peyamsafa’nin“yalniziz”romaninda sÖzdzm · 2014. 8. 7. · t.c. firatÜnverstes...
TRANSCRIPT
T.C.
FIRAT ÜN�VERS�TES�
SOSYAL B�L�MLER ENST�TÜSÜ
TÜRK D�L� VE EDEB�YATI ANA B�L�M DALI
PEYAM� SAFA’NIN “YALNIZIZ” ROMANINDA
SÖZ D�Z�M�
YÜKSEK L�SANS TEZ�
DANI�MAN HAZIRLAYAN
Doç. Dr. Ahat ÜSTÜNER Ferdi GÜZEL
ELAZI�-2007
T.C.
FIRAT ÜN�VERS�TES�
SOSYAL B�L�MLER ENST�TÜSÜ
TÜRK D�L� VE EDEB�YATI ANA B�L�M DALI
PEYAM� SAFA’NIN “YALNIZIZ” ROMANINDA SÖZ D�Z�M�
YÜKSEK L�SANS TEZ�
Bu tez 02 / 03 / 2007 tarihinde a�a��daki jüri taraf�ndan oy birli�i / oy çoklu�u ile
kabul edilmi�tir.
Dan��man Üye Üye
Doç. Dr. Ahat ÜSTÜNER Prof. Dr. Ahmet BURAN Yrd. Doç. Dr. Ercan ALKAYA
Bu tezin kabulü, Sosyal Bilimler Enstitüsü Yönetim Kurulu’nun ....... / ....... / .......
tarih ve ......................... say�l� karar�yla onaylanm��t�r.
I
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
Peyami Safa’n�n “Yaln�z�z” Roman�nda Söz Dizimi
Ferdi GÜZEL
F�rat ÜniversitesiSosyal Bilimler Enstitüsü
Türk Dili ve Edebiyat� Ana Bilim Dal�
2007, sayfa : X + 120
Bu çal��mada edebiyat�m�z�n en önemli yazarlar�ndan biri olan Peyami Safa’n�n“Yaln�z�z” isimli roman�ndan 40 sayfa söz dizimi yönünden incelenmi�tir. Amac�m�z sözdizimi çal��malar�na katk�da bulunmak ve bu eserden hareketle Peyami Safa’n�n dili nas�lkulland���n� tespit edip üslûbu ile ilgili birtak�m bilgilere ula�makt�r.
Yapt���m�z incelemeden �u sonuçlar� elde ettik:1. Eserin farkl� yerlerinden seçti�imiz k�rk sayfada 952 cümle tespit ettik. Tespit
etti�imiz cümleleri yap�s�na göre inceledik. Bu cümlelerin 633’ü basit, 17’si �artl�birle�ik, 31’i iç içe birle�ik, 96’s� s�ral�, 85’i ba�l�, 89’u kesik cümledir. Basit cümleler% 66.49 ile en fazla kullan�lan cümledir. Di�er cümlelerin oran� �öyledir: s�ral� cümleler% 10.08, kesik cümleler % 9.35, ba�l� cümleler % 8.93, iç içe birle�ik cümleler % 3.26,�artl� birle�ik cümleler % 1.79
2. Basit ve birle�ik cümleleri yükleminin yerine, yükleminin türüne ve anlam�nagöre inceledik. Toplam� 681 olan bu cümlelerin oranlar� �öyledir:
Yükleminin yerine göre cümleler: kurall� cümle % 88.11, devrik cümle % 11.89Yükleminin türüne göre cümleler: isim cümlesi % 26.87, fiil cümlesi % 73.13Anlam�na göre cümleler: olumlu cümle %74.89, olumsuz cümle % 15.27, soru
cümlesi % 9.843. �nceledi�imiz k�rk sayfada 3077 kelime grubu tespit ettik. Kelime gruplar�n�n
üçte birinden fazlas�n� s�fat tamlamalar� olu�turmaktad�r. S�fat tamlamas�n�n oran�% 36.20’dir. S�fat tamlamas�n� % 22.32 ile isim tamlamas�, % 10.33 ile birle�ik fiil,% 8.68 ile edat gurubu takip etmektedir.
4. Yazar�n ço�unlukla k�sa cümleler kulland��� görülmektedir. Basit ve birle�ikcümleler üzerinde yapt���m�z kelime say�s� incelemesine göre cümlelerin % 12.19’u ikikelimeden, % 14.80’i üç kelimeden, % 14.54’ü dört kelimeden, % 11.16’s� be�kelimeden , % 9.10’u alt� kelimeden olu�maktad�r.
Elde edilen verilerin yorumlanmas�yla Peyami Safa’n�n cümle kurmakta ve dilimuhtevaya göre kullanmakta çok usta oldu�u, tasvire önem verdi�i sonucuna ula��ld�.
Anahtar Kelimeler: Peyami Safa, Yaln�z�z, cümle, kelime grubu, tasvir
II
ABSTRACT
Master Thesis
The Syntax �n The Novel “Yaln�z�z” Of Peyami Safa
Ferdi GÜZEL
F�rat UniversityThe �nstitute Of Social Sciences
Turkish Language And Literature Department
2007, page: X + 120
In this work, 40 pages that are chose from one of the most important author of ourliterature, Peyami Safa’s novel named “Yaln�z�z”, are examined in point of syntax. Ouraim is to contribute to syntax works and to determine how Peyami Safa uses the languageand to reach some informations about his style by using this work.
We got these results from the examination we did:1.We determined 952 sentences from 40 pages that we chose from different parts
of the work. We examined the sentences that we determined, according to theirstructures. 633 of these sentences are simple clauses, 17 of these are conditional clauses,31 of these are independent clauses, 96 of these are coordinete sentences, 85 of these aredependent clauses, 89 of these are uncompleted clauses. The most used sentence issimple sentence with % 66.49. The proportion of others are like this: coordinetesentences % 10.08, uncompleted clauses % 9.35, dependent clauses % 8.93, independentclauses % 3.26, conditional clauses % 1.79.
2. We examined simple and complex sentences according to predicate’s place,predicate’s type and predicate’s meaning. The proportion of these sentences, 681 in total,are like this:
Sentences according to predicate’s place: rugular sentences % 88.11, invertedsentences % 11.89
Sentences according to predicate’s type: noun clauses % 26.87, verbal clauses %73.13
Sentences according to predicate’s meaning: positive sentences %74.89, negativesentences % 15.27, guestion sentences % 9.84
3. We determined 3077 word groups in 40 pages that we examined. Adjectivephrases form more than one third of the word proups. The proportion adjective phrasesare % 36.20. The proportion of noun phrases are % 22.32, verbal compounds are %10.33,preposition groups are % 8.64.
4. �t is seen that the author used short sentences mostly. According the wordnumber examination on simple and complex sentences, %12.19 of sentences are formedof two words, % 14.80 of them are formed of three words, % 14.54 of them are formed offour words, % 11.16 of them are formed of five words, % 9.10 of them are formed of sixwords.
As the gotten datums are interpreted, it is reached that Peyami Safa is very skilledat making sentences and using language according to contents and gives importance todescription.
KeyWords: Peyami Safa, Yaln�z�z, sentence, word group , description
III
��NDEK�LER
ÖZET…………………………………………………………………………………... ISUMMARY……………………………………………………………………………. II�Ç�NDEK�LER………………………………………………………………………… IIIÖN SÖZ………………………………………………………………………………... IXKISALTMALAR ………………………………………………………………………. XG�R��…………………………………………………………………………………... 1YAZAR VE ESER HAKKINDA……………………………………………………… 31.PEYAM� SAFA ………………………………………………………………….. 3a.Hayat� …………………………………………………………………………... 3b.Edebi �ahsiyeti …………………………………………………………………. 3c.Eserleri …………………………………………………………………………. 82.YALNIZIZ……………………………………………………………………….. 9
B�R�NC� BÖLÜMKEL�ME GRUPLARI………………………………………………………………... 15I.TEKRAR GRUBU…………………………………………………………………. 191. TEKRAR GRUBUNUN TÜRLER�……………………………………………. 19a. Aynen Tekrarlar………………………………………………………………. 19b. Z�t Anlaml� Tekrarlar…………………………………………………………. 20c. Yak�n Anlaml� Tekrarlar ……………………………………………………… 202. CÜMLEDEK� GÖREV�YÖNÜNDEN TEKRAR GRUBU…………………... 20a. Tekrar Grubunun Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�……………………… 20b. Tekrar Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�…………………………… 203.TEKRAR GRUBUNUN KEL�ME GRUPLARI �Ç�NDEK� DURUMU ………. 21a. Tekrar Grubunun S�fat Tamlamas�nda S�fat Unsuru Olarak Görev Yapmas�… 21b. Tekrar Grubunun Birle�ik Fiilin �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas�………. 21
II.BA�LAMA GRUBU……………………………………………………………… 211.CÜMLEDEK� GÖREV�YÖNÜNDEN BA�LAMA GRUBU………………… 21a. Ba�lama Grubunun Özne Olarak Görev Yapmas� …………………………… 21b. Ba�lama Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�……………………... 21c. Ba�lama Grubunun Nesne Olarak Görev Yapmas�………………………….. 22ç. Ba�lama Grubunun Dolayl� Tümleç Olarak Görev Yapmas�………………... 22d. Ba�lama Grubunun Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�……………….. 222. BA�LAMA GRUBUNUN KEL�ME GRUPLARI �Ç�NDEK� DURUMU…... 22a. Ba�lama Grubunun �sim Tamlamas�nda Tamlayan Olarak Görev Yapmas� …. 22b. Ba�lama Grubunun �sim Tamlamas�nda Tamlanan Olarak Görev Yapmas�…. 23c. Ba�lama Grubunun S�fat Tamlamas�nda Tamlayan Olarak Görev Yapmas� ... 23ç. Ba�lama Grubunun Edat Gruplar�nda �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas� ... 23
III. SIFAT TAMLAMASI…………………………………………………………… 231. KURULU�U YÖNÜNDEN SIFAT TAMLAMALARI ……………………….. 24a. Tamlayan� Tek Kelime Olan S�fat Tamlamalar�……………………………… 24aa. Tamlayan� Niteleme S�fat� Olan S�fat Tamlamalar� ……………………… 24ab. Tamlayan� Belirtme S�fat� Olan S�fat Tamlamalar�……………………… 24
b. Tamlayan� Kelime Grubu Olan S�fat Tamlamalar�…………………………... 25ba. Tamlayan� �kileme Grubu Olan S�fat Tamlamalar� ………………………. 25bb. Tamlayan� S�fat-Fiil Grubu Olan S�fat Tamlamalar�…………………….. 25bc. Tamlayan� Edat Grubu Olan S�fat Tamlamalar�…………………………... 26
IV
bç. Tamlayan� K�saltma Grubu Olan S�fat Tamlamalar�…………………….. 26bd. Tamlayan� Say� Grubu Olan S�fat Tamlamalar�………………………….. 26be. Tamlayan� Ba�lama Grubu Olan S�fat Tamlamalar� …………………….. 26bf. Tamlayan� �sim Tamlamas� Olan S�fat Tamlamalar�……………………... 27
2. CÜMLEDEK� GÖREV�YÖNÜNDEN SIFAT TAMLAMASI……………….. 27a. S�fat Tamlamas�n�n Özne Olarak Görev Yapmas� ……………………………. 27b. S�fat Tamlamas�n�n Yüklem Olarak Görev Yapmas� ………………………… 27c. S�fat Tamlamas�n�n Nesne Olarak Görev Yapmas�…………………………... 27ç. S�fat Tamlamas�n�n Yer Tamlay�c�s� Olarak Görev Yapmas�………………… 28d. S�fat Tamlamas�n�n Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas� …………………… 283. SIFAT TAMLAMASININ KEL�ME GRUPLARI �Ç�NDEK�DURUMU ……. 28a. S�fat Tamlamas�n�n �sim Tamlamas�nda Tamlayan Olarak Görev Yapmas� …. 28b. S�fat Tamlamas�n�n �sim Tamlamas�nda Tamlanan Olarak Görev Yapmas�…. 28c. S�fat Tamlamas�n�n �sim Tamlamas�nda Hem Tamlayan Hem de TamlananOlarak Görev Yapmas� ………………………………………………………… 29ç. S�fat Tamlamas�n�n Edat Grubunun �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas� …... 29d. S�fat Tamlamas�n�n Ba�ka S�fat Tamlamalar�nda S�fat Unsuru Olarak GörevYapmas�………………………………………………………………………... 29e. S�fat Tamlamas�n�n Ba�ka S�fat Tamlamalar�nda �sim Unsuru Olarak GörevYapmas�………………………………………………………………………... 29f. S�fat Tamlamas�n�n Birle�ik Fiilin �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas� ……. 30
IV. �S�M TAMLAMASI …………………………………………………... 301. KURULU�U YÖNÜNDEN �S�M TAMLAMALARI …………………………. 30a. Unsurlar� Tek Kelimeden Olu�an �sim Tamlamalar�…………………………. 30aa. Belirtili �sim Tamlamas�………………………………………………….. 30ab. Belirtisiz �sim Tamlamas�………………………………………………... 31
b. Unsurlar�ndan Biri veya �kisi Kelime Grubu �eklinde Olan �simTamlamalar� ……………………………………………………………………. 31
2. CÜMLEDEK� GÖREV�YÖNÜNDEN �S�M TAMLAMASI…………………. 32a. �sim Tamlamas�n�n Özne Olarak Görev Yapmas�……………………………. 32b. �sim Tamlamas�n�n Yüklem Olarak Görev Yapmas� …………………………. 32c. �sim Tamlamas�n�n Nesne Olarak Görev Yapmas�…………………………… 33ç. �sim Tamlamas�n�n Yer Tamlay�c�s� Olarak Görev Yapmas� ………………… 33d. �sim Tamlamas�n�n Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�…………………… 333. �S�M TAMLAMASININ KEL�ME GRUPLARI �Ç�NDEK� DURUMU……... 33a. �sim Tamlamas�n�n S�fat Tamlamalar�nda S�fat Unsuru Olarak GörevYapmas�………………………………………………………………………... 33b. �sim Tamlamas�n�n Di�er �sim Tamlamalar�nda Tamlayan veya TamlananOlarak Görev Yapmas� ………………………………………………………… 34c. �sim Tamlamas�n�n Birle�ik Fiilin �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas� ……. 34ç. �sim Tamlamas�n�n Edat Grubunun �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas�…... 34
V. B�RLE��K F��L…………………………………………………………………... 341. B�RLE��K F��L�N TÜRLER�………………………………………………….. 35a. �sim + Yard�mc� Fiil Kurulu�undaki Birle�ik Fiiller …………………………. 35b. Fiil + Yard�mc� Fiil Kurulu�undaki Birle�ik Fiiller …………………………... 36c. Anlamca Kayna�m�� Birle�ik Fiiller 36
VI. UNVAN GRUBU………………………………………………………………... 37VII. SAYI GRUBU…………………………………………………………………... 371. CÜMLEDEK� GÖREV�YÖNÜNDEN SAYI GRUBU……………………….. 37a. Say� Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�……………………………… 37
V
2. SAYI GRUBUNUN KEL�ME GRUPLARI �Ç�NDEK� DURUMU…………... 37a. Say� Grubunun S�fat Tamlamalar�nda S�fat Unsuru Olarak Görev Yapmas�… 37
VIII. EDAT GRUBU………………………………………………………………… 381. EDAT GRUBU TE�K�L EDEN EDATLAR…………………………………... 38a. “Gibi” �le Kurulan Edat Grubu……………………………………………….. 38b. “Evvel” �le Kurulan Edat Grubu ……………………………………………… 38c. “Sonra” �le Kurulan Edat Grubu ……………………………………………… 38ç. “�çin” �le Kurulan Edat Grubu ………………………………………………... 39d. “�le” �le Kurulan Edat Grubu…………………………………………………. 39e. “Kadar” �le Kurulan Edat Grubu……………………………………………… 40f . “Beri” �le Kurulan Edat Grubu……………………………………………….. 40g. “Do�ru” �le Kurulan Edat Grubu……………………………………………... 40�. “Ba�ka” �le Kurulan Edat Grubu ……………………………………………... 40h. Di�er Edatlarla Kurulan Edat Gruplar�……………………………………….. 412. CÜMLEDEK� GÖREV�YÖNÜNDEN EDAT GRUBU………………………. 41a. Edat Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas� ……………………………... 41b. Edat Grubunun Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�………………………... 413. EDAT GRUBUNUN KEL�ME GRUPLARI �Ç�NDEK� DURUMU………….. 42a. Edat Grubunun S�fat Tamlamalar�nda S�fat Unsuru Olarak Görev Yapmas�… 42b. Edat Grubunun Birle�ik Fiilin �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas�……….. 42
IX. KISALTMA GRUPLARI………………………………………………………… 42A. �SNAT GRUBU………………………………………………………………….. 421. CÜMLEDEK� GÖREV�YÖNÜNDEN �SNAT GRUBU ……………………… 43a. �snat Grubunun Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas� ………………………... 432. �SNAT GRUBUNUN KEL�ME GRUPLARI �Ç�NDEK�DURUMU …………. 43a. �snat Grubunun S�fat Tamlamalar�nda S�fat Unsuru Olarak Görev Yapmas�… 43
B.YAKLA�MA GRUBU…………………………………………………………... 431. YAKLA�MA GRUBUNUN KEL�ME GRUPLARI �Ç�NDEK� DURUMU ….. 43a.Yakla�ma Grubunun S�fat Tamlamalar�nda S�fat Unsuru Olarak GörevYapmas�………………………………………………………………………...
43
C. BULUNMA GRUBU…………………………………………………………….. 441. CÜMLEDEK� GÖREV�YÖNÜNDEN BULUNMA GRUBU ………………... 44a. Bulunma Grubunun Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�…………………… 44
Ç. UZAKLA�MA GRUBU …………………………………………………………. 441. CÜMLEDEK� GÖREV�YÖNÜNDEN UZAKLA�MA GRUBU…………….. 44a. Uzakla�ma Grubunun Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas� …………………. 44b. Uzakla�ma Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�………………………. 442. UZAKLA�MA GRUBUNUN KEL�ME GRUPLARI �Ç�NDEK� DURUMU ... 44a. Uzakla�ma Grubunun S�fat Tamlamalar�nda S�fat Unsuru Olarak GörevYapmas�………………………………………………………………………... 44
D. DE����K �EK�LLERDE KURULAN KISALTMA GRUPLARI ……… 45X. B�RLE��K �S�M…………………………………………………………………... 451. B�RLE��K �SM�N KEL�ME GRUPLARI �Ç�NDEK� DURUMU …………….. 45a. Birle�ik �smin Ba�lama Gruplar�nda �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas� ....... 45b. Birle�ik �smin �sim Tamlamalar�nda Tamlayan Olarak Görev Yapmas�…….. 46c. Birle�ik �smin Edat Gruplar�nda �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas�……….. 46ç. Birle�ik �smin S�fat Tamlamalar�nda Tamlanan Olarak Görev Yapmas� ……. 46
XI. �S�M-F��L GRUBU………………………………………………………………. 461. CÜMLEDEK� GÖREV�YÖNÜNDEN �S�M-F��L GRUBU ………………….. 46a. �sim-Fiil Grubunun Özne Olarak Görev Yapmas�……………………………. 46
VI
b. �sim-Fiil Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�………………………… 46c. �sim-Fiil Grubunun Nesne Olarak Görev Yapmas� …………………………… 46ç. �sim-Fiil Grubunun Yer Tamlay�c�s� Olarak Görev Yapmas�………………… 462. �S�M-F��L GRUBUNUN KEL�ME GRUPLARI �Ç�NDEK� DURUMU ……... 47a. �sim-Fiil Grubunun �sim Tamlamalar�nda Tamlanan Olarak Görev Yapmas� . 47b. �sim-Fiil Grubunun �sim Tamlamalar�nda Tamlayan Olarak Görev Yapmas� . 47c. �sim-Fiil Grubunun Edat Grubunda �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas�…... 47ç. �sim-Fiil Grubunun Ba�lama Grubunda �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas� 47
XII. SIFAT-F��L GRUBU……………………………………………………………. 471. CÜMLEDEK� GÖREV�YÖNÜNDEN SIFAT-F��L GRUBU ………………… 48a. S�fat-Fiil Grubunun Özne Olarak Görev Yapmas�……………………………. 48b. S�fat-Fiil Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas� ………………………… 48c. S�fat-Fiil Grubunun Nesne Olarak Görev Yapmas�…………………………... 48ç. S�fat-Fiil Grubunun Yer Tamlay�c�s� Olarak Görev Yapmas� ………………... 482. SIFAT-F��L GRUBUNUN KEL�ME GRUPLARI �Ç�NDEK�DURUMU ……. 48a. S�fat-Fiil Grubunun S�fat Tamlamalar�nda S�fat Unsuru Olarak GörevYapmas�………………………………………………………………………... 48
XIII. ZARF-F��L GRUBU …………………………………………………………… 491. ZARF-F��L GRUBU TE�K�L EDEN EKLER ………………………………… 49a. “-ken” Eki ……………………………………………………………………... 49b. “-ArAK” Eki …………………………………………………………………. 49c. “-IncA” Eki …………………………………………………………………… 50ç. “-Ip/-Up” Eki ………………………………………………………... 50d “- mAdAn” Eki ………………………………………………………………. 50e. “-dIkçA/-dUkçA ” Eki ………………………………………………. 50
�K�NC� BÖLÜMCÜMLE………………………………………………………………………………... 51CÜMELELER�N YAPILARINA GÖRE SINIFLANDIRILMASI …………………… 52
1. BAS�T CÜMLE ………………………………………………………………. 522. B�RLE��K CÜMLE …………………………………………………………….. 52a. Giri�ik Cümle …………………………………………………………………. 54b. Ki’ li Cümle…………………………………………………………………… 55c. �ç içe Birle�ik Cümle ………………………………………………………….. 56ç. �artl� Birle�ik Cümle …………………………………………………………... 563. SIRALI VE BA�LI CÜMLELER……………………………………………… 574. FARKLI CÜMLE TÜRLER�…………………………………………………... 60
I. CÜMLEÇE��TLER�……………………………………………………………….. 61A. YAPILARINA GÖRE CÜMLELER…………………………………………….. 611. BAS�T CÜMLELER ……………………………………………………………. 62a. Basit �sim Cümleleri …………………………………………………………... 62b. Basit Fiil Cümleleri …………………………………………………………… 622. B�RLE��K CÜMLELER……………………………………………………….. 63a. �artl� Birle�ik Cümle ……………………………………………….................. 63b. �ç �çe Birle�ik Cümle…………………………………………………………. 643. BA�LI CÜMLELER …………………………………………………………… 65a. Ki’ li Ba�l� Cümleler ………………………………………………………….. 65b. “Ve” Ba�lac�yla Kurulan Cümleler ………………………………………….. 65c. Di�er Ba�laçlarla Kurulan Cümleler …………………………………………. 66
VII
4. SIRALI CÜMLELER ………………………………………………………….. 675. KES�K CÜMLELER…………………………………………………………… 67B. YÜKLEM�N�N TÜRÜNE GÖRE CÜMLELER ………………………………... 691. �S�M CÜMLELER�…………………………………………………………….. 69a. Yüklemi Tek Kelime + Ek-Fiil �eklinde Olanlar …………………………….. 69b. Yüklemi Kelime Grubu + Ek-Fiil �eklinde Olanlar ………………………….. 692. F��L CÜMLELER�……………………………………………………………... 69a. Yüklemi Basit Kipli Olan Fiil Cümleleri……………………………………... 70b. Yüklemi Birle�ik Kipli Olan Fiil Cümleleri ………………………………….. 70
C. YÜKLEM�N�N YER�NE GÖRE CÜMLELER ………………………………… 701. KURALLI CÜMLELER………………………………………………………... 702. DEVR�K CÜMLELER …………………………………………………………. 71Ç. ANLAMINA GÖRE CÜMLELER………………………………………………. 711. OLUMLU CÜMLELER ………………………………………………………... 712. OLUMSUZ CÜMLELER………………………………………………………. 72a. Olumsuz �sim Cümleleri ……………………………………………………… 72b. Olumsuz Fiil Cümleleri ………………………………………………………. 733. SORU CÜMLELER�…………………………………………………………… 73a. Soru Ekiyle Kurulan Soru Cümleleri …………………………………………. 73b. Soru Kelimeleriyle Kurulan Soru Cümleleri …………………………………. 73
II. CÜMLEN�N UNSURLARI………………………………………………………... 74A. YÜKLEM………………………………………………………………………... 741. Fiil Cümlelerinde Yüklem ……………………………………………………… 74a. Basit Kipli Fiillerin Yüklem Olmas�………………………………………….. 74b. Birle�ik Kipli Fiillerin Yüklem Olmas�………………………………………. 75c. �sim + Yard�mc� Fiil Kurulu�undaki Birle�ik Fiillerin Yüklem Olmas�……… 75ç. Fiil + Yard�mc� Fiil Kurulu�undaki Birle�ik Fiillerin Yüklem Olmas� ………. 76d. Anlamca Kayna�m�� Birle�ik Fiillerin Yüklem Olmas�……………………… 762. �sim Cümlelerinde Yüklem …………………………………………………….. 76a. Yüklemi Tek Kelime Olan �sim Cümleleri …………………………………… 77b. Yüklemi Kelime Grubu Olan �sim Cümleleri ………………………………… 77ba. S�fat Tamlamas�n�n Yüklem Olarak Görev Yapmas� ………………… 77bb. Tekrar Grubunun Yüklem Olarak Olarak Görev Yapmas�……………... 77bc. Ba�lama Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�…………………. 77bç. �sim Tamlamas�n�n Yüklem Olarak Görev Yapmas�…………………….. 77bd. Say� Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�………………………… 78be. Edat Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas� ……………………… 78bf. �sim-Fiil Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�…………………….. 78bg. S�fat-Fiil Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�……………………. 78
B.ÖZNE……………………………………………………………………………... 781. Öznesi Tek Kelime Olan Cümleler……………………………………………… 782. Kelime Gruplar�ndan Olu�an Özneler ………………………………………….. 79a. Ba�lama Grubunun Özne Olarak Görev Yapmas� …………………………… 79b. S�fat Tamlamas�n�n Özne Olarak Görev Yapmas�……………………………. 79c. �sim Tamlamas�n�n Özne Olarak Görev Yapmas�……………………………. 79ç. �sim-Fiil Grubunun Özne Olarak Görev Yapmas�……………………………. 80d. S�fat-Fiil Grubunun Özne Olarak Görev Yapmas�…………………………… 80
C. NESNE…………………………………………………………………………… 801. Nesne Türleri ……………………………………………………………………. 80a. Belirtisiz Nesne ……………………………………………………………….. 80
VIII
b. Belirtili Nesne ………………………………………………………………… 802. Kelime Gruplar�ndan Olu�an Nesneler…………………………………………. 81a. Ba�lama Grubunun Nesne Olarak Görev Yapmas� …………………………. 81b. S�fat Tamlamas�n�n Nesne Olarak Görev Yapmas�…………………………... 81c. �sim Tamlamas�n�n Nesne Olarak Görev Yapmas�…………………………… 81ç. �sim-Fiil Grubunun Nesne Olarak Görev Yapmas� …………………………… 81
Ç. YER TAMLAYICISI …………………………………………………………….. 821. Yer Tamlay�c�s� Tek Kelime Olan Cümleler …………………………………... 822. Kelime Gruplar�ndan Olu�an Yer Tamlay�c�lar� ………………………………... 82a. Ba�lama Grubunun Dolayl� Tümleç Olarak Görev Yapmas� ……………….. 82b. S�fat Tamlamas�n�n Yer Tamlay�c�s� Olarak Görev Yapmas� ……………….. 82c. �sim Tamlamas�n�n Yer Tamlay�c�s� Olarak Görev Yapmas� ………………… 82ç. �sim-Fiil Grubunun Yer Tamlay�c�s� Olarak Görev Yapmas�………………… 83d. S�fat-Fiil Grubunun Yer Tamlay�c�s� Olarak Görev Yapmas�………………... 83
D. ZARF TÜMLEC�………………………………………………………………… 831. Ek Almadan Zarf Tümleci Olan Unsurlar ………………………………………. 832. Ek Alarak Zarf Tümleci Olan Unsurlar………………………………………… 84a. Vas�ta Eki Alan Zarf Tümleçleri ……………………………………………… 84b. Zarf-Fiil Eki Alan Zarf Tümleçleri …………………………………………… 843. Kelime Gruplar�ndan Olu�an Zarf Tümleçleri ………………………………….. 84a. Tekrar Grubunun Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�……………………… 84b. Ba�lama Grubunun Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�……………….. 84c. S�fat Tamlamas�n�n Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�…………………… 85ç. �sim Tamlamas�n�n Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas� ……………………. 85d. Edat Grubunun Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�………………………... 85e. K�saltma Gruplar�n�n Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�………………….. 85
SONUÇ VE DE�ERLEND�RME……………………………………………………... 86
ÜÇÜNCÜ BÖLÜMCÜMLE TAHL�LLER�……………………………………………………………… 96KAYNAKLAR………………………………………………………………………… 117ÖZGEÇM��…………………………………………………………………………… 120
IX
ÖN SÖZ
Peyami Safa ve eserleri ile ilgili pek çok ürün verilmi� olmas�na ra�men,
eserlerinin söz dizimine yönelik bir çal��ma yap�lmam��t�r. Zaten Türkçenin grameri
üzerine yap�lan çal��malar�n pek az� söz dizimine yöneliktir. Söz dizimi, gramerimizin en
fazla ihmale u�rayan alanlar�ndan biridir.
“Peyami Safa’n�n ‘Yaln�z�z’ Roman�nda Söz Dizimi” ad�n� ta��yan bu
çal��mam�z� hem söz dizimi ara�t�rmalar�na katk�da bulunmak hem de Peyami Safa gibi
büyük bir yazar�m�z�n dili nas�l kulland���n� belirleyebilmek amac� ile haz�rlad�k.
Çal��mam esnas�nda yard�mlar�n� esirgemeyen de�erli hocam Doç. Dr. Ahat
ÜSTÜNER’e te�ekkürü borç bilirim.
ELAZI�-2007 Ferdi GÜZEL
X
KISALTMALAR
be: ba�lama edat�
bln: belirtili nesne
bsn: belirtisiz nesne
cdu: cümle d��� unsur
çe: çekim edat�
f: fiil
i: isim
ö: özne
s: s�fat
ty: tamlayan
tn: tamlanan
y: yüklem
yf: yard�mc� fiil
yt: yer tamlay�c�s�
zt: zarf tümleci
1
G�R��
Bir dilin geli�mesinde en fazla eme�i geçenlerin ba��nda yazarlar gelir. Yazarlar
farkl� cümle yap�lar�, kelimeleri farkl� anlamlara gelecek �ekilde kullanmalar�,
denenmemi�i denemeleri ile dilin zenginle�mesine katk�da bulunurlar. �üphesiz Peyami
Safa dilimize çok büyük katk�larda bulunmu� önemli bir yazar�m�zd�r. Dil üstüne pek çok
yaz�s� olan, gramer kitab� yazacak kadar dile hakim olan bu yazar�m�z eserlerinde dili
özenle kullanm��t�r. Özellikle olgunluk ça��nda yazd��� romanlar, hem dilimizin hem de
edebiyat�m�z�n zirvelerinde yer alan eserlerdir. Bu sebeple söz dizimi alan�nda çal��ma
yapmaya karar verince bu büyük yazar�m�z�n “Yaln�z�z” isimli roman�n� seçtik. Bu
çal��madaki as�l amac�m�z, söz dizimi çal��malar�na katk�da bulunmak ve Peyami Safa’
n�n dili nas�l kulland���n� tespit edip üslûbu hakk�nda birtak�m bilgilere ula�makt�r.
Çal��mam�zda eserin 1997 y�l�nda MEB taraf�ndan yay�mlanan dördüncü
bask�s�n� kulland�k. �ncelememizde, üç bölümden olu�an eserin birinci bölümünden
25.-35. ve 114.-119. sayfalar�; ikinci bölümünden 179.-183., 198.-202. ve 259.-263.
sayfalar�; üçüncü bölümünden 364.-368. ve 451.-455. sayfalar� seçtik. Toplam k�rk
sayfay� tarad�k, metnimizde bulunan cümle çe�itleri ve kelime gruplar� ile ilgili baz�
sonuçlar elde ettik. Bunlar� tablolar halinde gösterdik.
Kelime gruplar� ve cümle çe�itleri ile ilgili olarak verilen örneklerin eserdeki
sayfa numaralar�n� örneklerin kar��s�nda gösterdik. Söz dizimi ile ilgili yap�lan çal��malar
dikkate al�nd���nda eserler aras�nda özellikle s�n�fland�rmada önemli farkl�l�klar�n oldu�u
görülmektedir. Gramerimizin pek çok alan�nda oldu�u gibi söz dizimi alan�nda da ne
yaz�k ki gramercilerimiz aras�nda fikir birli�i yoktur.
Bu çal��may� haz�rlarken söz dizimi ile ilgili kitap ve makaleleri, baz� eserler
hakk�nda haz�rlanm�� söz dizimi ve üslûp ile ilgili çal��malar� gözden geçirdik.
�ncelememizde Leyla Karahan’�n yapt��� tasnifi (Karahan, 1999) esas ald�k. Karahan’dan
farkl� olarak yap�s�na göre cümleler k�sm�na “kesik cümle”yi ilave ettik. Gerçi Karahan
da eserinde kesik cümleye de�inmi� fakat tasnifte bu cümle türüne yer vermemi�tir.
Eserde kesik cümlenin hayli fazla oldu�unu da göz önünde bulundurarak yap�s�na göre
cümleler k�sm�na bu cümle türünü eklemeyi uygun gördük.
Çal��mam�z� “Kelime Gruplar�”, “Cümle” ve “Cümle Tahlilleri” olmak üzere üç
ana bölüme ay�rd�k.
I. bölümde kelime gruplar�n�; “tekrar grubu, ba�lama grubu, s�fat tamlamas�, isim
tamlamas�, birle�ik fiil, unvan grubu, say� grubu, edat grubu, k�saltma gruplar� (isnat
2
grubu, yakla�ma grubu, bulunma grubu, uzakla�ma grubu), isim-fiil grubu, s�fat-fiil
grubu, zarf-fiil grubu, birle�ik isim” �eklinde s�n�fland�rarak bunlar� yap�lar�na,
cümledeki ve di�er kelime gruplar� içindeki görevlerine göre inceledik ve metnimizden
bu kelime gruplar�na örnekler verdik.
II. bölümde cümleleri, “Cümle Çe�itleri” ve “Cümlenin Unsurlar�” olmak üzere
iki ana ba�l�k alt�nda ele ald�k. Cümleleri “yap�lar�na, yüklemlerinin yerine,
yüklemlerinin türüne ve anlamlar�na” göre inceledik. “Cümlenin Unsurlar�” k�sm�nda
cümlenin unsurlar�n� ayr� ayr� ba�l�klar halinde ele al�p bu ögelerin hangi kelime
gruplar�ndan olu�tu�unu gösterdik.
“Sonuç ve De�erlendirme” ba�l��� alt�nda cümle çe�itleri ve kelime gruplar� ile
ilgili istatistikî bilgileri tablolar halinde gösterdik. �ncelememiz neticesinde ula�t���m�z
bilgileri maddeler halinde vererek yazar�n üslûbu ile ilgili özellikleri tespit etmeye
çal��t�k.
III. bölümde metnin de�i�ik yerlerinden seçti�imiz cümleleri söz dizimi yönünden
inceledik.
Bilgi ve metot yönünden yararland���m�z kaynaklar� “Kaynaklar” ba�l��� ile
çal��mam�z�n sonunda gösterdik.
3
YAZAR VE ESER HAKKINDA
1. PEYAM� SAFA
a. Hayat�
1899’da �stanbul’da do�an Peyami Safa, Servet-i Fünûn dönemi �airlerinden
�smail Safa’n�n o�ludur. Sivas’a sürgüne gönderilen babas�n�n orada ölmesi üzerine iki
ya��nda yetim kalm��, bu yüzden “Yetim-i Safa” ad�yla an�lm��t�r. Babas�z büyümenin
ac�lar�n�n yan� s�ra, sekiz dokuz ya�lar�nda yakaland��� bir kemik hastal��� dolay�s�yla
uzun süre bu hastal���n fiziksel ve ruhsal bunal�mlar�n� ya�am��t�r. Sonradan bu günlerini
ünlü “Dokuzuncu Hariciye Ko�u�u” adl� roman�nda dile getirmi�tir.
