kÜltÜrlerarasi reklam ve kÜltÜrÜn · Çalışmamızda kültür, kültürlerarası reklam ve...
TRANSCRIPT
1
T.C.
MARMARA ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
HALKLA İLİŞKİLER ANABİLİM DALI
REKLAMCILIK VE TANITIM BİLİM DALI
KÜLTÜRLERARASI REKLAM VE KÜLTÜRÜN REKLAMA ETKİSİ: SAMSUNG İLETİŞİM
STRATEJİSİ
ETHEM ÖZGÜVEN - 578215019
Danışman: Doç.Dr. AYDA UZUNÇARŞILI SOYDAŞ
Ders: Kültürlerarası Reklam (Yüksek Lisans)
İSTANBUL, 2016
2
İÇİNDEKİLER
1. GİRİŞ.............................................................................................................................2
2. KÜLTÜR KAVRAMI...................................................................................................3
3. KÜLTÜRLERARASI REKLAM................................................................................4
3.1.Reklamlardaki Kültürel Özellikler......................................................................6
3.2.Kültürün Reklama Etkisi.....................................................................................8
4. KÜLTÜRLERARASI REKLAMLARDA UYGULANAN İLETİŞİM
STRATEJİLERİ.........................................................................................................12
4.1.Global Strateji...................................................................................................14
4.2.Lokal Strateji.....................................................................................................15
4.3.Glokal Strateji...................................................................................................15
5. SAMSUNG İLETİŞİM STRATEJİSİ.......................................................................16
5.1.Samsung............................................................................................................16
5.2.Samsun İletişim Stratejisi ve Reklam Örnekleri...............................................17
6. SONUÇ VE DEĞERLENDİRME.............................................................................22
KAYNAKÇA.....................................................................................................................23
3
1. GİRİŞ
Küreselleşmeyle birlikte sınırların ortadan kalkması, marka ve ürünlerin sınır ötesi
pazarlanmasıyla kurumların farklı hedef pazarlarla iletişim kurabilecek pazarlama stratejileri
ve reklam iletileri hazırlamalarının önem kazandığı görülmektedir. Bu çerçevede farklı
küresel markalar kendi ülkeleri dışında farklı bir ülkede faaliyet gösterirken doğru reklam ve
pazarlama stratejisi geliştirme çabası içine girmektedirler. Bu stratejileri belirlemede kültürler
arasındaki farklar ve bu farklardan kaynaklanan tüketici tutum ve alışkanlıklarındaki
farklılıklar, reklam çalışmaları üzerinde doğrudan etkilidir. Tüketici davranışlarına etkide
bulunan psikolojik ve sosyal etmenlerin hepsi de kültürün etkisindedir. Bir ülkenin kültürü, o
ülkede üretilen ürünlerin belirlenmesinde olduğu kadar, algılanmasında ve tüketiminde de
etkilidir. Bu nedenle toplumun inanç ve değer yargılarının bilinmesi ve bunların toplumun
üyeleri üzerindeki etkilerinin incelenmesi global pazarlarda rekabet eden işletmelerin pazar
başarısı için yerine getirilmesi gereken vazgeçilmez bir görev niteliğindedir.
Çalışmamızda kültür, kültürlerarası reklam ve kültürlerarası reklamalarda uygulanan
stretejileri teorik olarak ineceledikten sonra, örnek olarak seçilen Samsung markasının
uygulamış olduğu iletişim stratejileri ve reklam örnekleriyle konu derinlemesine irdelenmeye
çalışılmıştır.
4
2. KÜLTÜR KAVRAMI
Kültür, toplumda yaşayan insanların bütün öğrendiklerini ve paylaştıklarını kapsayan bir
kavramdır. Davranış bilimlerininn incelediği hemen her şey kültür tarafından
biçimlendirilmiştir. İnsanoğlu hayatta bazı değer, inanç ve sosyal ilişkileri öğrenerek
toplumsal varlık haline gelir. İşte bunlar da basıit şekilde kültürü oluşturmaktadır. Şunu da
eklemek gerekir ki kültür hakkında söylenebilecek en önemli şey insanların bir dili kullanma
yetenekleridir(Özkalp, 2011, s. 85-86).
Başka bir deyişle kültür ya da uygarlık bireyin bir toplumun üyesi olarak edindiği bilgi, inanç,
sanat, ahlak, gelenek ve göreneklerle her türlü beceri ve alışkanlıklarını içeren karmaşık bir
bütündür(Turan, 2010, s. 16).
Başka bir tanıma göre ise kültür, bireylere toplumun bir elemanı olarak iletişim kurmaya,
yorumlama ve değerlendirme yapmaya yardımcı olan değerler, fikirler ve diğer anlamlı
semboller dizisidir. Kültürden etkilenen davranışlar ve tutumlar; özbilinç, iletişim ve dil, giysi
ve görünüş, yemek ve yeme alışkanlıkları, zaman ve zaman bilinci, ilişkiler, değer ve normlar,
inanç ve tutumlar, zihinsel süreç ve öğrenme, çalışma alışkanlıkları ve uygulamalarıdır.
(Engel, Blackwell ve Miniard, 1990, s.63. akt. Deneçli, 2013, s. 2-3).
Güvenç ise kültürü, “toplumun üyesi olarak insanın yaşayarak, yaparak öğrendiği ve öğrettiği
maddi manevi her şeyden oluşan karmaşık bir bütün” olarak tanımlamıştır. Kültür; toplumu
oluşturan kişileri, onları bir arada tutan dil ve haberleşme süreçlerini, sanatlarını, inançlarını,
törelerini, hukuk ve yönetim kurumlarını, üretim ve tüketim düzenini içine alır. Kültür bir
toplumsal üründür, insanlar arası etkileşimden doğar ve gelişir. Toplumlar hangi gelişmişlik
düzeyinde olurlarsa olsunlar mutlaka bir kültürleri vardır” (Sığrı ve Tığlı, 2006, s.328. akt.
Deneçli, 2013, s. 2-3).
5
3. KÜLTÜRLERARASI REKLAM
Globalleşme kavramının pazarlama bilimi içerisinde tartışılması, diğer bir ifadeyle, pazarlama
karmasının standardizasyonu kavramının kısmen veya tamamen pazarlama literatürüne
girmesi 40 yıllık bir süreci ifade eder (Kustin, 1993:5. akt. Saydan ve Kanıbir, 2007, s.77).
Global pazarlama asıl olarak Theodore Levitt’in 1983 yılında kaleme aldığı “Globalization of
Markets” makalesiyle birlikte pazarlama alanında ciddi bir şekilde tartışılmaya başlanmıştır.
