malik b. dinar · 2020. 9. 1. · malik b. avf'a haber göndererek müslü man olduğu...

2
Resul-i Ekrem , Huneyn Gazvesi'nden elde edilen ganimetieri Ci'rane'de Malik b. ev ve Ümmü Abdullah bint Ebu Ümeyye'nin bir müddet Malik b. Avf'a haber göndererek müslü- man takdirde ailesini ve geri 100 deve ihsan ede- Bunun üzerine Malik b. Avf. Hz. Peygamber'in gelerek müslüman olunca vaad edilenler kendi- sine verildi (a.g.e., 954-955) Malik b. müellefe-i kulüba dahil eden ResOl-i Ekrem onu kendi kabilesiyle Taif ve çev- resinde oturan Sümale. Selime ve Fehm kabilelerine amil tayin etti (ibn IV, 130; TaberT, III, 89). Malik b. Avf, kendisine kabileleri alarak ve özellikle Sakifliler'le mücadele ederek onlara düzenledi. Bu dan bunalan Sakifliler büyük ver- diler 955; ibn IV, 130- 13 ) . Saklfliler'in 9 (631) Medine'- ye gelerek müslüman Malik b. önemli Hz. Ebu Bekir da kabilesi- nin arnili olan Malik b. Avf. Kadisiye ve Suriye'nin fethine sonra Onun evinin bir kilise ve evinin. Emevi Halifesi Ömer b. Abdülaziz üzerine elinden Yezid b. Abdülmelik ailesine iade ibn Asakir dan kaydedilir (Tarif] u k. LVI, 48 olan Malik b. Avf'a kendisine ait bu- lunmayan beyitlerin ibn ifadelerinden ( es-Sfre, IV, 91). ilmi faaliyetlere Malik b. Avf (ibn Asakir, LVI, 480- 481) güzel giyinen ve kendisine çok güve- nen bir kimseydi. 20 (641) sonra vefat rivayet edilir. : el-Megaz1, Il, 805; III, 885-889, 892- 893 , 916-917 , 924,946, 954-956; es-Sfre Ömer Abdüsselam Tedmürl), Kahi- re 1987, IV, 81-84, 90-93, 96-99, 113-114, 120- 121, 130-131 ; Sa'd, et- Abdül- kadir Ata). Beyrut 1410/1990, Il, 114-1_16; VI, 103-104; Taberl. Tari/]. (Ebü'I-Fazl). III, 70-72, 78-80 , 83, 88-90, 318; Ebü'I-Ferec el-Eganf, XIV, 144-145; XVIII, 85-86; XXII, 76; Abdülber. (Bicavl). III, 1356-1357; Asakir. Tari i) u (Am ri). XV, 382-383; LVI, 4 79-489; Hacer. V, 550 - 551; M. Watt. Muhammad at Medina, Kara c hi 1988, s. 72, 100; H. Lammens. "Malik b. Avf", VII, 257-258; Muhammed Hamldullah, "Huneyn Gazvesi", XVIII, 376-377. Iii MUSTAFA r MALiK b. DINAR 0-1 ..!.Ulo) Ebu Yahya Malik b. Dinar el-Basri' (ö. 131/748'den önce) ilk zahidlerden. _j L Basra'da ilk tahsilini burada ta- ilim için Horasan ve Hindistan'a kadar güzel sanat- lara ilgisi ve ver- ve geçimini mushafyazarak kazanmaya kaydedilmektedir. Ho- r asan'da vefat dair bilgiler varsa da (Abdülhamid en-Nu'manl, V/2 [ 19541. s. 16) göre Basra'da Malik b. gençlik ve alem- lerinde bir gece bir ud çalarken duy- ürperti üzerine o zahidlerinden Basri'nin gidip tövbe rivayet edilmek- tedir. bir rivayete göre ise ölen ona. "Müminlerin kalpleri- nin ürperme hala gelmedi mi?" mealindeki