temel tip bİlİmlerİ testİ açiklamali cevaplar 1 ... · pdf file6 2012 - 01 - tusem...

61
2 www.tusem.com.tr 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1. Aşağıdakilerden hangisi fossa cranii posterior’a açılmaz? A) Meatus acusticus internus B) Foramen jugulare C) Canalis condylaris D) Canalis nervi hypoglossi E) Foramen lacerum 1 – E Foramen lacerum: Sfenoid – temporal ve oksipital kemiklerin arasında kalan ve fossa cranii media’da yer alan deliktir.

Upload: phungnhan

Post on 14-Mar-2018

224 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

2www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR

1. Aşağıdakilerden hangisi fossa cranii posterior’a açılmaz?A) Meatus acusticus internusB) Foramen jugulareC) Canalis condylarisD) Canalis nervi hypoglossiE) Foramen lacerum

1 – E

Foramen lacerum: Sfenoid – temporal ve oksipital kemiklerin arasında kalan ve fossa cranii media’da yer alan deliktir.

Page 2: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

3

2. Başın rotasyon hareketini sınırlayan aşağıdakilerden hangisidir?A) Lig.nuchaeB) Lig.transversum atlantisC) Lig.alaria dentisD) Lig.flavumE) Lig.supraspinale

2 – C

Ligg. alariae, dens axis ile oksipital kemik kondilleri arasında uzanarak başın rotasyon harketini frenleyen bağlardır.

Lig. transversum atlantis ise dens axis’i yerinde tutan ve geriye kayarak medulla spinalis’i ezmesini önleyen bağdır.

3. Foramen infrapiriforme’den aşağıdakilerden hangisi geçmez?A) N.ischiadicusB) N.gluteus inferiusC) N.cutaneus femoris lateralisD) N.pudendalisE) A.pudenda interna

3 – C

N. cutaneus femoris lateralis, plexus lumbalis’ten çıkar ve lacuna musculorum’da en lateralden geçen sinirdir. Burada SIAS, iliopsoas kası ve inguinal ligament arasında sıkışırsa “maralgia parestetica“ görülür.

Page 3: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

4www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

4. Aşağıdakilerden hangisi canalis inguinalis’in duvar yapılarında yer almaz?A) M.obliquus externus abdominis B) Ligamentum inguinaleC) M.rectus abdominis D) M.obliquus internus abdominis E) Fascia transversalis

4 – C

M. rectus abdominis inguinal bölge ve inguinal kanalın oluşumuna katılmaz.

İnguinal kanal

Ön duvar: m. obliquus externus ve internus abdominus aponevrozları

Üst duvar: m. obliquus internus ve transversus abdominus lifleri

Arka duvar: Tendon conjoint ve fascia transversalis

Taban: Lig. inguinale (önde) ve lig. pectineum (arkada)

Page 4: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

5

5. Aşağıdakilerden hangisi uyluğa ve bacağa fleksiyon yaptırır?A) M.biceps femorisB) M.iliopsoasC) M.rectus femorisD) M.gracilisE) M.adductor magnus

5 – D

M. biceps femoris caput longum: uyluğa ekstansiyon, bacağa fleksiyon (n. tibialis)

M. iliopsoas: uyluğa fleksiyon ve adduksiyon (n. femoralis)

M. rectus femoris: Uyluğa fleksiyon, bacağa ekstansiyon (n. femoralis)

M. gracilis: uyluğa fleksiyon ve adduksiyon, bacağa fleksiyon ve iç rotasyon (n. obturatorius)

M. addcutor magnus: Uyluğa adduksiyon ve ekstansiyon (n. obturatorius ve n. tibialis)

6. Crista supraventricularis aşağıdakilerden hangisinde bulunur?A) Sol atriumB) Sağ atriumC) Sol ventrikülD) Sağ ventrikülE) Sağ auricula

6 – D

Crista supraventricularis sağ ventrikül çatısında pulmoner kapağın hemen altında yer alan bölgedir.

SAĞ ATRIUM- Mm. pectinati- Fossa ve limbus ovalis- Crista terminalis- Ostium sinus coronarius- Valvula ostium sinus coronarii- Ostium vena cava inferioris- Valvula vena cava inferioris- Ostium vena cava superioris- Tuberculum intervenosum- Foramina cardiacum minimarum

SAĞ VENTRİKÜL- Trabeculae carneae- Cuspisler (septalis)- Chordae tendineae- Mm. papillares- Conus arteriosus- Crista supraventricularis- Trabecula septomarginalis- Valvula semilunaris anterior

SOL ATRIUM- Mm. pectinati- Falx septi- Ostium venae pulmonales

SOL VENTRİKÜL- Trabeculae carneae- Cuspisler- Chordae tendineae - Mm. papillares- Valvula semilunaris posterior

Page 5: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

6www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?A) A.suprascapularisB) A.subscapularisC) A.thoracica lateralisD) A.circumflexa humeri posteriorE) A.thoracoacromialis

7 – A

Arteria suprascapularis, arteria subclavia’nın dalıdır.

Axiller arter dalları:- A. thoracica suprema- A. circumflexa humeri anterior et posterior- A. thoracoacromialis- A. thoracica lateralis- A. subscapularis (a. thoracodorsalis ve a. circumflexa scapulae’yı verir)

8. Aşağıdakilerden hangisi midenin fundusunu besler? A) A.gastrica dextraB) A.gastrica sinistraC) A.lienalis D) Aa.gastrica brevesE) A.mesenterica inferior

8 – D

Midenin Arterleri

A. gastrica dextra: Küçük kurvaturun alt yarımını besler, a. hepatica dextra veya a. hepatica communis’den çıkan bir daldır.

A. gastrica sinistra: küçük kurvaturun üst yarımını ve özefagogastrik bileşkeyi besler, truncus coeliacus’un dalıdır ve debisi en yüksek mide arteri olduğundan midenin primer arteridir.

A. lienalis: truncus coeliacus’un dalıdır, midenin arka yüzüne yapışık olarak seyreder; aa. gastrica breves dalları fun-dusu, aa. gastrica posteriores dalları korpusun arka yüzünü, a. gastroepiploica sinistra dalı da büyük kurvaturu ve ön yüzü besler. Midenin en fazla bölgesini sulayan arterdir.

A. gastrodudenalis: A. hepatica communis’in dalıdır, gastrodudenal bileşkeyi ve antrum bölgesini sular, a. gastroepip-loica dextra dalı büyük kurvaturun sağ yarımını ve antrum bölgesinin ön yüzünü sular.

9. Aşağıdaki karaciğer bağlarından hangisinin içerisinde porta hepatis oluşumları yer alır?A) Lig.falciforme hepatisB) Lig.triangulare dextrum et sinistrumC) Lig.hepatoduodenaleD) Lig.hepatogastricumE) Lig. teres hepatis

Page 6: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

7

9 – C

Lig. falciforme hepatis: Karaciğeri sağ ve sol iki loba ayıran ve ön yüzü göbeğe asan bağdır, serbest alt kenarının içinde fötal yaşamda v. umbilicalis, sonra da lig. teres hepatis yer alır.

Lig. triangulare dextrum et sinistrum: Karaciğeri diyaframa asan lig. coronarium’ların uzantısıdırlar.

Lig. hepatoduodenale: omentum minusun sağ kenarının içinde yer alan porta hepatis oluşumları (a. hepatica propria, v.porta hepatis, ductus hepaticus communis, plexus hepaticux) nedeniyle kalın bir bant gibi görünmesinden dolayı bu adı almıştır.

Lig. hepatogastricum: Omentum minus’un sol kenarının içersine yer alan a.v. gastrica sinistra’lar nedeniyle kalınlaş-masıyla oluşmuş bağdır.

Lig. teres hepatis: Umbilikal venin kapanmasıyla oluşur, lig. falciforme hepatis’in alt kenarının içinde yer alır.

10. Hem üst, hem arka mediastende yer alan oluşum aşağıdakilerden hangisidir?A) N.phrenicusB) N.laryngeus recurrens sinisterC) N.vagusD) Arcus aortaeE) Aortae thoracicae

10 – C

N. phrenicus: hem üst hem orta mediyasten

N. laryngeus recurrens sinister: üst mediyasten

N. vagus: hem üst hem arka mediyasten

Arcus aortae: üst mediyasten

Aortae thoracicae: arka mediyasten oluşumlarıdırlar.

11. Spermelerin olgunlaşmalarının ve depolanmalarının gerçekleştiği sperm kanalı hangisidir?A) Ductus ejaculatoriusB) Ductus deferensC) Ductus epididymisD) Ductuli efferentesE) Rete testis

11 – C

Epididimde spermler depolanır ve olgunlaşır, ductus ejaculatorius’dan itibaren de tam hareketlidirler.

12. Kornea refleksinin efferent siniri aşağıdakilerden hangisidir?A) Nervus facialisB) Nervus trigeminusC) Nervus oculomotoriusD) Nervus trochlearisE) Nervus opticus

Page 7: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

8www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

12 – A

Kornea Reflek Arkı

Afferent: N. ophthalmicus (n. trigeminus’un birinci dalı)

Merkez: Pons

Efferent: N. facialis

Yanıt: M. orbicularis oculi kasılır gözler kapatılır.

13. Aşağıdakilerden hangisi nervus radialis’in fonksiyonları arasında yer almaz?A) Omuz eklemi ekstansiyonuB) Dirsek eklemi ekstansiyonuC) Ön kolun supinasyonuD) Parmakların ekstansiyonuE) Başparmağın adduksiyonu

13 – E

N. radialis üst ekstremitenin tüm ekstansör kaslarının siniridir, ayrıca m. supinator ve m. brachioradialis kaslarını da uyardığından supinasyon da yaptırır.

Başparmağın m. abductor pollicis longus’unu da innerve eder.

M. adductor pollicis ise başparmağın tek adduktor kasıdır ve n. ulnaris tarafından uyarılır.

14. Sol homonim hemianopsisi olan hastada lezyon aşağıdakilerden hangisindedir?A) Sol n.opticusB) Sağ n.opticusC) Sağ radiatio optica temporal liflerD) Sağ corpus geniculatum lateraleE) Chiasma opticum

14 – D

Tek taraflta nervus opticus kesisi: ipsilateral körlük,

Chiasma opticum basısı: bitemporal heteronim hemianopsi (görme alanı daralması)

Tek tarafta tractus opticus veya corpus geniculatum laterale hasarı: kontrlateral homonim hemianopsi,

Tek taraflı radiatio optica’nın temporal liflerinin hasarı: kontrlateral homonim üst quadranopsi,

Tek taraflı radiatio optica’nın parietal liflerinin hasarı: kontrlateral homonim alt quadranopsi,

Tek taraflı sulcus calcarinus (oksipital lob) hasarı ise santral görmenin sağlam olduğu kontrlateral homonim hemianopsi tablosuna yol açar.

15. Aşağıdaki yapılardan hangisi embriyodaki ön bağırsaktan gelişir?A) JejunumB) PankreasC) İleumD) ÇekumE) Appendiks

Page 8: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

9

15 – B

Ön bağırsak kör sonlanan bir tüptür. Bukkofaringel membranla başlar, karaciğer tomurcuğunun altına kadar sürer.

Bundan oluşan yapılar:• Primordiyal farinks ve buna ait oluşumlar (Faringeal bağırsak)• Cavitas oris, farinks, tonsil, tükürük bezleri, tonsillalar• Özefagus• Mide• Duedonumun proksimal kısmı• Karaciğer• Karaciğere ait safra kanalı• Safra kesesi• Karaciğer dışındaki safra kanalı• Pankreas• Solunum sistemi

16. Gebelikte hangi vitaminin eksikliği anensefali oluşma riskini arttırır?A) Vitamin CB) Vitamin DC) Vitamin AD) Folik asitE) Niasin

16 – D

Nöral tüpün kranial bölgede kapanamaması sonucu anensefali gelişir. Nöral tüp defektleri konsepsiyondan 3 ay önce başlamak ve gebelik boyunca devam etmek koşuluyla günde 440 µg folik asit alınmasıyla önlenebilir.

17. Fetal dolaşımda aşağıdaki yapıların hangisindeki oksijen içeriği en yüksektir?A) Ductus arteriosusB) Ductus venosusC) V. cava inferiorD) Arcus aortaE) V porta

17 – B

Plasentadan gelen oksijenden zengin kan vena umblicalis ile fetüse gelir. Bu kanın bir kısmı hepatik sinüzoidlere veri-lirken bir kısmı Ductus venosus ile direk vena cava inferiora geçer. Ductus venosus girişinde bir sfinkter vardır. Kasıldı-ğından kan daha çok hepatik sinüzoidlere gider, böylece kalbin aşırı yüklenmesi önlenir. Vena umblicalisin taşıdığı ok-sijenden zengin kanın her hangi bir damar ile gelen oksijeni az kanla karışmadan girdiği fetal dolaşım segmenti ductus venosus’tur. Bu nedenle ductus venosus içinbde oksijeni fazla kan bulunur. Vena cava inferiorda, alt ekstremiten gelen kanla karışmış olan oksijene umblikal ven kanı, vena cava süperior kanını da alarak sağ atriyuma dökülür. Sağ atriu-yumdan kanın bir kısmı sağ ventriküle oradan da pulmoner arterlere verilir. Pulmoner arterden ise Ductus arteriosus ile aortaya geçer. Sağ atriyumdaki kanın büyük kısmı ise Foramen ovale ile sol atriyuma geçer. Sol atriyumda, pulmoner venlerle akciğerden gelen kirli kan ile bir kez daha karışır ve sol ventriküle iner. Kan çıkan aorta ile kalbi terkeder. Vü-cudu dolaştıktan sonra Arteria illiacadan ayrılan arteria umblicalisler ile tekrar plasentaya döner.

Page 9: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

10www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

18. Aşağıdaki hücrelerin hangisi sürekli bölünen (labil) hücreler arasında yer alır?A) Düz kas hücresiB) Ekzokrin bez epitelyum hücresi C) Endotel hücresiD) OsteositlerE) Fibroblastlar

18 – B

Çoğalma Yeteneğine Göre Hücreler

Hücre Sınıfı Önemli Örnekleri

Permanent Hücreler (Bölünmez) - Sinir hücreleri- İskelet kası hücreleri- Kalp kası hücreleri

Stabil Hücreler (Nadir bölünür) - Hepatositler, renal hücreler, pankreas hücreleri- Düz kas hücresi- Fibroblastlar- Endotel- Osteositler, kondrositler

Labil Hücreler (Sürekli Bölünen) - Sindirim kanalı epiteli- Deri- Ekzokrin bez epiteli- Ürogenital kanal epiteli- Kemik iliği

19. Ara filamanlardan biri olan glial fibriler asidik protein aşağıdaki hücrelerden hangisinde bulunur?A) Astrositler B) Ependim hücreleriC) OligodendrositlerD) MikrogliaE) Satellit hücreleri

19 - A

Ara Filamanlar

Filaman Bulunduğu Önemli Yerler

Asidik, nötral ya da bazik Keratinler Epitel Hücresi (desmozom ve hemdesmozom yapısında) (karsinomlarda)

Vimentin Mezenşim kökenli hücrelerde (sarkomlarda)

Desmin İskelet kası ve düz kas

Glial Fibriler Asidik Protein Astrositler ve Schwann hücreleri

Periferin Periferik sinir sistemi nöronları

Nörofilamanlar Akson ve dendritlerde

Alfa-İnterneksin Medulla spinalis, Optik sinir

Nükleer Lamin (A, B ve C) Çekirdek zarı (iç zarda)

Nestin MSS kök hücrelerde

Page 10: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

11

20. Yağ dokusundan leptin salgılanması ne tür bir salgılamadır?A) Endokrin B) ParakrinC) Apokrin D) EksokrinE) Holokrin

20 – A

Leptin adipositlerden salgılanan bir hormondur. Hedef hücresine kan yoluyla ulaşır. Bundan dolayı leptin salgısı en-dokrin bir salgıdır. Yağ bezlerinden sebum salgılanması ise holokrin bir salgıdır. Bu salgılama sırasında hücre tüm sitoplazmasını kaybeder.

21. Böbrek glomerül kapillerlerinin çevresindeki kasılabilme yeteneğine sahip hücreler aşağıdakilerden han-gisidir?A) Jukstaglomerüler hücreler B) FibroblastlarC) Düz kas hücreleri D) Mezengial hücrelerE) Myoepitelyal hücreler

21 – D

Glomerül endotellerinin çevresinde bulunan mezengiumda mezengium hücreleri denilen kapiller çevresindeki perisitle-re benzer hücreler vardır. Amorf matriksi sentezler ve gerektiğinde fagositoz yaparlar. Bu hücrelerin kasılma yetenekleri vardır ve glomerül kan akımı regülasyonu yaparlar.

22. Çizgili kasta bulunan ve ısı şok proteini yapısındaki destek proteini aşağıdakilerden hangisidir?A) DesminB) NebulinC) KristalinD) DistrofinE) Myomezin

22 – C

Sarkomerde Bulunan Yardımcı Proteinler

Protein Özelliği

Alfa-Aktinin Aktini Z çizgisine bağlar.

Titin Miyozini Z çizgisine bağlar.

Nebülin Aktin moleküllerini birbirine bağlar.

Desmin Miyofibrilleri birbirine ve sarkolemmaya bağlar.

Plektin Desmin moleküllerini birbirine bağlar.

Kristalin Isı şok proteini yapısındadır. Desminin yapısını strese karşı korur.

Distrofin Aktinleri sarkolemmaya bağlar.

Miyomezin Miyozin kuruklarını birbirine bağlar.

C-Protein Miyozini M çizgisine tutturur.

Page 11: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

12www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

23. Gianuzzi yarımayları aşağıdaki yapıların hangisinde görülür?A) Parotis beziB) PankreasC) Brunner bezleriD) Submandibular bezE) Oksintik bezler

23 – D

Mikst Bezler, hem seröz hem müköz salgı yapan bezlerdir. Müköz bezler çevresinde bulunan yarım ay şeklindeki seröz bezlere “Gianuzzi Yarımayları” denir. Submandibüler bez mikst bir bez olduğundan yapısında Gianuzzi yarımayları görülür.

24. Akciğerlerde bulunan ve uyarıldığında dispne hissi oluşturarak solunumun hızlanmasına neden olan hüc-reler aşağıdakilerden hangisidir?A) J reseptörleriB) Clara hücreleriC) Sustentaküler hücrelerD) Bazal HücrelerE) Küçük granüllü hücreler

24 – A

Az miktarda duysal sinir sonlanmaları, alveol duvarı intertisiyel bölgesinde görülür. Bunlara Juksta (J) reseptörleri denir. J reseptörlerinin uyarılması kişide dispne hissi uyandırır. Pulmoner konjesyon, yüksek irtifa, yoğun egzersizde dispne hissi nedenidir.

25. Sindirim sisteminde öğünler arasındaki açlık dönemlerinde ortaya çıkan “göç eden myoelektrik kompleks” olarak bilinen düz kas aktivitesinden sorumlu hormon aşağıdakilerden hangisidir?A) GastrinB) GuanilinC) GlukagonD) Pankreatik polipeptidE) Motilin

25 – E

Sindirim dönemleri sırasındaki açlık sırasında oluşan özel gastrointestinal motilite tipine göç eden myoelektrik komp-leks ya da ilerleyici motor kompleks adı verilir. Bu sırada 90 dakika aralıklarla mideden distal ileuma doğru hareket eden bir motor aktivite görülür. Motor aktivitenin arttığı sırada mide salgısında, safra boşalmasında ve pankreas salgısında bir artış görülür. Böylece sindirim sistemi bir sonraki öğüne hazırlanır. Göç eden myoelektrik kompleksin temel düzenleyicisi Mo hücrelerinden salgılanan motilindir. Açlık sırasında salgısı artan motilin yemek sonrasında azalır.

