www.ahaber . anado lu .edu . t r ANADOLU Ü NİVERSİTESİ HAFTALIK İLETİŞİM GAZETESİ SAYI : 619 12 - 18 MART 2012

� Adana’da düzenlenen Türkiye Üni-versiteler Kros Şampiyonasında sporcu-larımız iki kez kürsüye çıkmayı başardı.Şampiyonada, Anadolu Üniversitesisporcuları Fadime Suna ve Vedat Gönenbirinci oldu. 7. SAYFADA

Atletlerimiziki birincilikledöndü

Koç Fest içinhazırlıklarsürüyor

� Ünlü sanatçı Emre Altuğ, MarketingAnadolu Kulübü ve Ülker CampusLive’nin ortaklaşa düzenlediği etkinlikteAnadolu Üniversitesi öğrencileriyle bu-luştu. Altuğ, Atatürk Kültür ve SanatMerkezinde hayranlarına unutulmazbir akşam yaşattı. 5. SAYFADA

Emre Altuğhayranlarınıcoşturdu

Haber� Emlak değerlendirme uz-manlığı geleceğin mesleği.

2. SAYFADA

Söyleşi� Farklı bir işe imza attık.

7. SAYFADA

Öğrenci Görüşü� En büyük üç hayaliniznedir?

8. SAYFADA

e-öğrenme ile 10 milyondolar tasarruf edeceğiz

� Radyo A’da yayınlanan MisafirOdası programında konuşan RektörProf. Dr. Davut Aydın, e-öğrenme ça-lışmalarının geldiği nokta hakkında

bilgi verdi. Aydın, öğrencilerin bil-giye hızla ulaşabileceklerini vepaylaşabileceklerini söyledi.

� Rektör Prof. Dr. Aydın, öğretimüyelerinin çalışmalarını ve eserleriniinternet ortamına aktarmayı ve inte-raktif bir öğrenme ortamı yaratmayıamaçladıklarını belirtti. “Böyleceyılda 10 milyon dolar tasarruf sağla-nacak” dedi. 4. SAYFADA

Kampüste reklam vardı

Piyano ile bağlama aynı sahnede

� Bu yıl 9’uncusu düzenlenecek olanKoçfest Üniversite Spor Oyunlarına Ana-dolu Üniversitesi ev sahipliği yapacak.10-17 Mayıs günleri arasında yapılacakoyunların resmî açılışı ise 14 Mayıs’tagerçekleşecek. Etkinliğe Türkiye gene-linde 150 üniversiteden yaklaşık 4000sporcu katılacak. 2. SAYFADA

� Devlet Konservatuvarı Piyano Anasanat Dalı Bölümü tarafından düzenlenen “Piyano BayramıAnadolu’da”, 1 Mart günü Atatürk Kültür ve Sanat Merkezinde gerçekleştirildi. 4. SAYFADA

� İletişim Bilimleri Fakültesi ve İletişim Kulübü iş bir-liğiyle düzenlenen "Kampüste Reklam Var 8", 3 -4Mart’ta gerçekleştirildi. Etkinlikte, reklam sektörü-nün ünlü isimleri öğrencilerle bir araya geldi.

� Atatürk Kültür ve Sanat Merkezinde düzenle-nen etkinliğe Anadolu Üniversitesi öğrencilerininyanı sıra çeşitli üniversitelerden gelen öğrencilerde yoğun ilgi gösterdi. 5. SAYFADA

İngilizceyi ekranlara taşıyoruz� British Council ve BBC'nin ortak çalışması olan''Word on the Street'' adlı İngilizce eğitim progra-mının lansmanı İstanbul’da yapıldı. Program,TRTve Üniversitemiz iş birliğiyle ekranlara gelecek.

� Rektör Yardımcısı Prof. Dr.Aydın Ziya Özgür, buproje ile Anadolu Üniversitesi, British Council veTRT’nin dil eğitiminde 30 yıldır yürüttükleri iş birli-ğinde yeni bir sayfa açıldığını söyledi. 2. SAYFADA

“Gelecekumutlarımızın

ardındakadınlarımızvar”

Rektör Prof. Dr.Davut Aydın

Rektör Aydın’ın 8 MartKadınlar Günü mesajı:

� Rektör Prof. Dr. Davut Aydın, 8 MartDünya Kadınlar Günü dolayısıyla birmesaj yayımladı. Prof. Dr. Aydın mesa-jında şunları söyledi:

“Türkiye Cumhuriyetinin gelecekumutlarının ardında kadınlarımız vardır.Hayatın her alanında barışın dilini ve in-sanlığın ortak güzelliklerini çoğaltan ka-dınlarımızın insanlığa yapacağı katkılarınönünde hâlâ engeller bulunmaktadır. Buengellerin ortadan kaldırılmasında tümdünyada çok önemli gelişmeler oluyor.Ancak bunları yeterli bulmadan, eşitlikçibir anlayışla yol almalıyız. Ne mutlu ki;Türkiye’de kadınlarımız her geçen günhayatımıza güzellikler katma olanaklarınıartırıyor.

Anadolu Üniversitesi ve tüm yükseköğ-retim sistemimizde çok önemli sorumlu-lukları kadın-erkek birlikte üstleniyor. 1milyon 200 bin öğrencisi olan Üniversite-mizde, erkeklerin yüzdesi 55,3 kadınlarınyüzdesi de 44,7’dir. Hayatın farklı alanla-rında da kadınlarımızın daha etkin vegüçlü bir rol oynaması gereği açıkça orta-dadır. Gelişmiş bir toplum olmak ve mua-sır medeniyet düzeyine çıkmak ancakkadının eğitimi ile olmaktadır. Bu anlayışiçinde ‘Yaşam Boyu Eğitim Vizyonu’ doğ-rultusunda, kadının eğitimi önemli yertutmaktadır.

Kadın-erkek, eşit ve aynı duygu birliğiiçinde barışı, refahı üreteceğimiz birdünya umuduyla 8 Mart Dünya KadınlarGünü’nü kutluyor; daha özgür, daha eği-timli bir dünya diliyorum.”

H A B E R AnadoluHaber

ANADOLU ÜNİVERSİTESİMEDYA MERKEZİ BİRİMLERİ

HABER MERKEZİ VE E-GAZETE:(222) 335 05 80 - 2496

RADYO A:(222) 335 05 80 - 2699

RADYO - TV YAPIM MERKEZİ:(222) 335 05 80 - 5811

BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER:(222) 335 05 80 - 2484

ANADOLU HABER

Sahibi: Rektör Prof.Dr.DavutAYDINGenel Yayın Yönetmeni

Rektör Danışmanı: Prof.Dr.Halil İbrahim GÜRCAN

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Prof.Dr.ErkanYÜKSELYayın Koordinatörü: Uzman UfukTOZELİK

Tasarım Koordinatörü: Burcu ÜÇOKTürkçe Dil Editörü: Okt.Kevser CANDEMİR

Telefon: (222) 335 05 80 - 1790 Fax: (222) 330 74 40e-mail: haber@anadolu.edu.trYayın Türü: Yerel süreli yayın

Anadolu Üniversitesi Basımevinde 5500 adet basılmıştır.

Yıl: 13 Sayı: 619Basım tarihi: 12 Mart 2012

ISSN 1302-0005Pazartesi günleri yayımlanır.

Editör: Hale Gülsüm KARAKAYATasarım: Evren TÜRKGELDİ2

Üniversitemizin tüm yayın organlarında yer almasını istediğiniz her türlü etkinlik için lütfenAnadolu Üniversitesi Haber Merkezi (2496) ile iletişime geçiniz.

Koç Fest içinhazırlıklardevam ediyor

ANAPER İşve MeslekDanışmanıBelgelendirmeSınavı içinbaşvurularbaşladı

Haber Merkezi

� Bu yıl 9’uncusu düzenlenecek olanKoçfest Üniversite Spor OyunlarınaAnadolu Üniversitesi ev sahipliği ya-pacak. 10-17 Mayıs günleri arasındayapılacak oyunların resmi açılışı ise14 Mayısta gerçekleşecek. EtkinliğeTürkiye genelinde 150 üniversitedenyaklaşık 4000 sporcu ve 1000 civa-rında teknik eleman katılacak.

Üniversitemizde gerçekleşecek olanKoçfest Üniversite Spor Oyunlarının 2Mart günü yapılan yedinci toplantı-sında web sitesi, iş akışı ve içerikleriele alındı. Toplantıda, katılımcı üniver-sitelerin Koçfest kurumsal web sitesinikullanırken zorluk yaşamaması içingerekli değişiklikler yapılması hak-kında yeni kararlar alındı. Ayrıca,basın mensuplarının erişebileceğibasın kiti yapmak ve sitenin içinekontrol paneli eklemek gibi fikirler depaylaşıldı. Sportif yarışma sitesi ile il-gili kararlar alınırken toplantının so-nunda kura çekiminin nasılyapılacağına ilişkin bilgi verildi.

150 Üniversite Katılıyor

Koçfest Üniversite Spor Oyunlarına;atletizmde 60 üniversite, jimnastikte22 üniversite, kanoda 8 üniversite, sutopunda 17 üniversite, yüzmede 63üniversite yer alacak. Bir hafta süre-cek olan etkinlik programının taslağıise şöyle: Sutopu;12 Mayıstan, 15 Ma-yıs’a kadar, yüzme; 16-17 Mayıs günle-rinde, atletizm; 13 Mayıstan 15Mayısa kadar, basketbol; 13 Mayıstan17 Mayısa kadar, jimnastik; 14-15Mayıs günlerinde, hentbol; 12 Mayıs-tan 16 Mayısa kadar, kano: 12-13Mayıs günlerinde, voleybol: 13 Mayıs-tan 17 Mayısa kadar, salon futbolu: 13Mayıs’tan17 Mayısa kadar sürecek.

Eskişehir’in spora doyacağı bubüyük organizasyonda 9 farklıbranşta yarışacak olan sporcular içinhazırlanan tesisler ise şöyle: Atle-tizm; Beden Eğitimi ve Spor Yüksek-okulu Sahası ile Sazova AtletizmSahasında, basketbol; Beden Eğitimive Spor Yüksekokulu Salonunda,hentbol; Osmangazi ÜniversitesiSpor Salonu ve Porsuk Spor Salo-nunda, jimnastik; Gökmeydan SporSalonunda, Kano; Mamuca Göle-tinde, salon futbolu; Çamlıca SporSalonu ve Odunpazarı Mehmet TerziSpor Salonunda, sutopu: AtatürkYüzme Havuzunda, voleybol; Ana-dolu Üniversitesi Spor Salonu veSürel Spor Tesislerinde (TED), yüzme:Anadolu Üniversitesi Yüzme Havu-zunda gerçekleşecek.

Müsabakalar için kura çekimi 13Nisan günü öğrenci merkezi salon2009’da gerçekleştirilecek. Karşılaş-maların resmi açılışı 14 Mayısta İkiEylül Kampüsünde yapılacak. Katılım-cılardan alınan veriler doğrultusundaakreditasyon işlemleri gerçekleştirile-cek. Koçfest etkinliklerinde öğrencilergönüllü olarak görev alabilecekler.

Günsu UYANIK

�British Council ve BBC'nin ortak ça-lışması olan ''Word on the Street'' adlıİngilizce eğitim programı lansmanı29 Şubat günü Çırağan Palace Kem-pinski’de yapıldı. Lansmana Üniver-sitemiz Rektör Yardımcısı Prof. Dr.Aydın Ziya Özgür, TRT Genel Müdürüİbrahim Şahin ve British Council Tür-kiye Direktörü Margaret Jack katıldı.

