereğinden fazla açılmasına ve burnunuzun açıkta kalmasına sebep olmayınız. Bastırma işlem sadece maskenin alt kısmının hafifçe aralanması içindir. Ciğerinize çekeceğiniz derin nefesi yavaş yavaş ve mümkün olan en uzun sürede kesintiye uğratmadan hiç durmaksızın burnunuzdan maskenin içine doğru veriniz ve bu hava verme işlemi esnasında başınızı yukarıya doğru kaldırınız. Bu işlemi yaparken eğitmene değil 45 derece su yüzeyine doğru bakınız. Su tamamen boşalmadıysa işlemi tekrarlayınız. Notlar : Maske içerisindeki tuzlu su bazı kursiyerlerimizin burunlarında bir yanma hissi oluşturabiliyor. Buna mani olmak için lütfen bu hareketin uygulanması aşamalarında burundan sadece ve sadece hava veriniz, ağzınızdan aldığınız havayı burnunuzdan veriniz. Havayı ağızdan alıp ağızdan vermeyiniz, ağızdan alıp burundan veriniz. Hareket tamamlanana kadar bunu sürdürünüz. Burundan hava verirken içine su girmeyeceği için rahatsız olmanız da engellenmiş olacaktır. BC ÇIKAR ve TEKRAR KUŞAN HAREKETİ :

Hareketin amacı : Bazı durumlarda bir dalış arkadaşınız ile ya da dalış lideriniz ile scuba değişmek zorunda kalabilirsiniz. Ya da BC nizin arkadan bir ipe ya da misinaya veya balık ağına takıldığını düşününüz böyle bir durumda BC nizi çıkarıp takılan yerden kurtarıp tekrar giyecek beceriye sahip olmalısınız. Yapılış şekli : BC nizdeki bütün havayı kaçırınız. Bunu yaparken sol kolunuzun gergin bir şekilde yukarıya bakıyor olduğuna emin olunuz, aksi takdirde BC deki hava tam boşalmaya-caktır. Havayı boşaltma sebebimiz BC yi çıkarınca yüzeye çıkmaması içindir. Göbek kayışlarını çözünüz. Sol omuz kayışını gevşetiniz. Lütfen herkes dalmadan önce teknede boş BC yi giyinip BC omuz kayışını nasıl

gevşetildiğini ve nasıl sıkılaştırdığını bir kaç kez uygulasın. Aksi takdirde bu aşamada sualtında zorluk çekiliyor.

Page 78: Kitap

78

Sol elinizi, gevşetmiş olduğunuz sol omuz kayışının içerisinden geçirerek sol kolunuzu dışarıya çıkarınız, daha sonra sağ kolunuzu da çıkarıp BC yi önünüze dik olarak koyunuz. Bu esnada BC nin iç kısmı size doğru bakmalıdır. Bu esnada regülatör ağzınızdadır ve hareketin hiçbir aşamasında regülatör ağızdan çıkarılmayacaktır. Bir süre bu şekilde durduktan sonra eğitmen size okey işareti yapacak ve BC yi geri kuşanmanızı isteyecektir. İlk önce sağ kolunuzu geçiriniz, daha sonra da sağ eliniz ile tüpü sırtınızda solunuza doğru ittirip sol kolunuzu da geçiriniz ve BC yi sırtınıza oturtunuz. Bu esnada ahtapot ve konsolunuzun BC nin içine sıkışmadığına emin olunuz. Daha evvel gevşetmiş olduğunuz sol omuz kayışını sıkılaştırınız. Göbek kayışlarını sıkılaştırınız. Ahtapot ve konsolunuzu eğitmeninize göstererek hareketi tamamlayınız. Notlar : Bu hareketin uygulanışı aşamasında ilk öne sağ değil sol kolun çıkarılması hortumların pozisyonu açısından çok önemlidir. Asla ilk önce sağ kolunuzu çıkarmaya çalışmayınız. AĞIRLIK KEMERİ ÇIKAR TAK HAREKETİ :

Hareketin amacı : Ağırlık kemerinizin tokasının tam kilitlenmemiş olması, kemerin gevşek takılmış olması ya da tokadaki bir arıza sebebiyle ağırlık kemerimiz kayıp düşebilir. Sualtın-da kalmamızı sağlayan ağırlıkları-mız olduğundan kemerimiz olma-dan isteğimiz dışında hızlı bir şekilde yüzeye gelmemiz tehlikeli durumlar doğurabilir. Bu sebeple belimizden kayan ya da çözülen bir ağırlık kemerini nasıl tekrar kuşanacağımızı öğrenmiş olmamız gerekiyor.