Page 12: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

13

26. Kalpte ventrikül duvarı gerildiğinde bradikardi ve vazodilatasyon olması şeklinde ortaya çıkan ve koroner kemorefleks olarak da bilinen refleks aşağıdakilerden hangisidir?A) Bainbridge refleksi B) Bezold-Jarisch refleksiC) Cushing refleksi D) Hering-Breuer refleksiE) Pulmoner kemorefleks

26 – B

Ventrikül duvarı gerildiğinde bradikardi ve vazodilatasyon Bezold-Jarish refleksi olarak adlandırılır. Refleksin resep-törleri C tipi sinir sonlanmalarıdır. Afferent siniri ise vagustur. Bu refleks koroner damarlara adenozin ve serotonin gibi maddelerin verilmesi ile uyarılabildiğinden “koroner kemorefleks” olarak da bilinir.

27. Striknin tarafından konvülziyonlar oluşmasının nedeni hangi nörotransmitterin etkisinin ortadan kalkma-sına bağlıdır?A) GABAB) HistaminC) SerotoninD) GlisinE) Enkefalin

27 – D

Glisin hem eksitatorik hem de inhibitörik etkileri olan bir nörotransmitterdir. Eksitasyonu dolaylıdır. NMDA reseptörüne bağlanarak Glutamatın etki göstermesine neden olur. İnhibitörük etkisi ise direktir, GABA gibi klor kanalı üzerindendir. Glisin etkisi striknin tarafından bloke edilir. Striknin verildiğinde bu nedenle konvulsiyonlar ve kas hiperaktivitesi görülür.

28. Aşağıdaki hormonlardan hangisi etkilerinin bir bölümünü hücre içi cAMP miktarını azaltarak gösterir?A) Noradrenalin Alfa - 1 B) Noradrenalin Alfa - 2C) Anjiotensin IID) VazopressinE) Parathormon

28 – B

cAMP’yi azaltan hormonlar

Somatostatin Alfa-2 adrenerjik uyarı

29. Kan beyin bariyerinden glikoz taşınmasını sağlayan taşıyıcı hangisidir?A) GLUT-1B) GLUT-2C) GLUT-3D) GLUT-4E) GLUT-5

Page 13: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

14www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

29 – A

Glukoz Taşınımı Taşıyıcı İsmi Bulunduğu yer Önemli FonksiyonuSekonder aktif transport SGLT-1 Böbrek tübülleri, ince bağırsaklar (Apikal yüz) Sodyum bağımlı geri emilimSGLT-2 Böbrek tübülleri (Apikal yüz) Sodyum Bağımlı emilimKolaylaştırılmış pasif transport GLUT-1 Eritrositler

PlasentaKan-Beyin bariyerBeyinKolon vd.

İnsülinden bağımsız dokuların bazal glukoz alımıdır.

GLUT-2 Langerhans Beta hücreleriKaraciğerİnce bağırsaklar (Bazal yüz)Böbrekler (Bazal yüz)

İnsülin salınması için Beta hücrelerin kan glukozundan haberdar olması gerekir. Bunu GLUT-2 sağlar.

GLUT-3 BeyinPlasentaBöbrekler vd.

GLUT-4 İskelet ve kalp kasıYağ dokusu

Hücrelere insülin bağımlı glukoz girişi bu kanaldan olur.

GLUT-5 Sperm hücresiJejenum

Fruktoz taşıyıcısıdır. Sperm için önemlidir

GLUT-6 Psödojen Net değilGLUT-7 Endoplazmik retikulum duvarında bulunan

G-6-P taşıyıcısı

30. Aşağıdakilerden hangisi ovulasyon sırasında ovaryumdan atılan yapılardan biri değildir?A) Sekonder oositB) Birinci kutup cismiC) Teka hücreleriD) Zona pellusida E) Korona radiyata

30 – C

Ovulasyonla atılanlar şunlardır:

Sekonder oosit, Birinci kutup cismi, Korona radiyata, Zona pellusida, Bir miktar folikül sıvısıdır.

Teka hücreleri ise ovaryumda kalır ve geride kalan granulosa hücreleri ile birlikte corpus luteumu oluşturur.

31. Eozinofillerin gelişiminde aşağıdaki interlökinlerden hangisi en önemlidir?A) IL-1B) IL-4C) IL-5D) IL-7E) IL-12

Page 14: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

15

31 – C

Hemapoetik Büyüme Faktörleri

Faktör Esas İşlevi Salgılandığı Yer

Stem Cell Factor (SCF) Hemapoezi başlatır Kemik iliği Stromal hücreleri

G-CSF CFU-G yi uyarır, Nötrofil aktivitesini arttırır Makrofajlar

Endotel hücreleri

M-CSF CFU-M’yi uyarır Makrofajlar / Endotel hücreleri

GM-CSF CFU-GM’yi uyarıri Granülosit aktivitesini arttırır T-Lenfosit

Endotel Hücresi

Eritropoetin Eritroid seri mitoz ve farklanmasını uyarır Böbrek peritübülüler kapiller

Karaciğer Kuppfer hücresi

Trombopoetin Tromboid seri mitoz ve farklanmasını uyarır Karaciğer ve böbrek ancak net değil

İFN-gamma B- lenfosit ve monosit uyarılmasıi MHC-II yapımı T-Lenfosit

NK hücresi

IL-1 Eritroid prekürsörleri inhiber eder, Diğerlerini aktive eder. IL-3 ve IL-6 ile birlikte çalışır

Bir çok hücreden salınır

IL-2 T-Lenfosit ve B-Lenfosit mitozu, NK farklanması Aktive T-lenfosit

IL-3 Tüm miyeloid seri Aktive T ve B lenfosit

IL-4 Mast ve Bazofil oluşumu

T ve B lenfosit aktivasyonu

Aktive T-lenfosit

IL-5 Eosinofilik seriye etki Aktive T-lenfosit

IL-6 Tüm miyeloid seri Monositler

Fibroblastlar

IL-7 B Lenfosit öncülleri

NK hücrelerin farklanması

Adventisyal retiküler hücre(?)

IL-8 Nötrofil migrasyonu ve degranülasyonu Lökosit

Endotel hücreler

Düz kas hücreler

IL-9 Mast hücre aktivasyon ve proliferasyonu, CD4 T Hel-per proliferasyonu

T Helper

IL-10 Makrofaj, Thücre ve NK hücre sitokin salınımını inhi-ber eder, B lenfosit ve Mast hücre proliferasyonunu arttırır.

Makrofajlar

T Lenfositler

IL-12 NK hücrelerini uyarır, Fonksiyonlarını arttırır Makrofajlar

32. Konsantre idrar çıkarmak amacıyla böbrek medullasındaki hipertonik ortamın oluşmasında en önemli so-lüt aşağıdakilerden hangisidir?A) Kreatinin B) ÜreC) Sodyum D) KlorE) Potasyum

Page 15: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

16www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

32 – B

Renal medüller intertisiyum hiperosmolaritesini sağlayan nedenler:1. Meduller interstisyuma toplayıcı kanallardan geri emilen ürenin difüzyonu2. Vasa rektanın zıt akım teorisi3. Henle çıkan kolundan Na, K, Cl, Ca ve Mg’un geri emilmesi4. Suyun bu bölgeden üreden daha hızlı uzaklaştırılması

Medulladaki tonisite insanlarda en fazla 1200 mOsm/L’ye kadar çıkarılabilir. Bunun 500-600 mOsm/L’lik kısmını, ADH etkisiyle medüller toplayıcı kanallardan emilen üre oluşturur.

33. Folik asit eksikliğinde, kanda ve idrarda formiminoglutamik asit (FIGLU) artışı ile karakterize hastalıkta hangi amino asitin metabolizması bozulmuştur?A) GlisinB) HistidinC) TriptofanD) FenilalaninE) Lizin

33 – B

Formimino glutamik asit (FIGLU), histidin katabolizması sırasından oluşur ve bu moleküle tetrahidrofolatın karbon ak-tarması ile glutamat oluşur.

Şekil: Histidin yıkımı

34. Aşağıda verilen amino asitlerden hangisi glukojenik özellik göstermez?A) AlaninB) GlutamatC) Lösin D) ValinE) Serin

Page 16: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

17

34 – C

Lösin ve lizin saf ketojenik amino asitlerdir. Bunların dışında kalan amino asitler ya saf glikojenik ya da hem glikojenik hem de ketojenik özellik gösterirler. Hem glikojenik hem de ketojenik olan amino asitler: Fenilalanin, tirozin, triptofan ve izolösindir. En önemli iki glikojenik amino asitler ise alanin ve glutamattır.

Şekil: Dallı zincirli aminoasitlerin katabolizması

35. Kollajen fibrillerinin direncini arttıran kovalent çapraz bağlanmayı katalize eden enzim ve kullanılan amino asitler aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak verilmiştir? Enzim Amino asitA) Prolin hidroksilaz Prolin – LizinB) Prolin oksidaz Hidroksiprolin – ProlinC) Lizil oksidaz Hidroksilizin – LizinD) Glisin hidroksilaz Glisin – HidroksilizinE) Glisin oksidaz Glisin – Hidroksiprolin

35 – C

Şekil: Kallojende çarpraz bağlar

Hücre dışında (ekstrasellüler matrikste), lizin ve OH-lizin aminoasitleri önce lizil oksidaz enzimi (kofaktörü bakırdır) ile oksidatif deaminasyona uğrar. Bu oksida-tif deaminasyon sayesinde olgun tropokollajen molekülleri kopakt bir hal alır.

Page 17: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

18www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

36. Aşağıda verilen amino asitlerden hangisinin kodonu yoktur?A) ProlinB) FenilalaninC) LizinD) Fosfoserin E) Arjinin

36 – D

Hidroksilizin ve hidroksiprolin, postranslasyonel modifikasyonla lizin ve prolin amino asitlerinden prolil hidroksilaz ve lizil hidroksilaz enzimleri aracılığı ile oluşur. Posttranslasyonel medifikasyonla ayrıca fosfoserin ve gamakarboksiglu-tamat da oluşur. Bu amino asitlerin dışında üre siklüsünde oluşan ve kullanılan ornitin ve sitrüllin amino asitlerinin de kodonları yoktur.

37. Ökaryotik canlılardaki DNA sentezinde (replikasyonda) seken sarmalda sentezi gerçekleştiren DNA poli-meraz hangisidir?A) DNA polimeraz α seken sarmalB) DNA polimeraz δ öncü sarmalC) DNA polimeraz β tamirD) DNA polimeraz ε tamirE) DNA polimeraz γ; mitokondrial DNA sentezi

37 – A

DNA sentezini DNA polimerazlar katalizler. Prokaryotlarda üç adet DNA polimeraz vardır: pol- I, pol-II ve pol-III. Pol-III öncü sarmalın, Pol-I seken sarmalın sentezinde ve pol-II ise tamirde rol oynar. Ökaryotlarda beş adet DNA polimeraz bulunur: Bunlar ve fonksiyonları:

DNA polimeraz – α: seken sarmal

DNA polimeraz –δ: öncü sarmal

DNA polimeraz- β: tamir

DNA polimeraz –ε: tamir

DNA polimeraz- γ: Mitokondrial DNA sentezini gerçekleştirirler.

38. DNA ve RNA polimerlerine katılacak olan ve yapıda yer alan nükleotid monomerler aşağıdaki seçenekler-den hangisinde doğru olarak verilmiştir? Katılacak olan monomerler Yapıdaki monomerlerA) Nükleotid monofosfatlar Nükleotid monofosfatlar B) Nükleotid difosfatlar Nükleotid trifosfatlarC) Nükleotid trifosfatlar Nükleotid trifosfatlar D) Nükleotid trifosfatlar Nükleotid difosfatlarE) Nükleotid trifosfatlar Nükleotid monofosfatlar

Page 18: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

19

38 – E

DNA ya da RNA’ya katılacak olan nükleotidler trifosfat formunda gelir ve yapıya fosfoester bağıyla katıldığında, yapıda monofosfat formunda yerleşmiş olur.

Şekil: Polinüklotid yapısı

39. Polipeptid dizisine bir amino asitin eklenmesine kadar geçen evrede toplam kaç yüksek enerjili fosfat bağı harcanır?A) 1B) 2C) 3D) 4E) 5

39 – D

Protein sentezinde amino asitlerin eklenmesinde harcanan enerji: tRNA molekülüne aminoaçil yüklemesinin yapılması, ATP’nin AMP’ye hidrolizini gerektirir. AminoaçiltRNA’nın A bölgesine girmesi bir GTP’nin GDP’ye hidrolizine neden olur. Yeni oluşmuş peptidil-tRNA’nın EF2 tarafından A bölgesinden P bölgesine translokasyonu benzer şekilde GTP’nin GDP ve fosfata hidrolizine neden olur. Böylece bir peptid bağının oluşumu için gerekli enerji, toplamda dört yüksek enerjili fosfat bağının hidrolizine eşdeğerdir. Ökaryotik ribozom saniyede 6 kadar amino asit ekleyebilir; prokaryotik ribozomlar ise 18 kadar amino asidi ekleyebilir. Böylece terminasyon kodonuna varıncaya kadar peptid sentezi büyük bir hız ve doğruluk ile ilerler.

Page 19: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

20www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

40. Aşağıdaki seçeneklerden hangisi 5’-TAGCCG-3’ yönüne göre verilen DNA dizisinin t-RNA karşılığını ifade eder?

A) 5’- TAGCCG- 3’

B) 3’-ATCGGC-5’

C) 5’-UAGCCG-3’

D) 3’-AUCGGC-5’

E) 5’-AUCGGC-3’

40 – C

Replikasyon, transkripsiyon ve translasyon sadece 5’----3’ yönüne doğru gerçekleşir. Bu bağlamda RNA polimeraz enzimi 3’–5’ DNA kalıbı üzerinde sentezi 5’---3’ yönüne doğru yapar. Kalıp olarak alınmayan 5’----3’ Yönündeki diğer DNA zinciri olaya katılmaz. Bu durumda;

5’- TAGCCG- 3’ Kalıp olarak kullanılmayan DNA molekülü

3’-ATCGGC-5’ Kalıp olarak kullanılacak DNA molekülü

5’-UAGCCG-3’ mRNA

3’-AUCGGC-5’ tRNA

İzlenildiği üzere, kalıp olmayan DNA molekülü ile mRNA, kalıp olarak kullanılan DNA molekülü ile de tRNA benzerlik gösterir. Bu arada DNA ve RNA arasında baz farklılığı da dikkate alınmalıdır.

41. HDL molekülü üzerinde bulunan ve kolesterolü kolesterol esteri haline çeviren enzim aşağıdakilerden hangisidir?

A) LCAT (Lesitin kolesterol açil transferaz)

B) ACAT (Açil kolesterol açil transferaz)

C) CETP (Kolesterol ester transfer protein)

D) HTGL (Hepatik triaçilgliserol lipaz)

E) LPL (Lipoprotein lipaz)

41 – A

LCAT (Lesitin kolesterol açil transferaz): HDL üzerinde bulunur ve perifer hücrelerden alınan ve membrana yerleşmiş olan kolesterol moleküllerine yağ asiti transferini gerçekleştirip onları kolesterol esterine çeviren ve HDL içine yönlen-mesini sağlayan enzimdir. ACAT (Açil kolesterol açil transferaz): LCAT’ın yaptığı işi perifer hücrelerde gerçekleştiren enzimdir. CETP (Kolesterol ester transfer protein): HDL molekülünün tamamen kolesterol esterleri ile dolduğunda ve HDL 2 oluştuğunda, bu artan kolesterol içeriğinin en yakındaki lipoproteine aktarılmasından sorumlu olan enzimdir. HTGL (Hepatik triaçilgliserol lipaz): Lipoprotein lipazla aynı fonksiyonu gören ancak hepatik kan dolaşımında yer alan damarların endoteline tutunan enzimdir. LPL (Lipoprotein lipaz): Damar endoteline heparan sülfatla bağlı olan ve dola-şımdaki şilomikronlar ile VLDL’lerin içindeki TAG’leri parçalayan enzimdir.

42. Hem glukoneogenez hem de glikojenoliz de işlev gören ve açlıkta miktarı arttırılan enzim aşağıdakilerden hangisidir?

A) Glukokinaz B) Fruktoz 1,6 disfosfataz

C) Hekzokinaz D) Piruvat kinaz

E) Glukoz –6- fosfataz

Page 20: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

21

42 – E

Glukoz –6- fosfataz enzimi esas olarak karaciğerde bulunur. Bu enzim glukoneogenezde, glukokinaz enzimini by-pass ederken, glikojen yıkımında karaciğerde depolanan glikojenin kana glukoz olarak verilmesini sağlar.

43. Aşağıdaki bileşiklerden hangisi amino asitlerden köken almaz?A) T3-T4B) GlikoproteinlerC) KreatinD) SeratoninE) Lesitin

43 – E

Seçeneklerde verilen bileşikler:

T3-T4: Fenilalanin ve tirozinden

Glikoproteinler: Seramid türevidirler. Seramid, sfingozine yağ asidi ilavesi ile oluşur. Sfingozin yapısı ise serin ve palmitik asidin birleşmesi ile oluşur.

Kreatin: Glisin, arginin ve SAM’den sentezlenir. Glisin böbrekte, argininle birleşerek ornitin ve guanidinoasetat oluşur. Guanidinoasetat, karaciğerde SAM tarafından metillenir ve kreatin oluşur.

Seratonin: Triptofandan sentezlenir.

Lesitin (fosfotidil kolin): Fosfoaçilgliserol olup fosfotidik asite kolin ilavesi ile oluşur.

44. Bir molekül glukozun karaciğerde CO2 ve suya kadar katabolize edilmesi sonucu net kaç mol ATP kazanılır?A) 2 mol ATPB) 5 mol ATPC) 7 mol ATPD) 30 mol ATPE) 32 mol ATP

44 – E

Karaciğer ve kalp kasında malat aspartat mekik sistemi bulunduğundan 1 mol glukozun CO2 ve suya kadar katabolize edilmesi sonucu net 32 mol ATP kazanılır.

45. Aşağıda verilen enzimlerden hangisi glikoliz ve glukoneogenez reaksiyonlarında ortak olan reaksiyonlar-dan biridir?A) HeksokinazB) Glukoz-6-fosfatazC) Pirüvat kinazD) Fruktoz-1,6 bisfosfatazE) Fosfoheksoz izomeraz

Page 21: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

22www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

45 – B

Glukoz-6-fosfataz, hem glukoneogenezde hem de glikojen yıkımında aktivite gösteren ve kana glukoz verilmesini sağ-layan enzimdir.

46. Herhangi bir fosfoaçilgliserol bileşiğinde aşağıdaki seçeneklerdeki moleküllerden hangisi bulunmaz?A) GliserolB) Yağ asidiC) Seramid D) Alkol ya da polialkolE) Fosfotidik asit

46 – C

Fosfoaçilgliserol ya da diğer adı ile gliserofosfolipidler, gliserol türe-vidirler. Gliserolün 1 ve 2. Karbonuna yağ asiti bağlandıktan sonra 3. Karbonuna fosfat bağlanmakta ve fosfotidik asit oluşmaktadır. Fosfotidik asite ise kolin, serin, etanolamin ya da inozitol gibi alkol-lerin bağlanması ile fosfoaçilgliseroller oluşur. Seramid ise sfingo-zin (serin + palmitat) türevi olup, fosfoaçilgliserollerde bulunmaz.