ayeti (el-Hadid 57/l6) oku- üzerine zühd Tasawufun bulu- nan zahidlerden biri olan Malik b. Dinar esas itibariyle Basri'yi takip et- hüzün, sadakat, zikir. zühd. marifet gibi konular üzerinde (EbO N uaym. I I. 360-361 ). Ona göre marifetul- yeri gönüldür, idrak etmeden ölenler dünyadaki en varmadan göç Hüzün halini kalbi, içinde oturulma- yan harap bir eve ve temiz bir kalp le ciddi bir dini hayat mak için bu hali idrak etmenin Malik b. Dinar yeme içme. giyinme. mal mülk. servet edinme ve kazanma konusunda riyazet ve mücahedeyi esas alarak buna titizlikle her temelinde dünya sevgisi ve menfaat dikkat iyi bir mürnin olabilmek için bu sevginin ye- rine Allah sevgisini koymak onu terkedenlerin ko- belirten Malik bu hususta en gü- zel örneklerden birinin Ömer b. Abdülaziz Ömer terkedince dün- onun Ona göre toplumu ilim. ahlak ve fazilete yönlendirecek dört grup insan Bunlardan Kur'an ahirete yönelirler; kurra ise Allah'a MALiK b. DUHSÜM ve O'na yöneltir. üzerin- de konular diline sahip olmak. etmek ve Alim- lerin ilmiyle amel etmeyenleri kaygan gibidir. bereket ve tutamaz . Malik b. Dinar amel ve esas unsurun ihlas dikkat çek- önem sOn- nin eski ve elbiseler giymesi ge- helal sonra is- teyenin gibi söy- Zühd ve yeri- ne getirmeye, bu halka ve yöne- ticilere anlatmaya Malik'in bir gün Basra valisiyle valinin ondan dua onun da nice mazlumlar ken- disine beddua ederken kendisi için yapa- önce beddualara sebep olan ortadan nakledil- m ektedir. Tabiinden olan ve hadis riva- yet eden Malik b. Dinar. Basri'den Belhl. Rabia el-Adeviyye ve Abdülvahid b. Zeyd ile sohbet : Müsned, V, 249; ibn Sa'd, et-Taba(<at, V, 243; Buharl, et-Tarfl].u'l-kebfr, IV, 309; ibn Kuteybe, s. 470; Serrac. el-Lüma', s. 68, 398; el-Fihri st, s. 10; Ebü Nuaym, f:lilye, Il, 357, 360-361; Risale s. 511; Hücvlri. (Ulu- s. 184; Herev1. Taba(<at, s. 142-143; nü'I-Cevz1. III, 184; a.mlf .. ve'l-mO?ekkirfn ve tre. M. L. Swartz). Bey- rut, ts., s. 74; Ferldüddin Attar. Tezkiretü'l-ev- liya (tre. Süleyman Bursa 1984, s. 85; Hallikan. Vefeyat, IV, 139; Taba(<atü'l-evliya' NO reddin Kahi- re 1393/1973, s. 183-184; ibn Hacer, Teh?fbü't- Teh?fb, Beyrut 1991, V, 356; et-Taba- 32; el-Kevakib, I, 154; ibnü'I- I, 173; Sezgin, GAS, I, 634; Ali Sami Kahire 1978, III, 162; Abdülham1d en-Nu'manl. "Min V/2, New Delhi 1954, s. 15-16; Ch. Pellat, "Malik b. Di- nar". EF (ing ). VI, 266-267. L !il MEHMET MALiK b. ( .!.U lo) Malik b. b. Malik es-Salim! el-Ensar! Sahabi. _j Evs kabilesine olup Medine'de ya- Amr b. Avf Hazrec kabilesine mensup da söylenmek- tedir. Du diye de kaydedilmektedir. An- nesi Umeyre bint Sa'd b. Kays b. Amr b. 505