Yapılış şekli : BC nizdeki bütün havayı kaçırınız. Bunu yaparken sol kolunuzun gergin bir şekilde yukarıya bakıyor olduğuna emin olunuz, aksi takdirde BC deki hava tam boşalmayacaktır. Havayı boşaltma sebebimiz kemeri elimizden kaçırırsak yukarıya ani olarak çıkışa mani olmak içindir. Dizlerinizin üzerine oturunuz. Vücudunuzu öne doğru eğiniz. Kemer tokasını açınız ve tokalı tarafı sol elinizde tokasız tarafı sağ elinizde tutarak eğitmene gösteriniz. Kemeri bu pozisyonda elinizden bırakmadan yavaşça arkaya doğru bacaklarınızın baldırları üzerine koyunuz bir süre de bu şekilde beklleyiniz. Eğitmen okey işaretini verince yüzü koyun zemine uzanınız ve ağırlık kemerini tüpün altından geçirerek tekrar kuşanınız, bu esnada yüzükoyun zemine

Page 79: Kitap

79

uzanmış olmanız çok önemlidir zira farklı bir pozisyonda ağırlıklar arkaya doğru sarkacağında kemeri sıkı bir şekilde takmanız mümkün değildir.

Ağırlık kemerini kuşanırken toka bölümünü görmeniz mümkün olmayacağından tokanın 90 derece açık durumda olduğuna emin olunuz ki kemer rahatlıkla içine geçebilsin. Kemeri kuşanırken işiniz bitene kadar yüzükoyun uzandığınız zeminden dizlerinizin üzerine doğrulmayınız, işiniz tamamen bitmeden doğrulursanız ağırlıklar arkaya doğru düşecek ve işiniz zorlaşacaktır. Kemerin tam olarak kuşanıldığına, tokanın düzgün bir şekilde kilitlendiğine ve kemerin

içine ahtapot ya da konsolunuzun sıkışmadığına emin olduktan sonra doğrulabilirsiniz. Eğitmeninize dönünüz ve ahtapot ile konsolunuzu gösteriniz böylece hareketi tamamlamış kabul edileceksiniz. SUALTI GEZİNTİLERİ : Buddy asla terk edilmez, elinizi deyebileceğiniz mesafede yüzülür. Yavaş palet vurulur, eğitmenden daha hızlı yüzülmez ve eğitmenin önüne geçilmez. Eğitmen ile aynı derinlikte yüzülür daha derine inilmez, daha sığda kalınmaz. Dekompresyon ve hava tüketimi hesapları eğitmen tarafından yapılmaktadır, eğitmenden farklı derinliklerde bulunursanız azot birikimi hesapları şaşacak ve bu da sizi riske edecektir. Lütfen eğitmeni sürekli olarak gözlemleyin ve onunla aynı derinliği muhafaza ediniz. Palet vururken dizler fazla kırılmaz, ayak bilekleri ve paletler gergin bir şekilde arkaya doğru uzatılmış biçimde geniş bacak hareketleriyle palet vurulur. Bacaklar bisiklet pedalı çevirir gibi düzensiz bir şekilde hareket ettirilirse sualtın ilerleme sağlanamayacağı gibi aşırı efor harcanmasından dolayı hava tüketiminizde kat kat artacaktır. Düzgün palet vuruş şeklini öğrenmek için eğitmeni gözlemleyiniz. Nefes alıp verişiniz sürekli düzenli olmalıdır, aşırı sık nefes almaya başlarsanız, durun sakinleşin birkaç kez derin nefes alarak nefesinizi yavaşlatmaya çalışınız, kontrolü kazanınız. Gezinti esnasında derinleşirken kulağınızı eşitlemeyi unutmayınız, kulağınızı eşitlemek için sıkışmasını beklemeyiniz kulağınız sıkışıp ağrımasa da düzenli olarak eşitleme hareketini yapmanız gerekiyor. Eğer buna rağmen kulağınız açılmaz ve ağrırsa bu durumu uygun işaret ile eğitmeninize bildiriniz ve birlikte biraz yükselip basıncı azaltarak tekrar eşitlemeyi deneyiniz. Eğer tüm uğraşlarınıza rağmen kulağınız açılmıyor ve ağrı devam ediyorsa o dalışı noktalayınız. Grup dalışlarında asla ve asla dalışın ortasında bir dalıcının sudan çıkarak tek başına tekneye dönmesi kabul edilemez okulumuzda böyle bir uygulama hangi seviyede olursa olsun hiçbir dalıcı için kabul edilemez. Muhakkak yanınızda bir eğitmenin su üstünde dahi olsa size eşlik etmesi gerekmektedir. Bu sebeple çok acil bir durum olmadıkça dalışı noktalamayınız ve grupla birlikte ilerleyip grupla birlikte geri dönünüz. Gruptan ve buddy nizden asla kopmayınız. Kumun üzerinden gittiğinizi, ortalığı bulandırdığınızı, kum kaldırdığınızı, sağa sola sürtündüğünüzü fark ediyorsanız negatif yüzerliliktesiniz demektir, BC nize çok az