47. Aşağıda verilen bileşiklerden hangisi izopren birimi içermez?A) Dolikol fosfatB) Vitamin DC) UbiqinonD) Vitamin CE) Hem A

47 – D

İzopren bileşikleri kolesterol sentezi sırasında mevalonattan oluşan 5 karbonlu bileşikler olup, yağda çözünen vitamin-ler başta olmak üzere, ubiqinon, dolikol gibi bileşiklerin öncülüdür.

48. Yağ asiti sentaz sisteminde 1 molekül palmitik asit sentezleninceye kadar toplam kaç mol ATP ve kaç mol NADPH+H+ harcanır? Harcanan ATP Harcanan NADPH+H+

A) 1 mol 7 molB) 7 mol 7 molC) 7 mol 14 molD) 14 mol 7 molE) 14 mol 14 mol

Page 22: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

23

48 – C

Bir molekül palmitik asit sentezleninceye kadar 7 mol ATP ve 14 mol NADPH+H+ harcanır. ATP harcanması, asetil KoA’dan malonil KoA oluşumunda harcanmakta, NADPH+H+ molekülleri ise çift bağların doyrulmasında harcanmaktadır.

49. Aşağıdakilerden hangisi aşırı fruktoz tüketimi ile ilişkili değildir?A) Yağ asidi sentezinde artışB) Glikolipid sentezinde artışC) Triaçilgliserol (TAG) sentezinde artışD) Kolesterol sentezinde artışE) Ürik asit oluşumunda artış

49 – B

Aşırı fruktoz tüketimi, fruktokinaz enziminin düşük Km değeri nedeni ile hücre içi fosfat havuzunun tükenmesine neden olur. Hücre içi ADP ve AMP gibi pürin nükleotidleri aşırı artar ve yıkılır. Bunun sonucu da ürik asit seviyesi yükselir. Ayrıca aşırı alınan fruktoz GLUT-2’lerin öncelik tanıması nedeni ile karaciğer ve pankreas a giriş yapar. Özellikle karaci-ğerde glikoliz yoluna yönlendirilerek pirüvat ve dolayısı ile asetil KoA artışına neden olur. Artan bu asetil KoA’lar yağ asiti sentezine, yağ asitleri de TAG sentezine yönlendirilir. Ayrıca artan asetil KoA’lar kolesterol sentezini de arttırır. Fruktoz tüketiminin glikolipid sentezine doğrudan bir etkisi yoktur.

Page 23: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

24www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

50. Heksoz monofosfat yolunda hem oksidatif hem de non oksidatif reaksiyonlarda üretilen ortak molekül aşağıdakilerden hangisidir?A) NADB) NADP+

C) FMND) Glukoz-6-fosfatE) Ribuloz- 5-fosfat

50 – E

Heksoz monofosfat yolunda hem oksidatif hem de non oksidatif reaksiyonlarda üretilen ortak molekül ribuloz 5-fosfat’tır.

51. Yapısındaki karbonhidrat ile proteinler arasında kovalent bağ içermiyen glikozaminoglikan aşağıdakiler-den hangisidir?A) Keratan sülfatB) HeparinC) Hyaluronik asitD) Heparan sülfatE) Kondrotin sülfat

Page 24: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

25

51 – C

Hyaluronik asit, yapısında sülfat içermez ve karbonhidrat-protein arasında da kovalent bağ yerine non-kovalent bağlar bulundurur.

52. Eksikliği nadiren görülen ve Koenzim A yapısına katılan vitamin aşağıdakilerden hangisidir?A) TiaminB) RiboflavinC) Pantotenik asitD) Folik asitE) Askorbik asit

Page 25: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

26www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

52 – C

Pantotenik asit, pantoik asit ve beta-alaninin kombinasyonudur. Aktif pantotenik asit, koenzim A ve açil taşıyıcı proteindir (ACP). Pantotenik asit bağırsaklardan kolaylıkla emilir ve sonra ATP ta-rafından fosforillenerek 4’fosfopantotenat oluşur. Sisteinin ilave-si ve karboksil grubunun ayrılması 4’-fosfopantoteini üretir. 4’fosfopantetein, KoA ve ACP’ (açil taşıyıcı protein’)nin prostetik grubudur ve ATP’den önce adenil grubu alır ve sonra fosforille-nir; sonuçta KoA oluşur. Tiyol grubu hem KoA’da hem de ACP’de açil grubu taşıyıcısıdır. Serbest KoA’nın yapısı genellikle KoA-SH olarak kısaltılarak gösterilir. Koenzimin reaksiyona giren gru-bu -SH (tiyol) grubudur. Pantotenik asit eksikliği nadirdir çünkü hayvan dokularında, tahıl ürünlerinde ve ebzelerde bol miktar-da bulunur. Bununla beraber savaş esirlerinde gözlenen yanan ayak sendromu pantotenat eksikliğine bağlanmıştır.

53. Steroit hormon sentezinde 27 karbonlu kolesterolden mitokondride pregnenolon oluşumunu katalizleyen enzim aşağıdakilerden hangisidir?A) 3-Beta OH steroid dehidrogenaz B) DesmolazC) 17-Alfa hidroksilaz D) 5-Alfa redüktazE) 16-Alfa hidroksilaz

53 – B

Kolesterolden mitokondride pregnenolon oluşumunu katalizleyen enzim desmolaz (mitokondrial yan zincir parçalayıcı enzim)’dır.

Page 26: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

27

54. Aşağıda verilen yöntemlerden hangisi şeker ölçümünde kullanılır?

A) Kjeldahl yöntemiB) Folin-Ciocalteu yöntemiC) Biüret yöntemiD) Lowry yöntemiE) Benedict yöntemi

54 – E

Seçeneklerde geçen, Kjeldahl yöntemi, Folin-Ciocalteu yöntemi, Biüret yöntemi ve Lowry yöntemi ile kantitatif protein ölçümü yapılmaktadır. Benedict yöntemi ise şeker ölçümünde kullanılır.

55. Aşağıdakilerden hangisi patojen prionlarla ilgili yanlıştır?

A) Asellüler mikroorganizmalardır.B) Nükleazlar, U.V ışınlar ve dezenfektanlara ve otoklavla sterlizasyona dirençlidir.C) İmmun yanıt oluşturmazlar.D) Amiloid yapılar olup, spongioform ensefalopati oluştururlar.E) Aminoasit dizilimleri sellüler prion proteninden (Pr Pc) tamamen farklıdır.

55 – E

Prionlar asellüler mikroorganizmalar olup, DNA veya RNA içermezler. Prionlar, enfeksiyöz protein (amiloid yapıda) yapılardır.

Patojen prionların proteinleri (PrPsc: Skarpie prion proteini ) dizlimleri nöronların sentezlediği sellüler prion proteini ile benzerdir, ancak helikal yapıda ve sert olması ile farklılık gösterir.

Prionlar nükleik asit içermeyen, nükleaz enzimlerine (DNA az veya RNA az), ultraviyole ışınlara, dezenfeksiyona ve sterilizasyona (uzun süre sterilizasyona duyarlıdır) dirençli amiloid (siyaloglikoprotein) yapılardır. Spongioform ensefa-lopati oluştururlar.

Kontamine aletler NAOH ve otoklavla sterilize edilir. İmmun yanıt oluşturmazlar, 20. kromozomdaki PRNP genince sentezlenir.

56. Gram pozitif ve gram negatif bakterilerin hücre duvarı yapılarına ilişkin olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

A) Gram (+) bakterilerde hücre duvarı kalınken Gram (-)’lerde incedir.B) Gram (+) bakterilerde hücre duvarında Teikoik asit varken Gram (-)’lerde yoktur.C) Gram (+) bakterilerde hücre duvarı dışında periplazmik aralık ve dış memban bulunur.D) Gram (-) bakterilerde hücre duvarı, Gram (+)’bakterilerden daha kompleksdir.E) Gram (-) bakterilerde endotoksin bulunurken, Gram pozitif bakterilerde endotoksin bulunmaz.

56 – C

Gram (+) bakterilerde hücre duvarı dışında periplazmik aralık ve dış membran bulunmaz. Gram(-) bakterilerde hücre duvarı dışında periplazmik aralık ve dış membran bulunur. Gram (+) ve Gram (-) bakterilerin hücre duvar yapılarının farkları Tablo’da gösterilmiştir.

Page 27: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

28www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

Tablo: Gram (+) ve Gram(-) bakterilerin hücre duvar yapıları.

Gram (+) Bakteri Gram (-) BakteriHücre duvarı daha kalın olup 1-50 nm kalınlıktadır. Hücre duvarı daha incedir. Hücre duvar yapısı daha basit peptidogikan duvar yapısının büyük kısmını (%80) oluşturur.

Hücre duvarı yapısı karmaşıktır. Peptidoglikan tabaka, periplazmik aralık ve dış membrandan oluşur. Pepti-doglikan tabaka incedir.

Peptidoglikan tabaka N-asetil glukozamin (NAG) ve N-asetil muramik asit (NAM) zincirlerinin β-1,4 bağlarıyla bağlanmış polisakkaritlerden oluşur.Bu yapıya Mürein adı verilir. Teikoik asit içerir.

Peptidoglikan benzer yapıdadır, ancak; teikoik asit içermez.

Peptidoglikan tabakada ribitol fosfat ve gliserol fosfat polimerleri Teikoik asitleri oluşturur. Hücre duvarında polisakkaritler (örneğin streptokokların C karbonhid-ratı) veya proteinler (M proteini) bulunabilir.

Periplazmik aralık ve dış membran yoktur. Betalakta-maz enzimleri hücre dışına salınır.

Teikoik asit faj için resepetör görevi görür.

Sepsis patogenezinde rol alır.

Peptidoglikan tabaka dışında periplazmik aralık var-dır. Burada metabolik enzimler (proteaz, lipaz, nük-leaz), βetalaktamazlar ve diğer antibiyotik direnç en-zimleri yer alır. Dış membranda; fosfolipid tabaka, lipopolisakkorit tabaka (endotoksin ve major antijenik yapıları içerir) ve porin proteinlerinden oluşur. Por pro-teinleri bakteriyofaj ve seks piluslarının yapışma böl-gesidir. Βetalaktamazlar periplazmik aralıktadır.

Lipid A içermez (Endotoksin içermez). Lipopolisakkarit tabaka toksik özellikte Lipid A içerir (Endotoksin)

57. Hücre duvarı yapısında endotoksin ve teikoik asit içeren bakteriler aşağıdakilerden hangisidir?

Endotoksin içeren Teikoik asit içeren

A) Enteroccoccus feacalis Enterobacter cloacae

B) Klebsiella pneumoniae Bacteroides fargilis

C) Clostridium perfringens Propniobacterium acnes

D) Bacteroides fragilis Clostridium tetani

E) E.coli Bacteroides fragilis

57 – D

Endotoksin (Lipit A) sadece Gram negatif bakterilerin hücre duvarı yapısında, Teikoik asit ise sadece Gram pozitif bak-terilerin hücre duvarı yapısında bulunan bileşiklerdir. Endotoksin lipopolisakkarit, teikoik asit ise giserol fosfat veya ribitol fosfat bileşiğidir.

Seçeneklerden Gram negatif bakteri Bacteroides fragilis (sporsuz, kapsüllü, anaerobik basil), Gram pozitif bakteri ise Clostridium tetani (terminal sporlu, anaerobik, Gram pozitif basil) olup Doğru seçenek D şıkkıdır. Gram pozitif bak-terilerde, peptidoglikan tabakada ribitol fosfat ve gliserol fosfat polimerleri Teikoik asitleri oluşturur. Hücre duvarında polisakkaritler (örneğin streptokokların C karbonhidratı) veya proteinler (M proteini) bulunabilir.

Gram negatif bakterilerde hücre duvarı dış kısmında yer alan lipopolisakkarit tabaka toksik özellikte Endotoksin (Lipid A) içerir.

Page 28: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

29

58. Kapsül yapısı içermeyen bakteri aşağıdakilerden hangisidir?A) Bacillus anthracisB) Streptococcus pyogenesC) Corynebacterium diphteriaeD) Klebsiella pneumoniaeE) Neisseria meningitidis

58 – C

Seçeneklerden Corynebacterium diphteriae’nın kapsül ve spor yapısı yoktur. Corynebacterium diphteriae Gram pozitif basildir. Diğer seçeneklerde yer alan bakterilerin kapsül yapısı mevcuttur. Bacillus anthracis’in kapsül yapısı protein yapıda (D-glutamik asit yapıda) iken, seçeneklerde yer alan diğer bakterilerin (S.pyojenes, Klebsiella pneumoniae, Neisseria meningitidis) kapsül yapısı polisakkarit yapıdadır.

59. Aşağıdaki infeksiyon etkeni - seçici besiyerleri eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır? İnfeksiyon etkeni Seçici besiyeriA) Corynebacterium diphteria Löffler besiyeriB) M.tuberculosis Löwenstein-Jensen besiyeriC) Shigella sonnei EMB, Mc Conkey agarD) EHEC Sefoksitin sikloserin fruktoz agar (CCFA agar)E) Bordetella pertussis Bordet-Gengau agar

59 – D

Enterohemorajik E.coli (EHEC, verotoksijenik E.coli) Sorbitol Mc Conkey agar’da ürer. Diğer seçeneklerde verilen eşleştirmeler doğrudur.

Tablo: Seçici besiyerleri

Bakteri Seçici besiyeri Bordetella pertusis Bordet Gengou, At kanlı Choarcoal agarC.diphteriae Löffler besiyeri(%75 serum,%25 buyyon,ısı ile koagüle edilir), Potas-

yum tellüritli besiyeri Neisseria meningititisN.gonorrhea

Çikolatamsı agarThayer –Martin(sistin ve serum içerir)

Camplobacter jejuni Campy- BAP, Skirrow besiyeriYersinia CIN besiyeri (Diğer enteriklerin üremesini önler) EnterohemorajikE.coli(EHEC)

Sorbitol Mc Conkey agar

Vibrio cholerae TCBS ( Tiyosülfat sitrat bile (safra) sukroz) agarSalmonella, Shigella EMB, Mc Conkey agarLegionella pneumophila BCYE(Buffered chaorcaal yeast extract ) agarClostridiumDifficili

CCFA (Sefoksitin sikloserin fruktoz agar)

Vankomisine dirençli enterokok (VRE) Enterokoksel agar (vankomisin ve seftazidimli bile –eskülin)Candida (maya) Sabouraud-Dextroz agar Mycoplasma pneumoniae PPLO ,SP4 agar*

Page 29: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

30www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

60. Bakterilerde genetik bilgi aktarımına ilişkin yanlış ifade hangisidir?

A) Bakteriler genetik materyal olarak hem DNA hem RNA’yı içerir.

B) Bakterilerde nükleik asitler dışında plazmid ve transpozon gibi ekstrakromozomal yapılar bulunur

C) Transformasyon olayında en uygun dönem logaritmik üreme fazıdır.

D) Transformasyonda kompetans faktörü denen protein yapıda bir madde gerekir.

E) Transdüksiyonda bakteri DNA’sı plazmid yardımıyla aktarılır.

60 – E

Transdüksiyonda bakteri DNA’sı bakteriyofaj aracılığıyla aktarılır. Transformasyon: Gram (-) ve Gram(+) bakteriler ekzojen DNA’yı alıp yeni özellikler kazanır. Bir bakterinin yabancı bir DNA’yı alabilmesi için kompetans faktör denen protein yapıda bir madde gereklidir.

Transformasyon diğer genetik aktarım şekilleri olan transdüksiyon ve konjugasyona göre aracısız bir aktarımdır. Bak-terinin DNA alımı için en uygun olduğu dönem bakterinin logaritmik üreme fazıdır. Bu dönemde bakteri antibiyotiklere karşı en duyarlıdır. Transformasyon ortam ısısından ve DNA’az enziminden etkilenir.

2. Transdüksiyon: Bakterinin DNA’sının bakteriyofaj aracılığı ile bir hücreden diğerine aktarılmasıdır. İki tiptir.

Generalize tip transdüksiyon: Bakteriyofaji, bakteri DNA’sının herhangi bir bölgesindeki bir parçayı aktarır.

Kısıtllı (özelleşmiş) tip transdüksiyon: Faj integre olduğu bakteri DNA’sındaki yakın genleri aktarır.

3. Konjugasyon: Verici (donör) ve alıcı (recipient) iki canlı bakteri arasında seks pilusu (F-pili) cinsel ilişkiye benzer şekilde gen transferinin yapılmasıdır. Bu olay F (fertilite) plazmidi tarafından yönetilir. Seks pilusu yapısını pilin protein oluşturur. Konjugasyon F faktörü içeren (F+) erkek bakterinin, faktör içermeyen (F-) dişi bakterinin yüzeyine seks pilusu ile tutunmasıyla başlar.

Fertilite (F) faktörü DNA’nın enzimatik parçalanması sonucunda konjugal köprü ile F+ bakteriden F-’ye aktarılır. Alıcı hücre F+ hale geçer.

61. Hibridizasyon yöntemi olmayan moleküler yöntem aşağıdakilerden hangisidir?

A) Southern blot

B) Northern blot

C) Polimeraz zincir reaksiyonu

D) Western blot

E) İnsitu hibridizasyon

61 – C

Polimeraz zincir reaksiyonu hedef amplikasyon yöntemi olup, amplifikasyon esaslı moleküler yöntemdir. Diğer seçe-nekler hibridizasyon esaslı moleküler yöntemlerdir.

Hibridizasyon esaslı yöntemlerde tek iplikli nükleik asitlerden tamamlayıcı gen dizeleri (enzim ya da işaretli problarla) uygun şartlarda çift iplikli hibrit molekülleri oluşturulur.

Southern blot hibridizasyon: DNA’yı belirler (Örneğin DNA virusu olan Human Papilloma virus tanısında altın standarttır).

Northern blot hibridizasyon: RNA’yı belirler. RNA-DNA prob hibridizasyonuna dayanır.

Western blot: Etkene spesifik proteinleri belirler. Anti-HIV pozitifliğini doğrulamada, yalancı sfiliz pozitifliğinin doğru-lanmasında kullanılabilir. Insitu hibridizasyon ise doku, organ veya hücrelerdeki nükleik asitlerin belirlenmesini sağlar.

Polimeraz zincir reaksiyonunda ise DNA veya RNA (Revers transkriptaz enzimi ile DNA’ya dönüştürülür) çoğaltılarak belirlenir. Belirli ısı basamaklarında sikluslar halinde gerçekleşir.

Page 30: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

31

62. Gram negatif enterik basiller (Enterobactericea ailesi) içerisinde yer almayan bakteri aşağıdakilerden han-gisidir?A) Yersinia pestis B) EHEC C) Proteus mirabilis D) Serratia marcenses E) Campylobacter fetus

62 – E

Enterobacteriaceae ailesi insan ve hayvanların barsak florasında bulunan çok sayıda bakteri türlerini içerir. Bu geniş familya içerisinde yer alan başlıca bakteriler : E.coli, Klebsiella türleri (spp), Shigella spp, Salmonella spp., Enterobacter spp., Proteus spp, Seratia marcescens, Morganella, Citrobacter, Providencia, Yersinia türleri’dir. Campylobacter fetus bu aile içerisinde yer almaz.

Tüm Enterobactericea ailesi üyeleri oksidaz negatiftir.

Campylobacteriaceae ailesinde ise, Campylobacter jejuni, Campylobacter fetus ile Helicobacter pylori yer alır.Hepsi-nin ortak özelliği oksidaz pozitif olmalarıdır.