Rektör Yardımcısı Prof. Dr. AydınZiya Özgür, bu proje ile AnadoluÜniversitesi, British Council veTRT'’nin dil eğitiminde 30 yıldır yü-rüttükleri iş birliğinde yeni bir sayfaaçıldığını söyledi.

Yeni Projeler Hayata Geçiyor

Üniversite olarak yürüttükleri uzak-tan eğitim çalışmalarına değinen Prof.Dr.Özgür ''BugünTürkiye'deyükseköğ-retimsisteminiüniversiteolarakaçıkveuzaktan eğitimle tanıştırmanın öte-sinde, dünyanın mega üniversiteleriarasında yer alıyoruz. Bugün 21 BatıAvrupa ülkesinde, KKTC ve Azerbay-can'daeğitimihracatınıgerçekleştiriyo-ruz.BugünBakü'denBrüksel'euzananglobal bir kampüsle bilgi ve eğitim tek-nolojilerini kullanarak hem açık veuzaktan eğitim sistemiyle hem deyaşamboyueğitimfelsefesiyleyenipro-jelerihayatageçiriyoruz.Bugünburadabir arada olmamıza vesile olan ‘WordOn The Street’ İngilizce dil eğitimi tel-evizyon programı da bu projelerdenbiri. İkikamukurumuarasındakiişbir-liklerine model olacak üretkenlikte birarada olduğumuz TRT kurumuyla bir-

likteTürkiye’yeyenibiryaşamboyuöğ-renme projesi sunuyoruz. Her eve, tel-evizyon aracılığıyla yaşam boyueğitimle İngilizce öğrenmeyi getiriyo-ruz. ‘Word On The Street’, TRT Okul’dayayınlanacak ikinci İngilizce dil eğitimprogramıdırvetamamıBBCtarafındanİngilizceolarakhazırlanmıştır.AnadoluÜniversitesi,BritshCouncilveTRT,İngi-lizce öğrenme seferberliğine bu prog-ramlarla yeni bir güç katıyor.” şeklindekonuştu ve ekledi:

“Stratejik ortağımız olan TRT ile bir-likte hayata geçirdiğimiz bu eğitimprogramının ardından yine uluslar-arası bir iş birliğiyle ‘British Council’ile birlikte yeni bir yaşam boyu eğitimprojesini Türkiye’ye sunmanın mut-luluğunu paylaşıyoruz. Türkiye’deeğitim konusundaki projelerimiz sa-dece İngilizce ile sınırlı değil. Gelecekeğitim yılından itibaren öncelikleFransızca ve Almanca, daha sonra daÇince, Rusça dillerinde yeni projelerhayata geçireceğiz.”

Dil Öğretiminde Yeni Bir Sayfa

Dil öğrenimi konusunda yeni birsayfa açmak amacıyla yola çıktıkla-rını belirten TRT Genel Müdürü İbra-him Şahin yaklaşık üç ay önceAnadolu Üniversitesi ve CambridgeUniversity Press'le ''My American Cou-sin'' adıyla, İngilizceyiyeniöğrenmeyebaşlayanlara yönelik olarak, çekimle-rini Türkiye'de Anadolu Üniversitesiçekim ekiplerine yaptırdıkları bir pro-jeyi tanıttıklarını söyledi. Bu projeyledil konusunda tembelliği aşmak

üzere, uzaktan da olsa dil öğrenmekisteyenlere bir kapı aralamayı amaç-ladıklarını ifade eden Şahin, bu prog-ramda mekanların tanıdıkolmasının,“dili zaten biliyorduk” havası yarattı-ğını kaydetti.

Word On The Street'e ilişkin de bilgiveren Şahin ''Bu proje İngiltere'de çe-kilmiş. Başlangıçta on bölüm, otuzardakika. Aslında ileri düzey İngilizcesiolan insanların konuşmaları daharahat yakalayabilecekleri bir çalışma.Pazar günleri 21.30'da yayına koya-cağız.'' dedi.

British Council Türkiye DirektörüMargaret Jack ise İngilizce sohbetlerin%80’ininanadili İngilizceolmayanki-şiler arasında cereyan ettiğini belirte-rek ''İngilizcenin sadece İngilizcekonuşanlara ait olduğu düşünceside-mode kaldı. Artık İngilizcenin diğer li-sanları konuşan topluluklartarafından da sahiplenilmesinin za-manı geldi ve Türkiye de bu ülkeler-den biri. Türkiye'deki gençler bununfarkındave İngilizceöğrenmeninöne-mini anlamış durumdalar.'' şeklindekonuştu.

Dizi formatında hazırlanan “Wordon the Street” programının amacı, iz-leyiciyi her bölümde İngiltere’ninbaşka bir mekânına götürüp, ilginçröportajlar ve İngilizcenin günlük kul-lanımına dair örnekler ile izleyenlerinİngilizce dil becerilerini geliştirmeyeyardımcı olması. Üniversitemiz iş bir-liği ile hazırlanan program 4 Martgünü itibariyle TRT Okul ekranlarındayayınlanmaya başladı.

İdil SOYEL

� Personel Belgelendirme Birimi(ANAPER), İş ve Meslek Danışmanıyeterliliğine ait belgelendirme sınav-larının ilkini 6-12-13 Mayıs günle-rinde gerçekleştirecek. Teorik veuygulama sınavları olmak üzere ikiaşamalı olarak gerçekleştirilecek sı-navlara başvurular 5-30 Mart günleriarasında http://anaper.anadolu.e-du.tr adresinden yapılabilir.

Sınavın teorik kısmı, 6 Mayıs’ta baş-vurulan il için başvuran aday sayısı-nın 100’ü geçmesi şartıyla Adana,Ankara, Antalya, Diyarbakır, Erzu-rum, Eskişehir, İstanbul, İzmir, Trab-zon illerinde; uygulama kısmı ise12-13 Mayısta Eskişehir’de yapılacak.Yaş sınırlaması olmaksızın, 4 yıllık li-sans diplomasına sahip olan herkessınavlara başvurabilecek. Belgelen-dirme hizmetinde tüm oturumlardabaşarılı olanlar ise İş ve Meslek Danış-manı (Seviye 6-lisans düzeyi) sertifi-kası almaya hak kazanarak İş veMeslek Danışmanı ünvanıyla çalışabi-lecekler. Bu doğrultuda İş ve MeslekDanışmanları, bireylerin istek ve du-rumuna en uygun iş-mesleği seçmesi,seçtiği iş-meslekle ilgili eğitim imkân-larından yararlanması, işe yerleştiril-mesi ve işe uyumunun sağlanması ileilgili sorunların çözümüne sistemliolarak yardım ederek başta Türkiye İşKurumu (İŞKUR) olmak üzere kamukurumları veya özel kuruluşlarda hiz-met verebilecekler.

ANAPER Hakkında

Yaşam Boyu Öğrenim Uygulamave Araştırma Merkezi altında 2011Temmuz ayında, Mesleki YeterlilikKurumu (MYK) tarafından ulusal ye-terlilikleri yayınlanan programlarailişkin sınav ve belgelendirme hiz-meti sunmak amacıyla kurulanANAPER, İş ve Meslek Danışmanı(Seviye 6-lisans düzeyi) belgelen-dirme sınavlarını yapmak üzereMYK tarafından yetkilendirilen ilkkuruluştur. Bu kapsamda, ilk ola-rak İş ve Meslek Danışmanı (Seviye6-lisans düzeyi) ulusal yeterliliğineait belgelendirme sınavlarını ger-çekleştirmek için çalışmalarını ta-mamlayarak Türk AkreditasyonKurumu (TÜRKAK) tarafından akre-dite edilerek ve MYK tarafından yet-kilendirildi.

Üniversitemiz İngilizceyitelevizyon ekranına taşıyor

Emlak değerlendirme uzmanlığı geleceğin mesleğiSeçil Büşra BAŞÇI

� Eskişehir Meslek Yüksekokulu tara-fından,EmlakUygulamalarıdersikap-samında 1 Mart günü düzenlenen“EmlakveEmlakYönetimiÖğrencileriile Buluşma” adlı söyleşiye EskişehirEmlakçılar Odası Başkanı Gazi Çelik,Esnaf ve Sanatkarlar Odası BaşkanıEkrem Birsen ve Eskişehir Seyyar Tu-hafiyeciler ve İşportacılar Odası Baş-kanı Ali Sefa Şen konuşmacı olarakkatıldı.

Emlak değerlendirme uzmanlığınıgeleceğinmesleğiolarakniteleyenGaziÇelik “emlakçılara güven duyulma-ması” şeklindeki yaygın görüşün vehaksız rekabetin sektörün önündeki

engellerolduğunusöyledi.Busorunla-rın üstesinden gelebilmek için emlak-çılıkalanındaakademikyolunaçılmasıamacıyla Meclise bir yasa tasarısı sun-duklarını belirten Çelik, tüketici hakla-rını korumaya yönelik yaptırımlarınında olduğunu vurguladı.

Ekrem Birsen ise konuşmasındaemlakçılık sektörünün kalitesininhangi yollarla artırılabileceği konu-sunda öğrencilerin sorularını yanıt-ladı. Birsen konuşmasında güleryüzlü hizmetin ve iletişimin öneminedikkat çekti.

Prof. Dr.Aydın ZiyaÖzgür

MargaretJack

İbrahim Şahin

Editör: Uzman Ufuk TOZELİKTasarım: Burcu ÜÇOK 3AnadoluHaber

Geleneksel çocuk oyunları kayboluyorH A B E R

Mavi SalonseminerlerisürüyorAnıl AKSOY

� Sosyal Bilimler Enstitüsünün düzenle-diği Mavi Salon Seminerleri 2 Martta dü-zenlenen sunumlarla devam etti.Etkinlikte Arş. Gör. Tuba Gün “Postmo-dern Kapitalizm ve İşçi Karakterinin Dö-nüşümü: Elazığ Alacakaya Örneği”başlıklı sunumuyla, “Radyo ve Televiz-yonlardaki Sağlık Konulu Yayınlara Yöne-lik RTÜK’e Yöneltilen Bildirimler ÜzerineBir İçerik Analizi Çalışması” başlıklı sunu-muyla Arş. Gör. Pelin Öğüt ve “TürkiyeModernleşmesi Sürecinde Kadın İmajı-nın Oluşturulmasında Medeni KanununRolü” başlıklı sunumuyla Arş. Gör. HülyaTanoba konuşmacı olarak yer aldı.

Arş. Gör.Tuba Gün, 2007-2011 yıllarıarasında Elazığ Alacakaya Mermer Fabri-kasında 45 işçi üzerinde yaptığı araştır-mayı anlattı. İşçilerin gelişen teknolojiyikendileri için risk olarak gödüğünü belir-ten Gün, kendilerine sürekli “Kim iştençıkacak?” sorusunu soran ve “İş üretendeğil iş üretilen yerdeyiz.” diyen, kimizaman sadece yaşadığının farkında olanve sosyal hayatla hiçbir ilgileri kalmayanişçilerle karşılaştığını anlattı. Tuba Gün,

yüksek teknolo-jik özellikleresahip maki-nelerden do-layı işgücünün

değersiz-leşti-ğinideifadeetti.

Sağlık Konulu Bildirimler

Arş. Gör. Pelin Öğüt, Radyo ve Televiz-yon Üst Kuruluna 1 Ocak 2009 – 31 Ara-lık 2009 tarihleri arasında izleyicilertarafından yapılan sağlık konulu bildi-

rimlerin betimlen-mesi, bubildirimlerin sa-yısı ve hangi kitle

iletişim araç-larına yö-nelikolduğukonu-

la-

rına değindi. Sağlık ve sağlık hakkı, sağlıkyayıncılığı, Radyo ve Televizyon Üst Ku-rulu (RTÜK), RTÜK’e sağlık konusundagelen şikâyetleri, talepleri ve bunlarınoranlarını içeren grafikler ve diğer veri-lerle oluşturduğu istatistikleri gösterdi veelde ettiği bulguları özetledi.

