rİsÂle-İ mİ’mÂrİyye’de kavramlar ve...

210
T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ TÜRK SANATI ANABİLİM DALI RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİ YÜKSEK LİSANS TEZİ Arzu CAN İSTANBUL, 2005

Upload: others

Post on 08-Feb-2020

4 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ

TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ

TÜRK SANATI ANABİLİM DALI

RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Arzu CAN

İSTANBUL, 2005

Page 2: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ

TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ

TÜRK SANATI ANABİLİM DALI

RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Arzu CAN

DANIŞMAN: PROF. DR. Selçuk MÜLAYİM

İSTANBUL, 2005

Page 3: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 4: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

i

İÇİNDEKİLER Sayfa No

1. GİRİŞ ……………………………………………………………........... 1

1.1 Konunun Niteliği ………………………………………………. 2

1.2 Araştırma ve Yayınlar ………………………………………..... 3

1.3 Metot ve Düzen…………………………………………………. 4

2. XVII. YY’DA OSMANLI DEVLETİ’NE VE KLASİK OSMANLI

MİMARİSİNE GENEL BAKIŞ ………………………………………… 6

2.1 XVII. YY’da Osmanlı Devleti ………………………………… 6

2.1.1 Ekonomik Durum ……………………………………. 6

2.1.2 Devlet Yönetimi ……………………………………… 10

2.1.3 Toprak Yönetimi ……………………………………… 11

2.1.4 Askeri Durum ………………………………………… 12

2.1.5 Dış İlişkiler …………………………………………… 13

2.1.6 Bilim …………………………………………………. 14

2.2 XVII. YY Osmanlı Mimarisine Genel Bakış ………………….. 15

3. RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE ……………………………………………… 20

3.1 Sedefkâr Mehmet Ağa – Hayatı ve Eserleri …………………….. 20

3.2 Risâle-i Mi’mâriyye’nin Şekilsel Özellikleri …………………….. 27

3.3 Risâle-i Mi’mâriyye’nin Osmanlı Mimarisindeki Yeri ve Önemi .. 27

3.4 Ca’fer Efendi ……………………………………………………. 30

3.5 Risâle-i Mi’mâriyye’nin Bölüm Özetleri ………………………… 31

Page 5: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

ii

4. KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİ …………………………………. 36

4.1 Mimarî – Genel ………………………………………………… 38

4.2 Mimarî Unsurlar ……………………………………………….. 44

4.3 Mimarî Tipleri …………………………………………………. 69

4.4 Mimarî Mekan …………………………………………………. 78

4.5 Açıklıklar ……………………………………………………..... 85

4.6 Eşya ……………………………………………………............. 89

4.7 Su Mimarisi ……………………………………………………. 91

4.8 Alan – Toprak ………………………………………………...... 94

4.9 Alan Ölçüsü ……………………………………………………. 97

4.10 Örtü ……………………………………………………............ 102

4.11 Kent Adları …………………………………………………… 105

4.12 Kent Dokusu ………………………………………………….. 106

4.13 Alet ve Araçlar ………………………………………………... 109

4.14 Malzeme …………………………………………………….... 127

4.15 Destek ……………………………………………………........ 150

4.16 Teknoloji …………………………………………………….... 152

4.17 Mimarlık Mesleği …………………………………………….. 158

4.18 Zanaat – Zanaatkârlar ………………………………………… 163

4.19 Temel – Altyapı – Tesisat …………………………………….. 170

4.20 Türk Musikisi ………………………………………………… 172

5. SONUÇ VE DEĞERLENDİRME......................................................... 180

6. EKLER ..................................................................................................... 183

Ek 1 İndeks ........................................................................................ 183

Ek 2 Risâle-i Mi’mâriyye’den Örnek Sayfalar .................................. 198

7. BİBLİYOGRAFYA................................................................................. 203

Page 6: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

1

1. GİRİŞ

Türk Mimarisi, sadece Doğu ve İslam Mimarlığı değil, Dünya Mimarlık Tarihi

içinde de belli bir yere sahiptir. Araştırmalar, Türklerin mimarlık alanındaki sürekli

gelişiminin o dönemdeki siyasal, idari ve ekonomik kalkınmanın yadsınamaz katkısıyla 16.

Yüzyıl’da doruğa ulaştığını göstermektedir. Anadolu’da Selçuklu, Beylikler ve Erken

Osmanlı Dönemleri’nde genellikle serbest ve gezginci gruplar halinde faaliyet

gösterdikleri anlaşılan, mimar ve mimariyle ilgilenen sanatçıların; beylikten devlete,

devletten imparatorluğa ulaşan topraklar üzerinde ve hızlı gelişen şehirleşme süreci içinde

yeterli olamayacağı anlaşıldığında, önce başkentteki “Hassa Mimarlar Ocağı” kurulmuştur.

Ardından da teşkilatın alt kuruluşları olan taşra teşkilatı düzenlemelerine gidilmiştir.

1453’ten sonraki bir tarihte başlayan Hassa Mimarlar Ocağı’nın faaliyetleri,

devletin gittikçe büyüyen imkânlarıyla birleştirilerek 16. Yüzyıl’ın başlarında “Klasik

Osmanlı Mimarisi Dönemi” nin ilk basamaklarına ulaşmıştır. 1538 yılında bu teşkilatın

başına getirilen Mimar Sinan’ın çalışmalarının yanısıra teşkilatın başkentten

İmparatorluğun en küçük kasabalarına kadar uzanan etkinliği, incelenmesi ve üzerinde

durulması gereken önemli bir konudur. Bugüne kadar incelenen belgeler, Osmanlılarda

imar –bayındırlık faaliyetlerini tüm ülke genelinde üstlenen, organize eden, denetleyen altı

adet mimarlık kuruluşunun varlığını ve bunların bir şekilde asıl teşkilata bağlı olduğunu

ortaya koymuştur.

Anadolu Türk mimarisinin XVI. Yüzyıl’ın başlarına kadar olan dönemlerini

araştıranların yararlanabileceği tarihi belge niteliğindeki malzemeler oldukça sınırlıdır.

Bilindiği gibi bu dönemlerde inşa edilmiş çok sayıdaki mimari eseri incelerken eserlerin

kendisi, eğer varsa kitabesi ve ancak birkaçı günümüze gelebilen vakfiyeleri dışında

kullanılabilir tarihi doküman bulabilmek hemen hemen imkânsız gibidir.

Page 7: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

2

1.1 Konunun Niteliği

Bu çalışmanın ana bölümünü Risâle-i Mi’mâriyye ve bu eser içindeki terminoloji

ve kavramlar oluşturmaktadır. Giriş bölümünde de kısaca değinildiği gibi mimari hususları

ya da Osmanlı Devleti’nin sanat ortamında yetişmiş mimarları konu alan dökümanların

birkaç istisna dışında bugüne kadar yeterince araştırılıp incelenmediği görülmüştür.

Osmanlı mimarisinde bazı mimarlar ve eserleri hakkında bilgi veren tarihi kaynaklar

olarak da İstanbul’daki Sultan Ahmet Camii’nin mimarı Sedefkâr Mehmet Ağa’nın Cafer

Efendi’ye yazdırdığı “Risâle-i Mi’mâriyye” dışında sadece Mimar Sinan ile ilgili

yazmaların varlığından haberdarız.

Bilindiği gibi Osmanlı Devleti dünyanın en geniş coğrafyaya yayılmış

devletlerinden biri, aynı zamanda gittiği ve hakimiyeti altına aldığı yerlerin bayındırlık ve

iskan faaliyetlerini de hakkıyla yöneten bir devlettir.Bu devletin bulunduğu ve sahip

olduğu topraklarda birçok mimari eser bırakmış olması da bu yüzden gayet tabii bir

durumdur. Nitekim bu coğrafyada üretilmiş binlerce mimari eser ortadadır. Ancak bu

eserlerin inşa ve tezyinatında emek harcayanlarının çok azının adı, yaşamı ve sanat üslubu

hakkında bilgi sahibi olabiliyoruz. Bu bağlamda Risâle-i Mi’mâriyye bahsedilen durumu

aydınlatması adına en öncelikli incelenmesi gereken eserlerden biridir. Ancak bu konu

hakkında yapılan inceleme ve araştırmalar oldukça sınırlı ve hatta yetersizdir.

İncelendiğinde Osmanlı Mimarisinin temel kaynaklarından birini oluşturabilecek bu eserin

hakkında yeteri kadar araştırma olmaması bizi bu konuyu araştırmaya yönelten en önemli

etkenlerden birisi olmuştur.

Bu eserin bizi daha çok ilgilendiren kısmı, kavramların açıklandığı bölüm olmasına

rağmen diğer genel meselelerden bahsedilen bölümler de eserin tamamının incelenmiş

olması bakımından bu çalışmada verilmiştir. Ancak ağırlıklı olarak kavramlar

incelenmiştir.

Bu çalışmada sadece eser yalın olarak ele alınmamış, yazıldığı dönemde devletin

ekonomik, siyasi, kültürel durumu ve sanat ortamı da ele alınmıştır. Ayrıca bu eser

yalnızca mimari terminolojiyi içeren bir teknik kitap değildir. Mimar Sedefkâr Mehmet

Page 8: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

3

Ağa’nın biyografisi olma özelliğine sahip olması da eserin farklı bir yönü olarak

değerlendirilebilir. Bununla bağlantılı olarak eserde kendisinden bahsedilen Mimar

Sedefkâr Mehmet Ağa’dan ve eserlerinden de bahsedilmiştir.

Bu çalışma şüphesiz alanındaki bu büyük boşluğu tamamen dolduramayacaktır.

Ancak çalışmamızın bu eser hakkında yapılmış inceleme ve araştırmaları derleyip

toparlaması ve mimarlığa ait bugün bile halen büyük değer arzeden birçok kavramı detaylı

olarak irdelemesi gibi yönleriyle bu konuda bir başlangıç olacağını umuyor ve daha sonra

bu eserle ilgilenecek araştırmacılara ışık tutacağını ümit ediyoruz.

1.2 Araştırma ve Yayınlar

Yukarıda da değinildiği gibi bu eser hakkında yapılan inceleme ve araştırmalar

oldukça sınırlı sayıdadır. Ancak biz ulaşabildiğimiz yayınları şu şekilde sıralayabiliriz:

Öncelikle Risâle-i Mi’mâriyye adlı bu eserin kendi künyesini vermekle başlayalım:

Cafer Efendi, Risâle-i Mi’mâriyye, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, Yeni Yazmalar,

No:339.

Eser oldukça erken tarihlerde dikkati çekmiş ve ilk olarak Ahmet Cevdet Bey

tarafından “Kitab ül Mimariye ve Safaname”, İkdam Gazetesi, Sayı: 10373, 26 Şubat

1926; “Konferans Tarzında Serbest Bir Ders Nümunesi”, İkdam Gazetesi, sayı: 10378, 3

Mart 1926; “ Kitabül Mimariye”, İkdam Gazetesi, Sayı: 10385, 10 Mart 1926; “ Kitabül

Mimariyye” İkdam Gazetesi, Sayı: 10395, 20 Mart 1926’da bazı bölümleri yayınlanarak

tanıtılmıştır.

Bu eserle ilgilenen ikinci kişi Tahsin ÖZ olmuştur. Tahsin Öz, “Mimar Mehmed

Ağa ve Risâle-i Mi’mâriyye”, Arkitekt, Sayı:139-140, 1943, S.149-186; sayı:141-142,

1943, s.228-234; Sayı:143-144, 1943, s.276-282; Sayı: 145-146, 1944, s.37-38. Yazmayı

kısaltarak veren araştırmacı daha sonra bu metni bağımsız bir kitapçık olarak da

yayınlamıştır.

Page 9: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

4

Adı geçen eserin metni üçüncü kez Orhan Şaik Gökyay tarafından ele alınmış ve

dili sadeleştirilerek kısmen yayınlanmıştır. (Orhan Şaik Gökyay, “Risâle-i Mi’mâriyye –

Mimar Mehmed Ağa Eserleri”, İsmail Hakkı Uzunçarşılı’ya Armağan, Türk Tarih

Kurumu Yayınları, Ankara 1976, s.113-215).

Bu eser zaman içinde yalnız Türk araştırmacıların değil Batılı araştırmacıların da

ilgisini çekmeye devam etmiş, Batılı bir bilim adamı tarafından tıpkı basım ve İngilizce

tam metni bağımsız bir kitap olarak 1987’de yayınlanmıştır. (Howard Crane, Risâle-i

Mi’mâriyye: An Early Seventeenth-Century Ottoman Treatise on Architecture,

Studies in Islamic Arts and Architecture, Supplements to Muqarnas, Volume I, Leiden and

New York, E.J. Brill, 1987).

Son olarak eserin tamamının Latin harfleriyle transkripsiyonu, bir kelime kılavuzu

ve tıpkı basımıyla beraber Mimar İ. Aydın Yüksel tarafından hazırlanmış ve İstanbul Fetih

Cemiyeti İktisadi İşletmesi tarafından basılarak “İstanbul’un 550. Fetih Yılı Adına” 2005

yılında yayınlanmıştır. (Cafer Efendi, Risâle-i Mi’mâriyye, (Haz. İ. Aydın Yüksel), 1.

Baskı, İstanbul Fetih Cemiyeti, İstanbul, 2005).

1.3 Metot ve Düzen

17. Yüzyıl Osmanlı mimarisinin en önemli eserlerinden biri sayılan Cafer Ağa’nın

Risâle-i Mi’mâriyye adlı eserinin incelendiği bu çalışma ana olarak;

Birinci Bölüm Giriş,

İkinci Bölüm XVII. Yüzyıl Osmanlı Mimarisine Genel Bakış,

Üçüncü Bölüm Risâle-i Mi’mâriyye,

Dördüncü Bölüm Kavramlar ve Terminoloji,

Beşinci Bölüm Sonuç ve Değerlendirme,

Altıncı Bölüm Ekler ve

Yedinci Bölüm Bibliyografya ana başlıklarından oluşmaktadır.

Page 10: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

5

Girişle başlayan bu çalışmanın ikinci bölümünde 17. Yüzyıl’da Osmanlı

Devleti’nin genel durumu, siyasi, ekonomik, kültürel yapısı ve bu dönemde sanat ortamı

ele alınmış, daha sonra 17. Yüzyıl Osmanlı mimarisi genel hatlarıyla ele alınmış ve bu

dönemin en önemli mimarlarından sayılan ve Risâle-i Mi’mâriyye adlı eserin adına

yazıldığı Sedefkâr Mehmed Ağa’nın hayatı ve eserleri hakkında bilgiler verilmiştir.

Üçüncü bölümde, Risâle-i Mi’mâriyye adlı eserin Osmanlı mimarisindeki yeri ve

önemine değinilmiş, şekilsel özellikleri belirtilmiş, Sedefkâr Mehmet Ağa’nın hayatı ve

eserleri, ayrıca eserin yazarı Cafer Efendi hakkında bilgiler verilmiştir. Bu bölüme Risâle-i

Mi’mâriyye’nin bölüm özetleri de eklenmiştir.

Çalışmanın ana konusunu oluşturan esere ait terminolojiyi incelediğimiz dördüncü

bölüm, bu çalışmanın da belkemiğini oluşturmaktadır. Bu bölümde eserde kullanılan ve o

dönemin mimarisine ait teknik terimler ve kavramlar, “mimari unsur, yapı tipleri,

malzeme, alet ve araçlar, vb” başlıklar altında incelenmiştir. Kavramlar eserdeki

sıralamalarıyla ele alınmıştır.

Çalışma sonuç ve değerlendirme başlığını taşıyan beşinci bölüm, indeks ve Risâle-i

Mi’mâriyye’den örnek sayfalar gösteren eklerden oluşan altıncı bölüm ve son olarak da

bibliyografya başlığını taşıyan yedinci bölümle nihayet bulmaktadır.