63. Aşağıdaki bakterilerden hangisi inflamatuvar ishal etkeni değildir?A) Salmonella enteriditis B) Shigella sonnei C) Entero invaziv E.coli (EIEC) D) Enterotoksin üreten S.aureus E) EHEC (E.coli 0157:H7)

63 – D

S.aureus enterotoksini süperantijen özellikte olup, besin zehirlenmesine neden olur. Bulantı-kusmanın ön plandadır, nadiren ishale görülebilir. İshal noninflamatuvar (noninvaziv) olup, dışkıda eritrosit ve lökosit görülmez.

Noninflamatuvar ve inflamatuvar ishal etkenleri ve özellikleri aşağıda verilmiştir.

Noninflamatuvar (Noninvaziv) İshal Etkenleri

Dışkıda lökositlerin ve eritrositlerin bulunmadığı klinik tablodur.

Etkenleri

1. Vibrio cholerae 8Kolera etkeni, pirinç suyu tarzında ishal)

2. Giardia intestinalis (kamçılı, malabsobsiyon,steatore yapar)

3. Criptosporidium parvum (Modifiye EZN ile boyanır)

4. Rotavirüs (Ateş yapabilir, dışkıda ELISA veya lateks aglütinasyon ile antijen aranabilir canlı oral virus aşısı mevcuttur)

5. Sekretuvar ishaller

6. S. aureus besin zehirlenmesi

İnflamatuvar (İnvaziv) İshal

Dışkıda Lökositlerin ve eritrositlerin bulunduğu tablodur.

Etkenleri

1. Non–typhi salmonella spp.(Tavuk, mayonez vb.)

2. Shigella spp. (Kontamine gıda ve sular)

3. EHEC (Verotoksijenik E.coli) : Hemolitik üremik sendrom ve hemorajik kolite neden olabilir.

4. EIEC (Bakterinin kendisi ishale neden olur.)

5. Vibrio parahaemolyticus (Kontamine deniz ürünlerinden bulaşır)

6. Yersinea enterocolitica (Soğukta zenginleştirme yöntemiyle üretilebilir).

Page 31: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

32www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

64. Lepra tedavisinde kullanılan ilaç aşağıdakilerden hangisidir?A) Dapson B) Trimetoprim-sulfametoksazolC) İzoniyazid D) EtambutolE) Kloramfenikol

64 – A

Lepra Tedavisi: Lepramatöz leprada tedavi süresi daha uzundur (3-5 yıl).

Tüberküloid leprada tedavi süresi daha kısa tutulur (6 ay)

Her iki lepra formunda da Dapson, ve rifampisin kullanılır.

Lepramatöz formda tedaviye Klofazimin eklenir.

65. Aşağıdakilerden hangisi Staphylococcus aureus tarafından salgılanmaz?A) Koagülaz B) Eksfoliatin AC) Enterotoksin D) EndotoksinE) Lökosidin

65 – D

Endotoksin sadece Gram negatif bakterilerin hücre duvarı dış kısmında yer alan lipopolisakkarittir. Toksik etkiden Lipit A sorumludur. Staphylococcus aureus üzüm salkımı şeklinde Gram pozitif, katalaz ve koagülaz enzimi pozitif koktur. Gram pozitif bakteri olduğundan hücre duvarı yapısında endotoksin bulunmaz. S.aureus’un eksfoliyatin A, toksik şok sendromu toksini (TSST-1), enterotoksin isimli toksinleri ve lökosidin, hyaluronidaz enzimleri mevcuttur. Patojenitesin-de en önemli virulans faktörü Protein A’dır. Gram pozitif bakteri olduğundan hücre duvarı yapısında teikoik asit bulunur.

66. Metilen mavisi ile pembe renkte boyanan Babes-Ernst cisimcikleri (metakromatik cisimcik veya volutin granülleri) aşağıdakilerden hangi bakteride görülür?A) Listeria monocytogenes B) Bacillus anthracisC) Propniobacterium acnes D) Corynebacterium diphtheriaeE) Nocardia asteroides

66 – D

Corynebacterium diphtheriae (Difteri hastalığı etkeni)

Gram (+), hareketsiz, kapsülsüz,sporsuz, aerop basildir.

Uç kısmında Babes-Ernst cisimcikleri=Metakromatik cisimcik=Volutin granülleri bulunur.Bu granüller Metilen mavisi ile pembe renkte boyanır. Polifosfat yapılar olup, bakterinin enerji deposudur. Bakteri Löffler besiyeri ve Potasyum tellüritli besiyerinde ürer. Gram boyamada Çin harfları şeklinde Gram(+)basiller şeklinde görülür. Hücre duvarında mikolik asit bulunur ancak EZN ile asido rezistan boyanmaz (Nocardia türleri ise asido rezistan boyanır).

Gram Pozitif, Sporsuz, Aerob Basiller

• Corynebacterium diphtheriae

• Rhodoccus (Corynebacterıum) equi

• Listeria monocytogenes

Page 32: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

33

67. Dimorfik (difazik) olmayan mantar hücresi aşağıdakilerden hangisidir?A) Coccidioides immitis B) Paracoccidioides brasiliensisC) Sporothrix schencikii D) Blastamyces dermatitidisE) Criptococcus neoformans

67 – E

Mantarların üreme özellikleri

Mantarlar 20-35°C arası ısıda iyi ürerler. Bazı mantarlar ısı yönünden dimorfik üreme gösterirler. Dış ortamda (25°C’de) saprofit ve küf şeklinde koloni oluşturarak çoğalırken, konak hücrelerde (37°C’de) maya formunda koloni oluştururlar. Bu mantarlara dimorfik (difazik) mantar adı verilir. Sadece maya veya sadece küf şeklinde üreyen mantarlara ise mo-nomorfik mantarlar adı verilir.

Dimorfik mantarlar Monomorfik mantarlarHistoplasma capsulatum Blastomyces dermatitisParacoccidioides brasiliensisCoccidioides immitisPenicilium marneffeiSporothrix schenckii

Cryptococcus neoformansAspergillus türleriZygomyces türleri (Absidia, Mucor, Rhizopus vb.)

Histoplasma capsulatum retikuloendoteliyal sistemi (makrofajları) tutar, tüberküler makrokonidileri tipiktir.

Blastomyces dermatitis mikrokonidilerin inhalasyonu veya köpek ısırması ile bulaşabilir. Çift zonlu maya hücresi şeklinde görülür.

Coccidioides immitis artrosporlarla bulaşarak akciğerde tipik sferüller oluşturur.

Sporothrix schenckii gül dikeninin batması ile bulaşan subkutanöz mikoz etkenidir. Lenfanjit ve ciltte ülserasyon oluş-turur. Dokularda puro şeklinde maya hücreleri ve asteroid cisim görülür.

Criptococcus neoformans, Aspergillus türleri ve Zygomyces türleri monomorfik mantarlardır.

68. Gövdenin üst kısımları, sırt ve boyunda madalyon belirtisi olarak tanımlanan kahverengi renkte yuvarlak lezyonlar oluşturan, lipidden zengin total parenteral nutrisyon tedavisi uygulanan hastalarda kateter in-feksiyonu ve sepsise neden olabilen lipofilik küf mantarı aşağıdakilerden hangisidir?A) Sporothrix schenkiiB) Malassezia furfurC) Blastomyces dermatidisD) Candida albicansE) Paracoccidioides brasiliensis

68 – B

Malassezia furfur gövde üst kısmı, sırt ve boyunda madalyon belirtisi olarak tanımlanan kahverengi renkte yuvarlak cilt lezyonu ile karakterize Tinea versicolor (Pitriasis versicolor) hastalığına neden olan küf mantarıdır. Malessezia furfur lipofilik bir mantarıdır. Malessezia furfur lipofilik bir mantar olup, lipitten zengin total parenteral nutrisyon tedavisi uygulanan hastalarda kateter infeksiyonu ve sepsise neden olabilir. Potasyum hidroksit (KOH) ile yapılan deri kazıntı örneğinde maya hücresini andıran spor ve hiflerin oluşturduğu kıymalı spagetti şeklindeki görünüm tipiktir. Etkenin izole edilmesi için besiyerine lipid eklenmesi gerekir. (Mantarlar için kullanılan rutin besiyerinde üremez).

Page 33: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

34www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

69. Mukormikozla ilgili yanlış olan ifade aşağıdakilerden hangisidir?

A) Etken Rhizopus, Absidia, Mucor türü küf mantarlarıdır.

B) Mortalite oranı yüksek, fırsatçı infeksiyona neden olur.

C) Sıklıkla travma sonrası immunsupresif hastalar ve diabetik ketaasidozu olan hastalarda görülür.

D) Vasküler yapılarda invazyon yapmaz, dokuda hasar oluşturmaz.

E) Sinüs, akciğer, meninks, kemik ,endokard, gastrointestinal sistem tutulumu yapabilir.

69 – D

Mukormikoz etkeni olan küf mantarları fırsatçı mikoz etkeni olup, en fazla vasküler invazyon ve doku hasarı yapan fırsatçı mantar türüdür.

Zigomikoz (Mukormikoz)

• Mukormikoz, saprofit küf mantarı olan Zygomycetes türlerinin [ Rhizopus (en sık etken), Absidia, Mucor ] neden olduğu mortalite oranı yüksek (%50-70arası ) fırsatçı fungal infeksiyondur.

• Solunum yoluyla alınan aseksüel spor formlarının (sporanjiyospor) sinüsler, nazal kavite ve akciğerlerde tutunması sonucu değişik formlarda klinik tablolar gelişir.

• Vasküler invazyon yaparak dokuda hasara neden olurlar. En fazla vasküler invazyon ve doku hasarı oluşturan küf mantarlarından biridir.

• Enfeksiyon ekzojen kaynaklı olup (Aspergilloz gibi) sıklıkla immunsupresif hastalar ve diyabetik hastalarda (özellikle ketoasidozda) travma sonrasında gelişir. Zigomikoz; rinoserebral zigomikoz (en sık görülen şekli),akciğer zigomi-kozu (nötropenikler ve nötrofil disfonksiyonu olanlarda), gastrointestinal zigomikoz (malmütrisyonlu hastalarda)ve değişik organ tutulumları (meninks, endokard, böbrek, kemik ,cilt) şeklinde görülebilir.

1. Rinoserebral zigomikoz: En sık görülen formdur.

• Diyabetik ketoasidozlu hastalarda sıktır. Bunu nötropenik ve organ transplantasyonlu hastalar izler. Paranazal si-müslerden orbita, yüz ve beyne yayılır.

• Baş ve yüz ağrısı, ateş, orbital sellülit, pitoz ve mental bozukluk görülür.

• Kavernöz sinüs, A. carotis interna trombozu, serebral apse, 5 ve 7. kafa çifti tutulumu, retinal arter trombozuna bağlı görme kaybı görülebilir.

2. Pulmoner zigomikoz: Ciddi nötropenik lösemik hastalarda ateş, hemoptizi ve dispine ile karakterize tablodur.

3. Gastrointestinal zigomikoz: Ciddi protein – kalori malnütrisyonlu hastalarda yiyeceklerle mantarların alınması sonucu gelişir.

Tanı: Diyabetik ketoasidozdaki hastada tedaviye yanıtsız sinüzit ve akciğer infeksiyonunuda akla gelmelidir. Tanısı biyopsi materyalinin (paranazal sinüs veya akciğer biyopsisi) mikroskopik incelemesi ve kültürüyle konur. Mikroskopide sporanjiyosporlar septasız, birbirine dik açı yapmış hifler şeklinde görülür.

Tedavi: Acil cerrahi ekzisyon (paranazal sinüs ekzisyonu) ve amfoterisin B (yüksek dozda) verilir. Tedaviye rağmen mortalite oranı yüksektir(%50-70 arası).

70. Aşağıdakilerden hangisi zarflı RNA virusdur?

A) Hepatit Delta virusu (HDV)

B) Respiratuvar sinsityal virus (RSV)

C) Poliovirus

D) Hepatit E virusu (HEV)

E) Hepatit A virusu (HAV)

Page 34: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

35

70 – B

Paramiksovirus grubunda yer alan virusler zarflı RNA virusleridir.

Respiratuvar Sinsityal Virüs bu grupta yer alır.

Paramiksovirus Grubunda yer alan virusler

Kabakulak, Kızamık

Parainfluenza

Respiratuvar Sinsityal Virüs (RSV)

Newcastle virus

Diğer seçeneklerde yer alanlar zarfsız RNA virusleridir.

71. Aşağıdaki hepatotrop virüslerden hangisi defektif bir virüs olup sadece HBV varlığında infeksiyona neden olur?A) HAVB) HDVC) HEVD) HGVE) HCV

71 – B

Hepatit Delta virusu (HDV) defektif bir virüs olup sadece HBV varlığında infeksiyona neden olur. Hepatit B virusune karşı aşılanmak HDV infeksiyonununa karşı da korur.

HEPATİT D VİRÜSÜ (HDV)

HBV varlığında replike olabilen defektif bir RNA virüsüdür.Virosit yapıda olup, HBsAg ile sarılıdır.Hepatit Delta antijenini sentezleyebilir.Kan transfüzyonu yapılan hastalar ve intravenöz ilaç bağımlılarında sıktır. İki şekilde görülebilir.1- Koinfeksiyon:Akut hepatit B ve akut hepatit D ‘nin eş zamanlı görülmesidir.HBV infeksiyonu seyri ağırlaşmaz.

Fulminans ve kronikleşme oranı düşüktür. Serumda anti HBcIgM ve anti HDV-IgM pozitifliği tanıyı koydurur.2- Süperinfeksiyon:Kronik hepatit B infeksiyonu veya inaktif taşıyıcılarda infeksiyona HDV infeksiyonu eklenmesidir.

Daha ağır bir tablodur, kronikleşme oranı koinfeksiyondan daha yüksektir. AntiHBcIgM genellikle negatiftir. AntiHB-cIgG pozitiftir. Prognozu interferon tedavisine yanıt oranı düşüktür. Tek ALT piki olur.

72. Herpes virüsler ve yaptıkları hastalık eşleştirmesine ilişkin yanlış olan aşağıdakilerden hangisidir? Herpesvirüs Hastalık adıA) HSV-1 Herpes labialis, stomatitB) HSV-2 Genital herpes, yenidoğanda hastalıkC) VZV Suçiçeği, zona zosterD) CMV Mononükleozis sendromuE) HHV-6 Kaposi sarkomu

Page 35: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

36www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

72 – E

Human Herpes Virus -6 (HHV-6), Ekzantem subitum veya roseola infantum etkenidir.

Human Herpes Virus-6 (HHV-6)

HHV-6 CD4+ T lenfositleri daha sık olmak üzere lenfositleri infekte eder. Sitopatik etkili olup CD4+ T lenfositlerde azalmaya yol açar.

İnsanlarda 6. hastalık (Ekzantem subitum, Roseola infantum, 6. hastalık) etkenidir.

Klinik: 6 ay -3 yaş arası çocuklarda sıktır. Ani başlangıçlı ateş (38-40ºC) 2-3 gün sürer.Ateşe ensefalit eşlik edebilir. LAP görülebilir.Ateş düştükten sonra omuzdan başlayıp karna yayılan döküntüler olur.Kendiliğinden düzelir.

Human Herpes Virus-8 (HHV-8, Kaposi sarkomu virusu)

Özellikle AIDS’li hastalarda gelişen Kaposi sarkomundan sorumlu tutulan virusdür. Lenfoma, multipl myelom, primer efüzyon lenfoması, Castleman hastalığı (Dev lenf bezi hiperplazisi) ie de ilişkilidir.

Kaposi Sarkomu: İmmatür mezanşimal hücre kaynaklıdır.Olgularda HHV-8 tümör dokuda saptanır. AİDS’li olgularda Kaposi sarkomu gövde, boyun, kol ve bacak, oral kaviteyi tutabilir. AiDS’li hastalarda en sık görülen tümördür.***

Tedavi: Fonksiyon bozukluğu yapanlar cerrahi olarak çıkarılır. Radyosensitiftir.Lokalize nodüler tümörde radyoterapi uygulanır. Kemoterapotiklere de duyarlıdır.

73. Aşağıdaki paraziter infeksiyonlardan hangisi kenelerin tutunması ile insanlara bulaşır?A) Leishmania donovaniB) Leishmania tropicalisC) Naegleria fowleriiD) Plasmodium falcifarumE) Babesia microti

73 – E

Babesia microti Ixodid kenelerinin ısırması ile sporozoitler insana bulaşır. Babezyoz hastalığına neden olur. Tanıda eritrosit içindeki sporozoitlerin yonca yaprağı (tetrat) görüntüsü tanı koydurur. Tanıda serolojik testlerden ELISA ve immunfloresan testleri de kullanılabilir.

Asplenik, splenektomili hastalar, immunsuprese ve yaşlı hastalar parazite duyarlıdır, ağır seyreder.

Plasmodium falcifarum anofel cinsi dişi sivrisineklerle, Leishmania donovani plebotom (tatarcık)sineklerinin ısırması ile bulaşır. Naegleria fowlerii ise doğadaki serbest amiplerden (protozoon) olup,fırsatçı patojendir. İnhalasyon ya da havuz, kaplıcalardan bulaşır. Olfactor sinir aracılığıyle santral sinir sistemine ulaşır.Çok ağır seyreden primer amip meningoensefaliti yapar. Mortalitesi yüksektir. BOS kanlı ve pürülandır, hareketli amip görülür. Tedavide Amfoterisin B ve rifampisin kombinasyonu kullanılır.

74. Aşağıdaki helmintlerden hangisi serkaryaların cildi delmesi sonucunda mesane venleri ile mesaneye, por-tal venlerle karaciğer tutulumuna ve serum hastalığına benzer klinik tablolara neden olabilir?A) Schistosoma türleriB) Fasciola hepaticaC) Strongloides stercoralisD) Trichuris trichiuraE) Ascaris lumbricoides

Page 36: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

37

74 – A

Schistosoma türleri (Venöz Trematodlar)

Siştozomiyaz etkenleri Schistosoma mansoni, Schistosoma japonicum, Schistosoma haematobium’dan oluşur. Şistozomiyaz bu 3 etkenin serkaryaları, erişkinleri, metaserkaryaları ve yumurtaları ile oluşturdukları ve ağır patolojik bozukluklara neden olan bir hastalıktır. Schistosomalar, erkek ve dişisi ayrı olan olan tek trematoddur . Serkaryaları insan cildini deler. Damar içi, kan trematodlarıdır.

Trematodlarda yumurtalar dışkı ile atılırlar. İstisnası, Schistosoma haematobium olup yumurtaları idrar ile atılır. Bu yu-murtalar ara konağa (salyangozlara) girerler ve serkaryaları oluşturur. Salyangozdan ayrılan serkaryalar (larvalar) deriyi delerek insanlara bulaşır. Cildi deldikleri yerde (sıklıkla ayaklarda) serkarya dermatiti (yüzücü kaşıntısı da denir) adı verilen kaşıntılı ve kızarıkla karakterize cilt lezyonuna neden olur. Mesane veya mezenter venleri ile mesane, karaciğer ve akciğerlere yerleşirler. Serkaryalar larva şekline dönüşerek kan damarlarına penetre olur. S.mansoni ve S.japonicum portal vene hareket ederek mezenterik venlere ulaşırlar.Granulom oluşumuna neden olur. S.haematobium ise mesane venlerine ulaşır. S.haematobium yumurtaları idrarla, S.mansoni ve S.japonicum yumurtaları ise dışkı ile atılır. Yumurta-lardan mirasidiumlar (kirpikli larva) açığa çıkar ve yumuşakçalara (salyangoz) bulaşır. Salyangozda mirasidiyumlar serkaryaya dönüşür ve serkaryalar tatlı sularda cildi delerek tekrar insanlara bulaşır. Bu şekilde evrim tamamlanmış olur.

