x. uluslararasi yunus emre sevgi -...

17
T.C. V A ·L i L i G i i X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi (06-08 MAYIS 2010) Prof. Dr. BOZ 2011

Upload: others

Post on 13-Feb-2020

16 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D198336/2011/2011_TEKSANK_YUKSELS_KORKMAZS.pdf · X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

T.C.

ESKiŞEHiR V A ·L i L i G i

i

X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi

BİLGİ ŞÖLENi BiLDİRİLERi (06-08 MAYIS 2010)

Hazırlayan

Prof. Dr. Erdoğan BOZ

ESKİŞEHİR, 2011

Page 2: X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D198336/2011/2011_TEKSANK_YUKSELS_KORKMAZS.pdf · X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

YUNUS EMRE VE AHMET YESEVİ DİV ANLARI ARASINDAKİ METiNLERARASI İLİŞKİ

Yrd. Doç. Dr. Keziban TEKŞAN* / - ** · Seçil YUKSEL

*** Seval Canalp KORKMAZ 1. Giriş

Ahmed Yesevi ve Yunus Emre Türk kültürü üzerinde çok derin ve kalıcı izler bırakan dini-tassavufi edebiyatın iki büyük ismidir.

XII. asırda Orta Asya' da yaşayan Ahmed Y esevi, şair ve tarikat sahibi olarak Türk milletinin manevi hayatında, . günümüze kadar devam eden bir etki bırakmıştır. Bütün Türk dünyasında öylesine benimsenmiştir ki, gerçek kişiliği menkıbeler arasında kaybolup gitmiştir. Şeyh Feridü'd-din-i Atar tarafından " Pir-i Türkistan" olarak vasıflandırılan Ahmet Y esevi, halkın anlayacağı biçimde yazmış olduğu şiirlerine hikmet adını vermiştir. Daha sonra "Y esseviyye" tarikatına

mensup olanlar arasında söylenen şiiriere hikmet adını vermek bir gelenek haline gelmiştir.

Ahmed Y esevi, edebi şahsiyetinden ziyade fikri şahsiyeriyle tarihi hayatından ziyade menkıbevi hayatıyla Orta Asya Türk dünyasının en büyük simalarından

biridir. Onun kadar geniş bir sahada yüzyıllarca tesiri devam eden başka bir şahsiyet göstermek oldukça güçtür. Yesevi dervişleriyle bütün Türk dünyasına

yayılan tesiri ve hikmet tarzı en güzeL ve olgun meyvelerini, Anadolu'da Yunus Emre ilahileri ile vermiştir( Eraslan, 1984:91). Y esevilik, Anadolu'ya XIII. yüzyılın başlarında Moğol

istilasının sebep olduğu göçlerle girmiştir. Moğol istilasından kaçarak Anadolu'ya göçen, zaviyelerini kurarak tarikatlarını

yaymaya çalışan bu dervişler ve onların etkisiyle Anadolu'da yetişen sufilere genel olarak "Horasan Erenleri" adı verilmiştir.

• Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Ana Bilim Dalı Başkanı. •• Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Yüksek Lisans Öğrencisi ••• Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Yüksek Lisans Öğrencisi.

893

Page 3: X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D198336/2011/2011_TEKSANK_YUKSELS_KORKMAZS.pdf · X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENi 6-8 MAYIS 2010

Türk tarihinde ' Horasan Erenleri' adıyla bilinen bu ilk erenler, şüphesiz Ahmet Yesevi'nin kaynağından

beslenmişlerdir. Bu erenlerin birçoğunu bilahare Anadolu topraklarında goruyoruz. Moğölların

Anadolu'ya kadar sürüklerlikleri hikmet tarzı halkın yeniden düşünmeye başladığı anlamına gelir. Mevlana,

, Sultan Veled, Ahmed Fakili ve Yunus Emre gibi mutasavvıflar gerek Farsça ve gerekse sade Türkçe ile mükemmel bir fikir potansiyeli yaratmakta idiler. Özellikle bir Y esevi muakkibi olarak değerlendirilebilecek Yunus Emre ve Kaygusuz Abdal Türk tefekkür tarihinde eşi, benzeri bulunmayacak bir vazifenin icrasını gerçekleştirmişlerdir (Güzel, 1991: 12, 13 ). . Ahmet Y esevi ile başlayıp Haccı Bektaş Veli, Sarı Saltuk

ve Taptuk Emre ile devam eden bu zincirin son halkası, Yunus Emredir. Menkıbevi hayatında Yunus'un Hacı Bektaş Veli'ye gidip himmet istediği ve Hacı Bektaş Veli tarafından Taptuk Emre'ye gönderildiği ve orada kırk yıl odun taşıdığı anlatılır.