Page 11: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

6

2. XVII. YY’DA OSMANLI DEVLETİ’NE VE KLASİK

OSMANLI MİMARİSİNE GENEL BAKIŞ

2.1 XVII. YY’da Osmanlı Devleti

Sinan’ın ölümüyle 18. YY başı arasındaki dönemin mimarlık ürünleri, “Osmanlı

Mimarlığının İkinci Klasik Çağı” adı altında toplanabilir. Osmanlı tarihinde ise bu çağ

biraz eskimiş bir deyimle “Duraklama Çağı” olarak anılmaktadır. 16 YY sonunda, o

zamana kadar Osmanlı Devleti’ni ayakta tutan ve güçlü kılan toplumsal ve yönetimsel

kurumlarda başgösteren aksaklıkların yayılması sonucu ortaya çıkan zincirleme

bozukluklar, toprak gelirlerini azaltmış, askeri başarılar seyrekleşmiş ve ekonomik

sıkıntıların etkisiyle toplumsal bunalımlar başgöstermiştir. Osmanlı mimarisinin “İkinci

Klasik” çağındaki yapı üretiminin değerlendirilmesi, bu tarihi gelişmelerin genel yapısının

bilinmesine bağlıdır. Bu bölümde ekonomik, toplumsal ve kültürel olgularıyla genel

çevresi belirlenen dönemin mimari oluşa etkileri açıklanmaya çalışılacaktır.1

2.1.1 Ekonomik Durum

1580 yıllarında başlayan ve 17. YY’da etkili olan iç bunalımların ve dış yenilgilerin

gerisinde önemli ekonomik sorunlar bulunmaktaydı. Osmanlı bütçesinin denk gelmemesi

Kanuni Sultan Süleyman öldüğü sıralarda başlamakla birlikte 17. YY başına dek gelir ve

gider arasındaki fark fazla değildi ve açık, İç Hazine’den alınan parayla kapatılmaktaydı.

1597 yılında harcamaların birden gelirin üç katına yükselmesi üzerine ilk kez

devalüasyona başvurulmuştu. Olağan dışı açıklara neden olarak gösterilen İran ve

Avusturya Savaşları’na, Celali Ayaklanmaları’nın da eklenmesiyle, 17. YY başında gelir-

gider arasındaki fark aşırı düzeye ulaşmış; ancak Sultan I. Ahmet zamanında (1603-1617)

Avusturya Savaşları sona erdirilip iç ayaklanmalar yatıştırılarak bütçe düzene sokulmuş ve

Sultan Ahmet Külliyesi bu iç ve dış barış ortamında vücuda getirilmiştir. Ancak ekonomik

refah uzun sürmemiş, Sultan Ahmet’in ölümünden sonraki altı yıl içinde (1617-1623) dört

kez padişah değişmesi (I. Mustafa, II. Osman, yine I. Mustafa ve IV: Murat) ve her cülusta

bahşiş dağıtılmasıyla boşalan Hazine’de, IV. Murat’ın cülusu için dağıtılacak bahşiş parası

1 Zeynep Nayır, Osmanlı Mimarlığı’nda Sultan Ahmet Külliyesi ve Sonrası (1609-1690), İTÜ Yayınları, İstanbul, 1975, s.3

Page 12: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

7

bulunamamıştır. Önce bahşişten vazgeçtiklerini bildiren Ocaklıların sözlerinde

durmamaları karşısında ödünç para alınarak ve Saray’daki altın ve gümüş eşyadan para

basılarak sorun çözümlenmiştir. Dört cülusta bahşiş olarak Hazine’den çıkan 12,000 yük

akçenin Sultan Ahmet Külliyesi yapımı için harcanan tutarın altı katı olduğunu hatırlamak,

cülus bahşişi için dağıtılan paraların değerinin anlaşılması bakımından önemlidir.

Uzun süren savaşlar sırasında birkaç cepheye bölünen orduda öncekinin iki katı

asker bulundurulması gereği, devlet giderini artıran başka bir etmendir. Ancak deftere

kayıtlı asker sayısı savaşa katılan eylemli asker sayısından fazla olduğu için karşılıksız

beslenen askerin giderleri bütçeye yüklenmekteydi. Bu durumu düzeltmek isteyen IV.

Murat’ın saltanatı sırasında (1623-1640) sıkı tedbirler alınarak ocak kayıtları denetlenmiş,

asker sayısı indirilerek iç ve dış hazinenin durumu düzeltilmiş, Ocaklıların maaşları tam

ayarlı parayla ödenebilmiştir. Fakat bu dönemde ekonomik kaynaklar henüz geniş

kapsamlı yapı girişimlerine dönüşecek etkinlik kazanmamıştır. IV. Murat’ın Topkapı

Saray’ında yaptırdığı revan ve Bağdat Köşkleri dışında başlıca yapı faaliyeti Valide Kösem

Sultan ve sadrazamlara aittir.

Sultan İbrahim’in saltanatının başında Kemankeş Kara Mustafa Paşa’nın tutumlu

yönetimi ile paranın değeri yükseltilmiş, Hazine bir süre düzene girmişse de Padişahın

tutarsız davranış ve istekleri kaynakları kısa sürede tüketmiştir. IV: Murat erkek

kardeşlerini öldürttüğünden Osmanlı neslini sürdürecek tek erkek olması dolayısıyla biran

önce erkek çocuk sahibi olması gerekli görüldüğünden, Sultan İbrahim’in haremine çok

önem verilmiş. Samur kürkeaşırı düşkünlüğünün ortaya çıkardığı giderler de eklenince

halk macun ve samur adları altında vergilendirilerek bu harcamalar için para ödemek

zorunda bırakılmıştır. Sultan İbrahim’in geçici heveslerinin tatmin edilmesiyle geçen

saltanatı sırasında (1640-1648) söze değer bir yapı faaliyetine girişilmemiştir.

Babasının tahttan indirilişi üzerine yedi yaşında padişah olan Sultan IV. Mehmet’in

saltanatının ilk yılları boş hazinenin ve sakat yönetimin doğruduğu sıkıntıların çekildiği

bunalımlı bir dönemdir. Bu sırada ekonomik durumun düzeltilmesi sorunuyla uğraşan

Tarhuncu Ahmet Paşa, son on yıllık bütçeleri inceleyerek harcamaların artış nedenlerini

araştırmış, saray masraflarından ileri gelen 1600 yük akçe bütçe açığının bazı

kısıtlamalarla kapatılabileceğini ileri sürmüştür. Fakat harcamları azaltılan veya vergiye

Page 13: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

8

bağlanan kimseler Sadrazam’a düşmanolmuşlar, IV. Mehmet’i tahttan indirerek yerine II.

Süleyman’ı getirerek bir tasarısı olduğunu yayarak Ahmet Paşa’nın öldürtülmesine sebep

olmuşlardır (1653). Devletin gelir kaynakları artmadığına göre masraflar kısılmadıkça

ekonomik bunalımı çözümlemek güçtü. Öyle ki Hazine mukataalarının içinde bulunulan

yıldan başka gelecek iki yılın gelirleriyle birlikte satılması yoluna gidildiği halde bütçe

açığı kapatılamamıştır. Gelecek yıllar için gerekli kaynakların önceden harcanması

anlamını taşıyan bu yanlış tutumu izleyenler devletin daha büyük bir darlığa doğru

sürüklendiğini görememekteydiler. Ayrıca bu koşullarla Hazine’ya alınan paranın da

yeterli olmaması karşısında başka bir çözüm yolu aranması zorunluluğu duyulmuştur.

Hazine’de bulunan tam ayarlı paralar sarraflara verilerek karşılığında düşük ayarlı fakat

toplam olarak birkaç katı para alınmışsa da soruna tek yönlü bakılmış olduğundan sonuçlar

da önceki hesaba uymamıştır. Kendilerine ulufe olarak da ödenen düşük ayarlı parayı

İstanbul esnafının kabul etmemesi karşısında öfkeye kapılan askerler şiddetli bir tepki

göstererek kanlı olaylarla sonuçlanan Vakvak Ayaklanması’na girişmişlerdir (4 Mart 1656).

Aynı yıl Osmanlılar’ın Girit kuşatmasını engellemek için harekete geçen

Venedikliler Ege Denizi’ndeki bazı adaları ele geçirmişler ve Çanakkale Boğazı’nı da

sararak İstanbul’un beslenme yolunu tıkamışlardı. Başkentte kıtlık meydana getiren bu

olay sonucu halk can güvenliğinin de tehlikede olduğunu düşünerek endişeye kapılmış, bu

bunalımlı dönemde devleti kurtaracak bir sadrazam bulmak için soruşturma yapan Turhan

Valide Sultan’a Köprülü Mehmet Paşa salık verilmiştir. Çıkarcı çevrelerin düzenlerini

Köprülü Mehmet Paşa kendisine önerilen görevi ancak şartlı olarak kabul edebileceğini

belirtmiş, Valide Sultan da Paşa’nın tam yetkiyle Sadrazam olmasını uygun görmüştür.

Bütçe açığının kapatılabilmesi için devlet gelirleri yanında vakıf ve benzeri

kaynakların da Hazine’ye alınması gerektiğini ileri süren Köprülü Mehmet Paşa,

hoşnutsuzluk belirtileri ve karşı çıkışlara aldırmayarak düşüncesini uygulamaya

koyulmuştur. Venedikliler’in Çanakkale Boğazı’ndan uzaklaştırılmasından (1657) sonra

Erdel üzerine sefere çıkılarak (1658) yıllık haraç tutarı saptanmış ve anlaşma yapılmıştır

(1660). Bu arada Köprülü Mehmet Paşa’nın sert davranışlarından hoşlanmayan bazı

Anadolu valileri baş kaldırmışlarsa da ayaklanma bastırılmıştır (1659). Köprülü Mehmet

Paşa’nın sert ve haksız davranışları olduğu, kendisine ve oğluna rakip olabilecek kimseleri

Page 14: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

9

ortadan kaldırarak memlekete zarar veridğini ileri üsren tarihçiler de vardır. Değerli bir

komutan olan Dlei Hüseyin Paşa’nın idamı (1658) gibi olumsuz kayıplar verilmeine

karşılık Köprülü Çağı’nda devlet mekanizması işlerlik kazanmış ve ekonomik durum bir

ölçüde düzene girmiştir. Mehmet Paşa’nın ölümünden önce devlet bütçesindeki açığın

yalnız 124 yük akçeolması bunu kanıtlamaktadır. 2

Köprülü Mehmet Paşa zamanında Viyana bozgununa kadar Osmanlı bütçesi

yaklaşık olarak denkleştirilmiştir. Bu sürede rahatlayan ekonomik durum yapı

faaliyetlerinin etkinlik kazanmasına imkan vermiş, Köprülü Mehmet Paşa’nın

Divanyolu’nda yaptırdığı külliye ile başlayan kıpırdanış Yeni Cami, Kara Mustafa Paşa

Külliyeleri ile hızlanmış ve Anadolu’da da etkinleşmiştir. Fakat 1683 yılında başlayarak

Karlofça Barışı’yal sonuçlanan savaşlar sırasında yine ekonomik bunalım başgöstermiş,

yeni konulan vergilerden sağlanan gelir de yetmediğinden, Saray’daki altın ve gümüş

eşyadan para basılmış, mukataa ve hasların işleyecek gelirleri toplanarak daha önce de

uygulanan aldatıcı bir ekonomik rahatlama meydana getirilmesi yoluna gidilmiştir. Viyana

bozgunuyla başlayarak 100 yıl sonuna ulaşan kargaşalığı Naima kendi görüşüne göre şöyle

yorumlamaktadır: 3

“Gediği açan kapar, binayı yıkan yapar darb-ı meseline göre, bu mağlubiyetin

çaresini yine Kara Mustafa Paşa’nın bulması ihtimali var iken Padişah’ın bazı yakınları

güya devletin ırzını korumak bahanesiyle Padişah’ın hiddetini harekete geçirdiler. Fakat

Kara Mustafa Paşa’nın katledilmeis ve malının Hazine’ye alınması hiçbir gedik

kapatmadığı gibi harb ve maluliyet belasına da çare bulunamadı. Muharebe uzadı,

durmadan hududa asker sevki icap etti. Hazine boşaldı, hudud eyaletlerinde fesat ve fitne

çoğaldı. Venedik mel’unları da sudan sebeplerle barışı bozarak Akdeniz’de kavga ve

Mora’ya asker çıkardı. Aynı zamanda Moskof dedikleri kötü huylu hınzırlar Azak

taraflarını istilaya başladılar. İslam ülkesinin dört tarafını düşman gürültüsü sardı. Bu

sıralarda sadrazam olanlar hududlara asker, mühimmat vemaaş göndermekte büyük güçlük

çektiler. Bunlardan kimi üç-beş gün içinde azl edildi, kimisi de telaşından önemli işleri

görmez oldu. Birçok vezirler değişti ise de iki taraf arasını bulacak kabiliyette bir vezir

gelmedi. Muharebe devam etti. Ordunun masrafını karşılamak için toplanan vergiler 2 Osmanlı Devleti Tarihi, (Editör Ekmeleddin İHSANOĞLU), C.I., İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi, İstanbul, 1999, s.52-53 3 Zeynep Nayır, a.g.e., s.7

Page 15: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

10

yüzünden reaya perişan oldu. Nice vezirler kumandanlar şehit düştü. Savaş böylece 1696

senesine kadar devam etti ki harp başlayalı 15 sene olmuştu. Sadrazamlık akıllı, değerli,

isabetli fikirli, Padişah’ın mizacına göre hareket etmesini bilen Amcazade hüseyin Paşa’ya

verildi.”

Ekonomik bunalım Karlofça Barışı (1699)’ndan sonra da bir süre etkin olmuşsa da

III. Ahmet’in uyumlu tutumlu yönetimiyle, orduda ve yönetici kadroda yeniden düzenleme

yapılması yoluna gidilmiştir. 18. YY başlarındaki barış döneminde etkin bir yapıcılık

filizlenmekte, özellikle Pasarofça Anlaşması’ndan sonraki dönemde yapıcılığın sivil

mimarlık konusunda yoğunlaştığı görülmektedir.

2.1.2 Devlet Yönetimi

16. YY’ın son çeyreği ile 17. YY içinde Osmanlı tahtına çıkan padişahların devlet

yönetimine katılmaları ve yönetici olarak gösterdikleri başarı oranı oldukça düşük olmuştur.

Bu dönemde padişah olanlar arasında sarhoş, yarı deli, av ya da saray yaşamına düşkün

olanların çokluğu dolayısıyla devlet yönetimi sadrazam ve vezirlerin sağduyusuna

bırakılmıştır. Ne var ki, vezirlik ve diğer kademe görevleri, verimli çalışacak, yetenekli ve

tecrübeli yöneticilere verileceğine rüşvetle satıldığından devlet yönetim kadrosu da

zayıflamıştır. İyi çalışmamaları yanında rüşvetle işbaşına gelen yöneticiler devlete iki

yönden zarar verir olmuşlardır: 4

1. Rüşvet alan yönetici durumunu koruyabilmek için o mevkii satın

alabilecek ya da o yere uygun görülebilecek kişileri ortadan kaldırmayı

düşünmüştür.birçok değerli paşa ve vezir bu kötü niyete kurban edilmiş

ya da İstanbul’dan uzaklaştırılarak yararlı insan gücü kaynakları verimsiz

kılınmıştır.

2. Rüşvetle görev satın alan yönetici halka yararlı olmaktan çok, görevinin

sağladığı imkanlarla maksimum kişisel başarı elde etmeyi

düşündüğünden yasadışı yollardan kazanç sağlamaya çalışmıştır.

4 Zeynep Nayır, a.g.e., s.8-9

Page 16: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

11

Devletçe denetlenemeyen valiler halkı zor duruma sokmuş, kötü

tutumlarıyla Celali İsyanları’nın nedenlerinden biri olmuşlardır.

Ayrıca çocuk yaşta tahta çıkan oğulları yerine söz sahibi olan valide sultanlar, uzun

yıllar devlet yönetimini ellerinde tutarak, sadrazam seçimi, büyük memurların atanması

gibi işleri yürütmüşlerdir. Ancak memleket sorunlarının derinliğine eğilmeksizin, menfaat

dürtüsüyle ya da aracıların görüşlerine göre verdikleri kararlar çoğu kez devlet yararına

olmadığından, İmparatorluk dış saldırıların ve iç ayaklanmaların kolayca yıpratabileceği

bir duruma itilmiştir.5

2.1.3 Toprak Yönetimi

Osmanlı İmparatorluğu’nda devlet toprakları, çeşitli kamu hizmetlerine karşılık

olarak yöneticilere verildiğinden, devletle toprağı işleyen halk arasında yer alan yönetici

kadroların –umera- tutumları tarım gelirlerine dayanan sistemin işlemesinde önemliydi. 16.

