mensur boydaş: vahdi boydaş: cinsiyet ve millet (24 35)

7
N~~ YUVAf..-DAVISIsrailli bir diaspora Yahudisidir. Uzun )'lllardir Londra'da Green- \vich Onh,ersitesi Toplumsal Cinsiyet ve Etnisite C:al~malan master programmm ko- ~rdinatorliigiinii yiiriiten Yuval-Davis, ~u anda East London Oniversitesi Kultiirel \:ah~malsl' boliimiinde misafir profesor olarak <;:ah~maktadlr.International Sociolo- gical Association'm Irk, Etnisite ve Azmhk ni~kileri Ar~nrma Komisyonu'nun ba~- kanhgml firiiten Yuval-Davis, Women in Militarized Conflict Zones (Askeri C:an~- lna Bolgelerinde Kadlnlar), Women Against Fundamentalism (Koktencilige Kar~l l<admlar) ve Londra'daki Women in Black (Siyahh Kadmlar) gruplanmn kurucu liyesidir. rJira Yuval-Davis, kadm, milliyet<;:ilik,rrk<;:lhk,koktendincilik ve vatanda~- hk meseleJerinin kuramsal ve ampirik boyudan iizerine pek <;:ok<;:al~mayapml~tlr. Floya AntJrias ile birlikte yazdlgJ. Radalized Boundaries'in (Roudedge, 1992) d~mda derleyenlerl arasmda yer aldlgJ.kitaplar varrnr: Woman - Nation - State (Macmillan, 1989); Refusing Holy Orders: Women and Fundamentalism in Britain (Virago, 1992); The Gulf War and the New World Order (Zed Books, 1992); Unsettling Settler Societies (Sage, 1995); CrossJires:Nationalism, Racism and Gender in Europe (Pluto, 1995\<:;i: . tizenship: Pushing the Boundaries (1997) ve Women, Citizenship and Difference (Zed Books, 1999). Cinsiyet ve Millet, ~u ana kadar aln dile <;:evrilmi~tir. G~der and Nation © 1997 Nira Yuval-Davis Bi:( kitabm y~ym haklan Sage Publication Ltd:den CLondra) almml~tlr. ll~ti~im Yilrnlan 861 • Ara~tlrma-Inceleme Dizisi 135 I~BN 975_05-0094-6 © 2003 lleti~im Yaymclhk A. 1, BASKI ].003, Istanbul (1000 adet) E~/TOR A,ena Gunal K"'\MK Ul!'U Lomlu I'O'(OCRAFI Tugamiral Victor Blue tarafmdan d~II~llrlll'lI kadm askerler, Washington D.C., 1\II H I •• Nokta Grafik KOlno Ahlms n NlRA YUVAL-DAVIS Cinsiyet ve Millet

Upload: mensur-boydas

Post on 12-Apr-2017

228 views

Category:

Social Media


4 download

TRANSCRIPT

Page 1: Mensur Boydaş: Vahdi Boydaş: Cinsiyet ve millet (24 35)

N~~ YUVAf..-DAVISIsrailli bir diaspora Yahudisidir. Uzun )'lllardir Londra'da Green-\vich Onh,ersitesi Toplumsal Cinsiyet ve Etnisite C:al~malan master programmm ko-~rdinatorliigiinii yiiriiten Yuval-Davis, ~u anda East London Oniversitesi Kultiirel\:ah~malsl' boliimiinde misafir profesor olarak <;:ah~maktadlr.International Sociolo-gical Association'm Irk, Etnisite ve Azmhk ni~kileri Ar~nrma Komisyonu'nun ba~-kanhgml firiiten Yuval-Davis, Women in Militarized Conflict Zones (Askeri C:an~-lna Bolgelerinde Kadlnlar), Women Against Fundamentalism (Koktencilige Kar~ll<admlar) ve Londra'daki Women in Black (Siyahh Kadmlar) gruplanmn kuruculiyesidir. rJira Yuval-Davis, kadm, milliyet<;:ilik,rrk<;:lhk,koktendincilik ve vatanda~-hk meseleJerinin kuramsal ve ampirik boyudan iizerine pek <;:ok<;:al~mayapml~tlr.Floya AntJrias ile birlikte yazdlgJ. Radalized Boundaries'in (Roudedge, 1992) d~mdaderleyenlerl arasmda yer aldlgJ.kitaplar varrnr: Woman - Nation - State (Macmillan,1989); Refusing Holy Orders: Women and Fundamentalism in Britain (Virago, 1992);The Gulf War and the New World Order (Zed Books, 1992); Unsettling Settler Societies(Sage, 1995); CrossJires:Nationalism, Racism and Gender in Europe (Pluto, 1995\<:;i:

. tizenship: Pushing the Boundaries (1997) ve Women, Citizenship and Difference (ZedBooks, 1999). Cinsiyet ve Millet, ~u ana kadar aln dile <;:evrilmi~tir.

