derin devlet - turuz...erol mütercimler söylepi: cem kiiçük. tiirkiye'de 1996'dan sonra meydana...

Download DERIN DEVLET - Turuz...Erol Mütercimler Söylepi: Cem Kiiçük. Tiirkiye'de 1996'dan sonra meydana gelen Susurluk kazasandan sonra derin devlet diye bir kavram tarts-plmaya ba;lands

If you can't read please download the document

Upload: others

Post on 19-Mar-2021

6 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

  • I.

    LI.

    DERIN DEVLETI..

    ..L.

    Editör: Cem Kücük

    r

    I

    I

    PROFIL

    http://www.exisehir.com

  • http://www.exisehir.com

  • Önsöz I.I

    "" ikemizde derin devletin ne of.dugunu tartismak bir delininUkuyuya-tag atip kirk akillinin Çikaramamasi gibi bir Sey.Her kafadan bir ses cikiyor.-Derin devleti ceteyle karistiran-lar, sadece askeri bir olusum sananlar, derin devletin kafasi-

    na göre adarn öldürdügünü dügünenter yok de�il. Astinda de-

    rin devletin yapisinda buntarin hepsinden biraz var. Ancak

    puzzLe'in bütününü görmek icin otaytara cok daha genis aci-lardan bakmak gerekiyor.

    Derin devlet hakkinda çok sey yazildi, çizildi. Azimsan-mayacak kadar da kitap yayint.andi. ilkdefa deëisik fikirlerde-ki yazar, akademisyen, stratejist ve gazeteciter derin devleti

    tartisiyor lar.ELinizdeki kitap iki bölümden olusmaktadir. Birinci bö-

    Lümde akademisyen ve yazar Erol Mütercimler ve stratejist

    Mahir Kaynak la yapitmis räportajlar yer almaktadir.

    ikincibölümde Deniz ÜlkeAribogan, Erol Bilbilik, Ömer .Lütfi Mete, Emin Gürses, John Pilger, ibrahimKaragül veCem Kücük'ün derin devl.eti.e ilgil.ifarkli perspektifler sundu-

    Quyazilarini bulacaksiniz.Neticede derin dealetin nasil bir yapi oldugunu antamak

    için bu kitap bir rehber niteligi tasiyor.. Aktinizi kurcal.ayan,

    öÕrenmekistediëiniz gercekleri bu kitapta bulacaksiniz.lyiokumalar.

    Cem KücükCag¯alog¯lu/Mart2008

  • .L. J

    r

    ..

    I. I

    .I

    I

    r

    .k

    .

    I

    rrI

  • L

    ICINDEKILERI

    -i

    .

    05ÖZ.................................................5

    I- -

    BIRlNCIBÖLÜM

    DEVLETIN REFLEKS ..... . . ..... . .. . .. .. .

    ..... . ..

    .....11.

    -r.Erol Mütercimler

    DER]N DEVLET, AKIL DEVLET ...........................33

    Mahir Kaynak .

    ]KINCIBÖLÜM

    DERIN DEVLETÜZERINE ...............................43

    Prof. Dr. Deniz Ulke Aribogan

    I

    DEVLET NED1R?. . . . . .

    . .

    . ..

    . . .. . . .

    ..

    . . . .. .

    . . . . . .. . .

    . . ..49

    Prof. Dr. Emin Gürses

    DERINDEVLET ........................................61

    Erol Bilbilik: E. Dz.- Snb.

    G0RÜNMEYEN DEVLET-. .. . .

    . . . . . .. .

    . . . . .. . . .

    . . . . .. . .

    . ..75

    John Pilger

  • .I

    . .I

    ip i

    .DERIN DEVLET DEDIKLER1... BlRKACTETIKQl,BIRKAÇHURJ OEGIL, AMA ..............................93Nuh Gönültas

    DERIN CETEVE DERIN DEVLET ..........................97

    Ömer Lütfi Mete

    ITEM'DEN UGUR MUMCU'YA,

    RGENEKON'DAN HiZBULLAH'A ......... .............103

    brahim Karagül.

    -.i

    DERlN DEVLET HERKESE LAZiMI ......................111

    Cem Küçük

    KatkJda Bulunanl.ar. ... ..

    . . . ......, ..... ..... . . ... ....119

    r

    I...

    I

  • - .r

    i-

    I

    BÏRÍNCÏBÖLÜM

    I i

    - ,a•

    wr- -..-- ---

  • -:i

    -

    -A

    r.

    .,..

    I

    g. I

    L- si

    -Li

    ,r

    -

    -y..--N

    .II

    d M L' JI

  • DEVLETÍN REFLEKSÏErol Mütercimler

    Söylepi: Cem Kiiçük

    . Tiirkiye'de 1996'dan sonra meydana gelen Susurluk

    kazasandan sonra derin devlet diye bir kavram tarts-plmaya ba; lands. Derin devleti derin çetelerle karrytz-ranlar oldu. Derin devlet denildiginde siz ne anityor-

    sunuz? Ya da biz ne anlamalaysz?

    Derin devlet dendiginde anlayilmasi gereken konu qudur:

    Devletin refleksi. Yani derin devlet dediginiz kurumun olgun ol-

    masi gerekir. Ama Türkiye'de derin devlet var mi diye soruldu-

    gunda,hayir, derin devlet yok. Onun için bizim burada kafamizkarigiyor. Amerika Birlegik Devletleri, Avustralya hatta isviçredeyince akhmiza nasil geliçmi; demokrasiler geliyorsa, mutlaka

    hepsinde derin devlet vardir. Bizde olan derin devlet degiLBizde

    derin çeteler ve çetelegrueler var. Biz iyte bunu birbirine karigtt-

    riyoruz. Bizim cumhuriyetimiz ne yazik ki çeteler cumhuriyeti

    olmuy. Onun için tammlar birbirinin içine giriyor. Olmasi gere-kenle ortada olmadigi halde varmig gibi kabul ettigimiz olgu ör-

    tügünce ortaya büyük bir erozyon çikiyor ve sonuç olarak devletesaldiri baghyor.

  • DERIN DEVLET

    -ÜIkemizde derin devletin olmamasms asker, hiikü-met ve cumhurbaykanlagt makams arasmdaki uyuy-mazlsga ve iletipimsizlige baglayanlar da var. Askerhükümetten hoplanmayor, hükümet cumhurbaykansntsevmiyor. Gerçi �u anda cumhurbagkanryla hükümetarasanda görünürde bir sorun yok. Bizde kolektif biranlayma olamamasandan dolay: bir derin devlet ya-pasman çakmamast fikrinekattityor musunuz?

    Tabii. Yalmzca bu üçü arasmda degil Türkiye'de bütün ku-rumlar arasmda bir ilieki, bir eggüdüm ne yazik ki kurulamiyor.Bu eggüdümünün kurulamayigmm çegitli nedenlerivar. Dünya-I

    - da da bu eggüdüm kurulabiliyor mu, diye sorarsak dünyada dabu eggüdüm çok kurulamiyor. Neden? ÇünküCumhurbagkanh-gi müessesi ile hükümetin müessesi farkh. Silahh Kuvvetler çokfarkli bir kurum. Çokfarkh bir müessese. §imdiCumhurbagka-ni devletin temsilcisi. Oysa ki hükümet adi üstünde... Hükümet.Hükümetin devlet olmasmi beklemeyin. Zaten hükümet devletdegildir. Dolayisiyla hükümet bir ideolojinin temsilcisi, hele tekpartili bir hükümet ise bu tamamen ideolojilerini yansitir. Hü-kümetin refleksi ile devletin refleksi örtügme göstermeyebilir.ÎçteCumhurbagkam ile hükümet arasmda, ordu ile hükmet ara-smda, ordu ile Cumhurbaçkam arasmda bir çatigma säz konusuI,olamaz da bir ärtüçememe durumu olabilir. Bu da neden? Türki-ye üzerinden konuqursak, Türkiye'de ordunun özel bir durumuvar.

    . Niçin özel bir duruma var?

    Çünkü Kurtuluy Savagim yapan ve cumhuriyeti kuranordu.. Devrimleri yapan kadro hep aym kadro. Durum böy-

  • le olunca Gazi Mustafa Kemal'in yazih olmayan ve çok net bi-

    çimde altru çirdigi bir konu var: Türkiye Cumhuriyeti'ni veTürkiye Cumhuriyeti devletini silahh kuvvetlerin korumasmabirakm1;tir. SimdiKemalist ideolojinin iki tane ordusu vardir.Birincisi TSK... Bu çok anlayilabilir, ikincisi egitim ordusu, yani i

    -L

    ägretmenler. Mustafa Kemal bu iki orduya emanet etmigti Cum-

    huriyeti. Õgretmenkesimi, yani egitim ve ögretim kesimi KöyEnstitülerinin kapatilmasi ile zaten çöktü. Egitim, ögretim pro-jesi çökmüç oldugu için bugün cemaatler ve tarikatlar egitim veägretimde çok ön plana çikti.

    • Ama ordu meselesine yani çattynanrn ana kaynaşnagelince ordu meseleye nasal bakayor?

    Ordu meseleye gäyle bakiyor; diyor ki laik Cumhuriyetinteminati benim. Ben bunu korumak zorundayim. Bu benim entemel gagmaz felsefemdir. Yani dünyaya bakiqimdir. Bakiqimm-

    da bäyle olmasmm tek bir nedeni Türk Silahh Kuvvetlerihin buordunun kurucusu ve sonsuza kadar yaçayacak olan baçkuman-

    dani Gazi Mustafa Kemal'dir. ÇünküGazi Mustafa Kemal buCumhuriyeti kurarken bu Cumhuriyet için üç stratejik öge seç-migtir ve Cumhuriyeti ve devleti bunun üzerine koymuqtur. Buönemlidir. Bir, çagday uygarhk seviyesini üzerine çikmak. Îki,yurtta barig dünyada bany. Üç,ne mutlu Türküm diyene. Simdine mutlu Türküm diyene ifadesi aym zamanda çok kültürlülü-

    gün ifadesidir. Yani bu devletin asli hamurudur bu. Etnik kim-liklerin öne çikan1madigt ama etnik kimliklerin kendi kimlik-1erini özgürce ifade edebilecekleri, Türkiye Cumhuriyeti'nin veTürkiye Cumhuriyeti devleti vatandaghgmm asli unsur oldugu

    bir hamur. Gazi Mustafa Kemal'in ordusu bunun koruyucusu.

  • L

    - --- ..

    DERIN DEVLET

    Îçtebu nedenle zaman zaman TSK ile siyasi partinin temsilcisiolan hükümet arasmda çatigma ortaya çikiyor. Cumhurbaçkamordu arasmda belki zaman zaman uzlagmazhk säz konusu olabi-lir, ama çatigma olmaz. Çünküikise de devletin temsilcisi. Amahükümet ile Cumhurbaykani arasmda, hükümet ile ordu arasm-da uzlaymazsizhk olabilir. Hatta ve hatta uzlagmaz çeligkiler deolabilir. Bununda son derece dogal oldugènu dügünüyorum.

    . Milli istihbarat Te�kilatim derin devlet baglammdanereye koyuyorsunuz?

    Simdidünyadaki örneklerine baktigimiz zaman .ulusalistihbarat teykilatlarmm derin devletle her zaman baglantisivardir. Bu nedenle istihbarat teçkilatlarl eylemlerinde, operas-yonlarmda kendilerinin gün yüzüne çikamayacaklari, çiktik-larmda sakmcalar doguracagi bü.tün operasyonlarda tageron-lar kullanir.

    Tüm operasyonlarda adma derin devlet dedigimiz baglan-ti odaklarim kullamr. Bunlar illegal kurumlar, kuruluglardir,

    ünkü onlar operasyonu yapar, ama istihbarat ärgütü ortadagärünmez. Yani MIT'in bäyle olaylari var midir derseniz somutolarak bir yey söyleme gansim yok. MÎT'in içinde degilim. MÎTMüstepari da degilim. Ama dünyadaki örneklerine baktigmiz

    zaman iyte Amerika Birlepik Devletleri'nde yap11ananlar açik-lamyor. lyteMOSSAD'm yaptiklari ortada. Burilar açiklaniyor,ortaya çikiyor. IqteAlmanya'da Baider-Mainhoff çetesinin orta-dan kaldirilmasi olaymda oldugu gibi, Italya'daki Kizil Tugaylarmeselesinde, Aldo Moro cinayetinde oldugu gibi pek -çok eylem

    var. lyteen son Benazir Butto suikastmda gärüldügü gibi bunlaroluyor.

  • . Almanya'da Baider- Mainhoff çetesinin bir gecede çö-kertilmesi, Italya'da Kazzl Tugaylar bitirilmesiyte Sii-

    per NATO baglantasant nasal yorumlayacagaz?

    Soguk Savag döneminde ülkelerin hem istihbarat örgütleri-

    ni hem derin devletlerini yöneten, yönlendiren NATO'nun ken-

    disi idi. Tipkt Silahh Kuvvetleri yönetimi yönlendirdigi gibi. Iqte

    Süper NATO denilen Gladyo, olarak karyimiza çikan kurum So-

    gukSavaq döneminin kendi mantigl içerisinde Amerika BirlegikDevletlerinin koruma megruiyetinin dogal mantigi olarak orta-

    ya koydugu devletlerin ve toplumlarmda o dönem içinde säylü-

    yorum içselleptirdigi bir olgudur. Kisaca adma Süper NATO de-

    nilen Gladyo, evet o dönem ortaya çikmigtir. Gladyo'nun eylem-

    leri Italya'da yargi önünde didik didik edilmig, sonuç1ari ortaya

    konmuy ve sonaçlarmm ne denli dehget verici oldugu ne denlitüyler ürpertici oldugu zaten mahkeme kayitlarmda bütün dün-

    yaya yaymlanmiytir. Yalmzca Italya'da degil äteki ülkelerde de

    säz konusudur. Ama Türkiye'ye sira gelince Türkiye'de bu çok

    ortaya konalmuy bir mesele degil. Örnegin6-7 Eylül 1955 olayla-

    n. Iqteo zaman üsttegmen rütbesinde oldugunu ifade eden SabriYirmibeçoglu'nun daha sonraki ifadesinde karyimiza çikmigttr.

