madenciliğin i̇nsan üstündeki etkileri

35
Madenciliğin İnsan Üstündeki Etkileri Beran Gürleme JEOFİZİK MÜHENDİSİLİĞİ-KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ-2015

Upload: beran-guerleme

Post on 15-Jan-2017

547 views

Category:

Environment


1 download

TRANSCRIPT

Madenciliğin İnsanÜstündeki Etkileri

Beran Gürleme

JEOFİZİK MÜHENDİSİLİĞİ-KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ-2015

GirişBir maden yatağının bulunması ile bulunmuş maden kaynağının geçerli ekonomik koşullarda ve bilinen teknolojilerle işletilebilir nitelik ve niceliğe sahip olması halinde, en uygun nasıl işletilebileceğine karar verilebilmesi için gerekli tüm inceleme ve değerlendirmeleri kapsayan faaliyetler ise maden arama olarak tanımlanmaktadır.Maden arama ve madencilik insan sağlığı üstünde önemli etkileri olan faaliyetlerdir.

Maden arama dinamik bir yapıya sahiptir. İşletme faaliyetleri sırasında gerek yeraltında ve gerekse yer üstünde işletmenin boyutuyla bağlantılı olarak belli bir zaman dilimi içinde milyarlarca metre küp malzeme yer değiştirmektedir . Bu faaliyetler sırasında, doğal kaynaklar olan madenler ve mineraller, insan refahı için bir taraftan ekonomiye kazandırılırken, diğer taraftan ekolojik çevreye verilen büyük tahribat ve zararları çoğu zaman göz ardı edilmektedir.Faaliyetlerin yapıldığı alanlarda ve özellikle açık işletme yöntemi ile çalışılan sahalarda, çalışmalar bittikten sonra topoğrafya, jeolojik yapı, rölyef, su rejimi, iklim ve peyzaj tamamen değişmekte ve bitki örtüsünün de tahrip olmasına neden olmaktadır.

Maden Arama

Madencilik Sonucu Çevrede Oluşan Tahribatlar

1. Doğrudan Bozulma: Maden ocakları çalışma sahalarındaki örtü ve atık yığınları ile madencilik binalarının inşa edildiği diğer alanlardaki toprak ve bitki örtüsünün yok edilmesi sonucu meydana gelir.

2. Dolaylı Bozulma: Eski maden hafriyat yerleri, örtü ve atık yığınları, maden binaları ile mineral zenginleştirme tesislerinin bulunduğu yerlerde toprak yapısı, su ilişkileri, kimyasal özellikler, toprak ve bitki örtüsü, yerel iklim, insan ve hayvan sağlığının değişime uğraması gibi olaylar görülebilir.

Yerüstü Madenciliğinin İnsana Etkisi

Bu tür işletmelerde çok miktarda toprak çıkarılarak dış kısma yığılır. Hafriyat yerlerini çoğu zaman su basar ve dışarıya yığılan topraklar çok geniş alanları kaplar. Aynı zamanda tarım ve orman alanları da engellenmiş olur.

Açık işletmelerin zararlı etkilerinin boyutu; jeolojik yapıya, hidrolojik özelliklere, ocak alanı ve derinliğine, mevcut toprak, bitki örtüsü ve iklim şartlarına bağlıdır. Dış kısımdaki yüksek yığınlar, toprak ve bitki örtüsünü önemli ölçüde bozarlar .

Yığınlarda toplanan kayaçlar bozulmaya fazlasıyla direnç gösterirler ve bitki örtüsüne zehirli bileşikler verebilirler. İşletme sonrası hafriyat yerleri, derinlikleri, eğimlerin dikliği ve kayalık olması, su erozyonu ve su basması gibi sebeplerden dolayı, bu alanların yeniden kullanılmaları çok güçtür

Yeraltı Madenciliğinin İnsana Etkisi

Açık işletmelere göre yeraltı maden işletmeciliği çok daha pahalı ve zor olmasına rağmen, madenin cinsine ve bulunduğu derinliğe bağlı olarak uygulanan bir metot olup, bu tür metotla yapılan maden işletmeciliği büyük miktarlarda arazi bozulmalarına sebep olabilmektedir.

