ahmed cevdet paŞa semineri - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/d003705k/1986/1986_agirakcaa.pdf ·...
TRANSCRIPT
İSTANBUL üN!VERSİTESİ EDEBiYAT FAKÜLTESi
TARiH ARAŞTIRMA MERKEZI
AHMED CEVDET PAŞA SEMiNERi
27-28 MAYIS 1985
BiLDiRiLER
EDEBİYAT FAKÜLTESi BASIMEVİ tSTANBUL 1986
. . AHMED CEVDET PAŞA'NIN «KISAS-1 ENBIYA VE TEV.AR!H-1
. . .
HULEFA» S:INJ:N İSLAM TARntt KAYNAKLARI
.(Başlangıçtan Dört Halife Devri sonuna kadar)
AlJ,met AGIRAKÇA. ·•
Osmanlı L!'evıeti'nin yetiştirc;liği büyük ilim . adamlarında:p. biri olan Ahmed Cevdet P.aşa, büyük bir mütefekkir ve hukukçu Ç>lmasının yanı sıra aynı zamanda ·önemli bir tarihçidir.
J4sas-ı Enbiya; Ahmed Cevdet · Paşa'nin terbiyevi eserlerinden .b4'i . v.e h~tta «t<ır:ih.» oJara.JF 'en.· önemlisidir diyebiliriz. Cevdet Pş.şa bu. eserini hay~tıİıın son dönemlerinde kaleme almıştır. 12 cüzden .qıüteşekkil . olan. Kwa.s4 Enbiyô,'nm ilk 6 cüz'ü bizzat kendisi tarafİndan, diğer 6 cüz'Ü ise 1908 yılında kızı Fatma Aliye hanım tara-fından neşredilnrlştir. · .
. Cev~et Paş~ bu eseriride, Hazreti Adem'den başlıyarak· bütün İslam tarihini anlatır ve eserini Osmanlı Devleti tarihinin II. Murad deVrine k~dar getirir.
. . . • ! . Ç~vdet ·paş~ eser~ . bi tirdiğini ifade et:tnediğine göre, onun, Osmanlı Devleti ~arihinin.' sonuna kadar aynı minval üzere muhtasar ~Jr Osmaplı tarihi eklemek istediğini ~öyleyebiliriz. ·
Cevdet Paşa .bti eserinde ilmi bir üslub ve telif tarzı kullanmakian çok, okuyucuya, eğitici ve islamı bilgiler ve.rmeye çalışmıştır. . .
Gerçekten herkesin gayet ağdalı bir Osmanlıca kullandiğı bir dönemde Kwa.s4 Enibiyô!nın son derece anlaşılı:r, sun'ilikten uzak, gayet tabii ve okuyucuyu sürükleyici bir dil ile yazılmış olması Cevdet ~aşa'nın bu arzusunu açıkça ortaya koymaktadır.
* Dr:, istanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Ortaçağ Tarihi Anabilim J?alı araştırma. görevlisi.
128
Kısas-ı Enbiya'nın sade diyebileceğimiz anlaşılır bir dil ile yazılmış olması, okunmasını kolaylaştırmış ve bundan dolayı da büyük bir ilgi ile karşıla.nmıştı. Böylelikle de Cevdet Paşa'nın güttüğü hedef, yani eserin eğitici olma vasfı da gerçekleşmiş oluyordu.
Kısas-ı Enbiya ve Tevarih-i Hülefa adını taŞıyan . bu eser, «Kısas-ı Enbiya» olmaktan çok «Tevarih-i Hülefa» dır.
Klasik islam tarihçileri olan Taberi1, lbnü'l-Esir2 ve diğerleri
eserlerini umumiyetle hilkatten başlatırlar. Bu usUl, islam tarihi yazanlar için kaçınılmaz bir gelenek olmuştur. Peygamber kıssalan için yegane kaynak semavi kitablardır. Ayrıca Hz. Peygamber'in ashabına anlattığı kıssalar, Kitab-ı Mukaddes'in verdiği bilgiler; müverrihlerce değerlendirilen ve eserlerine kaynak olan bilgilerdir ... BunlarÇl.an başJt~ «İsrailiyat» adını verdiğimiz bir sürü hurafe ve menkabeler de bu genel islam tarihlerine yansımıştır.
Ahmed Cevdet Paşa'dan önce «Kısas-ı Enbiya» yazan müverrih ve müellifler çoktur. Yapılmış olan bu telifatın çoğu, hatta tamamı Taberi'ye dayanmaktadır. Ahmet Cevdet Paşa, bu eserinin. bütününe oranla peygamber kıssalanna çok az yer vermiştir. Yaklaşık 2000 sahife olan eserin sadece ilk 45 sahifesi peygamber kıssalarından ibarettir .
. Bu ·45 sahifelik kısmın yani peygamber kıssalarmm kaynakları-, na bir göz atarsak, Cevdet Paşa'nın kendisinden evvel . -bu konuda yazanların hepsinden muhtasar bir bilgi verdiğini görürüz. · Diğer kaynak ve eserlerde bulabileceğimiz bir süı;ü ~urafe, me~abe ve israiliyata Cevdet Paşa'nın eserinde rastlayamayız. Onun bu gibi bilgile;rden bilerek kaçındiğını rahatlıkla söyleyebiliriz. Cevdet Pa; şa'nın bu kısmı telif ederken sağlam ve kesin olan Kur'an kıssalannın 'dışında bir bilgiye pek iltifat etmediğini görmekteyiz. Bir sürü israiliyat ve efsanelerle dolu ·olan diğer eserlerden de bu yönüyle ayrılır, Cevdet Paşa'nın bu kısımda Kur'an-ı Kerin:ı'in verdiği bilgilerin yanısıra Ebu'l-Fida'nın eı-Muhtasar fi Ahbari!ı-Be-
ı Ebu Cafer Muhammed İbn Cerir et-Taberi, (224-310/M. 839-923), Tdrlhü'l-umem ve'l-Multlk, I-'Vn, Mısl!l' 1939.
2 İzzüddiri Ebu'l-Hasan· Aı..i İbn Muhammed, (555-630/M. 1160-1234), el-kamil fi't-Ttirih, I-XIII, Beyrut 1965.