75. İmmunglobulinlerin özelliklerine ilişkin olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

A) IgD B lenfositlerinin yüzeyinde reseptör görevi görür ve B lenfosit aktivasyonuna neden olur.

B) IgE tip 1 aşırı duyarlılık (anaflaktik tip) reaksiyonunda ve paraziter infeksiyonlarda önemli rol oynar.

C) IgM pentamerik yapıda olup, serumda etkene spesifik IgM tespiti akut infeksiyon tanısı koydurur.

D) En uzun yarı ömürlü olan antikor IgA’dır.

E) En kısa yarı ömürlü olan antikor IgE’dir.

75 – D

Yarı ömrü en uzun olan immunglobulin İmmunglobulin G’dir. Yarı ömrü en kısa olan ise IgE’dir (Sıralama GAMDE şek-lindedir. IgG en uzun, IgE en kısadır).

İmmünglobülin G: Serumda en fazla bulunan ve yarı ömrü en uzun olan immünglobülindir. (sıralama GAMDE). Pla-senta yoluyla fetuse aktarılabilen tek immunglobulindir. Pasif immüniteye katkıda bulunarak bebeği 3- 4 ay süreyle enfeksiyonlara karşı korur. IgG’nin plasentadan geçişi pasif difüzyonla olur. Dört alt grubu vardır (IgG1, IgG2, IgG3 ve IgG4). Sekonder immün cevapta rol alan temel immünglobülindir. Affinitesi (antikorla antijenin birleşme gücü) en yüksek olan immunglobulin IgG’dir.

İmmünglobülin M: IgM pentamer (beşli) yapıdadır. Bu beşli yapı Fc bölgelerinden J zinciri ve disülfit bağlarıyla bir arada tutulur. B lenfositlerinin yüzeyinde bulunan IgM monomer yapıdadır ve bu nedenle J zinciri bulundurmaz. Aviditesi (çok sayıda Fab bölgesi içeren antikorun antijenle bağlanma gücü) en fazla olan immunglobulindir. Akut enfeksiyon sırasında artar ve etkene özgü IgM antikorlarının (örneğin kızamık IgM antikorları) tespit edilmesi akut enfeksiyon tanısı koydurur.

İmmünglobülin A: Mukozal sekretuar immünglobülindir. Serumda monomer, sekresyonlarda dimer yapıdadır. J zincirinin yanında mutlaka sekretuar komponent bulunur. Sekretuar komponent mukozal yüzeylerden geçişi sağlar. J zinciri IgA ve IgM’de bulunmasına rağmen monomer yapıda olmaları nedeniyle IgG, IgD ve IgE’de bulunmaz. Ig A proteaz salgılayan bakteriler vasıtasıyla parçalanabilir (pnömokok, meningokok, H. influenzae ve gonokok). Anne sütü (klostrum) IgA içerir ve çocuğu bir çok enfeksiyona karşı korur.

İmmünglobülin D: B lenfositlerinin yüzeyinde reseptör görevi görür ve B lenfosit aktivasyonuna neden olur.

İmmünglobülin E: Mast hücreleri ve bazofillerin yüzeyinde bulunan Fc reseptörlerine bağlanarak (reajinik antikor) Tip I (anaflaktik tip) aşırı duyarlılık reaksiyonunun gelişmesinde rol alır. Eozinofiller üzerinde bulunan Fc reseptörüne bağlanarak ADCC’ye neden olarak helminitlere karşı vücut savunmasında görev alır.

Page 37: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

38www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

76. Klasik yoldan kompleman sistemi aktivasyonuna ilişkin olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?A) Klasik yol kompleman sistemi aktivasyonu için antijen antikor kompleksi gerekir (örneğin IgM ve IgG ile anti-

jen kompleksi)B) Klasik yol kompleman sistemi C3b ile başlar.C) C3a ve C5a kemotaktik etkilidir, damar geçirgenliğinde artış ve düz kas kontraksiyonu yaparD) Klasik yol kompleman sistemi C1q ile başlarE) Klasik yol kompleman sistemi eksikliğinde tekrarlayan piyojenik infeksiyonlar görülür

76 – B

Klasik yoldan kompleman sistemi aktivasyonu C1q ile, alternatif yol kompleman aktivasyonu ise C3b ile başlar. Diğer seçeneklerde yer alan ifadeler doğrudur.

Klasik Yol: C1, C2 ve C4 yer alır. C1’in qrs kompleksiyle başlar ve bu kompleksin birbirine bağlanması için Ca+2 gerek-lidir. C1q immünglobulinin Fc kısmına bağlanır (IgG1, IgG2, IgG3 ve IgM). Klasik kompleman yolunun aktive olması için antijen-antikor kompleksi gerekir. Klasik yol eksikliğinde tekrarlayan piyojenik infeksiyonlar görülür***.

Alternatif Yol: C3, faktör B, P ve D içerir. Mikroorganizmaların yüzeyel yapıları ve endotoksin antikordan bağımsız olarak uyarım gerçekleştirir. Alternatif yolun uyarılması Mg gerektirir. Faktör H ve I alternatif yolun negatif düzenleyi-cileridir. Faktör P (properdin) ise alternatif yolun tek pozitif düzenleyicisidir ve alternatif yolun C3 konvertazını (C3bBb) stabilize eder.

Lektin Yolu: Antikor yokluğunda kompleman aktivasyonuna neden olur. Mikrobiyal polisakkaritte bulunan mannoz rezi-dülerine bağlanarak etki gösterir (mannoz bağlı lektin, MBL). C1q’ya yapısal olarak çok benzer bu nedenle kompleman sisteminin klasik yolunuda aktive eder.

İnflamatuar kompleman komponentleri C3a, C4a ve C5a anaflotoksin olarak bilinir. Mast hücreleri ve bazofillerden mediyatör salınımına (degranülasyon) neden olduklarından anaflatoksin denmiştir. Histamin salınımına neden oldukla-rından histaminin etkileri olan vasküler permiabilite artışı, düz kas kontraksiyonu, vazodilatasyon, bronkokonstriksiona neden olurlar. Bunlar aynı zamanda kemokinleri stimüle ederler. En potent sitümülan C5a’dır. C5a’nın reseptörü GTP binding protein (G proteini)’dir.

C3b ve C4b opsonizasyon ve fagositoz yapar. Mikroorganizmanın yüzey proteinleri veya polisakkarite bağlanır. C3b ve C4b bir serin proteaz olan faktör-I tarafından proteolitik olarak yıkılır.

C5b6789’a Membran atak kompleks adı verilir ve membranda delikler açarak hücre lizisine neden olurlar.

77. Matür bir hücre tipinin yerini, başka bir matür hücre tipinin aldığı reversible değişim nasıl tanımlanır?A) Atrofi B) MetaplaziC) Displazi D) HipertrofiE) Apoptozis

77 – B

Metaplazi, matür bir hücre tipinin (epitelyal veya mezenkimal) yerini, bir başka matür hücre tipinin almasıdır. Strese duyarlı hücrelerin yerini, olumsuz koşullara daha dayanıklı hücre tiplerinin aldığı adaptif süreçtir. Metaplazi en sık epi-telyal hücrelerde meydana gelir. Mezenkimal dokularda da görülebilir. Metaplazinin yönünü belirleyen olay kronik irritasyonun şeklidir. Etken ortadan kaldırılırsa metaplastik epitel geri dönebilir. (epitelyal hücrelerde görülen me-taplaziler reversible iken, mezenkimal metaplaziler irreversibledir.) Etken devam ederse metaplastik epitelde malign transformasyon görülebilir. En sık görülen metaplazi şekli skuamöz metaplazidir.

Page 38: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

39

METAPLAZİ ÖRNEKLERİ• Sigara içenlerde trakea ve bronşta→skuamöz metaplazi (en sık görülen metaplazi şekli)• A vitamini eksikliğinde solunum epitelinde→skuamöz metaplazi • Kronik sistit, mesane taşı olan hastalarda, mesanede→skuamöz metaplazi • Servikste → skuamöz metaplazi • Kronik reflü gastritinde özofagus alt uçta→kolumnar metaplazi (Baret özofagusu)• Pankreas, tükrük bezi gibi organlarda dış salgı kanallarının tıkanması→ skuamöz metaplazi• Travmalarda yumuşak dokuda→ mezenkimal metaplazi (myozitis ossifikans)

78. Aşağıdakilerden hangisi apoptoz için yanlıştır?A) Genellikle fizyolojiktir, ancak patolojik durumlarda da görülebilir.B) Çekirdekte kromatin kondensasyonu izlenir.C) İnflamatuar reaksiyon oluşmaz. D) Plazma membranı hasarlıdır, bu yüzden makrofajları uyarır. E) İnternükleozomal DNA parçalanması izlenir.

78 – D

Organizmada hücre ölümü iki şekilde olmaktadır: Nekroz ve apoptoz.

Apoptoz, ölmeye programlanmış hücrelerin kendi nükleer DNA’larını, nükleer ve sitoplazmik proteinlerini parçalayacak enzimleri aktive eden, intraselüler programlanmış hücre ölüm yolağıdır. Apoptoz normalde birçok durumda meydana gelmektedir; istenmeyen ya da potansiyel olarak zararlı hücreleri ve kullanılır olma süresini aşmış hücreleri ortadan kaldırmaya hizmet eder. Apoptoz fizyolojik ve patolojik durumlarda görülebilir.

Fizyolojik Durumlarda Apoptoz• İmplantasyon, organogenez, gelişimsel involüsyon gibi embriyogenez sırasında • Hormon bağımlı dokularda hormon kesildiğinde (menstürel siklusta endometrium dökülmesi, laktasyondan

sonra memenin regresyonu, menapoz sonrası ovaryan foliküllerde atrezi, kastrasyondan sonra prostat atrofisi)

• Labil hücrelerde hücre sayısının sabit tutulmasında (GIS epiteli, Kİ hücreleri) • İnflamatuar yanıta katılan PMNL ve lenfositlerin ortadan kaldırılması • Matürasyonu tamamladıktan sonra ya da önce self reaktif lenfositlerin ortadan kaldırılması Apoptozis Oluşumuna Neden Olan Patolojik değişiklikler:

• DNA hasarı olan hücrelerde• Virüs ile enfekte olmuş veya neoplastik değişime uğramış hücreler, sitotoksik T lenfositler aracılığıyla apoptozis ile

öldürülürler. (Councilman cismi)• Duktusları tıkanan parankimal organlarda da görülebilir. (parotis, pankreas, böbrek)• Bozuk katlanmış proteinlerin sindirilmesi• Düşük dozlu veya hafif şiddetli stimuluslarla etkilenen dokularda oluşabilir. (sıcak, radyasyon, sitotoksik antikanser

ilaçlar, hipoksi)

Page 39: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

40www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

Nekroz-Apoptoz karşılaştırması

ÖZELLİK NEKROZ APOPTOZHücrenin boyutu Büyür (şişer) Küçülür (büzüşür)Çekirdek Piknoz, karyreksiz, karyolizis, Kromatin kondensasyonu ve fragmantasyonu DNA yıkımı Yıkımı diffüz ve rastgele Nükleozum büyüklüğünde parçalara ayrılmaPlazma membranı Hasarlı İntakt, stoplazmik blebler ve apoptotik cisimlerHücresel içerik Enzimatik sindirim, hücre dışına yayılır İntakt (apoptotik cisimler içerisinde bulunabilir)Fizyolojik/Patolojik rol Her zaman patolojik Sıklıkla fizyolojik, patolojik de olabilir.Etkilenen hücre sayısı Çok sayıda hücre Bir veya birkaç hücreİnflamatuar reaksiyon Var Yok (nötrofil kemotaksisi olmaz)Enerji gereksinimi Yok Var

79. Akut inflamasyonda lökositlerden salgılanan ve lökositlerin endotel hücrelerine adezyonunda etkili olan moleküller aşağıdakilerden hangisidir?A) P-SelektinB) E-selektinC) İntegrinlerD) Membran atak kompleks (MAC)E) PECAM-1

79 – C

Akut inflamasyonda staz oluştuktan sonra lökositler damar duvarına doğru yaklaşmaya başlar. (marginasyon) Sonra-sında sırasıyla yuvarlanma, adezyon ve transmigrasyon hareketi ile damar dışına çıkar ve kemotaksis ile zedelen-me alanına göç eder. Lökositlerin adezyonunda lökositlerden salgılanan integrinler görev yapmaktadır. 30’dan fazla integrin alt grubu vardır. Tüm integrinler 2 non-kovalent bağlı α ve β polipeptid zincirlerinden oluşan heterodimerik hücre yüzey proteinleridir. İnflamasyonda görev alan integrinler;• Β1 integrinlerden VLA-4(α4β1)• Β2 integrinlerden LFA-1 (CD11a/18) ve Mac-1 (CD11b/18).

Lökosit yüzeyinde bulunan LFA-1 ve Mac-1, endotelde bulunan ICAM-1 (intraselüler hücre adezyon molekülü-1) ile, VLA-4 integrini ise VCAM-1 (vasküler hücre adezyon molekülü-1) ile etkileşerek adezyonu sağlar.

Lökositlerde bulunan molekül Endotelyal molekül Majör rol• Sialy-Lewis X• Sialy-Lewis X• L-selektin

• E-selektin• P-selektin• CD 34, GlyCAM-1

YUVARLANMA

• LFA-1, Mac-1• VLA-4

• ICAM-I (Ig ailesi)• VCAM-1 (Ig ailesi)

ADEZYON

• PECAM-1 (Ig ailesi) • PECAM-1 (Ig ailesi) TRANSMİGRASYON

Page 40: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

41

80. Aşağıdakilerden hangisi trombositlerde transselüler biyosentez yolu ile sentezlenir ve nötrofillerin kemo-taksisini ve endotele adezyonunu inhibe eder?A) Lipoksinler B) ProstosiklinC) Tromboksan D) LTB4E) LTC4

80 – A

Lipoksinler lökositlerde üretilen 5-HPETE’den 12-lipooksijenaz enzimi ile trombositlerde sentezlenir. Lipoksin A4 ve lipoksin B4 lökosit toplanmasını ve inflamasyonun hücresel komponentlerini, nötrofil kemotaksisini (antilökotri-en etkili) ve endotele adezyonunu inhibe ederler.

81. Aşağıdakilerden hangisi immün kompleks birikimi ile gerçekleşmez?A) Poliarteritis nodoza (PAN)B) Poststreptokoksik glomerülonefritC) Serum hastalığıD) Pemfigus vulgarisE) Arthus reaksiyonu

81 – D

Tip III hipersensitivite (İmmün kompleks hastalığı), dolaşımdaki antijen-antikor komplekslerinin çökmesi sonucu kompleman sisteminin aktivasyonunun neden olduğu doku hasarı ile karekterizedir. Antijen eksojen ya da endojen olabilir. İmmün kompleks hastalığında patogenez 3 fazdan oluşur:

Faz I: İmmun komplekslerin oluşumu

Faz II: İmmun komplekslerin dokularda depolanması

Faz III: Depolanan komplekslerin iltihabi yanıtı başlatması

İmmün komplekslerin biriktiği dokularda komplemanın aktivasyonu ve Fc reseptör yolu ile nötrofil ve makrofaj aktivas-yonu ile inflamasyon gelişir.

Kompleman aktivasyonu ile C3a, C5a, C3b, MAK(C5b-9) oluşur. Vasküler permeabilite artar, ödem oluşur, nötrofiller, monositler bölgeye gelir ve aktive olur, MAK ile hücre lizisi sağlanır, hageman faktör aktivasyonu ile trombüsler olu-şur ve buna bağlı dokularda iskemik nekrozlar görülebilir.

İmmün kompleksler en sık böbrekler, eklemler, deri, kalp, serozal yüzeyler ve damarlarda toplanır. İmmun komp-lekslerin depolandığı organ böbrek ise glomerulonefrit, eklemler ise artrit ve damarlar ise vaskülite neden olur. Damar duvarında homojen, pembe materyal birikimiyle karekterize fibrinoid nekroz oluşur.

Tip 3 ADR Örnekleri (İmmün Kompleks Hastalıkları)

• SLE• PAN• Poststreptokoksik GN• Akut GN• Reaktif artrit • Arthus reaksiyonu• Serum hastalığı

Page 41: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

42www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

82. Kalça ve omuz ağrısı, halsizlik ve kilo kaybı şikayetleri ile romatoloji kliniğine başvuran 55 yaşındaki kadın has-tanın şikayetlerinin birkaç yıldır olduğu ve son zamanlarda özellikle merdiven çıkarken, ayağa kalkarken zorlan-dığını ifade ediyor. Fizik muayenesinde göz kapaklarında lila renk değişikliği ve dirsek ekstansör yüzde eritemli skuamlı lezyonlar saptanıyor. Hastanın tetkiklerinde Anti-Jo-1 antikoru yüksek bulunuyor.

Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?A) DermatomyozitB) PolimyozitC) Sjögren sendromu,D) Romatoid artritE) Sistemik sklerozis

82 – A

Dermatomyozit, deri ve iskelet kası tutulumuyla giden, kadınlarda daha sık ve her yaşta görülebilen bir hastalıktır. Patogenezde arteriyoller ve arterlerin endoteline karşı otoantikorlar ve t-RNA sentetaz’a karşı gelişen Jo-1 otoantikoru rol oynamaktadır.

Paraneoplastik bir tablo olarak ortaya çıkabilir. (sıklıkla akciğer, meme, over, mide kanseri ile birlikteliği vardır) Klasik deri döküntüsü üst göz kapaklarında heliotroprik diskolorasyon veya lila renk değişikliği ve periorbital ödemdir. Ayrıca el eklemleri, dirsek ve dizde yama tarzında kırmızı erüpsionlar (Gottron lezyonları) sıklıkla görülür.

Klinik: Çocukları ve erişkinleri etkiler. Bilateral simetrik kas güçsüzlüğü ile yavaş başlar ve tipik olarak proksimal kas gruplarını etkiler. Sık oranda özofagial kas tutulumu sonucu disfaji gelişir.

83. Erken gelişim döneminde vaskülogenez, yetişkinlerde anjiogenezde rol oynayan majör büyüme faktörü aşağıdakilerden hangisidir?A) Epidermal growth faktör (EGF)B) Hepatosit growth faktör (HGF)C) Vasküler endotelyal growth faktör (VEGF)D) Platelet-derive growth faktör (PDGF)E) Transforme edici büyüme faktörü-β (TGF-β)

83 – C

VEGF, erken gelişim döneminde yeni kan damarlarının oluşumu (vaskülogenez), erişkinde anjiogenezde merkezi rol oynar. Tümörlerde, kronik inflamasyonda ve yara iyileşmesinde anjiogenezi yönlendirir.

84. Şokta aşağıdaki morfolojik değişikliklerden hangisi izlenmez?A) Akciğerlerde diffüz alveoler hasarB) Kalpte koagülasyon nekrozuC) Karaciğerde yağlanmaD) Akut diffüz glomerülonefritE) Adrenal korkeste lipid kaybı

Page 42: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

43

84 – D

Şokta izlenen morfolojik değişiklikler:

Beyinde iskemik ensefalopati

Kalpte, koagülasyon nekrozu, subendokardiyal kanama ve kontraksiyon band nekrozu

Böbrek glomerüllerinde ve diğer dokularda fibrin trombüsleri görülür

Böbreklerde akut tubüler nekroz

AC’ler iskemik hasara en dirençli organlardır, ancak travmatik veya septik şokta diffüz alveolar hasar mg.

Adrenal bezde kortikal lipit kaybı vardır.çünkü steroid sentezi için kullanılır

GIS’de fokal mukozal kanama ve nekroz odakları, hemorajik enteropati

Karaciğerde yağlanma ve santral hemorajik nekroz.