Yeraltı madenciliğinin doğrudan değişiklikleri atık yığınları ve yeraltından çıkartılan maden ve maden dışı malzemelerle olduğu gibi üretim ve işletme tesisleri tarafından da meydana gelmektedir. Bu durum insan sağlığı üstünde bir çok olumsuz etkiye sebeb olur

Rölyef, su rejimi, ekolojik ve ekonomik şartlardaki en büyük bozulmalar, çökmüş ocaklarda görülmektedir. Bu tür maden işletmelerinde kayaçların birkaç metreye varan yatay veya dikey hareketleri meydana gelebilir. Bu durum ise, sel basması veya toprağın dağılmasına neden olur.

Cevher Hazırlama ve İnsan Üstündeki Etkileri

Yeraltından çeşitli metotlarla çıkarılan madenler, mineral atıklarıyla beraber çıkarıldığı için mineral dokusuna ulaşıncaya kadar kırma, öğütme ve eleme işlemine tabi tutulurlar.

Bundan sonra zenginleştirme işlemine geçilir.Cevherin yapısına göre önce sulu işlemlerden geçirilir böylece mineral atıkları temizlenir.

Sulu sistem ile zenginleştirme sonucu ortaya çıkan sıvı atıklar sedimentasyon havuzlarında bekletirlirler ve toplanırlar.

Fazla birikmesi sızıntı yapar.Buda yüksek seviyede tuzun ve zararlı diğer metallerin toprağa karışması demektir.

Bor, sulama suyu ve topraktan bitkilerin bünyesine taşınmaktadır. İnsanlar ve hayvanlar da beslenme yoluyla bitkilerden ve içme suyundan bora maruz kalmaktadırlar. Bu nedenle dünyamızın yapısında ve üzerinde yaşayan canlıların bünyesinde bulunmaktadır

Bor kaynaklarından alınan dozlar, insanlarda ve hayvanlarda akut toksiteye neden olacak düzeyde değildir. Ancak bor iyonu, yaşayan organizmalar üzerinde zehirli etkiler yapmakta ve suda yaşayan canlılara zehirli etkisi ile çok büyük zararlar verebilmektedir.

Bor Madenciliğinin İnsana Etkileri

Tarım Bitkileri için gerekli olan, ancak özellikle 1 ppm’den fazla bor içeriğine sahip suların sulamada kullanılması bitkilerde ve topraklarda sorun yaratabilmektedir

Banuelos ve arkadaşları, Amerika’da tarımsal sulamalar için yüksek bor derişimli kuyu ve drenaj sularını alternatif su kaynağı olarak kullanmışlardır. Az eğimli yüzeylerde bor birikimindeki artışın bitkiler için toksik etki yaptığı gözlemlenmiştir

Özkara ise farklı bor derişimlerindeki suların, fasulye, ayçiçeği ve çeltik bitkilerinin gelişmeleri, verimleri ve toprakta biriken bor miktarı ilişkilerini araştırmıştır. Sulama suyunun 0,5 ppm’den 16 ppm’e kadar değişen bor düzeyleri; fasulye, çeltik, ayçiçeği ürün verimini azaltıcı etki yapmışlardır. Sulama suyu bor düzeyi ile verim ilişkileri negatif, sulama suyu bor düzeyi ile toprakta bor birikimi pozitif yönde bulunmuştur

Bor Madenciliğinin İnsana Etkileri

Topraklar, genel olarak saturasyon ekstratlarındaki bor durumlarına göre az borlu, orta borlu, yüksek borlu, çok yüksek borlu topraklar olarak dört grup altında sınıflandırılmaktadır.

Az borlu topraklar 0,7 ppm’e kadar bor içermekte ve bütün bitkiler için sorun teşkil etmez. Orta borlu topraklar 0,7-1,5 ppm bor içermekte ve bazı bitkiler için sorun yaratmaz. Yüksek borlu topraklar 1,5-3,75 ppm bor içermekte ve çoğunlukla bitkiler için tehlikeli,Çok yüksek borlu topraklar ise 3,75 ppm’den fazla bor içermekte ve bütün bitkiler için tehlikelidir .