Page 80: Kitap

80

hava ilave ederek yüzerliliğinizi düzeltip nötr olmaya çalışınız. Ancak BC nizi gereğinden fazla şişirip de yüzeye ani çıkış yapmayınız. Gruba nazaran yukarıdan yüzdüğünüzü, eğitmen ile aynı derinliği muhafaza etmekte zorlandığınızı, batamadığınızı ve sualtında kalmak için baş aşağıda bacaklar yukarıda palet vurmak zorunda kaldığınızı hissediyorsanız pozitif yüzerliliktesiniz demektir. Vücudunuzu dik pozisyona getirip BC nin indirici düğmesini sol elinizin içine alınız ve kolunuzu dimdik yukarıya doğru gerdirerek BC indirici düğmesini mümkün olan en üst seviyeye kadar kaldırıp indirici düğmeye basınız ve BC nizden yeterli miktarda hava kaçırarak nötr olmaya çalışınız. BC den hava kaçırmak için indirici düğmeye basmak yeterli değildir, lütfen indirici düğmeyi sol kolunuz ile mümkün olan en üst noktaya kaldırıp ondan sonra düğmeye basınız aksi takdirde havayı boşaltamadığınız için sürekli yüzeye fırlayarak rahatsız olacaksınız. DALIŞ SONUNDA YÜZEYE YÜKSELME : Dalış bittikten sonra eğitmen yukarıya çıkıyoruz işaretini verir. Bu işareti gördüğünüzde, ilk önce buddynize dönüp çıkışa başlanıldığı hususunda okey leşin. Buddyniz ile birbirinize yukarıya çıkıyoruz hareketini yapın. Eğer nötr değil iseniz ilk önce BC nizi kullanarak nötr hale geliniz. Unutmayınızki yukarıya palet vurarak çıkılır asla BC şişirilerek çıkılmaz. Birbirinizle göz temasını yitirmeden palet vurarak yavaşça yukarıya yükselmeye başlayınız. Yükselme esnasında sağ el yukarıya uzatılmış durumda olmalıdır bu tüm dünyada uygulanan bir emniyet kuralıdır, başınızın üzerinde bir cisim olmadığına emin olsanız dahi alışkanlık olması gerekir. Yükselme esnasında BC nizdeki hava genişleyeceği için yukarıya doğru hızlanma ihtimaline karlı sol eliniz BC indirici düğmesinde ve hortumu yukarıya doğru gerdirir pozisyonda olmalıdır. Hızlanmamak için çıkış esnasında BC den azar azar hava kaçırılır ve palet ile çıkış yapılır. Gereğinden fazla hava kaçırmamak önemlidir. Yüzeye gelindiğinde ilk iş BC nizi iyice şişirmek olmalıdır. Zira üzerinizdeki ağırlık kemeri sizi aşağıya doğru çekerek su yutmanıza ve stres olmanıza yol açabilir. Derhal BC nizi şişiriniz. Eğer bir gün bu durumda BC nizin şişirme düğmesini bulamaz ve batmaya başlarsanız hemen ağırlık kemerinizi çözerek ayağınıza takılmayacak şekilde atınız ve kurtulunuz. Dalış arkadaşınızı ( buddy ) görün ve yanyana palet vurarak teknenin arka platformuna yaklaşınız. SUDAN ÇIKIŞ : Teknenin arka platformundaki merdivene yaklaşın. Ağırlık kemerinizi çıkarıp tokasız tarafından tutarak platformda sizi bekleyen görevliye uzatın. (Ağırlık kemeri tekneye uzatılırken asla ve asla tokalı tarafından tutulmaz aksi takdirde kurşunlar kayarak kemerden çıkıp düşecek ve bu da yaralanmalara yol açabilecektir.) Görevli kişi kemeri sizden alırken, elinden kemeri düşürme ihtimaline karşı emniyet sebebiyle geriye doğru çekilin. Kemeriniz tekneye alındıktan sonra, paletlerinizi kayışlarını gevşeterek çıkarın ve tekne görevlisine veriniz. Paletlerinizi çıkarırken bir elinizle merdiveni tutmayı ihmal etmeyiniz. Daha sonra sırtınızda BC ile merdivenden platforma çıkınız ve BC nizi platformda çıkarınız.