verir: Yunus Emre de şiirlerinde Tapduk Emre'ye çok fazla yer

Yunus 'a Tapdug u Saltug u Burak'tandır nasib Çün gönülden cüs kıldı ben nice pinhan o/am

(838 11)

Vardığımız iZlere şol safa gönülZere Halka Tapduk manisin saçtık elhamdü Iiilah Taptuğun tapusuna kul olduk kapısına Yunus miskin çiğ idik piştik elhamdü Iiilah Aşk ma 'şuku Tapduk-durur Yunus kuldur ol

kapıda(396-397)

Gedalarzna lutfetrnek hem kaidedir sultana(398) Yine esridi Yunus Tapduk yüzün görelden Meğer onun elinden bir cur'a şerbet içti(497)

Türk dili ve edebiyatı tarihinin olduğu kadar, Türk-İslam tasavvuf felsefesinin de en önde gelen s~alarından biri. olan

894

Page 4: X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D198336/2011/2011_TEKSANK_YUKSELS_KORKMAZS.pdf · X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

Yunus Emre'nin, gerçek hayatı hakkında maalesef fazla bilgimiz yoktur. Onun tarihi kişiliğinden çok menkıbevi hayatı . öne çıkmış, şiirleri dilden dile aktarılarak bugüne kadar gelmiştir. 1

Yunus Emre, edebiyatımızda, bir yandan halka halk diliyle hitap edişi, insani görüşü, beşeri duyuşu, insanı ve insanlığı kucaklayışı bakımından, bir yandan buluşlarındaki, duyuşlarındaki, tek sözle sanatındaki

eşsizliği bakımından yüzyıllar boyunca hüküm sürmüş, adını unutturmamış, bugünse, büsbütün benimsenmiş, gerçek ve tek şairimizdir( Gölpınarlı, 2009: XL V). Pek çok araştırmacı da Ahmet Yesevi ve Yunus Eı:rıie

· arasındaki bağiantıyı kabul etmiş ve bu konuda görüşlerini belirtmişlerdir.

Güzel, Ahmet Yesevi'nin hikmetlerinin Yunus Emre'nin İlahilerinin temeli olduğunu belirtir:

Ahmet Y esevi 'nin "Hikmet"leri konumuz açısından

önemlidir. O'nun, milli tarz ve şekil ile sufiyane hikmetleri dile getiren manzumeleri, daha sonra bir Yunus tarzının doğmasında ve dolayısıyla Anadolu Türk sufilerinin ilahileri 'nde esas mayayı teşkil eder ( Güzel, 1991: 12). Tekin, bu bağlantının Yunus Emre'nin Divan-ı

Hikmet'in yazma nüshasını görmüş olmasından kaynaklandığını düşünür: .

Y esevi'nin yalnız kendisinden sonra yetişen Orta Asyalı tekke şairleri üzerinde değil, Yunus Emre -üzerinde de etkisi olduğu söylenir. Çünkü Horasandan Anadolu'ya gelen Y esevi tarikatına mensup olan dervişlerin

Anadolu'ya gelirken yanlarında Divan-ı Hikmet'in yazma nüshalarını da getirmiş olmaları ve bunları

Anadalulu dervişlerin, bu arada Yunus'un da görmüş olması son derece doğaldır(Tekin,2009). Tatçı, Yunus Emre'nin Ahmet Yesevi'den etkilendiğini

kabul etmekle beraber, bu etkinin taklitten çok uzak olduğuna dikkat çeker.

Yunus Emre, Orta Asya'da, Ahmet Yesevi ve dervişlerinin hikmetleriyle başlayan çığın, ilahileriyle

895

Page 5: X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D198336/2011/2011_TEKSANK_YUKSELS_KORKMAZS.pdf · X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGİ BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

Anadolu'da devam ettirmiştir. Fakat bu devam, taklidi mahiyette değildir. Yunus, " hikmet geleneği"ni kendi kabiliyeti ile yoğurmuştur. Bir üslupçu olan Yunus, kendinden önce yaşayan sufıler tarafından kullanılan

klasik kavramların Türkçe karşılıklarını bilinçli olarak arayan ilk kişidir ( Tatçı, 2008: 59). Yunus Emre üzerinde ilk ciddi araştırmaları yapan ve .

onu Türk edebiyat dünyasına kazandıran Fuad Köprülü, Ahmet Yesevi'nin, Yunus Emre üzerindeki tesirini kabul eder ancak Yunus'un çok daha şahsi, canlı ve heyecanlı bir mutasavvıf olduğunu vurgular.