YY sonundaki uzun savaşlar sırasında merkeziyetçi rejimin baskısının zayıflamasından

yararlanan yerel yöneticiler, kendi başlarına buyruk olmaya heveslenmiş ve çiftçi halkı,

imkanlarını aşan yükümlülüklerle zorlamaya başlamışlardı. İsteklerini gerektiğinde zorla

elde etmeye başvuran yöneticiler, “sekban” veya “sipahi” olarak adlandırılan geniş bir

asker kütlesi barındırmaktaydılar. Halkın hakkını korumak için merkezi hükümet

tarafından görevlendirilmiş “yiğitbaşılar” ancak kısa bir süre etkili olabilmişler, yeniden

saldırıya geçen eyalet askerleri yağma ve talana başlamışlardır.

Böylece ilk Celali ayaklanmaları sekbanlarla köylüler arasındaki çarpışmalarla

başlamış, hazırlıksız ve güçlü bir örgütlenmeden yoksun olan köylüler askerlere karşı

dayanamayarak çabucak dağılıvermişlerdir. Bu çözülüşün niteliği ayaklanmaların geleceği

açısından ilgi çekici ve önemlidir. Kendi toprağındna kopan köylü başka bir yere gidip

yerleşmiyor, diğer bir beyin himayesine girerek onun “sekban”ı oluyor; dolayısıyla

kendisinin yitirdiği savaşı vermekte olan başka köylülere karşı, onları yerlerinden koparan

güç olarak kullanılıyordu. Sonunda köylü sayısı aleyhine büyüyen sekban kesimi, kentleri

bile ezecek ölçüde kuvvet toplayarak devlet ordularına karşı durmuştur. Eyaletlerdeki

birikime, Avusturya’yla savaşmaktan kaçtıkları için dirlikleri kesilen sipahiler de katılınca 5 A’dan Z’ye Kültür ve Tarih Ansiklopedisi, C. II, Yeni Şafak Yayıncılık, İstanbul, 2004, s.192

Page 17: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

12

(30,000 kadar) ayaklanmanın çapı genişleyerek yayılmış, Suriye ve Irak gibi merkezden

uzak yörelerde devlet gücü tümüyle etkisiz kaldığından, ticaret ve haç kervanlarının

hareketleri imkansız kılınmıştır. Ekilmesi gereken topraklar boş kaldığından kıtlık çıkmış,

toprak vergilerini alamayan tımarlı sipahiler d güç durumda kalmışlardır. Kuyucu Murat

Paşa’nın yürüttüğü üç yıllık (1606-1609) bastırma hareketi ile elebaşı eşkiya

kuvvetlerinden 30,000, küçük çetelerden 25,000, ayrıca ele geçnlerden 10,000 kişi

öldürülerek güvenlik sağlanabilmiştir.

2.1.4 Askeri Durum

Genellikle, Yeniçeri Ocağı’nın bozulmasının III. Murat’ın şehzadeleri için

yaptırdığı sünnet düğününden sonra başladığı kabul edilir. Eğlenceler sırasında hüner

gösteren hokkabaz ve benzeri kişilerin bir lütu folarak Ocağa alınması, devşirme yasasına

ve Ocak törelerine aykırıydı. Buna karşı duran Ferhat Ağa istifa etmiş, fakat Padişah’ın

isteği yerine getirilmişti. Yeniçeriliğin başlangıcından beri Hristiyan halktan devşirilen

gençler belirli bir disiplin ve yöntemle eğitilerek hazırlanmaktaydılar. Hiç eğitim

görmemiş kişilerin katılmasıyla Ocak içinde ikilik meydana getirilmiş, iç denetim etkisiz

kılınmıştır. Nitekim, çalışmadan gelir sağlamak çekici geldiğinden, hokkabazları örnek

alan başkaları da Ocağa girmek istemişler, Ocak Ağası’na rüşvet vererek kayıt olma usulü

yaygınlaşmıştır. Yeniçeri Ocağı ileri gelenlerinin bu yolla kayıt ettirdikleriyle asker sayısı

görünüşte çoğaldığı halde, yeni kayıt olanlar özel işlerinde çalışıp askerliğin yalnız ulufe

almak yönüyle ilgilendiklerinden, eylemli asker sayısında artış olmamıştır. Ancak, 16. YY

sonunda başlayan ve uzun süren İran, Avusturya savaşları dolayısıyla askerin çeşitli

cephelere bölünmesi karşısında, devşirme asker yetmediğinden Ocağa başka yollardan da

asker sağlanması zorunlu olmuştur. Örneğin, birkaç yıl aday olarak yurt savunmasında

çalışanlar “kuloğlu” adı altında Ocağa yazılmışlar, Ocağa müslümanlardan da yeniçeri

alınarak devşirme düzeni bırakılmıştır.6 Çünkü zaten devşirme sistemini devam ettirmenin

artık pek de mümkün olmadığı bir döneme girilmişti çünkü devşirmeyi eski yaygınlığı ile

sürdürmenin şartları ortadan kalkmıştır artık.7

6 Cogito, Osmanlılar Özel Sayısı, Sayı:19, Yapı Kredi Yayınları 1229; Yıl:1999, s.262-263; Zeynep Nayır, a.g.e., s.11 7 Mehmet Öz, “17. YY’da Osmanlı Devleti: Buhran, Yeni Şartlar ve Islahat Çabaları Hakkında Genel Bir Değerlendirme”, Türkiye Günlüğü, Sayı:58, Yıl:1999, s.52-53

Page 18: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

13

17. YY için önemli bir sorun da asker ayaklanmalarıdır. Padişahları tahttan indiren,

giderek öldürebilen, sadrazamları parçalayan bu güç, ne zaman patlayacağı belli olmadığı

için ürkütücü olmuştur. Aslında iyi bir yönetimle askeri güç Saray’ın mutlakiyetine karşı

olumlu bir denge elemanı olarak yararlı olabilirdi. Ne var ki, Ocak ayaklanmaları ender

olarak ülke sorunlarına çözüm getirme amacı gütmüş, genellikle uluflerin zamanında

verilmemesi, ayarı düşük para ile ödeme yapılması gibi Ocak üyelerini doğrudan etkileyen

ekonomik sorunlarla ya da vezirler arasındaki çekişmelerde bir tarafın kışkırtmasıyla

patlak vermiştir.

2.1.5 Dış İlişkiler

17. YY’da Osmanlı Devleti Batıya kapalı kimliğini korumakta ve kendine

güvenmektedir. Bu düşünce çağın tarihçilerinden Naima’nın yazılarında şöyle yansımıştır:8

“Devlet-i Osmaniye öyle muazzam ve cihanşumul bir devlettir ki, onun şan ve

şevketi yanında etraftaki hükümdarlar her şeyden mahrum zavallılar ve kuvvetlerine

nispetle diğer sultanlar başsız ayaksız miskinler gibi kalır.”

Değişik kültürel geçmişi ve farklı dünya görüşleriyle Batılı devletlerin Osmanlılar’a

yaklaşmaları içten bir dostluktan çok öz çıkarları tabanına dayanmakta, dolayısıyla kısa

süreli ve göstermelik olmaktaydı. Örneğin, kapitülasyonlarla Osmanlılar’a bağlı olan

Fransa, Venediklilerle kutsal ittifaka girerek Osmanlılar’a karşı savaşmış, yine de

ayrıcalıklarının korunmasını istemekten çekinmemiştir. Ayrıca, Osmanlı topraklarında

dolaşarak gizlice dini propaganda yapan Fransız papazları, Hristiyan halkı

katolikleştirmeye çalışarak Osmanlı bünyesinden kolayca kopabilecek dini toplulukların

örgütlenmesine elverişli temeli hazırlamışlardır.

Avrupa’nın ekonomik ve askeri baskısının, Osmanlı bünyesine henüz etkimez

göründüğü 17. YY’da, daha çok iç karışıklıklar ve dış yenilgilerin olumsuz etkileri ve

psikolojik çöküntüleri duyulmaktadır. Özellikle Viyana bozgunundan sonra, Belgrad’ın

düşman eline geçmesi (1688) ve Niş yenilgisi (1689) gibi üst üste gelen olaylar Osmanlı

8 Zeynep Nayır, a.g.e., s.9-10

Page 19: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

14

kamuoyunda umutsuzluk meydana getirmiş, buna karşın Müttefiklere Türkler’i

Avrupa’dan atabilecekleri umudunu vermişti.

2.1.6 Bilim

16. YY’da gerçekleştirilen Rönesans ve Reform hareketleriyle, Ortaçağ

doğmatizminden sıyrılan Avrupalılar bilim ve teknikte hızla ilerleme yoluna girerken,

Osmanlı Devleti’nde yerinde sayma ve eskileri yinelemenin sürdürüldüğü görülmektedir.

Bu yüzyılda medrese ve müderris sayısı görünüşte çok olduğu halde değerli bilim adamı

yetişmemesi, yetersiz öğretim programı ve düzensiz medrese organizasyonuna

bağlanmaktadır. Medreselerde öğretilen matematik, astronomi, felsefe, tıp bilimleri

azaltılarak dersler daha çok fıkıh üzerine yoğunlaştırılmıştır. Ayrıca bilgisiz ve yeteneksiz

kişiler, çocuk yaştaki mollalar dahi hatır yoluyla atanarak müderris olmuşlar ve en büyük

medreselerde görev almışlardır. Bu çağda yaşayan en önemli bilim adamı, tarih, coğrafya,

kozmoğrafya, biyografi ve bibliyografya konularında kitapları ve çevirileri olan Katip

Çelebi’dir. Çağın tutuculuğundan sıyrılan Katip Çelebi, medreselerde pozitif bilim ve

felsefe eğitiminin yapılması gerektiğini savunmakta ve çağının bazı sorunlarına akılcı

çözümler getirmektedir. Birçok yapıtı derleme niteliğinde olmakla birlikte, sorunlara

objektif yaklaşımı ve görüşlerini hür düşünce çerçevesinde savunmasıyla çağı üstüne

çıkmakta, ilk kez Batı bilimiyle bağlantı kuran ve pozitif bilimlerin önemini kavrayan

Osmanlı bilgini olması dolayısıyla, Osmanlı’da Rönesans’a ışık tutan kişi sayılmaktadır.

Katip Çelebi’yle aynı dönemde yaşayan Evliya Çelebi (1611-1679) uluslararsı ilgi

görmüş bir Türk gezginidir. Yarım asır kadar süren gezileri boyunca birçok kent ve ülkenin

tarihi, etnoğrafyası, doğal kaynakları ve anıtları konusunda tuttuğu notları on ciltlik

seyahatnamesinde toplamıştır. Ayrıca Saray çevresi ve Melek Ahmet Paşa ile yakın ilişkisi,

çağının olaylarını yakından izlemesine de imkan sağlamıştır. Seyahatname’de,

ayaklanmalar sırasında Anadolu’nun kuşku ve ürküntü veren ortamı da yer yer dile

getirilmiştir. İnsancıl görüşü ve tarafsız sayılabilecek anlatımıyla, Saray tarihçilerinden

daha çok halka yaklaşan Evliya Çelebi’nin çizdiği Anadolu tablolarında gerçeği okumak

mümkün olmaktadır. Korku içinde yaşayan, eşkiyadan kaçarak şehir kaleleri içine sığınan

insanların, çarelerini düzenleyecek ne ekonomik çevre güçleri ne de rahatlıkları vardır.

Harap olan vakıfların durumu ise şöyle dile getirilmektedir:

Page 20: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

15

“Hakir yedi iklimi dolaştığım yerlerde Kafiristan’dan mamur bir ülke görmedim ve

İslam diyarı kadar harabad görmedim. Kafirler can verip kiliselerini mamur ederler,

Meryem ve İsa’dan korkarlar; ulema, hakim ve mütevellilerimiz, vakfiyeleri vardır, “ye”

demişler diye vakıf malını yiyip giderler. O güzel camilerimiz ve mescitlerimiz vakıfları

harab olmuştur. İslam gayreti bu mudur? Maksadımız kefere kilisesini methetmek değildir,

güzelim camilerimizin harap olmasına sebep zalimlerin kulağına küpe olsun diyedir,

vesselam..”

2.2 XVII. YY Osmanlı Mimarisine Genel Bakış

İşte yukarıda ana hatlarıyla tasvir etmeye çalıştığımız Osmanlı Devleti’nin bu

ekonomik, politik ve sosyal ortamında çalışmamızın asıl konusu olan mimariyi ayrı bir

başlık altında daha detaylı olarak incelemekte yarar olacaktır:

Osmanlı sanatı ve mimarisi mevcut üslup ve temalarla birlikte yeni geliştirilen

biçim ve ifadeleri de kullanmış, dış etkileri de sindirip bünyesine katarak canlı bir üretim

sürekliliği ortaya koymuştur. Geleneğe bağlı, yenilikçi ve dışarıdan gelen unsurların

sentezi ile gelişen güzel sanatlar, Osmanlı tarihinin her döneminde eşsiz ve kendine has

üsluplar sergilemiştir.9 Osmanlı mimarisi, İslam medeniyetinin ortaya koyduğu en büyük

medenî tezahürlerinden biri, insanlık sanat tarihinin de en önemli konularından biridir. 10

Osmanlılar, dünyaca ünlü imparatorlukların kültürel geleneklerinin varisi

olmuşlardır; bunların arasında Timuriler, Anadolu ve Batı Asya Selçukluları ve Atabekleri,

Mısır ve Suriye Memlukları, Bizanslılar ve Balkanlar ile Akdeniz’in Hristiyan devletleri

vardır. Osmanlı sanatı ve mimarisinde gözlenen dinamizimin sebebi kısmen ihtiva ettiği

İslam, Türk ve Avrupa unsurlarına, kısmen de imparatorluğun hamiliğini yaptığı sanat

hareketlerinin varlığına bağlanabilir. Osmanlılar altı yüzyılı aşan bir süre içerisinde 3 kıta

arasındaki bağları kontrol eden politik ve ekonomik yönden çok güçlü bir imparatorluk

kurmakla kalmayıp, aynı zamanda kendilerine miras kalan gelenekleri sindirip geliştirerek

toplumlarını ve kültürel kimliklerini temsil eden bir ifade şekli oluşturdular.

9 Esin ATIL, “Osmanlı Sanatı ve Mimarisi”, Osmanlı Medeniyeti Tarihi, (Editör Ekmeleddin İHSANOĞLU), C.II., İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi, İstanbul, 1999, s.447-448 10 Yılmaz Öztuna, Osmanlı Devleti Tarihi, C.II, T:C. Kültür Bakanlığı Yayınları, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara, 1998, s.193-194

Page 21: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

16

Osmanlılar Anadolu’da güçlendikleri zaman bölgede farklı dinler, etnik gruplar ve

diller mevcuttu. İmparatorluk genişledikçe daha değişik kültür varlıkları da bünyesine

katıldı. Bu karşılıklı etkileşim ve sentez, çeşitli gelenekleri uyum içinde birleştirerek

orijinal Osmanlı üslup ve temaları ortaya koymak üzere sanatlara yeniden hayat verdi.

Devlet yönetimiyle paralellik gösteren Osmanlı İmparatorluğu’nun sanat ile ilgili

üretimi merkeziyetçi idi. Özellikle saraya bağlı atelyelerde faaliyet gösteren ve sultanların

himayesinde çalışan sanatçılar devletin yaratıcı dehasını oluşturuyordu. İstanbul’da

Topkapı Sarayı’nın kuruluş yıllarında saray atelyeleri ile ilgili bilgi bulmak oldukça zor

olmakla beraber 16. YY’ın ikinci çeyreğinden günümüze ulaşan belgeler bu sanatçıların ve

esnafın büyük bir gelişme gösteren önemli bir grup oluşturduğunu ortaya koyar. Diğer

Osmanlı kurumlarına benzer şekilde teşkilatlanmış İmparatorluğun çeşitli yörelerinden

gelen hattatlardan otağ yapımcılarına kadar farklı yetenekleri olan yüzlerce insanın

oluşturduğu bu gruplara topluca Ehl-i Hiref (saray sanatçıları topluluğu) deniliyordu. Herat,

Tebriz, Şam, Bağdat ve Kahire’den gelenlerin yanısıra Çerkezistan, Gürcistan, Sırbistan,

Bosna, Macaristan ve hatta Avusturya ve İtalya’da yetişenler de yerli ustalarla işbirliği

yaparak bu dönemin sanat faaliyetlerine kimlik kazandıracak üslup ve temaları ortaya

koymak için çalışmışlardı.