Upload: others

Post on 08-Oct-2020

2 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: MALiK b. DINAR · 2020. 9. 1. · Malik b. Avf'a haber göndererek müslü man olduğu takdirde ailesini ve mallarını geri vereceğini. ayrıca 100 deve ihsan ede ceğini bildirmişti

Resul-i Ekrem, Huneyn Gazvesi'nden elde edilen ganimetieri Ci'rane'de dağı­tırken Malik b. Avf'ın ev halkı ve malları­nın Ümmü Abdullah bint Ebu Ümeyye'nin yanında bir müddet tutulmasını istemiş. Malik b. Avf'a haber göndererek müslü­man olduğu takdirde ailesini ve mallarını geri vereceğini. ayrıca 100 deve ihsan ede­ceğini bildirmişti. Bunun üzerine Malik b. Avf. Hz. Peygamber'in yanına gelerek müslüman olunca vaad edilenler kendi­sine verildi (a.g.e., ııı. 954-955) Malik b . Avf'ı müellefe-i kulüba dahil eden ResOl-i Ekrem onu kendi kabilesiyle Taif ve çev­resinde oturan Sümale. Selime ve Fehm kabilelerine amil tayin etti (ibn Hişam, IV, 130; TaberT, III, 89). Malik b. Avf, kendisine bağlı kabileleri yanına alarak müşriklerle ve özellikle Sakifliler'le mücadele ederek onlara baskınlar düzenledi. Bu baskınlar­dan bunalan Sakifliler büyük kayıplar ver­diler (Vakıdl, ııı . 955; ibn Hişam, IV, 130-1 3 ı ) . Saklfliler'in 9 (631) yılında Medine'­ye gelerek müslüman olmalarında Malik b. Avf'ın önemli katkısı olmuştur.

Hz. Ebu Bekir zamanında da kabilesi­nin arnili olan Malik b. Avf. Kadisiye Savaşı ve Suriye'nin fethine katıldıktan sonra Dı­maşk'a yerleşti. Onun Dımaşk'taki evinin bir kilise olduğu ve evinin. Emevi Halifesi Ömer b. Abdülaziz zamanında hıristiyan­ların isteği üzerine çocuklarının elinden alındığı. Yezid b. Abdülmelik zamanında ailesine iade edildiği ibn Asakir tarafın­dan kaydedilir (Tarif] u Dıma.ş k. LVI, 48 ı)

Şair olan Malik b. Avf'a kendisine ait bu­lunmayan bazı beyitlerin atfedildiği ibn Hişam'ın ifadelerinden anlaşılmaktadır ( es-Sfre, IV, 91). Dımaşk'ta ilmi faaliyetlere katılan Malik b. Avf (ibn Asakir, LVI, 480-

481) güzel giyinen ve kendisine çok güve­nen bir kimseydi. 20 (641) yılından sonra Dımaşk'ta vefat ettiği rivayet edilir.

BİBLİYOGRAFYA :

Vakıdi. el-Megaz1, Il, 805; III, 885-889, 892-893 , 916-917 , 924,946, 954-956; İbn Hişam. es-Sfre (nşr. Ömer Abdüsselam Tedmürl), Kahi­re 1987, IV, 81-84, 90-93, 96-99, 113-114, 120-121, 130-131 ; İbn Sa'd, et-Taba(<at(nşr. Abdül­kadir Ata). Beyrut 1410/1990, Il, 114-1_16; VI, 103-104; Taberl. Tari/]. (Ebü'I-Fazl). III, 70-72, 78-80, 83, 88-90, 318; Ebü'I-Ferec ei-İsfahanl. el-Eganf, XIV, 144-145; XVIII, 85-86; XXII, 76; İbn Abdülber. el-İst1'ab (Bicavl). III, 1356-1357; İbn Asakir. Tari i) u Dımaş(< (Am ri). XV, 382-383; LVI, 4 79-489; İbn Hacer. el-İşabe, V, 550 -551; M. Watt. Muhammad at Medina, Kara c hi 1988, s. 72, 100; H. Lammens. "Malik b. Avf", İA, VII, 257-258; Muhammed Hamldullah, "Huneyn Gazvesi", DİA, XVIII, 376-377.

Iii MUSTAFA SABRİ KüÇÜKAŞCI

r MALiK b. DINAR ı

()4~ 0-1 ..!.Ulo)

Ebu Yahya Malik b. Dinar el-Basri' (ö. 131/748'den önce)

ilk zahidlerden. _j L

Basra'da doğdu. ilk tahsilini burada ta­mamladığı , ilim öğrenmek için Horasan ve Hindistan'a kadar gittiği. güzel sanat­lara karŞı ilgisi ve yeteneği olduğu. ver­raklıkyaptığı ve geçimini mushafyazarak kazanmaya çalıştığı kaydedilmektedir. Ho­r asan'da vefat ettiğine dair bazı bilgiler varsa da (Abdülhamid en-Nu'manl, V/2

[ 19541. s. 16) kaynakların çağuna göre Basra 'da ölmüştür. Malik b. Dinar'ın gençlik yıllarında eğlence ve işret alem­lerinde bulunduğu. bir gece arkadaşları­nın uyuduğu bir sırada ud çalarken duy­duğu ürperti üzerine o yıllarda Basra'nın meşhur zahidlerinden Hasan-ı Basri'nin yanına gidip tövbe ettiği rivayet edilmek­tedir. Diğer bir rivayete göre ise ölen kızı­nın rüyasında ona. "Müminlerin kalpleri­nin ürperme zamanı hala gelmedi mi?" mealindeki ayeti (el-Hadid 57/l6) oku­ması üzerine zühd hayatına yönelmiştir.