Arş. Gör. Hülya Tanoba ise modern-leşme, Türkiye modernleşmesi, Os-manlı’da kadının konumu, MedeniKanunun Cumhuriyet kadınlarına getiri-leri, Atatürk’ün söylemleriyle oluşturmak

istediği çağdaş kadınprofili konularını ele

aldı. Tanoba, sağla-nan gelişmeler vedüzenlemelere rağ-

men kadının ko-numunun yine

özel hayatın merke-zinde olduğunu

söyledi.

Yaşam tarzı ve yetersizlikduygusu paralel iki kavram

İletişim süreci göz temasıve selam verme ile başlar

Ali Hikmet BIÇKICI

� Psikolojik Danışma ve RehberlikMerkezi (PDRM), 29 Şubat günü“Yetersizlik Duygusuyla BaşaÇıkma” konulu bir seminer düzen-ledi. PDRM binasında gerçekleştiri-len seminere Uzman PsikolojikDanışman Ramazan Akdoğan ko-nuşmacı olarak katıldı.

“Bireylerin çeşitli alanlarda ken-dilerini yetersiz hissetmesi” ana ko-

nulu seminerdebu duygunun

nasıl ve nezaman başla-dığından ne

gibi çözümlerinbulunduğuna,

aşağılık duy-g u s u n a

ve birey-l e r i nyaşamtarzınakadarçeşitlikonu-

lar ele alındı. “Bir şeyle başa çıka-bilmek için neyle başa çıkacağımızıbilmemiz gerek.” diyen Akdoğan,öncelikle karşı karşıya olduğumuzşeyi iyi tanımamız gerektiğine dik-kat çekti. Bireylerin kaygılarınafarklı açılardan değinen Akdoğan,tüm bu kaygılarımızın insan kay-naklı olduğunu vurguladı.

Yaşanan kaygıların, önemsenmeisteği ile ilgili ve çocukluğumuzdanbu yana devam eden duygular ol-duğunu belirten Akdoğan, insanla-rın birbirlerine ihtiyaç duyduğunu,çünkü diğer kişiler olmadıkça duy-gularımızın anlam kazanamayaca-ğını söyledi. Ramazan Akdoğan“Kişiliğimiz bizim yaşam tarzımız.”diyerek, kişiliğimizi ne kadar doğruşekillendirirsek yaşam tarzımızında o yönde şekilleneceğini vurgu-ladı. Yaşam tarzı ve yetersizlik duy-gusunun paralel ilerleyen ikikavram olduğuna değinen Akdo-ğan, bu fark edildiğinde yetersizlikduygusuyla başa çıkmamızın dakolaylaşacağını sözlerine ekledi.

Umut Yaşar İNAN

� Psikolojik Danışma ve RehberlikMerkezi (PDRM) bahar dönemi se-minerleri “Etkili İletişim Becerileri”semineri ile başladı. Uzman Psiko-log Bahriye Yemenici’nin konuş-macı olduğu seminer, 28 Şubatgünü Psikolojik Danışma ve Reh-berlik Merkezinde yapıldı.

Yemenici konuşmasında, etkiliiletişim için hem dinlemenin hemde konuşmanın aynı derecedeönemli olduğuna değindi. Kendinegüven ve önyargının da iletişim sü-recinde ne denli etkin olduğunde-ğinen Yemenci, ünlü şair CanYücel’in “En Uzak Mesafe” şiirini deiletişim sürecinde yaşanan zorluk-lara yönelik güzel bir örnek olarakgösterdi.

Bahriye Yemenici seminerde,iletişim sürecinin göz teması veselam ile başladığını, bu sürecinbaşlatılmasının ise zor ama iletişi-min olmazsa olmazı olduğunukaydederek, korkuların aşılmasıgerektiğini söyledi.

PDRM tarafından düzenlenengrup çalışmalarının dönem içindeüçüne ve daha fazlasına katılan öğ-renciler "Kişisel Gelişim SeminerleriKatılım Belgesi" almaya hak kaza-nacak.

Psikolojik Danışma ve RehberlikMerkezi Mart ayı içinde dört etkin-liğe daha imza atacak. Merkez, 6Mart günü “Etkili Ders Çalışma Be-cerileri”, 13 Martta “Etkili SunumTeknikleri”, 20 Martta “Aile İlişki-leri” ve 27 Martgünü de“Beden Dili”konulu se-minerler ger-çekleştirecek.

Tümsev SAYAR

� Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümüöğretim üyesi Prof. Dr. NadirSuğur, televizyon ve bilgisaya-rınailebireyleriarasındadahaöncehiçgörmediğimiztürdenmevcut sosyal ilişkileri aşın-dırmakta ve ortadan kal-dırmakta olduğunubelirterek “Bu aşınma-dan en olumsuz etkile-nenler çocuklar.Çocuklar televizyonve özellikle de bilgi-sayar oyunlarıylakendilerine sunulanyeni bir dünyanın nesneleri durumun-

dalar ve kendilerine sunulan bu kurgu-saldünyanıniçinehapsoluyorlar.”dedi.

Çocukların zihinsel ve bedensel geli-şimleri için son derece önemli olan ve2000’ler dünyasına kadar varlığınıdevamettirmişolangelenekselçocukoyunlarınınartıkcançekiş-mekte olduğunu dile ge-tiren Prof. Dr. Suğur,çocukların özelliklebilgisayar oyunları

aracılığıylaiyi, kötüveya ben ve di-ğerleri gibi kesinayrımlar ile nefret kültü-

rünü öğrendiklerini ifade etti.

Dış Dünyadan Kopuklar

Ayrıca Prof. Dr. Suğur, çocukların dışdünyadan kopuk, sanal hazlarpeşindekoşan bağımlı kişiler haline geldikleri-nin de altını çizdi. Bu tür oyunların ço-

cuklarabellioranlardadaolsael-gözko-ordinasyonu, problem çözme yeteneği,matematiksel algı ve görsel okuma ve

anlama yetisi kazandırdığınıda belirten Prof. Dr. Suğur"Ancak bu kazanımların sos-

yal ve psikolojik maliyetle-rinin bunun çok

üzerinde olduğunusöyleyebiliriz." diye-rek ailelerin, çocukla-rının oynadığı

oyunların içe-riğini bilme-

leri gerektiğinisöyledi.

Prof. Dr. Nadir Suğur, gelecekteçocuk oyunlarıyla öğrenilen pay-laşma, yardımlaşma, dayanışma, ekipolarak çalışma, sosyalleşme, eğlenme,dostlukedinmevebenzerialışkanlıklarıyeterince kazanamadan ve içselleştire-meden hayata atılacaklarını vurgula-

yarak "Tüm bunlar bize birer suç, şid-det, yabancılaşma,yalnızlık, sağlıksızvehastalıklı bedenler olarak geri döne-cektir." diye konuştu.

Resim Bölümü öğrencilerinden sergiCengiz ÖZKAN

� Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) ResimBölümü öğrencileri tarafından tuvaleyansıtılan resimler, Eskişehir’de düzen-lenen sergiyle sanatseverlerin beğeni-sine sunuldu. Mayday SanatMerkezinde 3 Mart günü açılışı gerçek-leştirilensergide,14öğrencinin61eseri

yer alıyor. Serginin açılışına MaydaySanat Merkezi sahibi Erdinç Keskiner,Mayday Sanat Merkezi Müdürü HandeErşahin, GSF öğrencileri ve sanatsever-ler katıldı.

AçılışkonuşmasınıyapanErdinçKes-kiner,gençsanatçılarıdesteklemek içinsergiye ev sahipliği yaptıklarını söyledi.

Ortaya çıkan eserlerin, öğrencilerin ba-şarısını yansıttığını ifade eden Keskiner“Genç sanatçılara fırsat vermek gerek.Biz de bu nedenle sergiye ev sahipliğiyapıyoruz.Böylecesanatı, insanlarlabu-luşturuyoruz.” dedi.

Sanat merkezinin proje sorumlusuolan GSF mezunu Hande Erşahin “İlk

tecrübeler her zaman çok değerlidir.Benim için en önemlisi sanata değerveren insanları bir araya toplama başa-rısını sağlamış olmaktı. Çevremizde za-manla artış gösteren bu sanat tutkusu,bu merkezde hayal ettiklerimizdendaha da fazlasını hayata geçirmemizeyardımcı olacak.” şeklinde konuştu.

Prof. Dr.Nadir Suğur

Arş. Gör.Pelin Öğüt

Arş. Gör.Tuba Gün

Ramazan Akdoğan

Bahriye Yemenici

Arş. Gör.Hülya Tanoba

AnadoluHaber

ektör Prof. Dr. Davut Aydın, 24Şubat günü, Radyo A’da yayınla-nan ve sunuculuğunu Uzm.

GüzinKıyık’ınyaptığıMisafirOdasıprog-ramına konuk oldu.

İrem DÖNMEZ

� Programda, e-öğrenme seferberliğikapsamında kitaplar ve televizyonprogramlarında değişiklik yapılması-nın gerektiğini kaydeden Rektör Prof.Dr. Aydın, “İki yıl önce Bologna Sürecikapsamında açık ve uzaktan eğitiminAvrupa standartlarında yeniden yapı-landırılması konusunda bir süreç baş-latmıştık. Bu süreç çerçevesinde biz,dönem sistemine geçmeyi, kredi siste-mini uygulamayı hedeflemiştik. Bu biranlamda 30 yıldan beri sürdürmekteolduğumuz açık ve uzaktan öğretimi,bilgi ve iletişim teknolojilerindeki geliş-meleri de dikkate alarak dünya stan-dartlarındaki tecrübelerden deyaralanarak Avrupa standartlarında,dünya standartlarında yapılandırma-nın adıdır.” dedi.

Bologna Süreci

Bologna Sürecinde yapılacak değişik-liklerin belirli bir sürece yayılacağını vebelli planlar çerçevesinde ilerleyeceğinibelirten Aydın sözlerini şöyle sürdürdü:

“En problemli alan nedir? diye baktık.Bizim ilahiyat ön lisans programımızvardı. Çok talep ediliyordu ama gerçek-teniyileştirilmeyeaçıkbirprogramdı.Bil-diğiniz gibi bizim ilahiyat konusundafakültemiz yok, bu hizmette bize dışarı-dan destek veriyorlar. En problemli alanolarakoradanbaşladık.Alanyeterlilikleriprogram çıktılarının, ders içeriklerininbelirlenmesi için30farklıüniversiteden,125 öğretim üyesini davet ettik.”

Rekör Prof. Dr. Aydın, ilahiyat fakülte-lerindehangiderslerokutuluyorsaonla-rın paralelinde birebir derslerin,içeriklerin, programların, yazarların veeditörlerin belirlendiğini, dönem siste-mine geçmek üzere hazırlıkların ta-mamlandığını,kitaplarınyayınlandığını,50bininüzerindeeskiveyeniöğrenciyeintibak yapıldığını kaydetti. Aynı za-manda diğer 14 programda da benzeruygulamaların gerçekleştirildiğini ifadeeden Prof. Dr. Aydın “Bu akademik yılınbaşı itibari ile19prog-ram dönem siste-mine geçti. Kitaplarıyenilendi, ara sınav-ları yapıldı, finalleriyapıldı. Buradan daçok önemli bir dene-yim elde ettik. Bu dasürecin ikinci aşama-sıydı.” diye konuştu.