Ehl-i Hiref teşkilatındaki sanatçılar veya zanaatkarlar usta ve çıraklardan

oluşuyordu. Ayrıca teşkilattaki her bölüğün bir başı ve yardımcısı vardı. Ehl-i Hiref’in

yapısı ve oluşumu konusundaki en önemli kaynaklar arasında bu teşkilatın maaş defterleri

Sultan’a özellikle bayramda verilen hediye listeleri İmparatorluk vekayi-nağmeleri ve

tezkireleri gibi tarihi kaynaklar ve arşiv belgeleri yer alır. Günümüze ulaşan en eski Ehl-i

Hiref maaş defteri 1526 tarihlidir ve 40 bölükte 600’den fazla kişinin çalıştığını

göstermektedir. 17. YY’ın başlarında bu bölüklerin sayısı artmış ve çalışanlar 200’e

ulaşmıştır. Tarihleri 1700’lerden sonraki yılları taşıyan bordrolar eksik veya kayıp olmakla

birlikte bu sistemin imparatorluğun sonuna kadar devam ettiği anlaşılır. 11

Ehl-i Hiref teşkilatının dışında çalışan ve hizmetleri karşılığı diğer kaynaklardan

ödenek alan ünlü hattat ve nakkaşların yanısıra devletin diğer kurumlarında çalışan ve

sanat alanında öne çıkmış idareci ve ülema sınıfına mensup kişiler de vardı. Ayrıca yalnız 11 Esin ATIL, a.g.e., s.447-448

Page 22: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

17

İstanbul’da değil, iç ve dış pazara mal temin eden bütün eyalet merkezlerinde loncalara

bağlı binlerce sanatkar ve zanaatkar bulunmaktaydı.12

Anadolu’da Uşak, Bursa ve İznik, Batı Avrupa ve Kuzey Afrika’da Şam, Bağdat,

Kahire ve Tunus, Doğıu Avrupa’da Selanik, Belgrad ve Budapeşte gibi kentlerde canlı bir

sanat faaliyeti yaşanırken İstanbul seçkin sanatçıların bulunduğu Ehl-i Hiref mensuplarıyla

İmparatorluğun kültür ve sanat merkezi durumundaydı.

Osmanlı Beyliği’nin imparatorluğa dönüşmesi dünya tarihi bakımından nasıl yeni

devreleri açmışsa, aynı olay mimarlık alanında yepyeni yapı kompozisyonlarıyla tarihsel

çevreyi de değiştirmiştir. Çeşitli kültür ve etkileşimlerinden süzülen siyasi irade inşaat

alanında basit teknolojileri aşarak plastik değerleri öne çıkaran bir mimari sanati

oluşturmuş, sonunda Osmanlı kimliğinin en önemli cephelerinden biri şekil kazanmıştır.

Zaman ve mekan olarak böylesine geniş ufuklu bir faaliyetin örgütlenmesi tarihte eşine az

rastlanan olaylardan biridir. Kahire’den Kırım’a, Vişegrad’dan Van’a kadar uzanan coğrafi

alanda 600 yıl hüküm süren bu siyasi yapı çok farklı toplumsal katmanlar ve kültürleri aynı

ideal altında toplayabilme iradesi göstermiş, otorite ve iktidarını bütün alanlarda olduğu

gibi mimarlık alanında da sergilemiştir. 13

Uzun bir direnmeden sonra küçülen İmparatorluğun başkentini Türkler’e kaptıran

Bizans yalnızca kendi maddi ve manevi varlığını terketmiyor fakat Boğazlar dolayısıyle

eski dünyanın en büyük jeopolitik avantajını da Osmanlılar’a teslim etmiş oluyordu.

1453‘ü izleyen yıllarda karada ve denizde Osmanlı Sultanı’na bütün kapılar açılıyordu.

Giderek genişleyen ufuklar bu İmparatorluğa Fransa kıyılarından Endonezya’ya kadar

uzanma şansını vermekte gecikmedi. Alan genişledikçe kültür ve sanat gözlemleri artan

mimarlar, her ülkede yeni tatlar bulmayı bildiler. Mısır piramitlerinden Avrupa

katedrallerine kadar zengin bir görüntü alanı Anadolu Selçukluları’ndan aktarılan

birikimlerle birleşti. Mimarlık tarihinde çoközel ve çok önemli bir yer tutan anıtlar böyle

bir zemin üzerinde peşpeşe yükselirken Osmanlı coğrafyasının kültürel silüeti şekillendi.

12 Klasik Osmanlı Mimarisi, http://dokumanlar.com/dokuman/arsiv1/klasik-osmanli-mimarisi-port26388dosya.asp, (19 Kasım 2005) 13 Selçuk Mülayim, “Osmanlı Mimarisi”, Osmanlı Ansiklopedisi – Tarih / Medeniyet / Kültür, İzYayıncılık, C.III., İstanbul, 1996, s.9

Page 23: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

18

14. YY’ın başlarından 19. YY başlarına kadar Osmanlı Devleti’nin hakim olduğu

coğrafyadaki yapı faaliyetlerine konu olan cami, medrese, külliye, türbe, köprü, hamam,

bedesten vebenzeri yapı tiplerinin hangi toplumsal ideallere veya nasıl bir devlet

felsefesine cevap verdiği yolundaki sorular mimarlık tarihi kadar sosyal tarih açısından da

araştırmaların ağırlık noktasını teşkil etmek durumundadır. Bu soruların altı çizilemedikçe

en ayrıntılı dökümler bile yapı envanteri olmaktan öteye gidemez. Bu noktada sanat

tarihinin içinde gizlenen insani öz ile araştırmacının tarih olgusuna bakış tarzı aynı

düzlemde çakışmak zorundadır. Osmanlı mimarisini incelemekteki asıl amaç form, teknik

ve biçim özelliklerinin arkasında yatan temel doğruları cami, medrese ve türbe inşa eden

ana düşüncenin özünü ortaya çıkarmaktır. Belgelerin incelenmesi ayrıntılı planların

çıkarılması ve ayrıntıların uzun uzun tarif edilmesi sonunda bütün diğer faaliyet alanları

gibi mimariyi de harekete geçirme ruh ve düşüncenin yönünü ve doğrultusunu keşfetme

amacına dönüktür. 14

16. YY sonundan 18. YY’ın başlarına kadarki dönemin mimarlık uygulamalarına

genel olarak bakıldığında yapı faaliyetinin zaman içinde dengeli olarak dağılmadığı, belirli

dönemlerde yoğunlaştığı görülmektedir. Bu olgu sözkonusu sürede Osmanlılar’ın

ekonomik olanaklarının savaş ve iç karışıklıklar nedeniyle başka alanlara kaydırılması

veya kıtılanmasıyla açıklanabilir.

1593 yılında Avusturya’ya açılan savaşın uzun sürmesiyle ortaya çıkan hazine açığı,

Anadolu’da baş gösteren Celali ayaklanamaları nedeniyle kapatılamamıştır. Bu dönemde

genel olarak yapı faaliyeti azalmış ancak sefer yollarının güvenliği ve imarı aracılığıyla

rumeli’de menzil külliyeleri yapımına önem verilmeye başlanmıştır. Ekonomik bunalım

başkentteki külliye programlarının büyük camiler çevresinde toplanan medrese, hamam,

türbe gibi yapılar yerine medrese yanında yer alan sebil-çeşme, türbe gibi daha sınırlı bir

ölçüye indirgenmesine yol açmıştır.

Avusturya ile Zitvatoruk barışının yapılması ve Celali isyanlarının bastırılmasından

sonra düzelen ekonomik durum 17. YY’ın başta gelen girişimi olan Sultan Ahmet

Külliyesi’nin gerçekleştirilmesine imkan vermiş ve iç karışıklıklar sırasında harap olan

Anadolu’nun imarı ve kervan yollarında güvenlik sağlanması amacıyla Anadolu’da da 14 Selçuk Mülayim, a.g.e.,, s.9

Page 24: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

19

menzil külliyeleri yapımına önem verilmiştir. Doğuya askeri seferler de merkezi

kervansaray olan menzil külliyeleri yapımını canlı tutmuş, özellikle IV. Murat zamanında

çok sayıda menzil hanı yapılmıştır.

I. İbrahim ve IV. Mehmet’in saltanatıın ilk dönemine rastlayan 1640-1660 yılları

arasında devlet kaynaklarının dengesiz harcanması yapı alanında sürekli yatırımı imkansız

kılmış; ancak Köprülü Mehmet Paşa’nın koyduğu zorlayıcı tedbirlerle bütçenin düzene

sokulması ve askeri başarılardan sonra yeni yapı girişimlerine uygun ortam hazırlanmıştır.

Köprülü Mehmet Paşa ve Yeni Cami külliyeleri ile İstanbul’da başlayan faaliyet Anadolu,

Rumeli ve Suriye’de yapılan menzil külliyeleri ile etkili olmuştur. Fazıl Ahmet Paşa ve

Merzifonlu Kara Mustafa Paşa’nın kişisel girişimleriyle sürdürülen yapı hareketi, 2.

Viyana bozgunu sonrası ortaya çıkan bunalım dolayısıyla kesilmek zorunda kalmış, ancak

18. YY başında yeniden başlayabilmiştir.

Sinan sonrası – Geç Klasik Çağ, Osmanlı mimarlığına yeni bir biçimsel üslup

getirmemiştir. Bu dönemde genel çizgileriyle 15. ve 16. YY’larda belirlenen mimari

geleneğin etkisi güçlüdür. Bu çağ için önemli olan başlıca yenilik bazı geleneksel konu ve

biçimlerin değişik bir eğilim ve görüşle işlenmesidir. 15

15 Klasik Osmanlı Mimarisi, http://dokumanlar.com/dokuman/arsiv1/klasik-osmanli-mimarisi-port26388dosya.asp, (19 Kasım 2005)

Page 25: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

20

3. RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE

3.1 Sedefkâr Mehmet Ağa – Hayatı ve Eserleri

Mimarbaşı Mehmet Ağa konusunda yazılan makalelerde onun Sultan Ahmet

Külliye’si ve sedefkârlıkla ilgili çalışmalarına kısaca değinilmiş, diğer yapıtları ve genel

eğilimleri üzerinde fazla durulmamıştır. Aslında bu tutum Sedefkâr Mehmet Ağa’nın

kimliği ve mimarlığı üzerine yazılanların sınırlı kaynaklara dayandırılması

zorunluluğundan ileri gelmektedir. Mimarbaşının yaşamı ve çalışmaları konusunda başlıca

kaynak tezimizin de konusu olan Mehmet Ağa’nın koruduğu ve yardım ettiği şair Ca’fer

Çelebi tarafından onu tanıtıp yüceltmek amacıyla hazırlanmış olan Risâle-i

Mi’mâriyye’dir.1 Ca’fer Efendi ismindeki bu yazar Mehmet tAğa’nın ateşli bir hayranıdır

ve onun en önemli eserini nazım halinde aktarmakla kalmamış yaşamındaki aynı önemde

olmayan olayları da bir evliya menkıbesi üslubuyla aktarmaya çaba göstermiştir.2

Eserin dizininde Mehmet Ağa’nın yaptığı eserler için iki sayfa ayırdığı görülmekle

birlikte bu sayfalar her nedense boş bırakılmış olduğundan Mehmet Ağa’nın Sultan Ahmet

Külliyesi haricindeki yapıtlarının adları tam olarak saptanamamaktadır. Risâle’nin Mehmet

Ağa’nın yaşamıyla ilgili bölümü kısaca şöyle özetlenebilir:3

Risâle-i Mi’mâriyye’nin esas kahramanı olan ve Ca’fer Efendi’nin “Bizim

mürüvvetlü Ağa Hazretleri” diye zikrettiği Hassa Mimarbaşı Mehmet Ağa, Mimarbaşı

Dalgıç Ahmet Ağa (Paşa)’dan sonra mimarbaşı olmuştur (1015/1606). Rumeli’den

acemioğlanı olarak Sultan Süleyman zamanında 970/1562’de devşirilmiştir. Ca’fer Efendi

kendisinin adını “Mehmet Ağa ibn-i Abdülmuin” olarak vermekte fakat hangi şehirden

olduğunu söylememektedir. İzzet Kumbaracılar ve M. Erdoğan Mehmet Ağa’nın

Kalkandelen’li olduğunu söyleseler ise de bir kaynak vermezler. Mehmet Ağa devşirildiği

zaman kaç yaşında idi onu da bilmiyoruz. Fakat on ile yirmi yaşları arasında olduğu

tahmin edilebilir. Devşirildikten sonra beş yıl kadar ulufesiz olarak durmuş, altıncı yılda

1 Zeynep Nayır, Osmanlı Mimarlığı’nda Sultan Ahmet Külliyesi ve Sonrası (1609-1690), İTÜ Yayınları, İstanbul, 1975, s.39 2 Suraiya Faroqhi, Osmanlı Kültürü ve Gündelik Yaşam - Ortaçağ’dan 20. Yüzyıl’a, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, İstanbul, 1998, s.145 3 Ca’fer Efendi, Risâle-i Mi’mâriyye, (Haz: İ.Aydın Yüksel), İstanbul Fetih Cemiyeti, İstanbul, 2005, s.iv-v

Page 26: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

21

ulufeye yazılmış ve daha sonra da bir sene –herhalde henüz yapılan – Sultan Süleyman

Türbesinde bahçe bekçiliği yapmış, nihayet 976/1568’de Hasbahçe’ye alınmıştır.

Burada terbiye ve tahsil gördüğü sırada önce musikiye heves etmiş, fakat bu sırada

gördüğü bir rüya onu huzursuz ettiği için rüyasını tabir ettirmiş ve musiki ile uğraşmaktan

vazgeçmiştir. Aynı zamanda Hasbahçe’de elinde bir hendese kitabı ile ders veren bir

kimseyi görerek bu sefer hendese, mimarlık ve sedefkârlık öğrenmeye başlamıştır. Ca’fer

Ağa onun yirmi sene 977/1567 den 997/1589’a yani Mimar Sinan’ın vefatına kadar Mimar

Sinan’a ve o sırada bahçe halifesi olan Üstad Mehmet’e hizmet ettiğini ve onlardan

hendese ve mimarlık tahsil ettiğini yazar(18b).

Nihayet o sırada henüz hayatta olduğu anlaşılan Mimar Koca Sinan’ın tavsiyesi ile

(19a) 998/1590’da –ki burada Mimar Sinan’ın vefatından sonra olduğu açıktır- Sultan III.

Murad’a sedef kakmalı müzeyyen bir tilavet iskemlesi hazırlamış ve sunmuştur. O sırada

“Sedefkârîler Halîfesi”dir. Sultan Murad bu hediyeyi çok beğenmiş ve mukabilinde

kendisine, o zamana kadar başına giydiği acemi oğlanı külahı yerine zerrin bir üsküflü

külaf giydirilerek “Kapıcıbaşılık” ihsan edilmiştir. Bundan cesaret alan Mehmet Ağa iki yıl

sonra bu sefer çok müzeyyen bir yay mahfazası (kemandân) hazırlayıp Bâbüssaade Ağası

vasıtasıyla Padişaha sunmuş ve buna karşılık olarak kendisine “Muhzırbaşılık” mevkii

verilmiştir. Bu arada iki yıl kadar “kulle sufsi” olduğu da zikredilir.

Bu sırada Mehmet Ağa’ya İstanbul dışında çeşitli vazifeler de verilmiştir. Önce

Şehla Mahmut isminde birini mahfaza altında Mısır valisi olan Üveys Paşa’ya teslim

ettikten sonra Arabistan’ın bazı yerlerini ve bazı enbiya ve evliya kabirlerini ziyaret

etmiştir (22a). Daha sonra da teftiş maksadı ile Rumeli’ye, Bosna ve bütün serhat

boylarındaki kasaba ve şehirlere, hatta Kefe ve Kırım’a kadar gönderilmiş, oradaki kaleleri,

kale erenlerini görmüş ve dönüşünde de teftişini bir rapor halinde sunmuştur (22a).

Arkasından Şam Beylerbeyisi olan Hüsrev Paşa’nın yanına ve daha sonra Haleb’e giderek

hac yollarının asayişini temin için sefere çıkmıştır. Bu işinde de muvaffak olarak İstanbul’a

dönmüştür (22b, 23a ve b).

Page 27: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

22

Bunu takiben 1006/1597’de “Su Nazırı – Nazır-ı Ab” olmuş ve 8 yıl bu vazifede

kaldıktan sonra da 1015 Cumadelahiresinin 8 Perşembe /1606 Eylülünün 11 Pazartesi günü

kendisine mimarbaşılık tevcih edilmiştir.