Tasawufun oluşmasına katkıda bulu­nan zahidlerden biri olan Malik b. Dinar esas itibariyle Hasan-ı Basri'yi takip et­miş. hüzün, sadakat, zikir. zühd. marifet gibi konular üzerinde durmuştur (EbO N uaym. I I. 360-361 ) . Ona göre marifetul­lahın yeri gönüldür, marifetullahı idrak etmeden ölenler dünyadaki en tatlı şeyin farkına varmadan göç etmişlerdir. Hüzün halini yaşamayan kalbi, içinde oturulma­yan harap bir eve benzetmiş, uyanık ve temiz bir kalp le ciddi bir dini hayat yaşa­mak için bu hali idrak etmenin gereğini vurgulamıştır.

Malik b. Dinar yeme içme. giyinme. mal mülk. servet edinme ve şöhret kazanma konusunda riyazet ve mücahedeyi esas alarak buna titizlikle uymuş. her günahın temelinde dünya sevgisi ve menfaat hır­sının bulunduğuna dikkat çekmiştir. iyi bir mürnin olabilmek için bu sevginin ye­rine Allah sevgisini koymak gerektiğini, dünyanın onu terkedenlerin ardından ko­şacağını belirten Malik bu hususta en gü­zel örneklerden birinin Ömer b. Abdülaziz olduğunu, Ömer dünyayı terkedince dün­yanın onun ayağına geldiğini söylemiştir. Ona göre toplumu ilim. ahlak ve fazilete yönlendirecek dört grup insan vardır. Bunlardan sıddiklar Kur'an okunduğunda ahirete yönelirler; kurra ise Allah'a sığı-

MALiK b. DUHSÜM

nır ve halkı O'na yöneltir. Ebrarın üzerin­de durduğu konular diline sahip olmak. tövbe-istiğfar etmek ve inzivadır. Alim­lerin ilmiyle amel etmeyenleri kaygan taş gibidir. bereket ve yağmuru tutamaz.

Malik b. Dinar amel ve davranışlarda esas unsurun ihlas olduğuna dikkat çek­miş. kılık kıyafete önem vermemiş . sOn­nin eski ve yamalı elbiseler giymesi ge­rekmediğini. helal kazandıktan sonra is­teyenin istediği gibi giyinebileceğini söy­lemiştir. Zühd ve takvanın icaplarını yeri­ne getirmeye, bu esasları halka ve yöne­ticilere anlatmaya çalışmıştır. Asırlarca menkıbeleri anlatılagelen Malik'in bir gün Basra valisiyle karşılaştığı. valinin ondan dua istediği, onun da nice mazlumlar ken­disine beddua ederken kendisi için yapa­cağı duanın faydalı olmayacağını. önce beddualara sebep olan hususları ortadan kaldırması gerektiğini söylediği nakledil­m ektedir. Tabiinden olan ve hadis riva­yet eden Malik b. Dinar. Hasan-ı Basri'den başka Şakik-ı Belhl. Rabia el-Adeviyye ve Abdülvahid b. Zeyd ile sohbet etmiştir.

BİBLİYOGRAFYA :