Sürecin üçüncüaşamasınınyaklaşık1milyonöğrenciyi ilgilendirdiğinibelirtenProf. Dr. Aydın, sosyal programların Bo-logna Süreci kapsamında dönüştürül-düğünü ifade etti. Aydın “Bu kapsamdada bu senenin başında öğretim üyeleri-mizi davet ettik. Orada editörlük ve ya-zarlık ile ilgili kuralları koyduk. Editörleribelirledik, editörlere yetki verdik.” diyekonuştu.

12 milyon Kitap Basılacak

Türkiye genelinde 150 farklı üniver-siteden öğretim üyeleriyle çalışıldığınadeğinen Prof. Dr. Aydın “Önümüzdekiakademik yılın başında bütün sistemBologna Süreci kapsamında dönüş-müş oluyor. Kitaplar dönüşüyor, kre-dili sistem dönüşüyor, intibaklaryapılıyor.” dedi.

Dönemsistemindebiniaşkınkitapol-duğunu belirten Rektör Prof. Dr. Aydın,12 milyon kitabın basılması gerektiğini

ifadeetti.Bununçokciddibirmaliyetge-rektirdiğini söyleyen Prof. Dr. Aydın, bil-gisayar ve teknolojik altyapınınyenilendiğini, yeni dönemde kitaplarıntüm içeriğiyle elektronik ortama aktarıl-mış olacağını belirtti.

Yapılacakbirsonraki toplantıdagrup-larınoluşturulacağını,eğiticilerineğitimiiçin çalışmalar yapılacağını ifade edenProf. Dr. Aydın, gelecek dönemde mini-mum 50 kitabın tamamlanacağını söy-ledi. Yılda 10 milyon dolarlık bir tasarrufsağlanacağınınmüjdesiniverenProf.Dr.Aydın “Hedefimiz öğretim üyesi arka-daşlarımızın kendi eserlerini, kendi ki-

taplarını interaktifbir biçimde tekno-lojiyi kullanarakelektronik ortama,internet ortamına,Türk toplumununhizmetine sun-maktır.” dedi.Bunun aynı za-manda çevreyi ko-ruyan bir anlayışıda içerdiğini ifade

edenAydın:“Açıköğretimsisteminintek-nolojik atılımını yapmak, üniversite ola-rak liderliğimizi pekiştirmek ve daha daileriye götürmek istiyoruz.” dedi.

Yapılacak olan ikinci e-öğrenme top-lantısınındahateknikbireğitimiçerece-ğini ifade eden Prof. Dr. Aydın konuyailişkin olarak şunları söyledi:

“Dijitalaraçların,medyanınkullanımıkonusunda eğitimimiz var. Arkasındanadımadımgerçekleştirilecektir.Zatenbuyapıldığı zaman göreceksiniz, Üniversi-temizaçıkveuzaktanöğretimdeyenibirboyut kazanmış olacak.”

Yanlış Algılar Ortadan Kalktı

Kamuoyunda Açıköğretim sistemineyönelik yanlış algıların olduğunu, ancakbugün gelinen noktada ve yapılanmadüzeyinde bunun değişime uğradığınıifade eden Rektör Prof. Dr. Aydın, kayıtyenilemeesnasında78.744Açıköğretim

öğrencisine yapılan anketten ve anketsonuçlarından bahsetti. Anket sonuçla-rına göre öğrencilerin %33’ünün özelsektörde,%7’sininkendiişinde,%40’ınınkamudaçalıştığını,gerikalankısmınınise çalışmadığınıbelirten Prof. Dr.Aydın, plan veprogramlaryapılır-ken bu verileringözönündebulun-durulması gerekti-ğinin altını çizdi.

Güney Kore’deüniversite eğitimiile mutluluk ara-sındaki ilişkinin in-celendiği biraraştırmadanbah-seden RektörAydın, konuya ilişkin olarak şunları söy-ledi:

“Alınansonuçlarşunugösteriyor:Üni-versite okuyanların birey olarak dahamutlu olduğunu görüyoruz. Adeta mut-luluğunaltınanahtarıüniversiteeğitimi-dir. Bu bireysel mutluluktur. Bunun birdesosyalboyutuvardır.Toplumiçindekisaygınlığıve itibarımutlulukverir.Birdeekonomik boyutu var. Eğitilmiş insangücü,ülkeninekonomikolarakrefahdü-zeyine katkı yapıyor.”

Üniversitemizde gidilen yeni yapılan-dırılmalar ile ilgili olarak ise Rektör Prof.Dr. Aydın şunları kaydetti: “Bu bir arz-talepişidir.Taleptedeğişmelervar.BizdeAnadolu Üniversitesi olarak, eğitim hiz-meti sunan bir kurum olarak arzı yeni-den yapılandırmak zorundayız.”

Bilgiye Çok Hızlı Ulaşılacak

Rektör Aydın, e-öğrenme sistemininöğrencilere, akademisyen ve üniversi-teye olan katkısını şu sözlerle açıkladı:“Öğrenciler çok hızlı bir şekilde bilgiyeulaşabilecek ve bilgiyi paylaşabilecek.Kaynaklaraerişimsağlayacağız.Öğrenciaçısından, bu bir fırsat eşitliği yaratmak-

tır. Türkiye’de ya da Dünya’nın nere-sinde olursa olsun, bu teknolojik imkân-lar ve sunum öğrenmek isteyenlere birfırsat eşitliği getiriyor. Akademisyenleraçısından baktığımız zaman yineönemli. Akademisyenler daha tanınırolacak. Çalışmaları, eserleri, kitaplarıdahagenişbiröğrencikesimitarafındanpaylaşılıyor olacak. Bilgiyi paylaşıyorsu-nuz,bupaylaşmakültürüngelişmeside-mektir. Hoca açısından müthiş birmutluluk. Bilgi teknolojileri zaman vemekân kısıtlamasını ortadan kaldırıyor.Öğretim üyeleri yaptıkları bu çalışmala-rınkarşısındaelbettekidönüşalmalıdır.Telifhaklarıkapsamıçerçevesinde,çeşitlibiçimlerde yaptığı bu işin karşılığını el-bette alıyor, almalıdır.”

Prof. Dr. Aydın, yeni süreçte öğretimüyelerinin rolüne ilişkin ise şunları söy-ledi:“Kendilerinebukonudagerekentek-nik destekleri vereceğiz. O destekleriçerisinde tüm hocalarımız hem açıköğ-retim hem de örgünde yaptıkları çalış-maları elektronik ortamlara taşıyacak.Hersenekendinigüncelleyecek.Elektro-nik ortamda değişiklikler yapabilecekler,dahaüretkenhaledönüşecekler.”RektörProf. Dr. Aydın, bu süreçte kendisini ençok heyecanlandıran şeyi ise şu sözlerleifade etti: “80 yıllık Cumhuriyet tarihinebaktığımız zaman elbette ki değişikliklerve dönüşümler vardır. Ama bunlar içeri-sindekienönemliyenilikTürkyükseköğ-retiminde, Açıköğretim sistemidir. Bilgiüretmenin adı Ar-Ge’dir. Bilgi üretirsiniz,bunu rapora, makaleye dönüştürürsü-nüz.Amabuürettiğinizbilginin,fikrinya-şama aktarılması ve bunun kaynağadönmesininadınainnovasyondenir.Son30yıldır,Türkyükseköğretimsisteminde,açıköğretimkadarbüyükinnovasyonveyaratan yoktur.”

Hedef: e-üniversite

Prof. Dr. DavutAydın, Anadolu Üni-versitesinin geleceğeyönelik hedefleri hak-kında şunları söyledi:“Gittiğimiz yerinucundakihedefe-üni-versitedir.Bütünbilgi-lerin elektronikortama taşınması,toplumlapaylaşılmasıve e-üniversite dediği-miz bir yapıya Ana-dolu Üniversitesigidiyor. Elbette kikolay bir iş değil,

zamanalacaktır.Amaşunubilelim,müt-hiş bir dijital çağ yaşanıyor. Büyük birbilgi bombardımanı var. Bilgi teknoloji-leri tümyaşamıdeğiştiriyor.Çağıyakala-makistiyorsanızüretimteknolojilerindeneoluyor, iletişimdeneoluyor,ulaşımdaneoluyorbilmenizvebunlarıentegrebirbiçimde, trendlere paralel strateji uygu-lamanız gerekiyor. Bunu yaparken deküresel rekabete odaklanmanız gereki-yor. Çağa uygun bir şekilde iletişim, üre-tim ve ulaşım sektörlerini AnadoluÜniversitesi olarak entegre ediyoruz.BunubaşaranÜniversitemizingelecektegittiği yer çok daha mutluluk verici, her-kesin çok gurur duyacağı, içinde bulun-maktan, çalışmaktan zevk alacağı, onurduyacağıbirüniversiteolacaktır.Buradaben,kapıdakigüvenlikgörevlimizdense-kreterimize,öğretimüyelerimize,öğren-cilerimize, herkese, bugüne kadarhizmetedenlerdahilolmaküzereteşek-kür etmek istiyorum.”

Rektör Aydın, Eskişehirsporla yapılaniş birliklerinden ve bu kapsamda yapıla-cak işlerden de söz etti. Aydın, bahar dö-nemininbaşlamasınayönelikolaraktümöğrencilere derslerinde başarılar diledi.

Anıl AKSOY

� Anadolu Üniversitesi Rektörlüğü ta-rafından kurulan Genç Pazar, AnadoluÜniversitesi Yunus Emre KampusüTeknopark zemin katta hizmet ver-meye devam ediyor. 1998 yılından buyana ikinci el eşya satımı ile ihtiyaç sa-hiplerine ve öğrencilere uygun fiyat-larla hizmet veren Genç Pazardan eldeedilen gelir, maddi desteğe ihtiyacıolan öğrencilere yemek kartı ve harçkatkısı sağlanması amacıyla kullanılı-yor. Ayakkabıdan giyime, mobilyadanelektrikli ev aletlerine, kitaptan oturmagurubuna kadar aranan birçok eşya-nın yer aldığı Genç Pazar, uygun fiyatve ürün çeşidi ile 9.00-17.00 saatleriarasında her ayın son cuma günü hiz-met veriyor.

Piyano vebağlama aynısahnede

Genç Pazarbüyük ilgigörüyor

Nadiye YILMAZ

� Devlet Konservatuvarı Piyano Anasa-nat Dalı Bölümü tarafından düzenlenen“Piyano Bayramı Anadolu’da”, 1 MarttaAtatürk Kültür ve Sanat Merkezinde ger-çekleştirildi.

Batı müziğinin simgesi piyano ile Türkhalk müziğinin simgesi olan bağlama-nın birlikte bir konseptte yer alması fikri-nin Öğr. Gör. Robert Farkas tarafındanortaya atıldığını belirten Piyano Anasa-nat Dalı Bölümü Başkanı Doç. OytunEren “Macar hocamız Öğr. Gör. RobertFarkas bu fikri dile getirdiğinde ben karşıçıktım. Piyano ve bağlamanın farklı tını-lara sahip olduğunu söyledim. Sonra dü-şündüğümde neden olmasın dedim vebu ikisinin konseptini yaptım" dedi.

Bugüne kadar saz konçertosu, ke-mençe konçertosu, kanun konçertosugibi birçok konsept yapıldığını belirtenDoç. Eren, bunların çok beğenilmedi-ğini ve başarılı olunamadığını söyledi.Oytun “Bir Türk enstrümanını batı ens-trümanlarının içine koyduğunuzzaman birleşme şansı çok zor oluyor,çünkü birbirinden farklı tınılara sahip-ler. Biz bunların aksine, yaptığımız pi-yano ve bağlama konseptinde öncebağlama sonra piyano yorumuna yerverdik. Böylece bunların birbirinin tını-sına karışmasını önledik ve bu Tür-kiye’de bir ilk oldu.” dedi.

