psg inception report · web viewstratejik Çevresel değerlendirme yönetmeliğinin uygulanması...

238
Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR Client : ÇŞB - Department of EU Investments Project : Technical Assistance and Supervision for Ceyhan Atıksu and StormSu EuropeAid No : EuropeAid/129562/D/SER/TR Title : WSWD OPERATION & MAINTENANCE MANUAL AND GUIDELINE PART I – CEYHAN SU SUPPLY AND SU/SEWERAGE NETWORK FACILITIES Ankara Bölge Planı SÇD Raporu i STRATEJİK ÇEVRESEL DEĞERLENDİRME YÖNETMELİĞİ’NİN UYGULANMASI TEKNİK YARDIM EuropeAid/133447/D/SER/TR Sözleşme N 0 TR2010/0327.02-01/001 Ankara Bölge Planı SÇD Pilot Projesi Bu Proje Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından ortak olarak finanse edilmiştir

Upload: vuongbao

Post on 30-May-2019

220 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Client : ÇŞB - Department of EU Investments

Project : Technical Assistance and Supervision for Ceyhan Atıksu and StormSu

EuropeAid No : EuropeAid/129562/D/SER/TR

Title: WSWD OPERATION & MAINTENANCE MANUAL AND GUIDELINE PART I – CEYHAN SU SUPPLY AND SU/SEWERAGE NETWORK FACILITIES

Task No :

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu i

STRATEJİK ÇEVRESEL DEĞERLENDİRME YÖNETMELİĞİ’NİN UYGULANMASI TEKNİK YARDIM

EuropeAid/133447/D/SER/TR

Sözleşme N0 TR2010/0327.02-01/001

Ankara Bölge PlanıSÇD Pilot Projesi

Stratejik Çevresel Değerlendirme RaporuFinal

Bu Proje Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından ortak olarak finanse edilmiştir

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Bu yayının içeriği sadece Eptisa Mühendislik liderliğindeki Konsorsiyumun sorumluluğu altındadır ve hiçbir şekilde Avrupa Birliği’nin görüşlerini yansıtmamaktadır.

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu i

STRATEJİK ÇEVRESEL DEĞERLENDİRME YÖNETMELİĞİ’NİN UYGULANMASI TEKNİK YARDIM

EuropeAid/133447/D/SER/TR

Sözleşme N0 TR2010/0327.02-01/001

Ankara Bölge PlanıSÇD Pilot Projesi

Stratejik Çevresel Değerlendirme RaporuFinal

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

DOKÜMAN KONTROL FORMU

Sözleşme Makamı : Merkezi Finans ve İhale Birimi

Faydalanıcı : Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

Proje : Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliği’nin Uygulanması Teknik Yardım Projesi

EuropeAid No : EuropeAid/133447/D/SER/TR

Başlık : Ankara Bölge Planı için SÇD Çevre Raporu

Rapor Durumu : Final

Sunum : 01.04.2016

Hazırlayan

Sn. Pier Roberto Remitti, (Başyazar, SÇD Uzmanı)Sn. Gonca Kaynak, (Su - Atıksu Bölümleri, SÇD Uzmanı)Sn. Pınar Süren, (Hava kalitesi Bölüm, SÇD Uzmanı)Sn. Mikdat Kadıoğlu, Prof. Dr., (İklim Değişikliği ve Taşkından Korunma)Sn. Tahir Atıcı, Prof.. Dr. (Biyoçeşitlilik ve Ekosistemler Bölümleri)Sn. Gökhan Şans (Jeo-topraklar Bölümleri)

Kontrol Eden : Sn. Halil Arda DERELİ– Proje Direktörü

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu i

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Proje Detayları

Proje başlığı:Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım

Hizmet Sözleşmesi No: TR2010/0327.02-01/001

Alıcı kurumlar:Sözleşme Makamı: Merkezi Finans ve İhale Birimi(MFIB)

Faydalanıcı: Çevre ve Şehircilik Bakanlığı (ÇŞB)

Proje ref. No.EuropeAid/133447/D/SER/TR

İletişim kurulacak kişi (alıcı):MFİB: Sayın Pakize Berna ERGUNTel: +90 312 295 49 00Faks: +90 312 286 70 72E-mail: Berna.Ergun@MFİB.gov.tr

ÇŞB: Sayın Nihan Şahin HAMAMCITel: +90 312 410 17 37Faks: +90 312 419 21 92E-mail: [email protected]

Sözleşmenin İmzalandığı Tarih:12.03.2014Sözleşmenin Başlama Tarihi:12.05.2014Hizmet Sözleşmesi Bitiş Tarihi:12.05.2016

Danışman’ın adı, adresi, telefon&faks numarası, e-mail adresi:Eptisa Ankara: Sayın Halil Arda DERELİKader Sok. 25/3 G.O.P 06700 Ankara/TürkiyeTel: + 90 312 439 38 62Faks: + 90 312 439 09 41E-mail: [email protected]

Takım Lideri’nin adı, adresi, telefon&faks numarası, e-mail adresi:Eptisa Proje Ofisi: Sayın Pier Roberto REMITTI06690 Çankaya, Ankara / TürkiyeTel: +90 312 439 38 62Faks: +90 312 439 09 41E-mail: [email protected]

İÇİNDEKİLER

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu ii

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

İÇİNDEKİLER III

GİRİŞ 1

1. BÖLÜM 1: ABP’NİN KAPSAMI VE HEDEFLERİ – İLGİLİ DİĞER PLAN VE PROGRAMLARLA OLAN İLİŞKİSİ 3

1.1 ANKARA BÖLGE PLANI’NIN DURUMU 31.2 İLGİLİ DİĞER PLAN VE PROGRAMLARLA ETKİLEŞİM 51.3 ABP VE SÇD PİLOT SÜREÇLERİ ARASINDAKİ ETKİLEŞİM 7

2. BÖLÜM 2: MEVCUT DURUM – ANKARA İLİNİN MEVCUT ÇEVRESEL DURUMU 9

3. BÖLÜM 3: MEVCUT ÇEVRESEL PROBLEMLER – ÖNEMLİ DERECEDE ETKİLENME OLASILIĞI BULUNAN ALANLARIN ÇEVRESEL ÖZELLİKLERİ – ABP UYGULANMAMASI HALİNDE ÇEVRENİN GÖSTERECEĞİ GELİŞİM 18

3.1 ETKİLENME OLASILIĞINA SAHİP ALANLARIN MEVCUT ÇEVRESEL PROBLEMLERİNİN VE ÇEVRESEL ÖZELLİKLERİNİN BELİRLENMESİ 183.2 ABP UYGULANMAMASI HALİNDE OLASI ÇEVRESEL GELİŞİM (HİÇBİR ŞEY YAPMAMA DURUMU) 38

4. BÖLÜM 4: ABP İLE BAĞLANTILI, ULUSAL VE ULUSLARARASI ÖLÇEKTE OLUŞTURULMUŞ ÇEVRE KORUMA HEDEFLERİNE İLİŞKİN BİR AÇIKLAMA 39

5. BÖLÜM 5: PLAN VEYA PROGRAMIN ÇEVRE ÜZERİNE OLASI ÖNEMLİ ETKİLERİ – ABP UYGULAMASI İLE ÇEVRE ÜZERİNDEKİ OLUŞABİLECEK HERHANGİ BİR ÖNEMLİ OLUMSUZ ETKİNİN ÖNLENMESİ, AZALTILMASI VE GİDERİLMESİ İÇİN ÖNGÖRÜLEN ÖNLEMLER 53

6. BÖLÜM 6: ALTERNATİFLERİN BELİRLENMESİ VE DEĞERLENDİRİLMESİ 106

7. BÖLÜM 7: HALKIN KATILIMI TOPLANTISININ ANA HATLARI (YER, TARİH, KATILIMCILAR), BU TOPLANTIDA SUNULAN GÖRÜŞLER VE BU GÖRÜŞLERİN PLAN VEYA PROGRAMIN SON VERSİYONUNDAKİ DEĞERLENDİRMEDE NASIL DİKKATE ALINACAĞI 117

8. BÖLÜM 8: PLAN VEYA PROGRAMIN UYGULANMASI SIRASINDA ORTAYA ÇIKABİLECEK ÇEVRESEL ETKİLERİN İZLENMESİNE İLİŞKİN ÖNGÖRÜLEN ÖNLEMLER 127

9. BÖLÜM 9: BİLGİ EKSİKLİKLERİ VE BUNLARIN KARAR ALMADAKİ ÖNEMİNE DAİR AÇIKLAMA 129

10. BÖLÜM 10: YUKARIDAKİ BAŞLIKLAR ALTINDA VERİLEN BİLGİLERİN TEKNİK OLMAYAN BİR ÖZETİ 130

10.1 SÇD’DE İŞLENEN KİLİT ÇEVRE VE SAĞLIK KONULARI 130

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu iii

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

10.2 ABP’NİN UYGULANMASININ VERİMLİĞİNİN ARTIRMAK İÇİN SÇD TARAFINDAN ÖNERİLEN ÖNLEMLER VE OLASI ETKİLERİN ÖZETİ 13410.3 SONUÇLAR 136

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu iv

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

TABLO LİSTESİ

Tablo 1 : Ankara Bölge Planı için SÇD Zaman Çizelgesi............................................................................................1

Tablo 2 : Planların Listesi...................................................................................................................................5

Tablo 3 : ABP – SÇD Direktifi girdileri arasındaki ilişki...............................................................................................7

Tablo 4 : İklim Değişikliği eğilimlerinin ana özellikleri.................................................................................................9

Tablo 5 : Jeoloji ve Toprak ana özellikleri.............................................................................................................10

Tablo 6 : Su ve Atıksuyun Ana Özellikleri.............................................................................................................11

Tablo 7 : Ekosistemler ve Biyoçeşitlilik Ana Özellikleri.............................................................................................12

Tablo 8 : Nüfus ve Alansal Dokuların ana özellikleri................................................................................................12

Tablo 9 : Alansal Gelişme Dokuları ve Mobilite Sisteminin Ana Özellikleri....................................................................13

Tablo 10 : Hava Kalitesinin Ana Özellikleri............................................................................................................14

Tablo 11 : Atık Yönetimi Ana Özellikleri................................................................................................................15

Tablo 12 : Gelir Dağılımı ve Yoksulluk Ana Özellikleri.............................................................................................16

Tablo 13 : İnsan Sağlığı Ana Özellikleri................................................................................................................16

Tablo 14 :Tarih ve Kültürel Miras Ana Özellikleri....................................................................................................17

Tablo 15 : ABP’de dikkate alınan Özel Sorunlar.....................................................................................................18

Tablo 16 : Koruma Alanları için SWOT Analizi – Soğuksu Milli Parkı...........................................................................28

Tablo 17: Koruma Alanları için SWOT Analizi – Çamkoru Tabiat Parkı........................................................................29

Tablo 18: Tabiat Parkları için SWOT Analizi..........................................................................................................30

Tablo 19 : Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları için SWOT Analizi................................................................................31

Tablo 20 : SÇD Taslak Yönetmeliği, Ek IV’teki hassas alanlar (güncellenmiş)..............................................................36

Tablo 21: İklim Değişikliği ve Afet/Risk Yönetimine Ilişkin Çevre Hedefleri....................................................................39

Tablo 22: Jeo-Yapı ve Zemin bileşenlerine Ilişkin Çevre Hedefleri..............................................................................40

Tablo 23 : Su ve Atıksuya Ilişkin Çevre Hedefleri...................................................................................................45

Tablo 24: Ekosistemler ve Biyoçeşitliliğe İlişkin Çevre Hedefleri.................................................................................47

Tablo 25 : Nüfus ve Mekansal Dokular.................................................................................................................47

Tablo 26 : Mobilite için Çevre Hedefleri................................................................................................................48

Tablo 27: Hava Kalitesi için Çevre Hedefleri..........................................................................................................49

Tablo 28 : Atık Yönetimi için Çevre Hedefleri.........................................................................................................50

Tablo 29 : Kentsel Yoksulluk için Çevresel Hedefler................................................................................................51

Tablo 30 : İnsan Sağlığı için Çevresel Hedefler......................................................................................................51

Tablo 31 : Tarihi ve Kültürel Miras için Çevresel Hedefler.........................................................................................52

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu v

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 32 : İklim Değişikliği- Afet Yönetimi ile ilgili ABP Önlemlerininin Olası Etkileri........................................................55

Tablo 33 : İklim Değişikliği – Enerji Üretimi ve Kullanımı ile ilgili ABP Önlemlerinin Olası Etkileri.......................................56

Tablo 34 : İklim Değişikliği – Kentsel Kalkınma ve Mobilite ile ilgili ABP Önlemlerinin Olası Etkileri....................................58

Tablo 35 : İklim Değişikliği – Afet ve Risk Yönetimi ile ilgili ABP Önlemlerinin Olası Etkileri –Ekonomik Faaliyetler................60

Tablo 36 : Jeo Yapı ve Topraklar ile ilgili ABP Önlemlerinin Olası Etkileri –Kentsel Büyüme.............................................62

Tablo 37: Jeo Yapı ve Topraklar ile ilgili ABP Önlemlerinin Olası Etkileri –Tarım...........................................................63

Tablo 38 : Su ve Atıksu ile ilgili ABP Önlemlerinin Olası Etkileri –Enerji ve Sanayi.........................................................65

Tablo 39 : Su ve Atıksu ile ilgili ABP Önlemlerinin Olası Etkileri.................................................................................66

Tablo 40 : Su ve Atıksu ile ilgili ABP Önlemlerinin Olası Etkileri –Tarım.......................................................................67

Tablo 41 : Su ve Atıksu ile ilgili ABP Önlemlerinin Olası Etkileri – Pestisitler.................................................................68

Tablo 42 : Ekosistem ve Biyoçeşitlilikle ilgili ABP Önlemlerinin Muhtemel Etkileri – Kentsel Büyüme..................................70

Tablo 43: Ekosistem ve Biyoçeşitlilikle ilgili ABP Önlemlerinin Muhtemel Etkileri – Tarım................................................71

Tablo 44 : Ekosistem ve Biyoçeşitlilikle ilgili ABP Önlemlerinin Muhtemel Etkileri – Turizm..............................................72

Tablo 45 : Sürdürülebilir Kalkınma Prensipleri-Örnekler...........................................................................................76

Tablo 46 : Nüfus ve Mekansal Dokularla ilgili ABP Önlemlerinin Potansiyel Etkileri – Kentsel Büyüme...............................78

Tablo 47 : Nüfus ve Mekansal Dokularla ilgili ABP Önlemlerinin Potansiyel Etkileri – Mekansal Politika..............................79

Tablo 48 : Nüfus ve Mekansal Dokularla ilgili ABP Önlemlerinin Potansiyel Etkileri – Sosyal Politilkalar..............................80

Tablo 49 : Mobilite ile ilgili ABP Önlemlerinin Potansiyel Etkileri.................................................................................81

Tablo 50 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri..........................................................................84

Tablo 51 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri..........................................................................85

Tablo 52 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri..........................................................................85

Tablo 53 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri..........................................................................86

Tablo 54 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri..........................................................................87

Tablo 55 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri..........................................................................87

Tablo 56 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri..........................................................................88

Tablo 57 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri..........................................................................89

Tablo 58 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri..........................................................................90

Tablo 59 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri..........................................................................91

Tablo 60 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri..........................................................................91

Tablo 61 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri..........................................................................92

Tablo 62 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri..........................................................................93

Tablo 63 : ABP Önlemlerinin Atık Yönetimi ile İlgili Potansiyel Etkileri.........................................................................94

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu vi

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 64 : ABP Önlemlerinin Atık Yönetimiyle İlgili Potansiyel Etkileri.........................................................................95

Tablo 65 : ABP Önlemlerinin Kentsel Yoksullukla İlgili Potansiyel Etkileri.....................................................................97

Tablo 66 : ABP Önlemlerinin İnsan Sağlığı ile İlgili Potansiyel Etkileri.........................................................................98

Tablo 67 : ABP Önlemlerinin İnsan Sağlığı İlgili Potansiyel Etkileri.............................................................................99

Tablo 68 : ABP Önlemlerinin İnsan Sağlığı İlgili Potansiyel Etkileri...........................................................................100

Tablo 69 : ABP Önlemlerinin İnsan Sağlığı İlgili Potansiyel Etkileri...........................................................................101

Tablo 70 : ABP Önlemlerinin Tarihi ve Kültürel Miras ile İlgili Potansiyel Etkileri..........................................................102

Tablo 71 : Kalkınma Planı Alternatiflerinin Değerlendirilmesi...................................................................................111

Tablo 72 : Kapsamlaştırma Raporuna Verilen Görüşlerin Listesi..............................................................................119

Tablo 73: ABP için Gösterge Listesi İzleme Sistemi..............................................................................................127

Tablo 74 : ABP İzleme Sistemi – örnek..............................................................................................................128

Tablo 75 : SÇD’de dikkate alınan Özel Sorunlar..................................................................................................131

ŞEKİL LİSTESİ

Şekil 1: Bölge Planı – Vizyon – Öncelik İlişkisi........................................................................................................4

Şekil 2 : Mogan ve Eymir Göllerini Havadan Görünüşü............................................................................................24

Şekil 3 : Tuz Gölü Özel Koruma Alanı Haritası.......................................................................................................24

Şekil 4 : Ankara’daki Büyük Yeraltı Suyu Tesislerinin Yerleşim Planı (Kaynak: DSİ 5. Bölge Müdürlüğü 2011).....................26

Şekil 5: Kirlenmiş Kuyuların ve TS 266 Standardına Uygun Olanların Yerleri................................................................27

Şekil 6: Ankara ve civarının topografik haritası. Kaynak: (İhsan Çiçek, 2004)...............................................................33

Şekil 7 : Kirliliğin yüksek bir binanın arkasında aşağıya doğru akması Kaynak: (Oke, 1978).............................................34

FOTOĞRAF LİSTESİ

Fotoğraf 1 : Ankara Bölge Planı için Kapsam Belirleme Katılımcı Toplantısı’ndan bir görüntü.........................................117

Fotoğraf 2 : Ankara Bölge Planı için SÇD Katılımcı Toplantısı’ndan bir görüntü...........................................................118

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu vii

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

GİRİŞ

Bu proje, AB ve Türkiye tarafından ortak finanse edilen ‘Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliği'nin Uygulanması Teknik Yardım Projesi - EuropeAid/133447/D/SER/TR’ kapsamında hazırlanmıştır. 12 Mayıs 2014’de başlayan ve 11 Mayıs 2016 yılında sona erecek olan proje, temel olarak, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nı (ÇŞB), Stratejik Çevre Değerlendirmeye (SÇD) dair AB Direktifi’nin Türkiye’de tam anlamıyla ve verimli bir şekilde uygulanabilmesi için ve SÇD prosedürlerinin Türk planlama çerçeve sistemine dahil edilmesi için gereken koşulların (yasal, kurumsal, idari, teknik) oluşturulması konusunda desteklemeyi amaçlamaktadır. Bu proje, diğer aktivitelerin yanı sıra, dört sektör için Stratejik Çevresel Değerlendirme (SÇD) pilot çalışmalarının yürütülmesini içermektedir:

1. Tarım Sektörü: Bozcaada Ve Gökçeada Tarım Master Planı2. Yenilenebilir Enerji Sektörü: Konya Karapınar Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi3. Su Yönetimi Sektörü: Büyük Menderes Nehir Havzası Yönetim Planı4. Bölge Planlama Sektörü: Ankara Bölge Planı

Bu rapor, Aralık 2012 ve Aralık 2014 arasında Ankara Kalkınma Ajansı (AKA) tarafından geniş bir katılım süreci ile hazırlanan Ankara Bölge Planı (ABP) için SÇD konusuna odaklanmaktadır. Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi ve buna bağlı Bölgesel Planlar, 30.12.2014 tarihinde Bölgesel Gelişme Yüksek Kurulu tarafından kesin olarak onaylanmıştır.

Bu planlama süreci için SÇD uygulaması aşağıdaki aşamalardan oluşur:

Tablo 1 : Ankara Bölge Planı için SÇD Zaman ÇizelgesiSÇD ADIMLARI Tarih

A SÇD Kapsam Belirleme Raporu taslağının hazırlanması Ocak – Nisan 2015

B İlgili paydaşlarla kapsam belirleme toplantısı yapılması 20 Nisan 2015

C Son SÇD Kapsam Belirleme Raporu’nun ÇŞB tarafından onaylanması Mayıs 2015

D Ankara Bölge Planı değerlendirmesi ve SÇD raporunun hazırlanması Mayıs – Aralık 2015

E SÇD bulgularının İlgili paydaşlara sunulması 05 Kasım 2015

F Son SÇD Raporu’nun gözden geçirme için ÇŞB’ye sunumu Aralık 2015

G Değerlendirme Toplantısı 9 Şubat 2016

Bu SÇD raporu, yukarıdaki listede yer alan adımlarda elde edilen bulguları ve sonuçları özetlemektedir. Danışma görüşmelerinden elde edilen yorumların eklenmesinin ardından, rapor tamamlanacak ve kalite kontrol için Aralık 2015’te ÇŞB’ye sunulacaktır.

ABP pilot SÇD’si için kullanılan SÇD yaklaşımı - Ankara Bölge Planı

SÇD, “önerilen planların, programların & diğer stratejik eylemlerin çevreye ve sağlığa olan etkilerinin analiz edilmesi ve elde edilen bulguların karar alma sürecine dahil edilmesi için gerçekleştirilen sistematik & ileriye dönük bir süreç” olarak tanımlanabilir. Dolayısıyla, SÇD bulgularının karar alma sürecine dahil edilmesi (yani, plan veya programın onaylanması) SÇD sürecinin başlıca kapsamı olarak kabul edilebilir ve böylece SÇD girdilerinin, hazırlandığı sırada plan veya program içinde en uygun biçimde değerlendirilmesi gerektiğinin düşünülmesine yol açar.

Bu nedenle, ABP için SÇD pilot süreci şu unsurlar dikkate alınarak (Bölüm 2’de açıklandığı şekilde) yapılandırılmıştır:

ABP, doğal olarak, çevre kalitesine odaklanmaktadır(Ankara’daki çevre, Plan’ın temelinde yer alan üç Eksen’den

biridir). Bu, Plan’ın uygulanması ile önemli olumlu etkiler beklenebileceği anlamına gelmektedir. Böylece, SÇD, öncelikli olarak ABP uygulama sürecinin verimini artıracak girdiler yani, ABP’nin revize edilmiş versiyonunda dikkate alınacak ek tavsiyeler, kriterler ve önlemler sağlamayı amaçlamıştır.

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 1

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

ABP, 2012 ve 2014 yılları arasında hazırlanmış ve 2015 başında kesin olarak onaylanmıştır. Bu, SÇD’nin zaten

onaylanmış olan mevcut Plan üzerinde gerçekleştirildiği anlamına gelmektedir. Dolayısıyla, ilk aşamalarda, SÇD analizinin mevcut ABP’ye dayalı olacağı, yani SÇD’nin 2012-2014 arasında geliştirilen ABP tarafından önerilen önlemlerin olası etkilerini değerlendireceği ancak çıktıların ve tavsiyelerin 2018 yılında hazırlanacak olan yeni ABP’nin hedefleri olacağı kararlaştırılmıştır.

Bu yaklaşım aşağıdaki şemada gösterilmiştir.

SÇD analizleri, Türkiye için taslak SÇD Yönetmeliği ile şart koşulan gereksinimlere tamamen uygun şekilde yapılmaktadır. Kapsam belirleme aşamasında belirlenen kilit konular ve özel sorunlar için, mevcut duruma ilişkin olarak, ABP’nin uygulanmaması durumunda gelecekteki olası gelişme tahminlerine dair bir dayanak teşkil eden (yani dayanak analizi) bu Rapor’un Bölüm 3’ünde bir açıklama hazırlanmıştır. Dayanak analizi dikkate alındığında, ABP tarafından önlemler, yani kilit çevresel konuları/sorunları ne şekilde etkileme olasılıkları bulunduğu ve bunların gelecekteki olası gelişimlerinin nasıl olacağı (Bölüm 5) konusunda öneriler getirilmiştir. Belirlenen etkilere dayalı olarak, izleme sistemine ilişkin önerileri de içeren, ABP performansının geliştirilmesine yönelik tavsiyeler geliştirilmiştir. Kilit paydaşlar ile yapılan danışma görüşmeleri SÇD sürecinin önemli kısımlarını oluşturmakatdır. Ankara’da 2 tane halkın katılımı toplantısı düzenlenmiştir. Danışma görüşmelerinin genel değerlendirmesi ve elde edilen yorumlar, Bölüm 7’de ve İlgili eklerde yer almaktadır.

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 2

2018'de revize edilecek ANKARA BÖLGE PLANIkatılımcı süreç ile ANKARA KALKINMA AJANSI

SÇD ANALİZİ VE GİRDİLERİ 2015Teknik Yardım ile SÇD PİLOT SÜRECİ

ANKARA PLANI 2014 - 2020katılımcı süreç ile ANKARA KALKINMA AJANSI

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

1. BÖLÜM 1: ABP’NİN KAPSAMI VE HEDEFLERİ – İLGİLİ DİĞER PLAN VE PROGRAMLARLA OLAN İLİŞKİSİ

Bölge Planları, Türkiye’de bölgesel kalkınmanın sağlanması ve planlama aktivitelerinin bölgelerde uygulanması için esas oluşturan temel belge olarak kabul edilmektedir. Bölge planlarının esasları, 3194 sayılı İmar Kanunu ile belirlenmiştir; aynı planlama sürecinin farklı aşamaları olan 3 ana Plan tipi tanımlanmıştır:

- Bölge Planları (resmi olarak, Bölge Kalkınma Ajansları tarafından hazırlanır), - Mülki Planlar (Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanır), ve- Uygulama Planları (Belediyeler tarafından hazırlanır) şart koşulmuştur ve bölge planları, planlama hiyerarşisinin

en tepesinde yer almaktadır1.

Bölge planları, Ulusal Planlarla uyumlu olmalıdır. Beş yıllık Kalkınma Planları ve Stratejileri (mekansal planlar olmak zorunda değil), Bölge planları için de önemli bir çerçeve çizerken, Yerel fiziksel/stratejik Planlar, üst İdari seviyelerden başlayarak, Ulusal Planlar ve Bölge Planları ile uyumlu olmalıdır.

Buna karşılık, Kalkınma Bakanlığı sorumluluğunda hazırlanan Bölgesel GelişmeUlusal Stratejisi, sonuç olarak çeşitli Bölge Kalkınma Ajansları tarafından hazırlanan Bölge Planlarının koordinasyonu ve ulusal ölçeğe uyarlanması açısından daha bağlayıcı bir belgedir. Bu açıdan Bölge Planları, iki tamamlayıcı rolü üstlenecek şekilde tasarlanmaktadır:

1. Belli bir vizyonu elde edebilmek için gerekli olan sosyo-ekonomik kalkınma hedeflerinin tanımlanması ve önerilmesi;

2. Önerilen ekonomik ve sosyal hedefler kapsamında, bölgelerin fiziksel kalkınmasını ele alan mekansal bağlantıların tanımlanması.

1.1 ANKARA BÖLGE PLANI’NIN DURUMU

Ankara Bölge Planı (ARP), toplantıları, bölgesel çalıştayları, ortak akıl toplantılarını ve odak grupları toplantılarını da içerecek şekilde geniş bir katılımcı süreç ile Aralık 2012 ve Aralık 2014 tarihleri aralığında hazırlanmıştır. Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi ve bağlantılı Bölge Planları, Bölgesel Gelişme Yüksek Kurulu tarafından 30.12.2014 tarihinde kesin olarak onaylanmıştır.

Ankara Bölge Planı’nın Vizyonu ve Öncelikleri, ilişkileri ile birlikte aşağıdaki şekilde özetlenmiştir.

1 Bölge planlarını da içeren fiziki planlar arasındaki ilişkilere ve bunların tanımlanmasına dair yeni bir düzenleme bulunmaktadır.

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 3

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Şekil 1: Bölge Planı – Vizyon – Öncelik İlişkisi

Ankara Bölge Planı’nın hedefleri, daha genel bir açıdan, şu şekilde tanımlanabilir:

Ekonomik ve politik yönlerden küresel bir başkent olarak hem ulusal hem de global roller üstlenen, yabancı

yatırımlar için bir çekim merkezi olan, artbölgesi ile ekonomik ve sosyal entegrasyonunu güvence altına alarak bölgesine daha fazla ekonomik ve sosyal katma değer sağlayan bir Ankara meydana getirmek,

Bölgesel sosyo-ekonomik ve fiziksel koşullarla İlgili bir anlayış geliştirmek,

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 4

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Yerel dinamikleri ve iç potansiyelleri değerlendirmek,

Katılımı ve işbirliğini geliştirmek,

Tabandan yukarıya bir yaklaşım ile ekonomik gelişimi desteklemek,

Toplumun yaşam kalitesini artırmak,

Üst ve alt ölçekli planların uyumunu ve entegrasyonunu güvence altına almak,

Bölgede ortak vizyon geliştirmek,

Bölgesel sektörlerin ve alt-bölgelerin rekabetçi gücünü harekete geçirmek, ve

Gelecekteki hedeflerine ulaşmasında bölgeye rehberlik etmek.

ABP, şu anda, Ocak 2015’te AKA (Ankara Kalkınma Ajansı) tarafından duyurulan Mali Destek Programı 2015’i de içeren ve Ankara’nın çevre ilçelerinde gerçekleştirilen çeşitli Tanıtım Toplantıları ile devam etmekte olan uygulama aşamasındadır.

1.2 İLGİLİ DİĞER PLAN VE PROGRAMLARLA ETKİLEŞİM

Ankara Bölge Planı, bölgelerin planları ve stratejileri için genel bir çerçeve oluşturan ulusal belgeler olan Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi ve 10. Ulusal Kalkınma Planı ile belirlenmiş olan hedeflere ve ilkelere göre hazırlanmıştır.

Hazırlık sürecinde, Ankara Bölge Planı’nın (aşağıda tabloda verilen) birçok Ulusal plan ve strateji ile uyumlu olabilmesi gereksinimi, büyük ölçüde göz önünde bulundurulmuştur.

Aynı zamanda, Ankara Büyükşehir Belediyesi 2023 Nazım İmar Planı kapsamındaki stratejiler ve diğer strateji planları da incelenmiş ve çeşitli planlar arasında bütünlük olması gözetilmiştir.

Tablo 2 : Planların Listesi

Üst ve Alt Ölçekli Planlar

Kurum Plan

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Türkiye’de Yaşlıların Durumu ve Yaşlanma Ulusal Eylem Planı

Ankara Valiliği Kale Eylem Planı

Ankara Deprem Stratjisi ve Eylem Planı

Başbakanlık Afet & Acil Durum Yönetimi Başkanlığı

Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı 2011-2023

2011-2013 KOBİ Stratejisi ve Eylem Planı

2011-2016 Bilim ve Teknoloji İnsan Kaynağı Stratejisi ve Eylem Planı

Esnaf ve Sanatkarlar, Değişim, Dönüşüm Destek Strateji Belgesi ve Eylem Planı

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi 2011-2014 (AB Üyeliğine Doğru)

Ulusal Bilim ve Teknoloji Politikaları

2003-2023 Strateji Belgesi (Vizyon 2023)

Ulusal Bilim, Teknoloji ve Yenilik Stratejisi 2011-2016

Verimlilik Stratejisi ve Eylem Planı (2014-2017)

Birleşmiş Milletler Kalkınma programı BM Milenyum Kalkınma Hedefleri (2000-2015)

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İstihdam ve Mesleki Eğitimin İlişkisinin Güçlendirilmesi Stratejisi ve Eylem Planı

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 5

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Üst ve Alt Ölçekli Planlar

Bütünleşik Kentsel Gelişme Stratejisi ve Eylem Planı, 2010-2023 (KENTGES)

Çevre ve Şehircilik BakanlığıAB Entegre Çevre Uyum Stratejisi (UÇES) (2007-2023)

Türkiye İklim Değişikliği Stratejisi, 2010-2020

Ulusal Çevre Eylem Planı

Ekonomi Bakanlığı2023 Türkiye İhracat Stratejisi

KOBİ’ler için Ortak Rekabet Alanları Stratejisi

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji Verimliliği Strateji Belgesi (2012-2023)

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Türkiye Organik Tarım Stratejik Planı (2012-2016)

Kalkınma Bakanlığı Dokuzuncu Kalkınma Planı 2007-2013

Onuncu Kalkınma Planı 2014-2018

Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi 2023

Orta Vadeli Program (2013-2015)

Ulusal Kırsal Kalkınma Stratejisi (2007-2013)

Kültür ve Turizm Bakanlığı Türkiye Turizm Stratejisi 2023

Maliye Bakanlığı Kayıt Dışı Ekonomiyle Mücadele Stratejisi ve Eylem Planı

Milli Eğitim Bakanlığı Mesleki ve Teknik Eğitim Strateji Belgesi -2012

Ormancılık Bakanlığı-9. Bölge Müdürlüğü Ankara İli Doğa Turizmi Master Planı 2013-2023 Draft

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Türkiye Ulaşım ve İletişim Stratejisi: Hedef 2023

Yüksek Öğretim Kurumu Türkiye Yüksek Eğitim Stratejisi

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 6

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

1.3 ABP ve SÇD PİLOT SÜREÇLERİ ARASINDAKİ ETKİLEŞİM

ABP ve SÇD Direktifi arasında daha net uyum sağlanabilmesi için, bazı ön açıklamalara gerek vardır. Ankara Bölge Planı, üç ana eksenden oluşur:

Ankara’da Yaşamak Ankara’da Çalışmak Ankara’da Çevre

Analitik kısımda, Plan yukarıda sözü edilen her bir Eksen için, bu Eksenle ilişkili olduğu düşünülen özel konular/temalar tanımlamaktadır. Plan her bir özel konu için yalnızca bölgenin potansiyellerini değil, uygulama fazında onları ayrıştırmak ve onlarla başa çıkabilmek için, sosyo-ekonomik gelişmeyi aksatan kırılganlıklarını/hassasiyetlerini de hesaba katmaktadır.

SÇD Direktifi’nde, “mevcut çevre” (örn çevresel mevcut durum analizinin konusu), aşağıdaki gibi belirlenmiş olan, Çevresel Alıcılar’a ilişkin bir açıklama ile karakterize edilir:

Nüfus ve İnsan Sağlığı Biyoçeşitlilik, Flora ve Fauna Hava (hava kalitesi ve gürültü) İklim Faktörleri Su Maddi Varlıklar (ulaşım ve atık yönetimi) Kültürel Miras (mimari ve arkeolojik miras dahil) Toprak ve Peyzaj

SÇD Raporu dayanağının çıktılarının iyi anlaşılabilmesi ve verimli kullanılabilmesi için, ABP – SÇD Direktifi girdileri ve ABP Raporu arasındaki ilişki aşağıdaki uyum tablosunda açık bir şekilde verilmiştir. ABP tarafından belirlenen Hassasiyetler kırmızı, Potansiyeller yeşil renkle gösterilmiştir. Hem hassasiyet hem de potansiyel olarak belirlenen konular ise siyah rankle gösterilmiştir.

Tablo 3 : ABP – SÇD Direktifi girdileri arasındaki ilişki

ABP yapısı:Eksen

SÇD Direktifi:Çevresel Alıcılar

SÇD Raporu Böl. 2:Çevre Bileşenleri

Ankara’da Yaşamak ekseni(alt-vizyon: Bireylerine eşit ve kaliteli yaşam sunan, sosyal bağları güçlü Ankara) şunları içerir:- Kentsel yayılma- Kentsel ulaşım- Barınak ve konut- Gelir dağılımı ve yoksulluk- Yaşlanma- Alt bölgelerde nüfus kaybı- Politik merkez- Erişilebilirlik- Mekan, kentsel dönüşüm ve konut- Afetler- Kültürel, sanatsal ve tarihsel varlık- Nitelikli ve dinamik göç

Nüfus ve İnsan Sağlığı Hava (hava kalitesi ve

gürültü) İklim Faktörleri Su Maddi Varlıklar (ulaşım ve

atık yönetimi) Kültürel Miras (mimari ve

arkeolojik miras dahil) Toprak ve Peyzaj

2.1 İklim Değişikliği2.2 Jeoloji ve toprak2.3 Su ve atıksu2.5 Nüfus-Alansal dokular2.6 Hava kalitesi2.7 Atık yönetimi2.9 Sosyal unsurlar - İnsan sağlığı2.10 Kültürel miras

Ankara’da Çalışmak ekseni(alt–vizyon: Yüksek katma değer üreten, sürdürülebilir büyüyen, rekabetçi ve yenilikçi Ankara) şunları içerir:- Teknoloji/Katma Değer düzeyi- Rekabetçilik

Nüfus ve İnsan Sağlığı 2.5 Nüfus-Alansal dokular2.9 Sosyal unsurlar - İnsan sağlığı

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 7

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

ABP yapısı:Eksen

SÇD Direktifi:Çevresel Alıcılar

SÇD Raporu Böl. 2:Çevre Bileşenleri

- Sürdürülebilir Büyüme

Ankara’da Çevre ekseni(alt–vizyon: Çevreye duyarlı, doğal kaynakları koruyarak kullanan yeşil Ankara) şunları içerir:

- İklim Değişikliği- Endüstri- Enerji – Ulaşım- Yeşil alanlar ve yapılı çevre- Kentsel alan- Tarım- Turizm

Nüfus ve İnsan Sağlığı Biyoçeşitlilik, Flora ve Fauna Hava (hava kalitesi ve

gürültü) İklim Faktörleri Su Maddi Varlıklar (ulaşım ve

atık yönetimi) Kültürel Miras (mimari ve

arkeolojik miras dahil) Toprak ve Peyzaj

2.1 İklim Değişikliği2.2 Jeoloji ve toprak2.3 Su ve atıksu2.4 Ekosistemler-Biyoçeşitlilik2.5 Nüfus-Alansal dokular2.6 Hava kalitesi2.7 Atık yönetimi2.9 Sosyal unsurlar - İnsan sağlığı2.10 Kültürel miras

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 8

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

2. BÖLÜM 2: MEVCUT DURUM – ANKARA İLİNİN MEVCUT ÇEVRESEL DURUMU

SÇD sürecinin mevcut durum değerlendirme aşaması, ilgili bölgenin/arazinin mevcut durumu, eğilimleri ve olası gelişimlerine ilişkin detaylı analiz ve değerlendirme ile tamamlanmaktadır. Analiz/değerlendirme çalışmasının, SÇD Kapsam Belirleme çalışmaları ve Raporu ile belirlenen çevre bileşenleri/alıcıları ve İlgili kilit çevre konuları açısından yürütülmesi gerekmektedir (daha detaylı bilgi/açıklama için bkz. aşağıdaki bölüm 3.1).

Ankara Bölge Planı için hazırlanan SÇD Raporu’nun bu bölümü, çevre bileşenleri/alıcılarının her biri için yürütülen çevresel mevcut durum analizi sonucu elde edilen bütün bulguları içermektedir.

Değerlendirme sürecinin kolaylaştırılması amacıyla, mevcut durum değerlendirme çalışmasından elde edilen ana çıktılar bir tabloda özetlenmiştir. Aşağıdaki tablolar (her bir çevre bileşenine göre), karar alma sürecine katkıda bulunmak açısından gerekli olan bütün elemanları içermektedir, örn.:

Özel bileşenle İlgili ABP önlemleri Ele alınan kilit sürdürülebilirlik konuları Özel bileşenin çevresel değerlendirmesi için kullanılan göstergeler Söz konusu göstergenin mevcut değeri (varsa) Söz konusu göstergeye ilişkin öngörüler ve/veya hedef değerler (varsa)

Her bir çevresel bileşene göre yapılan genel mevcut durum çalışması ve değerlendirme, daha geniş ve derin bir gözden geçirme ve inceleme için Ek 1-9’da verilmiştir.

1. İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ EĞİLİMLERİ – AFET ve RİSK YÖNETİMİ

Türkiye, Hadley sirkülasyonunun alçalış kısmı ile batı rüzgarları arasındaki sınırda yer alan coğrafi konumu ile ayırt edici bir özelliğe sahiptir ve ayrıca büyük iklim çeşitliliğine yol açan Kuzey Atlantik anomalilerinden etkilenir. Süreçlerin birbirini çeşitli ölçeklerde etkilediği ve arazi kullanımı yoğunluğu ve su bulunurluğu açısından büyük çeşitlilik sunan, yüksek oranda topografik karmaşıklığa sahip bir alandır. Dolayısıyla, iklim değişikliği, Türkiye’nin ve aynı zamanda Sakarya Nehir Havzası’nın ve Ankara’nın karşılaştığı en ciddi ekolojik ve aynı zamanda çevresel, sosyal ve ekonomik tehditlerden birini oluşturur.

Ankara ili için İklim Değişikliği eğilimlerinin ana özellikleri aşağıdaki tabloda özetlenmiştir.

Tablo 4 : İklim Değişikliği eğilimlerinin ana özellikleri

Konu: İklim Değişikliği – TAŞKIN RİSKLERİABP Tedbirleri Kilit

Sürdürülebilirlik Konuları

Göstergeler Gerçek değer Öngörüler ve/veya Hedef değerler

1.1.11.1.31.1.41.1.52.2.73.1.13.1.33.1.43.1.53.1.63.1.73.2.33.2.2

İklim Değişikliği 1. Yıllık toplam yağışın yıllık ortalaması2. Günlük minimum hava sıcaklığının yıllık ortalaması3. Günlük maksimum hava sıcaklığının yıllık ortalaması4. Yıllık ortalama sıcaklık5. Donma seviyesi kotu6. Kişi/adam başına karbon emisyonu7. Ülkenin toplam enerji kullanımı8. Toplam gaz kullanımı9. Binaların ortalama enerji verimliliği10. Isınma ve soğuma günleri11. Lyme hastalığı vakalarının sayısı

1. 415 mm

2. 3 C

3. 15 C

4. 11.7 C

7. 5.29%

1. 2023 itibariyle, yaklaşık %10 oranında düşüş2. 2023 itibariyle, 1 C oranında artış3. 2023 itibariyle, 1 C oranında artış4. 2023 itibariyle, 1 C oranında artış

7. Enerji verimi artışı - en azından bu değerleri aşmaz.

Afet ve Risk Yönetimi

1. Yıllık taşkına uğramış temlik edilen ev sayısı2. Taşkın maliyeti (sigortacılara, makamlara)3. Afetler nedeniyle hayatını kaybeden kişi sayısı

1. 16 1. 2023 itibariyle, yıllık taşkına uğramış temlik edilen ev sayısının yarısı2. 2023 itibariyle, taşkınlar nedeniyle %20 oranında ekonomik kayıp

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 9

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Konu: İklim Değişikliği – TAŞKIN RİSKLERİABP Tedbirleri Kilit

Sürdürülebilirlik Konuları

Göstergeler Gerçek değer Öngörüler ve/veya Hedef değerler

4. Yangın nedeniyle kaybedilen yıllık ortalama hektar oranı5. Arazi kullanımı ve kentsel planlamadaki risk değerlendirmeleri

5. 50003. 2023 itibariyle, afetler nedeniyle hayatını kaybeden kişi sayısının yarısı4. 2023 itibariyle, yangın nedeniyle kaybedilen yıllık ortalama hektar oranının yarısı

2. JEOLOJI VE TOPRAK

Tablo 5 : Jeoloji ve Toprak ana özellikleri

Konu: Jeoloji ve toprakABP Tedbirleri Kilit Sürdürülebilirlik

KonularıGöstergeler Gerçek değer Öngörüler ve/veya

Hedef değerler

1.1.11.1.51.2.33.1.53.1.72.1.63.1.4

Kentsel saçaklanma

Doğal yağışın sızması - geçirgen alanlar

Depsemsellik

Elverişsiz arazilerdeki tarımsal aktivitelerin yaygınlaşması

Erozyonlar/toprak stabilitesi

Toprak kaymaları ve İlgili diğer fenomenler

Tarımsal, endüstriyel ve kentsel faaliyetler nedeniyle toprak kirliliği

önceki alana göre kentsel arazi yüzdesi

Terkedilmiş endüstri bölgesi gelişimi toplam alanı

Kentsel saçaklanma ve nüfus artışı

Kentsel saçaklanma ve büyüme sırasında yoğunluk, süreklilik, kümeleşme ve gruplaşma

Depsemsellik

Erozyon alanların/erozyona eğilimli alanların %’si

Toprak kayması alanları/toprak kaymasına eğilimli alanlarToprak kirliliği (noktalar ve yayılma alanları)

Yok Yok

3. SU ve YERALTI SUYU - ATIKSU YÖNETİMİ

Ankara, üç nehir havzası arasında yer alır: Sakarya, Kızılırmak ve Konya Kapalı Nehir Havzası. En önemli nehirler ve kolları şunlardır:

1) Kızılırmak Nehri (2,500 hm3/yıl); kolları, Terme ve Balaban Dereleri2) Sakarya Nehri (2,900 hm3/yıl); kolları, Aladağ, Nalderesi, Girmir ve Ankara Dereleri3) Peçeneközü Deresi (30 hm3/yıl)

Ankara ili için yüzey suyu sistemi ve atıksu hizmetlerinin başlıca özellikleri aşağıdaki tabloda özetlenmektedir:

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 10

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 6 : Su ve Atıksuyun Ana Özellikleri

Konu: Su ve atıksuABP Tedbirleri Kilit

Sürdürülebilirlik

Konuları

Göstergeler Gerçek değer Öngörüler ve/veya Hedef değerler

2.1.4: Başta OSB’ler olamk üzere imalat sanayine yönelik enerji arz ve alt yapı kalitesi artırılacak, ulaşım ve lojistik imkanları geliştirilecektir.

Yeterli kalitede su temini

Temin edilen su miktarı

Su temini konusunda OSB’lerde sorun yoktur

İşletme sayısında artış olması halinde bile

bütün OSBlere sürekli olarak su temin

edilmesinin sağlanması - %100’lük oranı olduğu

gibi korumak-

Doğru çalışan AAT’lerin

bulunması/veya Ankara

merkez AAT yoluyla endüstri

bölgesinde üretilen

atıksuların tam olarak arıtımı

Üretilen ve arıtılan atıksuların debi

oranı

1. OSTIM’deki yağmursuyu şebekese %75 ve kanalizasyon şebekesine %75 bağlantı oranı

2. IVOGSAN’daki yağmursuyu şebekesine ve kanalizasyon şebekesine %100 bağlantı oranı

3. Sincan OSB’deki yağmursuyu şebekesi ve kanalizasyon şebekesine %100 bağlantı oranı

4. Ankara Anadolu Organize Sanayi Bölgesi’ndeki - AOSB - yağmursuyu şebekesi ve kanalizasyon şebekesine %100 bağlantı oranı

(Kaynak: https://osbbs.sanayi.gov.tr/FormViewPage.aspx?layoutID=13&FK_ID=37

BÜTÜN OSB’lerde üretilen bütün (%100) kentsel ve endüstriyel atıksuların ya OSB’nin

AAT’sinde ya da Ankara AAT’de

arıtılması

2.1.6: Özellikle tarımın ekonomideki payının ağırlıklı olduğu ilçelerde tarımsal üretim çeşitlendirilecek ve tarıma dayalı sanayi geliştirilecektir.

Yeni tarım endüstrilerine

sürekli su temini

sağlanması

Tarım endüstrilerinin

sayısının artırılması

Ankara’da (2012 itibariyle) 494 tarım endüstrisi bulunmaktadır

(Kaynak:Ankara Kalkınma Ajansı

http://www.ankaraka.org.tr/tr/files/yayinlar/ankara-ve-tarim-

2012.pdf)

Yeni endüstrilere %100 su temini

3.1.6: Hassas ekolojik bölgeler korunacak, doğal kaynakların etkin ve verimli kullanımı teşvik edilecektir.

Su kayıplarının minimuma indirilmesi

Fiziksel ve gerçek kayıpların oranı

Ankara’da %22 kayıp oranı(Kaynak: Losses in Drinking Su Networks, Toprak, S.; Koç, A. C.; Bacanlı, Ü. G.;Dikbaş, F.; Fırat, M.; Dizdar, A. (2007)

ASKİ Stratejik Planı Hedef

Kayıpların mümkün olduğunca minimuma

indirilmesi

3.2.4: Tarımsal üretimde kullanılan pestisit ve kimyasal gübre tüketimi azaltılacak; tarımsal atıkların geri kazanımı ve zararsız bir şekilde bertarafı için gerçekleştirilen faaliyetler yaygınlaştırılacaktır.

Su kaynaklarının yakınlarındaki

tarım alanlarında su kaynaklarını

koruma önlemleri

uygulanması

Ekili alanlarda pestisit oranı

&Ekili alanlarda gübre oranı

10.2 kg/da&

3.86 kg/da(2011 verileri - Kaynak:Ankara

Bölge Planı)

Strateji Planı, Stratejik Hedef 7.3

Pestisit kalıntısı olmadan pestisit

oranının ve üretiminin azaltılması

(Kaynak:Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Strateji Planı 2013-

2017)

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 11

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

4. EKOSİSTEMLER – BİYOÇEŞİTLİLİK

Ankara İli, Orta Anadolu Platosu’nun kuzey kısmındaki Yukarı Sakarya Bölümü’nde konumlanır. Ankara, bozkırda yer alan modern bir başkenttir. Deniz seviyesinden ortalama yüksekliği, 900-1000 metredir. Yüzölçümünün yaklaşık %80’i bir kaç ovadan, platolardan ve dağlardan oluşur. Platolar yüzölçümünün yaklaşık %15’ini kaplar. Ovalardaki ormanlık araziler artmakta ve 300 bin hektara yaklaşmaktadır. Ankara İli’nin ekosistemlerinin ve biyoçeşitliliğinin ana özellikleri aşağıdaki tabloda verilmiştir.

Tablo 7 : Ekosistemler ve Biyoçeşitlilik Ana Özellikleri

Konu: Ekosistemler – Biyoçeşitlilik – Hassas alanlar ve elemanlar

ABP Tedbirleri Kilit Sürdürülebilirlik Konuları

Göstergeler Gerçek değer Öngörüler ve/veya Hedef değerler

3.1.6 Hassas alanlar korunacak ve doğal kaynakların etkin ve verimli kullanımı teşvik edilecektir.. (bu önlem daha çok İklim Değişikliği risklerine atıfta bulunmaktadır.)

3.2.5 Turizm faaliyetlerinde doğal ve kültürel kaynakların çevresel değerleri gözetilecektir. (bu önlem daha çok Turizm konusuna atıfta bulunmaktadır)

Farklı ekosistemler (göl, dağ, orman, nehir, step ve kent)

Beypazarı yakınlarında yer alan, ekoton bölge niteliğine sahip İnozu Vadisi’nin de korunan alanlar listesine alınması gerekir.

Biyoçeşitlilik Kaybı

Hassas bölgelerdeki hedef türlerin tespit edilmesi ve türlerin sayısının artırılması için çaba gösterilmesi.

Korunan alanların ve sahaların %’si

Ziyaretçi sayısı

Yok Yok

3.2.4 Tarımda üretimde kullanılan pestisitlerin ve kimyasal gübre tüketimi azaltılacaktır. (bu önlem daha çok Tarım konusuna atıfta bulunmaktadır)

Çok sayıda endemik tür

Yeni keşfedilmiş bitki ve hayvan türleri olması.

Gölbaşı’nın 2 km’lik kıyı kesimine hapsolmuş Yanardöner (Crocus ancyrensis) türü

Türlerin sayısı

Endemik türlerin sayısı

Nesli tükenmekte olan türlerin sayısı

99 aileye ve 495 cinse ait 1,365 çiçek veren bitki türü. Bunların 271’i (%19.85) endemiktir.

Yok

5. NÜFUS VE ALANSAL DOKULAR

Ankara İli’nin nüfus eğilimlerinin ana özellikleri aşağıdaki tabloda verilmiştir.

Tablo 8 : Nüfus ve Alansal Dokuların ana özellikleri

Konu: nüfus eğilimleri ve bölgedeki dağılım

ABP Tedbirleri Kilit Sürdürülebilirlik Konuları

Göstergeler Gerçek değer Öngörüler ve/veya Hedef değerler

1.1.5:Mevcut yüksek konut arzı nüfus artışı ve yapı yenilenmesinden kaynaklanan talebi karşılayacak düzeyde tutulacaktır ve kullanıcı ihtiyaçlarına uygun niteliklere sahip konut üretim politikaları geliştirilecektir ve uygulanacaktır

Çevreyi etkileyen dengesiz bölgesel gelişim riski

Yaşlanma

Alt bölgelerde nüfus kaybı

Nitelikli ve dinamik göç

Yıllık nüfus artışı

Net göç oranı

İlçe ölçeğinde nüfus yoğunluğu

‰20,6 (2014)

‰7,8 (2014)

210 (2014)Min. 9 (Bala)Maks. 2.062

‰16,1 (Gelecek 10 yıl içindeki yıllık ortalama nüfus artış oranı (TURKSTAT)

2023 itibariyle öngörülen toplam nüfus:5.927.209

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 12

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Konu: nüfus eğilimleri ve bölgedeki dağılım1.1.10:1.2.5:Göçle gelen nitelikli beşeri kaynak, bölgenin kalkınmasına hizmet etmek üzere değerlendirilecek, istihdam bölgeleri genişletilecektir.

2.1.7:Kırsal alanlarda alternatif gelir ve istihdam alanları belirlenecek ve desteklenecektir.

Yaşlı nüfus yüzdesi (65 yaş üzeri)

(Yenimahalle)

%7,3 (2014)%9,9 (2023)

Ankara İli için alansal gelişme dokuları ve mobilite sisteminin ana özellikleri aşağıdaki tabloda verilmiştir.