129
§er>> -s adli . eserinden yararianmış olduğu da kuvvetle muhtemel görünmektedir. ·
Hz. Peygambe;r!in doğumundan Hicrete kadar ·
Kısas--ı Enbiyu!nm kaynaklarını tesbit ederken gerçekten uzun bir mesai harcamak gerekti. Öncelikle bu konuda yazılmış eserlerfn çokluğu bu zorluğu meydana getirmiştir. Onun için ·bu kaynakları tesbit eder~en önce IJ:ısas--ı Enbiyô/yı .kısım kısım inceledikten sonra buradaki malfunatı gerek bilgi ve gereks~ teıif·tarzı olarak hangi kaynaklardakine benzediğini ve hangisine daha çok yakuL olduğu.Qu tesbit etmek için diğer bütüİı. kaynaklardakilerle tek tek karşılaştıİ·dık .. Belirli bii noktadan sonra Cevdet Paşa'nın. hangi--kaynağı esas aldığını ve en çok kimden yararlandığını tesbit· etmiş ·olduk: . ·
Hz. Peygamberin doğumundan peygamberliğine kadar geçeri za.: manda meydana gelen olaylar için diğer kaynaklara baktığıımzda, mesela ,Mes'udi, Murucü'z.-Zeheb'inde bu kısımları . 9 sahifeltk gibi kısa. bir bilgiyle gayet muhtasar olarak4 _ kaydetmiştir.
: · İbri Hi şam (? - 834) ise, bu dönemdeki olaylara bir hayli yer veriyor; aiıcak -İbn Hişam olayları anlatırken araya bir sürü şiirler koymuştur. İbn Hişam'm bu konuda Cevdet Paşa'da görmediğimi~ }>ir-üslubu vardır. Aynı şekilde İb~ Hişam, Cevdet Paşa'da rastlayamadığımız ba§lık ve . olaylara da .yer vermiştir5,
İbn Sa'd .da, Tq,baka;f;'ında6 aynı olayları anlatmasının yanı sıra başka başka 'başlıklar altmda değişik konulara .da yer verir. İbn Sa'd'ın Cevdet Paşa ile htç bir benzer yanının olmad,ığını görüyoruz.
3 İsmail İbn Ali İbn .Mahmud ( 672-732/1273 1331), el-Muhtasar fi ahbdri!ıBeşer, I-IV, İstanbul i286.
i ' 4 · ·Eou'l-Ha.sa.ri · A1i el-Mes'fldi, MuTııcii!z-Zeheb ve Me'Minu'l-Oevô-Tıir, II, 27:3-281, Mısır 1'964. ·
· 5 .. Mesela;··Viladet (I,' ·167), Hz. Peygamber'in anne ve dedesinin vefatı ve d ed esi ile ilgili söylenen m ersiyeler (I,· 1 77.) , . Ebu . Tali b' in· ·onu . biımiye etmesi (I, 189.). Rahib Babira (I, 191), .Ficar Savaşı (I, 195), Hz.' Hadice ile evlenmesi (I; 198). Ka'be'nin tamiri, Yahudi ve Hristiyan kabinierin sözleri, Selman-ı Fari.Si'nin müslüman oluşu (I, 228) v.s. gibi konular için bk: Abdülmelik ibri Hişam; es.ısıretu'n-Nebeviyye, Beyrut 1971, belirtilen .yerler. ·
: 6 Ebu Abdullah Muhamiried ibn:Sa'd, (168-230/784-845), KitabU!t-Tabakat CV. eya Tabakatu'l-Kiibra), I-IX, Beyrut 1968.
130
İbn Kesir'e' gelince, daha çok muhaddis olması sebebiyle olay~ ları umumiyetle Ha.dis mecmualarına dayanarak ve Hadis ilminin rivayet usulüne uyarak, rivayet zincirlerini kaydeder. Olayları kronolojik sırayla kaydetmesine rağmen rivayetler arasındaki varyantIara yer verip olayı bazen sürekli tekrarlar durur.
Bu müelliflenn yanı sıra Cevdet Paşa'nın, onun tarihçiliğinden etkil{mdiği ·bilinen İbn Halduıi'un8 bu kısımda kaydettiği olayları gayet muhtasar geçtiğini görüyoruz. Cevdet ·Paşa'nın K'ıSaS-1, Enbiya ve Tevarih-i Hüle.fa'da İbn Haldun'un tarihini kullanmadığını, Kısas...tı Enbiya. ile aralarında biç bir ortak anlatım tarzının bulunma~ yış~na bakarak rahatlıkla söyleyebiliriz. ·· · · ·
Ebu'l-Fida'ya gelince, O, eserinin isminden de anlaşıldığı gibi bu kısımları .muhta;sar olarak kayd~tmiştir. Ancak d~a evvel söylediğimiz gibi Cevdet Paşa'rnn, yalnız peygamber kıssalarında Ebu'lFida'dan istifade etmiş olması muhtemeldir.
Buna göre K1-Sas...tı Enbiya ve Tevarih-i Hülefa'mn bu kİsımlarını, İbn Hişam, İbn Sa.'d, Mes'fıdi, Ya'kub!, İbn Kes!r, İbn Haldun, Ebu'.l-Fida gibi meşhur tarihçilerin eserleriyle karşılaştırdığımızda ona. ka.ynak olabilecek tarzda ciddi sayılabilecek benzerlikler göreIDiyoruz.
Aşağıda vereceğimiz misallerde görüleceği gibi, Cevdet PaŞa'nın bütün islam tarihçileri arasında en çok İbnü'l-Esfr'in elrKamil fi't:.Tarih'inden yararlandığını ve en çok ona dayandığını söyleyebiliriz.
Yukarıda saydığıımz kaynakların yanı sıra muahhar olan _uyU,nu'l~Eser9, Ravdu'l-Unufl0, es-Siretü'l-Ha~abiyyeıı v.s. gibi eser-
7 İsmail İbn ömer İbn Kesi-r, (701-775/1301-1373), el-Biddye ve!n-Nihdye, I-XVI, Beyrut 1966.
8 .Ebu Zeyd Veli~ddin Abdurrahman İbn Muhammed tbn Haldıpı (732-809/1332-1406), Kitabu'l-İber ve Divanu'l-Miibteda ve!l-Haber, Mısır 1284.
9 . İbn Seyyid en-N as, Uyilnu'l-Eser-, I-II, Beyrut. · 10 · Ebu'I-Kasım Abdurralıman b. Abdullah b. Ahmed Ebi'I-Hasan el
Has'ami . es-Süheyli (508-581/1114-1185) Ravdıı'l-Unuf fi Tefsiri Siyreti'n-Nebeviyye libn'i Hi§ıi?n, I-II, Mısır.
ll Ali ibn .J;3urhanüddin el-Halebi (975-1044/1567-1634), es-Siretu'l-Hale-biyye, I-m, Mısır 1964.