Hastal�k ve sava��n yol açt��� maddî s�k�nt�lar dolay�s�yla ö�renimini
sürdürememi� olan Peyami Safa, hayat�n� kazanmak ve annesine bakmak için Vefa
�dadisi’ndeki ö�renimini yar�da b�rakm��t�r. Aç�lan s�nav� kazanarak Posta-Telgraf
Nezareti’ne girmi�, Birinci Dünya Sava��’n�n ba�lamas�na kadar orada çal��m��, bir süre
de Bo�aziçi’ndeki Rehber-i �ttihat Mektebi’nde ö�retmenlik yapm��t�r.
Daha sonra a�abeyi �lhami Safa’n�n iste�ine uyarak ö�retmenlikten ayr�lm��
(1918) ve birlikte ç�kard�klar� 20. As�r adl� ak�am gazetesinde “Asr�n Hikâyeleri” ba�l���
alt�nda yazd��� öykülerle gazetecilik ya�am�na ba�lam��t�r. �mzas�z yazd��� bu öykülerin
tutulmas� üzerine ad�n� kullanmaya ba�layan yazar; Son Telgraf, Tasvir-i Efkâr, Milliyet,
Cumhuriyet, Tercüman, Son Havadis gibi çe�itli gazetelerde yaz�lar yazm��, f�kra
yazarl��� ve ba�yazarl�k yapm��, ayn� zamanda romanlar�n� da tefrika etmi�tir.
Ülkede yay�mlanan belli ba�l� bütün gazete ve dergilerde yazan Peyami Safa
birkaç derginin de sahibi olmu�tur. 1936 y�l�nda 21 say� ç�kard��� Kültür Haftas� ve
1953-1960 y�llar� aras�nda yay�mlad��� 63 say� devam eden Türk Dü�üncesi adl� ayl�k
fikir ve kültür dergisi bunlar�n en önemlileridir.
O�lu Merve’nin genç ya�ta ölmesi üzerine büyük bir sars�nt� geçirmi�, bu
hadiseden k�sa bir süre sonra 15 Haziran 1961’de �stanbul’da ölmü�tür. (Bak�rc�o�lu,
1997: 106-107; Timurta�, 1970: V-X )
b. Edebi �ahsiyeti
Peyami Safa, kendi kendisini yeti�tirmi� ender �ahsiyetlerden biridir. Ya�amak
için yazmak; yazmak için de okumak, ara�t�rmak, kendini yeti�tirmek zorundad�r.
Peyami Safa çok yönlü bir �ahsiyettir. Sanat, edebiyat, felsefe, psikoloji, sosyoloji,
4
siyaset gibi pek çok alanla ilgili eser yazm��t�r. Müzik, resim gibi sanat dallar�yla
yak�ndan ilgilenmi�, bu konularda pek çok yaz� yazm��t�r. Bir doktor kadar t�p bilgisine
sahip oldu�u söylenir. Onun t�p hakk�ndaki engin bilgisine �ahit olan Ayhan Songar,
Haziran 1981’de Türk Edebiyat�’nda ç�kan bir yaz�s�nda amatörlü�ü mümkün olmayan
tek mesle�in t�p, bunun tek istisnas�n�n da Peyami Safa oldu�unu söylemektedir
(Ayvazo�lu, 1998: 501).
Be�ir Ayvazo�lu, Safa’y� �öyle anlatmaktad�r.
“... Roman tekni�ine ciddi yenilikler getirmi� bir edebiyat adam�, resimden ve
müzikten çok iyi anlayan bir estet/ele�tirmen ve ciddi tezleri bulunan bir fikir adam�yd�.
Hatta ispiritizma celselerinde ruh ça��ran bir medyum. Ve bir dava adam�, bu dava için
zaman zaman kalemini k�l�ç gibi kullanan usta bir polemikçi…” (Ayvazo�lu, 1998:
12-13)
Tam 43 y�l, hemen hiç ara vermeden Türkiye’de yay�mlanan hemen tüm gazete
ve dergilerde çe�itli zamanlarda f�kra, makale ve romanlar�n� yay�mlam��, son derece
verimli bir yazar olmu�tur. Ayvazo�lu’na göre Peyami Safa’n�n kitaplar� be� yüz
civar�ndad�r. Gazete ve dergilerdeki yaz�lar�n�n eksiksiz bir dökümü de yap�lamam��t�r
(Ayvazo�lu, 1998:23 ).
Yaln�zca kalemi ile geçinen Safa, edebi eserlerinin d���nda pek çok roman kaleme
alm��t�r. Para kayg�s�yla yazd��� bu romanlarda “Server Bedi” takma ad�n� kullanm��t�r.
Yüz civar�nda olan bu eserler aras�nda, Cumbadan Rumbaya (1936) roman� ile Cingöz
Recai polis hikâyeleri dizisi en ünlüleridir.
Hakk� Süha Gezgin, “Server Bedi’i, ayn� sermayenin daha a�a�� bir semtte açt���
ba�ka bir ma�aza gibi dü�ünebiliriz. Onda sanat endi�esi, güzel yaratmak gayesi aramak,
bo�una emek harcamak olur. O, Peyami’nin sadece kazanmak için kulland��� bir kalem
amelesidir.” demi�tir (Gezgin, 1997: 237).
Eserlerinde toplumdaki ahlaki çöküntüyü, bat�l�la�man�n yaratt��� manevi bo�lu�u
nesiller ve sosyal çevreler aras�ndaki çat��may�, ruh-beden çat��mas�n� dile getirmi�tir. Z�t
kavramlar�, duygu ve dü�ünce tezad�n� ustaca i�leyen Peyami Safa çok ba�ar�l� psikolojik
çözümlemeler yapm��t�r. “�nsana bakt��� halde insan� göremiyor.” (Safa, 1970:59) diye
ele�tirdi�i Türk roman�na psikolojik çözümlemeyi kazand�rm��, Türk edebiyat�na gerçek
anlamda psikolojik roman� getirmi�tir.
5
Kendisiyle yap�lan bir röportajda yöneltilen, “Sahibi bulundu�unuz Türk
Dü�üncesi dergisini hangi gayelerle yay�ml�yorsunuz?” sorusuna verdi�i cevap
romanlar�n�n da as�l konusunu te�kil etmektedir:
“Bizde on dokuzuncu asra has maddeci bir medeniyet telâkkisinin gerili�ini
anlatmak, modern bat� fikir cereyanlar�yla temas kurmak, gerçek bir kültür ve medeniyet
anlay��� içinde Türk fikir ve sanat hayat�n�n geli�mesine çal��mak gayesiyle.” (Yazo�lu,
1997: 151-152)
Daha çocuk ya�ta iken edebiyatla u�ra�maya ba�layan hikâyeler yaz�p roman
denemeleri yapan yazar�m�z, ad�n� on dokuz ya��nda iken ilk otuz kadar�n� imzas�z
yazd��� “Asr�n Hikâyeleri” ile duyurmu�, devrin ayd�nlar� taraf�ndan takdir edilmi�tir.
Yakup Kadri, “Bize bir üslûp getirdin.” demi�; Yahya Kemal, “�smail Safa’n�n en güzel
eseri Peyami’dir.” diye nükte yapm��t�r ( Ayvazo�lu, 1999: 70 ).
�lk önemli roman� olan “Sözde K�zlar”�, 1922’de yazan Peyami Safa 1937’de Her
Ay’da yay�mlanan bir yaz�s�nda sanat hayat�n�n dönemlerini �öyle s�ralam��t�r:
“Benim kitaplar�m üç merhale geçirmi�tir:
‘Sözde K�zlar’, ‘Mah�er’, ‘Canan’ çocukluk kitaplar�md�r. Bunlar yirmi ya��m�n
etraf�nda do�mu�lard�r. Hepsini, bilhassa ‘Canan’� ele al�nmayacak kadar kusurlu
bulurum.
�kinci devre kitaplar�m: ‘�im�ek’, ‘Bir Ak�amd�’d�r. Bunlarda teknikten ziyade
insan ruhuna ait endi�eler itibariyle bir fark görülür. Vaka ile beraber saiklere nüfuz etme
ihtiyac� da art�yor.
Üçüncü devre kitaplar�m: ‘9. Hariciye Ko�u�u’, ‘Fatih-Harbiye’, ‘Bir Tereddüdün
Roman�’d�r. Bunlarda çal��ma hedefime daha çok yakla�t���m� san�yorum.” (Kudret ,
1978: 312-313)
Yazar�n hakikaten de en iyi romanlar� üçüncü devrede ad�n� and��� eserleri ve
daha sonra yazm�� oldu�u “Matmazel Noraliya’n�n Koltu�u” ile “Yaln�z�z” adl�
eserleridir. “Dokuzuncu Hariciye Ko�u�u, Bir Tereddüdün Roman�, Matmazel
Noraliya’n�n Koltu�u ve Yaln�z�z” gerek üslûp gerekse roman tekni�i bak�m�ndan
mükemmel eserlerdir.
Onun en önemli vas�flar�ndan biri de üslûbunun muhteva ile uyum içinde
olmas�d�r. Eserlerine bak�ld���nda üslûbu muhtevan�n belirledi�i görülmektedir.
Pek çok ele�tirmen Peyami Safa’n�n roman� çok iyi bilen bir romanc� oldu�u
konusunda hemfikirdir. Hatta baz� yazarlar�m�z onun roman�n zirvesi oldu�unu
6
söylemektedir. Yine ele�tirmenlerin üzerinde fikir birli�ine vard�klar� ba�ka bir yönü de
dili kullanmadaki ustal��� ve üslubûnun güzelli�idir.
“F�kra, ba�makale yazar�yd�; polemik ustas�yd�; tercümeler yapt�; ara�t�rma ve
‘Do�u-Bat� Sentezi’, ‘Türk �nk�lab�na Bak��lar’ gibi dü�ünce eserleri verdi. Bütün
bunlar�n aras�nda romanc�l��� en önemli vasf�yd�. Kanaatimce roman dünyam�z�n
zirvesidir.” ( Niyazi: 2004 )
“Ruh hallerini çözümlemekteki ba�ar�s�, kurgudaki ustal���, dilinin k�vrakl���,
anlat�m tekni�i üzerindeki denemeleri ile bir romanc�dan beklenen birçok meziyetlere
sahip yetenekli bir yazard�.” (Moran, 1997: 194)
“Türk edebiyat�nda roman� en iyi bilen romanc�lar�n ba��nda gelir Peyami Safa.”
(Bak�rc�o�lu, 1997: 93)
“Peyami bütün hayat�n� sanata vermi�tir… Kalemi, kendi kendine kald���
demlerde ayr� renk, ba�ka koku, yeni hayal, denenmemi� tahlil arar; yine ayn� kalem,
kazanç tarlas�nda bir saban gibi i�lerdi.” (Gezgin, 1997: 237)
“Daha ilk hikâyelerinden ba�layarak son romanlar�na kadar, konu�ma dilini üstün
bir ba�ar�yla kullanm��t�r. Güzel yaz� gösteri�lerinden, yapmac�klardan, gereksiz söz
oyunlar�ndan kaç�nan sanatç� genellikle k�sa cümlelerle ve klasik denebilecek kadar sade,
ayn� zamanda k�vrak bir anlat�mla yazm��t�r.” (Kudret, 1978: 314)
“Edebiyat-� Cedide roman�nda uzun uzun anlatmalar, birçok benzetmeler ve
tasvirlerle var�lan sonuca Peyami Safa hiçbir özentiye kap�lmadan, gereksiz ayr�nt�lara
dalmadan yapmac�ks�z birkaç cümle ile en k�sa yoldan varmay� ba�arm��t�r.” (Kudret
1978: 321)
Tanp�nar, “Dokuzuncu Hariciye Ko�u�u” ile ilgili yaz�s�nda “ …bu son senelerin
c�l�z ve lezzetsiz mahsulleri içinde de ara s�ra baz� cazibeleri ve hususiyetleri ta��yan
eserlere de tesadüf etmek mümkündür. ��te Peyami Safa Bey’in ‘Dokuzuncu Hariciye
Ko�u�u’ bu nadir kitaplardand�r. Okuyup bitirdi�im zaman, edebiyat�m�z�n bu uyu�uk
havas�nda böyle bir kitab�n nas�l olup da yaz�labildi�ine hayret ettim.” demektedir
( Tanp�nar, 1992: 363 ).
En yak�n dostlar�ndan biri olan Ergun Göze, “Ondan sonra öyle bir romanc� daha
gelmedi.” demi�tir (Yard�m, 2000: 16).
1941’de Yedigün’de yay�mlanan “Peyami Safa Hakk�nda Ne Diyorlar” adl�
yaz�da Peyami Safa’y� nesrin virtüözü olarak gösteren Mithat Cemal, “O, bir tek cümleyi
7
k�rk elli �ekilde ifade etme sanat�na ve günlük gazetelerde ç�kt��� halde her sat�r yaz�y�
sanat eseri yapmak s�rr�na sahiptir.” demektedir (Ayvazo�lu, 1998: 375).
Tar�k Bu�ra, yazar�n üslûpta bir dönemeç oldu�unu belirtmi�; Cemil Meriç,
Peyami Safa d���ndaki romanc�lar�n pek ço�unun üslûbu olmad���n� söylemi�tir (Tekin,
1990: 25).
H. Cahit Yalç�n, “P. Safa en derin ruh tahlillerine hafif f�rça darbeleri ile
dokunmak ve yorgunluk vermeden bizim içimizde istedi�ini canland�rmak s�rr�n�
biliyor.” demi�tir (Tekin, 1990: 4).
“Peyami Safa, sadece roman yazar� de�il, ayn� zamanda “roman sanat�” üzerinde
dü�ünen, bu yönde dikkate de�er görü�ler ve teklifler ileri süren, dolay�s�yla kaleme
alaca�� eserlerini sa�lam temeller üzerine oturtmaya çal��an seçkin bir sanatkâr�m�zd�r.
Onun “roman sanat�”na dair makale, mülakat, sohbet ve tenkit yaz�lar�n� dikkate
ald���m�zda, �u gerçek ortaya ç�kar: Bizde, roman�, sadece telif plan�nda b�rakmay�p
“�ekil” ve “teknik” planda da de�erlendiren, bu konudaki görü�leriyle dört ba�� mamur
say�labilecek bir nazariyenin sahibi olan ilk isim �üphesiz ki P. Safa’d�r.” (Tekin, 1990:
15 )
“… Peyami Safa’n�n de�i�ik tümce yap�lar� kurmadaki becerisi kabul edilmi�tir.
‘Dokuzuncu Hariciye Ko�u�u’ üzerine yazan Cahit S�tk� bu özelli�ini, ‘Bu kitap bugünkü
Türkçenin sanatkâr elinde ne harikalar verebilece�ini ispata kafidir. Bir hastal���n destan�
olan bu kitapta bir m�sra kadar güzel cümleler var.’ diye belirtir. Hüseyin Cahit Yalç�n,
‘Üslûpta ufac�k bir laubalilik ve iptidailik yok. Sade, fakat yüksek.’ diye yazar.”
( Kurdakul, 1992: 121)
Tekin, kahramanlar� seviyelerine göre konu�turmada usta olan yazar�n “Bir
romanc�, kahramanlar�n� dü�ündürür, konu�turur veya onlar�n bak���yla hadiseleri
süzerken, kendisinin de�il, onlar�n kelimelerini kullanmak zorundad�r.” sözünü aktararak,
Peyami Safa’n�n roman kahramanlar�n� “�ahsiyet ve kültürlerine göre” konu�turmaya
özellikle dikkat etti�ini, bu özelli�in hem kahramanlar�n eserin terkibinde ba��ms�z bir
�ahsiyet olarak yer almalar�n� hem de eserin gerçekçi bir nitelik kazanmas�n� sa�lad���n�
söylemektedir (Tekin, 1990: 23).
Peyami Safa’n�n üzerinde durulmas� gereken önemli özelliklerinden biri de dile
verdi�i önemdir.
8
Dil ile ilgili toplanan pek çok komisyonda görev yapan, Türk Dil Kurumu üyesi
olan yazar�m�z gramer kitab� yazacak kadar dile hakimdir. Hem Türkçe hem Frans�zca
gramer kitab� yazm��t�r.
Bir dil akademisi kurulmas� fikrini savunan birçok yaz� yazm��, terim bahsi
üzerinde çok fazla durmu�, Türkçesi olan yabanc� kelimelerin dile girmesine ve
kullan�lmas�na kar�� ç�km��t�r. Dilin do�ru kullan�lmas�, gramer kaidelerine uygun
yaz�lmas� konusunda hassas olan yazar a��r� öz Türkçecili�i geçmi�le olan ba�lar�m�z�
kopard��� için ele�tirmi�, ayn� sebeple harf de�i�ikli�ine de kar�� ç�km��t�r.
Kültürümüzden faydalanabilmek, geçmi�le olan ba�lar� koparmamak için Arap
harflerinin de ö�retilmesi gerekti�ini savunmu�tur.
Nesirde “konu�ur gibi bir üslûp” un kar��s�nda yer alm��, böyle bir üslûbu
edebiyat aç�s�ndan bir felaket olarak görmü�tür. Yazara göre böyle bir üslûp genç
yazarlarda özel ifade kabiliyetini, �ahsi üslûbu ve yaratma imkânlar�n� yok etmektedir
( Safa : 1970:77 ).
Safa, “Kalemi elime ald���m günden beri Türkçenin müdafaas� için yazd���m
sat�rlar� birbirine eklesem �stanbul-Ankara �imendifer hatt�ndan daha uzun olur.”
demektedir (Safa, 2000: 55 ). Üstelik bu sözü 1940’ ta söylemi�, bu tarihten ölümüne
kadar dil ile ilgili pek çok yaz� yazm��t�r.
c. Eserleri
Roman ve Hikâyeler: Gençli�imiz (1922), Siyah Beyaz Hikâyeler (1923),
�stanbul Hikâyeleri (1923), �im�ek (1923), Sözde K�zlar (1923), A�k Oyunlar� (1924),
Süngülerin Gölgesinde (1924), Mah�er (1924), Bir Ak�amd� (1924), Bir Genç K�z
Kalbinin Cürmü (1925), Ate�böcekleri (1925), Canan (1925), Dokuzuncu Hariciye
Ko�u�u (1930), Fatih-Harbiye (1931), Atilla (1931), Bir Tereddüdün Roman� (1933),
Matmazel Noraliya’n�n Koltu�u (1949), Yaln�z�z (1951), Biz �nsanlar (1959).
Hikâyeleri daha sonra Halil Aç�kgöz taraf�ndan derlenmi� , 1980’de “Hikâyeler”
ad�yla yay�mlanm��t�r.
Piyes:Gün Do�uyor (1932)
�nceleme-Deneme: Zavall� Celal Nuri Bey (1914), Türk �nk�lâb�na Bak��lar
(1938), Büyük Avrupa Anketi (1938), Felsefî Buhran (1939), Millet ve �nsan (1943),
Mahutlar (1959), Do�u-Bat� Sentezi (1963), Nasyonalizm-Mistisizm-Sosyalizm (1968),
Sanat-Edebiyat-Tenkit (1970), Osmanl�ca-Türkçe-Uydurmaca (1970), Sosyalizm-
9
Marksizm-Komünizm (1971), Din-�nk�lâp-�rtica (1971), Kad�n-A�k-Aile (1973),
Yazarlar-Sanatç�lar-Me�hurlar (1976), E�itim-Gençlik-Üniversite (1976), 20. As�r-
Avrupa ve Biz (1976)
Ders Kitaplar�: Cumhuriyet Mekteplerine Millet Alfabesi (1929), Cumhuriyet
Mekteplerine Alfabe (1929), Cumhuriyet Mekteplerine K�raat (Dört cilt, 1929), Yeni
Talebe Mektuplar� (1930), Büyük Mektup Numuneleri (1932), Türk Grameri (1941) , Dil
Bilgisi (1942), Frans�z Grameri (1942), Türkçe �zahl� Frans�z Grameri (1948)
Bunlar�n d���nda yazar�n Kurtulu� Sava�� komutanlar� ve dünya siyasetinin
me�hurlar� ile ilgili pek çok biyografik eseri, baz� tercümeleri, en me�hurlar� “Cingöz
Recai” serisi olan yüz kadar polisiye roman� vard�r. (Timurta�, 1970: XI-XIII;
Ayvazo�lu, 1998: 511-516)
2. YALNIZIZ
�lk bask�s� 1951’de yap�lan Yaln�z�z, daha sonraki bask�lar�nda eserin giri�i
niteli�inde olan “Prolog” bölümü olmadan yay�mlanm��t�r. Bu bölümün eserden
ç�kar�lmas� anlamda kopuklu�a yol açmaktad�r. Çünkü Samim’in Meral hakk�ndaki ilk
�üpheleri, do�ruluk özlemi ve do�rulu�a verdi�i de�er ilk kez bu bölümde anlat�lm�� ve
Simeranya hakk�ndaki ilk bilgiler yine burada verilmi�tir Bu bölümde ya�ananlar roman
boyunca zaman zaman kar��m�za ç�kmakta, bunlara göndermeler yap�lmaktad�r. Ergun
Göze, Peyami Safa’n�n bu bölümü fazla “santimantal-duygusal” buldu�u için ç�kard���n�
söylemektedir. Fakat bu güzel parçan�n unutulmas�na gönlü raz� olmayan Göze, kitab�n
MEB bask�s�na “Prolog”u da koydurmu�tur (Göze, 1988:103).
Mehmet Tekin, “Prologsuz okunan veya incelenen Yaln�z�z roman�n�n eksik
okunmu�, eksik incelenmi� olaca��n� kabul etmek gerekir.” demektedir (Tekin, 1990:
137).
Prolog bölümü bir �üphesiyle ba�lar. Samim, sevgilisinin kendinden bir �eyler
gizledi�inden �üphelenmektedir. Bu �üpheyle yürürken sokakta bir kad�nla kar��la��r.
Aralar�nda geçen bir konu�madan sonra bir bara girer, burada bir süre otururlar. Sonra
kad�n annesinin hasta oldu�unu söyleyerek birlikte eve gitmelerini teklif eder. Birlikte
kad�n�n evine giderler. Geceyi kad�n�n evinde geçiren Samim sabah uyan�nca kad�n�
göremez Kad�n, Samim’in cüzdan�n� çalm�� ve ortadan kaybolmu�tur. Do�ruluk özlemi
içinde olan Samim feci bir �ekilde aldat�lm��t�r. Geldikleri yer ev de�il, Ermeni bir
10
kad�na ait pansiyondur. Kad�n�n annesi yoktur ve mü�terileri soydu�u için çal��t���
bardan kovulmu�tur.
“Prolog” d���nda üç bölümden olu�an roman�n birinci bölümü on iki, ikinci
bölümü on iki , üçüncü bölümü be� k�s�m olarak tertip edilmi�tir.
Olay �kinci Dünya Sava��’ndan hemen sonra �stanbul Ye�ilköy’deki bir kö�kte
ba�lar. Bu kö�kte ya� s�ras�na göre Samim, Mefharet ve Besim isminde üç karde�
varl�kl� bir hayat ya�amaktad�r. Bu karde�lerin en büyü�ü Samim’dir. Samim kendine
has fikirleri, çe�itli konularda derin bilgisi olan bir fikir adam�, Besim ise keyfine
dü�kün, umursamaz ve sevimli bir tiptir. A��r� heyecanl� ve sinirli olan Mefharet
duldur. Mefharet’in Dame de Sion Lisesi’ne giden Selmin isimli bir k�z� ve Galatasaray
Lisesi’nde okuyan Ayd�n isimli bir de o�lu vard�r. Aile aslen Arnavut’tur. Selmin, Ferhat
isimli bir gençle ni�anl�d�r. Ferhat �rkç�l��a varan milliyetçi fikirleri sebebiyle hem
Selmin hem de Mefharet ile ço�u zaman kavga etmektedir. Hatta bir toplant�da
Arnavutlar� küçük gören bir konu�ma yapt��� için Mefharet, Ferhat’� evinden kovar.
Mefharet, Ferhat’� istemedi�i için anne ile k�z�n aras� sürekli aç�kt�r. �leriki günlerde
Selmin’de sararma, mide bulant�s� ve ba� dönmesi gibi rahats�zl�klar ba�lar. Sonunda
Selmin’in hamile oldu�u anla��l�r. Büyük bir üzüntüye kap�lan Mefharet, k�z�
konu�mad��� için, olay�n failini aramaya ba�lar. Selmin aylard�r ni�anl�s�ndan ayr�
oldu�undan Mefharet herkesten �üphelenmektedir. Özellikle de son zamanlardaki hal ve
hareketleri dolay�s�yla a�abeyi Samim’den. Mefharet ve Besim gizlice Samim’in odas�na
girerek onun hat�ra defterini okurlar. Burada kimli�i belirsiz bir sevgiliyle kar��la��rlar,
fakat kesin bir �ey elde edemezler. Ayn� evin içinde ya�ad�klar� için sürekli kar�� kar��ya
gelen anne ile k�z aras�ndaki tart��malar artar, ev cehenneme döner. Mefharet, Selmin’i
sürekli s�k��t�rmakta, fakat istedi�ini ö�renememektedir.. Epey bir u�ra��dan sonra
Selmin kimden hamile oldu�unu itiraf eder. Ara s�ra evlerine gelip yemek yiyen aile
aras�nda “aç adam” olarak an�lan bir yabanc�... Daha sonra aç adamla ilgili ara�t�rmalar
yap�l�r ve aç adam�n komünist bir kanun kaça�� oldu�u ö�renilir. Fakat ye�eninin böyle
bir adamla ili�kisi olamayaca��na inanan Samim, Selmin’i konu�turarak gerçekleri
ö�renir. Selmin hamile de�ildir; annesinden intikam almak için bu oyunu düzenlemi�tir.
Samim’in evdekilerden gizli bulu�tu�u sevgilisi Meral’dir. Üstelik Samim
gençli�inde Meral’in annesiyle a�k ya�am��t�r. Meral, ya�anan bu a�ktan habersizdir.
Meral, ayn� zamanda Ferhat’�n da k�z karde�idir. Necile e�inden ayr�lm�� oldu�u için ayr�
bir evde, çocuklar ise babalar� Nail Bey ile birlikte ya�amaktad�r. Meral’in basit zevkler
11
pe�inde ko�an Feriha isminde bir arkada�� vard�r. Bu zevkleri yüzünden toplum
taraf�ndan d��lanm��t�r. Paris’te ya�l� bir adamla dost hayat� ya�amaktad�r. Feriha’n�n,
�stanbul’a yapt��� ziyaret, Meral’in akl�n� çelmi�tir. Meral, Feriha’ya hem ac�makta hem
de imrenmektedir. Özellikle Paris sevdas� akl�n� ba��ndan almakta, onu Feriha’ya
yakla�t�rmaktad�r. Samim’den, Ferhat’tan yani çevresinden kurtulmak, zevklerine göre
ya�amak isteyen Meral, Feriha ile görü�meye ba�lar. Samim bunun fark�na var�r ve
aralar� aç�l�r. Samim onu yeniden kazanmak ister ve ikna etmeye çal���r. Meral türlü
yalanlarla Samim’i kand�rmaya çal��makta, ba�ka erkeklerle de gezip tozmaktad�r. Bir
yandan da Paris’e kaçmak için planlar yapmaktad�r.
Meral sonunda Feriha ile Paris’e kaçmaya karar verir ve bir gece kaçma plan�n�
uygulamaya sokar. Feriha taksiyle gelip kendisini evden alacakt�r; fakat Ferhat
karde�inin kaçaca��n� anlam��, odas�n�n kap�s�n� kilitlemi�tir. Odas�nda kilitli kalan
Meral tezatlar aras�nda gidip gelmekte, art�k ne yapaca��n� bilememektedir. Tek kurtulu�
yolu olarak intihar� görür, tam buna karar vermi�ken bir kaza sonucu yanarak ölür. O
gece ya�ad��� esrarengiz olaylardan bir felaket oldu�unu sezen Necile, k�z�n�n öldü�ünü
ö�renir ve bu haberi Samim’e de verir. Samim, onu teselli etmek için Necile’nin yan�na
ko�ar fakat bu iste�ini gerçekle�tiremez; Necile kalp krizi geçirerek ölmü�tür.
Eser, sadece maddenin insan� tatmin edemeyece�i, manevi de�erlere de gereken
önemin verilmesi gerekti�i, manevi de�erlerden yoksun olanlar�n sonlar�n�n felaket
olaca��, dünyada huzurun ancak madde ile manan�n bar��t�r�lmas� halinde sa�lanabilece�i
dü�ünceleri üzerine kuruludur.
Roman ayn� zamanda bir ütopya roman�d�r. Yazar, “Simeranya” adl� ütopik bir
ülke tasarlam��t�r. Zaman�m�zdan yüz elli y�l sonra bütün z�tl�klar�n bar��t�r�ld���, yalan�n
olmad��� bir huzur ülkesi. Safa bu ütopyada e�itim, sa�l�k, a�k gibi pek çok konuya
de�inmi�, bunlarla ilgili problemlerin çözümünü sunmu�tur.
Simeranya eserde �öyle tan�mlanm��t�r: “... bugünkü insan�n kendi kendisi
hakk�ndaki telâkkisinden, bilgisinin temellerine, metotlar�na ve bütün sosyal
müesseseleriyle de�er sistemine kadar ba�tan ba�a ink�lâba muhtaç bir dünyan�n
huzursuzlu�unu duyan bir adam�n 150 y�l sonraki tekâmül imkânlar�n� dü�ünerek
tasarlad���muhayyel bir ülkedeki hayat....” (Safa: 1997: 145)
12
“Yaln�z�z”da merak unsuru çok iyi düzenlenmi�tir. Yazar, okuyucuyu meraktan
meraka sürükleyerek ilgiyi canl� tutmay� ba�armaktad�r. Kurgu tek kelime ile
mükemmeldir.
Necmettin Hac�emino�lu, bölümler aras�ndaki münasebetleri t�pk� bir tiyatro
eserinin perdeleri aras�ndaki münasebete benzetmi�, eserde herhangi bir kopuklu�un
olmad���n�, eserin bir dram oldu�unu söylemi�tir. Ayn� görü� M. Tekin taraf�ndan da
tekrarlanm��t�r (Hac�emino�lu, 1961: 34; Tekin, 1990: 138).
Peyami Safa, roman tekni�i konusunda çal��m��, kendisini yeti�tirmi�, roman
tekni�ine ciddi yenilikler getirmi� bir sanatkârd�r. Kendisiyle yap�lan bir röportajda konu
ile ilgili olarak �unlar� söylemi�tir:
“Zannediyorum ki benim her roman�mda ötekilere nispetle bir ba�kal�k ve ayr�l�k
vard�r. Çünkü her birinde kendi kendimi a�mak ve çok arad���m bir mükemmeliyete
ula�mak istedim. Tek imkân içinde kal�planmak ve kendi kendimi tekrarlamaktansa
say�s�z imkânlar� dememeye çal��mak benim yaratma huyumdur.” (Tekin, 1990: 153)
Özellikle bu roman onun roman tekni�indeki ustal���n� çok iyi göstermektedir.
Romanda; gösterme, iç monolog, iç diyalog, geriye dönü�, montaj, �uur ak���, kamera
tekni�i gibi teknikler ba�ar�yla kullan�lm��t�r. Özellikle gösterme tekni�i anlat�mda
anlat�c�n�n rolünü en aza indirmesi dolay�s�yla üzerinde durulmas� gereken bir tekniktir.
Safa, eserdeki kahramanlar� “yans�t�c� merkez” olarak kullanmakla bu tekni�i ba�ar�yla
uygulam��t�r. Eserde 1. ve 3. �ah�s olmak üzere iki anlat�c� vard�r; a��rl���n 3. �ah�sta
oldu�u romanda, yans�t�c� merkezlerin anlat�mlar�nda ve Samim’in hat�ra defterinde 1.
�ah�s görülmektedir. Roman boyunca �ah�slar aras�nda geçi�ler çok s�kt�r. Yazar,
kahraman�n ruh halini daha iyi yans�tabilmek ve anlat�c�n�n rolünü en aza indirebilmek
için s�k s�k birinci �ah�s a�z�ndan anlat�m tekni�ini kullanm��t�r. Ayn� paragrafta bile her
iki anlat�c�ya yer vermi�; anlat�mlar iç içe geçmi�tir.
Peyami Safa’n�n romanlar� ve roman sanat� hakk�nda etrafl� bir inceleme yapan
Mehmet Tekin eserde anlat�c� ile ilgili olarak �unlar� söylemektedir: “Safa, 3. �ah�s
anlat�c�n�n eser üzerindeki hakimiyetini - veya tasarrufunu- en aza indirirken, ça�da�
anlat�m tekniklerinden çokça faydalan�r. Yazar�n bu konudaki ilk uygulamas�, ‘yans�t�c�
merkez’ seçiminde kendini gösteriyor. Fonksiyonu itibariyle bir aynaya benzeyen
‘yans�t�c� merkez’ rolündeki ki�i, kendisine gelen görüntüleri, do�rudan do�ruya
okuyucuya yans�t�r, yahut ta yans�t�lmas�na vesile olur. P. Safa bu yönteme ba�vururken
de�i�ik bir anlay��la hareket eder ve “yans�t�c� merkez” olarak- daha önceki baz�
13
romanlar�nda oldu�u gibi- sadece bir ki�iyi de�il, birkaç ki�iyi kullan�r. Yazar, bu
davran���yla ‘yans�t�c� merkez’ yöntemine yenilik ve esneklik kazand�rm�� olur.
‘Yans�t�c� merkez’ rolündeki ki�iyi, yazar de�il hadiselerin seyri ve mahiyeti tayin eder.”
(Tekin, 1990: 138)
Eser boyunca “yans�t�c� merkezler” de�i�ir. Olay�n önemli kahramanlar�
“yans�t�c� merkez” olarak görülür. Yazar bu yolla eserde ya�ananlara ve ki�ilere bir de
olay kahramanlar�n�n gözüyle bakma imkân� verir.
Romandaki bir ba�ka yenilik de yazar�n sözcü ile kahraman� birle�tirmesidir.
Safa’n�n daha önceki eserlerinde yazar� temsil eden bilge bir ki�i yer almaktad�r. Mesela
“Biz �nsanlar”daki Necati, “Fatih- Harbiye”deki Ferit yazar�n sözcüsü konumunda olan
bilge karakterlerdir. Safa bu eksikli�i kahraman ile sözcüyü birle�tirip, kahramana bir
�ahsiyet kazand�rmakla gidermi�tir.
Tekin, konu ile ilgili olarak �unlar� söylemektedir. “Bir �ahsiyet olarak, yazardan
ziyade kendi ad�na konu�an Samim, P. Safa’n�n �imdiye kadar gördü�ümüz ‘sözcü’
lerinden ayr�l�r. Di�er sözcülerin eser üzerindeki menfi tesirlerini Samim’de göremeyiz.
P. Safa, bu menfi tesiri, as�l kahramanla ‘sözcü’ yü birle�tirerek ortadan kald�r�r. Halbuki
önceki romanlarda, ‘sözcü’, as�l kahraman�n yan�nda ikinci bir ki�i idi.” (Tekin, 1990:
141)
Eserde montaj tekni�ine çok ba�vurulmu�tur. “Proust, Novalis, Hegel, Goethe,
Bergson, Nietzsche” gibi pek çok büyük dü�ünür ve yazardan al�nt�lar yap�lm��t�r. Bu
al�nt�lar hem Samim’in entelektüel seviyesini hem de dü�üncelerini göstermesi aç�s�ndan
önemlidir. Ayr�ca bu al�nt�lar esere fikir yönünden bir derinlik ve a��rl�k kazand�rm��t�r.
Safa’n�n en önemli özelliklerden biri de ki�ilerin iç dünyalar�na inmeyi çok iyi
ba�arabilmesidir. Safa’n�n ruhsal çözümlemelerinin edebiyat�m�z�n en iyi çözümlemeleri
oldu�u söylenebilir. Yazar�n bu yetene�inin “Yaln�z�z”da daha geli�mi� oldu�u
görülmektedir.