G~der and Nation© 1997 Nira Yuval-DavisBi:( kitabm y~ym haklan Sage Publication Ltd:den CLondra) almml~tlr.

ll~ti~im Yilrnlan 861 • Ara~tlrma-Inceleme Dizisi 135I~BN 975_05-0094-6© 2003 lleti~im Yaymclhk A. S·1, BASKI ].003, Istanbul (1000 adet)

E~/TOR A,ena GunalK"'\MK Ul!'ULomlu

I'O'(OCRAFI Tugamiral Victor Blue tarafmdan d~II~llrlll'lI

kadm askerler, Washington D.C., 1\II HI •• Nokta GrafikKOlno Ahlms

n

NlRA YUVAL-DAVIS

Cinsiyetve Millet

Page 2: Mensur Boydaş: Vahdi Boydaş: Cinsiyet ve millet (24 35)

sal cinsiyet ili~kilerinin genelle~tirilmi~ talllmlamalan uze-rindeki etkisiyle ilgilidir. Bu sorunla ilk defa siyah ve etnikazmhga mensup kadmlar ugra~ml~tlr (hooks, 1981). Sarundaha soma feminist yapH;bzumcu postmodernist analizler-de yeralml~tlr (Barret, 1987).

Bu bolumun yerini ve kapsamml gozonunde bulundura-rak, bu u~ sarun hakkmdaki tUrn tartl~malan sistematikolarak gozden ge~irmeye kalkl~mayacaglm. Bununla bera-ber, bu kitapta deginilen meseleler hakkmdaki tartl~malar,bunlara ili~kin belli konumlan ifade ediyor ve bu konumlartarafmdan besleniyor. Bu yuzden bunlara burada kIsa da 01-sa deginmek gerekiyor.

KaclIIll::t,~~yapllan baskIya ili~kin a~lklamallln buyuk bir!~}?f.ll!L~aAIIlI.aEmerkeklerden farkh bir toplumsal alana yer-le~tirilmeleriyle ilgilidir. Kamusallozel ve dogallu)'gar alana)'n~l bu tD~der't-ikili aynmlardlr. Feminist literaturun bu-'yuk bir klsml, bir yandan kadmlann "tarihten gizlendigine"i~aret ederken ve buna kar~l ~lkarken (Rowbotham, 1973)bir yandan da erkeklerin kamusal alandaki, kadmlarmsaozel alandaki dogalla~tmlml~ yerlerini kabul etmektedir.

Ozellkamusal alan dikotomisine ili~kin sorunlar ve bu so-runlann kadmlann vatanda~ olarak konumlandmh~l ile ilgi-si, vatanda~hk uzerine olan bblumde (Dorduncu Bolum) elealmmaktadlr. Bu bolunmenin, hem toplumsal cinsiyet hemde etnik kimlik ozelinde buyuk ol~ude hayal urunu olduguve ~ogunlukla bu bblunmenin kadmlan bzgurluk ve haklar-dan dl~lamak i~in kullalllldlgi (Phillips, 1993: 63) one suru-lecektir. Us tclikt- kam\l-.?l.lLYE:.Q_~_~L~@n.<l~a?ln.g.<l.lsL.<;,i~&nin,sbmurge somaSl milletlerde siYiLtopl.umlannkUJllll,l~llIl~nincelenmesi i<;in tmuamen yeter?izbir(;lra<;ol~llg,: Yet9'p-lumsal cinsiyet ili~kilerinin Batlmerkezci olmayananalizininkamusal ve bzel alan arasmdaki smm verili kabuLedemey.e-c~gi ybnunde iddialar vardlr (Chatterjee, 1990).

rak, feminist politika modeli olarak ~aprazlama siyasetin(transversal politics) ve feminizm ile milliyet~ilik arasmdakikarma~lk ili~kilerin incelenmesiyle, kitap sona ermektedir.

