makale · 2018. 6. 6. · 22 rÖpotaj polistren Üreticileri derneği’nin adı da tüzüğü de...

Makale

Yap› Malzemeleri Yönetmeli¤i kapsam›ndaki ürünlerin, 1 Ocak 2007 tarihinden itibaren AB’ye ve iç pazara CE iflareti ile sunulmas› zorunludur.

2 EPS haber • EYLÜL 2012

İÇİNDEKİLER

TANITIM

Epsa Yönetim Kurulu Başkanı Nurcan Özdemir: “Isı Yalıtımı Bir Sistemdir.”

18

TANITIM

Otomatik Tel Dizgi Sistemi

48

GÜNCEL

Yalıtım Ustası Fixkim Yeni Fabrikasını Niğde’de Açtı

22

RÖPOTAJPolistren Üreticileri Derneği’nin Adı da Tüzüğü deDeğişti: EPSDER’de Yeni Dönemi Başkan Murat Bahadır Dergimize Anlatıyor

4

TEKNİK

Mehmet ParlakGlobal Isınma ve İklim Değişikliği (Enerji Tasarrufu)

10

TEKNİK

Murat KenetEPS Mantolama Sistem Bileşenleri ve Uygulama Yapılacak Cephenin Yeterliliği

12

TANITIM

BASF’dan Yüksek Performanslı Yalıtım Malzemesi: NEOPOR

24

TANITIM

P.P. Yalıtım A.Ş. “Poytherm” Markası ile Kısa Sürede Isı Yalıtım Sektöründe Aranan Bir Marka Olma Başarısını Gösterdi

26

RÖPORTAJGüç Makina Genel Müdürü Tacettin Kardaş, EPS Üreticilerini Makina Alırken Uyarıyor...

28

MAKALEEPS Isıl İletkenlik Hesaplamalarında Teorik Modeller

32

MAKALEIsı Yalıtımı Konusunda Sektördeki Kullanıcıların Tercihlerinin Belirlenmesi

36

TEKNİKEPS Yalıtım Ürünlerinin Yangın Davranışı Hakkında Merak Edilenler

42

TEKNİKEPS Tesislerinde Üretim Yönetimi

46

3EPS haber • EYLÜL 2012

BAŞKAN’DAN

Ülkemizde yalıtım sektörünün hızla büyümesiyle birlikte EPS ısı yalıtımının kullanımında da artışı gözlemlemekteyiz. EPS yalıtım plakalarının yanlış tanıltılması ve yangınlara karşı dayanıksız bir malzeme olarak gösterilmesinden ve

bu şekilde yanlış haberler yapılmasından da son derece rahatsızlık duymaktayız. Dernek olarak bizler doğru malzemelerin doğru yerde kullanımı ile ilgili her türlü çalışmaları yapmaya devam etmekteyiz. Yeni tüzüğümüzle yapı malzemeleri olarak kullanılacak EPS levha ve blokların E sınıfı alev yürütmeyen hammaddeler ile üretilmesi konusunda tüm üyelerimiz taahhüt altına giriyor.

Unutmayalım ki gıda ambalajında kullanılan EPS malzemeler gıda tüzüğü gereği alev yürüten, alev kaynağı çekildiğinde alevi yürüten hammaddelerle üretilirler. Maalesef sektörümüzde faaliyet gösteren ve bizimle birlikte yol almak istemeyen bazı üretici arkadaşlarımız daha fazla kazanç uğruna gıda hammaddesiyle yapı malzemesi üreterek hem insan hayatını riske atıyorlar hem de sektörümüze büyük darbe vuruyorlar.

Bize üye olmayan dürüst çalışma arkadaşlarımız,

Her konuda birlik olmamız gereken ve belirli kalite kriterleri altında birleşmemiz gereken günleri yaşamaktayız. Yeni tüzüğümüzle ve kalite taahhütlerimizle dernek üyeleri olarak bizler ilk adımı attık. Bu yolda bizimle birlikte yürüyün ve bize katılın. Bize üye olmayan ve sırf ticari kaygılarla standart dışı ürünleri piyasa sürerek geleceğimizi karartan kurumlarla birlikte mücadele edelim.

Herkese sağlık, mutluluk, esenlik dilerim.

MURAT F. BAHADIREPS Sanayi Derneği Yönetim Kurulu Başkanı

Değerli EPS Dostları

EPSDER Adına Sahibi ve Sorumlu

Yazıişleri Müdürü

Aslan Salman

Yayın Sorumlusu

Murat Kenet

Yayın Kurulu

Ümit Güneş

Galip Özyurt

Kadir Orhan Arı

Nurcan Özdemir

Yapım

Tel: 0216 651 78 78

www.b2bmedya.com

Baskı

Altan Basım Ltd.

Yüzyıl Matbaacılar Sitesi - Bağcılar / İST.

Tel: 0212 629 03 74

Yönetim Yeri

EPSDER

Tümsan San. Sitesi 2. Kısım B-Blok

No: 5 Başakşehir Etap 1

(BP İstasyon Karşısı) / İstanbul

Tel: 0212. 486 29 53

Fax: 0212. 486 29 52

www.pud.org.tr

[email protected]

ÜÇ AYDA BİR YAYIMLANIRYIL: 2 • Sayı: 9 • EYLÜL 2012

EPS Haber dergisinde yayınlanan yazı ve fotoğrafl ar kaynak gösterilmeden kullanılamaz.

Tüm Türkiye’de dağıtılmaktadır.Basın Kanunu’na göre yerel süreli yayındır.

ÜÇ AYDA BİR YAYIMLANIRÜÇ AYDA BİR YAYIMLANIRÜÇ AYDA BİR YAYIMLANIR

MURAT F. BAHADIREPSDER Yönetim Kurulu Başkanı

RÖPORTAJ

EPSDER Yönetim Kurulu Başkanı Murat Bahadır dernekteki değişimi birinci ağızdan EPS haber dergimize anlattı.

EPSDER’de Yeni Dönem…Polistiren Üreticileri Derneği’nin adı da tüzüğü de değişti.


EPS HABER: Kısa adı PÜD olan derneğinizin adı EPSDER oldu. Neden?

MURAT BAHADIR: Polistren Üreticileri Der-neği (PÜD) 1996 yılında kurulmuş, alanında eski bir sivil toplum örgütüdür. O yıllarda EPS’nin yaygın ve yeterli bilinirlikte bir adı yoktu. Piyasada daha çok köpük ve strafor olarak adlandırılıyordu, köpük adının çok genel ve yetersiz olması strafor’un ise ticari bir marka olması sebebi ile hammadde adı olan polistren’i içeren ‘’Polistren Üreticileri Derneği ‘’ ismi uygun bulunmuştur.

Buna rağmen ilerleyen zaman içerisinde piyasada ve son kullanıcı nezdinde EPS adı daha fazla bir bilinirliğe ve isim yeterliliğine sahip olmuş, ayrıca yine bu zaman zarfında Polistren adının gerek yazılım gerekse telaffuz açısından dilimize ters geldiği ve pek çok yanlış anlamaya sebep olduğu görülmüştür.

Bu sebeplerle daha önce pek çok kez farklı yönetim dönemlerinde isim değişikliği gün-deme gelmiş ama, yönetim kurulu üyeleri arasında çoğunluk sağlanamamış ve kararsız kalınarak isim değişikliğine gidilememiştir.

Bizim Yönetim Kurulumuz ise bu konuda biraz daha cesur davrandı ve isim değişik-liği ile dernek tanınırlığının çok daha hızlı ve etkin sağlanacağına inanıp bu değişikliği genel kurul gündemine taşıdı. Üyelerimizin tama-mına yakınının kabulü ile de 6 Temmuz 2012 de yapılan olağanüstü genel kurulda dernek ismimizin ‘’EPS SANAYİ DERNEĞİ–EPSDER‘’ olmasına karar verildi.

Bununla birlikte yine olağanüstü genel kurulumuzda üyelerimizin isteği doğrultu-sunda bir müddet her 2 ismi de yan yana kullanıp hem sektörümüzüm hem de kamuo-yunun her 2 ismin de aynı derneği ifade ettiğini izah etmeye çalışacağız. EPSDER Yönetim Kurulu Başkanı Murat Bahadır

EPS HABER: Tüzüğünüzde yapılan değişik-likler nelerdir?

MURAT BAHADIR: Değişen piyasa şartları ve sektördeki gelişmeler, tüzüğümüzde köklü değişiklikler yapılmasına ihtiyaç duyulmasına sebep olmuştur. Buna göre yeni tüzükteki en önemli değişiklikler özetle şunlar olmuştur;

Asil üye kapsamına eps mamul üreticileri, eps hammadde üretici ve ithalatçıları, eps sektörüne makine üreten veya ithal eden tüzel kişilerden sonra geri dönüşüm ile iştigal eden tüzel kişiler de dahil edilmiştir.

Her üyeden tüzük eki olarak ‘’Hizmet Standartları Taahhütnamesi’’ alınmasına karar verilmiştir. Buna göre bundan sonra her EPS mamul üreticisi TSE, TSEK ve CE belgelen-dirmelerine sahip olduğunu veya bu belgeleri almak için başvurduğunu derneğe belgelendi-recek, üretiminde beyan ettiği değerlere uya-cağını ve aralık vermeden tek bir yoğunluk ifade edeceğini, alev yürütmeyen (E sınıfı) hammadde ile levha, blok ve asmolen ürete-ceğini dernek hizmet standardı taahhütnamesi olarak imzalayacak.

Aynı şekilde hammadde üretici ve ithalat-çısı da ürettiği veya satışını yaptığı ürünlerin teknik özelliklerine uygun olarak arz etmeyi, alev geciktiricisi olmayan hammaddelerin satışını takiben bu ürünlerin EPS ısı yalıtım levhası, bloğu veya asmolen üretiminde kul-lanılmayacağına dair üreticiden taahhütname almayı kabul ettiğine dair derneğe taahhüt-name vermeyi kabul edecek.

Makine fi rmaları da üretimini veya satışını yaptığı makineleri teknik özelliklerine uygun olarak satacağını EPSDER’e taahhüt edecek.

Geri dönüşüm işi ile uğraşan üye geri dönü-şüm lisansına sahip olacak, tüm eps ile ilgili geri dönüşüm konularında ilgili Bakanlığın kanun ve yönetmeliklerine uyacağını der-neğe taahhüt edecek. Bu taahhütnameler ile sektörde kalite takip sistemi oluşturulmasına başlanması, tüketici’nin korunması, haksız rekabetin önlenmeye çalışılması hedefl en-mektedir.

EPS HABER: Değişiklikler ile derneğe üye olmanın getirileri neler oldu?

MURAT BAHADIR: EPS sanayi, gerek pazar hacmi gerek bu pazarın büyüme hızı ve gerekse uzun dönem gelecek vaat etmesi ile her geçen gün hem yatırımcıların hem de son kullanıcıların daha çok ilgisini çekmektedir. Buna karşın diğer pek çok sektörde olduğu gibi, çok farklı türde haksız rekabetle karşı karşıya gelerek zararda görmekte olması EPS

üreticilerinin olmaları gereken yerde olma-sını geciktirmektedir. Geçmiş yönetim döne-minde bu gerçek doğru algılanarak, üretimde kalite, CE belgesi şartı, standartlara uygun üretim ve doğru beyanın önemine yönelik bazı çalışmalara başlanmıştır. Biz de bu yöne-tim döneminde bu çalışmalara paralel olarak tüzüğümüzde bazı değişiklikler yaptık. Bu değişikliklerden en önemlileri ‘’Genleşebilen Polistren Hizmet Standartları Taahhütnamesi ‘’ ve ‘’Haysiyet Divanı’’ kurulmasıdır.

Bu taahhütname ile dernek üyesi olan tüm fi rmaların asgari yeterliliği sağlamaları

amaçlanmaktadır. Bundan sonrasında üye fi rmaların bu taahhütnamelere uyduklarının takibi, üye olmayıp taahhütname vermeyen fi rmaların ise neden derneğimize üye olmadık-ları ve bu taahhütnameyi neden vermedikleri her türlü platformda sorgulanacaktır.

Dernek üyeliği olup taahhütname vermeyen fi rmalar dernek üyeliğinden çıkarılmaya kadar varan yaptırımlarla karşılaşabileceklerdir.

Geçmiş dönemde en fazla şikayet edilen ve üye olunmamasına sebep gösterilen üye aidatları yüksekliği artık ortadan kaldırılmıştır. Bu dönemde üyelik aidatları düşürülmüş ve tüm sektörün üyeliği hedefl enmiştir.

Taahhütname gereği, standartlara uygun üretim yapmayan, CE belgesi bulunmayan, bilhassa F yanma sınıfına haiz blok, asmo-len, levha üreten fi rmalar, etiketinde yanlış beyanda bulunan fi rmalar ilgili bakanlıkların ilgili bölümlerine bildirilecektir.

Gerek, ilgili bakanlık mercilerinin bizi muhatap kabul ederek piyasada faaliyette bulunan fi rmaların uygunsuz üretimlerine kar-şın bizlerden şikayette bulunmamıza yönelik talepleri gerekse haksız rekabet mağduru sek-tör fi rmalarımızın talepleri bizleri bu konuda daha da teşvik etmektedir.

Ayrıca kurulacak olan Haysiyet Divanı ile de haksız rekabete sebep olan fi rmaların bu faaliyetlerine engel olunmaya çalışılacaktır.

EPS HABER: Isı yalıtımı pazarı ve EPS kulla-nımı hakkında bilgi verirmisiniz?

MURAT BAHADIR: 1990’larda Türkiye’de yıllık EPS kullanımı 14.000 ton civarındaydı. 2000’li yıllara gelindiğinde EPS kullanımı 27.000 tona ulaştı. Standartların geliştiril-mesi ve devletin ısı yalıtımını desteklemesi sonucu 2010 yılında 130.000 ton civarında EPS hammaddesi kullanıldı. 2011’de ise kulla-nım yaklaşık 160.000 ton oldu. Bu kullanımın tahminen %60‘ı ısı yalıtımı %40’ı ise amba-laj sektöründe olmaktadır. Yani 100.000 ton hammadde ısı yalıtımında kullanıldı dersek

ve ortalama yoğunluğu da 16kg/m3 alırsak yaklaşık 6.000.000 m3’lük bir eps ısı yalıtım pazarını buluruz. Ortalama 5 cm bir ısı yalıtım kalınlığı ile EPS mantolaması yapıldığı düşü-nülürse bu da yaklaşık 120.000.000 m2lik bir alanın ısı yalıtımının yapıldığını gösterir.

Bu rakam her ne kadar büyük gözükse de bir yandan yapılan yeni inşaatlar diğer yandan eski binaların %90’na varan oranda ısı yalıtım-sız olması daha işin çok başında olduğumuzu göstermektedir. EPS sonrası ısı yalıtım malze-mesi kullanımı ise genel olarak XPS, Taşyünü ve Camyünü olarak şekillenmektedir.

EPS HABER: Bu yıl için sektör öngörüleriniz nelerdir?