Bor işletmesi katı atıklarının yağış suları ile yıkanması suretiyle yüzey sularına boşalması ya da yeraltı sularına karışması da her daim var olan risklerdir.

Bor Madenciliğinin İnsana Etkileri

Siyanürle Maden Çıkarmanın İnsana Etkileri

Kimyasal yöntemlerle altın-gümüş elde edilen işletmelerin insan sağlığı açısından olumsuz etkileri vardır.

SodyumSiyanür (NaCN), madencilikte cevherden altın ve gümüş çıkarmak için kullanılmaktadır. SodyumSiyanür, zehirli, zararlı bir kimyasal olup, 150-200 mg kadar saf SodyumSiyanür ağızdan alındığı zaman insanı öldürmektedir.

Zehirlenme, katı SodyumSiyanürün veya onu içeren eriyiklerinin yutulması, sodyum siyanür tozlarının solunması, ciltten nüfuz ile veya alkali olmayan su ya da asitlerle temasından ortaya çıkan HidrojenSiyanür ( HCN ) gazının solunması ile oluşur.

Hidrojensiyanür gazı, akciğerlerden direk kan dolaşımına taşınacağı için, siyanürün kan dolaşımına en hızlı girme yolu solunum ile olur.Siyanür eriyikleri ile direk temas gözleri tahriş eder. Siyanür gözlerden hızlı bir şekilde absorbe edileceği için eğer yeterli büyüklükteki miktarlarda absorbe edilirse solunum yolu ile alındığı zamankine benzer belirtiler ortaya çıkabilir. Hidrojensiyanür buharı, retinaya ve göz sinirlerine hasar vererek görme bozukluklarına neden olabilir.Siyanür eriyikleri cildi tahriş edicidir. Siyanür, korunmayan cilt yolu ile süratle vücuda absorbe edilebilir.

Siyanürle Maden Çıkarmanın İnsan Sağlığına Etkileri

“Arıtma” denen işlemde, önce siyanür bileşiği halinde sulu karışımda bulunan ağır metaller, siyanür bozunduğu zaman serbest kalıp, hidrolize uğrayarak karışımın tabanına, çamur kısmına çöker. Bu işlemler sırasında kullanılan kimyasallar (hipoklorit) atık çamurunu iyice çözer, atıkları çevre ve insan sağlığına daha zararlı konuma getirir.

Atık depoları, içinde depoladıkları zehirli kimyasallardan, atmosfere karışan HCN gazından dolayı yaşam birimlerinden çok uzakta olmalı, deprem bölgelerinde ve yeraltı su kaynaklarının üzerine kesinlikle yapılmamalıdır.

Siyanürle Maden Çıkarmanın İnsana Etkileri

Arsenikle Maden Çıkarmanın İnsana Etkileri

Doğada çok az miktarda bulunan arsenik genellikle oksijen, klor ve kükürtle bileşik halde bulunur. Bitki ve hayvanlarda ise karbon ve hidrojenle bileşik yapar. Çoğu arsenik bileşiğinin özel bir tadı ve kokusu yoktur. Çevrede bulunan arsenik buharlaşmaz, çoğu arsenik bileşiği suda çözünür, arsenik bulaşmış maddelerin yanmasıyla havaya karışabilir, havadan yere inerek birikebilir, parçalanmaz, ancak bir türden diğerine dönüşebilir. Solunum ve sindirim yollarıyla vücuda alınabilir.İnorganik arsenik insanlar için çok zehirli olup organik arsenik daha az zararlıdır. Besinlerde ve sudaki yüksek miktarda (60 ppm) arsenik öldürücü olabilir. Arsenik sinir sistemi, mide-barsak ve cilt dokularına zarar verir. Yüksek miktarlarda solunması akciğer ve solunum yollarında yaralara neden olabilir.