85. Deride skuamöz adalar, glob korne yapıları ve tek hücre keratinizasyonları gösteren derideki epidermoid karsinomla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?A) Tümörün grade’i yüksektir. B) Tümörün evresi yüksektir.C) Tümör iyi diferansiyedir. D) Anaplastik hücrelerden oluşmuştur.E) Prognozu kötüdür.

85 – C

Diferansiyasyon tümör hücrelerinin morfolojik ve fonksiyonel olarak köken aldığı normal hücreye ne kadar benzediğini ifade eder. İyi diferansiye tümörler, köken aldığı normal matür hücrelere benzeyen hücrelerden oluşur. Az diferansiye veya andiferansiye tümörler primitif görünümlü ve karşıtı olan normal hücrelerin özgün özelliklerini taşımayan hücre-lerden oluşurlar. Diferansiyasyon morfolojik değişikliklerin yanında fonksiyonel değişiklikler de gösterir. İyi diferansiye tümör hücreleri normal karşıtlarına işlevsel olarak da benzerler. Endokrin organların benign tümörleri ve iyi diferansiye karsinomları, organın normal salgıladığı hormonları üretebilir. İyi diferansiye skuamöz hücreli karsinomlarda tümör hücreleri keratin yapabilir ve glob korne yapıları ve/veya tek hücre keratinizasyonları izlenir.

86. Burkit lenfomada aşağıdaki genetik değişikliklerden hangisi sık görülür?A) t(15;17) sonucu PML-RARA oluşumuB) t(11;14) sonucu Siklin D ekspresyon artışıC) t(8;14) sonucu MYC aşırı ekspresyonuD) t(14;18) sonucu BCL-2 overekspresyonuE) t(9;22) sonucu BCR-ABL füzyon proteini oluşumu

86 – C

Burkitt lenfomada, c-MYC geni (8. kromozom) ile immünglobulin ağır zincir geni (14. kromozom) arasında trans-lokasyon sonucunda t(8;14) oluşur, MYC geni immünglobulin ağır zincir genine yakın yerleşir ve aşırı ekspresyon meydana gelir.

MYC geni disregülasyonu ile oluşan tümörler• t(8;14) (c-MYC)→Burkitt lenfoma• N-MYC amplifikasyonu→Nöroblastom • L-MYC amplifikasyonu→ Küçük hücreli akciğer kanseri

Page 43: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

44www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

87. Aşağıdakilerden hangisi ekstremitelerin küçük orta çaplarını arterlerinde segmental trombüs oluşturan, sigara ile ilişkili, çevre ven ve sinirlere yayılabilen segmental granülomatöz vaskülittir?A) Takayasu arteriti B) Mikroskopik PANC) Wegener granülomatozu D) Tromboanjinitis obliteransE) Kryoglobulinemik vaskülit

87 – D

Tromboanjitis obliterans (Buerger hastalığı), özellikle tibial ve radial arter gibi küçük-orta boy arterlerde yerleşen, bazen sekonder olarak ekstremitelerin ven ve sinirlerine yayılan, segmental trombüs oluşturan akut ve kronik inflamas-yonla karakterizedir. Genellikle orta yaşta görülen ve vakaların hepsi sigara içicisidir. İskemiye bağlı olarak tuttuğu da-marın distalinde kronik ülsreasyonlar ve gangrenler gelişir. Aterosklerozun tersine daha küçük arterleri etkiler ve nöral tutulum sıktır. Nöral tutuluma bağlı istirahatte bile ağrı izlenir.

88. Servikal lenfadenopati nedeniyle araştırılan 26 yaşında erkek hastadan biyopsi alınıyor. Biyopsinin incelenmesin-de dendritik hücreler ve lenfositler içeren zeminde immünhistokimyasal incelemede CD 20 ve LCA (CD 45) pozitif, CD 15 ve CD 30 negatif, patlamış mısır görüntüsünde (popcorn) dev hücreler izleniyor.

Bu hastada öncelikle aşağıdakilerden hangisi düşünülür?A) Nodüler sklerozan Hodgkin lenfomaB) Mantle hücreli lenfomaC) Lenfositten zengin tip Hodgkin lenfomaD) Diffüz büyük B hücreli lenfomaE) Lenfosit predominant Hodgkin lenfoma

88 – E

Lenfosit predominant tip Hodgkin lenfoma, Hoggkin lenfoma olguların ancak %5’ini oluşturur. Genç erkeklerde servikal ve aksiller LAP bazen de mediastinal tutulum yapar.

Bol miktarda L&H tip (popcorn varyant/patlamış mısır görüntüsü)) tipinde Reed-Sternberg (RS) hücreleri vardır. RS hücreleri CD15 (-) ve CD 30 (-), CD20 (+), LCA (+) Zeminde bol reaktif B hücresi, foliküler dendritik hücreler. En iyi prognozlu tiptir. EBV ile ilişkisi yoktur.

89. Altmış yaşında 30 paket/yıl sigara içen erkek hasta kilo kaybı, öksürük ve hemoptizi şikayeti ile başvuruyor. Cu-ushingoid görünümlü olan hastanın tetkiklerinde akciğerda perihiler 3 cm çapında kitle tespit ediliyor. Bronkoskopi yapılıyor ve biyopsinin incelenmesinde dar sitoplazmalı, nükleolleri olmayan, ince granüler kromatinli, lenfosit benzeri küçük hücrelerden oluşan trabeküler yapılar izleniyor.

Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?A) Skuamöz hücreli karsinom B) Non-Hodgkin lenfomaC) Akciğer adenokarsinomu D) Bronkoalveoler karsinomE) Küçük hücreli akciğer karsinomu

89 – E

Küçük hücreli akciğer karsinomunun önemli özellikleri, • En agresiv akciğer tümörüdür.• Sigara ile ilişkisi en yüksek olan akciğer tümörüdür. • Bronş epitelindeki nöroendokrin hücrelerden gelişir.

Page 44: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

45

• Hücrelerde Kulchitsky hücrelerine benzer nörosekretuar granüller vardır.• Kromogranin, sinaptofizin, CD57 gibi nöroendokrin markırlarla genellikle boyanırlar.• Genellikle santral yerleşimlidirler ve nekroz sıktır.• Nodal ve uzak metastaz sıktır.• Tümörün in situ fazı yoktur. • Gradele’me yapılmaz, yüksek grade’li kabul edilir.• Cerrahi yapılmaz.• P53, RB mutasyonu çok sıktır. BCL-2 overekspresyonu sıktır.

Histolojik özellikleri• Küçük lenfosit boyutunda, dar sitoplazmalı hücrelerden oluşur.• Nükleol genellikle izlenmez. (en önemli tanısal özelliği) • Molding sıktır.• Hücrelerde ince granüler (tuz-biber manzarası) kromatin yapısı vardır.• Mitoz yüksektir.• Vasküler yapı duvarında DNA çökmesine bağlı bazofilik boyanma izlenir. (Azzopardi fenomeni)

90. Nedene bağlı olmaksızın histolojik olarak glomerüllerin çoğunda kresentlerin oluştuğu ve erken dönemde renal yetmezlikle sonuçlanan glomerülonefrit tipi aşağıdakilerden hangisidir?A) Poststreptokoksik glomerülonefrit B) Membranoproliferatif glomerülonefritC) Rapidly progressive glomerülonefrit D) Membranöz glomerülopatiE) Kronik glomerülonefrit

90 – C

Rapidly progressive (Hızlı ilerleyen) glomerülonefrit (RPGN) ağır glomerül zede-lenmesi ile ilişkili bir sendromdur. Bu hastalık klinik olarak hızlı ve ilerleyici renal fonk-siyon kaybı, ağır oligoüri ve tedavi edilmezse haftalar içerisinde renal yetmezlik ve ölümle sonuçlanır. Nedene bağlı olmaksızın klasik histolojik görünümü glomerüllerin çoğunda kresent (yarımay) oluşumudur. Bu yüzden kresentik glomerülonefrit de de-nir. 3 grupta sınıflandırılır:

Tip I RPGN (Anti-GBM Antikor)• İdiyopatik• Goodpasture sendromu

Tip II RPGN (İmmün kompleks)• İdiyopatik• Postinfeksiyöz• SLE• Henoch-Schönlein purpurası (IgA)• Diğerleri

Tip III RPGN (Pausi-immün)• ANCA ilişkili• İdiyopatik• Wegener granülomatozisi• Mikroskopik PAN• Churg Strauss sendromu

Page 45: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

46www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

91. Aşağıdaki testis tümörlerinin hangisinde intrasitoplazmik lipufuskin pigmenti ve Reinke kristaloidleri gö-rülebilir?A) Spermatositik seminom B) Endodermal sinüs tümörüC) Sertoli hücreli tümör D) KoryokarsinomE) Leyding hücreli tümör

91 – E

Leyding hücreli tümör, testisin kord stromal tümörlerindendir. Benign bir tümördür, ancak %10 vakada malign dav-ranış görülebilir. Sıklıkla androjen daha az olarak östrojen veya kortikosteroid salgılar. Herhangi bir yaşta görülebilir sıklıkla 20-60 yaşlar arasında izlenir. Çocukluk döneminde de (5-10 yaş) küçük bir pik yapar. En sık bulgusu testiste kitledir. Bazı hastalarda jinekomasti ilk bulgu olabilir. Çocuklarda puberte prekoksa yol açabilirler Keskin sınırlı, sarı renkli, solid kitle yapar. Hücreler mikroskopik olarak incelendiğinde sitoplazmaları içerisinde;- Lipid granülleri ve vakuoller- Lipofuscin pigmentleri- Çomak şeklinde eozinofilik Reinke kristaloidleri izlenir. (En karekteristik)

92. Aşağıdakilerden hangisi endometrial stroma ve glandların myometriumda bulunmasını ifade eder?A) Adenomyozis B) EndometriozisC) Endosalpingiozis D) Stromal nodülE) Stromal sarkom

92 – A

Endometrial dokunun myometrium içinde bulunmasına adenomyozis denir. Non neplastik bir lezyondur ve adült ka-dınlarda sıktır. Genellikle histerektomi piyeslerinde insidental saptanır. Anormal uterin kanama veya dismenoreye neden olabilir. Myomatrium kalınlığı artar ve içinde fokal kistik veya siyah mavi alanlar olarak izlenir. Tanısı kolaydır. Myometrium içinde endometrial stroma ve glandlar izlenir.

93. Aşağıdakilerden hangisi Çölyak hastalığında ince barsakta izlenen morfolojik değişikliklerden değildir?A) Villuslarda total kayıp veya belirgin atrofiB) Mikrovillus fırçamsı kenar kaybı, yüzey epitelinde vakuoler değişikliklerC) İntraepitelyal lenfosit birikimi D) Kriptlerde uzama, hiperplaziE) İnce barsakta non kazeifiye granülomlar

93 – E

Çölyak hastalığında tahıl ürünlerindeki (buğday, yulaf, arpa, çavdar) glutenin gliadin komponentine karşı immüno-lojik reaksiyon vardır. Çölyak hastalarında görülen mikroskopik değişiklikler: • Mukozal villuslarda düzleşme-atrofi • Yüzey epitelinde vakuoler dejenerasyon, mikrovillus fırçamsı kenar kaybı, intraepitelyal lenfosit birikimi• Kript epitelinde hiperplazi, uzama, kıvrımlaşma, mitoz artışı

Hastalarda bu bulgular en belirgin olarak duodenum ve proksimal ince barsakta görülür.

Page 46: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

47

Dolşaımda anti-gliadin veya anti-endomisyal antikorların saptanması tanıyı destekler. Bu hastalarda T hücreli non hodg-kin lenfoma gelişme riski yüksektir. Jejunumda multiple ülsere plaklar şeklinde izlenen lenfomalardır. Prognoz kötüdür. Ayrıca bu hastalarda ince barsakta adenokarsinom, özofagusta skuamöz hücreli karsinom ve meme kanseri geliş-me riski de yüksektir. Çölyak hastalarında IgA yapısındaki antigliadin antikorları dermatitis herpetiformise neden olur.

İnce barsakta non kezifiye granülom izlenmesi durumunda öncelikle Crohn hastalığı araştırılmalıdır.

94. Aşağıdaki hepatit virüs infeksiyonlarından hangisinde hastalığın hafif formlarında dahi portal alanda len-foid agregatlar, makroveziküler yağlanma ve safra duktus hasarı görülür?A) Kronik hepatit BB) Kronik hepatit CC) Akut hepatit AD) Akut hepatit EE) HBV+HDV süperinfeksiyon

94 – B

Kronik hepatit C’de ortak morfolojik bulgularla beraber hastalık hafif şiddette olsa dahi portal alanda lenfoid agre-gatlar, makroveziküler yağlanma ve safra duktus harabiyeti, duktus proliferasyonu, duktus epitelinde reaktif değişiklikler izlenebilir. Hepatit B infeksiyonunda ortak morfolojik bulgulara ek olarak hepatosit sitoplazmasında buzlu cam görünümü, çekirdekte kumlu görünüm izlenir.

95. Aşağıdaki meme kanseri tiplerinden hangisinde E-kaderin kaybı sık görülür?A) İnvaziv duktal karsinom, NSTB) İnvaziv lobüler karsinomC) Medüller karsinomD) Tübüler karsinomE) Müsinöz karsinom

95 – B

İnvaziv lobüler karsinomun yaş dağılımı ve risk faktörleri invaziv duktal karsinoma benzer. Hastalarda kötü sınırlı kitle gelişir. Meme kanserleri içinde en sık multifokal ve bilateral olan tümördür. İnvaziv lobüler karsinomda E-kaderin (CDH1) gen kaybı, en önemli moleküler özelliğidir. Bu yüzden hücreler stromada tek tek yayılma eğilimindedir. Duktal ve lobüler neoplazi ayrımında E-kaderin boyanması kullanılabilir. E-kaderin duktal neoplazilerde pozitif boyanır, lobüler neoplazilerde ise negatiftir. Lobüler karsinomda klasik histolojik özellikler stromada tek hücre dizilimleri, duktusların etrafında targetoid yayılımdır.

96. Aşağıdakilerden hangisi Von Hippel Lindau sendromunda retina ve serebellumda görülebilir?A) MenengiomB) GliomC) KraniofarangiomD) HemanjioblastomE) Epandimom

Page 47: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

48www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

96 – D

Hemanjioblastom, sıklıkla serebellumda sporadik ya da kalıtsal olarak gözlenebilen benign bir tümördür. Von Hippel Lindau sendromununda serebellum ve retinada multiple olarak gözlenir. Makroskopik olarak düzgün sınırlı, nodüler ve kistik kitleler görülür. Mikroskopik olarak vasküler kanallar ve köpüksü stoplazmalı hücreler vardır. Paraneoplastik sendrom olarak polisitemi yapar.

97. Aşağıdaki tiroid kanserlerinden hangisi tiroid folikül epitelinden gelişmez?A) Papiller karsinomB) Anaplastik karsinomC) Foliküler karsinomD) Az diferansiye karsinomE) Medüller karsinom

97 – E

Medüller karsinom, parafoliküler C hücrelerinden köken alan (2 kez soruldu), stromada amiloid birikimi görü-lebilen (5 kez soruldu) nöroendokrin neoplazmlardır. C hücrelerine benzer şekilde kalsitonin salgılarlar. Kalsito-nin düzeyi tanı ve postoperatif takipte önemli rol oynar. Medüller karsinom olgularının % 80’i sporadik, % 20’si MEN 2A veya 2B sendromu ile MEN ile ilişkisiz familyal medüller tiroid karsinomu (FMTK) gibi familyal vakalardır. RET protoonkogen (10q11) mutasyonları hem familyal hem de sporadik vakaların gelişmesinde önemli rol oynar. MEN sendromlarında görülenler erken yaşlarda, sporadik ve FMTK vakaları erişkinlerde (50’li yaşlar) sıktır.

Sporadik vakalar tek lobdan gelişme eğiliminde iken familyal vakalarda multifokal ve bilateral gelişim yaygındır. Sporadik olgularda en sık boyunda kitle ile semptom verirler. Hastalarda kalsitonin düzeyi artmış olmasına rağmen hipokalsemi beklenmez. Prognozu papiller karsinomdan kötüdür. Evre en önemli prognositik faktördür.

98. Malign melanomda en önemli prognositik faktör aşağıdakilerden hangisidir?A) Tümörün derinliğiB) Ülserasyon varlığıC) Radyal büyüme oranıD) Lenfositik infiltrasyon varlığıE) Mitoz sayısı

98 - A MM’de en önemli prognositik faktör tümörün invazyon derinliğidir. Yani tümörün vertikal yayılım derecesidir. MM’lerde bu kriteere göre Clark evreleme sistemi kullanılarak vertikal yayılım derecesi evrelendirilir. Ayrıca tümö-rün kalınlığı da önemli bir parametredir. MM’lerde tümör kalınlığı Breslow indeksi ile hesaplanır. Ölçümde epider-misin granüler tabakasının en üst noktası ile vertikal istikametteki dermisteki tümörün bitim noktası mm cinsinden ölçülür. Sonuçta tümörün vertikal yayılım derecesi Clark evrelemesi hakkında bilgi verir ve en önemli prognositik parametredir.

Page 48: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

49

99. Aşağıdakilerden hangisi transport mekanizmalarını etkileyen ilaçlardan biri değildir?A) KokainB) HemikolinyumC) Adenozin D) RezerpinE) Vesamikol

99 – C

Kokain: Monoaminlerin presinaptik nöronal re-uptake’ni sağlayan taşıyıcıyı inhibe eder.

Hemikolinyum: Asetilkolin sentezininde hız kısıtlayıcı basamak olan, kolinin nörona alınmasını sağlayan taşıyıcıyı inhibe eder.

Vesamikol: Asetilkolini, veziküle alan taşıyıcıyı inhibe eder.

Rezerpin: Monoaminleri veziküle alan yaşıyıcıyı irreversibl inhibe eder.

100. Aşağıdakilerden hangisi, kuvantal doz-yanıt grafiğinden bulunabilir?A) Maksimum etkinlik (Emaks)B) Maksimum etkinin yarısını yapan derişim (EC50)C) Terapötik indeks (LD50/ED50)D) Yarılanma ömrü (t1/2)E) Dağılım hacmi (VD)

100 – C

Kuvantal Doz Yanıt Grafiği

İlaçların belirli popülasyonda oluşturdukları etkiler, yanıttaki varyasyonlar, yan tesirler veya selektivitelerinin frekansı-nı belirlemek için genellikle in vivo olarak yapılır. “Ya hep ya hiç” şeklindeki ilaç etkileri için de kullanılır.

Grafikte Y ekseni ilaca yanıt veren popülasyonun yüzdesini verir. Kuvantal doz yanıt grafikleri ile Emaks belirlenemez.

Hastaların yarısında etki yapan doz ED50 ile ifade edilir. ED50, ilacın potensi hakkında bilgi verir. ED50 değeri küçük olan ilaç yüksek olan ilaca göre daha potenttir.

EC50 değeri ile ED50 değeri aynı olmamasına karşın aralarında korelasyon vardır. İlaçların terapötik indeksini gösteren LD50/ED50 değeri de kuvantal doz yanıt grafiğinden bulunur.

101. Stabil angina pektoris tedavisinde kullanılan ivabradin, aşağıdakilerden hangisi ile kalbin oksijen gereksi-nimini azaltır?A) Negatif inotropik etki yaparakB) Kalp hızını azaltarakC) Atrioventriküler iletimi yavaşlatarakD) Koroner arterleri dilate ederekE) Kalbin önyükünü azaltarak

Page 49: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

50www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

101 – B

Nikorandil

ATP duyarlı potasyum kanallarını açarak ve ortama nitrik oksit salarak etki gösteren nitrovazodilatör bir ilaçtır. Kalbin ön ve art yükünü azaltarak antianjinal etkinlik gösterir.