Page 81: Kitap

81

MALZEMELERİN TOPLANMASI, KONTROL ve DALIŞIN SONLANMASI : Sudan çıktığınız anda, buddy nizin de teknede olduğuna emin olunuz. Yardımlaşarak tüpü sırtınızdan yavaşça yere indiriniz ve yatay pozisyona getiriniz. Tüpü asla geçişe ve tekne içindeki trafiğe mani olmayacak bir yere koyunuz. Soyunmaya başlamadan evvel yapmanız gereken işler vardır. Öncelikle ağırlık kemerinizi size gösterilen yere bırakınız ya da siz sudan çıkarken tekne personeli tarafından sizden alınmış ise doğru yere koyulduğuna emin olunuz. Dalıştan önce size verilmiş olan 7 adet malzemenizi (özellikle maske ve paletlerinizi ) görünüz ve sayınız. ( Sudan çıkış esnasında elinden maske ve palet düşürmek ve kaybetmek sıklıkla rastlanan bir ihmaldir ) Tüpünüzün havasını kapatınız. Regülatörün serbest akış düğmesine basarak hortumlarda sıkışmış olan basınçlı havayı boşaltınız. Regülatörün vanasını dikkatlice açınız ve regülatörü tüp ve bc den ayırınız. Regülatörünüzün filtre bölümünü ve toz kapağını kuru bir havlu ile iyice kurulayınız ve toz kapağını filtre üzerine oturtarak regülatör vanasını üzerine sıkıştırıp sabitleyiniz. Bu işlemi yapmamanız regülatörün birinci kademesi ve filtresinin tuzlu sudan etkilenerek ciddi arızalar çıkmasına yol açabilir.

Bu da sizden sonra o regülatörü kullanarak dalacak olan arkadaşınızın ve hatta belki de sizin sualtında risk altına girmenize yol açacaktır. Bazı okullarda regülatör toz kapaklarının tüpün vanası açılarak içinden çıkan basınçlı hava ile kurutulduğunu görebilirsiniz. Aqua Club Dalgıç okulu bu yöntemin filtre etrafındaki su zerreciklerinin içeriye kaçmasına yol açtığını düşünmektedir ayrıca teknede ciddi bir ses kirliliği oluşmaktadır. Bu sebeple bizler bu kurulama işlemini havlularımız ile yapacağız. BC nizin arka kayışını gevşeterek tüpten ayırınız. Regülatör ve BC nizi size gösterilen yere asınız. Tüpünüzü size gösterilen ve boş tüpler için ayrılmış

olan bölüme yatay biçimde bırakınız. Paletinizi, patiğinizi ve maskenizi size gösterilen bölüme koyunuz. Elbisenizi zorlamadan, hırpalamadan, gerekiyorsa arkadaşınızdan yardım alarak çıkarınız ve eğer ters düz olmuş ise düzelterek ve varsa tatlı suyla yıkayarak size gösterilen bölüme asınız. Şimdi kurulanabilir ve güneşlenebilirsiniz. Eğer bu bir kış dalışı ise hemen kurulanıp çoraplarınızı, eşofmanlarınızı, polarınızı ve berenizi giyerek rüzgarsız ve kuru bir bölümde dinlenmenizi tavsiye ediyoruz.

Page 82: Kitap

82

DEKOMPRESYON CETVELİ : 1. Sayfa

Page 83: Kitap

83

DEKOMPRESYON CETVELİ : 2. Sayfa