MURAT BAHADIR: Isı yalıtımı ile yakıt kulla-nımının büyük oranda azaldığının ve bununla birlikte konforlu yaşam standardının arttığının anlaşılması, enerji verimliliğinin önemi, çıkan yasa ve yönetmelikler, ısı yalıtımı yaptırımının sürekli bir artış göstermesine neden oldu. Bunlara ilave olarak, sert geçen 2011 kışında harcanan yakıt paraları ve doğalgaz ile elekti-riğe yapılan son zamlarla birlikte 2012 yılında da yüksek oranda bir sektör büyümesi olaca-ğını düşünüyorum ki ilk 6 aylık hammadde kullanım oranlarındaki yaklaşık %25’lik artış bu büyümeyi net olarak göstermektedir.

EPS HABER: Dünya ile kıyasladığımızda EPS’nin pazar potansiyeli nedir?

MURAT BAHADIR: Avrupa’da ki mevcut bina-ların zaten yalıtımlı olması bizim ise %90 ora-nında yalıtımsız binalara sahip olmamız, pazar potansiyelinin çok büyük olduğunu göster-mektedir. Avrupa geneline göre EPS kullanımı Türkiye’de ileri ülkelere yakın bir noktadadır.Avrupa’nın yapı ihtiyacının fazla olmadığı göz önüne alınarak kullanımdaki bu yakın tonaj ise EPS’nin Avrupa’da farklı kullanım alanlarının olması, teras ve çatıda kullanımının bize göre fazlalığı, sıcak Avrupa ülkelerinin de EPS ile yalıtımı tercih etmesi ama en önemli unsur ise kalınlıkların bize göre ortalama 3 katı fazla olmasından kaynaklanmaktadır.

EPS HABER: Binalarda Enerji Performansı ve Isı Yalıtım Yönetmelikler’indeki düzenlemeler yeterlimi?

MURAT BAHADIR: EPS sektörü, ısı yalıtım sektörünün gelişmesi ile birlikte son yıllarda büyük ivme kazanmış ve hızlı büyümüştür. Yürürlüğe giren ‘’Enerji Performansı Yönet-meliği’’ ve mevcut ‘’Isı Yalıtım Yönetmelikleri”


çileri EPS levha alırken dernek logosu olan paketlerin güveni ve kaliteyi temsil edeceğini çok daha iyi bilecekler.

EPS HABER: Alternatif ısı yalıtım malzemeleri hakkında ne düşünüyorsunuz ?

MURAT BAHADIR: Yalıtım sektörünün bu kadar hızlı büyümesi farklı alternatif yapı mal-zemelerini sürekli gündeme getiriyor. Örnek olarak yeni nesil yalıtım sıvaları olarak lanse edilen sıvaları veya yalıtım boyalarını göste-rebiliriz. Bir yalıtım plakasının yalıtım değeri sadece λ değeri (ısıl iletkenlik katsayısı) ile değil R değeri ile ölçülür. R değeri ısıl direnç-tir ve R= d/λ olarak hesaplanır. Bir izolasyon panelinde R değeri ne kadar büyükse o kadar iyi yalıtım sağlanır. Bu matematiksel ve ilmi kıyaslama yapıldığında 5 cm beyaz EPS pla-kalarla yapılan yalıtıma eşdeğer sıva kalınlığı neredeyse 12-15 cm’lere denk gelmektedir. (TS 825’e göre) Siz binanıza 12 cm sıvayı nasıl uygulayacaksınız? Kaldı ki bu 5 cm EPS levha için yapılmış bir hesaptır. Bizim de dernek olarak hedefi miz olan ve Avrupa ülkelerinde EPS levhalarla yapılan yalıtım kalınlıklarının 12 cm olduğu düşünülde yalıtım sıvası olarak lanse edilen ürünlerin sıva kalınlığının 20-30 cm olması gerekir. Bu tarz ürünleri kullanmayı düşünüyorsanız lütfen R değerini iyi analiz ediniz.

Gerekirse ısı yalıtımı konusunda yetkin bağımsız teknik personellere danışınınız. Malzeme kalınlıklarını kıyas ederek bir kere yaptığınız ve binanızın ömrü boyunca kalacak bu yatırımınızı doğru değerlendiriniz.

EPS HABER: EPSDER olarak Yalıtım Plaza’da temsilcilik açacak olmanızın sebebi nedir ?

MURAT BAHADIR: Yalıtım Plaza içinde bizim gibi sektörel dernekleri bulunduran ve aynı zamanda ısı, su, ses ve yangın izolasyonu konusunda çatı dernek olan İZODER’in mer-kezi konumunda bir yer. Zaten yıllardan beri bizim dernek olarak bu kardeş dernekler ve İZODER ile temasımız var. Ayrıca EPSDER’in pek çok üyesi aynı zamanda İZODER’in de üyesi, dolayısı ile zaten var olan ilişkileri daha da güçlendirmek, sektörel bazda daha hızlı hareket edebilmek, ortak hareket etmemiz gereken konularda iletişim sıkıntısında olma-mak için böyle bir karar aldık. Yoksa bizim merkez adresimizdeki faaliyetlerimizde her-hangi bir değişiklik olmayacak sadece bundan sonra 2 adreste de bulunacağız ve bu şekilde hem genel olarak ısı yalıtım sektörüne hem de kendi sektörümüze daha faydalı olabileceği-mize inanıyor ve hayırlı olmasını diliyoruz . n

RÖPORTAJ


ortaya çıktı. Bu yetmedi 29 Ağustos 2012 ‘de İstanbul Tuzla Deri Organize Sanayi Bölgesin-deki Polar XP ‘nin soğuk hava gıda deposunda çıkan yangın birçok büyük medya yayın orga-nında “bir strafor ve lojistik destek merkezi idare ve depo kısmında çıkan yangın” olarak ifade edildi. Halbuki 1 gün sonrasında yerinde yaptığımız incelemede giydirme cephelerde ve soğuk hava depolarının duvarları arasında kul-lanılan yalıtım malzemesinin poliüretan oldu-ğunu gördük , ortalıkta tek bir plaka EPS (stra-for) bile yoktu, bizim gördüğümüz bu yalın gerçeği ne yazıkki en büyük yayın kuruluşları hala görmemekte ve hatalarının farkında bile olmadan yayınlarına devam etmektedirler.Biz artık bu tür olaylardaki haberlerin sansasyonel değeri olduğu sebebi ile yapıldığına inanmak-tayız çünkü ısı yalıtımında müteahhitlerimizce ve halkımızca genelde tercih edilen EPS Man-tolamaya yapılan saldırılar, medyaca reyting getirir olarak algılanıyor. Bizler bu tür yanlış ve haksız rekabete yol açan her türlü haber için EPSDER olarak elimizden geldiğince doğru-ları anlatmaya çalışacağız ve mücadelemize devam edeceğiz.

Enerji verimililiğinin ülkemiz için en önemli konu olması gereken günlerinde içerik araş-tılması yapılmadan mesnetsiz yayınlarla EPS sektörü acımasızca saldıraya uğramakta ama çamur atınca izi kalacağını düşünenler güne-şin balçıkla sıvanamayacağını da er geç anla-yacaklardır.

EPS HABER: Mantolama sistemlerinde yangın ile ilgili durum nedir ?

MURAT BAHADIR: Mantolama diye tabir etti-ğimiz, ısı yalıtım levhalarının cepheye yapıştı-rılması, dübellenmesi ve sonrasında sıvanıp boyanması işleminde ise 1990’lardan beri yapılan milyonlarca m2 uygulamada şimdiye kadar ciddi hiçbir yangın olayı olmamıştır. Cephede de üzeri sıvandığı için havayla ve alevle ilişkisi kesilen bir sistem olarak giydirme cephelerde yapılan uygulamalardan apayrı bir özellik taşırlar. Bu sistemde herhangi bir yan-gında aleve maruz kalan kısım sıva yüzeyidir ve bilindiği üzere sıva yanmaz (A sınıfı yanma dayanımı) bir malzemedir. Keza içten yapılan mantolamada da EPS’nin üzeri sıvanır veya alçı plaka ile kapatılır yani yine alev yalayabile-cek yüzey A sınıfı yanma dayanımına sahiptir. Onlarca yıldır yangın sınıfı E olan EPS plaka-larla mantolanmış bir cephede alevin yürü-düğü gözlemlenmemiştir. Yeni tüzüğümüzde dernek üyesi fi rmalar piyasaya arz ettiği EPS levhaların E sınıfı olduğunu taahhüt ediyor. Böylece son tüketiciler ve malzeme tedarik-

binaların enerji ihtiyaçlarının hesaplanması, düzenlenmesi tamamlanmıştır. Binaların enerji kimlik belgesi olması zorunluluğu ve bu kim-likte binanın enerji sınıfının belirlenecek olması yalıtımın önemini arttıracaktır. Çünkü kimse ev alırken veya kiralarken enerji sarfi yatı büyük olan evi tercih etmeyecek enerjiyi az harcayan binalar öne çıkacaktır. Enerjinin de büyük kısmı binalarda ısıtma ve soğutmada kulla-nıldığı için, ısı yalıtımı enerji sınıfını belirleyen ana unsurlardan biri olacaktır.

Yeni binalarda enerji kimlik belgesine geçiş çalışmaları devam etmekte, mevcut binalarda ise bu süreç 2017 yılına kadar devam ede-cektir, uzun bir süre gibi gözüken bu zaman mevcut binalarımızın %90’nının ısı yalıtımsız olduğu düşünüldüğünde aslında çok kısa bir zamandır.

Devletimizin yalıtım konusundaki yaklaşı-mına gelince, şunu söylemek isterim. Devlet çabaları doğru olmakla birlikte çok geç kalın-mıştır. Bundan sonraki adımlarda yalıtımın maddi olarak da desteklenmesi, teşvik edil-mesi, KDV oranlarının yalıtım malzemelerinde kaldırılması veya düşürülmesi gerekmektedir. Isı yalıtım malzemeleri aslında ülke ekonomisi için zamana karşı bir yarışı temsil etmektedir. Erken tasarruf sağlanan enerji o gün itibari ile ülke ekonomisine katkı demektir. Her yıl yakıt olarak yurtdışına ödediğimiz milyonlarla ifade edilen döviz miktarı düşünüldüğünde vergi alınmaması ile devletin kazancının çok daha fazla olacağı açıktır. Ayrıca ısı yalıtımı konusunda denetlemelerin azami yapılması gerekmektedir. Sektör tüketiciden gerekli ilgiyi zaten uzun süredir görmekteydi, başlamış olan hareketlilik artarak sürecek, bundan hem son kullanıcı hem de devletimiz karlı çıkacaktır.

EPS HABER: Basında yer alan EPS ile ilgili yanıltıcı yangın haberleri konusunda neler söyleyeceksiniz?

MURAT BAHADIR: En son yaşadığımız 2 örneği sizlere tekrar hatırlatmak isterim. 17 Temmuz 2012’de Polat Towers’da yaşanan yangının ilk dakikalarında tüm kanallarda yangının izolasyon malzemesi strofor (EPS) malzemesinden büyüdüğü ve yayıldığı söy-lendi. Hatta ertesi gün gazetelerde amansızca mantolamanın tüm binalar için büyük tehlike yarattığı yazıldı ve çizildi. Televizyonlarda boy gösteren sayın profesörlerimiz bilimsellikten uzak bir şekilde eleştrilerini sıraladılar. Sonra ne mi oldu? EPS levhaların orada hiç kullanıl-madığı yalıtımın taşyünü levhalarla yapıldığı ve kompozit cephe kaplaması içindeki polie-tilenden dolayı yangının yayıldığı ve büyüdüğü


TEKNİK

Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) 2008 yılı verilerine dayanarak yaptığı pro-jeksiyonlara göre 2006 ile 2030 yılları

arasında enerji ihtiyacının % 45 oranında arta-cağı görülmektedir. Ulaşım için biyoyakıtlar ve ısı-elektrik üretimi için biyokütle bu ihtiyacın bir bölümünü karşılamak için kullanılacaktır. Bu da Enerji ile Gıda piyasalarında Toprak ve Tarım Ürünlerinin kullanımı için daha büyük bir rekabet yaşanmasına neden ola-caktır. Enerji ihtiyacındaki bu artışın büyük bir bölümünün Çin ve Hindistan gibi OECD üyesi olmayan ülkelerden geleceği öngörülmektedir.

Artan bu Enerji ihtiyacının karşılanmak zorunda kalınılması Küresel ısı yükselmesinin ana nedenlerinden birisidir ki, bu da dünyanın tüm bölgelerinde su kaynaklarını, gıda ürünleri ve ekosistemi olumsuz yönde etkilemektedir. Hava koşullarındaki aşırı ve daha sıkça kar-şılaştığımız tüm olumsuzluklar da iklim deği-şikliğinin bir sonucudur. Bu da okyanusların daha ılık ve asidik olmasına neden olmaktadır. Çünkü okyanuslar karbondioksit (CO2) için bir nevi rezerv görevi yapmaktadır. Ancak atmos-fere (gereğinden) fazla miktarda salınan kar-bondioksit okyanusların hızla asidite olmasına neden olmakta ve deniz dibindeki gıda ağı ile ekosistemi ciddi bir şekilde etkilemektedir. Bilimsel çalışmalar göstermektedir ki atmos-ferdeki karbondioksit (CO2) konsantrasyonu-nun 450 ppm’i geçmesi durumunda önemli deniz ekosistemlerinin ciddi boyutlarda zarar görmesi kaçınılmazdır.

Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nin (IPCC) 2007 yılında yayınladığı son raporun-dan sonra bile iklim değişikliğinin gerçek dün-yayı öngörülen modellerden daha hızlı etkiledi-ğini göstermektedir. Çünkü Küresel Sera Gazı emisyonlarının gelecek için öngörülen projek-siyonların en üst düzeyinde artmaya devam ettiği görülmektedir. Burada bir örnek vermek

gerekirse 2007 yılındaki bilimsel çalışmalar ışığında Kuzey Kutbu’nun 21nci yüzyıl son-larına doğru tamamen buzullardan arınacağı öngörülürken 2008-2009 yıllarında yenilenen çalışmalar buz tabakasındaki incelmenin hızla devam ettiğini göstermiş ve Kuzey Kutbu’nun çok daha önce 2030 yılında buzullardan tamamen arınmış olacağını göstermektedir. Bu önemli değişikliklerin sadece kutuplarla sınırlı kalmayacağı Dünyamızı bir bütün olarak etkilemeye devam edeceğini zira bu (iklim) değişikliklerin beklenenden çok daha hızlı olacağını gösteren delillerin fazlasıyla mevcut olduğu artık bilinen bir gerçektir.

Peki hepimizi bekleyen bu büyük teh-like karşısında ne yapmalıyız? Tabi ki çok geç olmadan iklim değişikliğini azaltacak ve hafi fl etecek önlemleri derhal almak. Olması (yapılması) gereken Sera gazı emisyonunu 2050 yılı itibariyle mevcut düzeyinden % 50-60 oranında azaltmak olacaktır. Bir yan-dan artan enerji ihtiyacını karşılayarak diğer yandan iklim değişikliğini azaltmak teknolojik çözümler ile davranışlarımızdaki değişiklikle-rin harmanlanması ile mümkündür. Elektrik üretimi için yakılan fosil yakıtlardan salınan karbondioksitin azaltılması Yenilenebilir Enerji kaynaklarına yönelme, Nükleer Enerji Üretim Teknolojilerini geliştirme, Ulaşım için salınan emisyonların azaltılması için Yenilikçi Teknoloji ve proseslerin geliştirilmesi, Ekonominin her aşamasında enerji verimliliğinin arttırılması yapılması gereken işlerden bazılarıdır.