Yunus ve Yunus'un Anadolu'da yetişen seleflerinin, Ahmed Y esevi ve takipçilerİnİn tesirinde oldukları

muhak:kak:tır. Hoca Ahmed Yesevi ve Yunus'un sanat unsurları bile hemen hemen birbirinin aynıdır. Yalnız Yunus'ta felsefi unsur daha geniş ve daha yüksek bir mahiyet olarak sarili bir vucudiye-i hayaliye şekline

girmiş olduğu gibi ifade de didak:tik, kuru malıiyerten kurtularak lirik ve canlı bir hal almıştır. Aralarındaki farkı yalnız zaman ve muhitle ifade etmek mümkün değildir. Her halde Yunus Emre bir tarikat kuracak fikir kabiliyeti göstermemekle ve tarikat kurucusu manevi nüfuzunu kazanamamakla beraber, Yesevi'den çok daha yüksek bir hassasiyete malik ve çok daha şahsi bir sanatkar ondan çok heyecanlı ve çok canlı bir mutasavvıftı, bütün Türk edebiyatı menşelerinden bugüne kadar ondan daha büyük bir mutasavvıf şair yetiştiremerli ( Köprülü, 1991. 336). On ikinci asırda, Ahmet Y esevi Hikmetlerle, bir asır

s oma on üçüncü asır da, Yunus Emre ilahilerle, Allah' a duydukları coşkun aşklarını söylemişlerdir. Bu çalışmada,

araştırmacılar tarafından ortaya konulan ilişkinin her iki Allah aşıkı şairin şiirlerine hangi düzeyde yansıdığı metinlerarası ilişki bakımından ele alınmıştır. Ahmet Y esevi 'nin hikmetleri, "Hayati B ice" tarafından hazırlanan "Hoca Ahmet Yesevi Divan-ı Hikmet" adlı kitaptan, Yunus Emre'nin ilahileri ise "Abdurrahman Güzel" tarafından . hazırlanan "Mutasavvıf

Yunus Emre Hayatı-Eserleri" adlı kitaptan alınmıştır.

896

Page 6: X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D198336/2011/2011_TEKSANK_YUKSELS_KORKMAZS.pdf · X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

2. Metinlerarasılık Bütün disiplinlerde karşımıza çıkan bir kavram olan

metinlerarasılığın (Interte?.tualitat), her ne kadar farklı disiplinlerde onlarca farklı tanımı olsa da edebiyatta doğrudan ya da dolaylı, açık veya örtük bir metnin bir başka metinle olan ilişkisidir şeklinde tanımlanır. Aktulum' a göre, metinlerarasında, her metnin kendinden önce yazılmış öteki metinlerin alanında yer aldığı, hiçbir metnin eski metinlerden tümüyle bağımsız olamayacağı düşüncesi öne çıkar.

Kuramsal olarak yirminci yüzyılda ortaya çıkan

metinlerarasılık kavramı kaynağını Rus yazar Bakhtin'in · "Söyleşimcilik" ( Diyologsallık) kuramından alır. Bu kavram

ilk olarak Julia Kristeva 'nın " Sözcük, Diyolog ve Roman'? başlıklı yazısında karşımıza çıkar. Julia Kristeva bu yazısında Bakhtin 'in Dostoyevski ve Rabelais üzerine yazdığı iki çalışmayı kaynak alır ve Bakhtin'in bu yazısında geçen "Söyleşimcilik" kuramını değerlendirerek metinlerarasılık

kuramını öne sürer ( Aktulum, 1998). Kristeva'ya göre, "Her metin alıntılama/ardan oluşma bir mozaiktir. Her metin bir başka metinden oluşma onun transformasyona uğramasıdır. "( Ekiz, 2007: 124)

Her metnin kendisinden önce yazılmış metinlerle oluşturduğu ilişki farklıdır ama temel olarak iki ilişkiden söz edilebilir: Açık metinlerarası ilişki ve kapalı ( örtük) metinlerarası ilişki... Açık metinlerarası ilişkide, bir metnin diğer metne yaptığı gönderme ya da alıntılama okur tarafından rahatlıkla görülebilir. Kapalı ( örtük) metinlerarası ilişkide ise okurun bilgi birikimi ön plana çıkar. Okuyucunun metinlerarası ilişkiyi fark edebilmesi için ilişki kurulan metni de bilmesi gerekir.

3. Yunus Emre Ve Ahmet Yesevi Divanları

Arasındaki Metinlerarası İlişki Yunus Emre Divanı ile Ahmed Yesevi Divanı arasında

metinlerarası ilişki olduğunun en güzel kanıtı; Ahmed Y esevi Divanı'ndaki "35. Hikmet" ile Yunus Emre'nin "Bana seni gerek" isimli şiiridir.