Levitt’e göre dünya, insanların aynı ürünleri ve birbirine benzer yaşam sitillerini arzu eden bir
pazara dönüşmektedir ve bu dünyada insanların benzerlikleri farklılıklarından daha çoktur. Bu
yaklaşım çerçevesinde bütün dünya ülkeleri tek bir pazar olarak algılanmalı, ülke ve birey
farklılıkları gözetilmeden ürünler üretilmeli ve pazarlanmalıdır. Global işletmeler, ülkeler ve
kültürler arasındaki farklılıkları unutmalı ve insanları globalleştiren ortak tatmin unsurları
üzerinde konsantre olmalıdırlar (Levitt, 1983: 98, akt. Saydan ve Kanıbir, 2007, s.77).
Son yıllarda küresel olarak değerlendirilen uluslararası şirket reklâmlarında bir değişim
dikkati çekmekte, evrensel olarak görülen popüler figürler yerine hitap edilen topluma yönelik
olarak yerel motiflerin, söz konusu reklâmlarda sıkça kullanıldığı gözlenmektedir. Ül-
kemizde Ramazan ayı dolayısıyla yapılan Coca- Cola reklâmlarıyla doruğa çıkan bu değişim,
pazarlama tekniğinde yeni bir anlayışın ürünü olarak görülmekte ve diğer ülkelerdeki reklâm
kampanyalarına da bakıldığında aynı değişim rahatlıkla gözlenmektedir. Çalışma, benzer göz-
lemlerden hareketle, bu tarz bir pazarlama anlayışının, küresel değerlerin yerel değerlerle iliş-
kisi ekseninde ortaya çıkabileceği sonuçları sorgulamaktadır(Sili, 2009, s.22-23).
Küreselleşme, diğer bir tabirle global entegrasyon; ülkeler arasındaki sosyal, siyasal ve
ekonomik ilişkilerin yaygınlaşması, farklı kültürlerin daha iyi tanınması bağlamında birbi-
riyle yakından ilişkili olguları içermektedir. Bu durum sadece ekonomik değil, kültürel değer-
lerin de dünya çapına yayılması anlamına gelir ki, bu da maddi ve manevi kültür unsurları
arasında gözle görülür anlamda net ayrımlar yapılmasını olanaksız kılar(Sili, 2009, s.22-23).
Günümüzde küresel süreçlere gönderim yapmadan bir ülkenin içinden geçtiği toplumsal
değişimleri çözümlemek imkânsız hale gelmiştir. Siyasi, ekonomik, kültürel ve günlük yaşam
alanlarında bu değişimin yarattığı veya derinleştirdiği sorunlara etkili çözüm önerileri
getirebilmek için topluma bakışımız ulusal değil, küresel/ bölgesel/ ulusal/ yerel etkileşim ek-
seninde olmak durumundadır. Zira bu alanlar küreselleşme süreciyle birlikte sınırları belli ya-
6
pılar olmaktan çıkıp, girift ve bütünsel bir hâl almıştır. Küreselleşme süreçlerine eklemlenme-
nin gelişmişlik düzeyini belirleyen bir kriter olarak algılandığı göz önünde bulundurulursa, sı-
nırlı bakış açılarının sosyal gerçekliği araştırmada etkin olamayacağı açıktır. Bununla beraber,
toplumsal gerçekliği oluşturan bu bütünlükte, yerel unsurların da göz ardı edilmesi aynı
derecede sakıncalı bir durum oluşturmaktadır(Sili, 2009, s.22-23)..
Küreselleşmenin evrenselleşme bağlamındaki dayanakları sanayi kapitalizmi, fordizm,
modernite gibi unsurlar, yeni zamanlarda yerini ulusötesi kapitalizm, postfordizm ve post
moderniteye bırakmış, yerelleşme her açıdan bir gereklilik halini almıştır. Batı’nın, Batı
dışına yönelik ekonomik, siyasal ve kültürel sömürüsü olarak tanımlanan kolonyalizm, Batı-
dışı dünyada ideolojisi yerlicilik olan postkolonyalizm düşüncesini doğurmuştur.
Kolonyolalizmin evrenselci düşünce biçimi; anti kolonyalizm ile milliyetçiliğe, post
kolonyalizm ile yerelciliğe dönüşmüş, bir kültürün diğer kültürler üzerindeki hegemonya
kurma eğilimi zıt tepkilere sebep olmuştur(Sili, 2009, s.22-23)..
Fordizm; ürünü, üreticiyi ve pazarı standartlaştırma, beyaz-eril-avrupalının kültürünün
küreselleşmesi ile karakterize edilirken; postfordizim; ürünü, üreticiyi ve pazarı çeşitlen-
dirme, yerelin kültürünün pazara dahil edilerek küreselleştirilmesi vurgusu taşımaktadır.
Bütün bu gelişmeler sonucunda Batı yerelleşirken, Batı-dışı küreselleşme yoluna gitmiştir.
Cola Turka reklamlarında dikkate şayan olan husus; söz konusu eğilimdir. Aynı şekilde
evrensellik iddiasındaki modernite, yerel değerleri ön plana çıkaran post moderniteye doğru
bir seyir izlemek durumunda kalmıştır. Seksenler boyunca, yönetim analistlerinin tamamıyla
yüzeye çıkan Küresel ya da Ulusötesi Kapitalizmin bilincine varmaya başlamalarıyla birlikte
kültür meselesine karşı ,ilgi de şiddetlenerek artmıştır. Japonya’nın ve hemen sonrasında
Tayvan ve Güney Kore gibi Doğu Asya’nın mucize ekonomilerinin sahneye çıkışı, kültürün
ekonomik kalkınmada oynadığı rol konusundaki spekülasyonların artmasında büyük rol
oynamıştır(Dirlik; 2008, 326. akt. Sili, 2009, s.22-23).
Kültürlerarasılık kavramının tarihi ve giderek büyüyerek pazarlama çalışmalarını ve reklamın
uygulanış biçimini yukarıdaki gibi derinelmesine incelenebilir. Bu bağlamda kültürlerarası
reklam kavramını özetleyecek olursak, çok uluslu şirketlerin uluslararası pazarlarda faaliyet
göstermeye başlamasıyla birlikte değişik ülkelerdeki pazarları hedefleyerek yaptıkları
reklamlardır( Elden, 2015, s.517)
Birbirlerinden ulaşım olanaklarının artmasıyla uzaklaşan insanlar, uzaklığa yine kendileri
çözüm üretmiş ve iletişim teknolojilerinin gücüyle birbirleriyle haberleşmeye başlamışlardır.
7
bu çerçevede faklılaşmak isteyen markalar ise reklamıın can damarı haline gelmiştir. Bu
genişlemenin ve küreselleşmenin etkileri, kuşkusuz biraz da zorunlu olarak reklam ajanslarına
yansımış zaman içerisinde büyük işletmeler çeşitli ülkelerde kurdukları şubelerle reklam
ağlarını oluşturmaya başlamışlardır(B. Peltekoğlu, 2010, s. 75).
