mevlana’da İnsan İlim ve aşk

60
Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Upload: elata

Post on 14-Jan-2016

70 views

Category:

Documents


6 download

DESCRIPTION

Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk. - PowerPoint PPT Presentation

TRANSCRIPT

Page 1: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Page 2: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

• XIII. yüzyıl Türk-İslâm dünyasının büyük mutasavvıf şairi ve düşünürü Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî (1207-1273), Batı Türkistan'ın Belh şehrinde doğmuştur. Babası, bilginler sultanı (sultânü’l-ulemâ) olarak tanınan Muhammed Bahaeddin Veled'dir. Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî, Harezm ülkesine Moğol akınları başladığı yıllarda, hükümdarla arası açılan babasıyla birlikte, İran, Bağdat, Hicaz ve Şam yoluyla Anadolu'ya gelmiş, bir süre Karaman'da kaldıktan sonra Konya'ya yerleşmiştir (1228).

Page 3: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk
Page 4: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk
Page 5: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

• Seyyid Burhaneddin Tirmizi

• Şems-i Tebrizî• Selahaddin Zerkubî• Hüsameddin Çelebi

Page 6: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

ESERLERİ

• Mesnevi• Divan-ı Kebir• Fihi-Mâfîh• Mektûbât• Mecâlis-î Seb'a

Page 7: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

MEVLANA‘DA İNSAN

• “Alemden maksat insandır. İnsanın bir soluğu , bir cana değer;     

• Ondan düşen bir kıl , bir madene değer.

"Canında bir can var, o canı ara .

Beden dağında bir mücevher var , mücevherin madenini ara ...

 A yürüyüp giden sufi, gücün yeterse ara ; Ama dışarıda değil , aradığını kendinde ara."  (Rubailer, 22-78)

Page 8: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Huy Değişir mi ?

• Sende Nemrutluk var, ateşe atılma, atılacaksan da önce İbrahim ol. (Mesnevi I:1606)

• Şu halde insan, doğuştan iyi ve kötü meziyetleri potansiyel olarak bünyesinde taşır. Eğer onu

eğitirsen topluma ve insanlığa faydalı yapabilirsin.

Page 9: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

• İnsan, varlığına değer veren bu cevheri aramakla sorumludur: “Canında bir can var, o canı ara... Beden dağında bir mücevher var, o mücevherin madenini ara... A yürüyüp giden sûfî gücün yeterse ara; ama dışarıda değil, aradığını kendinde ara...” (Rubâîler, 205)

Page 10: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

• “Nur ve kemali artıran lokma, helal kazançtan elde edilen lokmadır.İlim ve hikmet helal lokmadan doğar; aşk ve rikkat (gönül inceliği) helal lokmadan meydana gelir.”

Page 11: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

• “Birisinde yüzlerce faziletle beraber bir de hata bulunsa o hata, bir bitkinin sapı oranındadır. Terazide ikisini de beraber tartarlar. Çünkü bitki ve sap beden ve can gibi bağdaşmıştır.”

Page 12: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

• “Karşındakinde gördüğün suç, sendeki suçun cinsindendir. Önce o huyu kendi tabiatından atman gerek.Sendeki çirkin huy, sana onda göründü. O sana âdeta bir aynadır...”

Page 13: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Dostuyla hoş geçinen Dostuyla hoş geçinen dostsuz kalmaz. dostsuz kalmaz. Müşteriyle iyi anlaşan iflas Müşteriyle iyi anlaşan iflas etmez.etmez.Ay geceden ürkmediği için Ay geceden ürkmediği için böyle parlak kaldı.böyle parlak kaldı.Gül de dikenle uyuştuğu için Gül de dikenle uyuştuğu için bu kokuyu elde etti.bu kokuyu elde etti.( Rubailer,211).( Rubailer,211).

Page 14: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

““Şarabı o içmiştir, sarhoşluğu siz Şarabı o içmiştir, sarhoşluğu siz ediyorsunuz.”ediyorsunuz.”

Page 15: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

“Gönül kirden, süsten temizlenirse, Hak güneşinin nuru orada parıldar.” (Mesnevî, I:35 )

Page 16: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Neden en makbul hediye temiz bir gönül? Çünkü yere göğe sığmayan Hak Teala oraya nazar etmiş ve “Oraya sığdım” buyurmuş. Hakk’ın güzelliğine ayna olmada güzel bir gönülden daha iyisi yok.