Mehmet Ağa mimarbaşı olduktan sonra tamirine ihtiyaç duyulan Kâbe’nin altın ve

gümüş kuşaklarla sağlamlaştırılması işini, altın oluğunu, kilitlerini ve pencere demirlerini

hazırlar ve yerine taktırır. 1018/1609 yılında ise en büyük eseri olan Sultan Ahmet

Külliyesi’nin yapımına girişir. Ca’fer Çelebi bir vesile ile Sultan Ahmet Camii’nin

Mimarbaşı Mehmet Ağa tarafından yapılmış resmini gördüğünü ve bunun üzerine bir

kaside yazdığını belirtir ve bu kasideyi de risâlesinde kaydeder (51a ve b, 52a). (Hatta

kaynaklar Mehmet Ağa’nın Sultan Ahmet Camii’nin maketini yapıp I. Ahmet’e sunduğunu

ve ondan tasvip aldığını yazmaktadırlar.4) Ancak, Risâle-i Mi’mâriyye’nin yazıldığı ve

bitirildiği 1023/1614 yılında henüz bu büyük külliyenin inşaatı devam etmekte olup Ca’fer

Çelebi’nin ifadesine göre binanın kubbesinin yapımı kalmıştır. Nitekim, Sultan Ahmet

Camii 1026/1617’de bitmiş ve külliyenin tamamı ise 1029/1620’lere kadar sürmüştür.

Mimarbaşı Mehmet Ağa aynı zamanda külliye ile birlikte birçok perakende inşaat

işi ile de uğraşmaktadır. Öyle ki bu işlerden çok yorulduğunu ve sıkıldığını Ca’fer

Efendi’ye naklettiği görülmektedir (55a).

Mehmet Ağa’nın ne zaman ve nerede vefat ettiği ve kabrinin nerede olduğu

bilinmemektedir (Ayvansarayi’nin Vefeyat’ında “Mimar Mehmet Paşa” başlığı altında bir

kayda rastlanılmaktadır. Sultan Ahmet Camii binasında hizmet edenlere bina emini, mimar

ağa ve bazı diğer şahıslara işin bitiminde vezaret verilmesi emredilmiş olduğu ve bu

meyanda Mimar Mehmet Ağa’ya da vezaret tevcih edildiği kaydı vardır. Bu Mimar

Mehmet Paşa 1027/1617’de vefat etmiş ve Üsküdar’da defnedilmiştir. Yalnız ebcedle

verilen bu tarih hesaplandığında 996 tutmaktadır. Kim olduğu tam olarak anlaşılamayan bu

Mimar Mehmet Paşa’ya araştırmalarda tesadüf edilmemiştir. Bk. Hafız Hüseyin

Ayvansarayi, Vefayat-ı Selatin ve Meşahir-i Rical, Haz: Fahri Ç. Derin, İÜ Ed. Fak. Yay.

2241, İst., 1978, s.56). fakat en azından Mehmet Ağa’nın külliyenin bitiminden sonra bir

müddet daha hayatta olduğu tahmin edilebilir. Nitekim bazı kayıtlara dayanılarak Mehmet

Ağa’nın 1032/1623’e kadar sağ olduğu ileri sürülmektedir. Ancak, kendisinden sonra 4 Yılmaz Öztuna, a.g.e., 194

Page 28: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

23

mimarbaşı olan zatın kimliği ve mimarbaşı olduğu tarih kesin olarak bilinmediğinden, bu

hususta bir şey söylenememektedir. Risâleden bir oğlu olduğu anlaşılmaktadır.

Eserleri:

Mimarbaşı Mehmet Ağa’nın başta Sultan Ahmet Külliyesi olmak üzere birçok

önemli yapıyı inşa etmiş olduğu ve Mimar Koca Sinan’dan sonra sırasıyla mimarbaşı olan

Davud Ağa ve bilhassa Dalgıç Ahmet Ağa’nın bütün işlerinde yanında olduğunu biliyoruz

(21a). Ne yazık ki risâlenin 5. faslı başında Mehmet Ağa’nın o zaman kadar yapmış olduğu

bütün eserlerin bir listesi verileceği kaydedilmişken (46b) ile (51a) sayfaları arası boş

bırakılmıştır. Anlaşılmaktadır ki Ca’fer Efendi, bu listeyi herhangi bir sebeple

kaydedememiştir. Böylece Mimar Sinan’ın tezkerelerinde olduğu gibi ilk elden bilgiye

sahip değiliz. Bunlardan sadece Kâbe’nin onarımlarını kesin olarak bilmekteyiz ve

risalenin bir yerinde de yüz kadar çeşme yaptığı zikredilir (5a).5

Bunlar yanında, Ca’fer Çelebi’nin risalenin 5. faslına giriş bölümünde yer alan “ve

Ağa Hazretleri bu ana gelince kaç camii şerif ve kaç mescidi latif ve kaç medrese ve kaç

hamam ve kaç saray ve kaç köşk ve kaç kaldırım ve kaç köprü ve kaç çeşme bilcümle ne

kadar hayrat bina etmiştir” ifadesinden Mahmet Ağa’nın cami, mescit, medrese, hamam,

saray, köşk, köprü, çeşme ve benzeri yapılar yaptığı anlaşılmaktadır.

Mehmet Ağa’nın mimarbaşı olduğu yıllarda yapıldığı bilinen ve bir kısmı kesinlikle

ona atfedilen yapılar şöyle sıralanabilir:

Cami ve mescit:

Bu dönemde Sultan Ahmet Camisi dışında büyük ölçekli bir cami yapılmamıştır. bu

cami Sultan I. Ahmet tarafından İstanbul’da adıyla anılan meydanda 1609-1616 yılları

arasında Mimar Sedefkâr Mehmet Ağa’ya yaptırılmıştır. Türkiye’nin altı minareli tek

camisidir. Cami bölümü 64 x 72 m. boyutlarındadır. 43 m. yüksekliğindeki merkezî

kubbesinin çapı 33.4 m. olup Ayasofya’nın kubbesinden 2,6 m. daha büyüktür. Caminin içi

260 pencereyle aydınlatılmıştır. Mavi, yeşil ve beyaz renkli çok güzel çinilerle bezendiği 5 Ca’fer Efendi, a.g.e., (Haz: İ.Aydın Yüksel), s.iv-v

Page 29: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

24

için Avrupalılarca “Mavi Cami” olarak adlandırılmıştır. Yazıları Diyarbakırlı Seyyid

Kasım Gubarî tarafından yazılmıştır. Çevresindeki yapılarla birlikte Sultan Ahmet

Külliyesi’ni oluşturur. 6

Bu eser, Klasik Osmanlı Mimarisi’nin son görkemli örneklerindendir. Sinan

Okulu’nun en sıkı takipçilerinden Sedefkâr Mehmet Ağa tarafından yapıldığından Sinan

Üslubu’nun özelliklerini taşır. Bununla birlikte planında yenilikçi düzenlemeler de görülür:

İlk defa altı minare kullanılmış; cami bünyesinde Hünkar kasrı inşa etme geleneği bu cami

ile başlamıştır. Fatih ve Süleymaniye Camii’nden farklı olarak düzgünlük ve simetri

arayışıyla yapılmamıştır. Mimarının Selimiye’den daha yetkin bir eser ortaya koymak

amacıyla yaptığı bu camide hiçbir masraftan kaçınılmamıştır. Yapı özellikle çini işçiliği ile

ünlüdür. İstanbul’da Topkapı’dan sonra en zengin çini koleksiyonu burada bulunur. Sultan

Ahmet Camii’nin içinde 17. Yüzyılın ikinci yarısının en zengin çinileri, kubbe ve

kemerlerde aynı devir kalem işleri mekânı renklendirmektedir. 7

Ayasofya’nın onarımı (1609) ve Haseki Camisine kubbe eklenmesi (1611) gibi tali

işler dışında kalan yapım faaliyeti çoğu ahşap örtülü mescitler konusunda yoğunlaşmıştır.

Bunlar; Kürt Çelebi Camisi (1611), Edirne Sarayı’nda Sultan Ahmet Mescidi (1021

H./1612), Kadıköy Osman Ağa Mescidi (1021 H./1612), İstavroz Mescidi (1022/1613),

Kürkçübaşı Mescidi (1022/1613), Arabacılar Mescidi (1614), Kara İmam Mescidi (1615),

Halil Paşa Camisi (1026/1617), Gedik Abdi Mescidi (1621), Gülşeni Tekkesi Mescidi

(1622) ve Sormagir Opdaları Mescidi (1622)’dir. Bu dönemde Kavak Sarayı’na bağlı

olarak yapılan mescidin tarihi bilinmemektedir.

Türbe:

Mehmet Ağa’nın mimarbaşı olduğu dönemde yapılan külliyeler içinde yer alan

türbelerin başlıcaları; Kuyucu Murat Paşa, Ekmekçioğlu Ahmet Paşa ve Sultan Ahmet

türbeleridir. Ayrıca, Sultan Ahmet tahta çıktıktan sonra bitirilen III. Mehmet türbesi,

Sadrazam Halil Paşa, Nakkaş Hasan Paşa, Güzelce Ali Paşa ve Destarî Mustafa Paşa

türbeleri de Mehmet Ağa’ya atfedilebilir. 6 Sultan Ahmet Camii, http://www.discoverturkey.com/yeni/dinselyapi/sultanahmet.html, (29 Mayıs 2005) 7 Oktay Aslanapa, Türk Sanatı, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1993, s.274; Klasik Osmanlı Mimarisi, http://dokumanlar.com/dokuman/arsiv1/klasik-osmanli-mimarisi-port26388dosya.asp , (19 Kasım 2005)

Page 30: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

25

Medrese:

Kuyucu Murat Paşa ve Ekmekçioğlu Külliyelerinin Sedefkâr Mehmet Ağa’nın eseri

olma ihtimalleri büyüktür.

Hamam:

İstanbul’da 1606-1620 yılları arasındaki dönemden bugüne kalan tek hamam Sultan

Hamam Külliyesi içinde yer almaktadır. Ayrıca Dar’üş-şifa’ya bağlı olarak küçük bir

hamam yapılmıştır.

Saray ve Köşk:

Topkapı Sarayı hareminde, III. Murat dairesine bitişik olarak yapılan I. Ahmet

odası (1017/1608), bugüne ulaşan tek köşk yapısıdır. 1613 yılında Haliç’te Tershane

bahçesinde yapılan “Kasr-ı Ali” ve Beylerbeyi sırtlarında yer alan İstavroz Sarayı’ndan iz

kalmamıştır.

Köprü:

Bu dönemin başlıca köprüsü Edirne’de Tunca üzerinde yer alan Ekmekçioğlu

Ahmet Paşa Köprüsü’dür. Kayıtlara göre 1028 H./1618 yılında Silivri yolunda yapılan dört

gözlü köprünün adı ve tam yeri belirlenememiştir.

Çeşme:

Su nazırlığından yetişen Mehmet Ağa’nın bu konudaki başlıca uygulamaları çeşme

ve sebil üzerinde yoğunlaşmıştır. Ca’fer Çelebi Ağa’nın “yüzden mütecaviz çeşme – kimisi

gayri kimesneler malile ve bazısını dahi kendi bina ve ihdas etmiş” olduğunu

belirtmektedir. Sultan Ahmet vakıf defterinde yerleri ve su miktarları belirlenen fakat

günümüze ulaşamayan çeşmeler şöyle sıralanmaktadır:

Page 31: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

26

• Kadıköy kurbünde, Haydarpaşa Bahçesi önünde vaki, yeniden bina olan

çeşmeye cari olan su-2 kamış.

• Şahr-ül Revvan Ahrevi önünde yeniden bina olan çeşmeye tayin ve cari

olan su-2 kamış.

• Tersane-i Amire Divanhanesi önünde yeniden tayin ve cari olan su-1

kamış.

• Üsküdar Bahçesi’nde has fırın önünde olan musluklara tayin ve cari olan

su-1 kamış.

• Üsküdar Bahçesi karibinde, Tazıcılar odaları önünde yeniden bina olan

çeşmeye cari olan su-2 kamış.

Topkapı Sarayı’nın Gülhâne girişinde (1015 H./1606) ve Tophane’de Sultan Ahmet

(1021/1611) çeşmeleri, Üsküdar’da Aziz Mahmut Hüdayi (1019/1610), Kabataş’ta Esat

Mehmet Efendi (1022/1612), Edirnekapı-Rami arasında Mehmet Paşa (1027/1617) ve

İlbasan’daki kırk çeşme, Mehmet Ağa’nın yaptığı diğer çeşmeler olarak kabul edilebilir.

Sebil:

Üzerindeki yazıtta Mehmet Ağa’nın adı geçen tek sebil, Sultan Ahmet Camisinin

kuzeydoğu yönündeki dış avlu girişi yanında yer almaktadır. Yazıtları olmayan fakat

Sedefkâr Mehmet Ağa’nın mimarbaşılığı sırasında yapıldıkları kabul edilen sebiller,

Vezneciler’de Kuyucu Murat Paşa, Üsküdar’da Halil Paşa, Saraçhanebaşı’nda Canfeda

Kadın Sebilleridir. Bu dönemin diğer sebilleri, Eyüp Sultan Türbesi yanında Sultan Ahmet

Sebili (1022/1613) ve varlıkları tarihi belgelerden ve Evliya Çelebi’den öğrenilen Musanna

Sebil (1015/1606), Çinili Sebil (1016/1607) ve Ayşe Sultan (1028/1618) Sebilleridir.

Kervansaray:

1609 yılında Edirne’de yapılan Ekmekçioğlu Kervansarayı, Mehmet Ağa’nın

günümüze ulaşan en önemli eserlerinden biridir. Edirneli mimar Hacı Şaban’la birlikte

meydan getirdiği bu eser, çifte han, imaret ve dükkânlardan oluşmaktadır.

Page 32: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

27

3.2 Risale-i Mimariyye’nin Şekilsel Özellikleri

Risale-i Mimariyye tek nüsha halinde Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi’nde Ms.

Yeni yazmalarda 339 numara ile kayıtlıdır. 25×41 cm. ebadında kahverengi deri bir cilt

içindedir. 87 varaktan ibaret, her sahifesi 25 satır olup siyah mürekkeple, talik kırmasıyla

yazılmış varaklar ayrıca numaralandırılmıştır. Fasıl başları bazı ayet, hadis ve kibar-ı

kelâmlar ve sahife derkenarlarında bulunan şiir vezinleri kırmızı mürekkepledir.

Kelimelerin çoğu harekelenmiştir. Eserin 15 fasıl olarak yazılan fihrist varağına numara

verilmemiş, birinci varağın birinci sahifesi derkenarında 87 varak olduğu ve

“Temellekehü’l-fakir.......... Mahmut bin Hasan..........” yazılarak risalenin kime ait olduğu

kaydedilmiştir. Fihristte her faslın hangi varakta olduğu ve ihtiva ettiği bahisler kısaca

zikredilmiştir.8

3.3 Risale-i Mimariyye’nin Osmanlı Mimarisindeki Yeri ve Önemi

Türk mimarlık tarihinde Türk mimarlarının hayat hikayeleri ve eserleri hakkında

toplu olarak pek az şey bulunmaktadır. Haklarında edinilen bilgiler dağınık olarak çeşitli

yazılar arasına serpiştirilmiş durumdadır. Araştırıcılar bu bilgileri sabırla bulup çıkarmak

zorundadır. Ancak, Mimar Koca Sinan’ın hayatı ve eserleri üzerine Sâî Mustafa Çelebi

tarafından daha sağlığında yazılmış olan tezkere ve onun çeşitli istinsahlarını ihtiva eden

diğer yazmaları, türünün belki de en bilinen örneklerinden biri olarak sayılabilir.