    6-7 Eylül olaylarmin nasil organize edildigi ve 1977deki 1 Mayis

    olaylari bellektedir. Ate; edilen yer, ateg eden kipiler,o sokakla-

    nn kapatumasi, kisacasi her pey ortadadir. lyte bu Gladyo'nunneleri yapabildigini, neleri yapamadigim, nelere gücünün hangiboyutlarda yettigini ortaya koyuyor. Türkiye'de 1970'le 1980 yd-

    lan arasmdaki cinayetlerde bunu görüyoruz. 13 Mart 1971'den

    sonra Dev-Genç kadrolarmm yok edilmesinde yine Gladyo'yu

    ve baglantilarmi görüyoruz. ·'

    I

    Ii

  • DER1N DEVLET

    • Dünyanm en iyi derin devleti sizce kimdir?

    Amerika Birlepik Devletleri.

    • Niçin?

    ÇünküCIA ve onunla baglantih operasyonlar ortada. Encanh ärneklerden birisi kimdir? Salvador Allende'nin ördü-rülmesi. Bunu gibi yüzlerce örnek vardir. Israil aym gekilde.Almanya'da BND ayni pekilde. Yani kisacasi derin devlet olmasigereken bir kurumdur. Niye? Çünküdevletleri ayakta tutan onla-rm istihbarat örgütleridir. Ve o istihbarat örgutlerinde ülkelerin

    en lyi yetigmig insanlari, en gözdeleri yer almahdir. Ama bizimistihbarat ör gütümüz MÎT öyle bir hale getirildi ki

    -özellikle

    12Mart 1971'den sonra- MIT içkence yapan, insanlarm gözlerinioyan, onlari sakat birakan bir kurum gibi tamtildi.

    • Niçin böyle oldu?r

    Sunusöylemek lazim: MÎT'in geçmigine baktigmiz zamanTeykilat-i Mahsusa'dan gelen, ta Birinci Dünya Savaç1'nda bileotuz binin üzerinde ajan kullanmayi baçarmig öyle bir gelenek-ten gelen bir kurum gärürüz. Gazi Mustafa Kemal'e KurtuluySavagi'm yaptiran käklü bir istihbarat örgütü. Bugün Türk top-lumunda hiç kimse ben MIT'te çahqiyorum diyemez hale gel-di. Bunu söyleyemiyor, utamyor, korkuyor. Hâlbuki dünyanmbaçka ülkelerine gidin herkes gögsünü gere gere söyluyor, benistihbarat örgütündeyim, diye. Bize çok.uzak olan bir ülkedensöz edeyim: Avustralya. Gitsin görsünler bakahm Avustralya'daistihbarat örgütünün ne denli etkili, ne denli saygm oldugunu.Avustralya bir polis devleti. Isviçrebir polis devleti. Bakm ora-

  • larda darum ne? MIT öyle bir hale gelmiëtir ki, ASALA terär

    örgütünün bitirilmesinde bile esas aktör oldugu bir tür1ü ortayakonulamamigtir.

    . 11 Eylül bir derin devlet operasyonu mudur?

    Ben bagtan beri meseleyi öyle gärüyorum. 11 Eylül olmamigolsaydi Amerika, Afganistan ve Irak'a bu kadar kolay operasyonyapamayacakti. ABD, 11 Eylül'e kadar örnegin Türkiye ve Çin'iyargilarken hep insan haklarmdan, adaletten, hukuktan söze-diyordu. Ama 11 Eylül'den sonra Amerika, "Benim doktrininin

    degigti. insan haklari birinci öncelik degil. Ulusal güvenlik bi-rinci äncelik" dedi. Bir kere bunu degigtirdi.

    Ayrica oradaki uçaklar için çok pey söylendi. Uçaklar-

    dan birisinin tanker uçak oldugu ortaya kondu. Yani yolcu

    uçagi almadigi söylendi. Hadi bundan vazgeçtim, Pentagon'a

    bir uçak girmedigi, Pentagon'a füze atildigi NASA'nm kendi

    fotograflari ile ortaya kondu. Bütün o koca sekiz buçuk sani-yede iki tane çelik bina çöktü, ama aym gekilde Karakas'ta veMadrit'te ayni yükseklikte yanan aym çelik konstrüksiyon-larla yapilmig binalar çökmedi. O zaman Amerika Birlegik

    1]evletleri'ndeki binalarm kontrollü patlama ile çökertilmigoldugu ortaya kondu. Bunlari ortaya koyanlar kimler? Ame-rika Birlesik Devletlerinin kendi kaynaklari. Sonra kim koy-du? Almanya kaynaklati, Fransa kaynak1ari... Bütün o çelik

    bina eridi, ama Muhammed Atta'nm pasaportu zedelenme-

    den ortada duruyor. Böyle gey olabilir mi hiç? Ayrica yolcu

    listelerini hiçbir zaman hiç kimse goremez.

    17

  • - DERIN DEVLET

    . Eski Ítalya Cumhurbaykam Francesco Gossiga, "11Eylül Amerika ve Îsrail'in ortak operasyonudur" dedi.Herhangi biri söylese belki dikkate almmaz, ama söy-leyen ki�i eski Îtalya Cumhurba�kam.

    Kesialikle. Ben iki buçuk üç saat müzede yaym yaptim. Bir

    tek Haymet Babaoglu dediki: "Yahu öbür televizyonlar niye gör-müyor bu yaymi". Kimse pek gärmüyor, çünkü bizde tuhaf biryey var. Bizde millet bir komplo teorisi lafi ortaya atiyor, dudak

    kivirip geçiyor. Komplo teorisinin ne oldugunu bilmezler, amakalkar aleyhinde konuqurlar.

    . Nedir komplo teorisi?

    Komplo ortada olmadigi sürece komplo teorisi yazamazsm.L Ortada bir komplo var. 11 Eylül bir komplodur. Hem Amerikan

    halkma karçi hem de dünyaya karpi kuralmuç bir komplodur.Onun için 11 Eylül meselesini ben bir derin devlet igi olarak

    goruyor ve degerlendiriyorum. Aynca yalmzca Dünya TicaretÖrgütü'nün iki binasi çökmedi. Orada 77 kath CIA binasi daçöktü. Kimse bunun üzerinde durmuyor. O bina nasil çöktü veneden çökertildi? Bu soruyu sorsunlar bakahm.

    . Peki bu projeye (11Eylill'e) Ísrail'idahil ediyor musu-

    Israil'i ben hiç önemsemiyorum, hiç abartmlyorum. Israilbenim için o kadar önemli degil. Gerçekten önemsemiyorum.

    . MOSSAD'zn hesaba görülmemig hiçbir if barakmama-sana ne diyeceksiniz? Yani bir Yahudi öldürüldiigü za-

  • man ya da Yahudi sermayesi zarar gördügünde MOS-SAD bunun öcünü mutlaka ahyor.

    Zorunlu olarak ahyor ve bence de kendileri acismdan dogruolan bir igi yaplyorlar.

    . Niçin?

    Çünküisrail orada Arap, Müslüman dünyasi içerisindeyaratilmi; yapay bir devlet. . Siddetidevlet stratejisi olarak be-lirlemig bir devlettir. Tektar altmi çizerek säylüyorum, piddeti

    ve terörü devlet stratejisi olarak belirlemig bir devlettir. O ne-denle ayakta kalabilmesi için kendisine ve vatandaëlarma kargiyapilmig olan en ufacik bir eyleme anmda reaksiyon göstermekzorundadir. Newton'un tepkiyle ilgili üç numarali yasasmi uy-gulamak zorundadir. Türkiye'nin de Kuzey Irak'taki unsurlara

    karp aym peyi yapmasi gerekirdi. Bakm sonuç nerelere kadartirmandi. Amerika Birlegik Devletleri daha farkh mi. bir iq ya-p1yor? Bakm Amerika Birlepik Devletleri dünyanm neresinde

    olursa olsun pasaportuna bir zarar geldigi zaman savay uçak- Ilari ile canmi okuyor oranm. Bayragi yirtildigi zaman kimseyi

    bagiglamiyor. Bakmiz herkese gunu hatirlatayim: 68 olaylarm-

    da Amerika büyükelçisi Robert W. Komer'in arabasmin yakan

    Ortadogu Teknik Üniversitesi ögrencilerinin bir kismi daglardaäldürüldü, bir kismi idam edildi. Bir tanesi sag birakdmadi. Bu-rada Amerikan 6. filosuna kargi eylem yapan Dev- Genç üyeleri-

    nm tamami olduruldu.

    Ugur Mumcu, Bahriye Oçok,Muammer Aksoy, ÇetinEmeçgibi önemli aydmlar hunharca öldürüldüler. Bu aydmlar öldü-

    I L

  • DERIN DEVLET

    rüldügünde medyamn bir kismi igi hemen Iran'a havale etti. Yada islamcilaryapti denildi, ama pek äyle olmadigi agikâr.

    Ben cinayetlerin hiçbirisinin arkasmda îran oldugunu dü-ünmüyorum. Ar adan bu kadar yil geçti,.yine dügünmüyorum.

    . Ne düpünüyorsunuz?

    Ben bu cinayetlerin hepsinin süper NATO dediginiz Glad-

    yo kaynakh cinayetler oldugunu dügünüyorum. Bu cinayetler ile

    arzu edilen yey burada bir iç çatigma çikartmakti.Ve bir hedefgösterilmesi gerekiyordu. O hedef de iran'di. Sayetbu cinayetleriÎran yapmig olsaydi MIT bunlara kargihk verildi.

    ./ \

    . 1996 meydana gelen bir Susurluk kazast var. Oradada bazz isimler ortaya çrktr. Siz Susurluk sürecini na-sal degerlendiriyorsunuz? Ve Tansu Çiller'inPKK'yrbitirme konusundaki stratejisini nasal yorumluyorsu-

    Tansu Çiller'inbir bagbakan olarak PKK'yi bitirme strate-Jisinidogru buluyorum. PKK'nm bitirilmesi gerekiyordu. Amastratejiniz yanhysa taktik dogrular ile zafer kazanamazsimz.Bunu bizim birinci smif ögrencilerimiz daha ilk derste ögrenir-ler. Ayrica biz qunu söyleriz: Dogrular yanh; kipiler tarafmdanifade edilirse dogru, dogru olmaktan çikar. Buradaki operas-yonlarda da yanhp kipiler kullamlmig. Demin söyledigim gibiTürkiye'de derin devletin olmayipi derin çetelegmenin ortayaçikmasma neden oluyor. Susurluk'ta bunu gördük. Çeteleyme-nin uzantilanm gärdük. Hiç kuçkusuz ki punu säyleyemeyiz:

    "Efendim, bu insanlar yurtsever degil. Bu insanlar yalnizca para

  • için görev kabul etmiçlerdir." Hayir, böyle bir yey söyleyemeyiz.

    Însanmvicdani sizlar. Hele ölmüç insanlar için bunlari söyleye-meyiz. Ama punu söyleyebiliriz: Seçilen insanlarm yetenekleri,

    nitelikleri bu tür1ü operasyonlara uygun degiL

    • Abdullah Çatit'ytnasal yorumluyorsunuz?

    Çathve digerleri konusunda benim yorumum qu. O ko-numda adi geçen herkes gereksiz yere abartildi. Tekrar altmi

    çizerek söylüyorum, ASALA'yi bitiren kurum Milli IstihbaratTeykilati'dir. Ama bunu tabii söyleyebilecek durumda degiller-

    dir. Bu nedenden dolayi, yani MIT'i korumak için birtakun in-sanlarm adlan ortaya çikartilm19tir.

    . O dönem öldürülen bazz isimler var. Mesela Behçet

    Cantürk, Musa Anter, Sava� Buldan vb. Gerçi MusaAnter'in öldiirülmesini kimse izah edemedi.

    Musa Anter Kürt kökenli bir Ortodoks'tu. Varhgi, misyo-

    nu farkh biri. Neden öldürüldü sorusunun yamtmi bence Kürtkäkenli çeteleymelerde aramak gerekiyor. Ötekilerinegelince...Bize söylenen neydi? Bunlarm PKK'nm finansörü oldugu pek-lindeydi. Eger gerçekten PKK'nm finansörû iseler, o zaman dev-let o finansörlerin varhgmi dagitacak.

    Kanaat bu insanlarm PKK'mn finansörü oldugu yönündey-di. Ha dünyanm hiçbir yerinde devlet bunu bagiëlamaz. Ama qusöylenebilir: Devlet vatandaylarm yaçammi kolaylagtirmak içinkurulmuy olan aygitm adidir. Devlet hukuka bagvurur. Bunlarm

    suç1arim yasa önünde mahkemelerde kanitlayabilir ve bunlarm

  • DERIN DEVLET

    cezalarmi oralarda verdirtebilirdi. Devlet bunlara rnuktedirdirdenebilir. Ama qu unutulmasin ki devletler de aciz kalabilir.

    . Gayet lyi biliyoruz ki büyük güçier, devletler adam öl-dürür ya da öldürtür. Ama bunu gizlemeyi iyi bilirier.

    Gayet tabii ki. Bizde derin devlet olrnug o1sa bunlan tar-tigmayiz. Bizde derin devlet olmadigi için bu eylemler planla-yicilari tarafmdan ellerine, yüzlerine bulagtmhyor. Säylüyorumçeteleyme var. Çeteleymede ortaya çikmca da hukuk digilik baygösteriyor.

    . Sayrn Recep Tayip Erdogan bugün ülkemizin baybaka-nr. Ama 28 jubat olmasaydr Recep Tayyip Erdogan'mönünün açrimast imkânsrzdr. Ondan da geçtim, DenizBaykal e anayasa degipikligine razz olmasa siyasette

    gene yoktu. Saym Recep Tayyip Erdo�an'in önününaçzlmasm: bir derin devlet operasyonu olarak izahedebilir miyiz?