Yaln�z�z dil ve üslûp aç�s�ndan da oldukça ba�ar�l� bir eserdir. Yerine göre k�sa
yerine göre çok uzun cümlelerin yer ald��� eserde bahsedilenler çok a��r olmas�na
ra�men, Safa anla��l�r bir dille anlatma ustal���n� göstermi�tir. Yazar, roman
kahramanlar�n� sosyal ve kültürel seviyelerine uygun bir �ekilde konu�turmu�tur.
Okuyucu sadece konu�malar�na bakarak bile kahramanlar hakk�nda pek çok bilgiye
ula�abilir.
14
Roman gerek tekni�i ve kurgusu gerekse üslûbu bak�m�ndan çok be�enilen bir
eserdir.
Romandaki üslûbu çok be�enen Agah S�rr� Levend, üslûp hakk�nda “…roman�n
ula�t��� zirvelerden biri olarak kabul etmeliyiz.” demektedir (Levend, 1952: 342).
Hac�emino�lu’na göre romanda en ufak bir usul, mant�k veya teknik hatas�
yoktur. Her anlam�yla mükemmel bir eserdir: “�nsan kitab� bitirdi�i zaman; –Her
bak�mdan mükemmel bir roman okudum. Bu konu, bu �ah�slar, bu hadiseler, bundan
daha güzel i�lenemez, bundan daha iyi tan�t�lamaz ve bundan daha mükemmel
anlat�lamaz. Yani Yaln�z�z ancak bu kadar güzel yaz�labilirdi diyor.” (Hac�emino�lu:
1963: 37)
Roman�n “düalizm (kutupluluk) dü�üncesi” üzerine kurulu bir dü�ünce roman�
oldu�unu belirten Gürsel Aytaç: “Bence Yaln�z�z, kurgu ve anlat�m tekni�iyle dü�ünce
roman� türünün ba�ar�l� bir örne�i say�lmaya de�er bir roman.” demektedir (Aytaç, 1983:
13-17).
Roman üslûp, dil, teknik ve kurgu itibariyle edebiyat�m�z�n en k�ymetli eserlerinin
ba��nda yer almaktad�r. Peyami Safa “Besim” ve “Samim” ile edebiyat�m�za iki
unutulmaz tip kazand�rm��t�r. Özellikle “Besim” tipinin edebiyat�m�z�n ölümsüz
tiplerinden biri olaca�� muhakkakt�r.
15
B�R�NC� BÖLÜM
KEL�ME GRUPLARI
Kelime gruplar�na pek çok gramer kitab�nda yer verilmedi�i görülmektedir.
Kelime gruplar�n�n yer ald��� eserlerde ise bu gruplar�n say�s� ve s�n�fland�r�lmas�nda
önemli farkl�l�klar göze çarpmaktad�r. Konunun uzmanlar�n�n kelime gruplar� hakk�ndaki
görü�leri �öyledir:
Tahsin Banguo�lu, “Türkçe’nin Grameri” adl� eserinde kelime gruplar�n�
“belirtme öbekleri” diye adland�rm��t�r. Banguo�lu, kelime gruplar�yla ilgili olarak,
“Sözü geli�tirmek üzere kelimeler öbeklenirler, kavramlar aras�nda derece derece ili�kiler
meydana getirirler. Böylece tek kavramdan anlatmaya do�ru giderler. Bunlara kelime
öbekleri (groupe de mot) diyoruz.” demektedir. Kelime gruplar�n� “ad tak�mlar�, s�fat
tak�mlar�, zarf öbekleri, tak� öbekleri, çekim öbekleri, ba�lam öbekleri, yana�ma
tak�mlar�, katma öbekler” olmak üzere sekiz ba�l�k alt�nda incelemi�tir. Yazar ayr�ca
çekim öbeklerini, “isim öbekleri, fiil öbekleri”, yana�ma tak�mlar�n� “san öbekleri, ayama
ve soyad� öbekleri, künye ve mahlas”, katma öbekleri “ünlem öbekleri, saplama öbekleri”
olarak k�s�mlara ay�rm��t�r (Banguo�lu, 2004:497-519).
Muharrem Ergin, “Türk Dil Bilgisi”nde kelime grubunu, “Birden fazla kelimeyi
içine alan, yap�s�nda ve manas�nda bir bütünlük bulunan, dilde bir bütün olarak muamele
gören bir dil birli�idir.” �eklinde tan�mlam��t�r.
Ergin, kelime gruplar�n� tek bir nesneyi veya hareketi birlikte kar��layan kelimeler
toplulu�u olarak de�erlendirmi�, bunlar�n bir kelimeymi� gibi çekime tabi tutuldu�unu,
sona gelen i�letme ekinin bütün grubu kapsam� içine ald���n� söyledikten sonra, bunlar�
“belirtme grubu” olarak isimlendirmi�tir.
Yazar, Türkçedeki as�l unsurun yard�mc� unsurdan sonra gelmesi kanununun
kelime gruplar�nda da görüldü�ünü, bu gruplarda belirtilen unsurun sonda, belirten
unsurun önde bulundu�unu, kelime gruplar�nda kelime s�ras�n�n zaman s�ras�na
dayand���n�, kelime gruplar�n�n, kelime gruplar� ve cümle içinde daima tek bir kelime
gibi vazife gördü�ünü belirtmi�tir (Ergin 1985:353-355).
Ergin, “tekrarlar, ba�lama grubu, s�fat tamlamas�, iyelik grubu ve isim tamlamas�,
aitlik grubu, birle�ik isim, birle�ik fiil, unvan grubu, ünlem grubu, say� grubu, edat grubu,
isnat grubu, genitif, datif, lokatif, ablatif gruplar�, fiil grubu, partisip grubu, gerundium
16
grubu ve k�saltma grubu” olmak üzere yirmi kelime grubundan bahsetmektedir (Ergin
1985: 353-375).
M. Kaya Bilgegil, “Türkçe Dilbilgisi” adl� eserinde kelime gruplar�n� “belirtme
(tayin) gruplar�” olarak adland�r�p “Birden Ziyade kelimeden meydana geldi�i halde,
cümledeki görevi bak�m�ndan bir tek kelimeden farks�z olan, gerekti�i takdirde yine bir
kelime imi� gibi çekim eki alabilen isim soyundan kelimelerin te�kil etti�i birle�ik sözlere
belirtme (tayin) gruplar� diyoruz.” �eklinde tarif etmektedir (Bilgegil, 1984:115).
Yazar, kelime gruplar�n�, “isim tamlamalar�, s�fat tamlamalar�, ba�laç gruplar�,
zarf gruplar�, isim gruplar�, ikizlemeler, edat gruplar� ve ünlem gruplar�” olarak, sekiz
ba�l�k alt�nda incelemektedir (Bilgegil, 1984: 115-163).
Vecihe Hatibo�lu, “Türkçenin Sözdizimi”nde bu gruplar� “yarg�s�z anlat�mlar”
olarak isimlendirmi�, “Yarg�s�z anlat�mlar en az iki sözcü�ün türlü ilgi ve nedenlerle yan
yana s�ralanmas�ndan do�an birliklerdir.” tan�m�n� yapm��t�r (Hatibo�lu, 1972: 2).
Yazar, “yarg�s�z anlat�mlar” olarak isimlendirdi�i kelime gruplar�n�, “tamlamalar,
birle�ik sözcükler, deyimler, ikilemeler” �eklinde dörde ay�rmakta; tamlamalar�, “ad
tamlamas�, ad�l tamlamas�, s�fat tamlamas�, ikilemeli tamlama, iyelikli tamlama, ç�kmal�
tamlama, kalmal� tamlama, yönelmeli tamlama, ilgeçli tamlama, ba�laçl� tamlama” diye
s�n�fland�rmaktad�r (Hatibo�lu, 1972: 5-95).
Vecihe Hatibo�lu, “Kelime Gruplar� ve Kurallar�” adl� makalesinde, kelime
gruplar�n�n en küçü�ünün iki, en büyü�ünün ise on kelime ile kuruldu�unu
söylemektedir.
Hatibo�lu, kelime gruplar�n� gramer yönünden “yap�bilim (morphologie) ve
sözdizimi (syntaxe)” olarak iki bölümde incelemi�, bunlar� “aralar�nda kal�pla�ma
bulunan kelime gruplar�” ve “aralar�nda kal�pla�ma bulunmayan kelime gruplar�” olarak
da ele alm��t�r. Birle�ik kelimeleri , deyimleri, bilmeceleri, atasözlerini, vecizeleri ve argo
ifadeleri “kal�pla�m�� kelime gruplar�” olarak de�erlendiren yazar; s�fat tamlamas�, zarf-
fiil grubu, isim tamlamas� gibi kelime gruplar�n� da “kal�pla�mam�� kelime gruplar�”
olarak isimlendirmi�tir (Hatibo�lu, 1964:203-244).
Tahir Nejat Gencan, “Dilbilgisi”nde kelime gruplar� için ayr� bir bölüm
ay�rmam��t�r. �sim ve s�fat tamlamalar�ndan “tak�m” olarak bahseden yazar pek çok
kelime grubuna de�inmemi�tir (Gencan, 1962:136-138).
Haydar Ediskun’un “Yeni Türk Dilbilgisi” adl� eserinde de kelime gruplar� ile
ilgili bir bölüm yoktur. Yazar isim ve s�fat tamlamalar�ndan “tak�m” olarak bahsetmi�tir.
17
Kelime gruplar� hakk�nda “Türkçede kelimelerin grupla�mas�ndaki temel kaide �udur:
Önce yard�mc� öge, sonra esas öge gelir.” hükmüne yer vermi�tir (Ediskun, 1985:
114-116).
Leyla Karahan “Türkçede Söz Dizimi -Cümle Tahlilleri-” nde kelime grubunu :
“Bir varl���, bir kavram�, bir niteli�i,bir durumu vaya bir hareketi kar��lamak üzere,
belirli kurallar içinde yan yana gelen kelimeler toplulu�udur.” diye tan�mlamaktad�r
( Karahan, 1999:11).
Yazar, kelime gruplar�n�n özelliklerini �u �ekilde s�ralam��t�r:
1. Kelime gruplar�, cümle ve di�er kelime gruplar� içinde, tek kelime gibi isim,
s�fat, zarf ve fiil görevi görür.
2. Kelimelerin grup içindeki s�ralan��� s�ral�d�r. Görev bak�m�ndan birbirine denk
olmayan unsurlar�n bulundu�u bir kelime grubunda ana unsur, genellikle grubun
sonundad�r… Fiile dayal� gruplarda bu düzen ayn� zamanda hareketin olu� s�ras�n�
gösterir… Sadece birle�ik fiil ile edat grubunda, ana unsur ba�ta bulunur. Bu gruplarda
ikinci unsur bir çekim unsurudur.
3. Kelime gruplar�nda unsurlar�n s�ras�, konu�ma ve �iir dilinde bozulabilir.
4. Kelime gruplar�n�n di�er kelime ve kelime gruplar�yla ili�kisi grubun
sonundaki çekim ekleriyle sa�lan�r. Çekim eki ba�land��� kelimeye de�il, o kelime
grubuna aittir.
5. �kiden fazla kelimeli kelime gruplar�nda iç içe geçmi�, birbirini tamamlayan
ba�ka kelime gruplar� bulunur.
6. Kelime gruplar�n�n vurgusu grubun yap�s�na göre de�i�ir. Vurgu ba�ta, sonda
veya sondan bir önceki kelime üzerinde olabilir. Baz� gruplarda, bütün unsurlar�n
vurgusu ayn�d�r.
Karahan, kelime gruplar�n�, “isim tamlamas�, s�fat tamlamas�, s�fat-fiil grubu,
zarf- fiil grubu, isim-fiil grubu, tekrar grubu, edat grubu, ba�lama grubu, unvan grubu,
birle�ik isim, ünlem grubu, say� grubu, birle�ik fiil ve k�saltma gruplar� olmak üzere on
dörde ay�rm��; ayr�ca k�saltma gruplar�n� da “isnat grubu, yükleme grubu, yakla�ma
grubu, bulunma grubu, uzakla�ma grubu, vas�ta grubu” �eklinde s�n�fland�rm��t�r.
Çal��mam�zda Leyla Karahan’�n yapt��� bu tasnif esas al�nm��t�r ( Karahan, 1999: 11-44).
Karahan, “Türkçede Söz Dizimi” adl� kitab�n�n 2004 tarihli 7. bask�s�nda
k�saltma gruplar�na e�itlik grubunu eklemi�, daha önce örnek verip de müstakil ba�l�klar
alt�nda incelemedi�i “birinci unsuru uzakla�ma ikinci unsuru yönelme, ikinci unsuru
18
yönelme, ikinci unsuru bulunma eki ta��yan gruplar”� da k�saltma grubu içinde müstakil
ba�l�klar alt�nda incelemi�tir (Karahan, 2004a: 83-84).
Ne�e Atabay, Sevgi Özel ve Ayfer Çam “Türkçenin Söz Dizimi” adl� eserlerinde
sadece tamlamalara de�inmi�, di�er kelime gruplar�na yer vermemi�lerdir (Atabay, Özel
ve Çam, 1981: 7-8).
Rasim �im�ek, “Örneklerle Türkçe Sözdizimi”nde kelime gruplar�n� “belirtme
öbekleri” olarak isimlendirmi�; “iyelik öbekleri, niteleme öbekleri, çekim öbekleri,
ikileme, ba�laç öbekleri ve ünlem öbekleri” olmak üzere alt� ana grupta incelemi�tir. Bu
gruplar� da kendi içinde bölümlere ay�rm��t�r. Birinci grupta “ad tak�m�, ad�l tak�m�”,
ikinci grupta “ ön ad tak�m�, say� öbe�i, san öbe�i, belirteç öbe�i”, üçüncü grupta “ ad
öbekleri, eylem öbekleri, ilgeç öbekleri” yer almaktad�r (�im�ek, 1987: 321-400).
Ata Çat�kka� “Türk Dili K�lavuzu” adl� eserinde , “Kelime grubu dedi�imiz
zaman birden fazla kelimeden meydana gelen; mana ve yap�s�nda bir bütünlük bulunan
ve tek bir nesne veya hareketi birlikte kar��layan kelimeler toplulu�u akl�m�za gelir.”
demekte ve bu gruplar� “belirtme grubu” olarak adland�rmaktad�r. Yazar kelime
gruplar�n� “ba�lama grubu, iyelik grubu ve isim tamlamas�, genitif, datif, lokatif ve
ablatif gruplar�, s�fat ve partisip grubu, aitlik grubu, tekrarlar ve ikilemeler , unvan
grubu, isnat grubu, akkuzatif grubu, k�saltma gruplar�, ünlem grubu, say� grubu, edat
grubu, fiil grubu, gerundium grubu” olmak üzere on be�e ay�rm��t�r (Çat�kka�, 2001:
193-202).
Süer Eker, “Ça�da� Türk Dili” nde kelime guruplar�n� “tamlamalar, aitlik grubu,
unvan grubu, tekrar gruplar�, birle�ik sözcükler, say� grubu, edat grubu, s�fat- fiil (ortaç)
grubu, zarf-fiil grubu, eylem grubu, birle�ik eylem grubu, ünlem grubu, ba�lama grubu,
k�saltma gruplar�, dayanma grubu, deyimler, atasözleri/savlar” olmak üzere on yediye
ay�rm��t�r. (Eker, 2005: 460-479).
Yukar�da ifade edilenleri de�erlendirdi�imizde kelime gruplar�n�n ne oldu�u
konusunda bir birlik oldu�u fakat bunlar�n çe�itleri, miktar� ve isimlendirilmesi
konusunda pek çok farkl�l���n görüldü�ü göze çarpmaktad�r. Kelime gruplar� için
“kelime grubu, belirtme öbe�i, yarg�s�z anlat�mlar, tak�mlar” gibi terimler kullan�lm��t�r.
Ergin’de 20, Bilgegil ve Banguo�lu’nda 8, Hatibo�lu’nda 10, Karahan’da 14, Gencan
ve Ediskun’da 2, �im�ek’te 6, Çat�kka�’da 15, Eker’de 17 çe�it kelime grubu yer
almaktad�r.
19
Yazarlar�n kelime gruplar�n� hangi ölçülere göre s�n�fland�rd�klar� da net olarak
belli de�ildir. Mesela k�saltma gruplar�nda s�n�fland�rma fark� çok belirgindir. K�saltma
gruplar� çe�itli ara�t�rmac�lar taraf�ndan farkl� �ekillerde tasnif edilmi�tir. Bunlar�n bir
k�sm� baz� ara�t�rmac�lar taraf�ndan ele al�nmam��, bir k�sm� ise farkl� ba�l�klar alt�nda
incelenmi�tir. Leyla Karahan; isnat, yükleme, yakla�ma, bulunma, uzakla�ma ve vas�ta
gruplar�n� “k�saltma gruplar�” ba�l��� alt�nda ele alm��t�r (Karahan, 1999: 39-44). Metin
Karaörs de bu gruplar�n ayn� ba�l�k alt�nda ele al�nmas� gerekti�i görü�ündedir. Yazar,
“�snat, ilgi, yakla�ma, bulunma, uzakla�ma ve yapma gruplar�n� k�saltma gruplar� ad�
alt�nda toplamak daha uygundur. Çünkü bunlar�n sonunda bir fiil dü�erek k�salm�� �ekle
gelmi� durumdad�r. Ayr�ca isnat grubu d���nda olan bu gruplara hal grubu demek de
uygun olur.” demektedir (Karaörs 2004: 28). Biz de Karahan ve Karaörs’ün görü�üne
kat�larak bu gruplar�n hepsi birer k�saltma grubu oldu�u için bunlar�n ayn� ba�l�k alt�nda
ele al�nmas� gerekti�ini dü�ünüyoruz.
Baz� ara�t�rmac�larda “aitlik grubu” olarak görülen grup da, kelime gruplar�n�n en
az iki kelimeden olu�mas� kural�na ayk�r� oldu�u için tart��mal�d�r. Süer Eker’in
“atasözleri”ni kelime grubu olarak almas�n�n mant���n� anlamak zordur. Bu yakla��m
kelime gruplar�n�n yarg�s�z ifadeler olmas� ilkesi ile çeli�mektedir.
Kelime gruplar�n�n temel özelliklerini ve uzmanlar�n konu hakk�nda
söylediklerini de�erlendirerek �öyle bir tan�m yapabiliriz: Birden çok kelimenin belirli
kurallar içinde yan yana gelmesinden olu�an, cümle ve kelime gruplar� içinde tek kelime
gibi i�lem gören yarg�s�z anlat�m birimlerine kelime grubu denir.
I.TEKRAR GRUBU
Metnimizde tekrar grubu fazla kullan�lmam��t�r. Ayn� kelimelerin, z�t anlaml�
kelimelerin ve yak�n anlaml� kelimelerin tekrar� ile olu�turulmu� 27 tekrar grubu tespit
edilmi�tir. Bu grup cümle ve kelime gruplar� içinde isim, s�fat ve zarf görevi
üstlenmektedir.
1. TEKRAR GRUBUNUN TÜRLER�
a. Aynen Tekrarlar
hafif hafif 31
a��r a��r 116
hüngür hüngür 119
zaman zaman 200
20
p�r�l p�r�l 454
teker teker 455
b. Z�t Anlaml� Tekrarlar
uzay�p k�salan 179
sa�a sola 179
iyi kötü 180
belli belirsiz 182
gidi� geli� 198
alt üst 365
c. Yak�n Anlaml� Tekrarlar
yar�m yamalak 201
yalan yanl�� 201
filan falan 367
2. CÜMLEDEK� GÖREV� YÖNÜNDEN TEKRAR GRUBU
a. Tekrar Grubunun Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�
�imdi a��r a��r kald�r göz kapaklar�n�, dedi, aç gözlerini.116
Karde�i yine bir ka��n� yukar� kald�rm��, hafif hafif ba��n� sall�yor ve
gülümsüyordu. 31
Samim a��r a��r içini çekti ve cevap vermedi. 183
Selmin'in gebe olmad���n� ve Ferhat'la evlenmekte inat etmedi�ini
anlad�ktan sonra, Mefharet'in ruhunu birdenbire dolduran bo�luk, onu kendi
içindeki yokla�ma hamlesiyle ans�z�n temasa getirdi�i için tahammül edilmez bir
s�k�nt� içinde hüngür hüngür a�latm��t�r.199
Son basamaklar� a��r a��r ç�kt�. 453
b. Tekrar Grubunun Yüklem Olarak Kullan�lmas�
Her �ey p�r�l p�r�l. 454
21
3. TEKRAR GRUBUNUN KEL�ME GRUPLARI ��NDEK� DURUMU
a. Tekrar Grubunun S�fat Tamlamas�nda S�fat Unsuru Olarak Görev Yapmas�
Yine gözleri yayl� kap�n�n buzlu camlar�nda uzay�p k�salan gölgelere
dikili. 179
K�vr�k ve uzun kirpiklerinde belli belirsiz ç�rp�n��lar vard�. 182
…sosyolojideki neticesi cemiyetlerin mahiyetlerini anlamaktan ziyade
pratik ihtiyaçlar�n� ara�t�ran monografi ve istatistiklerin ortaya döktü�ü bir sürü
yalan yanl�� rakam. 201
b. Tekrar Grubunun Birle�ik Fiilin �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas�
Selmin de alt üst etti asab�m�. 365
II. BA�LAMA GRUBU
Metnimizde “ve, ile, veya, veyahut, de�il, ne….ne…, ….de…..de, ….mi….mi”,
ba�laçlar� ba�lama gruplar�n�n olu�turulmas�nda kullan�lan ba�laçlard�r. Bu gruplar�n
olu�turulmas�nda en fazla “ve” ba�lac� kullan�lm��t�r. Bu grup cümlede özne, yüklem,
nesne, yer tamlay�c�s� ve zarf tümleci olarak görev yapabilmektedir. Ayr�ca isim
tamlamalar�nda tamlayan ve tamlanan, s�fat tamlamalar�nda tamlayan ve edat gruplar�nda
isim unsuru olarak kullan�lmaktad�rlar.
1. CÜMLEDEK� GÖREV� YÖNÜNDEN BA�LAMA GRUBU
a. Ba�lama Grubunun Özne Olarak Görev Yapmas�
Yüzünde hâlâ kan ve �i�kinlik vard�. 31
Yüzü ve göz kapaklar� da hareketsizdi. 32
Odas�na götürüp onu yata��na yat�rmak ve s�cak su haz�rlan�ncaya kadar
sinirlerini yat��t�rmak için, a�abeyim ve ben epey zahmet çektik. 115
Ç�rp�nmak ve çabalamak batmakt�r. 117
Pasiflik ve aktiflik birer cepheleriyle ayn� �eydirler. 198
A�abeyim ve yenge aylardan bahsediyorlar. 364
b. Ba�lama Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�
Yine salon tenha ve karanl�k. 179
Birincisi diyalektik, veyahut onun tabiriyIe "lastikli dü�ünce" veya ruh
hareketidir. 198
22
Gök hafif bulutlu, hava kuru ve rüzgârs�zd�. 451
c. Ba�lama Grubunun Nesne Olarak Görev Yapmas�
Fakat burada herkes, meseleyi tulumba tatl�siyle sade kahve aras�nda konu�ur,
bebe�in sar���n m�, esmer mi olaca��n� ve kime benzeyece�ini sorarlar, geçer gider. 27
Samim’den cevap alamay�nca, onu bu kadar susturan meselenin burada on
dakika kadar beklemesinden ibaret olmad���n� anlad��� halde, konu�maya
mecbur etmek için, yolda Feriha’ n�n annesine rastlad���n� ve lafa tutuldu�unu
söyledi. 182
ç. Ba�lama Grubunun Dolayl� Tümleç Olarak Görev Yapmas�
Fakat insan dü�üncesi bu sefer de öteki aya�� üzerindedir ve kendi
kendisini yaln�z tabiat yap�s� içinde anlatmaktan öteye geçemedi�i için, manevi
kudretinin tam �uurundan da, geli�mesi imkânlar�ndan da mahrum kalm��t�r.
201
Bunlardan ba�ka üçüncü bir hal daha vard�r ki, orada ne diyalektik
harekete, ne de z�tlar�n ayn� zamanda mevcut olu�una rastlan�r. 198
�nsandaki varla�ma hamlesi, ölüm korkusu ve nefretiyle birlikte ebedilik
özleyi�ini vücuda getirir; yokla�ma hamlesi ihtiyarl��a ve ölüme götürür. 198
Yerde ve karyolan�n alt�nda terlikler yok. 454
d. Ba�lama Grubunun Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�
En �iddetli arzular bana en biçimsiz anlarda ve en münasebetsiz
tahriklerle gelir. 36
2. BA�LAMA GRUPLARININ KEL�ME GRUPLARI ��NDEK�
DURUMU
a. Ba�lama Grubunun �sim Tamlamas�nda Tamlayan Olarak Görev
Yapmas�
Sessizlik onun sihir ve telkin �artlar�ndan biriydi. 116
Çaresizlik ve tehlike anlar� vard�r ki, o zaman ç�rp�nmaya ve hayk�rmaya
gelmez. 117
Ötede muazzam, koskocaman bir gerçekler alemi, gerçek sevgiler ve
23
k�ymetler alemi var. 262
b. Ba�lama Grubunun �sim Tamlamas�nda Tamlanan Olarak Görev
Yapmas�
Sonra ablam�n bacaklar�n� ve dizlerini o�maya ba�lad�.115
Birbirinin üstünden kalk�p giden s�k�nt� anlar�n�n bazan tükenmezlik ihti-
malini dü�ündüren sonsuzluk vehmi ve deh�eti.179
�nsandaki varla�ma hamlesi, ölüm korkusu ve nefretiyle birlikte ebedilik
özleyi�ini vücuda getirir.198
…psikolojideki neticesi vatmanlar�n dikkatini ve haf�zas�n� yar�m yama-
lak ölçmekten ileri gitmeyen bir faydac�l�k.201
c. Ba�lama Grubunun S�fat Tamlamas�nda Tamlayan Olarak Görev
Yapmas�
Hiç olmazsa onun baz� gev�ek ve m�zm�z hassasiyet anlar� var… 28
Dolgun ve gev�ek yanaklar� sark�yordu. 31
Ablam�n ona çevrilen hayran ve minnettar gözlerinde iri ya�lar vard�.119
Kal�n ve biçimli dudaklar�n�n uçlar� sinirli bir gerginlikle uzam��t�.181
K�vr�k ve uzun kirpiklerinde belli belirsiz ç�rp�n��lar vard�.182
Kanad� itti, içeriye girdi, alt kat sofaya giden dar ve uzun koridorda,
pardösüsünü ve �apkas�n� ç�karmadan yürüdü. 452
ç. Ba�lama Grubunun Edat Gruplar�nda �sim Unsuru Olarak Görev
Yapmas�
Bu, Simeranyada, insana gelen de�il, insan�n, ona gitti�i bir netice gibi
görülür. 199
III. SIFAT TAMLAMASI
Metin s�fat tamlamalar� bak�m�ndan oldukça zengindir. En fazla kullan�lan
kelime grubu s�fat tamlamas�d�r. S�fat tamlamas�n�n s�fat unsuru hem tek kelimeden hem
de kelime grubundan olu�abilmektedir. S�fat tamlamalar� cümlede özne, yüklem, nesne,
yer tamlay�c�s� ve zarf tümleci olarak görev yapmaktad�r. Bu grup di�er kelime gruplar�
içinde de çe�itli görevler üstlenmektedir.
24
1. KURULU�U YÖNÜNDEN SIFAT TAMLAMALARI
a. Tamlayan� Tek Kelime Olan S�fat Tamlamalar�
aa. Tamlayan� Niteleme S�fat� Olan S�fat Tamlamalar�
yüksek ses 25
küçük çatal 26
sade kahve 27
platin saç 27
trajik mahluk 28
acaip rüyalar 29
bahtiyar zat 30
karars�z bak�� 31
sevimli göz 35
�iddetli arzu 114
eski usul 115
güzel yollar 118
donuk p�r�lt� 179
lastikli dü�ünce 198
korkunç sezgi 199
karmakar���k nokta 259
sahte his 262
mü�terek hat�ra 262
sinirli ad�m 365
harap kameriye 452
yuvarlak masa 453
geni� kanape 454
ab. Tamlayan� Belirtme S�fat� Olan S�fat Tamlamalar�
hiçbir mesele 25
be�inci derece 26
bu k�z 27
dört ay 27
bütün felaketler 28
25
iki gün 30
�u sigara 33
bu mesele 33
bu öfke 35
on gün 114
kaç dakika 115
birkaç kere 115
o anlar 116
öteki salon 180
her taraf 183
birer cephe 198
bu sefer 200
birçok �ey 260
hangi his 260
ba�ka temayüller 262
birkaç kelime 365
çeyrek as�r 452
�u koltuk 455
b. Tamlayan� Kelime Grubu Olan S�fat Tamlamalar�
ba. Tamlayan� �kileme Grubu Olan S�fat Tamlamalar�
belli belirsiz ç�rp�n��lar 182
bir sürü yalan yanl�� rakam 201
bb. Tamlayan� S�fat-Fiil Grubu Olan S�fat Tamlamalar�
iri mavi gözlerinde parlayan i�tah 25
bu eve ba�layan lezzet 30
ince vücudunun kolayca geçebilece�i bo�luk 181
ya�ad���m�z ça� 200
bana olan ba�l�l���n 260
kuvvetli bir utanc�n k�lavuzlu�uyla do�acak idrak 263
çam dallar�na vuran ���k 452
birbirine benzemeyen bu kokudan daha anla��lmaz cevaplar 455
26
bc. Tamlayan� Edat Grubu Olan S�fat Tamlamalar�
tav�an gibi korkak uyku 25
Samim’in bulundu�u istikametten bu kadar uzak 181
yukar�ya do�ru bir hareket 182
varla�ma gibi aktif 199
Yahya Kemal gibi �airler 200
a�k gibi ulvi 259
Renginaz gibi tertipli 453
ilk bak��ta if�a edecek kadar buru�uk 454
resimlerden al�nan intibalar kadar silik 455
bç. Tamlayan� K�saltma Grubu Olan S�fat Tamlamalar�
Samim’den daha trajikmahluk 35
yere serici hakimiyet 180
buzlu cama tak�l� göz 180
tahmine müsait bir i�aret 182
tap�nd���m�z k�ymetlere ba�l� alaka 260
bd. Tamlayan� Say� Grubu Olan S�fat Tamlamalar�
on dört dakika 30
yirmi alt� sene 454
be. Tamlayan� Ba�lama Grubu Olan S�fat Tamlamalar�
dolgun ve gev�ek yanak 31
hayran ve minnettar göz 117
fani ve geçici benlik 199
ikili ve tezatl� hareket 200
alçak ve dolgun bir ses 259
içinde pi�ti�i ve ç�rp�nd��� batakl�k 261
yanl�� ve küçük jest 263
dar ve uzun koridor 452
27
bf. Tamlayan� �sim Tamlamas� Olan S�fat Tamlamalar�
yalan�n k�st��� bir ses 28
zekan�n yapabildi�i �ey 180
korkunun inceltti�i ses 182
Meral’in verece�i cevap 261
2. CÜMLEDEK� GÖREV� YÖNÜNDEN SIFAT TAMLAMASI
a. S�fat Tamlamas�n�n Özne Olarak Görev Yapmas�
Tav�an gibi korkak uykular vard�r.25
�ki eliyle bo�lu�u iten Mefharet ba��rd�.33
Cins hayvan, binicinin sinirlenmesini, ç�rp�nmas�n�, onu mahmuzlamas�n�
affetmez.118
�nce yüzünde, gözlerinin alt�ndan yanaklar�na do�ru inen bir gölge
vard�. 181
So�uk bir tahlil imkâns�zd�. 259
Bütün pencereler karanl�kt�.452
b. S�fat Tamlamas�n�n Yüklem Olarak Görev Yapmas�
Samim’den daha trajik mahluksun sen
Bir hizmetçi için bu bile hat�r� say�l�r bir hürriyettir. 115
Bu bir an. 262
Bu musibet hastal���n panez... panzam... pan... panzehiri s�k� perhiz. 364
As�l benim cinlerimi ba��ma ü�ü�türen o domuz k�zd�r. 366
Bu da ayr� mesele. 367
Bahçe yine bu bahçe, ev yine bu evdi . 452
c. S�fat Tamlamas�n�n Nesne Olarak Görev Yapmas�
Bir pençe gibi uzatt��� elindeki öfke, yakalad��� sandalyeyi tak�rdatarak çekti. 31
A�abeyim bu cümleyi ablama birkaç kere alçak sesle söyletti. 115
Alt taraf�n� okuyal�m. 364
A��r bir söz söylemedi. 367
Necile’nin yatt��� odadan çam dallar�na vuran ����� arard�. 452
Son basamaklar� a��r a��r ç�kt�. 453
28
ç. S�fat Tamlamas�n�n Yer Tamlay�c�s� Olarak Görev Yapmas�
�stanbul’da, hele bu züppe köyde herkes büyük bir mesele de�ildir. 27
Bundan sonra onu hiç bir i�ime, hiç bir zevkime kar��t�rmam. 31
Oturdu�um koltukta, ablamla beraber ben de gözlerimi kapad�m. 115
Hay�r, öteki salona geçiyorlar. 180
K�vr�k ve uzun kirpiklerinde belli belirsiz ç�rp�n��lar vard�. 182
Bahçe kap�s�n�n önünde indi, yüzünü demir parmakl��a yakla�t�rd� ve
içeriye bakt�. 451
d. S�fat Tamlamas�n�n Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�
Üzüntüne gelince, o zaman da söyledim sana. 29
Kadere teslim olmak laz�md�r o anlarda. 117
Samim’in hayali bir anda onlar�n oturduklar� yere gitti. 259
O da sinirli son zamanlarda. 366
Elektrikleri ve kap�lar� aç�k b�rakt�klar�na göre k�sa bir zamanda
dönecekler. 453
3. SIFAT TAMLAMASININ KEL�ME GRUPLARI ��NDEK� DURUMU
a. S�fat Tamlamas�n�n �sim Tamlamas�nda Tamlayan Olarak Görev
Yapmas�
ye�il zeytin taba�� 26
bu evin havas� 29
bahtiyar zat�n ad�n� 31
s�cak suyun içinde 114
yeni ça��n ba�� 200
bu y�k�l���n s�rr� 260
mü�terek hat�ralar�n mazereti 262
harap kameriyenin önü 452
b. S�fat Tamlamas�n�n �sim Tamlamas�nda Tamlanan Olarak Görev
Yapmas�
sesinin imal� tonu 30
29
Mefharet’in karars�z bak��lar� 31
Besim’in sevimli gözleri 35
memleketinin bir oteli 261
ceketinin d�� cebi 364
evin sol taraf� 451
vücudun buhranl� ç�rp�n��lar� 454
ayaklar�n�n ba� parma�� 455
c. S�fat Tamlamas�n�n �sim Tamlamas�nda Hem Tamlayan Hem de
Tamlanan Olarak Görev Yapmas�
d��ar�dan gelen horoz seslerinin ince çerçevesi 115
yayl� kap�n�n buzlu camlar� 179
bu tarih prosesinin bütün safhalar� 202
bu ��ll���n sefil ya�ama telakkisi 260
ç. S�fat Tamlamas�n�n Edat Grubunun �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas�
iki günden beri 30
bir pençe gibi 31
bir tereddütten sonra 183
sislere bürünmü� bir ���k gibi 259
on gün kadar 364
d. S�fat Tamlamas�n�n Ba�ka S�fat Tamlamalar�nda S�fat Unsuru Olarak
Görev Yapmas�
yuvarlak etli yüz 27
tek tarafl� tasavvur 199
uzun gövdeli a�açlar 454
e. S�fat Tamlamas�n�n Ba�ka S�fat Tamlamalar�nda �sim Unsuru Olarak
Görev Yapmas�
�u tombul zeytinler 26
bu züppe köy 27
ikimavi ku� 35
30
kristal bir surahi 260
karanl�k iki pencere 451
f. S�fat Tamlamas�n�n Birle�ik Fiilin �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas�
Anam rahibe gibi çekilmi� bir kö�eye. 366
IV. �S�M TAMLAMASI
�sim tamlamas�, metinde s�fat tamlamas�ndan sonra en çok kullan�lan kelime
grubudur. Metnimizdeki isim tamlamalar�n�n unsurlar� hem tek kelimeden hem de kelime
gruplar�ndan olu�abilmektedir. �sim tamlamalar� cümlede özne, yüklem, nesne, yer
tamlay�c�s� ve zarf tümleci olarak görev yapmaktad�r. Bu grup di�er kelime gruplar�
içinde de çe�itli görevler üstlenmektedir.