Page 17: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

MEVLANA’DA İLİM

• Ancak aşkla sevgiliye, Hakk'a bağlanan gönül muteberdir. (Mesnevi,I / 1853). Cebrail gibi, akıl ile insan Allah'a ulaşamaz; yarı yolda kalır. İnsanla Allah arası bir deniz mesafesi ise akıl bu denizde bir yüzücü, aşk ise bir gemidir. Yüzmek güzeldir ama uzun bir yolculuk için yeterli değildir. İnsan yüzerken yorulabilir, boğulabilir. Ama gemiye binen hedefine ulaşır. (Mesnevi IV/ 1423-27) 

Page 18: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

• “Âlimin uykusu şüphesiz uyanıklıktır. Vay o cahillerle dost olan uyanık kişiye!” (Mesnevî, II:39)

• İlim Hz. Süleyman’ın mührü gibidir, onunla bütün dünya insanın hükmü altına girer, dünya bir sûret, ilim ise onun canıdır. (Mesnevî, I:1071-72)

Page 19: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

• “İlmi eğer tenine kullanırsan yılan olur, gönlüne kullanırsan sana yâr olur.”

• “Onun ilmi vardı ama imanının aşkı olmadığı için Âdem’de toprak suretinden başka bir şey göremedi.” (Mesnevî, VI:262)

Page 20: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk
Page 21: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

• “Gönül ehlinin ilimleri onları taşır, ten ehlinin ilimleri ise onlara yüktür.

• İlim gönle aksederse yardımcı olur, ilim bedene yansırsa yük olur (Mesnevî,I, 3446-3447).”

Page 22: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

• İlmi olup ameli olmayanlar sadece ilim muhafızıdır, âlim değildir. (Mesnevî, III:3060) 

• Nefsinin isteklerine esir, rahatına düşkün, çabuk bıkan, kendine güveni olmayan, zahmetlere sabretmeyen, dünyalık peşinde koşan insanlar ilim sahibi olamazlar.

(Mesnevî, III: Dîbâce)     

Page 23: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

• Eğer çocuğa süt yerine ekmek verirsen ona iyilik etmiş olmazsın çünkü ekmek henüz onu yiyecek durumda olmayan zavallı çocuğu öldürür. Ama ne zaman ki dişleri çıkar, çocuk kendiliğinden ekmek istemeye başlar.”

• İnsanlarla konuşurken kendi seviyelerine kapasitelerine göre ve anlayabileceği bir dille konuşunuz.

• Şemsin sözleri et gibidir; Onu yemeğe kalkarsanız ölürsünüz ama o et bana dokunmaz. O halde o sözleri siz Şems’ten değil benden dinleyiniz. (Köpek Hikayesi)

Page 24: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

• İlmhâ-yı ehl-i dil hammalşan

İlmhâ-yı ehl-i ten ahmalşan

• Gönül ehlinin ilmi sahibini taşıyan hamal gibidir. Tenperestlerin ilmi ise sahiplerinin sırtına yükten başka bir şey değildir.

Page 25: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

• Ey kardeş ! Miski tenine değil, kalbine sür. Münafık miski tenine sürer ruhu ise külhanın dibinde hor ve zelil bir durumdadır. Oysa seni insan yapan tarafın ruhun, kalbin, fikrin ve düşüncendir; geri kalan kısmın kemik ve kıldan ibarettir. Düşüncen gül ise sen gül bahçesisin, dikense külhanı doldurursun. Gülsuyu isen göğüs ve başlara sürülürsün, pis su olursan yerin malum. (2/12 )

Page 26: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

• Kim bu dünyada kuyruksuz, kulaksız ve karınsız bir aslan görmüştür.Cenab-ı Hak böyle bir şey yaratmadı...Ya canın bu kadar kıymetli olmasın ya da aslan dövmesi yaptırmaktan vazgeç. (1/118)

• “Ey kardeş, iğnenin acısına sabret ki nefis kafirinin iğnesini kırasın.”

Page 27: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

MEVLANA’DA AŞK

• "Aşk, her ne şekilde açıklasam da anlatsam da onu tarifte insan dilsiz kalır. Kalem, gerçi her şeyi yazar ama aşka gelince başı döner. Akıl, aşkı anlatmada çamura batmış eşek gibidir. Aşkı ve aşıklığı yine aşk izah eder. Güneşe delil, yine güneştir. Sana delil lazımsa, güneşten yüzünü çevirme." (Mesnevi, I/ 117-121)

Page 28: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

-Aşk davadır, cefa da şahidi, şahidin yoksa davan düşer.