İkinci örnek ise Sultan Ahmet Camii mimarı Sedefkâr Mehmet Ağa’nın hayatı ve

eserleri üzerine Ca’fer Efendi tarafından 1023/1624 tarihinde kaleme alınmış olan Risale-i

Mimariyye adlı çalışmadır. 17. YY’ın başlarında kaleme alınmış bu eser, günümüzden

yaklaşık 4 asır öncesine ait olmasına rağmen bugün halen kendisinden istifade edilebilecek

harika bilgilere sahip olmasına rağmen, ne yazık ki yeterince ilgi görmemiş ve hakkında

yeterince çalışma yapılmamış nadide bir eser olma özelliğini korumaktadır. Risale-i

Mimariyye’de yalnızca Sedefkâr Mehmet Ağa’dan bahsedilmekle kalınmamış, bunun

yanında mimarlık, inşaat terimleri, birçok malzeme bilgileri, arazi alan hesapları, ölçü

birimleri ve ilave olarak da Türk musikîsi hakkında bir hayli tâbir, terim açıklanmış ve

hatta coğrafi bilgiler dahi bu esere dahil edilmiştir. 8 Ca’fer Efendi, a.g.e., (Haz: İ.Aydın Yüksel), s.vi

Page 33: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

28

Eserin yazarı Ca’fer Ağa risalenin yazılış amacını şöyle belirtir. “Lâkin bundan

akdem ba’zı mimar ağalara birer menâkıbnâme tahrîrve tasnîf olunmuş olub onlara

menâkıbnâme tahrîr olunuğu gibi ol ilm-i hendese risalesinden gayrı dahi bizim

mürüvvetlü Ağa Hazretleri’ne bir menâkıbnâmeme tahrîr eylemek üzerimize lazım

gelmeğin Hakk Teâlâ celle celaluhu ve amme nevâlühû Hazretleri’nin inayetiyle tahrir

eylemek vâkıî oldu. Cümlesi onbeş fasıl olub her fasıl dahi Ağa Hazretlerine müteallık

olmağla Risâle-i Mi’mariyye deyü tesmiye olundu. (5a-5b)”

Bu eserle ilgili olarak günümüzde yapılan en ciddi çalışmalardan biri Howard

Crane adlı Amerikalı bir bilim adamına aittir. Crane, oldukça derin incelemelerde

bulunduğu çalışmasında hem Risale-i Mimariyye ile ilgili hem de Sedefkâr Mehmet Ağa

ile ilgili oldukça övücü ifadelerde bulunmuş ve eserin 17. YY Osmanlı mimarisinden izler

taşımasının ötesinde, o dönemin sosyal ve kültürel hayatına dair de çok önemli bilgiler

içerdiğini belirtmiştir. Crane kitapta şunları da ifade etmiştir:9

“Risale’nin yazılma amaçlarından birinin Mehmet Ağa’nın karakterini,

davranışlarını ve kişiliğini betimlemek olmasından dolayı, bu eserde Ca’fer Efendi

tarafından, Mehmet Ağa’nın bu bahsedilen özelliklerini anlatmak hususunda özel bir çaba

gösterilmiş gibidir. Mehmet Ağa’nın bahsedilen özellikleri ise, dindar gerçek bir

müslümanın sahip olması gereken “alçak gönüllülük, cömertlik, hayırseverlik, mertlik,

şefkatlilik, yumuşakbaşlılık, vb..” oldukça yüce ve değerli özelliklerdir.

Belki de Mehmet Ağa’nın bu cömertliği ve yardımseverliği, Ca’fer Efendi’yi bu

kadar etkileyen ve kendine çeken özellikleri olabilir. Nitekim Ca’fer Ağa şöyle der: “Bizim

Ağa, Hatem-i Tai (İslam literatüründe cömertliği ve mertliği ile ünlü bir zat) gibi,

cömertliğin ve nezaketin kapılarını her zaman sonuna kadar açık tutmayı bilen bir ağadır..”

Bu övgü ve iltifatlar Risale’de devam etmektedir. Bu kadar övgüden sonra Ca’fer

Efendi, Mehmet Ağa’yı kınında duran eşsiz bir kılıca benzetmekte ve; “Kınında olan bir

kılıcın ne kadar keskin olduğunu ve üzerinde ne tür işlemeler, mücevherler bulunduğunu

kim bilebilir ki?” diyerek iltifatın uç noktalarına çıkmaktadır...” 9 CRANE, Howard. Risale-i Mimariyye: An Early Seventeenth-Century Ottoman Treatise on Architecture, Studies in Islamic Arts and Architecture, Supplements to Muqarnas, Volume I, Leiden and New York, E.J. Brill, 1987, s.14-15

Page 34: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

29

Crane bundan sonra sözlerine şöyle devam etmektedir:10

“ Özet olarak; diğer birçok mimar gibi Sedefkâr Mehmet Ağa’nın da öncelikle

Osmanlı devlet yapısı içinde farklı yerlerde farklı yaptığı işler olmuş, sonrasında ise

mimarbaşılığa kadar yükselecek başarıyı göstermiştir. Devşirme orijinli olan Mimarbaşı

Mehmet Ağa’nın, o dönemki Hassa Mimarlar Ocağı’na bağlı Mimar Sinan, Dalgıç Ahmet

Ağa, Kayserili Mehmet Ağa, Mehmet Tahir Ağa veya diğer Osmanlı mimarlarının klasik

hayatından farklı bir hayatı ve onu farklı kılacak olağanüstü bir durumu sözkonusu değildir.

Ancak Mehmet Ağa’nın hayatını ve yaptığı çalışmaları anlatan Risale-i

Mimariyye’yi eşsiz bir eser kılan, eserin geniş içeriği ve okuyucuya verdiği detaylardır. Bir

Osmanlı mimarının hayatını ve eserlerini anlatan bu çalışmanın, Mimar Sinan için yazılmış

olanlar hariç, o dönemde bir benzerini daha görmek neredeyse mümkün değildir. Bir

döneme ışık tutan bu eserin, sadece bahsedilen bu özelliği bile, onun Osmanlı sanat tarihi

içinde eşsiz bir konumu hakettiğinin göstergesidir. Sosyal hayata dair birçok bilgiler

yanında önemli derecede teknik bilginin de yer aldığı bu eser, Ca’fer Efendi’nin akıcı

anlatımıyla Klasik Osmanlı Çağı’nın dev yapıtlarının arasındaki yerini almıştır..”

Türk Edebiyatı’nda biyografik yaşam öyküleri denebilecek ‘tezkere’ türünün güzel

bir örneği sayılabilecek Risale-i Mimariyye, aslında sadece Mehmet Ağa’nın basit bir

tezkeresi olmayıp, mimariye, geometriye, ticarete ve müziğe ait önemli ölçüde bilgiler

barındıran bilimsel bir çalışma özelliğine de sahiptir. Bu noktada da bu türe ait diğer

eserlerden ayrılmaktadır.

Risale-i Mimariyye, yazıldığı koşulları anlatan geniş bir önsözle beraber içindeki

bölümlere ve şiirlere ait geniş bir indekse de sahiptir. 15 bölümden oluşan bu eser ana

olarak;

1. Mehmet Ağa’nın hayatı ve kişiliği (1.-4. bölümler);

2. Mehmet Ağa’nın mimari çalışmaları (5.-6. bölümler);

3. Geometrik tanımlar, yüzey ölçümleri ve alan hesaplamaları (7.-10. bölümler);

10 CRANE, Howard. a.g.e., s.14-15; s.6-7

Page 35: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

30

4. Üç dilde (Arapça, Farsça ve Türkçe) mimari terimler, kavramlar ve müzik (11.14.

bölümler) ve son olarak

5. Dua konu başlıklarına ayrılabilir.

3.4 Ca’fer Efendi

Risale-i Mimariyye’nin müellifi olan Ca’fer Efendi, bazı araştırmalarda “Çelebi”

ünvanıyla zikredilse de eserin içinde kendisini hep “Efendi” ünvanıyla anmaktadır. Ca’fer

Efendi’nin başka bir işle meşgul olup-olmadığı, tahsilinin ne olduğu, nasıl yaşadığı ve

ailesi hakkında şimdilik bir bilgiye sahip olmadığımız gibi, nerede ve ne zaman vefat

ettiğini ve kabrinin nerede olduğu da bilinmemektedir.

Hayatı hakkında çok özet olan bilgimiz yine kendi kaleme aldığı bu yazmadan

çıkarılmaktadır. Gariptir ki, “Veveyat ve Mecmûa-i Tevârih”, “Sicill-i Osmani”ve

“Osmanlı Müellifleri”gibi eserlerdeCa’fer Efendi hakkında bir bilgi olmadığı gibi,

günümüz ansiklopedik lügatlarında da, bu zatın ismine rastlanmamaktadır.

Yazmadan edindiğimiz bilgilerden Ca’fer Efendi’nin babasının Şeyh Behram

Efendi isminde halk arasında kerametine inanılan salih ve mütedeyyin bir zat olduğunu

öğreniyoruz.Ca’fer Efendi’nin kendisi de çok dindardır. Nerede olduğunu bilmiyoruz

ancak ifadesinden memleketinin İstanbul’a bir aylık mesafede olduğu anlaşılmaktadır, ki

bu da neredeyse devletin hudutları demektirYazarın aynı zamanda şairliği de vardır.

Eserinde bir hayli kaside ve gazelleri bulunmaktaysa da, Gökyay o devir şuarâ

tezkirelerinde Ca’fer Efendi’nin ismine rastlanmadığını söylemektedir.11

Ca’fer Efendi’nin aynı zamanda mûsıkîden ve hendeseden anladığı veya en azından

bu sahada bir hayli meşgul olduğu anlaşılmaktadır. Hatta kendisinin çoğu zaman yanında

bulunduğu Mimarbaşı Mehmet Ağa’nın hendeseye ait konoşmalarını kaydetmek suretiyle

bir hendese kitabı yazmış olduğunu da belirtir.

11 Ca’fer Efendi, a.g.e., (Haz: İ.Aydın Yüksel), s.1

Page 36: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

31

3.5 Risale-i Mimariyye’nin Bölüm Özetleri

3.5.1 Birinci Bölüm

Sedefkâr Mehmet Ağa, Rumeli’den devşirme bir acemi oğlanı olup, Hasbahçe’ye

girmiştir ve bu sırada musikiye heves eder ve gördüğü bir rüyayı alim bir zata anlattıktan

sonra bu kişinin de tavsiyesi ile bu merak ve hevesten vazgeçer. Daha sonra yine

Sedefkârlık ve mimarlığı öğrenmek için yine rüyasını tabir ettirdiği alim kişinin de

duasıyla işe başlar. Sedefkâr Mehmet Ağa’nın bu hikayesini anlatan birinci bölümde ayrıca

Kâbe hakkında bilgiler ve Kâbe’ye övgüler de yer almaktadır.

3.5.2 İkinci Bölüm

Sedefkâr Mehmet Ağa’nın Sedefkârlığı ve mimarlığı öğrendikten sonra yaptığı

işlerde ne kadar usta ve maharetli olduğunu ve yaptığı işlerin padişah ve vezirlerin

övgüsüyle karşılandığı anlatılmıştır Sedefkâr Mehmet Ağa saraydaki yirmi yıllık bir

öğrenim ve uygulama çalışmaları sırasında seçkin bir Sedefkâr olarak dikkati çeker. o

zaman hayatta olan Mimar Sinan, Mehmet Ağa’ya bir iş yaparak sunmasını öğütler ve

Mehmet Ağa bu öğüdü ancak Sinan öldükten sonra III. Murat’a Sedefkâri bir rahle sunarak

yerine getirir. III. Murat bu hediyeden çok hoşlanır ve Mehmet Ağa’yı önce Dergah-ı Ali

kapıcılığına sonra da Padişaha yine Sedefkâri bir kemendan sununca muhzırbaşılığa

yükseltir. İkinci böümde bunlardan bahsedilir.

3.5.3 Üçüncü Bölüm

Üçüncü Bölümde, Sedefkâr Mehmet Ağa, Dalgıç Ahmet Çavuş’tan boşalan su

nazırlığına atanıp daha sonra ise Mimarbaşı olduğunu anlatır. Sedefkâr Mehmet Ağa, su

nazırı ve mimar olunca Arabistan’da, Anadolu, Kırım ve Rum vilayetlerinde gezdiği

yelerden ve bazı yerlerde vezir mutasarrıfı olarak adaleti sağladığından, Kâbe’nin kafile

yollarında ve hac yolunda hacıları, onları rahatsız eden Arapların tehlikesinden

kurtardığından bahseder.

Page 37: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

32

3.5.4 Dördüncü Bölüm

Dördüncü bölümde tamamen Sedefkâr Mehmet Ağa’nın kişisel özelliklerinden

bahseder. Bu bölüm, aslında bu bölümün yazılması muhtemelen Mehmet Ağa’yı huzursuz

edecektir diye başlar ve devamında ise Mehmet Ağa’nın dünya malına meyletmediğini ve

her zaman fakir-fukarayı gözettiğini, mütevazı bir insan olduğunu, dindar bir insan olup

ibadetlerinde son derece hassas olduğunu, sıkça ulema ve meşayihe danıştığını ve

hayatında yaptığı iyilikler vesilesi ile sürekli hayır dualar aldığını anlatır.

3.5.5 Beşinci Bölüm

Beşinci bölümde Kâbe’nin geçmişi, yapısı ve özellikleri, altın, gümüş gibi değerli

madenlerle tezyin edildiğini ve Hazret-i Peygamber’in makamı olan ve Medine’de bulunan

Ravza-i Mutahhara’nın altın olan kilit ve pencereleri, bunların nasıl işlendiği ve üzerindeki

çelik kuşakları anlatır. Beşinci bölümde ayrıca Mehmet Ağa’nın kaç cami, kaç medrese,

kaç köşk, kaç hamam, kaç mescit, kaç saray, kaç köprü ve kaç çeşmenin mimarlığını

yaptığını açıklamak üzere bir boşluk bırakılmıştır ancak daha sonra burası doldurulmamış

ve boş kalmıştır (47a-51a arası).

3.5.6 Altıncı Bölüm

Altıncı bölümde Hipodrom yani Atmeydanında Sultan III. Ahmet Han adına inşa

edilen Sultan Ahmet Külliyesinin inşasından ve Mehmet Ağa’nın bu konudaki gösterdiği

hassasiyetten bahsedilir. Ayrıca bu bölümde taş çeşitleri, değerli taşlar ve mermerlerden

ayrıntılı bir şekilde bahsedilmiştir.

3.5.7 Yedinci Bölüm

Yedinci bölümde bir uzunluk ölçüsü olarak zira’ hakkında geniş bilgiye yer

verilmiştir. Halkın kullandığı zira’, mimarların kullandığı zira’ve bunların herbiri kaç

parmaktır ve parmak nasıl bir ölçü birimidir bunlar, detaylı bir şekilde anlatılmıştır.

Page 38: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

33

3.5.8 Sekizinci Bölüm

Sekizinci bölümde ayak, arşın, ok atımı, mil, ferseng, berid, karış, dirsek, kulaç,

mesafe, merhale, menzil ve reb gibi uzunluk ölçüleri ve bunlarla ilgili şeyler, her birinin ne

kadarlık bir ölçü olduğu anlatılıp Arapça, Farsça ve Türkçe olarak kelime karşılıkları

verilmiştir.

3.5.9 Dokuzuncu Bölüm

Dokuzuncu bölümde dönüm, evlek, çubuk, nişan ve kafiz gibi birimler hakkında

detaylı bilgiler ve bu kelimelerim Arapça, Farsça ve Türkçe karşılıkları verilmiştir.

3.5.10 Onuncu Bölüm

Onuncu bölümde yine o dönemde kullanılan uzunluk birimleri olan dönüm, çubuk

ve nişan kelimeleri hakkında tafsilatlı açıklamalar ile mimar zira’ı hakkında geniş bilgiler

yer almaktadır.