1. KURULU�U YÖNÜNDEN �S�M TAMLAMALARI
a. Unsurlar� Tek Kelimeden Olu�an �sim Tamlamalar�
aa. Belirtili �sim Tamlamas�
Besim’in fikirleri 26
�öminenin önü 26
benim k�z�m 26
ablas�n�n tansiyonu 27
gözlerinin ucu 28
annemin ç�k��� 30
onun eli 32
Mefharet’in omuzlar� 35
trenin gelmesi 114
isyan�n tekni�i 117
Samim'in kar��s� 181
faydas�zl���n�n bedaheti 260
senin arkada��n 261
benim fikirlerim 263
“g” nin üstü 364
arkada��n�n evi 367
yorgan�n�n ucu 452
e�yan�n yerleri 454
31
ab. Belirtisiz �sim Tamlamas�
saat cam� 25
ebe gözü 26
çay yudumu 28
kedi yavrusu 29
telkin dozu 32
cinayet staj� 115
derece fark� 117
ayak sesleri 180
göz hareketleri 182
dü�ünce hayat� 198
insan dü�üncesi 200
“Simerenya” kitab� 202
saman çöpü 263
yol yorgunlu�u 364
yatak odas� 368
bahçe kap�s� 453
b. Unsurlar�ndan Biri veya �kisi Kelime Grubu �eklinde Olan �sim
Tamlamalar�
küçük ve yuvarlak bir francala diliminin üstü 25
lezzet an�n�n safiyeti 25
be�inci derecede bir belediye memurunun tasdikinden sonra tasarruf etmesi
adeti 26
ev halk�ndan birinin �erefi 26
Mefharet’in yuvarlak etli yüzü 27
lezzetin dille damak aras�ndan tat merkezine gidi�inin hiç bir an� 28
k�vr�k ve uzun kirpiklerinin alt�n çerçevesi içinde bu�ulanan ye�il gözlerinin
ucu 30
benim en büyük �ans�m�n önü 31
karde�inin iki eli 34
Simeranya ka�ifinin yaz�hanesi 35
32
bir da� manast�r�n�n dibi görünmeyen karanl�k koridoru 114
onun sihir ve telkin �artlar�ndan biri 115
benim �eref mefhumuna ba�l�l���m 118
birbirinin üstünden kalk�p giden s�k�nt� anlar�n�n bazan tükenmezlik ihti-
malini dü�ündüren sonsuzluk vehmi ve deh�eti 179
hayretin oldukça ba�ar�l� bir taklidi 182
“Vur patlas�n, çal aynas�n” ahlak� 200
a�k gibi bir ruh depremi 261
bu evin y�k�lmamas� 366
çam a�açlar�n�n arkas�nda kalan evin sol taraf� 451
Renginaz’�n oda kap�s� 452
Necile’nin aynan�n içinden ona bir an �uh, süzgün ve �eytani bir yan
gözle bak��� 455
2. CÜMLEDEK� GÖREV� YÖNÜNDEN �S�M TAMLAMASI
a. �sim Tamlamas�n�n Özne Olarak Görev Yapmas�
Selmin’in yüzü solgundu. 29
Sen ne dersen de, benim �üphem devam ediyor. 34
“Her �ey mümkün” cevab� onu ümide ve deh�ete dü�ürüyor. 180
�nsan�n tabiat üzerindeki dikkati azalm�� ve dü�üncesinin yere (maddeye)
basan aya�� k�salm��t�r. 200
Akdeniz kültüründe insan dü�üncesi tek ayakl� de�ildir. 200
Samim’in hayali bir anda onlar�n oturduklar� yere gitti. 259
Renginaz’�n oda kap�s� da aç�kt�. 452
b. �sim Tamlamas�n�n Yüklem Olarak Görev Yapmas�
Selmin benim k�z�m, senin ablan�n k�z�. 26
Ben de evin içindeyim. 29
Sessizlik onun sihir ve telkin �artlar�ndan biriydi . 116
�syan�n tekni�idir. 118
33
Kendi fani ve geçici benli�inin üstüne s�çramak, kendi kendini a�mak için
yapt��� bütün fedakarl�klar (her türlü a�k ve kahramanl�k) , varla�ma hamlesinin
devam�d�r. 199
c. �sim Tamlamas�n�n Nesne Olarak Görev Yapmas�
Besim’in fikirlerini bilirdi. 26
A�abeyimin halini be�enmiyorum.28
Hiç bir hayk�r�� Selmin’in tarihini de�i�tiremez. 118
Samim bunun korkudan ihtiyata ve dirayete do�ru bir geçi� i�areti
oldu�unu bilirdi. 181
Geni� kanapenin üstündeki battaniye, orada -herhalde Renginaz
olacak- birinin uzand���n� gösteriyor. 454
ç. �sim Tamlamas�n�n Yer Tamlay�c�s� Olarak Görev Yapmas�
�nsan vücudunda lüzumsuz bir organ yoktur. 26
Duvar saatine bakt� ve aya�a kalkt�. 34
Ablam�n üstüne biraz e�ildi. 116
Ablam�n ona çevrilen hayran ve minnettar gözlerinde iri ya�lar vard�. 119
�ngiliz Sefarethanesinin önünden kar��ya geçiyorduk onunla. 183
Haf�zas�n�n karmakar���k noktalar�nda ���klar yan�p sönüyordu. 259
Cevap alamay�nca kap�n�n önüne geldi ve tekrarlad�. 452
d. �sim Tamlamas�n�n Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�
Ablam�n ayaklar�n� lengerdeki s�cak suyun içinde k�pk�rm�z� kesilmi�
görünce, sabah karanl���, can�m istakoz istedi. 114
3. �S�M TAMLAMASININ KEL�ME GRUPLARI ��NDEK� DURUMU
a. �sim Tamlamas�n�n S�fat Tamlamalar�nda S�fat Unsuru Olarak Görev
Yapmas�
k�z�n oturdu�u ev 27
�nsan�n en kolay aldatabildi�i budala 116
beklemenin art�rd��� zaaf 179
zekan�n yapabildi�i �ey 180
34
korkunun inceltti�i ses 183
Meral’in verece�i cevap 261
b. �sim Tamlamas�n�n Di�er �sim Tamlamalar�nda Tamlayan veya
Tamlanan Olarak Görev Yapmas�
francala diliminin üzeri 27
Simeranya ka�ifinin yaz�hanesi 35
bu temizlik hasretinin s�rr� 35
ayak seslerinin uzakla�mas� 116
Alemda��’ndan gelen tereya��n�n aç�l�� töreni 116
insan�n varla�ma hamlesi 199
varla�ma hamlesinin devam� 199
Renginaz’�n oda kap�s� 452
elbise dolab�n�n kapa�� 453
Necile’nin, kap�s� aç�k duran yatak odas� 453
c. �sim Tamlamas�n�n Birle�ik Fiilin �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas�
Aç adam�n metresi kendi odas�na kapanm��t�. 115
Hiç kimse onun yüzüne bakm�yor. 261
Emine’nin üstüne yürüdü. 366
Babas�n�n yüre�ine indirecek. 367
Yerin dibine geçtim bugün Selmin’in önünde. 367
ç. �sim Tamlamas�n�n Edat Grubunun �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas�
yemek salonunun kap�s�na kadar 32
bu ini�in derecelerine göre 32
dinin, iman�n hakk� için 366
yatak odas�na do�ru 368
gece yar�s�ndan sonra 452
V. B�RLE��K F��L
Metnimizde en fazla kullan�lan üçüncü kelime grubu birle�ik fiildir. Birle�ik
fiiller cümlede yüklem görevi üstlenmektedir.
35
1. B�RLE��K F��L�N TÜRLER�
a. �sim + Yard�mc� Fiil Kurulu�undaki Birle�ik Fiiller
“Etmek, olmak, yapmak, bulunmak, ba�lamak” fiilleri bu grubu olu�turan
yard�mc� fiillerdir. En fazla kullan�lan birle�ik fiiller “etmek” yard�mc� fiili ile
kurulanlard�r. “Olmak” yard�mc� fiili ile kurulan birle�ik fiiller de çok kullan�lm��t�r.
Di�er yard�mc� fiillerle olu�turulan birle�ik fiiller çok azd�r.
Dikkat etmedin mi? 26
Besim, rica ederim. 26
�yi ke�fettin. 27
Eet, et, benden de �üphe et. 28
Yalan�n k�st��� bir sesle ilave etti. 28
Kime a��k, onu merak ediyorsun. 29
Ablac���m, müsaade et, benimle konu�acaks�n, dur biraz. 31
Kad�n�n öfkesi tecessüsüne bir anda teslim oldu. 33
Tela� etme. 34
Sonra ablam�n bacaklar�n� ve dizlerini o�maya ba�lad�. 115
Kendini denize dü�mü� farzet.116
Emin ol, batmayaca��na, selamete ç�kaca��na emin ol. 116
Mesele diye kar��m�za ç�kan zorluklar�n ço�unu kendi ruhumuzun içinde
halledebiliriz. 117
Cins hayvan, binicinin sinirlenmesini, ç�rp�nmas�n�, onu mahmuzlamas�n�
affetmez. 118
Söyleyiniz de izah edeyim. 183
Sustu; bu sözlerin Samim’i de�i�tirmedi�ini anlay�nca, hareketleri ço�alan
gözleriyle hiç bir �eyi görmeden her tarafa bakmaya ba�lad�. 183
Sinirli ad�mlarla dola�ma�a ba�lad�. 365
Viyanal� bir kad�n�n apartman�nda mezattan sat�n ald�klar� bu yatak
odas� tak�m�n�n gençli�ini,kendi vücudundan esirgemedi�i bir titizlikle nas�l
muhafaza edebilmi�ti? 454
Çe�itli hat�ralara ba�l�, fakat birbirleriyle ili�i�i olmayan hayal
unsurlar� teker teker, ve yüksek bir yerden uçarak dü�en ka��tlar�n üzerindeki
resimlerden al�nan intibalar kadar silik, yar�m bir süratle zihninde belirip
kayboluyordu. 455
36
b. Fiil + Yard�mc� Fiil Kurulu�undaki Birle�ik Fiiller
Bu fiillerin tamam�na yak�n� yeterlik fiilidir.
�ri mavi gözlerinde parlayan i�tahtan yüzünün niçin güldü�ünü, onu hiç
tan�mayanlar da bir bak��ta anlayabilirlerdi. 25
1923’ ün ortas�na kadar do�anlar bu emniyetle konu�abilirler. 28
Söyleyemem, day�, mazur gör. 30
Gizleyemezsin benden. 32
�ki dakika bile konu�amad�k. 34
Bu temizlik hasretinin s�rr�n� �imdi bir yaz�hanenin gözünde bulabiliriz. 35
Gelmeyebilir mi? 180
Haf�zas�n�n karmakar���k noktalar�nda ���klar yan�p sönüyordu. 259
�imdi, bir taksiye atlay�p on dakika sonra oraya gidebilir ve bunlar�
söyleyebilirdi. 260
Bu hayal onlara nas �l bask�n ç�kabiliyor?
Ömrüm oldukça unutamam. 367
Beklemekten ba�ka ne yapabilirdi? 453
c. Anlamca Kayna�m�� Birle�ik Fiiller
Unsurlar�ndan biri veya hepsi kendi sözlük anlam�n�n d���nda kullan�lan birle�ik
fiillerdir. Bu fiiller özellikle kahramanlar�n konu�malar�nda çok görülmektedir.
Yutkunurken, bu ilahi lezzet an�n�n safiyetini hiçbir dü�ünce ile buland�rma�a raz�
olmad���n� anlatmak için de ka�lar�n� çatt�. 25
Bir Orta Anadolu köyünde herkes k�zca��z�n ba��na bela kesilir.27
Aç adam�n Selminle maceras�, ablam kadar onu da ç�lg�na
döndürmü�tü. 115
Göz göze geldiler. 182
Dün gelmedi�ime can�n�z s�k�ld�, anl�yorum. 183
�nsandaki varla�ma hamlesi, ölüm korkusu ve nefretiyle birlikte ebedilik
özleyi�ini vücuda getirir. 198
Fakat insan dü�üncesi bu sefer de öteki aya�� üzerindedir ve kendi
kendisini yaln�z tabiat yap�s� içinde anlatmaktan öteye geçemedi�i için, manevi
kudretinin tam �uurundan da, geli�mesi imkânlar�ndan da mahrum kalm��t�r. 201
37
Selmin de alt üst etti asab�m�. 365
Samim de on gündür Meralle kesmi� selam� sabah�. 365
Kulaklar�m�n dibine kadar k�zard�m. 365
Bu evde bir taraf�na inecekti. 366
Yerin dibine geçtim bugün Selmin’in önünde. 367
Kulak verdi. 368
Sa� taraftaki harap kameriyenin önüne gelince, onun eski, çok eski heyecan
günlerine ait hayaller saklayan karanl���nda bir hat�ra kuyusuna dü�memek için
gözlerini kaç�rd� ve bu sefer h�zla yürüdü. 452
Kalbi çarp�yordu. 453
VI. UNVAN GRUBU
Metnimizde unvan grubu fazla görülmemektedir. Metnimizde “abla, han�m, bey”
unvanlar� kullan�lm��t�r.
Vallahi Mefharet Abla, dedi, sen �u tombul zeytinleri nereden ald���n� söylersen
daha ciddi bir bahse girmi� olursun. 26
Nas�ls�n�z Selmin Han�m? 30
Hah! dedi, Besim Bey, karakola gidiyorum ben. 119
VII. SAYI GRUBU
Say� grubu metnimizde en az kullan�lan gruplardand�r. Bu grup cümlede isim ve
s�fat görevi yapmaktad�r.
1. CÜMLEDEK� GÖREV� YÖNÜNDEN SAYI GRUBU
a. Say� Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�
Bir hafta evvel ablas�n�n tansiyonu yirmi birdi. 27
2. SAYI GRUBUNUN KEL�ME GRUPLARI ��NDEK� DURUMU
a. Say� Grubunun S�fat Tamlamalar�nda S�fat Unsuru Olarak Görev
Yapmas�
on dört dakika 30
yirmi iki sene 454
yirmi alt� sene 454
38
VIII. EDAT GRUBU
Metnimizde “gibi, kadar, için, ile, evvel, sonra, göre, ba�ka, ra�men, üzere, beri,
do�ru, kar��,” vb. edatlarla kurulan edat gruplar� kullan�lm��t�r. “�le, kadar, için, gibi,
sonra ve do�ru” edatlar� ile kurulanlar metnimizde en çok kullan�lan edat gruplar�d�r. Bu
gruplar cümlede zarf tümleci ve yüklem olarak, kelime gruplar� içinde s�fat ve isim olarak
görev yapmaktad�r.
1. EDAT GRUBU TE�K�L EDEN EDATLAR
a. “Gibi” �le Kurulan Edat Grubu
Herkes bunu biliyor ve herkes senin gibi dü�ünmüyor. 27
Mefharet’in yuvarlak etli yüzü o kadar �i�iyor ve k�zar�yordu ki, platin saçlar�
a�arm�� gibi görünüyordu. 27
Mefharet yumruklar�n� s�km��, meçhulü odan�n içinde ar�yormu� gibi etraf�na
bak�p soruyordu. 34
Besim ablas�na dü�ünmek için vakit b�rakmak ister gibi durdu ve cevap verdi. 34
Ablam�n karn� üzerinde Hasibe’nin öfkeli elleri kudurur gibi oldu. 115
Meral onun her zamanki gibi hat�r sormas�n� bekliyor. 181
Karanl�kta yaz�lm�� gibi. 364
Ferhat mektubu yere atacakm�� gibi elini bir sallad� ve ba��rd�. 364
Anam rahibe gibi çekilmi� bir kö�eye. 366
b. “Evvel” �le Kurulan Edat Grubu
Karde�i dilimi �s�rmadan evvel, ona gözünün kuyru�iyle f�rlatt��� bir bak��la, e�er
büyük bir mesele açacaksa, fena bir an seçti�ini hat�rlatmak istedi, sonra dilimi �s�rd�. 25
Bir iki kere daha yutkunduktan sonra, lokmadan evvel sordu. 25
Bir hafta evvel ablas�n�n tansiyonu yirmi birdi. 27
Ondan evvel bak��lar� Samim’in bulundu�u istikametten bu kadar uzaklara
gitmezdi. 181
c. “Sonra” �le Kurulan Edat Grubu
Bir iki kere daha yutkunduktan sonra, lokmadan evvel sordu. 25
Mefharet gözlerinin ucuyle etraf� yoklad�ktan sonra ba��rd�. 28
Dilinin ucuyle dudaklar�n� yalad�ktan sonra ba��n� sallad�. 28
Bundan sonra onu hiç bir i�ime, hiç bir zevkime kar��t�rmam. 31
39
O o�landan sonra kiminle tan��t�? 34
Masaj bittikten sonra avucunu ablam�n aln�na koydu, durdu. 116
Yirmi ya� heyecan� otuz y�l sonra da farks�z. 179
Ve daha birçok �eyler söyledikten sonra a��r a��r salondan ç�kacakt�. 260
Çeyrek as�r evvel de, bazan gece yar�s�ndan sonra buraya gelirdi. 452
ç. “�çin” �le Kurulan Edat Grubu
Yutkunurken, bu ilahi lezzet an�n�n safiyetini hiçbir dü�ünce ile buland�rma�a
raz� olmad���n� anlatmak için de ka�lar�n� çatt�. 25
Bu kadar� senin sahnede bir kolunu yukar� kald�rarak ve gerinen bir kedi yavrusu
gibi elini havada zarif bir dalgalan��la kabartarak uzun bir tirad çekmen için kafi
de�il. 29
Mefharet a��r vücuduna lay�k olmayan bir çeviklikle hemen aya�a kalkmak
istedi�i için sandalyeyi devirdi. 32
Besim onu tutmak için aya�a kalkm��t�. 32
Nizam� alem hakk� için sessiz bir cemiyeti bu gürültüye tercih ederim. 35
Onun ç��l�klar� üzerine ko�up geldi�im için henüz kahvalt�
etmemi�tim. 114
Bunu görmek için de sab�r laz�m. 118
Geç kald���m için mi? 181
�nsan mümkün olmayan �eyi istemek için kendini yormaz ve
para1amaz. 199
Emine, dinin, iman�n hakk� için söyle. 366
Samim, onun ayaklar�na verdi�i ehemmiyeti bildi�i için, en tela�l�
an�nda bile terlikle soka�a u�ramayaca��ndan emindi. 454
d. “�le” �le Kurulan Edat Grubu
Alçak sesle ilave etti. 30
Besim evvela onun elini tutmak istedi; fakat bu temas�n bir patlama ile
neticelenmesinden ürkerek Selmin’e gitti… 32
Alt kat sofada Hasibe ile kar��la�t�m. 119
40
e. “Kadar” �le Kurulan Edat Grubu
Büyük baban� aramak için Sofokles’e kadar ç�k. 28
Mersin’e gelinceye kadar iyi idim. 364
On gün kadar kalaca��m. 364
Yorgan�n�n ucu yere de�ecek kadar sarkm��t�. 452
Samim ortadaki yuvarlak masaya yakla�t�. Biraz ileride, elbise dolab�n�n
kapa�� ard�na kadar aç�kt�. 453
f. “Beri” �le Kurulan Edat Grubu
Dört aydan beri ni�anl�s�ndan ayr� bu k�z. 27
Anlad���n� iki günden beri anl�yordum. 30
Ne zamandan beri bu? 367
Üç günden beri. 367
Bu kö�ke her geli�inde a�a��daki salona al�nd��� için, yirmi iki seneden
beri bu odaya ilk defa girecekti. 454
g. “Do�ru” �le Kurulan Edat Grubu
Mefharet kalkt� ve Besim’e gözleriyle bir i�aret çektikten sonra, k�ziyle yüzyüze
gelmemek için, bahçeye bakan teras�n merdivenlerine do�ru yürüdü. 29
Besim ye�il zeytin taba��n� ona do�ru sürdü. 29
Mefharet sofran�n kar�� taraf�nda oturan k�z�na do�ru e�ildi. 31
Ak�ama do�ru, dedi. 197
Gözleri onun üzerinden duvar saatine do�ru gitti, sonra bütün bo�
masalar�n üstünden aynalara do�ru kayd�.180
Yast�k öne do�ru kaym��. 454
�. “Ba�ka” �le Kurulan Edat Grubu
Bu dünyada ölümden ba�ka hemen her �eyin bir çaresi vard�r. 118
Ve bu tek sualin cevab�n� bile iyi kötü veremeyecek kadar, buzlu cama ta-
k�l� gözlerin toplad��� duyu muhtevalar�n� kaybetmekten ba�ka zekan�n yapabildi�i
�ey yok. 180
Bunlardan ba�ka üçüncü bir hal daha vard�r ki, orada ne diyalektik
harekete, ne de z�tlar�n ayn� zamanda mevcut olu�una rastlan�r. 198
41
Beklemekten ba�ka ne yapabilirdi? 453
h. Di�er Edatlarla Kurulan Edat Gruplar�
Besim, telkin dozunu bu ini�in derecelerine göre ayarlayarak ablas�na
yakla�t�. 33
Onun ç��l�klar� üzerine ko�up geldi�im için henüz kahvalt�
etmemi�tim. 114
Camda uzayan ve geni�leyen gölgenin, tam ona benzemek üzere iken,
anla��lmaz hangi bulan�k çizgi ve k�m�ldan�� farkiyle ondan ayr�lmas�n�n verdi�i
hayal k�r�kl���. 179
�nsan bu s�k�nt�ya en büyük felaketlere kar�� mücadeleyi tercih
edebilir. 199
Fakat bu z�tl�k birbirlerine göredir: Rölatif’tir. 199
Geçen asr�n sonuna kadar, dört be� yüz y�l süren bu tabiatç� dü�üncenin,
baz� ruhçulardan ve din felsefecilerinden gelen mukavemetlere ra�men nas�l
muzaffer oldu�unu ve teknik mucizelerini verdi�ini görüyoruz. 201
…yirminci asr�n her biri iflas eden büyük ihti lalleri ve dünya harpleriyle
y�k�lmak üzere oldu�unu gösteriyor.201
Hatta ona kar�� duydu�umuz müsamahan�n içinde… 261
2. CÜMLEDEK� GÖREV� YÖNÜNDEN EDAT GRUBU
a. Edat Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�
E�er senin gibi isyan etmiyor, hayk �rm�yorsak, daha güzel yollar
gördü�ümüz içindir. 119
Fakat bu z�tl�k birbirlerine göredir: Rölatif’tir. 199
Ne zamandan beri bu? 367
b. Edat Grubunun Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�
Bir iki kere daha yutkunduktan sonra, lokmadan evvel sordu. 25
Dört aydan beri ni�anl�s�ndan ayr� bu k�z. 27
Besim ye�il zeytin taba��n� ona do�ru sürdü. 29
Alçak sesle ilave etti. 30
Besim onu tutmak için aya�a kalkm��t�. 32
42
Nutkun bitti�ine hükmetti�im için do�ruldum. 118
Alt kat sofada Hasibe ile kar��la�t�m. 119
Eve döndükten sonra bir daha hiç ç�kmad�n�z m�? 197
On gün kadar kalaca��m. 364
Anam rahibe gibi çekilmi� bir kö�eye. 366
3. EDAT GRUBUNUN KEL�ME GRUPLARI ��NDEK� DURUMU
a. Edat Grubunun S�fat Tamlamalar�nda S�fat Unsuru Olarak Görev
Yapmas�
tav�an gibi korkak uykular 25
Yahya Kemal gibi �airler 200
a�k gibi bir ruh depremi 261
karanl�k iki pencereden ba�ka bir �ey 451
ilk bak��ta if�a edecek kadar buru�uk 454
b. Edat Grubunun Birle�ik Fiilin �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas�
Kulaklar�m�n dibine kadar k�zard�m. 365
IX. KISALTMA GRUPLARI
Kelime gruplar� ve cümlelerden y�pranma veya kal�pla�ma yoluyla ortaya ç�kan
bu gruplar genellikle isim-fil, s�fat-fiil veya zarf-fiil gruplar�ndan k�salm��t�r. Bu
gruplardan metnimizde tespit edilenler isnat, yakla�ma, uzakla�ma ve bulunma
gruplar�d�r. Ayr�ca ikinci unsuru yönelme; birinci unsuru uzakla�ma, ikinci unsuru
yönelme eki ta��yan iki çe�it k�saltma grubu daha tespit edilmi�tir. Bu gruplar
cümlede genellikle zarf tümleci, kelime gruplar� içinde ise s�fat olarak görev
yapmaktad�r.
A. �SNAT GRUBU
nesebi meçhul 31
kap�s� aç�k 262
43
1. CÜMLEDEK� GÖREV� YÖNÜNDEN �SNAT GRUBU
a. �snat Grubunun Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�
…ve dirseklerini vücuduna yap��t�rarak, ba�� önde, bir çare
ara�t�rmas�… 455
2. �SNAT GRUBUNUN KEL�ME GRUPLARI ��NDEK� DURUMU
a. �snat Grubunun S�fat Tamlamalar�nda S�fat Unsuru Olarak Görev
Yapmas�
nesebi meçhul ve gayr�sahih evlâd-� vatan 31
kap�s� aç�k duran yatak odas� 453
B. YAKLA�MA GRUBU
bana mahsus 33
yere serici 119
cama tak�l� 180
tahmine müsait 182
kendisine lay�k 260
1. YAKLA�MA GRUBUNUN KEL�ME GRUPLARI ��NDEK� DURUMU
a. Yakla�ma Grubunun S�fat Tamlamalar�nda S�fat Unsuru Olarak Görev
Yapmas�
bana mahsus, çok orijinal bir �eref 33
ahlak�ma ayk�r� hiç bir nokta 35
yere serici hakimiyet 180
cama tak�l� göz 180
tahmine müsait bir i�aret 182
Allah’a ba�l� “kozmolojik” iki görü�ü 200
kendisine lay�k sefil bir dekor 260
k�ymetlere ba�l� alaka 260
çe�itli hat�ralara ba�l�, fakat birbirleriyle ili�i�i olmayan hayal
unsurlar� 455
44
C. BULUNMA GRUBU
yüzünde �im�ekler 119
ikide bir 179
1. CÜMLEDEK� GÖREV� YÖNÜNDEN BULUNMA GRUBU
a. Bulunma Grubunun Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�
Gözlerinde kara bulutlar, yüzünde �im�ekler, ba��ndan acele geçirdi�i
için üstünde çarp�k duran sokak elbisesi, elinde havaya savurmaya haz�rlan-
d��� bir el bombas� gibi uzayan çantas�, önümden geçerken durdu. 119
Ç. UZAKLA�MA GRUBU
Samim’den daha trajik 28
en ahlakl� adamdan daha zarars�z 35
en küçük sezi� kabiliyetinden de mahrum 180
“Bugün var�z, yar�n yok”tan ibaret 201
1. CÜMLEDEK� GÖREV� YÖNÜNDEN UZAKLA�MA GRUBU
a. Uzakla�ma Grubunun Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�
Aktüelin yere serici hakimiyeti alt�nda zeka, her an� bir a�aca benzeyen
ihsanlar�n orman�nda yolunu kaybetmi�, toptan kavray��lara imkân veren külli
mefhumlar� yerinde kullanmaktan aciz, hatta en küçük sezi � kabiliyetinden de
mahrum, sabit bir fikrin pe�inde sürükleniyor. 180
b. Uzakla�ma Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�
En ahlakl� adamdan daha zarars�z�m. 35
2. UZAKLA�MA GRUBUNUN KEL�ME GRUPLARI ��NDEK�
DURUMU
a. Uzakla�ma Grubunun S�fat Tamlamalar�nda S�fat Unsuru Olarak Görev
Yapmas�
Samim’den daha trajikmahluk 28
hakaretten daha müthi� bir lakaydi 261
Selmin’inkinden daha koyu ye�il, f�rlak, az kirpikli ve gölgesiz göz 31
“Bugün var�z, yar�n yok” tan ibaret bir fanilik endi�esi 201
45
D. DE����K �EK�LLERDE KURULAN KISALTMA GRUPLARI
Bunlar çe�itli gruplar�n y�pranm�� ve kal�pla�m�� �ekilleridir. Bu
gruplardan metnimizde ikinci unsuru yönelme; birinci unsuru uzakla�ma, ikinci
unsuru yönelme eki ta��yan iki çe�it k�saltma grubu tespit edilmi�tir.
Mefharet kalkt� ve Besim’e gözleriyle bir i�aret çektikten sonra, k�ziyle yüz yüze
gelmemek için, bahçeye bakan teras�n merdivenlerine do�ru yürüdü. 29
Hatta onunla göz göze gelmekten çekindi�i belliydi. 181
Fakat bu z�tlar�n gece ile gündüz gibi birbirini takip etmedikleri, iç içe ve
ayn� zamanda mevcut olduklar� da dü�ünülebilir. 198
Birincisi diyalektik, veyahut onun tabiriyle "lastikli dü�ünce" veya ruh
hareketidir ki, bir uçtan ötekine ve ötekinden yine berikine gitmektedir.198
Akdeniz kültüründe insan dü�üncesi tek ayakl� de�ildir, tabiat� ve ilahi
prensibi anlamak için iki istikametli bir idrak hamlesi yapm��, fakat zaman
zaman birinden ötekine geçti�i için, iki aya��n� yere tam basamam��t�r. 200
Bu ��ll�ktan daha mazur bir genelev kar�siyle Galata meyhanelerinden
birinde kar�� kar��ya otursayd�n, daha az i�renç olurdun. 260
…�u kanapede yan yana oturup birbirlerine yaslanarak kitap
okuduklar� anlar ... 455
X. B�RLE��K �S�M
Metnimizdeki birle�ik isim say�s� çok azd�r. Bu isimlerin hepsi edebiyat
dünyas�na aittir. Bu grup kelime gruplar� içinde isim görevi yapmaktad�r.
Vilma Banki 27
Pierre Loti 200
Yahya Kemal 200
La Dame aux Camelias 261
Armand Duval 262
1. B�RLE��K �SM�N KEL�ME GRUPLARI ��NDEK� DURUMU
a. Birle�ik �smin Ba�lama Gruplar�nda �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas�
Pierre Loti veya ondan ilham alan Yahya Kemal 200
Armand Duval ile bu herif 262
46
b. Birle�ik �smin �sim Tamlamalar�nda Tamlayan Olarak Görev Yapmas�
Vilma Banki’ nin “Seher Vaktinde” ki cehennem azab� 27
c. Birle�ik �smin Edat Gruplar�nda �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas�
Yahya Kemal gibi 200
ç. Birle�ik �smin S�fat Tamlamalar�nda Tamlanan Olarak Görev Yapmas�
ondan ilham alan Yahya Kemal 200
XI. �S�M-F��L GRUBU
Bu grup cümle ve kelime gruplar� içinde isim görevi yapmaktad�r.
1. CÜMLEDEK� GÖREV� YÖNÜNDEN �S�M-F��L GRUBU
a. �sim-Fiil Grubunun Özne Olarak Görev Yapmas�
Oraya ka� kendi kendinden nefret ifade eder. 35
Kadere teslim olmak laz�md�r o anlarda. 118
Ba�ka temayüller aramak laz�md�. 262
b. �sim-Fiil Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�
Marifet o anlar� geçirmektir. 117
c. �sim-Fiil Grubunun Nesne Olarak Görev Yapmas�
Karde�i dilimi �s�rmadan evvel, ona gözünün kuyru�iyle f�rlatt��� bir bak��la,
e�er büyük bir mesele açacaksa, fena bir an seçti�ini hat�rlatmak istedi, sonra dilimi
�s�rd�. 25
Sizleri o kadar yaln�z b�rakmak istemem. 364
ç. �sim-Fiil Grubunun Yer Tamlay�c�s� Olarak Görev Yapmas�
Hemen odadan ç�kmaya cesaret edemedim. 116
“Babam bir ho�” derken Samim’e verdi�i bulan�k his içinde de �üphe,
sislere bürünmü� bir ���k gibi k�lavuzluk vazifesini yapma�a devam etmi�ti. 259
47
2. �S�M-F��L GRUBUNUN KEL�ME GRUPLARI ��NDEK� DURUMU
a. �sim-Fiil Grubunun �sim Tamlamalar�nda Tamlanan Olarak Görev
Yapmas�
buradan ç�k�p gitmek arzusu 180
çantas�ndan mendilini almak bahanesi 181
ona gitmek ihtiyac� 261
b. �sim-Fiil Grubunun �sim Tamlamalar�nda Tamlayan Olarak Görev
Yapmas�
Selmin’in bunlar� istedi�i gibi çal��t�rmas� 26
bu temas�n bir patlama ile neticelenmesi 32
binicinin sinirlenmesini, ç�rp�nmas�n�, onu mahmuzlamas�n� 118
c. �sim-Fiil Grubunun Edat Grubunda �sim Unsuru Olarak Görev Yapmas�
yutkunurken, bu ilahi lezzet an�n�n safiyetini hiçbir dü�ünce ile buland�rma�a raz�
olmad���n� anlatmak için 26
büyük baban� aramak için 28
bunu görmek için 118
tam ona benzemek üzere iken 179
onlar� ezmen için 260
ç. �sim-Fiil Grubunun Ba�lama Grubunda �sim Unsuru Olarak Görev
Yapmas�
alakas�n�n merkezini ba�ka tarafa kayd�rmak ve öfkesini azaltmak 33
onu yata��na yat�rmak ve s�cak su haz�rlan�ncaya kadar sinirlerini
yat��t�rmak 114
XII. SIFAT-F��L GRUBU
S�fat-fiil grubu metnimizde çok kullan�lan gruplardan biridir. Bu grup cümle ve
kelime gruplar� içinde isim ve s�fat olarak görev yapmaktad�r.
48
1. CÜMLEDEK� GÖREV� YÖNÜNDEN SIFAT-F��L GRUBU
a. S�fat-Fiil Grubunun Özne Olarak Görev Yapmas�
1923’ ün ortas�na kadar do�anlar bu emniyetle konu�abilirler. 28
As�l benim cinlerimi ba��ma ü�ü�türen o domuz k�zd�r. 366
b. S�fat-Fiil Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�
En çirkin merhamet hedefini �a��rand�r. 261
c. S�fat-Fiil Grubunun Nesne Olarak Görev Yapmas�
Tahmin etti�imizi ne biliyorsun? 30
Ne kadar rahat ya�ad���m� görüyorsun. 35
….yolda Feriha’n�n annesine rastlad���n� ve lafa tutuldu�unu
söyledi. 182
Beni üzmek istemedi�ini iddia etme. 363
ç. S�fat-Fiil Grubunun Yer Tamlay�c�s� Olarak Görev Yapmas�
Neden onun hasta annesine, bir ucundan ahengini bozdu�u bütün bir
cemiyete ve �imdi onun günah�nda hiç bir taksirleri olmad��� halde �st�rap
duyanlara ac�m�yorsun? 261
2. SIFAT-F��L GRUBUNUN KEL�ME GRUPLARI ��NDEK� DURUMU
a. S�fat-Fiil Grubunun S�fat Tamlamalar�nda S�fat Unsuru Olarak Görev
Yapmas�
iri mavi gözlerinde parlayan i�tah 25
…sesinin imal� toniyle sana geçmi�i hat�rlatmaktan çekinecek dost bir tabibi
haz�k 30
hiç bir istikamet be�enmeyen huzursuz bak��lar 31
ablam�n ona çevrilen hayran ve minnettar gözleri 119
mümkün olmayan �ey 199
tahammül edilmez bir s�k�nt� 199
bin y�l topallayan bu dü�ünce 200
sislere bürünmü� bir ���k 259
oradan gelen bir arkada� 262
49
kuvvetli bir utanc�n k�lavuzlu�uyla do�acak idrak 263
alt kat sofaya giden dar ve uzun koridor 452
yüzüstü dönmü� bir terlik 453
birbirine benzemeyen bu kokudan daha anla��lmaz cevaplar 455
XIII. ZARF-F��L GRUBU
Metnimizde “-ken , -ArAK , -IncA/-UncA, -Ip/-Up” ekleriyle kurulan zarf-fiil
gruplar� ço�unluktad�r. Bu grup cümlede zarf tümleci olarak görev yapmaktad�r.