Bu konuda EPS Sektörü olarak bizler de ülkemizdeki ısı yalıtım bilincinin arttırılması konusunda üzerimize düşen görevleri büyük bir dikkat ve titizlik içinde yerine getirmeliyiz. Bunu yaparken standartlara uygun ısı yalı-tım malzemesi üretmek ve bu malzemelerin kullanilmasını özendirmek birinci önceliğimiz olmalıdır. Kalite kontrolü ve denetimleri arttıra-

rak alternatif ürün üretenlerin EPS Sektörüne karşı yapacağı anti-propoganda ya da olumsuz ve haksız eleştirilerin oluşmasına fırsat verme-meliyiz. Çocuklarımızı tarım arazilerinin kulla-nılması hususunda “Gıda ile Enerji” arasında tercih yapmak zorunda bırakmayalım. Enerjiye olan ihtiyacımızı ne kadar azaltırsak çevre-mizi ve doğayı o kadar az tahrip etmiş oluruz. Bunun da tek yolu tabi ki ısı yalıtımıdır. n

Global Isınma ve İklim Değişikliği (Enerji Tasarrufu)

INEOS Styrenics Kimyasal Ürünler Ltd. Şti.Genel Müdürü Mehmet Parlak

n MEHMET PARLAK INEOS Styrenics Kimyasal Ürünler Ltd. Şti. / Genel Müdürü


MAKALE

EPS Mantolama Sistem Bileşenleri ve Uygulama Yapılacak Cephenin Yeterliliği

Her ne kadar ısı yalıtımını sağlayan unsur, EPS ısı yalıtım levhası ise de bu tek başına yeterli değildir, tüm sis-

tem bileşenlerinin kalite ve yeterliliği önemlidir. Sistemdeki herhangi bir kötü malzeme zincirin zayıf halkası olup tüm sistemin performansını etkileyebilir. Mantolama Sistemi bileşenleri ve temel özellikleri aşağıdaki şekilde tanım-lanabilir;1) EPS Isı Yalıtım Levhaları; Genleştirilebilir

polistiren taneciklerden, şişirme ve kalıp-lama işlemleri sonucu üretilen kapalı göze-nekli, TS EN 13163 ve TS EN 13499’da

2) Isı Yalıtım Levhası Yapıştırıcısı; EPS levhaları ile dışarıdan ısı yalıtım (manto-lama) sisteminde, düşey yüzeylere veya alt taraftan yatay yüzeylere yapıştırılması amacı ile kullanılan polimer katkılı, su itici özellikli, yüksek buhar geçirgenliğine sahip ve çimento esaslı özel yalıtım levhası yapış-tırma harcıdır. EPS levhalara ve uygulama yüzeyine yapışma mukavemeti EN 13494‘e göre belirlenmeli, yapışma mukavemeti 80 kPa’dan küçük olmamalıdır. Kesit içinde yoğuşma olmaması için de su buharı difüz-yon direnç faktörü(μ) ≤ 50 olmalıdır. Ahşap yüzeylerde ise akrilik esaslı yapıştırıcı kul-lanılmalıdır.

3) Dübel; Mantolama sisteminde, yalıtım lev-halarını uygulama yüzeyine mekanik olarak tespit etmek ve böylece rüzgar ve türbülans gibi atmosferik şartlardan etkilenmemesini sağlamak amacıyla kullanılan sert plastik-ten mamul, geniş başlı tespit gerecidir.Uygulanan zemin yüzeyine göre plastik

veya çelik çivi model tercih edilmelidir. Boyu sağlam zemine en az 4 cm girmelidir.

n İNŞAAT MÜHENDİSİ MURAT KENET EPSDER Genel Sekreteri

tanımlanan EPS 50 ve üstündeki sınıfl ara ait, yoğunluğu 15 kg/m3 ve üzerinde, yan-gın karşısındaki davranışı E ve D sınıfı olan, beyan edilen Isıl Direnci RD≥1,00 m2K/W, yüzeylere dik çekme mukavemeti ≥100 kPa (TR 100), Sabit Notmal Lab. Şartla-rında Boyut Kararlılığı ±0,2 % [DS(N)2] olan ve toleransları en az: Gönyeden sapma ± 2 mm/m (S2), Düzlük ± 5 mm (P4), Uzunluk ± 2 mm (L2), Genişlik ± 2 mm (W2), Kalınlık ± 1 mm (T2), Uzun süreli daldırma ile su emme ≤ 0,5 kg/m2 olan sert köpük levhalardır.

EPS Mantolama Sistem Bileşenleri ve Uygulama Yapılacak Cephenin Yeterliliği


MAKALE

4) File; Kaplanan sıvada oluşacak çekme gerilmelerini karşılamak ve çatlamasını önlemek amacıyla kullanılan, göz boyut-ları en fazla 4x4 mm olan, alkali ortamda çözülmeyecek bir bağlayıcı ile emprenye edilmiş, genellikle cam elyafından dokun-muş ve genelde 160 gr/m2 ağırlığında sıva dokuma armatürüdür. Cam elyafı donatı filesinin çekme gerilmesi, EN 13496’ya göre tayin edilmelidir. Çekme gerilmesi-nin ortalama değeri 40 N/mm’den büyük olmalıdır. Normal şartlar altında ve koro-zif ortamda, çekme gerilmesinin kopma anındaki uzamaya oranı, 1 kN/mm’den az olmamalıdır. EN 13496’ya uygun olarak korozif ortamda depolama sonrasındaki çekme gerilmesi, ilk çekme gerilmesi değe-rinin % 50’sinden büyük olmalıdır. File ola-rak metal hasır veya örgü kullanılacak ise bunlar galvaniz çelik veya östenitik paslan-maz çelikten mamul olmalıdır. Galvanizle kaplanmış metal hasırlar veya örgülerde, çinko kaplamanın asgarî kalınlığı 20 μm (≥ 275 g/m2) olmalı ve hasır veya örgü kaynak yapıldıktan sonra galvaniz kaplanmalıdır. Örgülerde teller arasındaki mesafe (9-19) mm olmalıdır.

5) Isı Yalıtım Levhası sıvası; Mantolama sis-teminde, ısı yalıtım levhalarından oluşan yüzeyin file ile birlikte sıvanması için kul-lanılan, çimento esaslı, elyaf takviyeli özel bir sıvadır. Teknik özellikleri EN 13494’e uygun olmalı, yapışma mukavemeti 80 kPa’dan küçük olmamalıdır. Kesit içinde yoğuşma olmaması için de su buharı difüz-yon direnç faktörü(μ) ≤ 50 olmalıdır. Sıva katman kalınlığı 4mm’yi geçmemelidir.

6) Köşe Profilleri; Mantolama sisteminde, bina köşelerini, pencere ve kapı kenarla-rındaki köşeleri mekanik etkilerden koru-mak ve sıva uygulamasında mastar görevi görmek üzere kullanılan alüminyum, PVC veya cam elyafından imal edilmiş, isteni-lirse donatı filesi takviyeli olan, alkali ortama dayanıklı profillerdir. Et kalınlığı en az 0,4 mm, kanatlar en az 21x21 mm olmalıdır.

7) Damlalıklı Köşe Profili; Mantolama siste-minde, balkon, çıkma vb. bina bölümle-rinden yağmur ve benzeri su akıntılarının uzaklaştırılması için plastik veya alümin-yumdan yapılmış, istenilirse donatı filesi takviyeli olan profillerdir.

8) Denizlik Altı Profili; Mantolama siste-minde, sistemin pencere bitimlerindeki bağlantısını sağlamak amacıyla pervaz alt-larına yerleştirilen PVC veya alüminyumdan imal edilmiş profillerdir.

9) Su Basman Profili; Mantolama sisteminde,

ısı yalıtım levhalarının başladığı seviyede, sistemi mekanik etkilerden korumak, sıva uygulamasında mastar görevi görmek ve yüzey suyunun sistem içine girmeden yüzeyden uzaklaşmasını sağlayan ve yalı-tım levhalarının içine oturmasını ve düzgün hat oluşturmasını sağlayacak şekilde biçim verilmiş ve duvara mekanik olarak tespit edilen, belirli bir mekanik dayanıma sahip alüminyumdan üretilmiş profillerdir.

10) Dilatasyon Profili; Binalardaki mevcut dilatasyon derzlerinin kapatılmasında kullanılan, dekoratif görünümlü PVC veya alüminyum esaslı, genelde fileli profillerdir.

11) Fuga Profilleri: Cephede dekoratif bir

görüntü yaratmak için kullanılan fugala-rın düzgün olmasına yarayan PVC veya alüminyum esaslı profillerdir.

12) Isı Yalıtım Bantları; Saçak altı, pencere kenarları, su basman profillerinin olduğu yerler gibi ısı transferi olması muhtemel yerlere konulan aynı zamanda sistemi dış etkenlerden ve su sızıntılarından korumak için kullanılan bantlardır.

13) Dekoratif Son Kat Kaplama Malzemesi; Mantolama sisteminde, sistemi ve binayı mekanik etkilerden ve atmosfer etkilerin-den korumak, dekoratif ve estetik kazan-dırmak amacıyla kullanılan, TS 7847 Standardında dış cephe uygulamaları için istenen özellikleri sağlayan son kat


MAKALE

malzemeleridir. Isı yalıtım levhası sıva-sının üzerine uygulanır. Yapışma muka-vemeti 80kPa’dan küçük olmamalıdır. Kesit içinde yoğuşma olmaması için de su buharı difüzyon direnç faktörü (μ) ≤ 50 olmalıdı. Görsellik için, çelik mala ile çekildikten sonra plastik mala ile perdah-lanmalıdır.

14) Astar; Yüksek aderans gücüne sahip, emilimi dengeleyen, su iticiliğini artıran, son kat kaplama ve boya tüketimini azal-tan malzemelerdir.

15) Boya; Duvara gelen suyun süzülüp akma-sını sağlayan, kolay uygulanan, nefes alan, görsellik sağlayan, akrilik veya sili-

kon esaslı son kat malzemedir. Kesinlikle sentetik, yağ ve organik çözücü esaslı boyalar kullanılmamalıdır.

MANTOLAMA YAPILACAK CEPHENİN YÜZEY NİTELİKLERİ:

Yalıtım yapılacak yüzeyin düzgün, temiz ve sağlam olması önemlidir. Yüzey, ne aşırı kuru ne de suya doygun olmalıdır. Yüzeydeki kapiler etkilerin ve çatı ile ilgili su yalıtım eksik-liklerinin tamamen giderilmiş olması gerekli-dir. Balkon ve çatı parapetlerinde, damlalıklı harpuşta (harpuştaların ek yerlerinin de sız-dırmazlığı sağlanmalıdır) sistemin suya karşı yatayda korunması sağlanmalıdır. Damlalık

detayı doğru seçilmiş harpuştalar ve denizlikler sayesinde suyun yüzeyden akarak değil dam-layarak uzaklaştırılması sağlanmalıdır.

Montaja başlamadan yağmur inişleri cep-heden sökülmeli kesinlikle mantolama içinde bırakılmamalıdır. Mantolama işleminden sonra uzun kelepçe dübelleri ile sağlam zemine monte edilmelidir.

Yağmur inişleri harici cephedeki diğer ekipmanlar için de mantolama öncesi uygun söküm ve mantolama sonrası uygun montaj durumları işe özel planlanmalı ve uygulan-malıdır.

Yüzeydeki eski sıva, harç vb. pürüz oluş-turacak kalıntılar temizlenmelidir. Levhaların yapışma yüzeyine temasını önleyecek bozuk-luklar sıva ile düzeltilmelidir. Ayrıca, cephede 1 cm’den fazla düzlemsellikten sapma olmama-lıdır. Duvarın düzlemselliğini sağlamak ve aşırı eğimleri düzeltmek için duvar tesviye macunu/harcı, beton tamir macunu/harcı vb. hazır malzemeler kullanılabilir. Yüzey, yapışmayı önleyecek toz, yağ, boya kalıntıları, kimyasal madde tuz vb. yabancı malzemelerden arın-dırılmalıdır.

Cephe çatlaklarının tamir edilmesi sırasında varsa açığa çıkmış demirlerin temizlenerek korozyon önleyici kimyasallar ile kaplanmalıdır.

Tüm dışarıdan yalıtım uygulamalarında olduğu gibi, EPS ile dışardan yalıtım uygula-malarının tüm aşamalarında yüzey sıcaklığının 5 °C’ın üstünde ve gölgede 30 °C’ın altında olması gerekir. Yağmur altında uygulama yapıl-mamalı ve zemin ıslak olmamalıdır. n


TANITIM

“Isı Yalıtımı Bir Sistemdir”

Isı Yalıtım Sistemi binaya 1 defaya mahsus ve karşılık beklenerek yapılan bir yatırım olması gerektiği gibi maliyetli olması bina

sakinlerinin önünde engel.Bundan dolayı yatırımın boşa gitmemesi

için uygulama profesyonelce yapılmalıdır. Isı yalıtım malzemelerinin bölge ve yıllık ısı farkı göz önünde bulundurularak seçilmesi gerekir. Yapılarda ısınma ve serinleme amaçlı kullanılan kombi, kalorifer, klima ve benzeri cihazların sarf ettikleri enerji, uygulama yapılan alanlarda mantolama tatbikatları ile yüzde 50 azaltılabiliyor. Eğer binaların temel ve çatıla-rında da ısı yalıtımı yapılmışsa bu oran yüzde 60’lara kadar çıkabiliyor.

Bu kadar önemli bir tasarrufun sadece kişisel bütçelere değil ülke ekonomisine de önemli katkılar sağlayacağı da ortada.

Mantolamada Ürün Seçimi ÖnemliNurcan Özdemir, ürün alımında ve uygu-

lamasında dikkat edilmesi gereken hususları şöyle sıraladı. “Binalarımızda en önemli ısı kayıpları kolon ve kirişlerden kaynaklanmak-tadır. Bu sebep ile iç duvarlarda yapılacak Mantolama tatbikatları asla sonsuz ömürlü olamayacaktır. Dış cephede ve bina duvarları-nın tamamını kaplamadıktan sonra Mantolama sistemlerinde tatmin edici sonuç alınamaz. Sistemin ana prensibi hiçbir aralık kalmayacak şekilde yapının dışarıdan ısı yalıtım levhaları ile kaplanmasıdır. Kolonlar, kirişler, duvarlar, pencere merkezleri, çıkma altları bir bütün ola-rak mantolanmalı ve yapının tamamı koruma altına alınmalıdır. Doğru bir şekilde Dış Cephe Isı Yalıtım Sistemleri ile kaplanan bir binanın korozyon problemini bir daha yaşamayacağını, yaşının sabitleneceğini ve mantolamanın bina ömrü kadar hizmet verebileceğini unutmama-mız gerekmektedir”.

Son yıllarda diğer binalarda olduğu gibi konutların da bina yükseklikleri göz önüne alındığında, dış duvarlara ısı yalıtımı uygu-lanması gerektiği yeniden gündemi meşgul ediyor.