3.5.11 Onbirinci Bölüm

Onbirinci bölümde cami’, mescit, harim, harem, minare, şurefe, minber, mihrab,

mahfil, kubbe, alem, kürsi, musalla, medrese, zaviye, savmaa, dar, dar’üs-saade, bab-ı

darü’s-saade, atabe, faiz, üsküffe, künne, cenab, südde, iyvan, divan, sarh, kasr, tarime,

rivak, rüvâk, revak, tak, zulle, gurfe, muhavvata, muhavvata-i dahiliyye, muhavvata-i

hariciyye beyt, hücre, kaytun, hazine, mahzen, kille, kilel, mahba, mihda, sirdab, sereb,

meşrube, kuh tanef, nefak, beyt-i fevkani ve ılvi, beyt-i tahtani ve süfli, matbah, kanun ve

furn, vetis, saur, beyt-i sayefi, beyt-i şitevi, beyt-i musattah, beyt-i müsennem, beyt-i

mukabbeb, kubbe-i usrubiyye, darü’n kavrau, darü’n me’muniyye, darü’d-darb, darü’l

marza, darü’ş-şifa, darü’l-amel, hıyata, dihliz, sakife, küve, revzene, revşen, manzara,

medd-i basar, şebbake, kafes, müşebbek, mişkat, raff, ifriz, suffa, necire, tefaric, arişe, arş,

erike, meclis, mahfil, me’tem, sitare, suradık, menzil, mesken, buk’a, hayme, fustat, kubbe,

harkane, hammam, meslah, müsteham, sahrıc, mibzel, ettün, dahine, kenif, helâ,beyt’l-

ferağ, kiryas, mütevazza’ , mağsel, bâlûa, billûa, day’a, akâr, anbâr, ıstabl, metben,

Page 39: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

34

mezraa, meşâre, cerîb, kerm, hân ribât, hânût, rezdak, mastaba sâbât, kal’a, hisâr, derb,

burc, sûr, fasîl, handak, rahâ, merhâ, tâhûne, tıhâne, âmir, umrân, gamir, gamr, harâb,

harib, nukz, imâret, meremmet, talel, resm, dimme, fustat, mısr, medîne, beled, kûre,

kasaba, karye, mahalle, zâiga, zukak, murabbaa, sûk, tarîk, şâri’ kelimelerinin Arapça,

Farsça ve Türkçe karşılıkları verilmiş ve bazı kavramlar hakkında küçük açıklamalar

yapılmıştır.

3.5.12 Onikinci Bölüm

Onikinci bölümde, arsa, hıtta, hufre, vetid, mi’tede, bisât, esâs, kaide, hacer, kined,

lisanü’l-hacereyn, muştu’l levhayn, sâfe, araka, sahre, sald, celmüd, kaddâha, kahkarra,

safvân, neşefe, safîha, cendel, hasbâ’ , haşrem, safâ, haşebe, libne, milât, cidâr, hâit,

sedd,sülme, tıyn, siyâ’, cass,fass, şîd, kevkebü’l arz ve kils, sâruc, rükn, zâviye, ruhâm,

imâd, amûd, diâm, sâriye, üstüvâne, sitâ’, kıvam, âsiye, sakb, sakab,sened, mesned, visâde,

sâce, mıntaka, muntaka, nıtâki tâk, ‘âriza, câyize, veter, sehm, mi’bele , fulâz, makas,

râkıde, farz, fûk, ciz’, fıkra, fakare,sulb, dıl’, musattah, sakf, gımâ, gamî, vetid, vedd, sekk,

sekkî, mismâr, levh, elvâh, âcurr, kırmîd, mîzâb, mis’âb, balat, rasaf, süllem, rütbe, mirkat,

derece, dereke, cisr, kantara, bâb, milkam, ritâc, itâc, havha, mısrâ’, fâiz, usküfe, atabe,

zâfire, necrân, riclü’l-bâb,cârûre, kullâb, râbıta, sıyru’-bâb, rezze, zirfîn, levleb, halka,

matınne, silsile, idâde, mitres, galak, mi’lak, mizlâc, kufl, iklîd, miklîd, mikled, miklâd,

miftâh kelimelerinin Arapça, Farsça ve Türkçe karşılıkları verilmiş ve bazı kelimelerde

küçük açıklamalar yapılmıştır.

3.5.13 Onüçüncü Bölüm

Onüçüncü bölümde mi’mar, mühendis, tahmîn, sâni’, muhterif, sınâat, hirfet, san’at,

üstâz, mâhir,hâzık, mütehazlık, tilmîz, bennâ, âlet, edât, âlât, edevât, haccâr, neccâr,

ferzûm, haşşâb, harrât, cassâs, rehhâs, mutallî, tayyân, mülebbîn, lebbân, mübeddin,

beddân, kadûm, fe’s, hadâe, hadîd, kelil, hurt, yedü’l-fe’s, nisâb, mikbaza, cüzâe, ıtr,

mi’vel, minkar, sâkur, mi’şâr, minşâr, miktal, hazzâz, milzem, mutarrâ, mıskab, minkab,

mi’tade, milvâ, minkar, atele, beyrem, minhat, mibrât, nasl, nasl-ı maklûb , sefen, misfen,

mibred, mishal, zâviye, zâviye-i kaime, zâviye-i hadde, zâviye-i münferice, hindâz,

zirâ’zer’, mîzân, bekere, ,mâm, mıtmarr, mürr, şakul, fircâr, devvâre, cedvel, mencenîk,

Page 40: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

35

habl, şatan, sebeb, tunub, rumme, mi’tede, mıtraka, mîkaa, fittîs, kelibetânsaykal, sâkıl,

saykale, mıskale, maskul, huşûne, melâse, milât, melât, milvât, misyea, milben, merr,

mihfâr, lağm, kannâ mukannî, kanât, kınkın, mâ’, mecre’l-mâ, ayn, bi’r, bûriyâ, bekere,

dâliye, mecâle, havz, masnua, sikaye, râkud, sârûcmibzel, sunbûr, üsrüb, üsrüf, ânuk, sufr,

şibe, nühâs, ‘ullâb, resâs, kala’iyy, lihâm, lehâm, hadîd, enîs, fûlâz, zeker, hidüvânî,

meşrefiyy, dımeşkî, ifrencî, kirmânî firind, firindiyy, fidda, lüceyn, nukra, sebk, sebîke,

zeheb, nazri nizâr, nüzâr, ayn ,asced, zuhruf, ıkyân, tibr, şezre, ca’feriyy, dehdî, mufaddad,

müzehheb, kibrît-i ahmer kavramlarının Arapça, Farsça ve Türkçe karşılıkları verilmiş ve

bazı kavramlar hakkında küçük açıklamalar yapılmıştır.

3.5.14 Ondördüncü Bölüm

Bu bölümde mizmâr, kussâbe, zemmâr, mizher, mutrıb, ‘avvâd, nâkır, yunbûr,

cilâze, rebâbe, veter, zîr, bemm, milvâ, zâmile, mûsûkar, mûsîkal, sanc, sagâne, kanûn,

nekare, cülcül, itâr, tabl, bîkan, mızrab, mıkraa gibi eserin diğer terminoloji bölümlerinden

farklı olarak ,müzik ile ilgili kavramalar verilmiştir. Yine bu kavramların, Arapça, Farsça

ve Türkçe karşılıkları verilerek bazı kelimeler hakkında küçük açıklamalar yapılmıştır.

3.5.15 Onbeşinci Bölüm

Eserin son bölümü olan bu bölümde ise, Hz. Peygamber’e, diğer peygamberlere,

padişahlara, Sedefkâr Mehmet Ağa ve dönemin bilinen bazı mimarlarına ve tüm

müslümanlara dua edilir. Fasılın sonunda Mimar Sinan’ın kısaca hayatından ve

eserlerinden bahsedilir, konusu Risale-i Mimariyye ve Sedefkâr Mehmet Ağa olan bir

manzume ile devam eden fasılda kitabın bitirilme tarihi rakamla ve ebcedle verilerek

(1023/1624) kitaba son verilir.

Page 41: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

36

4. KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİ

Bu bölümde Risâle-i Mi’mâriyye’de Arapça, Farsça ve Türkçe olarak üç dilde

adları ve o günkü tanımlamaları verilen bütün kavramlar, ilgili oldukları başlıklar altında

sınıflandırılmış ve bu kavramların günümüzdeki karşılıkları detaylı bir şekilde açıklanmış,

herbir terimin yanına kendisiyle ilgili orijinal metin de eklenmiştir. Terimler, orijinal

metindeki sıralamayla ele alınmış ve incelenmiş, birden fazla yerde geçen terimlerin ilk

geçtiği yer dikkate alınmıştır.

Sınıflandırmada kullanılan başlıklar şunlardır:

1. Mimari – Genel,

2. Mimarî Unsurlar,

3. Mimarî Tipleri,

4. Mimarî Mekan,

5. Açıklıklar,

6. Eşya,

7. Su Mimarisi,

8. Alan – Toprak,

9. Alan Ölçüsü,

10. Örtü,

11. Kent Adları,

12. Kent Dokusu,

13. Alet ve Araçlar,

14. Malzeme,

15. Destek,

16. Teknoloji,

17. Mimarlık Mesleği,

18. Zanaat – Zanaatkârlar,

19. Temel – Altyapı – Tesisat ve

20. Türk Musikisi.

Page 42: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 43: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 44: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 45: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 46: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 47: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 48: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 49: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 50: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 51: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 52: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 53: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 54: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 55: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 56: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 57: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 58: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 59: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 60: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 61: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 62: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 63: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 64: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 65: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 66: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 67: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 68: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 69: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 70: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 71: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 72: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 73: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 74: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 75: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 76: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 77: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 78: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 79: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 80: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 81: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 82: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 83: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 84: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 85: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 86: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 87: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 88: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 89: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 90: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 91: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 92: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 93: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 94: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 95: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 96: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 97: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 98: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 99: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 100: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 101: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 102: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 103: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 104: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 105: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 106: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 107: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 108: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 109: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 110: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 111: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 112: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 113: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 114: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 115: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 116: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 117: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 118: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 119: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 120: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 121: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 122: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 123: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 124: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 125: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 126: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 127: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 128: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 129: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 130: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 131: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 132: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 133: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 134: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 135: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 136: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 137: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 138: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 139: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 140: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 141: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 142: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 143: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 144: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 145: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 146: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 147: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 148: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 149: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 150: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 151: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 152: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 153: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 154: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 155: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 156: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 157: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 158: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 159: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 160: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 161: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 162: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 163: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 164: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 165: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 166: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 167: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 168: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 169: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 170: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 171: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 172: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 173: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 174: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 175: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 176: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 177: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 178: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 179: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 180: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 181: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 182: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 183: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 184: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 185: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

180

5. SONUÇ VE DEĞERLENDİRME

Şurası açıktır ki; Batı ve çağdaş dünyada Sanat tarihi, sanat eserleri kadar

sanatçıları da ön plana çıkararak ve yücelterek kendisini tanımlar, anlamlandırır, toplumda

ilgi ve revaç bulur. Bizde ise özellikle Osmanlılarda çok geniş bir coğrafyada üretilmiş

binlerce mimari eser ortadadır. Ancak bu eserleri inşa eden, emek ve becerisini ortaya

koyanlardan başta Mimar Sinan olmak üzere çok azının adlarını, işlerini ve yaşam

öykülerini biliyoruz. Bu olay, Osmanlının her alanda olduğu gibi, sanat ve mimarlık

alanında da kollektif üretimi benimsediğini ve sanatçıları değil, sanat eserlerini ön plana

çıkardığını söyleyerek geçiştirmenin artık mümkün olamayacağının altını çizmek

gerekmektedir. Sanatçıların adlarının yalnızca ürettikleri eserlerin üzerinde değil, dönemin

resmi tarihsel belgelerinin içinde de aranması gerekir.

Özellikle mimarlık alanında, devletin harcamasını yaptığı mimari işlere ait Keşif

Defterleri, Tamirat Defterleri, İnşaat Defterleri gibi muhasebeyle ilgili kayıt ve vesikaları

ile saraya bağlı sanatçı gruplarının bir tür maaş bordrosu sayılan Ehl-i Hiref Defterleri’nde,

ayrıca çalışmalarından ötürü hükümdar tarafından ödüllendirilen sanatçıların adlarının yer

aldığı İnamat Defterleri’nde pek çok mimarın adlarını bulmak kabildir. Aynı bağlamda

değerlendirilmek üzere, halen Osmanlı arşivlerinde 143 adet Ehl-i Hiref Defteri mevcut

olup bunların birçoğu bugün halen açılmamış ve incelenmemiş durumdadır.

Bilindiği gibi Osmanlı belgeleri Fatih dönemine kadar oldukça sınırlıdır.

İstanbul’dan önceki döneme ait Bursa ve Edirne saray arşivlerinden, yer değiştirmeler

nedeniyle, Topkapı Sarayı’na pek fazla evrak intikal etmemiştir. Fatih Sultan Mehmet

dönemi ile başlayan yeni süreçte, II. Bayezit dönemi çok önemli bir aşamaya işaret eder.

Çünkü tüm Osmanlının sanat dünyasına, geniş coğrafyası ölçeğinde, kaynak ve temel

oluşturan 57 adet saraya bağlı sanat kolunun önemli bir bölümü, yani Cemaat-i Hademe-i

Ehl-i Hiref-i Hassa, bu dönemde kurulmuş ya da etkin faaliyete geçirilmiştir. Bu kuruma

bağlı sanatçı gruplarının başında da çağdaş literatürümüze Hassa Mimarları Ocağı olarak

Page 186: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

181

geçen Cemaat-i Mimaran-ı Hassa gelmektedir. Doğrudan devletten maaş aldıkları için

adları, yüzyıllar boyunca tutulan Ehl-i Hiref Defterleri’ne kaydedilmiştir. Her ne kadar ilk

dönemlerle ilgili yeterli yazılı kaynağa sahip olduğumuz şüpheliyse de Osmanlı

mimarisinin XVI. Yüzyıl başlarından itibaren olan dönemi için ise yararlanılabilir nitelikte

bir hayli yoğun tarihi malzemeye sahip olduğumuz söylenebilir. Ancak ne yazık ki

sözkonusu kaynaklar gerekli ilgiyi görmediğinden halen bu kuruluşla ve mensuplarıyla

ilgili yeterli bilgilere sahip değiliz. Osmanlı arşiv belgelerini ve o döneme ait kaynak

değerindeki çalışmaları kullanarak bu dönemlerle ilgili yüzlerce mimara ait bilgi ve

bulguların incelenmesi halinde, sanat ve mimarlık tarihimizde, Sinan ve birkaç mimarın

çevresinde dönenen kısır yazım ve anlatım çerçevesi de hakettiği şekilde genişleme imkânı

bulacaktır.

Bu bağlamda Osmanlı mimarisinde bazı mimarlar ve eserleri hakkında bilgi veren

tarihi kaynaklar arasında Osmanlıda mimarlık ile ilgili terimler, ölçü sistemi, yapı malzeme

ve araç gereçleri hakkında olduça yoğun bilgi vermesi bakımından Risâle-i Mi’mâriyye

son derece önemli bir yere sahiptir. O dönemlerin en önemli eserlerinden biri sayılan ve

yapı sanatıyla ilgili olarak bulunduğu çağı aşmış olan Risâle-i Mi’mâriyye adlı eser, o

döneme yani kaleme alındığı 17. YY’a sadece teknik bir açıdan değil, aynı zamanda sosyal

ve kültürel boyutta da yaklaşması nedeniyle eşsiz bir eser sayılmaktadır. Daha çok Sultan

Ahmet Cami mimarı olan Sedefkâr Mehmet Ağa’nın bir tezkiresi gibi görünen bu eser, bir

tezkire olmanın ötesinde o dönemin özelliklerini yansıtması ve halen geçerli olan

muhteviyatıyla günümüz yapı sanatına ışık tutması nedeniyle de bilimsel bir kaynak eser

konumundadır. Eseri kaleme alan, Mimarbaşı Sedefkâr Mehmet Ağa’nın uzun yıllar

yanında bulunan ve onu oldukça yakından tanıyan Ca’fer Efendi adlı şahıstır. Eserin bir

bölümü tamamen Sedefkâr Mehmet Ağa’nın kişiliğinden bahsetmiştir. Sedefkâr Mehmet

Ağa aslında yaşam tarzı ve mimarlık mesleğini kazanma konusunda diğer büyük

mimarlara oldukça benzemektedir. Kendisi bir devşirmedir ve sarayda yetiştirilerek bu

mesleği öğrenmiştir. Mimar Sinan’ı hariç tutarsak diğer mimarlar hakkında böyle bir eser

kaleme alınmamıştır. Bu durum da Sedefkâr Mehmet Ağa’yı diğer meslektaşlarından farklı

bir konumda tutar. Bu açıdan bakılınca da Risâle-i Mi’mâriyye özel bir yere sahiptir.

Ancak bu eser daha önce de belirttiğimiz gibi yeterince ele alınıp incelenmemiştir. Bu

Page 187: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

182

durum, günümüz mimarlık ve sanat tarihi çalışmaları için büyük bir kayıptır. Bizi bu

çalışmaya sevkeden en önemli neden de budur.