    Ben pöyle bir sey düpünüyorum: Bir kere hem AKP iktida-

    nnm varligmin nedeni hem Tayyip Erdogan'm bagbakanligagelig süreci Genipletilmig Ortadogu Projesi ile ilintilidir. AyncaAmerika Birleëik Devletleri'nin ihmh Ïslam projesi ile ilintili okdugunu düpünüyorum. Benim temel dügüncem bu. Milletin geridänüp Deniz Baykal'a qu soruyu sormasi lazun: Neden önünülaçtm? Bugün en çok o yikâyet ediyor çünkü.

    . Cumhurbaykanligt konusunda Saym Baybakanla an-laptzklars dogru olabilir mi?

    22

  • O konada bilgim olsa net konuçacagim. Ama ben daha önce

    göyle bir gey söylemigtim: Recep Tayyip Erdogan'iCumhurbaq-

    kam yapmak ona karpi kurulmug bir komplodur.

    • Peki 28 Subat?28 Subatyalnizca 28 Subatdegildir. Askeri müdahalelerin

    tamami siyasal Îslamcilangüçlendirmigtir ve son tablilde de ik-tidara tagmuqtir.

    • 27 Nisan muhttrast olmasa?

    Askerler bunu bilerek mi yapiyor? Hayir degil. Onlarm

    amaçlan ile sonaç örtügmüyor. Çünküonlarm amaçlarmmyänlendirildigi yer Pentagon ve Beyaz Saray oluyor son tahlilde.

    12 Eylül'ün ünlü cümlesi ortadadir. "Bizim çocuklar baçardi.

    Ondan sonraki süreçler de äyle. Ha punu da söyleyeyim·. Bu kü-

    reselleymenin bir sonucu. Türkiye bir batiya entegre olmaya ça-hqan bir devlet. O nedenle ABD'nin operasyonlarmdan kendisi-

    ni kurtaramiyor diyebiliriz. Avrupa-ABD arasmdaki çatigmada

    Türkiye çok önemli bir aktör. O nedenle buradaki senaryolarin

    hepsinde bir pay almak zorunda kahyor diyerek meseleyi yumu-atabiliriz. Ama bunun dogru olmadigun da hepimiz biliyoruz. I

    . Demek ki ba�ka ülkelerin istihbarat servisleri ülke-

    mizde devamh cirit atryor.

    Kesinlikle öyle. Bunu söyleyebilmek için bir tek akil sagh-

    gimizmyerinde olmasi yeterli. ÇünküGüneydogu Anadolu'yagittigimiz zaman orada cirit atan yabanci istihbarat mensuplari

    ortada. Bunlar kim, diyorsunuz. O bölgede görev yapan bütün

    23

  • DERIN DEVLET

    gazeteciler bunu biliyor. Bunu ordu rnensuplarma, MÏT men-suplanna, emniyet mensuplarma sormaya gerek yok. Gazete-lerde zaman zaman yazi çikmadi rm, "Suanda beq bin yabanciistihbarat mensubu var buralarda" diye. Öylebüyük rakamlarlaifade edildi. Sadettin Tantan açik açik ifade etti. Nufüs ticaretiifadesini kim kullandi. Eyref Bitlis cinayeti nedir?

    ·

    r -

    I. 21

    ,.I :.r

    24

  • ORGENERALESREF BÎTLÍS CÍNAYETÍ*

    16 Eylül 2002 Pazartesi tarihli Sabah gazetesinde yaymla-

    nan röportaja göre Amerikan jetleri, Orgeneral Eyref Bitlis'inhelikopterini dü�ürecekti.

    Askeri uçak Orgeneral Eyref Bitlis ve beraberindeki dört su-bay1 Ankara'dan Diyarbakir'a gätürürken düçtü. 11kanda yapi-lan resmi açiklama, uçagm buzlanma nedeniyle dügtügü idi.

    Kara Kuvvetleri Komutanli Askeri Savcihgi, "Kovuqturmaya

    gerek yoktur," diyerek kisa sürede dosyayi kapatti.

    Ancak dosyanm kapanmasma gönlü razi olmayanlar davardi. ÇünküOrgeneral Bitlis, Kürt sorununa çok fazla kafa yor-muy, olayi her yönüyle analiz etmig ve strateji uygulanacak so-

    nuca varmigti. lyteburada bazi güçler devreye girdi ve olanlaroldu. "Bazi güçlerin" karpismdaki grupta yer alan

    "güçaüzlere"

    göre olay kesinlikle sabotajdi.

    Uçak firmasi Beechraft Corporation müfettiëleri ile Türkaskeri yetkililerinin incelemesi, buzlanma olmadigim, uçagm ba-

    zi parçalarmm tahrip edildigini ortaya koydu. Ama bu, ciddiye

    * Bu bölüm Erol Mütercimler'in Komplo Teorileri-Aynanm Ardinda Kalan Gerçekler

    kitabindan, yazarm äzel izni ahnarak kullanilmqtir. (Alfa Kitap, Ocak, 2006)

  • I

    -DERÎN DEVLET

    almmadi. Kazadan hemen sonra askerlerden oluçan heyetin tut-tugu raporda, uçagm motor ve pervanesindeki burlanma için,"muhtemelen" deniyordu. Uçak firmasi, mahkemeye verdigi bi-

    .ri

    lirkipi raporunda, uçagm arizadan dolaya dügmedigini açikladi.• .

    I

    Uçagm bulundugu bälgedeki nöbetçi asker, kazadan bir günönce, hiç tantmadigibir kipinin, parola vererek bölgeye girdiginibildirdi. Bu meçhul kigi hiç araptmlmadi.

    Kara Havacilik Okulu Anket Heyeti, kazanedeniiçin, "yüz-

    de 40 pilotaj, yürde 60 apn buzlanma" dedi. Mügterek kanaatraporunu düzenleyen heyet ise, tam aksi görüq bildirdi. Aske-ri Savcihk, uçugtan üç saat. önceki hava raporunu temel alarak"buzlanma"

    sonucuna vardi. Ancak uçuy saatindeki hava rapo-ru karm erimeye bagladigmt gösteriyordu. RP Lideri NecmettinErbakan, 1993 Aralik aymda, uçagi ÇekiçGüç'ün dügürdügünüiddia etti.

    Uçagm düçrnesine iligkin ÎTÜUçakve Uzay Bilimleri Fakül-tesi tarafmdan hazirlanan raporda, uçagin buzlanma nedeniyle

    düpmedigi iddia edildi. Faili meçhul cinayetler konusunu araq-tiran CHP heyeti üyesi Mahmut Igik, Bitlis'i Kahraman Bilgiç'inOldurduguna one surdu.

    Uçagm pilotlarmdan Yüzbaqi Tugrul Sezginler'in ablasi Sa-ime Sezginler, dosyanm sümenalti edilmek istendigini ileri sür-dü. Abla Sezginler'e göre, davaya bakan Yargiç Üzeyir Termelibazi tamklarm yanmda

    "karanhk güç1erin baskisi altmda kaldi-mi".itiraf etmigti. Bu nedenle yargicm reddi talep edildi.

    I

    26

  • Kaza Ozet1

    17 Subat1993'te yerel saatle 12.30 civarmda Türk KaraKuvvetleri'nin KK 10011 no'lu Beechraft B-200 S/M BB 1412,

    aletli meteorolojik ve buzlu uçu; partlarmda, Türkiye, Ankara

    Esen-boga Havaalam için aletli inig sistemi lokalizörünü bul-

    mak için manevra yap arken dügtü. Uçug mürettebatikaza öncesi

    motor titregimleri bildirdi. Iki mürettebat ve üç yolcu öldü. Uçak

    parçalandi. Türk Kara Kuvvetleriiçin düzenlenen resmi raporda

    olay böyle özetlenmiëti.

    Olaym mahkeme safhasmda ITÜ'denüç kipilik bilirkiqi he-yeti (Prof. A. Nuri Yüksel, Prof. Oguz Borat, Doç. Dr. Zahit Me-

    citoglu) tayin edilmiytir. Bu heyetin hazirladigi raporun yedincisayfasindaki sonuç bölümünde qu görüglere yer verilmiëtir:

    L Motor arizasi ve sonuç olarak uçagm dügmesinde

    buzlanmamn etkili oldugunu gösteren yeterlive tat-minkâr delil yoktur.

    2. Motor anzasi ve düçme olaymda pilotaj ve bakim

    hata ve kusuru bulunduguna dair deliller mevcutdegildir. Dolayisiyla davacilar murisi 2. Pilot Tugrul

    Sezginler ile Kaptan Pilot Yaçar Erian'm kusurlan

    yoktur.

    3. Uçagm dügmesine yol açan motor arizasmda davahfirmanm dizayn ve yapim hatasi bulunduguna dair

    delil mevcut degildir.

    4. Kaza günü öncesindeki gece, hangar civarindaki -bir nöbetçitarafmdan bildirilen- kimligi bilinmeyenkiqi ile yukarida isimleri zikredilen motor iç aksa--

    mmm enkaz mahallinde bulunamamasi ve saglam

    27

  • DERIN DEVLET

    ve mukavim olan motor zarfmm parçalanmam19 vehatta fazla deforme olmamig görüntüsü karpsmdasabotaj ihtimali gözden irak tutulmamahdir.

    Evet, bilirkipi raporu kazadan çok, sabotaj olasi.hgmi iça-ret ediyordu ama askeri makamlar bunu hiç dikkate almadilar.Acaba neden? Korunmasi gereken kimseler mi vardi? Yoksa ba-zilarmm iddia ettigi gibi bu olay, ABD'nin planladigi bir sabotajmiydi?

    Sabotaj tamgi näbetçi askerin ifadesi çok dikkat çekicidir.

    K.K.K. As. Savahk hazirhk dosyasmda dizi 70'te ifadesi bu-lunan olay tamgi Tahir Metin'in askeri savelya verdigi 18.02.1993tarihli ifadesinde; "16 Subatgünü saat 19.00-21.00 arasmda 5no'lu kulübe nöbetçisi idirn. Saat 19.30 civannda dahili kighk ki-yafetli, pilot bereli, astsubay olduguna tahmin ettigim resmi birahis havacihk okuluna dogru geçiyordu. Dur ihtar ettim. Dur-

    du, parolayi ve içaretini sordum, bildi. Parolayi bildigi için veüniformali oldugu için içimde güphe uyanmadi. Ben därt aydirbu birlikte görevliyim, sik sik ayni yerde näbet tutuyorum. Dahaönce nöbet yerimizden yürü.yerek geçen birini görmedim... Sah-sm kolunda nöbetçi koIlugu yoktu," denilmektedir. Askeri sav-cihk hazirhk dosyasmda, bu önemli tamk beyam dogrultusundabir sorupturma veya aragtirma olmadigmi görüyoruz. Bu ifadealmmie ve öylece kalmiq.

    Amerikan Jetleri, Bitlis'in Helikopterini DügürecektiAnkara'da uçagmm düymesi sonucu gehit olan, ancak bu-

    nun kaza mi yoksa sabotaj mi oldugu hâlâ tartiqilan Jandarma

    28

  • Genel Komutam Eçref Bitlis'in en yakm çahyma arkadayi emekli

    Orgeneral Necati Özgen,Sabah'a bir dönemin perde arkasmaleik tutacak önemli açiklamalarda bulundu. PKK terörünün en

    yogun yaçandigi dönemde güneydoguda JandarmaAsayis Ko-mutam olarak görev yapan Özgen;Amerikan savag uçaklarmm,gizli bir görügme için Kuzey Irak'a giden dönemin JandarmaGenel Komutam Orgeneral Eçref Bitlis'in bulundugu Sikorsky

    helikopteri iki ker dtigürmeye tegebbüs ettiklerini açikladi.

    16 Eylül 2002 Pazartesi tarihli Sabah gazetesinde yaymla-

    nan, Orgeneral Necati Özgen'leyapilan röportaja göre Ameri-kan jetleri, Bitlis'in helikopterini dügürecekti.

    "1992'de Orgeneral Eçref Bitlis'le birlikte Barzani'nin karar-

    gâhma gidiyorduk. Zaho'yu geçtik... Birdenbire 1.500 metre

    yüksekte iki Amerikan F 15'ibelirdi. Biri açagidan, digeri de yu-karidan helikopterimizi yalayarak geçti. Motorlanmiz durmaküzereydi ki aym sahne ikinci kez yayandi.

    Kuzey Irak'ta 1992 yilmda gerçekleqtirilen ve "Kazima Ope-

    rasyonu" adi verilen harekâti Eçref Bitlis komutasmda yöneten

    Özgen, iki ayhk sürede 1.500'ü Zeli kampmda olmak üzere top-

    lam 4 bin 500 PKK'h teröristin öldürül.dügünü de sözlerine ek-

    ledi. Özgen bu harekât sonrasmda bölgenin kontrolü için yapi-lan planlar kapsammda Eyref Bitlis ile birlikte Kürt liderlerlegärüymek üzere Selahattin kentine gittiklerini säy1edi. Özgen,ehit komutamm anarken gözleri doluyordu, geçmigte yayadikla-

    ri olaylari hatirladikça da sinirlerine hâkim olamiyordu. Îçte L-.Özgen'inanlattiklari...

    "91-93

    dönemi terörün en yogun oldugu yillardi. Hemen

    hemen 10 vilayet OHAL Valiligi'ne baghydi. Ve bu 10 vilayetin

    asayiyi benim sorumlulugum altmdaydi. ÖzellikleKörfez Kri-

  • DERIN DEVLET

    zi bälgeyi çok etkiledi; çok yogun peçmerge akmi oldu. Diyar-bakir Silopi'de büyük kamplar kuruldu. PKK da silah, cephane

    ve malzeme bakimmdan bu durumdan çok istifade etti. KuzeyIrak'ta çok yogun PKK faaliyeti vardi ve bütün kamplar nere-deyse dolmuqtu. Bu nedenle 1992'de Kuzey Irak'a büyük birharekât yaptik. Alttan Talabani ve Barzani, kuzeyden güvenlikkuvvetlerimiz olmak üzere.... Operasyon'5 Ekim'de bagladi, Ka-sim sonunda bitti. iki ayda Kuzey Irak'1 teröristlerden temizle-dik. 92'de yapilan bu operasyonun bir özelligi vardi. PKK kaç-nnyordu. Bu nedenle orada çok büyük bir çatigma yaçandi. Vekaryi taraftan toplam 4 bin 500 kipi öldürüldü. Sira bölgeninkontrolüne gelmiyti. Bunun için bir plan yapildi. Bu plam Bar-zani ve Talabani'ye anlatmak üzere rahmetli Orgeneral EyrefBitlis ile benim Barzani'nin karargâhi olan Selahattin kentinegitmemiz gerekiyordu. 17 Arahk 1992'de Sirnak'tanbir Sikorskyhelikopteriyle hareket ettik. Beraberimizde kiiçük bir karargâhi-miz da vardi. Hatta Orgeneral Eyref Bitlis bir ara bana dönerek,'Trak'a giden ilk Türk generalleriyiz " demiçti. Ben de, "Vatan içinkomutamm," karghgmi vermigtim.