Reklamlar bu süreçte karılaştırmalı bir çözümsellik, belli bir nedensel tartışma ve
anlamlı bir ürün bilgisinden daha çok, ürünün tanıtımını etkili hale getirecek ülkeler
aşırı, yerel, özgün her türlü kültürel ve dilsel olanağı fantastik öznel bir anlayışla sunan ve
alışılagelmiş değerleri ve tutumları kökten değiştiren bir algılama ve yansıtma biçimi
olarak ortaya çıktılar(Şen, 2008, s.525).
3.1.Reklamlardaki Kültürel Özellikler
Her toplumun kendine özgü, geçmişten günümüze getirdiği, gelenek, görenek, ahlaki
değerleri, insanlara ve toplumlara bakış açısı v.b. süre giden değerleri bulunmaktadır. Bu
genel özellikler dâhilinde her toplumun kendine özgü; beğenileri, algılarının yanında davranış
kalıpları, giyim tarzları, yemek tarzları, eğlence tarzları v.b. özellikleri vardır. Bunların hepsi
toplumdan topluma farklılık göstermektedir. Bütün bunlar ekonomik yapılanmalarının da
birbirinden farklı olmasını beraberinde getirmektedir(http://blog.reklam.com.tr/genel/reklam-
ve-kultur/536/).
Bilindiği gibi reklam tasarımları belirli araştırmalarla işe başlamaktadır. Bu noktada
reklamcıların çalışma yapacakları toplumun yapısını çok iyi tanıyor olmaları gerekmektedir.
Verecekleri mesajların algılanabilmesi, kendine yer bulabilmesi, tepki toplamaması için bu
yapıyı en ince ayrıntılarına kadar araştırıp, buldukları tüm özellikleri göz önünde
bulundurmaları gerekmektedir. Her ne kadar pazarlama teknikleri dünya çapında benzer olsa
da, ince ayrıntı gibi görünen pek çok öğe yapılan işin negatif sonuçlanmasına yol
açabilir(http://blog.reklam.com.tr/genel/reklam-ve-kultur/536/).
Marka ve tanıtım ajansları, pazar oluşturmak istedikleri veya pazarlarında satışlarını arttırmak
istedikleri toplumun yapısına göre reklam mesajlarını tasarlamak zorundadır. Örneğin; dünya
8
çapında markalaşmış firmaların, günümüzde daha bölgesel veya yerel çalışmaya başlamaları
düşündürücüdür. Bu durum geçmiş deneyimlerinde, farklı özelliklere sahip toplum
pazarlarında, araştırma veya deneyimlerle tespit ettikleri, toplumların kültürel yapısının
hesaba katılması en güçlü ihtimallerden biridir. Bu yüzden her toplum yapısına göre
çalışmalarını yapmaya başlamış olmaları muhtemeldir
(http://blog.reklam.com.tr/genel/reklam-ve-kultur/536/).
Her toplum alıştığı, bildiği, beğenilerine hitap eden, yaşamlarını, kendi kültürel yapısı
içerisinde, kolaylaştıracak ürün ve hizmetleri kullanırken daha rahat hareket eder. Ürün ve
hizmetler pazarda kendilerine daha kolay yer bulur, sürekliliği sağlarlar. Her toplumsal
yapının kabul sınırlarında olan, ürün ve hizmetlerin içerdiği özellikler çok az farklılık
gösterebilirler. Reklam firmaları zaten bu özelliği, toplum yapısını yavaş yavaş değişime
hazırlayarak, ürüne pazar oluşturmak için kullanmaktadır
(http://blog.reklam.com.tr/genel/reklam-ve-kultur/536/).
Kısaca reklam tasarlanırken, hangi toplum yapısına hitap edecekse, ilgili kültürün özelliklerini
kullanmalıdır. Geliştirici göndermeleri, onları tepkisine yol açarak değil, tam tersine onların
dikkatlerini beğeni ile çekebilecek, çarpıcılıkta hazırlamak ve sunmak durumdadır.
Toplumların kültürel yapısı hesaba katılmadan tasarlanan çalışma başarısızlığa mahkûmdur.
Firma veya markaların hem prestij kaybına yol açar hem de pazarda yer bulmasına engel
olur(http://blog.reklam.com.tr/genel/reklam-ve-kultur/536/).
Kitle iletişiminin temel amacı, gönderilen mesajın hedef kitle üzerinde bir etki yaratmasıdır.
Bu etki özellikle reklamlar söz konusu olduğunda büyük öneme sahiptir. Çünkü reklamların
temel amacı, reklamı yapılan ürünün hedef kitle tarafından satın
alınmasını sağlamaktır. Ancak hedef kitleyi satın alma davranışına yönlendirmek, reklamların
nasıl sunulması gerektiği sorununu ortaya çıkarmaktadır. Reklamların sunum biçimleri,
özellikle televizyon reklamlarında daha
karmaşık bir sürece sahiptir. Bu karmaşıklığın temel nedeni, televizyonun görsel işitsel
yapısından kaynaklanmaktadır. Özellikle görüntü söz konusu olduğunda izleyiciyi etkilemek,
zorlu bir süreci de beraberinde getirmektedir. Bu sürecin zorluğu, hedef kitlenin
büyüklüğünden ve karmaşık yapısından kaynaklanmaktadır. Ancak hedef kitle her ne kadar
büyük ve karmaşık bir yapıya sahip olsa da kuşkusuz belirli ortak kültürel
değerlere sahiptir. Bu kültürel değerler, görsel kodlamalar aracılığıyla izleyiciye
sunulmaktadır. Böylece, anlamın oluşmasında görüntülerin göstergebilimsel bir işlev
9
üstlenmesi durumu söz konusu olmakta, izleyiciler arasında ortak bir algılama alanı
yaratılmakta ve mesajın amacına ulaşması sağlanabilmektedir. Uluslararası kuruluşların,
uluslararası kampanyalardan çok ulusal kampanyalara yönelmesi, kültürel kodlarla
oluşturulan reklamların etkisini kanıtlamaktadır
(http://www.academia.edu/1030872/Reklam_Filmlerinde_K%C3%BClt%C3%BCrel_Kodlar
%C4%B1n_Kullan%C4%B1m%C4%B1_Coca_Cola_%C3%96rne%C4%9Fi_The_Usage_of
_Cultural_Codes_in_Advertising_Films_Sample_of_Coca-Cola).