897

Page 7: X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D198336/2011/2011_TEKSANK_YUKSELS_KORKMAZS.pdf · X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENi 6-8 MAYIS 2010

Müjgan Cunbur, "Yunus Emre'nin Ahmed Yesev(ye Bir Naziresi" isimli makalesinde kronolojiyi göz önünde bulundurarak Yunus Emre'nin, bu şiirini Ahmet Yesevi'ye nazire olarak yazdığım düşünmektedir. Böyle bir durumda başka nazire örneklerinin de olması gerekir. Fakat elimizde buna benzer başka somut örneklerin olmaması bu goruşu

çürütmektedir. Diğer bir görüş ise Yunus Emre'nin bu şiiri

nazirenin ötesinde bir uygulama olan hikmet şeklinde yazmış olabileceğidir ( Kurnaz, 2009: 152).Bize göre ise iki şiir

arasmda açık bir metinlerarasılık söz konusudur. Metinlerarası ilişki bakımından baktığımiz da ise "Bana

sen gereksin" ya da "Bana seni gerek seni" ifadeleri birebir aynen kullanılmıştır. Bunun dışmda adı geçen şiirlerin, en az dört dörtlüğün de, neredeyse birebir aynı olduğu söylenebilir ki bu da açık bir metinlerarası bağlantıdır.

Ahmet Yesevi'nin divanmda yer alan şiir şu şekildedir:

Aşkın eyledi şeyda beni cümle, alem bildi beni, Kaygım sensin gece gündüz, bana sen gereksin.

Alimiere kitap gerek, sufilere mescid gerek, Mecnun'lara Leyla gerek, bana sen gereksin.

Gafillere dünya gerek, akıllılara ahiret gerek, V aizZere minher gerek, bana sen gereksin.

Alem bütün cennet olsa, bütün huriler karşılamağa gelse, Allah bana nasip eylese, bana sen gereksin.

Cennete gireyim cevlan eyleyim, ne hurilere nazar eyleyim Onu bunu ben ne eyleyim, bana sen gereksin.

Hoca Ahmed benim adım, gece gündüz yanar odum İki cihanda umudum, bana sen gereksin.(53)

Yunus Emre'nin divanmda ise şiir şu, şekildedir:

898

Page 8: X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D198336/2011/2011_TEKSANK_YUKSELS_KORKMAZS.pdf · X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

Aşkın aldı benden beni Bana seni gerek seni Ben yanarım dün ü günü

/

Bana seni gerek seni ··

Sufilere sohbet gerek Ahilere ahret gerek Mecnun '!ara Leyla gerek Bana seni gerek seni

Ne Tamu'dayer eyledim Ne uçmak'da köşk bağladım Senin için çok ağiadım Bana seni gerek seni

Cennet Cennet dedikleri Bir ev ile birkaç Huri İsteyene ver anları Bana seni gerek seni

Yusuf eğer hayalini Düşde göreydi bir gece Terk edeydi mülkierin Bana seni gerek seni

Yunus çağırırlar adım gün Geçdikçe ard od'um İki cihanda maksudum Bana seni gerek seni ( 366,367)

Tasavvuf erenlerinin beslendiği kaynakların başında

Kur'an ve onun hükümleri gelir. Ahmet Yesevi'nin Hikmetleri ile Yunus Emre'nin İlahilerinde bire bir açık başka bir ifade ise Kur'an-ı Kerim'in Araf süresinde geçen "Elestü bi Rabbikum "(Ben sizin rabbiniz değil miyim?) sözüdür. Bezm-i Elest denilen toplantıda ruhlar Elestü bi Rabbikum hitabına "Kaalu

899

Page 9: X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D198336/2011/2011_TEKSANK_YUKSELS_KORKMAZS.pdf · X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENi 6-8 MAYIS 2010

Bela" (Evet şahidiz) dediler. "Bugün hala Türk halkı arasındaki "Kaalu Beladan beri" söyleyişi bu sonsuz önceliği ifade eder ve bu Kur'an kültürüyle söylenir. "(Banarlı,123) Demek ki bu kültür Ahmet Yesevi ile başlamış Yunus Emre ile devam etmiş halka yayılmış ortak bir kültür unsuru oluşturmuştur. İki şairdeki aynı ifade ve aynı kültür kaynağı açık bir metinlerarası ilişkidir.