    Orgenaral Necati Özgenanlatmaya devam ediyor: "YerdenL500 metre falan yüksekte uçuyorduk. Zaho'yu geçtikten sonrabirden iki tane Amerikan F 15'i, biri alttan yukan, digeri yukar-dan apagi dogru neredeyse helikopterimizi yalayarak geçti. Kap-tan pilot JandarmaYarbay Öner Yaktug'a ne oldugunu sordu-gumuzda,'Komutanim, jetlerin egzoz gazi helikopterin motor-lanm dolduruyor. Bu yüzden motorlar oksijensiz kahyor ve güçkaybediyoruz. Neredeyse durma noktasma geldik,' dedi. Epeyce

    I

    alçaldik. Neredeyse yalama uçuçu halinde uçmaya bagladik. Buarada

    _durumu Beytülçebap yukanlarmda hava trafik kontrol

  • görevi yapan Awacs'a bildirdik. Hezil'i biraz geçtik. Selahattin

    kentine yaklagmaya 20-25 dakika kala, aynt uçaklar ayni gekilde

    bir daha alttan ve üstten dalmaya bagladilar.

    E4ref Bitlis'in ölümü hâlâ sirlarla dolu... 1990 ylhnda Jandar-ma Genel Komutanhgi'na atanan Eyref Bitlis'in, bölgedeki Çe-kiç Güç'ün faaliyetleriyle ilgili bir rapor hazirladigt, bu raporda

    ABD'nin faaliyetlerinin Kuzey Irak'ta bir Kürt devleti olugmasi-

    na neden olacag1 tespitini yaptigi. ileri sürüldü. Bu nedenle Bit-

    lis'in ABD Büyüke1çiligi tarafindan hükümete gikâyet edildigi

    iddia edildi. Bitlis, 17 Ocak 1993'te Ankara'da uçagmin dügmesi

    sonuca gehit oldu.

    Dönemin Genelkurmay Baykam Dogan Gürep tarafmdan

    uçagm buzlanma nedeniyle düstügü açiklandiysa da Bitlis'in oglu

    igin pepini birakmayarak sabotaj iddiastyla olayla ilgili dava açtL

    Necati Özgenaçikhk bekleyen sorulari göyle yamthyor:

    * Havada yayadtg:mez "gözda�r" olays olagan mrydr?

    Hayir, hayir. Zaten Kuzey Irak'ta havayla ilgili böyle birhareket yapdacagi zaman bunu önce Diyarbakir'daki Hava Ha-

    rekât Merkezi'ne bildiriyoruz.

    * Bapkalartnin hareketleri de size mi bildiriliyor?

    Evet, bütün hava hareketleri bize bildiriliyor.

    * Bu uçaklarm hareketterinin daha önceden size bildiril-

    mig olmass mz gerekiyordu?

    31

  • DERIN DEVLET

    Evet, bu yüzden garibime gitti birden.-

    I

    T

    Jetierin orada olacagt size bildirilmig miydi?Hayir, hayir bildirilmedi.

    Bu olayla ilgili sonradan bir yey yaptida wr?

    Sonradan Diyarbakir'a gidildiginde çok büyük tepki verildi.Derhal geregi yapildi. Ama ne talihsizliktir ki 1994 ylhnda için-de subay, astsubaylanrmzm bulundugu yine bir Sikorsky heli-kopteri, o bölgede dü4ürüldü. Bunun bir kaza oldugu söylendi.Ama bu konuda detayh bilgiye sahip degilirn.

    Sonradan Amerikaltlarrn Orgeneral Bitlis'in bölgeyleilgili haztriadtgr raporu begenmedigi ve Bitlis Papa'ntn uçagt-

    n:n suikast sonucu dügtügü vurgulands. Bu olay da bununlabaglantzlz mz?

    §imdidügünün ki hiç haberleri olrnasa bile, orada bir Si-korsky helikopteri var. Kime ait, kimin var Sikorsky helikopteri?Barzani'nin yok, Talabani'nin yok...

    Papaya bir gözdagt mz söz konusuydu?

    Bitlis Paga'ya bir gäzdagi degil de "Biz buradayiz iste, bu-ramn sorumlulugu bize ait" gibi bir imaj vermek istedi1er. EgrefPaçam'mkazasiyla ilgili olarak qunu säyleyebilirim: Ben o zamanDiyarbakir'da oldugum için oradaki durumu net olarak bilmi-

    yorum ama o zamanki Genelkurmay Bapkammiz Sayin DoganGüree bunun bir kaza oldugunu televizyonda açikladilar.

    32

  • \.i .

    DERIN DEVLET, AKIL DEVLETMahir Kaynak

    Söylepi: Cem Küçük .

    . Derin devlet var midtr? Bu kavramt literatüre sokan

    ilk kipi six misiniz?

    1995 yilmda Saym Nabi Avci ile yaptigimiz bir televizyon

    programmda derin devleti. tartigtik. Bu tartigma kisa bir süre

    sonra Yeni Safakgazetesinde yaymland1. Bu tartigmada derindevletin ülkenin gelecegini planlayan ve bunu gerçekleptirmek

    için politikalar üreten bir akd olarak tammladim ve göyle söyle-

    dim: "Türkiye'de derin devlet olmadigiiçin bugünkü sorunlarmi

    çäzemiyor. Böyle bir yapt olsa Türkiye meselelerini daha kolay .halleder. Oysa dünyada büyük güçleri temsil eden devletlerinhepsinin içerisinde, görünen yöneticilerin arka plamnda bir derindevlet var dir." Buna da en iyi örnek, o günlerde tarihe gömülmüy

    olan Sovyetler Birligi'niti dagilmasmda rol oynayan aktärlerdi.

    • Katzldigmzz programlarda Sovyetier Birligi'nin reji-minin degipmesini en büyük derin devlet operasyonuolarak yorumiuyorsunuz. Bunu biraz açar misunz?

  • DERÎN DEVLET

    Simdigäyle düpünün: "Diçaridan herhangi bir müdahale vebir darbe söz konusu yokken, halkm bu konuda bir istedigi deyokken, Sovyetler Birligi'ndeki rejim nasil degigti?" Üstelikburejimin degiymesi son derece zorda. çü.nkübütün ülkeye yayd-mig bir Komünist Partisi vardi ve tüm ülkede bu partinin dedigioluyordu. Bir de Sovyetler Kizd Ordu'yla nam salmigti "Böyle-sine güç1ü bir rejimi yikan kimdi ve niiin yikti?" sorusunu sor-dum.

    . Ne cevap buldunux?

    Sovyetler Birligi dünya üzerindeki dengede giderek daralanbir konuma gelmekteydi. Bunun sebebi, diger ülkelere hakimolan yönetici güçlerin komünizmden korkmalariydi. Çünkükomünizm, var olan sosyal yapiyi ve .egemen güçleri hedef al-maktaydi. Onun için herkes ABD'nin etrafmda toplanmaktay-di. ABD'nin etrafinda toplanmalarmm bir diger sebebi de KizilOrdu korkusuydu. Rusya bu iki korkuyu ortadan kaldirdi. Öncekomünist rejimi ve Komünist Partisi'ni ortadan kaldirdi. Sonradünyayi yöneten güçlere qu mesaji verdi: Artik sizin düpmam-

    mz ortadan kalkmigtir. Hesaplarmizi bu tehdide göre yapmaym.Kimse sizi tehdit etmemektedir."

    . Tabii bu arada Ruslar ellerindeki bazz silah, füzevbimha etti.

    Öyleyapti, çünkü bu füzeler Avrupa'ya ve çevre ülkelere yö-nelikti. Rusya, "Ar tik bir tehdit yok" mesajmi veriyordu. BöyleceABD etrafmda toplanan kargi gücü dagitmak istiyordu. Bunubaçardi da. Bazilari diyor ki: "SSCB, Dogu Avrupa'yi kaybetti."

  • Ben de diyorum ki: "ABD de Bati Avrupa'yi kaybetti." Hangisi-nin kaybi büyük?

    Tüm bu. olup bitenler halkm tercihi degildir. Toplumun

    içinde tartigmaya bile açilmadi. Bu planlan yapan, ortaya vizyon

    ve gelecegibelirleyen Rusya'daki derin devlettir.

    • Her devletin bir derin devleti olmah md

    Hayir. Bir devletin, dünya üzerinde bir misyonu oluränce. Misyonu olmayan bir devletin, çek Cumhuriyeti veyaMacaristan'm derin devletinin olup olmamasi bir gey ifade et-

    mez. Ama Türkiye dünya üzerinde misyonu olan bir ülkedir.

    Bulundugu cografya, temsil ettigi zihniyet ve dünya partlari ne-deniyle; dünya bargi ve yeni dengelerin oluqumunda çok güç1ü

    katkilari olan bir ülkedir. Türkiye'siz bir Ortadogu tasavvur ede-

    mezsiniz. Ortadogu'suz bir dünya altüst olur. Çünkübir çarkmdönmesi için gereken enerji bu bälgeden elde ediliyor. Dolayisiy-la da bu bälge sürekli risk odagmdadir. Bu riskleri yönetebilecek

    tek ülke de Türkiye'dir.

    . Derin devietin nasal bir formattaolmaladrr?Herhangi bir ülkedeki derin devlet, digerlerine benzemez,

    çünkü derin devletin oluçmasi tarihi bir sürecin içerisinden

    geçer. Bir ülkenin tarihi geçmiqi ve özel yapisi, oradaki derin

    devletin niteligini belirler. ABD'yi kuran, äzel tegebbüstür.

    Onu için derin devlet dedigimiz pey, özel tegebbüs içerisinde

    yuvalamiytir.

    Sovyetler Birligi'nde ise derin devlet yapilanmasi, gizli ser-vis içerisindedir. Türkiye'de eger kurulursa her iki devletinki-

    i

  • DERIN DEVLET

    ne de benzemeyecek ve ordu etrafmda kurulacaktir. ÇünküTürkiye'de siyasal açidan deneyimli olan, siyasal kararlari verengüç, esas itibariyle ordudur. Ordu Cumhuriyet'in de kurucusu-dur. Türkiye'de istihbarat servisi bäyle hir fonksiyona ve yap1yasahip degildir; onun için derin devlet ro1ünü oynayamaz. Olursa,ordunun etrafmda olar.

    • Derin devletin en temel özelli nedir?

    Bagimsiz olmasidir. Arnerika'da, Ingiltere'de derin devletbagimsizdir.

    . Siyasi iktidara bagle mader?'

    Hayir, bagh degildir. Siyasi iktidar onlarm verdigi kararla-

    rm uygulayicisidir. Söylesöyleyebiliriz: Önce, ü1kenin gelecegeyönelik politikalan belirlenir. Sonra, siyasi yaplya bana uygunbir görünüm verilir. Herkesin zannettigi gibi iktidara gelenlerpolitikayi olugturmazlar. Olugan politikaya göre iktidarlar yö-netime getirihr.

    . Yakm zamanlarda yapttgwrz açrklamalarda derindevlet kavrammm içinin boyaltridtganz ve bunun ye-rine akil devlet kavramam kullanacagrnzz2 söylediniz.Buna niye ihtiyaç duydunuz? Neticede derin devletkavrammt da ilk kullanan sizsiniz.

    Benim kesinlikle kargi oldugum, devlete ragmen faaliyetgösteren yeralti örgütlerine derin devlet adi verildi. Yeni tanim-lama o kadar yerlepti ki, benim baglangiçta yaptigim tanimlamaunutuldu. Asil önemlisi derin devletin konumu ters yüz edildi.

    36

  • Ben onu üstün bir akil, ülkenin en etkili gücü olarak tamm-larken birden bire büyük güçlerin kullandigi, derin devletlerin

    magasi olan örgütler derin devlet olarak amlmaya baylandi. Bu

    alg11amayi degiptirmenin mümkün olmadigmi görüyorum ve

    derin devlet olarak tammladigim akla bundan sonra "Akil Dev-

    let" adim veriyorum.

    Akil devletin rolü bugün algdanandan tamamen farkhdir,

    hatta ora karyidir. Hiçbir faaliyeti megruiyet dipina tagmaz.

    çünkäbir davrampm meëruiyetinin smirlarmi çizen odur.

    • Böyle bir güciën var olmasom ilk parts nedir?

    Devletin tekligidir. Eger devlet içindeki güç odaklari birbi-riyle çatigma halindeyse akil devletten söz edilemez.

    Ayrica punu da ekleyeyim: Genel kabulün digmda peyler

    söyledigimin farkmdayim. Herkes siyasetin rakipler arasmda

    yürütülen bir faaliyet olduguna inamr ve bu rekabetin düpman-

    hga dönüymesi mümkündür ve sik rastlanan bir durumdur. Ben

    bunun tam tersini söylüyorum ve bir ülkenin tek bir güç tara-fmdan yönetildigini ya da böyle olmasi gerektigini söylüyorum.

    Daha önemlisi bürokratik güç1erin yänetimde bir hizip degil bir

    bütünün parçasi gibi davranmasi gerektigini dügünüyorum.