3.2.Kültürün Reklama Etkisi
Kültür terimi, bir toplumu karakterize eden ve onu diğer toplumlardan ayıran sosyal ilişki ve
davranış modellerini belirtmek için kullanılır. Kültür, üzerine birçok tanımın yapıldığı
kavramlardan biridir. Bu kavram için yapılan en eski tanımlardan biri, Tylor’ın
tanımlamasıdır (1871, McCort ve Malhotra, 1993; 235-269’dan alıntı. akt. Saydan ve Kanıbir,
2007, s. 78-79). Buna göre, kültür, “bilgi, inanç, sanat, ahlak, gelenek gibi, bir toplumun
üyesi olmaktan kaynaklanan biçimde bireyin sahip olduğu kompleks bir bütündür”. Başka bir
deyişle, bir grup insanın kendilerine özgü yaşam tarzıdır. Kültür, bireylerin yaptığı şeylerin
birçoğunu etkiler. Yapılan diyetlerin çoğu, yemek hazırlama ve servis metotları, evde ve
toplumda kadının ve erkeğin rolleri, yatakta uyuma, sandalyede oturma, boşzamanları
değerlendirme, titizlik, maddi kazançlar için çalışma şekilleri gibi şeylerin hepsi kültürel
mirasın belirtileridir (Runyan ve Steward, 1989:151. akt. Saydan ve Kanıbir, 2007, s. 78-79).
Birey, belirli bir kültüre sahip olarak dünyaya gelmez. Kültür, doğumdan başlayarak
sosyalleşme süreci sonucunda kazanılır. Bir Amerikalı hamburger severek, bir Alman biradan
hoşlanarak, yada bir Çin’li prinç severek dünyaya gelmez; bu davranışözellikleri kültürün bir
sonucudur (Phatak, 1988:26. akt. Saydan ve Kanıbir, 2007, s. 78-79).
Kültürel farklılıklar özellikle global pazarlar için önem taşımaktadır. Çünkü kültür, dünya
üzerinde yöreden yöreye değişmekte ve bu yönüyle global pazarlamanın başarısını
etkileyebilecek bir nitelik taşımaktadır. Ülkelerin kültürleri arasındaki farklılıklar pazarlanan
mal ve hizmetler ile pazarlama yöntemlerini doğrudan etkileyici bir güce sahiptir (Akat,
10
1996:45. akt. Saydan ve Kanıbir, 2007, s. 78-79). Tüketici davranışlarını etkileyen bir faktör
olarak kültür, toplumun çeşitli kesimlerindeki tüketici davranışlarını analiz etmeye yardım
eden öğretilmiş davranışların, değerlerin, inanışların ve geleneklerin toplamıdır. Kültür aynı
zamanda toplumun üyesi olan bireylere problemlerini çözmek için emirler, direktifler ve
rehberlik yapan öneriler de sunar (Schiffman, Kanuk, 1983: 421. akt. Saydan ve Kanıbir,
2007, s. 78-79).
Pazarlama sürecinde globalleşmenin etkisinde kalan en önemli çevre değişkeni olarak bilinen
kültür (McCort ve Malhotra, 1993: 235-269. akt. Saydan ve Kanıbir, 2007, s. 78-79)
işletmeleri yeni stratejilere zorlamaktadır. Kültürdeki farklılıklar işletmeleri doğrudan
etkileyecek bir faktör olduğundan işletme bu farklılıkları tespit edip, üretim ve sunumlarını
uyarlayabildiği ölçüde global pazarlarda başarılı olacaktır. Bu nedenle global pazarlarda
çapraz kültürel araştırmaların önemi büyüktür. Böylece ülke içindeki ve çeşitli ülkelerdeki
kültürel değişmeler izlenerek buna uygun ürün ve hizmetlerin tasarımı en etkili bir biçimde
yapılabilir (Tek, 1999:198. akt. Saydan ve Kanıbir, 2007, s. 78-79).
Kurumların, pazarlama ve reklam etkinliklerini başarıyla sürdürebilmeleri ve hedef kitle
üzerinde etkili olabilmeleri için hangi reklam ve pazarlama stratejilerini uygulayacakları ve
hangi etkinliklerde bulunacakları ülkelerin kültürlerini iyi tanıyarak ve toplumların
kültürlerini diğer toplumların kültürlerinden ayrıştıran özellikleri saptayarak mümkün
olabilmektedir. Bu bağlamda kurumların, toplumların kültürlerini iyi tanımalarının doğru ve
etkili reklam ve pazarlama stratejileri hazırlamalarına imkan sağlayacağı söylenebilir. Kültür
tarafından temsil edilen değerler, tutumlar ve inançlar bir grup insanın dünyayı nasıl
algıladığını anlattığından, bu değerleri, tutumları ve inançları çözümlemeden o kültüre ilişkin
düşünce ve davranışları anlamak mümkün olamamaktadır (Barutçugil,2011:79). Toplumlar ya
da kültürler arasındaki farklılıklar, topluma ve kültüre özgü nitelikler, o toplumu ve kültürü
diğer toplumlardan ve kültürlerden ayırt eden özellikler kültürel göstergeler aracılığıyla
gözlemlenebilmektedir (Küçükerdoğan; 2012:54. akt. Deneçli, 2013, s. 4).
Bu doğrultuda, Yuri Lotman’ın “Göstergeküre” kavramı da küresel pazardaki reklam
iletilerinin içeriğindeki kültürel göstergelerin yorumlanmasında önem kazanmaktadır.
Lotman, kültür kavramını değerlendirirken her kültürün kendi içinde iki başlık altında ele
alınabileceğinden söz etmektedir: “kendi” dünyası ve “ötekinin” dünyası. Lotman’ın
“Göstergeküre” kavramı, bireylerin, toplumların farklı kültürlerdeki kültürel simgeleri,
11
değerleri, kahramanları ve adetleri nasıl değerlendirecekleri konusunda ipucu vermektedir
(Güz ve Küçükerdoğan,2005:2. akt. Deneçli, 2013, s. 4).
Pazarlama, ekonomik olduğu kadar kültürel bir faaliyettir. Uluslararası pazarlamanın ulusal
pazarlamadan farklılığı pazarlama teknikleri ile ilgili olmayıp, değişik ülkelerin birbirlerinden
farklı olmasından kaynaklanmaktadır. İnsanlar ve onların tüketim kalıpları genelde
birbirlerine benzemekle birlikte, global pazarların belki de en güç yönlerinden biri
tüketicilerin tercih, tutum ve davranışlarıyla ilgilidir. Ülkelerin kültürleri arasındaki
farklılıklar, pazarlanan mal ve hizmetler ile pazarlama yöntemlerini çok belirgin biçimde
etkilemektedir. Bu nedenle her ülkenin gelenek, görenek, tutum, alışkanlık ve davranışları
nüfusun dil, din, ırkı, sosyal değerler ve normları (inançlar, çalışkanlık, disiplin, estetik, sanat,
müzik vb.) global pazarlamada özellikle incelenmelidir (Akat, 2003:5. akt. Saydan ve
Kanıbir, 2007, s. 79-81).