Tablo 9 : Alansal Gelişme Dokuları ve Mobilite Sisteminin Ana Özellikleri

Konu: Alansal gelişme dokuları ve mobilite sistemi

ABP Tedbirleri Kilit Sürdürülebilirlik Konuları

Göstergeler Gerçek değer Öngörüler ve/veya Hedef değerler

1.1.1:1.1.2:1.1.3:1.1.4:1.1.5:1.1.11:1.2.3:3.1.4:3.1.5:3.1.7:

Kentsel saçaklanma

Barınak ve konut

Kentsel Sürdürülebilir Büyüme/Sürdürülebilir kompakt yaşam

Kentsel dönüşüm ve konutlandırma

Kentsel yeşil alanlar

Mobilite sistemi

Erişilebilirlik

İlçelerin arazi kullanımı

Yeni yerleşim alanlarında hektar başına konutlandırma

Kentsel yeşil alanlar/pc

Ulaşımda türel dağılım

54 Konut Birimi/ha (2014)

19.54 m2/pc (2014)Ankara Büyükşehir Belediyesi Web Sitesi)

%42,6 Özel Ulaşım%8,1 Demiryolu%17.6 Özel Hizmet ile Sağlanan Toplu Taşıma%13,9 EGO (Toplu Taşıma17,8% Dolmus(Haziran 2015-EGO web sitesi)

135 Konut Birimi/Hektar

22 Montreal23 New York27 Berlin

3 hatlı metro tamamlandıktan sonra demiryolunun %26,2’si(ARP)

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 13

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

6. HAVA KALİTESİ

Türkiye’de 1950’lerde başlayan kontrolsüz hızlı kentleşme süreci sonucunda, bazı çevresel sorunlar ortaya çıkmaya başlamıştır. Bunlardan biri, belki de en önemlisi, Ankara’daki insan sağlığını ciddi bir şekilde tehdit eden yüksek seviyelerdeki hava kirliliğidir. (Sümer, 2014)

Kentleşme düzeyindeki artış, konut sayısındaki artış ve bunların evsel ısınma kaynaklı kirletici artışına olan etkileri dolayısıyla kış mevsiminde yaşanan ağır hava kirliliği 1960ların sonunda da devam etmiştir. (Sümer, 2014)

Ankara’daki hava kirliliği, 1970’ lerin başında küresel ölçekte önemli bir seviyeye ulaşmıştır.

Ankara İli için hava kalitesi eğilimlerinin ana özellikleri aşağıdaki tabloda verilmiştir.

Tablo 10 : Hava Kalitesinin Ana Özellikleri

Konu: Hava kalitesiABP Tedbirleri Kilit Sürdürülebilirlik

KonularıGöstergeler Gerçek değer Öngörüler ve/veya

Hedef değerler

3.1.1: İklim değişikliğiyle mücadele konusunda farkındalık artırılacak ve önlemler alınacaktır.

Çevre dostu ulaşım kullanımının yaygınlaştırılması ile hava kirliliğine yol açan emisyonların azaltılması

Yenilenebilir enerji kullanımı ile hava kirliliğine yol açan emisyonların azaltılması

Sanayi tesislerinden gelen sera gazlarının azaltılması

PM10, SO2 ve NOx

emisyonlarıPM10: 1,893 ton/yıl (2011);SO2: 21 ton/yıl (2011);NOx: 17,522 ton/yıl (2011)(Kaynak: Ankara Kentair Raporu)

PM10: 543 ton/yıl (2011);SO2: 344 ton/yıl (2011);NOx: 1,032 ton/yıl (2011) (Kaynak: Ankara Kentair Raporu)

PM10: 40 µg/m3 (yıllık ortalama)SO2: 20 µg/m3

(yıllık ortalama) NO2: 40 µg/m3

(yıllık ortalama)(Kaynak: Hava Kalitesi Değerlendirme ve Yönetimi Yönetmeliği)

3.1.3: Ankara’da alternatif ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı yaygınlaştırılacaktır.

Hava kirliliğine yol açan emisyonların azaltılması

PM10, SO2 and NOx

emissions

3.1.4: Raylı ve diğer çevre dostu ulaşım (yaya, bisiklet, doğalgazlı otobüsler vb.) sistemlerinin kent içi ulaşımdaki payı artırılacaktır.

Hava kirliliğine yol açan trafik kaynaklı emisyonların azaltılması

PM10, SO2 ve NOx

emisyonlarıPM10: 1,893 ton/yıl (2011);SO2: 21 ton/yıl (2011);NOx: 17,522 ton/yıl (2011)(Kaynak: Ankara Kentair Raporu)

3.2.3: Ankara’da temiz yakıt kullanımının payı sürdürülebilir şekilde artırılacaktır.

Hava kirliliğine yol açan demiryolu altyapıları kaynaklı emisyonların azaltılması, lpg, elektrik, doğal gaz vb. ile çalışan taşıtların kullanımının desteklenmesi. Doğal gaz altyapıları ve/veya güneş enerjisi, termal enerji vb. alternatif enerji kaynaklarının yaygınlaştırılması ile evsel ısıtma kaynaklı hava kirliliğinin azaltılması.

PM10, SO2 ve NOx

emisyonlarıPM10: 1,893 ton/yıl (in 2011);SO2: 21 ton/yıl (2011);NOx: 17,522 ton/yıl (2011)(Kaynak: Ankara Kentair Raporu)

PM10: 3,371 ton/yıl (2011);SO2: 13,648 ton/yıl (2011);NOx: 6,128 ton/yıl (2011)(Kaynak: Ankara

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 14

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Konu: Hava kalitesiABP Tedbirleri Kilit Sürdürülebilirlik

KonularıGöstergeler Gerçek değer Öngörüler ve/veya

Hedef değerler

Kentair Raporu)

7. ATIK YÖNETIMI

Ankara İli için atık yönetiminin ana özellikleri aşağıda verilmiştir.

Tablo 11 : Atık Yönetimi Ana Özellikleri

Konu: Atık yönetimiABP Önlemleri Kilit Sürdürülebilirlik

KonularıGöstergeler Gerçek değer Öngörüler ve/veya

Hedef değerler

3.2.2: Atıkların kaynağında ayrıştırılarak azami düzeyde geri kazanımın sağlanmasına yönelik uygulamalar geliştirilecektir.

Atıklarının oluşumunda ve bertarafında azalma

İl genelinde kurulan Doğru Katı Atık Yönetimi sistemleri (toplamadan ayırmaya - yeniden kullanma ve düzenli depolama sahaları)

Atıklardan enerji üretilmesi

Günde kişi başına üretilen evsel atık

Atık toplama hizmeti alan nüfusun yüzdesi

Geri dönüştürülmüş atıklar

Biyokütleden üretilen enerji

1,06 kg/kişi-gün (2012,TurkStat)

98%

5,67%

40MWe/hr (Mamak+ Sincan ITC)

61,9 MWe/saat kurulu güç (ARP)64,6 MWe/saat (Mamak ITC 36,5 MWe/saat 50 MWe/saat- ÇED raporundan)

8. SOSYAL UNSURLAR ve İNSAN SAĞLIĞI

Yoksulluğun azaltılması ve çevrenin korunması, birbirine sıkı bir şekilde bağlı, tamamlayıcı, rekabet içinde olmayan hedeflerdir. “2015-Sonrası Gündemi’nin öncelikleri şekillenmiş olduğundan, yoksulluğun azaltılması, toplumsal cinsiyet eşitliği ve Çevre ve Doğa Kaynakların (ENR) sürdürülebilirliği arasındaki bağlantıların, kalkınma politikalarının merkezinde yer alan bir uğraş olması gerekir. Çözüm, ülke odaklı çabaların veya “ana akım” yoksulluk-çevre hedeflerinin ulusal, alt-ulusal ve sektörel düzeylereki kalkınma planlamasına ve bütçelemesine entegrasyonunda yatmaktadır.”2

Yoksulluk, bireylerin yaşamlarını sürdürmeleri veya içinde yaşadıkları toplumun asgari yaşam standartlarını yakalayabilmeleri için gerekli olan ayni veya nakdi gelir düzeyinin altında gelire sahip olmaları şeklinde tanımlanır. ABP, Ankara’da yoksulluk problemleri bulunması konusunu ciddi biçimde ele alır. Ankara İli için gelir dağılımı ve yoksulluğun ana özellikleri aşağıdaki tabloda özetlenmiştir.

Tablo 12 : Gelir Dağılımı ve Yoksulluk Ana Özellikleri

Konu: Kentsel yoksullukABP Tedbirleri Kilit

Sürdürülebilirlik Konuları

Göstergeler Gerçek değer Öngörüler ve/veya Hedef değerler

1.1.6: Kırsal bölgelerden

2 UNDP/UNEP, Yoksulluk ve Çevre Girişimi: Yoksulluğun Azaltılması ve Sürdürülebilir Kalkınma için Çevre ve İklimin Anaakımlaştırılması: Plan ve Bütçe Süreçlerinin güçlendirilmesine yönelik bir El Kitabı – Mayıs 2015

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 15

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Yoksulluğun farklı tezahürlerine duyarlı yoksullukla mücadele mekanizmaları geliştirilecektir.1.1.7: Anakara’daki yaygın sosyal sorumluluk projeleri ve toplumda gönüllülük bilincinin geliştirilmesi kapsamında sivil toplumun aktif katılımını sağlayarak yoksullukla mücadele politikaları hayata geçirilecektir.1.1.8: Dezavantajlı kesimlerin sosyal, siyasi, ekonomik ve kültürel yaşama aktif katılımı ve bireyler arasında fırsat eşitliği sağlanacaktır.

çok büyük ölçekte göç olması nedeniyle kentsel yoksulluğun artması

Gelir dağılımı ve yoksulluk – her ne kadar ulusal ortalamanın altında olsa da, yine de bir yoksulluk problemi olması

Yoksulluk oranı

Işsizlik oranı

%7,3 (2012)

%10,2 (2013)

%3 (Dünya Bankası hedefi-2030)

%7,2 (2018-Türkiye için hedef

Ankara ili için İnsan Sağlığı bileşenin ana özellikleri aşağıdaki tabloda özetlenmiştir.

Tablo 13 : İnsan Sağlığı Ana Özellikleri

Konu: İNSAN SAĞLIĞIABP Tedbirleri Kilit

Sürdürülebilirlik Konuları

Göstergeler Gerçek değer Öngörüler ve/veya Hedef değerler

1.1.11.1.31.1.41.2.32.2.73.1.33.1.43.1.53.1.73.2.23.2.33.2.4

Çevresel alıcılarla etkileşim sonucu ortaya çıkan insan sağlığı etkileri

Hava kirliliği nedeniyle ortaya çıkan hastalıkların artması

Ölüm veya hastalık nedenleri

2013’te %37(dolaşım sistemi hastalıkları)

2014’te %10(solunum sistemi hastalıkları)

2013’te %5(Yaralanma ve zehirlenme dış nedenleri)

2013’te %6.3(Endokrin, metabolik ve beslenmeye ilişkin hastalıklar)

Yok

9. TARİHİ ve KÜLTÜREL MİRAS

Kültürel Miras, bir topluluk tarafından geliştirilmiş olan ve nesilden nesile aktarılan, örfleri, adetleri, mekanları, nesneleri, sanatsal ifadeleri ve değerleri içeren, yaşayış biçimine ilişkin bir ifadedir. Kültürel Miras, çoğunlukla Maddi veya Manevi Kültürel Miras şeklinde ifade edilir. (ICOMOS, 2002).

İnsan aktivitesinin bir parçası olarak, Kültürel Miras, değer sistemlerinin, inançların, geleneklerin ve yaşam biçimlerinin somut temsillerini ortaya çıkarır. Tüm kültürün temel bir parçası olarak, kültürel miras eski çağlardan yakın geçmişe dair gözle görülebilir ve somut izler içerir. Kültürel miras, aşağıdaki yerlerde görülebilir:

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 16

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

- Yapılı Çevre (Binalar, Kentsel peyzaj, Arkeolojik kalıntılar)

- Doğal Çevre (Kırsal peyzaj, Kıyılar ve sahil şeritleri, Tarımsal miras)

- İnsan Yapıtları (Kitaplar&Belgeler, Objeler, Resimler)

Hitit, Frig, Helenistik, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait arkeolojik sahalara sahip çok eski bir kent olan Ankara, zengin bir tarihi ve kültürel mirasa sahiptir. Ankara’nın tarihi merkezi, Sakarya (Sangarius) Nehri’nin bir kolu olan Ankara Deresi’nin sol yakasındaki düzlüğün 150 m (492 ft) üzerinde yer alan kayalık bir tepe üzerine kurulmuştur. Kente nazır tepe, manzaraya etkileyicilik katan eski kale kalıntıları ile taçlandırılmıştır; eski kalenin etrafındaki sadece birkaç tarihi yapı günümüze kadar sağlam kalabilmiştir. Ancak, Osmanlı ve Roma mimarisine ait iyi korunmuş çok sayıda kalıntı vardır; bunlardan en dikkat çekici olanı Monumentum Ancyranum (Ankara Anıtı) olarak da bilinen Roma ve Agustus Tapınağı’dır.

Ankara İli’nin tarihi ve kültürel mirasının en önemli özellikleri aşağıdaki tabloda verilmiştir.

Tablo 14 :Tarih ve Kültürel Miras Ana Özellikleri

Konu: TARİHİ ve KÜLTÜREL MİRASABP Tedbirleri Kilit Sürdürülebilirlik

KonularıGöstergeler Gerçek değer Öngörüler ve/veya

Hedef değerler

1.2.4:Ankara’nın zengin kültürel, sanatsal ve tarihsel varlıkları kentin sosyal hayatına ve turizmine yeniden kazandırılacaktır.

3.2.5:

Büyük altyapı projelerinin korunan alanlar ve yapılar üzerindeki etkisi

Konsolidasyon halindeki bir kentin ihtiyaçları ile o kentin kültürel karakterinin korunması ihtiyacının dengelenmesi gereksinimi. Entegre, dengeli ve sürdürülebilir turizm sistemi geliştirilmesi.

Kayıtlı Taşınmaz Kültürel Mülklerin sayısıKorunan alanların sayısı

1985 (2014)

621 (2014)

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 17

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

3. BÖLÜM 3: MEVCUT ÇEVRESEL PROBLEMLER – ÖNEMLİ DERECEDE ETKİLENME OLASILIĞI BULUNAN ALANLARIN ÇEVRESEL ÖZELLİKLERİ – ABP UYGULANMAMASI HALİNDE ÇEVRENİN GÖSTERECEĞİ GELİŞİM

3.1 ETKİLENME OLASILIĞINA SAHİP ALANLARIN MEVCUT ÇEVRESEL PROBLEMLERİNİN VE ÇEVRESEL ÖZELLİKLERİNİN BELİRLENMESİ

Ankara Bölge Planı için önceki SÇD Kapsam Belirleme Raporu’ndan elde edilen bulgulara göre oluşturulan bu Bölümde, ABP hazırlığı kapsamı içinde yer alan söz konusu arazideki kilit çevresel problemlere dair genel bir bakış sunulmaktadır. Aşağıdaki tablo, ABP uygulamasını etkileyebilecek veya bu uygulamadan kaynaklanabilecek/ortaya çıkacabilecek kilit çevresel problemleri içeren “özel sorunlar”ı göstermektedir.

Tablo 15 : ABP’de dikkate alınan Özel Sorunlar

Özel sorunlarABP uygulamasında ve/veya sonraki ABP revizyonunda dikkate alınması gerekenler (2018)

Orta/uzun dönem planlamada (10/20 yıl) için olası seçenekler

1. İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ İldeki su dengesini etkileyen yağış

ve buharlaşma oranlarının değişmesi

Yüzey suyu kaynaklarının azalması

Sektörel (örn. içme-kullanma, endüstriyel vb.) su tüketimi modelinin etkilenme olasılığı

Kuraklık sıklığının ve yoğunluğunun artması

Taşkınların sıklığında ve ölçeğinde artış olasılığı

insan sağlığı üzerindeki riskler ve mülkler ve altyapılar üzerindeki riskler

İklim değişikliğinin il üzerindeki ve su kaynaklarının (hem yüzey hem de yeraltı suları) dengesi ve durumu üzerindeki etkileri konusunda yapılan analizlerin derinleştirilmesi ve kapsamlarının genişletilmesi

İklim değişikliğine uyum önlemlerinin dahil edilmesi

Risk altına girme olasılığı bulunan alanlarda gelişme uygulamalarından kaçınılması

Ankara’daki, potansiyel tehlikelere maruz kalabilecek olan ve mevcut ve gelecekteki gelişme çalışmaları ile bağlantılı olarak bu tür tehlikeler sonucu ortaya çıkabilecek risklerden etkilenme olasılığı bulunan yaşam alanlarının, ekonomi kaynaklarının, kamu hizmeti alanlarının ve tarihi, sosyo-kültürel ve doğal değerlerin tespit edilmesi.Kentin bu tür risklere direnç gösterebilmesini sağlamak için hasar ve risk azaltımı önlemleri uygulanması.

Ankara İli İklim Değişikliği Stratejisi ve Eylem Planı (Etki Azaltımı ve Uyum önlemlerini kapsayan ve entegre eden)

Orta vadeli (5-10 yıllık) kentsel planlama ve yönetimde, kentsel düşük karbon yaklaşımının ve senaryosunun benimsenmesi

Başlıca ekonomi (tarım, turizm) sektörlerinde ve evlerde etkili su kaynakları yönetimi. su tasarrufu kampanyaları ve çok-sektörlü eylemler planlanması.

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 18

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

2. JEOLOJİ ve TOPRAK Toprak erozyonu (kuraklıklar) Atık su (vahşi çöp toplama

alanları/düzenli deponi alanları) ve arıtılmamış atık su kaynaklı toprak kirliliği

Kırsal alanlarda, tarım ilaçları ve gübre kullanımı sonucu oluşan toprak kirliliği

Kentsel ve endüstriyel atıksular nedeniyle oluşan toprak kirliliği

Tarımsal amaçlı kullanılacak arazilerde azalma

Toprak erozyonu ve toprak kirliliğini azaltıcı önlemler alınması

Tarımsal alanlarda ve ormanlık alanlarda erozyonla mücadele amaçlı projeler hazırlanabilir.

Bütün vahşi çöp toplama alanlarının kapatılması ve iyileştirilmesi; atık yönetimi uygulamalarının geliştirilmesi (sadece düzenli deponi alanlarında)

Kentsel düzeyde arazi kullanımında yapılacak değişikliklere çevre kriterlerinin entegre edilmesi.

3. SU Su kaynaklarına erişim - su

kaynaklarına talebin artması ve su kaynaklarında azalma olasılığı

Sektörel su tüketimi için yeterli miktarda su olmaması veya su kıtlığı durumunda (örn. içme-kullanma, tarımsal, endüstriyel vb.)

Noktasal ve yayılı kaynaklı su kirliliği, herhangi bir amaç için kullanımın kısıtlanması

Su kütlelerinin ve ekosistemlerin kirlenmesi ve bozulması (örn. Tuz Gölü)

Tarımdan gelen nitrat nedeniyle yeraltı suyu kirliliği

Tarımsal sulama ve/veya başka faaliyetler için yeraltı suyu çekilmesi

Çeşitli kaynaklardan dolayı oluşan yeraltı suyu kirliliği

Su tabakası seviyesinin düşmesi - su temini kapasiteleri üzerindeki kısa vadeli ve uzun vadeli etkiler ve diğer ekonomik faaliyetler için olası sonuçlar

Su kütlelerinin durumunun korunması ve iyileştirilmesi ve yeni Avrupa Direktifleri’nde ve ulusal şartnamelerde ve planlama makamları tarafından hazırlanan en son taşkın riskleri yönetimi kılavuzları gibi kılavuzlarda yapılan değişikliklerin yansıtılması amacıyla politikaların ve hedeflerin ABP’de güncellenmesi

Gelecekteki taleplerin ve iklim koşullarındaki olası değişiklikler dikkate alınarak, yeterli oranda su kaynağı bulunmasını sağlamak

Su kaynaklarının ana ekonomi sektörlerinde ve evlerde (tarım, turizm) etkin yönetimi

AAT’ler inşa edilmesi, kanalizasyon şebekesi eksik olan yerlerde şebekelerin tamamlanması

Tarım faaliyetleri için yeraltı suyu çekilmesinin kontrol altına alınması.

Tarım kaynaklı su kirliliğinin azaltılması

Su tasarrufu yöntemlerinin ve teknolojilerinin kullanımının teşvik edilmesi ve seçilmesi ve tarımsal sulama ve endüstriyel üretim gibi sektörel uygulamalarda verimin artırılması

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 19

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

4. EKOSİSTEMLER ve BİYOÇEŞİTLİLİK İklim değişikliğinin/kuraklığın

ekosistemler ve biyo-çeşitlilik üzerine olumsuz etkileri

Yeni yatırım projelerinin potansiyel etkileri (yeni yerleşim bölgeleri, endüstriyel gelişim, AAT’ler, vb.)

Batı/kuzey alt bölgelerde gelişen turizmin ekosistemler ve peyzaj üzerine potansiyel etkileri

Mogan Gölü etrafındaki ekosistemleri ve turizm potansiyelini olumsuz yönde etkileyen inşaat faaliyetlerinin ve taşocaklarının sayısının artması

Sulak alanların azalması

Hassas doğal yaşam alanları ve İlgili ABP önlemleri arasındaki olası uyumsuzlukların belirlenmesi

Yerleşim alanları yapılmasının önüne geçilerek sulak alanların korunması

Söz konusu hassas yaşam alanlarının taşıma kapasitesinin değerlendirilmesi ve sonuçların planlamaya entegre edilmesi

5. NÜFUS ve ALANSAL DOKULAR Planlansız ve nüfus eğilimlerine

uygun olmayan kentsel kalkınma Ankara ili’nin büyüyen nüfusu,

çekici bölgelerin sınırlı sayıda uygun arazi üzerine inşa edildiği kompakt bir kent yaratılması amaçlayan, dengeli ve sürdürülebilir konut politikası ile desteklenmelidir.

Daha sürdürülebilir ulaşım biçimlerini, toplu taşımanın daha fazla kullanılmasını ve toplu taşımada önemli iyileştirmeleri teşvik edici daha iyi bir arazi kullanımı ve ulaşım entegrasyonunun sağlanması gerekmektedir

Ankara’nın gelecekteki gelişim, rekreasyon, miras ve biyoçeşitlilik gereksinimleri arasında bir denge oluşturulmalıdır.

6. HAVA KALİTESİ Ankara’daki kentsel alanların

çoğunda trafikten kaynaklanan hava kirliliği

Ankara’daki kentsel alanlarda ısıtma sistemlerinden kaynaklanan hava kirliliği

Endüstriyel tesislerin ve termal enerji santrallerinin neden olduğu hava kirliliği

Sera gazı emisyonu ve iklim değişikliğine olan katkıların artışı (Bkz. yukarıdaki konu)

Kentsel trafik sınırlamaları konusunda önlemler alınması (yayalara ayrılmış geniş alanlar, trafik sınırlama dönemleri ve politikaları, kent ulaşımında eko-yakıt kullanımı, vb.)

Kentsel alanlarda ısıtma sistemlerinin veriminin artırılması

Kısa vadede, kentsel alanlarda enerji tasarrufu/verimi politikaları uygulanması

Orta vadeli (5-10 yıllık) kentsel planlama ve yönetimde, kentsel düşük karbon yaklaşımının ve senaryosunun benimsenmesi

Endüstriyel bölgeler ve tesisler için Çevre Yönetimi Sistemleri benimsenmesi

Kolektif, temiz ve etkili ulaşım biçimleri ve seçenekleri konusuna odaklanılması

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 20

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

7. ATIK YÖNETIMI Ankara ilinin çeşitli bölgelerinde

kısmi atık toplama ve yönetimi Ankara ilinin çeşitli bölgelerinde,

doğru bir şekilde uygulanmayan atık azaltımı, seçimi/ayrıştırılması ve yeniden kullanımı için politikalar

Düzensiz (vahşi) çöp sahalarının yakınlarında olası toprak ve su/yeraltı suyu kirliliği

Üretim döngüsünden kaynaklanan ikincil madde eksikliği

Sağlıksız kentsel çevre

Il genelinde doğru katı atık yönetimi sistemlerinin yaygınlaştırılması (düzenli atık sahalarından atık ayırma ve yeniden kullanımına kadar)

Ileri atık yönetimi sistemleri ve altyapılarının planlanması

8. SOSYAL UNSURLAR ve İNSAN SAĞLIĞI Kent merkezlerinde yoğunlaşmış

dengesiz bölgesel gelişme Az gelişmiş alt bölgelerde geçim

olanaklarının eksikliği nedeniyle göç ve nüfus kaybı

Kırsal alanlardan yoğun bir şekilde göç olması nedeniyle kentsel yoksulluğun artması

Hava kirliliği nedeniyle ortaya çıkan hastalıklarda artış

Su kirliliği ve atıksu arıtım tesislerinin kapasitelerinin yetersiz olması nedeniyle ortaya çıkan hastalıklarda artış

Organik ve toksik kirlilikle bağlantılı hastalıklarda artış

Sağlık tesislerinin kapasitelerinin yetersiz olması

Yerel ekonominin harekete geçirilmesi ve kırsal sürdürülebilir kalkınmanın özendirilmesi

Güvenli su temini ve arıtımı sağlanması

9. KÜLTÜREL MİRAS Tarımdaki modernizasyonun

(örn. şarap üretiminin modernizasyonu) tarihi değerler taşıyan varlıklara olan etkileri

Kırsal peyzaj üzerindeki etkiler Yeni neslin yerel kültürel

kimliğini kaybetmesi

İl düzeyindeki kültürel miras sisteminin, kentsel ve kırsal alanların bütün kültür/kimlik unsurlarının dahil edilmesi ve bağlantılandırılması ile, net bir şekilde belirlenmesi

İlgili bütün koruma stratejilerinin/önlemlerinin belirlenmesi

Çevre bileşenlerinin bazıları için öngörülen kilit çevresel problemlere ilişkin daha detaylı bilgi aşağıda verilmiştir. ABP’nin potansiyel etkilerine yönelik değerlendirmenin (bkz. Bölüm 5), tespit edilen bu kilit çevresel problemlere odaklandığı dikkate alınmalıdır.

1. İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ EĞİLİMLERİ– TAŞKIN RİSKLERİ

Tespit edilen iklim değişikliği eğilimlerine göre, aşağıdaki özel problemler (hepsi tamamen Ankara’ya özel) öngörülebilir:

Alçak dağlarda kar örtüsünde ve yüzey suyu kaynaklarında azalma olasılığı.

Kentsel taşkınların, kuraklıkların ve sıcaklık dalgalarının yüksek sıklıkta ve ciddi derecede olması olasılığı.

Halkın klima ve klimalı tesislere olan talebinde artış olması; elektrik şebekelerindeki aşırı yükleme, soğutma için elektrik talebinde artış olması/enerji temininin güvenilirliğinde azalma olması sonucu meydana gelen elektrik kesintileri.

Bazı zararlı böcekler ve hastalık taşıyıcıların çeşitlerinin ve etkilerinin çoğalması ve yüksek sıcaklıklarda ortaya çıkan kene hastalıklarının artması.

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 21

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Yaz aylarındaki zaten çoğunlukla kısıtlı olan nem oranı nedeniyle tarım ve su kaynakları üzerinde ağır etkiler meydana gelmesi.

Taşkınların sıklığında ve yoğunluğunda değişiklikler olacağı ve bunun Ankara genelinde önemli hasarlara yol açabileceği beklenmektedir. Şiddetli yağışların yoğunluğunda artışın, Sakarya Nehir Havzası’nda ve Ankara da dahil olmak üzereTürkiye’nin bazı bölgelerinde aşırı derecede ve daha sık taşkınlara yol açması olasıdır. Ankara’nın kentsel bölgelerinde aniden meydana gelen taşkınların ekonomik maliyeti özellikle çok daha yüksek olabilir. Taşkınlar, fiziksel (örn. yaralanmalara) ve ruhsal (stres ve depresyon) bozukluklara yol açabilir. Taşkınlarla İlgili olarak aşağıdakiler özel sorunlar olarak gösterilebilir:

Son simülasyonlar, Türkiye ve Ankara’da nehir (fluvial) taşkını riskinin 21. yüzyıldaki iklim değişikliği ile azalması ile İlgili olarak büyük uyum göstermektedir.

Öngörülere göre, ısınmanın kış mevsiminde daha az kar toplanması ile sonuçlanacak ve dolayısıyla erken ilkbahar taşkınları riski de daha düşük olacaktır.

Kentsel yüksek ve ani taşkın riski, can ve mal kaybı yaşanması ve çevrenin zarar görmesi tehdidini artırır ve rekreasyon ve ulaşım fonksiyonlarındaki kayıpların artmasına yol açabilir.

Taşkın sıklığındaki ve büyüklüğündeki değişikliklere ilişkin tahminler son derece belirsiz olsa da küresel ısınmanın, hidrolojik döngüyü yoğunlaştırması ve Türkiye’nin büyük kısmında taşkın olaylarının oluşmasını ve sıklığını artırması öngörülmektedir.

Ankara gibi hızlı bir şekilde büyüyen ve çeşitli arazi koşullarında gelişim gösteren kentlerde, endüstri tesisleri ve bu tür tesislerde kullanılan kompleks teknolojiler çalışanlar ve civarda yaşayan halk için çok yüksek kaza riski yaratmıştır. Son yıllarda hızlı bir kentleşme yükü taşıyan Ankara’da, her alanda potansiyel afet riski artmaktadır. Ayrıca, etrafı dağlarla çevrili olan Ankara, küresel iklim değişikliği, deprem, toprak kayması, taşkın ve kuraklık tehditleri ile birlikte, artan nüfusun ve sanayinin kısıtlı su havzalarına rağmen yüksek orandaki su talebinde bulunması durumu ile de karşı karşıyadır. Dolayısıyla, Ankara’da doğal, teknoloji kaynaklı veya insan kaynaklı afetler nedeniyle oluşacak potansiyel hasarlar mal ve insan hayatı açısından muazzam boyutlara ulaşabilir. Özetle, Ankara Kenti büyük bir tehlike havuzudur.

Büyük afetler, yangın veya kimyasal serpintiler gibi ikincil afetlere neden olabilir. Dolayısıyla, bütüncül afet yönetimi, afet hazırlığında bütün afetlerin dikkate alınmasını gerektirir.

Sürdürülebilir kentsel drenaj sistemleri gibi önlemler uygulanarak, arazi kullanımı değişikliklerinin taşkın riskine yol açmamasının garanti altına alınması gerekmektedir. İklim değişikliği sonucu artan taşkın risklerinin, ulusal kılavuzlara göre doğru planlama ve risk yönetimi önlemleri ile ele alınması gerekmektedir.

2. SU VE YERALTI SUYU – ATIKSU YÖNETİMİ

Ankara ili Türkiye’deki 3 akarsu havzası içinde kalmaktadır. Bunlar; Sakarya, Kızılırmak ve Konya Kapalı Havzalarıdır. İldeki önemli su kaynakları; Kızılırmak nehri havzasının büyük bir bölümü ve Delice, Acıçay, Devres çayı gibi büyük kolları, Sakarya havzasının bir bölümü ve Kirmir çayı, Ankara çayı gibi büyük kolları, Batı Karadeniz havzasının bir bölümü, Konya kapalı havzasının bir bölümü ve Büyük Melen, Küçük Melen, Gerede çayıdır.

İl merkezinde Sincan ilçesi civarındaki Tatlar Atıksu Arıtma Tesisi sayesinde Ankara’daki tüm atıksular arıtılmakta (hem evsel, hem de 4 adet OSB’nin) ve Ankara Çayına deşarj etmektedir.

Ankara Bölge Planı, su kaynaklarının etkin şekilde korunmasıyla ilgili olarak çok detaylı önerilerde bulunmamakla birlikte, şehrin genel yerleşimi ve nüfus yoğunluğuna bağlı olarak kritik merkezler aşağıda açıklanmaktadır.

Ankara’daki başlıca su kütleleri aşağıda verilmiştir:

Mogan Gölü: (yerel adıyla Gölbaşı)

Mogan Gölü, kirlilik nedeniyle içme, kullanma ve sulama suyu olarak yararlanılamayan, Ankara’nın 20 km güneyinde yer alan sığ bir göldür. Gölün kuzey yarısı rekreasyonel faaliyetlerle çevrilidir. Ticari balıkçılığın yasak olduğu gölde, kuş gözlemciliği, sportif balıkçılık, kürekçilik, yelkencilik ve doğa fotoğrafçılığı gibi faaliyetler yapılmaktadır. Göl, yazları genellikle kuruyan küçük dereler ile beslenmekte, göl suyu kuzeydoğusundaki regülatör kontrolünde Eymir Gölüne akmaktadır.

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 22

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Mogan Gölü yer altı suyu beslemesi oldukça düşük olup, su girdisi düzensiz rejimli ve yazları genelde kuruyan dereler vasıtasıyla olmaktadır. Bu derelerin en önemlileri havzanın doğu-kuzey-batı kesimlerinde yer alan Sukesen, Başpınar, Gölova, Yavrucak, Çolakpınar, Tatlım, Kaldırım ve Gölcük dereleridir.

Gölün güneyindeki yaklaşık 750 hektarlık bir bataklık ve ıslak çayırlık alan, birçok farklı hayvana, özellikle de kuş türlerine yaşama ortamı sağlamaktadır. Mogan Gölü, özel çevre koruma alanı statüsünde olup (1990’dan beri) son yıllarda gölün rehabilitasyonu ve korunması için birçok çalışma yapılmaktadır.

Gölbaşı Özel Çevre Koruma Bölgesi; Ankara ili, Gölbaşı ilçesine bağlı 1 belde ve 10 köyden oluşmaktadır. Ankara’ya yakınlığı nedeniyle yoğun bir kentsel-endüstriyel kirlilik baskısı altında bulunan Mogan-Eymir Gölleri ile yakın çevresinde bulunan sulak-bataklık alanlar, ekolojik ve rekreasyonel önemleri nedeniyle, Çevre Kanununun 9. maddesine dayanılarak 22.10.1990 tarih ve 90/1117 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile “Gölbaşı Özel Çevre Koruma Bölgesi” olarak tespit ve ilan edilmiştir.

Deniz seviyesinden ortalama yüksekliği 1000 m. olan bölgede, yazları sıcak ve kurak, kışları soğuk, az yağışlı karasal iklim tipi hakimdir. Bölgede ortalama yıllık yağış 500 mm. civarındadır. Yıllık sıcaklık ortalamaları en düşük –5 °C olarak Ocak-Şubat, en yüksek 25 °C olarak Temmuz-Ağustos aylarında ölçülmektedir. Bu nedenle bölge bitki örtüsü bakımından bozkır görünümlüdür.

Gölbaşı Özel Çevre Koruma bölgesinde en önemli doğal unsurlar olan Mogan-Eymir gölleri havzası yaklaşık 971 km 2

büyüklüğünde, genelde düz, yer yer orta engebeli bir havzanın güney alt ucunda alüvyoner setlerin arkasında oluşmuş doğal baraj gölleridir. Mogan Gölünün ortalama yüzey alanı 5 km2, Eymir Gölünün yüzey alanı ortalama 1,2 km2

civarındadır. Göllerin içerisinde bulundukları havzanın (971 km2) oldukça geniş olması, göllerin yüzey alanı ve su hacimlerinin havzalarına göre oldukça küçük olması, bu göllerin üzerindeki kirlilik baskısını artıran en önemli doğal etken olmaktadır.

Mogan Gölünün ortalama derinliği 2,8 m. civarında olup, deniz seviyesinden ortalama yüksekliği 972,6 m’dir. Yaklaşık 5 m’lik bir derinliğe sahip olan Eymir Gölü’nün deniz seviyesinde ortalama yüksekliği ise 967.60 m’dir.

Bölgedeki “Sulak-Bataklık Alanlar” sayısız bitki ve hayvan türünün yaşayabilmesi için, bağımlı olduğu suyu ve birincil üretimi sağlayan, canlı tür ve çeşitliliğinin beşiğidir. Bu nedenle birçok canlı türünün yaşamını devam ettirebilmesi için stratejik öneme sahiptirler. Mogan-Eymir Gölleri ve sulak-bataklık alanları; 227 kuş türü tarafından barınma, üreme, konaklama amaçlı kullanılan ve ülkemizde Ramsar’a aday gösterilen önemli kuş alanlarındandır. Bu kuş türlerinin 40’ı bölgede üremekte, 30’u bütün yıl gözlenmekte diğerleri göç zamanı veya sadece göl çevresinde görülmektedir.

Bölgedeki ekolojik dengeleri korumak ve koruma kullanım kararlarına esas olmak amacıyla 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planı hazırlanmıştır. Bu planda, sulak bataklık alanlara kesin koruma yasağı getirilmiş olup, “...bu alanlara hiçbir tesis yapılamaz ve bilimsel araştırmalar sonucunda belirlenecek yöntemler dışında alanın mevcut dokusuna müdahalede bulunulamaz...” hükmüne yer verilmesi ile bölgede ekolojik değerler ön plana çıkarılmıştır.

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 23

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Şekil 2 : Mogan ve Eymir Göllerini Havadan Görünüşü

Tuz Gölü:

Ankara il sınırları içinde kalan göllerden Tuz Gölü, ülkenin tuz ihtiyacının yarısından fazlasını sağlamaktadır. Gölü besleyen yüzeysel su kaynakları çok sınırlıdır ve konumu itibariyle ülkenin en az yağış alan yerlerindendir. Göle karışan Konya DSİ drenaj kanalına yakın zamana kadar Konya Merkez kanalizasyon şebekesi arıtılmamış atıksularını deşarj etmekteyken son 6 yıldır, arıtılmış atıksu deşarjı yapılmaktadır.

Göle ayrıca; güneyden Bağlıca ve Kırdelik Suları, Eşmekaya kaynakları, Aksaray’dan gelen Uluırmak, Cihanbeyli’den gelerek batıdan gölü besleyen İnsuyu ile Aksaray ili sınırlarından doğan ve Şereflikoçhisar ilçesinden geçerek doğudan Tuz Gölü’ne dökülen Peçenek Çayı dökülmektedir. Ancak bu suların tamamına yakını yazın kurur ve göle ulaşamaz. Aşırı buharlaşmanın da etkisiyle gölün tamamına yakını kurumaktadır.

Şekil 3 : Tuz Gölü Özel Koruma Alanı Haritası

Çubuk I Barajı:

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 24

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çubuk Barajı, Ankara'nın 11 km kuzeyinde, Çubuk Çayı üzerinde 1930-1936 yılları arasında inşa edilmiş içme-kullanma ve sanayi suyu temini ve taşkın kontrolü amaçlı inşa edilmiş Cumhuriyet döneminin ilk barajıdır. Yıllar içerisinde artan kirlilik ve baraj çanağının alüvyonlarla dolması nedeniyle içme suyu temin etme vasfını kaybettiğinden, 1994’den beri Ankaralılara sadece mesire yeri olarak hizmet etmektedir.

Çubuk II Barajı

Çubuk-II Barajı, Ankara’nın 54 km kuzeyinde, Çubuk ilçesinin 5 km kuzeyinde yer almakta olup, 1964 yılında işletmeye açılmıştır. Barajı; Mendek, Kışla, Hacıkadın, Bağırcan, Çayır ve Kırkpınar dereleri beslemektedir. Çubuk I Barajı devreden çıkarılıncaya kadar, Çubuk II Barajından regüle edilen su, Çubuk Çayı yatağına bırakılıp Çubuk I Barajındaki su alma yapısından alınarak Dışkapı Filtre Tesisine verilmektedir. Çubuk II Barajından çekilen su, Pursaklar Arıtma Tesisinde arıtılmakta aynı zamanda, Çubuk ilçesinin su ihtiyacı da bu barajdan karşılanmaktadır. Çubuk II - Pursaklar iletim hattı ve 75,000 m3/gün kapasiteli Pursaklar İçmesuyu Arıtma Tesisi ile Çubuk II barajından Aralık 1999 tarihi itibariyle kente 20 hm3/yıl su verilmeye başlanmıştır. Ayrıca bir protokol kapsamında Çubuk II Barajından Çubuk ilçesine 3,1 hm3/yıl su tahsis edilmiştir (100 l/s). Yakın zamanda Çubuk II barajını besleyen derelerde mevsimlik kurumalar görülmeye başlanmıştır.

Baraj havzasında yakın bir zamana kadar balık tutulabilen alanlarda geniş düzlükler meydana gelmiş ve baraj hızla (toprakla) dolmaktadır.3 Bu nedenle Çubuk Barajından civar ilçelere (Pursaklar) su temini de sıkıntıya girebilir.

Havza Koruma Önlemleri Ankara’ya içme ve kullanma suyu temin edilen su kaynaklarının çevre kirliliğinden korunması, barajların ve besleyen derelerin su kalitelerinin takibi, olası bir kirliliğe karşı gereken önlemlerin alınması, bu konuda çıkarılan kanun ve yönetmeliklerin takibinin yapılması çalışmaları ASKİ tarafından yapılmaktadır. Bu kapsamda içme suyu temin etmekte olduğumuz Akyar, Eğrekkaya, Kavşakkaya, Kurtboğazı, Çubuk-2 ve Çamlıdere Baraj Göllerinde koruma alanları harita üzerinde işlenmiş olup, koruma bantları dahilinde yönetmelik gereği yaptırımlar uygulanmaktadır. Ham su kaynaklarımız, Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliğine göre 1. sınıf kaliteye sahiptir.4

Baraj Havzalarında bulunan yerleşim alanlarında yeni yapılaşmanın engellenmesi için vatandaşları bilinçlendirme toplantıları düzenlenmektedir. Ülkemizde de son dönemde sıkça gündeme gelen “küresel ısınma” ve su kaynaklarının azalması tehlikesi karşısında var olan kaynakların en etkin biçimde korunup, değerlendirilmesi büyük önem taşımaktadır.

Yeraltı Suları

Ankara ilinde yeraltı suyuna olan talep son yıllarda artış göstermektedir. Özellikle Ayaş, Beypazarı, Polatlı, Kazan, Gölbaşı ve Çubuk ilçelerinde çoğunluğu sulama amaçlı olmak üzere çok sayıda kuyu açılmaktadır. Ayrıca kent içinde ve çevresindeki sitelere veya villalara ait park ve bahçelerin yeraltısuyundan sulanması için kuyu açma faaliyetleri her geçen gün yoğunlaşmaktadır.5

Yüzey sularının yeterliliği dikkate alındığında, 200-250 million m3 kapasiteye sahip büyük yeraltı suyu akiferleri Ankara’da gözardı edilmektedir. Ancak, atıksu deşarjı nedeniyle, endüstriyel atıkların ve gübrelerin atılması akiferlerin sürdürülebilirliğini tehdit etmektedir. Hatip Ovası akiferi, kentsel ve endüstriyel kirlilik etmenleri nedeniyle bozulmuştur (yani ağır metaller ve pestisitler). Kuyular, biyolojik ve kimyasal açılardan yeterli değildir (mangan ve demir , hatta bazı kuyulardaki demir varlığı). Benzer şekilde, Çubuk Ovası alüvyal akiferi ve İncek kireçtaşı akiferleri de aynı kirlilik riskine sahiptir. Ayrıca, bu alanlardaki yoğun konutlaşma nedeniyle, drenaj sahaları azalmakta ve yağmur suyuyla beslenen akiferde de buna bağlı olarak düşüş olmaktadır. Ankara’nın tek “temiz” akiferi, agrega ocakları riski altında bulunan Kazan - Ova Deresidir. Ocak faaliyetleri nedeniyle, yeraltı suyu tabakası değişmiştir.6

3 http://www.cubukhaber.com/cubuk-2-baraji-da-kurudu-1626yy.htm4 ASKİ Strategical Plan 2015-20195 Ankara Province’s Environmental Status Report, 20136 Groundwater Potential and Management of Ankara, Article by Hasan Kırmızıtaş

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 25

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Ankara’da toplam yeraltı suyu sulama alanı 1.655 ha olup (1.230 işletmede+425 inşa halinde), Ankara il sınırları içerisinde kuyu kullanımı yoğun şekilde devam etmektedir. Bilindiği üzere kuyu açmadan önce DSİ’den izin alınması ve çekilen suyun miktarının ölçülebilmesi için sayaç kullanımı zorunludur. Aslında, yeraltısuyu sulama tesislerinin tamamının DSİ tarafından inşa edilmesi için gerekli mevzuat düzenlemelerinin yapılması en uygun çözüm olacaktır.

Şekil 4 : Ankara’daki Büyük Yeraltı Suyu Tesislerinin Yerleşim Planı (Kaynak: DSİ 5. Bölge Müdürlüğü 2011)

ASKİ tarafından sulama amacıyla açılan kuyuların çoğunda kirlilik riski vardır; özellikle demir, mangan ve arsenik tespit edilmiştir, dolayısıyla bu kuyulardan su temini potansiyeli, ekinler hariç, yeşil alanların sulanması nedeniyle kısıtlanmaktadır. Aşağıdaki şekil, kirlenmiş kuyuları gösterir. (DSİ 5. Bölge Müdürlüğü verileri).

Sulama suyu talebi, yeraltı suyu rezervlerinden sağlanır: hem ASKİ hem de bireysel tüketiciler kuyu kazmakta ve bu amaçla su çekmektedir. Bu kuyulardan güvenli su çekilmesi durumunda yeraltı suyunun miktarı açısından herhangi bir sorun olmaz; aksi takdirde, su tabakasının seviyesi yeterli yağış olmadığında düşecektir. Sonuç olarak, kuyuların izlenmesi ve çekilen su miktarının değerlendirilmesi gerekmektedir.

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 26

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Şekil 5: Kirlenmiş Kuyuların ve TS 266 Standardına Uygun Olanların Yerleri

Mürted Ovası’nda potansiyel su kirliliği ile ilgili riskler tespit edilmiştir, çünkü bu bölge, yoğun bir şekilde sanayileşmiş bir bölge olmasının yanısıra değerli yeraltı suyu potansiyeline de sahiptir.

3. EKOSİSTEMLER – BİYOÇEŞİTLİLİK

Ankara ilinin toprakları, farklı ekosistemler zenginliği/çeşitliliği (göl, dağ, orman, nehir, step ve kent) ile karakterize edilir. Ankara ili, ayrıca, çok sayıda endemik türe ve yeni keşfedilmiş bitki ve hayvan türlerine sahiptir.

Biyoçeşitliliğin bu derece fazla olması sonucu, kaliteli bir cins havuzu ortaya çıkmaktadır. Ankara florasında, 99 aileye ve 495 cinse ait 1,365 çiçek veren bitki türü yer alır. Bunların 271’i (%19.85) endemiktir, ancak şu anda türler kaybolmakta veya doğal afetler ve antropojenik etkiler nedeniyle tehlike riski kategorisine girmektedir . Sanayileşme, nüfus artışı ve diğer benzer nedenler dolayısıyla nehir ve göllerdeki nüfus artmış ve böylece bu bölgelerde yaşayan canlıların sayısında azalma meydana gelmiştir.

Ankara ilinde, koruma altındaki birkaç alan bulunmaktadır ancak koruma düzeyi ve yönetim uygulamaları yetersizdir. Koruma altındaki alanların hepsinde, Yönetim Planları eksikliği söz konusudur. Ankara ilindeki korunan alanları ziyaret eden kişi sayısı da çok yüksektir, ancak doğal ekosistemler ziyaretçiler tarafından sadece piknik alanı olarak kullanılmaktadır; bu doğal ekosistemlerin farklı biçimlerde değerlendirilmeleri de gerekir (ekoturizm, bölge halkı tarafından ekonomik değeri yüksek olan ürünlerin pazarlanması vb.). Parkı ziyaret edenlerin yarattığı baskı pek çok durmda çok yüksek derecededir ve doğal kaynaklar tehdit edilmektedir. Çevre bilinci oldukça düşüktür ve çevresel kaynakların önemi ziyaretçiler tarafından bilinmemektedir. ABP’nin, özelllikle, Ankara Beypazarı yakınlarındaki ekoton bir alan olan İnözü Vadisi’nin koruma altına alınması konusunda, teklif sunması gerekir.

Ankara ili topraklarında konu ile en İlgili koruma alanlarının çoğunun çevresel özellikleri ve problemleri, aşağıda SWOT analizi şeklinde verilmiştir.

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 27

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 16 : Koruma Alanları için SWOT Analizi – Soğuksu Milli Parkı

SOĞUKSU ULUSAL PARKI

Güçlü Yönler

Türkiye’de ilan edilen ilk Milli Parklardan biri olması nedeniyle bilinirliği yüksektir,

İlçe merkezi kaplıcalar açısından zengin olduğu için, Termal Turizm açısından büyük bir iç turizm potansiyeline sahiptir,

Ulusal Park içerisinde bulunan 16 km lik asfalt yol sayesinde sahanın tamamının bu yolla gezilebilmesi mümkündür

Ormanların flora yönünden step ile orman zonu arasında bir geçiş teşkil etmesi sebebiyle biyolojik bakımdan önem taşıması,

Soğuksu Ulusal Parkı sınırları içerisinde 14 memeli hayvan türü vardır,

Botanik Turizmi açısından son derece önemli mantar ve geofit türleri içeren alan, kaynak değeri taşımaktadır,

Park içerisinde silisleşmiş ağaç bölgesinin I. Derece Doğal Sit Alanı ilan edilmiştir,

Akademik araştırmalar ve özel kurum ve kişiler tarafından gerçekleştirilen araştırmalar için önemli bir kaynaktır.

Zayıf Yönler

Bilinirliğinin fazla olması nedeniyle yoğun rekreasyonel amaçlı faaliyetler ve ziyaretçi girişi gerçekleşmektedir,

Rekreasyonel amaçlı faaliyetlerin ve ziyaretçi girişinin yoğun olması, ekosistemler ve biyoçeşitlilik üzerinde baskıya yol açar,

Sahip olduğu kaynakların değerleri konusunda ziyaretçiler yeterli düzeyde farkındalığa sahip değildir,

Eko değerler açısından keşfedilecek yeni unsurlar içermez,

Ulusal Parklar Kanunu nedeniyle, ekoturizm için bile olsa, yeni inşaatlara izin verilmez.

Fırsatlar

Ulusal Parkta henüz uygulanmayan bisiklet gezisi veya atlı gezi gibi faaliyetlere uygundur,

Kara Akbaba (Aegypius Monachus) gözlemi için yapılan gözetleme binası hizmete sokulabilir,

Yöresel ürünlerin (özellike gıda ürünlerinin) Ulusal Park içerisinde satılabileceği üniteler oluşturulabilir,

Termal ve Kongre Turizmi için ilçeye gelen ziyaretçilerin Ulusal Park sahasına yönlendirilmesi şansı vardır.

Tehditler

Kızılcahamam’ın günlük termal kapasitesi 15 000 kişidir. Kızılcahamam’a termal amaçlarla gelen turistlerin büyük çoğunluğunun Soğuksu Ulusal Parkı’nı ziyaret ettiği düşünüldüğünde, bu durum Park'ta insan baskısını arttırması bakımından önemli bir sorun olabilir,

Ziyaretçi sayısı dikkate alındığında, 1999 ve 2003 arasında parka giriş yapan yıllık ortalama küçük taşıt sayısı 26 666, büyük taşıt (otobüs, minibüs) sayısı 141, ortalama ziyaretçi sayısı ise 121 500’dür,

Ziyaretçiler çevreye karşı çoğunlukla aşağıdakiler gibi özensiz ve ölçüsüz davranışlar sergilemektedir:- Kara Akbaba yuvalarını rahatsız etmekte, ayıların bulunduğu bölgelerdeki yabani meyveleri toplamaktadırlar- yakacak ihtiyaçlarını karşılayarak, hayvan otlatarak, yangın çıkartarak ya da yangın çıkması için uygun şartlar

sağlayarak zarara sebep olmaktadırlar- dağcılık faaliyetleri, özellikle yüksek kotlarda bulunan olası endemik türler ile akbaba ve ayı türleri için tehdit

oluşturabilmektedir.

Kızılcahamam Orman İşletmesi ve Soğuksu Ulusal Parkı ormanlık alanlarının 3. derecede yangına hassas olduğu anlaşılmıştır.

Silisleşmiş ağaç bölgesinde yüzeydeki ağaçlar, insanlar tarafından tahrip edilme tehdidi altındadırlar.

Yılda yaklaşık 100 000’i aşkın ziyaretçinin ve 20–30.000 civarında motorlu taşıtın ziyaret ettiği Ulusal Park’ın iç kısımları, özellikle Aşağı Soğuksu ve piknik alanları civarı, yoğun hava ve gürültü kirliliklerine maruz kalmaktadır

Hemen hemen tüm tesislerin sızdırmasız foseptik sistemle atık sularını topladığı ancak tuvaletlerin sızdırmalı

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 28

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

SOĞUKSU ULUSAL PARKI

fosseptik olduğu belirtilmektedir

Tablo 17: Koruma Alanları için SWOT Analizi – Çamkoru Tabiat ParkıÇAMKORU TABİAT PARKI

Güçlü Yönler

Çamkoru Tabiat Parkı, Ankara İl merkezine 110 km, Çamlıdere İlçesine 15 km ve Kızılcahamam Soğuksu Ulusal Parkı’na ise 23 km uzaklıktadır. Ankara kent merkezinden ve diğer bölgelerden asfalt yolla kolayca ulaşılabilir.

Bölgenin iklim koşulları, bu alanın hem yaz hem de kış aylarında gezilebilmesine olanak tanımaktadır. Alan her mevsim ayrı bir güzelliğe sahiptir.

Tabiat parkı içindeki volkanitlerin erozyona karşı dirençli olması ve alanın büyük bir bölümünde eğimin düşük olması göz önüne alındığında sahada erozyon sorunu bulunmadığı söylenebilir.