    Bu yaklapm dügünce farkhhklarmi, degiqik düpünce ve çä-zümleri ret ve inkâr etinez. Tüm tartigmalar akil devletin içinde

    yapihr ve ortak bir proje hayata geçirilir. Siyasi akimlar birbiri-

    nin hasmi ya da rakibi degil yedegi konumundadir. Birinin rolu,

    dünya partlarmm geregi ve sonucu olarak, faydasiz hale gelirseyedekteki güç onun yerini ahr ve giden yanhqi gelen dogrulan

    37

  • DERIN DEVLET

    temsil eder. Oysa her ikisi de belli dänemlerde gereklidir ve gi-den, zamamn eskittigini sirtma ahp tarihe tapir.

    Böyle bir yapi içinde kimse ülkeyi yönetenlere çüpheyle bak-

    maz. Çünkiiçüphe edilebilecek bir kiqinin ülkeyi yönetmesineizin verilmez ve sürekli olarak ülkeyi yönetenlere en agir itham-

    larm yapildig1 bir ülke olmak konumundan çikariz.Sözlerim ne demokrasi kargithgi ne de halki küçümsemek

    olarak algilanmamahdir. Hasta olan doktora gider, fizik proble-mini bir fizikçiye çözdürürüz, devlet yönetimini de bu igi bilen-lere birakir ama kendi tercihlerimizi ve taleplerimizi seçimlerdeifade ederiz. Yani halka mal edilemeyen hiçbir dügünce hayatageçemez. Halk belirleyen degil denetleyen konumundadir.

    11erisürdügüm kavramm admi degiytiriyor ve akil devlet.diyorum. Bugün derin devlet olarak tanimlananlara da tasfiyesigereken olupumlar olarak bakiyorum.

    I

    -. Peki hocam, son zamanlarda medyada en geni� yer

    bulan haberlerden biri Ergenekon sorupturmast. Hak-kmda birçok iddia var. Olay mahkemeye intikal ettigiiçin fazla ayrmtrya giremiyorum. Sizin yorumunuznedir? Bu olay sizin yeni tabirinizle "akil devlet" kap-samma girer mi?

    Ergenekon sorupturmasmda, Ankara'da kapah otoparkabirakilan patlayici yüklü araç eyleminin bu örgüt tarafmdanyapildigi säyleniyor. Toplumu yönlendirmek amaciyla yapilaneylemlerin baçansmm temelinde adres konusundaki yamlgilarvardir. Bir ärgüt, karyi oldugu örgütün suç1anmasmi saglayacakeylemler yapar, zaten bunu kabule hazir olan kamuoyu hemen

    38

  • .leri sür ülen iddiayi kabul eder. Güvenlik güçlerinin yanhy ad-

    ese sa hip çikmasi iki nedenle olabilir: Ya eylemci örgütün siyasi

    ist kanadi güvenlik güçlerine etki edebilmektedir ya da asil failiulmakta baçarisiz olan güvenlik gücü hazir buldugu zanhlarla

    etinir ve bagarisizhgun örter. Baglangiçta kendi hedefleri, kad-olari olan bazi örgütler güçlerini kaybedince ya da karptlarm-

    a kontrol altma almdigmda hemen yok edilmezler. ÏsimleriveLadrolarmm bir bölümü adres olarak kullamhr ve bapka bir gü-:ün yaptigi eylemlerde onlarm adi kullamlir.

    Bazen baglangiçta böyle bir örgüt olmasa bile hayali bir ör-

    güt yaratilarak eylemlere onun imzasi atilir. Burada hakim olan .dügünce gudur: Amaç toplumu belli bir yönde çartlandirmaksaörgütün varhgmin ya da yoklugunun, baëlang1çtaki hedefinin

    anlami yoktur. Operasyonu yapan güç bu örgütün arkasma sak-

    lanarak istedigi sonuçlari elde eder.

    Neticede Ergenekon'un derin devlet ya da akil devletleuzaktan yakmdan ilgisi yoktur. Ama arkasmda bir yey var midirderseniz... Simdilikyorum yok.

    . Neden?

    Bunu size bagka bir ärnekle açiklayayim: El-Kaide sanal

    örgütlerin, PKK kontrol altma alman örgütlerin tipik birer tem-silcisidir. El-Kaide'nin varhšmi sadece ona atfedilen eylemlerleanlariz. Bu örgüt dünyaÄmher yerinde ve her tü.rlü eylemi ya-pabilir ama ne yapisi ne de kadrolari bilinemez. Son eylemini

    Gaziantep'te yapan bu örgütün, eger varsa, dünyanm herhangi

    bir yerine ulaçabilecek gücü vardir ve bu konumu ile dünyanin

    en güçlü istihbarat servislerini kiskandirmig olmahdir.

  • DERIN DEVLET

    Önceterör yoluyla sonuç almak isteyenlerin düçünce yapi-smi analiz etmek gerekir. Benim bugüne kadar vardigim sonuç,bu güçlerin diyalektik düpündügü ve çatigmanm her iki tarafimda kontrol ettigidir. Yani birbirine karpt olarak düpündügümüzärgütler tek bir gücün kontro1ünde olabilirler. Bu çatigmadan ikitürlü sonuç beklenebilir: Ya taraflardan birinin temsil ettigi in-tibai yarat11an örgüt bahane edilerek o siyasi yapi çäkertilir yada onlann çatigmasmi bastiran üçüncü bir güç egemen olur. Buörneklerin hepsi ülkemizde yaçanmigtir. 12 Eylül çatiçan güçleribahane ederek egemen olan ve kimsenin akhnda bile geçmeyeniktisadi bir programi uygulatan güçtür. PKK'nm adi ise çatipti-

    i güç olan feodal yapmm egemenligini saglamak için kullaml-migtir. Onun her eylemi devletin agiret yapismi desteklemesiylesonuçlanmig ve bu konuda hedefe varilmca tasflyesine karar ve-rilmigtir.

    Süreç yöyle igler: Önce siyasi hedefleri olan ve terär yapanbir örgüt kurulur ya da var olan bir örgüt kontrol altma almir.Ikinci açoada bununla çatiçan, kargit görüçleri olan bir örgütolugturulur. Bunlarm çatigma sürecinde toplum, yogun bir en-formasyon baskisi altindadir ve istenen görügler toplumda ke-miklegir. Daha sonra sel gider, kum kahr. PKK kalmayacaktir,ama eskiden Kürt diyemezken gimdi Kürt sorunundan söz ederhale geliriz.

    .I

  • .d

    I -I · -

    îKÏNCÏBÖLÜMI -

    I . -i ,L

    I

    -..'

    .L

    I

    i L

    I

  • .I.

    .r

  • I

    DERÏN DEVLET ÜZERÏNE

    I

    Prof. Dr. Deniz ÜlkeAnboganBah eyehir ÜniversitesiRektörü

    Son dänemde devlet erkanmm önemli isimleri ve tarihsel

    kipilikler Türkiye'de"derin devlet" o1gusu üzerine çeyitli yo-

    rumlar yapmaktan kaçmmiyorlar. Hepsinin üzerinde birleptigi

    konu devletin içerisinden birileri, devletin yasal teykilatlarmmzaafiyet gösterdigi durumlarda olaylara müdahale ediyor, ba-

    zen darbe yapiyor, bazen temizlik faaliyetlerinde(!) bulunuyor

    ve bazen de devleti yeniden yapilandinyor. Tipki görünmeyen

    bir el gibi makinenin igleyigine müdahale edebilen, bazen dur-duran bazen de hizlandinci bir iglev gören bu yapmm kimlerin

    ve ne tür kurumlardan oluptugu ise meçhul. Genellikle eli silah

    tutan birilerine atif yaprldigi düpünülüyor. Devletin bütün ku-

    rumlarma nüfuz etmig,"uyuyan hücre" terminolojisine uygun

    bir biçimde yillarca sessiz ve hareketsiz duran, buna karym acilalarmim aldigi dönemde hemen mobilize olan bir organizasyo-

    nun varligmdan söz ediliyor. Devleti, vatam, ulusu, ideolojiyi,

    bizi hepimizi koruduklan düpünûlüyor. Kisaca bizi, vatanimizi,I

    - .

  • DERÏN DEVLET

    ulusumuzu bizden fazla seven birilerinin varhgmdan bahsedili-yor. Peki nedir bu derin devlet? Sadece bize mahsus Türk igi biryapidan mi söz ediyoruz? Dünyanm her yerinde farkh versiyon-lari olan bir organizmadan mi bahsedivoruz? Zaman ve mekânabagimh bir olgu mu? Neden var, niye ihtiyaç var? Ya da gerçek--ten böyle bir gey var mi?

    Sorularm çogaltilmasi. elbette mümkün, ancak en temel so-rayu yamtlamak kammca diger sorulann cevaplarrn da içeri-sinde barindiran bir açihm saglayabilir. "Derin devlet nedir" so--rusu, bir bagka alt soruyla çeyitlendirilmelidir. "Devlet nedir?"

    Bu sorunun nasd cevaplanmasi gerektigi konusundaki tar-tigmalar, felsefeden siyaset bilimi ve uluslararasi iliekilere, sos-yolojiden ekonomi ve ilahiyata kadar çok farkh bilim alanlarmauzannnçtir. ÇagdaqBati düpüncesi

    "insan toplumlarmm evrimi

    ve devletin oluqumunu" ortak bir tarih anlayiç1 içerisinde"kä-

    tüden iyiye" geçië olarak tanunlamiytir. Buna göre devlet öncesihal, yani dogal durum, insanm sürekli bir savagim halinde oldu-

    u, anarçik bir ortamm hüküm sürdügü, barbarhšm egemen ol-dugu ve ussal olmayan bir düzen olarak tarif edilmektedir. Bunakaryin devletin kurulugu ile birlikte insan denilen barbar(!),uyumlu ve denetlenebilir bir varhga dönüçmüy, anarpi ortamiyerini devietin tepede oldugu hiyerarpik bir düzene birakmig vetoplum ortak ve kolektif yaçamm en yüksek açamasi olan devletidealinde mükemmel evresine ulaymi.qtir. Platon'dan Hobbes'a,Kant'tan, Rousseau'ya kadar Bati felsefesinin temellerini kuranbütün dügünürlerin ortak noktasi olarak yekillenen bu dügünce,Hegel'de ise en üst ideal olarak tarif edilmigtir. Hegel'in Hu-kuk Felsefesi'nde devlet, yalmzca bir gerekli1ik ya da ideal birmodel olmamn ötesinde, gerçek tarihsel döngünün bir kavrampi

  • olarak,"evrensel

    aklm vücut buldugu zirve noktasmi" temsil et-mektedir.

    Hegelci anlaylyta devlet, bireyin bugün sahip olduguna ina-

    nilan bütün özerk alanlari da kapsamakta, bäylelikle sivil alam,siyasal alanm içerisinde eritmektedir. Kisaca devlet her yeydir veher qeyin üzerindedir. Bugünkü modern ulus-devlet olgusununilk filizlendigi 18. yüzyil ve 19. yüzyillar boyunca Avrupa'da ege-men olan dügünce sistematigi de esas olarak bu temeller üzerin-de gekillenmiytir. Sivil toplumun äzerkleymesi ve bireyin özgür-

    leymesi ideali bile, teorik düzeyde devletin korumasi ve kontrolüaltinda mümkün kihnm19tir.

    20. yüzyil boyunca milyonlarca insanm hayatim kaybetme-sine yol açan küresel çatigmalar, yalmzca devletlerin kendi ara-larmdaki dig siyasal simrlarm belirlenmesini saglamamig, aymzamanda devlet-birey ve devlet-sivil toplum arasmdaki smirlarm

    netleptirilmesineimkân saglamiytir. Savagm galipleriliberal de-mokratlar oldugu müddetçe devletin otorite smirlari gerilemig,

    devlet küçülmeye zorlanmig ve toplumsal, siyasal, ekonomik alan

    giderek daha da artan bir oranda devlet digi aktörlerin kontro-

    lüne birakilm14tir. On binlerce sivil toplum kurulaqu, bireyler,--

    LL

    gruplar, girketler, bankalar ve örgütler kendi özerk alanlarmigeniëletmek yoluylayeni egemenlik alanlarim ihdas etmislerdir.

    Bu gekilde devlet örgütlenmesini birey ve toplum kargismda ge-rilemeye sevkederek kendi normlarmi, özgün kurallarmi üret-miylerdir. Bu durum liberalizm rüzgârlarmm kuvvetli estigi IL

    Dünya Savagi sonrasi yillarda Bati dünyasinda daha da belirgin

    hale gelmigtir.

    Devletin bir aygit ve örgüt olarak otoritesinin geriledigi hermetrekarenin liberal teorideki kargihgi, bireyin hak ve özgürlük

  • DERIN DEVLET

    alanmm geniëlemesidir. Ancak bu durumözellikle devlet gelene-gini burjuvazi destekli olarak kurgulamamig toplumlarda böyleekillenmemigtir. Devletin yasal olarak birakti.gi, daha dogrusu

    uluslararasi trendlerin de etkisiyle birakmak durumunda kal-digi alanlarda, bu bopluk iglevsel olarak yine bizatihi devlet ör-gütlenmesinin kendisi ya da devletle iliykili kadrolar tarafmdanyasadigi olarak doldurulmuytur. Yasal iktärlerinyasa digi faali-yetler gästerdigi bu boglukta faaliyet gösteren diger aktörler ise,gündelik deyimi ile mafia olarak bilinen, organize suç örgütle-ridir. 2000'li yillarda dünya sathmdaki cirolari 1 trilyon dolarmüzerine çikan bu yasadigi gruplar, yalmzca ekonomik alanda de-

    gil,siyaset sahnesinde de son derece etkili bir hale gelmiëlerdir.Bäylelikle devletin iglevsel varhgi ile organize suç örgütlerininbirlikteligi yeni bir yapi olupturmuç, liberalizmin liberal atmos-ferinin "birakmiz yapsmlar, birakmiz geçsinler" slogam ile enfazla örtügen tavri sergilemiëlerdir.