131
lerle genel olarak karşılaŞtırdiğımızda Kısas--ı Enmya ile çok az benzerl~~ler görebilir~z.
Osmanlı müelliflerjndeİı . bu tarzda ·eser . yazanla.rıiı en meşhurları olan All'niıi Künhü;l-A.h'b8:r'ım?~ ·ve 'KaraÇelebi:-Zade'nin· RavzatWl-:Ebrar'ını13 Kışas--ı ~nbiya ile karşılaştırdığıinızda, · yiızılışlarü:ıın, telif tarzlarıİı.ın ·ve· kom.iları .. ele alış usullerinin ·tamamen değişik ol-; duğunu . görürjiz. Ancak ·çok az da olsa Ravzatü~-Ebrar ·ile bir iki yerd~ benierlikler arz eder~. Mesela Hz. Peygamberin zevcelerinden söz ederken14 RtwzmtüFfrEUrar'ı kullandığı intibaını veriyor. Çünkü b4!'adaki konuların. sıralanış tarzı ile diğer eserlerde ve kayna.kl'arda· ·göreinecliguruz bir' tasnif sırası izlemiş buluıiuyor ki, bu en çok RdtvzatW~-Ebrar~a yakınlık ·.v~ benzerlik ·arz eder.
~· P~yg~berin fil yı~nda doğduğu anda meyda~~ gele~ muci~lerden başlamak üzere Peygamberliğ~ · g(üiş~e. kadarki 40 Y,Jllık dönem aşağı yukarı bu dem yaz~ bÜtün tarihÇiler tarafından ·~ynen tekrarlanmıştır .
. . ~ .. An~a.k Cevdet. Paşa'nın bu olaylan . sıralayışı ve aniatımda iz-.
!ediği sıra 'daha çok İbriü'hEsir'e benzemektedir.: Mesela bu arada Hz. Muhammed'in Hz. Hadice ile evl~nmesi, ondan doğan çocuklan ve duruinlan, ·mlffı'l-Fud.Ul'da buİunması, .Ka.be~nin tamiri ve .Ha.-
. cerü'l-Esved'in yeii.ı:i.e yerıe·ştirilmesi gibi qlayları aynen !bnü'l- · E~~'dek~ sıralamaya uyma.ktadır15• llz. :peygamberin ·fu. Hadice· ile evierimesi ~olayını !bnü'l-Esir ve Taber.i (IT/-38 vd.) Hilfü'l-FudUI'dan önce kaydederler. Ancak İbn Kesir ise Hz. Peygamberin .bu evliliğini HilfÜ.'İ-FudfıJ.'dan sonra· gösterir. Cevdet Paşa . burada da !bnü'lEsir'in verdiği malfıniatı ·tercih etmiştk .
. ·. . .. Ceyd~t :~aŞ~·~· !bnÜ•ı::.Esir'in verdiği bilgileri aynen kaydettiği yeı:;l~r.deP, biz: kaç ~sil veı:elim : . . ·. . . .
· .'' ı :,:.
· · · · 12: "Mustafa .1bn: Ahmed, Gelibolulu .A.ll, (1541-1600) Kiimhii/l-Ahbar ve f:!ı.k}ıu_'lrfSfkcir.= ·~-iiV:, · .~tıaın'bul 1277-1285.
· · ~-aa~. xaraçelebi.,.Zade · Abdiliaziz Efendi, (1000-1068/1591-1658), Ravzatu/ı-
Eb;ar, ·:a·uiak .1248. , · . ;i4 Ahm~d Cevdet Pa§a·, Kısds-ı Enbiya ve Tevar-ih-i Hulefa, !stanbul 1331
(1913), s. 371.
; 15 İbnü'l-Esir, Ir, 40 v<l.
132
Cevdet Paşa : .
«Hadice ol hazreti alıp A.mmizadesi Varaka İbn Nevfel'in yanı- · na gittiler ve keyfiyet-i v.ahy-:i ilahi'yi ona hikaye ettiler. Hemen Varaka, «Müjde ya Muhammed! sen isa İbn Meryem'in: ·haber verdiği Nebiyy-i ahir zainansm ve sana gönmen melek, Hazret-i Musa-ya dahi .nazil olan namus-ı .-·ekberdir. Keş
ki genç olup da -senin ilan-ı
da'vet ideceğin _vakte erişeydim ve kavmin .seni Mekke'den çıkara~ağı . v~it sana yardım edeydim» dedi. . . .
Nebiyy-i Mükerrem Sallalahu aleyhivessellam hazretİeri «Ya!·'Kavı:iı.im b~ni Mekke'de:t?- ·çıkaracak mı?» diye ·sual buyi.Iİ'du. Varaka: ·<<Evet mansıb-ı nübüv..: · vet. her kime ilisan bu~duysa kavmi i~~den . ona düşilianlar ·peyda ola · gelmiştir: Seni de kavıİiin · Mekke'den çıkarsalar gerekdir» diye cevap· verdi16 •
· 16 Kısas-ı Enbiya, 74-75.
.. ·İbnü'l-Esir :
. Lr. ~-!J _ JI ~ ~1 {; J.i ıJt)'J ~- Lr.l ' J-9 } .
-· ~J ~1 ~)J ~ ~'1~ öG)I Jııl ı:r
~~ Lr.l ı:r Ll :~J\~ 1~ : Jın .ü~~t; c..SJL J_ç. J jl . ~..UI if yl11
: ~ ' ı)~ ~ &r . ~-~ ~ , '-r..>-. 't;. ·-GS·:
s:. • . ••
·ı · :di.&" ıf."~ . ,' . - ~
~~~} Qjl -~ = Jt; ·r· 'll .-~ · ~-~ ~ ~i & Y.. ~s--.)~ 1 J1 J ' .s~y-·
L . .>;o t ~ . ci> ~'1 . :az. Peygamber şöyle . anlat.:ı,r. .:
«Hadice, beni a.Jıp birlik~e ;tm. casllll;D- oğlu Var~~a'ya gittik.