Yalıtım Tam YapılmalıNurcan Özdemir, dış yalıtım için duvarlarda

kullanılacak yalıtım malzemelerinin nemle iliş-kiye geçtiklerinde mekânın yapısını olumsuz

yönde etkilemeyen ve yalıtım özelliğinde bir değişiklik olmayan malzemelerden seçmek gerektiğini ifade etti.

Ürün Kadar Uygulayıcı da ÖnemliNurcan Özdemir, uygulamanın çok önemli

olduğunu belirtirken tanıdık usta tercihinin yanlış bir alışkanlık olduğunu aktarırken man-tolamanın basit bir uygulama gibi görünme-sine karşın kendi içerisinde pek çok detaya ve uygulama tekniklerine dayalı bir sisteme sahip olduğunu söyledi.

“Sadece iyi malzeme veya iyi usta doğru bir uygulama için yeterli değil” diyen Nurcan Özdemir, “Mantolama ancak doğru malze-meyi, doğru ustanın, doğru bir şekilde uygu-laması halinde iyi bir sonuç veriyor. Firmanın uygulama ustalarının sertifi kalı olması da en iyi ve sorunsuz sonucu elde etmeye yardımcı oluyor. Binaların dış cephesinin ısı yalıtımı malzemeleri ile kaplanması anlamına gelen mantolama, ısıtma ve soğutma giderlerini yarı yarıya azaltıyor, binanın ise ömrünü uzatıyor. Binanın su almasını engelleyerek paslanmayı önlüyor, depreme karşı daha sağlam yapılar yaratıyor. Ayrıca nemden kaynaklanan küf, rutubet, mantar ve kötü koku oluşumunun önüne geçerek, sağlıklı ve konforlu yaşam alanlarına imkân sağlıyor. Tüm bu yararlarına rağmen ülkemizde ısı yalıtımı ve mantolama ile ilgili bilinç çok yetersiz. Bu nedenle 17 milyon binanın yüzde 90’ı hâlâ yalıtımsız” ifadesinde bulundu.

Özdemir, “Isı iletkenlik değeri en düşük

ısı yalıtım malzemesi olan renkli köpük EPS; bünyesine su almıyor, yağmur, kar, don gibi dış hava şartlarından etkilenmiyor. Bu nedenle sıva ve boya yüzeyinde çatlak oluşumunu, bina içinde ise küf ve rutubet oluşumunu engel-liyor. Bina ömrü boyunca başlangıçtaki ısı yalıtım performansını sürdürebilen dayanıklılığı sayesinde renkli köpük EPS, maksimum enerji tasarrufu sağlıyor. Her markanın farklı renk-lerle ürettiği EPS’i piyasada mavi, sarı, yeşil, lila, pembe gibi renklerde görebilirsiniz. Epsa Yalıtım & Ambalaj olarak Ataboard markasıyla mavi renkte üretim yapıyoruz” açıklamasında bulundu.

Nurcan Özdemir, mantolamayla ilgili sorun yaşayanlar için ise “Uygulama fi rmalarından mantolama için teklif alırken, cephe metrajının doğru çıkarılması maliyetlerin doğru hesap-lanması açısından çok önemli. Uygulamayı yapacak olan fi rmanın vereceği detaylı bir fi yat teklifi nde, malzemelerin metrekare tüketim miktarlarını görüp, uygulama başlamadan eğer eksik kullanılan bir takım malzemeler varsa bunları tespit edip müdahale etmek mümkün oluyor. Kullanıcıların beklentileri, mantolama ile ilgili teknik şartnamelere uygun-luk ve fi rma/ürün/uygulama garantisi olmalı. Paket sistemler bu nedenle daha güvenilir, zaman içinde kalitesi kanıtlanmış, uygulama ve ürün garantisi verebilen kurumsal fi rmaların ürünleri” dedi.

Doğru Yalıtımın Püf NoktalarıMantolama, enerji tasarrufunun yanında

yapıların betonarme bölümlerinde korozyonu önleyerek yapı ömrünün uzamasına da yar-dımcı oluyor. Ayrıca iç mekânda rutubet olu-şumu ve küfl enmelere karşı da yapıları koru-yarak konforlu iç mekân koşulları yaratıyor.

Mantolamanın sayısız avantajlarına rağ-men uygulama sürecinde yapılabilecek hatalar kötü sonuçlar doğurabiliyor. Gerek tüketiciler gerekse uygulayıcılar açısından, mantolama konusunda dikkat edilmesi gereken kritik nok-talar bulunuyor.

Paket sistemler tercih edilmeli ve EPS paket sistem olmalı. Mantolama yaptırmaya karar verildiğinde en kritik nokta seçilecek ürünlerin bir paket sistem olması ve EPS paket Mantoyap olmalı. n

Epsa Yalıtım Ambalaj Yapı Kimyasalları Yönetim Kurulu Başkanı Nurcan Özdemir


GÜNCEL

Yalıtımın Ustası Fixkim

Fixkim Yönetim Kurulu Başkanı Yüksel Balcı

Yalıtım sektörünün güçlü isimlerinden olan Fixkim, Niğde Organize Sanayi Bölgesi'nde, 2600 metrekaresi kapalı

olmak üzere toplam 5800 metrekare alanda yeni fabrikasını açtı.

2004 yılından beri Yapı Kimyasalları ve Yalıtım sektörünün önde gelen isimlerinden biri olan Fixkim A.Ş’nin Yönetim Kurulu Baş-kanı Yüksel Balcı, yeni fabrikalarının istikrarlı büyümeleri konusundaki kararlılıklarında önemli bir adım olduğunu, yeni ürünleriyle ve yatırımları ile pazardaki etkinliklerini artırarak sektörde daha etkili olacaklarını belirtti. Balcı, Türkiye'de en kaliteli kalsit madenin çıkarıl-dığı yer olması nedeniyle, üretim yeri olarak Niğde'yi seçtiklerini, bölgenin stratejik önem taşıyan, coğrafi konumu dikkate alındığında da, fi rmalarının ihracat ayağını oluşturacak önemli bir nokta olacağını sözlerine ekledi.

Niğde fabrikaları ile tüm Türkiye'ye ulaş-mayı hedefl ediklerini belirten Balcı, böylece Anadolu ve Akdeniz bayilerimizle yakınlaşmış, lojistik ve diğer maliyetlerimiz azalmış olarak daha kaliteli ve daha üstün bir hizmet verme-nin mutluluğunu yaşayacağız dedi.

Türkiye'de en gelişmiş arge laboratuva-

rına sahip olan Fixkim, Niğde fabrikasındaki modern tesislerinde en son teknolojileri kul-lanarak günlük 200 ton kapasite ile 100 çeşit ürün üretmektedir.

Niğde fabrikası ile üretim ağını genişleten

Fixkim, Mardin üretimi ile de Ortadoğu paza-rına yakınlaşmıştır. Doğu Karadeniz, Samsun ve Amasya bölge çalışmaları da devam eden Fixkim ayrıca kendi hammaddesinin % 30’unu üretebilmektedir. n

Yeni Fabrikasını Niğde’de Açtı...

EPS haber • EYLÜL 2012

TANITIM

24

BASF, Neopor® ürün yelpazesini sürekli olarak geliştirmeye devam edi-yor. 0,030 W/m*K olarak açıklanan

lambda değeriyle, optimize yalıtım malzemesi Neopor Plus (EPS, genleştirilebilir polistiren) Avrupa’daki EPS yalıtım malzemeleri arasında termal iletkenlik bakımından en iyi nominal değeri ve etkili kullanım özelliklerini sunu-yor. Yürürlükteki güncel Alman standardına göre; Neopor Plus ile 20 kg/m3’ün altındaki yoğunluklarda elde edilen düşük ısı iletkenlik değeri, benzer yoğunluğa sahip standart beyaz EPS’nin termal iletkenlik değeriyle (0,035 W/m*K) karşılaştırıldığında çok önde yer alıyor.

Dış Cephe Yalıtım Sistemleri (ETICS), Neopor yalıtım malzemelerinin en geniş çaplı olarak kullanıldığı uygulama alanları olmayı sürdürüyor.

Optimize edilmiş Neopor Plus, gelişmiş yalıtım performansı sayesinde levha kalınlığı-nın azalmasını sağlıyor, böylece planlamacılar ve mimarlar için daha fazla esneklik sunu-luyor. Bunun yanı sıra, yüksek performanslı yalıtım malzemesi Neopor Plus düz çatıların yalıtımı için de ekonomik bir çözüm sunuyor. BASF’nin Neopor’dan Sorumlu Ürün Müdürü Gregor Haverkemper, “Neopor Plus’ın yüksek basma dayanımı ve düşük termal iletkenlik özelliklerinin birleşimi sayesinde ortaklarımızla birlikte bu çatı türü için optimize edilmiş bir ürün sunuyoruz” diyor.

Düz çatıların yalıtımı söz konusu oldu-ğunda, Neopor Plus yalıtım malzemesi DIN V 4108-10 uyarınca ortalama 100 KPA basma dayanımı (DAA dm) ile maliyet açısından verimli bir çözüm sunuyor.

BASF Gri Yalıtım Malzemesi Pazarını Geliştiriyor

Gerçek Gri Neopor, rengini ve beyaz EPS yalıtım malzemesi karşısındaki özel perfor-mans üstünlüğünü grafi t parçacıklarının eklenmesi sayesinde kazanıyor. Neopor, beyaz EPS yalıtım malzemesine oranla %20’ye varan oranda daha iyi bir yalıtım performansı sunma-sıyla farklılaşıyor. Neopor hammaddesini on yıldan uzun bir süre önce piyasa süren BASF, tüm Avrupa ülkelerinde gerçekleştirdiği başa-rılı lansmanların ardından şimdi ABD’de ve Asya’nın gelişmekte olan pazarlarında da yeni başarılara imza atıyor. Kısa bir süre önce Kore Devleti tarafından dağıtılan “2. Yeşil Bina Tek-nolojisi ve Yapı Malzemeleri Ödülleri” kapsa-mında ödül kazanan Neopor, layık görüldüğü ödül ile Neopor’dan üretilen gri renge sahip yalıtım levhalarının cephe yalıtımında küresel çapta standart olarak tercih edilen bir ürüne dönüştüğünü ortaya koyuyor. BASF, 2011 yılının Aralık ayında yaptığı açıklamada, Lud-wigshafen tesisindeki Neopor üretim kapasite-sini 2013 yılının Ekim ayında yaklaşık 60.000 metrik tona ulaşıncaya kadar aşamalar halinde arttırmayı planladığını açıklamıştı.

Neopor YalıtımıGri plastik tanecikli malzeme Neopor, bir

yalıtım klasiği olan Styropor’un gelişmiş versi-yonu olup; ısı ışınımını bir ayna gibi yansıtan ve böylece evdeki ısı kaybını azaltan özel grafi t parçacıklar içermektedir. Tanecikli malzeme, BASF’nin müşterileri tarafından köpükleştiri-lerek cephelerin, çatıların ve döşemelerin yalı-tımında kullanılmak üzere yalıtım levhalarına ve kalıplı parçalar haline dönüştürülür. Neopor yalıtım malzemeleri, pasif ev inşası standart-larını karşılamakta ve sıcak iklim bölgelerinde konutların soğutma enerjilerinden en az %30 tasarruf sağlamaktadır. n

BASF’dan Yüksek Performanslı Yalıtım Malzemesi

BASF’nin geliştirdiği yüksek performanslı yalıtım malzemesi Neopor Plus, en iyi Alman EPS (genleştirilebilir polistiren) termal iletkenlik seviyesine ulaştı.

NEOPOR

Her Neo,

Neopor® ile üretilen ısıyalıtım levhalarında Neopor®

logosu kullanılmaktadır.Değildir!Neopor®

Her Neo,

Neopor® ile üretilen ısıyalıtım levhalarında Neopor®

logosu kullanılmaktadır.Değildir!Neopor®


TANITIM

P.P Yalıtım A.Ş.“Poytherm” markası ile kısa sürede ısı yalıtım sektöründe aranan bir marka olma başarısını gösterdi

P.P Yalıtım A.Ş.’nin Genel Müdürü Mehmet Şen

Karadeniz Bölgesi Ordu ilinde kurulan ve son teknoloji ile donatılmış gen-leştirilmiş polistiren levha fabrikası ile

üretime başlayan P.P Yalıtım A.Ş., ısı yalı-tım sektöründe yerini aldı. Bugün 6 bin m2’si kapalı olmak üzere, toplam 12 bin m2 alana sahip modern tesisinde ileri Alman teknoloji-sine sahip makinelerle yüksek kalitede sürekli ısı yalıtımı sağlayan ürünleriyle, kısa sürede pazarın aranılan bir markası haline geldi.

Aynı zamanda bir İzoder üyesi üretici fi rma olan P.P Yalıtım A.Ş.’nin Genel Müdürü Meh-met Şen, kaliteden taviz vermeden, sürekli araştırma geliştirme ile ürün çeşidini artırarak müşterilerin ihtiyaçlarını karşılamayı vizyon edindiklerini ifade ederek kalitede süreklilik, karşılıklı güven, insana ve çevreye saygı ve yalıtım bilincini yayarak büyümenin hedefl e-rini oluşturan temel ilke ve vazgeçilmeyecek değerler arasında olduğunu belirtti.

Yıllık 600.000 m3 ısı yalıtım levhası üretim kapasitesine sahip olduklarını kaydeden Şen, yaklaşık 50 personelin istihdam edildiği tesisle-riyle piyasanın ihtiyaçları doğrultusunda Poyt-herm markası ile EPS’den mamul her ölçüde ısı yalıtım levhaları, Poytherm söve, Poytherm Board, Poytherm Asmolen, Poytherm Balık Kasası, Poytherm Yapı Kimyasalları ve Plastik Varil gibi ürün çeşidine sahip olduklarını ve hedefl erinin ise ülke çapında ısı yalıtım sis-temleri üreten fi rmalar arasında ilk 3’e girmek olduğunun altını çizdi.

Kusursuz Yalıtım, Dört Mevsim Konfor sloganıyla ve “POYTHERM” markası altında

faaliyet gösteren P.P Yalıtım A.Ş, her şeyden önce Karadeniz bölgesinde ısı yalıtım sektö-ründe 10 milyon dolarlık ciro yapan ciddi bir fi rma konumundadır. Isı yalıtım ürünlerinin yanı sıra balık kasaları ve kutuları da üret-tiklerini belirten Şen, "Karadeniz Bölgesi'nin balık avlama sezonunda, balıkçılık sektörünün ihtiyaç duyduğu EPS'den mamul balık kasa-ları, kapaklı balık kutuları ve sebze kasaları vb. ambalaj malzemeleri üretimi için gerekli enjeksiyon makinelerine sahibiz. Yıllık 3 mil-yon adetlik üretim kapasitesine sahip EPS hammaddesinden üretilen 5kg'lık ve 10 kg'lık balık kasaları ve balık kutuları çeşitlerimizle, bölgenin ihtiyacına cevap olmaktayız.” diyor.