Konserde eserlerin önce bağlama yo-rumu, ardından piyano yorumu icraedildi ve Türk halk müziğinin hemenher yöresinden, anonim birçok türküyeyer verildi. Konçertoda; Kara Toprak, SarıGelin, Haydar Haydar, Gül Kuruttumgibi Türk halk müziğinin en sevilen tür-külerini Zafer Güzey ve Can Gülcan bağ-lama ile; Emine Bilir, Hale Vural, İremÇelikten, Mine İpek Güzey, Oytun Eren,Özge Güncan, Toros Can ve Eren Yahşiise piyano ile sundu.

10 milyondolar tasarrufsağlayacağız

H A B E R

Rektör Prof. Dr. Davut Aydın,Radyo A’da yayımlananMisafir Odası adlı programakonuk oldu. Aydın,amaçlarının, e-öğrenmeseferberliğikapsamında öğretimüyelerininçalışmalarınıinteraktif şekildeinternetortamınasokmakolduğunubelirtti.

Bu akademik yılınbaşı itibariyle19 program

dönem sisteminegeçti.

Öğrenciler çok hızlıbir şekilde bilgiye

ulaşabilecekve bilgiyi

paylaşabilecek.Öğrenci açısından

bu, birFIRSAT EŞİTLİĞİ

yaratmaktır.

Prof. Dr. Davut Aydın, MisafirOdası programına konuk oldu.

REditör: Hale Gülsüm KARAKAYATasarım: Evren TÜRKGELDİ4

H A B E RAnadoluHaber Editör: Uzman Ufuk TOZELİKTasarım: Burcu ÜÇOK 5

Emre Altuğhayranlarınıcoşturdu

Öğrenciyken mutlaka bir işte çalışınGöze ÇİÇEK

� İletişim Bilimleri Fakültesi ve İleti-şim Kulübü iş birliğiyle düzenlenen"Kampüste Reklam Var 8", 3 ve 4 Martgünlerinde Atatürk Kültür ve SanatMerkezi (AKM)nde gerçekleşti.

Reklam sektörünün ünlü simaları-nın yer aldığı etkinliğe, Üniversitemizöğrencilerinin yanı sıra çeşitli illerdekiüniversitelerden gelen öğrenciler deyoğun ilgi gösterdi. Anadolu Üniversi-tesi Kurumsal İletişim KoordinatörüProf. Dr. Ferruh Uztuğ’un açılış konuş-masıyla başlayan etkinliğin ilk gününeRektör Prof. Dr. Davut Aydın da katıldı.

Bu yıl, dijital reklamcılığa ağırlıkveren etkinliğin ilk konuğu, C-SectionDijital Reklam Ajansının metin yazar-larından Fatih Tüylüoğlu’ydu. “Rek-lamda en önemli şey, bulduğunuz fikritek cümleyle özetleyebiliyor olmanız-dır.” diyen Tüylüoğlu, öğrencilere diji-tal medyaya yönelmeleri konusundaönerilerde bulundu.

Yasaklı Yönetmen Olmak

Sosyal medyanın bir düşünme bi-çimi olduğunu belirten Creasoup Diji-tal Reklam Ajansı Yönetici Ortağı ErayÖndeş ise Facebook gibi son zamanla-rın popüler sosyal paylaşım sitelerin-deki reklamların önemine değindi.

İki gün süren etkinliğin en kalabalıkkonuk grubuna sahip olan DaniskaReklam Ajansı, kurucu ortak PemraAtaç Açıktan ve ekibi, kendi aralarındayaptıkları eğlenceli tanıtım çalışmala-rıyla katılımcılara keyifli anlar yaşattı.

Üniversitemiz Güzel Sanatlar Fakül-tesi Grafik Tasarımı Bölümünden

mezun olan Açıktan “Reklamcılık,büyük resmi yakalamaktır ve o resmehakim olmaktır ve ne kadar saçmalar-sanız o kadar iyi ve yaratıcı fikirler bu-lursunuz. Bu yüzden bizim için sınıryok.” dedi.

Reklam Para Kazandırmaktır

PTT Film Reklam Yönetmeni UmurTuragay, bugüne kadar çektiği klipler-den bir tanesininyasaklanmasıve o klibinbazı ulusal tel-evizyon kanal-larının üç günsüreyle kapan-masına sebebi-yet verdiğinibildirdi. Turagay“Reklam, parakazanmak vepara kazandır-maktır, yaratıcıolmak değil. Buyüzden de yasak-lanmış bir yönet-men olmak bencekötü bir şey değil ve daha da tatminedici bir şey.” diyerek senaryosu olanöğrencilerin neler yapması gerektiğikonusunda bilgiler verdi. Bu konudasorular yönelten gençleri “İyi bir şeyleryapmak istiyorsanız cesur olun.” söz-leriyle yüreklendirdi.

Eski mezunlarımızdan reklam fo-toğrafçısı Aykut Çayır, fotoğraf çekmeteknikleri üzerine bilgiler verdi. “Rek-lam fotoğrafçılığı sanattan ziyade birmanipülasyondur ve reklam fotoğraf-

çılığı yazısız bir karikatür gibi olmalı-dır.” diyen Çayır, sunumunda göster-diği fotoğraflar üzerine teknikyorumlar yaparak katılımcıları bilgi-lendirdi.

Etkinliğin ikinci gününün ilk ko-nuğu olan Mindshare Türkiye MedyaDirektörü Önder Balcı, reklam yatı-rımları ve harcamaları, medya ekono-misi ve planlaması ve enflasyon

konularında aydınlatıcıbilgiler verdi.

İş hayatında karşılaş-tığı güçlükleri ve işinikolaylaştıran pratikliközelliğine dair kendihikayelerini anlatanYouth Republic Rek-lam Ajansı KurucusuSerhat Gürcü, kendi-sinden yola çıkaraköğrencilere “Ne ya-parsanız yapın, amaüniversite okurkenmutlaka bir yerdeçalışın.” diyerek tav-siyede bulundu.

Mazeret Yok

İnternet sektörünün öncülerindenbiri olan ve infografiği ile yoğun ilgiçeken 41? 29! Dijital Reklam Ajansı Ku-rucusu Alemşah Öztürk “Sosyalmedya asla tek başına kullanılacak birmecra değildir. Televizyondan Out-doora kadar hepsi bir bütün olmalı.”diyerek sosyal medyadaki yeni eğilim-ler üzerine keyifli bir sunum gerçek-leştirdi.

İletişim Bilimleri Fakültesinin eski

mezunlarından olan Dr. Şaban Kızıl-dağ, etkinliğin en eğlendiren konuğuoldu. Stand up tarzındaki sunumundaetkinliğe katılanları hareketlendirecekfigürler uygulatan Kızıldağ, unutulmazanlar yaşatmasının yanı sıra etkileyiciyaşam hikâyeleriyle salondakileri kah-kahalara boğdu.

Kızıldağ “Bundan 15 yıl evvelHz.Ali’ye ait bir söz okumuştum, ‘Ba-hane, mazeret insanın kendisinesöylediği en büyük yalandır.’ Bucümle beni çok etkiledi. Zira gelişe-meyen, büyüyemeyen toplumlarınçoğunun mazeret üreterek hayatınısürdürdüğü ortadadır. ‘Yarın yapa-rım’, ‘Yarın okurum’, ‘Yarın bakarım’cümleleriyle hayatı hep öteledik vezaman uçup gitti. Hiçbir şeyin ya-şanmadan yaşatılamayacağını dü-şünen ben, mazeret üretmemeyekendimden başladım. Geleceğimiçin, insanlık için, ailem için, kalitelibir ömür tüketmek için, ölüm hariçhiçbir şey için mazeret yok dedim.Burada olduğu gibi ve yapmış oldu-ğum eğitim seminerlerindeki insan-larla tekrarladım bu sihirli cümleyi:‘Her şeye rağmen mazeret yok!’Güne başlarken hep bu cümleyle ha-reket etmenizi diliyorum.”diyerek sa-londaki herkesin bu cümleyi tekraretmesini istedi.

Sekiz konuşmacı ve altı kişilik birekibin konuk olduğu, 500 kişinin katı-lımcı olarak davetiyeleri tükettiği ikigünlük “Kampüste Reklam Var 8” et-kinliği yoğun ilgi görmesinin yanı sıra3 Mart günü Twitter’da da popülerbaşlık olmayı başardı.

Fatmanur DAŞCI

� AvrupaÖğrencileriForumuKulübü(AEGEE), 29 Şubat günü Öğrenci Mer-kezi Fuaye Alanında Atlas Lojistik Hiz-metleri ve Dış Ticaret Limited ŞirketiYönetim Kurulu Başkanı Mehmet AliArıyürek’in fotoğraflarının yer aldığıbir sergi düzenledi. “Işığa Bakış” adlısergi aynı gün yapılan “UluslararasıLojistik Üzerine Sorular ve Yanıtlar”söyleşisinin ardından açıldı.

Mehmet Ali Arıyürek, en sevdiği ak-tivitelerdenbiriningezmekolduğunu,fotoğrafa da böylece başladığını söy-

ledi. 35’e yakın ülke dolaşan ve uzunyıllarboyuanalogfotoğrafmakinesi ileçekimler yapan Arıyürek “Mimari ya-pılara ve güzele odaklı fotoğraflar çek-meyi seven ve çok denklanşörebasmayanbir fotoğrafçıyım.Genelliklegece fotoğrafları çekmeyi tercih ede-rim. Gecenin aydınlatması ve renktonlarının neredeyse sonsuz oluşubeni cezbeder.” dedi.

Hindistan’daki Altın Tapınak’ı çek-tiği film makarasının kaybolması üze-rineüçyıl fotoğrafaküsenArıyürek,buayrılığa fazla dayanamadığını ve Gazi-

antep Fotoğraf Sanatı Derneği (GAF-SAD) üyesi bir arkadaşının daveti ileDoğu Anadolu, Nahçıvan ve Bakü ge-zisine çıktığını söyledi.

Çalışmalarında daha sonra dijitalekipmanları kullanmaya başladı-ğını kaydeden Arıyürek “Her sanat-çının kendine has üslubu vardır.”diye konuştu.

Mehmet Ali Arıyürek’in, başta Tür-kiye olmak üzere Avrupa, Çin ve Ja-ponya’da çektiği fotoğrafların yeraldığı sergi, 10 Marta kadar sanatse-verleri ağırladı.

Lojistiksektöründeİngilizcebilmek şartNadiye YILMAZ

� Avrupa Öğrencileri Genel ForumuKulübü (AEGEE) tarafından düzenle-nen “Uluslararası Lojistik Üzerine So-rular ve Yanıtlar” etkinliği, 29 Şubattagerçekleştirildi. Salon 2009’da yapı-lan etkinliğe, Atlas Holdingin Kuru-cusu ve Yönetim Kurulu BaşkanıMehmet Ali Arıyürek konuşmacı ola-rak katıldı.

Arıyürek, Eskişehir Meslek Yüksek-okulu Uluslararası İlişkiler Bölümüve Lojistik Programı öğrencilerininlojistik sektörü konusunda sorula-rını yanıtladı. Lojistik sektöründe enönemli ve en gerekli özelliğin çok iyiyabancı dil bilmek olduğunu belir-ten Arıyürek “Ben maddi imkânsız-lıklar nedeniyle üniversiteyi sadece3 ay okuyabildim. Okulu bıraktıktansonra çok hırslandım. Önce İngilizceöğrendim. Daha sonra da dört dilöğrendim. Bunlardan Almancayı 10ay, Fransızcayı da bir buçuk aydaöğrendim. Hobi olarak başladığımİtalyancayı ise şu anda çok iyi konu-şabiliyorum.” dedi.