Muazzam miktanna ve <;e~itliligine ragmen, feminist litera-tiirun me~gul oldugu konular kabaca u<; temel soruna in-dirgenebilir. 11k sorun feministlerin ortak kaygllarmm ne-denlerini inceleme ~abasldlr: Kadmlar neden/nasll baskl al-tmdalar? Kadm ve erkek arasmdaki iktidar farkhhklanlllbelirleyen duzenleyici ilkeler bulunmaya <;ah~lhyor. Kimile-rinin biyolojikltoplumsal cinsiyet sistemi (Rubin, 1975) ve-ya "toplum?~U:insiyet rejimleri" (Connell, 128Z) dedigi".at~~itiiliie-=jli.;kiDj~~ig'inI~i· (Eis~n-st~;r't, 1979; Walby,19905,"b~~mdan beri feminist kuramm merkezinde yeral-ml~tlr. ?osyal alanlann kamusallozel alanlar veya doga/uy-garhk ~eklinde ikili kar~lthga dayah kurgulalll~lan bu ana-lizlerin temelini olu~turur.

lkinci sorun, kadm erkek arasmdaki farkhhklann ontolo-jik temeliyle ilgilidir: bu farkhhklar biyolojik olarak, sosyo-lojik olarak veya her ikisinin birle~imi ile mi belirleniyor?Bu meseleyle ilgili tartl~ma genellikle "biyolojik ve toplum-sal cinsiyet tartl~maSl" olarak bilinir (Assiter, 1996; Butler,1990; Delphy, 1993; Hood-Williams, 1996; Oakley, 1985)."Kadm" ve "erkek" kategorilerinin temeli ve slmrlan hak-kmdaki ara~tlrmalar, postyaplsalCl ve postmodernist analiz<;er<;evelerinin ortaya <;lkl~lyladaha da sorunlu hale gelmi~-tir (Barret ve Phillips, 1992).

U<;uncu sorun, erken donem feminist literaturun etno-santrik ve Banmerkezci olan basitle~tirmeci perspektiflerineduyulan tepkiden dogmu~tur. Sarun, kadmlar arasmdaki vel'I'kckler arasmdaki farkhhklar ve bu farkhhklann, toplum-

24

Page 3: Mensur Boydaş: Vahdi Boydaş: Cinsiyet ve millet (24 35)

Bununla birlikte ozellkamusal dikotomisi, feminist litera-tur deodahiI~o[mak'tlzereoblliiin~~~y~Cbilim literaturundekadlnm ..:!~~.S~o~~?:~!_.~gt.~l]n~}'~ae~iiriidig(dlk()t()mlre°r~f~i~I~lic':1Ji!~~!r Bir diger dikotomi ise, doga/uygarhk ayn-mldlr. Kadmlann "doga" ile6zde~le~tirilmesi, sadece "uy-gar" kamu siyasi alanmdan dl~lanmalannm (Grant, 1991)nedeni degil, aym zamanda da turn kulturlerde kadmlaratoplumsal olarak erkeklerden daha az deger verilmesinin dehir aC;lklamasl olarak du~unulmektedir. Simone de Beauvo-ir, ~unu ileri surmektedir:

Insanm hayvandan daha ust bir konuma y-ukseltilmesininnedeni hayat vermesi degil, hayatl riske atmasldlr: bu y-uz-den insanhkta doguran degil"de 6lduren cinsiyete usttin-luk verilmi;;tir. (Aktaran Harding, 1986: 148)

kadmlann konumlanna ili~kin genelle~tirilmi~ bu tip kav-ramlann ortaya C;lkarabilecegi sorunlara da i~aret etmekte-dire Bu tur genellemeler farkh toplumlarm c;e~itliligini ho-mojenle~tirmekte ve onemsizle~tirmektedir. Ayrlc~bunlar,'~doga"nm "kultur"den daha a~agl olu~una dair ozgul Batlh~Dit-iireIaegerIeriii,evrensel olclugunu ve turn topiumlartarafmdan payla~lldlgml varsaymakta~u. Son oi~rak onemlibir husus da, bunlarm kadm ve erkek arasmdakiler de dahilolmak uzere toplumun farkh fertleri arasmda kendilerini vediger cinsiyeti nasll degerlendirdikleri konusunda hic;birfarkhhk olmadlgml varsaymalandlr. BU~~~1<ilge,toplumsal~atl~ma, tahakkum,direnme veen onernlisi topll.l~S~C4~gI-~im kavramlan tammlanmaya degerg()rUhnemektedir. Os-telik kadmlann ezilmesinin evrensel, "orijinal" nedenininara~tmlmasl, dikkati farkh toplumlardaki ciIlsiy~tm~1<ilfr~-nin tarihsel olarak ozgul kurgulanndan ve yeniden uretimbic;imlerinden uzakla~tlrmaktadu.

Kadmlann konumlanna yonelik genelle~tirilmi~ kavram-lara yonelik bu ele~tiri, kadmIann toplumdaki ikincil ko-numunun ozerk sistemini tammlamak ic;in feminist kuram-Cllar tarafmdan yaygm olarak kullamlan "ataerkillik" kavra-ml ile ili~kisini de ic;ermektedir.