    Liberalizmin yeni aktärleri yalmzca bireyin ve toplumunözerk alamm degil, özünde devletin varhk alamm da smirlan-dirmaktadirlar. Derin devlet olgusu liberal dünyanm bir ürü-nüdür. Diger yapilarda devlet zaten devlettir ve derinlige ihtiyaçduymaz. Devletin yasal alani, derin devletin iglevsel alamm dakapsadigmdan tartigmaya gerek yoktur. Faqist bir dûzende ya dadiktatoryal yapilarda devletin yasal olarak herhangi bir alandançekilmesi gerekmedigi gibi, devletin ali menfaatleri dogruÍtu-sunda, tüm eylemler yasal kabul edilebilmektedir. DerinZevletcismen küçülmek durumunda kalan, ancak gölgesi ile yasal dev-letin geride biraktigi alanlan kaplayan bir mekanizmadir.

    Türklye'nin derin devleti, liberal teori ile tam anlamiyla

    uyum saglayamayan, birey ve toplum için neyin iyi neyin kätü

  • oldugunu belirleme ahykanligt olan bir devlet geleneginin uzan-tisidir. Toplumun farkli katmanlarinca

    "iyi"

    ya da"kötü" ola-

    rak kategorileytirilen bu amorf yapi, varligmi özellikle güvenliksorunlari ortaya çiktiginda daha da rahat megrulagtirabilmek-tedir. Bu nedenle de güvenlik sorunlarindan beslenmektedir.Hobbes'un devlet tarifindeki Leviathan misali yasalari yapan,uyulmasim saglayan ama kendisi buna uymakla yükümlü olma-

    yan bu yapi zaman zaman yasal devlet örgütlenmesinin iglevselalanmina da hükmedebilmektedir. Bu nedenle yalmzca birey vetoplum açismdan degil, devlet örgütlenmesi açismdan da benzerbir tehdit olupturdugu ortadadit Devletin kendi derinligindebogulmamasi için, biraktigi yasal boylugun iglevsel degil, yasalaktörlerce doldurulmasi önemlidir. Unutulmamalidir ki, bir ül-

    kede gölgelerin kapladigi alanm büyümeye baëlamasi., o ülkede

    günegin battigi anlamma gelmektedir.L

    .

  • F

  • DEVLET NEDIR?

    Prof. Dr. Emin GürsesSakarya ÜniversitesiUluslararasiÎlijkilerBölümü ÖgretimÜyesi

    I-

    Toplum, degigik çikarlari ve politik, ekonomik vs hesaplariolabilen simflardan, gruplardan, bireylerden oluçan bir yapilan-

    mayi ifade eder. Devlet, bu yapilanma üzerine belirli bir cograf-

    yada inga edilir. Diger bir deyiple devlet objektif bir yapidir (cog-rafya, yurttay, hükümet, hukuk vs). Ingasürecinde yer alanlarmher birinin farkh ya da ortak bek1entileri olabilir. Ortak çikar-lar bazi toplumsal aktärleri tartigma konusu olan mücadelenin I-.saf1armda bir araya getirirken devlet otoritesini de güçlendirici

    bir rol oynar. Çatiçançikarlar ise bunun kargiti bir oluquma yolaçabilir.

    Devlet bir güçler koalisyonu tarafmdan kontrol edilir. Fa-

    kat bu arada degigik güç1er/smiflar arasmda güç koalisyonun-

    da yer alma, etkin olma yarigi sürer. Ortak programlari olanlar

    bir ittifaka girebilirken, ittifakm digmda kalanlarm muhalefeti

  • DERIN DEVLET

    sonucu ittifak dagilabilir veya yeni ittifaklarm dogmasmm önüaçilabilir.

    Devlet, uluslararasi sistemde bir siyasi birim olarak, belir-li bir cografyada otoritesini tatbik eden bir kurum/yapi olaraktammlanabilir. Devletler çogunlukla· dahili oldugu kadar hari-ci yapdanmalarm smirlamalarmi ya da imkânlarmt da dikkatealarak hareket ederler.

    Bir devlet kendi kurumlarmm devamhhšmi saglamak, on-larm gerekliligini halkm gäzünde hakh göstermek için gerekliolan düzenlemeleri yaparken, diger devletlerle ekonomik vs açi-dan da bir yaripisürdürür..Dahilive harici diyebilecegimiz bu iki

    yän birbirleriyle dogrudan ya da dolayh etkileëim içerisindedir

    ve devletin hareket alanmi kolaylagtirir ya da zorlagtirir. Digerbir deyigle devletler içeride topluma belirli hizmetleri (güvenlikgibi) saglamak için kurumlan uygun bir gekilde yapilandirmak

    ve böylece var olan toplumsal sistemilyapiyt meyra bir zemineoturtarak veya bäyle olduguna inandirarak devamhhgun sag-lamaya çahqir. Diger taraftan, bir devlet harici olarak diger dev-letlerle,var olan ekonomik kaynaklar için verdikleri mücadeledebaçarih olmak kopuluyla dahili hizmetler için destek saglamayaçahqir. Bu yaripta, devletlerin dahili ve harici faaliyetleri birbir-leriyle ayrilamayacak kadar iç içe geçmiëtir. Bu yüzden herhangibir toplumdaki sorunlar büyüdükçe ve uluslararasi hale geldik-

    çe, uluslararasi sistemin dahili geligmelere etkisi çogunlukla ka-imlmaz hale gelebilir.

    Devlet, toplumdaki gücünü megru· kilmak ve devam ettir-mek için gerekli çabayi gästererek halka, devletin toplumdakismif çikarlarmikorumada tarafsiz bir otorite oldugunu inandir-

    maya çahqir. Devletin bir yapilanma olarak toplumdaki hâkim

    50

  • smif da dahil olmak üzere degiqik smiflarla anlaymazhk içeri-sinde olabilecegi de dügünü1ebilir. Bu durumda anlagmazhšmçäzümünün zorlaçacagi agikârdir.

    Uluslararasi sistemde bir devletin diger devlet/devletlerleuyugmazhgi ona toplumda daha fazla bir otonomi (özerklik) I.

    -saglayabilir. Dig tehdidin çogu kez toplumsal dayanigmayi arti-

    rici rol oynadigi görülmügtür. Devlet, sosyal gruplarm talepleri-ni ve çikarlarmi tam olarak yansitmayan hedefler belirleyebilir.Bunlarm uygulanma agamasmda farkh gruplar karyihkh bir ta-vize yanaymazlarsa siyasi kriz kaçunlmaz olabilir.

    Devleti kontrol eden güçlü bir elit kesimin varhšmdan säzedilir. Burada sorun, devlet elitlerinin ve ekonomideki diger ku-rumlaymalarin çikarlarinm her zaman birbirine uymayabilece-

    gidir.Elitler arasmdaki anlaymazhklar var olan kaynaklarm ras-yonel kullamlmalarun zorlagtirabilir. Bu duru.mda da kriz yaça-nabilir ve devletin toplumsal otoritesinde sorun yayanabihr.

    Günümüzde devletin rekabet içerisinde olan menfaat grup-lari arasmdaki anlaymazhklarm çözümünde tarafsiz bir hakemrolü üstlendigi iddiasi, bireyleri gruplar kurmaya götüren ortak

    çikarlarm tarihsel ve kurumsal geçmiylerini sorunsuz olarak . -gärmesinden dogmaktadir. Toplumdaki bireyler,gruplar vs ara-smda sosyal-ekonomik ve siyasal epitsizlikler vardir. Bu epitsiz-likler belirli gruplarm sosyal, ekonomik ve siyasal çikarlarmi .savunma kapasitelerini'"etkiler. Ayrica unutmamak gerekir ki,birçok toplumda çogu gruplar devletten veya devlet kontrol1ükurumlarm bütçelerinden yardim ahrlar. Bu durumun bir çepitbagimhhk iligkisi yaratacagi ise açiktir. Burada devletin amaci,onlarin sistem digma çikigmi ve olasi radikalleymelerini engel-

    lemektir:

    I

    -

  • DERIN DEVLET

    Devlet bir güçler ittifaki tarafindan kontrol edilir. Degigikittifaklar arasmdaki mücadele devam eden bir süreçtir. Ortak

    programlari veya bazi konularda ortak çikarlari olanlar belirlibir program çerçevesinde bir araya gelerek ittifak oluqturabi-

    lirler. Bu ittifaktakilerin içbirliginden degigik güçlerin degigikdüzeylerde ve farkh beklentileri olabilir. Ülkeyiyöneten bir it-tifakm kendi dipindaki güçlere kargi gerektiginde bir direnigoluyturmasi beklenir. Bu dir enig var olan ittifaka yeni ortaklarmalmmasom faydalmaliyet hesabi açismdan uygun olmamasi ne-deniyle dogmaktadir. Bazi durumlarda ise ihtiyaçlara göre itti-fakm yapisinda degigiklik saglanabilir ve bu durumda yenidenyapilanmaya gidilir ya da hâkim olan ittifakm yerine tamamiy-la yeni bir ittifak ikame edilebilir. Toplumdaki önemli sosyal,ekonomik ve siyasal bunahmlarm oldugu dönemlerde orta/üstsmiflar, gruplar ve iççi örgûtleri arasmda bir ittifakm olupturul-

    masi zorlaçabilir. Bunahm atlatihnca bu tür ittifaklar yenidenkurulabilir. Fakat herhangi bir bunahm döneminde dig tehdidin

    de söz konusu oldugu durumlarda degigik smiflar, egemen smifda dahil olmak üzere devlet destekli hâkim etnik grup milliyet-çiligi bayragi altinda toplanabilir ve bir ittifak olupturabilirler.

    Eu durumda devletin hareket alam genigler.

    Geligmig merkezi devletler kendi egemen smiflari ile gelig-mekte olan çevre ülke egemen smiflan arasinda ortak menfa-atler konusunda bir içbirligi araylpmi sürdürür. Bunda amaç,

    çevre ülkelerdeki egemen simfm ülkelerindeki kurumlari,merkezi ülkelerin çikarlarma göre gekillendirmek için bir köp-rü olarak kullamlmasidir. Fakat toplumda farkh düzeylerde-ki gruplagmalarm farkh beklentileri nedeniyle egemen smifmserbestçe kararlar alabilecegini ve kurallar koyabilecegini säy-

    -i 52

  • lemek zordur. Böyle bir durumda toplumsal kutuplayma kaçi-mlmaz olabilir.

    Ekonomik ve siyasal faaliyetlerin uluslararasi hale gelmesi

    devletleri var olan toplumsal kurumlarmi yeniden yapilandir-

    maya zorlayabilir. Diger bir deyiële uluslararasi mali kurulug-

    larm mali gücü, merkezi ülkelerle entegrasyon iligkisine giren,özellikle çevredeki ulus-devlete dayanan siyasal yapilan zayifla-

    tabilir. Fakat bu, devlet egemenliginin tamamen àqmmig oldugu

    anlamma gelmez. Devlet, hem toplumsal güçler hem de uluslar-

    ar asi aktörlerin meydan okumasiyla karyi kargiyadir. Günümüz-de dahili olarak etnik, dinsel hareketlerin, ärgütlerin, gruplatinekonomik, siyasal, sosyal, kültürel talepleri nicelik ve nitelik ola-

    rak artarken, harici olarak özellikle merkezi devletlerce çevreülke içiëlerine müdahale çabalan ne'deniyle çevredekilerin ha-reket alam kisitlanmaktadir. Toplumsal güçlerin örgütlü faali-

    yetlerini ulusal oldugu kadar uluslararasi düzeye de tagimalan,

    devletin iglevinin de degigerek yeni bir iligkiler dlizeyine tagm-

    masi zorunlulugunu zaman zaman gündeme getirmigtir.

    Çogunluklamerkez ülke kontro1ünde olan uluslararasisermaye artan oranda devlet smirlarmi açan ekonomik operas-yonlanni artinrken, kendi devletine bagimh kalmayi sürdürür.

    Bu durum merkezi ülke çok uluslu girketlerinin uluslararasi

    faaliyetlerinde öne çikar ve bu faaliyetler için gûvence oluptu-

    rur. Sermaye ayrica ge.rektiginde bu iligkiyi kullanarak kenditaleplerini rekabet içerisindeki çevre devletlere zorla kabul et-tirme girigiminde bulunur. Burada çokuluslu pirketler (TNCs

    veya MNCs) kendi devletleri üzerinden yine kendi uluslararasi

    mall faaliyetleri için uygun olan yasalarm yürürlüge konulmasidogrultusunda özellikle çevre'deki ulusal devletlere baski yap-

    53

  • DERIN DEVLET

    maya devam ederler. Diger taraftan çokuluslu girketler kendi ya-tirunlarmm yer aldigi, mali faaliyetlerinin yänlendirildigi çevreülkelerdeki hükümetlerle iyi iligkiler aramayi da sürdürürler.Amaç bu girketlerin çevre ülkelerdeki yatinmlarmi her açidangüvenceye almaktir.

    Uluslararasi sermaye, çevre'deki devletlerin egemenlikleri-ni tamamiyla aymdirmadan uluslararasi örgütleri belirli devlet-lerdeki operasyonlari/faaliyetleri için uygun ortamlar yaratmakamaciyla kullanmaya çahqir. Amaç, devleti küresel pazarm ç1-karlarma tabi kilmak ve bunu yaparken de yatirimlara zarar ve-rebilecek olasi sosyal, ekonomik, siyasal krizlerden kaçmmaktir.

    Devletlerin dahili ve harici ekonomik, siyasal vs alanlardakiiligkileri daha etkin bir gekilde yürütebilmedeki hareket alani,bölgeseI ve uluslararasiörgütlere bulundugu (BM, IMF, AB gibi)taahhütlerce smirlandigi genel kabul gärmektedir. Fakat açiktirki, hegemon konumlan merkezi geliçmig ülkelere uluslararasikural koyma açismdan bir avantaj saglarken, çevredeki gelig-mekte olan ülkeler açismdan bir avantajsizhk yaratabilmektedir.BM'de kararlar Güvenlik Konseyi'nin daimi üyelerinin kont-rolünden geçmek zorunda oldugu için bunlarm aleyhinde birkarar almamaz/yürürlüge konulamaz. Fakat buna ragmen da-imi üyelerin hegemonyasi, her kararm geliymekte olan ülkelerüzerinde her durumda tam olarak uygulanabilecegini de göster-mez.