-Madem ki kafatasında aşk şarabı yok, git zenginlerin kapısında kâse yala.(Rubailer)

Page 29: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Aşk, denizleri çömlek gibi kaynatacak, dağları kum gibi Aşk, denizleri çömlek gibi kaynatacak, dağları kum gibi ufalayacak, gökleri parça parça edip yeryüzünü titretecek ufalayacak, gökleri parça parça edip yeryüzünü titretecek güce sahiptir.güce sahiptir.

Page 30: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Gönlümüzdeki muhabbet ateşi cehennemin alevlerini söndürecek

kadar güçlüdür.

Page 31: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

• Nice Hintli ve nice Türk’ün dili birdir de nice iki Türk birbirine yabancı gibidir.

• Öyleyse yakınlık dili başka bir dildir.Gönül beraberliği, dil birliğinden daha iyidir.

• Gönülden söz, işaret ve yazı olmadan yüz binlerce tercüman belirir. (Mesnevî, I, 1206-1208).”

Page 32: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

SEMA

Page 33: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Yüce Yaratıcı’ya olan aşk ile harekete geçişini ve kulluğunu idrak edip “İnsan- ı Kâmil” e doğru yönelişini ifâde eder.

Page 34: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Hz. Mevlânâ'nın ilk olarak ne zaman ve niçin Semâ ettiğine dairelimizde bilgi yoktur. Ama şu gerçektir ki, O dergâhta, evde,çarşıda ve bazen de ders esnasında cezbeye gelip herhangi birkurala tabi olmadan içinden geldiği gibi Semâ dönmüş ve hattâöyle zaman olmuş ki, Semâsındaki cezbe ve hararetten belindekikemeri dahi çözülmüştür.

Hz. Mevlânâ'nın Semâ'sı

Hz. Mevlânâ bir gazelinde Semâyı 'mutlak fânîlik içinde bekâzevkini tatmak' olarak vasıflandırır ve Semânın sırları hakkındaşunları söyler:

Semâ nedir biliyor musun?Belî (evet) sesini işitmek, kendini unutup Allah'akavuşmaktır.Semâ nedir biliyor musun?Dostun hâlini görüp bilmek ve lâhut perdelerinden Allah'ınsırlarını işitmektir.Semâ nedir biliyor musun?Varlıktan habersiz olmak ve mutlak fânîlik içinde bekâzevkini tatmaktır.Semâ nedir biliyor musun?Şems-i Tebrizi gibi gönül açmak ve kudsî nurlarıgörmektir.

Page 35: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Semâdaki semboller ve Semâzen kıyafeti

Bu törendeki her şey ayrı bir mânâya, ayrı bir güzelliğe sahiptir. Semâedilen, Semâhane denen alanın şeklinden, üstüne oturulan postlarınrenklerine, Semâzenin giydiği her giysiden, yaptığı her harekete kadarhepsinin bir mânâsı vardır; hepsi bir sembol ifade etmektedir

Semâhane dairevi bir alandır ve kâinatı sembolize eder

Şeyhin oturduğu kırmızı post Hz. Mevlânâ Celaleddin-i Rumi'nin makamısayılır ve şeyh efendi vekaleten bu makama oturur. Kırmızı renk 'vuslat' yaniAllah'a kavuşma rengidir. Hz. Mevlânâ Celaleddin-i Rumi güneş batarkenAllah'a kavuşmuştur. Bilindiği gibi güneş batarken de doğarken de gökyüzükırmızı bir renk alır. İşte şeyh postunun kırmızı rengi maddi dünyadan batışı,mânevi dünyaya doğuşu temsil eder. Mevleviliğe yeni girenlerin oturduğupost siyah olur. Siyah renksizliğin rengidir, tevhidi temsil eder, bütünrenkleri içinde barındırır. Derviş bilgilenip yol alınca beyaz renkli postaoturmaya hak kazanır.

Semâzenin kıyafetine gelince; insanın kötü huylarının, yani nefsinin mezartaşını temsil eden sikkesi,/ nefsinin kefenini temsilen tennuresi,/ nefsini iseüstüne giymiş olduğu hırkası temsil eder. Semâzen Semâya başlarkenhırkasını çıkarır/ ve mânevi bir temizliğe adım atmış olur. Semâzenin,kollarını çapraz bağlı olarak duruşu Allah'ın birliğini ifade eder./ Kollarını ikiyana açarak sağdan sola dönerken adeta kainatı bütün kalbiyle kucaklargibidir./ Gökyüzüne dönük olan sağ eli ile Hak'tan aldığını yeryüzüne dönükolan sol eli ile halka dağıtır./ Burada ayrıca Semâzenin Hak'ta yok oluşu davurgulanır.