Hadice . ona « Y~ğenini dinle · bak ne diyor» dedi. O · da.' bana bazı sorular sordu. Ben de ona olayı ·aiılattım. .Varaka banaf şöyle dedi: : <<İşte ·bu Hz. Musa·ibn İı:i:ırarl' a: gelen .namiıs-ı
ekberdir. Keşke kavmiii seiıi ül-. . . . .
kenden Çikaracağı günde hayatta olsam». ·<<Ya! ı Onlar beni burada.İı. · çıkaracaklar .mı?» diye sordum. O da: «Evet senin bu getirdiğin (din ·ve mesaj) il~ · gelen herkese · düşmanlık · edilıiu~si muhak-; kaktır. Eğer ben senin o gününe yetişsem mutlaka sana yardım edecetim»17•
Hz. Peygamberin, Varaka ile yaptığı görüşme hakkm~.a ayrıca İbn Haldun'da bir bilgi yoktur.
İbn İshak da, Hz. Peygamber'in Varaka'ya· Hz. Hadice Üe birlikte değil de ~· Ebu Bekir'le birlikte gittiguu ~aydederııi. ·
Cevdet Paşa, vab.yin geJ?.şi, ilk müslümanların Kureyş'ten gör: dükleri işkenceler,. Habeşistan'a hicretleri, vahyin alenen tebliği; Hz. Hamza'nın ve Hz. Ömer'in z.nüslüman oluşları, Şi'b-i Ebi Ta.Iib olayı, Hz. Hadice ve Ebu Tilib'in vefatları, Akabe .bey'atları gibi olaylarm anlatım sırasi, tarzı ve hatta haciıİ.ıleri bile aşağı yukarı aynen. elrKamil fi't-Tarik'te ·olduğu gibi ele almıştır. · ·
· Ancak Cevdet Paşa bu olayları anlatırken kuru kuru aniatmayıp olaylan eğitici bir· uslfıbla, süsleyerek ve onlardan ibret alma-. . cak şekilde ele alır .. H~tta Mekke döneminde müslümanların karşı-laştıkları zorlukları ve bu acı dolu günleri daha da islami bi~ hamiyetle aiılatır.
17 İbnü'l-Esir, n, 48-49 .
. ~8 ~-~ .::._!'.) / '1-J. ~ ~ ~1 J.,...) ı,.r:lJ ~1 u-; ~,.ı J>.> ~.c» .i;"-1.--:- ~1 j--> ~1 J.,...; .}>_.> ~c» 4i;J Jl .J.r_C: ~.)1 ? ~ .:. _ı::.Jlli ~e_~
• •• ~·\ Whi \;:~_.b. J\i \' .!}~1 ı;r J : Jlif ·: ~)J Jl l~ Jlhil : Jli; o-':-. ~J:I , Muhammed İbn İsh8:k İbn Yesar, es-Siyre, Nşr. Muhammed .. Hamidullah,
Fas (Mağrib) 1976, s. 112. ·
134
Hz . . Peygamberin Hicre:t·inden vefatyna kadarki olaylar
. Hicret olayını anlatmaya başlayan Cevdet Paşa'nın yazdıklarını kaynaklarla ~arşılaştırdığımızda aynı şekilde İbnü'l-Esir'le benzerliklerini. göreceğiz, Hatta İbnü'l-Esir'in ibarelerini aynen türkceye tercüme ettiği söylenebilir. Mesela, Yesripli Evs ve Hazrec kabilelerinin müslüman olduklannı anlatırken :
. ' «Müşrikin.:i Kurey'ş gördü ki, Evs ve Hazrec kabileleri imana
geldi~ . :» der·. ·İbnu'l-Esir de ajnıen· « ..;.ı..} .:.iJu » diye kaydeder. Buna karşılık aynı kısmı ve oiayı İbn Haldun anlatırken :
« ..;.ı.; ..:...k. U» diye ifade eder19•
Hz. Peygamber'in hicret edeceği şayiaları yayılmaya başlay_mca;
«Kureyş uluları bunları düşün
dük!}e tela'şa düştüler ·ve hemeıi . meşveret için · Daru'n-i.:r ed/ve' de birleştiler.
Daru''llrNedve, Kusayy t:ım KiMb Mne.sidir ki.. bu kere de orada toplanıp bu işi . . . muşa
.vere ey1ediler»2.0 diye söylerler.
.. · · .. .
- .. .
İbnü'l-Esir de; ~ .
l cı · .l::ı- ~~ :V · ; G l ı li. · ;.t.) u - J .!.) ~
. .ıllı ~ .. ~~ J*j. cJ.r=-j kl;. ' ·t-.J ~ U!~)~ ~J- ÖJ~I )~
. . . LJ ~ .J J' L:3 J . ' '-:" ':>\)
. Kureyş bunu sezince Rasfılul
lah'ın gidişini tehlikeli buldular ve paru'nrNedve'de toplandilaı:. Daru'n-N ed!ve, Kusatyy t bn KiUib'ın evi idi ve ·orada bu konuyu müzakere etdiler»zı diye kayde.der :
. . Hz. Peygamber~ hicret .için hazırlıklar yaptığı andan Medine'-
ye · vardığı aiıa kadar meydana gelen blitüıi gelişmeler aşağı Yukarı
19 . K1sa.s-ı Enbiya, 11?; libnu'l-Estr, II, 102; :lıtm Haldun, II, ek ·14 .. 20 Kısa.s-ı Enbiya, 112. 21 İbnü'l-Estr, II, 102.
her iki eserde de aynı tarz ve ibarelerle anlatıldığı intibaını veriyor.
Mesela bu kısımları İbn Haldun ile Ebu'l-Fida gayet muhtasar olarak anlatırlar ve verdikleri bilgilerde Kısas-'ı Enbiya ile hiçbir benzerlikleri görülmemektedir .
. Bundan sonra her iki eser de hicri yıllar esas alınarak kronoJ lojik tarzda tertip edilmiştir. Cevdet ·Paşa'nın olayları yıl yıl ele alıp anlatması gerçekten İbnü'l-Esir'i izleyen en önemli yanıdır .. Yine ~edir gazvesi öncesi meydana gelen olaylar ve kullanılan başlıklar ~er ikisinde de ~ ynıdır.