    Uluslararasi sistemde büyük güçler hem kendi aralarindahem de çevre ülkeler ile degigik düzeyde ekonomik, siyasal vestratejik bir rekabet içerisindedirler. Hükümet dig aktörler de-nen ve çogunlukla çevre ülkelerde yasama-yürütme organlarminfaaliyetlerini merkezi ülkelerden gelen talepler dogrultusunda

  • yönlendirmekte kullamlan sivil toplum ärgütleri de (NGO'lar)

    bu rekabette birer aktör haline gelmiç1erdir. Bunlarm merkezi

    ülkeler ve çevre ülkelerin karar alma süreçlerine etkilerinin ise

    farkhhk gösterdigi genel kabul görmektedir.

    Bir devletin kendi iç ve dig faaliyetlerini yürütebilme ka-pasitesi (içerdegerekli hizmetleri saglamak, digarida diger dev-letlerle rekabet) toplumsal ve uluslararasi düzeyde hareket eden

    güç1erin (örgütler,gruplar vs.) etkisine açiktir. Genellikle çevreü1kelerde içeride, herhangi bir sosyal, ekonomik ve siyasal is-

    tikrarsizhk, digarida ise diger devlet veya devletlere bagunhhk,

    hükümetlerin bagimsiz politikalar olugturmalarm ve bagunsizolarak hareket etmelerini olumsuz yönde etkileyebilmektedir.

    Çevredekidevletler çogunlukla geligmig merkezi devlet-lerde var olan sosyal, ekonomik vs alt yapidan mahrumdurlar.

    Siyasi karar alma sürecini etkileyen askeri darbeler, ekonomik

    çikmazlar, etnik, dinsel vs anlagmazhklar gibi siyasi sorunlar

    nedeniyle de ulusal çikarlar dogrultusunda kararlar alma çaba-

    larmda sorunlar yaçamaktadirlar. Bir devletin cografi konumu,

    nüfusu, sanayisinin yapisi, yeralti yerüstü zenginlikleri, ticarikapasitesi, teknolojisi, diplomasideki baçarisi, askeri gücü, is-

    tihbarati, kargit güçlerin kararlarmi etkileme ya da degigtirme

    gücü, caydiricihk, manipülasyonlara karyi direnme kapasitesi,propaganda alanmdaki baçari oram siyasi karar alma süreci-

    ni etkiler/belirler. Gerekli kaynaklardan mahrum herhangi bir

    devlet büyük bir olasihkla kendi iç anlagmazhklarmi etkin birekilde dig baskdardan bagunsiz olarak çözmekte zorluklarla

    kargilaçabilecegi bir konuma dügecektir.

    Devletlerin bazi ihtiyaçlarmi kargilamak amaciyla ulusla-

    rarasi taahhütlerde bulunmasi o ülke halki için yüksek mali-

    55

  • DERIN DEVLET

    yetleri gerektirebilir. Bu nedenle toplumun bazi kesimleri kendihükümetlerinin dig politikalarrn sorgular ve siyasal kuruluglarve siyasiler üzerinde kendi arzuladiklari bir sonuca ulaplmasimgüvenceye alrnak için baski uygularlar Burada özellikle farkhgruplar kamuoyunu basm-yaym vs yoluyla harekete geçirirler vekendi alternatif çözümleri için uygun bir ortam yaratmaya çah-prlar. Bu yöntem hükümeti politikalarru yeniden gözden geçir-meye zorlayabilir. Yada toplumsal kargaçaya yol aç1labilir.

    Merkezi büyük güç1er uzun dönem çikarlanm güvenceyeahnak için, kendi ekonoriik modellerini çevre ülkelere kabulettirmeyi denerler. Merkezi ü1keler ayrica çevre ulkelerekendiegemen siyasi sistemini kabul ettirmek ve sistemin devamhhgi-m saglamak için gerekli olan bir kültür biçimini de dayatmayidenerler. Merkezi geliymig ülkelerin kendi isteklerini/program-larmi çevre ülkelerde uygulamaya koymalari önünde engellerde vardir. Merkezin zorlamalari, çevredeki istikrari bozucutoplumsal tepkilere yol açabileceginden çevredeki geligmelerinmerkezce her açamada kontrol edilebilme yetenegilolasiligt dakaybedilebilir.

    Ne merkezi devletler çevredeki toplumsal güçleri tam olarakkontrol altma alma durumana eriçmiylerdir ne de çevredeki dev-letler merkezi ülkelerle olan iligkilerini istedik1eri gibi belirleye-bilecek konumdadirlar. Merkez ve çevre, lyçi smifi hareketleri,milliyetçi hareketler vb gibi bazi örgütlenmelerin muhalefetiylede karplaprlar ki, toplumsal bunahmlardan kaçunlabilmesi içinbunlarm taleplerinin bir dereceye kadar tatmin edilmesi gerekli-dir. Bu toplumsal güç1er organize taleplerini kendi hükümetleriüzerinde baskiuygulayarakkabul ettirmeye ça11µrlar. Bu durummerkezi ülkelerin toplumsal, ekonomik ve siyasal çerçevelerini

    56

  • çevre ülkelere dayatma gücünü smirlar. Îran'da Ahmedinejad'm,Venezüella'da Chavez'in ABD karpti politikalari, petro1ün alter-

    natif pazarmm olmasmdan kaynaklanraig ve merkezi ülkelerin

    çevre'deki politika sürecini etkileme gücünü kirmietir.I -

    Rekabetçi dünya ekonomisinde merkezi devletler geligmekte

    olan ûlke pazarlariiçin kendiaralannda da bir rekabet içindedir-

    1er.Eger paylaqilacak olan pasta yeterince büyük olursa merkezi

    geligmig ekonomiler arasmdaki rekabet yerini içbirligine bira-

    kabilir. Bu içbirligindeki amaç merkezi ülkelerin ekonomik vesiyasal çikarlarma (ulusalve uluslararasi düzeydeki) uygun biryapilanma olupturmaktadir. Geligmig merkezi üÏkelerçevre ül-kelerdeki olasi radikal tepkileri (milliyetçiltoplumsalhareketlervs) änemsemek zorundadirlar. Bu hareketler merkezi ülkelerin

    aralarmdaki igbirligini, arzu ettikleri bir gekilde pürüzsüz igle-

    yen aluslararasi bir ekonomik sistemin yaratilmasim ve sürdü-

    rülmesini engelleyebilir. Belirlibälgelerdeki çikarlanmkorumak

    için büyük devletler arasindaki rekabet sürerken; paylayimdaanlagmaya vanlmasi durumunda sistem varhgini sürdürmekte-

    dir. Sistem iglerken sorun yok. Tikanma olmasi durumunda ise

    sistem kirihr ve yerine yenisi ikame edilir. Bu süreçte farkli dü-zeylerde çatigmalar-sürtügmeler yaçanabilir.

    Sistemdeki tikanmalar farkh güçleri sistemin kontrolü için

    harekete geçirebilmektedir. Bu süreçte yaganan açik ya da ärtülü

    mücadele devletler arasinda oldu u kadar devlet içinde de kon-trolü saglamak¯amaciyla sürer. B ortamda farkh yapilanmalar

    farkli düzeylerde kontrolü saglamak için yasal ya da yasa digi

    faaliyetleri de içeren bir sürecin içine girebilmektedir. Bu süreç

    dahili ya da harici sistemin kontrolünün saglanmasi ve rekabet

    57

  • DERÏN DEVLET

    halindeki farkh güçlerin nzasiyla yeni bir düzeyde kurulmasi veçatigma ortammm yerini yeni bir ittifaka birakmasma kadar de-

    vam eder.

    Îkinci Dünya Savaqi sonrasi yeniden kurulan uluslarara-

    si sistemin askeri, siyasi ve ekonomik ayagi olarak NATO, BM,IMF-Dünya Bankasi kurulmuytu. Bu yeni sistemin kontro1ünüABD ele geçirmigti. Bu süreçte sistemden rahatsiz olan dev-letlerin farkh düzeylerde dahili ve harici faaliyetleri gündemegelmeye baglaymca sistemin kontrolüne baçka ortak sokulma-

    sma karpi çikan Washington merkezli örgütlenmenin etrafmdatoplanan güçlerin faaliyetlerinde yeni bir süreç dikkati çekti.1952'de NATO'ya üye olarak alman Türkiye örnegine bakahm.Bu üyelik önemli tavizler verilerek saglanmigtir. Bu tavizler ara-smda Türkiye'de olasi Washington merkezli örgütlenmenin di-

    ma ç1kma çabalarmi engellemek için yine Washington merkezliaçik-gizli faaliyetleri de içeren örgütlenmeler gidildi.

    Bu örgütlenmelerin talimat aldiklari merkezin hesaplari-

    na nygun faaliyetleri her tür1ü yasa digihgi da içeren süreçlerin

    yayanmasma yol açan geliymelere neden olmuytur. Washingtonmerkezli sisteme muhalefet eden güç1erin tasfiyesi için dahi-li bazi yapilanmalarm içinde ärgütlenmeler kullamlmietir. Buörgütlenmeler içinde faaliyet gösteren yerel birimler, bu faali-yetlerinin ülkelerinin güvenligi için gerekli olduguna inananlar

    yanmda bagka ülkelere farkh nedenlerle hizmet etmeyi seçenler-den oluqturulmuqtur.

    Derin devlet diye de adlandirilan bu güçlerin gayri megrufaaliyetleri zaman zaman toplumsal kargaçalarm yayanmasmmda önünü açmigtir. Soguk Savag sonrasi yillarda bu tür ärgütlen-

    58

  • meler toplumsal ve uluslararasi sorgulamalar nedeniyle önemli

    simrlamalarla karplagmig, bu süreçte saldirganhklanni da ar-tirmiglardir. Fakat yeni süreç bu güçlerin yerine yine çogunlukla

    emperyal merkez1erin kontrolündeki NGO'larin ikame edilme-

    ye çahylldigi ve emperyal kontrol mekanizmasimn demokrasi veinsan haklari gibi tanimlamalarla megrulaytirilmaya çaliµldigi

    dikkati çekmektedir.

    I

    .

    59

    I

  • Lr

    ,1

    |

    - -i

  • DERÏN DEVLET

    Erol Bilbilik; E. Dz. Bnb.

    Araphrmact - Yazar

    Türkiye'de Kontrgerilla, Seferberlik Tetkik Kurulu, ÖzelHar p Dairesi, ÖzelKuvvetler Komutanhgi, Türk Gladio'su, Er-genekon ve Derin Dev1et yapilanmalan äzdepleytirilmig bir ta-

    mmlama ile olumsuz anlamda ele almmigtir. En fazla kullamlan

    bir yap11anma olarak ele alman Kontrgerilla konusu, bugüne ka-

    dar 01gular, teknikler ve uygulamalar baglaminda Türkiye öze-

    linde ele almmigtir. Bu baglamda onun ülkeler arasi bütünlügü

    ile ilgili yani gözden kaçmlm14tir. Kontrgerilla konusu; merkezi

    yapilanmasi ve ülkelerarasi bütünlügü açismdan ele almmasi

    gereken bir konudur.' Bunun temel nedeni ABD hegemonik gü-cünün politik, ekonomik, askeri, güvenlik, ideolojik, olarak sür-

    dürülmesinin olgusu ülkelerarasi boyutlu olmasidir.

    Bu anlamda, 1920'lerden itibaren ABD'nin hegemonya-

    ci gücünün sürdürülmesini amaçlayan "Dië 11igkilerKonseyi"

    (Council On Foreign Relations-CFR) ülkeler bütününde tümunsurlariyla bir dünya yänetimi örgütlenmesidir.

  • DERIN DEVLET

    ABD toplumunda uIusal yönetim; politik, ekonomik, askeri,güvenlik ve istihbarat mekanizmalanmn elindedir. Ulusal olay-larm aldig gidiçat uluslararasi dev girketler, askeri sanayi kuru-luylan ve Ulusal Gûvenlik Kurulu tarafindan biçimlendiriliyor.Uluslan biçimlendiren bu güç odaklan onun üzerinden bütündünyayi çikarlan dogrultusunda güdümlüyor. Soguk Sava; dö-neminin ardmdan Yeni Dü.nya DüzeniSetek süper güç olarakgirmig olan ABD; hegemonyasmi sürdürmek için simr tamma--yan güç kullanmaktan çekinmiyor, bunun için savaq, kriz, kaos,darbe, istikrarsizlagtirma, baskive diger tür yiddet politikalarmabag vuruyor.

    CFR; beyin örgütleri olan dügünce kuruluglan ve vakiflararaciligiyla küresel hegemonyasmi yaygmlaytirmaya çahyiyor.

    ABD Baykanlan, Baçkan Yardimcilan, ABD'nin iki siyasalpartisi, Kongre üyeleri, bagta Digiçleri ve Savunma Bakanlan ol-mak üzere kritik Bakanlar, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik KonseyiDanigmanlan, CIA, NATO, AGIT, AGSP, IMF, Dünya Bankasi,Dünya Ticaret Orgütü, AB, APEC, NAFTA, ÏEC, G-7, G-8, G-20gibi politik, ekonomik, güvenlik ve askeri ärgütlerinin üst düzeyyöneticileri CFR'nin kilit kadrolarmi oluqturuyor. CFR gerçekteen üst düzeydeki 48 üye tarafmdan yänetiliyor.

    Oçlü komisyon; (Trilateral Commission) Kuzey Amerika,Avrupa ve Japonyayönetiminden sorumlu 3 grup üyeden olu-quyor.

    Bilderberg Grubu Avrupa'nm yönetiminden sorumlu Ame-rikah ve ulusal ülke üyelerinden oluquyor. Oçlü komisyon veBilderberg Grubu CFR merkezine bagh. Kararlar esas itibanylaCFR Merkezindeki çekirdek kadro tarafmdan almlyor.

    I

    62

  • NATO'nun Gizli Maddesi Ve Süper NATO

    NATO'nun 1948 tarihli ilk antlayma metninde gizli birmadde bulunmaktaydi. NATO'daki en yüksek gizlilik derecesi

    Cosmic Top Secret olarak bilinen derecenin de üstünde Vagram

    (älüm)gizlilik dereceli ve hala gizliligini koruyan bu maddeninvarhgi NATO Genel Sekreterive Bilderberg Grubu Baykain Lord

    Carrington'un New York'ta Newsweek dergisinden JohnBarry'everdigi röportajm 21 Nisan 1986 tarihinde yaymlanmasi ile or-taya çikti.