Düşük düzeylerde arseniğe maruz kalmak bulantı, kusma, kırmızı ve beyaz kan hücrelerinin yapımında düşmeye, kalp ritminde bozulmaya, kan damarlarında patolojilere, el ve ayaklarda iğnelenme ve karıncalanma hissedilmesine neden olabilir. Uzun süre maruziyet durumunda ciltte kararmaya, el ve ayaklarda ve gövdede siğil ve kabarmaların olmasına neden olabilir. Doğrudan cilt teması kızarma ve şişmelere neden olabilir.Arsenik bilinen bir kanserojendir. İnorganik arseniğin solunması akciğer kanserine, besin yoluyla alınması ise cilt, mesane, böbrek, karaciğer ve akciğer kanserine neden olabilir.Yüksek düzeyde maruziyet durumunda idrarda saptanabilir, ancak maruziyetten kısa bir süre sonra tahlil yapılması gerekir. EPA'nın içme suyu için verdiği en üst sınır 0,05 ppm'dir, ancak bu düzey ileride düşürülebilir.

Arsenikle Maden Çıkarmanın İnsana Etkileri

Arseniğin akut etkisi, aşırı miktarda alındığında öldürücü olmasıdır . Kronik etkileri ise şöyle: Cilt kanseri, duyu bozukluğu, refleks kaybı ve depresyon, kansızlık, kalp yetmezliği, kan kanseri, lenf sistemi kanseri, karaciğer tümörü (anjiosarkom), doğuştan sakatlıklar, gelişmesini tamamlamadan doğan bebekler, akciğer kanseri, böbrek yetmezliği, üremi sonucu ölüm, akıl hastalıkları.

Arseniğin canlılar üzerinde oluşturduğu hastalık, Japonya’da ilk bulunduğunda, “Minemata” hastalığı olarak bilinir. Minemata körfezi Japonya’da tehlikeli atıkların salıverildiği körfezin adıdır. Aynı hastalık Endenozya’da, Filipinler’de, Gana’da, altın aadenlerinin tehlikeli atıklarının denize dejarjının yapıldığı bölgelerde de görülmüştür. Hastalık deniz ürünlerinden de canlılara, insanlara geçmektedir.

Arsenikle Maden Çıkarmanın İnsana Etkileri

Maden Çıkartma ve İnsan Sağlığına Etkileriİnsanlar altın, gümüş ve bakır gibi metalleri; elmas ve yakut gibi değerli taşları ve uranyum, asbest, kömür, kum ve tuz gibi mineralleri kazarak topraktan çıkartırlar.

Tüm maden çıkartma işleri tehlikelidir, madencilerin sağlıklarını ve çevreyi koruyarak hayatlarını kazanmaları oldukça zor bir iştir. Ancak maden çıkartmayı daha güvenli hale getirecek, daha az zarar vermesi için madencilik endüstrisine baskı oluşturacak yöntemler vardır. Maden çıkartma işi yerel halk tarafından işletilen küçük çaplı işletmeler yanı sıra çok büyük açık ya da derin yeraltı madenleri biçiminde büyük şirketlerce de yapılır. Büyük ölçekli maden çıkartma daha büyük tahribata yol açar, çünkü büyük arazilerin temizlenmesini, dev çukurlar ve tüneller açılmasını, aşırı miktarda toprağın yerinden oynatılmasını gerektirir. Ancak ufak çaplı maden çıkartma işleri de insanlara ve çevreye zarar verebilir.

Maden çıkartma şartları yere, türe ve maden çıkartma operasyonunun büyüklüğüne bağlı olarak çok farklılıklar gösterebilir. Maden çıkartmanın sağlık ve uzun dönem iyilik için oluşturduğu riskleri anlayarak ve tüm madenlerde zararı azaltmak için önlemler alarak madenciler ve diğer insanlar sağlıklarını daha iyi koruyabilirler, hayatlarını daha iyileştirebilirler.

Maden Çıkartmaya Bağlı Sağlık SorunlarıMaden çıkartma yangın, patlama ya da maden ocağı göçüğü gibi madencileri ve maden yakınlarında oturanları etkileyen ciddi kazalarla neden olabilir. Maden çıkartmanın çok önceleri yapıldığı yerlerde bile toprakta ve suda kalan atıklar ve kimyasallar nedeniyle insanlar sağlık risklerine maruz kalabilirler. Maden çıkartma sağlığı birçok yolla etkiler:

• Toz, kimyasal sızıntılar, zararlı dumanlar, ağır metaller ve radyasyon işçiler zehirleyerek ve hayat boyu sürecek sağlık sorunlarına neden olabilir.