Müsned, V, 249; ibn Sa'd, et-Taba(<at, V, 243; Buharl, et-Tarfl].u'l-kebfr, IV, 309; ibn Kuteybe, ei-Ma'arif(Ukkaşe). s. 470; Serrac. el-Lüma', s. 68, 398; İbnü'n-Nedlm, el-Fihrist, s. 10; Ebü Nuaym, f:lilye, Il, 357, 360-361; Kuşeyrl, Risale (Uludağ). s. 511; Hücvlri. Keşfü'l-mahcüb (Ulu­dağ), s. 184; Herev1. Taba(<at, s. 142-143; İb­nü'I-Cevz1. Şıfatü'ş-şafve, III, 184; a.mlf .. Kuşşaş ve'l-mO?ekkirfn (nşr. ve tre. M. L. Swartz). Bey­rut, ts., s. 74; Ferldüddin Attar. Tezkiretü'l-ev­liya (tre. Süleyman Uludağ), Bursa 1984, s. 85; İbn Hallikan. Vefeyat, IV, 139; ibnü'I-Mülakkın. Taba(<atü'l-evliya' (nşr. NO reddin Şerlbe), Kahi­re 1393/1973, s. 183-184; ibn Hacer, Teh?fbü't­Teh?fb, Beyrut 1991, V, 356; Şa'ran!. et-Taba­~at, ı, 32; Münavı. el-Kevakib, I, 154; ibnü'I­İmad. Şe?erat, I, 173; Sezgin, GAS, I, 634; Ali Sami en-Neşşar, Neş'etü 'l-flkri'l-felsefi fl'l-İslam, Kahire 1978, III, 162; Abdülham1d en-Nu'manl. "Min kütübi't-tilıil].". Şe(<afetü'l-Hind, V/2, New Delhi 1954, s. 15-16; Ch. Pellat, "Malik b. Di­nar". EF (ing ). VI, 266-267.

L

!il MEHMET DEMİRCİ

MALiK b. DUHŞÜM ( ~...\1 1 ~ .!.U lo)

Malik b. ed-Duhşüm b. Malik es-Salim! el-Ensar!

Sahabi. _j

Evs kabilesine bağlı olup Medine'de ya­şayan Amr b. Avf oğullarındandır. Hazrec kabilesine mensup olduğu da söylenmek­tedir. Babasının adı Duhayşim, Duhşün, Du hayşin diye de kaydedilmektedir. An­nesi Umeyre bint Sa'd b. Kays b. Amr b.

505

Page 2: MALiK b. DINAR · 2020. 9. 1. · Malik b. Avf'a haber göndererek müslü man olduğu takdirde ailesini ve mallarını geri vereceğini. ayrıca 100 deve ihsan ede ceğini bildirmişti

MALiK b. DUHŞÜM

İmruülkays'tır. Malik b. Duhşüm'ün Aka­be'de bulunup bulunmadığı tartışma ko­nusu edilmekle birlikte başta Bedir olmak üzere bütün gazvelere katılmış. Bedir'de Süheyl b. Amr'ı esir alması ona büyük şöhret kazandırmıştır. Hz. Peygamber. Tebük dönüşünde Malik b. Duhşüm'ü Asım b. Adi, bazı kaynaklara göre ise Ma'n b. Adi ile veya üçünü birlikte (i b n Abdül­ber. ed-Dürer, s. 242) münafıkların İslami­yet aleyhinde faaliyet göstermek için, Amr b. Avf oğulları mahallesinde yaptırdıkları Mescid-i Dırar'ı ortadan kaldırmakla gö­revlendirmiş, onlar da bu görevi başarıyla tamamlamışlardır.

Malik b. Duhşüm hakkında gerekçesi açıklanmayan bir nifak iddiası ileri sürül­müştür. Onun bazı münafıklarla sosyal ilişkiler kurmasının ve onlarla iyi geçin­mesinin böyle bir dedikoduya yol açmış olması muhtemeldir. "Malik b. Duhşüm, Allah ve Resulü'nü sevmeyen bir müna­fıktır" diyen bir kişiyi Hz. Peygamber böy­le konuşmaktan menetmiş ve, "Onun la ilahe iliallah dediğini görmüyor musun?" demiştir (Müsned, lll, 174; IV, 44; V, 449,

450; Buhar!, "Şalat", 46, "Teheccüd", 36 ,

"Et'ime", 15, "İstitabetü'l-mürteddln", 9; Müslim. "Iman", 54, 55. "Mesacid", 263,

264) İbn Abdülber. Malik b. Duhşüm'ün nifakla itharn edilmesini doğru bulmamış, iyi bir müslüman olduğunu ortaya koyan davranışlarının böyle suçlamalara imkan vermeyeceğini söylemiştir. Onun Bedir Gazvesi'ndeki kahramanlığı, Mescid-i Dı­rar'ı ortadan kaldırmak gibi önemli bir görevi Resul-i Ekrem'in ona vermesi ve savaş meydanlarındaki yiğitliği Hz. Pey­gamber'e olan bağlılığını ortaya koymak­tadır. Malik b. Duhşüm, Cemlle bint Übey b. Selıli ile evlenmiş, bu evlilikten Resü­lullah'a biat eden hanımlardan biri olan Fürey'a dünyaya geldiyse de nesli devam etmemiştir.