Tamamı onbeş bölümden oluşan eserde bizim özellikle inceleme alanımızı

oluşturan kısım yaklaşık 470 kavramın incelendiği kavramlar ve terminolojinin verildiği

kısımdır. Bu kavramları bazı başlıklar altında tasnif ederek inceleyerek günümüz mimarlık

ya da sanat tarihi araştırmalarına da ışık tutmaya çalıştık. Mimari mekanlar, mimari

unsurlar, temel, altyapı, örtü, açıklık, destek ve hatta musiki gibi birçok konuyu kapsayan

bu kelimelerin açıklanması karşımıza geniş bir terminoloji çıkardı. Elbette ki bu çalışma bu

eser hakkında yapılması gerekeni mükemmel bir şekilde yerine getiremedi ancak bu

konuda bir başlangıç da olsa faydlaı olacağını umuyoruz.

Page 188: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

183

6. EKLER

EK 1 İNDEKS

1. Mimari – Genel

Câmi’: 38

Mescid: 38

Harîm: 39

Harem-harâm: 39

Musallâ: 39

Cenâb: 40

Sereb: 40

Kûh: 40

Dâr’ün kavrâ’ü: 41

Hayme: 41

Fustât: 42

Harkāhe: 42

Âmir: 42

Umrân 42

Gamr-harib-haribe: 43

Harâb: 43

Nukz-nıkz-talel: 43

İmâret: 44

2. Mimarî Unsurlar

Menâre (minâre): 44

Şurefe (şerefe): 45

Minber: 45

Page 189: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

184

Mihrâb: 45

Mahfil: 46

Kubbe: 46

Kürsî (kürsü): 47

Dârü’s-saâde: 47

Bâb-ı dârü’s-saâde: 48

Atabe: 48

Fâiz: 49

Üsküffe: 49

Künne-tanef-ifrîz: 49

Südde: 50

İyvân (eyvan): 50

Zulle: 51

Gurfe: 51

Dîvân:52

Rivâk-rüvâk-revak: 52

Tâk: 52

Muhavvata: 53

Muhavvata-i dâhiliye: 53

Muhavvata-i hâriciye: 53

Beyt: 54

Hücre: 54

Kaytun: 54

Hazîne (hızâne): 54

Mihda’: 55

Kânûn: 55

Furn-vetîs-sâûr: 56

Beyt-i musattah: 56

Beyt-i müsennem: 56

Beyt-i mukabbeb: 57

Kubbe-i usrubiyye: 57

Dârün me’mûniye: 57

Küve: 58

Page 190: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

185

Revzene: 58

Revşen: 59

Raff: 60

Suffa-mastaba-mıstaba: 60

Arîşe: 61

Ettûn: 61

Dâhine: 61

Bisât: 62

Sâfe-araka: 62

Rükn: 62

Sâce: 63

Âriza-veter-râkıde: 63

Sehm: 64

Mi’bele: 64

Farz: 64

Balat: 65

Rasaf: 65

Süllem ve mi’râc: 65

Rütbe ve mertebe:66

Mirkāt: 66

Derece: 66

Dereke: 66

Cisr: 67

Kantara: 67

Riclü’l-bâb: 67

Cârûre: 67

Alem: 68

Şebbâke-müşebbek: 68

Tefâric: 69

Page 191: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

186

3. Mimarî tipleri

Medrese: 69

Zâviye: 70

Savmaa: 70

Dâr: 71

Sarh: 71

Kasr: 71

Târime: 71

Dârü’d-darb: 72

Dârü’l-marzâ: 72

Dârü’ş-şifâ: 72

Dârü’l-amel: 73

Hânût: 73

Menzil: 73

Mesken: 73

Hammâm: 74

Anbâr: 74

Istabl: 74

Hân: 75

Ribât: 75

Rezdak: 75

Kal’a-hisar:76

Burc: 76

Sûr: 76

Rahâ: 77

Merhâ: 77

Tâhûne: 77

Tıhâne: 77

Page 192: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

187

4. Mimarî mekan

Mahzen: 78

Kilel-mahbâ’: 78

Sirdâb (serdab): 79

Meşrube: 79

Nefak: 79

Beyt-i fevkānî ve ılvî: 80

Beyt-i tahtânî ve süflî: 80

Matbah: 80

Beyt-i sayefî: 80

Beyt-i şitevî: 81

Hıyâta (hayat): 81

Dihlîz: 81

Sakîfe: 82

Necîre: 82

Meclis: 82

Me’tem: 82

Buk’a: 83

Meslah: 83

Müsteham: 83

Kenîf-bâlûa: 83

Kiryâs: 84

Mütevazza: 84

Mağzel: 84

Metben: 84

5. Açıklıklar

Manzara: 85

Medd-i basar: 85

Kafes: 85

Page 193: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

188

Mişkât: 86

Sülme: 86

Mıntaka-muntaka-nıtâk-tâk: 86

Bâb: 87

Milkam: 87

Ritâc: 88

İtâc: 88

Havha: 88

Mısrâ’: 88

Sıyru’l-bâb: 89

6. Eşya

Kille: 89

Arş: 90

Erîke: 90

Sitâre: 90

Surâdık: 90

7. Su mimarisi

Mâ’: 91

Mecre’l-mâ’: 91

Ayn: 91

Bi’r: 92

Bûriyâ- mibzel- râkūd: 92

Sunbûr: 93

Havz: 93

Masnua: 93

Sikāye: 94

Page 194: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

189

8. Alan – toprak

Day’a- akar: 94

Mezraa: 95

Kerm: 95

Fasîl: 95

Handak- hufre :96

Arsa: 96

Hıtta: 96

9. Alan ölçüsü

Meşâre: 97

Cerîb: 97

Zirâ’: 98

10. Örtü

Sâbât: 102

Ciz’: 102

Sulb: 102

Dıl’:103

Musattah-gımâ’-gamî: 103

Sakf: 103

Kırmîd: 104

Mîzâb-mis’ab: 104

11. Kent adları

Fustat -mısr: 105

Page 195: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

190

Medîne: 105

12. Kent dokusu

Derb: 106

Beled-kûre: 106

Kasaba: 106

Karye: 107

Mahalle-zâiga: 107

Zukāk: 107

Murabbaa: 108

Sûk: 108

Tarîk: 108

Şâri: 108

13. Alet ve araçlar

Vetid (veted)- vetid ve vedd: 109

Mi’tede: 109

Kined (kenad): 110

Lisânü’l-hacereyn: 111

Muştu’l-levhayn: 111

Âlet-edât: 111

Âlât-edevât: 112

Ferzûm: 112

Kadûm: 112

Fe’s: 112

Hadâe: 113

Hadîd: 113

Kelil: 113

Hurt: 113

Page 196: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

191

Yedü’l-fe’s- nisâb- mikbaza: 114

Cüzâe: 114

Itra: 114

Mi’vel- minkar: 115

Sâkūr: 115

Mi’şâr-minşâr: 115

Miktal: 116

Milzem: 116

Mutarrâ: 116

Mıskab- minkab- milvâ: 117

Mitade: 117

Atele: 117

Beyrem: 118

Minhât: 118

Mibrât: 118

Nasl: 119

Nasl-ı maklûb: 119

Sefen: 119

Misfen: 119

Mibred: 120

Mishal: 120

Mîzân: 120

Bekere: 121

İmâm: 121

Mıtmarr ve mürr ve zîc: 122

Şâkūl: 122

Mencenîk: 122

Habl: 122

Şatan: 123

Sebeb: 123

Tunub: 123

Rumme: 123

Mıtraka- mîkaa: 124

Page 197: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

192

Fittîs: 124

Kelibetân: 124

Sâkıl- saykale- mıskale: 125

Milvât: 125

Misyea: 125

Milben: 126

Merr: 126

Mıhfâr: 126

Dâliye: 127

Mecâle: 127

14. Malzeme

Hacer: 127

Sahre: 127

Sald: 128

Celmüd: 128

Kaddâha: 128

Kahkarra: 128

Safvân: 129

Neşefe: 129

Safîha: 130

Cendel: 130

Hasbâ’: 130

Haşrem:131

Safâ: 131

Haşebe: 131

Libne-lübne: 131

Milât-melât: 132

Tıyn: 132

Siyâ’:132

Cass-fass-şîd: 133

Page 198: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

193

Kevkebü’l-arz ve kils: 134

Sâruc: 135

Ruhâm: 135

Sekk ve sekkî: 137

Mismâr: 137

Levh: 138

Elvâh: 138

Âcurr ve tûb: 138

Zer’: 138

Milât ve melât: 139

Sârûc: 139

Üsrüb- ânük: 139

Sufr: 140

Şibe ve şebe: 140

Nühâs: 141

Ullâb ve resâs ve kala’iyy: 141

Lihâm ve lehâm: 141

Hadîd: 142

Enîs: 142

Fûlâz- zeker: 143

Hindüvânî: 143

Meşrefiyy- dımeşkî ve demeşkî: 144

İfrencî: 144

Kirmânî: 144

Firind: 145

Firindiyy: 145

Fidda- lüceyn: 145

Nukra: 146

Sebk: 146

Sebîke: 146

Zeheb- nazr (nadr)- asced: 146

Nizar ve nüzâr: 147

Ayn: 147

Page 199: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

194

Zuhruf: 148

Ikyân: 148

Tibr- şezre: 148

Ca’feriyy: 149

Dehdî (dehdehî): 149

Mufaddad: 149

Müzehheb: 149

Kibrît-i ahmer: 150

15. Destek

Cidâr-hâit: 150

Sedd: 151

İmâd – amûd – diâm – sâriye – üstüvâne – sitâ’ – kıvâm – âsiye ve sakb – sakab: 151

Sened-mesned: 151

Visâde: 152

Câyize: 152

16. Teknoloji

Makas: 152

Fûk: 153

Fıkra-fakāre: 153

Zâfire: 153

Necrân-idâde: 154

Kullâb-rezze: 154

Râbıta: 155

Zirfîn: 155

Levleb: 155

Halka: 155

Matınne: 156

Page 200: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

195

Silsile: 156

Mitres: 156

Galak: 157

Miğlak: 157

Mi’lak: 157

Mizlâc: 157

Kufl: 158

İklîd-miklîd-mikled-miklâd-miftâh: 158

17. Mimarlık mesleği

Resm- dimne: 158

Zâviye: 159

Zâviye’i kāime: 159

Zâviye’i hâdde: 160

Zâviye’i münferice: 160

Mi’mâr: 160

Mühendiz-mühendis: 160

Tahmîn: 161

Sâni’: 161

Hindâz: 162

Fircâr (fercâr) - devvâre: 162

Cedvel: 162

18. Zanaat – zanaatkârlar

Meremmet: 163

Muhterif: 163

Sınâat-hirfet: 163

San’at: 164

Üstâz: 165

Page 201: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

196

Mâhir-hâzık: 165

Mütehazlık: 165

Tilmîz: 165

Bennâ ve hâcirî: 166

Haccâr: 166

Neccâr ve fetîk: 166

Haşşâb: 167

Harrât: 167

Cassâs: 167

Rehhâs: 167

Mutallî ve tayyân: 168

Mülebbîn ve lebbân: 168

Mübeddin ve beddân: 168

Hazzâz ve cezzâz: 168

Saykal ve sakl ve sıkāl: 169

Maskūl- melâse: 169

Huşûne: 169

Kannâ’ ve mukannî: 170

Kınkın: 170

19. Temel – altyapı – tesisat

Sahrîc: 170

Mibzel: 171

Esâs- kāide: 171

Lağm: 171

Kanât: 172

20. Türk musikisi

Mizmâr- kussâbe: 172

Page 202: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

197

Zemmâr ve kassâb: 173

Mizher ve ud: 173

Mutrıb: 173

Avvâd: 173

Nâkır: 174

Tunbûr: 174

Cilâze: 174

Rebâbe: 174

Veter: 175

Zîr: 175

Bemm: 175

Milvâ: 175

Zâmile: 176

Mûsîkār: 176

Mûsîkāl: 176

Sanc: 176

Sagâne: 177

Kānûn: 177

Nekāre: 177

Cülcül: 178

İtâr: 178

Tabl: 178

Bîkān: 178

Mızrab: 179

Mıkraa: 179

Page 203: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

EK 2 RİSALE-İ Mİ'MARİYYE'DEN ÖRNEK SAYFALAR

Page 204: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 205: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 206: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 207: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler
Page 208: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

203

7. BİBLİYOGRAFYA

A’dan Z’ye Kültür ve Tarih Ansiklopedisi, C. II, Yeni Şafak Yayıncılık, İstanbul, 2004

AKTUĞ, İlknur. “16. YY’da Kullanılan Bazı İnşaat Malzemeleri ve Kullanım Yerleri”, II.

Uluslararası Türk-İslam-Bilim ve Teknoloji Tarihi Kongresi Bildiri Kitabı,

İTÜ, Mayıs 1986

ASLANAPA, Oktay. Türk Sanatı, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1993

ATIL, Esin. “Osmanlı Sanatı ve Mimarisi”, Osmanlı Medeniyeti Tarihi, (Editör

Ekmeleddin İHSANOĞLU), C.II., İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma

Merkezi, İstanbul, 1999, s.447-448

Cogito, Osmanlılar Özel Sayısı, Sayı:19, Yapı Kredi Yayınları 1229; Yıl:1999

CRANE, Howard. Risale-i Mimariyye: An Early Seventeenth-Century Ottoman

Treatise on Architecture, Studies in Islamic Arts and Architecture, Supplements

to Muqarnas, Volume I, Leiden and New York, E.J. Brill, 1987

EROĞLU, Süreyya. “Osmanlı Döneminde Mimarların Yetişme ve Örgüt Düzeni”,

http://www.ahsapev.com.tr/Mimari_osmanli_mimari_duzeni.asp, (www.dergi.org,

13 Temmuz 2005)

Page 209: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

204

FAROQHİ, Suraiya. Osmanlı Kültürü ve Gündelik Yaşam - Ortaçağ’dan 20. Yüzyıl’a,

Tarih Vakfı Yurt Yayınları, İstanbul, 1998

GÖKYAY, Orhan Şaik. “Risale-i Mimariyye – Mimar Mehmed Ağa Eserleri - İsmail

Hakkı Uzunçarşılı’ya Armağan”, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara, 1976

HASOL, Doğan. Ansiklopedik Mimarlık Sözlüğü, Yapı Endüstri Merkezi Yayınları,

İstanbul, 1995

Klasik Osmanlı Mimarisi, http://dokumanlar.com/dokuman/arsiv1/klasik-osmanli-

mimarisi-port26388dosya.asp, (19 Kasım 2005)

Osmanlı Devleti Tarihi, (Editör Ekmeleddin İHSANOĞLU), C.I., İslam Tarih, Sanat ve

Kültür Araştırma Merkezi, İstanbul, 1999

ÖZ Mehmet. “17. YY’da Osmanlı Devleti: Buhran, Yeni Şartlar ve Islahat Çabaları

Hakkında Genel Bir Değerlendirme”, Türkiye Günlüğü, Sayı:58, Yıl:1999

ÖZ, Tahsin. “Mimar Mehmed Ağa ve Risale-i Mimariyye”, Arkitekt, Sayı:139-140, 1943

ÖZTUNA Yılmaz. Osmanlı Devleti Tarihi, T:C. Kültür Bakanlığı Yayınları, Türk Tarih

Kurumu Basımevi, Ankara, 1998

Page 210: RİSÂLE-İ Mİ’MÂRİYYE’DE KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİdocs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Risale-i Mi...dönemin mimarisine ait teknik terimler

205

SÖNMEZ, Neslihan. “Osmanlı Mimarlığında Kullanılan Uzunluk ve Ölçü Birimleri”,

Osmanlı Yeni Türkiye Yayınları, C.X, Ankara, 1999

SÖNMEZ, Zeki. Mimar Sinan ile İlgili Tarihi Yazmalar, Belgeler, Mimar Sinan

Üniversitesi Yayınları, İstanbul, 1988

SÖNMEZ, Zeki. “Mimar Sinan Sonrası Mimarlık Mesleği ve Mimarlar”,

http://www.mimarlarodasiankara.org/?id=1591 , 29 Mayıs 2005

Sultan Ahmet Camii, http://www.discoverturkey.com/yeni/dinselyapi/sultanahmet.html,

(29 Mayıs 2005)

ŞEŞEN, Ramazan. Mimar Sinan ile İlgili Yazmalar, Mimar Sinan Dönemi Türk

Mimarlığı ve Sanatı, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul, 1988

NAYIR, Zeynep. Osmanlı Mimarlığı’nda Sultan Ahmet Külliyesi ve Sonrası (1609-

1690), İTÜ Yayınları, İstanbul, 1975