Orman Genel Müdürlüğü tarafından rekreatif kullanım amaçlı inşa edilen Çamkoru Göleti bulunmaktadır . Tabiat parkında bulunan volkanit birimler çatlak ve kırık sistemlerine bağlı olarak akifer özelliği göstermektedirler. Bazaltlar; ayrışma sonucunda çatlaklı yapısal özellik kazandıklarında yeraltı suyu açısından önem kazanır.

Tabiat Parkının tamamı kireçsiz kahverengi orman topraklarından oluşmaktadır. Bu topraklar verimli ormanlar meydana getirebilmektedirler. Bu durum orman ekosisteminin devamlılığı için önemlidir.

Tabiat Parkı sınırları içerisinde kayda değer bir flora ve fauna kompozisyonu göze çarpmaktadır. Alanda 46 familyaya ait 750 bitki türü ile 3 familyaya ait 4 ikiyaşamlı (Classis: Amphibia), 7 familyaya ait 12 sürüngen (Classis: Reptilia), 25 familyaya ait 43 kuş (Classis: Aves), 14 familyaya ait 26 memeli türünün (Classis: Mammalia), toplam olarak 85 omurgalı türü ile 54 familyaya ait 148 böcek türü yayılış göstermektedir.

Tabiat Parkı içinde yerleşim alanı bulunmamaktadır; çevresinde bulunan yerleşimlerden de herhangi bir baskı söz konusu değildir.

Tabiat Parkında su sorunu bulunmamaktadır.

Tabiat Parkı’nda elektrik ve haberleşme altyapısı mevcuttur.

Tabiat Parkı, Çamkoru Göleti’nin ve ormanlık alanların yarattığı görsel bir zenginliğe sahiptir.

Zayıf Yönler

Eski Ankara-Bolu karayolu sahayı ikiye bölmektedir.

Tabiat Parkı’na ulaşımı sağlayacak toplu taşıma sistemi bulunmamaktadır.

Tabiat Parkı’ndaki stabilize yollar oldukça bozuktur.

Tabiat Parkı alanında düzenli bir otopark alanı bulunmamaktadır.

Tabiat Parkı’nın Ankara Büyükşehir Belediyesine kiralanan kısmı tadilat gerekçesiyle henüz işletmeye açılmamıştır.

Fırsatlar

Su ve orman peyzajının birarada bulunması rekreasyonel faaliyetlere olanak tanır. Tabiat Parkı’nın, yürüyüş ve günübirlik kullanım potansiyeli yüksektir. Tabiat Parkı rekreasyonel faaliyet potansiyeli yüksek olan bir alandır. Bu alan yöre halkı için yeni iş olanaklarının ortaya çıkmasını sağlayabilecektir.

Tabiat Parkı’nın topografik yapısı farklı açılardan görsel zenginliğin izlendiği bakı noktalarına olanak sağlamaktadır. Göl manzarası panoramik görüntüler oluşturmaktadır.

Ankara halkı için çeşitli turistik amaçlara yönelik hizmet sunma imkanları bakımından en elverişli ve en yakın yerdir.

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 29

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tehditler

Tabiat Parkı içerisinde gerçekleşen rekreasyonel faaliyetlerin yoğunluğu, Park alanındaki yabani faunayı olumsuz etkilemektedir.

Bölgedeki en önemli gelir kaynağı olan ormancılık faaliyetleri nedeniyle baskı oluşmaktadır.

Kuzey Anadolu Fay’ı Tabiat Parkı’nın kuzeyinden geçer. Alan, 2. derecede deprem bölgesi içinde yer alır.

Tabiat parkı’nın güneybatı kısmında, NW-SE yönünde doğrultu atımlı fay sistemi gelişmiştir.

Tabiat Parkı’ndaki sızdırmasız foseptikler yetersizdir. Kanalizasyon şebekesi bulunmamaktadır.

Tabiat Parkı’ndaki katı atıkların haftada bir kez toplanması çevre kirliliği yaratmaktadır.

Tablo 18: Tabiat Parkları için SWOT Analizi ANKARA’DAKİ TABİAT PARKLARIGüçlü Yönler

Tabiat Parkları, Ankara’daki yoğun nüfusun rekreasyonel taleplerini karşılamaktadır.

Ankara ilinde bulunan tabiat parkları, Orman Zonu ile Step Zonu arasında geçiş bölgesi olan kuzey kısımda yer alırlar. Özellikle Çamkoru, Şahinler, Eğriova ve Sorgun Tabiat Parkları, bölgede eşine az rastlanır özellikler taşımaktadır. Tescilli tabiat parklarının içinde ve etrafında göl, yayla gibi kaynak değerler bulunmaktadır.

Tabiat parklarının bulunduğu Kızılcahamam ve Beypazarı gibi ilçeler, aynı zamanda yoğun bir iç turizm potansiyeline de sahiptir.

Zayıf Yönler

Özellikle belirli aylarda, ziyaretçi sayısının çok yüksek olması nedeniyle parktaki ekosistemler ve biyoçeşitlilik üzerinde yoğun bir baskı oluşur ve bu durum çevre ve gürültü kirliliklerine yol açar.

İşletmeciler yatırım yapmaya yanaşmamakta ve yatırımların kamu kaynaklarıyla yapılmasını istemektedirler.

Rekreasyonel kullanım, doğal kaynaklar konusundaki farkındalığın önüne geçmektedir.

Tabiat parkları günübirlik ziyarete uygun olsa da, konaklamaya uygun tesislere sahip değildirler.

Uzun Vadeli Kalkınma Planı ve Yönetmeliği bulunmaması nedeniyle Parklarda bazı kusurlar ortaya çıkmaktadır.

Fırsatlar

Yoğun yerli ziyaretçi fırsatı değerlendirilerek, yöresel ürünlerin (özellike gıda ürünlerinin) Ulusal Park içerisinde satılabileceği üniteler oluşturulabilir.

Tabiat Parkları’nın iyileştirilmesi için, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü hibe ve kaynak sağlamalıdır.

Tabiat parklarının kaynak değerlerinin araştırılıp geliştirilmesi amacıyla Ankara ilinde bulunan üniversitelerle işbirliği yapma olanağı bulunmaktadır.

Tabiat Parkı tarihi İpek Yolu etrafında konumlandığı için, tarihi miras varlıkları ile ilişki kurulması sonucu fırsatlar doğabilir.

Tehditler

Ziyaretçiler çevreye karşı çoğunlukla aşağıdakiler gibi özensiz ve ölçüsüz davranışlar sergilemektedir:- yakacak ihtiyaçlarını karşılayarak, hayvan otlatarak, yangın çıkartarak ya da yangın çıkması için uygun şartlar sağlayarak

zarara sebep olmaktadırlar- doğal kaynak değerlere zarar vermektedirler- çevre ve gürültü kirliliğine yol açmaktadırlar

Piknik amacıyla kullanılan alanların genelde orman altı olup yangın konusunda daha hassas olan bölgelerdir.

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 30

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 19 : Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları için SWOT Analizi YABAN HAYATI GELİŞTİRME SAHALARIGüçlü Yönler

Avcılık turizmi konusunda bilincin yüksek olması

Koruma ve kontrol faaliyetlerinin etkili ve güçlü olması

Yasadışı avlanma oranının yüksek olmaması

Flora yönünden seçkin olması ve peyzaj değerleri taşıması

Her yıl yapılan envanter çalışmaları ile fauna varlığının kontrol altında olması

Yore halkı için yaratılan istihdam ve mali katkılar ile sosyal yardım sağlanması

Zayıf Yönler

Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları (YHGS) içinde yer alan mülklerin çok parçalı olması.

Mülkiyetin parçalı nedeniyle yönetim ve karar alma aşamasında problemler ortaya çıkar.

Yönetim planının izin vermediği faaliyetlerin sınırlandırılmasında yaşanan güçlükler ve hukuki problemler

Koruma bilincinin YHGS’ler içinde yer alan köylerin hepsinde istenen seviyede olmaması.

Fırsatlar

Yaban hayatının takip edilebilmesi amacıyla teknolojik takip sistemleri ve bilgi sistemleri kullanılabilir.

Köylerde, av turizmi için gelen avcıların ve yaban hayatı gözlemi ve fotoğrafçılığı için gelen ziyaretçilerin konaklayabileceği boş köy evleri bulunmaktadır.

YHGS lerin hemen hepsinde trekking için uygun parkurlar bulunmaktadır.

Özellikle Davutoğlan YHGS’de, kuş gözlemciliği için uygun bir ekosistem ve bu amaca uygun personel bulunmaktadır.

Tehditler

Ormanlardaki ağaçların kesilmesi

Bilinçsiz Otlatma

Orman Kesim işçilerinin neden olduğu hasarlar

Özellikle yaz aylarında gerçekleşen yaylacılık faaliyetleri

Kontrolsüz Rekreasyonel Faaliyetler (piknik, yürüyüş vb.)

Tarımsal tekniklerin ve faaliyetlerin Flora ve Fauna üzerine olumsuz etkileri.

Ankara’nın merkezinde veya ilçelerinde yer alan hassas alanların korunması ve kullanımı stratejilerinin, yöre halkının katılımı ile bu alanların sürdürülebilirliği sağlanarak yeniden düzenlenmesi ve Ankara’nın biyoçeşitliliği öne çıkarılarak, bu bölgenin uluslararası öneme sahip bir merkeze dönüştürülmesi gerekmektedir. Hassas alanlardaki hedef türlerin belirlenmesi ve türlerin sayılarının artırılması için çaba gösterilmesi gerekir:

Yanardöner türü (Crocus ancyrensis): Son yıllarda hayatta kalma mücadelesi vermekte olan bu tür Gölbaşı’nın kıyı kesimindeki iki kilometrekarelik dar bir Alana hapsolmuş durumdadır. Gösterişli kırmızı çiçekleri olan bu tür, tüm dünyada sadece Ankara-Gölbaşı’na bağlı bir köy olan Hacıhasan civarında yetişir.

İnözü Vadisi: Ankara’nın Beypazarı ilçesi yakınlarındaki ekoton bir alan olan bu vadinin korunan alanlar listesine alınması gerekir. İnözü vadisi, Beypazarı ilçesi sınırları içerisindedir . Beypazarı’nın kuzeyinde yüksekliği 100 m’ye ulaşan bir vadidir. Kayalıklarda yuva yapan karaleylek, bıyıklı doğan popülasyonu ile önemli bir kuş alanı statüsü kazanır. Vadide üreyen diğer kuşlar arasında, küçük akbaba ve kuzgun sıralanabilir. Tuz Gölü ve çevresi flamingo kolonilerinin ana üreme bölgeleridir. Sakarca kazının da ikinci büyük üreme merkezidir. Dolayısıyla, bu türlerin Tuz gölü etrafında yaşamlarını sürdürebilmeleri için koruma kapsamının genişletilmesi gerekir.

Ankara'nın sembolik varlıkları, belediye meclisleri ve kent estetiği merkezlerinin peyzaj değerleri olarak öne çıkarılmalıdır. Aşağıda Ankara’nın Doğa Sembolleri’nin bazı örnekleri sunulmuştur.

Ankara (Angora) Kedisi

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 31

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Ankara Kedisi dünyanın en sevilen safkan kedi ırkları arasında yer almaktadır. Nesiller boyu "Angora" (Ankara) her zaman uzun tüylü kedi ırklarını nitelendirmek için kullanılan bir terim olmasına rağmen, tek safkan Angora, ataları Türkiye'den çıkmış olan Türk Ankarası'dır.

Ankara kedisi Türkiye'de üretilmiş doğal ve saf bir kedi ırkıdır. Ankara kedisi ülkesinin ulusal hazinelerinden biri sayılmaktadır. Ankara Kedisi dünyanın dikkatini ilk kez Haçlı Savaşları sırasında çekti. 1620-1625 yılları arasında, Fabri de Peiresc adındaki bir Fransız bilim adamı ülkesine Ankara'dan bir kaç saf beyaz kediyle dönmüştü.

Ankara Keçisi

Tiftik (mohair), bilindiği gibi, bütün dünyaya Türkiye’den yayılmış olan bir Ankara Keçisi ürünüdür. Bu nedenle, Tiftik Keçisi, dünya literatüründe Ankara Keçisi (Angora Goat) olarak tanınır. Ankara Keçisi, 13. yüzyılda Hazar Denizi’nin doğusundan, Anadolu’ya Türkler tarafından getirilmiştir. Ankara Keçisi, Orta Anadolu'nun kurak iklimine ve toprağına iyi bir şekilde uyum sağlayarak o zamandan beri bu bölgede gelişmiş, Orta Anadolu'ya özgü ve seçkin bir gelir hayvanı olma özelliğini bugüne kadar sürdürmüştür. 1939 yılına kadar sadece Orta Anadolu'da, özellikle Ankara ve çevre illerde ekonomik bir değer olan Ankara keçisi, buradan değişik tarihlerde çeşitli ülkelere götürülmüş ve gittiği yerlerde esas ismini korumuştur. Halen bütün dünyada Ankara Keçisi olarak tanımlanmakta ve bu sayede Ankara'nın dolayısıyla Türkiye'nin ismini tüm dünyaya duyurmuş bulunmaktadır. Ankara Keçisi Ankara'nın bütün ilçelerinde yetiştirilmekle beraber, en çok ürün alınan ilçeler Ayaş, Beypazarı, Güdül ve Nallıhan'dır.

Ankara Tavşanı

Dünyada Avustralya'dan Fransa'ya kadar birçok ülkede yetiştirilen ve sayıları milyonlarla ifade edilen Ankara Tavşanı,anayurdundaki birkaç çiftlikte bine yakın sayıda bulunuyor. Ankara Tavşanı, tarihi belgelere göre 1723 yılında Anadolu'da tamamen yok olmuştur. Almanya'da yaşayan bir Türk vatandaşı tarafından yeniden anayurduna getirilen Ankara Tavşanı, Kayseri'de bir çiftlikte yetiştirilmeye başlanmıştır. Tesadüfen bulunulan bu ırkı anayurdunda yaygınlaştırma çalışmaları devam etmektedir. Çok değerli olan Ankara Tavşanı anayurduna kolay uyum sağlamıştır.

Ankara Çiğdemi (Croccus ancyrensis)

Sarı veya mavi çiçekli çok yıllık, yumrulu ve otsu bir bitki türüdür. İlkbahar veya sonbaharda açar.

Gölbaşı Sevgi Çiçeği (Centaurea tchihatcheffii)

Efsaneye göre, Mogan Gölü’nün doğu yakasında yetişen bu bitkinin her ilkbaharda kırmızı, mor ve pembe renklerde açarak, birbirini çok seven ama kavuşmaları mümkün olmayan iki aşığın hikayesini anlattığı söylenir. Endemik bir türdür.

4. HAVA KALİTESİ

Hava kirliliği açısından Ankara’daki en kritik alan, topografik yapısı nedeniyle kent merkezidir (Kızılay, Sıhhiye, Kurtuluş, Cebeci, Maltepe, Bahçelievler, Küçükesa ve Ulus) (İhsan Çiçek, 2004). Kent merkezindeki hava kirliliğinin diğer ana sebepleri, ÇŞB tarafından; i) meteoroloji şartları (yıllık rüzgar hızı ortalamasının düşük olması), ii) hakim rüzgar yönleri olan kuzey ve kuzeydoğuda inşa edilen çok katlı binalar, iii) hızlı nüfus artışı, iv) ısıtma amaçlı kullanılan yakıtların düşük kalitede olması ve ısıtma tesislerinde kullanılan tekniklerin yanlış olması ve periyodik bakımların yetersiz olması, v) kentin vadinin ortasında birbiri ile kesişen iki ana hatta sıkışmış ulaşım sistemi, vi) motorlu taşıt sayısının ve egzoz gazlarının oranının artmasıdır. (ÇŞB-Ankara İl Müdürlüğü, 2013)

Topoğrafik şartların etkisi ve dikkate alınması gereken önlemler;

Ankara şehri, 800-850 m yüksekliğe sahip Ankara ovasında yer alır ve Ankara Deresi ve kesitlerinden oluşur. Ankara Ovası (şehir merkezi), yükseklikleri 1250-1500 m arasında değişen dağlarla çevriliridir. Kuzeyinde Mire Dağı, güneyinde İdris Dağı, güneyinde Elmadağ ve batısında ise Mürted Ovası vardır. Ovanın sadece batısında dağ yoktur. Ankara’nın ve çevresinin topografik yapısı aşağıdaki Şekil 6’da verilmiştir. Tanımlanan toğografik yapıya göre, Ankara şehri çanak şekline sahip alçak kotlu bir arazide konumlanır. (İhsan Çiçek, 2004)Kirletici konsantrasyonları vadilerde, yüksek zeminlere oranla daha fazla olabilir. Bunun nedeni, bazı hava şartlarında, kirleticilerin vadiler gibi alçak kesimlerde yer alan alanlara hapsolmalarıdır. Bu durum, örneğin, kirliliği dağıtacak rüzgar

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 32

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

olmaması nedeniyle kirlilik seviyelerinin yükselebildiği durgun güneşli günlerde meydana gelir. Soğuk sakin ve sisli kış günlerinde de meydana gelebilir. Kasabalar ve şehirler tepelerle çevrili ise, kış mevsiminde sisli hava meydana gelebilir. Taşıtlardan, evlerden ve başka kaynaklardan üretilen kirlilik çoğunlukla açık bulutsuz bir gecenin ardından vadiye hapsolur. Daha sonra, soğuk hava daha sıcak bir hava katmanı ile vadinin üzerine hapsedilir. (http://www.air-quality.org.uk/06.php)

Şekil 6: Ankara ve civarının topografik haritası. Kaynak: (İhsan Çiçek, 2004)

Ankara Bölge Planı, nüfus artışından kaynaklanan talep artışı doğrultusunda yeni konut inşaatlarının devam edeceğini öngörmektedir (Önlem #1.1.5). Yeni binaların planlama aşamasında, havayı kirletici emisyonları toplama potansiyeline sahip şehir merkezinin topografisinin dikkate alınması gerektiği - örn. yer seçiminin mevcut hava kirliliğini daha da artırmayacak şekilde yapılması - göz önünde bulundurulmalıdır.

Şehir merkezinde inşa edilen çok katlı binaların etkileri;

ÇŞB’nin bildirdiğine göre, şehir merkezindeki hava kirliliğinin nedenlerinden biri, hakim rüzgarların konumlandığı kuzey ve kuzeydoğuda inşa edilen çok katlı binalardır. (ÇŞB-Ankara İl Müdürlüğü, 2013)

Binalar rüzgar akımı üzerine çok sayıda lokal etkiye sebebiyet vermekte ve dolayısıyla hava kirliliğinin dağıtılması üzerine de etki etmektedir. Egzoz emisyonlarının oluştuğu yerlere bağlı olarak, kirliliğin dağıtılması üzerine çeşitli etkiler meydana gelir. Şekil 6’da görülebileceği gibi, kirliliğin yüksek bir binanın arkasında aşağıya doğru akması sonucu ciddi sorunlar ortaya çıkabilir (Turizm).

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 33

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Şekil 7 : Kirliliğin yüksek bir binanın arkasında aşağıya doğru akması Kaynak: (Oke, 1978)

Ankara Bölge Planı, nüfus artışından kaynaklanan talep artışı doğrultusunda yeni konut inşaatlarının devam edeceğini öngörmektedir (Önlem #1.1.5). Yeni binaların planlama aşamasında, yüksek binaların yukarıda belirtilen etkilerinin dikkate alınması gerektiği - örn. yerin/kat sayısının mevcut hava kirliliğini daha da artırmayacak şekilde belirlenmesi - göz önünde bulundurulmalıdır.

Meteoroloji şartlarının etkileri ve önlemler dikkate alınmalıdır;

Ankara hava kirliliğinin başlıca iklimsel nedeninin, şehir merkezindeki sıcaklık inversiyonu olduğu bildirilmiştir (Sungur K., 1977). İnversiyon, atmosfer sıcaklığının yükseklikle birlikte artması durumudur. Genellikle, kirleticilerin dağıtılması için pek istenmeyen bir durum olarak bilinir ve çoğunlukla hava kalitesinin düşük olmasının nedeni olarak görülür. Hava kalitesi çalışmalarında, sıcaklık inversiyonuna ek olarak, rüzgara, sıcaklığa, neme, yağışa ve türbülansa da yer verilmiştir (K. Sungur., 1997).

Meteoroloji şartları kontrol edilemese de, kirletici kaynakları kontrol altında tutulabilir. Örneğin, hakim rüzgar yönünü değiştiremesek de, kent merkezinde hava emisyonu birikmesini önleyecek şekilde, hakim rüzgar yönünde yüksek binalar yapmaktan kaçınabiliriz. Kent ve bölge planları tasarlanırken, alanların meteorolojik şartları dikkate alınmalıdır.

Ulaşım kaynaklı emisyonların etkileri ve önlemler dikkate alınmalıdır;

Şehir merkezindeki ulaşım sistemi, ulaşımın verimliliği, erişilebilirliği, dengesi ve entegrasyonu açısından bazı problemlere sahiptir. Problemlerin başlıca nedeni, bütün ulaşım türleri içinde raylı sistemlerin düşük oranda olmasıdır (%6.7) (Agency, 2014). Son yıllarda genişleyen şehir merkezinde kurulan yerleşim alanları arasında ulaşım sisteminin yetersiz olması ve şehir merkezindeki yolların kapasitesinin yetersiz olması nedeniyle hızlı nüfus artışı, özel ulaşımın oranının artması ve şehir merkezinin alanının genişlemesi de trafik problemlerine yol açmıştır (ÇŞB-Ankara İl Müdürlüğü, 2013).

ÇŞB tarafından 2009-2012 yılları arasında Ankara şehir merkezindeki hava kalitesi parametreleri üzerine son dönemde yapılmış olan bir çalışmaya göre, PM10 emisyonlarının %33’ü, SO2 emisyonlarının %3’ü ve NOx emisyonlarının %25’i trafikten kaynaklanmaktadır (ÇŞB-Ankara İl Müdürlüğü, 2013).

Kentsel planlama ve hava kirliliği arasındaki korelasyonu araştırmak üzere yürütülen çalışmaların sonuçlarına göre; kent ulaşımı nedeniyle oluşan hava kirliliğinin miktarı, motorlu taşıtlarla yapılan seyahatlerin uzunluğuna, hızına, sayısına ve kullanılan taşıtların türlerine bağlıdır. Günlük seyahatlerin uzunluğu ve sayısı ile yapılaşmış alanlardaki ortalama nüfus yoğunluğu, seyahat başlangıç ve varış yerlerinin alansal dağılımları arasında sıkı bağlantı vardır. Yüksek nüfus yoğunluğu (iki nokta arasında daha kısa mesafe) ve tek merkezli şehir planlaması (iş ve ticaretin çoğunlukla tek/bir yerde yoğunlaşması) (ki bu da toplu taşımanın kullanılmasını sağlar) hava kirliliğinin azaltılması konusunda avantajlar sağlar. Ancak, yüksek yoğunluklu ve tek merkezli şehir planlaması, yoğunluğu düşük olan ve daha dağınık şehirlere kıyasla daha fazla altyapı yatırımı yapılmasını ve trafik yönetimine ve yasasına ilişkin uygulamalarının daha fazla olmasını gerektirir. Bu tür şehir yapılarında trafiğin kötü bir şekilde yönetilmesi halinde, taşıt hızı daha düşük olur ve dolayısıyla egzoz emisyonları da daha fazla olur (Bertaud, 2002).

Ankara Bölge Planı’nda şehir merkezi için öngürülen alansal gelişme senaryosu, ulaşım altyapısının iyileştirilmesine odaklıdır. Ulaşım konusunda öngörülen önlemler (Önlem #1.1.3 & #1.1.4) şehir merkezindeki hava kalitesinin yükseltilmesi açısından doğru kararlar alınmasını gerektirir. Bununla birlikte, ABP Ankara Ulaşım Ana Planı’nda, tasarlanmış olan stratejilerin, hava kirliliğini minimuma indirmek üzere önlem alınacak olan yerlerde uygulanacağını belirtilir.

5. ATIK YÖNETİMİ

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 34

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Artan katı atık miktarları, özellikle sanayileşmiş şehirlerde, ciddi çevre sorunlarına yol açmaktadır. Şehirlerde, kentsel katı atıkların (KKA) kontrolsüz bertarafı ekolojik çevreyi tehdit edebilir. Hızlı kentleşme, artan nüfus ve gelişen yaşam şartları büyük miktarda katı atık oluşturmaktadır. Türkiye için katı atık üretimi 1.14 kg/kişi/gün olarak hesaplanmıştır. Literatürde, yıllık KKA artış oranının gelişmiş ülkeler için %3.2-4.5 ve gelişmekte olan ülkeler için ise 2-3 olduğu tahmin edilmektedir. Sürekli artan katı atık oranı insan sağlığını ve ekolojik çevreyi tehdit etmektedir. Önemli teknolojiler ve düzenleyici gelişmeler elde edilmiş olsa da, atıklarda kaynaklanan sağlık üzerindeki olumsuz etkiler dikkate alındığında, bertaraf ve arıtma tesisleri hala pek çok ülkede yetersizdir.

Ne yazık ki, Ankara İli’nin geleceği için sağlam bir öngörüde bulunmayı sağlayacak güvenilir verilerin sayısı yetersizdir. Ancak, Türkiye’de KKA uygulamalarındaki gelecek eğilimlerinin bir göstergesini sunan önemli mevzuatlar bulunmaktadır.

Şu anda, KKA’ya ilişkin AB atık yönetimi direktiflerinin çoğu Türk ulusal mevzuatına aktarılmıştır (ÇŞB, 2012):

Atık Yönetimi Genel Esaslarına ilişkin Yönetmelik (05.07.2008);

Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği (24.08.2011);

Atıkların Düzenli Depolanmasına Dair Yönetmelik (26.03.2010).

Atıkların Düzenli Depolanmasına Dair Yönetmelik, düzenli depolama tesislerinin izleme, kontrol, kapatma ve artbakımı için hükümler sunar. Ayrıca, bunu destekleyici bir raporlama mekanizması ve veritabanı da geliştirmiştir.

Düzenli atık tesislerinde bertaraf edilecek olan biyolojik olarak çözünebilir atık azaltımı konusundaki ulusal strateji de taslak aşamasındadır. Bu strateji, geri dönüşüm, kompostlama, biyogaz üretimi veya enerji/malzeme iyileştirmesini içerecektir.

Biyolojik olarak çözünebilir atıkların azaltımı stratejisine göre, 2025 itibariyle AB Düzenli Depolama Direktifi (99/31/EC) uygulanacaktır (ÇŞB, 2012).

Ayrıca, Türkiye’nin kalkınma planlarındaki temel politikalar ve öncelikler de katı atık yönetimini dikkate alacaktır (kaynağında ayırma, toplama, nakliye, geri dönüşüm, nihai bertaraf dahil). Düzenli depolama, genel ulusal koşullar ve düşük işletme masrafları dikkate alındığında, Türkiye için hala en iyi tasfiye yöntemi olarak tercih edimektedir.

Yukarıda sözü edilen yönetmeliklerin doğru bir şekilde uygulanabilmesi için, devlet, yerel makamlar, kamu sektörü ve özel sektör arasında iletişim ve işbirliğinde olağanüstü bir çaba ve iyileşme kaydedilmesi gerekmektedir.

ABP’nin herhangi bir çevre koruma sahası veya hassas alan ile olan ilişkisi (taslak Yönetmelik’in Ek IV’ünde listelendiği gibi), Su ve Havza Kalitesi bileşenleri için Tablo 1’de verimektedir. Hava kalitesi açısından belirlenmiş olan herhangi bir çevre koruma alanı olmadığı anlaşılmaktadır. Ancak, Ankara Temiz Hava Eylem Planı’ında (2014-2019) belirtildiği gibi, ÇŞB web sitesinden takip edilebilen hava kirliliği konsantrasyonları parametrelerinde kabul edilemez artışlar olması durumunda, yerel makamlar işbirliği yapar ve kirlilik azalana kadar gerekli önlemleri alır.

ABP’nin, önerilen faaliyetler kapsamında uygulanacak olan faaliyetlerin konumuna ilişkin bilgi sağlamadığı, dolayısıyla özel hassas alanlar üzerindeki olası etkilerin verimli bir şekilde belirlenemeyeceği de göz önünde bulundurulmalıdır. Ancak, Tablo, ABP ile hassas alanlar arasındaki genel bağlantıya dair göstergeler sağlar (birincil hedefler dikkate alınarak).

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 35

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 20 : SÇD Taslak Yönetmeliği, Ek IV’teki hassas alanlar (güncellenmiş)

1 Ulusal mevzuat uyarınca korunması gerekli alanlar: İlgi Mevcut Problemlerle Olası Etkileşimler

a) 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu’nun 2. maddesinde (Resmi Gazete tarihi: 11/8/1983 Sayı: 18132, Revize tarihi: 1/3/2014) tanımlanan ve bu Kanunun 3. maddesi (Revize tarihi:17/8/2011) uyarınca belirlenen "Milli Parklar", "Tabiat Parkları", "Tabiat Anıtları" ve "Tabiat Koruma Alanları",

b) 3167 sayılı Kara Avcılığı Kanunu (Resmi Gazete Tarihi: 11/7/2003 , Sayı: 25165, Revize tarihi: 1/3/2014), uyarınca Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nca belirlenen "Yaban Hayatı Koruma ve Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları",

c) 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun (Resmi Gazete Tarihi: 23/7/1983, Sayı: 18113, Revize Tarihi:12/12/2014 ), 2. maddesinin birinci fıkrasının "Tanımlar" başlıklı (a) bendinin 1, 2, 3 ve 5 inci alt bentlerinde "Kültür Varlıkları", "Tabiat Varlıkları", "Sit" ve "Koruma Alanı" olarak tanımlanan ve aynı kanunun ilgili maddeleri uyarınca tespiti ve tescili yapılan alanlar,

d) 1380 sayılı Su Ürünleri Kanunu (Resmi Gazete Tarihi: 4/4/1971, Sayı: 13799, Revize tarihi: 13/12/2010), kapsamında olan Su Ürünleri İstihsal ve Üreme Sahaları,

e) 04 Eylül 1988 tarihli ve 19919,sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 01 Temmuz 1999 tarihli ve 23742 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak değiştirilen Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği’nin 17, 18, 19 ve 20. maddelerinde (Revize:13/2/2008) tanımlanan alanlar,

Ankara’daki bütün su kütleleri, Madde 17-18-19-20’de tanımlanan koruma alanlarına sahip olmalıdır. Deşarj limitleri, yönetmelikteki tablo 5-20’ye uygun olmalıdır.

f) 6/6/2008 tarihli ve 26898 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Hava Kalitesinin Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği’nde tanımlanan alanlar,

_

g) 3/7/2009 tarihli ve 27277 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği’nde tanımlanan alanlar,

_

h) 13/01/2005 tarihli ve sayılı 25699 Isınmadan Kaynaklanan Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği’nde tanımlanan alanlar, _

ı) 2872 sayılı Çevre Kanunu’nun (Resmi Gazete Tarihi: 11/8/1983, Sayı: 18132, Revize tarihi: 4/7/2015) 9. maddesi uyarınca Bakanlar Kurulu tarafından "Özel Çevre Koruma Bölgeleri" olarak tespit ve ilan edilen alanlar,

Tuz Gölü Özel Çevre Koruma BölgesiHer tür konutlaşma faaliyetinin, Koruma Bölgeleri ile ilgili Planlar’a ilişkin Yönetmelik uyarınca yapılmalıdır.

i) 2960 sayılı Boğaziçi Kanunu’na (Resmi Gazete Tarihi: 22.11.1983, Number:18229, Revize tarihi: 7/6/1986) göre koruma altına alınan alanlar,

j) 6831 sayılı Orman Kanunu (Resmi Gazete Tarihi: 08.09.1956, Sayı: 9402, Revize tarihi: 11/9/2014) uyarınca orman alanı sayılan alanlar,

k) 3621 sayılı Kıyı Kanunu (Resmi Gazete Tarihi:17.04.1990, Sayı: 20495, Revize tarihi: 13/8/2008) gereğince yapı yasağı getirilen alanlar,

l) 3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanunda (Resmi Gazete Tarihi: 07.02.1939, Sayı: 4126, Revize tarihi: 28/2/1995) belirtilen alanlar,

m) 4342 sayılı Mera Kanununda (Resmi Gazete Tarihi: 28.02.1998,

Sayı: 23272, Revize Tarihi:31/1/2015) belirtilen alanlar,

n) 04.04.2014 tarihli ve 28962 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği’nde belirtilen alanlar

2. Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler uyarınca korunması gerekli alanlar:a) 20 Şubat 1984 tarihli ve 18318 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak

yürürlüğe giren "Avrupa’nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi" (BERN Sözleşmesi) uyarınca koruma altına alınmış alanlardan "Önemli Deniz Kaplumbağası Üreme Alanları"nda belirtilen I. ve II. Koruma Bölgeleri, "Akdeniz Foku Yaşama ve Üreme Alanları",

b) 12 Haziran1981 tarih ve 17368 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren "Akdeniz’in Kirlenmeye Karşı Korunması Sözleşmesi"

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 36

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

1 Ulusal mevzuat uyarınca korunması gerekli alanlar: İlgi Mevcut Problemlerle Olası Etkileşimler

(Barselona Sözleşmesi) uyarınca korumaya alınan alanlar,

i) 23 Ekim1988 tarihli ve 19968 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürülüğe giren "Akdeniz’de Özel Koruma Alanlarının Korunmasına Ait Protokol" gereği ülkemizde "Özel Koruma Alanı" olarak belirlenmiş alanlar,

ii) Cenova Bildirgesi gereği seçilmiş ve Birleşmiş Milletler Çevre Programı tarafından yayımlanmış olan "Akdeniz’de Ortak Öneme Sahip 100 Kıyısal Tarihi Sit" listesindeki alanlar,

iii)

Cenova Deklarasyonu’nun 17. maddesinde yer alan "Akdeniz’e Has Nesli Tehlikede Olan Deniz Türlerinin" yaşama ve beslenme ortamı olan kıyısal alanlar,

c) 14 Şubat 1983 tarihli ve 17959 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren "Dünya Kültür ve Tabiat Mirasının Korunması Sözleşmesi"nin 1. ve 2. maddeleri gereğince Kültür Bakanlığı tarafından koruma altına alınan "Kültürel Miras" ve "Doğal Miras" statüsü verilen kültürel, tarihi ve doğal alanlar,

d) 17 Mayıs1994 tarihli ve 21937 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren "Özellikle Su Kuşları Yaşama Ortamı Olarak Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alanların Korunması Sözleşmesi" (RAMSAR Sözleşmesi) uyarınca koruma altına alınmış alanlar.

3. Korunması gereken alanlara) Onaylı Çevre Düzeni Planlarında, mevcut özellikleri korunacak alan

olarak tespit edilen ve yapılaşma yasağı getirilen alanlar (Doğal karakteri korunacak alanlar, biogenetik rezerv alanları, jeotermal alanlar ve benzeri),

b) Tarım Alanları: Tarımsal kalkınma alanları, sulanan ve sulanması mümkün toprak sınıfları mutlak tarım alanı, özel ürün tarım alanı, dikili tarım alanı ve yağışa bağlı tarımda kullanılan mutlak tarım alanı

c) Sulak Alanlar: Doğal veya yapay, devamlı veya geçici, suları durgun veya akıntılı, tatlı, acı veya tuzlu, denizlerin gel-git hareketinin çekilme devresinde 6 metreyi geçmeyen derinlikleri kapsayan, başta su kuşları olmak üzere canlıların yaşama ortamı olarak önem taşıyan bütün sular, bataklık sazlık ve turbiyeler ile bu alanların kıyı kenar çizgisinden itibaren kara tarafına doğru ekolojik açıdan sulak alan kalan yerler,

d) Göller, akarsular, yeraltı suyu sahaları,

Herhangi bir potansiyel tehdidin minimum indirilmesi için su kütleleri düzenli olarak izlenmelidir.

e) Bilimsel araştırmalar için önem arzeden ve/veya nesli tehlikeye düşmüş veya düşebilir türler ve ülkemiz için endemik olan türlerin yaşama ortamı olan alanlar, biyosfer rezervi, biyotoplar, biyogenetik rezerv alanları, benzersiz özelliklerdeki jeolojik ve jeomorfolojik oluşumların bulunduğu alanlar.

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 37

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

3.2 ABP UYGULANMAMASI HALİNDE OLASI ÇEVRESEL GELİŞİM (HİÇBİR ŞEY YAPMAMA DURUMU)

SÇD ekibi tarafından, taslak plan olmadan, şehirdeki çevrenin ne şekilde gelişeceği analiz edilmiştir.

İklim Faktörleri ile bağlantılı olarak, CO2 emisyonlarının azaltılması için hiçbir önlem alınmaması durumunda, şu üç sektörde CO2 emisyonlarını artırıcı bir “her zamanki gibi uygula” modelinin uygulanacağı öngörülür: %17 Konut, %30 Ticaret/İmalat ve %32 Ulaşım. Özellikle şehrin mikro-ikliminde bu artışa ilişkin çok az kanıt olsa da daha geniş iklim değişikliği senaryosunun bir parçası olarak çok sayıda olumsuz iklimsel etki olabilir.

Toprağın korunması ve yönetimi için, ABP’de özel bir Politika/Önlem yer almamaktadır. ABP uygulansa da uygulanmasa da, Ankara ilinin gelecekteki gelişim eğilimlerinde herhangi farklı bir perspektif öngörülmememektedir.

Ankara Büyükşehir Belediyesi, Su Çerçeve Direktifi’nde sözü edilen çeşitli su kütlelerinin durumunun korunması veya geliştirilmesi ile yükümlüdür. AB Müktesebatı’nın devlet düzeyinde takip edilmesi ile su havzası yönetimi yaklaşımı benimsenerek daha kapsamlı - asıl ihtiyaçlarla kıyaslandığında çok daha yavaş olsa da - bir su yönetimi geliştirilmelidir. Ayrıca, kanalizasyon ve yağmur sularıiçin toplama, arıtma ve bertaraf şebekesindeki mevcut kapasite kısıtlamalarının ele alınması için çeşitli mühendislik projeleri başlatılmış olsa da, doğru bir gelişim yönetimi bu yükümlülüğün kilit bir parçasını oluşturmalıdır. ABP uygulanmadığında, kentsel su yönetiminin çeşitli unsurları kapsamında, konuyla İlgili bazı iyileştirmeler meydana geleceği varsayılabilir.

ABP’de, İklim Değişikliği (3.1.6), Turizm (3.2.5) ve Tarım (3.2.4) ile İlgili bazı önlemlerle çok az ilgisi bulunan Ekosistemler ve Biyoçeşitlilik için özel Politikalar/Önlemler yer almaz. Önerilen ABP ve Önlemleri uygulanmazsa, 3.1.6 ve 3.2.5 no’lu önlemlerle takip altında olan hassas alanlar daha iyi bir şekilde korunamayacağı için, yaşam ortamlarında daha fazla kayıp ve azalma olması mümkündür. Ayrıca, böcek ilaçlarının ve kimyasal maddelerin kullanımının devam etmesi nedeniyle, bireysel flora ve fauna türleri de yok olma ile karşı karşıya gelebilir (Önlem 3.2.4).

Bazı ABP Politikalarında/Önlemlerinde Ankara ilinin yerleşim modeli tüm bileşenleri (alansal dokular, kent sistemi, şehrin peyzajı, vb.) ile birlikte ele alınır (Bkz. özel Dayanak, Bölüm 2.5). Bununla İlgili olarak, ABP uygulanmadığı takdirde, bütün yerleşimlerin ve kent sisteminin, gelişim ve yoğunlaşmadan dolayı daha fazla baskı altına gireceği ve Ankara’nın çevresel, ekolojik, sosyal, rekreasyonel ve estetik özellikleri üzerinde önemli olumsuz etkiler meydana geleceği söylenebilir.

Hareket açısından, ABP, özel taşıt kullanımından daha sürdürülebilir ulaşım biçimlerine geçişi teşvik etmeye ve yol için ayrılan alanların, özel araçlardan ayrı, yeniden dağılımını desteklemeye devam edecektir. Planın ve proaktif politikalarının olmaması durumunda, şehirde özel taşıtların sıkışıklık yaratmaya devam etmesi olasılığı bulunmaktadır. Ayrıca, gürültü ve hava kirliliği artışının devam etmesi de beklenmektedir. Planın yokluğu, toplu taşıma, yürüme ve bisiklet gibi ulaşım biçimlerine geçiş potansiyelinin de kaybedilmesine neden olacaktır. Bu ulaşım biçimleri için artırılmış bir türel dağılım (modal share) ile, şehirde kirliliğin azaltılmasına ve genel olarak daha sağlıklı bir çevre oluşturulmasına katkıda bulunulabilir.

Kültürel miras açısından ise ABP, bu alandaki mevcut politikaları sürdürmeye devam edecek ve daha da geliştirecektir. Önerilen planın ve politikalarının uygulanmaması, korunan yapıların tarihi doku ve karakterinde kayıplara yol açabilir ve Arkeolojik Alanlar’daki sahaların yeniden gelişim standartlarının yok olmasına neden olabilir. Dolayısıyla, yeri doldurulamaz olan dokuda bir kayıp yaşanmasına, şimdiki ve gelecek nesiller için ve Ankara’yı ziyarete gelen kişiler için olumsuz bir durum oluşmasına yol açacaktır.

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 38

4. BÖLÜM 4: ABP İLE BAĞLANTILI, ULUSAL VE ULUSLARARASI ÖLÇEKTE OLUŞTURULMUŞ ÇEVRE KORUMA HEDEFLERİNE İLİŞKİN BİR AÇIKLAMA

Bu bölümde, kilit çevre politikası hedeflerine ve ABP hazırlığı kapsamında önemli bulunan ilgili çevresel düzenlemelere genel bir bakış sunulmaktadır. Ayrıca, sunulan çevre politikası hedefleri (belirlenmiş olan “çevre sorunları” ile birlikte – bkz. Bölüm 3.1), potansiyel ABP etkilerinin (Bölüm 5) değerlendirilmesi için de bir SÇD referans çerçevesi oluşturur. Her bir çevre bileşeni için hedefler belirlenir ve tablo ve/veya notlarla rapor edilir.

Analizlere dayalı olarak, ABP’nin ilgili bütün hedeflerle sinerji içinde olduğu sonucuna varılabilir. Dolayısıyla, etkili bir ABP uygulaması hedeflere ve amaçlara ulaşılabilmesine destek olacak ve böylece bu SÇD’de ele alınan bütün kilit konular için durumun iyileştirilebilmesini sağlayacaktır.

1. İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ EĞİLİMLERİ– AFET ve RİSK YÖNETİMİ

Türkiye, UNFCCC’ye (Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi) 24 Mayıs 2004 tarihinde, Kyoto Protokolü’ne ise 26 Ağustos 2009 tarihinde taraf olmuştur. Ek-B Tarafı olmayan Türkiye’nin herhangi bir miktar azaltım yükümlülüğü bulunmadığı göz önünde bulundurulmalıdır.

Genel ancak farklılaştırılmış sorumluluklar ilkesi çerçevesinde, Türkiye’nin iklim değişikliği ile mücadeleye ilişkin ulusal vizyonu, iklim değişikliğine ilişkin hedefleri kendi kalkınma politikalarına tam olarak entegre eden, enerji verimliliğini yaygınlaştıran, temiz ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı artıran, kendi özel şartları dahilinde iklim değişikliği ile mücadele çabalarına aktif olarak katılan ve vatandaşlarına düşük karbon yoğunluğu ile yüksek bir yaşam kalitesi ve refah sağlayan bir ülke olabilmektir. Bu amaçla, Türkiye UNFCCC Tarafları ve özellikle Avrupa Birliği (AB) ile işbrliği yaparak, iklim değişikliği ile mücadelede ulusal ve yerel düzeyde politikalar geliştirmekte ve uygulamaktadır.

İklim Değişikliği ve Afet/Risk yönetimi bileşenleri için gerekli çevre hedefleri aşağıdaki tabloda özetlenmiş ve yorumlanmıştır.

Tablo 21: İklim Değişikliği ve Afet/Risk Yönetimine Ilişkin Çevre HedefleriÇevre Bileşeni: İKLiM DEĞiŞiKLiĞi – Afet ve risk yönetimiÇevresel Hedefler(Kaynak/Belge)

Göstergeler Belirlenen hedefin SÇD süreci ve ABP uygulaması sırasında nasıl dikkate alınması gerektiğine ilişkin notlar

Türkiye Cumhuriyeti İklim Değişikliği Eylem Planı (ÇŞB, 2014-2023)

İklim değişikliğine adaptasyonun mevcut stratejilere, planlara ve mevzuata entegrasyonunun sağlanması

İklim değişikliğinin yol açtığı taşkın, sel, çığ, toprak kayması gibi doğal afet risklerinin belirlenmesi

İklim değişikliğinin yol açtığı doğal afetlere yanıt vermek açısından yerel kamu kuruluşlarının kapasitelerinin artırılması.

Iklim değişikliği nedeniyle Oluşabilecek afet riskleri ile mücadelede toplum temelli bir afet yönetimi oluşturulması.

Ulusal iklim değişikliği politikalarının uygulanmasına ilişkin performans göstergeleri.

Ulusal afet ve risk yönetimi politikalarının uygulanmasına ilişkin performans göstergeleri.

ABP, iklim değişikliği konusunu, Farkındalık Artırma (3.1.1) ve hassas alanların korunması (3.1.6) ile İlgili iki genel Politika formüle ederek tanır. ABP, İklim Değişikliği ve Afet/Risk Yönetimi konusunu, daha özel ve özgün politikalar ve önlemler tanımlayarak, açık bir şekilde değerlendirmez.

Güncellenmiş/revize edilmiş ABP’nin, iklim değişikliği nedeniyle ortaya çıkan/artan tehditlerin ve risklerin ve aynı zamanda bunlara yönelik azaltım ve uyum çalışmalarının AÇIK bir şekilde belirlenmesi konusunu özellikle değerlendirmesi gerekir. Yani, iklim değişikliğinin durumuna ilişkin ABP hedefleri/öncelikleri ile potansiyel afetler arasındaki sinerjileri ele alması gerekir.

2. JEO-YAPI ve TOPRAKLAR

Jeo-yapı ve Toprak bileşenleri ile İlgili çevresel hedefler aşağıdaki tabloda özetlenmiş ve yorumlanmıştır.

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 22: Jeo-Yapı ve Zemin bileşenlerine Ilişkin Çevre Hedefleri

Çevre Bileşeni: jEO-YAPI ve TOPRAKLARÇevresel Hedefler(Kaynak/Belge)

Göstergeler Belirlenen hedefin SÇD süreci ve ABP uygulaması sırasında nasıl dikkate alınması gerektiğine ilişkin notlar

Çevresel Etki Değerlendirmesine ilikşin Yönetmelik (29186 sayılı ve 25.11.2014 tarihli Resmi Gazete)Ek 5 Madde 3’e göre: “Hassas Yerler”Tarım arazileri, korunması gereken alanlar kategorisine girer.

Yağmur suyu taşkınlarının minimuma indirilmesi için doğal yağışın şehir peyzajı kapsamındaki su tabakasına infiltrasyon alanının korunması veya geliştirilmesi

Yeşil alanlar oluşturmaktansa, terkedilmiş endüstri bölgelerinin yeniden kullanımı terhich edilmelidir.

Toprak kayıplarının minimuma indirilmesi

Önceki alana göre kentsel arazi yüzdesi

Terkedilmiş endüstri bölgesi gelişimi toplam alanı

Kentsel saçaklanma ve nüfus artışı

Kentsel saçaklanma ve büyüme sırasında yoğunluk, süreklilik, kümeleşme ve gruplaşma

Yeni tarım topraklarının %’si

Kaybedilen tarım topraklarının %’si

Kontrolsüz kentsel saçaklanma, şehirlerin hızla büyümesine, geniş alanlara yayılmasına ve bütün kentsel ve kırsal toplulukların ekonomik ve sosyal olarak domine edilmesine neden olur; sonuç olarak, metropol alanlar içinde kalan doğal kaynaklar hızlı bir tüketim sürecine girer.Bu durum, özellikle gelişmekte olan ülke metropollerinde, hızlı nüfus artışı nedeniyle plansız ve kontrolsüz büyüme olarak meydana gelir.Süreksizliği de içeren düşük yoğunluklu yapılaşma şeklindeki kentsel saçaklanmaya yol açması nedeniyle, metropol saçaklarındaki kentsel gelişme sürdürülebilir kentsel gelişme için tehlike oluşturur ve toprak, su, enerji ve diğer kaynakların tüketimi ile oluşan atıklarda artış olmasına yol açar. Bu süreçte, öncelikli bir doğal kaynak olan toprak veya ekosistemin sürekliliği, amaç dışı kullanım nedeniyle bozulma tehlikesi altına girer.Toprağın “yanlış kullanımı”nın nedenlerini sınıflandırmak mümkündür; toprağın tarım dışı amaçlar için kullanılması, genellikle kentleşmede, tarım dışı sektörlerdeki gelişmelerde, büyük altyapı yatırımlarında ve idari amaçlı kullanımda olur (Doğru, 2002; Yılmaz, 2001). Kentsel gelişim süreci ile birlikte kensel alanlarda edinilen gelirler, tarımdan elde edilen gelirden daha yüksek olduğu ve daha düşük risk taşıdığı için, tarım alanları hızla kentsel kullanıma ve konut kullanımına dönüşmektedir; kırsal alanlardaki topraklar arazi rezervleri olarak düşünülmektedir.

Depremsellik Ankara Deprem senaryosuna göre alınması gereken öncelikli önlemler, consist of preparing İl Master Planları hazırlanmasını ve inşaat alanları tahsisi sırasında deprem risklerini artırıcı kararlar almaktan kaçınılmasını içerir. Alınacak önlemler arasında şunlar da bulunmaktadır: zayıf zeminli alanlara çok katlı binalar yapılmamalıdır; inşaat izni zemin stabilitesi ile sıkı bağlantılı olmalıdır. Okul ve hastane gibi kamu binaları dikkatli bir şekilde kontrol edilmelidir ve güçlendirilmelidir.Hasköy Havaalanı etrafındaki gecekonduların yıkılmasını ve yenilenmesini de içeren kentsel dönüşüm projeleri, deprem önleme ve depreme karşı korunma açısından bir fırsat olarak düşünülmelidir.Ankara'nın tıpkı İstanbul'da olduğu gibi mikro bölgeleme haritasının çıkarılması, yapı tiplerine göre bina istatistik ve sayımlarının yapılması, yerleşim birimlerine göre hasar tahminlerinin yapılması gerekmektedir.

Toprak Kirliliğinin Kontrolü ve Noktasal Kaynaklı Kirlenmiş Sahalara dair Yönetmelik (27605 Sayılı ve 08.06.2010 Tarihli Resmi Gazete)Madde 5.c’de, “Tarım faaliyetleri nedeniyle oluşan toprak kirliliğinin önlenmesi ve ortadan kaldırılması için alınacak önlemler GTHB ve ÇŞB işbirliğinde belirlenecektir. Önlemler il yönetimleri tarafından uygulanır.” denmektedir.

Erozyon alanların/erozyona eğilimli alanların %’si

Toprak kayması alanları/toprak kaymasına eğilimli alanlar

Toprak kirliliği (noktalar ve yayılma alanları)

Tarıma elverişsiz alanların tarım arazisi olarak kullanılması, toprak kompozisyonu ve stabilitesi üzerinde son derece olumsuz etkiler yaratabilir. Benzer şekilde, toprak kirliliği de erozyonu hızlandıran etkilerden birini oluşturur. Sanayi atıkları, yanlış gübreleme ve tarımda hatalı kimyasalların kullanımı toprağın kirlenerek doğal dengesinin bozulmasına sebep olmaktadır. Bu durum toprağın verimsizleşmesinin ve tarım alanlarının kullanılamaz hale gelmesinin de önünü açar, erozyona zemin hazırlar. Erozyon üzerinde insan etkilerinin artmasının temel sebebi, mevcut tarım alanlarının sağlıklı kullanılamaması sebebiyle artan üretim ihtiyacını karşılamak için yeni tarım alanlarının açılmasıdır. Üretim ihtiyacı, insanların doğal mera alanlarını ve bitki örtülerini bozarak yeni tarım alanları açmalarını ya da

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 40

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: jEO-YAPI ve TOPRAKLARToprak kayıplarının minimuma indirilmesi

tarım alanlarını genişletmelerini zorunlu kılmıştır. Bu alanların yağışlı bölgelerde yağmur suları ile kurak bölgelerde ise esen rüzgârlarla aşınıp taşınarak kullanılamaz hale gelmesi, doğal erozyondan kat kat daha fazla toprak kaybına sebep olmaktadır.

3. SULAR VE YERALTI SULARI – ATIKSU YÖNETİMİ

Ankara Bölge Planı’ında üç eksen vardır ve alt vizyonu; çevreye duyarlı, doğal kaynakları koruyan ve yeşil Ankara olan Ankara’da Çevre ekseni, su ve atıksu yönetimi ile ilgili performans göstergelerine sahiptir. Bunlardan biri, bütün belediye içinde atıksu ve içme suyu arıtma tesislerinden hizmet alan nüfusun oranıdır. Ayrıca, su kaynaklarının korunması amacıyla; tarımsal üretimde kullanılan pestisitlerin ve kimyasalların azaltılması ve tarımsal atıkların iyileştirilmesi ve güvenli bertarafına yönelik faaliyetler de diğer göstergelerdir.

Temiz üretim teknolojileri kullanan tesislerin sayısının artırılması da Ankara Bölge Planı’nda belirtilen bir diğer önemli göstergedir.