• Ağır kaldırmak ve vücut uygunsuz pozisyonlardayken çalışmak kollarda, bacaklarda ve sırtta hasara yol açabilir

• Matkap ya da diğer titreşimli makineler kullanmak sinirlerde ve damarlarda hasar oluşturabilir; duyu kaybına, kangren gibi tehlikeli enfeksiyonlara, hatta ölüme neden olabilir.

• Makinelerden çıkan sürekli ve yüksek ses sağırlığa kadar varan işitme sorunlarına yol açabilir.

• Zayıf bir fener ışığıyla yeraltında uzun süre çalışmak görmeye zarar verebilir.

Maden Çıkartmaya Bağlı Sağlık Sorunları

• Su kirliliği ve su kaynaklarının aşırı kullanımı çok sayıda sağlık sorununa yol açabilir.

• Arazi ve toprağın tahrip olması gıda azlığına ve açlığa neden olabilir.

• Madenlerin yakınına kurulan elektrik santrallerine ve izabe tesislerine bağlı hava kirliliği ciddi hastalıklara yol açabilir.

• Su içmeden çok sıcak şartlarda çalışmak sıcak stresine neden olabilir. Sıcak stresinin belirtileri: baş dönmesi, zayıflık, nabzın hızlanması, aşırı susama hissi ve bayılmadır.

Maden Çıkartmaya Bağlı Sağlık Sorunları

Toza Bağlı Hastalıklar Kaya ve maden tozuna bağlı akciğer hasarı büyük bir sağlık sorunudur. Maden çıkartma işiyle ister yeraltında isterse yer üstünde uğraşın eğer:

• Çalışırken toz elbiselerinize, vücudunuza ve aletlerinize sarıyorsa

• Çok öksürüyorsanız ve nefes almakta güçlük çekiyorsanız sizde akciğer hasarı gelişebilir.

Toz akciğerlere bir kere hasar yaptı mı bunu geri çevirmenin yolu yoktur. Toz hem maden işçileri hem de maden yakınlarında yaşayanlar için ciddi bir tehlikedir.

Madencilik Sonucu Oluşan HastalıklarEn tehlikeli tozlar akciğer hastalığına yol açan kömür ile silikozise yol açan silikadır. Asbest (asbestozise yol açar) ya da ağır metaller içeren tozlar da tehlikelidir. Akciğer hastalığı, silikozis ve asbestozis tedavisi olmayan ciddi hastalıklardır. En iyisi zararlı tozlara maruz kalmamaktır.

Bu hastalıklar hızla ilerlediklerinden belirtiler ortaya çıktığında yapabileceğiniz tek şey daha da kötüleşmesini önlemek olacaktır.

Sigara içmek toza bağlı akciğer hasarını büyük oranda arttırdığı için, maden işçilerinin sigara içmemesi çok önemlidir.

Akciğer Hasarının Belirtileri Maden çıkartmaya bağlı toz solunumu güçleştirebilir. Büyük miktarda toz akciğerlerin su toplamasına ve şişmesine neden olur. Toza bağlı akciğer hasarının belirtileri:

• Kısa nefes, öksürük, • Hışıltılı solunum

• Öksürükle yeşil ya da sarı renkli balgam çıkarma • Boğaz ağrısı

• Dudaklarda ve kulaklarda morarma • Ateş

• Göğüs ağrısı • İştah kaybı

• Yorgunluk

Kömürün İnsan EtkileriKömürün insan sağlığı üzerine olan etkileri, içeriğinde bulunan veya yanma sonucu oluşan maddelerin, su, hava ve toprak gibi çeşitli alıcı ortamlara karışmasından kaynaklanmaktadır. Zira kömür büyük oranda organik maddeden oluşmakla birlikte coğrafi bölgeye ve yatağa bağlı olarak iz element olarak kurşun, civa, nikel, kalay, kadmiyum, antimon ve arsenik gibi çeşitli ağır metaller ile radyoaktif element olarak uranyum, toryum ve strontiyum içermektedir.