Yalnız, Mekkeliler'in Ebu Süfyan başkanlığında Şam'dan dönen kervanda bulunan adamların sayısı kaynaklarda değiş~k rakamlar verilerek kaydedilir. Taberi ve İbnü'l-Esir bu Kureyşlilerin bir rivayete göre 30 '\Teya 40 diğer bir rivayete göre j.se 7-() kişi olduklarını kaydederlerken, İbn Hişam, İbn Kesir ve İbn Haldun 30 veya .40; Ebu'l-Fida 30 kişi olduklarını belirtirler22
• Cevdet Paşa ise başka hiçbir kaynak ve hat~a muahhar siret kitaplarında göremediğimiz «50» rakamını kaydeder 'ki sanki rivayetlerin ortasını bulmaya çahşır23.
Bundan sonra meydana gelen olaylardan Uhud gazvesi, Bi'r-i Maıina olayı ile ilgili bilgilerde gerek Kısas-'ı Enbiya'da ve gerekse · el-Kamil fi't-Tarih'te her yönüyle benzerlikler görmek mümkündür. Bu .konuda gayet sağlam misaller verilebilir .
. Cevdet Paşa, bazen son derece mükemmel bir compilation yapar. O, Benu Napir gazvesini anlatırken, İbn Hişam, Taberi ve İbnü'l-Esir'den yaptığı nak.illerle olayı kompoze etmiştir. Bu hususda İbnü'l-Esir'de bulumayıp İbn Hişam'da bulunan bilgileri aktarmaktadır. Mesela, BenuNadir gazvesinde Yahudilerin kaç gün muhıisara edildiğini . müellifimiz 6- gün diye kaydedei;"ken24 İbn Hişam'a dayanmaktadır25 • · Taberi ve İbn Kesir, Vakidi'ye dayanarak muha-
22 'IIaberi, I, 131; lbnü'ı-Esir, II, 116; İbn Hi§ain, II, '257;: lbn K-esir, m, 256; İbn HaıldiHl, II, ek s. 19; Ebu'ı-Fıidii., I-II, 135.
23 «Amr :ilbn el-Ass dahi Ebu Süfyan 1le beraber .idi ve yanında ancak elli· kadar adam var idi», bk. Ktsas-ı Enbiya, 133.
24 Kısas-'t Enbiya, I, 203. . 25 İbn Hişam, m, 200.
136
saranın 15 gijn sürdüğünü kaydederler:!G. İbnü'l-Esir ise muhasara müddetini kaydetmediği gibi konuyu biraz ihtisarla anlatır.
Ayrıca bütün vak'a anlatılırken kaynaklar arasınd~ .olaylarda takdim te'hii: vardır. Cevdet Paşa bütün :bunları mükemmel bir telifle inşa etmiştir. Benf:ı. Nadir ganimetierinin taksimi rivayetini de İbnü'l-Esir, Taberi ve İbn Haldun kaydetmemektedirler. Bu kısma ait bilgiler İbn Hişam tarafından zikredildiğine göre, Cevdet Paşa'nın ondan yararianmış olması· muhtemeldir27
•
Benfı. Nadir olayından: sonra meyd~a gelen Hendek gazvesi ile · ilgili kısımlarda da bir çôk yönden İbnü'l-Esir'le benzerlikler gördüğümüz gibi, İbn Hişam'ın verdiği bilgilere benzerlik gösteren bilgilerin mevcut olduğu söylenmelidir.
Benf:ı. Nadir'den Mekke'ye gidip Kureyş'i savaşa teşvik .eden Yahudi heye.tinde hıilunım · adamlarİn isiİnıerini Cevdet Paş~; «Huyeyy b. Ah tab, . Kinane İbn Rabi' ve Sellam İbn 'Ebi'l~Hukayk ve emsali» diye kaydeder28 • İbnü'l-Esir de yalnız bu üç kişiyi zikretmektedir29. Fakat, İbn Hişam, Taberi ve İbn Haldun bu üç yahudi dışında başka isimler de vermektedirle~0•
Cevdet Paşa ise bu üç. kişi dışında başka isimlerin varlığından haberdar olduğu halde... falan falan ~<00 emsali» kişiler diyerek, İbnü.;l-Esir'in kaydetmediği kimseleri kaydetmeye p_ek yanaşmaz.
Hendek gazvesi ve arkasından . meydana gelen Benf:ı. Kurayza kabilesinin Medine'den çıkartılması ile ilgili konularda iki eser arasında benzerlikler görülmektedir ..
. Ancak hendeğin kazımı sırasında ve birlikte yenen yemekierin bereketlenmesi ile· ilgili mucizeler, İbnü'l-Esir'de . mevcut değildir. Bu kısımlarm K'ıSas-4 Enbiya'daki anlat~ tarzı İbn . Hişam'da verilen bilgil~re daha çok yakınlıklar arzeder. Gerçekten Cevdet Paşa, bu kısımları bir hayli t~ferru_atla anlatma.ktadır. Diğer kaynaklada
26 Taberi, İr, 22(); İbn Kesir, IV, 75. İbn Kesir, İbn İsbii.k'dıi'n. yaptığı na;ldlde de ~enü Na~'in 6 gün muhasara edilcliğmıi. .bellı1tir. tbn Hıaluun da 6 günlük rivayeti tercih etmiştir, bk. ı;ı:, ek s. 28.
27 İbn Hişam, m, 201. 28 Kısas-ı Enbiya, 211. 29 İbnü'l-Esir, II, ı 78. . . 30 İbn Hişam, m, 225; Taberi, II, 223; İbn Haldlll,l II, .ek s. ,29.
137
ka:rşılaştırdığımızda Cevdet Paşa'nın burada İbn Hişam ile olan benzerliklerinin daha çok olduğu görülürn.
Blından sonraki Hayher ve Mekke'nin fetihleri ile ilgili · kısımlar anlatılırken İbnü'l-Esir'den yararlandığı gibi yer yer İbn Hişam'
·dan: jlf.ikatlar yapmıştır. Fakat genellikle Kısa.s-1, Enbiya'nın benzerlikleri el.~Kamil Wt-Tarih'le daha çoktur.
i
Mekke fethinden veda haccına kadarki olaylar ve kullanılan
başlıklar her iki eserde birbirine uyar. Fakat şunu ifade etmek ge. rekir k~; bu dönemle ilgili malumat umUn:ıiyetle bütün kaynaklarda aynen kaydedilmeKtedir. Cevdet Paşa bu kısımları sanki biraz ihtisarla anlatıp kitabın asıl adı ve umumi muhtevası olan «TevariM Hülefa» ya geçer.