Dolayısıyla, Ankara Bölge Planı, daha önceden, bölge için dikkate alınacak suya ilişkin bazı özel göstergeler/önlemler belirlemiştir.

Ankara’da şimdiye kadar su kalitesine dair tespit edilmiş herhangi bir sorun olmasa da, sürdürülebilirlik ve su kalitesi için mevcut su kaynaklarının korunması şarttır ve ASKİ’nin su kaynaklarını koruma yönünde planlar uygulamaya devam etmesi gerekmektedir (örneğin, kimyasal gübre kullanan çiftçiler için ve atıksu üreten endüstrilerin AAT’leri olması).

Su kaynaklarının korunmasına yönelik ulusal stratejiler vardır, bunlardan en önemlisi: Ulusal Havza Yönetim Stratejisi’dir (GTHB, 2014-2023). Daha önceki bir belge olan Atıksu Arıtma Eylem Planı (Çevre Bakanlığı, 2008-2012) da genel bir hedef belirlemiştir: yeraltı, yüzey ve kıyı sularının izlenmesi, kirliliğin minimum indirilmesi ve önlenmesi. Eylem Planı, temelde, farklı büyüklüklerdeki yerleşim alanlarına hizmet veren atıksu arıtma tesislerinin sayısının artırılmasını şart koşmaktadır. (yani, 2012 yılına kadar, nüfusu 50,00- 100,000 olan yerleşim yerlerinde atıksu arıtma tesisinden hizmet alan kişi sayısının %90’a kadar çıkarılması) AAT’lerin sayısı artsa da, Eylem planında şart koşulan hedeflerin tamamı henüz yerine getirilebilmiş değildir, dolayısıyla Tablo’da da gösterildiği gibi Ankara’da yeni AAT’ler yapılması ve işletilmesi gerekmektedir.

Türkiye’de suya ilişkin koruma mevzuatları için şart koşulan bazı ulusal veya yerel düzenlemeler ve hedefler vardır. Bu bölümde, bunların su kaynaklarının ve kalitesinin korunması ile en ilgili olanlarına ve en önemli olanlarına kısaca değinilmiştir.

1. Su Çerçeve Direktifi

2000/60/EC No’lu Su Çerçeve Direktifi’nin (WFD) amacı, iç suların, geçiş sularının, kıyı sularının ve yeraltı sularının korunması için bir çerçeve oluşturmaktır. Bu, Avrupa Komisyonu tarafından hazırlanmış olan su mevzuatına ilişkin en önemli çıktılardan biridir. Nehir havzası yönetimi, su yönetimi için tek bir sistemdir ve tek su yönetimi sistemi için en iyi model olarak kabul edilmektedir; idari veya politik sınırlara göre yönetim yerine, nehir havzası ile yönetim - doğal coğrafi ve hidrolojik birim -.

Su Çerçeve Direktifi, sürdürülebilir su yönetiminin sağlanabilmesi için gerekli olan başlıca etmenleri sağlar. AB, Su Çerçeve Direktifi ile - bazıları ulusal sınırlardan geçecek olan - her bir nehir havzası bölgesi için, bir “nehir havzası yönetimi planı” oluşturulması ve her altı yılda bir güncellenmesi gerekeceğini ve bunun aşağıda sıralanan koordinasyon gereksinimleri için bir içerik sağlayacağını belirtmektedir.

1. Su koruması kapsamının bütün suları, yüzey sularını ve yeraltı sularını içerecek şekilde genişletilmesi 2. Belirlenmiş bir son tarihte bütün sular için “iyi durum”a ulaşılması 3. Nehir havzalarına dayalı su yönetimi 4. Emisyon limit değerleri ve kalite standartları için "Karma yaklaşım" 5. Doğru fiyat alınması 6. Vatandaşların daha fazla dahil edilmesi 7. Mevzuat düzenlenmesi

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 41

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

21 Aralık 2009’da, katılım müzakereleri kapsamında çevre bölümü açılmıştır. Buna göre, Türkiye, bütün su mevzuatı çalışmalarının 2009 ve 2013 yılları arasındaki uyum programı kapsamındaki Su Çerçeve Direktifi kapsamında gerçekleştirileceğini taahhüt etmiştir..

Su Çerçeve Direktifi, “Su Havzalarının Korunması ve Yönetim Planlarının Hazırlanmasına ilişkin Yönetmelik”7 ile Türk ulusal yasal çerçevesine aktarılmıştır ve gereksinimlerinin uygulanması, su havzalarının korunması ve nehir havzası yönetimi ile birlikte Yüzeysel Su Kalitesi Yönetimi Yönetmeliği uyarınca gerçekleştirilir.

Su Çerçeve Direktifi uyarınca nehir havzası yönetim planları hazırlanması ve uygulanması için aşağıdakilerin yerie getirilmesi gerekir:

Nehir havzası alanlarının karakterizasyonu; Insan faaliyetlerinin önemli baskıları ve etkileri; Koruma alanlarının belirlenmesi ve haritalanması; İzleme ağının haritalanması; Çevresel hedeflerin listelenmesi; Ekonomik analiz; Tedbir Programı hazırlanması; Özet de içeren çok daha detaylı planlar hazırlanması; Kamuyu aydınlatma ve kamuya danışma önlemlerinin özetlenmesi; Havza yönetiminden sorumlu makamların listelenmesi; Halktan bilgi ve yorum alabilmek için iletişim noktaları ve prosedürleri belirlenmesi;

2. Tarımsal Kaynaklı Nitrat Kirliliğine Karşı Suların Korunması Yönetmeliği

Bu yönetmeliğin amacı, tarımsal kaynaklı nitratın suda neden olduğu kirlenmenin tespit edilmesi, azaltılması ve önlenmesidir. Bu yönetmelik, yeraltı, yer üstü suları ve topraklarda kirliliğe neden olan azot ve azot bileşiklerinin belirlenmesi, kontrolü ve kirliliğin önlenmesi ile ilgili teknik ve idari esasları kapsar.

İlgili bakanlıklar (Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı) suyun ve toprağın fiziksel ve çevresel özellikleri ile azot bileşiklerinin suda ve topraktaki miktarlarını dikkate alarak kirliliği tespit etmeyi amaçlar.

Bu yönetmelik ile, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı koordinasyonunda ilgili kuruluşlar tarafından bütün sularda kirlenmeye karşı genel bir korunma düzeyi sağlamak amacıyla iyi tarım uygulama esasları oluşturulur.

Tarımsal kaynaklı nitratın sularda yarattığı kirlenmenin boyutunu belirleyebilmek için seçilmiş ölçüm noktalarında yüzey ve yeraltı sularındaki nitrat miktarı Tarım ve Köyişleri Bakanlığı koordinasyonunda Çevre ve Orman Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca, oluşturulan izleme programları ile izlenir.

3. Yeraltı Suları Hakkında 167 sayılı Kanun

Yeraltı suyu kaynaklarının korunması ve yeni kuyular için izin çıkarılması, 62008, 0539 ve 16710 sayılı kanunlarla Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’nün yetkisindedir.

Devlet Su İşleri’nin (DSI) yetkileri;

yeni kuyular açmak; yeraltı sularının korunması ve kayıt altına alınması; yeraltı sularının tahsisi; 6200 sayılı kanun ile yeraltı sularının araştırılması, kullanılması ve iyileştirilmesi.

Öte yandan, özellikle 167 sayılı Kanun’da, yeraltı sularının Devlet’in tasarrufunda olduğu; her tür araştırma, kullanım, koruma ve kayıt işleminin 167 sayılı kanunun maddelerine tabi olduğu vurgulanır. sınırların ve yapısal özelliklerin belirlenmesiyle, yeraltı suyu bölgeleri, “yeraltı suyu işletim bölgeleri” olarak ilan edilir. Yeraltı suyu işletme bölgelerinde yeni kuyu açılması DSİ’nin onayına tabidir. Kuyu açılmadan önce kuyu sayısı, konumu, derinliği ve diğer kriterler DSİ tarafından belirlenir. Şu işlemler öncesinde DSİ’nin bilgilendirilmesi gerekir:

7 28444 sayılı ve 17 Ekim 2012 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Yönetmelikler8 Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’nün organizasyonu ve görevlerine ilişkin kanun, 18/12/1953 9 Ankara, Istanbul ve nüfusu 100.000’den fazla olan diğer illere içme ve endüstriyel amaçlı su teminine ilişkin kanun, Resmi Gazete No 12951, 16/7/196810 Yeraltı Kaynaklarına ilişkin kanun 16/12/1960

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 42

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

su çekme amacıyla gerçekleştirilen, her tür delik, kuyu ve çukur için geçerli her tür sondaj faaliyeti boyutu ve kesitine farketmeksizin, her tür galeri ve tünel kazısı

Yukarıdaki maddelere göre, su kaynaklarının korunduğu alanlarda gerçekleştirilen her sondajişlemi DSİ’nin onayına tabidir.

4. İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmelik

İnsani tüketim amaçlı suların teknik ve hijyenik şartlara uygunluğu ile suların kalite standartlarının sağlanması ile ilgili usul ve esasları düzenleyen bu yönetmelik, uyulması gerekli başlıca yasal belgelerden biridir. Bu Yönetmelik; ayrıca, kaynak suları ve kullanım sularının üretimi, pazarlanması ve denetlenmesi için de kurallar belirler.

Yönetmeliğin ana kriterleri, Su Kaynaklarının Korunması Planı ile bağlantılıdır; su kaynaklarının koruma altında olduğu alanlar, izlenecek su kalitesi parametreleri ve Sağlık Bakanlığı sistematik izlemesidir. İzlenecek olan parametrik değerler, göstergeler ve kontrol parametreleri, yönetmeliğin Ek’inde verilir. Bu yönetmelik ayrıca, su kalitesi kriterleri için istisnaları da belirtir. Su kaynaklarına yakın yerlerde inşa edilecek septik çukurlar, kirletici olarak gösterilmiş ve yönetmelikte ilkeler için septik çukurlar için özel düzenlemelerden söz edilmiştir.

Yönetmeliğin Ek I’i, içme-kullanma amaçlı kullanılan suların mikrobiyolojik ve kimyasal parametreleri için limitler belirlemiştir. Düzenli izleme ve rdayoaktif parameter limitleri için başvurulan gösterge parametreleri de bu Ek’te verilmiştir.

5. Tarımsal Kaynaklı Nitrat Kirliliğine Karşı Suların Korunması Yönetmeliği

Tarımsal kaynaklı nitratın suda neden olduğu kirlenmenin tespit edilmesini amaçlayan bu yönetmelik, nitrat kirliliğinin belirlenmesi, azaltılması ve önlenmesi için kurallar koyar. Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Enerji Bakanlığı, toprak ve bütün su kaynaklarındaki nitrat bileşikleri miktarını dikkate alarak kirliliğin tespit edilmesinden sorumludur. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı koordinasyonunda, farklı su kütlesi türleri için izleme programları hazırlanır.

6. Kentsel Atıksu Arıtımı Yönetmeliği

Kentsel Atıksu Arıtımı Yönetmeliği, kentsel atıksuların alıcı sulara deşarjına ilişkin standartları ve ilkeleri tanımlar.Yönetmeliğin amacı, kentsel atıksuların toplanması, arıtılması ve deşarjı ilkelerinin belirlenmesi ve böylece kontrolsüz endüstriyel sektörlerden kaynaklanan atıksu deşarjının olumsuz etkilerine karşı çevreyi korumaktır.Yönetmelik, nüfusa göre arıtma tesisi talebini belirler ve atıksuyun ve alıcı ortamın kalitesi açısından tasarım şartlarını belirler.

7. İçme Suyu Elde Edilen Veya Elde Edilmesi Planlanan Yüzeysel Suların Kalitesine Dair Yönetmelik

Bu yönetmelik temel olarak içme suyu elde edilen veya elde edilmesi planlanan yüzeysel sulara ilişkin ilkeler, bu suların kullanım suyu olarak kullanılabilmesi için uygulanması gereken arıtmanın sınıflarını ve kalite kriterlerini belirlemeyi amaçlar.

Bu yönetmelik, yeraltı sularına ve acı sulara uygulanmaz. içme ve kullanma suyu elde edilen veya elde edilmesi planlanan yüzeysel suların kategorileri bu yönetmelikteki ilkelere göre belirlenir. kategorilere göre belirlenmiş olan arıtma sınıflarına ayrıldıktan sonra, içme ve kullanma suyu elde edilen veya elde edilmesi planlanan yüzeysel suların, İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmeliği ile belirlenmiş olan standartlara uyması şarttır.

8. İçme Suyu Temin Edilen Akifer ve Kaynakların Koruma Alanlarının Belirlenmesi Hakkında Tebliğ

Bu tebliğ 167 sayılı kanuna dayalıdır ve içme suyu temin edilen akifer ve kaynakların korunması için esaslar belirler. Akiferlerin fiziksel ve teknik özelliklerinin belirlenmesi ve mevcut su durumunun korunması için koruma alanları tespit edilmesi, bu tebliğin ana ilkesidir. Akifer türü, hidrolik iletkenlik ve yeraltı suyunun derinliği, jeolojik özellikler ve topografi, koruma alanlarının sınırını belirleyen kriterlerdir. Akiferin hidrojeolojik özellikleri hakkında bilgi edinebilmek için, gereken yerlerde sondaj delikleri ve loglar açılır. Önemlerine ve belirlenen şartlara bağlı olarak maksimum üç (3) tip koruma alanı vardır. Yıllık ortalama debisi 50 l/s ve üzerinde olan kaynaklar için mutlak, birinci ve ikinci derece koruma alanları tespit edilmelidir.

9. Su Havzalarının Korunması ve Yönetim Planlarının Hazırlanması Hakkında Yönetmelik

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 43

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Türkiye’de su havzalarının yönetim planlarının hazırlanması ve onaylanması konusunda yetkili kurum Orman ve Su İşleri Bakanlığı’dır. Yönetmelik 2012’de yürürlüğe girmiştir ve deniz suları hariç, kıyı suları dahil bütün yüzeysel ve yeraltı su kaynaklarının nicel, fiziksel, kimyasal ve ekolojik kalitelerini düzenleyerek, bütüncül bir yaklaşımla su havzalarının planlarının hazırlanması için kriterler belirler. Havza planlarının hazırlanması işlemleri Havza Yönetim Heyeti tarafından yürütülür. Heyet üyeleri, yerel yönetimlerin, üniversitelerin ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinden oluşturulur ve Heyet başkanı her bir havzanın Valisi(leri) olur. Planlar, altı yılda bir güncellenir.

Yönetmeliğin 11. Maddesinde, su verimliliği konusu vurgulanır ve yerel makamların su kayıplarını tespit etmesi gerektiği ve su kayıplarının ve kaçaklarının minimuma indirilmesi için teedbirler alması gerektiği belirtilir. Su dengesi, hem su üretiminde hem de tüketiminde dikkate alınmalıdır.

Havza planlarının amaçlarından biri çevresel hedeflerdir; örn. koruma alanları belirlenmeli, kayıtlı ve yerinde çevresel hedefler koyulmalıdır. Yönetmelikte de belirtildiği gibi, “iyi su durumu”na ulaşmak için her bir planda tedbir önerilerine yer verilmesi gerekir.

Su kalite ve miktarının izlenmesi, havza planları uygulamasının vazgeçilmez bir parçasıdır ve Bakanlık bu konudaki yetkili kurumdur. Herhangi bir kirlilik oluşması durumunda, kirletici Kirleten Öder İlkesi doğrultusunda sorumlu tutulacaktır.

10. Yeraltı Sularının Kirlenmeye ve Bozulmaya Karşı Korunması Yönetmeliği

Yeraltı Sularının Kirlenmeye ve Bozulmaya Karşı Korunması Yönetmeliği iyi durumda olan yeraltı sularının mevcut durumunun korunması, yeraltı sularının kirlenmesinin ve bozulmasının önlenmesi ve bu suların iyileştirilmesi için gerekli esasları belirleyen nispeten yeni bir yönetmeliktir (2012).

Yönetmeliğin 5. maddesi, hangi koşulda olursa olsun atık suların yeraltı sularına doğrudan deşarjını net bir şekilde yasaklar. Yeraltı suyu kaynaklarının kalitesi İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmelik ilkelerine tabidir. Atıksuların, arıtılmış dahi olsa hiçbir koşulda, yeraltı suyu kütlelerine deşarjına izin verilmez. Aynı durum, Tehlikeli Maddelerin Su ve Çevresinde Neden Olduğu Kirliliğin Kontrolü Yönetmeliğinin Ek-1 ve Ek-2 listelerinde yer alan maddeleri ihtiva eden atık suların için de geçerlidir. Yeraltı sularının tarımsal faaliyetler sonucunda kirlenmiş olduğunun tespiti durumunda, Tarımsal Kaynaklı Nitrat Kirliliğine Karşı Suların Korunması Yönetmeliği hükümlerine göre tedbirler alınmalıdır.

Madde 13’e göre; kuyu, pınar, kaynak, kaptaj, tünel, galeri ve benzeri için koruma alanları DSİ Genel Müdürlüğü tarafından belilenmelidir ve belirlenen koruma alanlarının haritasını hazırlanmalı ve beş yılda bir güncellenmelidir. Su kaynaklarının korunması amacıyla, su kaynaklarına elli metreden daha yakın mesafede hiçbir yapıya ve atık boşaltımına izin verilmez; kaynağın elli metre çevresi dikenli tel ile çevrilmelidir. Bu sınırlandırılmış alan gerektiğinde kamulaştırılabilir ve alan “koruma alanı” olarak belgelenir.

Bu alanda hiç bir faaliyete izin verilmez, alanın ayak izi revize edilebilir ve/veya Devlet su İşleri tarafından gerek görülmesi halinde ikinci bir koruma alanı tanımlanabilir. Bu ikinci koruma alanında, herhangi bir yerleşime izin verilmez. öte yandan, bu alan rekreasyonel faaliyetler için veya gezi amaçlı kulanılabilir. Alanda, yeraltı suyu kalitesine zarar verecek hiçbir faaliyete izin verilmez.

Tarımsal faaliyetlerde kullanılan bütün pestisitlerin, organizmalar içinde birikmeyecek türde ve biyolojikolarak yokedilebilir türde olması gerekir. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve ilgili müdürlükler bu tür pestisit uygulamalarından sorumlu kurumlardır.

11. Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi Havza Koruma Yönetmeliği

Koruma Alanları ve alınacak Koruma Önlemleri’nde empoze edilen yasaklamalar bu İçme ve Kullanma Suyu Temin Eden Su Kaynaklarının Korunmasına ilişkin ilkeleri içeren yönetmelikte açıklanır.

12. ASKİ Atıksu Deşarj Yönetmeliği

Bu yönetmelik, temel olarak, Ankara’daki kanalizasyon şebekesine atıksu deşarjı konusundaki limitleri ve talimatlari belirler.

Su ve atıksu bileşenine ilişkin çevre hedefleri aşağıdaki tabloda özetlenmiş ve yorumlanmıştır.

Tablo 23 : Su ve Atıksuya Ilişkin Çevre Hedefleri

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 44

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: SU VE ATIKSU

Çevre Bileşeni

(Kaynak/Belge)

Gösterge/ler Belirlenen hedefin SÇD süreci ve ABP uygulaması sırasında nasıl dikkate alınması gerektiğine ilişkin notlar

Ulusal Havza Yönetim Stratejisi (2014-2023)

1. Su kütlelerinin kalitesini korumak ve iyiileştirmek, Su Kalitesi Yönetim Stratejisi ve Eylem Planını hazırlamak, uygulamak, gerekli önlemleri yürütmek

2. Tüm ülkede 2020 yılına kadar nehir havzası master planlarını hazırlamak

3. 2015 yılı sonuna kadar 20, 2023 yılı sonuna kadar 35 yüzeysel suda Özel Hükümlerin Belirlenmesi.

Mevcut ve potansiyel su kaynaklarıın ulusal mevzuata göre korunması, su kaynaklarının yanında gerekli önlemlerin alınması

Ankara’nın dahil olduğu Nehir Havzası Yönetim Planlarının (Kızılırmak – Sakarya ve Konya Kapalı Nehir Havza Planları) dikkate alınması

Ulusal Çevre Eylem Stratejisi - UÇES (2007-2023)

Farklı yerleşim merkezlerindeki AAT’lerin sayısı

Ankara için, tüm ilçelerle birlikte AAT’si olmayan yerlerde AAT’lerin devreye alınması

Atıksu Arıtımı Eylem Planı(2008-2012)

AAT’lere %100 bağlantı

AAT’lere bağlantı sayısında artış sağlanmalı

ABP ‘de verilen ifadeye göre, AAT’lere bağlantı %95, bu oran % 100 olmalı.ABP yerleşim yoğunluğunu artırarak şehir merkezinde yerleşimi artırmayı önermektedir. Bu, mevcut AAT’lere iletilen debiyi artıracaktır.

OSB’lerde AAT’ye bağlantı %’si

ABP’nin, OSB’lerdeki tesislerin sayısının artmasına odaklanan önlemi dikkate alınmalı ve tüm OSB’lerde AAT’ler düzgün bir şekilde işletilmelidir, benzer şekilde tüm tesislerin OSB atıksu şebekesine deşaj izni olmalıdır.

Su Kirliliği Kontrol YönetmeliğiASKI Deşarj Yönetmeliği

SKKY Tablo 21-5’e göre, AAT çıkış sularında uyum %si

Endüstriyel deşarj standartlarının ASKI deşarj yönetmeliğine uygun olması gerekmektedir.

ÇŞB Stratejik Planı (2013-2017) Belediyelerin %85’inin AAT’ye bağlı

olmasının sağlanması

2017 yılı sonuna kadar, Türkiye’de tüm belediyelerin %85’inde AAT olacaktır. Bu nedenle, eksik olan yerlerde AAT’lerin inşaası önemlidir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 45

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

4. EKOSİSTEMLER ve BİYOÇEŞİTLİLİK

Ekosistemler ve Biyoçeşitlilik bileşenleri ile ilgili çevresel hedefler aşağıdaki tabloda özetlenmiş ve yorumlanmıştır.

Tablo 24: Ekosistemler ve Biyoçeşitliliğe İlişkin Çevre Hedefleri Çevre Bileşeni: EKOSİSTEMLER ve BİYOÇEŞİTLİLİK

Çevre BileşeniKaynak/Belge Gösterge/ler

Belirlenen hedefin SÇD süreci ve ABP uygulaması sırasında nasıl dikkate alınması gerektiğine ilişkin Notlar/Değerlendirmeler

Ulusal Biyoçeşitlilik Stratejisi2001

i) Biyoçeşitliliğin korunması ve biyolojik kaynakların sürdürülebilir bir şekilde kullanılması;ii) Ekosistemlerin konusundaki anlayışın ve kaynak yönetiminin geliştirilmesi ;iii) Biyoçeşitliliğin korunması ve biyolojik kaynakların sürdürülebilir bir şekilde kullanılması gereksinimine yönelik bir anlayış geliştirilmesi;

Ulusal Biyoçeşitlilik Eylem Planı (2007)

1. Biyoçeşitlilik ile İlgili önemli etmenlerin belirlenmesi veizlenmesi2. Biyoçeşitliliği oluşturan etmenlerin etkili kullanımının yönetilmesi ve gelecek nesilleriin taleplerinin dikkate alınması3. Suyun biyoçeşitliliğinin korunması, ekosistemlerin ekolojik işlevlerinin korunması4. Deniz ve kıyı biyoçeşitliliğinin korunması5. Ekosistemlerin sürdürülebilir kullanımı ve etkili koruma yöntemleri geliştirilmesi

Toplam il arazisi üzerindeki korunan alanların %’si

Bilimsel açıdan özel alanların ve özel koruma alanlarının durumu ve boyutu

Bölgesel doğa rezervlerinin ve koruma alanlarının sayısı ve boyutu

Koruma alanlarında ve bağlantılı turizm sektörlerinde çalışanların sayısı

ABP, Ankara İli’nin bölgesel gelişiminin iyileştirilmesine odaklanır ancak biyoçeşitliliğin ve ekosistemlerin korunmasına ilişkin özel politikalar ve önlemler belirlenmez. Uygulanması halinde kentsel çevrenin durumunun iyileşmesi beklense de, en büyük önem, Ulusal Biyoçeşitlilik Eylem Planı ile şart koşulan İlgili hedeflere verilmelidir.

Doğal kaynakların etkili/verimli kullanımı ve korunması için, ekolojik açıdan hassas alanlar daha kesin bir şekilde hedeflenmesi gerekir.

Eko-turizm uygulamaları ve potansiyelleri ve korunan alanların iyi bir şekilde yönetilmesi teşvik edilmelidir.

5. NÜFUS ve MEKANSAL DOKULAR

Nüfus ve mekansal dokular ve mobilite bileşeni ile ilgili çevresel hedefler aşağıdaki tabloda özetlenmiş ve yorumlanmıştır.

Tablo 25 : Nüfus ve Mekansal Dokular

Çevre Bileşeni: NÜFUS EĞİLİMLERİ VE MEKANSAL DOKULAR

Çevre BileşeniKaynak/Belge Gösterge/ler

Belirlenen hedefin SÇD süreci ve ABP uygulaması sırasında nasıl dikkate alınması gerektiğine ilişkin Notlar/Değerlendirmeler

Bütünleşik Kentsel Gelişme Stratejisi ve Eylem Planı, 2010-2023 (KENTGES)Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi 2023Onuncu Kalkınma Planı 2014-2018Kentsel biçimin, yerleşim dokularının ve kimliğinin kalitesine uyulması ve bu kalitenin artırılması

İlçelerin arazi kullanımıKentsel yeşil alanlar/kişi

Tarım alanları ve su havzaları özellikle korunmalıdır ve gereksiz kentsel arazi geliştirme çalışmalarına destek verilmemelidir.

Bütünleşik Kentsel Gelişme Stratejisi ve Eylem Planı, 2010-2023 (KENTGES)

Sosyal donanım ve hizmetlerin yerleşim alanlarına dengeli bir şekilde dağıtılması ve yeni gelişmelerin tasarım kalitesinin artırılması

Hastaneler, okullar, polis karakolları, yetimhaneler, huzurevleri, itfaiye binaları vb. sayısına ilişkin ilçe bazlı bilgilendirme

Karşılama oranı (yeni konut sektörü vs nüfus artışı)

Yeni yerleşim alanlarında hektar başına konutlandırma

İnşaat program, uygulama programı ve bütçe sistematikleri ile, kurulacak olan yeni yerleşim alanlarında sosyal iyileştirmelerle tasarım kalitesinin artırılmasını hedeflenmiştir.

Tasarım kriterleri geliştirilmesi ve sosyal tesisler için standartlar belirlenmesi konusundaki mevzuatı da içeren düzenlemeler yapılmalıdır.

Bütünleşik Kentsel Gelişme Stratejisi İlçe ölçeğinde nüfus yoğunluğu Kırsal alanlardaki tarım dışı ekonomik

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 46

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

ve Eylem Planı, 2010-2023 (KENTGES)Onuncu Kalkınma Planı2014-2018

Kırsal kesimlerin ve göç bölgelerinin güçlendirilmesi ile göçün yönetilmesi

Kırsal bölgelerde ulusal minimum refah ortalamasının yakalanması

Kırsal bölgelerdeki minimum refah düzeyi

faaliyetlerin teşvik edilmesi ve çeşitlendirilmesine yönelik çalışmalar önerilmelidir.

Bütünleşik Kentsel Gelişem Stratejisi ve Eylem Planı, 2010-2023 (KENTGES)

Yeşil alanların geliştirilmesi

Kentsel yeşil alanlar/kişi

Bölge/belediye düzeyinde sağlam kentsel tasarım standartları belirlenmesine yönelik yasal düzenlemeler ve teknik kılavuzlar hazırlanmalıdır: yeşil kütle, karbon yutakları ve nefes alma noktaları, kentsel ısı adaları, kentsel biyotop koruma alanları, kent ormanları, kent parkları, yeşil koridorlar vb.

Tablo 26 : Mobilite için Çevre Hedefleri

Çevre Bileşeni: MOBİLİTE SİSTEMİ

Çevre BileşeniKaynak/Belge Gösterge/ler

Belirlenen hedefin SÇD süreci ve ABP uygulaması sırasında nasıl dikkate alınması gerektiğine ilişkin Notlar/Değerlendirmeler

Türkiye Ulaşım ve İletişim Stratejisi: Hedef 2023Bütünleşik Kentsel Gelişme Stratejisi ve Eylem Planı, 2010-2023 (KENTGES)

Kentsel gelişimi ve modern kent yaşamını olumlu yönde etkileyen sürdürülebilir ve çevre dostu bir ulaşım sistemi geliştirilmesi

Ankara’daki ulaşım için genel türel dağılım

Yeşil Ulaşım türel dağılım oranı

Ankara’da özel araç kullanımı yıllar geçtikçe artış göstermiştir. Hareket ve ulaşım alanında yaşanan en önemli çevre sorunu, farklı yol kullanıcıları arasında çatışmalara yol açabilecek yerlerde sağlık ve emniyet riski oluşturan trafik sıkışıklığıdır.Toplu taşıma sisteminin daha konforlu, emniyetli, temiz ve çekici hale getirilmesi gerekir. Toplu taşımanın hizmet kalitesi ve teknolojileri artırılmalıdır.Yeşil ulaşım açısından, belediye projeleri ile bisiklet ve yürüme teşvik edilmelidir. Bisiklet şeritleri ve bisiklet park alanları ağı oluşturulması için planlar önerilmelidir ve bu planların hayata geçirilmesi için İlgili makamlarla işbirliği yağılmalıdır. Yayalar ve bisiklet kullanıcıları için caddelerin daha emniyetli hale getirilmesine yönelik düzenlemeler yapılmalıdır (örn. korumalı yaya yolları ve bisiklet şeritleri).

Türkiye Ulaşım ve İletişim Stratejisi: Hedef 2023Onuncu Kalkınma Planı2014-2018

Raylı sistemleri kullanan yolcu sayısının 2023 yılında (Türkiye’deki) bütün ulaşım yöntemlerinin >%10’una kadar çıkarılması (2018 için %7,1)

2018’de (Türkiye için) 2.496 km toplam yüksek hızlı tren hattı

Karayolu ile seyahat eden yolcu sayısının 2023’te (Türkiye’de) %72’e düşürülmesi

Ankara’daki bütün ulaşım yöntemleri içinde demiryolu ulaşımının %’si

6. HAVA KALİTESİ

Hava Kalitesi bileşeni ile İlgili çevresel hedefler aşağıdaki tabloda özetlenmiş ve yorumlanmıştır.

Tablo 27: Hava Kalitesi için Çevre Hedefleri

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 47

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: HAVA KALITESIÇevre BileşeniKaynak/Belge Gösterge/ler Belirlenen hedefin SÇD süreci ve ABP uygulaması sırasında nasıl

dikkate alınması gerektiğine ilişkin Notlar/Değerlendirmeler

National Hava Kalitesi Değerlendirme ve Yönetimi Yönetmeliği

1. 2019’da yıllık ortalama SO2

konsantrasyonlarının 20 µg/m3’e; günlük ortalama konsantrasyonların 125’e düşürülmesi.2. 2024’te yıllık ortalama NO2

konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi3. 2019’da yıllık ortalama PM10 konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi

İldeki yıllık ortalama SO2

konsantrasyonları

İldeki yıllık ortalama NO2

konsantrasyonları

İldeki yıllık ortalama PM10

konsantrasyonları

2014 yılı için bütün hava kalitesi izleme istasyonlarında ölçülen yıllık ortalama SO2 konsantrasyonları 20 µg/m 3 ’ün altındadır. Bahçelievler: 10 µg/m3; Cebeci: 10 µg/m3; Demetevler: 14 µg/m3; Dikmen: 7 µg/m3; Kayaş: 9 µg/m3; Keçiören: 10 µg/m3; Sıhhıye: 10 µg/m3; Sincan: 9 µg/m3.2014 yılı için bütün hava kalitesi izleme istasyonlarında ölçülen yıllık ortalama NO2 konsantrasyonları, Sincan hariç, 40 µg/m 3 ’ün üzerindedir .Bahçelievler: 60 µg/m3; Cebeci: 62 µg/m3; Demetevler: 47 µg/m3; Dikmen: 62 µg/m3; Kayaş: 59 µg/m3; Keçiören: 49 µg/m3; Sıhhıye: 56 µg/m3; Sincan: 35 µg/m3.2014 yılı için bütün hava kalitesi izleme istasyonlarında ölçülen yıllık ortalama PM10 konsantrasyonları 40 µg/m 3 ’ün üzerindedir .Bahçelievler: 54 µg/m3; Cebeci: 76 µg/m3; Demetevler: 60 µg/m3; Dikmen: 50 µg/m3; Kayaş: 66 µg/m3; Keçiören: 68 µg/m3; Sıhhıye: 75 µg/m3; Sincan: 57 µg/m3.ABP, mevcut hava kirliliğini artırmamak/azaltmak için özellikle aşağıdaki konuları dikkate almalıdır; Yeni binaların planlama aşamasında, örn. yer seçimi, kat sayısının

belirlenmesi, rüzgar koridorları oluşturulması vb. şehir merkezinin topografisi, meteoroloji şartları (hakim rüzgar yönü) ve yüksek binaların olumsuz etkileri

Hava sirkülasyonu sağlamak için şehir merkezindeki parkların, bahçelerin genişletilmesi

Gerekli ulaşım altyapısı oluşturularak ve sağlam bir trafik yönetimi sistemi kurularak trafik kaynaklı hava kirliliğnin minimuma indirilmesi

Isıtma için kömür kullanılan yerlere doğal gaz sağlanması

AB Hava Kalitesi Direktifi (2008/50/EC)

1. 2005’te günlük ortalama SO2 konsantrasyonlarının 125 µg/m3’e düşürülmesi (yürürlükte)2. 1 Ocak 2010’da yıllık ortalama NO2

konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi3. 1 Ocak 2010’da yıllık ortalama benzin konsantrasyonlarının 5 µg/m3’e düşürülmesi4. 1 Ocak 2005’te günlük sekiz saatlik maks. CO ortalamasının 10 µg/m3’e düşürülmesi3. 1 Ocak 2005’te yıllık ortalama kurşun konsantrasyonlarının 0,5 µg/m3’e düşürülmesi3. Yıllık ortalama PM10

konsantrasyonlarının 40µg/m3’e düşürülmesi

İldeki yıllık ortalama SO2

konsantrasyonları

İldeki yıllık ortalama NO2

konsantrasyonları

İldeki yıllık ortalama benzin konsantrasyonları

Günlük sekiz saatlik maks. CO

İldeki yıllık ortalama kurşun konsantrasyonları

İldeki yıllık ortalama PM10

konsantrasyonları

7. ATIK YÖNETİMi

Atık Yönetimine ilişkin çevresel hedefler aşağıdaki tabloda özetlenmiş ve yorumlanmıştır.

Tablo 28 : Atık Yönetimi için Çevre Hedefleri

Çevre Bileşeni: ATIK YÖNETİMİÇevre BileşeniKaynak/Belge

Gösterge/ler Notlar/Değerlendirmeler

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 48

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Atık Yönetimi Eylem PlanıAtık Çerçeve DirektifiÇevre ve Orman Bakanlığı AB Entegre Çevre Uyum Stratejisi) (2007 - 2023)*Verimlilik Strateji ve Eylem Planı (2014-2017)

Ulusal Strateji Belgesi ve Geri Dönüşüm Eylem Planı (2014-2017)

Atık oluşumunun azaltılması ve sürdürülebilir atık yönetimi uygulamalarının 2017 sonuna kadar başlatılması

2017’ye kadar, ülkedeki atık tasfiye hizmetinden yararlanan kişi oranının %77’ye çıkarılması

2017’de, ülkedeki atık depolama hizmetinden yararlanan kişi oranının %85’e çıkarılması

Günde kişi başına üretilen evsel atık

Toplanan/atık sahasına gönderilen evsel atık

Geri dönüşüme gönderilen atık miktarı

Kaynakta atıkların ayrı toplanması konusunda artan kurumsal girişimler olmakla birlikte, Ankaranın ilçelerinde sayı ve kapsam genellikle sınırlıdır.

Atık azaltım, geri kazanım ve bertaraf konularında toplumun tüm kesimlerinin farkındalığı artırılmalıdır.Okullarda (MEB’le) geri dönüşüm konusunda proje veya faaliyetler, evsel atıkların ayrı toplanmasının teşviği (İlçe ve Büyükşehir Belediyeleri)Buna ilave olarak, daha fazla sürdürülebilir atık yönetimi için atık Yönetimi ve geri kazanıım konularında sempozyum/çalıştaylar, mesleki eğitim programları (MEB, ÇŞB) önerilmelidir.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Stratejik Plan 2013-2017

Türkiye’de 130 Düzenli Depolama Sahası

Ankara İli’ndeki Düzenli Depolama Sahası sayısı

Ankara İli’nde atık tasfiyesi hizmeti alan kişi %’si

Ankara İli’nde atık depolama hizmeti alan kişi %’si

Ankara’da 3 adet düzenli depo sahası vardır. (ITC Mamak ve Sincan çadırtepe, merkez ilçelerden de atık kabul etmektedir, Şereflikoçhisar kendi depo sahasına sahiptir. Diğer ilçelerin depo sahalarının rehabilitasyon ve civar ilçeler için planlanmakta olan transfer istasyonlarının çalışmaları hızlandırılmalıdır.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Strategic Plan 2013-2017

2017 sonu itibariyle, Ülkede Atık Getirme Merkezleri kurmuş olan belediye sayısının 550’ye çıkarılması

Ankara İli’nde Atık Getirme Merkezleri oluşturan Belediyelerin sayısıKaynağında ayrıştırılan atıkların oranı

Atıkların verimli geri dönüşümü için gerekli altyapı oluşturulmalıdır.

Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği

Ulusal Strateji Belgesi ve Geri Dönüşüm Eylem Planı 2014-2017

Onuncu Kalkınma Planı2014-2018

2020’de %60 cam/plastik-karton ve %15 ahşap geri kazanımı (Ülke ölçeğinde)

%56 ambalaj atığı geri dönüşüm oranı (2018)

Bu tür atık maddelerin toplam miktarında, atık maddelerin geri dönüşüm yüzdesi (cam/plastik-karton/ahşap)

Ambalaj atıklarının geri dönüşüm %’si

Yasal düzenlemeler ve uygulamalar güçlendirici olabilir.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Stratejik Planı, 2013-2017Onuncu Kalkınma Planı, 2014-2018

- (ülke genelinde) binalardaki yenilenebilir enerji kullanımının 7% olması

- 2018’e kadar (ülke genelinde) yenilenebilir kaynaklarının üretilen tüm elektriğin %29’una ulaşması

- Atıktan enerji üretimi Ankara, ITC Mamak ve Çadırtepe tesisleriyle Türkiye’de biyogaz oluşumu ve elektrik üretimi anlamında başarılı bir örnek olabilir

Ancak, atıkların kapasitesi düşünüldüğünde, bu tip tesislerin sayısının artması gerekmektedir. ABP veya diğer strateji planları bu konularda daha net hedefler ortaya koymalıdır.

8. SOSYAL UNSURLAR ve İNSAN SAĞLIĞI

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 49

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Sosyal Unsurlar ve İnsan Sağlığı bileşeni ile İlgili çevresel hedefler aşağıdaki tabloda özetlenmiş ve yorumlanmıştır.

Tablo 29 : Kentsel Yoksulluk için Çevresel Hedefler

Çevre Bileşeni: KENTSEL YOKSULLUK

Çevre BileşeniKaynak/Belge Gösterge/ler

Belirlenen hedefin SÇD süreci ve ABP uygulaması sırasında nasıl dikkate alınması gerektiğine ilişkin Notlar/Değerlendirmeler

Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi 2023Onuncu Kalkınma Planı2014-2018

- Sosyal bütünlüğün güçlendirilmesi- 2018 yılında Türkiye’deki işsizlik oranının %7,2’ye düşürülmesi- 2018 yılında Türkiye’deki toplam nüfusun %90’ının sosyal güvenliğe sahip olması

Yoksulluk Oranı

İşsizlik Oranı

sosyal güvenliğe sahip nüfusun %’si

Ankara’da yoksulluk oranı (%7,2) ulusal ortalamanın altında olsa da, hala gelir dağılımı ve yoksulluk problem vardır.İlde, sosyal uyum programları, yoksulluğun azaltılması, çocuk işçiliğinin önlenmesi, sosyal hizmetlere erişimin kolaylaştırılması, dezavantajlı kesimin kent yaşamına entegrasyonu konularına odaklanılmalıdır.

Tablo 30 : İnsan Sağlığı için Çevresel Hedefler

Çevre Bileşeni: İNSAN SAĞLIĞI

Çevre Bileşeni(Kaynak/Belge)

Gösterge/ler Belirlenen hedefin SÇD süreci ve ABP uygulaması sırasında nasıl dikkate alınması gerektiğine ilişkin Notlar

Sağlık Bakanlığı Stratejik Planı 2013 – 2023 (T.C. Sağlık Bakanlığı, 2012)

Su, hava ve toprak kirliliğinin çevre ve insan sağlığı üzerine olumsuz etkilerinin azaltılması

Su, hava ve toprak kirliliğinin çevre ve insan sağlığı üzerine olumsuz etkilerinin minimuma indirilmesi amacıyla kirletici kaynakların arıtılmasının sağlanması

Su kalitesi artırılarak bulaşıcı hastalıkların azaltılması

Ölüm veya hastalık nedenleriABP, Ankara ilinin çevre kalitesinin ve aynı zamanda kamu hizmetleri ve altyapı kalitesinin artırılmasına odaklanır. Dolayısıyla, bu planın uygulanmasının, Sağlık Bakanlığı Stratejik Planı’nda şart koşulan İlgili hedeflere ulaşılmasında katkı sağlaması beklenebilir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 50

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

9. TARİHİ ve KÜLTÜREL MİRAS

Tarihi ve Kültürel Miras bileşeni ile İlgili çevresel hedefler aşağıdaki tabloda özetlenmiş ve yorumlanmıştır.

Tablo 31 : Tarihi ve Kültürel Miras için Çevresel Hedefler

Çevre Bileşeni: TARİHİ ve KÜLTÜREL MİRAS

Çevre BileşeniKaynak/Belge Gösterge/ler

Belirlenen hedefin SÇD süreci ve ABP uygulaması sırasında nasıl dikkate alınması gerektiğine ilişkin Notlar/Değerlendirmeler

2023 Başkent Ankara Nazım İmar PlanıKültür ve Turizm Bakanlığı 2015-2019 Stratejik PlanıBütünleşik Kentsel Gelişim Stratejisi ve Eylem Planı, 2010-2023 (KENTGES)

Tarihi, kültürel ve kentsel mirasın korunması ve iyileştirilmesi

Kayıtlı Taşınmaz Kültürel Varlıkların sayısı

Koruma altındaki sahaların sayısı

Korunan sahalar için uyarı, takip ve kontrol sistemleri geliştirilmelidir.

Kültür ve Turizm Bakanlığı 2015-2019 Stratejik Planı

Türkiye’de 2015-2019 arasında 548 adet kazı ve yüzey araştırması yapılması

İl topraklarında yapılan kazı ve yüzey araştırmalarının sayısı

Kültür ve Turizm Bakanlığı 2015-2019 Stratejik Planı

Türkiye’de 2015-2019 arasında taşınmaz kültür varlıklarına ilişkin 875 yeni tespit çalışması yapılması

İl topraklarında yeni tespit edilen taşınmaz kültür varlıklarının sayısı

Kültür ve Turizm Bakanlığı 2015-2019 Stratejik PlanıBütünleşik Kentsel Gelişim Stratejisi ve Eylem Planı, 2010-2023 (KENTGES)

Miras koruma ve yönetimi alanında en iyi uygulamaların teşvik edilmesi

Ankara ili için MUES* envanter modülüne yapılan yeni girdi sayısıAnkara ili için TUES** envanter modülüne yapılan yeni girdi sayısı

Kültür ve Turizm Bakanlığı “Ankara Kültür Mirası ve Kültür Ekonomisi Envanteri”nin oluşturulması amacıyla, 2012 yılında Ankara Kalkınma Ajansı’nın desteği ile bir çalışma gerçekleştirmiştir. Ancak, MUES ve TUES gibi ulusal düzeyde envanter modelleri geliştirilmesi koruma ve yönetim konusunda daha yardımcı olabilir.

Kültür ve Turizm Bakanlığı 2015-2019 Stratejik Planı

Müzelerin yaygınlaştırılması ve sergileme, düzenleme, ekipman ve organizasyon açılarından güçlendirilmesi

Ziyaretçi memnuniyet oranı

Kültür ve Turizm Bakanlığı 2015-2019 Stratejik Planı

Uluslararası ilişkilerin sağlamlaştırılması ve zengin kültürel, tarihsel ve sanatsal varlıkların tanıtılması

Ankara’daki uluslararası organizasyonların ve projelerin sayısı

Yabancı ziyaretçi sayısı* Müze Ulusal Envanter Sistemi MUES envanter modülü tüm müzelerimizde yer alan eserlerin ayrıntılı bilgilerinin tutulacağı ulusal nitelikli bir veri bankasıdır. Müzelerde uzman personel tarafından envanterler üzerinde yürütülecek genel nitelikli çalımalar ve bilimsel nitelikli araştırmalar, sergi organizasyonları ile eserlere ait görsellerin teminine yönelik iş ve işlemlerin önemli ölçüde MUES envanter modülü üzerinden gerçekleştirilmesi hedeflenmektedir. Bu sayede orijinal eserlerin sürekli hareket ettirilmesinin önüne geçilerek kırılma, aşınma, çalınma vb risk faktörleri ortadan kaldırılmış olacaktır.* Taşınmaz Ulusal Envanter Sistemi Projesi TUES kapsamında, anıt, koruma ve muhafaza sahalarına ait parsel ve blok bilgilerine ilişkin sayısal ve sözel veriler bilgi sistemine kaydedilir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 51

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

5. BÖLÜM 5: PLAN VEYA PROGRAMIN ÇEVRE ÜZERİNE OLASI ÖNEMLİ ETKİLERİ – ABP UYGULAMASI İLE ÇEVRE ÜZERİNDEKİ OLUŞABİLECEK HERHANGİ BİR ÖNEMLİ OLUMSUZ ETKİNİN ÖNLENMESİ, AZALTILMASI VE GİDERİLMESİ İÇİN ÖNGÖRÜLEN ÖNLEMLER

Bu bölümde, kapsam belirleme aşamasında belirlenmiş olan ve bu rapor’un önceki bölümlerinde tanımlanan kilit çevre bileşenleri üzerindeki olası ABP etkileri konusunda açıklamalar yer almaktadır. Bölüm 1’de belirtildiği gibi, ABP, özel yerel yatırım projelerinden oluşmamaktadır; öngörülen faaliyetlerin kesin konumlarını da göstermez. Dolayısıyla, öngörülen önlemlerin çoğu için, çevre üzerindeki net olarak lokalize olmuş etkilerin tespit edilmesi mümkün değildir.

Bu tür etkiler için potansiyel değerlendirmesi yapmak amacıyla, (ABP’nin öngördüğü çeşitli politikalar/faaliyetler ile bazı çevre bileşenleri arasında), çoğunlukla uzmanlardan oluşan SÇD ekibi tarafından, İlgili ABP politikalarının Bölüm 4’te belirlenmiş olan çevresel hedefler ile doğrudan ilişkilendirilmesiyle bir değerlendirme gerçekleştirilmiştir. Kilit bulgular ve önemli potansiyel riskler, azaltım önlemleri için yapılan önerilerle birlikte aşağıdaki bölümde ele alınmıştır.

SÇD Raporu’nun ‘okuyucu dostu’ biçiminde tutulabilmesi amacıyla, potansiyel etkiler, bunların kategorileri ve ilgili azaltım önlemleri, bileşene göre hazırlanmış özet tablolar şeklinde verilmiştir.

1. İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ EĞİLİMLERİ – AFET VE RISK YÖNETİMİ

İklim değişikliği azaltımı çerçevesinde, ticari gelişim, konut gelişimi ve ekonomik faaliyetleri artırmaya yönelik ABP politikaları, enerji kullanımının ve sera gazı üretiminin genel olarak artması ile sonuçlanma potansiyeli taşısa da, bu olumsuz etkiler, prensipte, planlama yaklaşımının enerji kullanımı ve kentsel gelişme açılarından sürdürülebilirlik ilkelerini kapsama eğilimi göstermesi ile giderilebilir.

Genellikle “sürdürülebilir” ve “çevre dostu” bir yaklaşım yöneliminde olan ABP gelişim politikaları, özellikle, mevcut ve gelecekte yapılacak olan iyi toplu taşıma bağlantıları yakınlarında yer alan arazilerin etkili kullanılmasını sağlayan, dolayısıyla kentsel saçaklanmayı minimuma indiren entegre bir bölgesel kapsam içindeki kompakt bir şehri hedeflemelidir. Ek yerleşim ve ekonomi faaliyetlerinin şehirde/mevcut kentsel alanlarda gerçekleştirilmesinin kesin bir şekilde kolaylaştırılması gerekir; gelişmenin, kent saçaklarında ve ötesinde yer alan daha az erişilebilir yerlere özel araçla seyahati azaltacak toplu taşıma hizmetinin sağlandığı, bağlantıları iyi bir şekilde yapılmış, erişilebilir yerlerde gerçekleştirilmesi ile bunların olası olumsuz etkilerinin (sera gazı emisyonlarında artış) giderilmesi amaçlanır.

ABP’nin genel perspektifinden ve bazı Politikaları/Önlemleri açısından bakıldığında, ABP, yürüyerek, bisikletle veya toplu taşıma ile birbirine kolay erişimi bulunan ticaret, istihdam, konut ve rekreasyon amaçlı kullanımlara ayrılmış grupların yer aldığı karışık-kullanımlı bir formatta, daha kompakt, konsolide bir şehir geliştirilmesi ile genel iklim koşullarında bir iyileştirme sağlanması için temel oluşturabilir. İyi toplu taşıma bağlantıları, şimdiki ve gelecekteki önemli gelişimler, ABP’nin, özel araç kullanımına olan ihtiyacın önemli derecede azaltılmasını ve dolayısıyla daha az enerji tüketimini ve sera gazı emisyonlarının azaltılmasını ve iklim değişikliği sonucu ortaya çıkacak taşkın riskinin orta/uzun vadede azaltılmasını amaçlayan sürdürülebilir planlama yaklaşımına dayanak oluşturmaktadır.

İklim değişikliğine uyum perspektifinden bakıldığında, ABP’nin, yıllık yağışta gelecekte meydana gelecek değişimlerin ilk olarak (Bu Rapor’daki Bölüm 2’de yer alan dayanakta gösterildiği gibi) su kaynaklarına erişimin azalmasına yol açabileceğinin farkında olarak, doğruca iklim değişikliği konusunu ele alması gerektiği belirtilmelidir. Dolayısıyla, iklim değişikliği ile bağlantılı ABP önlemlerinin su kullanımı ve su tasarrufu konularına daha net bir şekilde odaklanması gerekir.

Kentsel drenaj, geçmişte kentsel drenaj altyapıları yapılmamış olan, hiçbir şekilde toplanmayan ve fırtına ve şiddetli yağmur sırasında serbestçe akan yağmur suyuna karşı son derece hassas kentsel alanlara sahip Ankara’nın (sadece iklim değişikliği ile bağlantılı açısından değil) önemli bir sorundur. Bu durum bazı sorunlara yol açar; yüksek kentsel taşkın riski, hiçbir arıtma yapılmadan su kütlelerine yönlendirilen yüksek oranda kirlenmiş sular, yeniden kullanılabilecek olan su kaynaklarının yok edilmesi vb. Ankara’nın kentsel alanlarının çoğunda taşkına karşı korunma işlevi gören sürdürülebilir kentsel drenaj sistemleri ve elemanları inşa edilerek taşkın önleme ve taşkın yönetimi dayatılmalı ve geliştirilmelidir. ABP, taşkın yönetimi konusunu açık bir şekilde değerlendirmemektedir; yani, bu konu ile ABP arasında doğrudan bir bağlantı yoktur ve dolayısıyla olası etkiler analiz edilemez. Taşkın yönetimi konusunun – özellikle iklim değişikliğinin olası sonuçları düşünüldüğünde – doğru bir şekilde ele alınması gerekir, SÇD yeni ABP’de dikkate alınacak olan taşkın yönetimi konusuna odaklanan ek önlemlerin değerlendirilmesini önerir.

Daha genel anlamda, sonraki ABP revizyonunda, kesin olarak, bir risk yönetimi yaklaşımı benimsenmesi ve başlatılması gerekir, yani afet yönetiminin hazırlık (planlama, eğitim, iletişim, gıda tedariği, lojistik, arama kurtarma

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 52

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

ekipleri kurulması, vb.) ve hasar azaltımı (kentsel dönüşüm, taşkın, çığ, toprak kayması yaşanan bölgelerde iyileştirmeler yapılması, tesislerin ve altyapıların iyileştirilmesi, vb.) aşamaları.

Büyük afetlerin sıkça yaşandığı ülkemizde, Ankara’nın afete karşı dirençli ve sürdürülebilir bir şehir haline getirilmesi, ekonomik kalkınma ve yoksullukla mücadele kadar yüksek önceliğe sahip bir konudur. Bu nedenle, afetler için hasar azaltımı konusuna odaklanan sistematik hazırlık, planlama, önleme ve kentsel dönüşüm çalışmaları, Ankara İl bölgesi ve Ankara metropol bölgesi için öncelikli gereksinimlerdir.

Bu çalışmalar, sosyal ve fiziksel gelişmenin yanı sıra ekonomik gelişmeyi de destekleyecektir. Ancak, doğal/teknolojik risklerin topluma dayalı bir yaklaşım ile azaltılması zorunludur. Sadece kent ölçeğinde değil bina ölçeğinde de, daha doğrusu aile ölçeğinde de afet hazırlığı yapılması bu konunun başka bir boyutudur.