1. ZARF-F��L GRUBU TE�K�L EDEN EKLER
a.“-ken” Eki
Besim francala diliminin üzerine tereya�dan sonra çilek reçeli sürerken, verece�i
cevaptan evvel alaca�� lezzeti dü�ünüyor ve yutkunuyordu. 27
Besim çay yudumunu emerken, lezzetin dille damak aras�ndan tat merkezine
gidi�inin hiç bir an�n� �uursuz b�rakmak istemiyor ve gözlerini yumuyordu. 28
Besim k�z�n fincan�na çay koyarken ba��m sallad�. 30
K�z� ç�karken, annesi, arkas�ndan ba��rd�. 32
Hasibe titreyen elleriyle ablam�n ayaklar�n� kurularken, a�abeyim, bize
arkas�n� dönmü�, pencereden bahçeyi seyrediyordu. 115
Samim kap�ya do�ru yürürken birdenbire durdu. 180
Ferhat kahveyi almak için elini uzat�rken durdu. 365
b. “-ArAK” Eki
Kad�n a�z�n� yar� açarak derin bir nefes ald�. 27
Besim çay ibri�ine do�ru giden elini birdenbire çekerek s�çrad�. 27
Besim evvela onun elini tutmak istedi; fakat bu temas�n bir patlama ile
neticelenmesinden ürkerek Selmin’e gitti, onu koltu�unun alt�ndan tutarak kald�rd�. 32
Onu gözlerimle bile selamlamay� unutarak solu�u hemen sofada
ald�m. 119
Nihayet, endi�esini, çantas�ndan mendilini almak, bahanesine sararak, onun
gözünden kaç�rabilece�ini umdu ve elini uzat�rken sordu. 181
Meral ona do�ru e�ilerek sordu. 182
50
c. “-IncA/-UncA” Eki
Ablam�n ayaklar�n� lengerdeki s�cak suyun içinde k�pk�rm�z� kesilmi�
görünce, sabah karanl���, can�m istakoz istedi. 114
Samim yine a�z�n� açmay�nca, Meral korkunun inceltti�i sesiyle
tekrarlad�.182
Fakat yol yorgunlu�u mu nedir, biraz da galiba deniz tuttu, buraya
gelince ba��m fazlaca dönmeye ba�lad�. 364
Cevap alamay�nca, k�z karde�inin odas�na do�ru birkaç ad�m daha att�
ve ba��rd�. 368
Evin önüne gelince ba��n� kald�rd�. 452
ç. “-Ip/-Up” Eki
�çimden Hasibe’nin buradaki i�ini çabuk bitirip kahvalt�y� bir an evvel
haz�rlamas�n� istemeye ba�lam��t�m. 115
Ne yaman heriftir ki, ona Selmin’i ve aç adam�, bana da istakozu ve
Alemda��’n�n tereva��n� unutturup ikimizi de a�lat�r! 118
Nonoku kuca��ma al�p hemen eve getirdim. 183
�imdi, bir taksiye atlay�p on dakika sonra oraya gidebilir ve bunlar �
söyleyebilirdi. 263
d. “- mAdAn” Eki
Evvela onun reflekslerine uymak, sonra ona sezdirmeden hakim olmak
laz�md�r. 118
Sustu; bu sözlerin Samim’i de�i�tirmedi�ini anlay�nca, hareketleri ço�alan
gözleriyle hiç bir �eyi görmeden her tarafa bakmaya ba�lad�. 183
Kanad� itti, içeriye girdi, alt kat sofaya giden dar ve uzun koridorda,
pardösüsünü ve �apkas�n� ç�karmadan yürüdü. 452
e. “-dIkçA/-dUkçA ” Eki
Ömrüm oldukça unutamam. 36
51
�K�NC� BÖLÜM
CÜMLE
Cümle de�i�ik gramer kitaplar�nda �u �ekillerde tarif edilmi�tir:
“Kendi kendine yeten bir yarg� bir cümle say�l�r.” (Banguo�lu, 2004: 522)
“Bir duyguyu, bir dü�ünceyi, bir iste�i, bir yarg�y�, bir olay� anlatmak için
kurulan sözcük dizisine tümce denir.” (Gencan, 1962: 114)
“Bir yarg�y� bildirmek üzere tek ba��na kullan�lan çekimli bir eyleme veya
çekimli bir eylemle birlikte kullan�lan sözcükler dizisine tümce denir.” (Hatibo�lu, 1972:
99)
“Cümle, bir fikri, bir dü�ünceyi, bir hareketi, bir duyguyu, bir hadiseyi tam olarak
bir hüküm halinde ifade eden kelime grubudur.” (Ergin, 1985: 398)
“�ki unsur aras�ndaki olumlu veya olumsuz ilgiyi sözü dinleyende soruya yer
b�rakmayacak �ekilde tam olarak haber veya dilek (in�a) yoluyla ifade eden kelimeler
dizisine cümle denir.” (Bilgegil, 1984:12)
“Bir yarg� ta��yan; bir dü�ünceyi, bir duyguyu, bir iste�i dile getiren çekimli bir
eyleme ya da çekimli bir eylemle veya ekeylem alm�� ad soylu bir sözcükle düzenlenen
anlaml� en geni� dil birli�ine ‘tümce’ denir.” (Kükey, 1975: 261)
“Cümle, içinde ya bir tek ba��ms�z hüküm, ya da yeteri kadar yan hükümle bir
tek temel hüküm bulunan kelime dizisidir.”(Ediskun, 1985:323)
“Yarg� birimi olan tümce, ya tek bir dü�ünceyi, tek bir duyguyu yans�t�r; ya da
birden çok duygu ve dü�ünce, tümce kal�b� içinde bir araya gelerek bir temel yarg�ya
ba�lan�r.” (Dizdaro�lu, 1976: 187)
“Bir hüküm (yarg�) bildirmek üzere tek ba��na kullan�lan çekimli bir fiile veya
çekimli bir fiille birlikte kullan�lan kelimeler dizisine cümle denir.” (Gülensoy, 2000:
428)
“Bir dü�ünceyi, bir duyguyu, bir iste�i, bir haberi ... eksiksiz ve yarg�ya
ba�layarak anlatan sözcük dizisine ‘tümce’ denir.” ( Atabay, Özel ve Çam, 1981: 11)
“Cümle, bir hüküm bildirmek için kullan�lan en geni� ve en büyük kelime
grubudur.” (Karaörs, 1993: 36)
“Duygu ve dü�üncelerimizi anlatan ve içinde yarg� bulunan sözcük dizisine
cümle denir.” (Hengirmen, 1995: 323)
52
“Bir duyguyu, bir dü�ünceyi, bir durumu, bir olay� yarg� bildirerek anlatan kelime
veya kelime dizisine cümle denir.” (Karahan, 1999:11)
Yukar�da da görüldü�ü gibi çe�itli gramer kitaplar�nda yer alan cümle tan�mlar�,
ara�t�r�c�lar�n cümle kabullerinin farkl� olmad���n� göstermektedir. Bizim de yapaca��m�z
tan�m bunlardan pek farkl� olmayacakt�r: “Cümle, bir dü�ünceyi, bir duyguyu, bir olay�,
bir haberi tam bir yarg� halinde bildiren çekimli bir fiil veya ek fiille bu fiile ba�l�
kelimeler dizisine denir.”
CÜMLELER�N YAPILARINA GÖRE SINIFLANDIRILMASI
Cümlenin yap� bak�m�ndan s�n�fland�r�lmas� konusunda önemli anla�mazl�klar
vard�r. Yap� konusunda büyük bir kavram karga�as� ya�anmaktad�r. Ayn� �eyi anlatmak
için farkl� terimler kullan�lm��, ayr� �eylerin ayn� terimle kar��land��� da olmu�tur.
Cümlenin yap�s� konusunda meydana gelen karma�ay� Karahan, �öyle
aç�klamaktad�r: “ Cümleyi bir taraftan yarg�l� anlat�m �eklinde tan�mlarken, di�er taraftan
yarg�s�z anlat�mlar� cümle saymak çeli�kisi; henüz ‘yarg�’ kavram�nda anla�amam��,
‘bitmi�lik’ ve ‘bitmemi�lik’, yarg� ile yarg�s�zl�k aras�nda ‘yar� bitmi�lik’, yani yan yarg�,
yar�m yarg� gibi gerçek olmayan noktalar vehmeden ara�t�r�c�lar�n vehimleri de
s�n�fland�rmalardaki farkl�l��a sebep olan di�er faktörlerdendir.” (Karahan 2000: 16-17)
1. BAS�T CÜMLE
Çe�itli gramer kitaplar�nda yazarlar, içinde isim veya fiil cinsinden bir yüklem
bulunan, bir tek yarg� ta��yan cümleye “basit cümle” ad�n� vermi�lerdir.
Baz� yazarlar içinde fiilimsi bulunan cümleleri basit, baz�lar� ise birle�ik cümle
olarak kabul etmektedir. �çinde fiilimsilerin yer ald��� cümleler hakk�ndaki görü� ve
de�erlendirmeler a�a��da “Birle�ik Cümle” ba�l��� alt�nda ele al�nm��t�r.
2. B�RLE��K CÜMLE
Birle�ik cümlenin tan�m�nda ve anlay���nda farkl�l�klar vard�r. Ara�t�rmac�lar�n
birle�ik cümle tan�m�na göz at�p bu cümleleri nas�l s�n�fland�rd�klar�na bakt�ktan sonra
birle�ik cümle türleri ve bunlarla ilgili sorunlar üzerinde duraca��z.
Banguo�lu, birle�ik cümleyi, “Anlam ve �ekil ili�kileri olan birden fazla yarg�n�n
bir araya gelmesiyle kurulmu� cümleye birle�ik cümle (phrase composee) ad�n�
veriyoruz.” �eklinde tan�mlam��t�r. Yazar, fiilimsilerle kurulan cümleleri, eserinde
53
“Karma��k Birle�ik Cümle” k�sm�nda ele alm��, “Tümleme Birle�ik Cümle” k�sm�nda ise
“�art, ilinti zamiri ve ba�lam cümlesi”ne yer vermi�tir (Banguo�lu, 2004: 547-585).
Muharrem Ergin, “Türk Dil Bilgisi” adl� eserinde giri�ik cümleye yer vermezken,
birle�ik cümleyi “�artl� birle�ik cümle, ki’li birle�ik cümle, iç içe birle�ik cümle” diye üç
grupta toplam��t�r (Ergin, 1985:405-445).
Hatipo�lu, “ Bir tümcede birden çok çekimli eylem kullan�labilir. Bu tür tümceye
birle�ik tümce ad� verilir. Birle�ik tümce bir veya birkaç iç tümce, ara tümce, yan tümce
ile bir temel tümceden kurulan tümceye denir.” demektedir. Yazar “ba�laçl�, dilekli,
ko�ullu, ilgeçli, olumsuzluk ko�ac�yla kurulu, sorulu, ikilemeli, kal�pla�m�� yan
cümleler”i birle�ik cümle olarak göstermi�tir ( Hatipo�lu, 1972: 146-152).
Bilgegil, “Birden ziyade yüklemi bulunan cümlelere birle�ik cümle diyoruz.”
demi�; birle�ik cümleleri, “giri�ik-birle�ik, �artl� birle�ik, s�ral�, ba�l�, ki ba�lac�yla
kurulan” cümleler �eklinde s�n�fland�rm��t�r (Bilgegil, 1984:73-97).
Dizdaro�lu, “Bir temel yarg� ile bir ya da birden çok yan yarg�dan olu�an, içinde
bir temel cümle ile bir ya da birkaç tümcemsi, yan tümce, iç tümce bulunan yarg�l�
anlat�ma birle�ik tümce denir.” diye tan�mlam��; bu cümleleri “giri�ik, kayna��k, ko�ul,
ilgi, katmerli birle�ik” k�s�mlar�na ay�rm��t�r (Dizdaro�lu, 1976: 191-222).
Gencan, “Tümleyen ve tümlenen önermelerden kurulmu� söz dizisine birle�ik
tümce denir.” diyerek, içinde fiilimsi ve �art kipi bulunan cümleleri birle�ik cümle olarak
kabul etmi�tir (Gencan, 1962: 110-120).
Birle�ik cümle s�n�fland�rmalar� incelendi�inde büyük bir karma�an�n oldu�u
görülmektedir. Tan�mlar�na yer veremedi�imiz di�er yazarlar�m�zda da farkl� birle�ik
cümle türleri yer almaktad�r.
Tuncer Gülensoy, Vecihe Hatibo�lu ile edatl�, sorulu ve ikilemeli yan cümlelerde
birle�mektedir. Yine Tuncer Gülensoy ve Vecihe Hatibo�lu; Ne�e Atabay, Sevgi Özel,
Ayfer Çam ile edatl� yan cümle, sorulu yan cümle ve de�il olumsuzluk edat� ile kurulan
yan cümlelerde birle�mektedirler. Hengirmen ise ba�l�klar� kullanmam��, bu cümlelere
örnekler vermi�tir.
Baz� yazarlar�m�z s�ral� cümleleri ve ba�l� cümleleri birle�ik cümlenin bir türü
olarak ele alm��t�r.
Birle�ik cümle ile ilgili temel sorunlar a�a��da ele al�nm��t�r.
54
a. Giri�ik Cümle: Üzerinde en çok tart���lan sorunlardan biri içinde fiilimsi
(isim-fil, s�fat-fiil, zarf-fiil) bulunan cümlelerin basit mi yoksa birle�ik mi kabul edilmesi
gerekti�idir. Giri�ik cümleyi, birle�ik cümlenin bir çe�idi olarak kabul edenler
fiilimsilerle kurulan cümlecikleri yan cümle olarak kabul etmektedirler.
Banguo�lu, Bilgegil, Gencan, Ediskun, Hatibo�lu, Gülensoy, Kükey, Dizdaro�lu,
�im�ek ve Hengirmen giri�ik cümlelerin s�fat-fiil, isim-fiil ve zarf-fiillerden herhangi
biriyle kurulabilece�ini örneklerle göstermi�lerdir. Bu yazarlar�m�z, bir temel cümle ile
birlikte bir veya birkaç yan cümleden kurulan cümleye “giri�ik cümle” ad�n� vermi�lerdir.
Ne�e Atabay, Sevgi Özel ve Ayfer Çam ise filimsilerden yaln�zca zarf-f�iller ile
giri�ik cümle kurulabilece�ini söyleyerek, s�fat-fiiller ve isim-fillerin yan cümle
olu�turmayaca��n� sadece kendilerinin öge olabilece�ini belirtmi�lerdir. Bu noktada
giri�ik cümle bahsinde di�erlerinden ayr�l�rlar ( Atabay, Özel ve Çam, 1981: 109).
Muharrem Ergin, “Türk Dil Bilgisi” adl� eserinde giri�ik cümleye yer vermemi�tir
(Ergin, 1985:405-445).
Leyla Karahan ve Metin Karaörs de çal��malar�nda giri�ik cümleye yer
vermemi�lerdir (Karahan, 1999:60-72; Karaörs, 1993: 44-50).
Leyla Karahan, 1993’te, Türk Gramerinin Sorunlar� Toplant�s�’nda sundu�u
“Türkçede Birle�ik Cümle Problemi” adl� bildirisinde bu cümleleri birle�ik cümle kabul
edenlerin hareket noktas�n� �öyle aç�klamaktad�r: “Bu tür cümleleri birle�ik yap�l� kabul
edenlere göre s�fat-fiil, isim-fiil ve zarf-fiiller yar�m yarg� veya yan yarg� bildiren
kelimelerdir. Bundan dolay�, bu kelimelerin her biri, temel cümleye ba�lanan birer yan
cümle, cümlemsi veya cümleciktir. Yüklemin görevi bu yarg�lar� sonuca ba�lamakt�r. Bu
tür cümleler, ta��d�klar� birden fazla yarg�dan dolay� basit de�il, birle�ik cümledir.”
Bu aç�klamadan sonra Leyla Karahan bildirisinde, tek yarg�l� her cümlenin basit
cümle oldu�unu; isim-fiil, s�fat-fiil ve zarf-fiillerin di�er isim, s�fat ve zarflardan görev
bak�m�ndan hiçbir farklar�n�n olmad���n�, bu kelimelerin varl���n�n basit cümlenin
yap�s�n� etkileyemeyece�ini söylemi�tir (Karahan, 2004b:36-39).
Bildirinin sonunda yap�lan tart��mada, kat�l�mc�lar�n büyük bir bölümü
Karahan’�n görü�ünü desteklemi�, Karahan’�n önemli bir soruna çözüm getirdi�i
noktas�nda birle�mi�lerdir (Karahan, 2004b: 38-42).
Karahan, bu görü�ünü Türk Dili dergisinde yay�mlad��� makalesinde daha özlü
bir �ekilde ifade etmektedir: “Yarg� ve yarg�s�zl���n, yani bitmi�lik ve bitmemi�li�in
‘yan’�, ‘yar�m’� olamaz. Bir söz veya söz dizisi ya yarg� bildirir ya da bildirmez.
55
Bildirirse cümledir; bildirmezse cümle de�ildir.” diyerek yan cümle, dolay�s�yla
fiilimsilerin birle�ik cümle olu�turdu�u görü�üne kar�� ç�kmaktad�r (Karahan, 2000:
16-23).
Fiilimsilerin birle�ik cümle olu�turamayaca��n� savunanlardan biri de Hamza
Zülfikar’d�r. Yazar, “Cümlede fiilden yap�lm�� isim, zarf ve s�fat görevindeki �ekillerin
bir yarg� ta��mad��� ve bir zamana ba�l� bulunmad��� göz önüne al�n�rsa, bunlarla kurulan
gruplara yan cümle denemez, dolay�s�yla bu yap�lar birle�ik bir cümle diye
gösterilemez.” demektedir (Zülfikar, 1995: 648).
Biz de fiilimsilerin birle�ik cümle olu�turmayaca�� görü�ündeyiz.
b. Ki’ li Cümle: Bu cümleye çe�itli kaynaklarda “ki” li birle�ik cümle , ilinti
zamiri cümlesi, ki ba�lac�yla kurulan cümle, ilgi cümlesi, ba�laçl� yan cümle” gibi adlar
verilmi�tir.
Bu cümlenin birle�ik cümle oldu�unu savunan ara�t�rmac�lar, “ki” ba�lac�n�n
dilimize Farsçadan geldi�ini ve bu ba�laçla kurulan cümlelerin Türkçenin söz dizimine
ayk�r� oldu�unu ileri sürerler. Çünkü, bu cümlelerde temel yarg� ba�ta, yan yarg� ise
sonda yer almaktad�r.
Ba�l� cümle oldu�unu savunanlar ise bu ba�laçla ba�lanan cümlelerin her birinin
tek ba��na yarg� bildiren müstakil cümleler oldu�unu, “ki” ba�lac�n�n cümleleri ba�lama
aç�s�ndan öteki ba�laçlardan bir fark� olmad���n� söylerler.
Ergin, Banguo�lu, Hatibo�lu, Dizdaro�lu, Gülensoy, Kükey, Hengirmen, Atabay,
Özel ve Çam; “ki” ba�lac�yla kurulan cümleleri birle�ik cümle olarak kabul etmi�lerdir.
Ba�l� cümleyi de birle�ik cümlenin bir türü olarak de�erlendiren Bilgegil, bu
ba�laçla kurulan cümlelere “Ki Ba�lac� �le Kurulan Cümleler” ba�l��� alt�nda yer
vermi�tir. (Bilgegil, 1984:73-98).
Gencan, “ki” ile kurulan cümleleri ba�l� cümle saym��, bu cümleleri “Ki �le
Ba�lanan Cümlecikler” ba�l��� alt�nda ele alm��t�r (Gencan, 1962:125).
�im�ek, “ki” ile olu�turulan cümleleri “�lgi Tümcesi” ad� alt�nda ayr� bir cümle
türü olarak incelemi�tir (�im�ek, 1987: 302-313).
Ediskun ve Karahan, ki’li cümlelere “ki’li ba�l� cümle” ad�n� vermi�, bu cümle
türünü “ba�l� cümle” olarak de�erlendirmi�lerdir (Ediskun, 1985: 387-389 ; Karahan,
1999: 64-65).
56
Ki’li cümleleri, “ba�l� cümle” olarak de�erlendiren bir ba�ka çal��ma da �smet
Cemilo�lu taraf�ndan yay�mlanm��t�r (Cemilo�lu:2001: 61-67).
Biz de bu tür cümleleri ba�l� cümle sayd�k.
c. �ç içe Birle�ik Cümle: Hemen hemen bütün ara�t�rmac�larda, bir cümlenin
herhangi bir görevle ba�ka bir cümlenin içinde yer ald��� cümleler, “iç içe birle�ik cümle”
olarak geçmektedir. Ancak, Dizdaro�lu di�erlerinden farkl� olarak bu cümleye “kayna��k
cümle”, Gencan ve Hengirmen ise “giri�ik tümce” ad�n� vermi�lerdir ( Dizdaro�lu 1976:
190-222; Gencan, 1962:124; Hengirmen, 1995:359).
Ara�t�rmac�lar�n ço�unlu�u taraf�ndan birle�ik cümle olarak kabul edilen iç içe
birle�ik cümle hakk�nda farkl� görü�leri olanlar da vard�r.
“Türkçede Söz Dizimi -Cümle Tahlilleri-” adl� kitab�nda (Karahan, 1999:61-63)
iç içe ve �artl� birle�ik cümleye yer veren Leyla Karahan daha sonra birle�ik cümle
konusundaki görü�lerini de�i�tirmi�, birle�ik cümlenin varl���n� reddetmi�tir.
Karahan, kendisine yöneltilen bir soruyu yan�tlarken, yüklemin bir yarg� etraf�nda
te�ekkül etti�i dü�ünüldü�ünde �artl� ve iç içe birle�ik cümlelerin basit cümle say�lmas�
gerekti�ini söylemi�tir (Karahan, 2004b: 41).
Yazar, iç iç birle�ik cümle hakk�nda �unlar� söylemektedir: “Cümle yüklem
üzerine kurulur ve onun etraf�nda geni�ler. Unsurlar yap�lar� ne olursa olsun -kelime,
kelime grubu veya cümle- yüklemin tamamlay�c�s�d�r ve isim de�erindedir. “Ay�e ‘Okula
gidece�im.’ dedi.” cümlesindeki “Okula gidece�im.” sözü de yap�ca cümle olmas�na
ra�men, bir isim de�erindedir ve yüklemin tamamlay�c�s�d�r. Cümleyi “Ay�e �unu dedi.”
�ekline çevirirsek de�i�en sadece nesnenin yap�s� olacakt�r; cümle, cümle olma özelli�ini
devam ettirecektir.” (Karahan 2000: 20-21)
�smet Cemilo�lu da “Dede Korkut Hikâyeleri Üzerinde Söz Dizimi Bak�m�ndan
Bir �nceleme” adl� eserinde �artl� birle�ik cümleyi basit cümle olarak ele alm��t�r
(Cemilo�lu:2001: 61-67).
d. �artl� Birle�ik Cümle: “�artl� birle�ik cümle, �art cümlesi, ko�ul cümlesi,
ko�ullu yan cümle” gibi adlar�n verildi�i �art cümlesi hemen hemen bütün
ara�t�rmac�larda ayn� tan�m ve fonksiyonla yer alm��t�r. Fakat bu cümleyi birle�ik cümle
olarak kabul etmeyen ara�t�rmac�lar da vard�r.
57
Gürer Gülsevin, Türk Dili Dergisi’nde yay�mlanan, “Türkçede -sA �art
Gerundiumu Üzerine” adl� yaz�s�nda , -sA ekinin bir kip eki olmad���n�, onun “kipler”
bahsinde de�il, “gerundiumlar” bölümünde verilmesi gerekti�ini ifade ederek �unlar�
söylüyor:
“ ‘Gerundiumlar, fiillerden türeyen ve cümlenin yükleminin zarf� olan �ekillerdir.’
prensibinden hareket edilince, Türkçe gramerde bugüne kadar fiil kipleri bahsinde
dilek-�art diye verilegelen -sA ekinin de asl�nda gerundiumlar bölümünde verilmesi
gerekti�i gerçe�i ortaya ç�kar.”
Bu ekin ki�i eki almas� itiraz�na cevap olarak, zarf-fiil eklerinin baz�lar�n�n birkaç
ekin birle�mesinden olu�tu�una, çe�itli gramer kitaplar�nda zarf-fiil eklerinin ki�i eki
alabilece�inin söylendi�ine de�inip bu ekin ki�i eki alm�� olmas�n�n zarf-fiil karakteri
ta��mas�n� engellemeyece�ini söylemi�tir (Gülsevin, 1990: 276-279).
Leyla Karahan da Gülsevin ile ayn� görü�tedir. Karahan, Türk Dili’nde
yay�mlanan “Yap� Bak�m�ndan Cümle S�n�fland�rmalar� Üzerine” adl� makalesinde bu
görü�ünü etrafl� bir �ekilde aç�klam��t�r.
Yazar, �art ekini istek ifade etmedikçe bir kip eki de�il bir zarf-fiil eki olarak
kabul etmemiz gerekti�ini söylemektedir: “ -sA ekli bir kelime veya kelime grubu, �art,
zaman vb. ifadelerle yüklemin anlam�n� tamamlar. Zarf-fiil, isim-fiil ve s�fat-fiiller gibi
-sA ekli bir kelime veya kelime grubunda da yarg� yani bitmi�lik anlam� yoktur. Yani bu
yap� cümle de�ildir, cümlenin bir unsurudur, genellikle zarf�d�r.” (Karahan, 2000: 19-20)
�smet Cemilo�lu da �artl� birle�ik cümleleri, basit cümle olarak de�erlendirmi�tir.
(Cemilo�lu:2001: 61-67).
3. SIRALI VE BA�LI CÜMLELER
Üzerinde anla��lamayan di�er bir konu da s�ral� cümledir. Ara�t�rmac�lar�n bir
bölümü, yazd�klar� eserlerde s�ral� cümle konusu üzerinde hiç durmam��, bir k�sm� ise
s�ral� cümleyi birle�ik cümlenin bir çe�idi olarak ele alm��t�r.
Kavram karga�as� bu alanda da görülmektedir. Baz� ara�t�rmac�lar s�ral� ve ba�l�
cümleyi tek terimle kar��lam�� ; bir k�sm� her iki cümle için “ba�l�” , bir k�sm� da “s�ral�”
terimini kullanm��t�r. Çe�itli gramer kitaplar�nda ba�l� cümleler genel olarak “ba�lama
edatlar�yla birbirlerine ba�lanan cümleler” �eklinde tan�mlan�rken, kimi ara�t�rmac�lar
“ba�l� cümle” terimi ile anlam ba�lant�s�, ek ve öge ortakl���n� kastetmi�tir.
58
Muharrem Ergin, Türk Di1bilgisi adl� kitab�nda yap� bak�m�ndan cümleleri basit
ve birle�ik olmak üzere iki ana bölüme ay�rm��, s�ral� cümleye yer vermemi�tir (Ergin,
1985: 412-416).
Bununla birlikte, s�ral� ve ba�l� cümleyi ele al�p i�leyen ara�t�rmac�lar�n say�s� az
de�ildir. Bu yazarlardan baz�lar�, bu cümleleri birle�ik cümlenin bir türü olarak
de�erlendirmi�lerdir.
Vecihe Hatibo�lu, “Türkçenin Sözdizimi” adl� eserinde, “Anlam yak�nl���yla
ba�lanm�� tümcelere s�ral� tümce denir, birle�ik ya da giri�ik tümceler de s�ral� tümce
olu�turur.” demi�tir. S�ral� cümleyi unsurlar�n�n ortak olmas� veya unsurlar�n�n ortak
olmamas�na göre ba��ml� s�ral� ve ba��ms�z s�ral� cümle �eklinde ikiye ay�rm��t�r. S�ral�
cümlelerin baz�lar�n�n basit, baz�lar�n�n birle�ik, baz�lar�n�n giri�ik baz�lar�n�n da kesik
veya devrik cümle olabilece�ini ifade etmi�tir (Hatibo�lu, 1972:155-158).
M. Kaya Bilgegil, Türkçe Dilbilgisi adl� eserinde s�ral� cümleyi, birle�ik cümlenin
bir türü olarak “anlam yak�nl��� olan müstakil cümlelerin noktalama i�aretleri ve
fiilimsilerle birbirine ba�lanmas�ndan olu�an cümle” �eklinde de�erlendirmi� ve s�ral�
cümlenin hem basit cümlelerden, hem temel cümlelerden, hem yan cümlelerden, hem de
giri�ik cümleler ile �artl� cümlelerden meydana gelebilece�ini söylemi�tir. Yazar ba�l�
cümleyi de birle�ik cümlenin bir türü olarak de�erlendirmi� ve incelemi�tir. Ki ba�lac�
ile kurulan cümleleri ayr� bir ba�l�k alt�nda vermi�tir (Bilgegil, 1984: 73-98).
Tahsin Banguo�lu, bu cümleleri “ Tümleme Birle�ik Cümle” ba�l��� alt�nda s�ral�
ve ba�l� ayr�m� yapmadan birlikte ele alm��, “çe�itli anlam ili�kileri olan iki yarg�n�n bir
ba�lamla birle�erek meydana getirdikleri cümlelere” ba�lam cümlesi ad�n� vermi�tir
(Banguo�lu, 2004: 554-562).
Ara�t�rmac�lar�n bir bölümü ise s�ral� ve ba�l� cümleye ayr� bir cümle türü olarak
yer vermi�tir. Ancak ara�t�rmac�lar�n baz�lar� ba�l� cümle, s�ral� cümle ayr�m� yapmadan
bu iki cümle türünü bir arada ele alm�� veya ba�l� cümleye hiç de�inmemi�tir.
Hikmet Dizdaro�lu, Tümce Bilgisi adl� kitab�nda s�ral� cümleyi “Ba�lan��lar�na
Göre Tümce Türleri” maddesinde ele al�p incelemi�tir (Dizdaro�lu, 1976: 223-247).
Haydar Ediskun, Türk Dilbilgisi adl� kitab�nda s�ral� ve ba�l� cümleyi
“Biçimlerine Göre Cümleler” maddesinde incelemi�tir ( Ediskun, 1985: 383-389).
Baz� ara�t�rmac�lar ba�l� ve s�ral� cümleleri “s�ral� cümle” ad� ile vermi�, s�ral�
cümleyi “ba��ml� s�ral� cümle” ve “ba��ms�z s�ral� cümle” olmak üzere ikiye ay�rm��t�r
59
(Gülensoy, 2004:438-439; Atabay, Özel ve Çam, 1981: 105-108; Hengirmen, 1995:
358-361).
T. Nejat Gencan, Dilbilgisi adl� eserinde s�ral� ve ba�l� cümleyi “Ba��ms�z
Önermelerden Birle�mi� Tümce” maddesinde ele al�p incelemi�tir. Yazar ba�l� cümle
maddesinde ba�laçlardan bahsetmemi�, ek ve öge ortakl��� ile anlam ba�lant�s� üzerinde
durmu�tur. Yazar “ki” ba�lac�yla kurulan cümlelere ba�l� cümle içinde müstakil bir
ba�l�kla yer vermi�tir (Gencan, 1962:121-125).
Mahmut Fidanc� ba�l� ve s�ral� cümleleri “s�ral� cümleler” olarak de�erlendirmi�,
bu cümleleri “ba��ml� s�ral� cümle, ba��ms�z s�ral� cümle, aç�klamal� s�ral� cümle”
k�s�mlar�na ay�rm��t�r. Ayr�ca ba��ml� ve ba��ms�z cümlelerin art arda s�raland���
“karma��k s�ral� cümle” den de söz etmi�tir (Fidanc�, 1996: 1321-1322).
Mehmet Gece, Türk Dili dergisinde yay�mlanan “Türkiye Türkçesinde Ba�l�
Cümle” makalesinde s�ral� ve ba�l� cümleleri “ba�l� cümle” ad�yla de�erlendirmi�tir
(Gece, 1998: 335- 337).
Rasim �im�ek de s�ral� cümle-ba�l� cümle ayr�m� yapmam�� bu iki cümle türünü
“S�ral� Tümce” ba�l��� alt�nda incelemi�tir. Yazar s�ral� cümleyi “Ba�l�ba��na yarg�
bildirir nitelikteki tümcelerin ba�lan�p s�ralanmas�yla olu�an çok yarg�l� anlat�ma s�ral�
tümce denir.” �eklinde tan�mlam��; s�ral� cümlelerin virgül, noktal� virgül ya da
ba�laçlarla ba�lan�p s�raland���n� belirtmi�tir (�im�ek, 1987: 292).
Leyla Karahan, “Türkçede Söz Dizimi” adl� eserinde s�ral� cümleyi ve ba�l�
cümleyi ayr� cümle türleri olarak de�erlendirmi� ve “tek ba��na yarg� bildiren cümlelerin
bir anlam bütünlü�ü içinde s�ralanmas�ndan olu�an cümlelere” s�ral� cümle, “ba�lama
edatlar�yla birbirine ba�lanm�� cümlelere” ba�l� cümle ad�n� vermi�tir (Karahan, 1999:
64-67).
Karahan’�n daha sonra cümle türleri hakk�ndaki görü�lerini de�i�tirdi�i
görülmektedir. Türk Dili’nde yay�mlanan “Yap� Bak�m�ndan Cümle S�n�fland�rmalar�
Üzerine” adl� makalesinde birle�ik cümleyi tamamen reddeden yazar, ba�l� ve s�ral�
cümle ile ilgili olarak, “Birden fazla cümlenin birbirlerine gramatikal unsurla ba�lanmas�
durumunda ‘cümlelerin ba�lan�� �ekilleri’ bir s�n�flama konusu olabilir.” demekte; bu
s�n�flamada edatlarla, eklerle ve di�er unsurlarla sa�lanan ba�lan��lar�n ele
al�nabilece�ini eklemektedir. Noktalama i�aretleriyle birbirlerine ba�lanan ancak
aralar�nda anlam ba�lant�s�n� destekleyen gramatikal unsur bulunmayan cümleleri söz
diziminin konusu olarak görmemektedir (Karahan, 2000: 23).
60
Karahan, “Türkçede Söz Dizimi” adl� kitab�n�n 2004 tarihli 7. bask�s�nda bu
görü�lerine uygun olarak “cümlenin ba�lan�� �ekilleri” ba�l��� alt�nda cümlelerin
ba�lanma �ekillerini dörde ay�rm��t�r. Yaln�z, “Yap� Bak�m�ndan Cümle S�n�fland�rmalar�
Üzerine” adl� makalesinde aralar�nda anlam ba�lant�s�n� destekleyen gramatikal unsur
bulunmayan cümleleri söz diziminin konusu olarak görmedi�i halde bu kitapta bu tür
cümlelere “Anlam �li�kisiyle Ba�lanan Cümleler” ba�l���yla yer vermi�tir. Yazara göre
“anlam paralelizmi, baz� içerik özellikleri, s�ralama, dereceleme…” anlam ili�kisini
sa�lamada yeterli olabilmektedir. Karahan’�n “Cümlenin Ba�lan�� �ekilleri” ba�l���
alt�nda yapt��� s�n�fland�rma �öyledir:
1. Ba�lama edatlar�yla ba�lanan cümleler
2. Ortak cümle ö�eleriyle ba�lanan cümleler
3. Ortak kip/�ah�s ekleriyle ba�lanan cümleler
4. Anlam ili�kisiyle ba�lanan cümleler (Karahan, 2004a: 85-99)
Karahan, kitab�n�n bu bask�s�nda eski bask�lar�ndan farkl� olarak “cümle
tahlilleri” bölümünde cümleleri sadece ö�e yönünden de�erlendirmi�, cümle türlerine yer
vermemi�tir.
4. FARKLI CÜMLE TÜRLER�
Baz� yazarlar�m�z yap�s�na göre farkl� cümle türleri üzerinde durmu�tur.