Ayrıca fındık sektöründe sıklıkla kullanılan ve fındık füresi başta olmak üzere her türlü gıdayı taşımada kolaylık sağlayan varillerin de ürün gamları içinde yer aldığını dile getiren Mehmet Şen günlük 350 adet kapasite ile 220 lt ve 60 lt seçeneklerimiz ile hizmet sunduk-larını belirtti. n


RÖPORTAJ

EPS HABER: Firmanızın hakkında bilgi verir misiniz?

TACETTİN KARDAŞ: Üniversite eğitimim son-rasında, benim hayatımda çok önemli bir yere sahip olan değerli insan, dostum, ağabeyim Hüsnü Akkaya’nın yanında, bugün dahi üyesi olmaktan onur duyduğum ARGON MAKİNA’da EPS üretim makinaları ile tanıştım. Bir süre ücretli çalışmanın sonrasında 1985 yılında kendi fi rmamı kurdum. ARGON MAKİNA’ da ki çalışmalarım bu tarihten sonra 2000’e kadar

taşeronluk, müşavirlik şeklinde devam etti. Hüsnü Akkaya 2000 yılında rahmetli olduk-tan sonra ARGON MAKİNA lağvedildi. Biz de kendi fi rmamızda yine EPS Makinaları üretimi ve tesis kurulumlarına devam ediyoruz.EPS HABER: Hedefl eriniz nelerdir?

TACETTİN KARDAŞ: Biz almış olduğumuz aile, sosyal ve teknik eğitimler gereği, enerjinin

kıymetini bilen insanlarız. Enerji yoksulluğu-nun savaşlara neden olduğu bir dünyada yaşı-yoruz. Bu gün için yanı başımızda ki komşu ülkelerimiz bu sebeplerle yüz binlerce insanını kaybediyor, toprakları bölünüyor, ülkelerinin sınırları değiştiriliyor. O nedenle herkes sahip olduğu enerji kaynaklarını çok verimli kullan-mak zorundadır. Tüketim yaparken enerjisini tasarrufl u kullanmak zorundadır. Biz de bu

Güç Makine uyarıyor!..

“EPS Üreticilerinin Makine Alırken Teknik Destek Alabileceği Firmaları Tercih Etmesini Öneririz”

Güç Makina Genel Müdürü Tacettin Kardaş:

Çin üretimi EPS makinalarına

yıllar içinde nasıl teknik

destek verileceği ve üretimde

kesintisiz nasıl tutulacağı

hâlâ muamma.

Şu anda bile örneklerini

görüyoruz ki ileri yılları

tahmin etmek hiç zor değil

Güç Makina Genel Müdürü Tacettin Kardaş


RÖPORTAJ

mezun olan öğrenci uzun yıllar işletmeye verimli olamıyor. Okullardaki atölye ve labo-ratuvar eğitimleri sıfır noktasında olduğu için öğrenci bir ünvan ile ama, bilgisiz mezun oluyor. Mezun olun sizi işletmeler eğitir anlayışı ile eğitim olmaz. İşletmeler eğitim kurumları değildir, ticari kurumlardır ve sadece meslek içi eğitim verebilir. Temel mesleki eğitim devletin asli işidir.Geldiğimiz noktada öğrencilerimiz meslek

lisesinden mezun olursa üniversiteye girebi-lecek puanı alamıyor. Anadolu ve normal lise mezunları bu puanları tutturabiliyor. Üniver-sitelere bu çocukları alıyoruz ve tam ergenlik çağında aklı havada iken bunlara 2 yıl temel eğitimleri veriyoruz ve son 2 yılda da mühendis yapmak için mesleki dersler veriyoruz. Bunun neresi doğru. Dünyanın hiçbir yerinde 2 yılda mühendis yetişmez. İşletmede doğrudan üre-tim yapanlar bizim teknisyenlerimizdir. Peki bu teknisyenlerimizi yetiştiren sanat okulları nerede?

Olanların durumu ise ortada. Çocuk okulu ilgili olduğu meslek dalının makina ve ekipma-nını bırak kullanmayı, hiç görmeden, eli takıma değmeden mezun oluyor. mezun olunca bu çocuk nasıl iş üretecek. Böyle eğitim olur mu? Böyle bir eğitimden sonuç çıkar mı? Zaten

sonuçlarını da görüyoruz.- Bir başka sorun. Üretimde kullandığımız

enerji, yakıt gibi girdilerin yüksek olması, dünya standartlarının üzerinde olması, maliyetlerimizin yüksek olmasını sağlıyor bu da bizim dış pazarlarda rekabet gücümüzü ortadan kaldırıyor. Zaten önümüzde dev gibi bir devlet destekli Çin üretim politikası var. Ucuz işçilik, ucuz enerji, devlet desteği ile ucuzlatılmış hammadde. Bunu aşmak son derece zor. Bu gücü biz de dahil olmak üzere dönem dönem tüm makinacı arka-daşlar kullandık. Biz de daha önceleri bir Çin firmasının temsilciliğini yaptık. Ancak o zamanda kontrolü elinizde tutamıyorsu-nuz. Biz kendi bilgilerimiz ile Çin firmasını eğittik, o dönemde gayet güzel makinalar getirdik, ama onlar kaliteyi bozduklarında sizin haberiniz makina geldiğinde oluyor. Çıkacak her türlü sorundan doğrudan sorumlu oluyorsunuz. O nedenle bu işten vazgeçtik.

- Diğer bir sorun da, devlet kurumlarının üretimi destekleme politikalarının yanlışlığı. Genel anlamda devletin göstermelik birkaç davranışı dışında üretimi gerçekten destek-lemek istediğini sanmıyorum. O nedenledir ki ulaşım kaynaklarından uzak bölgesel kayırmalar yaparak destekleme politikası uyguluyor. Gelişmiş olan bölgelerde zaten işçilik pahalılaştığı için zorlanan üreticinin bir de vergi, sigorta ve enerji pahalılığı kar-şısında hiç şansı kalmıyor.

- Makine üreticileri açısından önemli bir sorun da, normalde başkaca işler yapıp yan iş olarak makine ithalatı yapan hiçbir teknik altyapısı olmadan ve teknik des-tek veremeyecek durumda olan firmaların getirmiş olduğu ucuz Çin makineleri. EPS makineleri her gün yüzlerce satılıp binlerce yetişmiş teknik elemanı olan bir iş kolu değil. Kurulurken bile sorun yaşanılan, sadece getirilip satılan bir makinanın yıllar içerisinde nasıl teknik desteğinin verileceği, nasıl üretimde kesintisiz olarak tutulacağı muamma. Şu anda bile bir sürü örnek görüyoruz ki ileriki yılları tahmin etmek hiç zor değil.

EPS HABER: Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?

TACETTİN KARDAŞ: Konuşup dertleştik, işte bizim EPS dünyamız. Son olarak diyorum ki enerjide dışa bağımlı olan bir ülke olarak yalı-tım bilincimizi geliştirelim. Her ortamda geliş-mesine yardımcı olalım ve bizler de birer tüke-tici olarak tasarruflara katkıda bulunalım. n

“Makine üretimindeki

en büyük sorun

nitelikli eleman sorunudur.

İstatistiklere baktığınızda

büyük bir işsizlik oranı

görürsünüz ancak eleman

sorunu yaşamayan hiç bir

üretici de yoktur.

Sorun yanlış eğitim

politikalarından

gelmektedir”

bilinç ile bu alandaki çalışmalarımıza devam edeceğiz. Bünyemizde sürekli AR-GE çalış-maları yapmaktayız. Bu çalışmalar sadece makina olarak değil, EPS’nin kullanım alanla-rını arttırmak üzere, EPS bileşenli yan ürün-lerdir. Bunların bir kısmının faydalı model ve patentleri de alınmıştır. Ayrıca şu an üretim yapmakta olduğumuz fabrika alanımızı büyüt-mek için Çerkezköy Organize Sanayi’de 6500 m2’lik yeni fabrika inşaatına başladık. Her geçen gün de yeni makinaları bünyemize kat-maya devam edeceğiz.

İhracatımız toplam üretimimizin şu anda %52’sini oluşturuyor. Bu oranı yukarıya taşı-maya çalışacağız.

EPS HABER: Sektörde yaşadığınız sorunlar nelerdir?

TACETTİN KARDAŞ: Bu soruya 2 başlıkta cevap vermek gerekir. 1-EPS sektörünün yaşa-dığı sorunlar. 2- Makine üreticilerinin yaşadığı sorunlar.

1-EPS sektörünün yaşadığı sorunlar: EPS şu anda fayda-maliyet hesaplarına baktığı-mızda alternatifi olmayan bir malzeme, yani ısıl geçirimsizliği bu oranda olup da daha ucuz bir hammadde bilinmiyor. Tabi ki tek başına ısıl geçirimsizlik yönünden baktığınızda ısıl geçirimsizlik değerleri daha iyi olan malzeme-ler var. Ancak son üretim ve tüketiciye olan maliyetine baktığımızda hep EPS’den pahalı kalıyorlar. Peki elimizde alternatifsiz bir mal-zeme olmasına rağmen neden EPS tüketimi dünya tüketimlerinin çok altında kalıyor?

- Halkın yalıtım bilincinin düşük olması.- Devletin bu malzemenin kullanımına ilişkin

uygun şartnameleri oluşturmaması.- Üniversitelerin ve diğer meslek okullarının

bu konuda yeterince eğitim vermemesi.- Doğru rekabet koşullarının oluşmaması.- Gerek bilgisizlikten gerekse ticari kaygılar

ile yapılan yanlış uygulamalar.- Yeterince güçlü sermaye oluşturamamış

işletmelerin piyasadaki agresif davranış ve tutumları.

2-Makine üreticilerinin yaşadığı sorunlar:- Makine üretimindeki en büyük sorun nite-

likli eleman sorunudur. İstatistiklere baktı-ğınızda büyük bir işsizlik oranı görürsünüz ancak eleman sorunu yaşamayan hiç bir üretici de yoktur. Sorun yanlış eğitim poli-tikalarından gelmektedir. Bugün için ülke-mizde meslek liselerinin, teknik okulların ve üniversitelerin içerisini öyle boşalttık ki,


Giriş

Bilindiği üzere EPS (Expanded Polist-ren Sert Köpük) petrolden elde edilen köpük halindeki kapalı gözenekli bir

ısı yalıtım malzemesidir. Isı yalıtım malze-melerinin büyük bir çoğunluğu bu özelliğini gözeneklilikten almaktadır. Malzeme içerisin-deki gözenek miktarının artması genelde ısıl iletkenliği (k) düşürür. Ancak gözeneklerin büyüklüğü ve aşırı gözeneklilik ısıl ışınım nede-niyle her zaman ısıl iletkenliği olumlu yönde etkilemeyebilir. Bu durum bütün gözenekli

malzemelerde olduğu gibi EPS için de geçer-lidir. Gözeneklerin büyüklüğü kapalı veya açık oluşları, gözenek geometrisi malzeme içeri-sindeki hava hareketlerini etkilediğinden ısıl iletkenliği ve mukavemet değerlerini de bu gözenek yapısı etkilemektedir. Gözenekliliğin artması bilindiği üzere malzeme yoğunluğunu da etkilemektedir. Bu durumun EPS için elde edilen değerleri Şekil 1.’de görülmektedir.

EPS’nin öne çıkan en önemli özelliğinden olan ısıl iletkenliği değerinin gözenek yapısıyla ilişkisi araştırma çalışmaları dışında pek konu-şulmaz. EPS mükemmel ısı yalıtım özelliğini

m3 başına düşen 3 – 6 milyar olan küçük kapalı gözeneklere borçludur. Malzemenin %98’i havadır. Bu nedenle çok hafif malze-melerdir. EPS kullanım alanlarına göre değişik özelliklerde üretildiği bilinmektedir. Bu çok temel olarak ısıl iletkenliğin veya mukavemetin ön planda olduğu durum olarak söylenebilir. Basınç altında çalışan ortamlarda kullanılan EPS için yoğunluklarının artması Şekil 1’den de görüleceği üzere ısıl iletkenlik değerlerinde bir değişin noktası oluşmaktadır. Isıl iletkenliği etkileyen başlıca sebep malzeme içerisinde bulunan hareketsiz havanın var olmasıdır. Durgun hava mükemmel bir ısı yalıtım görevi görmektedir.

Durgun havanın ısıl iletkenlik değerinin yaklaşık (0.030) olması EPS yalıtım değerinin ne kadar önemli bir noktada olduğunu çok açık göstermektedir. Ancak gözenek yapı-sına bağlı olarak bu gözenekler içerisindeki hava gerçekte durgun hava olmayıp gözenek büyüklüğüne bağlı olarak hareket etmektedir. Gözeneklerin çok küçük olması durumunda havanın durgun hava olduğu varsayımı yapıl-maktadır.

EPS ısıl iletkenliği özellikle negatif sıcak-lıklarda olmak üzere dayanım sıcaklığı limiti olan 100 °C civarına kadar sıcaklıkla doğrusal bir değişim göstermektedir. Bu değişim Şekil 2.’de görüleceği gibi düşük sıcaklıklarda azal-makta yüksek sıcaklıklarda ise artma şeklinde kendini göstermektedir. Bu değişimin göze-nek yapısı ile ilişkisi araştırılmaya değer bir durum olarak görülebilir.

n İBRAHİM UZUN*- KADİR YEŞİLYURT* - PELİN ÜNAL** - ÇELENK MURATLI** - SELVİ ÇAPUK** *Kırıkkale Üniversitesi, **Çiftgün İnşaat Ar-Ge Birimi

EPS Isıl İletkenlik Hesaplamalarında Teorik Modeller

Şekil 1. EPS ısıl iletkenliğinin yoğunlukla değişimi [1].

MAKALE


Isıl İletkenlik Gözenek İlişkisiGözenek yapısı bir başka deyişle gözenek

miktarının malzeme hacmine oranı (f), göze-neklerin büyüklükleri ve şekilleri çok önemlidir. Durgun hava hücresel kısımlarda çeşitli şekil-lerde yoğunlaşmaktadır. Bu nedenden dolayı hücre yapısına göre açık hücreli ve kapalı hüc-reli olmak üzere yapısal ayrıma uğramaktadır. Açık hücreli yapıda mikron seviyesinde Şekil 3.’de görüldüğü gibi ağ yapısına sahip bir form göze çarpmaktadır. Burada esas malzeme hücre duvarlarında yoğunlaşmıştır. Dokular arasında bulunan boşluklarda tipik olarak hava bulunmaktadır. Bu yapının en önemli özelliği hücreler arasında kalan kısmın(struts) çapı her zaman hücre çapından küçük olmaktadır.

Kapalı hücre yapısında ise hücreler çok ince duvarlar tarafından sınırlanmıştır. En çok kullanım alanı polistren ve poliüretan malze-melerdir. EPS malzemeler sadece duvarlardan oluşurken XPS ve poliüretan malzemeler hem duvarlardan hem de duvarlar arasında kalan boşluklardan oluşmaktadır. EPS malzeme-ler üretim prosesinden dolayı kendine özgü bir yapı göstermektedir. Kısaca bu yapı çift katlı gözeneklilik(double-scale porosity) ola-rak adlandırılabilir. Genel olarak EPS yalıtım malzemelerinin gözenekleri iki farklı gözenek tipinden oluşur. Bunlardan birincisi yüzey ana-lizinden genleştirilmiş polistren yapıda birçok küçük parçacık birbirlerine kaynarlar. Böylece düzensiz şekilde ki gözenekler bu parçacıklar arasında kalır. [2,3]

Diğer bir gözenek yapısı ise Şekil 2.b’de gösterilen küresel küçük parçacığın SEM’de 100 kat daha büyütülmüş olarak görünen hüc-resel gözeneklerdir. Burada bulunan gözenek-lerde hava bulunmaktadır. Kesinlikle hücreler arası boşluklar(struts) bulunmamaktadır.