Page 36: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk
Page 37: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk
Page 38: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk
Page 39: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk
Page 40: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Sema’, her birine “selâm” adı verilen dört bölümden oluşur ve semâzenbaşı tarafından idâre edilir. Semâzenbaşı, semâzenlerin

dönüşlerini kontrol ederek intizâmı temin eder.

Page 41: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

I.Selâm : İnsanın hakikate doğmasıdır. 2. Selam: İnsanın yaratılışındaki nizamı,

azameti müşahade ederek Allah’ın kudreti karşısında hayranlık duymasıdır.

Page 42: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

III.Selâm bu hayranlık duygusunun aşka dönüşmesidir. IV.Selâm ise insanın yaratılıştaki vazîfesine yani kulluğa dönüşüdür. Selâm’ın başlaması ile “postnişîn” yani şeyh efendi de hırkasını çıkarmadan ve kollarını açmadan sema’ a girer. Postundan ‘Sema’ meydanının ortasına kadar dönerek gelir ve yine dönerek postuna gider. Buna “Post Semâ’ı” denir.

Page 43: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Mutrıb ve semâzenlerin şeyh postunu selâmlayıp, semâhânede yerlerini almalarından sonra, şeyh efendi semâhâneye girer, mutrıb ve semâzenleri selâmlayıp posta oturur. Mutrıbdaki saz grubu asıl olarak neylerden oluşur. Bulunduğu takdirde bu heyete rebab, kanun, tanbur gibi diğer sazlar da ilâve edilir

Page 44: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Sema’ Töreni, “Nâ’t-ı Şerîf’le başlar. Semazen üstündeki siyah hırkayı çıkararak, sembolik olarak, hakikate doğar kollarını bağlayarak bir rakamını temsil eder

Page 45: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

• Bu naat ayakta ve sazsız okunur

• Na’t’i, kudüm darbları izler. Bu Yüce Yaratıcı’nın kâinata “ol” emridir.

Page 46: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk
Page 47: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

İslâm inanışına göre Allah, insanın önce cansız bedenini yaratmış, sonra ona kendi ruhundan üfleyerek diriltmiştir. Na't’dan sonra yapılan ney taksimi işte bu ilâhî nefesi temsîl eder.

Page 48: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

• Taksimden sonra peşrevin başlaması ile şeyh efendi ve semâzenler, sema’ meydanında sağdan sola doğru dârevî bir yürüyüşe başlarlar. Semâ’ meydanını üç kez dolaşmaktan ibâret olan bu yürüyüşe“Devr-i Veledî”denir. Semâhânenin giriş kapısı ile tam karşıdaki kırmızı post arasında var olduğu kabul edilen bir çizgi, semâhâneyi iki yarım daireye böler. “Hatt-ı istivâ” denilen bu çizgi, Mevlevîlerce kutsal sayılır ve aslâ üzerine basılmaz .

Page 49: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Üçüncü devrin sonunda şeyh efendinin posttaki yerini almasıyla Devr-i Veledî tamamlanır.

Page 50: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Dördüncü bölüm, Sultan Veled devridir. Bu, semazenlerin birbirine üç kere selam vererek, bir peşrevle dairevi yürüyüşüdür..

Page 51: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Şekilde gizli ruhun ruha selamıdır...Semâ meydanının sağ tarafından post hizasına gelen semâzen, Hatt-ı İstivâ’ya basmadan ve posta sırt çevirmeden dönerek karşıya geçer.

Page 52: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Böylece arkasından gelen semâzenle karşı karşıya gelir. Bir an göz göze gelen iki derviş, aynı anda öne doğru eğilerek birbirlerine baş keserler. Buna “Mukâbele” denir

Page 53: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk
Page 54: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk
Page 55: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk
Page 56: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Bu devirler, şeyh denilen mânevî terbiyecinin rehberliğinde Mutlak Hakîkat’i “İlm-el Yakîn” olarak bilişi, “Ayn-el Yakîn” olarak görüşü, “Hakk-al Yakîn” olarak da O’na erişi sembolize eder.

Page 57: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Şeyhin posttaki yerini almasıyla son taksim de sona erer ve Kur’an-ı Kerîm’den bir bölüm yani “Aşr-ı Şerîf” okunur. Son dualar yapılır.

Page 58: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Allah’ın adı olan “Hû” nidâları ile son selamlaşmalarla Semâ’ Töreni sona erer.

Page 59: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk

Şeyh Efendi’den sonra semâzenler ve mutrıb da şeyh postunu selâmlayıp semâhâneyi terk ederler.

Page 60: Mevlana’da İnsan İlim ve Aşk
Hediye
mevlevîlerin mukabelesine bir örnek...