Bu açıdan, Ankara Bölge Planı’nın sonraki revizyonlarında/güncellemelerinde aşağıdakiler en öncelikli konular olarak kabul edilmelidir:

- Ankara’nın, şimdiki ve gelecekteki gelişmeler doğrultusunda potansiyel hasarlara maruz kalabilecek olan ve bu tür hasarlar nedeniyle ortaya çıkan risklerden etkilenebilecek olan yaşam alanlarının, ekonomik kaynaklarının, kamu hizmeti alanlarının ve tarihi, sosyo-kültürel ve doğal değerlerinin tespit edilmesi;

- Şehrin bu tür risklere karşı esnek hale getirilebilmesi için hasar ve risk azaltım önlemleri uygulanması.

Ankara’daki potansiyel Afet Risklerinin ve Hasarlarının azaltılması için, çığ, taşkın, yangın veya toprak kaymasına karşı, afet yönetimi alanındaki eksikliklerin giderilmesini, düzensiz yapılaşmanın iyileştirilmesini, afet sırasında kullanmak üzere yol düzenlemeleri yapılmasını ve halkın farkındalığının artırılmasını amaçlayan yoğun örnekleme çalışmaları yapılmalıdır. Afet öncesinde hasar ve risk azaltımı için harcanan bir TL, afet-sonrası müdahale ve bireylerin hayatta kalması için 100 TL kazanç sağlayacaktır.

Risk analizleri ve risk iletişimi çalışmaları, afetlere ilişkin risk yönetimi ve hazırlık çalışmaları için gerekli olan veri tabanının yaratılmasına önemli oranda katkı sağlayacaktır. Detaylı risk haritaları hazırlanması ve isteyen herkesin bilgi edinebilmesi için, nicel hasar analizi ve risk değerlendirmesi yöntemleri ile dijital veri işleme çalışmaları yapılacaktır.

ABP genel olarak, yeni yerleşim, ekonomik (tarım, turizm, endüstri) kalkınma oranlarının (nicel olmayan) sağlanması için politika çerçevesi belirler. Kent ve il için önemli ulaşım ve mühendislik altyapı projeleri de planlanır. Yeni kalkınma projeleri, tesisler ve büyük ölçekli inşaat projeleri, iklim değişikliği ile bağlantılı olarak, şehrin bitki örtüsünün karbon yutağı olarak korunması da dahil, çevre alıcıları üzerinde olumsuz etkilere yol açabilir. Etki azaltımı yapılmazsa, kalkınma çalışmalarının bazı durumlarda eskiden gelişmemiş olan araziler üzerine inşa edilebilmesi ve sonuç olarak enerji kullanımın ve sera gazlarının vb. artması temelinde, bu tür politikaların potansiyel etkileri olabilir. İlgili ABP Politikaları/Önlemleri’nden kaynaklanan potansiyel etkilerin analizi için aşağıdaki tablolarda sunulduğu ve vurgulandığı gibi, ABP zaten bu potansiyel etkilerin azaltılmasına yardımcı olacak politikaları/ilkeleri devreye sokmuştur. Ancak, şehrin yeşillendirilmesi ve ilde başarılı etki azaltım ve adaptasyon önlemleri alınması için sonraki revize edilmiş ABP’ye dahil edilebilecek bazı politikalar vardır. Bu “ek” etki azaltım politikaları, tespit edilen potansiyel etkilerin sonucu olarak aşağıdaki tablolarda da verilir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 53

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ – AFET VE RİSK YÖNETİMİ İLE İLGİLİ FARKLI ABP POLİTİKALARI/ÖNLEMLERİNDEN KAYNAKLANAN POTANSİYEL ETKİLER

Tablo 32 : İklim Değişikliği- Afet Yönetimi ile ilgili ABP Önlemlerininin Olası Etkileri

Çevre Bileşeni: İklim Değişikliği - Afet ve Risk YönetimiABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.1: İklim değişikliğiyle mücadele konusunda farkındalık artırılacak ve önlemler alınacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.6: Hassas ekolojik bölgeler korunacak, doğal kaynakların etkin ve verimli kullanımı özendirilecektir.Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etki

Tespit ve kısa açıklamaAlansal ölçekİlgili alt bölgeler

Sera gazı emisyonlarının minimuma indirilmesi

Afet-risk yönetimi kapasitesinin artırılmasıyla Ankara İli’nin afetlere karşı direncinin maksimuma çıkarılması

Kuraklık ve su kıtlığı riskinin azaltılması ve yönetimi

Taşkın riskinin azaltılması ve yönetimi

Kişi/adam başına karbon emisyonu

Yıllık toplam yağışın yıllık ortalaması

Günlük min. hava sıcaklığının yıllık ortalaması

Günlük maksimum hava sıcaklığının yıllık ortalaması

Yıllık ortalama sıcaklık

Yıllık taşkına uğramış temlik edilen ev sayısı

Taşkın maliyeti (sigortacılara, makamlara)

Afetler nedeniyle hayatını kaybeden kişi sayısı

Yangın nedeniyle kaybedilen yıllık ortalama hektar oranı

Etkili önlemler ve eylemler için temel oluşturacak olan, iklim değişikliği konusunda farkındalığın artırılmasının olumlu etkisi

Daha hassas alanların korunması ile iklim değişikliği/afet önleme ve adaptasyona ilişkin olumlu etkiler

Herhangi bir önemli olumsuz etki bulunmamıştır

Birincil/ikincil: ikincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: sera gazı emisyonlarında zamanla azalma - bölgesel ölçekte daha fazla direnç

Bütün alt bölgeler.

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler: Şehrin/ilin eko-ayak izinin azaltılması ve iklim değişikliğinin kilit etmenleri ile mücadele için aktiviteler geliştirilmesine paralel olarak şehrin/ilin ekonomik rekabetçiliğinin geliştirilmesi ve şehrin geleceğe, yaşam kalitesi etmenleri ve sürdürülebilir yaşam konusunda lider bir şehir olarak taşınması.

Sera gazı emisyonlarının azaltılması ve iklim değişikliğine karşı etki azaltım önlemleri alınması için, enerji, planlama, ulaşım, atık yönetimi ve biyoçeşitliliğe özel önem verilerek, bölgesel düzeyde, Ankara İli’ndeki komşu yerel makamlar ile yakın işbirliği yapılarak, uyum içinde çalışılması.

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:Arazi kullanımı ve planlama araçlarında zorunlu risk değerlendirmelerinin başlatılması

Uygulama koşulları: Risk değerlendirme konuları ve ilgili yönetim/adaptasyon önlemleri, ABP fonlama çerçevesine sunulan bütün projelere/eylemlere entegre edilmelidir.

İzleme süreci önlemleri:- Izlenecek tek eylemler: Sektörel/Bölgesel/Belediye planlaması- İzleme süresi: Planlama süresine göre- Doğrulama kaynakları: Kamu Kurumları/Bölge Ajansları/İlçeler/Belediyeler- Göstergenin beklenen gelişimde meydana gelen sapmalar: -- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri: Arazi kullanımı ve planlama araçlarına Risk değerlendirmelerinin dahil edilmesi

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 54

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 33 : İklim Değişikliği – Enerji Üretimi ve Kullanımı ile ilgili ABP Önlemlerinin Olası Etkileri

Çevre Bileşeni: İklim Değişikliği – Afet ve risk yönetimiENERJİ ÜRETİMİ VE KULLANIMI KONUSUNDAKİ ABP POLİTİKALARIABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.2.7: Ankara’nın yenilenebilir enerji kullanımı ve teknolojilerinin üretimi desteklenecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.3: Ankara’da alternatif ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı yaygınlaştırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.3: Ankara’da temiz yakıt kullanımının payı sürdürülebilir şekilde artırılacaktır.Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etki

Tespit ve kısa açıklamaAlansal ölçekİlgili alt bölgeler

Sera gazı emisyonlarının minimuma indirilmesi

Bütün sektörlerde enerji tasarrufunun ve enerji veriminin maksimuma çıkarılması

Yenilenebilir enerji kaynaklarının üretiminin ve kullanımının maksimuma çıkarılması

Sera gazı emisyonları

Ülkenin toplam enerji kullanımı

Toplam gaz kullanımı

Üretilen ve kullanılan yenilenebilir enerji kaynaklarının payı

Isınma ve soğuma günleri

Yenilenebilir enerji kaynaklarının üretiminin ve kullanımının maksimuma çıkarılması konusunda Önemli Olumlu Etkiler3.2.3. No’lu Politika ile de önerildiği gibi ısıtma sistemlerinde ve/veya toplu taşımada Doğal Gaz kullanımına özel önem verilmelidir. Doğal gaz, yenilenemez bir fosil yakıtıdır ve CO2 emisyonu geleneksel dizel motorlar/yanmadan özellikle daha iyi değildir (hatta daha kötü bile olabilir)

Yakıt/teknoloji seçimindeki en belirleyici etmen çevre performansı açısından önceliktir. Örneğin, otobüs taşımacılığı, bölgesel hava kirliliğine katkıda bulunan en önemli etmendir. Bölgesel hava kirliliğinin önemli bir sorun olduğu yerlerde, bir şehir NOx emisyonlarına ve enerji verimliliği veya CO2

performansı partiküllerine dayalı taşıt seçimine öncelik verebilir.Bazı makamlar, CO2

azaltımı konusunda alternatif taşıt seçeneklerinden yana sağlam hedeflere sahip olabiliyorken, bazıları ise hem bölgesel, hem de küresel hava kirliliğinin azaltılmasını amaçlayabiliyor.

Herhangi bir önemli olumsuz etki bulunmamıştır.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: sera gazı emisyonlarında zamanla azalma

Bütün alt bölgeler.

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler: Bölgedeki bütün yeni kalkınma çalışmalarında enerji tasarrufunun, enerji son kullanım verimliliğinin, yenilenebilir enerji kullanımının ve enerji performansının iyileştirilmesinin teşvik edilmesi ve geliştirilmesi.

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:ABP’nin özellikle şu konulara odaklanması:

- Enerji tasarrufu- Enerji verimliliği- Yenilenebilir enerji kaynakları

ve kapsam içindeki her bir sektörü hedefleyen özel politikalar/önlemler geliştirmesi gerekir.

Uygulama koşulları: Enerji tasarrufunun maksimuma çıkarılması ve enerji verimliliğinin artırılması için alınacak önlemlerin ABP fonlama çerçevesine sunulacak bütün projelere/eylemlere entegre edilmesi gerekir.

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler: Yeni geliştirme eylemleri- İzleme süresi: Her bir geliştirme eyleminin türüne göre- Doğrulama kaynakları: Yetkili/ilgili kamu kurumları ve inşaat sektörü- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri: Enerji tasarrufunun/verimliliğinin/yenilenebilirlik eylemlerinin/payların yeni geliştirme çalışmalarının hepsine entegrasyonu

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 55

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 56

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 34 : İklim Değişikliği – Kentsel Kalkınma ve Mobilite ile ilgili ABP Önlemlerinin Olası Etkileri

Çevre Bileşeni: İklim Değişikliği – Afet ve risk yönetimiKENTSEL KALKINMA ve MOBİLİTE için ABP POLİTİKALARIABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.1: Sürdürülebilir kentsel büyüme ilkeleri kent planlarında benimsenecek ve uygulanacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.3: Toplu taşımanın kent içi ulaşımdaki payı artırılacak ve farklı ulaşım türleri arası entegrasyon geliştirilecektirABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.4: Yeni raylı sistem güzergahları oluşturularak raylı sistem kullanım oranı artırılacaktırABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.5: Mevcut konut arzı nüfus artışından kaynaklanan talebi karşılayacak düzeyde tutulacaktırABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.2.3: Yeni yapılan ve dönüşüme tabi tutulan alanların planlı, sürdürülebilir, sosyal içermeye ve afet risklerine duyarlı bir mekan politikası temelinde gerçekleştirilmesi ile mekan kalitesi arttırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.4: Raylı ve diğer çevre dostu ulaşım (yaya, bisiklet, doğalgazlı otobüsler vb.) sistemlerinin kent içi ulaşımdaki payı artırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.5: Ankara’da yeşil alan miktarı ve bunların erişilebilirliği artırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.7: Çevresel sürdürülebilirlik ilkelerinin benimsenmesi yaygınlaştırılacaktırABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.2: Atıkların kaynağında ayrıştırılarak maksimum düzeyde geri kazanımın sağlanmasına yönelik uygulamalar geliştirilecektir.Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etki

Tespit ve kısa açıklamaAlansal ölçekİlgili alt bölgeler

Sera gazı emisyonlarının minimuma indirilmesi

Kentsel alanlarda enerji tasarrufunun ve enerji veriminin maksimuma çıkarılması

Yenilenebilir enerji kaynaklarının üretiminin ve kullanımının maksimuma çıkarılması

Afet-risk yönetimi kapasitesinin artırılarak Ankara İli’nin afetlere karşı direncinin maksimuma çıkarılması

Kuraklık ve su kıtlığı riskinin azaltılması ve yönetimi

Taşkın riskinin azaltılması ve yönetimi

Isınma için yenilenebilir enerjinin toplam payı

Trafik dahil, kamu binaları ve tesisleri için yenilenebilir enerjinin toplam payı

Ilçeye veya merkezi ısıtma sistemlerine bağlı (sosyal) konut birimlerinin, kamu binalarının ve sosyal merkezlerin sayısı

Özel konut ve ticaret sektörleri içindeki CHP (Kombine Isı ve Enerji ) birimlerinin sayısı

Sosyal ve özel konut sektörleri içindeki ve toplam stoğun bir yüzdesi olarak A ve B dereceli binaların sayısı

Ticari ve kamu inşaat sektörleri içindeki ve toplam stoğun bir yüzdesi olarak A ve B dereceli binaların sayısı

Yeni konut stoğundaki enerji tüketimi ortalamasıCO2 ton/kişi/yıl

Şehir içindeki karbon tutulmasına katkıda bulunacak ağaç örtüsü (ağaç sayısı)

Enerji kaybının azaltılması, yenilenebilir enerji kaynakları üretiminin/kullanımının maksimuma çıkarılması/ taşkın riskinin azaltılması ve/veya yönetilmesi konularında Önemli Olumlu Etkiye sahip önemli sayıda politika.

Şehrin erişilebilirliğini ve sürdürülemez ulaşım şekilleri ile seyahat ihtiyacını azaltan, yürüme, bisiklet, toplu taşıma gibi daha sürdürülebilir ulaşım sistemlerini teşvik eden bu politikaların şehri konsolide etme olasılığı vardır.

Kalkınma ve inşaat çalışmalarının bir sonucu olarak iklim faktörlerinde bazı olumsuz etkiler meydana gelecektir (özellikle sera gazı emisyonları ve enerji kullanımı ile bağlantılı olarak) (Politika 1.1.5), ancak öngörülen bütün politikaların, özellikle de kentsel sürdürülebilir büyüme ilkelerinin uygulanması ile ilgili olanların dikkate alınması halinde bunlar önemli olarak görülmeyebilir.

Hareket ve ulaşım politikalarının büyük bir kısmının iklim faktörleri üzerinde genel olarak Önemli Faydalı Etkilere sahip olduğu tespit edilmiştir;

Herhangi bir önemli olumsuz etki bulunmamıştır

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: sera gazı emisyonlarında zamanla azalma

Bütün alt bölgeler.

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:Enerji verimliliğine sahip apartmanlar yapılarak, çekici, sürdürülebilir, karışık kullanımlı ve karışık gelirli mahalleler yaratılmasına katkıda bulunan halka açık parklar ve gerekli bütün destek altyapılarına sahip yeni konut projelerinin hazırlanması.Arazi kullanımı ve imar, Ankara’nın ve bölgenin hareket ihtiyaçlarını karşılayacak, kapsamlı, sürdürülebilir ve verimli, yüksek kalitede bir ulaştırma ağı sağlanması ve geliştirilmesine tam olarak entegre olur.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 57

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: İklim Değişikliği – Afet ve risk yönetimiKENTSEL KALKINMA ve MOBİLİTE için ABP POLİTİKALARIEtki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Bütün yeni binalar için enerji tasarrufu ve verimliliği sağlanmaya başlanması.Büyük projelerde Kombine Isı ve Enerji kullanımının teşvik edilmesi.Küçük ölçekte kendini yenileyebilen enerjilerin teşvik edilmesi (güneş, rüzgar vb. enerjisi ile ısıtma)Binaların verimliliğinin ve yalıtımının artırılması yönündeki girişimlerin teşvik edilmesi.

Özel taşıtlar gibi sürdürülemez ulaşım şekilleri ile seyahat ihtiyacını azaltan erişilebilirlik konusunun ve yürüme ve bisiklet yollarının daha net tanıtılması.

Mevcut kentsel alanlar içindeki sürdürülebilir kentsel drenaj sistemlerinin ve diğer altyapı projelerinin kapsama alınması ve yaygınlaştırılması. Yeni projelerin hepsinde, uygun olan yerlerde, sürdürülebilir kentsel drenaj sistemleri kullanımın gerekli kılınması. Aşağıdaki önlemler uygulanacaktır:

Geçirgen yol döşemeleri, yağmur hendekleri, bekletme tankları gibi gözenekli kaplamalar yapılarak zemine sızdırma yapılması.

Yeşil çatılar, yağmursuyu toplama, bekletme tankları, göletler ve sulak alanlar yapılarak, depolama alanlarında su toplanması.

Su hareketinin yavaşlatılması.

Su kaynaklarının kullanımında verimliliğin sağlanması için aşağıdakiler gibi önlemler alınması: Minimum çevresel akışın sağlanması, Içme suyu şebekesindeki yasadışı kullanımların ve sistem kayıplarının azaltılması, Kişi başı su tüketiminin azaltılması için farkındalık yaratma kampanyaları yürütülmesi, Yeraltı suyu sulama kuyularından çekilen suların kontrol edilmesi için sayaç kullanılması

Uygulama koşulları: Enerji tasarrufunun maksimuma çıkarılması ve enerji verimliliğinin artırılması için alınacak önlemlerin ABP fonlama çerçevesine sunulacak bütün projelere/eylemlere entegre edilmesi gerekir - Taşkın riski Değerlendirmeler, bütün yeni projeler için gerçekleştirilecektir.

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler: Yeni geliştirme eylemleri – mevcut kentsel alanların yenilenmesi- İzleme süresi: Her bir geliştirme eyleminin türüne göre- Doğrulama kaynakları: Yetkili/ilgili kamu kurumları ve inşaat sektörü- Göstergenin beklenen gelişimde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri: Enerji tasarrufunun/verimliliğinin/yenilenebilirlik eylemlerinin/payların yeni geliştirme çalışmalarının hepsine entegrasyonu – Tasarımın ve Kentsel Drenaj sistemlerinin entegrasyonu - su kaynaklarının korunması için önlemlerin entegre edilmesi

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 58

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 35 : İklim Değişikliği – Afet ve Risk Yönetimi ile ilgili ABP Önlemlerinin Olası Etkileri –Ekonomik Faaliyetler

Çevre Bileşeni: İklim Değişikliği - Afet ve Risk YönetimiEKONOMİ FAALİYETLERİ için ABP POLİTİKALARIABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.2: Ankara’daki sanayi tesisleri OSB’ler ve sanayi siteleri bünyesinde toplanacak ve bunların çevresel etkileri etkin ortak hizmet sunumu yoluyla minimuma indirilecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.1: Çevre dostu ve endüstriyel simbiyoz uygulamaları desteklenecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.4: Tarımsal üretimde kullanılan pestisit ve kimyasal gübre tüketimi azaltılacaktır. Tarımsal atıkların geri kazanımı ve zararsız bir şekilde bertarafı için gerçekleştirilen faaliyetler yaygınlaştırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.5: Turizm faaliyetlerinde doğal ve kültürel kaynakların çevresel değerleri gözetilecektir.Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etki

Tespit ve kısa açıklamaAlansal ölçekİlgili alt bölgeler

Sera gazı emisyonlarının minimuma indirilmesi

Bütün sektörlerde enerji tasarrufunun ve enerji veriminin maksimuma çıkarılması

Yenilenebilir enerji kaynaklarının üretiminin ve kullanımının maksimuma çıkarılması

Çevresel kaynakların (su vb.) kullanımında verimliliğin maksimuma çıkarılması

Yenilenemez ham maddeler yerine yenilenebilir kaynakların kullanımına öncelik verilmesi

Sera gazı emisyonları

Ülkenin toplam enerji kullanımı

Toplam gaz kullanımı

Üretilen ve kullanılan yenilenebilir enerji kaynaklarının payı

Çevresel kaynakların kullanımında verimliliğin maksimuma çıkarılması açısından Önemli Olumlu Etki

Herhangi bir önemli olumsuz etki bulunmamıştır

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: sera gazı emisyonlarında zamanla azalma

Bütün alt bölgeler.

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Azaltım Önlemleri:Bütün sektörlerde enerji koruması/tasarrufu/verimliliği için önlemler alınmasıYenilenebilir enerji üretimi ve kullanımının yaygınlaştırılmasıSu kaynaklarının kullanımında verimliliğin sağlanması için aşağıdakiler gibi önlemler alınması::

Minimum çevresel akışın sağlanması Uygun teknik ve ekonomik koşullara dayalı olarak açık sistemlerden kapalı basınçlı sulama sistemlerine geçilmesi, Tarımda kullanılan su miktarına göre hizmet bedeli alınması, Sanayide kullanılan yeraltı suyu miktarına göre fiyatlandırma sisteminin başlatılması

Yeraltı suyu sulama kuyularından çekilen suların kontrol edilmesi için sayaçların kullanılması

Uygulama koşulları: Enerji tasarrufunun maksimuma çıkarılması ve enerji verimliliğinin artırılması için alınacak önlemlerin ABP fonlama çerçevesine sunulacak bütün projelere/eylemlere entegre edilmesi gerekir - Su tasarrufunun ve verimliliğinin maksimuma çıkarılması için alınan önlemlerin ABP fonlama çerçevesine sunulan bütün projelere/eylemlere entegre edilmesi gerekir - Taşkın riski Değerlendirmeler, bütün yeni projeler için gerçekleştirilecektir.

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler: Yeni geliştirme eylemleri- İzleme süresi: Her bir geliştirme eyleminin türüne göre- Doğrulama kaynakları: Yetkili/ilgili kamu kurumları ve bütün sektörlerden üreticiler- Göstergenin beklenen gelişimde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri: Enerji tasarrufunun/verimliliğinin/yenilenebilirlik eylemlerinin/payların yeni geliştirme çalışmalarının hepsine entegrasyonu - su kaynaklarının korunması için önlemler alınması.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 59

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

2. JEO-YAPI ve TOPRAKLAR

ABP, toprağın korunmasına ilişkin konuları ve ihtiyaçları açık bir şekilde değerlendirmemektedir. Öte yandan, ABP tarafından şart koşulan, kentsel saçaklanma ve tarımsal faaliyetler nedeniyle oluşan toprak ve su kirliliklerinin azaltılması ile topraktaki bozulmanın azaltılmasını sağlayabilecek önlemler bulunmaktadır. Bu tür genel politikaların yürürlüğe girmesi için şunlar önerilir:

Toprak Çerçeve Direktifi kapsamında gelecekteki projeler için geliştirilen toprak yönetimi stratejilerinin güçlendirilmesi

Terkedilmiş endüstri bölgelerinin yeniden geliştirilmesi konusuna destek verilmesi

Kirlenmiş veya sıkıştırılmış zeminler için iyileştirme çalışmaları yürütülmesi.

ABP politikalarının jeo-yapı ve topraklar bileşeni ve alıcılar üzerinde yaratabileceği önemli etkiler aşağıdaki tablolarda özetlenmiş ve yorumlanmıştır.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 60

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

JEO-YAPI VE TOPRAKLARA İLİŞKİN FARKLI ABP POLİTİKALARI/ÖNLEMLERİNDEN KAYNAKLANAN POTANSİYEL ETKİLER

Tablo 36 : Jeo Yapı ve Topraklar ile ilgili ABP Önlemlerinin Olası Etkileri –Kentsel Büyüme

Çevre Bileşeni: JEO-YAPILAR ve TOPRAKLARABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.1: Sürdürülebilir kentsel büyüme ilkeleri kent planlarında benimsenecek ve uygulanacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.5: Mevcut konut arzı nüfus artışından kaynaklanan talebi karşılayacak düzeyde tutulacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.2.3: Yeni yapılan ve dönüşüme tabi tutulan alanların planlı, sürdürülebilir, sosyal içermeye ve afet risklerine duyarlı bir mekan politikası temelinde gerçekleştirilmesi ile mekan kalitesi arttırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.5: Ankara’da yeşil alan miktarı ve bunların erişilebilirliği artırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.7: Çevresel sürdürülebilirlik ilkelerinin benimsenmesi yaygınlaştırılacaktırÇevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etki

Tespit ve kısa açıklamaAlansal ölçekİlgili alt bölgeler

Yağmur suyu taşkınlarının minimuma indirilebilmesi için şehir peyzajındaki su tabakasına doğal yağmur suyu sızıntısının gerçekleştiği alanların korunması ve iyilştirilmesi.

Yeni yeşil alanlar oluşturmak yerine terkedilmiş endüstri bölgelerinin yeniden kullanılmasının tercih edilmesi

Toprak kayıplarının minimuma indirilmesi

Önceki alana göre kentsel arazi yüzdesi

Terkedilmiş endüstri bölgesi gelişimi toplam alanı

Kentsel saçaklanma ve nüfus artışı

Kentsel saçaklanma ve büyüme sırasında yoğunluk, süreklilik, kümeleşme ve gruplaşma

Depremsellik

Yeşil alanların kullanımından kaçınılarak ve terkedilmiş endüstri bölgelerini yeniden kullanarak, şehrin konsolide edilmesi ve geliştirme çalışmalarının, şehrin toplu taşıma bağlantısı bulunan yerlerinde yoğunlaştırılmasına ilişkin politikaların bir sonucu olarak çoğunlukla Önemli Faydalı Etkiler meydana gelir

Kentsel Sürdürülebilirlik ve Esneklik ilkeleri dikkate alınmadan, sadece 1.1.5 No’lu Politika’nın uygulanması halinde Potansiyel Olumsuz Etkiler ortaya çıkabilir.

Herhangi bir önemli olumsuz etki bulunmamıştır.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü:

Bütün alt bölgeler.

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:Arazi kullanımı ve imar çalışmalarının, Ankara ve bölge için kapsamlı, sürdürülebilir ve entegre bir arazi kullanımı modeli sağlanması ve geliştirilmesi ile tam bir tutarlılık göstermesi sağlanmalıdır.

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:Ankara için depremsellik mikro-bölgeleme haritası ve İl Master Planları hazırlanmasıMevcut kentsel alanlarda sürdürülebilir kentsel drenaj sistemlerinin ve başka altyapı projelerinin kullanımının kapsama alınması ve yaygınlaştırılması. Yeni projelerin hepsinde, uygun olan yerlerde, sürdürülebilir kentsel drenaj sistemleri kullanılmasının gerekli kılınması. Aşağıdaki önlemler uygulanacaktır:

Geçirgen yol döşemeleri, yağmur hendekleri, bekletme tankları gibi gözenekli kaplamalar yapılarak zemine sızdırma yapılması.

Yeşil çatılar, yağmur suyu toplama, bekletme tankları, göletler ve sulak alanlar yapılarak, depolama alanlarında su toplanması.

Su hareketinin yavaşlatılması.

Uygulama koşulları:Lokal/Belediye Ölçeğinde Mekansal ve Kalkınma Planları ve Projeleri’nin, yağmur suyu taşkınlarının minimuma indirilebilmesi amacıyla, % kesinliğinde, bir doğal yağış sızıntısı alanı hedefini koruması gerekir.Lokal/Belediye Ölçeğinde Mekansal ve Kalkınma Planları ve Projeleri, yeşil alan yaratmak yerine, terkedilmiş endüstri bölgelerinin yeniden kullanımına öncelik vermelidir.Zemini zayıf olan bölgelere çok katlı binalar yapılmamalıdır.

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler: Yeni kalkınma planları ve eylemleri - mevcut kentsel alanların yenilenmesi- İzleme süresi: Her bir geliştirme eyleminin türüne göre

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 61

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: JEO-YAPILAR ve TOPRAKLAR- Doğrulama kaynakları: Yetkili/ilgili kamu kurumları ve inşaat sektörü- Göstergenin beklenen gelişimde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri: Kentsel sürdürülebilirlik ve esneklik ilkelerinin Belediye ölçeğindeki bütün alan ve kalkınma planlarına entegre edilmesi

Tablo 37: Jeo Yapı ve Topraklar ile ilgili ABP Önlemlerinin Olası Etkileri –Tarım

Çevre Bileşeni: JEO-YAPILAR ve TOPRAKLARABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.1.6: Özellikle tarımın ekonomideki payının ağırlıklı olduğu ilçelerde tarımsal üretim çeşitlendirilecek ve tarıma dayalı sanayi geliştirilecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.4: Tarımsal üretimde kullanılan pestisit ve kimyasal gübre tüketimi azaltılacak; tarımsal atıkların geri kazanımı ve zararsız bir şekilde bertarafı için gerçekleştirilen faaliyetler yaygınlaştırılacaktır.Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etki

Tespit ve kısa açıklamaAlansal ölçekİlgili alt bölgeler

Tarımsal üretimde pestisit ve kimyasal gübre kullanımının minimuma indirilmesi

Toprak Kirliliğinin Kontrolü ve Noktasal Kaynaklı Kirlenmiş Sahalara dair Yönetmelik (27605 sayılı ve 08.06.2010 tarihli Resmi GazeteMadde 5.c’de, “Tarım faaliyetleri nedeniyle oluşan toprak kirliliğinin önlenmesi ve ortadan kaldırılması için alınacak önlemler GTHB ve ÇŞB işbirliğinde belirlenecektir. Önlemler il yönetimleri tarafından uygulanır.” denmektedir.

Toprak kayıplarının minimuma indirilmesi

Pestisit ve gübre tüketimi azaltım %’si

Erozyon alanlarının/erozyona eğilimli alanların %’si

Toprak kaymaları/toprak kaymasına eğilimli alanlar

Toprak kirliliği (noktalar ve yayılma alanları)

Arazilerin ve toprakların kullanılabilirliği konusunda ön değerlendirme gerçekleştirilerek düzenleme yapılmaması durumunda, tarıma elverişsiz alanların tarım arazisi olarak kullanılması, toprak kompozisyonu ve stabilitesi üzerinde son derece olumsuz etkiler yaratabilir. Tarım faaliyetleri sadece uygun arazilere yayılabilir.

Çevre konusundaki farkındalığın artırılması ve tarımsal faaliyetlerin doğru yönetilmesi ile desteklenmesi halinde, pestisit ve kimyasalların azaltılmasına ilişkin politika, tarım kaynaklı toprak kirliliği sınırlandırılarak, orta – uzun vadede (5-10 yıl) önemli olumlu etkiler yaratabilir.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: uzun süreliMiktar ölçümü:

Çoğunlukla Bala, Evren, Haymana, Şereflikoçhisar, Çubuk ve Kalecik’teki tarım alanları

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:Tarım faaliyetlerinin yayılması sadece uygun arazilerle sınırlandırılmalıdır.Tarım faaliyetleri ile bağlantılı olmayan toprak kirliliği tespit edilmeli (alanlar, noktalar ve kaynaklar) ve iyileştirilmelidir.

Uygulama koşulları:

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler: Elverişsiz arazilerde tarım uygulamalarının yayılması– Kirlenmiş toprakları iyileştirme çalışmaları- İzleme süresi: Yıllık- Doğrulama kaynakları: Arazi kullanım haritaları – Tek alanları iyileştirme planları- Göstergenin beklenen gelişimde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

3. SU VE YERALTI SUYU

Tedbir 2.1.4: Başta Organize Sanayi Bölgeleri olmak üzere imalat sanayine yönelik enerji arz ve altyapı kalitesi artırılacak ve ulaşım ve lojistik olanakları geliştirilecektir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 62

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Organize sanayi bölgeleri için altyapıların iyileştirilmesi ile büyük olasılıkla sanayiye verilen su miktarında artış olacak ve kaçınılmaz olarak atıksu üretilecektir. Mevcut ve planlanan AATlerin kapasitelerinin, atıksuyun doğru arıtılmını karşılayabilecek yeterlilikte olması gerekir. Artış, OSBler için bir yük oluşturacak ve eksikl kapasite halinde, ASKİ’yi kesinlikle yeni kaynaklar araştırmaya itecektir.

Tedbir 2.1.6: Özellikle tarımın ekonomideki payının ağırlıklı olduğu ilçelerde tarımsal üretim çeşitlendirilecek ve tarıma dayalı sanayi geliştirilecektir.

Bu önlemin başarılı bir şekilde uygulanması halinde, tarımsal üretimdeki ilerleme endüstri için su talebini tetikleyecebilir. Önlem 2.1.4’e benzer şekilde, bu sektörde faaliyet gösteren işletmeler su tüketimini artıracaktır, çünkü sulama tarım için ana konu olacaktır ve bu sektörde faaliyet gösterecek endüstrilerin sayısına ve işlem tipine bağlı olarak, su tüketimi ve atıksu üretimi artacaktır.

Tedbir 3.1.2: Ankara’daki bütün sanayi tesislerinin OSB’ler ve sanayi siteleri bünyesinde toplanması ve bunların çevresel etkilerinin, etkin ortak hizmet sağlanması yoluyla minimuma indirilmesi teşvik edilecektir..

Endüstrilerin birkaç OSBde faaliyet göstermesi teşvik edilecek, bu uygulama OSBlerin teknik altyapıları geliştirilmesiyle desteklenecektir; büyük olasılıkla OSBlerdeki atıksu şebekesine bağlantı sayısısnın artırılmasıyla gerçekleştirilecektir, dolayısıyla AATye iletilen atıksu artacaktır. Benzer şekilde, OSBlerdeki tüketici sayısının artması sonucu su tüketimi de artacaktır. OSBler gerektiğinde AAT kapasitesini artırmalıdır.

Tedbir 3.1.6: Hassas ekolojik bölgeler korunacak, doğal kaynakların etkin ve verimli kullanımı özendirilecektir.

Genel olarak, Türkiye’de su tüketiminin optimizasyonu (yeniden kullanım) farklı araçlarla teşvik edilecektir (yasal belgelerle örn. Atıksu Arıtma Tesisleri Teknik Usüller Tebliği ile). Bu bağlamda, ABP verimli su kullanımının ve kayıpların önlenmesinin önemini vurgular ve kamu ve ticari işletmelerde su tasarrufunun yaygınlaştırılacağını belirtmektedir.

Tedbir 3.2.4: Tarımsal üretimde kullanılan pestisit ve kimyasal gübre tüketimi azaltılacak; tarımsal atıkların geri kazanımı ve zararsız bir şekilde bertarafı için gerçekleştirilen faaliyetler yaygınlaştırılacaktır.

Tarımda pestisit ve kimyasal gübre kullanımının minimuma indirilmesi ile, su kalitesi, özellikle de yüzeysel suların kalitesi yükseltilecektir. Daha az bozulmuş su, minimum arıtma gerektirecek ve bu da tüketiciye verilen suyun maliyetini etkileyecek ve şebekeye daha kaliteli su verilmesini vb. sağlayacaktır.

Farklı ABP politikalarının su ve atıksu bileşeni ve alıcılar üzerinde meydana getirebileceği olası önemli etkiler aşağıdaki tablolarda özetlenmiş ve yorumlanmıştır.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 63

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

SU VE ATIKSUYA İLİŞKİN FARKLI ABP POLİTİKALARI/ÖNLEMLERİNDEN KAYNAKLANAN POTANSİYEL ETKİLER

Tablo 38 : Su ve Atıksu ile ilgili ABP Önlemlerinin Olası Etkileri –Enerji ve Sanayi

Çevre Bileşeni: Su ve atıksuABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.1.4: Başta Organize Sanayi Bölgeleri olmak üzere imalat sanayine yönelik enerji arz ve altyapı kalitesi artırılacak ve ulaşım ve lojistik olanakları geliştirilecektir.3.1.2: Ankara’daki bütün sanayi tesislerinin OSB’ler ve sanayi siteleri bünyesinde toplanması ve bunların çevresel etkilerinin, etkin ortak hizmet sağlanması yoluyla minimuma indirilmesi teşvik edilecektir.Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etki

Tespit ve kısa açıklamaAlansal ölçekİlgili alt bölgeler

Kentsel kanalizasyon şebekesine ve AATlere %100 bağlantı

Kanalizasyon şebekesine ve AATlere bağlantı oranı

Bağlantı oranlarının artırılması, orta vadede önemli olumlu etkiler yaratacaktır. Boşlukların doldurulabilmesi için bunun yeni yatırımlarla desteklenmei gerekir.

Çevre konusundaki farkındalığın artırılması ve üretilen atıksuların doğru bir şekilde yönetilmesi halinde, bu politika orta-uzun vadede (5-10 yıl) önemli olumlu etkiler ortaya çıkarabilir.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: AAT’ye iletilen ve burada arıtılan atıksuyun akış oranı

OSTIM OIZ

Ankara Anadolu Organize Sanayi Bölgesi OSB

Ankara Polatlı OSB

Şereflikoçhisar OSB

Ankara Polatlı Ticaret Odası OSB

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Uygulama koşulları:

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tek eylemler: Mevcut altyapı sistemlerinin, AAT’ye kanalizasyon bağlantısının izlenmesi, yasadışı bypas hattı olup olmadığının tespit edilebilmesi için bütün hatların incelenmesi. AAT’ye iletilen kanalizasyonun debisinin ölçülmesi.- İzleme süresi: Aylık- Doğrulama kaynakları: OSB’lerde üretilen atıksuların akış oranları ile iletilen atıksuların akış oranları arasındaki fark- Göstergenin beklenen gelişimde meydana gelen sapmalar: YOK- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 64

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 39 : Su ve Atıksu ile ilgili ABP Önlemlerinin Olası Etkileri

Çevre Bileşeni: SU ve ATIKSUABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.6: Hassas ekolojik bölgeler korunacak, doğal kaynakların etkin ve verimli kullanımı özendirilecektir.Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etki

Tespit ve kısa açıklamaAlansal ölçekİlgili alt bölgeler

Su kayıplarının minimuma indirilmesi

su kaybı %’si Su temininin uzun süre boyunca sürdürülebilirliği

Çevre konusundaki farkındalığın artırılması ve üretilen atıksuların doğru bir şekilde yönetilmesi halinde, bu politika orta-uzun vadede (5-10 yıl) önemli olumlu etkiler ortaya çıkarabilir.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: su kayıpları %’sinde düşüş

Tuz Gölü, ekolojik olarak hassas alanlar.

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Uygulama koşulları:Su ölçer kullanılmayan kuyuların ve su sayacı kullanmayan diğer su kullanıcılarının Devlet Su İşleri ve Belediyeler tarafından tespit edilmesiSu şebekelerinin ve iletim hatlarının iyileştirilmesi, yeraltı suyu kullanılan ancak su sayacı bulunmayan kuyulara sayaç yerleştirilmesiSu sayaçları için bir envanter sistemi kurulması ve düzenli olarak güncellenmesi.

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tek eylemler: -- İzleme süresi: üç aylık- Doğrulama kaynakları: envanter sistemine kayıtlı su sayaçlarının sayısı- Göstergenin beklenen gelişimde meydana gelen sapmalar: su sayaçlarının sayısının azalması- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri: yasadışı su kullanılan yerlerde ceza uygulanması

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 65

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 40 : Su ve Atıksu ile ilgili ABP Önlemlerinin Olası Etkileri –Tarım Çevre Bileşeni: Su ve atıksu

ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.1.6: Özellikle tarımın ekonomideki payının ağırlıklı olduğu ilçelerde tarımsal üretim çeşitlendirilecek ve tarıma dayalı sanayi geliştirilecektir.

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

Bütün yeni tarım endüstrilerine su temini

Yeni tarım endüstrilerine verilen suyun %’si

Bu Politika su tüketiminin artmasına yol açacak ve muhtemelen gübre kullanımında da artışa sebep olacaktır. Sulama için derin yeraltı sularının sürekli olarak kullanılması halinde, en önemli olumsuz etkilerin ortaya çıkabileceği öngörülebilir. Bu sular, yenilenebilir kaynaklar olarak kabul edilmez, bunların aşırı oranda kullanılması en önemli ve yenilenemez kaynaklardan birinin kaybedilmesine yol açacaktır. Bunların yeniden doldurulması binlerce yıl alacaktır. İklim Değişikliği açısından bile, bunların kullanımı sıkı bir şekilde engellenmelidir.

Çevre konusundaki farkındalığın artırılması ve tarımsal faaliyetlerin,su kaynaklarının korunması için özel önlemler ve eylemler gerçekleştirilmesine yol açacak bir şekilde doğru yönetilmesi desteklenmediği sürece, bu politika orta-uzun vadede (5-10 yıl) önemli olumsuz etkiler ortaya çıkarabilir.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: temin edilen su %’sinde değişim

Çoğunlukla Bala, Evren, Haymana, Şereflikoçhisar, Çubuk ve Kalecik’teki tarım alanları

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:Yeni tarım alanlarında basınçlı sulama sistemleri kullanımının teşvik edilmesiSulama için derin yeraltı su kaynaklarının kullanımının yasaklanması/engellenmesi

Uygulama koşulları:Inceleme için gerekli personel bulunmasıYeni tarım alanlarına temin edilen bütün suların ölçümünün yapılması

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tek eylemler: -- İzleme süresi: üç aylık- Doğrulama kaynakları: tüketilen su miktarında artış- Göstergenin beklenen gelişimde meydana gelen sapmalar: -- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri: su tasarrufuna odaklı kampanyaların çoğaltılması

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 66

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 41 : Su ve Atıksu ile ilgili ABP Önlemlerinin Olası Etkileri – Pestisitler

Çevre Bileşeni: Su ve atıksuABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.4 : Tarımsal üretimde kullanılan pestisit ve kimyasal gübre tüketimi azaltılacak; tarımsal atıkların geri kazanımı ve zararsız bir şekilde bertarafı için gerçekleştirilen faaliyetler yaygınlaştırılacaktır.Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etki

Tespit ve kısa açıklamaAlansal ölçekİlgili alt bölgeler

Tarımsal üretimde pestisit ve kimyasal gübre kullanımının minimuma indirilmesi

pestisit ve gübre tüketimi azaltım %’si

Minimisation of deterioration of Su quality and minimisation of Su treatment costs

This policy is likely to bring significant positive effects in the orta - uzun vadeli (5-10 years), whether supported by increasing in environmental awareness and proper management of agricultural activities.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: uzun süreliMiktar ölçümü:

Çoğunlukla Bala, Evren, Haymana, Şereflikoçhisar, Çubuk ve Kalecik’teki tarım alanları

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:Organik tarımın yaygınlaştırılması

Uygulama koşulları:Tarım alanlarının yakınlarındaki su kaynaklarında analizler yapılması

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tek eylemler:- İzleme süresi: Üç aylık- Doğrulama kaynakları: Pestisit ve gübre konsantrasyonları arasındaki farklılık- Göstergenin beklenen gelişimde meydana gelen sapmalar: -- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

4. EKOSİSTEMLER – BİYOÇEŞİTLİLİK

ABP, yeni yerleşim ve ekonomik (tarım, turizm, endüstri) gelişim oranlarının (nicel olmayan) sağlanması için politika çerçevesini tanımlar. Kent ve il için önemli ulaşım ve mühendislik altyapı projeleri de planlanır. Yeni kalkınma projeleri, tesisler ve büyük ölçekli inşaat projelerinin gerçekleştirilmesi, çoğunlukla kentsel alanlardaki (sadece kentsel alanlarla ile sınırlı kalmayarak) biyoçeşitliliğin, yaşam ortamlarının ve türlerin ve aynı zamanda peyzajın korunması ile bağlantılı olarak, çevre alıcıları üzerinde olumsuz etkilere yol açabilir. Etki azaltımı yapılmazsa, bu tür politikalar, kalkınma çalışmalarının bazı durumlarda eskiden gelişmemiş olan araziler üzerine inşa edilebilmesi temelinde potansiyel olumsuz etkilere yol açabilir.

Doğal ve özel rekreasyon alanlarına erişimin artırılması da dahil olmak üzere, tarım ve turizm faaliyetlerinin artırılmasına yönelik olarak hazırlanan plan kapsamında yer alan politikalar, habitatların bozulması, parçalanması ve yok olması açısından potansiyel olarak önemli etkilere yol açabilir.

ABP, bu potansiyel etkilerin azaltılmasına yardımcı olacak politikaları/ilkeleri zaten devreye sokmuştu. Ancak, daha başarılı etki azaltımı ve adaptasyonu önlemlerine sahip bir il ve yeşil bir şehir oluşturulabilmesi için sonraki revize edilmiş ABP’ye dahil edilebilecek bazı politikalar da bulunmaktadır. ABP, kalkınma etkilerinin azaltılmasında, önemli habitatların korunması için alınan önlemlere destek vermelidir. Belirlenmiş veya belirlenmemiş habitatların korunmasını ve iyileştirilmesini sağlayacak olan etki azaltımı politikalarının plana dahil edilmesi ile herhangi bir önemli olumsuz etki giderilebilmelidir. Potansiyel etkiler ve bunlarla bağlantılı azaltım önlemleri aşağıdaki tabloda verilir.

Genel olarak, ekosistemlerin ve biyoçeşitliliğin korunması adına daha iyi standartlara ulaşabilmek amacıyla, Ankara halkının şu konulardan haberdar olması ve bilgilendirilmesi gerektiği öngörülebilir:

a. Biyoçeşitliliğin korunması,

b. Kültürel zenginliğin korunması,

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 67

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

c. Yöre halkının refahı,

d. Adem-i merkeziyetçilik,

e. Fiziksel bütünlük,

f. Kaynakların etkin kullanımı,

g. Çevre kirliliği.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 68

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

EKOSİSTEMLER VE BİYOÇEŞİTLİLİĞE İLİŞKİN FARKLI ABP POLİTİKALARI/ÖNLEMLERİNDEN KAYNAKLANAN POTANSİYEL ETKİLER

Tablo 42 : Ekosistem ve Biyoçeşitlilikle ilgili ABP Önlemlerinin Muhtemel Etkileri – Kentsel Büyüme

Çevre Bileşeni: EKOSİSTEMLER ve BİYOÇEŞİTLİLİKABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.1: Sürdürülebilir kentsel büyüme ilkeleri kent planlarında benimsenecek ve uygulanacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.5: Mevcut konut arzı, nüfus artışından kaynaklanan talebi karşılayacak düzeyde tutulacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.5: Ankara’da yeşil alan miktarı ve bunların erişilebilirliği artırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.7: Çevresel sürdürülebilirlik ilkelerinin benimsenmesi yaygınlaştırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.6: Hassas bölgeler korunacak, doğal kaynakların etkin ve verimli kullanımı özendirilecektir.

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

Biyoçeşitliliği oluşturan etmenlerin etkili kullanımının yönetilmesi ve gelecek nesillerin taleplerinin dikkate alınması

Suyun biyoçeşitliliğinin korunması, ekosistemlerin ekolojik işlevlerinin korunması

Ekosistemlerin sürdürülebilir kullanımı ve etkili koruma yöntemleri geliştirilmesi

İlçelerin arazi kullanımı

Toplam il arazisi üzerindeki korunan alanların %’si

Bilimsel açıdan özel alanların ve özel koruma alanlarının durumu ve boyutu

1.1.5 No’lu Politika, doğru şehir yönetimi ile desteklenmediği ve sürdürülebilir kentsel büyüme prensiplerini teşvik etmediği sürece, orta - uzun vadede (5-10 yıl) önemli olumsuz etkiler meydana getirebilir. İldeki mevcut konut stoğunun, artan nüfustan çok daha geniş olan gerçek büyüklüğü dikkate alınmadan önlem formülasyonu ile yeni inşaat faaliyetleri için ortam yaratılır. Daha fazla konut faaliyeti ve kentsel saçaklanma, ekosistemlerin, ekolojik koridorların, vb. kaybedilmesine yol açacaktır.

Doğru şehir yönetimi ile desteklendikleri ve habitat yaratmak/korumak ve biyoçeşitliliği rahatlatmak için önlemler alarak sürdürülebilir kentsel büyümeyi teşvik ettikleri sürece diğer bütün Politikalar, orta-uzun vadede (5-10 yıl) önemli olumlu etkiler ortaya çıkarabilir.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkündür, ancak şu anda güncellenmiş veriler bulunmamaktadır

Bütün alt bölgeleri ilgilendirebilir

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler: Doğal alanlarının korunması, etki azaltımı yapılacak olan değerli habitatların korunması, yeşil koridorlar için bütünleştirici bir ağ yaratılması, yeşil altyapı tasarlanması ve ayrıca yeni habitatlar, tampon bölgeler ve yaban hayatı koridorları için fırsatlar belirlenmesi ile şehirdeki ve ildeki biyoçeşitliliğin korunması ve iyileştirilmesi.

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:Uzun ama geniş olmayan parklar, doğa parkurları, yaban hayatı koridorları ve kent içi ağaçlık alanlar geliştirilmesinin teşvik edilmesiGelişmekte olan bir yeşil altyapı ağı, açık alan, biyoçeşitlilik ve taşkın yönetimi arasında koordinasyon sağlanmasıSu kaynaklarının doğal karakterinin korunması ve iyileştirilmesi, bunlar için erişim, yürüyüş yolları ve uygun başka rekreasyonel kullanımların yaygınlaştırılmasıŞehirde son 10 yılda dikilmiş olan ve mevcut ormanlık alanların kötü kullanılması, doğal afetler vb. nedenlerden dolayı durumları gittikçe kötüleşen yol kenarı ağaçlarının etkin bir şekilde korunması

Uygulama koşulları:Habitat Direktifi, Kuş Direktifi, Ulusal Kanunlar ve Avrupa Toplulukları (Doğal Habitatlar) Yönetmeliği (1997) tarafından belirlenmiş olan flora, fauna ve habitatların korunmasıDoğal çevresel değere sahip alanların korunması ve yönetilmesi için çaba gösterilmesiÖncelikli koruma önlemleri için Biyoçeşitlilik Eylem Planı’nda belirlenmiş olan öncelikli türlerin, habitatların ve doğal miras varlıklarının korunmasıŞehrin sosyal, rekreasyonel, korumaya yönelik ve ekolojik ihtiyaçlarının karşılanması için halka açık alanlara ilişkin yönetim ve koruma çalışmalarının devam ettirilmesiBu planda oluşturulmuş olan kalkınma standartlarına göre ekolojik öneme sahip ancak belirlenmemiş olan alanların korunmasını ve iyileştirilmesini gözetmek

İzleme süreci önlemleri:

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 69

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: EKOSİSTEMLER ve BİYOÇEŞİTLİLİK- İzlenecek tekil eylemler: hedef türlerin veya alanların tespit edilmesi- İzleme süresi: bütün mevsimlerde - uzun vadeli izleme yapılması gerekir- Doğrulama kaynakları: bilim adamlarından ve yerel makamlardan veriler toplanması- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri: ulusal ölçekte belirlenecek çeşitlilik ve biyokütle endeksi

Tablo 43: Ekosistem ve Biyoçeşitlilikle ilgili ABP Önlemlerinin Muhtemel Etkileri – Tarım

Çevre Bileşeni: EKOSİSTEMLER ve BİYOÇEŞİTLİLİKABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.1.6: Özellikle tarımın ekonomideki payının ağırlıklı olduğu ilçelerde tarımsal üretim çeşitlendirilecek ve tarıma dayalı sanayi geliştirilecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.4: Tarımsal üretimde kullanılan pestisit ve kimyasal gübre tüketimi azaltılacak; tarımsal atıkların geri kazanımı ve zararsız bir şekilde bertarafı için gerçekleştirilen faaliyetler yaygınlaştırılacaktır.Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etki

Tespit ve kısa açıklamaAlansal ölçekİlgili alt bölgeler

Biyoçeşitliliği oluşturan etmenlerin etkili kullanımının yönetilmesi ve gelecek nesillerin taleplerinin dikkate alınması

Suyun biyoçeşitliliğinin korunması, ekosistemlerin ekolojik işlevlerinin korunması

Ekosistemlerin sürdürülebilir kullanımı ve etkili koruma yöntemleri geliştirilmesi

Pestisit ve gübre tüketimi azaltım %’si

Toplam il arazisi üzerindeki korunan alanların %’si

Bilimsel açıdan özel alanların ve özel koruma alanlarının durumu ve boyutu

Su, doğal kaynaklar ve ekosistemlerin korunması için özel önlemler ve eylemler uygulanmasını gerektiren doğru tarımsal faaliyet yönetimi ve çevre bilincinin artırılması ile desteklenmediği sürece, 2.6.1 No’lu Politika, orta-uzun vadede (5-10 yıl) önemli olumsuz etkiler meydana getirebilir.