Feminist siyaset, 1970'lerde ve 1980'lerde net bir ~ekildelib era!, ~osyalist, radikal ye"bazende" il<ili-sist~rn feminiz~igibi farkh okullara aynlml~tl (Walby, 1990). B~_~.(l~l:l~ceokullan arasmdaki fark, temel olarak kadmlarm ezilm~si-nin nedenine ili~kin aC;lklamalan ile baglantlhdl.r: nedenhukuk mu, kapitalizm mi yoksa sadece ayncahklarma tutu-nan erkekler mi? Aynca Marksizm ile feminizm arasmdaki"mutsuz evlilik" (Hartman, 1988) ve ataerkil baskmm slmfsomurusuyle baglantlsml kurarak kuramsalla~tHma yon-temleri konusunda da birc;ok tartl~ma mevcuttu.

"Ataerkillik" kavrammm kendisi sorunlu bir kavramdlr.

27

Sherry Ortner (1974), daha genel bir ~ekilde kadmlann"doga" ile, erkeklerinse "kultur" ile ozde~le~tirilmeye egi-limli olduklanm iddia etmektedir. Bunun nedeni, c;ocukbUyUturken kadmlarm yeni "~eyleri" dogal olarak yaratma-Sl ve erkeklerin kultUrel olarak yaratmakta ozgur olmalanveya buna zorlanmalandn. Bunun sonucu, kadmlann dahac;ok ev c;evresiyle slmrlandmlarak, "sosyalle~me oncesi"(P.rt:-~o~(l!)v~rllklar alan c;ocuklan yeti~tirmeleridir. Turnkllit-urler dogaYl kontrol ve/veya donu~turme amacniaa·61-duklarmdan, insanlar her yerde kendi kulturel urunleri!lifi~iks~rdDnyamn uzerinde tuttuklan ic;in, kadmlara~aglsembolik bir konumda kalml~tlr. Goodale'den (1980) somaHenrietta Moore (1988), adet donemlerindeki veya c;ocukdogurduktan sonraki kanamalan slrasmda c;ogunlukla "kir-leten" olarakkurulduklan jc;iIl kadmlann sembolik 4eier~k;ybml ve." <:logfl"yabaglanmalannl" &u~lendireI1!?jrJ~.aYrama larak kirlilik-k;Vr;mi~~-'~kiemeki~di~:"O Bl.l~~nla bir likte,

, .,' '_..•• ,...._-"-".•.,.>-."""'"'."."""'-.,.,."'-"" ..~,._-'-'''''"''''''MO''-''

26

Page 4: Mensur Boydaş: Vahdi Boydaş: Cinsiyet ve millet (24 35)

"Ata"nm yani babanm kurallannm geleneksel olarak sadecek~dmlar degil, gene,;erkekler ie,;inde gee,;erli oldllgu kabuledils-ebile::-])u durum sozkonusu kavramm genelle.;;tirilmi.;;feminist kullammmda genellikle onemli bir kavramsal roloynamaml.;;tlr. Aym .;;eydaha entelektuel kavramsal model-lerin geli.;;tirdigi kullammlar ie,;inde gee,;erlidir. C;::ah.;;maha-}'atl, hane uretimi, kultur,cinsellik, .;;iddet ve cfevlet-gibifarkh toplumsalalanlardaki e,;e.;;itliataerkillik bie,;imlerini bir-birinden aylran Sylvia Walby'n!Ile,;ah.;;masl(1990) buna birornektir (aynca Sociology 1989,ozelsaylsma dabakmlz).

Ataerkillik, ozel bir tarihsel doneme veya cografi bolgeyeatfedildiginde, genelle.;;tirilmi.;; kullamm kuralma istisnalarbulunabilir. bxnegin Carole Pateman'me,;,:ll';;l1lalannda(1988), ataerkillik modernizm oncesi tarihsel doneme 0.2';-

gudur. Pateman'a gore sistem, modern liberal devlette ata-erkillikten karde.;;lige (fraternity) donu.;;mu.;;tur. Ataerkillik-te baba (veya baba figUr1l olarak kraD hem erkek hem dekadml yonetir, karde.;;likte ise erkekler, kadmlan oze.l evie,;ialanda yonetme hakkma sahiptir ancak kamusal, siy~sialanda kendi aralannda toplumsal e.;;itlik duzeni sozle.;;me-sini kabul etmi.;;lerdir.

Diger yandan VaL~~gJ:1~~~~1l__(!994), demografi uzmamJohn Caldwel'i takip ederek ataerkilligi, Kuzey Afrika'danOrtadogu boyunca Hindistan'm kuzey duzluklerine veC;::in'inkmal bolgelerine uzanan ':alaerkil kll~ak" .;;eklindeozel bir cografi alana .yerle.;;tirmi.;;tir._Bu "klasik ataerkilllk"':ku.;;agmda" (Kandiyoti, 1988), merkezl toplumsal birim,ya.;;h erkegin herkesi yonettigi ve aile .;;erefinin, kadmmkontrol altmdaki "erdemi" ile slk! slk!ya bagh oldugu .?Ja~r:-!<ilgeni.;;a,iledir.