DÖRT HALIFE PEVRİ
Hz. Peygamberin irtihalinden sonra meydana gelen olayları ele alan Cevdet. Paşa, bunları son derece .edebi bir dille, ~kıcı bir üslubla anlattığı gibi, kaynaklarda kuru bir bilgi olarak anlatılan olayları gayet eğitici ve islamın ruhunu kitlelere benimsetici bir tarzda telif yapniıştır. Dördüncü cüz'ün başından başlamak üzere anlattığı Hz. Peygamberin, zevceleri, müezzinleri, katihleri, hatib ve şairlEiri, ashabın fakihleri, · islam devletinin kumandanlan, mülki ve mali gÖ.revlileri, Hz. Peygamberin yabancı devletlere gönderdiği elçileri gibi konuları ele alırken gayet eğitici ve öğretici bir üslubla anlatmak-:t~dır. Ancak bu kısımda verdiği malumatın yalnız islam tarihlerinden değil de bir çok hadis, fıkıh ve usUl-u fıkıh kaynaklarına ve bu kon~da .yazilan mev'izevi eseriere de başvurduğu görülmekte~32•
Kısa.s-'ı En~ya'nm ilk dönemler için ·kaynaklarını tesbit et~ek ;bir hayli zor ve uzun .bir çalışmayı gerektirdiğini söylemiştik ... çiiiikü müellif, eserin başından dört halife devrine gelinceye kadar hiç bir·yerde kullandığı ve istifade ettiği kaynaklan kaydetmemektedir.
Hz .. Ebu Bekir'in hilafet makamına getirilmesi ile ilgi.li olarak uzun ve ikna edici deliller getirip olayı anlatırken on· dört sahife-
31 Kı.sa.s-ı Enbiya, 210-228; İbn Hişam, m, 225-285. : · 32 Kı.sa.s-ı E?ıbiya, 361-409.
.138
lik bir iktihasta bulunmakta ve eserinde ilk defa burada kimden nakiller yaptığını belirterek33 ;
« ... Muhyiddin el-Arabi Kuddise Sırruhu_hazretlerinin «Muhd<Lar ratu'ı-Ebrar ve . Musamer(J;tü/l-Ahyar» mi.m kitabında ve Haznid.:i İmadi aleyhi rahmetü'l.-hadi hazretlerinin «Dooü'l-Misbtih . fi tercümeti Seyyidina Ebi Ubeyde İbn el-Cerrah» nam kitabında bast u beyan olunduğu üzere ... »36 demektedir.
Cevdet Paşa burada Hz .. Ebu Bekir'in Ebu Ubeyde İbn el-Cerrah vasıtasıyla Hz. Ali'ye gönderdiği mektubunu aktarırken bazı u,fak tefek ilavelerde bulunarak mektubu olduğu gibi vermektedir. . ·
Biz burada mektuptan bazı kısımlan aktaralım :
«... Ya Eba Ubeyde, senin nasi yen ne muteyemmendir. Yüzünde hayır nasıl §.şikardır.
Rasfı.llullah'ın indinde gıpta olunacak bir mertebede idin. Bir yevm-i meşhfı.dde (yani bir cenıiyyet-i aleniyyede) RasUllullah, senin hakkında <<Ebu Ubeyde bu ümmetin eminidir» dedi. Cenab-ı Hakk nice def'a seninle islamı 'aziz ve fesadını def' etmiştir. Sen daima dine melce' ve müminine. ruh ve ihvanına muin olagelmişsindir. Seni bir iş içün istedim ki hali üzere bırakılırsa sonu korkuludur, is!ahı vacibdir. Ey Cerrah oğlu! Bu yara senin meylin ve rıfk ve mülay.eırietinle unulmaz ve bu yılanın zehri senin efsfı.nun ile mündefi' . olmaz ise yeis gelir, elemi şiddı:t bulur, sonra
33 Kısas-ı Enbiya, 419. 34 Kısas-ı Enbiya, 419-439.
~ ö~ 41 ~ .J Jw _;:>-JI ~1_, ~!~li 0~1
~ ~.)l>.J 1!.~ ~
~IJ...:' ,~IJ y J if ..:_:S
.b _,:ı-..tl 0~4 ~J ~ Jt; ~ J ..k _,~il j>J.b ö~~\''~fr~ r Y.. j ~~ ~ Jtb _J "4.o ~1 ~h· ~i
~b \~NI )11 ~ .Jll _rı J J t-' ~!.~~ Jç- ~~w 'b._,? 0;:..0..~~-~ J ~ ü~-Ul
1!.1; ı_,>-~ J \.:.$'.) ~~ ~ J ~ ~
~~~ 41 _;.4 ~ clj~) ..li b.)
daha acı ve güç ilaçlara muhtaç olrir. Bu işin seninle tamam olmasını Allah'tan .. dilerim ... Allah ·senin ıia.fız ve hami ve mu'inindir. 'AU,'ye git . mütev:azi8,ne tekellüm et... Ona de ,ıç.: «Deniz· tehlikeli, kara korkulu, hav?- boz renk}.~ •. gece ~aranlık, gök . açık, yer çıpla:ktır. Yani otu-orm!l-ni yq~tu~. Ç~:kmak müta'azzir, inmek müte'assirrur. Hak. rahm-u şefkatini calib, bat.ıl unf-:ve şiddeti mucib· hased, helake badi,·ucb, şer ve adavete -müeddidir. Yani icma-i ümmet ile hila.fetin hükmü zahirdir. ümmet:i -Muhammediyye, dalalet üzer~ ictima etmez ...
devamla . . . ... « .. .' Çünkü' .Allah-u Teala iyilik üze~e · yardımlaşmak ile -emr etmiştir. Hemen hak üzerine yardımlaşmaya hazırlan ve bırak bizi hıkd ve buğuzd,an, ari göğüsler il~ şu dünya dirliğini bitama erdiretim ·ve · adavetten salim gönüller ile Allah'a kavuşalıriı ... » 3G.
35 Kt.sa.s-ı Enbiyı'i, 419 vd.
,, 13~
4>-~ .J ~~ oyk.>-
4>-?. ~~ t 0~ ~.)~ ~· ~~:.-) t.J ~~ U"''\l 1 c! .) ..lı; ~1::9) ;
ı:.