Ahmet Y es evi' de bu ifade şu şekilde yer almaktadır: Önce Elestü birabbilrum dedi bil Hakk, "Kalu bela" dedi ruhum aldı ders Hak Mustafa "oğul" dedi bilin mutlak O sebebten altmış üçte girdim yere ( 61 4)

Yunus Emre ise bu ifade şu şekilde yer almaktadır:

"Elestü bi-rabbiküm Hak'dan nida gelicek Mürninler belidiyüp itdiler ikrarını"( 275/7,5171 7)

Ahmet Yesevi ve Yunus Emre'de tasavvufi edebiyatın bir geleneği olarak peygamber, peygamber inancı, peygamber sevgisi geniş olarak yer almaktadır. "Çünkü Hz. Muhammed, kainatın yaratılışının sebebi olarak gösterilmektedir. Yani ilk yaratılan O 'nun ruhudur. Eğer o olmasaydı, hiçbir canlı ve cansız varlık yaratılmayacaktı. "(Güzel,l991:79) Her iki şair bu sebeple Hz. Muhammed'i peygamberler serveri olarak isimlendirmişlerdir ve şiirlerinde bu konuya çokça yer vermişlerdir

Ahmet Y esevi,

On sekiz bin aleme server olan Muhammed Otuz üç bin ashaba rehber olan Muhammed ( 591 1)

YunusEmre,

-Ol alemfahri Muhammed nebiler ser-veridür. Vir salavat ışıkıla ol günahlar eridür. ( 222/ 1)

On sekiz bin alemin sultanıdır. Adı güzel kendi güzel Muhammed.( 263/2)

900

Page 10: X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D198336/2011/2011_TEKSANK_YUKSELS_KORKMAZS.pdf · X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

X. ULUSLARARASI YllNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENi 6-8 MAYIS 2010

Ahmet Yesevi'nin tek beyİtte söylediği ile Yunus Emre'nin .iki farklı beyitte kullandığı ifadeler aynıdır. Hz Muhammed, on sekiz bin alemin serveridir, sultanıdır. O halde,

1

burada da metinlerarası ilişkiden söz edebiliriz. Hz. Muhammed'in hayatında, Miraç'a çıkma büyük bir

yer tutar. Bu olay. onu diğer peygamberlerden ayırt eder. Hiçbir peygamber Allah ile birebir, yüz yüze görüşmemiştir. Ayrıca Hz. Muhammed'in Miraç'da ümmetini dilemesine, hem Ahmet Yesevi hem de Yunus Emre tarafından sık sık atıfta bulunulur.

Ahmet Y esevi,

"Garip, fakir, yetimleri Rasul sordu O gece Mirac 'açı/ap Hakk cemalini gördü Geri gelip indiğinde fakirierin halini sordu Garip/erin iznini arayıp indim ben işte" ( 3/4)

Yunus Emre,

"Cebrail davet kıZınca Miraca Muhammedi Miracından diledüğü ümmetinün varıdur. " ( 222/3)

Hem Yesevi ve hem Yunus Emre örnrün kısalığını anlatmak için aynı benzetmeyi kullanır. Her ikisi için de ömür yel gibi esip geçmiştir.

Ahmet Y esevi,

"Ey gafil örnrün senin geçer yel gibi Gözyaşını akıt daima sel suyu gibi Seni sever dergahında kul misali gibi Hoca sevseseni azad eder dostlar"(111/ 4)

Yunus Emre,

"Geldi geçdi ömrüm benim Şol yel esip geçmiş gibi Hele bana şöyle (gele) Şol göz açıp yummuş gibi"( 289/1, 797/1)

901

Page 11: X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D198336/2011/2011_TEKSANK_YUKSELS_KORKMAZS.pdf · X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENi 6-8 MAYIS 2010

Tasavvufi düşünce sisteminde Allah sevgısı ve ona ulaşacak tek yol olarak görülen aşk, büyük bir yer tutar. Yunus "Aşk gelicek cümle eksikler biter" derken Yesevi "Aşksız kişi insan değildir an/asanız" diyerek aşkı insan olmanın şartı sayar. Her iki şairin şiirlerinde de Allah aşkının en içten ifadesi yer almıştır. Allah'a kavuşamamanın verdiği acı onları perişan etmiş, çılgına çevirmiştir. Bu yüzden Allah aşıklarının hali anlatılırken ikisinde de aynı "gözü yaşlı, bağrı yanık" ifadeleri kullanılır. Yunus Emre ve Ahmet Y esevi aşıkların çektiği acıyı sözcükleriyle anlatır.

Ahmet Yesevi,

"kık/arın gözü yaşlı, bağrı yanık Çekinmesi yok, utanması yok, yürür çıplak Halk gözünde topraktan değersiz, sırrı gizli Canı ile zikrini söyleyip yürür imiş." ( 139/ 9)

YunusEmre,

"Aceb şu yerde var m 'ola şöyle garip bencileyin Bağrı başlı gözü yaşlı şöyle garip bencileyin" ( 303/1)

"Benzüm sarı gözlerüm yaş bagrum pare yüreğim yaş Ha/um bilen dertlü kardaş gel gör beni ışk ney/edi. " (

247/4)

Aşıklar ıçın bu dünya ölüm, Allah'a kavuşmak doğmaktır. Onlar, ancak sevgiliye kavuşunca ebediyete ulaşacaklardır. Ahmet Y es evi' de ve Yunus Emre 'de gerçek aşık daima diridir. Allah aşkı onu ebediliğe ulaştırır.