Kömür YangınlarıDünyanın birçok yerinde madenlerde kömür yangınları meydana gelmektedir. Kömür yangınları başta Çin’de olmak üzere, Rusya, ABD, Endonezya, Avustralya ve Güney Afrika gibi birçok ülkede önemli bir çevre sorunudur. Yeraltında süren yangınlar bazen yüzyıllarca devam ederek atmosfere karbon monoksit (CO), karbon dioksit (CO2), metan (CH4), kükürt dioksit (SO2), azot oksitler (NOx) veya toksik gazların salınmasına sebep olmaktadır.

Kömür yangınlarının diğer bir etkisi yüzey sıcaklığını artırmaları ve yeraltı suyu, toprak ve hava kirliliğine yol açmalarıdır. Ayrıca kömür yangınlarıyla atmosfere yılda 40 ton civa salındığı belirtilmektedir. Öte yandan, termik santrallerden kaynaklanan emisyonların kömür yangınlarından daha önemli olduğu belirtilmiştir.

Kömür Madenciliğinin Çevresel Etkileri

Kömür, organik maddelerin milyonlarca yıl boyunca basınç ve ısıya maruz kalmasıyla oluşan bir fosil yakıt olup, insan ömrüyle karşılaştırıldığında oluşumu çok uzun sürede gerçekleştiğinden “yenilenemeyen” bir enerji kaynağı olarak adlandırılmaktadır. Kömür büyük oranda termik santrallerde elektrik enerjisi üretmede kullanılmakla birlikte, çelik endüstrisinde, ziraatte, ulaştırmada, non-metalik endüstrilerde ve ev yakıtı olarak da kullanılmaktadır

Kömür endüstrisinin çevreye etkileri madenlerden kömür çıkarma, kömür hazırlama işlemleri, kömür nakliyatı, kömür yakma, atık depolama ve atık bertarafı gibi çeşitli aşamalarda görülse de, bu etkileri başlıca iki ana grupta incelemek mümkündür:

1-Kömür madenciliği sırasında oluşan çevresel etkiler 2-Kömürün termik santrallerde ve diğer alanlarda kullanımı sırasında oluşan çevresel etkiler

Silikozis Silikozis hastalığı kömür tozunun akciğeri istila etmesine bağlıdır, şiddetli ve kalıcı solunum sorunlarına yol açar. Bu hastalıktan en çok yer altında çalışan madencilerle, kömürden taşı ayıklayan çocuklar ve kadınlar etkilenirler.

Silikozis, silika tozuna maruziyet sonucunda ortaya çıkar. Silika kumdan ve maden çıkartma sırasında kayalardan salınan, çok sayıda madenciye zarar veren bir maddedir.

Tedavi: Silikozisin tedavisi yoktur. Ancak yol açtıkları şikayetleri azaltmak mümkündür:

Silikozis ile İlişkili Sağlık sorunları Silikozis olanlarda şu sağlık sorunlarının gelişme ihtimali daha yüksektir:

• Tüberküloz (TB) • Kronik bronşit

• Kalp hastalığı • Akciğer kanseri

• Zatürree • Astım

• Romatoid artrit • Lupus

• Romatizmal ateş • Sklerozis

Silikozis Tedavisi İçin Girişimler

• Bol su için.

• Bronkodilatör denilen ilaçlar solunum yollarının açılmasına yardım ederler. En hızlı etkiyi solunum yoluyla alınanlar gösterirler.

• Daha iyi solunum yapabilmesine yardımcı olmak için hastanede oksijen verilebilir.

• Bazı insanlar süt, yoğurt, peynir ve tereyağı gibi süt ürünlerinin balgamı kalınlaştırdığına ve öksürükle atılımını zorlaştırdığına inanırlar. Bu gıdaları almak kendiniz kötü hissetmenize neden oluyorsa, diğer gıdalardan iyi besin almak kaydıyla, bunlardan mümkün olduğunca kaçının.