~ ~~ - U"'~' - ~~ ~~ u-o f\ .)::. ~ J'l ~~ Jı~ ~~ A:vo ~~ Jlç.~ 41 ~ ... ci~ ~w · JL....ı
~ Jl ~-l; ... o~
~ ~ 4J ~.b-t:::- ~~ ji.J ... -.o~ ~~;y· ı:;~ı
~_;.,o _). ~ ~_;.:ı -~ 1" .J
-~\ JlJI.J ~~ ~I.J ~W,.p ~.) ':J~ ~'!;1:::- ı:.~ı.J o
..b~\.) ö-?.h::.o ~~\.) o
~ ~ ~ j_; J>-JI.J ~
~~ ·.~.f-Y0~ ~L:J~ . ~ ~_r.:li.J _;~\ xl_;
"\' 11 ":.d":.lı~-"~1 \ ... ~ ..w -~ _JAJ lL)~ ~
o 0.Jk:14 ~J _J, .Jll jol .w ·.: ~.~I ·JI ~~~- )\ Jç-
:J..40
o~· a.4.i \:.s:.~ ~1 1 ll"".. ıJ ~ LY':'" ' lr·
~..r. jJ~ ~..u ı ö t;-·1 .J~ J j; .Jll . ~J j;JI ·c/ .
• ;:36~~~ ~+~fo.
şeklinde İbn el-Arabi'den aynen nakleder. Ancak Hz. Ali'nin gelip bey'at etti~ten soİıra kalkıp giderken Hz. Ömer'in onu kapıya kadar uğui-iaması üzerine ikisi arasındageçen konuşmaları İbn el-Arabi'de görmüyoruz.
Hz. · ömer zamanında meydana gelen · Irak'ın fethi . ile ilgili kısımlar aniatılırken İbnü'l-Esir'in verdiği bilgilere ·beıizeyen bk çok iba.relere rastlamak mümkündUr.
SÖz gelişi:
«Hazreti Halid ise, Hire'den hareketinqe. Müsimnô/yı Muka.ilr· dirnetü'l-Oey§'e memur etti ve diğer bir koldan '.Adiıyy lbn Hatem'i yürüttü. Kendisi dahl . onlarm arkalarından yürüdü ve Hafiyre'de toplanmak üzere onlara ta'limat verdi.
O cihetin, merzabô;nı oZom Hürmüz ki, devlet-i İramyye'nin en büyük rütbesini haiz idi ve herren Arablarla muharebe ve balıren Hindistan'a sefer ederdi3'.
J) .. JJb:- .,~ LlJ ..
~tJJ)0~o~·
c.:.o..lio ~ ' ..\:>-~ ~_;, ~
(b- <.f. t_>..I.Y O~J ~~ L~J.ç.,J J L}l~ JJ b:- ·r.l:::-J
r JJ.j;, ·· ı ya ~ ~. ;.AJ-ı
. ~~ . c:::_.;JI . ı.!.IJ~ 0l5"" J
JS'~ r ~~ ~)~ c3J ~ı )yi <\.::>-~ <Jl>J
36 Muhyiddin el-Arabi, Muluidaratii/ı-Ebrıir ve Musd.meratü'ı-.Ahyıir, Mısır İ324 (1906), II, 102-11.5. Ancaık Hz. Ali'nin Hz. Ebu Bek13:'e .bey'ati konusunda kaynaklarda değişik rivayetler vardır. Bu hususta bk. Taberi, II, 201 vd.; tbnü'l-Esiır, II, 3·25 vd; Ebu'l-Fida, I, 165. Diğer kayniı.kıarda da bu konu işlenmiş olmasma rağmen bir kanaata vannak için yalnız bunlara bakınakla yetindik.
37 Kısas-ı Enbiya, 452.
' 141
'--:"' _,J 1 '--:"'.) ~ 0 ~ ' _j-4 /' .
. · :_r)ı J ~\ J _r.ll J Hz. Halid buraya vardığında
ordusunu üç· guruba ayırıp ön. cüleriiı · başına · Müsenna'yİ ye ondan sOnrakilere de Adiyy İbn
· Hatc:Ym'i tayin etmiŞti. H§.lid onlardan sonra gelip · Hafir'de toplanıi:ıak .üzere · onlarla sözle§
. mişti:.. ~aiılılann· kumandanı · Hürm~ idi. - ~ Hürm:üz,. karoif..a
Arablalrla . denizde. · Hiniililerle 8(J/I)a§f!'r4tı s s:
Aynı olay İbn Kesir'de anlatılırken vak'a olarak a)ını oln'ıakla birlikte teferruat çok daha değişiktir . . Şuyuti'nin Tarihü'l-hülefa'sııida ise; olaylar· bu-Şekilde .teferruatla 3.nıatılınama~·4rr. Ş-q..ylıti'nin bu kısımla ilgili tasnif şekli daha. değişiktir. ·Ebu'l-Fİda ise, tek cümle.ile Irak'ın fethedildiğini kaydedez::i9 • . · · · ·
·· · AYnı Şekilde Hire'nin fethi ile ilgili Cevdet Paşa'nın verdiği diğer ma.Iiı.matın bu . _şekild~ teferruatla anlatılınasına ya,4ıız .. U>nü'lEsk'de ve Taberi'de rastlıyoruz. Ancak Cevdet Paşa'nın verdiği maıu.ma~ her iki kayna}rta da. aynı olmasına:ve bil~@miz ·gibi .İbnü'lEs~:: ilk yedi cildinde ~aberi'ye day~asJ.J+a rağmen -müellifimiz Cevdet J?aşa'nın kulla.z:ı.dığı başlıklar ile -İbnü'l-Esi:r'in başlıkları ay-nen birbirine tatabuk etmektedir. ·
.: Bire fethinden ~onra· ki başlıklar da aynıdır :
. . «Hire' den sonra meydana· gelen olaylar» «Feth-i Enbar»
·: . · 38 :tbnü''l:..Eslr, n; 385. • 39 İbn Kesir, VI, 348 vd; CeHi.leddin Abdurrahman b. Ebi Bekr es-SuyuU,
(öl. 911/1505), Tarihu'l-Hulefa, N§t: M. Muhyiddin Abdülhamid, Mısır :1952, s. ; 27 vd.; Ebu'l-Fida, I, 169.
«Feth-i Aynü't-temr» «V ak'ay-ı Dfunetü'l-Cendel»·io
_ Bu misillerin bundan sonraki konu ve başlıklarda ·da aynı uyum iÇinde devam ettiğini_. göİüyoruz. nk anda Taberi'nin verdiği başlıklar ile benzeştıgi intibaını verdiği halde, daha dikkatle karşılaştırılırsa ThnÜ'l-Esir'le daha çok _uyum sağladığı görülecektir.