    I .Adi geçen maddeye göre NATO üyesi olmak isteyen devlet

    komünizme karpi mücadele etmek, devlete bagh bir kuruluê vekadro oluqturmak zorundaydi. Bu örgütte yer alacak personel;

    kurulug ve kadro faaliyetleriniölünceye kadar gizli tutacakti. Bumutlak kopul eksiksiz olarak yerine getirildikten sonra ancak oülkenin NATO'ya üyelik bagvurusu kabul edilecekti. Bu madde

    ile sözde hür dünyanm simgesi ve kalesi olan Atlantik Pakti'ndaNATO kontrolün de gizli bir komite kuruldu. NATO üyesi ol-mak isteyen her devlet 6 ayda bir toplanan bu komiteye delegegöndermek zorundaydt

    NATO üzerinden ABD denetimindeki bu gizli Komite'nin

    ne gibi faallyetlerle ilgilenmekte oldugunu anlamak için Ameri-

    kan Ulusal Güvenlik Konseyi'nin 1950 yllmda yayinlanan 67/2

    numarah direktifine bakmak gerekir. Bu gizli direktife göre

    ABD, komünistlerin yasal yollarla hükümetlerde temsili veyakontrolü ele geçirme çabalarma karyi uygun.askeri güçle karyikoymahydt Hükümetlerin askeri güçleri devreye sokmasi için

    devrimci direnigin belirtilerini saptamasi yeterli gärülüyordu.

    Iqte Carrington'un räportaji bu gizli Komite'nin varligmiiddia olmaktan çikanyor, birinci elden dogruluyordu.

    63

  • DERIN DEVLET

    Röportaj ashnda terörizm konusundaydi ve Avrupa terö-rizm konusunda ABD'ye yeteri kadar destek veriyor muydu, so-runun yamtlanmasiydi.

    Carrington röportajm bir bölümünde Barry'nin sorusunuöyle cevaphyordu:

    "Terörizmin iki boyutu arasmda bir aynm yapmamiz la-zim. Bazi Avr upa ülkelerinin aldigi bazilarmm almadigi güven-lik, istihbarat, polis iglemleri ve politik eylemler: Birinci konudaigbirligi çok iyi bir hale gelmigtir.

    NATO'nun terärizm ile i1gilenen äzel bir komitesi var. Bu4: - Komite'de ülkelerin güvenlik üst düzey yetkilileri var ve onlar

    bilgi ahqverigi konusunda çok yakm bir i�birligi içindeler. Bu-nun sonucu olarak kismen bazi baçarilar elde edilmigtir. Politikeylemlere gelince, biz gimdi terörizmin degigik bir türü ile ug-ragmaktayiz. Son 17-20 yildir Avrupa'da devam eden terörizm-Almanya, Fransa, Be1çika, Îspanya, italya'da-ülke içinde gelig-mig bir terörizm, yani bu terärizmin politik yänleri, çiktigi ü.lkedigmda diger illkelere uygun düçmez.

    Ama burada puna söyleyebiliriz ki, Kuzey Irlanda'daki dahabagkadir. Fakat qimdi darum gudur: görünüge göre Ortadogukaynakh kipilerin çoklukla Avrupa topraklan üzerinde gerçek-leptirdikleri terörizm olaylarmi görüyoraz ve bu bana göre dahada zor bir problem sergiliyor. Hiç güphe yok ki, Ortadogu ül-kelerinin bir kismi bir tür terörizm gerçekleptiriyorlar. SadeceKaddafi'ye has bir yey degil bu.

    Sonuç olarak da Ortadogu ve Libya'àa degigik çikarlari olanAvrupa ülkelerinden özel bir aksiyonda bulunmalari istendigin-de, bu ülkeler sorumlu tuttuklan belirli gruplar hakkmda bazi

  • güçlükler ortaya koyacaktir. ABD hükümeti bu istihbarati açik-

    lamanm avantaj ve dezavantajlari konusunda karar vermek zo-rundadir.

    Carrington'un sözünü ettigi, NATO'nun terörizmle il-

    gili komitesi gerçekte NATO'nun komünist faaliyetlerle ilgili

    Komitesi'dir. Bu da NATO dökümanlarmdaki Müttefik Koor-dinasyon Komitesi'dir (Allied Coordination Committee). Yani

    Süper NATO'dur. ABD uluslararasi dev girketler sermayesi II.

    Dünya Savagi'nm son yillarmdan itibaren mafyalagmiëtir ve gi-

    derek bu sistemi kurumlaytirmigtir.

    Bu kurumlaymanm temel aygiti Süper NATO olmuqtur.

    Avrupa'yi bir komünist içgal tehlikesine kargi komünizmle mü-cadele amaciyla CIA'nin kontrolünde, ABD Federal bütçesinden

    saglanan fonlarla ve Amerikan uzmanlarmca bu aygit çok daremperyalist klinigin dLinya egemenligi araci olmuqtur.

    ABD, Süper NATO örgütlenmesi ile paralel gizli devlet ya-pilanmalari olugturmuytur. Bu yapilanmalarm Italya'daki adiGladio (kil1ç),Yunanistan'daki B-8 ya da. Sheep Skin (koyunpostu), Be1çika'daki SDR-8, Hollanda'daki NATO Command,

    Bati Almanya'daki Gehlen Harekati, Stay Behind ya da Sword,

    Avusturya'daki Schwert (kihç), Fransa'daki (Rüzgar Gülü)Ispanya'daki Anti-terör Kurtarma Grubu (GAL) Ïngiltere'dekiadi Secret British Network (Gizli Ingiliz Sebekesi)dir.

    1990 yilmda Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birligi'nin da-

    gilmasmmardmdan Italya'dapatlak veren Gladio sorupturmasiile bu gizli yapilanmalar dagitilmaya çahyllmigtir. Sorupturma-

    lar sirasmda Süper NATO'nun Brüksel'de olmasma ragmen ya-pilanmalarm NATO ü1keleri ile suurh olmadigi; Afrika, GüneyAmerika ve Avustralya'ya kadar uzandig1 ortaya çikarilmiëtir.

    I

    .

  • DERÎN DEVLET

    Türkiye'de Süper NATO konusunda ciddi ve kapsamh soruqtur-malar açilamamiytir, Süper NATO buna izin vermemigtir. ABD,Avrupa'daki sorupturmalar sonucu Süper NATO'nun sözdetasfiye edildigi ve SSCB'nin dagilmastyla zaten NATO'nun öne-minin azaldigi kanisun yayginlagtirmaya çahqiyordu. HalbukiNATO gibi bir uluslararasi antlaymanm böylesine gizli madde=sinin savcilik sorupturmalanyla yürürldkten kaldirilmasi ulus-lararasi hukuk açisindan imkansizdi. O nedenle madde oldugugibi yürürlükte kalmisti ve halen de yürürlüktedir.

    Gerçekte ABD, NATO'yu çok daha fazla güçlendirmeyeçahymaya baglamigti. ÇünküABD, SSCB dagilmastyla birliktedünyanm tek süper gücü konumuna gelmigti ve ortadan kalkankomünizm tehdidi yerine terörizm tehdidini ikame etmeye baq.-lamiyti. ÇünküNATO her zaman ABD küresel hegemonyasinmayrilmaz bir parçasi olmuytu ve olmaya da devam edecekti.

    Nitekim NATO'nun yeni politikasinin düzenlenmesi içinyeni tehditlerle ilgili qu çahymalara baglam1miëti. 3-7 Kasim1991 NATO Roma zirvesinde Yeni NATO Stratejik Konsepti'ninilk biçimi dünyaya açiklanmigti. 10-11 Ocak 1994 NATO Brük-sel zirvesinde Kuzey Atlantik Konseyi ve AGÎT'in geligtirilme-si, NATO'nun sorumluluk alanlari digmda görev almasi ve ÇokUluslu Birleyik Ortak Görev Kuvvetlerinin geliptirilmesi karar-lari almm14ti. Berlin NATO zirvesinde Brüksel zirvesincle ahnankararlar gäzden geçirilmigti.

    NATO toplantilarmdan.ayri olarak NATO'nun "Yeni Stra-tejik Konsepti" konusunda yürütülen çahymalar. "Yeni AtlantikGirigimi" adh sözde hükümet digi ABD baglisikurulug destegiy-le 1995'te Henry Kissinger ve Lane Kirkland tarafmdan baylatil-

  • rmqti. Girigimde Amerikah ve Avrupah siyasetçi, devlet adami

    ve akademisyenler yer almigti.

    Girigim ilk kongresini 10--12 Mayis 1998 tarihinde

    Ìstanbul'da yapmigtir. Nihayet 23-24 Nisan 1999'daki NATO

    Washington zirvesinde Yeni NATO konsepti kabul edilmigtir.

    Yeni konsepte terör eylemleri, sabotajlar, organize suçlar ve Ha-

    yati Onemdeki Enerji Îkmal Yollarmm kesilmesi gibi tehditlerküresel tehditler kategorisinde degerlendirilmiytir. NATO'nun

    BM kararlarma bagh kalmaksizm askeri harekat kararlari-

    m almasma olanak saglanmiëtir. 11 Eylül 2001 saldirilarmdan

    sonra küresel terörle mücadele NATOhun temel görevi kabul

    edilmiytir. ABD'nin Afganistan'a yönelik misilleme amaçh ope-rasyonlarma yönelik NATO'ya ilettigi 8 maddeden oluyan çok.

    gizli istekler listesi NATO'nun ne derece änemli hale geldigini

    gästermigtir. Ve istekler 4 Ekim 2001'de uygulamaya konulmuç-

    tur. NATO Genel Sekreteri George Robertson tarafmdan aymtarihte açiklanan istekler göyledir:

    . istihbarat alanmda igbirligi ve bilgi paylayimi.

    . Terörle kargilaçan müttefiklere veya diger üyelere

    destek verilmesi.

    • NATO topraklari üzerinde bulunan ABD üslerinin

    güvenliginin saglanmas1·

    · NATO üslerinden yararlan11masi.

    . Hava sahalarmm ABD'ye açilmasi.

    . Hava alani ve limanlarm ABD'ye açilmasi.

    . NATO gücünün Dogu Akdeniz'e kaydtrilmasi.

    . Erken Uyari Uçaklarimn bölgelere kaydirilmasi.

    67

  • DERIN DEVLET

    ABD, 11 Eylül 2001 saldirismm ardmdan 2001'de yaymla-digi Savunma Strateji belgesini yenilemig ve ABD'nin SavunmaStrateji Belgesi olarak 18 Mart 2005 tarihinde yürürlüge sok-muytur.

    Strateji Belgesi qu temel esaslan içermektedir:

    1. ABD halihazirda bir savay içerisipdedir. Her ulus-tan önce kendisini korumak zorundadir. ABDAnayasasi'nm geregi de budur.

    2. ABD egemenligi dünyadaki tüm uluslarm egemen-liginin üzerindedir. ABD dünya'mn en üst egemen-likli gücüdür.

    Bu nedenlerle:I

    . Avrupa, Ortadogu, Dogu, Orta ve Kuzey Asya'dakendisine raki e deaer bir ücün olmasma kesin-likle izin vermeyecektir.

    . Dünyada hiçbir güç ABD'nin küresel hareket ye-tenegini karada, denizde, havada, uzayda ve sanaluzayda engellemeyecektir.

    . Tehlikeler olugmadan daha geliçme ayamasmda ikensaptanacak ve ABD, NATO, BM Güvenlik Konseyigibi kuruluglara bagli olmaksizm tek baçma alacagikar arla "änleyici vurugla" bu tehlikeleri önleyecektir.

    3. ABD Ulusal Güvenlik sorunlarim çözmek için ulus-lararasi içbirliginde bulunacaktir. Ancak bu ülkeler,apag1daki 8 temel kritere kesinlikle uyacaktir.

    68

  • . ABD üst egemenligine tabi olma koquluyla alus dev-

    letlerin güçlendirilmesi.

    • Demokrasinin güçlendirilmesi.

    . Serbest piyasa ve rekabetçi pazarlarm korunmasi.

    . ABD'nin hareket kabiliyetinin hiçbir mekanda en-gellenmemesi.

    . Dünya'nin en önemli bölgelerinde hegemonya kur-

    maya kalkisilmamasi.

    . ABD'nin uluslararasi yükümlülüklerini yerine ge-tirmesinin maliyetini yükseltici giriqimlerde bulu-nulmamas1.

    Güçsüz rakiplerin konvansiyonel olmayan yöntemleri kul-

    lanmalarmi önleyecek bir askeri yapilanma ve sava; tarzi ilkesi-

    ni benimsemek koçuluyla;

    . Yerel çatigmalarda dogrudan taraf olunmasi.

    . isyancigüçleri bastirmak için hükümetlere yardimedilmesi.

    . Terörizme kargin, radikal islamla ihmh Islam ara-smda bir iç savaq oldugunun tüm Müslümanlara ka-

    bul ettirilmesi

    Bu gerekçeleri karplayabilecek yeni bir ABD ordusu qu özel-

    liklere sahip olacaktir:

    • iki cephede savaq doktrininden vazgeçilecek yapidaolmas1.

    69

  • DERIN DEVLET

    • Asil caydirici gücün kara birlikleri olmasi.

    . Yüksek riskli bölgelerde ordunun askeri kapasite-si yüksek ülkelerde güvenlik iliekilerine daha fazla

    onem verilmesi.

    • Ordunun ilzerinden stratejik ortakhk kurmaya yo-gunlaymasi.

    Görüldügü üzere NATO'nun; SSCB'nin dagilmasindan

    sonra önemi azalmam19t1r. Tam tersine Yeni Savunma StratejiDoktrini açismdan küresel dev girketler sermayesinin daha dagüçlü ve saldirgan örgütü haline gelmigtir. NATO'nun bu derecegüçlenmesi, Süper NATO'nun da o derece güçlenmesine ve ope-rasyonlar