Şekil 2. EPS ısıl iletkenliğinin sıcaklıkla değişimi [1].

Şekil 3. Açık hücreli yalıtım malzemelerinin SEM görüntüsü. (a) karbon köpük (b) alüminyum köpük [2] Şekil 3. EPS’lerde makro ve mikro gözeneklerin SEM görüntüsü. (a) makroskopik (b) hücresel yapı [2]

Isıl İletkenlik Teorik Hesaplama Modelleri

EPS’lerin ısıl iletkenliklerini belirlemede teorik olarak birçok model ortaya çıkmış ve çıkmaya devam etmektedir. Farklı modellerin ortaya çıkmasının nedeni günümüz ihtiyaçları ve yeni teknolojik gelişmelerin bir sonucudur. Gözenek yapısı, gözenekteki fazlar, gözenek büyüklüğü, açık veya kapalı olması durumu parametrelerin varlığı ve doğru olarak tanım-lanmasının zorluğu ısıl iletkenlik değerinin belirlenmesinin başlıca nedenidir. EPS mal-zemelerinin ısıl iletkenliğinin belirlenmesinde literatürde birçok araştırma mevcuttur fakat burada yaygın olarak kullanılanları açıklana-caktır. [2,3,4,5]

Paralel ModelBu modelde, eşdeğer plakaların yüzeyi ısı

akış yönüne paraleldir. Paralel model efektif ısıl iletkenliğin maksimum değeri ile sonuçla-nan minimum yalıtım sağlar. Paralel durumda efektif ısıl iletkenlik aşağıdaki eşitlikle veril-miş olup burada gözenek ısıl iletkenliği (km) hacimsel oranı (f) ve efektif ısıl iletkenlik ise (k) ile gösterilmiştir.

Seri ModelIsı akışının yönü plaka yüzeyine dik oldu-

Şekil 4. Hücreler arası boşluğun kesit görüntüsü [3]


MAKALE

ğunda, maksimum yalıtım ortaya çıkar ve efektif ısıl iletkenlik değeri minimum olur. Bu durumda efektif ısıl iletkenlik, oluşan kesim-lerin iletkenliklerinin uyumluluk ortalaması ile verilir.

Geometrik Ortalamaİki bileşenli gözenekli bir malzemede efek-

tif ısıl iletkenlik bileşenlerin ısıl iletkenliği ile hacim oranlarına bağlı olarak ağırlıklı geomet-rik ortalaması ile verilir.

Maxwell ModeliBu yaklaşıma göre bir kompozit ya da göze-

nekli yapıda dağılı haldeki fazların birbirleri ile temassız olduğu kabul edilir. Maxwell potan-siyel enerji yaklaşımını kullanarak homojen bir ortamdaki rastgele dağılımlı ve birbirleriyle etkileşimsiz homojen kürelerden oluşan bir karma malzemenin ısıl iletkenlik değerini aşa-ğıdaki denklemle açıklamıştır.

Burada kc sürekli fazın ısıl iletkenliğini, kd

süreksiz fazın ısıl iletkenliğini ve fd ise süreksiz fazın hacim oranını göstermektedir.

Fricke ve Burgers ModeliMaxwell modelini yeniden düzenlemişler ve

gözenek yapısının elips şeklini kullanmışlardır. = 1 Bu modelde parçacıklar birbir-

lerinden etkilenmemektedirler. F iki faz arasın-daki ortalama sıcaklık gradyeninin oranı ve gi elipsin yarı asal eksenidir.

Rayleigh modeliBu modelde gözenekler küre şeklinde ve

kübik sırada yerleştirilmiştir. Rayleigh modeli o kadar sabit ve yapaydır ki pratik durumlarda karışımların ısıl iletkenlik değerini belirleme-yebilir.

Bruggeman ModeliBruggeman yaptığı çalışmada, birbirine

bağlanmış iki fazın efektif ısıl iletkenlik katsa-yısını hesaplamada uygulanabilecek ve “efek-tif ortam” kavramını kullanan bir denklem önermiştir. Bu yaklaşımda iki faz birbirinin yerine geçebilir roller oynamaktadır. Landauer , gerçekte Bruggeman denkleminin çözümüne uygun denklemi pratik bir şekilde ifade etmiş-tir. Bu yaklaşım ‘Efektif Ortalama Süzülme Teorisi’ (Effective Medium Percolation Theory, MPT) olarak adlandırılmaktadır. Burada (d) kc ve kd’ye bağlı bir ifadedir ve değişik formlar için aşağıdaki şekilde ifade edilebilir;

Russel ModeliRussel geliştirdiği bu modelde efektif ısıl

iletkenlik sayısını tahmin etmek için bir fazdaki küplerin kübik bir yapıda olduğunu varsaymış-tır. Eğer dağınık olan faz katı sürekli faz akış-kan ise efektif ısıl iletkenlik değeri aşağıdaki eşitlikle verilmiştir.

Burada katının ısıl iletkenliği (ks), akışkanın ısıl iletkeliği (kf) ve hacimsel oran (fs) şek-lindedir. Eğer bu durumu yani dağınık yapı akışkan sürekli yapı katı ise aşağıdaki şekilde yazılabilir.

Woodside ve Messmer ModeliBu modelde araştırmacılar ısı iletimini

direnç yaklaşımını kullanarak üç farklı şekilde gerçekleştiğinin varsaymışlardır. Bunlar katı-dan katıya iletim, sıvıdan sıvıya iletim, katıdan sıvıya iletim ve bunun tam tersi şeklindedir. Burada α+b+g=1 ve bg +b=(1). α, b ve gküp formasyonu için parametreler olup d ise F’nin karşıtı şeklinde ifade edilmiştir;

Brailsford ve Major ModelBu modelde araştırmacılar Maxwell mode-

lini geliştirmişler ve geniş bir aralıkta kulla-

nımını sağlamışlardır. Bileşenleri oluşturan her bir fazın belirli oranlarda birleştiğini kabul etmişlerdir. Efektif ısıl iletkenlik değeri üç fazlı sistemler için aşağıdaki şekilde tanımlanmış olup (c) ve (d) sırasıyla sürekli ve dağınık fazı simgelemektedirler.

SonuçEPS ve benzeri malzemelerde ısıl iletkenlik

değerinin üretim esnasında üretim şartların-daki küçük değişimlerde değişebileceği unu-tulmamalıdır. Deneysel olarak ölçülen değerler deney şartları ve ölçüm koşulları ile sınırlıdır. Ancak malzeme iç dokusu ve bu dokunun nasıl oluştuğu, geometrisi ve gözeneklilik gibi parametreler teorik modeller vasıtasıyla Ar-Ge birimlerince yorumlanmalıdır. Bu araştırmala-rın yapılmaması malzemelerdeki ısıl iletkenlik, yoğunluk, doku homojensizliği gibi sapmaların sürekli yaşanmasına neden olabilecektir.

Kaynaklar1. http://www.pud.org.tr/dokumantasyon2. A.Öchsner, G.E. Murch ve M.J.S.deLemos, Cellular

and Porous Materials, Wiley VCH Verlag Gmbh and Co.Kgaa, Weinheim,2008

3. Kambiz Vafai, Handbook of Porous Media, Taylor and Francis Group, 2005

4. Bart, G. C. J., Thermal conduction in non homogeneous and phase change media, Doctoral Thesis, Delft University of Technology, The Netherlands, 1994.

5. Numan YÜKSEL ve Atakan AVCI, Gözenekli Malzemelerin Etken Isıl İletkenlikleri Üzerine Mevcut Çalışmalar, Gazi Üniv. Müh. Mim. Fak. Der., 2009 n

Şekil 5. Russel efektif ısıl iletkenlik modelleri [2]

www.gemu-group.com

Durko Çevre Enerji Tekniği ve Tic. A.Ş.Bulgurlu Cad. No:8034696 Kisikli / Camlica / IstanbulTel: +90 216 402 20 00Fax: +90 216 402 20 [email protected]

EPS Makinalarınız için Vana ve Pozisyonerler

www.gemu-group.com

Durko Çevre Enerji Tekniği ve Tic. A.Ş.Bulgurlu Cad. No:8034696 Kisikli / Camlica / IstanbulTel: +90 216 402 20 00Fax: +90 216 402 20 [email protected]

EPS Makinalarınız için Vana ve Pozisyonerler


Yaşanan enerji krizleri ile birlikte, ülke-miz ve dünyadaki enerji kaynaklarının azalması ve çevre kirliliğinin artması

nedeniyle yalıtım konusuna verilen önem art-mıştır. Türkiye’de enerjinin yüzde 31’i bina sektöründe kullanılmaktadır. Harcanan bu enerjinin yüzde 85’i ısıtma amaçlı tüketilmek-tedir. Yalıtım sayesinde daha az enerji tüketen ve çevreyi daha az kirleten çevre dostu binalar elde edilecektir.

Yalıtım sistemleri ısı, su, ses ve yangın gibi farklı amaçlar için uygulanmaktadır. Bu sistemlerin her birinin ayrı ayrı önemi bulun-maktadır. Yalıtım sistemlerinin amacı, yapı elemanlarını dış etkilerden koruyarak kulla-nıcılar için gerekli sağlık ve konfor şartlarını sağlamaktır.

İnşaat sektöründe kullanılan yalıtım mal-zemeleri farklı sistemlerle uygulanmaktadır. Yalıtımdan beklenen sonucun tam olarak alınabilmesi için yalıtım malzemesinin, sis-teminin ve uygulamasının önemi büyüktür. Yanlış uygulamalar yarardan çok zarar geti-rebilir. Bunlar insanların yalıtım konusundaki düşüncelerini olumsuz etkileyebilmektedir. Bu yüzden sistemin doğru seçilmesi ve seçi-len sisteme uygun malzeme kullanılması ve uygulamanın kurallara uygun bir biçimde ger-çekleştirilmesi gerekmektedir.

Bu çalışma Trabzon’da yalıtım malzemesi üreten bir firmanın düzenlemiş olduğu semi-ner sırasında sektördeki kullanıcıların yalıtım uygulamaları konusundaki eğilimlerini belir-lemek amacıyla 60 kişiyle gerçekleştirilmiştir.

Kullanıcılara daha çok, ısı yalıtımı konusunu içeren sorular yöneltilmiştir.

Bu anket çalışmasında katılımcıların yalıtım malzemesi veya sistemine bakış açıları, ter-cih nedenleri, malzeme hakkındaki görüşleri belirlenmeye çalışılmış ve istatistiksel olarak sunulmuştur.

DeğerlendirmeAnket çalışması toplam 22 sorudan oluş-

maktadır. Öncelikle katılımcıların profilini belir-lemek için mesleği, yaşı ve meslek tecrübesi

hakkında sorular sorulmuştur. (Şekil 1-3)Şekil 1’de katılımcıların meslek dağılımla-

rına baktığımızda; yüzde 11.2 mimar, yüzde 17.7 makine mühendisi, yüzde 35.4 inşaat mühendisi ve yüzde 35.4 ise diğer meslek gruplarından (inşaat malzemesi satıcısı, yalıtım ustası, inşaat teknikeri, inşaat ustası, esnaf, iç mimar ve müteahhit) oluştuğu görülmektedir.

Şekil 2’de katılımcıların yaşlarına baktığı-mızda yüzde 16.1’i 25-30 yaş arası, yüzde 21’i 30-35 yaş arası, yüzde 11.3’ü 35-40 yaş arası ve yüzde 51.6’sı 40 yaş üzerinde olduğu

n YRD. DOÇ. DR. ESMA MIHLAYANLAR - ÖĞR. GÖR. FİLİZ UMAROĞULLARI Trakya Üniversitesi Müh. Mim. Fak. Mimarlık Bölümü Yapı Bilgisi Anabilim Dalı

(*) Yalıtım Dergisi’nin 76. sayısında yer alan makale.

Isı Yalıtımı Konusunda Sektördeki Kullanıcıların Tercihlerinin Belirlenmesi(*)

Trabzon İli Örneği

MAKALE


Isı Yalıtımı Konusunda Sektördeki Kullanıcıların Tercihlerinin Belirlenmesi(*)

görülmektedir.Şekil 3’te katılımcıların mesleki deneyimle-

rine bakıldığında yüzde 20’sinin 1-5 yıl, yüzde 14’ünün 5-10 yıl, yüzde 21.3’ünün 10-15 yıl, yüzde 19.6’sının 15-20 yıl ve yüzde 24.5 oranında ise 20 yıldan fazla mesleki tecrübeye sahip olduğu görülmektedir.

Şekil 4’te katılımcılardan yüzde 91.6’sının inşa ettiği binalarda yalıtım uyguladığı, yüzde 8.4’ünün ise yalıtım uygulamadığı görülmek-tedir.

Şekil 5’te katılımcıların yüzde 55.4’ünün ısı yalıtımına, yüzde 38’inin su yalıtımına, yüzde 6.5’inin ses yalıtımına öncelik tanıdığı ve yan-gın yalıtımını dikkate almadığı görülmektedir.

Şekil 6’da yalıtım uygulamasının kim tara-fından tercih edildiği sorulduğunda yüzde 48’inin yalıtımı kendisinin önerdiği, yüzde 17.7’sinin uygulayıcı tarafından önerildiği, yüzde 27.4’ünün tüketici tarafından tercih edildiği, yüzde 6.4’ünün ise diğer nedenlerle (yasa gereği, kurum önerisi vb) olduğu görül-

mektedir.Şekil 7’de ısı yalıtımı uygulamasının katı-

lımcıların yüzde 19’u tarafından mevcut bina-larda, yüzde 81’inin ise yeni yapılacak olan binalarda talep edildiği görülmektedir.

Şekil 8’de katılımcıların ısı yalıtımını bina türü olarak yüzde 35’inin müstakil konutlarda, yüzde 35’inin toplu konutlarda, yüzde 28’inin kamu yapılarında ve yüzde 2’sinin diğer bina-larda (işyeri vb.) tercih edildiği görülmektedir.

Şekil 9’da ısı yalıtımının tercih edildiği yapı

Şekil 1: Katılımcıların meslek proili Şekil 2: Katılımcıların yaşı

Şekil 5: Katılımcıların yalıtım uygulamasındaki öncelikleri Şekil 6: Yalıtım uygulanması kim tarafından tercih edildiği

Şekil 3: Katılımcıların mesleki tecrübesi Şekil 4: Binalarda yalıtım uygulanması


MAKALE

elemanları sorulduğunda, katılımcıların yüzde 34.1’i duvarlarda, yüzde 20’si çatılarda, yüzde 9.4’ü zeminde, yüzde 3.5’i betonarme eleman-larda (kolon, kiriş, perde) ve yüzde 33’ünün de hepsinde tercih ettiği görülmektedir.