Tarımsal faaliyetlerin doğru yönetimi ve çevre bilincinin artırılması ile desteklendiği sürece, 3.2.4 No’lu Politika, orta-uzun vadede (5-10 yıl) önemli olumlu etkiler meydana getirebilir.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: uzun süreliMiktar ölçümü:

Çoğunlukla Bala, Evren, Haymana, Şereflikoçhisar, Çubuk ve Kalecik’teki tarım alanları

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:Organik tarımın yaygınlaştırılmasıGelişmekte olan bir yeşil altyapı ağı, açık alan, biyoçeşitlilik ve taşkın yönetimi arasında koordinasyon sağlanmasıSu kaynaklarının doğal karakterinin korunması ve iyileştirilmesi, bunlar için erişim, yürüyüş yolları ve uygun başka rekreasyonel kullanımların yaygınlaştırılması

Uygulama koşulları:Habitat Direktifi, Kuş Direktifi, Ulusal Kanunlar ve Avrupa Toplulukları (Doğal Habitatlar) Yönetmeliği (1997) tarafından belirlenmiş olan flora, fauna ve habitatların korunmasıDoğal çevresel değere sahip alanların korunması ve yönetilmesi için çaba gösterilmesiÖncelikli koruma önlemleri için Biyoçeşitlilik Eylem Planı’nda belirlenmiş olan öncelikli türlerin, habitatların ve doğal miras varlıklarının korunmasıBu planda oluşturulmuş olan kalkınma standartlarına göre ekolojik öneme sahip ancak belirlenmemiş olan alanların korunmasını ve iyileştirilmesini gözetmek

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler:- İzleme süresi: Üç aylık- Doğrulama kaynakları: Pestisit ve gübre konsantrasyonları arasındaki farklılık- Göstergenin beklenen gelişimde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

Tablo 44 : Ekosistem ve Biyoçeşitlilikle ilgili ABP Önlemlerinin Muhtemel Etkileri – Turizm

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 70

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: EKOSİSTEMLER ve BİYOÇEŞİTLİLİKABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.5: Turizm faaliyetlerinde doğal ve kültürel kaynakların çevresel değerleri gözetilecektir

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

Biyoçeşitliliğin korunması ve biyolojik kaynakların sürdürülebilir bir şekilde kullanılması;

Biyoçeşitliliğin korunması ve biyolojik kaynakların sürdürülebilir bir şekilde kullanılması gerektiği konusunda bir anlayış oluşturulması;

Toplam il arazisi üzerindeki korunan alanların %’si

Bilimsel açıdan özel alanların ve özel koruma alanlarının durumu ve boyutu

Koruma alanlarında ve bağlantılı turizm sektörlerinde çalışanların sayısı

Koruma altındaki alanların doğru yönetimi ve çevre bilincinin artırılması ile desteklendiği sürece, bu Politika, orta-uzun vadede (5-10 yıl) önemli olumlu etkiler meydana getirebilir. Doğa turizminin çekiciliğinin artırılması ile çevresel koruma alanlarında da artış olacaktır.Koruma altındaki alanlara aşırı sayıda ziyaretçi gelmesi, belirli taşıma kapasitesinin aşılması ve sağlam yönetim uygulamaları ile desteklenmemesi halinde olumsuz etkiler ortaya çıkabilir.

Birincil/ikincil: ikincil/birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkün değil

Alt bölge 2 (Kızılcahamam ilçesi)son derece önemli

Alt bölge 3 (Beypazarı ilçesi)son derece önemli

Alt bölge 4 (Nallıhan ilçesi)son derece önemli

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler: Çevre ve kültür kaynaklarının korunmasının teşvik edilmesi için yeşil ve sürdürülebilir turizm girişimlerinin desteklenmesiYetkili makamlarca belirlenmiş olan bütün Doğa Mirası Sahaları’nın, Özel Koruma Alanları’nın ve Özel Muhafaza Alanları’nın korunması ve yönetilmesi

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:Ankara’da ve ilçelerinde, ulusal parklar, koruma alanları, doğa parkları, özel koruma alanları ve diğer alanlar için ulaşım ve tanıtım çalışmaları gerçekleştirilmelidir.Sürdürülebilir turizm girişimlerinin - koruma alanlarının yönetim uygulamalarının iyileştirilmesi için eğitim ve kapasite oluşturma girişimlerinin - artırılması ve hayata geçirilmesi için teşvikler sağlanması

Uygulama koşulları: Doğal parklarına ve koruma alanlarına erişimin, taşıma kapasitelerine göre sınırlandırılması

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler: koruma alanlarının zenginleştirilmesi (nicel olarak ve gerçekleştirilen faaliyet türleri açısından)- İzleme süresi: yıllık- Doğrulama kaynakları: Doğa parkları Yönetim Makamları- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri: Yılın en yoğun döneminde koruma alanlarına erişimin sınırlandırılması

Turizm potansiyeli açısından, ABP’nin, çevre korumanın geleceğinin büyük oranda kırsal alanların geleceğine, kırsal hayatın korunmasına ve iyi işleyen bir ekonomiye bağlı olduğunun farkında olması gerekir. Yetersiz gelire sahip, düşük ve dağınık kırsal nüfus söz konusu olduğunda, bu alanların, turizm köyleri vb. faaliyetler için kullanılması düşünülecektir. Bu girişimlerin önemli bir kısmı, koruma sahalarının içinde veya dışında gerçekleştirilir. Bazı faaliyetlerin koruma alanlarına ve doğaya ciddi zarar verdiği de görülmektedir.

Son zamanlarda, sivil toplum kuruluşları ve diğer kamu kurum ve kuruluşları, koruma sahaları, doğal alanlar, kırsal kalkınma ve kalkınma için işbirliği gibi konularda tamamen farklı bir bakış açısına sahip olmaya başlamıştır. Sürdürülebilir doğa turizmi ve eko-turizm, doğanın korunması için bir umut doğurmaktadır. Bakış açısındaki bu değişim, doğal alanlar, koruma sahaları ve civarı için bölgesel planlamanın sürekli olarak gelişmesine yol açar. Dolayısıyla, turizm, kırsal alanların kalkınması, yoksulluğun azaltılması ve yerel kültür zenginliklerinin korunması için zamanla kilit bir rol üstlenir.

Sürdürülebilir doğa turizmi, kırsal ekonominin çeşitlendirilmesi, kırsal nüfus için yeni bir perspektif yaratılması, yoksulluğun ve kırsal göçün azaltılması için en önemli seçeneklerden biri olarak görülmektedir. Ancak turizmin, kırsal ekonomiye doğru bir şekilde entegre edilmesi halinde beklentileri karşılayabileceği ve yöre halkına ve diğer çıkar gruplarına fayda sağlayabileceği unutulmamalıdır.

Doğal alanlar ve koruma altındaki kırsal alanlarla ilgili olarak, yerel topluluklar ile arazi arasındaki geçmişten günümüze kadar olan uyum büyük bir önem taşımaktadır. Koruma alanı konseptinin anlamı, koruma alanı ağı genişledikçe değişmeye ve gelişmeye başlamıştır. Yöre halkının bu kalkınma süreci içinde yer alması ve bundan fayda sağlaması konusunda sürdürülebilirlik sağlanması çok önemlidir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 71

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Bir doğa alanının ve bir koruma alanının, kendi sürdürülebilir kullanımı, turizm, ekolojik tarım, hayvancılık, yeni yöresel ürünler, sürdürülebilir ormancılık ve hatta enerji üretimi yatırımları ile birlikte değerlendirilmesi halinde daha fazla başarı elde edileceği açıkça görülmektedir.

Sürdürülebilir kalkınma, ekolojik, ekonomik ve sosyo-kültürel kaynakların sürdürülebilir kullanımına dayalıdır.

Sürdürülebilir turizmin geliştirilmesi, sürdürülebilir kalkınma ile bağlantılı bir yaklaşımdır. Sürdürülebilir turizmin geliştirilmesi için, gelecekteki fırsatların korunması, geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması ile, turistlerin ve ziyaret edilen yerlerin ihtiyaçlarının karşılanması amaçlanır.

Bu yaklaşım, ekonomik, sosyal ve estetik gereksinimlerin, kültürel bütünlüğün, gerekli ekolojik süreçlerin, biyolojik çeşitliliğin ve kırsal hayatı destekleyici süreçlerin devam ettirilmesini içerir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 72

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

ANKARA İLİ VE İLÇELERİNDE ÖNE ÇIKAN DOĞA TURİZMİ FAALİYETLERİ MATRİSİ

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 73

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Özellikle Kızılcahamam, Haymana ve Beypazarı civarında kaplıcalar bulunmaktadır. Yöre halkı, bu turizm türünü önemli bulduğu için, gelecekte bunlara benzer kaplıcaların sayısının artması olasıdır. Bununla birlikte, tesislerin kalitesinin artırılması da önemli olacaktır.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 74

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

5. Nüfus ve Makansal Dokular

ABP ve SÇD dayanak analizinde de görüldüğü gibi, Ankara’nın mekansal dokusunun gelişimi, büyük oranda, kontrolsüz ve plansızdır ve kesinlikle, aşağıdaki karşılaştırmalı tabloda verilenler gibi sürdürülebilir kentsel büyüme ilkelerini izleme ve uygulama eğilimi göstermemektedir:

Tablo 45 : Sürdürülebilir Kalkınma Prensipleri-Örnekler

BM-HABITATSürdürülebilir mahalle planlaması için 5 ilke

ESNEK ŞEHİRKentsel tasarım ilkeleriwww.resilientcity.org

AKILLI BÜYÜME ilkeleriwww.smartgrowth.org

1. Caddeler için yeterli alan ve etkin bir cadde ağı. Cadde ağı, arazinin en az yüzde 30’unu ve km2

başına cadde uzunluğunun en az 18 km’sini kaplamalıdır.

1. Yoğunluk, Çeşitlilik ve KarışımEsnek şehirlerin ve mahallelerin, kullanımların, kullanıcıların, bina tiplerinin ve kamu alanlarının yoğunluğunu, çeşitliliğini ve karışımını kucaklaması gerekecektir.

1. Karışık arazi kullanımları

2. Yüksek yoğunluk. km2 başına en az 15,000 kişi; yani, 150 kişi/ha veya 61 kişi/akre.

2. Yaya ÖnceliğiEsnek şehirler ve mahalleler, yürümeyi, tercih edilen ulaşım şekli ve sağlıklı ve kaliteli bir yaşamın belirleyici bir bileşeni olarak öne çıkaracaktır.

2. Kompakt bina Tasarımından faydalanmak

3. Karışık arazi kullanımı. Taban alanının en az yüzde 40’ı, mahallenin ekonomik kullanımı için ayrılmalıdır.

3. Transit Ulaşıma DestekEsnek şehirler ve mahalleler, transit ulaşımı destekleyecektir.

3. Çok çeşitli konut olanağı ve seçeneği yaratmak

4. Sosyal karışım. Herhangi bir mahallede, farklı gelir düzeylerine hitap eden, farklı fiyat aralıklarında ve mülkiyette konutlar bulunması; konut alanlarının yüzde 20 – 50’si düşük maliyetli konutlandırma için ayrılmalıdır; ve her bir mülkiyet tipi, toplam oranın yüzde 50’sinden daha fazla olmamalıdır.

4. Mekan YaratmaEsnek şehirler ve mahalleler, mahalle yapısının ve toplum kimliğinin önemli bir bileşeni olan sağlam ve canlı mekanlar yaratılması, geliştirilmesi ve korunması için enerji ve kaynaklara odaklanacaktır.

4. Yürünebilir mahalleler yaratmak

5. Sınırlı arazi kullanımı özelleştirmesi. Burada amaç, tek işlevli blokların veya mahallelerin sınırlandırılmasıdır; tek işlevli bloklar herhangi bir mahallerinin yüzde 10’undan daha azını kaplamalıdır.

5. Bütünlüklü TopluluklarEsnek mahallelerde, günlük yaşam ihtiyaçları yürüme mesafesinde (500 m’lik alan) karşılanacaktır.

5. Güçlü bir mekan algısına sahip kendine özgü, cazip topluluklar yaratmak

6. Entegre Doğa SistemleriEsnek şehirler ve mahalleler, doğa sistemleri (iklim dahil) ve çevre açısından önemli alanların sağlığını koruyacak ve iyileştirecek ve iklim değişikliği etkilerini yönetecektir.

6. Açık alanları, tarıma elverişli alanları, doğal güzelliğe sahip alanları ve kritik çevre alanlarını korumak

7. Entegre Teknik ve Endüstriyel SistemlerEsnek şehirler ve mahalleler, imalat, taşımacılık, iletişim ve inşaat altyapıları ve sistemlerinin enerji verimliliklerinin artırılması ve çevresel ayak izlerinin azaltılması da dahil olmak üzere, sahip oldukları teknik ve endüstriyel sistemlerin ve süreçlerin etkinliğini, verimliliğini ve güvenliğini artıracaktır.

7. Kalkınmayı güçlendirmek ve mevcut topluluklara yönlendirmek

8. Yerel KaynaklarEsnek bölgeler, şehirler ve mahalleler, ihtiyaç duydukları kaynakları, yakın çevrelerinde (200 kilometrelik yarıçapta) yetiştirecek ve üretecektir.

8. Çeşitli ulaşım seçenekleri sunmak

9. Birbirine bağlı TopluluklarEsnek şehirler ve mahalleler geliştirilmesi, topluluk üyelerinin her ölçekten aktif katılımını gerektirecektir.

9. Öngörülebilir, adil ve masrafsız kalkınma kararları almak

10. Gereksiz ve Sağlam Güvenlik ve Kritik Altyapı SistemleriEsnek şehirler ve mahalleler, sahip oldukları güvenlik ve kritik altyapı sistemlerinin fazlalığı ve sağlamlığı için plan ve tasarım yapacaktır. Bu

10. Kalkınma kararları alınırken topluluk ve paydaş işbirliğini teşvik etmek

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 75

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

BM-HABITATSürdürülebilir mahalle planlaması için 5 ilke

ESNEK ŞEHİRKentsel tasarım ilkeleriwww.resilientcity.org

AKILLI BÜYÜME ilkeleriwww.smartgrowth.org

sistemlerin planlanması ve tasarlanması, iklim değişikliği etkileri ile birlikte artan çevresel, sosyal ve ekonomik baskılarla orantılı fazlalık ve sağlamlık seviyelerine ulaşılmasını amaçlayacaktır.

11. Esnek İşletimEsnek şehirler ve mahalleler, hizmet masrafları düşük ve çevresel ayak izleri az olan bina tipleri ve kent biçimleri geliştirecektir.

Tekil ABP politikaları tarafından yaratılan, su ve atıksu bileşenini ve alıcıları etkilemesi muhtemel önemli etkiler aşağıdaki tablolarda özetlenmekte ve yorumlanmaktadır.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 76

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

NÜFUS VE MEKANSAL DOKULARA İLİŞKİN FARKLI ABP POLİTİKALARI/ÖNLEMLERİNDEN KAYNAKLANAN POTANSİYEL ETKİLER

Tablo 46 : Nüfus ve Mekansal Dokularla ilgili ABP Önlemlerinin Potansiyel Etkileri – Kentsel Büyüme

Çevre Bileşeni: Nüfus ve Mekansal DokularABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.1: Sürdürülebilir kentsel büyüme ilkeleri kent planlarında benimsenecek ve uygulanacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.2: Kent merkezinde ve mahalle ölçeğinde erişilebilir kamusal açık alanlar korunacak ve artırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.5: Mevcut yüksek konut arzı nüfus artışı ve yapı yenilenmesinden kaynaklanan talebi karşılayacak düzeyde tutulacak ve kullanıcı ihtiyaçlarına uygun niteliklere sahip konut üretim politikaları geliştirilecek ve uygulanacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.5: Ankara’da yeşil alan miktarı ve bunların erişilebilirliği artırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.7: Çevresel sürdürülebilirlik ilkelerinin benimsenmesi yaygınlaştırılacaktır.

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

Kent biçiminin, yerleşim dokusunun ve kimliğinin kalitesinin korunması ve yükseltilmesi

Yeni yerleşim alanlarında hektar başına konutlandırmaKentsel yeşil alanlar/kişi

Bu politika, doğru şehir yönetimi ile desteklendiği ve sürdürülebilir kentsel büyüme ilkelerini teşvik ettiği sürece, orta - uzun vadede (5-10 yıl) olumlu etkiler meydana getirebilir.

Sürdürülemez ulaşım şekilleri ile seyahat ihtiyacını azaltan, yürüme, bisiklet, toplu taşıma gibi daha sürdürülebilir ulaşım sistemlerini ve şehrin erişilebilirliğini destekleyerek, seyahat ihtiyacını azaltarak, şehri konsolide ederek, Önemli Olumlu Etkiler yaratan çok sayıda politika vardır.

Kalkınma projelerinin ve inşaatların artması nedeniyle bazı olumsuz etkiler de ortaya çıkabilir (Politika 1.1.5), ancak öngörülen diğer bütün politikalar, özellikle kentsel sürdürülebilir büyüme ve yönetim ile ilgili olanlar dikkate alındığı sürece bunlar önemli olarak değerlendirilmez.

Herhangi bir önemli olumsuz etki bulunmamıştır.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: orta/yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü:

Bütün alt bölgeleri ilgilendirebilirAncak çoğunlukla:Ankara MerkezAlt bölge V. (Akyurt, Elmadağ, Kazan ve Polatlı ilçeleri)

Alt bölge IV. (Ayaş, Beypazarı, Güdül ve Nallıhan ilçeleri)

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Uygulama koşulları:Şehrin konsolide edilmesi ve arazinin en verimli şekilde kullanılmasıKompakt ve konsolide bir şehri destekleyen entegre bir ulaşım ağı sağlanmasıŞehrin iç kısımlarının ve yenileme alanlarının daha uygun bir kentsel yapıya entegre edilmesiGelişme, rekreasyonel kullanım, miras, biyoçeşitlilik ve şehrin ihtiyaçlarını bağdaştırırken uygun bir denge yakalanması ve şehir peyzajının yeşillendirilmesi için mekanizmalar belirlenmesiŞehrin yapılı ve doğal mirasına, eşsiz bir kaynak olarak değer biçilmesi

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler: Belediye/ilçe mekansal ve kalkınma planları- İzleme süresi: Yıllık- Doğrulama kaynakları: Belediyeler ve yetkili makamlar- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri: Kentsel sürdürülebilir büyüme ilkelerinin entegrasyonu - Belediye Planları için konuya özel Rehberler sağlanması

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 77

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 47 : Nüfus ve Mekansal Dokularla ilgili ABP Önlemlerinin Potansiyel Etkileri – Mekansal Politika

Çevre Bileşeni: Nüfus ve Mekansal DokularABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.2.3: Yeni yapılan ve dönüşüme tabi tutulan alanların planlı, sürdürülebilir, sosyal içermeye ve afet risklerine duyarlı bir mekan politikası temelinde gerçekleştirilmesi ile mekan kalitesi arttırılacaktır.

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

Sosyal donanım ve hizmetlerin yerleşim alanlarına dengeli bir şekilde dağıtılması ve yeni gelişme projelerinin tasarım kalitesinin artırılması

Hastaneler, okullar, polis karakolları, çocuk Bakım evleri, huzurevleri, itfaiye binaları vb. sayısına ilişkin ilçe bazlı bilgilendirme

Yeni yerleşim alanlarında hektar başına konutlandırma

Bu politika, yaşam kalitesinin ve kentsel dönüşüm standartlarının yükseltilmesi konusunda artan nüfusun beklentilerini karşılamaya yönelik önemli olumlu etkiler yaratabilir.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: YüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü:

Bütün alt bölgeleri ilgilendirebilirAncak çoğunlukla:Ankara MerkezAlt bölge V. (Akyurt, Elmadağ, Kazan ve Polatlı ilçeleri)

Alt bölge IV. (Ayaş, Beypazarı, Güdül ve Nallıhan ilçeleri)

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Uygulama koşulları: Yerel Yönetimlerin kapasitesinin, yöre halkının problemlerine etkin çözümler getirebilecek ve yerel fırsatlar yaratacak şekilde artırılması gerekir.

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler: Belediye/ilçe mekansal ve kalkınma planları- İzleme süresi: Yıllık- Doğrulama kaynakları: Belediyeler ve yetkili makamlar- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri: Kentsel sürdürülebilir büyüme ilkelerinin entegrasyonu - Belediye Planları için konuya özel Rehberler sağlanması

Tablo 48 : Nüfus ve Mekansal Dokularla ilgili ABP Önlemlerinin Potansiyel Etkileri – Sosyal Politilkalar

Çevre Bileşeni: Nüfus ve Mekansal DokularABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.10: Alt bölgelerden dışarı göçü azaltmak için ilçelerde sosyal ve fiziki altyapı hizmetleri, özgün mesleki eğitim imkanları ve yöresel unsurları ortaya çıkaracak istihdam alanları geliştirilecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.11: Alınan yüksek göçün temel kamu hizmetleri üzerinde oluşturduğu yük tespit edilecek ve ihtiyaçların karşılanmasına yönelik tedbirler alınacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.2.5: Göçle gelen nitelikli beşeri kaynak bölgenin kalkınmasına hizmet etmek üzere değerlendirilecek ve istihdam alanları genişletilecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.1.7: Kırsal alanlarda alternatif gelir ve istihdam alanları belirlenecek ve desteklenecektir.

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etki Alansal ölçek

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 78

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: Nüfus ve Mekansal DokularTespit ve kısa açıklama İlgili alt bölgeler

Kırsal kesimlerin ve göç bölgelerinin güçlendirilmesi ile göç yönetiminin gerçekleştirilmesi

Kırsal bölgelerdeki minimum refah düzeyinin ulusal ortalamayı yakalaması

İlçe ölçeğinde nüfus yoğunluğu

İlçe ölçeğinde göç oranları

Göç akımının barındırılabilmesi ve istihdam için eşit fırsatlar yaratılabilmesini amaçlayan bu politikaların uygulanması ile, olumlu sosyal/ekonomik etkiler ortaya çıkması öngörülmektedir.

Ancak, bu sosyal etkiler, yeterli kentsel gelişim altyapıları ile desteklenmeyebilir. Bu durumda, göç akınlarının yoğunlaşacağı bazı sınırlı alanlarda olumsuz çevresel etkiler meydana gelebilir.

Gereken yeni istihdam alanları ve sürdürülebilir kent formu ile beyin göçü kontrol altına alınamazsa veya sadece belirtilen alt bölgelerde konumlandırılırsa, dengesiz nüfus artışı olacak, işsizlik oranı artacak ve refah düzeyi düşecekrve sonuç olarak olumsuz etkiler ortaya çıkacaktır.

Birincil/ikincil: BirincilOlasılık/kesinlik: YüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü:

Ankara MerkezAlt bölge V (Akyurt, Elmadağ, Kazan ve Polatlı ilçeleri)ÇubukŞereflikoçhisarBeypazarı

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Uygulama koşulları:Yerel Yönetimlerin kapasitesinin, yöre halkının problemlerine etkin çözümler getirebilecek ve yerel fırsatlar yaratacak şekilde artırılması gerekir.Yeterli altyapı ve konut olanakları sağlanarak, yeni periferik yerleşim alanlarında Sürdürülebilir Kent/Çevre standartları sağlanmalıdır.

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler: Belediye/ilçe mekansal ve kalkınma planları- İzleme süresi: Yıllık- Doğrulama kaynakları: Belediyeler ve yetkili makamlar- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri: Kentsel sürdürülebilir büyüme ilkelerinin entegrasyonu - Belediye Planları için konuya özel Rehberler sağlanması

Tablo 49 : Mobilite ile ilgili ABP Önlemlerinin Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: MobiliteABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.3: Toplu taşımanın kent içi ulaşımdaki payı artırılacak ve farklı ulaşım türleri arası entegrasyon geliştirilecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.4: Yeni raylı sistem güzergahları oluşturulacak ve toplu taşımadaki raylı sistem kullanım oranı artırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.4.: Raylı ve diğer çevre dostu ulaşım (yaya, bisiklet, doğalgazlı otobüsler vb.) sistemlerinin kent içi ulaşımdaki payı artırılacaktır.

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 79

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: MobiliteSürdürülebilir ve çevre dostu bir ulaşım sistemi geliştirilmesi

Toplu taşımada müşteri memnuniyetinin artırılması

Yol kullanıcılarının memnuniyetinin artırılması

Kalabalık toplu taşımanın azaltılması

Raylı sistemleri kullanan yolcu sayısının, 2023 yılında bütün ulaşım yöntemlerinin >%10’una kadar çıkarılması (Türkiye’de, 2018 için %7,1)

Karayolu ile seyahat eden yolcu sayısının 2023’te %72’ye düşürülmesi

Ulaşımda türel dağılım

Ankara’daki bütün ulaşım yöntemleri içinde demiryolu ulaşımının %’si

Sürdürülemez ulaşım şekilleri ile seyahat ihtiyacını azaltan, yürüme, bisiklet, toplu taşıma gibi daha sürdürülebilir ulaşım sistemlerini ve şehrin erişilebilirliğini desteklerek, seyahat ihtiyacını azaltarak, şehri konsolide ederek, Önemli Olumlu Etkiler yaratan çok sayıda politika vardır.

Hareket ve ulaşım Politikalarının büyük kısmının, yerleşim ve kentsel faktörler üzerinde genel olarak Önemli Faydalı Etkileri olduğu tespir edilmiştir.

Herhangi bir önemli olumsuz etki bulunmamıştır.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: orta/yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkün

Bütün alt bölgeleri ilgilendirebilir

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler: Şehirdeki trafiğin yönetiminin ve kontrolünün iyileştirilmesi, iç ve dış sürdürülebilir erişilebilirliğin artırılması, yol emniyetinin artırılması, ulaşım altyapısı inşaat çalışmalarının etkisinin azaltılması ve ulaşım sisteminin olumsuz çevresel etkilerinin minimuma indirilmesi

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:Özel taşıt kullanımının azaltılması ve toplu taşıma kullanımın artırılması teşviklerMetro hatlarının diğer toplu taşıma sistemleri (otobüs, dolmuş, vb.) ile fiziksel entegrasyonu

Uygulama koşulları:Kompakt ve konsolide bir şehri destekleyen entegre bir ulaşım ağı sağlanması

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler: Measures for improving mass transports wihtin the city- İzleme süresi: Yıllık- Doğrulama kaynakları: EGO- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

Yetkili Kurumlar (Bakanlıklar, İl Yönetimleri) bu anlamda, konutlandırma vb. için kullanılmadan önce uyulacak olan arazi kullanım standartları konusunda özenli ve güncel analizlerle desteklenen net esaslar belirlemelidir. İl düzeyinde ve yıllık olarak, her yerel yönetim bölgesindeki uygun arazileri ve o arazilerde tahmini yoğunluklarda sağlanabilen konut birimi miktarını (örn. hektar başına 135 birim) gösteren, BarınmA için Arazi Uygunluk Raporu hazırlanmalıdır. Şehrin, üzerinde sürdürülebilir kompakt yaşamın gerçekleştirilmesi gereken imarlı ve hizmet sağlanan sınırlı bir arazi stoğuna sahip olduğu bilinmelidir.

ABP, şehrin konsolide edilmesini ve arazinin verimli kullanımının maksimuma çıkarılmasını kilit bir hedef olarak tutmalıdır. ABP’nin ortaya çıkardığı yerleşim stratejisi, Metropol Bölgesi’nin, yapılaşmış mevcut ayak izleri kapsamında konsolidasyonunun ve yoğunluk artışının devam ettirilerek, mevcut varlıklardan – toplu taşıma, sosyal altyapı, rekreasyona uygun açık alanlar, vb. – maksimum fayda sağlayabilmesine politikalar açısından büyük bir önem vermelidir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 80

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

İl Meclisi’ne, 30 – 50 yaş aralığına giren bazı kesimlerin şehir merkezine taşınmasının teşvik edilmesine ilişkin bir konu gündeme gelebilir. Bu seçeneğin, enerji tasarrufu ve sürdürülebilirliği açısından faydaları vardır. Ayrıca, çok kaliteli yerleşim yerleri ve tesisler, çok kaliteli halka açık alanlar, parklar, okullar ve alışveriş merkezleri gibi başka konuları da odak noktası haline getirecektir.

Mekansal dokular ve yerleşim yerleri açısından, ABP aşağıdakileri gerçekleştirebilen politika seçeneklerini sunmalıdır:

Daha fazla konut birimi talebinin sınırlandırılması ve imarlı ve hizmet sağlanan arazi stoğunun sınırlı olması Gelecekte gelişecek olan alanlara ve/veya fazla yoğunluğa sahip olacak alanlara hizmet verecek yeterlilikte altyapı

sağlanması Trafik kaynaklı hava emisyonlarının azaltılması Konut, yoğunluk ve yer kalitesinin, yeterli sosyal tesisler ve hizmetlerle desteklenmesi Artmakta olan nüfus yoğunluğunu destekleyecek kaliteli ilave açık alanlar sağlanması Mevcut yeşil alanların ve rekreasyon alanlarının korunması ve iyileştirilmesi Su temini, depolanması ve arıtımının tamamının, yakın gelecekte şehir için en önemli konular olacağı göz önünde

bulundurularak şimdiki ve gelecek nesillerin, temiz, kolay erişilebilir su sağlayabilecek ve atıkların bertarafını sağlayabilecek kapasiteye sahip su ve sanitasyon sistemleri ile desteklenmesi

Bu ortak bölgesel konulara müdahale edebilmek için İl’deki diğer planlama makamları ile daha fazla işbirliği yapılmasının sağlanması

Bölgesel kalkınma politikalarının aşırı derecede dengesiz olmasının önüne geçebilmek için, çevre ilçelerdeki yerel ekonominin ve sürdürülebilir kırsal kalkınmanın harekete geçirilmesi konusunun çok dikkate alınması gerekir. Kentsel ve çevresel planlama/yapım/yönetim, yerleşim politikalarının dikkatli bir şekilde planlanmasına ve uygulanmasına bağlıdır.

Bu bağlamda, yaşlı nüfusun farklı tüketim modelleri ile bağlantılı sosyal ve çevresel konuların göz önünde bulundurulması ve hatta ildeki (merkez veya çevre ilçeler?) bu yaş gruplarının konumlandırılmasına yönelik olasılıkların da dikkate alınması gerekir.

6. HAVA KALİTESİ

ABP önlemlerinin çoğu, hava kalitesi üzerinde nötr veya orta düzeyde-önemli olumlu etkileri işaret etmektedir, örn.:

kirletici emisyonların havalandırılması ve erişilebilir kamusal alanların artmasıyla, mekanlardaki bitki örtüsü yoluyla kirletici emisyonların emilmesi (ABP Politika Önlemi N. 1.1.2);

trafikte araç sayısının azalması sonucu trafikten kaynaklanan kirletici emisyonların azaltılması (ABP Politika Önlemi N. 1.1.3)

kent içi toplu taşımada raylı sistemlerin oranının artmasıyla motorlu ulaşımdan kaynaklanan kirletici emisyonların azaltılması (ABP Politika Önlemi N. 1.1.4)

Ancak, aşağıda verilen planlanmış önlemlerden yalnızca iki tanesi, ilgili tablolarda da görülebileceği gibi, hava kalitesinde olumsuz etkilere işaret etmektedir:

ABP Politika Önlemi N. 1.1.1: kent planlarında sürdürülebilir kentsel büyüme ilkeleri benimsenecek ve uygulanacaktır,

ABP Politika Önlemi N. 2.1.1: özellikle savunma, havacılık, makine, tıbbi cihaz, elektrikli makine sektörleri için üretim süreçlerindeki dahili ileri teknolojinin payının artırılması için önlemler alınacaktır.

Aşağıdaki tablolarda hava kalitesinde hem olumlu hem de olumsuz etkilere yol açacak olan her bir ABP politikası önleminin değerlendirmesi özetlenmiş ve yorumlanmıştır:

HAVA KALİTESİNE İLİŞKİN FARKLI ABP POLİTİKALARI/ÖNLEMLERİNDEN KAYNAKLANAN POTANSİYEL ETKİLER

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 81

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 50 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİ

ABP POLİTİKA ÖNLEMİ N. 1.1.2: Kent merkezinde ve komşu alanlar ölçeğinde erişlebilir kamusal alanlar

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 82

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.1: Sürdürülebilir kentsel büyüme ilkeleri kent planlarında benimsenecek ve uygulanacaktır.

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

1. 2019’da yıllık ortalama SO2

konsantrasyonlarının 20 µg/m3’e; günlük ortalama konsantrasyonların 125’e düşürülmesi

2. 2024’te yıllık ortalama NO2

konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi

3. 2019’da yıllık ortalama PM10 konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi

SO2, NO2, PM10

konsantrasyonlarıBu politika, planlama aşaması dikkatli değerlendirilmezse, orta-uzun vadede (5-25 yıl) önemli olumsuz etkiler meydana getirebilir.

Kompakt kentsel gelişimin, hava kalitesi üzerinde hem olumlu, hem de olumsuz etkileri olabilir.Yüksek yoğunluklu gelişim araba bağımlılığını, enerji tüketimini azaltabilir, ve seyahat edilen mesafedeki düşük emisyonlarla sonuçlanabilir, ancak aynı zamanda sınırlı bir alanda pek çok faaliyetin konsantrasyonuna bağlı olarak hava kirliliğinde düşmeye de yol açabilir. Araştırma sonuçlarına göre, olumsuz etkiler olumlu etkilere göre görece daha fazladır (Cho & Choi, 2014) Topoğrafik yapı ve meteorolojik şartlar, şehir merkezindeki topoğrafik şartların olumsuz hali, atmosferik yayılım ve hava kirleticilerinin seyrelmesine bağlı olarak sıkışık kentsel gelişimin olumsuz etkisini artıracaktır.

Şehir merkezinde artan yoğunluk hava kirliliği emisyonlarını artıracaktır.

Birincil/ikincil: ikincilOlasılık/kesinlik:yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkün değil

Ankara - şehir merkezi

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler: Kentsel gelişim ve yayılı kentsel kalkınmanın Ankara şehir merkezine hava kalitesinin etkisi, uzun dönemli kentsel kalkınmanın planlanlama aşamasında dikkatle alınmalıdır.

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri: Şehir merkezinde daha fazla konutlaşma, kentin arazisinin topoğrafik yapısından dolayı mümkün mertebe

sınırlandırılmalıdır. Şehir merkezinde yeşil alanlar mümkün mertebe artırılmalıdır. Eğer kısa dönem planlamasında daha fazla konutlaşma engellenemiyorsa, yeni binalardaki kat sayıları uzun

binaların olumsuz etkilerini önlemek için sınırlandırılmalıdır.

Uygulama koşulları:

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler:- İzleme süresi:- Doğrulama kaynakları:- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

korunacak ve artırılacaktır.

Çevre Hedefi Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa tanım

Alansal ölçekİlgili alt bölge

1. 2019 itibariyle, SO2

konsantrasyonu yıllık ortalamasının 20 µg/m3’e, günlük ortalamasının 125’e düşürülmesi.

2. 2024 itibariyle, NO2

konsantrasyonu yıllık ortalamasının 40 µg/m3’e düşürülmesi.

3. 2019 itibariyle, PM10

konsantrasyonu yıllık ortalamasının 40 µg/m3’e düşürülmesi.

SO2, NO2, PM10

konsantrasyonlarıBu politika, kentsel havalandırmaya katkıda bulunacağı için, orta-uzun vadede (5-25 yıl) orta düzeyli olumlu etkiler yaratabilir.Açık alanların korunması ve parklar yaratılmasıyla da ağaçlar ve başka bitki örtüleri korunacaktır. Bu bitki örtüsü, kent merkezinde hava kalitesinin artırılması açısından önemli bir rol oynar.Erişilebilir kamusal alanlar kirletici emisyonların havalandırılmasına destek olacak ve mekanlardaki bitki örtüsü kirltici emisyonları emecektir.Dolayısıyla, bu önlem hava kirliliğine yol açan emisyonların azaltılmasına katkıda bulunacaktır.

Birincil/ikincil: ikincilOlasılık/kesinlik: orta derecedeGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta – uzun vadeÖlçüm: olası değil

Ankara- kent merkezi

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Azaltım Önlemleri:

Uygulama koşulları:

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tek eylemler:- İzleme süresi:- Doğrulama kaynakları:- Göstergenin beklenen gelişimde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

Tablo 51 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.3: Toplu taşımanın kent içi ulaşımdaki payı artırılacak ve farklı ulaşım türleri arası entegrasyon geliştirilecektir

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

1. 2019’da yıllık ortalama SO2

konsantrasyonlarının 20 µg/m3’e; günlük ortalama

SO2, NO2, PM10

konsantrasyonlarıHalkın toplu taşıma konusundaki farkındalığının artırılması ve iyi tasarlanmış entegre bir trafik yönetimi sistemi oluşturulması halinde, bu politika, orta-uzun vadede (5-25 yıl) orta

Ankara - şehir merkezi

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 83

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİ

konsantrasyonların 125’e düşürülmesi.

2. 2024’te yıllık ortalama NO2

konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi

3. 2019’da yıllık ortalama PM10 konsantrasyonlarının 40µg/m3’e düşürülmesi

dereceli olumlu etkiler meydana getirebilir.

Şehir içi toplu taşımanın artırılması, trafikteki araç sayısı azalacağından, trafikten kaynaklanan hava kirliliği emisyonlarının minimuma indirilmesine yardımcı olacaktır.

Birincil/ikincil: ikincilOlasılık/kesinlik: ortaGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkün değil

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler :

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Uygulama koşulları:

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tek eylemler:- İzleme süresi:- Doğrulama kaynakları:- Göstergenin beklenen gelişimde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

Tablo 52 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.4: Yeni raylı sistem güzergahları oluşturulacak ve toplu taşımadaki raylı sistem kullanım oranı artırılacaktır.

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

1. 2019’da yıllık ortalama SO2

konsantrasyonlarının 20 µg/m3’e; günlük ortalama konsantrasyonların 125’e düşürülmesi.

2. 2024’te yıllık ortalama NO2 konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi

3. 2019’da yıllık ortalama PM10 konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi

SO2, NO2, PM10

konsantrasyonlarıHalkın toplu taşıma konusundaki farkındalığının artırılması ve iyi tasarlanmış entegre bir trafik yönetimi sistemi oluşturulması halinde, bu politika, orta-uzun vadede (5-25 yıl) önemli olumlu etkiler meydana getirebilir.

Şehir içi toplu taşımada raylı sistemlerin payının artırılması, motorlu araç trafiğinden kaynaklanan hava kirliliği emisyonlarının minimuma indirilmesine yardımcı olacaktır.

Birincil/ikincil: ikincilOlasılık/kesinlik: ortaGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkün değil

Ankara - şehir merkezi

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Uygulama koşulları:

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler:- İzleme süresi:- Doğrulama kaynakları:- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 84

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 53 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.5: Mevcut yüksek konut arzı, nüfus artışı ve yapı yenilenmesinden kaynaklanan talebi karşılayacak düzeyde tutulacak ve kullanıcı ihtiyaçlarına uygun niteliklere sahip konut üretim politikaları geliştirilecek ve uygulanacaktır.

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

1. 2019’da yıllık ortalama SO2 konsantrasyonlarının 20 µg/m3’e; günlük ortalama konsantrasyonların 125’e düşürülmesi.

2. 2024’te yıllık ortalama NO2 konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi

3. 2019’da yıllık ortalama PM10 konsantrasyonlarının 40µg/m3’e düşürülmesi

SO2, NO2, PM10

konsantrasyonları

Yeni bina inşaatlarının, nüfus artışı ile ortya çıkan talebi karşılayacak seviyede tutulması ve yeni binalarda enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji konularının dikkate alınması halinde, bu politika, orta-uzun vadede (5-25 yıl) orta dereceli olumlu etkiler meydana getirebilir.

ABP’de belirtildiği gibi, şu anda konut üretimi oranı nüfus artışı oranından daha yüksektir.

Birincil/ikincil: ikincilOlasılık/kesinlik:ortaGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkün değil

Ankara - şehir merkezi

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Uygulama koşulları:

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler:- İzleme süresi:- Doğrulama kaynakları:- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

Tablo 54 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.1.1: Ankara’nın imalat sanayi üretim ve ihracatında yüksek teknolojiye dayalı ürünlerin payı artırılacaktır.

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

1. 2019’da yıllık ortalama SO2

konsantrasyonlarının 20 µg/m3’e; günlük ortalama konsantrasyonların 125’e düşürülmesi.

2. 2024’te yıllık ortalama NO2

konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi

SO2, NO2, PM10

konsantrasyonları

Geliştirilen teknolojinin çevre dostu olması ve imalat teknolojilerinden kaynaklanan hava kirliliği emisyonlarını azaltıcı etkilere sahip olması halinde, bu politika, orta-uzun vadede (5-25 yıl) orta dereceli olumlu etkiler meydana getirebilir.

Birincil/ikincil: ikincilOlasılık/kesinlik:ortaGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeli

Ankara - şehir merkezi &5. Alt bölge

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 85

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİ3. 2019’da yıllık ortalama PM10 konsantrasyonlarının 40µg/m3’e düşürülmesi

Miktar ölçümü: mümkün değil

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri: Çevre dostu teknolojilerin kullanımı teşvik edilmelidir.

Uygulama koşulları:

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler:- İzleme süresi:- Doğrulama kaynakları:- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

Tablo 55 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.1.2: Savunma, hava taşıtları, makine, tıbbi cihazlar, elektrikli makine sektörleri başta olmak üzere, üretim süreçlerinde yerli ileri teknolojinin payının artırılması için önlemler alınacaktır.

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

1. 2019’da yıllık ortalama SO2 konsantrasyonlarının 20 µg/m3’e; günlük ortalama konsantrasyonların 125’e düşürülmesi.

2. 2024’te yıllık ortalama NO2 konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi

3. 2019’da yıllık ortalama PM10 konsantrasyonlarının 40µg/m3’e düşürülmesi

SO2, NO2, PM10

konsantrasyonları

Planlanan yeni imalat sektörlerinde çevre dostu teknolojilerin dikkate alınmaması halinde, bu politika, orta-uzun vadede (5-25 yıl) orta dereceli olumsuz etkiler meydana getirebilir.

Birincil/ikincil: ikincilOlasılık/kesinlik:ortaGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkün değil

Ankara - şehir merkezi &5. Alt bölge

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Uygulama koşulları:

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler:- İzleme süresi:- Doğrulama kaynakları:- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

Tablo 56 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.1.4: Başta Organize Sanayi Bölgeleri olmak üzere imalat sanayine yönelik enerji arz ve altyapı kalitesi artırılacak ve ulaşım ve lojistik olanakları geliştirilecektir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 86

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİÇevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etki

Tespit ve kısa açıklamaAlansal ölçekİlgili alt bölgeler

1. 2019’da yıllık ortalama SO2 konsantrasyonlarının 20 µg/m3’e; günlük ortalama konsantrasyonların 125’e düşürülmesi.

2. 2024’te yıllık ortalama NO2 konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi

3. 2019’da yıllık ortalama PM10 konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi

SO2, NO2, PM10

konsantrasyonları

Bu politika, orta-uzun vadede (5-25 yıl) orta dereceli olumlu etkiler meydana getirebilir.

Organize Sanayi Bölgeleri’nde kullanılan kalitesiz yakıtlardan kaynaklanan hava emisyonları, yüksek kalitede yakıt temini ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması ile önlenecektir.

Birincil/ikincil: ikincilOlasılık/kesinlik: ortaGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkün değil

OSB’lerin bulunduğu yerler; özellikle Ostim, İvedik

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Uygulama koşulları:

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler:- İzleme süresi:- Doğrulama kaynakları:- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

Tablo 57 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.2.7: Ankara’nın yenilenebilir enerji kullanımı ve teknolojilerinin üretimi desteklenecektir

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

1. 2019’da yıllık ortalama SO2

konsantrasyonlarının 20 µg/m3’e; günlük ortalama konsantrasyonların 125’e düşürülmesi.

2. 2024’te yıllık ortalama NO2

konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi

3. 2019’da yıllık ortalama PM10 konsantrasyonlarının 40µg/m3’e düşürülmesi

SO2, NO2, PM10

konsantrasyonları

Bu politika, orta-uzun vadede (5-25 yıl) orta dereceli olumlu etkiler meydana getirebilir.

Enerji üretimi için yenilenebilir enerji kaynaklarının (rüzgar, hidroelektrik, jeotermal, biyokütle) kullanılmasıyla, elektrik santrallerinde kullanılan fosil yakıt nedeniyle ortaya çıkan hava emisyonlarının enerji talebindeki artış ile birlikte artması önlenecektir.

Birincil/ikincil: ikincilOlasılık/kesinlik: ortaGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkün değil

Ankara şehir merkezi ve bütün alt bölgeler

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 87

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİ

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım önlemi:

Uygulama koşulları:

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler:- İzleme süresi:- Doğrulama kaynakları:- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 88

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 58 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.1: İklim değişikliğiyle mücadele konusunda farkındalık artırılacak ve önlemler alınacaktır

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

1. 2019’da yıllık ortalama SO2

konsantrasyonlarının 20 µg/m3’e; günlük ortalama konsantrasyonların 125’e düşürülmesi.

2. 2024’te yıllık ortalama NO2

konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi

3. 2019’da yıllık ortalama PM10 konsantrasyonlarının 40µg/m3’e düşürülmesi

SO2, NO2, PM10

konsantrasyonları

Bu politika, orta-uzun vadede (5-25 yıl) önemli olumlu etkiler meydana getirebilir.

Doğal kaynakların kullanılması, çevre dostu ürünler seçilmesi, çevre dostu ulaşımın yaygınlaştırılması, yenilenebilir enerjinin payının artırılması, ısıtma izolasyonu yapılması vb. halinde sera gazları azaltılacak ve hava kalitesi artırılacaktır.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkün değil

Ankara şehir merkezi ve bütün alt bölgeler

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Uygulama koşulları:

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler:- İzleme süresi:- Doğrulama kaynakları:- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 89

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 59 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.3: Ankara’da alternatif ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı yaygınlaştırılacaktır

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

1. 2019’da yıllık ortalama SO2 konsantrasyonlarının 20 µg/m3’e; günlük ortalama konsantrasyonların 125’e düşürülmesi.

2. 2024’te yıllık ortalama NO2 konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi

3. 2019’da yıllık ortalama PM10 konsantrasyonlarının 40µg/m3’e düşürülmesi

SO2, NO2, PM10

konsantrasyonlarıBu politika, orta-uzun vadede (5-25 yıl) orta dereceli olumlu etkiler meydana getirebilir.

Enerji üretiminde alternatif enerji kaynaklarının (örn. güneş enerjisi kullanılması, biyogaz tesisleri kurulması) payı artırılarak fosil yakıt kullanımı nedeniyle oluşan hava emisyonları azaltılacaktır.

Birincil/ikincil: ikincilOlasılık/kesinlik:ortaGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkün değil

Ankara şehir merkezi ve bütün alt bölgeleri

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Uygulama koşulları:

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler:- İzleme süresi:- Doğrulama kaynakları:- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

Tablo 60 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.4: Raylı ve diğer çevre dostu ulaşım (yaya, bisiklet, doğalgazlı otobüsler vb.) sistemlerinin kent içi ulaşımdaki payı artırılacaktır.

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

1. 2019’da yıllık ortalama SO2

konsantrasyonlarının 20 µg/m3’e; günlük ortalama konsantrasyonların 125’e düşürülmesi.

2. 2024’te yıllık ortalama NO2

konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi

3. 2019’da yıllık ortalama PM10

konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi

SO2, NO2, PM10

konsantrasyonlarıBu politika, orta-uzun vadede (5-25 yıl) orta dereceli olumlu etkiler meydana getirebilir.

Raylı ve diğer çevre dostu ulaşım sistemlerinin (yaya, bisiklet, doğalgazlı otobüsler, hibrid araçlar vb.) kent içi ulaşımdaki payı artırılarak, motorlu taşıtların kullanıldığı ulaşım sistemlerinden kaynaklanan hava kirliliği emisyonları azaltılacaktır.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik:ortaGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkün değil

Ankara şehir merkezi ve bütün alt bölgeleri

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 90

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİPolitika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Uygulama koşulları:

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler:- İzleme süresi:- Doğrulama kaynakları:- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

Tablo 61 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.5: Ankara’da yeşil alan miktarı ve bunların erişilebilirliği artırılacaktır.

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

1. 2019’da yıllık ortalama SO2

konsantrasyonlarının 20 µg/m3’e; günlük ortalama konsantrasyonların 125’e düşürülmesi.

2. 2024’te yıllık ortalama NO2

konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi

3. 2019’da yıllık ortalama PM10

konsantrasyonlarının 40µg/m3’e düşürülmesi

SO2, NO2, PM10

konsantrasyonları

Yeşil alanların ve özellikle ağaçların, zemin seviyesindeki ozon, kükürt dioksit, nitrojen oksit ve partiküllü maddeler gibi çok sayıda hava kirleticisini tutma ve filtreleme yeteneği olduğu için, bu politika, orta-uzun vadede (5-25 yıl) orta dereceli olumlu etkiler meydana getirebilir.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik:ortaGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkün değil

Ankara şehir merkezi ve bütün alt bölgeleri

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Uygulama koşulları:o Isı ve hava kalitesini etkileyen bitki türlerinin planlama aşamasında değerlendirilmesi gerekir. Son zamanlarda yapılmış

olan bir çalışmaya göre; P. nigra, veya tilia cordata gibi düşük üst bitki tabakası sıcaklığına sahip türler, özellikle bölgesel hava sıcaklığının düşürülmesi için uygundur; ancak, yüksek oranda biyojenik uçucu organik bileşik (BVOC) yaydıkları için ve zemin seviyesi ozonu oluşumuna katkıda bulundukları için, Q. robur gibi bazı türler ve bazı kavak ve P. acerifolia türlerinden kaçınılmalıdır (Meier & Scherer, 2012)

o Şehir merkezlerindeki cadde kanyonlarına (cadde kanyonu*: iki tarafı binalarla kuşatılmış cadde) ağaçlar dikilirken dikkatli olunması önerilmektedir. Son zamanlarda yapılmış olan bir çalışmadan elde edilen bulgulara göre; rüzgar yönü, caddenin konumu ve bina yükseklikleri gibi etmenler, ağaç dikimi nedeniyle, kanyon- içi kirlilik artışına yol açabilmektedir. Dolayısıyla, cadde kanyonlarına ağaç dikmenin faydaları sahaya göre değişmekte ve durum bazında dikkate alınmalıdır. Özellikle trafiğin yoğun olduğu bölgelerde ağaç türü seçimi de önem arzetmektedir. (Zupancic, Westmacott, & Bulthuis, 2015)

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler:- İzleme süresi:- Doğrulama kaynakları:- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

Tablo 62 : ABP Önlemlerinin Hava Kirliliğiyle İlgili Potansiyel Etkileri

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 91

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: HAVA KALİTESİABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.3: Ankara’da temiz yakıt kullanımının payı sürdürülebilir şekilde artırılacaktır

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

1. 2019’da yıllık ortalama SO2

konsantrasyonlarının 20 µg/m3’e; günlük ortalama konsantrasyonların 125’e düşürülmesi.

2. 2024’te yıllık ortalama NO2

konsantrasyonlarının 40 µg/m3’e düşürülmesi

3. 2019’da yıllık ortalama PM10

konsantrasyonlarının 40µg/m3’e düşürülmesi

SO2, NO2, PM10

konsantrasyonlarıBu politika, orta-uzun vadede (5-25 yıl) orta dereceli olumlu etkiler meydana getirebilir.

Doğalgaz iletim sistemi altyapısının tamamlanması, termal enerji kullanımı, güneş enerjisi kullanımı, yeşil binalar yapılması vb. ile temiz yakıtın payı artırılarak, fosil yakıtlardan kaynaklanan hava kirliliği emisyonları azaltılacaktır.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik:ortaGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkün değil

Ankara şehir merkezi ve bütün alt bölgeleri

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Uygulama koşulları:

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler:- İzleme süresi:- Doğrulama kaynakları:- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 92

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

7. ATIK YÖNETIMI

Tekil ABP politikaları tarafından yaratılan, atık yönetimi bileşenini ve alıcıları etkilemesi muhtemel önemli etkiler aşağıdaki tablolarda özetlenmekte ve yorumlanmaktadır.

ATIK YÖNETİMİNE İLİŞKİN ABP POLİTİKALARI/ÖNLEMLERİNDEN KAYNAKLANAN POTANSİYEL ETKİLER

Tablo 63 : ABP Önlemlerinin Atık Yönetimi ile İlgili Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: Atık yönetimiABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.2. Atıkların kaynağında ayrıştırılarak azami düzeyde geri kazanımın sağlanmasına yönelik uygulamalar geliştirilecektir.

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

Atık oluşumu ve bertarafının azaltılması ve sürdürülebilir atık yönetimi uygulamaları başlatılması

Günde kişi başına üretilen evsel atık

Toplanan/atık sahasına gönderilen evsel atık

Geri dönüşüme gönderilen atık miktarı

Atık geri kazanımı & tasfiyesi konularında toplumun bütün kesimlerinde farkındalık artırma faaliyetleri ile desteklenmesi halinde, bu politika, orta-uzun vadede (5-25 yıl) olumlu etkiler ortaya çıkarabilir.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkün

Ankara’nın ilgili bütün alt bölgeleri

2017 yılı sonunda, Türkiye’de 130 Düzenli Depolama Sahası

2017’de, ülkedeki atık berataraf hizmetinden yararlanan kişi oranının %77’ye çıkarılması

2017’de, ülkedeki atık depolama hizmetinden yararlanan kişi oranının %85’e çıkarılması

Ankara İli’ndeki Düzenli Depolama Sahası sayısı

Ankara İli’nde atık tasfiyesi hizmeti alan kişi %’si

Ankara İli’nde atık depolama hizmeti alan kişi %’si

Bu politika, gerekli altyapıların kurulması halinde, kısa vadede olumlu etkiler ortaya çıkarabilir. Ancak, uzun vadede, atıkların bir depolama sahasına kanalize edilmesi genel hedef açısından iyi bir sonuç ortaya çıkarmayacaktır ve AB Atık Direktifi çerçevesinin tam olarak üstlenilmesi ile sorun aşılmalıdır.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik:ortaGeçici veya kalıcı: geçiciSüre: kısa vade - uzun vadeMiktar ölçümü: mümkün

Atık tasfiye hizmeti almayan ilçeler&alt bölgeler.