Ahmet Y esevi,

Gerçek aşıklar daima diri, ölmüş değil, Ruhları yer altına girmiş değil ( 131/ 3)

Aşık ölmez kör olmaz aşkı taze Halk içinde ağzı güler yanar gizli (129/20)

902

Page 12: X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D198336/2011/2011_TEKSANK_YUKSELS_KORKMAZS.pdf · X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGİ BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

YunusEmre,

Kogıl ölüm endişesini iisıklar ölmez bakıydır - ~ Olüm aşıkın nesidir çiinki nur-ı ilahidir.( 810/ 1)

Ölmeği dirlik ola ölümsüz dirlik bula Ölmüş gönül dirile şunda ki sen olasın (813/2)

Ahmet Yesevi ve Yunus Emre divanlarında, İlahi aşkı ve sevgiyi, peygamber sevgisiİıi, varlık ve varlıkla ilgili problemleri, ölüm ve ölümsüzlük fikirlerini dile getirmişler;

· garipleri korumak, cimrilik yapmamak, dünya nimetlerine aldanmamak gibi ahlaki öğütlerde bulunmuşlardır. Her ikisinin de bu sözlerini "şeker ve bal "gibi aynı kelimelerle nitelendirmeleri açık bir metinlerarasılık:tır.

Ahmet Y esevi,

Benim hikmetlerim şeker ve baldır Bütün sözler içinde baha blçilmezdir. ( 188/ 62)

Yunus Emre,

Yunus bu sözleri çatar Sanki balı yağa katar Halka metanları satar Yükü gülerdir tuz değil. ( 746/ 6).

Yunus ne hoş demişsin bal u şeker yemişsin ( 755/ 6)

Ahmet Yesevi ve Yunus Emre'de öldükten sonra "Münker-Nekir meleklerine" hesap verme, günahlan yüzünden azap çekme korkusu vardır. Aslında bu korku kendileri için değil diğer insanlar içindir. "Yunus mamumelerinde insanları ölümle, cehennemle ve diğer olumsuz akıbetier/e korkuturken esas gayesi, aşkın, ölümsüzlüğün, birlik ve dirliğin yaşanması gerektiğidir. "(Güzel,1991 :40)

903

Page 13: X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D198336/2011/2011_TEKSANK_YUKSELS_KORKMAZS.pdf · X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENi 6-8 MAYIS 2010

Ahmet Y esevi,

"Münker-nekir girip sorur sorar olsa O ateşli mızrak ile vurur olsa Başım yanıp canım tenim ateşeyansa İncitip canım dar kabirde yanarolmalı "( 133/ 3)

YunusEmre,

"Mal ü mülkten ayrılup sine varırsın turup Münker üNekir gelüp su'al idiser katı Günahlarun tartalar ondan sırata iteler Zebaniler dutalar figanlar ola katı." ( 81813)

İki şiirde de aniatılmak istenen aynıdır. Metinlerarası ilişki açısından baktığımızda aynı olan ifade ise Ahmet Yesevi'de "Münker-Nekir girip sorur sorar olsa" ve Yunus Emre'de "Münker üNekir gelüp su 'al idiser katı" cümleleridir.

Büyük İslam sofisi, "Ene 'l Hak" dediği ve şeriata aykırı sözler sarf ettiği için Bağdat'ta idam edilen "Hallacı Mansur", Yunus ve Yesevi'nin şiirlerinde geniş yer bulur. Öyle ki Ahmet Yesevi'nin sadece Hallacı Mansur'u anlatan hikmetleri vardır. Yunus'un da, Hallacı Mansur'dan çokça bahsetmesini Ahmet Yesevi'nin bir etkisi olarak kabul edersek buradaki metinlerarası ilişki de açıkça görülür. Her ikisinde de ortak olan genel olarak "Mansur ve E ne 'l Hakk" kelimeleridir.