Şekil 10’da duvarlarda ısı yalıtım sistem-lerinden hangisinin tercih edildiği sorusuna, katılımcıların yüzde 7.6’sının içeriden yalıtımı, yüzde 46.9’unun dışarıdan yalıtımı, yüzde 45.5’inin çift duvar arası yalıtımı tercih ettiği görülmektedir.

Şekil 11’de katılımcıların ısı yalıtım sis-temini seçme nedeni olarak yüzde 17.7’si ekonomikliği, yüzde 19.4’ü kolay uygulanabi-lirliği, yüzde 62.9’u doğru sistem olması tercih nedenleri olduğu görülmektedir.

Şekil 12’de katılımcıların ısı yalıtım siste-minde tercih ettiği ısı yalıtım malzemesi olarak yüzde 6.7 taşyünü, yüzde 16 camyünü, yüzde 44 EPS, yüzde 21.3 XPS, yüzde 12 poliüretan köpük tercih edildiği görülmektedir.

Şekil 14’te katılımcıların Isı Yalıtım Yönet-

meliği ve TS 825 hakkındaki bilgileri soruldu-ğunda yüzde 50’sinin evet, yüzde 50’sinin ise hayır cevabını verdiği görülmektedir.

Şekil 15’te katılımcılara ısı yalıtımıyla ilgili herhangi bir eğitim programına katılıp katılma-dıkları sorulduğunda; yüzde 25’inin katıldığı, yüzde 75’inin katılmadığı görülmektedir.

Şekil 16’da ısı yalıtım uygulamaları yapı-lırken katılımcıların yüzde 70’inin TS 825’te öngörülen ısı ve nem hesaplarını dikkate alır-ken, yüzde 30’unun dikkate almadığı görül-

Şekil 11: Isı yalıtım sistemini seçme nedeni Şekil 12: Isı yalıtım sisteminde tercih edilen malzeme

Şekil 9: Binalarda ısı yalıtımının tercih edildiği yapı elemanları Şekil 10: Duvarlarda tercih edilen ısı yalıtım sistemi

Şekil 7: Yalıtım uygulaması hangi binalarda talep edilmektedir Şekil 8: Isı yalıtımının tercih edildiği bina türleri


mektedir.Şekil 17’de katılımcılara ısı yalıtımlı bir

binada oturup oturmadıkları sorulduğunda, yüzde 37.5’inin yalıtımlı binada oturduğu, yüzde 62.5’inin yalıtımsız binada oturduğu görülmektedir.

Şekil 18’de ısı yalıtımının kullanıcıya kazan-dırdıkları sorulduğunda, katılımcıların yüzde 17.4’ü ısıl konfor, yüzde 4.3’ü yapısal konfor, yüzde 29’u düşük yakıt giderleri, yüzde 5.8’i daha az çevre kirliliği olarak cevaplandırıldığı

görülmektedir.Şekil 19’da ısı yalıtımı olmayan binalarda

görülen sorunlar katılımcılar tarafından yüzde 10.8’i boya kabarmaları, yüzde 9.5’i küf mantar oluşumu, yüzde 8.1’i ısıl konforsuzluk, yüzde 14.9’u fazla ısıtma giderleri, yüzde 56.7’si ise hepsi olarak cevaplandırıldığı görülmektedir.

Şekil 20’de katılımcılardan yerel yöne-timlerin ısı yalıtımı konusuna verdiği önemin değerlendirilmesi istendiğinde, yüzde 5.2’si iyi, yüzde 28.1’i orta, yüzde 66.7 yetersiz olarak

cevaplandırıldığı görülmektedir.Şekil 21’de katılımcılardan, ısı yalıtımı

konusuna sivil toplum örgütlerinin ve meslek odalarının gösterdikleri önemin değerlendiril-mesi istenildiğinde, yüzde 1.8 çok iyi, yüzde 12.7 iyi, yüzde 45.5 orta, yüzde 40 yetersiz olarak cevaplandırıldığı görülmektedir.

Şekil 22’de ısı yalıtımı uygulamalarına dev-letten destek sağlanması konusunda katılım-cılardan yüzde 82.1’i evet, yüzde 17.9’u ise hayır cevabını verdiği görülmektedir.

Şekil 17: Isı yalıtımlı binada oturup oturmadıkları Şekil 18: Isı yalıtımının kullanıcıya kazandırdıkları

Şekil 13: Isı yalıtım malzemesinin tercih sebebi Şekil 14: TS 825 Standardı konusundaki katılımcıların bilgisi

Şekil 15: Katılımcıların ısı yalıtımı konusundaki herhangi bir eğitim programı katılımı

Şekil 16: Isı yalıtımı uygulamasında TS 825’te öngörülen ısı ve nem hesaplarının dikkae alınması

40

MAKALE

EPS haber • EYLÜL 2012

Sonuç ve ÖnerilerYapılan anket çalışmasının sonucunda,

sektör kullanıcılarının ısı yalıtım malzemesi ve sistemine bakış açıları, tercih nedenleri ve malzemeler hakkındaki bilgi seviyeleri gibi özellikler belirlenmiş ve ayrıntılı olarak sunul-muştur.

Katılımcılardan yüzde 91.6’sı inşa ettiği binalarda yalıtım uyguladığını öne sürmesine rağmen uygulanan yalıtımların yeterli olmadığı ve eksik yapıldığı bilinmektedir.

Elde edilen sonuçlardan katılımcıların en çok ısı yalıtımına öncelik verdikleri görülmekte-dir. Ülkemiz şartları ve enerji krizleri düşünül-düğünde, bu sonucun elde edilmesi olağandır. Ancak yalıtım uygulamalarının bir bütün ola-rak ele alınması gerektiği unutulmamalıdır. Isı yalıtım uygulamasının kimin tarafından tercih edildiği incelendiğinde; yüzde 27.4’ü tüketici tarafından tercih edilmektedir. Bu durum tüke-ticilerin bu konuda daha fazla bilinçlendiril-mesi gerektiğini göstermektedir. Ayrıca yasa ve yönetmelikle ısı yalıtımının zorunlu olduğunun kullanıcılar tarafından bilinmediği görülmüştür.

Isı yalıtımının yüzde 81 oranında yeni yapı-lacak binalarda uygulandığı görülmektedir.

Ülkemizdeki yalıtımsız mevcut binaların sayı-sının oldukça fazla olduğu bilinmektedir. Bu binaların da enerji tüketiminin azaltılması ve gerekli konfor şartlarının sağlanması açısın-dan yalıtılması, ulusal ekonomi açısından çok önemlidir.

Isı yalıtımının tercih edildiği yapı elemanları sorulduğunda duvarlarda ısı yalıtımına daha fazla önem verildiği, fakat yalıtımın tüm yapı elemanlarını koruyacak şekilde ve kesintisiz olarak yapılması gerektiği unutulmamalıdır.

Isı yalıtım sisteminin tercihinde, içeriden yalıtımın çok az oranda tercih edildiği, dışa-rıdan ve çift duvar arası yalıtımın ise yaklaşık olarak eşit oranda tercih edildiği görülmekte-dir. Çift duvar arası yalıtım sisteminin ülkemiz şartları için doğru uygulanmadığı bilinmek-tedir. Ayrıca fazla ısı kaybeden yüzeyler (ısı köprüleri) olan kolon, kiriş ve döşemeler yalı-tılamadığı için yalıtım performansının düşük olduğu unutulmamalıdır. Dışardan yalıtım sistemi ise hem yapı elemanlarının ısıl per-formansı açısından hem de binanın kullanım ömrünün arttırılması açısından en doğru sis-temdir. Katılımcıların ısı yalıtım yönetmelikleri hakkında bilgilerine bakıldığında, yarısının bilgi

sahibi olmadığı yüzde 75’inin de herhangi bir eğitim programına katılmadığı dikkat çek-mektedir. Bu sektörde hizmet veren kişilerin yasa, yönetmelikler ve uygulamalar konusunda bilgilendirilmesi sağlanmalıdır. Katılımcılar, ısı yalıtımının daha çok yakıt giderlerini düşürerek kullanıcılara katkı sağladığını düşünmektedir-ler. Isı yalıtımının binanın ısıl performansını, kullanım ömrünü ve çevre kirliliğini olumlu yönde etkilediği de unutulmamalıdır.

Yalıtımın önemini topluma daha iyi anlat-mak ve yalıtımın yararları konusunda bilinçlen-meyi sağlamak için pek çok kişi ve kuruluşa görev düşmektedir. Yerel yönetimlerin ve yapı denetim kadrolarının eğitimleri sağlanmalı-dır. Bu konuda çalışan sivil toplum örgütleri ve meslek odaları da seminer, konferans vb. eğitimlerle bilinçlendirme faaliyetlerini artırma-lıdır. Ayrıca yalıtım malzemesi üreticilerinin de malzeme seçimi, doğru ve kaliteli uygulama konusunda kullanıcılara yönelik eğitici çalış-malarda bulunmaları gerekmektedir. Yapıla-rın uzun yıllar performansını yitirmemesi ve yalıtımdan beklenen sonucun alınması ancak standartlara uygun bir biçimde yalıtılması ile gerçekleştirilebilir. n

Şekil 19: Isı yalıtımı olmayan binalarda görülen sorunlar

Şekil 21: Sivil toplum örgütlerinin ve meslek odalarının ısı yalıtımı konusundaki bilgisi ve gösteriği önem

Şekil 20: Yerel yönetimlerin ısı yalıtımı konusundaki bilgisi ve gösterdiği önem

Şekil 22: Isı yalıtımı uygulamalarına devlet desteğinin sağlanması


TEKNİK

EPS Yalıtım Ürünlerinin Yangın Davranışı Hakkında Merak EdilenlerEPS Isı yalıtım levhaları, cephelerde yanma açısından tehlikeli midir?

Dünyada cephe yalıtımında en yaygın olarak kullanılan ısı yalıtım malze-melerinden biri olan ve içinde alev

geciktirici madde, HBCD (hexabromocyclo-dodecane) bulunduran Euroclass “E” yan-gına Tepki Dayanımı sınıfına sahip EPS ısı yalıtım levhaları, 40 yıldan beri gerek malzeme gerekse de uygulama açısından ilgili standart-lara göre üretilip uygulanmaktadır. EPS’nin Yangına Tepki Dayanım sınıfını belirleyen HBCD, tamamen test edilmiş ve alevlenmeye karşı koruyucu bir madde olup senelerdir kul-lanılmaktadır. Esas itibariyle kişi ve binaları yangına karşı korumakla ilgilidir. Alev almaya karşı koruyucu bu madde, hammadde içeri-sine tamamen hapsolmuştur ve ne havaya ne de suya sızmaktadır. Dolayısıyla çevre için de bir tehlike oluşturmamaktadır.

İçinde alev geciktirici madde bulunan, E yanma sınıfına haiz EPS levhalar, aleve maruz kaldığında alevlenebilir veya alevlenmeyebilir ancak her halukarda büzüşerek alev kaynağın-dan geri çekilir, alev kaynağı uzaklaştırıldığında ise alev söner.

EPS normal kullanım yoğunluğunda (15-20 kg/m3) %98 oranında hava ve %2 oranında polistren içerir, bu sebeple genel yangın yüküne çok az katkıda bulunur.

Kaldı ki cephede kullanılan EPS ısı yatlım levhalarının alt yüzeyinde tuğlalı sıva bulunur ve üst yüzeyi de “A” Yangına Tepki Dayanımı sınıfına sahip harçla sıvanır(dolayısıyla EPS levhalar uygulamada A sınıfı yanmaz 2 katman arasında bulunur), yangına tepki davranışını belirleyen asıl katman bu kaplama yüzeyidir. Doğru uygulanmış E yanma sınıfı EPS yangı-nın büyümesi ve yayılmasına katkı sağlamaz. Dolayısı ile ısı yalıtım amacı ile üretilmiş ve

doğru uygulanmış E yangın sınıfına sahip EPS levhalar cephede yangın açısından hiçbir teh-like oluşturmaz.

Cephe yangınlarında Isı Yalıtım Malzemeleri’nin durumu nedir?

Zaman zaman gündeme gelen cephe yangınları genellikle giydirme cephe diye tabir edilen sistemlerden kaynaklanmaktadır, burada giydirme cephe ile taşıyıcı yapı sistemi arasındaki boşluk baca görevi yapabilir, bu sebeple alev yalaması olası tüm yüzeylerin A sınıfı yangına tepki dayanımına sahip olması ve katlar arası yangın bariyeri yapılması gereklidir.Giydirme cepheli binalarda, E veya D yangına tepki dayanımına sahip EPS kullanılcaksa da özel yangın bariyerleri kullanılan sistemler seçilerek katlar arası hava sirkülasyonu ve baca etkisi muhakkak önlenmelidir ..

Ülkemizde 1990’lı yıllardan beri, E sınıfı yangına tepki dayanımına sahip EPS ısı yalıtım levhası ile yapılan, üzeri çimento esaslı harç ile kapatılan mantolama sistemlerinde hiçbir ciddi cephe yangın durumu olmamıştır. Man-tolama ısı yalıtım sisteminde EPS ısı yalıtım

levhalarının her iki yüzeyiyanmaz malzeme ile kapatılmaktadır, bu sebepten dolayı da yanma faktörü için şart olan oksijen ile temas-ları kesilmektedir.

EPS yanma durumunda tehlikeli gazlara neden olmaktadır?

Sayısız çalışmalar, karbon monoksit’in (CO) en tehlikeli yangın gazı olduğunu göstermiştir. EPS’nin olumlu tarafı, çıkan yangın gazların-daki karbon monoksit konsantrasyonlarının, ahşap veya mantar gibi doğal yapı elemanla-rına oranla daha düşük olmasıdır.