Ataerkilligi ozel toplumsal kurumlarla, tarihsel donem-lerl~ ~eya cografibolgelerle slmrlandlrmak, farkh toplum-i~rda e,;e.;;itlibie,;imlerdeki toplumsal ili.;;kiler arasmda bir de-

28

receye kadar aynm yapmaYJ mumkun kIlsa da, e,;okbasit biranalitik arae,;tu. brnegin, bire,;olst()pl1,llllclabazl kadlnlanIl,diger kadmlann yanlSlraen azmdan kimi erkekler uzerindede gucu olmasl gere,;egineyer verme~. Aynca belirli durum-larda kadmlarm bask! altmda tutulmasll:l1l1d.igertoplli--rt!§~1bask! ve bolunmelerle ie,;ie,;eoldugll vebuIllara eklemlendigigere,;eginide dikkate almaz.

Floya Anthias ile benim ba.;;ka yerlerde, ataerkillik kavra-mml, kapitalizm ve lrke,;ll-Ikgibi diger toplumsal sistem t\Ir-,lerinden baglmslz ayn bir topllJillsaLsi§tern olarak kabul et-medigimizi belirtmemizin ne~eni.})uc!llr. (i\nthi;ls ve Yu."-al-Davis, 1992: 106~9). Bilakis kadmlarInezili.;;inill~iktida.r~nye maddi kaynaklann toplumdaki dagI1lmlyla ilgili ili.;;kile-re ozgu ve onlarla baglantlh. oiduguuuiddia ediyoruz.F~rkh ontolojik temelleri ve soylemleri olsa da, toplumsalcinsiyet, etnisite ve slmf kavramlan somut toplumsa(~li~k.i-ler ie,;inde birbirinin ie,;inegee,;mi.;;tirve birbirleri tarafmdaneklemlenmektedir. Bunlann hie,;biri digerine ek (additive)olarak du.;;unulemez ve soyut bir .;;ekilde oncelik kazana-maz. Avtar Brah'm (1992: 44) onerdigi gibi, basklYI bolum-lere aylrmamak gerekir. Ataerkillik kuramlarmda -en geli.;;-kin olanda bile (Ramazanoglu, 1989; Walby, 1990)- top-lumsal cinsiyet ili.;;kileri, biyolojik cinsel farkhhgm gereklietkilerine Zlmnen de olsa indirgenmi.;; ve tecrit edilmi.;;tir.Oysa bunun boyle olmadlgl ae,;lknr. Ataerkillik kavrammmifade ettiginin aksine kadmlar genellikle sadece pasif ahcIve toplumsal cinsiyet ili.;;kilerinin belirlenmesine kanlma-yan konumunda degillerdir. Daha daonemlisi, aym top-lumda belli bir zamanda her kadm aym .;;ekilde, aym olc;u-de baskl altma almmaml';; ve/veya boyun egdirilmemi.;;tir.

Bununla birlikte bu durum, farkh toplumlarda ve bu top-lumlar i'c;inde farkh yerle.;;imlerde, cinsel farkhhgm ve biy_o-lojik yeniden uretimin orgut1eni.;;iyle ilgili temsil bie,;imleri

29

Page 5: Mensur Boydaş: Vahdi Boydaş: Cinsiyet ve millet (24 35)

olu~turan hegemonik toplumsal soylemlerin ve uygulama-larm olmadlgl anlamma da gelmez. Gayle Rubin (1975)bunlara "biyolojik cinsiyetltoplumsal cinsiyet sistemleri"demektedir. R.W. Connell (1987) ondan oniki yll sonra,dogalla~tmlml~ biyolojik "cinsiyet" kavramml, kendisininbenzer bir kavraml olan "toplumsal cinsiyet rejimleri"ndenaYlrml~tlr. Gunumuzde, biyolojik cinsiyetltoplumsal cinsi-yet tartl~malanmn durumuna bakarak bazllan, her ikisinebirden veda ederek (Hood-Williams, 1996), sadece farkhhkkavramma odaklanmak gerektigini iddia etmektedir.