Cevdet Paşa'nın, Hz. ·Ebu Bekir'in vefatından ·evvel Hz. Ömer'i hila.fete ada.y- göstermesiyle ilgili olarak Abdurrahman İbn A vf ve Hz. Osman ile yaj:>tıği görüşmeler hakkında verdiği malfunat, Taberi v:e İbnü'l-Esir'de aynen kaydedilen malfunattu··11•
IDeri 15 ... yıl oİaylarına lbnü'l-Esir'le birlikte aynı konuyla baŞlıyan Cevdet Paşa arasındaki benzerliklerden bir örnek daha verelim:
••• • j •
.. _. ~abahl~yin. Te~~or o~dus~- _·: .· · ·· . -~ ·:.) j .JL.', J nun· savuşmuş oldugu _görli1;dü ~ . · . . ve Dımaşk üzerine gitmiş oldu~ ·. 'o ~.Jj ..U b:: .)U ~ J.:~~ . ğu anlaşıldı. Hz. Halid, CiTid · · · ~ ~ · ' ~ atlı ile arkasından· koştu. " . , · · · 0 ~.?. U
Y anis dahi . Ebu Ubeyde · üze~ · · Teodor · Dımaşk üzetiıie. }rürü-rine hti.cuın etti.· Lakin kendisi m üştü.' Hz. Halid b. Velid arka~ maktfı.l ve· askeri· Huınus'a doğ- sındaıi bir: kaÇ atlı ile ( ~..\. .. :~<j. ) ru· firara mecbur. oldu. HaZI-eti yetişi~: ·. : · · · · · · .. ·• .. Ebu Ubeyde dahi arkalarıni · · : · · · · · : · 1 · · '· i · düştü. . _. : .. · ~ ·.~~ . Y. ' y.li J : ö .•.
-~ı; ~ .. .a:ı b:- . .)".:':",0
)\~, )1 :\J. :. ··: {"J (..~ · ... . ~j;J~~
Hz. Halid'in gidişinden sonra Ebu Ub~yde; Şe.neş ile merc er-
· . / . '10 · · Kısa.s-ı Enbiyd, 456' vd.; tbii.ü'l-Estr, rr,- 392. vd: 41 '1.1a'beri, H, 618 vd.; İ'bnü'I~Esir, II, 425 vd. ·:- ·: ...
Dımaşk-ı Şam muhafızı Yeziçi İbn Ebi Süfyan, Dımaşk'dan çıkıp Teodor ile cenk ederken geride.n Halid yetişdi.
Herakl (Herakleios) Humus'u tahlis· için Ruha'ya gitti~2 •
143
Rum'da çarpıştı. Şeneş öldürüldü ve ordusu dağıtıldı.
r i ~!.U~ Ji.r tt~ u _ _, L ,, ll> M ı_ ~ ..r.:-"' . ~ <Y._r;-<~
"~)\ Jl ~ _) ..... J 1
Bu baberi alan Herakleios, durumu Huml.ı.s strategos'una bildirip kendisi de Ruha'ya gitti·~ ~ .
.Şam ve Filistin bölgelerinin fetihlerini anlattıktan sonra her ikisi de şu başlığı kullanırlar : · ·
«Tertib-i ata' ve Tedvin-i Divan»~.; « ~5 jı,.: ..JI J.r .,"\ı...ıı ..;. .) J'~ »
Bu yılda yapılan bütün fetihlerle ilgili bilgileri .İbnü'l-Es1z: ve Taberi 'ile karşılaştırdığımızda Kısas-'t Enbiya'da İbnü'l-Esir'e ait tası;rif ve te'lif benzerliklerinin daha çok olduğu görülür., .Şöyle ki :
Canib-i Irak'tan Medine-i Münewere'ye gelen asakir-i islamiyyenin lehcelerinde eser~ za'f görüldü ve lede's-sıuil vardıkları beldelerin vehamet~ lıavasındcın olduğu haber verildi"6 •
42 Kıstl$-ı Enbiyci, 528. 43 İbnü'l-Esir, n, 490-491.
' 44 K'ISIZ$-ı Enbiya, 533 . . 45 İbnü'l-Esir, n, 502. ; 46 K1Stl$·ı Enbiyci, 548.
01 ~~ ~ 0\S"J . _r.....ç. Jl ~~J j....) ~~
, · ö.)Ç ..lll c~l ·o~ ı: -oy ~L.... r- r i.) ~
' ~\;... J ~1)1 _r}J . l:J ~ .)~\ ~ _,>-J: ~·l4;
Sa'd'm Irak'tan (Medine'ye) Ömer'e gönderdiği askerler: vardıklarmda !h. ömer onları ilk gördüğü anda onların hal ve
. .
144
durumlarmdak,i değişiklikleri ve. za.fiyetlerinin sebebini sormuş onlar da şöyle demişlerdi: . .
Gittiğimiz ülkel~rin havasınin değişikliği ve rutube~i.. biz.i "de-ğiştirdiH. · ·
Aynen <<Beldelfrri,n V eM71!-eti» ( ,~ı ~ .. _,;. _, ) :hiç türkçeye bile tercüme edilmeden arapça ibarelerle yazılmış, «Beldelen va;Juimet-i havası» şeklinde kaydedi)n:ıiştir.
17. yıl olayları her iki eserde de aynen başladığı gibi h~r ikisinde de aynı konular aşağı yukarı aynı hacimıle ~aWdıkt;m son-ra aynı şekiide sona erer. · ·
. . . . ;•, . ı '·· ·
Netic_e olarak, Kısas..tı Enbiyô!nm başlangıçtan Döı:t J:.ıali;f~ devr~ sonuİıa kadar ol~ 'bu kİsmını, yani ilk yedi c~'ynÜ diğer kay~ naklarla karşılaştırır~en, umumiyetle İbnü'l-Esir'~ daya.nnlaktl:!- olduğunu ·müşahede ettik.· Bu görüşlerimiz yerindeyse Kısa.s..tı Enbiya ve Tevarih-i Hülefa) el-Kamıfi,l fft-Tarih esas alınarak ve_. piraz da yer yer ihtisar edilerek, bazan az da . olsa . diğer kayÜaklard~n da yararlanılarak kaleme alınmış, devriıle . g~re gayet müke~el, po.7 püler. eititici bir eserdir diyebiliriz.
47 !bnü'l-Esir, II, 527.