2017 sonu itibariyle, ülkede Atık Getirme Merkezleri kurmuş olan belediye sayısının 550’ye çıkarılması

Ankara İli’nde Atık Getirme Merkezleri kuran Belediyelerin sayısı

Bu politika, atık sınıflandırması için önemli olumlu etkiler ortaya çıkarabilir; atık geri kazanımı için de daha olumlu etkiler yaratabilir.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkün

Ankara’nın ilgili olabilecek bütün alt bölgeleri

2020’de %60 cam/plastik-karton ve %15 ahşap geri kazanımı (Ülke ölçeğinde)

%56 ambalaj atığı geri dönüşüm oranı (2018)

Bu tür atık maddelerin toplam miktarında, atık maddelerin geri dönüşüm yüzdesi (cam/plastik-karton/ahşap)

Ambalaj atıklarının geri dönüşüm %’si

Bu politika, kısa-orta vadede, tasfiye için atık oranının azaltılması ve atık depolama sahalarında yer kazanılması gibi olumlu etkiler ortaya çıkarabilir. Geri kazanılmış malzemeler için piyasa geliştirilmesi halinde, doğal kaynakların korunması ile uzun vadeli olumlu etkiler meydana gelebilir.Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkün

Ankara’nın ilgili olabilecek bütün alt bölgeleri

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:-

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 93

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: Atık yönetimiEtki azaltım/İyileştirme Önlemleri: Daha sürdürülebilir atık yönetimi uygulamaları için okullarda geri dönüşüm konusunda projeler veya faaliyetler, evsel atıkların ayrı ayrı toplanmasının yaygınlaştırılmasına yönelik projeler ve geri dönüşüm sektöründe mesleki eğitimler önerilmelidir.

Uygulama koşulları:1. Atıkların geri kazanımı ve geri dönüşümü konusunun halk tarafından kabul görmesinin sağlanması2. Atık transfer,bertaraf ve getirme merkezleri için uygun alanlar sağlanması3. Atık yönetimine yatırım yapılması4. Bağlayıcı yasal yükümlülükler getirilmesi

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler: Belediye/İlçe/Bölge ölçeğinde atık yönetimi- İzleme süresi: Yıllık- Doğrulama kaynakları: Yetkili Yerel Makamlar- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri: Kurumsal kapasitenin artırılması

Tablo 64 : ABP Önlemlerinin Atık Yönetimiyle İlgili Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: Atık yönetimiABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.3: Ankara’da alternatif ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı yaygınlaştırılacaktır.

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

Yenilenebilir enerji kaynaklarının oranının 2018’de üretilen toplam elektriğin %29’una ulaşana kadar artırılması (ülkede)

Atıktan enerji üretimi Atıkların depolama sahalarında toplanması ihtiyacını azaltacağı için bu politika olumlu etkilere yol açabilir.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: mümkün

MamakSincan

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri: ABP’nin atıktan enerji üretimi ve diğer atık türleri için daha net ve nicel hedefler belirlemesi gerekir.

Uygulama koşulları:Atık yönetimine yatırım yapılmasıBağlayıcı yasal yükümlülükler getirilmesi

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler:- İzleme süresi:- Doğrulama kaynakları:- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri: Kurumsal kapasitenin artırılması

Yeni kalkınma projelerinde atık yönetiminin geliştirilmesi için sonraki ABP’de dikkate alınmak üzere, daha genel olarak, aşağıdaki konular belirlenmiştir:

İnşaat endüstrisi, büyük miktarda atık üreteceği için, kalkınma planları, uygun politikalar ve standartlar geliştirerek, kalkınmada sürdürülebilir malzeme kullanımını teşvik etmelidir;

Kalkınma süresince yeni malzemeler kullanmak yerine, mevcut malzemelerin yeniden kullanılması; planlama makamı, kalkınma çalışmalarında kullanılacak inşaat malzemelerinin bir kısmının beton, tuğla ve taş gibi geri dönüştürülmüş malzemeler olması konusunda ısrarcı olmalıdır;

Yenilenebilir ve daha az enerji maddesi ve daha az toksik madde içeren malzemeler kullanılması; planlama makamı, kalkınma çalışmalarında kullanılacak malzemelerin bir kısmının yenilenebilir kaynaklar olması konusunda ısrarcı olmalıdır;

Meskun ve ticari gelişimler, atıkların toplama için doğru bir şekilde ayrıştırılması için yeterli ve yüksek kalitede geri dönüşüm tesisi sağlamalıdır.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 94

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

8. SOSYAL UNSURLAR VE İNSAN SAĞLIĞI

ABP politikalarının sosyal bileşenler ve alıcılar üzerinde yaratabileceği önemli etkiler aşağıdaki tablolarda özetlenmiş ve yorumlanmıştır.

KENTSEL YOKSULLUĞA İLİŞKİN FARKLI ABP POLİTİKALARI/ÖNLEMLERİNDEN KAYNAKLANAN POTANSİYEL ETKİLER

Tablo 65 : ABP Önlemlerinin Kentsel Yoksullukla İlgili Potansiyel EtkileriÇevre Bileşeni: KENTSEL YOKSULLUKABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.6: Yoksulluğun farklı tezahürlerine duayarlı yoksullukla mücadele mekanizmaları geliştirilecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.7: Ankara’daki yaygın sosyal sorumluluk projeleri ve toplumda gönüllülük bilincinin geliştirilmesi kapsamında sivil toplumun aktif katılımını sağlayarak yoksullukla mücadele politikaları hayata geçirilecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.8: Dezavantajlı kesimlerin sosyal, siyasi, ekonomik ve kültürel yaşama aktif katılımı ve bireyler arasında fırsat eşitliği sağlanacaktır.

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

2018 yılında Türkiye’deki işsizlik oranının %7,2’ye düşürülmesi

2018 yılında Türkiye’deki toplam nüfusun %90’ının sosyal güvenliğe sahip olması

Yoksulluk oranı

İşsizlik Oranı

Sosyal güvenliğe sahip nüfusun %’si

Bu politikalar, bölge refahı açısından kısa-orta vadede olumlu etkiler meydana getirebilir. Ancak, bütün ülkede uygulanmazlarsa, uzun vadede, iş olanakları nedeniyle başka şehirlerden gelen göç nedeniyle Ankara’da nüfus artışına yol açabilir.

Birincil/ikincil: BirincilOlasılık/kesinlik: YüksekGeçici veya kalıcı: Hangi yaklaşımın izlendiğine bağlıdırSüre: orta/uzunMiktar ölçümü: mümkün

Alt bölge I.

Alt bölge V. (Akyurt, Elmadağ, Kazan ve Polatlı ilçeleri)

Altındağ, Kalecik, Çamlıdere ve Güdül ilçeleri

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Uygulama koşulları: Gerekli yaptırımların sağlanarak politika hedeflerine ulaşılabilmesi amacıyla, sorumlu kurum ve kuruluşlar belirtilmelidir. Buna ek olarak, belirtilen eylemler için daha net bir zaman çizelgesi hazırlanmalıdır.

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler:- İzleme süresi:- Doğrulama kaynakları:- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:-

Tablo 66 : ABP Önlemlerinin İnsan Sağlığı ile İlgili Potansiyel Etkileri

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 95

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: İNSAN SAĞLIĞIABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.2.7: Ankara’nın yenilenebilir enerji kullanımı ve teknolojilerinin üretimi desteklenecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.3: Ankara’da alternatif ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı yaygınlaştırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.3: Ankara’da temiz yakıt kullanımının payı sürdürülebilir şekilde artırılacaktır.Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etki

Tespit ve kısa açıklamaAlansal ölçekİlgili alt bölgeler

Sağlık Bakanlığı Stratejik Planı 2013 – 2023 (T.C. Sağlık Bakanlığı, 2012)

Su, hava ve toprak kirliliğinin çevre ve insan sağlığı üzerine olumsuz etkilerinin azaltılması

Su, hava ve toprak kirliliğinin çevre ve insan sağlığı üzerine olumsuz etkilerinin minimuma indirilmesi amacıyla kirletici kaynakların arıtılmasının sağlanması

Ölüm veya hastalık nedenleri

Yenilenebilir enerji kaynaklarının üretiminin ve kullanımının maksimuma çıkarılması konusunda Önemli Olumlu Etkiler.

Yakıt/teknoloji seçimi, çevre performansı açısından son derece belirleyici bir etmen olarak öne çıkar. Örneğin, otobüs ile ulaşım yöntemi bölgesel hava kirliliğine katkıda bulunan önemli bir etmendir. Bölgesel hava kirliliğinin önemli bir problem olduğu yerlerde, bir şehir enerji verimliliği ile ilgili olarak NOx

ve partikül emisyonlarına veya CO2

performansına dayalı taşıt seçimine öncelik verebilir. Bazı makamlar, alternatif taşıt

seçeneklerinin tercih edildiği sıkı CO2

azaltımı hedefleri belirlerken, bazıları ise hem yerel, hem de küresel hava kirliliğinin azaltılması yönünde hedefler belirleyebilir. Herhangi bir önemli olumsuz etki bulunmamıştır.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: sera gazı emisyonlarında zamanla azalma

Bütün alt bölgeler ancak çoğunlukla kentsel alanlar

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler: Bölge çapında, bütün yeni kalkınma çalışmalarında enerji tasarrufu/koruması, enerjinin son kullanım verimliliği, yenilenebilir enerji kullanımı, enerji performanslarının artırılması konularının yaygınlaştırılması ve geliştirilmesi

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:ABP’nin özellikle şu konulara odaklanması:

- Enerji tasarrufu- Enerji verimliliği- Yenilenebilir enerji kaynakları

ve kapsam içindeki her bir sektörü hedefleyen özel politikalar/önlemler geliştirmesi gerekir.

Uygulama koşulları: Enerji tasarrufunun maksimuma çıkarılması ve enerji verimliliğinin artırılması için alınacak önlemlerin ABP fonlama çerçevesine sunulacak bütün projelere/eylemlere entegre edilmesi gerekir.

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler: Yeni geliştirme eylemleri- İzleme süresi: Her bir geliştirme eyleminin türüne göre- Doğrulama kaynakları: Yetkili/ilgili kamu kurumları ve inşaat sektörü- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 96

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: İNSAN SAĞLIĞI- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri: Enerji tasarrufunun/verimliliğinin/yenilenebilirlik eylemlerinin/payların yeni geliştirme çalışmalarının hepsine entegrasyonu

Tablo 67 : ABP Önlemlerinin İnsan Sağlığı İlgili Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: İNSAN SAĞLIĞIABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.1: Sürdürülebilir kentsel büyüme ilkeleri kent planlarında benimsenecek ve uygulanacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.3: Toplu taşımanın kent içi ulaşımdaki payı artırılacak ve farklı ulaşım türleri arası entegrasyon geliştirilecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.4: Yeni raylı sistem güzergahları oluşturularak raylı sistem kullanım oranı artırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.2.3: Yeni yapılan ve dönüşüme tabi tutulan alanların planlı, sürdürülebilir, sosyal içermeye ve afet risklerine duyarlı bir mekan politikası temelinde gerçekleştirilmesi ile mekan kalitesi arttırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.4: Raylı ve diğer çevre dostu ulaşım (yaya, bisiklet, doğalgazlı otobüsler vb.) sistemlerinin kent içi ulaşımdaki payı artırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.5: Ankara’da yeşil alan miktarı ve bunların erişilebilirliği artırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.7: Çevresel sürdürülebilirlik ilkelerinin benimsenmesi yaygınlaştırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.2: Atıkların kaynağında ayrıştırılarak maksimum düzeyde geri kazanımın sağlanmasına yönelik uygulamalar geliştirilecektir.

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

Sağlık Bakanlığı Stratejik Planı 2013 – 2023 (T.C. Sağlık Bakanlığı, 2012)

Su, hava ve toprak kirliliğinin çevre ve insan sağlığı üzerine olumsuz etkilerinin azaltılması

Su, hava ve toprak kirliliğinin çevre ve insan sağlığı üzerine olumsuz etkilerinin minimuma indirilmesi amacıyla kirletici kaynakların arıtılmasının sağlanması

Su kalitesinin artırılarak bulaşıcı hastalıkların azaltılması

Ölüm veya hastalık nedenleri

Hava kirliliğini ve su kirliliğini azaltma konusunda Önemli Olumlu Etkiler yaratan çok sayıda politika vardır. Bu politikalar, yürüme, bisiklet, toplu taşıma gibi daha sürdürülebilir ulaşım sistemlerini ve şehrin erişilebilirliğini destekleyerek ve seyahat ihtiyacını azaltarak daha sağlıklı bir kentsel büyüme modeli sağlayabilir.

Bazı bölgelerde inşaatların artması ve bununla bağlantılı olarak trafik hareketinin de artması nedeniyle hava kalitesi açısından bazı olumsuz etkiler de ortaya çıkabilir, ancak öngörülen diğer bütün politikalar, özellikle kentsel sürdürülebilir büyüme ilkelerinin uygulanması ile ilgili olanlar dikkate alındığı sürece bunlar önemli olarak değerlendirilmez.

Herhangi bir önemli olumsuz etki bulunmamıştır.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: sera gazı emisyonlarında zamanla azalma

Bütün alt bölgeler ancak çoğunlukla Ankara şehir merkezi

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri: Hava kalitesi bileşeni ve alıcılar için öngörülen azaltım önlemlerine bakınız.

Uygulama koşulları: Gerekli yaptırımların sağlanarak politika hedeflerine ulaşılabilmesi amacıyla, sorumlu kurum ve kuruluşlar belirtilmelidir. Buna ek olarak, belirtilen eylemler için daha net bir zaman çizelgesi hazırlanmalıdır.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 97

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni: İNSAN SAĞLIĞIİzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler: Özellikle şehir merkezini ilgilendiren toplu taşıma sistemi ile ilgili eylemler- İzleme süresi: yıllık- Doğrulama kaynakları: Yetkili makamlar- Göstergenin beklenen gelişimde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:-

Tablo 68 : ABP Önlemlerinin İnsan Sağlığı İlgili Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: İNSAN SAĞLIĞIABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.4: Tarımsal üretimde kullanılan pestisit ve kimyasal gübre tüketimi azaltılacak; tarımsal atıkların geri kazanımı ve zararsız bir şekilde bertarafı için gerçekleştirilen faaliyetler yaygınlaştırılacaktır.Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etki

Tespit ve kısa açıklamaAlansal ölçekİlgili alt bölgeler

Sağlık Bakanlığı Stratejik Planı 2013 – 2023 (T.C. Sağlık Bakanlığı, 2012)

Su, hava ve toprak kirliliğinin çevre ve insan sağlığı üzerine olumsuz etkilerinin azaltılması

Su, hava ve toprak kirliliğinin çevre ve insan sağlığı üzerine olumsuz etkilerinin minimuma indirilmesi amacıyla kirletici kaynakların arıtılmasının sağlanması

Su kalitesi artırılarak bulaşıcı hastalıkların azaltılması

Ölüm veya hastalık nedenleri

Bu politikaların uygulanması ile, su kalitesinde bozulmanın minimuma indirilmesi beklenmektedir.

Tarım faaliyetlerinin doğru bir şekilde yönetilmesi ve çevre bilincinin artırılması halinde, tarım faaliyetleri nedeniyle su ve toprak kirliliği oluşmasını azaltacak olan bu politika, orta-uzun vadede (5-10 yıl) önemli olumlu etkiler yaratabilir.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: uzun süreliMiktar ölçümü:

Çoğunlukla Bala, Evren, Haymana, Şereflikoçhisar, Çubuk ve Kalecik’teki tarım alanları

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:Organik tarımın yaygınlaştırılması

Uygulama koşulları:Tarım alanlarının yakınlarındaki su kaynaklarında analizler yapılması

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler:- İzleme süresi: Üç aylık- Doğrulama kaynakları: Pestisit ve gübre konsantrasyonları arasındaki farklılık- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar: -- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri:

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 98

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 69 : ABP Önlemlerinin İnsan Sağlığı İlgili Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: İNSAN SAĞLIĞIABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.1.4: Başta OSB’ler olmak üzere imalat sanayine yönelik enerji arz ve altyapı kalitesi artırılacak ve ulaşım ve lojistik olanakları geliştirilecektir.3.1.2: Ankara’daki sanayi tesisleri, OSB’ler ve sanayi siteleri bünyesinde toplanarak etkin ortak hizmet sunumu yoluyla çevresel etkilerininasgariye indirilmesi teşvik edilecektir.Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etki

Tespit ve kısa açıklamaAlansal ölçekİlgili alt bölgeler

Sağlık Bakanlığı Stratejik Planı2013 – 2023 (T.C. Sağlık Bakanlığı, 2012)

Su, hava ve toprak kirliliğinin çevre ve insan sağlığı üzerine olumsuz etkilerinin azaltılması

Su, hava ve toprak kirliliğinin çevre ve insan sağlığı üzerine olumsuz etkilerinin minimuma indirilmesi amacıyla kirletici kaynakların arıtılmasının sağlanması

Su kalitesi artırılarak bulaşıcı hastalıkların azaltılması

Ölüm veya hastalık nedenleri

Bağlantı oranlarının artırılması, orta vadede önemli olumlu etkiler yaratacaktır.

Atıksu yönetiminin doğru bir şekilde yapılması ve çevresel bilincin artırılması halinde, endüstriyel faaliyetler nedeniyle oluşacacak olan bütün çevresel kirlilikleri azaltacak olan bu politika, orta-uzun vadede (5-10 yıl) önemli olumlu etkiler yaratabilir.

Birincil/ikincil: birincilOlasılık/kesinlik: yüksekGeçici veya kalıcı: kalıcıSüre: orta - uzun vadeliMiktar ölçümü: AAT’ye iletilen ve burada arıtılan atıksuyun debisi

Bütün alt bölgeler ancak çoğunlukla kentsel alanlar

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Uygulama koşulları:

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler: Mevcut altyapı sistemlerinin, AAT’ye kanalizasyon bağlantısının izlenmesi, yasadışı bypas hattı olup olmadığının tespit edilebilmesi için bütün hatların incelenmesi. AAT’ye iletilen kanalizasyonun debisinin ölçülmesi.- İzleme süresi: Aylık- Doğrulama kaynakları: OSBlerde üretilen atıksuların akış oranları ile iletilen atıksuların akış oranları arasındaki fark- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar: YOK- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri

9. KÜLTÜREL MİRAS

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 99

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tekil ABP politikaları tarafından yaratılan, kültürel miras bileşenini ve alıcıları etkilemesi muhtemel önemli etkiler aşağıdaki tablolarda özetlenmekte ve yorumlanmaktadır.

KÜLTÜREL MİRASA İLİŞKİN ABP POLİTİKALARI/ÖNLEMLERİNDEN KAYNAKLANAN POTANSİYEL ETKİLER

Tablo 70 : ABP Önlemlerinin Tarihi ve Kültürel Miras ile İlgili Potansiyel Etkileri

Çevre Bileşeni: TARİHİ ve KÜLTÜREL MİRASABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.5: Turizm faaliyetlerinde doğal ve kültürel kaynakların çevresel değerleri gözetilecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.2.4: Ankara’nın zengin kültürel, sanatsal ve tarihsel varlıkları kentin sosyal hayatına ve turizme kazandırılacaktır.

Çevre Bileşeni Gösterge/ler Çevresel etkiTespit ve kısa açıklama

Alansal ölçekİlgili alt bölgeler

Tarihi, kültürel ve kentsel mirasın korunması ve iyileştirilmesi

Kayıtlı Taşınmaz Kültürel Varlıkların sayısıKoruma altındaki sahaların sayısı

Turizm ile ilgili ekonomi faaliyetlerinde artış olması nedeniyle, bu politika önemli olumlu etkiler meydana getirecektir. Ancak, doğru koruma ve yönetim uygulamaları sağlanmazsa, ziyaretçi sayısındaki artış doğal ve kültürel kaynaklara çevresel bir baskı uygulayabilir ve bunların yok olmasına neden olabilir.

Birincil/ikincil: BirincilOlasılık/kesinlik: YüksekGeçici veya kalıcı: Hangi yaklaşımın izlendiğine bağlıdırSüre: orta/uzunMiktar ölçümü: mümkün

Bütün alt bölgeleri ilgilendirebilir, Ancak çoğunlukla:

Alt bölge II. (Çubuk, Kalecik ilçeleri)

Alt bölge III. (Çamlıdere, Kızılcahamam ilçeleri)

Alt bölge IV. (Ayaş, Beypazarı, Güdül ve Nallıhan)

Polatlı

Türkiye’de 2015-2019 arasında 548 adet kazı ve yüzey araştırması yapılması

İl topraklarında yapılan kazı ve yüzey araştırmalarının sayısı

Türkiye’de 2015-2019 arasında taşınmaz kültür varlıklarına ilişkin 875 yeni tespit çalışması yapılması

İl topraklarında yeni tespit edilen taşınmaz kültür varlıklarının sayısı

Miras koruma ve yönetimi alanında en iyi uygulamaların teşvik edilmesi

Ankara ili için MUES envanter modülüne yapılan yeni girdi sayısıAnkara ili için TUES envanter modülüne yapılan yeni girdi sayısı

Müzelerin yaygınlaştırılması ve sergileme, düzenleme, ekipman ve organizasyon açılarından güçlendirilmesi

Ziyaretçi memnuniyet oranı

Uluslararası ilişkilerin sağlamlaştırılması ve zengin kültürel, tarihsel ve sanatsal varlıkların tanıtılması

Ankara’nın ev sahipliği yaptığı uluslararası organizasyonların ve projelerin sayısı

Yabancı ziyaretçi sayısı

Politika Önlemi oluşturulması için önerilen değişiklikler:

Etki azaltım/İyileştirme Önlemleri:

Uygulama koşulları:Şehrin yapılı ve doğal mirasına, eşsiz bir kaynak olarak değer biçilmesiKültürün, Ankara Kenti’nin kimliğini ve yaşam kalitesini bütünleyici bir unsur olarak görülmesi

İzleme süreci önlemleri:- İzlenecek tekil eylemler:- İzleme süresi:- Doğrulama kaynakları: Kültür ve Turizm Bakanlığı- Göstergenin beklenen gelişiminde meydana gelen sapmalar:- Dikkate alınacak iyileştirme eylemleri: Gerekli kurumsal kapasitenin oluşturulması

5.2 ÇEVRE ÜZERİNDEKİ ÖNEMLİ VE KÜMÜLATİF OLUMSUZ ETKİLERE İLİŞKİN DEĞERLENDİRME BULGULARININ VE POTANSİYELLERİN ÖZETİ

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 100

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

ABP, çevre üzerinde ciddi olumsuz etkiler oluşturma açısından büyük riskler taşımaz. Bölgesel kalkınma faaliyetlerinin genel olarak çoğu, beraberlerinde bazı olumsuz etkiler (Su kirliliği, hava kirliliği, toprağın bozulması, Biyoçeşitliliğin azalması, vb.) getirse de, ABP bileşenlerinin her biri ayrı ayrı değerlendirildiğinde, çevresel dayanak açısından sadece olumlu veya orta derecede/potansiyel olumsuz etkiler gösterdikleri anlaşılmaktadır. Değerlendirilen ABP Politikalarının/Önlemlerinin çoğunda, çevre ve aynı zamanda nüfusun sosyal durumu ve refahı üzerine potansiyel olumlu etkiler tespit edilmişken, planlanan eylemlerden sadece bazıları bir veya birden fazla çevre bileşeni üzerinde (orta derecede) olumsuz etki yaratma potansiyeli göstermiştir.

SÇD analizlerinin sonuçları dikkate alındığında, ABP’nin Ankara bölgesindeki çevre kalitesinin büyük oranda artırılması açısından önemli bir fırsat sunduğu ve geçim ve sağlık risklerini de azaltması gerektiği sonucuna varılmıştır. Ancak, bu sonuca ulaşılabilmesi için dikkate alınması ve uyulması gereken bazı şartlar bulunmaktadır:

İLK OLARAK, planın yapısı dikkate alınmalıdır. ABP, söz konusu arazideki kalkınmanın (ve dolayısıyla çevresel değişimin) bütün önemli etmenlerinin tespit edildiği ve (geçici olarak) birbiriyle bağlantılandığı bölgesel çerçeve stratejisi olarak düşünülebilir. Yani, tetiklenmiş olan nüfus artışı ve berberinde gelen ekonomik faaliyetler (Sanayide yoğunlaşma, tarım, turizm) ve kentsel gelişme. Planlama açısından, bu durum başlıca iki sonuç doğurur:

a. Mekansal boyut, ABP’de çok küçük bir yere sahiptir, sadece Alt bölgeler tek Politikalar/Önlemlerle ilgili olma potansiyeli gösterir. ABP’de tek önlemler için herhangi bir kesin konum verilmez. Dolayısıyla, etkilerin net olarak tespit edilebilmesini zorlaştırır. Türkiye, şu anda, ülke düzeyinde, birinci nesil Bölge Planları ile uğraşmaktadır: planlama sürecinin önemli bir getirisi olması açısından, mekansal ve stratejik boyutların daha fazla bağlantılı olduğu ve karşılıklı olarak daha fazla etkileşim içinde olduğu metodolojik bir çerçevenin dikkate alınması önemli olabilir.

b. Bölge planlarının bu, özel sayılabilecek “stratejik boyutu” korunacak ve daha sonra Politikaların daha açık/detaylı bir şekilde formüle edilebilmesi konusunda planlama sürecinin verimli olabilmesine yardımcı olacaktır. Örneğin, ABP’nin 1.1.1 No’lu Politikası “Sürdürülebilir kentsel büyüme ilkeleri kent planlarında benimsenecek ve uygulanacaktır”, bu ilkelerin net bir şekilde belirlenmediği ve bunların benimsenmesi/uygulanması için gereken sürecin taslağı (en azından kabaca) hazırlanmadığı sürece, verimsiz olma eğiliminde olacaktır. Şu şekilde gerçekleştirilebilir: A) ABP/Bölgesel Planın kendisi ile (benimsenebilecek olan bu ilkelerden bazıları SÇD Raporu’nda gösterilir, Bkz. Bölüm 5, alt bölüm “Nüfus ve Mekansal Dokular”), veya B) projelerin formülasyonu, seçimi ve onayı için kriterler ve şartların belirlendiği, ABP’nin başlıca kapsamı olan fon tahsis süreci ile (yani, Proje XX’e, ancak şu Sürdürülebilir Kentsel Büyüme kriterlerini karşılaması şartıyla onay ve fon verilecektir: …..).

İKİNCİ OLARAK,Politikaları/Önlemleri, bunların uygulama gereksinimlerinin/koşullarının tanımına odaklandırarak ve ek konuları değerlendirmeye alarak, ABP uygulamasının verimli olabilmesi hala mümkün olabilir. Bu Rapor’un Bölüm 5’inde sunulan önerilerin/şartların çoğu, ABP’nin fon tahsisi sürecini beslemeye yöneliktir. Potansiyel olumsuz etkileri minimuma indirmek veya önlemek için özel önem verilmesi gereken önlemler şunlardır (ilgili etki azaltımı önlemleri Bölüm 5’teki özel Politika Tablolarında verilmiştir):

ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.2.7: Ankara’nın yenilenebilir enerji kullanımı ve teknolojilerinin üretimi desteklenecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.3: Ankara’da alternatif ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı yaygınlaştırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.3: Ankara’da temiz yakıt kullanımının payı sürdürülebilir şekilde artırılacaktır.

3.2.3. No’lu Politika ile de önerildiği gibi ısıtma sistemlerinde ve/veya toplu taşımada Doğal Gaz kullanımına özel önem verilmelidir. Doğal gaz, yenilenemez bir fosil yakıtıdır ve CO2 emisyonları geleneksel dizel motorlardan özellikle daha iyi değildir (hatta daha kötü bile olabilir).

ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.5: Mevcut yüksek konut arzı nüfus artışı ve yapı yenilenmesinden kaynaklanan talebi karşılayacak düzeyde tutulacak ve kullanıcı ihtiyaçlarına uygun niteliklere sahip konut üretim politikaları geliştirilecek ve uygulanacaktır.

Kalkınma faaliyetlerinin ve inşaatların artması (Politika 1.1.5) sonucunda İklim faktörleri üzerinde bazı olumsuz etkiler meydana gelecektir (özellikle sera gazı emisyonları ve enerji kullanımı ile ilgili olarak), ancak öngörülen bütün politikalar, özellikle kentsel sürdürülebilir büyüme ilkelerinin uygulanması ile ilgili olanlar dikkate alındığı sürece bunlar önemli olarak değerlendirilmez.

Politika 1.1.5’in Kentsel Sürdürülebilirlik ve Esneklik ilkeleri dikkate alınmadan uygulanması halinde, Geo/Topraklar bileşeninde Potansiyel Olumsuz Etkiler meydana gelebilir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 101

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

1.1.5 No’lu Politika, doğru şehir yönetimi ile desteklenmediği ve sürdürülebilir kentsel büyümeyi teşvik etmediği sürece, orta - uzun vadede (5-10 yıl) önemli olumsuz etkiler meydana getirebilir. İldeki konut stoğunun, artan nüfustan çok daha geniş olan gerçek büyüklüğü dikkate alınmadan, önlem geliştirilmesiyle yeni inşaat faaliyetleri için ortam yaratılabilir. Daha fazla konut faaliyeti ve kentsel saçaklanma, ekosistemlerin, ekolojik koridorların, vb. kaybedilmesine yol açacaktır.

ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.1.6: Özellikle tarımın ekonomideki payının ağırlıklı olduğu ilçelerde tarımsal üretim çeşitlendirilecek ve tarıma dayalı sanayi geliştirilecektir.

Arazilerin ve toprakların kullanılabilirliği konusunda ön değerlendirme gerçekleştirilerek düzenleme yapılmaması durumunda, tarıma elverişsiz alanların tarım arazisi olarak kullanılması, toprak kompozisyonu ve stabilitesi üzerinde son derece olumsuz etkiler yaratabilir. Tarım faaliyetleri sadece uygun arazilere yayılabilir.

Bu politika, su tüketiminde artışa ve gübre kullanım oranında olası bir artışa yol açacaktır. En önemli olumsuz etkilerin sulama için derin yeraltı sularının sürekli olarak kullanılması durumunda ortaya çıkabileceği öngörülmektedir. Bu sular, yenilenebilir kaynaklar olarak görülmez, bunların aşırı derecede suistimal edilmesi sonucu, en önemli ve yenilenemez kaynaklardan bir tanesi kaybedilebilir. Bunların yenilenmesi için binlerce yıl geçmesi gerekir. İklim değişikliği durumunda bile, bu suların kullanılmaması gerekir.

Ekosistemlerin, biyoçeşitliliğin, doğal kaynakların ve su kaynaklarının korunması yönünde özel önlemler ve eylemler uygulanmasını gerektirecek olan doğru tarımsal faaliyet yönetimi ve çevre bilincinin artırılması ile desteklenmediği sürece, bu politika, orta-uzun vadede (5-10 yıl) önemli olumsuz etkiler meydana getirebilir.

ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.5: Turizm faaliyetlerinde doğal ve kültürel kaynakların çevresel değerleri gözetilecektir

Koruma altındaki alanlara aşırı sayıda ziyaretçi gelmesi, belirli taşıma kapasitesinin aşılması ve sağlam yönetim uygulamaları ile desteklenmemesi halinde olumsuz etkiler ortaya çıkabilir.

ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.10: Alt bölgelerden dışarı göçü azaltmak için ilçelerde sosyal ve fiziki altyapı hizmetleri, özgün mesleki eğitim imkanları ve yöresel unsurları ortaya çıkaracak istihdam alanları geliştirilecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.11: Alınan yüksek göçün temel kamu hizmetleri üzerinde oluşturduğu yük tespit edilecek ve ihtiyaçların karşılanmasına yönelik önlemler alınacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.2.5: Göçle gelen nitelikli insan kaynağı bölgenin kalkınmasına hizmet etmek üzere değerlendirilecek ve istihdam alanları genişletilecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.1.7: Kırsal alanlarda alternatif gelir ve istihdam alanları belirlenecek ve desteklenecektir.Göç akınının barındırılabilmesini ve istihdam için eşit fırsatlar yaratılabilmesini amaçlayan bu politikaların uygulanması ile, olumlu sosyal/ekonomik etkiler ortaya çıkması öngörülmektedir. Ancak, bu sosyal etkiler, yeterli kentsel gelişim altyapıları ile desteklenmeyebilir. Bu durumda, göç akınlarının yoğunlaşacağı bazı sınırlı alanlarda olumsuz çevresel etkiler meydana gelebilir.

Gereken yeni istihdam alanları ve sürdürülebilir kent formu ile beyin göçü kontrol altına alınamazsa veya sadece belirtilen alt bölgelerde konumlandırılırsa, dengesiz nüfus artışı meydana gelecek, işsizlik oranı artacak ve refah düzeyi düşecektir ve sonuç olarak olumsuz etkiler ortaya çıkacaktır.

ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.1: Sürdürülebilir kentsel büyüme ilkeleri kent planlarında benimsenecek ve uygulanacaktır.

Kompakt kentsel gelişimin11 hava kirliliği etkileri planlama aşamasında dikkatli bir şekilde değerlendirilmezse, bu politika orta - uzun vadede (5-25 yıl) önemli olumsuz etkiler meydana getirebilir.

11 BKP, bu politika kapsamında şu açıklamayı yapar: “Yoğunluk, alansal genişlemenin uzun vadeli altyapı masrafları ve şehir merkezindeki kentsel taşıma kapasitesi göz önünde bulundurularak, elverişli alanlarda artırılacaktır.”

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 102

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Kompakt kentsel gelişimin, hava kalitesi üzerinde olumlu ve olumsuz etkileri olabilir. Yüksek-yoğunluklu kalkınmada seyahat mesafesinin kısalması ile taşıt bağımlılığı, enerji tüketimi ve emisyon oranı azalacaktır; ancak, pek çok faaliyetin sınırlı bir alanda yoğunlaşması nedeniyle trafik sıkışıklığı ve hava kirliliğinde artış meydana gelecektir. Araştırma sonuçlarına göre, olumsuz etkiler, olumlu etkilere oranla daha fazla olacaktır. Hava kirleticilerinin atmosferik yayılımı ve seyrelmesi açısından şehir merkezinin elverişsiz topografik koşullara sahip olması nedeniyle, topografik yapı ve meteoroloji şartları da, Ankara’daki kompakt kentsel gelişimin olumsuz etkilerini artıracaktır.

Şehir merkezindeki yoğunluğun artması ile birlikte şehir merkezindeki hava kirliliği emisyonları da artacaktır.

Bazı bölgelerde inşaatların artması ve bununla bağlantılı olarak trafik hareketinin de artması nedeniyle hava kalitesi açısından bazı olumsuz etkiler ortaya çıkabilir, ancak öngörülen bütün politikalar, özellikle kentsel sürdürülebilir büyüme ilkelerinin uygulanması ile ilgili olanlar dikkate alındığı sürece bunlar önemli etkiler olarak değerlendirilmez.

ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.1.2: Savunma, hava taşıtları, makine, tıbbi cihazlar, elektrikli makine sektörleri başta olmak üzere, üretim süreçlerinde yerli ileri teknolojinin payının artırılacak ve dışa bağımlılığı azaltmaya yöenlik tedbirler alınacaktır.

Planlanan yeni imalat sektörlerinde çevre dostu teknolojiler kullanılmazsa, bu politika orta-uzun vadede (5-25 yıl) orta dereceli olumsuz etkiler meydana getirebilir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 103

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

6. BÖLÜM 6: ALTERNATİFLERİN BELİRLENMESİ VE DEĞERLENDİRİLMESİ

SÇD Direktifi Madde 5, planı hazırlayan makamın, planın hedeflerini gerçekleştirmenin alternatif yollarının belirlenmesini, tanımlanmasını ve değerlendirilmesini gerektirir.

Ankara Kalkınma Ajansı, kent için yeni bir kalkınma planı hazırlarken, Onuncu Kalkınma Planı ve Bölgesel Kalkınma Ulusal Stratejisi’inde oluşturulmuş olan ulusal ve bölgesel politikalarla ve bir dizi ulusal sektör planları ve stratejileri ile yönlendirilmiştir.

Metropol bölgenin kalbinde yer alan Ankara Kenti, ülkenin en önemli ulusal ve uluslararası ekonomik lokomotiflerinden biri olarak bilinir. ABP vizyonu (Ankara, yüksek yaşam kalitesine ve küresel rekabetçiliğe sahip fikir ve yenilikçilik başkenti) kentsel arazinin en iyi şekilde kullanılabilmesi, toplu taşıma altyapısı yatırımlarının desteklenmesi ve insanların sürdürülebilir ve karışık kullanımlı topluluklarda yaşamalarına ve çalışmalarına olanak tanınması amacıyla metropol bölgedeki kalkınmanın güçlendirilmesini gerektirir.

Alternatiflerin Belirlenmesi

Bir plan hazırlanırken, hedeflerin gerçekleştirilmesi için çeşitli yöntemlerin dikkate alınması standart bir uygulamadır. Ankara Kalkınma Ajansı, plan hazırlayan makam olarak, Bölgesel Kalkınma Planı hedeflerine ulaşılabilmesi için bir sonraki ABP’yi hazırlarken alternatif yöntemlerin güncellemesine özen göstermelidir. Dikkate alınan alternatifler, makul, gerçekçi ve uygulama kapasitesine sahip olmalı ve ayrıca planın uygulanması için uygun seviyede olmalı ve planlama hiyerarşisi kapsamında işlemelidir; yani planın seviyesi ne kadar yüksek olursa, o kadar çok stratejik seçenek elde edilebilir.

ABP’nin sonraki amaçları için, üç ABP ekseni ile taslağı çizilmiş olan aşağıdaki durumların gerçekleştirilmesi ihtiyacını yansıtan olası üç gerçekçi alternatif belirlenmiştir (aşağıdaki bölüm 6.1’de tanımlanırlar):

Ankara’da Yaşamak: Eşitlikçi, sosyal bağlantılara sahip Ankara Ankara’da Çalışmak: Katma değer üreten, sürdürülebilir şekilde büyüyen, rekabetçi ve yenilikçi Ankara Ankara’da Çevre: Çevreye duyarlı, doğal kaynakları koruyan ve yeşil Ankara

SÇD sürecinde, ABP alternatif senaryolarının belirlenmesi ve değerlendirilmesi için çeşitli yöntemler dikkate alınmıştır:

- CO2MPARE12; AB tarafından, AB üyesi ülkelerde Bölgesel İşletim Programları’nın değerlendirilmesi için sunulmuş olan bir yöntem/yazılım. CO2MPARE, Avrupa fonları ile fonlanmış olan ulusal ve bölgesel programların CO 2

emisyonları açısından etkilerinin değerlendirilmesini sağlar. Tahmini her pay için Euro olarak kredi miktarı girilerek, buna denk gelen CO2 emisyonlarının hesaplanması mümkündür (hesaplama yöntemi beraberinde bir belirsizlik de getirse de). Bu yöntem, belirli hedeflere yönelik kaynak tahsisi temelinde, önlemler dikkate alınarak uygulanabilir. İlk ABP için, CO2MPARE uygulanamaz çünkü, sektöre özel ABP fonu tahsisleri verilmemektedir,

- MOLAND/LUISA, a method developed by the EC Joint Research Centre (JRC) tarafından kentsel ve bölgesel politikaların sürdürülebilir gelişimini değerlendiren, izleyen ve bu yönde öngörülerde bulunan bir metodoloji sunmak amacıyla geliştirilmiş olan bir yöntemdir. LUISA (Land-Use-based Integrated Sustainability Assessment Modelling Platform – Arazi Kullanımı Tabanlı Entegre Sürdürülebilir Değerlendirme Modelleme Platformu): - Sürdürülebilir kentsel ve bölgesel kalkınmanın değerlendirilmesi:- Mekansal planlama (arazi kullanımı) ve politikanın alternatif senaryolarını inceleme ve karşılaştırma - mekansal plan ve politikalardaki kritik faktörleri girdisinin belirlenmesi- Arazi üzerinde etkilere sahip politikaların değerlendirilmesi ve incelenmesi: - Bölgesel Kalkınma müdahalelerinin etki değerlendirmesi için metodoloji uygulanması - SÇD konseptlerinin ve araçlarının kentsel/bölgesel planlamaya dahil edilmesi

LUISA “sektörler arası entegrasyon ve karmaşık sistem dinamiklerinin temsili için ‘arazi işlevi’ konseptine dayalıdır. Geleneksel arazi kullanımı modelinin ötesinde; LUISA, nüfusun, hizmetlerin ve faaliyetlerin içsel dinamik dağıtımına dayalı faaliyet bazlı modellemeye yönelik yeni bir yaklaşım benimser”13.

Önceki CO2MPARE yönteminde olduğu gibi, Ankara İli için arazi kullanımı verilerinin eksik olması nedeniyle LUISA’nın bu ilk ABP’ye uygulanması mümkün değildir.

12 http://ec.europa.eu/regional_policy/en/information/publications/guides/2013/co2mpare-co2-model-for-operational-programme-assessment-in-eu-regions-improved-carbon-management-with-eu-regional-policy13 https://ec.europa.eu/jrc/en/luisa

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 104

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Sonraki ABP güncellemesinde alternatiflerin değerlendirilmesi için COM2PARE ve MOLAND/LUISA yöntemlerinin özel bir kombinasyonunun geliştirilmesi şiddetle önerimektedir.

Böylelikle, öngörülen Çevresel Koruma Hedefleri’ne üç alternatif senaryo belirlenmiştir (bkz. sonraki bölüm 6.1).

6.1 ANKARA BÖLGE PLANI İÇİN BELİRLENEN ALTERNATİF SENARYOLAR

Hiçbir şey yapmama senaryosu (Bkz. Bölüm 3.2)

Kentsel kalkınma perspektifinden bakıldığında, mevcut kalkınma eğilimleri kısaca şunlarla karakterize edilir:

- Çevre bölgelerden göç alınması ve tarım arazilerinde ve faaliyetlerinde sürekli kayıplar yaşanması ile kentsel kirliliğin sürekli artması;

- Kötü planlanmış ve çoğunlukla, kentsel çevre standartlarının uluslararası kentsel uygulamalara uygun olmamasına yol açacak şekilde yanlış yönetilen ve iklim değişikliğine ve bununla bağlantılı risklere son derece hassas, devam etmekte olan kontrolsüz kentsel saçaklanma;

- Kamu yararı ve toplumun ihtiyaçlarından ziyade özel sektör mantığıyla yönlendirilen, gerçek nüfus artışına göre aşırı oranda yerleşim stoğu;

- Yenilenebilir kaynakların kötü ve sınırlı kullanımı, artan kıtlık (su) ve/veya eksiklik (yeşil alan), yüksek dışa bağımlılık oranı (enerji) ile çevresel kaynakların sürdürülemez bir şekilde istismar edilmesi;

- Koruma rejimi altında çok az alan bulunması, biyoçeşitlilik ve doğal ekosistemlerin az bilinirliği ve kötü yönetilmesi;

Hiçbir şey yapmama senaryosu ile, şu anki kalkınma eğilimleri ulusal ve bölgesel politikalardaki değişiklikler yansıtılmadan devam edebilir ve etkilerini il genelindeki bütün arazilere yayabilir ve geçici ve rastgele kalkınma “yönetimi” ile belirsizliğe sürüklenebilir.

Ancak, hiçbir şey yapmama senaryosu, Bölgesel Kalkınma Planları’nın formülasyonu ve uygulaması, planlama mevzuatı kapsamında kanuni olarak gerekli görüldüğü için, mantıklı bir alternatif olarak düşünülmez.

Alternatif I – Niteliksel kalkınma niceliksel büyümeye karşı

Şu anki konut stoğunun, demografi ve göç eğilimlerinin gösterdiği nüfus artışını karşıladığı varsayılırsa, bu senaryo, yeni konut gelişmelerine izin vermez ve orta vadede (5-10 yıl) kentsel verim ve sürdürülebilirlik standartlarını daha iyi karşılayarak ve Ankara’nın kentsel ve bölgesel kalkınması için bir düşük karbon modeli benimseyerek, sadece mevcut yaşam ve çalışma ortamlarının iyileştirilmesi konusuna odaklanır.

Dolayısıyla, ABP tarafından yapılan yatırım/fonlama işlemleri, mevcut kentsel alanların ve işlevlerin yeniden niteliklendirilmesi ve iyileştirilmesi ile ilgili olacaktır. Örneğin;

- Mevcut konut stoğunun yenilenmesi/değiştirilmesi (ek birimler yapılmasına izin verilmez); kentsel sürdürülebilirlik kriterleri ve tipolojilerine uygun, jeomorfoloji ve peyzaj özelliklerine uygun ve zengin tarihi ve mimari kimliği yeniden kazandırma kapasitesine sahip (bazı seçili bölgelerde);

- Kentsel çevre ve altyapıların iyileştirilmesi/entegrasyonu (ulaşım, drenaj, su/atıksu toplama ve yönetimi, yeşil/rekreasyonel alanlar, vb.); bölgesel ölçekte bütün kentsel alanlarda;

- Sağlık ve sosyal altyapıların iyileştirilmesi/entegrasyonu (hastaneler, okullar, kültür merkezleri, vb.); bölgesel ölçekte;

- Çevredeki alanların mevcut kalkınma çalışmaları ve istikametleri (sanayi bölgeleri, tarım sistemi, turizm başarısı ve ağı, vb.); çoğunlukla ilgili altyapıların ve tesislerin iyileştirilmesi ile.

Alan talebi kentin mevcut bina stoğunun tam kullanımına yönlendirilerek, mimari değerdeki yapıları da içeren mevcut binalar ve yerleşim alanları restore edilecek/yenilenecek/yeniden niteliklendirilecektir.

Ekonomik faaliyetlerin kümelenmesi ve mevcut kalkınma çalışmalarının iyileştirilmesi, sağlamlaştırılması ve “yeşillendirilmesi” için kilit bölgeler belirlenmesi, il ve belediye düzeyinde alan planları ile izlenecek olan birincil kriterler olmalıdır. Herhangi bir mahallenin yüzey alanının en az yüzde 40’ının ekonomik kullanıma ayrıldığı yerlerde, karışık arazi kullanımına, yeniden geliştirme çalışmalarının şekillendirilmesinde devam edilecektir (UN-HABITAT: sürdürülebilir mahalle planlaması için 5 ilke).

Daha yoğun kalkınma için hedef alan belirlenmesi, şehrin peyzajının yeşillendirilmesi mekanizmalarının, entegre bir kaliteli yeşil alan ve koridor ağına ve kamu alanlarının tam potansiyelinin değerlendirilmesine izin verecek şekilde devreye sokulmasına olanak tanıyacaktır.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 105

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Şehir merkezinin, daha az rekabetçi olmasından ve ilçe/il düzeyinde alışveriş merkezleri/ticaret merkezlerine mağlup olmasından kaçınmak amacıyla ve şu anda zaten çok sayıda oldukları için, yeni alışveriş merkezleri/ticaret merkezleri yapılmasına artık izin verilmeyecektir. Yine de, ticari gelişme tüm şehre yayılacaktır ve şehrin dış kısımlarındaki ve banliyölerdeki daha küçük ölçekli, mahalle çapındaki ticaret merkezleri şehir merkezini tamamlayıcı ve destekleyici bir biçimde korunacak ve geliştirilecektir.

Kalkınmanın sabit yoğunluğu ve çalışanların ve ikamet edenlerin bir noktada yoğunlaşması nedeniyle, ulaşım sektöründeki yatırımlar tamamen kamusal toplu taşıma yöntemlerinin, ağlarının ve filolarının geliştirilmesi ve artırılmasına yönelik olacaktır.

Alternatif I’in kilit unsurları:

- Mimari öneme sahip yapıları da içeren mevcut bina stoğunun, kullanımın yeniden geliştirilmesi ve/veya yoğunlaştırılması açısından potansiyele sahip olduğu düşünülür. Şu anda yeterince kullanılmayan veya boş durumdaki mevcut binalar yenilenecek ve yeniden kullanılacaktır.

- Şehre yayılmış olan hektar başına yerleşim birimi yoğunlukları ve yenilenen binaların yükseklikleri aynı kalacaktır. Eski yerleşim alanlarının yenilenmesinde, yoğunluk kriterleri, “UN-HABITAT: sürdürülebilir mahalle planlaması için 5 ilke” ile uyumlu olacaktır (hektar başına 35 - 50 birim, ancak yükseklikler iki - dört kat ile sınırlı olacaktır).

- Orta vadede daha iyi kentsel çevre standartlarının karşılanması için toplu taşıma, kentsel altyapılar ve destekleyici sosyal/kamusal altyapılar konusunda çok yüksek seviyelerde yatırımlar olması

- Karışık arazi kullanımı yerleşim dokusu içinde, ekonomi faaliyetlerinin bir noktada toplanması - Kent peyzajının yeşillendirilmesi için şehrin rekreasyon, miras ve biyoçeşitlilik ihtiyaçları ile gelecekteki

gelişmelerin uyumu arasında doğru bir denge kurulabilmesine olanak tanıyacak mekanizmalar belirlenmesi.

Alternatif II – daha entegre bir bölgesel kalkınma bağlamında orta yoğunluklu büyüme Bu senaryo, orta yoğunluk bazında, Ankara Şehri’nin ülkenin önde gelen ekonomi lokomotiflerinden biri olarak işlev görmesini sağlamaya odaklı bölgesel kalkınma ile birlikte kompakt bir kent oluşturulmasını planlar. Ankara genelindeki ve diğer kent merkezlerindeki tamamlayıcı ve kilit kalkınma sahalarında orta yoğunluklu bir kalkınma beklenir; kalkınma, gelecekte komşu idari bölgelere ve ötesine sızma potansiyeline sahiptir.

Dolayısıyla, ABP tarafından yapılan yatırım/fonlama işlemleri, şehirdeki yeni kalkınma fırsatları ve çevre bölgelerdeki daha fazla kalkınma entegrasyonu ilgili olacaktır. Örneğin;

- Ankara ve diğer kent merkezlerindeki kilit kalkınma sahalarında yeni konut/yerleşim alanları ; kentsel sürdürülebilirlik kriterleri ve tipolojilerine,jeomorfoloji ve peyzaj özelliklerine uygun ve bazı seçili bölgelerde zengin tarihi ve mimari kimliği yeniden kazandırabilecek nitelikte;

- Kentsel çevre ve altyapıların iyileştirilmesi/entegrasyonu (ulaşım, drenaj, su/atıksu toplama ve yönetimi, yeşil/rekreasyonel alanlar, vb.); kentsel kalkınmaya ve bölgesel entegrasyona daha uygun alanlarla sınırlı;

- Sağlık ve sosyal tesislerin iyileştirilmesi/entegrasyonu (hastaneler, okullar, kültür merkezleri, vb.); kentsel kalkınmaya ve bölgesel entegrasyona daha uygun alanlarla sınırlı;

- Civar bölgelerin mevcut kalkınma çalışmaları ve hedeflerinin iyileştirilmesi (sanayi bölgeleri, tarım sistemi, turizm başarısı ve ağı, vb.); yeni kalkınma fırsatlarının hayata geçirilmesi ve mevcut altyapıların iyileştirilmesi ile.

Kalkınma yoğunluğu ve sıklığı il genelinde artabilir ancak konuma ve alanların destek altyapılarına bağlantılarına bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Kent merkezindeki, şehir içindeki az kullanılan ve boş sahalarda ve kilit kalkınma alanları – kilit ilçe merkezleri, yenilenmesi gereken alanlar gibi belirlenmiş alanlarda ve planlanan ve mevcut toplu taşıma güzergahlarında ve merkezlerinde nispeten daha yüksek kalkınma yoğunluğu ve sıklığı meydana gelebilir. Şehir merkezinde, kentin iyi bağlantıya sahip alanlarında belirlenmiş olan koridorlarda ve şehir merkezinden yayılan toplu taşıma güzergahlarında, ekonomik, kültürel ve eğitime yönelik faaliyetler, alansal ve sektörel olarak biraraya toplanabilir.

Yerleşime ilişkin yeni kalkınma çalışmalarının yoğunluğu, “UN-HABITAT: sürdürülebilir mahalle planlaması için 5 ilke“de önerilen minimum net sıklıklara uygun olacaktır; yani, hektar başına minimum 150 kişi ve/veya 50 mesken/birim, ancak hektar başına 120 birim de verilebilir. Şehir, kent merkezinde, ilçe merkezlerinde ve gelişen alanlarda altı – sekiz katlı, şehir dışında ve banliyölerde daha az katlı yeni geliştirme projeleri ile, ağırlıklı olarak az katlı bir şehre dönüşebilir. Bazı sınırlı yerlerde daha yüksek binalar yapılabilir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 106

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Ticari kalkınma, şehir geneline yayılabilir ve ilçe/il düzeyinde alışveriş merkezlerinde yoğunlaşabilir. Kalkınma planlamasının, şehir merkezinin rekabetçiliğinin ve ekonomik rolünün, şehrin bölgenin en önemli ticaret merkezi olarak gelişimini sürdürmesine izin verecek şekilde güçlendirilmesini sağlaması gerekecektir.

Bütün şehir alanında daha kompakt ve konsolide bir şehir oluşturabilmek adına, şehrin dış bölgelerinde ve banliyölerinde de, her ne kadar daha orta düzeyde olsa da, daha küçük ölçeklerde dolgu yapılanmalarla yoğunluk seviyelerinde artışlar olması gerekir. Ancak, yoğunluklar, şehir merkezindeki ve belirlenmiş olan kilit sahalardaki kadar yüksek olmayacaktır.