~~A~Il\Te ~r~:k arasmdaki f<.t!1<llhglnsabitligi meselesi,bu farkhhgm ontolojik temelleri konusundaki feminist tar-tl~mamn merkezini olu~turur. Ba~mdan itibaren feminist si-yaset, biyolojik cinsiyet ve toplumsal cinsiyet arasmdakifarkhla~maya dayanmaktaydl. Cinsiyete dayah i~bolumu,iktidar ve duzenlemelerin biyolojik (cinsiyetlsex) degil,sosyal (toplumsal cinsiyetlgender) olarak kuruldugu iddi-alan, ~e~itli okullardan feministlerin, kadmlarm toplumsalkonumlarmm cinsel e~itlige donu~ebilecegini/donu~tUrul-mesi gerektigini savunmalanm saglaml~tlr. Bu, "ozneligintoplumsal, ailevi ye!Yeya s6ylemseLkurulu~un';-y6-neliki.Zalllarmm temel apklaYlcl ve duzenleyici kategorisidir"(Gatens, 1991: 139). Ve "biyolojik indirgemecilik tehlike-si"ne kar~l savunulmaktadl[.

Christine Delphy (1993), biyolojik cinsiyet ve toplumsalcinsiyet konusundaki tartl~malann geli~imini, Marga~etMead'in ~ah~masma, cinsel rollerin Parsoniyen kuramlannave Ann Oakley'in Sex, Gender and Society (1985) adh pglra~an ~ah~masma deginerek ozetlemi~tir. Kadm erkek ara-smdaki i~b6lumu ve psikolojik farkhhklann dogal olduguvarsaylmmm zamanla ~urutulmesi ve kulturel ~e~itlilikvurgusu sozkonusudur. Ancak Delphy'ye gore ne bu ~ah~-malar ne de daha sonraki feminist ~ah~malar, toplumsal

30

cinsiyetin, dogal cinsel dikotomiye daY<l}!_~~g!_ya!?C3:YlmlmsorgulamamaktadIr. Judith Butler buna, "biyolojik cinsiy~~tin" "doga" tarafmdankurulu~u gibi "toplumsal cinsiyetin"de "kultur" tarafmdan kuruldugu du~unulurse, "biyoloji-nin degil, kulturun kader haline geldigini" eklemektedir(1990: 8).

Son derece onemli olan bu son nokta kultur konulu bo-lumde (U~uncu B6lum) ayrmtlh olarak tartl~llacaktlr. An-cak burada baglantlh bir husus, aralanndaki bUyUk kuram-sal farkhhklara ragmen, hem Delphy'nin hem de Butler'm"toplumsal cinsiyetin biyolojik cinsiyetten onde yeralcllgl-m" ve toplumsal i~bolumu (Delphy) ile anlamm (Butler)kulturel kurulu~u vasltaslyla, cinsel farkhhklarm dogal vesosyalle~me oncesi olarak kuruldugunu ve (kullamldlgml)belirtmeleridir. Bir insamn erkek mi kadm ml oldugunu be-hrlemek i~in sozde "objektiP' "bilimsel" testler, Y kromozo-munun veya son zamanlarda bazl insanlardaki ampirik be-lirsizlik yUzunden SRY benzeri ozel bir genin mevcudiyeti-ni ara~tIrmaktadIr (SRY, 1991'de Goodfellow ve ekibi tara-fmdan ortaya ~lkanlml~tIr). Bununla birlikte Hood-Willi-ams'm i~aret ettigi gibi, bu bilimselprQje kendt kendis.inidogrulayan dongusel bir mantlga sahipt_ir: bilim adamlan"genetik olarak dogrulamadan once, erkek olmamn (top-lumsal) olarak ne anlama geldigini zaten biliyor olmah"(1996: ll). Foucault (1980a) ve Laqueur'un (1990) bel!!t- \ .ligi gibi, her insam erkek veya kadm olarak kurma ihtiyac{r.:tarihsel ve bu yUzden de kulturelanlalll~C3:~~gllldur.

Floya Anthias ile birlikte (Anthias ve Yuval-Davis, 1983:66), cinsel farkhhklann veya biyolojik uremenin zaruri"dogal" toplumsal etkileri olmadlgml ve bu yUzden de bun-lann, uretimin slmf i~in olu~turdugu maddi temele e~degerbir temeli toplumsal cinsiyet i~in olu~turmadlgml iddia et-mckteyiz. Ureme ili~kilerinde feminist bir materyalizm ke~-

31

Page 6: Mensur Boydaş: Vahdi Boydaş: Cinsiyet ve millet (24 35)

fetmeye r;:abalayan analizlerde, materyalist bir projenin,kendi referans noktalanm uygunsuzca yeniden ureterek,farkh bir nesneye dayatlldlgml garduk.

Toplumsal cinsiyet, erkek ve kadm arasmdaki "gerr;:ek"toplumsal farkhhk olarak degil, toplumsal rollerinin, eko-n~mik konumlan veya etnik ve lrksal topluluklara mensu-biyetlerinin aksine cinsellbiyolojik farkhhklanyla tamm1an-dlgl azneler grub una ili~kin saylem tarzl olarak anla~llmah-dlr. Aynca cinsel farkhhklar, toplumsa1 azne gruplanmn sa-hip olduklan farkh cinsellbiyolojik kuru1malarla tammlan-dlklan say1em tarzl olarak da anla~llmahdu. Ba~ka bir ifa-dey1e, "top1umsal cinsiyet" ve "biyolojik cinsiyet" kavram-lan, farkh gundemlere sahip saylem tarz1an olarak incele-nebilir.