5)

Ahmet Y esevi,

" Tarikat pazarında sevda eylesem Mansur gibi "E ne '1- Hakk"ı kavga eylesem Hizmet eyleyip halderdini beyan eylesem Göğsümdeki küreleri açar mı ki" ( 89 17)

"Söyleme "Ene'l Hak" kafir oldun Mansur" deyip "Kur'an içinde budur"deyip, öldürdüler taş atıp ( 1241

904

Page 14: X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D198336/2011/2011_TEKSANK_YUKSELS_KORKMAZS.pdf · X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENi 6-8 MAYIS 2010

YunusEmre, Ol Hallac-ı Mansur ile söyler idim enel- Hakk'ı Benim gen 'onum boynuma dar urganın takan benim" (

25219) i

" Mansur idim ben ezelden anın. içün geldim bunda Yak külümü savur göğe ben Ene 'l Hak oldum ahi" ( 494/

8)-

Yesevi ve Yunus'ta da Allaha ulaşmak için dört makamdan geçmek gerekir. Bunlar sırasıyla "şeriat, tarikat, hakikat ve marifettir".Birincisi şeriat kapısıdır. Burada derviş

· hocanın dediğine uyar, ezber bilgiler edinir, anlamadan öğrenir. İkincisi tarikat kapısıdır. Orada inandığı bir insanı seçip onun ardından sevgiyle, merakla yolunu arar, kendi kişiliğini

·geliştirir. Ateşli, çoşkun bir kapıdır; bu. Üçüncüsü marifet kapısıdır. Burada derviş gerçek bilimi tadar, kendini ve dünyayı anlamaya başlar ve burada bulduğu anahtarla dördüncü kapıyı açar. Bu kapı artık son kapı, hakikat kapısıdır. Orada insan varlıkla, yaratılış ve yaratanla, doğa ile bir olmuştur. "Şerfat

sadece kulluğun gereklerini yerine getirmektir; hakfkat ise uluhiyeti temaşa eylemektir"( Güzel, 1991: 127). Her iki şair de şiirlerinde bu dört makama şu şekilde vurgu yapmıştır:

Ahmet Y esevi, "Şeriatsız tarikata geçmek olmaz Hakikatsız marifete yetmek olmaz İrsiz asla şek şarabını tatmak olmaz Tadsa olmaz Pir hizmetini kılmadıkça"( 1621 2)

"Şeriatsız söz etmezler tarikatta Tarikatsız söz etmezler hakikatta İş bu yolların yeri bilinir ş eriatta Hepsini şeriattan sormak gerek"( 96/ 2)

Yunus Emre,

"Şeriat tarikat yoludur varana Hakikat-Ma'rifet andan içeri" ( 169/ 8)

905

Page 15: X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D198336/2011/2011_TEKSANK_YUKSELS_KORKMAZS.pdf · X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

X. ULUSLARARASIYUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENi 6-8 MAYIS 2010

Her iki şaır de tasavvufi edebiyat geleneği içinde yetişmiş olduğu ıçın şiirlerinde birçok ortak motif bulunmaktadır. Her ne kadar aynı kelimeleri kullanmasalar da söylemek istedikleri aynı şeydir.

Bu motiflerden biri "gönül"dür. "Gerçekte insanı insan yapan, aşk gibi, sevgi gibi, ızdırap gibi, merhamet gibi hassaların yeri ve kaynağı gönüldür, ( Güzel, ı 99 ı: 689) İslamiyet'te gönül kırmak çok büyük günahtır. Hatta bununla ilgili Hz Muhammed"in "Gönül yıkmak Kabe'yi yıkmak kadar günahtır" şeklinde bir hadisi de olduğu söylenir. Ahmet Yesevi hikmetlerinde, Yunus ise ilahilerinde gönül yıkınanın ne büyük bir günah olduğunu şu şekilde söylerler:

Ahmet Y esevi,

Sünnet imiş, kafir de olsa verme zarar Gönül katı, gönül inciticiden Allah şikiiyetçi ( 5/ 22)

Yunus Emre,

"Bir kez gönül yıktın ise Bu kıldığın namaz değil Yetmiş iki millet dahi Elin yüzün yumaz değil."( 746/1)

"Kimseye hor bakmagıt hergiz gönül yıkmagıl Yetmiş iki millette derviş yarı gerek. "(3471 4)

"Gönül Çalab 'un tahtı gönüle Çalap bakdı İki cihan bad-bahdı kim gönül yıkarsa"(619/5)

"Garip/ik" de, tasavvufi edebiyatta yer bulan motiflerden biridir. Allah'tan ayrı düşen aşık, bu dünyada gariptir. Allah aşkını en iyi ifade eden iki şair garipliği şu

sözlerde anlatır.

906

Page 16: X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D198336/2011/2011_TEKSANK_YUKSELS_KORKMAZS.pdf · X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010 .

Ahmet Y esevi,

" Dilim sorsam, karar yok; garip ölse, sorar yok Yenilenlerde hel al yok, irazı olun dostlarım,, (90/ 1 OJ

Yunus Emre, " Bir garip ölmüş diyeler üÇl5iJnden sonra duyalar Soğuk su ile yuyalar şöyle garip bencileyin., ( 303/ 6)

Bunların dışında Kuran-ı Kerim, diğer peygamberler, dini kıssalar, namaz gibi dini unsurlar Yunus Emre ve Ahmet Y esevi de yer alan diğer ortak motiflerdir. Bu motifterin de

· ortak olması bir çeşit metinlerarası ilişki sayılıt.