BİBLİYOGRAFYA :

Müsned, lll, 174; IV, 44; V, 449, 450; VI, 9; Buhar!, "Şalat", 46, "Teheccüd" , 36, "E~'ime", 15, "İstitabetü'l-mürteddln", 9; Müslim. "!man", 54, 55, "Mesacid", 263, 264; Vakıdl. el-Megazi, I, 105, 117, 143, 282; lll, 1046; İbn Hişam. es­Sire, ll, 303, 304; IV, 174; İbn Sa'd, et-Taba~at, lll, 466, 549; VIII, 380, 382, 383; EbQ Ubeyd Ka­sım b. Sellam. en-Neseb (nşr. Meryem M. Hay­rüddir '). Beyrut 1410/1989, s. 284; Fesevl. el­Ma'rife ue't-taril], lll, 559; İbn Abdülber. el-İs­trab, lll, 372, 373; a.mlf .. ed-Dürer fi İl]tişari'l­megazi ue's-siyer( nşr. Şeyki Dayf), Kahire 1983, s. 242; Nevevl. Şerf:ıu Müslim, ı, 243, 244; İbn Hacer. el-İşabe (Bicavl). V, 721 -722; VI, 41; VII, 556-557, 562; a.mlf .. Fetf:ıu 'l-bari (Hatib). I, 621; Tecrid Tercemesi, ll, 365, 366.

~ ZEKERiYA GüLER

506

r

L

MALiK b. EBÜ's-SEMH

( ~' .si ..:,; .!.Ulo)

Ebü'I-Velid Malik b. Cabir b. Sa'lebe et-Tai (ö. 140/757 [?])

Medineli muganni. _j

Muaviye b. Ebfı Süfyan zamanında ( 661-680) Tay kabilesinin yaşadığı toprak­larda doğdu. İbn Ebü's-Semh olarak da bilinir. Babası aynı kabileden olup annesi Beni Mahzfım kabilesinden Kureyşli bir hanımdı. Küçük yaşta babasını kaybet­mesinin ardından yaşadıkları bölgede kıt­lık çıkınca ailesiyle birlikte Medine'ye göç etmek zorunda kaldı. Burada sanatkar­ları himaye etmesiyle tanınan Abdullah b. Ca'fer b. Ebu Tali b onu evlat edindi. Ce­mil e es-Sülemiyye ve Ömer el-Vadi gibi Medineli mfısikişinaslardan ders alarak kendini yetiştirdi.

684 yılında Hamza b. Abdullah b. Zü­beyr'in evinde mOsiki üstadı Ma'bed b. Vehb'i tanıma imkanı bulan Malik sesini çok beğendiği Ma'bed'den mOsiki ders­leri almaya başladı ve zamanının büyük kısmını onun yanında geçirdi. Yeteneğiyle kısa zamanda Medine'de tanındı ve şöh­reti giderek yayılmaya başladı. Evini bir mOsiki okulu haline getiren hamisi Ab­dullah b. Ca'fer'in 700 yıllarında ölümü üzerine Haşimller'den Süleyman b. Ali'ye intisap etmekle birlikte Em evi devlet bü­yüklerinden de yakın ilgi gördü. Kaynak­larda, ll. Yezld ve ll. Velid'in saraylarında yapılan mOsiki toplantılarında Malik'in ic­ralarından özellikle söz edilir. Abbasller'in iktidara gelişinden (750) sonra Süleyman b. Ali, Aşağı Dicle'ye vali olarak tayin edi­lince onunla birlikte Basra'ya kadar gitti. Kısa bir süre sonra tekrar Medine'ye dö­nen Malik. Halife Ebfı Ca'fer el-Man­sür'un ( 754-775) ilk dönemlerine kadar yaşadı ve seksen yaşının üzerinde oldu­ğu halde burada vefat etti.