Anlamm saylemse1 kurulu~u ve "biyo1ojik cinsiyet" He"toplumsa1 cinsiyet" kavramlanmn gayri tabii ve azsel 01-mayan dogasl konusundaki lsrar, bu iki kurulma arasmdakismmn bulanmasml da beraberinde getirmi~tir. Ingilizce ko-nu~u1mayan ulkelerde feminist siyasette yera1anlann bildigiuzere, feministlerin en ande gelen ve en acil garevi "gen-der" kelimesi ir;:inyerel dilde bir kelime "icat etmektir." "Bi-yolojik cinsiyet" ve "top1umsa1 cinsiyet" saylemleri arasm-da,bir aynm olmasaydl, 0 toplumun politik ve ah1aki say1e-minde biyo1oji kader olarak kurulurdu.

Bunun1a birlikte, slmrlann bulanmasma kar~l itiraz, poli-uk olmasmm yamslra kuramsal da olabilir. Gatens, biyolojikcinsiyet ve toplumsal cinsiyete azsel olmayan bir kuramsalyakla~lmm, "beden ve psi~enin dogum somaSI edilgen biTtabula rasa (bo~ satlh) olduguna dair akla dayanmayan, tar-tl~maslz varsaYlml" ir;:erebHecegine i~aret etmektedir.

sal "derslerin" kaydedildigi beyaz bir sayfadIr. Onlann go-ru~une gore beden, bu kaYltlann edilgen bir araClsldlr.(1991: 140)

Yani toplumsal cinsiyet kuramCllanna gore, her iki cinsi-yetin zihni, notr, edilgen bir varhk, uzerine ye~it1itoplum-

Buradan 'siyaseten dogruluga' giden 1'01klsa ve dosdog-rudur. Genr;:leri sosyalle~tirmek ve ya~h1an "yeniden egit-mek" ir;:indogru toplumsal r;:evreko~ullanm sagiamaya ya-nelik uygun bir "Skinner kutusu" kurgu1anabilse, butun er-kek1er ve kadmlar e~it hale gelirdi r;:unku prensipte hepsibirbirinin aymsl olurdu.

Gatens'm bu du~unce bir;:imine yanelik ele~tirisi, sosyalkuniml r;:evreselveya azselci ~eklinde basitle~tirici bir diko-tomiye indirgemesidir. Gatel)~, ell azmdan bedenin asIaedilgen olmadlgma i~aret etmektedir. Bu her zaman cinsiye-te sahip bir bedendir ve bu yuzden aym davram~,bir erkekveya kadm tarafmdan icra edilmesine bagh olarak oldu~r;:afarkh ki~isel ve toplumsal bir anlama sahip olacaktir. Ba~kabir ifadeyle benlik (self), her zaman konumlandmlml~tl!(situated) .

Donna Haraway'in (1990) "konumlandmlml~ bilgi" kav-ramml takip eden Gatens'm bu son husus uzerindeki lsran,toplumsal cinsiyet ili~kilerini incelemede buyuk bir anemesahiptir. Ancak "benlik her zaman konumlandmlml~tH"hususundaki lsranmn hayati anemi, sadece toplumsal cin-siyet ili~kilerine degil, tum toplumsal ili~kilere yanelik ana-lizi de ir;:ermesindendir. Bedenin konumu sadece cinsiyetfarkhhkIan etrafmda (biyolojik veya saylemsel) kurulmazveya benligin konumu sadece -veya her zaman en ba~ta-bedenden etkilenmez. Gatens ve kendisi gibi diger feministkuramCllara gore cinsel farkhhk r;:ok anemlidir r;:unku buki~iler topiumu, orta slmf Banmerkezci psikanalitik kurambakl~lyla, azellikle de Lacan'm bakl~lyla (1982) gazlemle-mektedir. Bununla birlikte, belirli fiziksel "tip", ya~, yete-

33

Page 7: Mensur Boydaş: Vahdi Boydaş: Cinsiyet ve millet (24 35)

nek gibi daha ki~isel ve bedene ili~kin farkhhklann yamSlTasmlf, etnisite, "Irk" ve millet gibi makro toplumsal aynmla-nn da bu sure<;te onemi buyuktur. Benzer ~ekilde, aynayabakan bir oglan veya kIz, kendinden farkh olan ki~ilerleyan yana bulunmaml~sa, kendisinin erkek mi, di~i mi oldu-gunu bilemeyeeektir. Oznel kimlikler sadeee cinsel degil,butun bu boyutlar a<;lSlndan daima otekilerle ili~ki i<;erisin-de konumlamrlar. C;=oeuklannsomut toplumsal dunyalann-da mikro veya makrootekilik, nadiren dikotomiyeaayahvdveya sadeee cinsiyetle slmrhdlr.