4.Sonuç . Yunus Emre'nin, ilahilerini söylerken Ahmet Yesevi'den

etkilenmiş olması gayet doğaldır. Yunus Emre, her ne kadar Ahmet Y esevi zamanında yetişmemiş olsa da, Ahmet Y esevi 'nin öğrencisi Hacı Bektaş Veli 'nin müridi, Taptuk Emre tarafindan yetiştirilmiştir. Bu nedenle YunusEmre de, Yesevilik tarikatının bir halkasıdır. Tasavvuf edebiyatında, bir şairin kendisinden önceki şairle ve onların eserleriyle metinlerarası ilişki kurması doğaldır. Bu tekke ve tarikatlardaki usta-çırak ilişkisinin bir sonucudur. Çırak, ustanın şiirlerini söyleyerek kendi üslubunu yaratır. Ahmet Yesevi ve Yunus Emre için de aynı durum geçerlidir. Onların takipçileri de usta-çırak

ilişkisiyle şiirlerini söylemişlerdir. Bu nedenle onların yazdığı şiirler, Ahmet Yesevi ve Yunus Emre'ye mal edilmiştir.

Yunus Emre'nin ilahilerinde, Ahmet Yesevi'nin adı geçmez ya da o hikmetlere, açıkça göndermede bulunulmaz. O yüzden iki divan arasından açık metinlerarası ilişki yoktur. Divanlar arasındaki metinlerarası ilişkiyi çözmek için yalnızca Yunus Emre'nin divanın bilinmesi yeterli değildir. Ahmet Y esevi 'nin hikmetlerinin de incelenmesi gerekir.

İki divan incelendiğinde tasav\Tufi edebiyatın geleneksel konularının işlendiği görülür. Metinlerarası ilişki açısından bakıldığında, iki .divanda da bire bir aynı şekilde söylenmiş ifadeler vardır. Tespit edilen bu ifadeler doğrultusunda

907

Page 17: X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D198336/2011/2011_TEKSANK_YUKSELS_KORKMAZS.pdf · X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞÖLENİ 6-8 MAYIS 2010

X. ULUSLARARASI YUNUS EMRE SEVGi BİLGİ ŞOLENİ 6-8 MA Y1S 2010

diyebiliriz ki, Yunus Emre ilahileri ile Ahmet Yesevi hikmetleri arasında örtük (kapalı ya da dolaylı) metinlerarası ilişki vardır.

Yunus Emre XII. asırda Ahmet Y esevi tarafından Orta Asya'da başlayan bir geleneği, XIII. asırda Anadolu'da devam ettirmiştir. Fakat bu devam taklit şeklinde değildir. Yunus Emre, bu geleneği kendi kabiliyetiyle yoğurmuş ve bir bakıma hikmet geleneğini en üst seviyeye çıkartmıştır.

KAYNAKÇA Aktulum, K ( 1998). Metinlerarası İlişkiler, Ankara,

Öteki yayınları. Banarlı, N. S. (1987). Resimli Türk Edebiyatı Tarihi,

Ankara, Milli Eğitim Basımevi. Bice, H. ( 1993). Hoca Ahmet Yesevi Divan-ı Hikmet,

Ankara, Türkiye Diyanet Vakfı yayınları. Ekiz, T. ( 2007). Alımlama Estetiği Mi Metinlerarasılık

Mı?, Ankara Üniversitesi Dil Ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi 47, 2,119-127.

Eraslan, K. ( 1984). Büyük Türk Mutasavvıfı ve Sanatkarı Ahmed-i Yesevi ve Divan-i Hikmet, Türk Edebiyatı Dergisi, s. 124, 88-94.

Gölpınarlı, A. ( 2009). Yunus Emre Hayatı ve Bütün Şiir/eri, İstanbul, Türkiye İş Bankası yayınları.

Güzel, A. ( 1991). Mutasavvif Yunus Emre Hayatı­Eserleri, Ankara, Kılıç yayınları.

Köprülü, F. ( · 1991). Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar, Ankara, Diyanet İşleri Başkanlığı yayınları.

Kurnaz, C. ( 2009). Bana Seni Gerek Seni, A. Ü Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi Sayı 39, Erzurum 2009 Prof Dr. Hüseyin AYAN Özel Sayısı, 147-160.

Tekin, T. ( 1993). Hoca Ahmet Yesevi'den Yunus'a, kanalkültür.com.

Tatcı, M. ( 2008). İşitin Ey Yarenler, İstanbul, H yayınları.

908