Kültürel ve sosyal benzerlikler veya farklılıklar, global pazarlardaki faaliyetlerin sonuçlarını
değiştirebilme etkisine sahiptir. Gerçekten global pazarlarda kültürün önemi, aslında genel
olarak pazarlamada çok önemli bir faktör olan ekonomik çevre ile karşılaştırılmayacak kadar
büyüktür. Üstelik bu konuda, ekonomik çevre ile ilgili kategoriler gibi, belirli örnekler
bulmak ve genellemeler yapmak güçtür. Örneğin, Almanlarla Fransızların ekonomik
seviyeleri benzer olduğu halde kültürleri hayli farklıdır. Bu nedenle de dış pazarların kültürel
yönlerini belirlemek için bir takım genellemelerden yararlanmaksızın, geniş ölçüde her
toplumun ayrı ayrı analiz edilmesi gerekir (Mucuk, 2000:300. akt. Saydan ve Kanıbir, 2007, s.
79-81)
Tüketici davranışları güçlü evrensel bileşenlere sahip olmasına karşın kültürel etkilere açıktır.
Tüketici davranışlarında kültürün etkisi şu konularda önemlidir (Yılmaz, 1999: 39. akt.
Saydan ve Kanıbir, 2007, s. 79-81);
• İhtiyaçlar hiyerarşisi, genel kabul görmüş belirli kategorilere sahip olmasına karşın bu
kategorilerin içinin doldurulması tamamen kültürel etkilere açık olmaktadır.
• Kültüre dayalı değerler, özellikle bireyci-toplumcu yönelimler, satın alma davranışını ve
karar sürecini etkilemektedir.
• Değişik kültürlere sahip toplumlardaki kurumlar tüketici davranışını önemli ölçüde
etkilemektedir.
12
• Marka bağımlılığı, müşteri sadakati, farklı olma isteği yada bundan kaçınma, algılanan risk
ve risk alma davranışı kültürlere göre değişmektedir.
Global pazarlarda kültürel farklılıklar nedeniyle ortaya çıkan etkilerin irdelenmesinden önce,
her toplumun ya da her ülkenin kendine özgü kültürel dinamikleri olduğu ve bu nedenle
ülkeler arasında önemli farklılıkların ortaya çıkabileceği beklenilmelidir(Benedict, 2001:36.
akt. Saydan ve Kanıbir, 2007, s. 79-81).
13
4. KÜLTÜRLERARASI REKLAMLARDA UYGULANAN İLETİŞİM
STRATEJİLERİ
Ülkeler arası farklılık gösteren değerler, dil, ulusçuluk, adetler ve gelenekler yerel kültürler ve
pazarlama stratejilerinin uygulanacağı kültürler kültürel bir mesafe oluşmasına neden
olmaktadır (Pickton ve Broderick, 2004:179. akt. Deneçli,2013, s.2-3). Levitt (1983)
çalışmasında, teknolojiler aracılığı ile tüketicilerin markaları tanıdıklarından, gördüklerinden
ya da deneyimlediklerinden dolayı teknolojinin dünyayı benzer özelliklere doğru iten bir güç
niteliğinde olduğundan söz etmektedir. Bu nedenle, dünyadaki tüketicilerin ihtiyaçları ve
istekleri daha da homojen bir hale gelmektedir. Bu durum ise, dünyanın büyük bir pazar
olarak düşünülmesi ve bu doğrultuda pazarlama etkinlikleri gerçekleştirilmesi ihtiyacını
beraberinde getirmektedir (Evans, Jamal ve Foxall, 2009: 291. akt. Deneçli,2013, s.2-3).
Pazarlamacılar sürekli küresel ürünlerini ya da markalarını küresel pazarlarda tanıtma çabası
içindedirler. Küresel pazarlarda giderek artmakta olan bu etkinlikler ulusal pazarlamadan çok
küresel pazarlamanın önemini anlamaya yardımcı olmaktadır. Bir ülkede pazarlanmakta olan
bir marka “yerel marka”; belirli bir bölgede pazarlanan marka “bölgesel marka”; dünyanın
çeşitli bölgelerinde farklı ülkelerde yer alan bir marka “uluslararası marka”; hemen hemen
dünyanın her ülkesinde bulunan marka ise “küresel marka” olarak adlandırılmaktadır. Aynı
markayı çeşitli ülkelerde ya da küresel olarak tanıtan ve yöneten pazarlama programları da
uluslararası pazarlama etkinlikleriyle gerçekleştirilmektedir (Moriarty, Mitchell ve Wells,
2012: 84. akt. Deneçli,2013, s.2-3) Peki, bu bağlamda “küresel reklamcılık”tan söz etmeli
miyiz? Hiç kuşkusuz, küresel reklamcılık kavramı, küresel markalar ve onların değişik
ülkelerde pazarlanmaları söz konusu olduğunda ortaya çıkmaktadır (Deneçli,2013,s.2-3).
Küresel reklamcılık, evrensel değerlere sahip olan küresel tüketicilerin olması durumunda
etkili bir uygulama olabilmektedir. Ancak tüketicilerin değerleri ve davranışları kültürler arası
değişiklik gösterdiğinden, küresel ve standart reklam uygulaması her pazarda aynı derecede
etkili olmamaktadır. Eski pazarlama bakışaçısına göre, pazarlar insan gibi düşünülmekteydi.
Bu bakışaçısına göre, ürünler küresel olup, insanlar küresel olmayabilir; markalar küresel olup
bu markaları satın almaya ilişkin küresel bir motivasyon olmayabilir ya da küresel pazarlar
olup çoğu tüketim kalıpları yerel olabilmektedir (Mooij, 2004:16. akt. Deneçli,2013, s.2-3).
Sosyo-ekonomik, kültürel, teknolojik farklılıklar, ticari engeller vb. nedenlerden ötürü küresel
14
strateji uygulaması zorlaşmaktadır ve “farklılaştırılmış pazarlama” stratejisi uygulama gereği
ortaya çıkmaktadır. Bunun sonucunda “küresel düşün, yerel uygula” formülü de pazarların
küreselleşmesi ve pazarlar arası farklılıklardan yararlanmanın bir yolu olarak ağırlık
kazanmıştır(Mucuk, 2009:336. akt. Deneçli,2013, s.2-3).
Bu bağlamda tüketicilerin ait olduğu toplumun değerlerinin,tüketicilerin davranışlarının ve
tüketim kalıplarının ürün ya da markanın hangi reklam stratejisini kullanacağını saptamasında
etkili olduğu söylenebilir. Kuramcılar medya, simgeler, yaşam tarzı ve tutumların uluslararası
aktarım süreçleri ve bu aktarımın sonuçları üzerinde birçok çalışma gerçekleştirmektedirler.