Başarılı Olmak Zorundasınız

Öğrencilere kendi başlarına devolabilecekleri bir bölümde okudukla-rını söyleyen Arıyürek “Lojistik diğerbütün profesyonel sektörlerden dahaprofesyonel bir sektördür. İş haya-tında çok başarılı olmak zorundası-nız. Başarılı olduğunuzda önünüzükesmeye çalışan çok insan olacak, sizonları da yenmek zorundasınız.”dedi. Lojistikte fakülte veya yüksek-okul okumanın önemli olmadığınıdile getiren Arıyürek “Limon satabi-len bir insan lojistik sektöründe başa-rılı olabilir ama İngilizcebilmiyorsanız bunun bir önemiolmaz.”diye konuştu.

Tatilleri Boşa Geçirmeyin

Arıyürek, sözlerini şöyle sürdürdü:“Reel sektörle iç içe olun, gerekirseücretsiz çalışın ama işin içinde bulu-nun. Kapıdan kovsalar bile bacadangirin, yaz tatillerinizi boş geçirmeyin.Böylece mezun olduktan sonra iyi ol-duğunuzda herkes peşinizden koşar,ama siz gerçekten başarmayı isteyin.Kuşkusuz başarılı olursanız kimse-den korkmazsınız. Dünyada lojistikçok gelişti. Konteyner taşımacılığı%80 civarında tercih ediliyor. Taşı-macılıkta en az tercih edilen tür isekurye taşımacılığıdır.”

Mehmet Ali Arıyü-rek, çalışma ko-

şulları olarakTürkiye’ninAvrupa’yagöre dahaavantajlı oldu-ğunu sözlerineekledi.

Meral TOSUN

� Marketing Kulübü ve Ülker CampusLive’nin organizasyonu ile kampüstekonser veren Emre Altuğ, hayranlarınıcoşturdu. İzleyicilere unutulmaz anlaryaşatan Emre Altuğ konseri, 5 Martgünü Atatürk Kültür ve Sanat Merkezi-Merkezinde gerçekleşti. Beklediğindendaha fazla ilgi gördüğünü söyleyen sa-natçı, mutluluğunu şarkı aralarındayaptığı esprilerle ve teşekkür sözcükle-riyle dile getirdi.

Ülker Campus Live’nin kampüstegerçekleştirdiği bir dizi etkinlikten biriolan konser, üç aylık bir çalışmanınkutlama partisi oldu. Daha öncesinde"Dankek Sekiz Kek ile kareoke heye-canı, film yarışması, kantin oyunları,mutlu anlar turnuvası, mutlu filmlerhaftası, kutlamaya değer anlar, ÜlkerCampus Live ile Mutlu Sabahlar" isim-leriyle birçok etkinliği öğrencilerle bu-luşturan Campus Live, etkinliklerinedevam edecek.

‘Işığa Bakış’ sergisi geceyi anlatıyor

Önder Balcı Aykut Çayır Şaban Kızıldağ

Mehmet Ali Akyürek

Serhat GürcüUmur

Turagay

Editör: Merve GÜNEYTasarım: Zeynep ÜNAL6 AnadoluHaberK Ü L T Ü R - S A N A T

12 Mart / Pazartesi

10.Amatör Caz MüzisyenleriSinema Anadolu17 Marta kadar devam edecektir.

Caz Kulübü

Türkiye'de DarbelerProf.Dr. Tanel DEMİRELKongre Merkezi Kırmızı Salon14.00

Edebiyat Fakültesi

Anadolu’daBluesrüzgarı

14 Mart / Çarşamba

Evliya Çelebi SergisiÖğrenci Merkezi Fuaye Alanı16 Marta kadar devam edecektir.

Eskişehir Ticaret Odası

Dönemin Şiiri İçinde İstiklal Marşı veMehmet Akif

Salon 200314.00

Edebiyat Fakültesi

Evliya ÇelebiSalon 200915.00 - 19.00

Eskişehir Ticaret Odası

16 Mart / Cuma

6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu ÇalıştayıKongre Merkezi Salon Anadolu08.00 - 18.00

Hukuk Fakültesi

Cezmi Ersöz SöyleşisiKongre Merkezi Kırmızı Salon14.00 - 17.00

Edebiyat Fakültesi

Fullbright Bursu Genel BilgilendirmeToplantısı ve Etkili Başvuru Çalıştayı

Öğrenci Merkezi Salon 200911.00

Uluslararası İlişkiler Birimi

Dijital Çağda Türkiyeİletişim Bilimleri Fakültesi

211 No'lu Derslik14.00

İletişim Bilimleri Fakültesi

15 Mart / Perşembe

Edebiyattan Doğan Felsefe: SADİZMEdebiyat Fakültesi

Zakine Çelik Öztürk Toplantı Salonu14.00 - 17.00

Felsefe Kulübü

3.Agora Buluşması: Eskişehir'deArtan Çocuk Suçları ve Çocuk OdaklıHabercilik

İletişim Bilimleri FakültesiAgora Salonu

16.30İletişim Bilmleri Fakültesi

4 El 2 PiyanoÖğr.Gör.Selin ŞEKERANBER

Yudum ÇETİNERAtatürk Kültür ve Sanat Merkezi

Opera ve Bale Salonu20.00 - 21.30

Sosyal Bilimler Enstitüsü

Halk müziği konseri coşturdu

Ayşegül DALLI

� Eskişehir Tepebaşı Belediyesi “TürkHalk Müziği Koro ve Solo Konseri”, 2Mart Cuma günü, Anadolu ÜniversitesiSinema Anadoluda gerçekleşti. İlgininyoğun olduğu konserde, Tepebaşı Be-lediyesi Başkanı Ahmet Ataç da dinle-yicilerin arasında yer aldı.

Toplam 40 kişiden oluşan ve şefli-

ğini Aytaç Karausta’nın üstlendiği or-kestra, 10 parçanın yer aldığı reper-tuarında; Kırşehir, Erzurum, Yozgat,Iğdır, Afyon, Kars, Gaziantep gibi çe-şitli yörelerden eserlere yer verdi.

Tepebaşı Belediyesi Başkanı AhmetAtaç ise duyduğu mutluluğu şöyle dilegetirdi: “Tepebaşı Belediyesinin iki ko-rosu var. Bunlardan bir tanesi, Aytaç

Karausta yönetimindeki Halk MüziğiKorosu, diğeri İnci Çayırlı’nın yöneti-mindeki Türk Sanat Müziği Korosu.Her iki koro da son derece nitelikli veicra ettikleri tüm eserleri hakkı ile ye-rine getiren korolar. Bu, Tepebaşı Be-lediyesi için bir övünç meselesidir.Burada arkadaşlarımız hiçbir karşılığıolmadan çalışıyorlar ve bizi gerçekten

gururlandırıyorlar. Tabii sanata ve kül-türe değer veren belediyeler, kenti içinçok farklı şeyler düşünürler; halkınmutluluğunu düşünürler, onlaramoral vermeyi düşünürler. TepebaşıBelediyesinin de bu konuda çok ciddibaşarıları ve etkinlikleri var. Belediyeolarak vatandaşla olan ilişkilerimizadına çok mutluyuz.”

Sencer UÇ

� Tiyatro Anadolu’nun ilk kez Alman-ya’nın Köln şehrinde sergilediği, BelizGüçbilmez’in yazıp Erol İpekli’nin yö-nettiği ‘’Doyçland – Dünyanın Rengi ’’isimlioyun,2MartCumagünüAtatürkKültürMerkezi (AKM)OdaTiyatrosundaseyirci karşısına çıktı.

AylinAydoğdu’nundekor-kostümta-sarımını, Ersen Tunççekiç’in ışık tasarı-mını gerçekleştirdiği; Erdinç Anaz’ınhareketdüzeninisağladığıveOktayKö-seoğlu’nun müzik direktörlüğünü yap-

tığı oyuna ilgi oldukça yoğundu.10 Aralık’ta Köln’de gerçekleştir-

diği dünya prömiyerinde ve 20 Ara-lık’ta Anadolu Üniversitesi AtatürkKültür Merkezinde gerçekleştirdiğiTürkiye galasında büyük beğeni top-layıp ayakta alkışlanan ‘’Doyçland –Dünyanın Rengi’’, 3, 6 ve 7 Mart ta-rihlerinde Üniversitemizde tiyatro-severlerle buluştu.

Oyunun konusu

Almanya’da yaşayan Türklerden

oluşturulacak bir grupla bir türkü ge-cesi düzenlenecektir. Topluluğa katıl-mak için her biri ayrı nedenlerle vefarklıaltyapılardangelenbukişiler, tür-küleraracılığıylageçmişvegelecekara-sında yeni bir serüvene adım atarlar.Hem aralarındaki ilişkilerle hem dekendi kişisel hikayeleri ile; yabancıolmak, göçmen olmak, yurtsuz olmak,yerini bulamamak gibi kavramlar üze-rine kurulu hayatlarından kesitler su-narlar. “Kendi türkülerini” bizlerlepaylaşırlar.

‘Doyçland – Dünyanın Rengi’

Tümsev SAYAR

� Anadolu Üniversitesi Müzik Kulübü,bir ilke imza atarak üniversiteler ba-zında ilk defa Blues Festivali düzenledi.

Birinci Anadolu Üniversitesi BluesFestivali 1 Mart Perşembe günü SinemaAnadolu’da başladı. Katılımın yoğun ol-duğu festivalde konuklar, Blues’un Yol-culuğu temalı belgesel gösterimiyleBlues’un tarihine yolculuğa çıkarkensonrasında sahne alan müzisyenler eşli-ğinde yerel ama aynı zamanda evren-sel müziği dinleme fırsatı buldular.

Festival Steady Fingers’ın sahne rö-portajıyla başlarken ardından alfa,beta gibi tıp alanında kullanılan sesdalgalarıyla yapılan deneysel birblues çalışması dinleyicilere sunuldu.Blues konseptin-Delta blues konuğuGürkan Polat, dinleyicilere Blues’unklasik parçalarından örnekler sundu.Paragliding Blues People performansıile devam eden gecenin ilerleyen saat-lerinde ise tek kişilik dev kadro SteadyFingers yer aldı. Steady Fingers’a canveren James Önder, gitar ve mızıka-nın huzurlu uyumuyla dinleyicilerekeyifli saatler yaşattı.

İlk günün sonunda ise sahnede per-formanslarını sergileyen tüm sanatçı-ların katıldığı bir ‘Blues Jam Session’gerçekleşti.

Festivalin ikinci günü ise, gitardan,blues armonikaya birçok enstrümanınyer aldığı serbest blues atölyesi dene-yimi yaşandı. Bazı katılımcıların berabe-rinde getirdiklerienstrümanlar ileperformans-larını sergile-dikleriatölyedeenstrüman-sız katılımcı-lar da yenibilgiler öğ-renmeninkeyfini çıkar-dılar.

Fatmanur DAŞCI

� Tümçocuklarınzevkle takipettiği“Caillou”çizgi filminden uyarlanan“Caillou ve Arkadaşları MüzikalŞov”uSinemaAnadolu’da izleyici-lerle buluştu. Keşif Yapım Organi-zasyon tarafından düzenlenen

etkinlik,4MartPazargünü,güniçe-risinde 3 farklı seans olmak üzeregerçekleştirildi.