İvabradin

Sinoatrial noddaki If sodyum kanallarını bloke ederek stabil angina tedavisinde kullanılır. Kalbin kasılma gücünü ve AV iletimi değiştirmeden bradikardiye neden olur.

Ranolazin

Geç sodyum kanallarını bloke ederek sodyum-kalsiyum değişimine bağlı hücre içi kalsiyum miktarını artırır. Kardiyak kontraktiliteyi azaltarak antianginal etkinlik gösterir. Yağ asitlerin oksidasyonunu da inhibe eder. Trimetazin de benzer etkilere sahiptir.

102. Aşağıdaki antifungal ilaçlardan hangisi dermatofitoz tedavisinde kullanılmaz?

A) Flusitozin

B) Griseofulvin

C) Terbinafin

D) Itrakonazol

E) Klotrimazol

102 – A

5-Flusitozin

Yalnızca oral yoldan kullanılan antifungal ilaçtır. Beyin omurilik sıvısı dahil tüm vücut sıvılarına yüksek oranda dağılır. Glomerüler filtrasyon ile elimine edilir. Böbrek yetmezlikli hastalarda toksisite riski artar.

Mantar hücrelerinde 5-florourasil ve dUMP’ye dönüşerek DNA ve mRNA sentezini inhibe eder. Antifungal etkisini nük-leusta yapar. Amfoterisin B ile sinerjistik etkileşmeye girer. Amfoterisin B’nin açtığı porlardan geçerek DNA ve RNA sentezini daha güçlü inhibe eder.

C.neoformans ve bazı kandida türleri dışındaki mantarlara yeterli etkinlik göstermez. Hızlı direnç gelişiminden dolayı genellikle tek başına verilmez. C.neoformans menenjitinde intratekal amfoterisin B ile kombine edilir.

En sık görülen yan tesirleri kemik iliği depresyonu, trombositopeni, anemi ve lökopenidir. Güvenlik indeksi dardır. Kullanımı sırasında plazma ilaç düzeyi takip edilmelidir.

Griseofulvin

Sistemik (oral yoldan) olarak verilmesine rağmen keratinden zengin dokularda biriktiği için yalnızca dermatofit ve onikomikoz tedavisinde kullanılır. Sistemik mantarlara ve kandidiya karşı etkinlik göstermez. Dermatofit ve onikomikoz tedavisinde yerini terbinafin ve ıtrakonazole bırakmıştır.

Hepatotoksik yan tesirlere neden olabilir. Enzim indüksiyonu yaparak warfarin ve fenobarbitalin metabolizmasını hız-landırır. Alkolle alındığında disülfiram benzeri reaksiyon yapar. Porfiriyalı hastalarda kontrendikedir.

Terbinafin

Alilamin türevi antifungal ilaçtır. Sistemik ve topikal olarak verilebilir. Oral yoldan kullanıldığında keratinden zengin do-kularda biriktiği için yalnızca dermatofit ve onikomikoz tedavisinde kullanılır. Sistemik mantarlara ve kandidiya karşı etkinlik göstermez.

Squalen epoksidazı inhibe ederek ergosterol sentezinin erken basamağını engeller. Onikomikoz tedavisinde griseo-fulvin ve ıtrakonazole göre daha etkilidir. CYP enzimlerini etkilemediği için diğer ilaçlarla önemli etkileşmelere girmez.

Page 50: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

51

103. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi, ryanodin reseptörlerini bloke ederek malign hipertermi tedavisinde kullanılır?A) BaklofenB) HalotanC) SüksinilkolinD) DantrolenE) Siklobenzaprin

103 – D

Dantrolen

Kas düzeyinde etki yapan periferik etkili kas gevşeticidir. İskelet kaslarında eksitasyon-kontraksiyon kenetini direkt inhibe eder. Ryanodin reseptör kanallarını bloke ederek sarkoplazmik retikulumdan kalsiyum salgılanmasını azaltır.

Halotan ve süksinilkolin gibi ilaçlara bağlı malign hipertermi ve antipsikotik ilaçlara bağlı nöroleptik malign sendrom tedavisinde oral veya intravenöz yoldan kullanılır.

Baklofen

Beyinde ve spinal kordda presinaptik GABAB reseptörlerini uyarak potasyum konduktansını artırır ve hiperpolarizas-yona neden olur. Nöronal kalsiyum girişinin azalmasına bağlı presinaptik inhibisyonla eksitatör nörotransmitterlerin salgılanmasını baskılar.

Omurilikte monosinaptik ve polisinaptik refleksleri bloke eder. Spinal kaynaklı ve multipl skleroza bağlı kas spazmları-nın tedavisinde kullanılır. Oral verilişten sonra tamamen absorbe edilir.

104. Aşağıdakilerden hangisi, digoksinin farmakolojik özelliklerinden biri değildir?A) Na+, K+, ATP’az inhibisyonuB) Hücre zarının hiperpolarize edilmesiC) Düşük dozdan itibaren parasempatomimetik etkiD) Pozitif inotropik etkiE) Kinidin ile birlikte kullanıldığında toksisite artışı

104 – B

Dijitaller

Hücre zarında bulunan ve hücre dışına 3Na+ atıp hücre içine 2K+ sokarak hücreyi hiperpolarize eden Na+, K+, ATP’azı inhibe ederler.

Hücre içi sodyum artışına bağlı hücre zarı depolarize olur. Voltaj bağımlı kalsiyum kanal aktivasyonu, Na/Ca değiş-tokuş inhibisyonu ve sarkoplazmik retikulumda kalsiyum depolanmasında ve salgısında artış ile hücre içi kalsiyum derişimi artar. Sonuçta kardiyak kontraktiliteyi artırırlar (pozitif inotropik etki).

Düşük dozdan itibaren parasempatik etkinliği (vagal tonüsü) artırarak atrioventriküler iletimi yavaşlatırlar ve bradikar-diye neden olurlar (negatif dromotropik ve negatif kronotropik etki). Yaptıkları AV uzaması ve bradikardi atropin tarafından önlenir. Yüksek dozda sempatik etkinliği de artırırlar.

PR aralığını uzatırlar. Aksiyon potansiyel süresi ve QT aralığını kısaltırlar. T dalgası inversiyonu ve ST-segment dep-resyonuna neden olurlar. QRS değişikliği yapmazlar.

Page 51: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

52www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

Tablo: Dijital Duyarlılığını Artıran Faktörler

Hipokalemi Birlikte tiazid kullanımıHiperkalsemi Birlikte kinidin kullanımıHipomagnezemi Birlikte verapamil kullanımıKaşeksi Birlikte amiodaron kullanımıRenal disfonksiyon (digoksin için) Birlikte amfoterisin B kullanımıHepatik disfonksiyon (dijitoksin için) Birlikte eritromisin kullanımıHipotiroidi / Miksödem Birlikte ketokonazol kullanımıAsidoz Birlikte furosemid kullanımı

105. Antiaritmik ilaç kullanan hastada, ilaca bağlı ortaya çıkan yan tesirlerle ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?A) Lupus benzeri bulgular varsa ilaç prokainamid olabilir.B) Tiroid fonksiyonları bozulmuşsa ilaç amiodaron olabilir.C) Kulak çınlaması ve işitme kaybı varsa ilaç kinidin olabilir.D) Bradikardi ve EKG’de PR uzaması varsa ilaç verapamil olabilir.E) Postural hipotansiyon ve EKG’de QT uzaması varsa ilaç lidokain olabilir.

105 – E

Kinidin

IA grubu antiaritmiktir. Sodyum kanallarını bloke ederek depolarizasyonu önler ve eşik değeri yükseltir. Lokal anestezik etkinliği de vardır. Potasyum kanallarını bloke ederek aksiyon potansiyel süresini uzatır. QT uzamasına bağlı torsades de pointese neden olabilir.

Hastaların yaklaşık yarısında bulantı, kusma ve diyareye neden olur. Başağrısı, baş dönmesi ve kulak çınlamasıyla birlikte olan çinkonizm ortaya çıkabilir. Trombositopeni, anjioödem ve hepatit nadir görülen yan tesirlerdir.

Prokainamid

IA grubu antiaritmiktir. Otomatizmaya sahip odaklarda ve ektopik yapılarda sodyum kanallarını bloke eder. EKG’de QRS genişlemesine neden olur. Potasyum kanallarını bloke ederek aksiyon potansiyel süresini uzatır.

N-asetiltransferaz ile metabolize edilir. Metaboliti konvülsiyon ve psikotik reaksiyon gibi santral sinir sistemi yan tesirleri yapar. Uzun süre kullanımda artrit ve artralji gibi lupus benzeri bulgulara neden olur.

Lidokain

IB grubu antiaritmiktir. Sodyum kanallarının aktif ve inaktif durumlarını bloke ederek eşik değeri yükseltir. Potasyum kanallarını bloke etmediği için aksiyon potansiyel süresini değiştirmez. Recovery süresi (Trec) en kısa olan sodyum kanal blokörüdür.

Depolarize hücrelerde ve iskemik dokuda selektif blok yapar. Miyokart enfarktüsünde gelişen ventriküler aritmilerde ilk tercih antiaritmiktir.

Sinoatrial nod ve AV nodda refrakter periyodu etkilemez. AV iletimi baskılamaz. Yalnızca ventrikül kaynaklı aritmilerde kullanılır. Dijitale bağlı atrial aritmilerde de yararlıdır.

Ventriküler aritmilerde lidokaine yanıt yoksa tedavide amiodaron veya prokainamid verilir. Atrial fibrilasyon ve supra-ventriküler aritmilerin tedavisinde kullanılmaz.

Otonomik yan tesirlere neden olmaz. Parastezi, tremor, santral kaynaklı bulantı, ışık hassasiyeti, işitme kaybı, nis-tagmus ve konvülsiyon gibi nörolojik yan tesirler en sık görülen yan tesirleridir. EGK’de PR, QT ve QRS değişikliği yapmaz. Kardiyotoksik yan tesirleri oldukça düşüktür.

Page 52: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

53

Amiodaron

Potasyum kanalları dışında, sodyum ve kalsiyum kanalları ile beta reseptörleri bloke eder. Ventriküler, supraventriküler ve atriyal kaynaklı aritmilerde kullanılabilen geniş spektrumlu antiaritmik ilaçtır.

Biyotransformasyonu karmaşıktır. Hızla yıkılan kısmının yarı ömrü 3-10 gün, yavaş yıkılan kısmının yarı ömrü 60 gün-dür (eliminasyon yarı ömrü en uzun antiaritmik).

Deride renk değişikliği, fotodermatit, korneal mikrodepozitler, görme alanı defektleri ve fototoksik ışık reaksiyonları ortaya çıkabilir.

Periferik T4 → T3 dönüşümünü inhibe eder. Hipertiroidi veya hipotiroidiye neden olabilir. Tiroid fonksiyonları bozuk olan hastalarda kullanılmamalıdır. İlaç başlamadan önce ve ilaç kullanımı boyunca tiroid fonksiyonları takip edilmelidir.

Verapamil

L-tipi kalsiyum kanallarını bloke ederek supraventriküler taşikardi tedavisinde kullanılır. Bradikardi ve EKG’de AV uza-masına neden olur.

106. Metronidazol ve tinidazol gibi nitroimidazol türevi antibiyotikler, aşağıdakilerden hangisi üzerinde yeterli etkinlik göstermez?A) Entomoeba histolyticaB) Trikomanas vaginalisC) Giardia lambliaD) Plasmodium falciparum E) Bacteroides fragilis

106 – D

Nitroimidazol Türevleri

Hücre içinde redüksiyona uğrayarak intraselüler NADH ve NADPH havuzunu boşaltırlar. Sonuçta nükleusta DNA repli-kasyonunu bozan radikaller oluştururlar. Bu grupta; metronidazol, tinidazol, ornidazol ve seknidazol gibi antibiyotikler bulunur. Aerobik bakterilere etkinlik göstermezler.

Klinik Kullanımları

Amibiyasis: İntestinal ve hepatik amibiyasis tedavisinde kullanılırlar. Lümendeki etkinlikleri düşüktür, tam eradikasyon sağlamak için luminal amibisid ilaçla kombine verilirler. Trofozoidler üzerinde öldürücü etki yapmalarına karşın kistler üzerinde etkinlikleri düşüktür.

Trikomanas vajiniti: 2 gram tek doz metronidazol tedavide yeterli etkinlik sağlar. Metronidazole dirençli olgularda tinidazol kullanılabilir. Eşler birlikte tedavi edilir.

Bakteriyel vajinozis: G.vaginalisin etken olduğu hastalık metronidazol veya tinidazol ile yüksek oranda tedavi edilir.

Giardiyasis: G.lamblia yağların emilimini bozan, duodenum aspirasyon sıvısı ile gösterilen ve selektif IgA eksikliği olanlarda tekrarlayan infeksiyonlara neden olan bir mikroorganizmadır. Tedavide metronidazol veya tinidazol gibi anti-biyotikler kullanılır.

Psödomembranöz enterokolit: Antibiyotik kullanımına bağlı C.difficile’nin neden olduğu hastalıkta en sık kullanılan ilaç metronidazol olmasına karşın en etkili ilaç oral vankomisindir.

Aneorobik bakteri enfeksiyonları: Nitroimidazol türevi antibiyotikler B.fragilis gibi aneorob bakteriler üzerinde yeterli etkinlik gösterirler.

Page 53: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

54www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

Tablo: Antianeorobik Etkili Antibiyotikler

Antibiyotik Grubu AntibiyotikLinkozamidler Klindamisin / LinkomisinNitroimidazol türevleri Metronidazol / Ornidazol / TinidazolSefalosporinler Sefoksitin / SefotetanKarbapenemler İmipenem / Meropenem / ErtapenemAmfenikoller KloramfenikolFlorokinolonlar Moksifloksasin

107. Aşağıdaki antidiyabetik ilaçlardan hangisi, oral kontraseptif kullanan kadınlarda istenmeyen gebeliklere neden olabilir?A) Pioglitazon B) MetforminC) Gliburid D) RepaglinidE) Miglitol

107 – A

Tiazolidinedionlar (Glitazonlar)

Bu grupta rosiglitazon, pioglitazon ve troglitazon gibi ilaçlar vardır. Troglitazon karaciğer toksisitesi yüzünden artık kullanılmamaktadır.

Tip 2 diyabet tedavisinde kullanılan insülin sekresyonunu artırmadan periferik etkileri ile insülin direncini azaltan ilaç-lardır. Polikistik over sendromu gibi insülin direncinin görüldüğü durumlarda insülin direncini önlemek veya kırmak için de yararlıdırlar.

Steroid-tiroid reseptör ailesinden nükleer reseptör olan PPAR-γ reseptörlerine agonist etki yaparlar. Gen regulasyonun-dan dolayı etkileri haftalar-aylar sonra başlar ve ilacı bıraktıktan sonra da uzun süre devam eder.

İnsülin sekresyonunu artırmadıkları için hipoglisemiye neden olmazlar. Sulfonilüre, metformin veya insülinle kombine kullanılabilirler.

Sıvı retansiyonu, anemi, periferal ödem, kilo artışı, kalp yetmezliği insindansında artış, spontan kemik kırıkları ve LDL-kolesterol artışı gibi yan tesirlere neden olabilirler. Kullanımları sırasında karaciğer transaminazları takip edilmeli-dir. Kalp yetmezliği veya osteoporozu olan hastalarda kullanımları uygun değildir.

CYP enzimleri tarafından metabolize edilirler. Piglitazon, CYP enzim indüksiyonu yaparak oral kontraseptiflerin et-kinliğini azaltabilir. Pioglitazon kullanan kadınlarda başka bir korunma yöntemi önerilir. Rosiglitazonun ilaç etkileşmesi-ne girme olasılığı daha düşüktür.

108. Aşağıdaki antiepileptik ilaçlardan hangisi, birlikte kullanıldığı diğer antiepileptik ilacın plazma düzeyini artırır?A) Klonazepam B) EtosüksimidC) Valproik asit D) KarbamazepinE) Fenobarbital

108 – C

Valproik Asit (Sodyum Valproat)

Voltaj bağımlı sodyum kanallarını ve NMDA reseptörlerini bloke eder. Glutamat sentezini azaltır. GABA geri alımını ve GABA-transaminaz enzimini inhibe eder.

Page 54: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

55

Pentilentetrazol ile indüklenen absans epilepsi, maksimal elektroşokla oluşturulan generalize tonik-klonik epilepsi, parsiyel nöbet ve myoklonik nöbet olmak üzere tüm epilepsi tiplerinde etkilidir. Bebeklerde görülen febril konvülsiyon-ların tedavisinde diazepam ve fenobarbitalin alternatifidir. Bipolar hastalıkta ve migren profilaksisinde de kullanılabilir.

Besinler mide barsak kanalından absorbsiyonunu geciktirir. Yüksek oranda iyonize ve proteinlere bağlı durumdadır. Hem total hem de serbest miktarı ölçülebilir. Metabolizması doza bağımlıdır (yarı ömrü 9-18 saat arası değişir). Plaz-ma konsantrasyonu ayarlanmalıdır.

Metabolitlerinden bazıları antikonvulsan etkinlik gösterir. Mikrozomal enzimleri inhibe ederek fenitoin, fenobarbital, karbamazepin ve lamotrijinin metabolizmasını azaltır ve toksik etki yapmalarına neden olur.

Doz ilişkili en sık yan tesirleri bulantı-kusma ve dispepsi gibi gastrointestinal yakınmalardır. İştah ve kilo artışı yapabilir.

İdiosenkratik tipteki en önemli yan tesiri fulminant hepatittir. Valproik asit kullanılırken karaciğer enzimleri mutlaka takip edilmelidir. Pankreatit ve tromositopeni de yapabilir. Gebede kullanıldığında bebekte spina bifida, kardiyovaskü-ler ve orofasial anomalilere neden olabilir.

109. Non-kompetetif antagonistlerle ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

A) Agonistin uyardığı reseptöre tersinmez bağlanırlar.

B) Agonistin etkisini tamamen önlerler.

C) Reseptör rezervini azaltırlar.

D) Agonistin farmakokinetiğini direkt olarak etkilemezler.

E) Agonistin dozu artırılarak etkileri ortadan kaldırılabilir.

109 – E

Non-kompetetif Antagonizma

Antagonist ilaç agonistin bağlandığı reseptöre tersinmez bağlanarak agonistin etkisini tamamen önler. Non-kompetetif antagonist reseptör rezervini azaltır.

Antagonistin tek başına etkisi (efikasitesi) olmamasına karşın reseptöre afinitesi agonistten yüksek olabilir. Non-kompetetif antagonist, agonistin farmakokinetiğini (kan düzeyini) direkt olarak etkilemez.

Agonistin dozu artırılırsa, antagonisti reseptörden kovamaz ve aynı maksimum etkiyi oluşturamaz (Emaks değeri azalır). Agonistin doz-yanıt eğrisi paralel olmadan sağa kayar. EC50 değerinde önemli bir değişiklik olmaz.

Dokuda yedek reseptör varsa agonist maksimum etkiyi oluşturabilir. Non-kompetetif antagonistin gücünü gösteren bir değer yoktur.

Fenoksibenzamin alfa reseptörlere kovalent bağlanarak feokromasitomada salınan adrenalin ve noradrenalinin da-mar düz kaslarını kasmasını uzun süre önler.