Bir bakışaçısına göre, dünyadaki çok sayıda insan, batıdan gelen ve küresel boyutta
yaygınlaşan tüketici imgelerini, simgelerini ve tercihlerini, kendi geleneksel, yerel
kültürlerinin yerine koymaktadır. Başka bir bakışaçısı ise, çoğu tüketicinin kendi yerel
kültürlerini devam ettirme arzusunda olduğunu ve küresel olarak algılanan değerleri reddetme
eğiliminde olduğu vurgulanmaktadır. Çoğu insanın yerel yaşam tarzlarını, değerlerini,
tutumlarını ve davranışlarını yansıtması açısından yerel tüketim imgelerinin kullanıldığı
mesajları tercih ettikleri çok açık olarak görülmektedir (Alden ve diğerleri, 2006:227-228. akt.
Deneçli,2013, s.2-3). Özellikle çokuluslu ya da küresel kuruluşların reklam iletişimi
sürecinde, reklamın gerçekleştirildiği ülkelere ait yerel imgeler, ülkelerin kültürü, hedef
kitlenin özellikleri göz önünde bulundurulması gereken temel unsurlardır (Güz ve
Küçükerdoğan,2005:2. akt. Deneçli,2013, s.2-3).
Diğer bir bakışaçısı ise, global kültürün unsurlarının yerel kültüre entegre edilmesini
içermektedir. Appadurai (1990)’ a göre, global kültür güçleri bir yol ya da çeşitli yollarla iç
içe girmek durumundadır. Bu durum çoğu araştırmacı tarafından “glokalizasyon” olarak
adlandırılmaktadır. Mc Donald’s’ın dünya genelinde melez, glokal yaklaşımlarla Kore’deki
menülerinde “Kimchi Burger”, Hollanda’daki menülerinde bira ve Fransa’daki
menülerindeşaraba yer vermesi toplumların yerel yiyecek tercihlerine ve değerlerine göre
hizmet vermesine örnek olarak gösterilebilir (Alden ve diğerleri, 2006:227-228. akt.
Deneçli,2013, s.2-3).Ritzer (2003) çalışmasında bu durumu; “global ve yerelin birbiri içine
geçmesinin farklı coğrafi alanlarda aynı sonuçlar doğurması” anlamında tanımlamıştır. Bu
görüşglobal heterojenliği vurgulamaktadır ve batının özellikle de Amerika’nın politik,
ekonomik vekültürel homojenliğe yön verdiğine ilişkin görüşe karşı çıkmaktadır (Ritzer,
2003:193). Bu bağlamda hem uluslararası reklamcılık hem küresel reklamcılık çalışmaları
açısından bakıldığında, reklamın yapılacağı kültürün özelliklerinin ayrıntılı biçimde analiz
edilmesi son derece önemlidir. Bu kültüre ilişkin değişkenler göz önünde bulundurularak,söz
15
konusu o toplumun kültürel değerleri ve inançlarına ters düşmeyecek şekilde reklam
iletisininhazırlanması gerekliliği doğmaktadır. Çokuluslu pazarlama etkinlikleri içinde
bulunan pazarlamacılar, farklı hedef pazarlarla iletişim kurabilecek pazarlama stratejileri ve
reklam iletileri hazırlama durumu ile karşı karşıya kalmaktadırlar. Bu doğrultuda doğru
reklam ve pazarlama stratejisi hazırlamaya ilişkin bu çabaların doğru bir şekilde
yönetilebilmesi, küresel (global), yerel (lokal), global ve lokal karışık ya da birleştirilmiş
(glokal) olmak üzere, ürün ve mesaj aktarımının farklılaştığı iletişim stratejileri üzerinden
gerçekleştirilebilmektedir. Küresel olarak etkinlik gösteren kurumların uyguladığı stratejileri
içeren ve değişik kaynaklardan derlenen tablo şu şekildedir;
Tablo 1: Küresel Pazarlama Stratejileri
Kaynak: Luigi,D. ve V.Simona. (2010). The Glocal Strategy of Global Brands. Studies in Business & Economics.,5 (3), s.149. akt. Deneçli, 2013, s. 4
6.1.Global Strateji
Global reklam iki biçimde tanımlanmaktadır: “Her ulusal pazarda yerel dile çevrilerek (kimi
zaman orijinal dilinde) biçimi değiştirilmeksizin yayınlanan reklamlar” ve “yayınlandığı tüm
pazarlarda aynı reklam fikri doğrultusunda oluşturulmuş, ancak her pazara özgü yerel bir
öykü içinde işlenmiş, yerel oyuncularla çekilmiş reklamlar” (Gülsoy, 1999: 223, akt.
http://nenedir.com.tr/global-reklam-nedir/).
Diğer bir deyişle, ülkeler arasındaki farklılıkları ön plana almadan, reklamcıların farklı
pazarlardaki benzer tüketicilere aynı mesajı vermeleri önemlidir(Soydaş, 2005, s.229).
16
6.2.Lokal Strateji
Belirli bir bölgenin insanlarının özel zevklerine, ihtiyaçlarına ve ilgi alanlarına odaklanan ve
bu çerçevede satış yapmayı amaçlayan pazarlama
anlayışıdır(http://www.slideshare.net/aNTaNDRoS/lokal-pazarlama).
Daha genel tanımıyla bu ekol, reklamcıların kültür, ekonomik seviye, endüstriyel gelişme,
medya ve araştırma olanakları, yasal kısıtlamalar gibi ülkeler arası farklılıkları göz önüne
almaları gerektiğini savunmaktadır(Soydaş, 2005, s.229).
6.3.Glokal Strateji
Glokalleşme, dünyanın pek çok yerinde faaliyet gösteren global işletmelerin, farklı
bölgelerdeki tüketici taleplerine cevap verebilmek için yerel şartlara uygun üretim ve
pazarlama süreçleridir(http://hakanokay.com/glokal).
Bir başka deyişle bu strateji ne tamamen global stratejiyi ne de tamamen lokal stratejiyi tek
başına savunmaktadır. Her iki yaklaşımı beraber uygulanmasının ve kombinasyonunun
reklamın etkinliğini ve başarısını arttıracağını inanılmakta ve birçok işletme ve reklamcılar
tarafından savunulmaktadır(Soydaş, 2005, s.230).
17
5. SAMSUNG İLETİŞİM STRATEJİSİ
5.1. Samsung
Samsung Lee Byung-Chul tarafından, 1938 yılında kurulmuş olan Güney Kore merkezli bir
şirkettir. Yönetim Kurulu Başkanı Lee Kun-Hee'dir. Samsung çeşitli şirketlerden oluşan bir
grup olup, bunlardan en önemlisi, Samsung Elektronik'tirŞirket ilk olarak yakın ülkelere
kurutulmuş balık, sebze ve meyve satmak amacıyla kuruldu. Daha sonraki yıllarda un
değirmenleri ve şeker makineleri de işletmeye başlayan firma, üretim alanlarını yaygınlaştırdı
ve 70’li yıllara doğru ağır sanayi endüstrisine yatırım yapmaya
başladı(https://tr.wikipedia.org/wiki/Samsung).