Ebeveynler ve çocuklar tarafın-dan yoğun ilgi gösterilen şov, Cail-lou’nun kreştegeçirdiği birgününüanlatıyordu. Caillou arkadaşları ilekimi zaman astronot, kimi zamanda araba yarışçısı olduğunu hayal

etti, bando kurup orkestrası ile kon-ser verdi.

Çizgi filmi aslına uygun olarakuyarlayan ve sahneye aktaranHasan Ekinci “Türkiye’de okul ön-cesi ve ilkokul çağındaki çocukları-mız için hazırlanmış fazla oyunbulunmuyor. Bu sebeple biz deDünya’da80yıldır,Türkiye’dede10yıldır her çocuğun kalbine ulaşmışolan Caillou’nun müzikalini yap-maya karar verdik. Öyle güzel tep-kiler aldık ki birinci yılımızı henüzdoldurmuşken Türkiye’nin %70’inidolaştık.” dedi ve yeni projelerle yol-larına devam edeceklerini belirtti.

Caillou'nun hayal dünyasına yolculuk

Işıl Ekimeri

� Sinemaya ve televizyona ilginiz nasılbaşladı?- Gökhan Altuntaş: Akdeniz ÜniversitesiBilgisayarİletişimBölümünübitirdim.Şuanda Anadolu Üniversitesi İ.İ.B.F' de ikti-sat okuyorum. Sayısal alanı pek istemi-yordum; zamanla bu mesleğe aitolmadığımıanladım.Aklımdahepsena-ristolmakvefilmçekmefikrivardı.Kendiyarattığımütopyayıoluşturmayıçokisti-yordum. Yeni şeyler üretmem ve yarat-mam lazımdı. Akdeniz Üniversitesinedevamederkeniki kısafilmyarışmasınakatıldım. İkincilik ve dördüncülük dere-celerialdım.Bubaşarılarımdansonrabualana daha çok ısındım ve bu sıcaklıkgün geçtikçe arttı. Daha sonra kendimioyunculukta geliştirmeye başladım vekarar verdim ki; insan kendisini mutluhissettiği alanda ilerlemeli. Eskişehir'e Si-nema Anadolu için gelmiştim. Kendimededim ki; “Üniversiteyi kazanamasambile Sinema Anadolunun bir projesindeyeralacağım”SinemaAnadoludaüçpro-jede yer aldım. Bunlar; Tiramafon Geç-mişi, Dur Düşün Tekniği ve ödevprojeleriydi. Bu konuda çok gururlu vemutluyum.

� İnternet dizisi çekme fikri neredençıktı?- Gökhan Altuntaş: İnternet dizileri ABDve Avrupa' da çok meşhur. Biz de bunuTürkiye'yetaşıyaninsanlarolmakistedik.Başroloyuncumuz,EmineAydarilekur-duğumuz bir tiyatro ekibimiz vardı. Buekiple birlikte kısa film çekmeye kararverdik. Bütün bir yaz süren araştırmala-rımızın sonucunda, daha kapsamlı vedahaiddialıbirşeyleryapmakistedik.Bizde daha önce denenmemiş bir alandailerlemek istedik. İlk bölümü 19 Mart2011'de yayınlanan ve her hafta 45 da-kika süren dizimiz 9. bölüme geldi. Alt-yapı,araştırmalar,castderkenbugünleregeldik ve bir baktık; kocaman bir “SiyahBeyaz Gri” ailesi olmuşuz. Türkiye'defarklıbirişeimzaattıkvebunudevamet-tirmek istiyoruz.

� Neden drama?- Gökhan Altuntaş: Öncelikle zoru ba-şarmak için. İnsanları bir şekilde gül-dürmek kolay. İnsanları kalpten vederinden hissettirmek daha zor olduğuiçin dramayı seçtik. Ayrıca hayatımızdrama. Kavuşan sevgililer yerine, kavu-şamayan sevgililer her zaman daha

cazip gelmiştir insanlara. Komedi, çokizlenen pek yorum almayan bir alan.Benimiçin,yorumalmamdahaönemli.Dramayapmakgerçektençokzorvebizzoruseviyoruz.Benağlamakonusundaçok yeteneksiz bir insanım. Bu konudayeteneksiz olduğumdan, bunu başar-mak için kendime ağlama sahneleri ve-ririm. Bu konuda kendimi geliştirmeyeçalışıyorum. Ekibimizle birlikte her bö-lümde kendimizi geliştirmek için ina-nılmaz mücadele verdik, en iyiceayrıntısına kadar araştırdık. Çok emi-nim 1. bölüm ile 10. bölümü izleyenlerfarkedeceklerdir ki oyunculuğumuzdaçok büyük ilerleme sağladık.

�Oyunculuktaeğitimnekadarönemli?Ekibinizdeoyunculukeğitimialanlarvarmı?-GökhanAltuntaş:Eğitimtabiikigerekliama insanın kendini geliştirmesi dahaönemli.Bir insanın“beneğitimliyim”di-yerek bir köşeye çekilmesi çok doğrudeğil. Oyuncu olacak kişinin çevresinigözlemleyerek, kendisini geliştirmesilazım. Ekibimiz de oyunculuk eğitimiaçısından oldukça zengin. Çoğumuz ti-yatroeğitimialdık.BenCanGürzap'dandramatasyon dersi aldım. Başrol oyun-cumuz Emine'nin on yıllık bir tiyatrogeçmişi var. Hakan Metin, Es-Es dizi-sinde oynamış eğitimli bir oyuncumuz.Ayrıca seslendirme eğitimi alan arka-daşlarımız var.

� Dizinin ismine nasıl karar verdiniz?- Gökhan Altuntaş: Dizimize isim koymaesnasında çok düşündük. İzleyiciye ha-yattan kareler yansıttığımız için dizimi-zin ismi de hayatın içinden olmalıydı.İnsanlar, hayatta saf iyi ve saf kötü değil-lerdir. Çok iyi bir insan bile, çok kötü bir

olay karşısında çok siyah bir tepki vere-bilir.Buyüzdenbizimdizimizdesafiyivesaf kötü karakterleri yok. Bir karakteriçinde hem siyahı var, hem beyazı var,hem grisi var.

� Karakterleriniz hakkında bilgi verir-misin?

Eskişehir’e öğrenci gözünden baktı-ğımız gençlik dizimizde herkes üniver-site öğrencisi. Başrol oyuncumuz,dizideki Duygu karakterini oynayanEmine Aydar.- Emine Aydar: Duygu karakteri sevdiğiinsan tarafından sürekli aldatılan birkızı canlandırıyor. Bunalıma giren, ye-diği dayaklar yüzünden şizofren olan,çok duygusal ve sürekli ağlayan bir ka-rakter diyebiliriz.- Gökhan Altuntaş: Benim oynadığımBatu karakteri de çok saf ve çok temizbir karakter. En yakın arkadaşını nişan-lısı ile birlikteyken yakaladıktan sonrainsanlara karşı güvensizlik hissetmeyebaşlayanbirinicanlandırıyor.Batu'nunaşık olduğu karakterler hep sevgilisiolan karakterler. Bundan dolayı Batukarakteri negatif gibi görünse de,özündesafvehepduygularıylahareketeden bir karakter.

� İzleyici kitleniz nasıl?Ciddibir fanatikkitlemizvar. İnsanlar

artık bizi yolda çeviriyorlar. Bizi izle-yenler en çok Ankara, İstanbul ve İzmircivarından.AyrıcaAlmanya'dandabiziçok izleyen var. 1500 kişilik fan clupleri-mizvar. İnsanlarınbizibukadarçokbe-nimsemesi çok güzel bir şey. Gelecekbölümü merakla bekleyen bir izleyicikitlesinesahibiz.Bizdeonların ilgileriveyorumları sayesinde, kendimizi gelişti-riyor ve ilerliyoruz.

�Diziyikendiimkânlarınızileçektiğinizisöylediniz. Peki bu konuda ne gibi zor-luklarla karşılaşıyorsunuz?-GökhanAltuntaş:Ekipveekipmanyok.Enönemlisideparayok.Mesela;birhas-tanesahnemizvardıamaçekemedik.12hastaneye dilekçe verdik ama hiçbirin-denizinalamadıkkiokadardaduygusalbir sahneydi. En sonunda Mavi Hasta-ne’denizinalabildikamabuseferdeon-ların verdiği gün bizim için çok geç birgündü. Başka bir örnek; tren raylarınınkullanılmayan, trenin geçmediği bir kıs-mında fotoğraf çekmemiz gerekiyorduama bu sefer de Ankara' ya dilekçe gön-dermemizi istediler. Ne zorluklar çektiği-mizi bir biz biliyoruz.- Emine Aydar: Kimseden destek göre-miyoruz.Çekimyapacağımızzaman,sessıkıntımız oluyor, ışık sıkıntımız oluyor,kameramız yetersiz. Bizim şu an sadecebir tekkameramızvarbaşkahiçbirşeyi-miz yok. Çekim için sessiz ortamları seç-meye çalışıyoruz. Bizim düşüncemiz,AnadoluÜniversitesiİletişimFakültesiSi-nemaTelevziyonöğrencilerindenbirtek-nikekipoluşturmaktı.Bunudekanımızlada konuştuk. Bu, onlar için bir tecrübeolurken, ileride CV'lerine yazabilecekleribir deneyim olabilir.

� Nasıl bir yönetmensiniz?- Gökhan Altuntaş: Yönetmenlikte sinirlive agresif bir yapım var. Sahneler tekrar-lanınca çok sinirleniyorum. Ekipte artıkbirbirimizeçokyakınızailegibiolduk.Bir-birimize nazımız çok geçmeye başladı.Normal bir sette, yönetmen ile oyuncuarasında çok samimiyet yoktur. Ayrıcaarkadaşlarımızçokrahatkaprisyapabili-yorlar. Ben başında, tavrımı koyamıyo-rum ama tavrımı koyduktan sonra dabütünsettemotivasyondüşüyor.Bellibirsaattensonrada bukaprislersinirlerimibozabiliyor.

� İleriye yönelik planlarınız neler?İnternette başladığımız bu ilk deneyi-

mimiz ile internette tutunmak istiyoruz.Uzun bir süre için bu projemizi televiz-yonataşımayıdüşünmüyoruz.Sonuçta;devir internet devri. İkinci sezonda ente-rasan sahnelerimiz ve farklı hikayeleri-miz var. Birinci sezona göre daha iddialıolacağız. Bomba gibi bir gay hikayemizolacak. Üçüncü cinslerimize karşı çeşitlihikayelerimizvar.Yenikarakterlerkatıla-cak diziye.

Dizinin yönetmeniGökhan

Altuntaş vebaşrol oyuncusu

Emine Aydaş

AnadoluHaber S Ö Y L E Ş İ Editör: Arş. Gör. Çağdaş CEYHANTasarım: Evren TÜRKGELDİ 7

Ece Bozkurt

Eskişehir'de 20 öğrenci biraraya gelerek Türkiye’nin ilkinternet drama dizisini çeki-yor. Kentteki öğrenci haya-tını anlatan ve Facebooküzerinden de izlenebilen''Siyah Beyaz Gri''adlı dizi-nin yönetmeni Gökhan Al-tuntaş ve başroloyuncusu EmineAydaş’la keyiflibir sohbet ger-çekleştirdik.