Tablo: Kompetetif ve Non-kompetetif Antagonistin Karşılaştırılması

Benzerlikleri Farkları• Agonistle aynı reseptöre bağlanırlar• Efikasiteleri yoktur• Reseptöre afiniteleri agonistten yüksek olabilir• Agonistin etkisini tamamen önlerler• Agonistin doz yanıt eğrisini sağa kaydırırlar• Agonistin farmakokinetiğini (plazma düzeyini)

değiştirmezler

• Kompetetif antagonist reseptöre reversibl, non-kompetetif antagonist irreversibl bağlanır

• Kompetetif antagonistin gücünü gösteren bir değer varken non-kompetetif antagonist için yoktur

• Non-kompetetif antagonist reseptör rezervini azaltırken kom-petetif antagonist azaltmaz

• Agonistin dozunun artırılması ile kompetetif antagonistin etki-si önlenirken non-kompetetif antagonistin etkinliği önlenemez

• Non-kompetetif antagonistin etkisi daha uzun sürer

Page 55: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

56www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

110. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi, GABA’nın inhibitör etkisini artırmasına karşın terapötik dozlarda antikonvül-san ve kas gevşetici etkinlik göstermez?A) BuspironB) ZolpidemC) KlonazepamD) TiagabinE) Vigabatrin

110 – B

Atipik Benzodiazepinler (Zolpidem / Zopiklon / Eszopiklon / Zaleplon)

Benzodiazepin olmamalarına karşın benzodiazepin omega1-reseptörlerine agonist etki yaparak insomnia ve anksi-yete tedavisinde kullanılırlar. Terapötik dozda antikonvülsan etki ve iskelet kası gevşemesi yapmazlar.

Fizyolojik uykuyu bozma, bağımlılık, yoksunluk krizi, rebound insomnia ve artık etki potansiyelleri benzodiazepinlere göre daha düşüktür. Farmakolojik etkileri flumazenil tarafından önlenir. Zaleplon aldehid dehidrogenaz ile metabolize edilirken, zolpidem aktif metabolit oluşturmaz.

111. Aşağıdakilerden hangisi, antikanserojen tedavi alan hastalarda nötrofil üretimini stimüle ederek sistemik enfeksiyon riskini azaltmak için kullanılır?A) HidroksiüreB) G-CSF (Filgrastim)C) IL-11 (Oprelvekin)D) EritropoetinE) Arsenik trioksit

111 – B

Tablo: Hematopoetik Büyüme Faktörleri

Preparat EndikasyonEritropoetin • Kronik böbrek yetmezliğine bağlı anemi

• Zidovudinle yapılan anti-HIV tedavide görülen anemi• Kanser tedavisi alan hastalarda myelosupresyon

G-CSF (Filgrastim / Pegfilgrastim) • Kanser tedavisi alan hastalarda görülen nötropeni• Periferal kök hücre mobilizasyonu• Kemoterapi alan hastalarda sistemik infeksiyonların önlenmesi

GM-CSF(Sargramostim) • Nötrofil üretimini artırmak• Kemik iliği transplantasyonu• Periferal kan elemanlarının mobilizasyonu• Non-myeloid malignensiler

Interleukin-11 • Kanser tedavisi alan hastalarda trombositopeniRomiplostim • İdiopatik trombositopenik purpura

Page 56: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

57

112. Aşağıdaki glukokortikoid preparatlarından hangisinin antiinflamatuvar ve sodyum tutucu özelliği eşittir?A) DeksametazonB) HidrokortizonC) FludrokortizonD) DezoksikortikosteronE) Parametazon

112 – B

Tablo: Glukokortikoid Preparatlar

Preparat Antiinflamatuvar Aktivite

Su ve Tuz Tutucu Aktivite

Topikal Aktivite Etki Süresi

Hidrokortizon 1 1 1 KısaKortizon 0.8 0.8 Yok KısaDeksametazon 30 0 10 UzunBetametazon 30 0 10 UzunPrednizon 4 0.3 Yok OrtaPrednizolon 5 0.3 4 OrtaParametazon 10 0 4 OrtaTriamsinolon 5 0 5 OrtaDezoksikortikosteron 0 20 Yok OrtaFludrokortizon 10 250 Yok Orta

113. Desmopresin, aşağıdaki hastalıklardan hangisinde ekstrarenal V2 reseptörlerini uyarmak için kullanılır?A) Hemofili A B) Primer nokturnal enurezisC) Özefagus varis kanamasıD) Kolon divertikülüne bağlı kanamaE) Santral diabetes insipidus

113 – A

Vazopresin (ADH)

Hipotalamusta supraoptik nükleusta sentezlenip nörofizin II ile posterior hipofize taşınan arka hipofiz hormonudur. Vazopresin ve oksitosin granüllerini içeren akson sonlanmaları (Herring cisimcikleri), pars nervosada bulunur.

V1 reseptörleri Gq kenetli olup vasküler düz kaslarda kasılmaya neden olur. V2 reseptörleri Gs kenetlidir ve böb-reklerde toplayıcı kanallardan su reabsorpsiyonunu artırır. Ekstrarenal V2 reseptör uyarısı faktör VIII ve von Willebrand faktör sentezini stimüle eder.

Uzun etkili vazopresin analoğu olan desmopresin, V1 reseptörleri üzerinde zayıf etki yapmasına kaşın V2 reseptörle-rini vazopresinden daha güçlü stimüle eder. Vazopresin, vazokonstriksiyona neden olduğu için koroner arter hastalığı olanlarda kullanılmamalıdır.

Tiazid, klofibrat, klorpropamid ve karbamazepin gibi ilaçlar ADH sekresyonunu veya reseptör duyarlılığını artırarak diabetes insipidus tedavisinde kullanılabilirler.

Lityum, demeklosiklin, fenitoin ve alkol gibi ilaçlar veya maddeler ADH sekresyonunu veya reseptör duyarlılığını azal-tarak diabetes insipidus tablosuna neden olurlar.

Page 57: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

58www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

Klinik Kullanımları

V1 reseptörlerini uyararak; özefagus varis kanaması, kolon divertikülüne bağlı kanama, katekolaminlere yanıt ver-meyen septik şok, siklofosfamide bağlı hemorajik sistit ve primer nokturnal enurezis tedavisinde kullanılırlar. Lokal anesteziklerin etki süresini uzatmak için de verilebilirler.

V2 reseptörlerini uyararak; santral (hipofizer) diabetes insipidus tedavisinde tercih edilirler. Böbreklerde V2 reseptör duyarlılığında azalmaya bağlı gelişen nefrojenik diabetes insipidus tedavisinde etkinlik göstermezler.

Desmopresin ayrıca ekstrarenal V2 reseptörlerine agonist etki yaparak hafif hemofili A ve von Willebrand hastalı-ğında yararlıdır.

114. Aşağıdakilerden hangisi, klasik antipsikotik olan klorpromazin ile trisiklik antidepresan olan amitriptilin’in ortak yan tesirlerinden biri değildir?A) Ağız kuruluğuB) KonstipasyonC) Postural hipotansiyonD) SedasyonE) Ekstrapiramidal yan tesirler

114 – E

Antidepresan ilaçlar (amoksapin dışında) ekstrapiramidal yan tesirlere neden olmazlar. Antikolinerjik (ağız kuruluğu, idrar retansiyonu gibi), antiadrenerjik (hipotansiyon gibi) ve antihistaminik (sedasyon gibi) yan tesirleri benzerdir.

Klorpromazin

Sedasyon ve ortostatik hipotansiyon yapıcı etkisi en yüksektir. Antikolinerji yan tesir riski orta düzeydedir. Antiemetik etki yapar. Karaciğerde ilk geçiş etkisine uğrar. Plazma proteinlerine yüksek oranda bağlanır. Kolestatik hepatite neden olur.

Amitriptilin

Noradrenalin ve serotonin re-uptake’ni inhibe eder. En fazla antimuskarinik ve kardiyak yan tesir yapan trisiklik antidep-resandır. İntrinsik analjezik etkinliğe sahiptir.

115. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi, epinefrinin vazokonstriktör etkisini artırır?A) FentolaminB) DobutaminC) PrazosinD) PropranololE) Salbutamol

115 – D

Adrenalin (Epinefrin)

α ve β reseptörlere agonist etki yapar. İntravenöz, intramusküler, cilt altı, topikal ve inhalasyonla kullanılır. Pozitif inotropik, pozitif kronotropik ve pozitif dromotropik etkinlik gösterir.

Alfa reseptörler üzerinden vazokonstriksiyon, beta reseptörler üzerinden vazodilatasyona neden olur. Net etki ortalama kan basıncı artışıdır. Fentolamin ve prazosin gibi alfa blokörler vazokonstriktör etkisini önlerken, propranolol gibi beta blokörler artırır.

Page 58: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

59

Eş zamanlı ortalama kan basıncı artışı ve bronkodilatasyon yaptığı için ilaçlara veya böcek sokmalarına karşı gelişen ve serumda triptaz düzeyinin yükseldiği anaflaktik şokta ilk tercih ilaçtır.

Akut bronkospazm ve kardiyak arrest durumlarında tercih edilir. Lokal anesteziklerin etki süresini uzatmak, sistemik yan tesirlerini ve kanamaları azaltmak için kullanılır.

Supraventriküler taşikardi, miyokart enfarktüsü, kalp yetmezliği, hipertiroidi ve diyabet gibi durumlarda kontrendikedir.

116. Antikanserojen ilaçlara bağlı emezis tedavisinde kullanılan aprepitant, antiemetik etkisini aşağıdaki meka-nizmalardan hangisi ile yapar?A) Serotonin 5-HT3 reseptörlerini bloke ederekB) Substans P reseptörlerini bloke ederekC) Dopamin D2 reseptörlerini bloke ederekD) Histamin H1 reseptörlerini bloke ederekE) Kannabinoid reseptörlerini aktive ederek

116 – B

Antiemetik İlaçlar

5-HT3 Antagonistleri

Ondansteron, granisetron, alosteron ve palanosteron gibi ilaçlar area postremada ve periferde bulunan 5-HT3 resep-törlerini bloke ederek antineoplastik ilaçlara bağlı emezisin önlenmesinde kullanılırlar.

Kortikosteroidler

Deksametazon ve metilprednizolon gibi kortikosteroidler antiemetik etkinlik gösterirler. Genellikle 5-HT3 reseptör anta-gonistlerinin etkinliğinin artırmak için kullanılırlar.

Dopamin D2 Reseptör Antagonistleri

Klorpromazin, flufenazin, prometazin ve proklorperazin gibi fenotiazin türevi antipsikotikler, droperidol gibi buturo-fenonlar ile metoklopramid ve trimetobenzamid gibi benzamid yapısındaki ilaçlar area postremadaki D2 reseptörleri bloke ederek antiemetik etki yaparlar.

H1 Reseptör Antagonistleri

Difenhidramin, dimenhidrinat ve prometazin gibi histamin reseptör blokörleri özellikle taşıt tutmasına (hareket hasta-lığı) bağlı bulantı ve kusmayı önlemek için yararlıdırlar. Prometazin dopamin reseptörlerini de bloke eder.

Skopolamin

Antimuskarinik etki ile hareket hastalığına bağlı bulantı ve kusmanın önlenmesinde transdermal yoldan kullanılır.

Benzodiazepinler

Antineoplastik ilaç kullanımından önce anksiyete bağlı emezis tedavisinde diazepam veya lorazepam gibi benzodia-zepinler antiemetik etki için verilebilir.

Substans P Antagonistleri

Aprepitant, area postremadaki P maddesinin NK1 reseptörlerini bloke ederek antiemetik etki için kullanılır. Serotonin, dopamin ve kortikosteroid reseptörlerini etkilemez.

Kannabinoid Reseptör Agonistleri

Dronabinol, kannabinoid CB reseptörlerini uyaran tetrahidrokanabinol’dur. İştahı artırmak ve antiemetik etki için kulla-nılır. Nabilon, aynı endikasyonlarda kullanılan ve aynı mekanizmaya sahip kannabinoid türevi yeni bir ilaçtır.

Page 59: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

60www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

117. Aşağıdaki antidepresan ilaçlardan hangisi, serotonin re-uptake’ni artırır?A) SitalopramB) MoklobemidC) Tianeptin D) KlomipraminE) Venlafaksin

117 – C

Antidepresan İlaçlar

Moklobemid: MAOA enzimini selektif olarak inhibe eden antidepresan ilaçtır.

İmipramin: Enurezis nokturna, çocukluk çağı depresyonu ve dikkat eksikliğinde kullanılır.

Klomipramin: Antidepresan etkisinden bağımsız antiobsesyonel etkinlik gösterir.

Amoksapin: Dopaminerjik reseptörleri bloke ederek ekstrapiramidal yan tesirler oluşturur.

Tianeptin: Diğer trisiklik antidepresanlardan farklı olarak serotonin re-uptake’ni artırır. Depresyon ve anksiyete tedavi-sinde kullanılır.

Venlafaksin / Duloksetin: Muskarinik, histaminik ve alfa adrenerjik reseptörleri bloke etmeden serotonin ve noradre-nalin re-uptake’ni inhibe ederler.

Trazodon / Nefazodon: 5-HT2 reseptör blokörü ve zayıf serotonin re-uptake inhibisyonu özellikleri ile antidepresan ve anksiyolitik etki yaparlar.

Bupropion: Amfetaminlere benzeyen atipik antidepresandır. Nikotin bağımlılarının tedavisinde kullanılır.

Atomoksetin / Reboksetin: Noradrenalin re-uptake’ni selektif olarak bloke ederler. Dikkat eksikliğinin tedavisinde yararlıdırlar.

Mirtazapin / Mianserin: Antidepresan etkilerini presinaptik α2 ve postsinaptik 5-HT2 reseptörleri bloke ederek yaparlar.

Tablo: SSRI İlaçlar

SSRI Farmakolojik ÖzellikFluoksetin • En uzun yarılanma ömrü

• Sedasyon ve antimuskarinik yan tesir riski düşükParoksetin • Aktif metabolit oluşturmama

• Sedasyon riski düşükSitalopram • Sedasyon ve antimuskarinik yan tesir riski düşükSertralin • Sedasyon ve antimuskarinik yan tesir riski düşükFluvoksamin • Aktif metabolit oluşturmama

• Sedasyon ve antimuskarinik yan tesir riski düşük

118. Akut koroner sendromlarda kullanılan eptifibatid ve absiksimab’ın antiagregan etki mekanizması aşağıda-kilerden hangisidir?A) Trombositlerde P2Y reseptör inhibisyonuB) Glikoprotein IIb/IIIa reseptör inhibisyonuC) Tromboksan A2 reseptör inhibisyonuD) Siklooksijenaz inhibisyonuE) Fosfodiesteraz inhibisyonu

Page 60: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

www.tusem.com.tr

TEMEL BİLİMLER 2012 - 01 - TUSEM TTBT

61

118 – B

Antitrombositik (Antiagregan) İlaçlar

Aspirin

Düşük dozda tromboksan A2 oluşumunu sağlayan siklooksijenaz enzimini tersinmez olarak inhibe ederek antiagregan etki yapar. Miyokart enfarktüsününde mortaliteyi azaltır. Elektif cerrahilerden 5-7 gün önce kesilmelidir.

Trombositler nükleusları olmadığı için yeni COX sentezleyemez ve inhibisyon yaklaşık 7 gün devam eder. Prostasiklin sentezini yapan endotel hücreleri yeni COX sentezler ve aspirinin yaptığı inhibisyon çok kısa sürer.

Tiklopidin / Klopidogrel

Trombositlerde ADP reseptörlerini (P2Y) irreversibl inhibe ederek antiagregan etki yaparlar. Unstabil anjinada ve stent takılan hastalarda kullanılırlar.

Tirofiban / Eptifibatid / Absiksimab

Glikoprotein IIb/IIIa reseptörleri trombositlerde bulunan fibrinojen ve vitronektinin bağlandığı reseptörlerdir. Bu resep-törlerin aktivasyonu agregasyonda son basamaktır.

Glikoprotein IIb/IIIa inhibitörleri, antiagregan etki ile akut koroner sendromlarda ve stent takılması sırasında kullanılırlar.

Absiksimab glikoprotein IIb/IIIa reseptörlerini bloke eden şimerik monoklonal antikordur. Eptifibatid ve tirofiban glikop-rotein IIb/IIIa reseptörlerini inhibe ederek fibrinojenin trombositlere yapışmasını engeller ve antiagregan etkinlik yaparlar.

Dipiridamol

Trombositlerde adenozin re-uptake’ni ve cGMP fosfodiesterazı inhibe ederek vazodilatasyon ve antiagregan etki yapar. Tek başına verildiğinde etkinliği kısıtlıdır. Düşük doz aspirinle birlikte kullanılır.

Cilostazol

Fosfodiesteraz III enzimini inhibe ederek vazodilatasyon ve antiagregan etki yapar. İntermittent kladikasyo tedavisinde de kullanılır.

Dazoksiben / Niktindol

Trombositlerde tromboksan sentaz enzimini inhibe edip TxA2 oluşumunu azaltırlar.

Sulotroban / Daltroban

Tromboksan A2 reseptör antagonizması ile antiagregan etki yapan ilaçlardır.

119. Aşağıdaki ilaç kombinasyonlarından hangisi ile yalnızca nikotinik reseptör uyarısına bağlı etkiler ortaya çıkar?A) Neostigmin + atropin B) Karbakol + roküronyumC) Metakolin + skopolaminD) Betanekol + atropinE) Süksinilkolin + tubokürarin

Page 61: TEMEL TIP BİLİMLERİ TESTİ AÇIKLAMALI CEVAPLAR 1 ... · PDF file6 2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER 7. Aşağıdakilerden hangisi arteria axillaris’in dalı değildir?

62www.tusem.com.tr

2012 - 01 - TUSEM - TTBT TEMEL BİLİMLER

119 – A

Antikolinesteraz İlaçlar

Asetilkolinesterazı inhibe ederek indirekt (dolaylı) parasempatomimetik etkinlik gösterirler. Artan asetilkolin muskari-nik ve nikotinik reseptörleri uyarır. Sempatik ve parasempatik gangliyonları ve çizgili kasları da stimüle ederler.

Neostigmin gibi antikolinesteraz ilaçlar atropin ile birlikte verilirse yalnızca nikotinik etkiler ortaya çıkar. Asetilkolinin normalde salınmadığı damar düz kası gibi yerlerde belirgin etkileri yoktur.

Nikotinik reseptörleri indirekt yolla uyardıkları için betanekol gibi muskarinik ilaçlardan farklı olarak nöromusküler kavşakta da etki yaparlar.

Myastenia gravis tedavisinde ve kompetetif nöromusküler blokör ilaçların etkisini geri döndürmek için sıklıkla kullanılırlar.

Neostigmin, fizostigmin, pridostigmin ve edrofonyum gibi karbamat türevleri asetilkolinesterazı reversibl inhibe ederler.

120. Yarılanma ömrü 4 saat ve dağılım hacmi 50 litre olan ilaçtan 8 saat önce intravenöz yoldan yüksek miktarda alarak hastaneye gelen hastanın hemen alınan kan örneğinde ilacın plazma derişimi 0.5 mg/L olarak ölçülüyor.

Hasta, birinci derece kinetiğe göre metabolize olan ilaçtan başlangıçta kaç mg almıştır?A) 50B) 100C) 150D) 200E) 400

120 – B

İlaç birinci derece kinetiğe göre metabolize olduğu için yarılanma ömrü doza bağımlı değildir. Hastanın ölçülen ilaç değeri 0.5mg/L ise; 4 saat önce 1mg/L, 8 saat önce 2mg/L’dir.

Dağılım hacmi 50 litre olduğuna göre başlangıçta aldığı miktar; 50x2=100 mg’dır.