Samsung, 1990'lı yıllarda, Kore dışında hızlı bir büyüme göstermiştir.
Diğer Asya şirketlerinin aksine, 1997'deki Asya Ekonomik Krizi'ni neredeyse hasarsız
atlatmıştır. Sadece Nissan tarafından kurulan Samsung Motor Co.'nun, Renault'a satışını
gerçekleştirerek otomotiv işinden çıkması gerekmiştir. Bu dönemde Elektronik ve
bileşenlerine yatırım yapılmış, Samsung Elektronik; grubu içerisinde bulunan en etkin şirket
haline dönüştürülmüştür. Grubun inşaat şirketi de, bu dönemde, Kuala Lumpur'daki Petrona
Kuleleri inşaatı ile dikkatleri üzerine çekmiştir(https://tr.wikipedia.org/wiki/Samsung ).
Amerika ve Avrupa'da birçok ürünü tasarım teknoloji ve patent ödülleri almıştır ve
almaktadır. Elektronik, (televizyon, telefon,bilgisayar), otomotiv, tıp, uzay araştırmaları gibi
birçok alanda faaliyet göstermektedir. Güney Korede uydu üretimini neredeyse tek başına
Samsung yapmaktadır. Japon şirketleri ile de Japonya için uydu yapımında ortak olmuşlardır.
Elektronik sektöründe Dijital kamera, DVD, Blu-Ray, VCD, Uydu alıcısı, DVD-
CD üretimi, Beyaz eşya (Buzdolabı, Çamaşır, Bulaşık makinesi), Bina yönetim sistemleri gibi
çok çeşitli alanlarda üretim yapmaktadır. Televizyon sektöründe de uzun bir geçmişe sahip
olan Samsung 1960'lı yıllardan beri televizyon üretimi yapmaktadır. LCD üretiminde pazar
payının oldukça önemli bir bölümünü oluşturur. Birçok marka panel olarak Samsung panelleri
televizyonlarında kullanmaktadır. Ayrıca Samsung 3D LED TV'nin geliştirilmesinde çok
önemli bir rol oynamıştır(https://tr.wikipedia.org/wiki/Samsung).
Telekomünikasyon sektöründede cep telefonları ile rekabete giren Samsung telefon üretimi ve
satışında ilk sıradadır. Kısa süredetelekomünikasyon sektöründe bu çıkışı yapmasının sebebi
Ar-Ge yatırımının fazla olması üretimini ve modellerini kullanıcının isteğine göre
18
düzenlemesi ve uygun fiyata yüksek teknolojili cihazlar üretmesidir. Ayrıca Güney Kore gibi
bir ülkede üretim yapması ve telekominikasyon yeniliklerinin ilk uygulandığı ülkelerden
birinde bulunması (3G, Mobil TV'yi uygulayan ilk ülkelerden biri güney
korede 4G denemeleri yapılmaktadır) diğer telefon markalarının birkaç ay sonra çıkaracağı
modelleri ve özellikteki telefonları çıkarmasında yardımcı olmaktadır. Ayrıca IBM den sonra
en çok patent alan şirkettir. Son olarak samsung 2010 yılında çıkardığı Samsung Wave cep
telefonunda kendi ürettiği işletim sistemi olan "Bada"yı kullanmış ve mobil telefon
sektöründe yazılım işinede girerek alanlarını daha da çok genişletmektedir. 2012 yılı toplam
ciro olarak 187.5 milyar dolarla dünyanın en büyük elektronik şirketidir. 2012 yılının üçüncü
çeyreğine göre akıllı telefon pazarında Apple'ı, toplam telefon satışlarında Nokia'yı geçerek
pazarın lideri durumundadır(https://tr.wikipedia.org/wiki/Samsung ).
5.2. Samsung İletişim Stratejisi ve Reklam Örnekleri
Samsung iletişim stratejisi olarak glokal bir strateji izlemektedir ve reklamlarınıda bu strateji
ekseninde uygulamaktadır. Başka bir deyişle Samsung uluslararası pazara tek bir ürün
sürmektedir fakat bu ürünü reklamlarında farklı kültürlerde küçük dokunuşlarla
harmanlayarak hedef kitlesine sunmaktadır. Bu çalışmalara örnek olarak aşağıda birkaç
reklam irdelenmeye çalışılmıştır.
Örneklerden biri Samsung Galaxy Note5 Official TVC reklam filmidir. Samsung mobile
kanalında ingilizce olarak yayınlanmıştır. Aşağıda reklam filminin 9. saniyesinden bir kare
görülmektedir. 9. saniyesindeki bu karede ve buna benzer dilsel öğelerin kullanıldığı tüm
yerlerde ingilizce kelimeler kullanılmıştır. Samsung ürünle birlikte reklamını da bir kalıp
içerisinde, kurgusunda herhangi değişikliğe gitmeden yayınlama yolunu seçmiştir.
19
Kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=nAhfyRCULng
Aynı reklam filmi Samsung Türkiye youtube kanalında yine 9. saniyesinden alınan bir karede
aşağıdaki gibi görülmektedir. Reklamda yapılan tek değişiklik İngilizce yazıların türkçe
olarak değiştirilmesidir.
Kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=3qsN1lHExmY
Samsung’un RT6000 buzdabu reklamına bakılacak olunursa yine benzer bir tabloyla
karşılaşmak mümkündür.
Sol taraftaki resim, The
Samsung RT6000 Refrigerator
20
TV Commercial - "Ten years. One Fridge." Reklam filminin 20. saniyesinden bir karedir ve
Samsung Home Appliances youtube kanalında yayınlamıştır.
Kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=5Vp_5xvzeFQ
Reklamda, yöresel sayılabilecek bir ıstakoz yemeğinin Samsung RT6000 buzdolabına
koyulduğu görülmektedir.
Sağdaki aynı reklam filminin 19.
saniyesinden bir alıntılanan
fotoğrafta aynı şekilde Samsung
RT6000 buzdolabının içerisine yine
yöresel sayılabilecek bir balık
yemeği yerleştirilmektedir.
Kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=5Vp_5xvzeFQ
Aynı reklam filminin Samsung Türekiye Youtube kanalında yayınlanan haline bakılacak
olunursa başka bir tablonun ortaya çıktığı görülmektedir.
Soldaki fotoğraf reklam filminin
12. saniyesinden alıntılanan bir
karedir ve bu karede Türk
mutfağına özgü bir karnıyarık
yemeği görülmektedir.
Kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=dlbu8XYh4BY
Aynı reklam filminin solda
gösterilen 11. saniyesende
ise yine Türk mutfağına özgü
bir yemek olarak zeytinyağlı
21
sarma yemeği buzdolabına yerleştirilirken görüntülenmektedir.
Kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=dlbu8XYh4BY
Ayrıca reklam filmlerindeki seslendirmeler ve yazılar bir önceki reklam filmine benzer
şekilde türkçeleştirilerek yayıya sunulmaktadır. Türkçeleştirmeye bir örne olarak Samsung’un
piyasaya yeni sürüdğü Gear S2 ürünün reklam filmi aşağıda irdelenmektedir.
Sağdaki fotoğraf
reklam filminin 35.
Saniyesinden bir kesit
olarak yine yabancı bir
ismin ürüne
yerleştirilmesiyle
karşımıza çıkmaktadır.
Kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=aLkEodrEh0g
Bunun yanında aşağıda aynı reklam filminin Samsung Türkiye Youtube kanalından
yayınlanan 33. saniyesinden alıntılanan kesitine bakılacak olunursa Türkçe bir isim olan
‘’Hakan’’ ismiyle karılaşılmaktadır. Saatin içindeki resme bakıldığında aynı olduğu, sadece
isimlerin değiştiği de aynı şekilde görülmektedir.
22
Kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=dYosjckFNsY
Aynı reklam filminde diğer örneklerde olduğu gibi seslendirmeler de yerelleştirilmekte fakat
reklamın ana kurgusu aynı kalmaktadır. Bunun sonucunda, özetle, Samsung reklam
filmlerinde Glokal bir strateji izleme yoluna gitmiş olduğu görülmektedir.
23
6. SONUÇ VE DEĞERLENDİRME
Küreselleşmeyle birlikte markaların da aynı ölçüde bu küreselleşmeye ayak uydurma
zorunluluğu bir ihtiyaç halini almıştır. Yukarıda anlatıldığı üzere bu küreselleşen dünyaya
‘’ayak uydurma’’ stratejileri markalar için faklılık göstermektedir. Kimi markalar tek bir
strateji uygulayarak çalışmalarını yürütmekte; kimi markalar hedef kitlelerinin yaşayışını,
beklentilerini, dilini, dinini, kısacası kültürünü dikkate alarak bu yönde bir streteji
geliştirmekte; kimi markalarsa iki stratejiyi harmanlayarak yeni bir bakış açısı
geliştirmektedir. Çalışmamızda uluslararası bir marka olan Samsung’un reklam filmlerinden
yapılan alıntılarda bu stratejilerden hangisinin uygulandığı açık bir şekilde görülmektedir. Bir
teknoloji markası olarak Samsung, ürünlerinin yapısında herhangi bir değişikliğe gitmeden
tek tip ürün tasarlayarak uluslararası pazara sunaktadır. Aynı şekilde reklam filmlerini de bu
doğrultuda tek tip olarak yapmaktadır. Fakat yerel unsurları es geçmeyip faklı kültürlerde
yaptığı çalışmalarda aynı reklam filmini o kültürün özelliklerine göre yoğurmakta ve servis
etmektedir. Bu yönüyle Samsung’un glokal bir strateji izlediği açıkça ortadır.
24
KAYNAKÇA
Kitaplar
Balta Peltekoğlu, Filiz (2010), Kavram ve Kuramlarıyla Reklam, İstanbul:Beta
Yayınları
Elden, Müge (2015), Reklam ve Reklamcılık, İstanbul:Say Yayınları
Özkalp, Enver (2011), Sosyolojiye Giriş (Gözden Geçirilmiş 19. Baskı), Bursa: Ekin
Yayınevi
Turan, Şerafettin (2010), Türk Kültür Tarihi – Türk Kültüründen Türkiye kültürüne ve
Evrenselliğe, Ankara: Bilgi Yayınevi
Makaleler
Deneçli, C. (2013). ‘’ Küresel Markalar, Yerellik Ve Kültürel Göstergeler’’, The
Turkish Online Journal of Design, Art and Communication - TOJDAC January 2013
Volume 3 Issue 1
Saydan, R., Kanıbir, H. (2007). ‘’ Global Pazarlamada Toplumsal Kültür
Farklılıklarının Önemi (Çokuluslu Şirket Ve Yerel Kültür Örnekleri)’’, Elektronik
Sosyal Bilimler Dergisi C.6 S.22 (74-89)
Sili, A. (2009). ‘’ Küreselleşme/Globalleşme Ve Küyerelleşme/Glokalleşme
Süreçlerinde Kola Reklâmları: Bir Göstergebilim Çalışması’’, Atatürk Üniversitesi
Edebiyat Fakültesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü 6. Ulusal Sosyoloji Kongresi Bildiri
Kitabı, s. 22-23.
Soydaş, A. U. (2005), Global Reklam: Global Reklamlar Kültürün Reklama
Etkisi, Istanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Dergisi. Sayı 23.
Şen, M. (2008), ‘’ Modern Zamanların Reklam Dilselliğinde Küresel Ve Yerel
Özellikler: Eleştirel Dilselbimsel Bir Bakış ‘’, Uluslararası Sosyal Aratırmalar
DergisiThe Journal Of International Social Research Volume ¼
25
İnternet Kaynakları
http://blog.reklam.com.tr/genel/reklam-ve-kultur/536/, Erişim Tarihi:08.01.2016
http://hakanokay.com/glokal, Erişim Tarihi:08.01.2016
http://nenedir.com.tr/global-reklam-nedir/, Erişim Tarihi:08.01.2016
http://www.academia.edu/1030872/Reklam_Filmlerinde_K%C3%BClt%C3%BCrel_
Kodlar%C4%B1n_Kullan%C4%B1m%C4%B1_Coca_Cola_%C3%96rne%C4%9Fi_
The_Usage_of_Cultural_Codes_in_Advertising_Films_Sample_of_Coca-Cola, Erişim
Tarihi:08.01.2016
http://www.samsung-printers.com/global-hedefler-ve-turkiyedeki-yeri.aspx, Erişim
Tarihi: 12.12.2015
http://www.slideshare.net/aNTaNDRoS/lokal-pazarlama, Erişim Tarihi:08.01.2016
https://tr.wikipedia.org/wiki/Samsung, Erişim Tarihi:12.12.2015
https://www.youtube.com/watch?v=3qsN1lHExmY, Erişim Tarihi: 07.01.2016
https://www.youtube.com/watch?v=5Vp_5xvzeFQ, Erişim Tarihi:07.01.2016
https://www.youtube.com/watch?v=aLkEodrEh0g, Erişim Tarihi:07.01.2016
https://www.youtube.com/watch?v=dlbu8XYh4BY, Erişim Tarihi:07.01.2016
https://www.youtube.com/watch?v=dYosjckFNsY, Erişim Tarihi:07.01.2016
https://www.youtube.com/watch?v=nAhfyRCULng, Erişim Tarihi:07.01.2016