KrosçularımızAdana’danbirincilikledöndü

Gökhan AKKURT

� Türkiye Üniversiteler Kros Şampiyo-nası 29 Şubatta Adana Gençlik Hizmet-leri ve Spor İl Müdürlüğünün evsahipliğinde gerçekleşti. Şampiyona, 25üniversiteden 95 kadın, 122 erkek spor-cunun katılımı ile Adana’da gerçekleşti.Merkez Park Koşu Parkurunda gerçek-leştirilen yarışlara Üniversitemiz, kadın-larda 5, erkeklerde ise 1 sporcuylakatıldı. Kadınlar ve erkekler ferdi kate-gorisinde Üniversitemiz sporcuların-dan Fadime Suna ve Vedat Gönenbirinci oldu.

Şampiyonada Üniversitemizden ka-dınlarda Fadime Suna, Narin Kahra-man, Tülay Özcan, İlkay Avcı, DuduKarakaya ile mücadele ederken; erkek-lerde tek temsilci olarak Vedat Gönenyarıştı. Ayrıca, müsabakada takımla bir-likte Anadolu Üniversitesi Kros Kadın Ta-kımı ve Erkek Ferdi Sporcu SorumlularıYrd. Doç. Dr. Mehmet Kale ve öğretimgörevlisi Ahmet Şener yer aldı.

Dünya Şampiyonu Birinci Oldu

Geçen yıl Ağustos ayında Çin’de yapı-lan Dünya Üniversite Oyunlarında (Uni-versiade) 10 bin metrede DünyaÜniversiteler Şampiyonu olan FadimeSuna, Türkiye Üniversiteler Kros Şampi-yonasında kadınlar yarışında 6 bin met-rede aldığı 21.27’lik derecesiylebirinciliği elde etti. Kadınlar kategori-sinde Narin Kahraman, 22.24’lük dere-cesiyle dördüncülüğü elde ederken,Tülay Özcan 28.20’lik derecesiyle 28’incisırada yer aldı. Erkekler 12 bin metredeVedat Gönen 39.26'lık derecesiyle ferdierkekler kategorisinde birinci oldu.

Dereceye giren sporculara madalyala-rını Adana Vali Yardımcısı Halis Arslan,Türkiye Üniversite Sporları FederasyonuAs Başkanı Prof. Dr. Kadirhan Sungu-roğlu ve Adana Gençlik Hizmetleri veSpor İl Müdürü Fazlı Bayram Hadi verdi.

Bu yıl yapılan Kros yarışlarının Tür-kiye’de organizasyon olarak şu anakadar yapılan müsabakalar arasındaen iyisi olduğunu vurgulayan Yrd.Doç. Dr. Kale “Adana’da çok güzel birmüsabaka geçirdik. Her şey çokiyiydi. Yarışmacılarımızın ikisi de çokbaşarılı oldu. İkisi de bireysel olarakçok iyiler.” dedi.

Bahar döneminde gerçekleştirile-cek Koç Fest’te Fadime Suna ve VedatGönen’in yer alacaklarını belirtenKale “ Polonya’da yapılacak olanDünya Üniversiteler Kros Yarışmala-rına da bu iki sporcumuzun katılma-sını bekliyoruz.” diye konuştu.

Türkiye’nin ilk internetdrama dizisini çektikTürkiye’nin ilk internetdrama dizisini çektik

� �nsanların hedef ve hayallerinekavuşmasının ilk koşulu inanmak-tır! Her insanın başarı, para ve ho-bisiyle ilgili bir hayali vardır. Benimparayla ilgili hayalim; yurt dışındaçalışmak ve bir yat sahibi olmak.Başarı ile ilgili hayalim ise çalışmaalanımda tanınmış biri olmak.Bunun için okulu bitirdiğimde dip-lomamda yüksek bir ortalamam ol-ması gerektiğinin farkındayım.Eğer alanımda başarılı olur ve ye-

teri kadar parayı kazanırsam pilot olmayı hayal ediyorum.

� �lk hayalim mezuniyet ve asker-liğimin ardından �stanbul'da büyükbir otelde işe başlayıp maksimum10 yıl içinde otelin yönetim kadro-sunda görev almak. �kinci hayalimise yönetim kadrosundaki görevimboyunca yeterli sermayeyi birikti-rerek bir mekan açmak. Bu cafeyimarkalaştırıp, şubeleştirmek debunların tuzu biberi olur. Bütünbunları gerçekleştirebilmek için şuan okuluma yeterince zaman ayır-

maya çalışıyorum ve geri kalanını zamana bırakıyorum. Buiki büyük hayalimi gerçekleştirdikten sonra, bir dünya tu-runa çıkmak ise son hayalim.

� Küçüklüğümden beri en büyükhayalim tiyatro oyuncusu olmaktı.''Ben sana yapma demiyorum ki,hobi olarak yine yap'' ısrarlarınınüstüne ingilizce öğretmenliğiokuyorum. Ama hala en büyük ha-yalim bir tiyatro oyuncusu olmak.�nsanlara yurt dışında yaşamakher zaman çok cazip gelmiştir.Ben ise aksine Türkiye'de yaşa-maya devam edip dünyayı sadecegezmek istemişimdir. Bunun içindünyanın nereleri gezilmeli, nereleri görülmeli bunları öğ-renmeye çalışıyorum. Diğer bir hayalim ise mükemmel di-zayn edilmiş bir evde yanımda köpeğimle yaşamak.

� Son sınıf öğrencisiyim. Bu ne-denle öncelikli olarak KPSS’yi geçipöğretmen olmak istiyorum. Bununyanı sıra çok para kazanıp rahat birhayat sürmek de benim için çokönemli. Ayrıca iyi, romantik, dü-şünceli, zengin ve tabi yakışıklı bireşe sahip olmayı hayal ediyorum.Evlilik hayalimi gerçekleştirip,eşimle birlikte yurt dışına yerleş-mek ya da gezi amaçlı olsa da yurtdışında bir yerleri görmek çok

güzel olabilir. Şu an hayal gibi görünse de, gerçekleşmesi çokzor şeyler değil benim için. Umarım gerçekleşir...

� Küçük bir kasabada butik otelaçıp hayatımın devamını orada ge-çirmek istiyorum. Dünya lezzetle-rini keşfetmek, keşfettiğim bulezzetleri ve güzellikleri insanlarlapaylaşmak istiyorum. Bu amaçlabu tarifler ve fotoğraflarla dolu biralbüm yapmanın hayalini kuruyo-rum. Bunun için şimdiden dünyalezzetlerini araştırmaya başladım.Başka bir hayalimse tüm sahipsizsokak hayvanlarının barınma, bes-

lenme ve bakımları için bir fon kurmak.

� En büyük hayalim bisikletimlegerçekleştireceğim küçük bir ülketuru. Bisikletime atlayıp herhangibir ülkeyi baştan sona dolaşmakistiyorum. Bu merakım ve hayalimiçin her gün bu tarz işlerle ilgile-nen insanların blog ve web sitele-rini dolaşıyorum. �kinci hayalimise tatlı su akvaryumlarıyla dolubir ev. Bu konuda yeterli bilgi biri-kimine sahibim amamaddi açıdanşu an bu hayalimi gerçekleştir-mek pek mümkün görünmüyor. Bu fırsatı yakalayacağımgünü iple çekiyorum. Son olarak iyi dans ettiğimi düşünü-yorum ve iyi bir dansçı olmak istiyorum. Bu alanda adımı du-yurmak istiyorum. Kurslara katılarak bunun da üstesindengeleceğime inanıyorum.

Sinan Aslan Güzel Sanatlar Fakültesi

� En büyük hayalim bir gün Ams-terdam'ı görmek. Her gün resimle-rine bakıp bol bol iç geçiriyorumvebir günoralarda olduğumunhaya-lini kuruyorum. Tabii ki, oralara gi-debilmek ve gönlünce gezebilmekiçin paraya ihtiyacım var. Bu da birbaşka hayalim. Bir şekilde zenginolup istediğim yerleri gezmek isti-yorum. Tabii para olduktan sonraherkesin hayali ve benim de haya-lim olan mutlu, huzurlu ve refahiçinde bir hayat sürmek istiyorum.

Bunların hepsi için öncelikle çok çalışmamgerektiği düşünceside beni hayal kırıklığına düşürmeye yetiyor.

Yusuf Yıldız Eskişehir Meslek Yüksekokulu

� Okuduğum bölümden mezun ol-duktan sonra bölümümle ilgili biralanda yurt dışında yüksek lisansyapmak istiyorum. Böylece yabancıdilimi ve kendimi geliştirebilece-ğime inanıyorum. Bu hayalimi ger-çekleştirebilmek için şimdidenaraştırmalar yapmaya başladım. Bueğitimden sonar Türkiye'ye dönüpözel sektörde çalışmayı umuyorum.Toplumayararlı projelerde yer almakistiyorum. Diğer bir hayalim ise öl-

meden önce Afrika'daki Sahra Çölü 'nü görmek.

AnadoluHaber

Hande Değer Eğitim Fakültesi

İsmail Yılmaz Endüstriyel Sanatlar Yüksekokulu

Editör: Arş. Gör. Pelin ÖĞÜT / Tasarım: Mine DEMİRELRöportaj ve fotoğraflar: Meltem BACİK- Aslı YILDIRIM- Ece BOZKURT ÖĞRENCİ GÖRÜ ŞLERİ

Esra Balcı Eğitim Fakültesi

� Mütevazi hayallerin kahramanı-yım ben. Hayallerimin en başındaiş hayatında başarılı bir iç mimarolmak geliyor. Paranın satın ala-mayacağı hayalleri olmalı insanın,mutluluk gibi...Benim mutlu olma-mın ön koşulu ise ailem ve dostla-rımın yanımda olmasıdır. Onlarbenim yanımda olsunlar yeter. Sonolarak da iyi bir sinema sanatçısıolmak isterim. Bu hayalimi gerçek-leştirebilmek için iyi bir eğitimdengeçmem gerek.

Sonay Güzel Güzel Sanatlar Fakültesi

� Benim gelecek için en büyükhayalim çok sevdiğim bir işte ça-lışıp ihtiyaçlarımı karşılayabile-cek kadar para kazanmak.Bölümüm bu isteği pek karşıla-mıyor fakat ben bölümüm dı-şında başka şeylerle bunumümkün kılmaya çalışıyorum.�kinci bir üniversite okuyorummesela... Bu düşüncelerimi ger-çekleştirebilirsem ileride daharahat bir hayat süreceğime inanı-yorum. Diğer isteğim ise �stanbul’da yaşamak. Bu ne-denle �stanbul’da iş aramayı planlıyorum. Tiyatro ya damüzikle pek ilgilenemiyorum fakat daha fazlasını yapmakisterdim. Yeteneğim olduğunu biliyorum ama bununlauğraşmak cesaret ister ve ben kendimde bunu bulama-dım. �leride bu alanda birşeyler yapmayı çok isterim.

Bahar Başaran Eskişehir Meslek Yüksekokulu

� En büyük hayalim bir sosyologolarak çalışmak. Bu hayalimi ger-çekleştirebilmek için şimdiden ça-lışabileceğim kurum ve kuruluşlarıaraştırıyorum. Türkiye'nin şartlarıgöz önüne alınırsa, her insanınsevdiği alanda iyi bir kuruluşta ça-lışması en büyük hayali olur. Ay-rıca, Türkiye'yi gezmek istiyorum.Bunun için para biriktirmeye baş-ladım bile. Kadın konusunda biraraştırma yapıp, bu konuda birkitap yayımlamak da istiyorum.

Melike Uz Edebiyat Fakültesi

Ömer Şahin Gültekin Turizm ve Otel İşl. Y.O.

Selçuk Dere Fen Fakültesi

En büyüküç hayaliniz

nedir ?Kadir Tamer Çelik Turizm ve Otel İşl. Y.O.

En büyüküç hayaliniz

nedir ?