BUtun kadmlann durumlarmm temelde aym oldugunumensuplanna "ke~fettirmeyi" ama<;layan l~IQ'l~g:k1<iJeIlli::.nist beyazorta slmf "bilin<;y-ukseltme ~rupl;nn(:la'~ oldugu gi-"bC"hdl-n'; kategorisi -turn diger farkhhklar bastlrihrsa- bu-tunluklu bir kategori olarak algI1anabilir (Yuval-Davis, 1984).

!'-~~~!:llarbirbirlerinden farkhysa eger, bir<;ok postmoder-nist feminist, 0 zaman "kadmlar" kavrammm ne dereee an-lamh oldugunu sormaktadlr. Denise Riley, "kadmlan" s~bit-le~emeyen. kimlikler (fluctuating identity) olarak gormekt~Ve "kadinlar" kategorisinin, kendileri de degi~en diger kate-gorilerle daimi bir ili~ki i<;inde tarihsel ve soylemsel olarak

I~uruldugunu iddia etmektedir (1987: 35). Bununla birlikteElizabeth Weed ~unu one surmektedir:

Guvenilir, pozitif bir kimligin yoklugu, farkhhklann son-suz bir ~ekilde <;:ogalmaslanlamma gelmez. Bu daha <;:ok,farkhhk kategorilerinin tarihsel olarak i<;:indeuretildikleri~-_._----,._.__ ., .. __ .-... " ...-,_ ..,--.... ---, .._._--~

egemenlik yapIlanyla eklemlenmesiyle bunlarm temelleri-nin ve dogalhk varsaYlmlanmn sorgulanmasl anlammagelmektedir. (1989: xix)

Bununla birlikte, bu tarihsel egemenlik yapllan, hangifarkhhklann toplumsal ve politik olarak kayda degergon:lI:'

34

dugunu belirlemektedir. Aneak Elizabeth Spelman, kadm-lar arasmdaki benzerHklerin, kendi aralanndaki farkhhklarbaglammda varoldugunu belirterek ~unu iddia etmektedir:"bu farkhhklann benzerlikler uzerindeki etkilerine ili~kinbir tartl~ma suregelmektedir, ...bu tartl~madaki taraflannhepsi e~it bir ifade alam bulamaml~ veya e~it yetkiyle dona-tllmaml~tlr" (1988: 159).

Bu yuzden, ne sadeee farkh toplumsaI konumlanmalari<;indeki kadmlann ortak yanlan ne de kadmlar arasmda za-ten var olan farkhhklar sozkonusu edilmemelidir. AsI1konu,yukanda belirtilenlerin tumunu ele alaeak bir politik femi-nist seferberligin naslI kurulaeagldlr. Kitabm son b6Iumun-de (AItmel Bolum), bu konu ele almmaya <;ah~llaeaktlr.

Kadmlar arasmdaki en onemli farkhhklardan biri -ki buda kitabm konusunu olu~turmaktadlr- onlann etnik ve mil-Ii topluluklara mensubiyetleridir. Kadmlar arasmdaki digerfarkhhklar gibi, farkh topluluklara mensubiyetleri de ta-hakkum yapI1ai'1i<;;inde·veUlger Toplum.~~nlt~kII~!I~~l(rei11_-Icnmi~ ~ekilde anla~llmahdu;. Bunlar sadeee bazl kadmlannkendi topluluklanndaki veya ba~ka topluluklardaki kadm-Iura kar~l statulerini ve gueunu degil, aym zamanda dat()p-luluk mensubiyetlerinin "zorlama bir kimlik" (forced iden-lILy) (Amrita Chhachlli'nin termlIlolojisiyle,T99i) olu~tur-mil bl<;usunu de etkileyebilir. Veya kimliglnpostmodernist"lIerbest<;e yuzen gostereninden" biraz daha ileri gidebilir(Wexler, 1990). Belirh tarihsel ko~ulIardaki milIetler ved~vletler arasmdaki ili~kiler, bu kurgularda merkezl bir roIuy.",t1uaktadlr.

Mlllctlcrin ve Devletlerin Kuramsalla~tIrI1masl

IlUlu.,dcvlet" kavraml, milletin smmyla, belli bir devlettetly.,nhll'll1 smm arasmda tam bir <;akl~ma oIdugunu var-

35