Ne�e Atabay, Sevgi Özel, Ayfer Çam; Tuncer Gülensoy, Vecihe Hatibo�lu
Mehmet Hengirmen ve Rasim �im�ek yap�s� bak�m�ndan cümle çe�itlerine di�er
yazarlar�m�zdan farkl� olarak “ara cümle”yi de eklemi�lerdir. Onlar genel olarak ara
cümleyi, “birle�ik veya yal�n s�ral� cümlelerde anlam� biraz daha aç�klamak için araya
giren ve ba��ms�z kullan�labilen cümle” �eklinde tarif etmi�lerdir (Atabay, Özel ve Çam,
1981: 105; Gülensoy, 2000: 437; Hatibo�lu, 1972: 152; Hengirmen, 1995: 356; �im�ek,
1987: 318).
Çe�itli gramer kitaplar�nda yüklemin yerine göre cümle türleri aras�nda yer alan
devrik cümleyi Tuncer Gülensoy yap�s�na göre cümle çe�itleri içinde ele alm��t�r
( Gülensoy, 2000: 439).
Gülensoy ve �im�ek kesik cümleleri yap�s�na göre cümleler k�sm�nda ayr� bir
cümle çe�idi olarak ele alm��lard�r (Gülensoy, 2000: 439; �im�ek, 1987: 313 ).
Leyla Karahan, Türk Dili’nde yay�mlanan “Yap� Bak�m�ndan Cümle
S�n�fland�rmalar� Üzerine” adl� makalesinde üç grup halinde sundu�u baz� cümle
61
örnekleri üzerinde yapt��� aç�klamalarla yap� bak�m�ndan cümle s�n�fland�r�lmas�
konusundaki eski görü�lerini de�i�tirmi�tir.
Karahan makalesinde basit cümle ile cümlenin ayn� oldu�unu belirtmekte “Cümle
“tek yarg�” eksenlidir ve yarg� da bir “bitmi�lik” ifade eder. Bu kabule göre cümle ve
basit cümle tan�mlar� örtü�mektedir. Yani “cümle” kavram� “basit cümle” kavram�na
denktir, e�ittir. Cümle kavram� ayn� zamanda “basitlik” niteli�ini de içinde ta��maktad�r.”
demektedir.
S�ral� ve ba�l� cümleleri “cümleler toplulu�u” olarak de�erlendiren yazar,
“Cümle ile cümleler toplulu�u aras�nda yap� bak�m�ndan bir s�n�fland�rma olamaz; çünkü
nicelikleri farkl�d�r” demektedir. Birle�ik cümlenin de varl���n� kabul etmeyen yazar
sadece “cümlenin ba�lan�� �ekilleri”ne dayal� bir s�n�fland�rman�n yap�labilece�ini
söylemektedir. Aralar�nda anlam ba�lant�s�n� destekleyen gramatikal unsur bulunmayan
cümleler toplulu�unu ise söz diziminin konusu olarak görmemektedir (Karahan, 2000:
23). Fakat yazar daha sonra son görü�ünden vazgeçmi� “anlam paralelizmi, baz� içerik
özellikleri, s�ralama, dereceleme…”nin anlam ili�kisini sa�lamada yeterli olabilece�ini
belirtmi�tir. (Karahan, 2004a: 85-99)
I. CÜMLE ÇE��TLER�
�ncelememizde Leyla Karahan’�n yapt��� tasnif (Karahan, 1999) esas al�nm��t�r.
Karahan’dan farkl� olarak yap�lar�na göre cümleler k�sm�na “kesik cümle” ilave
edilmi�tir.
Cümleleri dört ana ba�l�k alt�nda inceleyebiliriz:
1. Yap�s�na göre cümleler (basit cümle, birle�ik cümle, ba�l� cümle, s�ral� cümle,
kesik cümle)
2. Yükleminin türüne göre cümleler (isim cümlesi, fiil cümlesi)
3. Yükleminin yerine göre cümleler (kurall� cümle, devrik cümle)
4. Anlam�na göre cümleler (olumlu cümle, olumsuz cümle,soru cümlesi)
A. YAPILARINA GÖRE CÜMLELER
Metnimizdeki 952 cümleden 633’ü basit cümledir. Bu cümlelerin yap�lar�na göre
cümleler içindeki oran� % 66.49’ dur.
62
1. BAS�T CÜMLELER
a. Basit �sim Cümleleri
Cesareti yoktu. 25
Üç sabaht�r böyle. 26
Mesele yok. 30
Her caninin içinde temiz bir dünya vard�r. 34
Herife tutkundu galiba. 115
Çabalamak, ç�rp�nmak fena. 116
Yirmi ya� heyecan� otuz y�l sonra da farks�z. 179
Sallant�n�n bir ucu tekrar tabiata ve akla dönmek üzeredir. 200
So�uk bir tahlil imkâns�zd�. 259
En çirkin merhamet hedefini �a��rand�r .. 261
O za’f�n kuyusu içinde, dikkati inhisar alt�na alan hayallerin cazibesiyle
k�salt�lm�� bir ruhun, bir an süren büyü aleminde, ba�ka de�erleri hat�rlamas�na
imkân var m�? 263
Zehir doluydu gözleri. 365
Onun gözünde biz yokuz. 366
As�l benim cinlerimi ba��ma ü�ü�türen o domuz k�zd�r. 366
Bütün kap�lar kapal�yd�. 453
Her �ey p�r�l p�r�l. 454
Nerede bunlar?
b. Basit Fiil Cümleleri
Bir ka�� yukar� kalkm��t�. 25
Biliyorum. 29
Mefharet a��r vücuduna lay�k olmayan bir çeviklikle hemen aya�a kalkmak
istedi�i için sandalyeyi devirdi. 32
En �iddetli arzular bana en biçimsiz anlarda ve en münasebetsiz
tahriklerle gelir. 114
Mesele diye kar��m�za ç�kan zorluklar�n ço�unu kendi ruhumuzun içinde
halledebiliriz. 118
Yine bir �eye can�n�z m� s�k�l�yor? 181
�nsan�n varla�ma hamlesinden ebedilik hayali ve ne�esi do�ar. 199
63
Millet, insan, gurur, vicdan, aile, baba sayg�s� ve bana olan ba�l�l���n
birdenbire nas�l yok olmu�tur? 260
Gizliyorsun. 261
Sizleri o kadar yaln�z b�rakmak istemem. 364
Bu evde bir taraf�na inecekti. 366
Ömrüm oldukça unutamam. 367
Evin önüne gelince ba��n� kald�rd�. 452
E�yan�n yerleri hiç de�i�memi�ti. 454
Evin ba�ka bir odas�nda olmas�nlar? 455
2. B�RLE��K CÜMLELER
Metnimizde 17’si �artl� birle�ik, 31’i iç içe birle�ik olmak üzere 48 tane birle�ik
cümle vard�r.
a. �artl� Birle�ik Cümle
Metnimizde 17 adet �artl� birle�ik cümle yer almaktad�r. Bu cümlelerin yap�lar�na
göre cümleler içindeki oran� % 1.79’dur.
En küçük bir endi�e ruhta ç�t ç�karsa dört nala kaçarlar. 25
Bu mesele t�marhanede halledilebilse ben de seninle ç�ld�r�r�m.
Sakin olsayd�n kendine gelirdin. 33
So�ursa bir i�e yaramaz. 116
E�er senin gibi isyan etmiyor, hayk�rm�yorsak, daha güzel yollar gördü-
�ümüz içindir. 119
Bu ��ll�ktan daha mazur bir genelev kar�s�yle Galata meyhanelerinden
birinde kar�� kar��ya otursayd�n, daha az i�renç olurdun. 260
Fakat senin arkada��n altm��l�k bir zamparaya sahte hislerle ba�lanmay�p
da, hatta onu gerçekten sevseydi, Armand Duval ile bu herif aras�ndaki fark�
bize az çok unutturarak müsamaham�za epeyce hak kazanabilirdi. 262
Selmin olsayd� onun yerinde, mü�terek hat�ralar�n mazeretine
tutunabilirdin. 262
Bu his, beni seviyorsan, benim senin içindeki hayalimin bildi�i bir
hakikati benim realitemden gizlemen için bir sebep de�ildir. 263
Bunlardan çekinseydin, gitmezdin ona. 263
Yol yorgunlu�um geçerse düzelece�imi ümit ediyorum. 364
64
Gizlerse hap� yuttu. 366
Art�k istesen de iyi kahve pi�iremezsin sen. 368
On defa pi�irsen yine budur.368
Necile soka�a ç�km��sa, iskarpinlerini bu odada giymedi mi? 454
b. �ç �çe Birle�ik Cümle
Metinde yer alan 31 iç içe birle�ik cümlenin yap�lar�na göre cümleler içindeki
oran� % 3.26’d�r.
Yüksek sesle : — Dün gece uyumad�m, Besim, dedi. 25
— Kime benzeyece�ini evvela ben sana sorabilir miyim? dedi. 27
— Bu bir kromozon muammas�d�r, dedi, üçümüzün de ayn� anan�n ve ayn�
baban�n çocuklar� oldu�umuz muhakkak. 28
— O halde benden, meseleyi on dört dakikada halledecek ve seni bir sene sonra
bir mecliste görüp de “Nas�ls�n�z Selmin Han�m?” diye sorarken sesinin imal� toniyle
sana geçmi�i hat�rlatmaktan çekinecek dost bir tabibi haz�k�n adresini soracaks�n. 30
— Bence de o müsavi, dedi, annem benim en büyük �ans�m�n önüne dikildi. 31
Gözlerinin uciyle ablas�na bakarak, alçak sesle: — �tiraf ediyoruz, dedi. 31
— Söyle diyorum! 32
— Ben sana bir �ey söyleyeyim mi, Besim, dedi, istersen ç�ld�rd���ma hükmet. 34
— Gel, dedi, Simeranya’ya filan kulak asma. 35
“Biraz daha iyiyim” demeni rica ederim. 116
— �imdi a��r a��r kald�r göz kapaklar�n�, dedi, aç gözlerini. 117
— Sen uyu biraz, dedi, çok erken uyand �n, sinirlerin de yoruldu, �imdi
güzel uyursun. 119
— Hah! dedi, Besim Bey, karakola gidiyorum ben. 119
“ Her �ey mümkün” cevab� onu ümide ve deh�ete dü�ürüyor. 180
— Çok müteessirim, dedi. 182
— Bilmiyorum, dedi. 182
Meral yine bir tereddütten sonra, k�saca: — Ak�ama do�ru, dedi. 183
O kadar tembih ettim ona ben, eve erken gel diye. 365
— Hiç bir �ey bilmiyorum, vallahi, küçük bey … dedi. 366
— Ne zamandan beri bu? diye sordu. 377
�eytan gebert �u kahpeyi diyor. 367
65
Ev bir kere ç��r�ndan ç�kt�, diyorum sana.368
3. BA�LI CÜMLELER
Metnimizde 16’s� “ki” ba�lac�, 69’u di�er ba�laçlarla kurulmu� 85 ba�l� cümle
yer almaktad�r. Ba�l� cümlelerin yap�lar�na göre cümleler içindeki oran� % 8.93’ tür.
a. Ki’ li Ba�l� Cümleler
�nan ki böyle bir �ey imkâns�z de�ildir. 28
Bana mahsus, çok orijinal bir �erefle seni temin ederim ki, abla, ni�anl�siyle
de�il. 33
Parmaklar�nda öyle bir kin vard� ki, elleri han�m�n�n bo�az�na kadar
ç�ksa onu bo�abilirdi. 115
Çaresizlik ve tehlike anlar� vard�r ki, o zaman ç�rp�nmaya ve hayk�rmaya
gelmez. 117
Kabul et ki aç adam - Selmin maceras� do�rudur.
Dü�ün ki yaln�z da de�ilsin. 118
Ne yaman heriftir ki, ona Selmin’i ve aç adam�, bana da istakozu ve
Alemda��’n�n tereya��n� unutturup ikimizi de a�lat�r! 119
�nce yüzünde, gözlerinin alt�ndan yanaklar�na do�ru inen bir gölge vard� ki,
dün geceyi uykusuz ve buhranl� geçirdi�i zann�n� veriyordu. 181
Birincisi diyalektik, veyahut onun tabiriyle “lastikli dü�ünce” veya ruh
hareketidir ki, bir uçtan ötekine ve ötekinden yine berikine gitmektedir. 198
Bunlardan ba�ka üçüncü bir hal daha vard�r ki, orada ne diyalektik
harekete, ne de z�tlar�n ayn� zamanda mevcut olu�una rastlan�r. 198
Söyleme�e hacet yok ki, bu bir ruh hamlesi ve hareket halinde bir
ebedilik prensibidir. 199
Söyleme�e hacet yok ki, �iir tarafiyle bu bir geçicilik melankolisi, hayat
tarafiyle bir uzviyet hamlesi ve hareket halinde bir fanilik prensibidir. 200
Tabiidir ki imkân yoktur. 364
b. “Ve” Ba�lac�yla Kurulan Cümleler
Metnimizde en fazla kullan�lan ba�laç oldu�u için “ve” ba�lac� ayr� bir ba�l�k
alt�nda ele al�nm��t�r. Bu ba�laçla kurulan ba�l� cümlelerin say�s� 52’dir.
Sabahlar� midesi bulan�yor ve ba�� dönüyor. 26
66
Besim buna dikkat etti ve sustu. 27
Herkes bunu biliyor ve herkes senin gibi dü�ünmüyor. 27
Besim durdu ve ba��n� sallad�. 30
Arkaya do�ru sendeledi ve bir dü�me tehlikesi geçirdi. 32
Batar insan ve bo�ulur. 117
Yakla�t� ve Samim'in bak��lar�ndan kaçan gözleri, masa ile kanepe aras�nda,
ince vücudunun kolayca geçebilece�i bo�luk üstünde lüzumundan çok fazla
durdu. 181
�nsan mümkün olmayan �eyi istemek için kendini yormaz ve
para1amaz. 199
�ahsiyetimiz orada bütünle�ir ve tam dolgunlu�u içinde z�tl�klar�
kar��lar. 263
Salona döndü ve bekledi . 368
Samim hep sorard� ve birbirine benzemeyen bu kokudan daha
anla��lmaz cevaplar al�rd�. 455
c. Di�er Ba�laçlarla Kurulan Cümleler
Hiç olmazsa onun baz� gev�ek ve m�zm�z hassasiyet anlar� var da, içindeki trajedi
barutunu lakrimal bezelerinde �slat�yor. 28
Selmin çatal�n� zeytine soktu, fakat elinden b�rakt�. 30
Bu evde bir �ey dönüyor fakat anlayaca��m ben. 32
Bir k�z�n daha olsayd� da sana gösterseydim... 35
Eski usuldür ama ben faydas�n� kendi üzerimde çok görmü�ümdür. 116
Ablam�n ilaçs�z uyuyaca�� muhakkakt�, fakat Hasibe’nin k�zartt���
ekmeklerin so�umad��� muhakkak de�ildi. 119
Söyleyiniz de izah edeyim. 183
�nsan bu s�k�nt�ya en büyük felaketlere kar�� mücadeleyi tercih edebilir,
çünkü bu çarp��ma insanda varla�ma hamlesini k�rbaç1ar ve onu yokla�ma
hamlesinin korkunç sezgisi içinde bunalmaktan kurtar�r. 199
�nsan�n yokla�ma hamlesinden do�an fanilik duygusu ya Pierre Loti veya
ondan ilham alan Yahya Kemal gibi �airlerde bir geçicilik hüznü uyand �r�r,
yahut da orta adamda “Bugün var�z, yar�n yok”, “Bir günün beyli�i beyliktir”
67
tarz�nda hedonist, keyif ve kazanç temayüllerini azd�ran bir ya�ama telakkisi
içinde “Vur patlas�n, çal aynas�n” ahlak� vücuda getirir. 200
O anlar�m�z�n içinde var�z veyahut yokuz. 263
Ya bavulunu bir arkada��n�n evinde haz�rl�yor, yahut da sat�yor
elbiselerini. 367
K�z karde�imle uyu�am�yorum da sana aç�yorum kalbimi. 367
4. SIRALI CÜMLELER
Metnimizde basit cümlelerden sonra en fazla s�ral� cümleler kullan�lm��t�r. 952
cümlenin 96’s� s�ral� cümledir. Bu cümlelerin yap�lar�na göre cümleler içindeki oran� %
10.08’dir.
Seninde uykular�n öyledir, bilirim. 25
Besim, rica ederim, Selmin benim k�z�m, senin ablan�n k�z�. 26
Fakat burada herkes, meseleyi tulumba tatl�s�yle sade kahve aras�nda konu�ur,
bebe�in sar���n m�, esmer mi olaca��n� ve kime benzeyece�ini sorarlar, geçer gider. 27
�yi ke�fettin: Bana benzeyecek. 27
Söyleyemem, day�, mazur gör. 30
Ara�t�r�r�z, anlar�z onu da. 34
Masaj bittikten sonra avucunu ablam�n aln�na koydu, durdu.116
Ne yaman heriftir �u a�abeyim, ne büyücüdür! 119
Bilmiyorum, bir �ey mi duydunuz? 182
Ayaklar�m kendili�inden gitti, sürüklendi. 262
Sürüklenirsek hiçiz, dayan�rsak var�z. 263
Turgut onlar� görmü�, onlar görmemi�ler. 365
K�z üç be� laf etti, ok gibi ci�erime i�ledi. 367
Gök hafif bulutlu, hava kuru ve rüzgars�zd�. 451
Bahçe yine bu bahçe, ev yine bu evdi. 452
Geriye döndü, merdiven ba��na gelerek daha yüksek sesle ba��rd�. 453
5. KES�K CÜMLELER
Metnimizde kesik cümleler önemli bir yer tutmaktad�r. Kesik cümle % 9.35 ile
en çok kullan�lan üçüncü cümle türüdür. Metinde 89 adet kesik cümle yer almaktad�r.
Hele Selmin’in, Selmin’in... 26
68
Seninle hiç bir... 29
Bir ayak sesi. 29
Casusluk çirkin bir �ey ama... 34
F�rsat bulam�yorsun da ondan. 35
Yava� ayol! 115
Bulutsuz, masmavi, sakin ... bulutsuz masmavi, sakin. 117
Sana bir misal daha. 118
Yine arzuyu f�rçalayan ve gururu buru�turan bir sab�rs�zl�k. 179
Camda uzayan ve geni�leyen gölgenin, tam ona benzemek üzere iken,
anla��lmaz hangi bulan�k çizgi ve k�m�ldan�� farkiyle ondan ayr�lmas�n�n verdi�i
hayal k�r�kl���. 179
Birbirinin üstünden kalk�p giden s�k�nt� anlar�n�n bazan tükenmezlik ihti-
malini dü�ündüren sonsuzluk vehmi ve deh�eti. 179
Geç kald���m için mi? 181
Saat kaçta? 183
Gündüzkü sahnelerden, ve daha evvelkilerden hat�ralar. 259
Ba�ka ... 262
Benim Parise kar�� za’f�m. 262
Bilmem ki... 367
Üç .. üç günden beri ... 367
�urada, �u çimlerin üstünde, önünde küçük bebek arabasiyle duran ve
pencerelere bak�p “Rina ... Rina ...” diye ba��rarak dad�s�n� ça��ran be� ya��ndaki
Meral'in sesi. 452
Nas�l, bu kad�n, nas�l, yirmi... 454
Tuvalet masas�n�n önünde, nefesini kesecek bir dikkatle duda��n�
boyayan Necile’nin aynan�n içinden ona bir an �uh, süzgün ve �eytani bir yan
gözle bak���; gardrobun önünde parmaklar�n�n ucuyle alt duda��n� hafifçe
tutarak elbise be�enmek için geçirdi�i bir tereddüt an�; ayakta, bir yumru�unu
avucunun içine alarak ve dirseklerini vücuduna yap��t�rarak, ba�� önde, bir
çare ara�t�rmas�; �u koltukta ç�r�lç�plak ve ayak ayak üstüne atarak oturup
sigara içi�leri (bütün vücudunda, bilhassa dizlerinde ayaklar�n�n ba� par-
ma��na kadar çizgilerindeki zarafet); �urada bir kahkaha; yata��n�n yan�nda
bir k�vr�l��; pencerenin önünde gev�ek ve dalg�n bir duru�; o zamanki ipek
69
çoraplar�n üzerindeki bagetin manas � için aralar�nda geçen ve saatler süren
garip bir münaka�a; yataktan atlarken kalças�n�n bir parlay���; �u kanapede
yanyana oturup birbirlerine yaslanarak kitap okuduklar� anlar ... 455
B. YÜKLEM�N�N TÜRÜNE GÖRE CÜMLELER
1. �S�M CÜMLELER�
“Yaln�z�z”dan seçti�imiz 40 sayfadaki 633’ü basit, 48’i birle�ik, toplam 681
cümlenin 183 tanesi isim cümlesidir. �sim cümlelerinin yükleminin türüne göre cümleler
içindeki oran� % 26.87’dir.
a. Yüklemi Tek �sim + Ek-Fiil �eklinde Olanlar
Tav�an gibi korkak uykular vard�r. 26
Benim ba�ka bir üzüntüm daha var. 28
Yüzü ve göz kapaklar� da hareketsizdi. 32
Her caninin içinde temiz bir dünya vard�r.35
Meral'de yine sabit bak�� cesareti yoktu. 182
So�uk bir tahlil imkâns�zd�. 259
Onun gözünde biz yokuz. 366
Samim de hakl�d�r. 367
Bütün pencereler karanl�kt�. 452
b. Yüklemi Kelime Grubu + Ek-Fiil �eklinde Olanlar
Ben de evin içindeyim. 29
Sessizlik onun sihir ve telkin �artlar�ndan biriydi . 116
Menfi, miskin, aciz bir tevekkül de�ildir bu. 118
Her hazz�n kedere ve her kederin hazza gidi�i veya iradi ile gayri iradi
aras�nda gidi� geli� böyle bir iç diyalektik hareketinin neticesidir. 198
En çirkin merhamet hedefini �a��rand�r . 261
As�l benim cinlerimi ba��ma ü�ü�türen o domuz k�zd�r. 366
Her �ey p�r�l p�r�l. 454
2. F��L CÜMLELER�
Metnimizdeki 681 cümleden 498’i fiil cümlesidir. Bu cümlelerin yükleminin
türüne göre cümleler içindeki oran� %73.13’tür.
70
a. Yüklemi Basit Kipli Olan Fiil Cümleleri
Yoksa ç�ld�raca��m. 25
Daha sonra devam etti. 27
A�abeyimin halini be�enmiyorum. 28
Mefharet yakla�t�. 31
�imdi, �imdi, odas�na gidelim. 34
Hiç s�kma kendini. 117
Bir �eyler biliyor musun? 366
Son basamaklar� a��r a��r ç�kt�. 453
b. Yüklemi Birle�ik Kipli Olan Fiil Cümleleri
Besim’in fikirlerini bilirdi. 26
Dudaklar�n�n etraf� kabarm��t�. 27
Dün gece ç�ld�racakt�m. 29
Selmin k�m�ldanm�yordu. 32
Kad�n Selmin’in dokuz ay on gün bu kar�nda oturdu�unu mu
dü�ünmü�tü ? 115
�ngiliz Sefarethanesinin önünden kar��ya geçiyorduk onunla. 183
Az daha selam vermeden geçecekti. 365
Pencerelere bakard�. 454
C. YÜKLEM�N�N YER�NE GÖRE CÜMLELER
Metnimizdeki 681 cümleden 600’ü kurall�, 81’i devrik cümledir. Yükleminin
yerine göre cümleler içinde kurall� cümlelerin oran� % 88.11, devrik cümlelerin oran� %
11.89’dur.
1. KURALLI CÜMLELER
Besim, konu�urken dü�ünmeyi sevmeyen adamlar�n sür’atiyle cevap verdi. 26
Benim ba�ka bir üzüntüm daha var. 28
Hem de sizin gibi her ku�u bayku� sanan kabus tiryakileri aras�nday�m. 29
Mermerle�mi� bir f�rt�na gibi kar��m�za dikildin. 34
Kad�nca��z�n yüzünde f�rt�nalar vard�. 115
71
Cins hayvan, binicinin sinirlenmesini, ç�rp�nmas�n�, onu mahmuzlamas�n�
affetmez. 118
Ablam�n ona çevrilen hayran ve minnettar gözlerinde iri ya�lar vard�. 119
Meral daha cesaretsiz bir sesle sordu. 182
�nsan�n varla�ma hamlesinden ebedilik hayali ve ne�esi do�ar. 199
Ya�ad���m�z ça� bu ruh hali içindedir. 200
Burada “benim” fikirlerim yok. 263
Bu evde bir taraf�na inecekti. 365
Son basamaklar� a��r a��r ç�kt�. 453
Evin ba�ka bir odas�nda olmas�nlar? 455
2. DEVR�K CÜMLELER
Dört aydan beri ni�anl�s�ndan ayr� bu k�z. 27
Samim’den daha trajik mahluksun sen. 28
Bir �eyler yaz�yor geceleri. 34
Dü�ün bunu. 117
Bugün hiç konu�mayacak m�s�n�z benimle? 183
Selmin de alt üst etti asab�m�. 365
Anam rahibe gibi çekilmi� bir kö�eye 366
Her i�i ters bu evin. 367
Çünkü t�ls�m� bozuldu bu evde her �eyin. 368
Gel buraya. 368
Nereden s�z�yordu bu? 454
Vücudu da biraz böyle kokard� onun. 455
Nerede bunlar? 455
Ç. ANLAMINA GÖRE CÜMLELER
Metnimizdeki 681 cümlenin 510’u olumlu cümle, 104’ü olumsuz cümle, 67’si
soru cümlesidir. Anlam�na göre cümleler içinde olumlu cümlelerin oran� % 74.89,
olumsuz cümlelerin oran�% 15.27, soru cümlelerinin oran�% 9.84’tür.
1. OLUMLU CÜMLELER
Yalan�n k�st��� bir sesle ilave etti . 28
Ben bu evin havas�nda bir a��rl�k duyuyorum, Besim. 29
72
Besim onu tutmak için aya�a kalkm��t�. 32
Nizam� alem hakk� için sessiz bir cemiyeti bu gürültüye tercih ederim. 35
En �iddetli arzular bana en biçimsiz anlarda ve en münasebetsiz
tahriklerle gelir. 114
Bu bir masajdan ziyade cinayet staj�na benziyordu.115
Kaderin aksilikleri kar��s�nda da intibaktan hakimiyete giden sab�r
köprüsü üzerinde sakin olmal�s �n. 118
�ki ay içinde en büyük farklardan biri de bu. 181
Samim bir daha sordu. 183
Ortaça� boyunca insan dü�üncesi yine tek ayak üstünde görünür. 200
Her �eyini kaybetmi�. 261
Yenge han�m ona iyi bakar. 364
Yahu ben utanmas�n� bilirim be. 367
Ferhat ba��rd�. 368
Evin önüne gelince ba��n� kald�rd�. 452
Belki a�a��da telefonun bulundu�u arka odada oturuyorlar. 455
2. OLUMSUZ CÜMLELER
a. Olumsuz �sim Cümleleri
�sim cümleleri “yok, de�il” kelimeleri ve “-sIz/-sUz” eki ile olumsuz
yap�lmaktad�r.
Cesareti yoktu. 25
Ciddi konu�ulacak bir mesele de�il. 26
�imdilik insan� bundan ba�ka bu eve ba�layan lezzet yok. 29
Yüzü ve göz kapaklar� da hareketsizdi. 32
Yirmi ya� heyecan� otuz y�l sonra da farks�z. 179
Meral'de yine sabit bak�� cesareti yoktu. 182
So�uk bir tahlil imkâns�zd�. 259
Çünkü saman çöpü de�iliz. 263
Orada da kimseler yoktu. 453
73
b. Olumsuz Fiil Cümleleri
Fiil cümleleri “–mA” olusuzluk eki ve “ ne …. ne… ” ba�lac� ile olumsuz
yap�lmaktad�r. Metnimizde birkaç tane biçimce olumlu, anlamca olumsuz cümle yer
almaktad�r.
Karde�i küçük ve yuvarlak bir francala diliminin üstünde saat cam� takar gibi
dikkatle yerle�tirdi�i jambona tereya��n� sürerken hiçbir meseleyi ciddi konu�mazd�. 25
Dün gece hiç uyumad�m. 25
Kimseden �üphe etmiyorum. 28
Bahtiyar zat�n ad�n� sorma. 34
Hemen odadan ç�kmaya cesaret edemedim. 116
Bu sual cevaps�z b�rak�lamazd�. 182
Bunlardan ba�ka üçüncü bir hal daha vard�r ki, orada ne diyalektik
harekete, ne de z�tlar�n ayn� zamanda mevcut olu�una rastlan�r. 198
A��r bir söz söylemedi. 367
Fakat Meral’in sesinden kurtulamad�. 452
E�yan�n yerleri hiç de�i�memi�ti. 454
3. SORU CÜMLELER�
a. Soru Ekiyle Kurulan Soru Cümleleri
Dikkat etmedin mi? 26
Söylemiyor de�il mi kimden oldu�unu? 34
Senin ahlak�n var m�, Besim? 35
Yine bir �eye can�n�z m� s�k�l�yor? 181
Kimseyi görmediniz mi? 183
Senin böyle sürükleni�lerin yok mudur, Samim? 263
Paris’e mi kaçacak? 365
Gelmeyecekler mi? 455
b. Soru Kelimeleriyle Kurulan Soru Cümleleri
Selmin’in bunlar� istedi�i gibi çal��t�rmas�n� niçin tabii bulmuyorsun ? 26
Seni böyle solduran mesele nedir? 30
Tahmin etti�imizi ne biliyorsun? 30
Kim öyle ise? 34
74
O o�landan sonra kiminle tan��t�? 34
Ne diyor? 34
Ben sana Ayd�n için ne dedim? 118
Neniz var? 182
Hay�r, saat kaçta baytara gittiniz? 183
Hangi ihtiyaç, hangi zaruret, hangi zaptedilmez arzu, hangi his ve kader
birli�i seni bu son basama�a itti? 259
Millet, insan, gurur, vicdan, aile, baba sayg�s� ve bana olan ba�l�l���n
birdenbire nas�l yok olmu�tur? 260
Hele niçin bana yalan söyledin? 263
Neden onun hasta annesine, bir ucundan ahengini bozdu�u bütün bir ce-
miyete ve �imdi onun günah�nda hiç bir taksirleri olmad ��� halde �st�rap
duyanlara ac�m�yorsun? 261
Bu hayal onlara nas�l bask�n ç�kabiliyor? 262
Ne biliyorsun hemen gelece�ini? 365
Ben neyim be? 367
Beklemekten ba�ka ne yapabilirdi? 453
Nereden s�z�yordu bu? 454
II. CÜMLEN�N UNSURLARI
A. YÜKLEM
1. Fiil Cümlelerinde Yüklem
Yüklemi fiil olan cümlelerde basit veya birle�ik kipli bir çekimli fiil veya bir
birle�ik fiilin yine basit ya da birle�ik kipli �ekli yer almaktad�r. Birle�ik fiil özelli�i
gösteren yüklemler isim+yard�mc� fiil, fiil+yard�mc� fiil kurulu�undad�r. Anlamca
kayna�m�� birle�ik fiiller de yüklem olarak kullan�lmaktad�r. Metnimizde genellikle
görülen geçmi� zaman kipi kullan�lmakla birlikte �ah�slar�n konu�malar�nda hemen
hemen her kip görülmektedir.
a. Basit Kipli Fiillerin Yüklem Olmas�
Yoksa ç�ld�raca��m. 25
A�abeyimin halini be�enmiyorum. 28
Mefharet yakla�t�. 31
75
�imdi, �imdi, odas�na gidelim. 34
Hiç s�kma kendini. 117
Bir �eyler biliyor musun? 366
Son basamaklar� a��r a��r ç�kt�. 453
b. Birle�ik Kipli Fiillerin Yüklem Olmas�
Besim’in fikirlerini bilirdi. 26
Dudaklar�n�n etraf� kabarm��t�. 27
Dün gece ç�ld�racakt�m. 29
Selmin k�m�ldanm�yordu. 32
�ngiliz Sefarethanesinin önünden kar��ya geçiyorduk onunla. 183
Az daha selam vermeden geçecekti. 365
Pencerelere bakard�. 454
c. �sim + Yard�mc� Fiil Kurulu�undaki Birle�ik Fiillerin Yüklem Olmas�
Besim, rica ederim. 26
�yi ke�fettin. 27
Eet, et, benden de �üphe et. 28
Kime a��k, onu merak ediyorsun. 29
Söyleyemem, day�, mazur gör. 31
Kad�n�n öfkesi tecessüsüne bir anda teslim oldu. 33
Tela� etme. 34
Sonra ablam�n bacaklar�n� ve dizlerini o�maya ba�lad�. 115
Mesele diye kar��m�za ç�kan zorluklar�n ço�unu kendi ruhumuzun içinde
halledebiliriz. 117
Cins hayvan, binicinin sinirlenmesini, ç�rp�nmas�n�, onu mahmuzlamas�n�
affetmez. 118
Söyleyiniz de izah edeyim. 183
�lahiyatç� görü� hakimdir ve ilim yine bir din karakteri alma�a
ba�lar. 200
Millet, insan, gurur, vicdan, aile, baba sayg�s� ve bana olan ba�l�l���n
birdenbire nas�l yok olmu�tur? 260
Sinirli ad�mlarla dola�ma�a ba�lad�. 365
76
ç. Fiil + Yard�mc� Fiil Kurulu�undaki Birle�ik Fiillerin Yüklem Olmas�
1923’ ün ortas�na kadar do�anlar bu emniyetle konu�abilirler. 28
Söyleyemem, day�, mazur gör. 30
Selmin omuzlar�n� kald�r�p indirdi. 31
Gizleyemezsin benden. 32
�ki dakika bile konu�amad�k. 34
Bu temizlik hasretinin s�rr�n� �imdi bir yaz�hanenin gözünde bulabiliriz. 35
Gelmeyebilir mi? 180
Haf�zas�n�n karmakar���k noktalar�nda ���klar yan�p sönüyordu. 259
�imdi, bir taksiye atlay�p on dakika sonra oraya gidebilir ve bunlar�
söyleyebilirdi. 260
d. Anlamca Kayna�m�� Birle�ik Fiillerin Yüklem Olmas�
Yutkunurken, bu ilahi lezzet an�n�n safiyetini hiçbir dü�ünce ile buland�rma�a raz�
olmad���n� anlatmak için de ka�lar�n� çatt�. 25
Bir Orta Anadolu köyünde herkes k�zca��z�n ba��na bela kesilir. 27
Aç adam�n Selminle maceras�, ablam kadar onu da ç�lg�na
döndürmü�tü. 115
Her �ey mümkün" cevab� onu ümide ve deh�ete dü�ürüyor. 180
Göz göze geldiler. 182
Dün gelmedi�ime can�n�z s�k�ld�, anl�yorum. 183
Selmin de alt üst etti asab�m�. 365
Samim de on gündür Meralle kesmi� selam� sabah�.365
Kulaklar�m�n dibine kadar k�zard�m. 365
Bu evde bir taraf�na inecekti. 366
Yerin dibine geçtim bugün Selmin’in önünde. 367
Kulak verdi. 368
2. �sim Cümlelerinde Yüklem
�sim cümlelerin yüklemi tek kelimeden olu�abildi�i gibi kelime grubu �eklinde de
olabilmektedir. Yüklemi tek kelimeden olu�an cümlelerde yüklem genellikle bildirme eki
77
almakta; fakat zaman zaman 3. �ah�s bildirme eki kullan�lmamaktad�r. Yüklemi tek
kelimeden olu�an cümlelerde “var” ve “yok” kelimelerinin çok kullan�ld���
görülmektedir. Pek çok kelime grubu cümlede yüklem olarak görev yapabilmektedir.
a. Yüklemi Tek Kelime Olan �sim Cümleleri
Tav�an gibi korkak uykular vard�r. 26
Benim ba�ka bir üzüntüm daha var. 28
Yüzü ve göz kapaklar� da hareketsizdi. 32
Meral’de yine sabit bak�� cesareti yoktu. 182
So�uk bir tahlil imkâns�zd�. 259
Onun gözünde biz yokuz. 366
Bütün pencereler karanl�kt�. 452
b. Yüklemi Kelime Grubu Olan �sim Cümleleri
ba. S�fat Tamlamas�n�n Yüklem Olmas�
Samim’den daha trajik mahluksun sen. 28
Bir hizmetçi için bu bile hat�r� say�l�r bir hürriyettir. 115
Bu musibet hastal���n panez ... panzam ... pan ... panzehiri s�k�
perhiz. 364
As�l benim cinlerimi ba��ma ü�ü�türen o domuz k�zd�r. 366
Bu da ayr� mesele. 367
Bahçe yine bu bahçe, ev yine bu evdi. 452
bb. Tekrar Grubunun Yüklem Olarak Kullan�lmas�
Her �ey p�r�l p�r�l. 454
bc. Ba�lama Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�
Yine salon tenha ve karanl�k.179
Gök hafif bulutlu, hava kuru ve rüzgars�zd�. 451
bç. �sim Tamlamas�n�n Yüklem Olarak Görev Yapmas�
Selmin benim k�z�m, senin ablan�n k�z�. 26
Ben de evin içindeyim. 29
78
Sessizlik onun sihir ve telkin �artlar�ndan biriydi . 116
�syan�n tekni�idir.118
Kendi fani ve geçici benli�inin üstüne s�çramak, kendi kendini a�mak için
yapt��� bütün fedakarl�klar (her türlü a�k ve kahramanl�k), varla�ma hamlesinin
devam�d�r. 199
bd. Say� Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�
Bir hafta evvel ablas�n�n tansiyonu yirmi birdi. 27
be. Edat Grubunun Yüklem Olmas�
E�er senin gibi isyan etmiyor, hayk �rm�yorsak, daha güzel yollar
gördü�ümüz içindir. 119
Fakat bu z�tl�k birbirlerine göredir: Rölatif’tir. 199
Ne zamandan beri bu? 367
bf. �sim-Fiil Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�
Marifet o anlar� geçirmektir. 117
bg. S�fat-Fiil Grubunun Yüklem Olarak Görev Yapmas�
En çirkin merhamet hedefini �a��rand�r. 261
B.ÖZNE
1. Öznesi Tek Kelime Olan Cümleler
Besim, konu�urken dü�ünmeyi sevmeyen adamlar�n sür’atiyle cevap verdi. 26
Ben de evin içindeyim. 29
Sessizlik onun sihir ve telkin �artlar�ndan biriydi. 116
Fakat heyecan devam etmektedir. 179
Meral daha cesaretsiz bir sesle sordu.182
Selmin de alt üst etti asab�m�. 365
Anam rahibe gibi çekilmi� bir kö�eye 366
Samim de hakl�d�r. 367
Gök hafif bulutlu, hava kuru ve rüzgars�zd�. 451
Nerede bunlar? 455
79
2. Kelime Gruplar�ndan Olu�an Özneler
Metnimizde ba�lama grubu, s�fat tamlamas�, isim tamlamas�, isim-fiil grubu ve
s�fat-fiil grubu cümlede özne olarak görev yapabilmektedir.
a. Ba�lama Grubunun Özne Olarak Görev Yapmas�
Yüzü ve göz kapaklar� da hareketsizdi. 32
Odas�na götürüp onu yata��na yat�rmak ve s�cak su haz�rlan�ncaya kadar
sinirlerini yat��t�rmak için, Odas�na götürüp onu yata��na yat�rmak ve s�cak su
haz�rlan�ncaya kadar sinirlerini yat��t�rmak için, a�abeyim ve ben epey zahmet
çektik.115
Ç�rp�nmak ve çabalamak batmakt�r. 117
Pasiflik ve aktiflik birer cepheleriyle ayn� �eydirler. 198
A�abeyim ve yenge aylardan bahsediyorlar. 364
b. S�fat Tamlamas�n�n Özne Olarak Görev Yapmas�
Tav�an gibi korkak uykular vard�r. 25
�ki eliyle bo�lu�u iten Mefharet ba��rd�. 33
Cins hayvan, binicinin sinirlenmesini, ç�rp�nmas�n�, onu mahmuzlamas�n�
affetmez. 118
�nce yüzünde, gözlerinin alt�ndan yanaklar�na do�ru inen bir gölge
vard�. 181
So�uk bir tahlil imkâns�zd�. 259
Bütün pencereler karanl�kt�. 452
c. �sim Tamlamas�n�n Özne Olarak Görev Yapmas�
Selmin’in yüzü solgundu. 29
Sen ne dersen de, benim �üphem devam ediyor. 34
“Her �ey mümkün” cevab� onu ümide ve deh�ete dü�ürüyor. 180
�nsan�n tabiat üzerindeki dikkati azalm�� ve dü�üncesinin yere (maddeye)
basan aya�� k�salm��t�r. 200
Samim’in hayali bir anda onlar�n oturduklar� yere gitti. 259
Feriha senin yak�n bir arkada��n da de�il. 262
Renginaz’�n oda kap�s� da aç�kt�. 452
80
ç. �sim-Fiil Grubunun Özne Olarak Görev Yapmas�
Oraya ka� kendi kendinden nefret ifade eder. 35
Kadere teslim olmak laz�md�r o anlarda. 118
Ba�ka temayüller aramak laz�md�. 262
d. S�fat-Fiil Grubunun Özne Olarak Görev Yapmas�
1923’ ün ortas�na kadar do�anlar bu emniyetle konu�abilirler. 28
As�l benim cinlerimi ba��ma ü�ü�türen o domuz k�zd�r. 366
C. NESNE
Nesneyi belirtisiz nesne ve belirtili nesne olarak ikiye ay�r�p bu nesne türlerine
metinden örnekler verdik. Metnimizde ba�lama grubu, isim tamlamas�, s�fat tamlamas�
ve isim-fiil grubunun nesne olarak görev yapt���n� tespit ettik.