ÖNEMLİ: Alkolün akciğerlerdeki tozu temizlediği söylentisi doğru değildir. Alkol almak sağlık sorunlarını ağırlaştırmaktan başka işe yaramaz.

Madencilik Sonucu Oluşan Kirli SuMaden çıkartma işinde büyük miktarlarda su kullanılır. Geriye su kaynaklarını kirleten büyük miktarlarda atık ve bu kaynaklara bağımlı insanlar kalır. Aslında tüm maden çıkartma işlemleri suyu kirletir, ancak büyük şirketler daha büyük sorunlara neden olurlar. Maden çıkartma alanlarında yüzey ve yeraltı suları yıllarca kirli kalabilir.

Su kaybı araziyi çoraklaştırıp tarım ya da hayvan yetiştirme için kullanışsız hale getirebilir. Su kirlenmesinin vereceği hasar maden çıkartmanın kısa dönem ekonomik getirisinden çok daha uzun sürer.

Su Kirlenmesinin Önlenmesi ve AzaltılmasıSızdıran atık havuzları maden çıkartmaya bağlı su kirliliğinin başlıca nedenlerindendir. Kirliliği önlemek için, atık havuzları:

• Su kaynaklarından ve su havzası tahliye alanlarından uzağa yapılmalıdır.

• Yeraltı suyuna sızıntıları önlemek için uygun biçimde döşenmelidir.

• En iyi uluslararası standartlara göre yapılmalıdır.

• Sızıntıları ve kaçakları önlemek için izlenmelidir.

• Maden çıkartma işlemleri bitince atıkları temizlenmeli ve güvenli biçimde kapatılmalıdır.

Maden çıkartma nedeniyle kirlenen suyun temizlenmesi zor ve masraflıdır; her zaman başarılı da olmayabilir.

Dünyadaki Büyük Maden Kazaları

1986-89 yılları arasında 7915; 1990 yılında 1645; 1991 yılında 794 vahşi hayvanın siyanürlü madenlerden zehirlenerek öldüğü belirlenmiştir.1965'de Güney ABD ve Şili'de 14 atık barajının 10'unda deprem sonucunda çatlak tespit edildiği, bunun sonucunda 200 kişinin öldüğü bildirilmektedir.1972'de ABD'de Batı Virginia Buffalo Creek'te yoğun yağmurlar sonucunda atık barajı çökmüş ve 155 kişi ölmüştür.1984'te Papua Yeni Gine'de Ok Tedi altın madeni için 2100 metrelik dağ traşlanmış, yoğun yağışlar nedeniyle siyanürlü toprak akmış ve yöre halkı başka yere taşınmış, siyanür taşıyan bir gemi batmıştır.1985'te Guyana'da Omai altın madeni zehirli atık havuzu patlamış, iki gün içinde ülkenin iki büyük nehrine 4 milyar ton atık çamur karışmış, 18 bin yerli çiftçi balık ve su ürünleri yememeleri, hayvanlarına su içirmemeleri konusunda uyarılmıştır.

1990'da Güney Caroline'de yağmurlar sonucu Brever altın madeninde süzme altın rezervi çökmüş, onbinlerce balık ve canlı ölmüştür.1992'de ABD New Mexico'da tehlikeli atık alanında yapılan tetkikler sonucunda bunların 800'den fazlasında sızıntı saptanmıştır.1993'de Ekvator'un Azvay bölgesindeki madende meydana gelen heyelan sonucu 300 kişi, Nobnibya'da 100 kişi ölmüştür.1993'te Bolivya'daki bir kasabada maden artığının aşağı kayması sonucu yüzlerce insan ölmüştür.1993'te ABD'de Idoha'da Silver madeninde tonlarca atığın madendeki, hav8uzdan çevre sularına karıştığı tespit edilmiş, 1200 yerli başka yerlere taşınmıştır.1994'te Güney Afrika'de siyanürlü atık içeren bir havuz yağmurlarla taşarak 150 kişinin ölümüne neden olmuştur.1995'te Guyana'daki Omai altın madeninde yine siyanür barajında taşma meydana gelmiştir.

Dünyadaki Büyük Maden Kazaları

TEŞEKKÜRLER...