Devrinin mugannileri arasında farklı bir yere sahip olan Malik'in okuyuşunda ta­mamen hacası Ma'bed'in üsiObu hakim­di, bu üslfıp üzerine okuduğu eserler unu­tulmaz icralar olarak müsiki tarihine geç­miştir. Bestekarlık sahasında da kabili­yeti olmasına rağmen Ma'bed'e duydu­ğu saygıdan dolayı hacası hayatta oldu­ğu sürece beste yapmayacağına dair söz vermiştir. el-Eganf'de nakledildiğine gö­re Malik'in yegane bestesi, "La Işe illa bi­Malik bin Ebi's-Semh" sözleriyle başlayan eseridir. İshak ei-Mevsıll, Malik'i Mekkeli

İbn Süreye, İbn Muhriz ve Medineli Ma'­bed b. Vehb ile birlikte zamanın en ünlü dört sanatkarı arasında zikreder. Malik şarkıları en ince nüanslarına kadar kolay­ca öğrenebilen, müzik estetiğini ön plana çıkaran, özellikle bulunduğu yörenin me­lodik unsurlarını kendine has tavırlarıyla yorumlayan bir sanatkar olarak Arap mfı­siki tarihinin en önemli simaları arasında yer alır. Yetiştirdiği talebeler içinde Mu­hammed b. Aişe en meşhurlarındandır.

BİBLİYOGRAFYA :

Müberred. el-Kamil, Beyrut 1986, ll, 804-805; Taberl. Tari/] (Ebü'l-Fazl). Yil, 252; İbn Abdürab­bih, el-'İ~dü'l-ferid, VI, 29; Ebü Bekir es-SQII. Eş'aru euladi'l-l]ulefa' (nşr. 1. H. Dunne), Beyrut 1401/1982, s. 84; a.mlf.,AI]barü'ş-şu'ara'i 'l­

muf:ıdeşin(nşr. J. H. Dunne), Beyrut 1401/1982, s. 32; Mes'Qdi. Mürücü'?·?eheb (Meynard), VII, 625; Ebü'I-Ferec el-isfahanl, el-Egani, IV, 166-173; ibnü'J-Esir. el-Kamil, V, 288; İbn Manzür. Muf;tarü'l-Egani, Beyrut 1383/1964,X, 10; Nü­veyri. Nihayetü'l-ereb, IV, 288-292; H. G. Far­mer. A History of Arabian Music, London 1929, s. 84-85; a.mlf .. "Malik-Ta!", İA, VII, 259-260; Şevkl Dayf, eş-Şi'r ve'l-gına fi'l-Medine ve Mek­lce li-'aşri Beni Ümeyye, Kahire 1976, s. 62-63; Zirikli. el-A'lam (Fethullah). V, 258; Ali ei­Useyli el-Am ili, el-Gına' fi'l-İslam, Beyrut 1404/ 1984, s. 95-1 00; Abdülemir Ali Mühenna. Ab­Mrü '1-mugannin ve muganniyat, Beyrut 1990, s. 258-261; Mv.A, 1, 65; A. Shiloah. "Malik b. Abi'l-Samh al-Ta'l", EJ2 (İng.), VI, 262; Fuat Güne!. "İbn Aişe, Muhammed", DİA, XIX, 299.

r

L

li FUAT GüNEL

MALiK b. ENES ( ._,..; 1 0! .!.U lo )

Ebu Abdiilah Malik b. Enes b. Malik b. Eb! Amir ei-Asbahl el-Yemen!

(ö. ı 79/795)

Miiliki mezhebinin imamı, büyük müctehid ve muhaddis.

_j

93'te (712) dünyaya geldi. Doğum ta­rihiyle ilgili olarak kendisinden de nakle­dilen bu rivayet yanında 90-98 (709-717) yılları arasındaki bir tarihte doğduğu da zikredilmektedir (Kadi iyaz, I, I 11 ). Kadi İyaz, Vadilkura'nın Züimerve köyünde doğduğuna. önce Medine yakınlarındaki Akik mevkiine, ardından Medine'ye yer­leştiğine dair bir rivayet nakleder ( a.g.e., 1, 115) . Soy bakımından Araplar'ın iki ana kolundan biri olan Kahtanller'e (diğeri Ad­nanller) mensup olduğundan bu kabile­nin bazı alt koliarına nisbetle Asbahl, Ya'­murl, Himyeri ve menşelerinin Yemen ol­masından dolayı Yemeni nisbeleriyle anıl­

mıştır. Dedesi Malik veya onun babası EbO Amir Yemen'den gelerek Medine'ye yer­leşmiş, burada Beni Teym b. Mürre ka bi-