EPS ve diğer ısı yalıtım malzemeleri’nin toplam yangın yükü içindeki payı genellikle çok düşüktür. Ayrıca yangının ilk evresinde aleve EPS ‘yi kaplayan malzeme (genelde sıva, alçı, taş, ahşap türü malzemeler ) maruz kalır, EPS’nin yangından etkilenmesi ve zehirli gaz-lara sebep olması bu kısmın yangından etki-lenmesi sonrasında gerçekleşir. n

Cephe Yangın Testi


TEKNİK

EPS Tesislerinde Üretim Yönetimi

Son yıllarda kaydedilen teknolojik geliş-meler ve global ticaretin yoğunlaşması sonucu ortaya çıkan fiyat ve kalite

rekabeti, üretim yöntemleri ve yönetiminde yeni yaklaşımların doğmasına ve gelişmesine yol açmaktadır. Günümüzde özellikle geliş-miş ve gelişmekte olan ülkelerde yükselen yaşam düzeyi ile bunun yanı sıra hızla artan dünya nüfusu, geçmişe oranla daha karmaşık ve teknik düzeyi yüksek mamullerin büyük miktarlarda üretilmesi zorunluluğunu ortaya çıkarmaktadır. Son yıllarda tüketici ihtiyaçları-nın yanı sıra gelişen tüketici istekleri, üretimde işgücü yapısı, sermaye kaynakları, sosyal geliş-meler ve endüstriler arası ilişkilerden gelen

baskıların etkisi ile üretim yönetiminin ayrı ve özel bir önem kazanmasını sağlamıştır. Dolayısıyla, geçmişe oranla çok miktarda ve teknolojik düzeyi yüksek mamullerin üretilmesi amacıyla,- Gerekli hammadde ve yarı mamullerin

çeşitli kaynaklardan en uygun fiyatla, istenilen zamanda temin edilmesine yönelik lojistik yönetimi,

- Gerekli her parçanın istenen değişik özelliklere göre en iyi kalitede üretilmesi ve işlenmesine yönelik imalat yönetimi,

- Üretilen ve işlenen parçaların istenilen yerlerde ve yeterli miktarlarda hazır bulundurulmasına yönelik planlama ve

stok yönetimi,- İmalat sürecindeki bütün faaliyetlerin

mevcut insan gücü ve makinalardan en iyi şekilde yararlanılarak, istenilen süreler içinde en iyi kalite düzeyinde gerçekleştirilmesine yönelik verimlilik yönetiminin en iyi seviyede yapılması gerekmektedir.Bütün bunların ışığında, EPS tesislerinde

üretime yönelik yönetim aşamaları,- Hammadde planlaması, temini ve stok

yönetimi,- Üretim planlaması ve yönetimi,- Bitmiş ürün stok yönetimi**- Kesimden oluşan hurda ve geridönüşüm

n PROF. DR. FUNDA YERCAN Ege Proses EPS Köpük Makine ve Kalıp İmalat San. Ltd. Şti.


malzemesi yönetimi,**- Bitmiş ürün dağıtım ve lojistik yönetimi,- Üretim sürecinde enerji yönetimini

kapsamaktadır.Dolayısıyla, EPS sektöründe üretimde yer

alan firmalar olarak bildiğimiz üzere, üretimin ayrılmaz üç sac ayağı olan hammadde, işçilik ve sermayeye, akademik yaklaşımlarla “yöne-tim” olgusu da dahil edilerek, “üretim yöne-timi” yukarıdaki ana faktörlerle ve aşamalarla tanımlanmaktadır.

Bir EPS firmasının söz konusu üretime yönelik yönetim aşamalarını planlaması ve iyi yönetmesi, tesisin kar maksimizasyonu ve maliyetlerin minimizasyonu açısından çok büyük önem arz etmektedir. EPS tesislerinde enerji ve insan gücü yönetimi detaylı olarak incelenecek olursa,- Makinalara giren hava/buhar/su vb

girdileri,- Verimli buhar üretimi ve buna bağlı geri

kazanım uygulamaları,- Soğutma suyu sisteminde geri kazanım

uygulamaları,- Teknolojik tesisatların ve vanaların

izolasyonları,- Proses makinalarının enerji tasarruf

odaklı dizaynı,- Proses makinalarında bakım/onarım ve

buhar kaçaklarının yönetimi,- Proses makinalarının operatör

parametreleri,

- Üretim holünün aydınlatması,- Alt yapı/proses makinalarındaki

akışkanların ve hammaddenin transferi,- Üretim iş-akış çevriminin yolu ve ara

bekleme istasyonları aşamalarının ne kadar önem taşıdığı açıktır.EPS blok tesislerinde imalat verimliliğinin

arttırılmasına bir tedarikçi bakış açısıyla yak-laşılacak olursa, şu konulara dikkat çekmek gerekecektir:- Minimum maliyette en iyi kalitenin

sağlandığı işçilik düzeyi ve insan kaynakları: Soru soran, bilgisini arttırmaya çalışan, kalitenin arttırılmasına yönelik eğitimlerden en iyi şekilde faydalanan, kalifiye insanların üretimin tüm süreçlerinde ve lojistik yönetiminin tüm aşamalarında yer alması.

- Sistemlerin ve tüm aşamaların gözlemlenmesi: Kalıplamanın başlamasından da önce ne kadar malzeme gerektiğinin, gerekli enerji miktarlarının ve enerjideki mevcut trendlerin ve teknolojilerin, üretimde her evrede en iyi kalitenin sağlanabilmesi için toplam kalite yönetimine yönelik aşamaların gözlemlenmesi; blok kalıplama sırasında “cycle time” olarak adlandırılan “üretim çevrim zamanı”nın ve bununla birlikte enerji kullanımının gözlemlenmesi; üretim için gerekli girdi verilerini oluşturan imalat

makinaları ve binadaki imalat altyapı ekipmanı/hammadde/işçilik/enerjinin gözlemlenmesi; üretimden sonra çıktıyı oluşturan EPS bitmiş ürünlerinin kalite seviyesinin ve bunun en iyi düzeyde sağlanmasında gerekli işletme/malzeme/işçilik/enerji maliyetlerinin gözlemlenmesi.

- Kalifiye insanların gelişimi için sektör desteği: EPS tesislerinde kalıplama parametrelerini bilen, ekipman ve malzeme açısından hurdanın en alt seviyede çıkmasını sağlayan, bilinçli kalifiye çalışanların bilgilerini geliştirmek ve eğitimlerini sağlamak amacıyla sektörel düzeyde seminerler düzenlenmesi, çeşitli fikirlerin tartışılmasına yönelik sektörel düzeyde atölye çalışmalarının organize edilmesi, hammadde şişirmesi/kalitesi/transferi/depolanması ile optimum kalıplama parametreleri ve bitmiş ürünlerin depolanması konularında tesis içi eğitimlerin verilmesi, ayrıca geleceğin kalifiye EPS ustalarının artması amacıyla EPS stajyerliğinin oluşturulması.

- İletişim: EPS üretiminin en iyi düzeye getirilmesine destek olabilecek sektörden geri bildirimin alınabilmesi amacıyla tedarikçilerin EPS tesislerini ziyaret etmelerinin sağlanması, hammadde prosesine ait en son teknolojik ve üretim yöntemlerini kapsayan know-how trendlerinin edinilmesi ve tartışılması, sektörde yeni ürün uygulamalarının takibi, bitmiş üründe hurda miktarının azaltılmasına yönelik sektörel tartışmalar ve seminerlerin organizasyonu, EPS tesislerindeki mevcut makina parklarıyla ve en düşük enerji kullanımıyla en iyi kalitede, en yüksek verimlilikte ve en düşük maliyette gerek blok, gerekse şekillenmiş bitmiş EPS ürün üretimine yönelik sektörel organizasyonların düzenlenmesi.

- Gelecek için beklentiler: EPS sektörünün geleceği ve gelecekteki gelişimi konusunda gerek üreticiler bazında, gerekse sektörel bazda ortak paydalar oluşturarak, sektörün gelişimine katkıda bulunulması.EPS sektöründe üretim yönetimiyle ilgili

olarak son söz; ağırlaşan rekabet şartlarında ve düşük kar marjlarında yukarıda saydığı-mızı faktörleri iyi yöneten firmalar her zaman pazarda daha kalıcı ve rekabetçi olacaklardır. n

**Blok tesisleri için geçerlidir.


TANITIM

Otomatik Tel Dizgi Sistemi

Alternatif Enerji Kaynaklarından Daha Çok Yararlanılması için Çalışmalara Başlanmıştır

Önümüzdeki yüzyılda fosil enerji kaynak-larının ne kadar dayanabileceği tartışı-lırken dünyamız bu kez yaşamsal bir

çevre krizi ile karşılaşmıştır. Sera etkisi ve ozon tabakasının delinmesi sonucunda dünyanın ısınması ve bunun neden olacağı sorunlar ortaya çıkmıştır.

Bu nedenle enerji tasarruf tedbirleri alarak aynı enerjiyi daha az yakıt kullanarak sağlamak gerekmektedir. Ülkemizdeki enerji üretimi, tüketilen enerjinin büyük bir çoğunluğunu kar-şılayamadığından çoğunlukla ithal edilmekte-dir. Nüfus artışı, kentleşme, büyük şehre göç ve yaşam standartlarının gelişmesi ile enerji tüketimi hızla artmaktadır. Enerji üretimi ve tüketimi arasında büyük fark olan Türkiye gibi ülkelerin mümkün olduğu kadar enerji tasar-rufu tedbirlerini alması gerekmektedir. Ülke-mizde tüketilen enerjinin büyük bir bölümü binalarımızda ısıtma ve soğutma amaçlı olarak kullanılmaktadır.

Bu nedenle enerji tasarrufu tedbirleri önce-likli olarak yaşadığımız binalarda başlamalıdır. Binalarımızda enerji tasarrufunu sağlama-nın en önemli yolu da bina dış duvarlarına ısı yalıtımı uygulamalarıdır. Kış aylarında ısı kayıplarını yaz aylarında ise ısı kazançlarını azaltmak için en etkili yol ısı yalıtımıdır. Bilin-diği gibi yalıtımın kalınlığı arttıkça ısı kazanç ve kayıpları önemli ölçüde azalacaktır. İnşaat sektöründe kullanılan bloktan kesme plakala-rının kalınlıkları artıkça hızlı bir şekilde talepler de artacaktır. Taleplerin karşılanmasında ve

uygulama kolaylığı açısından tercih edilen ürün grubudur.

Bu bloktan kesme plakalarının hazırlandığı kesme hatlarında ortalama 1000 m³/gün ürün hazırlanmaktadır. Kalınlık ayarlama işleminde operatörler manuel olarak kartuş değiştirme ve el ile tel ayarlama yapmaktadır. Bu işlem-leri yaparken dikkatsizlik vb. hatalar yaparak ürünlerde ölçü bozukları, kalınlık farkları, tel gerdirme ve uzun sürede tel değiştirme işlem-leri gibi zaman kaybı oluşmaktadır.

Yukarıdaki bahsettiğimiz konular oluşan bu hataları minimize etmek ve sıfıra indirmek için, Akkaya Otomatik Tel Dizgi Sistemi’ni geliş-tirerek piyasa sunmuştur. Gerekli Ar-GE çalış-maları tamamlanmış, test çalışmaları bitirilmiş kısa sürede fabrikaların proseslerine monte edilerek verimliliği raporlanmıştır. İstenirse mevcut hatlara da ilave edilebilir.

Sistemin avantajları kısa sürede ölçü deği-şimi, birden çok kalınlık ayarlama, tel sünme esnasında yavaşlayarak tel kopmasını önle-mesi ve en önemlisi kesme hatlarında istihdam edilen personel sayısının yarı yarıya azaltma-sıdır. Bu avantajlarından dolayı şu anda en çok talep edilen ürün grupları arasında yerini şimdiden almıştır.

Değerli EPS üretimi yapan fi rma sahipleri üretim tesislerinizde bu sistemin yer almasıyla verimliliğinizi artıracağınıza inanıyoruz. n

n SAMİ KURUM Proses Uzmanı

08-12 Mayıs 2012 tarihleri arasında düzenlenen Plast 2012 Milano Plastik Fuarında müşterilerimize yeni makinalarımızın tanıtımını yaptık;

• EPPEnjeksiyonMakineleri• EPSElektrikTahrikliEnjeksiyonMakineleri

MAKİNA EPS MAKİNA İMALAT SAN. ve TİC. A.Ş.

Dünyada yaşanılan enerji

krizleri, enerji üretimi, tüketimi

ve enerji politikalarında önemli

değişikliklere yol açmıştır.

Önceki senelerde kolaylıkla

tüketilen enerji için tasarruf

yolları aranmaya başlanmış

ve enerji tasarruf politikaları

geliştirilmiştir. Petrole

olan bağımlılık azaltılmaya

çalışılmış, kömür ve doğalgaz

önem kazanmıştır.

EPSOtomatik Tel Dizgi SistemiAutomatic Wire SettingFor Horizontal Cutting

Büyükklçl Köyü No:224 TR 34570 Silivri - İstanbul / TURKEY Tel: +90 212 748 46 00 Pbx Fax: +90 212 748 46 05www. akkaya-akkaya. com | www. akkaya. ru | E-mail: info@akkaya-akkaya. com

EPS MAK İNA İMALAT SAN. VE T İC. A .Ş .

Isı Yalıtımında, Ambalajda ve Dekoratif Ürünlerde

İdeal Malzeme EPS

www.pud.org.tr

Tümsan San. Sit. 2. Kısım B Blok No: 5 Başakşehir / İSTANBULTel: 0212. 486 29 53 -54Faks: 0212 486 29 52E-Posta: [email protected]

EPS SANAYİ DERNEĞİ ÜYELERİ (EPSDER-PÜD)

A STRAFOR A.Ş. www.astrafor.com.tr • AKKAYA MAKİNA www.akkaya-akkaya.com • ANKAPOR YALITIM www.ankapor.com

ANTPOR www.antpor.com • ARPOL AMBALAJ www.arpol.com.tr • ATERMİT www.atermit.com • AUSTROTHERM www.austrotherm.com.tr

BASAŞ A.Ş. www.basas.com.tr • BASF TÜRK www.basf.com.tr • BAŞERGÜN www.basergun.com.tr • BC YAPI www.bcyapi.com.tr

BETEK BOYA www.betek.com.tr • BLOKSAN A.Ş. www.bloksan.com.tr • BORO İNŞ. A.Ş. www.gemamim.com • BSS BORAY A.Ş. www.bssstrafor.com

ÇİFTGÜN İNŞAAT www.grofen.com • DENİZ YALITIM www.denizyalitim.com • DİLEKPOR www.dilekpor.com.tr • EASTCHEM www.eastchem.com.tr

EGE-POL www.ege-pol.com • EGE PROSES MAKİNA www.egeproses.com • ED STRAFOR A.Ş. www.redboard.com.tr

EKOTERM STRAFOR www.ekoterm.com.tr • ENER KİMYA www.enerkimya.com • EPSA YALITIM www.epsa.com.tr • ERAS BOYA www.eraspor.com.tr

FİXKİM PAZARLAMA A.Ş. www.fi xkim.net • GÖKKUŞAĞI YAPI www.gys.com.tr • HİTİT YALITIM www.hitityalitim.com

IGLOTEK ISI YALITIM A.Ş. www.igloo.com.tr • INEOS NOVA www.ineos-nova.com • ISITAŞ YALITIM www.isitas.com.tr

İMAMOĞLU A.Ş. www.imamoglucivitel.com • KARPOL A.Ş. www.karsis.com.tr • KURTZ GmbH www.mtlmakina.com.tr

ORCAN A.Ş. www.orcangroup.com • ÖZKAR STRAFOR www.ozkarstrafor.com.tr • PANELSAN A.Ş. www.panelsan.com

PAYER AMBALAJ www.payerambalaj.com • PALMERS LTD. ŞTİ. www.palmerschemical.com • POLİSAN KİMYA www.polisankimya.com.tr

P.P. YALITIM A.Ş. www.poytherm.com • SENA YAPI www.senapor.com.tr • TEKNOPANEL www.teknopanel.com.tr

TİRİTOĞLU LTD. ŞTİ. www.tipor.com.tr • TRC YALITIM www.trcyalitim.com • TRICON ENERGY www.triconenergy.com

VİSTA KİMYA www.vistakimya.com.tr • YAZLAR A.Ş. www.yp.com.tr

European Manufactures of Expanded Polystyrene

makale · 2018. 6. 6. · 22 rÖpotaj polistren Üreticileri derneği’nin adı da tüzüğü de...

Documents