1. Nesne Türleri
a. Belirtisiz Nesne
Bir �eyler yaz�yor geceleri. 34
Simeranya ka�ifinin yaz�hanesine anahtar uydurmakta benim ahlak�ma ayk�r� hiç
bir nokta göremiyorum. 35
Çok müteessirim, dedi. 182
Yak�nlarda uzun fas�lalarla damlayan bir su ��r�lt�s�ndan ba�ka bir �ey
duymuyordu. 453
b. Belirtili nesne
Selmin’ in bunlar� istedi�i gibi çal��t�rmas�n� niçin tabii bulmuyorsun? 26
Zavall�y� babas�na bile vurdururlar. 27
Bahtiyar zat�n ad�n� da söyler misin? 30
Ne kadar rahat ya�ad���m� görüyorsun. 35
Kollar�n�, bacaklar�n� tamamiyle rahat b�rak. 117
Üstündekini yere vurur. 118
Necile’ nin yatt��� odadan çam dallar�na vuran ����� arard�.452
81
2. Kelime Gruplar�ndan Olu�an Nesneler
a. Ba�lama Grubunun Nesne Olarak Görev Yapmas�
Fakat burada herkes, meseleyi tulumba tatl�siyle sade kahve aras�nda konu�ur,
bebe�in sar���n m�, esmer mi olaca��n� ve kime benzeyece�ini sorarlar, geçer gider. 27
Samim’den cevap alamay�nca, onu bu kadar susturan meselenin burada on
dakika kadar beklemesinden ibaret olmad���n� anlad��� halde, konu�maya
mecbur etmek için, yolda Feriha’n�n annesine rastlad���n� ve lafa tutuldu�unu
söyledi. 182
b. S�fat Tamlamas�n�n Nesne Olarak Görev Yapmas�
Bir pençe gibi uzatt��� elindeki öfke, yakalad��� sandalyeyi tak�rdatarak çekti. 31
A�abeyim bu cümleyi ablama birkaç kere alçak sesle söyletti. 115
Alt taraf�n� okuyal�m. 364
A��r bir söz söylemedi. 367
Necile’nin yatt��� odadan çam dallar�na vuran ����� arard�.452
Son basamaklar� a��r a��r ç�kt�. 453
c. �sim Tamlamas�n�n Nesne Olarak Görev Yapmas�
Besim’ in fikirlerini bilirdi. 26
A�abeyimin halini be�enmiyorum.28
Hiç bir hayk�r�� Selmin’ in tarihini de�i�tiremez. 118
Samim bunun korkudan ihtiyata ve dirayete do�ru bir geçi� i�areti
oldu�unu bilirdi.181
Geni� kanapenin üstündeki battaniye, orada -herhalde Renginaz
olacak- birinin uzand���n� gösteriyor. 454
ç. �sim-Fiil Grubunun Nesne Olarak Görev Yapmas�
Karde�i dilimi �s�rmadan evvel, ona gözünün kuyru�iyle f�rlatt��� bir bak��la,
e�er büyük bir mesele açacaksa, fena bir an seçti�ini hat�rlatmak istedi, sonra dilimi
�s�rd�. 25
Sizleri o kadar yaln�z b�rakmak istemem.
82
Ç. YER TAMLAYICISI
Yer tamlay�c�s� olan cümle unsurlar� da ya tek kelimeden ya da kelime grubundan
olu�makt�r. Metnimizde çe�itli kelime gruplar� yer tamlay�c�s� olarak görev yapmaktad�r.
1. Yer Tamlay�c�s� Tek Kelime Olan Cümleler
Yüzünde hâlâ kan ve �i�kinlik vard�. 31
Kad�n k�z�na hayk�rd�. 32
A�abeyim karyolaya yakla��yordu. 115
A�abeyim ve yenge aylardan bahsediyorlar. 364
Mektuba, Selmin’e, Meral’e, sana, ona, buna, kahveye, kendime, kadere,
her �eye, kainata sinirleniyorum. 366
Bahçeye girdi. 451
�çeriden ayd�nl�k geliyordu. 452
Odada hiç bir kar���kl�k yok. 455
2. Kelime Gruplar�ndan Olu�an Yer Tamlay�c�lar�
a. Ba�lama Grubunun Dolayl� Tümleç Olarak Görev Yapmas�
Bunlardan ba�ka üçüncü bir hal daha vard�r ki, orada ne diyalektik
harekete, ne de z�tlar�n ayn� zamanda mevcut olu�una rastlan�r.198
�nsandaki varla�ma hamlesi, ölüm korkusu ve nefretiyle birlikte ebedilik
özleyi�ini vücuda getirir; yokla�ma hamlesi ihtiyarl��a ve ölüme götürür.198
Yerde ve karyolan�n alt�nda terlikler yok. 454
b. S�fat Tamlamas�n�n Yer Tamlay�c�s� Olarak Görev Yapmas�
�stanbul’da, hele bu züppe köyde herkes büyük bir mesele de�ildir. 27
Bundan sonra onu hiç bir i�ime, hiç bir zevkime kar��t�rmam. 31
Oturdu�um koltukta, ablamla beraber ben de gözlerimi kapad�m. 115
Hay�r, öteki salona geçiyorlar. 180
K�vr�k ve uzun kirpiklerinde belli belirsiz ç�rp�n��lar vard�. 182
Bahçe kap�s�n�n önünde indi, yüzünü demir parmakl��a yakla�t�rd� ve
içeriye bakt�.451
c. �sim Tamlamas�n�n Yer Tamlay�c�s� Olarak Görev Yapmas�
�nsan vücudunda lüzumsuz bir organ yoktur. 26
83
Duvar saatine bakt� ve aya�a kalkt�. 34
Ablam�n üstüne biraz e�ildi 116
Mesele diye kar��m�za ç�kan zorluklar�n ço�unu kendi ruhumuzun içinde
halledebiliriz.118
�ngiliz Sefarethanesinin önünden kar��ya geçiyorduk onunla. 183
Haf�zas�n�n karmakar���k noktalar�nda ���klar yan�p sönüyordu. 259
Yaz� titrek, “g” nin üstünde aksan yok. 364
Cevap alamay�nca kap�n�n önüne geldi ve tekrarlad�. 452
ç. �sim-Fiil Grubunun Yer Tamlay�c�s� Olarak Görev Yapmas�
Hemen odadan ç�kmaya cesaret edemedim. 116
“Babam bir ho�” derken Samim’e verdi�i bulan�k his içinde de �üphe,
sislere bürünmü� bir ���k gibi k�lavuzluk vazifesini yapma�a devam etmi�ti. 259
d. S�fat-Fiil Grubunun Yer Tamlay�c�s� Olarak Görev Yapmas�
Neden onun hasta annesine, bir ucundan ahengini bozdu�u bütün bir ce-
miyete ve �imdi onun günah�nda hiç bir taksirleri olmad��� halde �st�rap
duyanlara ac�m�yorsun? 261
D. ZARF TÜMLEC�
Cümlede zarf tümleci olan unsurlar hem eksiz olabilmekte, hem de ek
alabilmektedir. Cümlenin di�er unsurlar� gibi zarf tümleçleri de hem tek kelimeden hem
de kelime grubundan olu�abilmektedir.
1. Ek Almadan Zarf Tümleci Olan Unsurlar
Selmin hiç k�m�ldamad�. 31
�imdi, �imdi, odas�na gidelim. 34
Do�ru söyle. 117
His bulant�lar�n derhal geçer. 118
Onu gözlerimle bile selamlamay� unutarak solu�u hemen sofada
ald�m. 119
Samim yine sustu. 182
Samim a��r a��r ba��n� kald�rd�. 183
84
2. Ek Alarak Zarf Tümleci Olan Unsurlar
a. Vas�ta Eki Alan Zarf Tümleçleri
Seninle ciddi konu�mak istiyorum. 25
Henüz ona bir ebe gözüyle bakmad�m. 26
Yalan�n k�st��� bir sesle ilave etti. 28
A�abeyim bu cümleyi ablama birkaç kere alçak sesle söyletti. 116
Samim merdiveni süratle ç�kt�. 453
b. Zarf-Fiil Eki Alan Zarf Tümleçleri
K�z� ç�karken, annesi, arkas�ndan ba��rd�. 32
Ablam�n ayaklar�n� lengerdeki s�cak suyun içinde k�pk�rm�z� kesilmi�
görünce, sabah karanl���, can�m istakoz istedi. 114
Ne yaman heriftir ki, ona Selmin’i ve aç adam�, bana da istakozu ve
Alemda��’n�n tereva��n� unutturup ikimizi de a�lat�r! 118
Meral ona do�ru e�ilerek sordu. 182
Ferhat kahveyi almak için elini uzat�rken durdu. 365
Ömrüm oldukça unutamam. 367
Kanad� itti, içeriye girdi, alt kat sofaya giden dar ve uzun koridorda,
pardösüsünü ve �apkas�n� ç�karmadan yürüdü. 452
3. Kelime Gruplar�ndan Olu�an Zarf Tümleçleri
a. Tekrar Grubunun Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�
�imdi a��r a��r kald�r göz kapaklar�n�, dedi, aç gözlerini.116
Karde�i yine bir ka��n� yukar� kald�rm��, hafif hafif ba��n� sall�yor ve
gülümsüyordu. 31
Samim a��r a��r içini çekti ve cevap vermedi. 182
Son basamaklar� a��r a��r ç�kt�. 453
b. Ba�lama Grubunun Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�
En �iddetli arzular bana en biçimsiz anlarda ve en münasebetsiz
tahriklerle gelir. 36
85
c. S�fat Tamlamas�n�n Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�
Üzüntüne gelince, o zaman da söyledim sana. 29
Kadere teslim olmak laz�md�r o anlarda. 117
Samim’in hayali bir anda onlar�n oturduklar� yere gitti. 259
O da sinirli son zamanlarda. 366
Elektrikleri ve kap�lar� aç�k b�rakt�klar�na göre k�sa bir zamanda
dönecekler. 453
ç. �sim Tamlamas�n�n Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�
Ablam�n ayaklar�n� lengerdeki s�cak suyun içinde k�pk�rm�z� kesilmi�
görünce, sabah karanl���, can�m istakoz istedi. 114
d. Edat Grubunun Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�
Bir iki kere daha yutkunduktan sonra, lokmadan evvel sordu. 25
Dört aydan beri ni�anl�s�ndan ayr� bu k�z. 27
Besim ye�il zeytin taba��n� ona do�ru sürdü. 29
Nutkun bitti�ine hükmetti�im için do�ruldum. 118
Alt kat sofada Hasibe ile kar��la�t�m. 119
Eve döndükten sonra bir daha hiç ç�kmad�n�z m�? 197
On gün kadar kalaca��m. 364
Anam rahibe gibi çekilmi� bir kö�eye. 366
e. K�saltma Gruplar�n�n Zarf Tümleci Olarak Görev Yapmas�
Gözlerinde kara bulutlar, yüzünde �im�ekler, ba��ndan acele geçirdi�i
için üstünde çarp�k duran sokak elbisesi, elinde havaya savurmaya haz�rlan-
d��� bir el bombas� gibi uzayan çantas�, önümden geçerken durdu. 119
Aktüelin yere serici hakimiyeti alt�nda zeka, her an� bir a�aca benzeyen
ihsanlar�n orman�nda yolunu kaybetmi�, toptan kavray��lara imkân veren külli
mefhumlar� yerinde kullanmaktan aciz, hatta en küçük sezi � kabiliyetinden de
mahrum, sabit bir fikrin pe�inde sürükleniyor. 180
Ve dirseklerini vücuduna yap��t�rarak, ba�� önde, bir çare
ara�t�rmas�… 455
86
SONUÇ VE DE�ERLEND�RME
Eserden seçti�imiz 40 sayfada, 952 cümle tespit ettik. Bu cümleleri önce yap�s�na
göre ele ald�k. Sonra basit ve birle�ik cümleleri yükleminin yerine, yükleminin türüne ve
anlam�na göre inceledik. Metinde yer alan kelime gruplar� ile ilgili genel bir
de�erlendirme yapt�k. Son olarak metindeki cümlelerin kaçar kelimeden olu�tu�unu
tespit ettik. Cümle ve kelime gruplar� üzerinde yapt���m�z inceleme ile Peyami Safa’n�n
üslûbunu, dili nas�l kulland���n� tespit etmeye çal��t�k. �statistikî bilgileri tablolar halinde
gösterdik.
Yap�s�na göre cümleler ile ilgili istatistikî bilgiler a�a��daki tabloda verilmi�tir.
TABLO-1
YAPISINA GÖRE CÜMLELER
1. Cümlelerin yar�dan fazlas�n�n basit cümle oldu�u görülmektedir. Bu cümlelerin
önemli bir k�sm� k�sa cümlelerdir. Metindeki cümlelerin büyük ço�unlu�unun hem basit
hem de k�sa olmas� metnin ak�c�l���na önemli bir katk� sa�lam��t�r. Bu sayede konusu
oldukça a��r olan roman�n okunmas� kolayla�t�r�lm��t�r.
2. Ba�l� cümlelerden 16 tanesi “ki” ba�lac� ile kurulmu�tur. Yazar�n en çok “ve”
ba�lac�n� kulland��� görülmektedir. Bu ba�laç ba�l� cümlelerde 50 kez tek, 2 kez de
di�er ba�laçlarla birlikte kullan�lm��t�r. “da, fakat, ama, ya, yahut, veyahut, çünkü”
metinde cümleleri birbirine ba�lamakta kullan�lan öteki ba�laçlard�r. Bu ba�laçlar fazla
Cümle Türü Cümle Say�s� Toplam CümlelereOran�%
BAS�T CÜMLE 633 66.49�ARTLI B�RLE��KCÜMLE
171.79
B�RLE�
�K
�Ç �ÇE B�RLE��KCÜMLE
313.26
SIRALI CÜMLE 96 10.08BA�LI CÜMLE 85 8.93KES�K CÜMLE 89 9.35TOPLAM 952 100
87
kullan�lmam��t�r. Ba�laçlarla birbirlerine ba�lanan cümlelerden birinin özellikle
ikincisinin önemli bir k�sm�n�n bir veya iki unsurdan olu�mas� dikkat çeken bir noktad�r.
Yakla�t� ve Samim’in bak��lar�ndan kaçan gözleri, masa ile kanepe
aras�nda, ince vücudunun kolayca geçebilece�i bo�luk üstünde lüzumundan çok
fazla durdu. 181
Besim francala diliminin üzerine tereya�dan sonra çilek reçeli sürerken, verece�i
cevaptan evvel alaca�� lezzeti dü�ünüyor ve yutkunuyordu. 27
Besim buna dikkat etti ve sustu. 27
Kahve fincan�n� piyanonun üzerine koyan Ferhat bir sigara yakt� ve
ba��rd�. 368
Cevap alamay�nca, k�z karde�inin odas�na do�ru birkaç ad�m daha att�
ve ba��rd�. 368
Sigaras�n� tablaya bast�rd� ve aya�a kalkt�. 455
Ba�l� cümleler de di�er bütün cümleler gibi ço�unlukla k�sad�r. Ba�l�
cümlelerden 10 tanesinin d���ndakiler iki basit cümlenin ba�laçlarla ba�lanmas�yla
olu�mu�tur. 2 ba�l� cümlede �artl� birle�ik, 1 tanesinde de iç içe birle�ik cümle yer
almaktad�r. 4 ba�l� cümlenin içinde yine ba�l� cümle, 5 tanesinin içinde de s�ral� cümle
vard�r.
3. S�ral� cümlelerin yar�dan fazlas� iki basit cümlenin bir araya gelmesinden
olu�maktad�r. Bu cümlelerin 66 adeti iki basit cümleden olu�maktad�r. Üç basit
cümleden olu�an s�ral� cümlelerin say�s� 11’dir. Baz� s�ral� cümlelerin içindeki cümleler
farkl� yap�dad�r. �ki cümleden olu�an s�ral� cümlelerden 5 tanesinin içinde birle�ik cümle
yer almaktad�r. 10 s�ral� cümlenin içinde de ba�l� cümle vard�r.
�çindeki cümle say�s� üçten fazla olan s�ral� cümleler fazla de�ildir. �çindeki
cümle say�s� en fazla olan s�ral� cümle , “Bu y�k�l���n s�rr�n� bul, kendini çöz, içini
ay�kla, �uurundan utanan ve ruhunun izbelerinde kaçacak delik arayan suçlu
hislerini yakala, getir, ikimizin de gözümüzün önüne koy, onlar� ezmen için sana
yard�m edeyim, kurtul, ferahla, günah�n�n zevkini de�il, çirkinli�ini payla�t���n
bir mahlukun arkada�l���ndan üstüne s�çrayan lekeleri temizle!” (260)
cümlesidir. Bu s�ral� cümle on basit cümlenin bir araya gelmesi ile olu�mu�tur.
88
S�ral� cümlelerin ço�unlukla k�sa oldu�u görülmektedir. S�ral� cümlenin
içinde yer alan cümleler ço�unlukla bir veya birkaç unsurdan olu�maktad�r. En
uzun s�ral� cümle: “Bunun felsefedeki neticesi kaba bir pozitivizm, psikolojideki
neticesi vatmanlar�n dikkatini ve haf�zas�n� yar�m yamalak ölçmekten ileri
gitmeyen bir faydac�l�k, sosyolojideki neticesi cemiyetlerin mahiyetlerini
anlamaktan ziyade pratik ihtiyaçlar�n� ara�t�ran monografi ve istatistiklerin
ortaya döktü�ü bir sürü yalan yanl�� rakam, politikadaki neticesi, Ortaça��n din
harpleri yerine ekonomik ihtilaflardan do�an para harplerini getirmesi,
ahlaktaki neticesi de “Bugün var�z, yar�n yok” tan ibaret bir fanilik endi�esi
içinde mahzunla�an insan�, konfor, lüks, ç�lg�nca macera, e�lence ve cinsi
azg�nl�klar pe�inde gününü gün etmekten ba�ka ideallerden tedirgin eden bir
ya�ama telakkisine sürüklemesidir.” (201) cümlesidir. Bu cümle 84 kelimeden
olu�maktad�r.
S�ral� cümlelerin önemli bir k�sm�n�n konu�ma cümlesi oldu�u
görülmektedir.
4. Metnimizde müstakil 31 iç içe birle�ik cümle vard�r. S�ral� ve ba�l� cümlelerin
içindekiler bu say�ya dahil de�ildir. Bu cümlelerden 22 tanesi, yüklemi “dedi, söyledi
vb.” olan aktarma cümlelerdir. Konu�malar�n bu kadar fazla oldu�u bir metinde aktarma
cümlelerinin bu kadar az olmas� yazar�n tekni�i ile ilgili bir durumdur. Yazar anlat�c�n�n
rolünü en aza indirmek için “dedi, söyledi” ifadeleriyle kurulan cümleleri mümkün
oldu�unca az kullanm��t�r. Çünkü, “…içinde dedim, dedi ve benzeri kelimeler yer alan
metinler anlat�m tekni�i bak�m�ndan zay�f metinlerdir.” (Akta�, 1993: 127 )
Bu cümlelerle ilgili dikkat çeken ba�ka bir husus da yazar�n farkl� ifade
imkânlar�n� kullanarak, monotonlu�u ortandan kald�rmay�, anlat�c�n�n rolünü
zay�flatmay� denemesidir. Yazar “dedi, söyledi” ifadelerini her zaman cümle sonunda
kullanmam��t�r. 9 cümlede “dedi” ifadesi cümle sonunda yer almaktad�r. �çinde 2 basit
cümle yer alan 9 cümlede bu ifadeler iki cümlenin aras�nda kullan�lm��t�r. �çinde 4 basit
cümle yer alan 1 cümlede de “dedi” kelimesine birinci cümleden sonra yer verilmi�tir.
Bu durum Peyami Safa’n�n roman tekni�ine verdi�i önemi, tekni�inin kuvvetini çok iyi
göstermektedir.
89
5. Kesik cümlelerin oldukça fazla oldu�u görülmektedir. Metinde 89 adet kesik
cümle tespit edilmi�tir. Bu cümlelerin 20 kadar� soru ifade eden cümlelerdir. Bu tür
cümlelerin fazlal���n�n temel sebebi eserin ayn� zamanda psikolojik bir roman
olmas�ndand�r. Yazar kesik cümleleri ba�ar�yla kullanm��, kahraman�n o andaki
psikolojik durumunu, karars�zl���n�, tedirginli�ini, �üphelerini bu cümlelerle gerçekçi bir
biçimde vermi�tir.
Basit ve birle�ik cümleler yükleminin yerine, yükleminin türüne ve anlam�na
göre incelenmi�; 2, 3 ve 4 numaral� tablolarda istatistikî bilgiler verilmi�tir. Bu tasnife
s�ral� ve ba�l� cümlelerin içindeki cümleler dahil edilmemi�tir.
TABLO-2
YÜKLEM�N�N YER�NE GÖRE CÜMLELER
Cümle Türü Cümle Say�s� Toplam CümlelereOran�%
KURALLI CÜMLE 600 88.11DEVR�K CÜMLE 81 11.89TOPLAM 681 100
6. �statistiklerde de görüldü�ü gibi devrik cümle say�s� azd�r. Bu cümlelerin
hemen hemen hepsi konu�ma cümleleridir. Konu�ma cümleleri ve yans�t�c� merkez
olarak seçilen ki�ilerin anlat�c� oldu�u konumda kurulan cümlelerin d���nda sadece dört
devrik cümle tespit edilmi�tir. Bu cümlelerin yer ald��� paragraflarda da anlat�m iç içe
geçmi� durumdad�r. Bu cümleleri söyleyenin yazar m�, kahraman m� oldu�u tam olarak
belli de�ildir. �fadeler yazara aitmi� gibi görünse de yazarla kahraman bütünle�mi�tir.
Yaz�da devrik cümleye kar�� olan yazar ki�ilerin konu�malar�n� gerçekçi bir
�ekilde verebilmek amac�yla devrik cümle kullanm��t�r. Kendisiyle yap�lan bir
röportajda, “ ‘Devrik cümleyi, güzel buldu�um için kullan�yorum, dil kurallar�ndan
habersiz boyac�n�n, bir simitçinin konu�mas�ndaki canl�l���, tazeli�i sevdi�im için
kullan�yorum’ diyenlere ve bunda �srar edenlere ne cevap verirsiniz?” sorusuna verdi�i,
“Ciddi konu�maya devam edelim…” (Yazo�lu, 1997: 152-153) cevab� onun devrik
cümle hakk�ndaki dü�üncelerini çok güzel özetlemektedir.
90
TABLO-3
YÜKLEM�N�N TÜRÜNE GÖRE CÜMLELER
Cümle Türü Cümle Say�s� Toplam CümlelereOran� %
�S�M CÜMLES� 183 26.87F��L CÜMLES� 498 73.13TOPLAM 681 100
7. Eserde Türkçenin yap�s�na uygun olarak fiil cümlelerinin ço�unlukta oldu�u
görülmektedir. Fakat isim cümlelerinin oran� da az�msanacak gibi de�ildir. Eser ayn�
zamanda bir dü�ünce roman� oldu�u için baz� bölümlerde aç�klama cümleleri çok
kullan�lm��t�r. Bu cümlelerin önemli bir k�sm�n�n yüklemlerinin isim soylu kelime veya
kelime grubu olmas� isim cümlelerinin say�s�n� art�rmaktad�r.
TABLO-4
ANLAMINA GÖRE CÜMLELERCümle Türü Cümle Say�s� Toplam Cümlelere
Oran� %OLUMLU CÜMLE 510 74.89OLUMSUZ CÜMLE 104 15.27SORU CÜMLES� 67 9.84TOPLAM 681 100
Kelime gruplar� içinde en fazla kullan�lan� s�fat tamlamas�d�r. Baz� kelime
gruplar�n�n çok fazla kullan�ld���, baz�lar�n�n yok denecek kadar az oldu�u
görülmektedir. Ünlem grubu ise hiç kullan�lmam��t�r.
Metindeki kelime gruplar� ile ilgili istatistikî bilgiler 5 numaral� tabloda
verilmi�, sonra kelime gruplar�ndaki dikkat çeken noktalar üzerinde durulmu�tur.
91
TABLO-5
KEL�ME GRUPLARI
Kelime Grubu Türü Kelime Gruplar�n�nSay�s�
Toplam KelimeGruplar�na Oran�%
TEKRAR GRUBU 27 0.87BA�LAMA GRUBU 136 4.41SIFAT TAMLAMASI 1114 36.20�S�M TAMLAMASI 687 22.32B�RLE��K F��L 318 10.33UNVAN GRUBU 3 0.09SAYI GRUBU 9 0.29EDAT GRUBU 267 8.68KISALTMA GRUPLARI 51 1.66B�RLE��K �S�M 5 0.16�S�M-F��L GRUBU 112 3.63SIFAT-F��L GRUBU 249 8.09ZARF-F��L GRUBU 99 3.21TOPLAM 3077 100
8. Eserdeki kelime gruplar�n�n üçte birinden fazlas�n� s�fat tamlamalar�
olu�turmaktad�r. Bu durum yazar�n tasvire çok önem verdi�inin göstergesidir. P.
Safa’n�n detaylara önem verdi�i, iyi bir gözlemci oldu�u anla��lmaktad�r. Yazar�n
resim sanat� ile yak�ndan ilgilenmi� olmas� bu durumu aç�klamaktad�r.
Yazar�n tasvire verdi�i önemi gösteren birkaç örnek cümle verelim:
K�vr�k ve uzun kirpiklerinin alt�n çerçevesi içinde bu�ulanan ye�il gözlerinin
ucundan sivrilen keskin bir anlay��la cevap verdi. 30
Selmin’inkinden daha koyu ye�il, f�rlak, az kirpikli ve gölgesiz gözlerinde, hiçbir
istikamet be�enmeyen huzursuz bak��larla derin bir nefes ald�. 31
�imdi gözlerinin önüne bulutsuz, masmavi, sakin bir gökyüzü getir. 117
Ablam�n ona çevrilen hayran ve minnettar gözlerinde iri ya�lar
vard�. 119
Koyu kahverengi uzun robdö�ambr� içinde, zay�f vücudiyle, bir da�
manast�r�n�n dibi görünmeyen karanl�k koridorunda, sessiz ve a��r adamlarla
sabah duas�na giden rahibin hayaletine benziyordu . 115
Yine gözleri yayl� kap�n�n buzlu camlar�nda uzay�p k�salan gölgelere
dikili. 179
92
Görüldü�ü gibi yazar baz� cümlelerde hemen hemen bütün varl�k veya
kavramlar için bir veya birden fazla s�fat kullanmakta, sadece varl��� vermekle
yetinmeyip adeta onun resmini çizmektedir. Tasvirin yo�un oldu�u bölümlerde yazar
s�k s�k benzetmelerden faydalanm��, imajl� bir dil kullanm��t�r.
9. S�fat tamlamas�ndan sonra en fazla kullan�lan kelime grubu isim
tamlamas�d�r. Metnimizde hemen hemen her yap�da isim tamlamas� yer
almaktad�r. Yazar, baz� kaynaklarda karma tamlama olarak adland�r�lan;
tamlayan�, tamlanan� veya her iki unsuru da s�fatlar taraf�ndan nitelenen
isim tamlamalar�n� çok kullanm��t�r.
10. Yazar sadece varl�k ve kavramlar� de�il hareketleri de göz önünde
canland�r�labilecek �ekilde anlatmaya çal��m��t�r. Zarflar�n çok kullan�lmas� bunu
göstermektedir. Metinde 99 adet zarf-fiil grubu kullan�lm��t�r. Tekrar gruplar�n�n ve
edat gruplar�n�n önemli bir k�sm�n�n da zarf görevinde kullan�ld��� göz önüne al�n�rsa
yazar�n hareketin olu� �eklini anlatmaya önem verdi�i anla��lmaktad�r. Hareket
tasvirleri ki�inin karakterini, o andaki ruh halini ortaya koymada önemli bir araç
oldu�u için yazar s�k s�k zarf görevli kelime ve kelime gruplar� kullanm��t�r.
11. S�fat-fiil grubu da eserde önemli bir yere sahiptir. Bu grubun önemli bir
k�sm� s�fat göreviyle kullan�lm��t�r. “–An” ve “–dIk/ -dUk” s�fat fiil eki ile kurulan
s�fat-fiil gruplar� ço�unluktad�r.
12. Kelime gruplar� içinde birle�ik fiilin önemli bir yer tuttu�u görülmektedir.
Anlamca kayna�m�� birle�ik fiiller çok kullan�lm��t�r. Anlamca kayna�m�� birle�ik
fiillerden deyimle�mi� olanlar�n�n önemli bir k�sm� kahramanlar�n konu�malar�nda
geçmektedir. Yazar ki�ilerin kültürel seviyelerini göstermek için deyimlerden s�k s�k
faydalanm��t�r. Mesela biraz külhanbeyi olan Ferhat’�n konu�malar�nda pek çok deyim
yer almaktad�r.
…Ç���r�ndan ç�kt� bu ev. Dünya ç���r�ndan ç�kt�. Ne dünyas� be?
Kendimiz bir haltettik mi, dünyay� da beraber suçland�r�r�z. Ne dünyas�? Bu
evin temeli bozuk zaten. Babam�n ... Tövbe esta�furullah ... �imdi hasta
adama a�z�mdan bir küfür ç�kacak. Ald� ba��n�, gitti Mersine. �sabet. Bu evde
bir taraf�na inecekti. Anam rahibe gibi çekilmi� bir kö�eye. Onun gözünde biz
yokuz. As�l benim cinlerimi ba��ma ü�ü�türen o domuz k�zd�r. Müdüriyette -
görmü�ler onu bugün. �imdi gelsin, soraca��m. Gizlerse hap� yuttu. Çakar�m
ben. 366
93
…Babas�n�n yüre�ine indirecek. �eytan gebert �u kahpeyi diyor. Yahu,
Emine, bak, ben çapk�n�m, külhanbeyiyim, hergeleyim, filan falan ama
yüre�im temizdir. Yahu ben utanmas �n� bilirim be. Yerin dibine geçtim bugün
Selmin' in önünde. K�z üç be� laf etti, ok gibi ci�erime i�ledi. A��r bir söz
söylemedi. Fakat manas�na bak sen laf�n. Zehirdi zehir. Ömrüm oldukça
unutamam. Hakl�d�r bu k�z. Samim de hakl�d�r. Bizim surat�m�za
bak�lmaz. 367
Kahramanlar�n konu�malar� d���nda pek az deyim kullan�lm��t�r. Bunun sebebi,
yazar�n basmakal�p ifadelerin özel ifade kabiliyetini yok etti�ini dü�ünmesidir. Safa’ya
göre, “halk tabirlerinden, atasözlerinden, beylik ifade �ekillerinden, basmakal�p
üslûptan kaç�nmak” iyi bir nesrin özelliklerindendir. (Safa, 1970: 93)
Bir isim bir fiilden olu�an yard�mc� birle�ik fiiller de çok
kullan�lm��t�r. Bu birle�ik fiillerin çok büyük bir k�sm� “etmek” yard�mc� fiili
ile olu�turulmu�tur. �ki unsuru da fiil olan birle�ik fiillerin tamam�na yak�n�
yeterlik fiilidir. Bu fiilin hem olumlusu hem de olumsuzu s�kça kullan�lm��t�r.
13. Tekrar guruplar�n�n 14’ü zarf, 7’si s�fat, 6’s� da isim olarak görev yapm��t�r.
Peyami Safa’n�n “a��r a��r” tekrar grubunu çok kulland��� görülmektedir. Bu tekrar
grubu 27 tekrar grubu içinde 8 defa kullan�lm��t�r.
14. Edat grubu metnimizde en fazla kullan�lan gruplardand�r. Benzerlik, zaman,
yön, sebep, miktar ve derece ili�kisi kuran edatlar�n çok kullan�ld��� görülmektedir.
“ kadar, için, gibi, sonra ve do�ru” edatlar� ile kurulan edat gruplar� ço�unluktad�r. Bu
gruplar�n tamam�na yak�n� zarf göreviyle kullan�lm��t�r. Sadece otuz kadar edat grubu
cümlede s�fat görevi üstlenmi�tir. Bu grup birkaç cümlede de yüklem olarak görev
yapm��t�r.
15. Ba�lama gruplar�n�n önemli bir k�sm� “ve” ba�lac� ile olu�turulmu�tur. 136
ba�lama grubunun 111’i bu ba�laç ile kurulmu�tur.
16. Safa, kendisiyle yap�lan bir röportajda, “Çapra����, en küçük unsurunu feda
etmeden, sade bir �ekilde ifade etmeye daima çal���r�m. Fakat, bunun mümkün
olmad��� yerlerde, sadeli�e hiç bir de�eri feda etmem.” demektedir. (Yazo�lu, 1997:
153 )
94
Yazar, röportajda söyledi�i gibi bu eserinde mümkün oldu�u kadar k�sa ve
anla��l�r cümleler kullanmaya çal��m��, zaman zaman da uzun karma��k cümlelere yer
vermi�tir. Cümlelerin uzunluk ve k�sal���n� muhteva belirlemektedir. Hareketin
anlat�ld��� k�s�mlarda cümleler ço�unlukla k�sad�r. Dü�ünce cümlelerinin ise genellikle
uzun oldu�u görülmektedir. Cümlelerin uzunlu�u ve k�sal��� roman kahramanlar�na
göre de de�i�iklik göstermektedir. Her roman kahraman�n�n kurdu�u cümle kendi
kültür düzeyine göredir. Edebiyat�m�zda roman kahramanlar�n� kendi seviyelerine göre
konu�turmada hiçbir yazar�m�z Peyami Safa kadar ba�ar�l� de�ildir.
Yazar�n k�sa cümleleri tercih etmesi anlat�m�n ak�c� olmas�n�, konusu a��r olan
roman�n daha kolay okunmas�n� sa�lam��t�r. Basit cümlelerin önemli bir k�sm�, iki ile
alt� aras� kelimeden olu�maktad�r. Konu�ma cümleleri gerçe�e uygundur, k�sad�r.
Samim’in hat�ra defterinde, özellikle “Simeranya” n�n anlat�ld��� bölümlerde çok uzun
cümlelere rastlanmaktad�r. Burada cümlelerin uzun olmas� muhtevaya uygundur çünkü
bu defteri tutan ki�i zengin bir kültürel birikime sahip ayd�n bir insand�r.
Metindeki en uzun cümle 455. sayfadaki kesik cümledir. Bu cümle parantez
içinde verilmi� 10 kelimelik bir arasözle birlikte 118 kelimeden olu�maktad�r.
Basit ve birle�ik cümleler üzerinde yap�lm�� olan kelime say�s� incelemesi
a�a��daki tabloda gösterilmi�tir.
TABLO-6
CÜMLEDEK� KEL�ME SAYISI
Cümledeki Kelime Say�s� Cümle Say�s� Toplam CümlelereOran�%
Tek Kelimeden Olu�an Cümleler 49 7.20�ki Kelimeden Olu�an Cümleler 83 12.19Üç Kelimeden Olu�an Cümleler 101 14.80Dört Kelimeden Olu�an Cümleler 99 14.54Be� Kelimeden Olu�an Cümleler 76 11.16Alt� Kelimeden Olu�an Cümleler 62 9.10Yedi Kelimeden Olu�an Cümleler 45 6.60Sekiz Kelimeden Olu�an Cümleler 20 2.94Dokuz Kelimeden Olu�an Cümleler 30 4.40On Kelimeden Olu�an Cümleler 23 3.38Ondan Fazla Kelimeden Olu�an Cümleler 93 13.66Toplam 681 100
95
17. Peyami Safa, cümle kurmakta usta yazarlar�m�zdan biridir. Bu özelli�i pek
çok ele�tirmen taraf�ndan kabul edilmi�tir. Yazar eserde farkl� yap�da pek çok cümle
kullanm��, farkl� yap�daki cümleleri bir araya getirmede büyük ba�ar� göstermi�tir.
A�a��ya ald���m�z birkaç cümle onun cümle kurmaktaki ustal���n� çok iyi
göstermektedir:
�nsan�n yokla�ma hamlesinden do�an fanilik duygusu ya Pierre Loti
veya ondan ilham alan Yahya Kemal gibi �airlerde bir geçicilik hüznü uyand�-
r�r, yahut da orta adamda "Bugün var�z, yar�n yok", "Bir günün beyli�i
beyliktir" tarz�nda hedonist, keyif ve kazanç temayüllerini azd�ran bir ya�ama
telakkisi içinde “Vur patlas�n, çal aynas�n” ahlak� vücuda getirir. 200
Söyleme�e hacet yok ki, �iir tarafiyle bu bir geçicilik melankolisi, hayat
tarafiyle bir uzviyet hamlesi ve hareket halinde bir fanilik prensibidir. 200
�yi dü�ün: Ç�rp�nmak ve çabalamak batmakt�r; hayk�rmak bo�ulmakt�r;
sakin ol.117
Yine gözleri yayl� kap�n�n buzlu camlar�nda uzay�p k�salan gölgelere
dikili. 179
Aktüelin yere serici hakimiyeti alt�nda zeka, her an� bir a�aca benzeyen
ihsanlar�n orman�nda yolunu kaybetmi�, toptan kavray��lara imkân veren külli
mefhumlar� yerinde kullanmaktan aciz, hatta en küçük sezi � kabiliyetinden de
mahrum, sabit bir fikrin pe�inde sürükleniyor: Ya gelmezse? 180
Ve yine odan�n havas�nda o koku: Lavanta çiçe�i ile zencefil
aras�nda, uçuk ve keskin, bir anda his köklerini saran ve içinde ç�plak bir
bakirenin uzun gövdeli a�açlara t�rmand��� vah�i bir ormanda s�cak bir yaz
gecesi hayali uyand�ran bir gurbet ve �ehvet kokusu. 454
Bu y�k�l���n s�rr�n� bul, kendini çöz, içini ay�kla, �uurundan utanan ve
ruhunun izbelerinde kaçacak delik arayan suçlu hislerini yakala, getir,
ikimizin de gözümüzün önüne koy, onlar� ezmen için sana yard�m edeyim, kur-
tul, ferahla, günah�n�n zevkini de�il, çirkinli�ini payla�t���n bir mahlukun
arkada�l���ndan üstüne s�çrayan lekeleri temizle! 260
Peyami Safa; cümle kurmakta, dili muhtevaya göre kullanmakta usta bir yazar
oldu�unu bu eseriyle bir kez daha göstermi�, dilimize ve edebiyat�m�za her anlamda
mükemmel bir eser kazand�rm��t�r.
96
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
CÜMLE TAHL�LLER�
-1-
“Tav�an gibi korkak uykular / vard�r.” (25)
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, isim cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. vard�r: yüklem, -d�r bildirme eki (ek-fiilin geni� zaman�) , teklik 3. �ah�s
2. tav�an gibi korkak uykular: özne
Kelime Gruplar� :
1. tav�an gibi / korkak uykular: s�fat tamlamas�s i
korkak / uykular: s�fat tamlamas�s i
tav�an /gibi: edat grubui çe
-2-
“Herkes bunu biliyor / ve / herkes senin gibi dü�ünmüyor.” (27)
Burada “ve” ba�lac�yla ba�lanm�� iki basit cümle vard�r.
A. B�R�NC� CÜMLE
“Herkes / bunu / biliyor.”
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
97
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. biliyor: yüklem, �imdiki zaman kipi, teklik 3. �ah�s
2. herkes: özne
3. bunu: belirtili nesne, -u yükleme eki
B. �K�NC� CÜMLE
“Herkes / senin gibi / dü�ünmüyor.”
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumsuz cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. dü�ünmüyor: yüklem, �imdiki zaman kipi, teklik 3. �ah�s
2. herkes: özne
3. senin gibi: zarf tümleci
Kelime Gruplar� :
1. senin / gibi: edat grubui çe
-3-
“Yalan�n k�st��� bir sesle / ilave etti.” (28)
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. ilave etti: yüklem, görülen geçmi� zaman kipi, teklik 3. �ah�s
2. (o): gizli özne
98
3. Yalan�n k�st��� bir sesle: zarf tümleci, -la vas�ta eki
Kelime Gruplar� :
1. ilave / et- : birle�ik fiili yf
2. yalan�n k�st��� / bir ses: s�fat tamlamas�s i
bir / ses: s�fat tamlamas�s i
yalan�n / k�st���: belirtili isim tamlamas�ty tn
-4-
“Bahtiyar zat�n ad�n� / da / söyler misin?” (30)
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, soru cümlesidir.
Cümle Unsurlar� :
1. söyler misin: yüklem, geni� zaman kipi , teklik 2. �ah�s
2. (sen): gizli özne
3. Bahtiyar zat�n ad�n�: belirtili nesne, -� yükleme eki
da: cümle d��� unsur
Kelime Gruplar� :
1. bahtiyar zat�n / ad�: belirtili isim tamlamas�ty tn
bahtiyar / zat: s�fat tamlamas�s i
99
-5-
“ K�vr�k ve uzun kirpiklerinin alt�n çerçevesi içinde bu�ulanan ye�il gözlerinin
ucundan sivrilen keskin bir anlay��la / cevap verdi.” (30)
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
CümleUnsurlar� :
1. cevap verdi: yüklem, görülen geçmi� zaman kipi, teklik 3. �ah�s
2. (o): gizli özne
3. K�vr�k ve uzun kirpiklerinin alt�n çerçevesi içinde bu�ulanan ye�il gözlerinin
ucundan sivrilen keskin bir anlay��la: zart tümleci, -la vas�ta eki
Kelime Gruplar� :
1. cevap/ver- : birle�ik fiili yf
2. k�vr�k ve uzun kirpiklerinin alt�n çerçevesi içinde bu�ulanan ye�il gözlerinins
ucundan sivrilen/ keskin bir anlay��: s�fat tamlamas�i
keskin / bir anlay��: s�fat tamlamas�s i
bir / anlay��: s�fat tamlamas�s i
k�vr�k ve uzun kirpiklerinin alt�n çerçevesi içinde bu�ulanan ye�il gözlerininyt
ucundan/ sivrilen: s�fat-fiil grubuy
k�vr�k ve uzun kirpiklerinin alt�n çerçevesi içinde bu�ulanan ye�il gözlerinin / ucu:ty tn
belirtili isim tamlamas�
100
k�vr�k ve uzun kirpiklerinin alt�n çerçevesi içinde bu�ulanan / ye�il gözler: s�fats i
tamlamas�
ye�il / göz: s�fat tamlamas�s i
k�vr�k ve uzun kirpiklerinin alt�n çerçevesi içinde / bu�ulanan: s�fat-fiil grubuyt y
k�vr�k ve uzun kirpiklerinin alt�n çerçevesi / içi: belirtisiz isim tamlamas�ty tn
k�vr�k ve uzun kirpiklerinin/ alt�n çerçevesi: belirtili isim tamlamas�ty tn
alt�n / çerçeve: s�fat tamlamas�s i
(onun) / k�vr�k ve uzun kirpikleri: belirtili isim tamlamas�ty tn
k�vr�k ve uzun / kirpikler: s�fat tamlamas�s i
k�vr�k / ve / uzun: ba�lama grubui be i
-6-
“Gözlerinin uciyle ablas�na bakarak / alçak sesle / ‘�tiraf ediyoruz’ / dedi.” (31)
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, iç içe birle�ik cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. dedi: yüklem, görülen geçmi� zaman kipi, teklik 3. �ah�s
2. (o): gizli özne
3. �tiraf ediyoruz: belirtisiz nesne
4. gözlerinin uciyle ablas�na bakarak: zarf tümleci
101
5. alçak sesle: zarf tümleci
Kelime Gruplar� :
1. �tiraf ediyoruz: iç cümley
itiraf / et- : birle�ik fiili yf
2. alçak / ses: s�fat tamlamas�s i
3. gözlerinin ucuyla / ablas�na / bakarak: zarf-fiil grubuzt yt y
gözlerinin / ucu: belirtili isim tamlamas�ty tn
(onun) / gözleri: belirtili isim tamlamas�ty tn
-7-
“Bu temizlik hasretinin s�rr�n� / �imdi / bir yaz�hanenin gözünde /
bulabiliriz.” ( 35)
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. bulabiliriz: yüklem, geni� zaman kipi, çokluk 1. �ah�s
2. (biz): gizli özne
3. bu temizlik hasretinin s�rr�n�: belirtili nesne, -� yükleme eki
4. �imdi: zarf tümleci
5. bir yaz�hanenin gözünde: yer tamlay�c�s�, -de bulunma eki
102
Kelime Gruplar� :
1. bul / a- bil- : birle�ik fiilf yf
2. bir / yaz�hanenin gözü: s�fat tamlamas�s i
yaz�hanenin / gözü: belirtili isim tamlamas�ty tn
3. bu temizlik hasretinin / s�rr�: belirtili isim tamlamas�ty tn
bu / temizlik hasreti: s�fat tamlamas�s i
temizlik / hasreti: belirtisiz isim tamlamas�ty tn
-8-
“Parmaklar�nda öyle bir kin vard� ki, elleri han�m�n�n bo�az�na kadar
ç�ksa onu bo�abilirdi.” (115)
Bu cümle “ki” ba�lac�yla ba�lanm�� iki cümleden olu�maktad�r.
B�R�NC� CÜMLE
“Parmaklar�nda / öyle bir kin / vard�.”
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, isim cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. vard�: yüklem, ek-fiilin görülen geçmi� zaman kipi, teklik 3. �ah�s
2. öyle bir kin: özne
3. parmaklar�nda: yer tamlay�c�s�, -da bulunma eki
103
Kelime Gruplar� :
1. öyle / bir kin: s�fat tamlamas�s i
bir / kin: s�fat tamlamas�s i
2. (onun) / parmaklar�: belirtili isim tamlamas�ty tn
�K�NC� CÜMLE
“Elleri han�m�n�n bo�az�na kadar ç�ksa / onu / bo�abilirdi.”
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, �artl� birle�ik cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. bo�abilirdi: yüklem, geni� zaman kipinin hikâyesi, teklik 3. �ah�s
2. (o): gizli özne
3. onu: belirtili nesne, -u yükleme eki
4. Elleri han�m�n�n bo�az�na kadar ç�ksa: zarf tümleci
Kelime Gruplar� :
1 bo� / a-bil- : birle�ik fiilf yf
2. Elleri / han�m�n�n bo�az�na kadar / ç�ksa: �art cümlesiö zt y
han�m�n�n bo�az�na / kadar: edat grubui çe
han�m�n�n / bo�az�: belirtili isim tamlamas�ty tn
3.(onun) / elleri: belirtili isim tamlamas�ty tn
104
-9-
“Biz senin yan�nday�z / ve / derece farkiyle ayn� his anlar�n�
ya��yoruz.” (118)
Bu cümle “ve” ba�lac�yla ba�lanm�� iki cümleden olu�maktad�r.
A. B�R�NC� CÜMLE
“Biz / senin yan�nday�z.”
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, isim cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1.senin yan�nday�z: yüklem, -�z bildirme eki (ek - fiilin geni� zaman�), çokluk
1. �ah�s
2. biz: özne
Kelime Gruplar� :
1. senin / yan�n: belirtili isim tamlamas�ty tn
B. �K�NC� CÜMLE
“Derece farkiyle / ayn� his anlar�n� / ya��yoruz.”
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. ya��yoruz: yüklem, �imdiki zaman kipi, çokluk 1.�ah�s
2.(biz): özne
105
3. ayn� his anlar�n�: belirtili nesne, -� yükleme eki
4. derece farkiyle: zarf tümleci, -la vas�ta eki
Kelime Gruplar� :
1. ayn� / his anlar�: s�fat tamlamas �s i
his / anlar�: belirtisiz isim tamlamas�ty tn
2. derece / fark�: belirtisiz isim tamlamas�ty tn
-10-
“ ‘Her �ey mümkün cevab�’ / onu / ümide ve deh�ete dü�ürüyor.” 180
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, iç içe birle�ik cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. ümide ve deh�ete dü�ürüyor: yüklem, �imdiki zaman kipi, teklik 3. �ah�s
2. “Her �ey mümkün” cevab�: özne
3. onu: belirtili nesne, -u yükleme eki
Kelime Gruplar� :
1. ümide ve deh�ete / dü�ür- : birle�ik fiili yf
ümit / ve / deh�et: ba�lama grubui be i
2. “Her �ey mümkün” / cevab�: belirtisiz isim tamlamas�ty tn
Her �ey / mümkün: iç cümleö y
106
her / �ey: s�fat tamlamas�s i
-11-
“Sustu / bu sözlerin Samim’i de�i�tirmedi�ini anlay�nca, hareketleri
ço�alan gözleriyle hiç bir �eyi görmeden her tarafa bakmaya ba�lad�.” (183)
Bu cümle, iki cümleden olu�an s�ral� bir cümledir.
B�R�NC� CÜMLE
“Sustu.”
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. sustu: yüklem, görülen geçmi� zaman kipi, teklik 3. �ah�s
2. (o): gizli özne
�K�NC� CÜMLE
“Bu sözlerin Samim'i de�i�tirmedi�ini anlay�nca / hareketleri ço�alan
gözleriyle / hiçbir �eyi görmeden / her tarafa / bakmaya ba�lad�.”
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. bakmaya ba�lad�: yüklem, görülen geçmi� zaman kipi, teklik 3. �ah�s
2. (o): gizli özne
3. Bu sözlerin Samim’i de�i�tirmedi�ini anlay�nca: zarf tümleci
107
4. hareketleri ço�alan gözleriyle: zarf tümleci, -le vas�ta eki
5. hiçbir �eyi görmeden: zarf tümleci
6. her tarafa: yer tamlay�c�s�, -a yakla�ma eki
Kelime Gruplar� :
1. bakmaya / ba�la- : birle�ik fiili yf
2. her / taraf: s�fat tamlamas�s i
3. hiçbir �eyi / görmeden: zarf-fiil grububln y
hiçbir / �ey: s�fat tamlamas�s i
4. hareketleri ço�alan / gözler: s�fat tamlamas�s i
hareketleri / ço�alan: s�fat-fiil grubuö y
5. bu sözlerin Samim’i de�i�tirmedi�ini / anlay�nca: zarf-fiil grububln y
bu sözlerin / Samim’i de�i�tirmedi�i: belirtili isim tamlamas�ty tn
Samim’i / de�i�tirmedik (i): s�fat-fiil grububln y
bu / sözler: s�fat tamlamas�s i
-12-
“�nsandaki varla�ma hamlesi, ölüm korkusu ve nefretiyle birlikte ebedilik
özleyi�ini vücuda getirir / yokla�ma hamlesi ihtiyarl��a ve ölüme götürür.” (198)
Bu cümle, iki cümleden olu�an s�ral� bir cümledir.
108
B�R�NC� CÜMLE
“�nsandaki varla�ma hamlesi/ ölüm korkusu ve nefretiyle birlikte /
ebedilik özleyi�ini / vücuda getirir.”
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. vücuda getirir: yüklem, geni� zaman kipi, teklik 3. �ah�s
2. �nsandaki varla�ma hamlesi: özne
3. ebedilik özleyi�ini: belirtili nesne, -i yükleme eki
4. ölüm korkusu ve nefretiyle birlikte: zarf tümleci
Kelime Gruplar� :
1. vücuda / getir- : birle�ik fiili yf
2. ölüm korkusu ve nefretiyle / birlikte: edat grubui çe
ölüm / korkusu ve nefreti: belirtisiz isim tamlamas�ty tn
korku / ve / nefret: ba�lama grubui be i
3. �nsandaki / varla�ma hamlesi: s�fat tamlamas�s i
varla�ma hamlesi: belirtisiz isim tamlamas�ty tn
�K�NC� CÜMLE
“Yokla�ma hamlesi / ihtiyarl��a ve ölüme / götürür.”
Bu cümle,
109
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. götürür: yüklem, geni� zaman kipi, teklik 3. �ah�s
2. yokla�ma hamlesi: özne
3. ihtiyarl��a ve ölüme: dolayl� tümleç, -e yakla�ma eki
Kelime Gruplar� :
1. ihtiyarl�k / ve / ölüm: ba�lama grubui be i
2. Yokla�ma / hamlesi: belirtisiz isim tamlamas�ty tn
-13-
“�nsan�n varla�ma hamlesinden / ebedilik hayali ve ne�esi / do�ar.” (199)
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. do�ar: yüklem, geni� zaman kipi, teklik 3. �ah�s
2 ebedilik hayali ve ne�esi: özne
3. �nsan�n varla�ma hamlesinden: yer tamlay�c�s�, -den ayr�lma eki
Kelime Gruplar� :
1. ebedilik / hayali ve ne�esi: belirtisiz isim tamlamas�
ty tn
110
hayal / ve / ne�e: ba�lama grubui be i
2. �nsan�n / varla�ma hamlesi: belirtili isim tamlamas�ty tn
varla�ma / hamlesi: belirtisiz isim tamlamas �ty tn
-14-
“So�uk bir tahlil / imkâns�zd�.” (259)
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, isim cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumsuz cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. imkâns�zd�: yüklem, ek-fiilin görülen geçmi� zaman kipi, teklik 3. �ah�s
2. so�uk bir tahlil: özne
Kelime Gruplar� :
1. so�uk / bir tahlil: s�fat tamlamas�s i
bir / tahlil: s�fat tamlamas�s i
-15-
“Feriha / senin yak�n bir arkada��n da de�il.” (262)
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, isim cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
111
ç. Anlam�na göre, olumsuz cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. senin yak�n bir arkada��n de�il: yüklem, ek-fiilin geni� zaman�, teklik
3.�ah�s
2 . Feriha: özne
da: cümle d��� unsur
Kelime Gruplar� :
1. senin / yak�n bir arkada��n: belirtili isim tamlamas�ty tn
yak�n / bir arkada�: s�fat tamlamas�s i
bir / arkada�: s�fat tamlamas�s i
-16-
“Bunlardan çekinseydin / gitmezdin/ ona.” (263)
Bu cümle
a. Yap�s�na göre, �artl� birle�ik cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, devrik cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumsuz cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. gitmezdin: yüklem, geni� zaman kipinin olumsuzu, teklik 2. �ah�s
2. (sen): gizli özne
3. bunlardan çekinseydin: zarf tümleci
Kelime Gruplar�
1. bunlardan / çekinseydin: �art cümlesiyt y
112
-17-
“Samim odada dola��yor / karyolan�n ayak ucunda duruyor / kar��s�na
çekti�i Meral’in hayaline soruyordu.” (263)
Bu cümle, üç cümleden olu�an s�ral� bir cümledir.
B�R�NC� CÜMLE
“Samim / odada / dola��yor(du).”
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. dola��yordu: yüklem, �imdiki zaman kipinin hikâyesi, teklik 3. �ah�s
2. Samim: özne
3. odada: yer tamlay�c�s�, -da bulunma eki
�K�NC� CÜMLE
“Karyolan�n ayak ucunda / duruyor(du).”
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. duruyordu: yüklem, �imdiki zaman kipinin hikâyesi, teklik 3. �ah�s
2. (o): gizli özne
3. karyolan�n ayak ucunda: yer tamlay�c�s�, -da bulunma eki
Kelime Gruplar� :
1. karyolan�n / ayak ucu: belirtili isim tamlamas�ty tn
113
ayak / ucu: belirtisiz isim tamlamas�ty tn
ÜÇÜNCÜ CÜMLE
“Kar��s�na çekti�i Meral’in hayaline/ soruyordu.”
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. soruyordu: yüklem, �imdiki zaman kipinin hikâyesi, teklik 3. �ah�s
2. (o): gizli özne
3. kar��s�na çekti�i Meral’in hayaline: yer tamlay�c�s�, -e yakla�ma eki
Kelime Gruplar� :
1. kar��s�na çekti�i / Meral’in hayali: s�fat tamlamas�s i
Meral’in / hayali: belirtili isim tamlamas �ty tn
kar��s�na / çektik (i): s�fat fiil grubuyt y
onun / kar��s�: belirtili isim tamlamas�ty tn
-18-
“Yol yorgunlu�um geçerse / düzelece�imi / ümit ediyorum.” (364)
Bu cümle
a. Yap�s�na göre, �artl� birle�ik cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
114
Cümle Unsurlar� :
1. ümit ediyorum: yüklem, �imdiki zaman kipi, teklik 1. �ah�s
2. (ben): gizli özne
3. düzelece�imi: belirtili nesne, -i yükleme eki
4. yol yorgunlu�um geçerse: zarf tümleci
Kelime Gruplar� :
1. ümit / et- : birle�ik fiili yf
2. yol yorgunlu�um / geçerse: �art cümlesiö y
(benim) / yol yorgunlu�um: belirtili isim tamlamas�ty tn
yol / yorgunlu�u: belirtisiz isim tamlamas�ty tn
-19-
“Samim / de / on gündür / Meralle / kesmi� selam� sabah�.” (365)
Bu cümle,
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, devrik cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumlu cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. selam� sabah� kesmi�: yüklem, duyulan geçmi� zaman kipi, teklik 3.�ah�s
2. Samim: özne
3. on gündür: zarf tümleci
4. Meralle: zarf tümleci
de: cümle d��� unsur
115
Kelime Gruplar� :
1. selam� sabah� / kes- : birle�ik fiili yf
selam / sabah: tekrar grubui i
2. on / gün: s�fat tamlamas�s i
-20-
“Ayaklar�n�n alt�nda ezilen kuru yapraklar�n ç�t�rt�s�ndan ba�ka ses
duymuyordu.” (451)
Bu cümle
a. Yap�s�na göre, basit cümledir.
b. Yükleminin türüne göre, fiil cümlesidir.
c. Yükleminin yerine göre, kurall� cümledir.
ç. Anlam�na göre, olumsuz cümledir.
Cümle Unsurlar� :
1. duymuyordu: yüklem, �imdiki zaman kipinin hikâyesi, teklik 3. �ah�s
2. ayaklar�n�n alt�nda ezilen kuru yapraklar�n ç�t�rt�s�ndan ba�ka ses: özne
Kelime Gruplar� :
1. Ayaklar�n�n alt�nda ezilen kuru yapraklar�n ç�t�rt�s�ndan ba�ka / ses:s i
s�fat tamlamas�
ayaklar�n�n alt�nda ezilen kuru yapraklar�n ç�t�rt�s�ndan / ba�ka: edati e
grubu
ayaklar�n�n alt�nda ezilen kuru yapraklar�n / ç�t�rt�s�: belirtili isimty tn
tamlamas�
ayaklar�n�n alt�nda ezilen / kuru yapraklar: s�fat tamlamas�s i
116
kuru / yapraklar: s�fat tamlamas�s i
ayaklar�n�n alt�nda / ezilen: s�fat-fiil grubuyt y
ayaklar�n�n / alt�: belirtili isim tamlamas�ty tn
(onun) / ayaklar�: belirtili isim tamlamas�ty tn
117
KAYNAKLAR
Aly�lmaz, C., Orhun Yaz�tlar�n�n Söz Dizimi, Atatürk Üniversitesi Yay., Erzurum 1994
Akta�, �., Edebiyatta Üslûp ve Problemleri, Akça� Yay., Ankara 1993
Aytaç, G., “ Peyami Safa’n�n Yaln�z�z Roman�”, Milli Kültür, S.42 , Ekim 1983, s.14-
17
Ayvazo�lu, B., Peyami -Hayat�, Sanat�, Felsefesi, Dram�-, Ötüken Yay., �stanbul 1998
Bak�rc�o�lu, Z., Ba�lang�çtan Günümüze Türk Roman�, Ötüken Yay., �stanbul 1997
Bilgegil, M. K., Türkçe Dilbilgisi, Dergah Yay., �stanbul 1984
Banguo�lu, T., Türkçenin Grameri, 7. bask�, TDK Yay., Ankara 2004
Cemilo�lu, �., 14. Yüzy�la Ait Bir K�sas-� Enbiya Nüshas� Üzerinde Sentaks
�ncelemesi, TDK Yay., Ankara 1994
……………. , Dede Korkut Hikâyeleri Üzerinde Sözdizimi Bak�m�ndan Bir �nceleme,
TDK Yay., Ankara 2001
Çat�kka�, A., Türk Dili K�lavuzu, Alfa Yay., �stanbul 2001
Dizdaro�lu, H., Tümce Bilgisi, TDK Yay., Ankara 1976
Ediskun, H., Türk Dilbilgisi, Remzi Kitap Evi , �stanbul 1985
Eker, S., Ça�da� Türk Dili, 3. bask� , Grafiker Yay., Ankara 2005
Ergin, M., Türk Dil Bilgisi Bayrak Yay., �stanbul 1987
Fidanc�, M., “S�ral� Cümle”, Türk Dili, Haziran 1996, S. 534, s. 1315-1324
Gece, K. M.,“Türkiye Türkçesinde Ba�l� Cümle”, Türk Dili, Ekim 1998, S. 562,
s. 332-339
Gencan, T. N., Dilbilgisi, TDK Yay., Ankara 1962
Genç, A., “Peyami Safa ve Dil Sorunu”, Milli Kültür, S. 74, Temmuz 1990, s. 43-44
Gezgin, H. S., Edebi Portreler, Tima�Yay., �stanbul 1997
Göze, E., Peyami Safa, Kültür ve Turizm Bakanl��� Yay., Ankara 1988
Gülensoy, T., Türkçe El Kitab�, Akça� Yay., Ankara 2000
Gülsevin G., “Türkçede -sA Gerundiumu Üzerine”, Türk Dili, S. 467, Kas�m 1990,
s. 276-279
Hac�emino�lu, N., “Yaln�z�z”, Türk Yurdu, S. 297, Haziran- Temmuz 1961, s. 35-38
…………………, “Yaln�z�z – IV Kompozisyon-“ , Türk Yurdu, S. 300, Temmuz
1963, s. 35-37
Hatibo�lu, V., Türkçenin Sözdizimi, TDK Yay., Ankara 1972
118
…………….., “Kelime Gruplar�” , TDAY-Belleten 1963, Ankara l964
Hengirmen., M., Türkçe Dilbilgisi, Engin Yay., Ankara 1995
Karahan, L., Türkçede Söz Dizimi-Cümle Tahlilleri-, Akça� Yay., Ankara 1999
…………..., “Yap� Bak�m�ndan Cümle S�n�fland�rmalar� Üzerine”, Türk Dili, Temmuz
2000, S. 583, s. 16-23
……………, Türkçede Söz Dizimi-Cümle Tahlilleri-, Akça� Yay., Ankara 2004a
…………..., “Türkçe’de Birle�ik Cümle Problemi”, Türk Gramerinin Sorunlar�
Toplant�s� (22-23 ekim 1993), 2. bask�, TDK Yay., Ankara 2004b, s. 36-42
Karaörs, M., “Cümle Bilgisinde �simlendirme, S�n�fland�rma ve Tahlil Metotlar�n�n
Birli�i”, Türk Gramerinin Sorunlar� Toplant�s� (22-23 ekim 1993), 2. bask�, TDK
Yay., Ankara 2004, s. 21-35
……………, Türk Lehçelerinde Kar��la�t�rmal� �ekil ve Cümle Bilgisi, Akça� Yay.,
Ankara 2005
Korkmaz, Z., Türkiye Türkçesi Grameri (�ekil Bilgisi), TDK Yay., Ankara 2003.
……………, “ Türkçede Birle�ik Fiiller ve Anlam Kaymalar�”, Türk Dili, Temmuz
1998, S. 559, s. 3-14
Kudret, C., Edebiyat�m�zda Hikâye ve Roman II, Varl�k Yay., �stanbul 1978
Kurdakul, �., Ça�da� Türk Edebiyat� II, Bilgi Yay�nevi , Ankara 1992
Kükey,M., Türkçenin Sözdizimi, Ankara 1975
Levend, A. S., “Peyami Safa’n�n Yeni Roman� Yaln�z�z”, Türk Dili, S. 1 , Mart 1952
s. 22-30
Özel, S., ( N.Atabay, A.Çam), Türkiye Türkçesinin Sözdizimi, TDK Yay., Ankara 1981
Moran, B., Türk Roman�na Ele�tirel Bir Bak�� I, �leti�im Yay�nlar�, �stanbul 1997
Niyazi M., Peyami Safa’n�n Üslûbu, Zaman , 28 Haziran 2004
Pasl�, Z., “Peyami Safa’n�n On Bir Roman�nda Kelime Hazinesi, Dil ve Üslûp
Özellikleri, Hisar, S.121-122, Ocak- �ubat 1974
Safa, P., Sanat-Edebiyat-Tenkit, Ötüken Yay., �stanbul 1970
………, Osmanl�ca-Türkçe-Uydurmaca , Ötüken Yay., �stanbul 2000
………, Dokuzuncu Hariciye Ko�u�u , Ötüken Yay., �stanbul 1993
………, Fatih-Harbiye , Ötüken Yay., �stanbul 1998
………, Bir Tereddüdün Roman�, Ötüken Yay., �stanbul 1975
………, Matmazel Noraliya’n�n Koltu�u , Ötüken Yay., �stanbul 1995
119
………, Yaln�z�z, Ötüken Yay., �stanbul 1991
………, Yaln�z�z, 4. bask�, MEB Yay., �stanbul 1997
�im�ek, R., Örneklerle Türkçe Söz Dizimi, Kuzey Gazetecilik, Trabzon 1987
Tanp�nar, A. H., Edebiyat Üzerine Makaleler, Dergah Yay., �stanbul 1992
Tekin, M., Peyami Safa’n�n Roman Sanat� ve Romanlar� Üzerinde Bir Ara�t�rma,
Selçuk Üniversitesi Rektörlü�ü Yay., Konya 1990
Timurta�, F. K., Peyami Safa - Seçmeler, MEB Yay., Ankara 1970
Türk Gramerinin Sorunlar� Toplant�s� (22-23 ekim 1993) , 2. bask�, TDK Yay., Ankara
2004
Türk Gramerinin Sorunlar� II, TDK Yay., Ankara 1999
Üstüner, A., “Bo�aç Han Hikâyesinde Cümlelerin Yap�s�”, Türk Dili, S. 576 , Aral�k
1996 s. 1077-1085
…………, “Cümlenin Ö�eleri Konusundaki Kar���kl�klar”, Türk Dili, S. 553 , Ocak
1998 s. 18-30
Yard�m, M. N., Romanc�lar Konu�uyor, Kaknüs Yay., �st., 2000
Yazo�lu, S., “Peyami Safa”, Güzel Yaz�lar - Röportajlar, TDK Yay., Ankara 1997
Zülfikar, H., “Giri�ik Cümle Sorunu”, Türk Dili, 1995, S. 522, s. 643-648
120
ÖZ GEÇM��
07 .07. 1979’da Elaz��’da do�dum. �lk ve orta ö�renimimi Elaz��’da tamamlad�m.
2000 y�l�nda Selçuk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyat�
Bölümü’nü bitirdim. Ayn� y�l Elaz��’�n Palu ilçesinde Türkçe ö�retmeni olarak göreve
ba�lad�m. �u an Elaz�� Merkez Endüstri ve Meslek Lisesi’nde Türk Dili ve Edebiyat�
ö�retmeni olarak görev yapmaktay�m.