Yeni yapılandırmaların yoğunluğu nedeniyle, daha fazla çalışan ve ikamet eden kişi yoğunlaşması yaşanacağından, ulaşım sektörüne yatırım yapılması gerekecektir. Ancak, toplu taşımadaki önemli yatırımlar (önceden planlananlar dışında) kısa/orta vadede sürdürülebilir olmayabileceği için, bu yatırımlar şunlarla sınırlı olabilir:

- Merkezi iç bölgelerdeki toplu taşıma sisteminin modernleştirilmesi - Kent/il düzeyinde ulaşımdaki mevcut türel dağılımın stabilizasyonu/biraz iyileştirilmesi - Ana eksen yatırımların ve en bağlantılı iş/ticaret alanları arasındaki seyahat süresinin iyileştirilmesi

Alternatif II’nin kilit unsurları:

- Mekansal ve sektörel bir kümelenme ağı ile ulusal ekonominin lokomotifi olarak gelişen Kent Bölgesi. - Şehir merkezi, (az kullanılan ve boş bırakılmış bütün sahalar), önemli yenileme gerektiren alanlar ve şehrin, mevcut

ve planlanmış ulaşım altyapıları ile hizmet verilen daha yoğun yapılanmalar için belirlenmiş ve ayrılmış olan diğer alanlarında gelecekte gerçekleştirilecek kalkınma çalışmalarını hedefleyen bir yaklaşım

- Şehir merkezinde, şehir içinde, kilit ilçe merkezlerinde, kilit kalkınma alanlarında ve mevcut ve planlanan toplu taşıma altyapıları ile iyi hizmet alan az kullanılan arazilerde, hektar başına yaklaşık 120 birimlik yoğunluk. Yeni yapılandırmaların yüksekliği, şehir merkezinde ve belirlenen alanlarda genelllikle 6-8 kat aralığında, banliyölerde ve şehrin dış kesimlerinde ise 2-4 kat aralığında olacaktır. Bazı sınırlı yerlerde yatırım, kimlik ve canlılık nedeniyle daha yüksek binalar yapılabilir.

- Şehrin dış kesimleri ve banliyölerde, her ne kadar daha mütevazi bir düzeyde de olsa, sıklıkta artış olabilir. - Mevcut veya gelecekteki toplu taşıma koridorlarına çok yakın konumda yer alan ve şu anda istihdam için imar planı

yapılmış olan araziler, öncelikle bilgi ekonomisi ve yeşil ekonomi açısından daha yoğun istihdama uygun daha fazla sıklıklara yol açacak şekilde yeniden geliştirilir.

Alternatif III – Yüksek Yoğunluk artışıBu senaryo, yüksek-yoğunluk bazında kompakt ve konsolide bir şehir oluşturulmasını planlar. Banliyöler, şehrin dış alanları, açık alanlar, çevresel açıdan daha hassas alanlar vb. dahil olmak üzere şehrin bütün bölgelerinde, potansiyel olarak sıklık artışları olacaktır. Şehrin daha yüksek yoğunluklu kalkınmaya uygun olan alanlarının büyük kısmında, daha esnek ve piyasa odaklı bir kent geliştirme yaklaşımı hüküm sürecektir.

Dolayısıyla, ABP tarafından yapılan yatırım/fonlama işlemleri, il genelindeki yeni kalkınma fırsatları ile ilgili olacaktır. Örneğin;

- İl genelinde yeni konut/yerleşim alanları; kentsel sürdürülebilirlik kriterleri ve tipolojilerine ve jeomorfoloji ve peyzaj özelliklerine uygun;

- Kentsel çevre ve altyapıların iyileştirilmesi/entegrasyonu (ulaşım, drenaj, su/atıksu toplama ve yönetimi, yeşil/rekreasyonel alanlar, vb.); kısa/orta vadeli kalkımaya daha uygun alanlara odaklı;

- Sağlık tesislerinin ve sosyal tesislerin iyileştirilmesi/entegrasyonu (hastaneler, okullar, kültür merkezleri, vb.); kısa/orta vadeli kalkımaya daha uygun alanlara odaklı

- Çevre bölgelerin mevcut kalkınma çalışmaları ve hedeflerinin iyileştirilmesi (sanayi bölgeleri, tarım sistemi, turizm başarısı ve ağı, vb.); yeni kalkınma fırsatlarının belirlenerek hayata geçirilmesi ve mevcut altyapıların iyileştirilmesi ile.

Önerilen binaların yüksekliği veya izin verilen potansiyel yapılandırmaların miktarında herhangi bir üst sınır olmaz. Şehir genelinde hektar başına 250 birime kadar sıklıklara ulaşılabilir. Yaşam kalitesine ilişkin meselelerin ön planda olduğu yerlerde sürdürülebilir sıklıklara ulaşılmasına daha az vurgu yapılabilir. Mimari açıdan önemli olan binalar da dahil olmak üzere mevcut bina stoğunun, yeniden geliştirme ve/veya kuvvetlendirme açısından potansiyel taşıdığı düşünülür.

Kilit ilçe merkezlerinde işletme ve istihdam imarlı arazilerin maksimum yoğunluklara ve yoğun yapılanma seviyelerine çıkmalarına izni verilebilir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 107

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Şehrin bütün arazileri, konsantre yapılanmalar ve artan ticari ve yerleşim kullanım yoğunlukları için elverişli olacağından, daha konsantre yapılanma potansiyeli biçimleri için belli başlı alanlar belirlemeye gerek olmaz. şu anda sadece küçük ölçekli yapılanmalara izin verilen alanlarda, yani resmi ve gayrı resmi açık alanlar ve çevresel hassasiyete sahip alanlarda, önemli yapılanma oranlarına çıkılması mümkün olabilir.

Alternatif III’ün kilit unsurları:

- İl ve şehir genelinde yapılanmada daha yüksek yoğunluk ve sıklık mümkündür,- Alanların korunması, çevresi veya karakteri daha az dikkate alınarak, şehir, şehir merkezi ve benzer banliyölerde

yapılanmalar maksimum yükseklikte olur,- Şehrin bütün bölgeleri yoğun yeniden geliştirme çalışmalarına uygun olacağından, yeniden geliştirme için özel

alanlar seçilmez veya hedeflenmez.

Kalkınma Planı Alternatiflerine ilişkin Değerlendirme

Seçilmiş olan “Çevresel Koruma Hedefleri”ne karşı SÇD sürecinden – SÇD Raporu Bölüm 4 - alınan üç alternatif senaryo değerlendirilmiştir. (ilgi ve uygunluk durumlarına göre)

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 108

Tablo 71 : Kalkınma Planı Alternatiflerinin DeğerlendirilmesiÇevre Bileşeni Çevre Bileşeni

(SÇD Raporu– Bölüm 4)Senaryo INiteliksel kalkınma niceliksel büyümeye karşı

Senaryo IIDaha entegre bir bölgesel kalkınma bağlamında orta seviyede yoğunluk artışı

Senaryo IIIYüksek yoğunluk artışı

1. İklim Değişikliği ve Taşkın Riski Yönetimi

Yerel kamu idarelerinin, iklim değişikliği nedeniyle yaşanan tabi afetlerle ilgili kapasitelerinin artırılması

++

Kentsel gelişim için düşük karbon modelinin benimsenmesine bağlı olarak daha az enerji israfı (ekonomik aktivitelerde olduğu kadar ısıtma amaçlı olarak da daha fazla enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji) ve toplu taşımalı seyahat sayısının artması sayesinde özel araçların azaltılması

Taşkına maruz alanlarda yeni yerleşimler olması için daha fazla baskı yapılmaması

-

Enerji tüketiminde artışın şunlara bağlı olarak sınırlanması :

- belirli alanlarda yeni kentsel gelişim, enerji verimliliği ve yenilenebilir enerjilerde sınırlı yatırım

- toplu taşıma ile seyahatin artırılması ile özel araçlarla seyahatin azaltılması.

Taşkına maruz alanlardan sakınılırken, belirli ve planlı alanlarda gelişime odaklanılması.

- -

Isınma ve üretim amaçlı CO2 emisyonlarında sürekli artışa neden olan daha fazla iklim değişikliği ve taşkına neden olan yüksek yoğunluklu gelişim

Şehir boyunca yayılan gelişimin taşkına maruz alanların artmasına sebep olma olasılığı.

2. Jeo-Yapı ve TopraklarYağmur suyu kaynaklı taşkınları minimize etmek için şehirdeki su tabakasına tabi yağmur suyu infiltrasyon alanının korunması veya geliştirilmesi,

Yeşil alanlar yerine, terk edilmiş endüstri bölgelerinin kullanımına ve yeniden kullanımına öncelik verilmesi

Toprak kaybının minimize edilmesi

+Sabit kentsel kalkınma, mevcut stoğun yenilenmesine odaklandığı için, geçirgen peyzajların ve tarım arazilerinin yok olması olasılığı sıfıra yakın olacaktır.

-Şehirdeki inşaatlarda artış olmasıyla, bazı geçirgen yüzeylerin sert yüzeylere dönüşmesi ve dolayısıyla kentsel drenajda ve taşkınlarda değişikliklere yol açması olasılığı olabilir. Tarım arazileri, kentsel kalkınma çalışmalarının daha fazla yapılacak olması nedeniyle tehdit altına girecektir.

- -Şehirdeki inşaatlarda artış olmasıyla, bazı geçirgen yüzeylerin sert yüzeylere dönüşmesi ve dolayısıyla kentsel drenajda ve taşkınlarda ciddi değişikliklere yol açması olasılığı yüksektir.Tarım arazileri, yapılacak daha fazla kentsel kalkınma çalışmaları nedeniyle çok ciddi tehdit altında olacaktır ve bu arazilerdeki kayıplar sürekli olabilir ve kontrolden çıkabilir.

3. Su ve yeraltı suyu - atıksu yönetimi

BÜTÜN su kütlelerinde İyi Su Durumu sağlanması

AAT’ye %100 bağlantı

+Çevresel kaynakların kullanımındaki verimlilik, kentsel yönetim uygulamalarının ve kentsel yenileme işlemlerinin şekillendirilmesindeki ana etmen olacaktır ve su kaynaklarının

-Daha konsolide bir şehrin desteklenmesi ve nüfus sayısında artışa yönelik planlar yapılması, atıksu altyapılarında baskıların artmasına yol açacak ve dolayısıyla, etki azaltımı

- -Nüfus sayısında artışa yönelik planlar yapılması, atıksu altyapılarında baskıların artmasına yol açacak ve dolayısıyla, etki azaltımı önlemleri alınmadığı takdirde, su kalitesinin

Ankara Bölge Planı SÇD Raporu 109

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni Çevre Bileşeni(SÇD Raporu– Bölüm 4)

Senaryo INiteliksel kalkınma niceliksel büyümeye karşı

Senaryo IIDaha entegre bir bölgesel kalkınma bağlamında orta seviyede yoğunluk artışı

Senaryo IIIYüksek yoğunluk artışı

yönetiminde, su tasarrufunda ve su kütlelerinin durumunda anlamlı iyileştirmelere yol açacaktır.

önlemleri alınmadığı takdirde, su kalitesinin bozulması ve su kaynaklarına erişimin olumsuz etkilenmesi olasılığı doğacaktır.

yüksek oranda bozulması ve su ekosistemlerinin ve su kaynaklarına erişimin olumsuz etkilenmesi olasılığı doğacaktır.

4. Biyoçeşitlilik Suyun biyoçeşitliliğinin korunması, ekosistemlerin ekolojik işlevlerinin korunması

Ekosistemlerin sürdürülebilir kullanımı ve etkili koruma yöntemleri geliştirilmesi

++Daha fazla alan ve toprak işgal etmeyecek olan sabit ve muhafazakar kentsel gelişim nedeniyle, yeni habitatlar ve ekosistemler tespit etme ve geliştirme konusunda daha fazla fırsat doğacaktır.

Orta/ılımlı yapılanma yoğunluğuna yol açan koordine kentsel yenileme işlemlerinin bir parçası olarak yeşil koridorlar ve ağlar oluşturulması konusunda daha fazla fırsat doğacaktır.

+ -Koordine ve orta sıklık önerilerinin bir parçası olarak yeşil koridorlar ve ağlar geliştirilmesi konusunda sınırlı oranda fırsat doğacaktır.

Şehirdeki inşaatların artması nedeniyle, habitatların ve ekosistemlerin değişime uğraması ve yok olması olasılığı doğacaktır.

- -Yüksek yoğunluklu kalkınma çalışmaları ve rekreasyonel ihtiyaçlar, çevresel açıdan hassas ve önemli alanlardaki biyoçeşitlilik üzerindeki baskıların artmasına yol açacaktır.Şehir genelindeki bütün alanlarda büyük parsellere sahip yüksek seviyedeki yapılandırma çalışmaları nedeniyle, yeni habitatlar, tampon bölgeler ve yaban hayatı/yeşil koridorlar için doğacak fırsatlar son derece sınırlı olacak veya hiç olmayacaktır.

5a. Nüfus ve Mekansal Dokular

Kent biçiminin, yerleşim dokusunun ve kimliğinin kalitesinin korunması ve yükseltilmesi

Sosyal donanım ve hizmetlerin yerleşim alanlarına dengeli bir şekilde dağıtılması ve yeni gelişme projelerinin tasarım kalitesinin artırılması

Kırsal kesimlerin ve göç bölgelerinin güçlendirilmesi ile göç yönetimi gerçekleştirilmesi

Kırsal bölgelerdeki minimum refah düzeyinin ulusal ortalamayı yakalaması

Yeşil alanların yaygınlaştırılması

+ +Sabit yoğunluktaki yapılanma, mevcut şehir ayak izine yayılır ve bunun sonucunda kent ve yerleşim alanlarında daha fazla niteliklendirme meydana gelir;Birbirlerine sürdürülebilir seyahat mesafelerinde bulunma olasılığı taşıyan iş/eğitim yerleri ve konutlar, kilit kalkınma alanlarının, kilit ilçe merkezlerinin vb. gelişmesine ve büyümesine destek olması beklenen nüfus seviyelerinin kritik kitlesine olanak sağlar.Kentsel kalkınmanın iyi koordine edilmiş sabit dokusu

+ -Orta sıklıktaki yapılanmalarda, yeni açık alanlar ve yeşil koridorlar yaratma fırsatı;

- -Şehir geneline yayılan yüksek büyüme oranına sahip yoğun yapılanma, dağılır ve bitişikteki planlama makamı alanlarına sızar.

Birbirlerine sürdürülebilir seyahat mesafelerinde bulunma olasılığı az olan iş/eğitim yerleri ve konutlar, kilit kalkınma alanlarının, kilit ilçe merkezlerinin vb. gelişmesine ve büyümesine destek olması beklenen nüfus seviyelerinin kritik kitlesine olanak sağlamayacaktır.

Kentsel kalkınmanın koordine olmayan dağınık dokusu

5b. Mobilite sistemi Kentsel kalkınmaya ve modern kent yaşamına olumlu yönde etki edecek çevre

++ + - - -

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 110

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni Çevre Bileşeni(SÇD Raporu– Bölüm 4)

Senaryo INiteliksel kalkınma niceliksel büyümeye karşı

Senaryo IIDaha entegre bir bölgesel kalkınma bağlamında orta seviyede yoğunluk artışı

Senaryo IIIYüksek yoğunluk artışı

dostu ve sürdürülebilir bir ulaşım sistemi geliştirilmesi

Toplu taşıma yöntemlerinde ve sistemlerinde yapılacak yatırımlardan son derece önemli etkiler - kent merkezlerindeki trafik sıkışıklığını azaltacak ve yaşanabilirliği artıracak ve aynı zamanda çevre bölgelere bağlantıları/entegrasyonu iyileştirecek - beklenmektedir.

Toplu taşıma sistemlerinin ve altyapılarının kalitesinin artması beklenir, ancak kentsel kalkınma alanlarınınyayılması, sıkışık ve merkeze entegrasyonu zor bazı alanlar yaratacaktır.

Hareketlilik modeli ve türel dağılım, gerçek durumdakiyle aynı kalır ancak özel araçların ve yol altyapılarının büyük oranda artması ile bağlantılı olarak bütün sorunlar ve olumsuz etkiler de artacaktır.

6. Hava kalitesi Hava Kalitesi Değerlendirme ve Yönetimi Yönetmeliği’nde tanımlanan hava kalitesi standartlarına uyulması

+Kentsel ve bölgesel kalkınma için benimsenen, toplu taşıma yöntemlerinin kullanımının artırılmasına ve taşıt ve ısıtma sistemlerinin verimliliğinin artırılmasına odaklı düşük karbon uygulaması ile hava kalitesi parametreleri orta/uzun vadede önemli oranda yükseltilecektir.

+ -Toplu taşıma sisteminin kalitesine odaklanan yatırımlar sayesinde hava kalitesinin genel olarak artması gerekirken, ısıtma sistemlerinde ve yeni ulaşım olanaklarının genel dağılımında önemli oranda verim elde etmek üzere hazırlanan politikalar ve önlemlerle desteklenmezse bazen, bazı yerlerde kentsel alanların daha az gelişme göstermesi nedeniyle daha da düşebilir.

- -Taşıma ve ısıtma sistemlerinde önemli oranda verim elde etmek üzere hazırlanan politikalar ve önlemlerle desteklenmezse, bazen, bazı yerlerde kentsel alanların daha az gelişme göstermesi ve yüksek yoğunluk artışı olması nedeniyle hava kalitesi düşebilir.

7. Atık yönetimi Atık üretiminin & bertarafının azaltılması ve 2017 sonu itibariyle sürdürülebilir atık yönetimi uygulamaları başlatılması

+Atık oluşumunun sınırlandırılmasını ve yeniden kullanımın/geri dönüşümün uygulanmasını amaçlayan, hedeflenen politikalar ve önlemlerle atık yönetimi iyileştirilecektir.

-Kent nüfusunun artması ve hayat tarzları, atık oluşumunun artmasına yol açacaktır ve bu durum, yönetim sistemlerinin ve olanaklarının daha etkili hale getirilmesini gerektirecektir.

-Kent nüfusunun artması ve hayat tarzları, atık üretiminin artmasına yol açacaktır ve bu durum, yönetim sistemlerinin ve olanaklarının daha etkili hale getirilmesini gerektirecektir.

8a. Kentsel yoksulluk Sosyal bütünlüğün güçlendirilmesi

2018 yılında Türkiye’deki işsizlik oranının %7,2’ye düşürülmesi

+ -Kentin ve toplulukların sosyal bütünlüğü, yeterli ve nitelikli kent hizmetleri ile desteklenen yenilenmiş yerleşim alanları ile büyük oranda artacaktır.Pek çok sektörde (inşaat, tarım, vb.) işgücünün eğitilmesi ve teknik kapasitesinin güncellenmesi ihtiyacı nedeniyle istihdam oranı daha yavaş

+Bölgesel olarak entegre bir kalkınma, şu açılardan olumlu koşullar yaratacaktır:- Kentsel hizmetlerin iyileştirilmesiyle,

çeşitli kentsel alanlarda sosyal bütünlüğün artırılması

- Bölgesel, ulusal ve uluslararası bağlamda istihdam oranlarının olumlu yönde gelişme göstermesi

+ -İstihdam oranları, bölgesel, ulusal ve uluslararası eğilimler ve koşullara göre kısa bir süre içinde artış gösterecektir.Sosyal bütünlük, yeterli kentsel hizmet ile desteklenmeyen yeni yerleşim bölgelerinin hızlı ve yüksek yoğunluklu artışından ciddi bir şekilde etkilenebilir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 111

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni Çevre Bileşeni(SÇD Raporu– Bölüm 4)

Senaryo INiteliksel kalkınma niceliksel büyümeye karşı

Senaryo IIDaha entegre bir bölgesel kalkınma bağlamında orta seviyede yoğunluk artışı

Senaryo IIIYüksek yoğunluk artışı

artacaktır. Düşük karbonlu kent modeline geçişi kolaylaştıracak detsek önlemlerine ihtiyaç duyulabilir.

8b. İnsan SağlığıSu, hava ve toprak kirliliğinin çevre ve insan sağlığına olumsuz etkisini azaltmak

Kirlenmiş su, hava ve toprağın olumsuz etkisini minimize etmek amacıyla kirletici kaynakların arıtılmasının garantiye alınması

+ +

Konut, yoğunluk ve yerleşimlerin kalitesi gittikçe daha çok uygun kamu tesisleri ve hizmetleri ile desteklenecektir.Ilave açık alan kaliteli yaşamı desteklemek için temin edilecektir. Mevcut yeşil ve rekrasyonel alanlar korunacak ve geliştirilecektir.

Hava emisyonları ile ilgili trafik ve ısınmanın, enerji politikalarının uygulanması ve özel araçların daha az kullanılmasıyla sürekli olarak düşmesi beklenmektedir. Şehirdeki gürültü, şayet aşırı ise, nüfusun fiziksel ve akıl sağlığına çok zararlı olabilir. Çoğu kentsel alanlarda, özel araç kullanımının azaltılması politikalarının uygulanması ile gelişim beklenmektedir.

Su temini, depolaması ve arıtılması, şehirdeki ana konular olarak kabul edilebilir. Su ve altyapı sistemleri yeterli, temiz ve kolaylıkla erişilebilir su temini için uygun kapasite ve kalitede tutulacak ve mevcut ve gelecek

+ -

Konut, yoğunluk ve yerleşimlerin kalitesi gittikçe daha çok uygun kamu tesisleri ve hizmetleri ile desteklenecektir, fakat zaman zaman bazı yeni gelişim bölgelerinde uygun kentsel standartlar sadece orta/uzun vadede sağlanacaktır.

Yeni gelişim bölgelerinin yaratılması ve mobilite ihtiyacının artması ( toplu taşıma yatırımlarla destekse de, kentsel gürültü vesıkışıklığın artması kadar hava kalitesinin kötüleşmesine neden olacaktır.

Su temini, depolaması ve arıtılması, şehirdeki ana konular olarak kabul edilebilir. Su ve altyapı sistemleri yeterli, temiz ve kolaylıkla erişilebilir su temini için uygun kapasite ve kalitede tutulacak ve mevcut ve gelecek nüfuslar için atıklar bertaraf edilecektir.

- -The uncoordinated urban development will not allow for support of quality of housing, density and locations by adequate community facilities and services in many cases, leading to creation of low urban standards in various areas.

High and fast creation of new development areas and rapid increase in need for mobility (though sometimte supported by investments in public transportations) will lead to relevant worsening of air quality, as well as increase in urban noise and traffic congestion.

Su temini, depolaması ve arıtılması, şehirdeki ana konular olarak kabul edilebilir fakat, çoğu yeni kentsel alanlardaki yüksek yoğnluktaki nüfusun su sıkıntısı riski artacak ve zamanında yeterli altyapı hizmetlerinin sağlanmasına müsaade etmeyecektir.Mevcut ve gelecekteki nüfuslara temiz ve kolaylıkla ulaşılabilir su bırakabilmek iklim değişikliği riskine gittikçe daha fazla bağlı

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 112

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Çevre Bileşeni Çevre Bileşeni(SÇD Raporu– Bölüm 4)

Senaryo INiteliksel kalkınma niceliksel büyümeye karşı

Senaryo IIDaha entegre bir bölgesel kalkınma bağlamında orta seviyede yoğunluk artışı

Senaryo IIIYüksek yoğunluk artışı

nüfuslar için atıklar bertaraf edilecektir.

olacaktır.

Clean and easily accessibile water to sustain existing and future populations will depend more and more from climate change risks.

9. Tarihi ve Kültürel Miras Tarihi, kültürel ve kentsel mirasın korunması ve iyileştirilmesi

+ -İl tarafından benimsenen “kalkınma büyümeye karşı” modeli, tarihi/kültürel mirasın bütün olarak korunmasını sağlayacaktır. Kentsel alanların ve mevcut bina stoğunun yenilenmesine odaklanılarak, yerel toplulukların kültürel kimliği ve mimari miras güçlendirilecektir.Ancak, tarihi mirasın tam gelişimi için, konaklama ve turizm hizmetlerinin standartlarının artırılmasına yönelik büyük yatırımlar yapılması gerektirir.

+ +Bölgesel olarak entegre bir kalkınma, hem tarihi mirasın korunması hem de doğru ilişkilendirilmiş bir turizm sektörü geliştirilmesi açısından olumlu koşullar yaratacaktır.

Kültürel kimlik, yerel toplulukları hedef alan çalışmalar/yatırımlarla korunacak ve sağlamlaştırılacaktır.

+ - -Yoğun bir ekonomik kalkınma, bölgedeki (kültür turizmine odaklı ama sadece bununla sınırlı kalmayan) turizmin geliştirilmesi için daha fazla fırsat sunarak, konaklama ve kent hizmetlerinin (kültürel hizmetleri de içeren) iyileştirilmesini sağlayacaktır. Sınırsız kentsel kalkınma, tarihi ve kültürel miras üzerinde, yerel toplulukların kültürel kimliğinde (mimari mirasta da başlayan ama sınırlı kalan) ve tarihi alanlarda hasar ve/veya kayıplara kadar varan ciddi etkiler yaratabilir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 113

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

7. BÖLÜM 7: HALKIN KATILIMI TOPLANTISININ ANA HATLARI (YER, TARİH, KATILIMCILAR), BU TOPLANTIDA SUNULAN GÖRÜŞLER VE BU GÖRÜŞLERİN PLAN VEYA PROGRAMIN SON VERSİYONUNDAKİ DEĞERLENDİRMEDE NASIL DİKKATE ALINACAĞI

SÇD Taslak Yönetmeliği (Madde 11) doğrultusunda, paydaş kamu ve özel sektör kurum ve kuruluşlarının, SÇD süreci ve çıktıları konusunda açıklama/aydınlatma talebinde bulunmalarına, ABP için hazırlanan hem Kapsam Belirleme Raporu, hem de son SÇD Raporu konusundaki görüşlerini sunmalarına, özel yorumlarda bulunmalarına ve girdi sağlamalarına olanak tanıyacak iki adet halkın katılımı toplantısı düzenlenmiştir.

Ankara Bölge Planı için yapılan ilk katılım toplantısı (SÇD Kapsam Belirleme toplantısı), 28 yerel kurum ve kuruluştan 41 katılımcıyla, 20 Nisan 2015 tarihinde Ankara’da düzenlenmiş ve gerçekleştirilmiştir.

Fotoğraf 1 : Ankara Bölge Planı için Kapsam Belirleme Katılımcı Toplantısı’ndan bir görüntü

Ankara Bölge Planı için yapılan ikinci SÇD Katılım Toplantısı, şu kurum ve STÖ’lerden 27 katılımcıyla, 5 Kasım 2015 tarihinde düzenlenmiştir:

Kültür ve Turizm Bakanlığı, AFAD-Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı İl Müdürlüğü, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü, Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Orman Genel Müdürlüğü, Kalkınma Bakanlığı, Çankaya Üniversitesi, Ankara Halk Sağlığı Müdürlüğü, Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü; ve Doğal Hayatı Koruma Vakfı-Türkiye ve Türkiye Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı gibi STÖ’ler.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 114

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Fotoğraf 2 : Ankara Bölge Planı için SÇD Katılımcı Toplantısı’ndan bir görüntü

Toplantı sırasında, katılımcılar tarafından - SÇD Raporu tamamalanırken dikkate alınacak olan - aşağıdaki kilit konular ortaya koyulmuştur;

- 2.1.4 No’lu ABP önlemi (imalat sektörü için, özellikle STÖ’ler için, enerji temini ve altyapı kalitesi artırılacak ve

ulaşım ve lojistik olanakları geliştirilecektir) diğer endüstrilerin de yer aldığı daha geniş bir kapsama sahip olmalıdır.

- Su kalitesi analizi daha detaylı olmalıdır. - Biyoçeşitlilik için çevre bileşeninin (il topraklarında %5 korunan alan artışı) daha iyi tarif edilmesi ve açıklanması

gerekir. - Raporun Mobilite bölümüne, entegre raylı sistem, ring servisleri ve bisiklet park alanları eklenmelidir. - Ankara’daki kentsel yeşil alanlar/pc konusundaki artan eğilimler net değildir. Bu verilerin son zamanlarda

artmasının nedeninin büyükşehir sınırlarında değişiklik olması olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Aşağıdaki tablo, Kapsam belirleme toplantısı sırasında ve sonrasında elde edilen girdileri özetler ve bu yorumların Kapsam Belirleme Raporu’nun son versiyonuna nasıl entegre edileceğini veya daha sonraki SÇD analizlerinde nasıl dikkate alınacağını göstermektedir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 115

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 72 : Kapsamlaştırma Raporuna Verilen Görüşlerin ListesiNo Kurum Kapsam Belirleme Raporuna ilişkin Yorumlar Durum

1 Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Sayfa 13: "Çevre Planları" ifadesinin "Arazi Planları" olarak değiştirilmesi Sayfa 4: Düzeltildi

2 Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Sayfa 16: Brookrhan isminin değiştirilmesi Sayfa 7: Çayırhan olarak değiştirildi

3 Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Sayfa 36: Sıhhiye İstasyonu? Sayfa 27: Sincan İstasyonu olarak değiştirildi

4 Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Sayfa 75: Genel Değerlendirme kısmı eksik olabilir Eksik Kısım Eklendi

5 Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Sayfa 76: "Alternatif ulaşım ağları ve seçeneklerine odaklanılması” ifadesi eklenmeli Sayfa76: Eklendi

6 Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Sayfa 78: "7. yeşil alanların, rekrasyonel olanakların yok olması” ifadesi eklenmeli Sayfa 78: Eklendi

7 Ankara Kalkınma Ajansı

"Hava kalitesi" bölümü için; Ankara’nın enerji üretimi yapısının eklenmesini öneririz. Plan belgesinde sunulan rakamlardan da anlaşılacağı gibi, büyük oranda fosil kaynaklara bağlıdır. Dolayısıyla kritik bir kirletici olarak değerlendirilebilir.

Bu öneri son derece yerindedir ve "Hava kalitesi" bölümü altına kısa bilgi eklenmiştir.

8 Ankara Kalkınma Ajansı"Sosyal unsurlar, ekonomi ve insan sağlığı" bölümü için, temiz üretimin ve endüstiyel simbiyozun, Ankara’da daha çevre dostu üretim yapısına geçilmesi için bir strateji olarak önemli olduğunun vurgulanmasını öneririz.

Bu öneri son derece yerindedirve son SÇD Raporu’nda dikkate alınacaktır.

9 Ankara Kalkınma AjansıYine aynı bölüm altında, organize sanayi bölgeleri dışında bulunan sanayi tesislerinin, bulundukları konum nedeniyle kentsel/kırsal çevre açısından potansiyel tehdit oluşturabileceği dikkate alınmalıdır.

Bu öneri son derece yerindedir ve son SÇD Raporu’nda özellikle alt bölgeye ayrılmış olan bölümde dikkate alınacaktır.

10 Ankara Kalkınma AjansıDetaylı bir şekilde söz edilmemiş olsa da, planda, bereketli tarım alanlarının, inşaat ve sanayileşme alanları vb. olarak amaç dışı kullanılması, Arazi ve Toprak Bölümünde önemli bir sorun olarak değerlendirilebilir.

Bu öneri son derece yerindedir ve son SÇD Raporu’nda dikkate alınacaktır.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 116

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

No Kurum Kapsam Belirleme Raporuna ilişkin Yorumlar Durum

11 Ankara Kalkınma Ajansı

Daha fazla ev, daha fazla altyapı ihtiyacı ve daha fazla trafik vb. anlamına geleceği için, tüm şehirde aşırı sayıda yerleşim birimi üretilmesi yine “Arazi ve Toprak” böümünde veya “Sosyal Unsurlar, Ekonomi ve İnsan Sağlığı” bölümünde bir tehdit olarak dikkate alınmalıdır.

Bu öneri son derece yerindedir ve son SÇD Raporu’nda özellikle alt bölgeye ayrılmış olan bölümde dikkate alınacaktırSayfa 85: yeraltı suyu kaynaklarıana erişim ve kullanım, önemli çevresel etkiler için bir konu olarak eklenmiştir.

12 Meteoroloji Genel Müdürlüğü " İklim Koşulları" altında verilen meteorolojik veriler güncel değildir. Bu verileri, 1960-2014 Meteoroloji Bülteni’ni kullanarak güncelleyebilirsiniz.

Kapsam Belirleme Raporu’ndaki veriler, ABP’den ve Ankara İl Çevre Raporu’ndan alınmıştır. Bu öneriyi son SÇD Raporu’nda, İklim Değişikliği Bölümü altında dikkate alacağız.

13 Turizm ve Kültür Bakanlığı

Ankara Bölge Planı ile ilgili olarak, Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliği’nin Uygulanması Teknik Yardım Projesi için hazırlanan SÇD Pilot Taslak Kapsam Belirleme Raporu incelendiğinde, "3.10. Kültürel miras" başlığı altında tanımlar şeklinde basit bir liste verildiği ve "Müzeler", "Arkeolojik Sahalar”, "Camiler" ve "Kervansaraylar" için sadece birkaç örnek verildiği görülmektedir. Ancak, Ankara’daki kayıtlı taşınmaz kültür varlıklarına ve arkeoloji sahalarına baktığımızda, 2014 yılı sonu itibariyle 621 saha ve 1985 kültür varlığı olduğunu görüyoruz. Listeler bu başlıklar altında sunulacaksa, I ve II Numaralı Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlükleri’ne başvurulması ve teknik unsurlar ve ölçekler açısından, haritalarda gösterilebilecek güncel arkeolojik saha sınırları ve kayıtlı kültür varlıkları kayıt listesi alınabilir.

Yorumların ilk kısmı kapsama koyulmuştur. Daha fazla detay konusundaki öneri ise son derece yerindedir ve SÇD Raporu’nda dikkate alınacaktır.

14 Turizm ve Kültür Bakanlığı

“C. Önlemler: 1.2.4, 2.1.7, 2.1.8” başlığı altındaki Tablo 48’de - Ankara’nın bütün alt bölgelerinde uygulanacak önlemlerin ve faaliyetlerin özeti -, “antik kentler, höyükler, nekropoller, kaleler, kervansaraylar gibi tarihi varlıkların yeniden yüzeye çıkarılması, korunması ve restore edilmesi için teşvikler" ifadesi yer almaktadır. 2863 sayılı Kanun’un üçüncü Madde’sinde “Kültür varlıkları”, “Tabiat varlıkları” ve “Koruma altındaki sahalar” için anlaşılır tanımlar ve taşınmaz kültür varlıklarına anlaşılır örnekler verilir. Bu bağlamda, taşınmaz kültürel varlıklar tanımı, antik kent, höyük, nekropol, kale, kervansaray gibi konseptleri kapsar. Table 48’de ve kapsam belirleme raporunda kullanılan veya kullanılacak olan tarihi varlık terimi yerine, taşınmaz kültür varlığı terimi kullanılmalıdır.

Kapsam Belirleme Raporu’nda "Taşınmaz Kültür Varlığı" olarak düzeltildi

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 117

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

No Kurum Kapsam Belirleme Raporuna ilişkin Yorumlar Durum

15 Turizm ve Kültür Bakanlığı

“3A. Kültür ve Tarih Varlıkları – önlem 1.2.4”teki “Ankara Alt Bölge III.: Çamlıdere ve Kızılcahamam İlçeleri” başlığı altında, “yerel tarihi dokunun korunması için standartlar ve yaptırımlar geliştirilecektir.” ifadesi yer alır. Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlıklarının ve Sitlerin Tespit ve Tescili Hakkında Yönetmelik-Madde 3’te, kentsel sit alanları, “Mimari, mahalli, tarihsel, estetik ve sanat özelliği bulunan ve bir arada bulunmaları ve bir bütün olarak o yerleşmenin ait oldukları dönemin yaşam biçimini gelecek nesillere aktarmaları sebebiyle teker teker taşıdıkları kıymetten daha fazla kıymeti olan, kültürel ve tabii çevre elemanlarının (yapılar, bahçeler, bitki örtüleri, yerleşim dokuları, duvarlar, sokak ve meydanlar, v.b.) birlikte bulundukları alanlar” olarak tanımlanır. Bu bağlamda, SÇD Pilot Proje Taslak Kapsam Belirleme Raporu’nda “yerel tarihi doku” ifadesi tanımlanmalıdır. Bu alanların korunması ve kullanılması için gereken koşullar, 2863 sayılı Kanun ile ve Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nun ilgili yönetmeliği ve kararı ile zaten belirlenmiş olduğu için, bu alanlar için zaten yürürlükte olan düzenlemelerde yer alanlar dışında başka standartlar veya yaptırımlar tanımlanmasına gerek yoktur. SÇD Pilot Proje Taslak Kapsam Belirleme Raporu’nda “yerel tarihi doku” olarak düşünülen alanlar için hiçbir tanımlama bulunamadığı için, "yerel tarihi doku”, yukarıda verilen “kentsel sit alanları” ile ilgili tanımlama kapsamında tanımlanabilir veya 2863 sayılı Kanun kapsamındaki kayıtlı taşınmaz varlıklar, “yerel tarihi doku” olarak adlandırılan alanlara dahil edilebilir.

Sayfa 78: Yorumlar, Yorumlar&Öneriler bölümüne eklenmiştir.

16 Turizm ve Kültür Bakanlığı

Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlıklarının ve Sitlerin Tespit ve Tescili Hakkında Yönetmelik-Madde 3’te, kentsel sit alanları, “Mimari, mahalli, tarihsel, estetik ve sanat özelliği bulunan ve bir arada bulunmaları ve bir bütün olarak o yerleşmenin ait oldukları dönemin yaşam biçimini gelecek nesillere aktarmaları sebebiyle teker teker taşıdıkları kıymetten daha fazla kıymeti olan, kültürel ve tabii çevre elemanlarının (yapılar, bahçeler, bitki örtüleri, yerleşim dokuları, duvarlar, sokak ve meydanlar, v.b.) birlikte bulundukları alanlar” olarak tanımlanır.

SÇD Pilot Proje Taslak Kapsam Belirleme Raporu’nda “yerel tarihi doku” olduğu düşünülen alanlar için herhangi bir tanımlama bulunmadığı için, "yerel tarihi doku”, yukarıda verilen “kentsel sit alanları” ile ilgili tanımlama kapsamında tanımlanabilir veya 2863 sayılı Kanun kapsamındaki kayıtlı taşınmaz varlıklar, “yerel tarihi doku” olarak adlandırılan alanlara dahil edilebilir.Bu bağlamda, SÇD Pilot Proje Taslak Kapsam Belirleme Raporu’nda “yerel tarihi

Sayfa 62: Yorumlar dahil edilmiştir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 118

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

No Kurum Kapsam Belirleme Raporuna ilişkin Yorumlar Durum

doku” ifadesi tanımlanmalıdır. Bu alanların korunması ve kullanılması için gereken koşullar, 2863 sayılı Kanun ile ve Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nun ilgili yönetmeliği ve kararı ile zaten belirlenmiş olduğu için, bu alanlar için zaten yürürlükte olan düzenlemelerde yer alanlar dışında başka standartlar veya yaptırımlar tanımlanmasına gerek yoktur.

17 Ankara Üniversitesi

Sayfa 22’de, Ankara İli’ndeki hassas alanlar listesinde "Tabiat Parkları" başlığı altında sadece iki Tabiat Parlkına yer verilmiştir. ancak, Ankara ili sınırları içinde 8 tabiat parkı bulunmaktadır. Tam listeye, http://bolge9.ormansu.gov.tr/9bolge/AnaSayfa/ilsube/ankarasube/tabiatparklari.aspx?sflang=tr adreesinden ulaşılabilir. Raporda rekreasyon alanı olarak tanımlanan bazı alanlar, Tabiat Parkı olarak beyan edilir.

Sayfa 22: 6 Tabiat Parkları eklenmiş ve rekreasyon alanları gözden geçirilmiştir

18 Ankara Üniversitesi

Sayfa 48’de, Ankara kent peyzajı, “Kent Ekosistemi” başlığı altında yapısal özellikleri ile tarif edilmiştir. Ancak, Ankara'nın doğal peyzaj özellikleri de ekosistem konsepti kapsamına alınmalıdır. Jeomorfolojik açıdan, Ankara şehir merkezi, bir vadiler sistemden oluşan bir yapı üzerine kuruludur. Bu vadilerin çoğundaki akarsular örtülü ve kapalıdır. Bu akarsular, özellikle Ankara Çayı, şehrin önemli yüzey sularını besleyen akarsulardır; örneğin şehrin iki önemli gölü olan Mogan ve Eymir göllerinin hidrolojik döngüsünün kollarını oluştururlar. Bu vadiler, ayrıca, şehrin hava koridorlarıdır. Mikro iklim alanları içerirler. Bu akarsu vadileri, Jansen's Planı’ndan itibaren, bütün planlama dönemlerinde önemli değerler olarak kabul edilmişlerdir; özellikle ekolojik nedenlerden dolayı, açık-yeşil alanlar olarak korunmaları ve kullanılmaları vurgulanmıştır. Dolayısıyla, Ankara’nın kentsel ekosisteminin temelini oluşturan ve hatta arazi kullanımını etkileyen bu özelliklerden söz edilmemiş olması büyük bir eksikliktir.

Sayfa 44: Bu girdiler ile ve uzman girdileri ile kapsam genişletilmiştir

19 Ankara Üniversitesi Raporda "Ankara Çayı", kimi zaman "Ankara Çayı" kimi zaman "Ankara Deresi" olarak ifade edilmiş. Bu tür uyumsuzlukların düzeltilmesi gerekir.

Kapsam Belirleme Raporu’nun ilgili kısımlarında "Ankara Çayı" olarak düzeltme yapıldı

20 Ankara Üniversitesi

Kültürel miras başlığı altında, Ankara’nın Türkiye’nin başkenti olarak gelişmekte olan bir kent olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda, kenti şekillendiren ve belirli kültürel ve sosyal amaçlara hizmet eden Atatürk Orman Çiftliği ve Ankara Üniversitesi Çevre Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi, Kültür Merkezi Alanı gibi yerlerden ve dünyanın başka kentlerinde bile nadir görülebilen geleneklerden ve Cumhuriyet Dönemi Mimarisi’nden söz edilmemesi büyük bir eksikliktir.

Sayfa 59: AOÇ ile ilgili detaylar eklenmiştir

21 Ankara Üniversitesi

“Bölgesel Önlemler/Politika Önerileri Değerlendirmeleri” başlığı altında sunulan matrislerde, "Su ve Yeraltı Suyu" için bir sütun olsa da, Ankara ilinin önemli yeraltı suyu kaynaklarına ve bunları besleyen akarsulara yer verilmemiştir. Bu kaynaklara, bu raporda da referans verilen Ankara İl Çevre Durum raporlarıyla ve bilimsel araştırmalarla ulaşılabilir.

Bu öneri son derece yerindedir ve değerlendirme aşamasında ve son SÇD Raporu’nda dikkate alınacaktır

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 119

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

No Kurum Kapsam Belirleme Raporuna ilişkin Yorumlar Durum

22 Ankara Üniversitesi

“3.6. Atıksu Yönetimi” bölümünde, Ankara’daki mevcut kurumların sektörel dağılımı listelenmiştir. Bununla birlikte, OSBlerin kendi atıksu arıtma tesislerine sahip oldukları da belirtilmiştir. Bu bölümde, her sektörün atıksularındaki, insan sağlığına ve çevreye potansiyel zararları olabilecek bileşiklere (ağır metaller, zehirli kimyasallar, vb.) de yer verilmelidir.

Şu anda bu konuya özel veriler bulunmamaktadır, bu yorum değerlendirme aşamasında görüşülecektir

23 Ankara Üniversitesi“3.5. Su ve Yeraltı Suyu” bölümünde, Ankara’daki su arıtma tesisleri listelenmiştir. Bu tabloya ek olarak, bu tesislerin hangi su arıtma yöntemlerini uyguladıkları da belirtilmelidir.

Şu anda bu konuya özel veriler bulunmamaktadır, bu yorum değerlendirme aşamasında görüşülecektir

No Kurum SÇD Raporuna ilişkin Yorumlar Durum

24 Kültür ve Turizm Bakanlığı – Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü

Kayıtlı Taşınmaz Kültür Varlıkları ve Koruma Bölgeleri ile ilgili istatistiklerin güncellenmesi SÇD raporu- Ek 9’a entegre edilmiştir.

25 Ankara İl Halk Sağlığı Müdürlüğü( Değerlendirme Toplantısında)

Mürted Ovasının, yoğun yerleşimin olduğu ancak aynı zamanda yeraltı suyu potansiyeli açısından kıymetli bir bölge olduğunu dikakte aldınız mı?

Görüş 3. Bölüme entegre edilmiştir. (Su ve atıksu bileşeni)

26 Atık Yönetimi Genel Müdürlüğü – Hasan Önel(Değerlendirme Toplantısında)

Katı atık konusundaki hedefler – nüfuslarla ilgili olarak tercümeden kaynaklı da olabilecek bir karışıklık var. Bu kısım, Türkiye’deki düzenli depo sahalarının zaten şu anda % 85 olarak, TR metinde “atık getirme merkezi “ ifadesinin kullanılması. 12. Bölümde eksik bilgi var, lütfen ABB’ye ya da ÇED , İzin Denetim Genel Müdürlüğü’ne başvurun.

Bölüm 2.7’ye entegre edilmiştir.

Atık yönetimi ile ilgili resmi bilgi talebi ÇŞB ‘nin yetkili Müdürlüğüne resmi yazı ile yollanmış (Ekim 2015) ancak asla yanıtlanmamıştır.

27 AB Delegasyonu(Değerlendirme Toplantısında) Kültürel varlıklarla ilgili bir izleme öngörüldü mü, özellikle mi yok sayıldı?

İzleme sistemi 8. Bölümde temel olarak verilmektedir. Bu kısım : “Tarihi ve mimari koruma rejimi kapsamında yer alan sahaların ve anıtların sayısı/yüzey alanı” olarak ifade edilmektedir.

28 TEMA _ Nihat Demir(Değerlendirme Toplantısında)

Ankara’daki gökdelenler, çanak şeklindeki Ankara için hava sirkülasyonu açısından risklidir. Türkiye’nin başkenti olarak, dünyadaki başkentlere göreAnkara ciddi şekilde demiryolu bağlantı sayısı anlamında geridedir.Yeraltı suyu kullanımı sıkı bir şekilde kontrol edilmeli ve damlatmalı sulama mümkün olduğunca teşvik edilmelidir.

Önerilen görüş ve başlıklar ilgili kısımlarda adreslenmiştir. Örneğin :Bölüm 2.6 ve Ek 6 Hava Kalitesi ve gökdelenlerin etkisiBölüm 2.5 ve Ek 5 Ankara’da mobiliteBölüm 2.3 ve Ek 3 Yeraltı su kaynakları

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 120

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

No Kurum Kapsam Belirleme Raporuna ilişkin Yorumlar Durum

29 Ankara Kalkınma Ajansı (Ömer Akkaya-Değerlendime Toplantısında)

Tarımın teşviği, toprak kalitesi ve iklim değişikliğini de etkileyebilir. Biyoçeşitlilik konusunda, SÇD ekibi tarafından önerilen yeşil koridor hususu, bizim de dikkate almış olmamız gereken çok önemli bir konudur.

Atıkların ayrı toplanması konusunda , Ankara’da katı atık bertarfını yapan ITC firmasına göre, Türkiye’de uygulanmakta olan kaynakta geri kazanımın en uygun bu malzemelerin geri kazanım verimliliği minimize edildiğinden en uygun çözüm olmayabilir. Geri dönüştürülebilir maddeleri toplamak için kamyonların oluşturacağı ilave egzoz emisyonu olacaktır vb.

Atıkların ayrılması ile ilgili görüş Ek 7 sayfa 6’ya eklenmiştir.

30 Ankara Kalkınma Ajansı

Taslak SÇD raporunun çok kapsamlı bir çalışmanın ürünü olduğu anlaşılmaktadır. Bu bağlamda Ankara Bölge Planı 2014-2023’te yer alan tedbirlerin muhtemel çevresel etkileriyle alakalı veya çevresel açıdan önem arz ettiği halde planda yer almayan bazı hususlarla ilgili kayda değer tespitlere yer verilmiştir. Kentsel alanda yağış kaynaklı suların toprağa/yer altı sistemlerine kazandırılmasına yönelik öneriler, hassas ekolojik bölgeler arasında yeşil kuşak benzeri yapılara yer verilmesi, enerji verimliliğiyle ilgili tedbirlerin hayata geçirilmesinin kolaylaştırılması adına Ajans destek programlarına başvuracak işletmelerden belirli verimlilik kriterlerine uyum koşulunun istenmesi gibi birçok örnek bu kapsamda zikredilebilir. Söz konusu öneriler, revizyon yapılması durumunda, planın bir sonraki revizyonunda dikkate alınacaktır

Görüş not edilmiştir.

31 Ankara Kalkınma Ajansı

Mevcut SÇD çalışması AB kaynaklı bir proje kapsamında yürütüldüğünden proje kısıtları planlama çalışması ile SÇD çalışmasının eş zamanlı olarak ilerletilmesine imkân tanımamıştır. Haliyle yerel bilgi uzmanlığına sahip planlama ekibi ile çevresel uzmanlığa sahip SÇD ekibinin birlikte çalışması mümkün olamamıştır. Bu durum genellikle SÇD ekibinin de yerel bilgi ve uzmanlığa sahip olmak için daha yoğun çalışması sonucunu doğurmuştur. Ancak plan tedbirlerinin muhtemel etkilerinin değerlendirildiği bazı çevresel bileşenler için söz konusu yerel bilgi-çevresel uzmanlık birleşiminin sınırlı kaldığı, bu bileşenlerde ifade edilen değişiklik önerileri de çok jenerik/genel-geçer kalmıştır. İklim değişikliği bileşeniyle ilgili kısım bunun bir örneği olarak belirtilebilir.

Görüş not edilmiştir.İklim değişikliği analizi ve temel durumun diğer bileşenlerden daha fazla genel yaklaşım içerdiği doğrudur, ancak eklenen bilgilerle lokal adaptasyon girdileri ve önlemler eklenmiştir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 121

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

No Kurum Kapsam Belirleme Raporuna ilişkin Yorumlar Durum

32 Ankara Kalkınma Ajansı

SÇD raporunun sonunda yer alan eklerde farklı çevresel bileşenlere yönelik, Ankara’yla ilgili çok detaylı analizlere yer verilmiştir. Ancak yukarıdaki yorumda da ifade edildiği üzere söz konusu derinlikli çevresel analizlerin sonuçlarının SÇD bileşeni olacak şekilde rapora entegrasyonu görülememiştir. Söz gelimi İklim Değişikliği Trendleriyle ilgili 30 sayfalık analize ek kısmında yer verilse de SÇD raporunda ilgili bölümde herhangi bir farklı bölge için sunulabilecek düzeyde öneriler getirilmiştir. Bu haliyle ekler; SÇD çalışmasıyla alakasız, farklı kaynaklardan derlenmiş değerlendirmeler olarak algılanabilecektir. Özellikle mevzu bahis kopukluğun bulunduğu çevresel bileşenler için ek kısmında yer alan analizlerin çıkarılması veya bu irtibatsızlığın giderilerek analizlerin SÇD önerilerine yansıtılmasının sağlanması yararlı olabilir.

Görüş kaydedilmiştir ancak anlaşılır değildir. Tüm önerilerin detaylı olarak formüle edildiği ve eklerde yer alan mevcut durum analizine dayanmaktadır.

33 Ankara Kalkınma Ajansı

SÇD raporunda çok sayıda tabloya yer verilmiş, ayrıca SÇD’nin asli unsuru olan Plan tedbirlerine yönelik değişiklik, uyum vb. önerileri de tablolarda verilmiştir. Bu durum raporun okunabilirliğini kolaylaştırmıştır. Ancak rapora atıf yapılması veya bu durumda olduğu gibi SÇD raporu üzerine değerlendirme yapılması gibi durumlar da göz önünde bulundurularak tüm tabloların numaralandırılması ve isimlendirilmesi faydalı olacaktır.

Görüş kaydedilmiş ve entegre edilmiştir. 5. Bölümdeki tüm tablolar numaralandırılmıştır.

34 Ankara Kalkınma Ajansı

İklim değişikliği bileşeni altında Ankara Bölge Planı 2014-2023’ün 2.2.7, 3.1.3 ve 3.2.3 numaralı tedbirlerine yönelik kısımda doğal gaz kullanımı ile ilgili hatalı bir değerlendirme yapılmıştır. Söz konusu yorumda, Plan’ın kentsel alanda ısınma amaçlı ve toplu taşımada ulaştırma amaçlı doğal gaz kullanımını olumlu bir husus olarak belirtilmesi eleştirilmiştir. Yorumda doğal gazın da bir fosil yakıt olduğu ve CO2 ve eşdeğeri gazların emisyonu açısından geleneksel dizel motorlardan daha iyi olmadığı, hatta daha kötü olduğu ifade edilmiştir. Öncelikle Plan’da doğal gazın da bir fosil yakıt olduğu belirtilmiş, ancak muadilleri arasında çok daha çevre dostu olduğu vurgulanmıştır. Doğal gazın ısıtmada kömür ve türevlerinden, ulaşımda da dizel ve diğer petrol türevlerinden gerek CO2 gerekse de diğer sera gazlarının emisyonları açısından çok daha verimli olduğu yaygın bilinen bir gerçektir. Bu yaygın kanının ötesinde temel referans kaynakları bahsedilen durumu doğrulamaktadır. Örneğin Hükümetler Arası İklim Değişikliği Paneli’nin (IPCC) emisyon faktörleri veritabanına göre karayolu ulaşımı ağır vasıtalarında dizelin emisyon faktörü değerleri CO2 için 770 g/km ve 74 g/MJ iken, bu değerler doğal gaz için 550 g/km ve 56,1 g/MJ’dür.

Isınma ve toplu taşıma için doğalgazın kullanımı ile ilgili tavsiye mevuct verilere ve teknik uzmanlığa dayandırılmıştır. (örn. http://www.clean-fleets.eu)

Tabii ki doğalgaz kömür ve mazottan daha verimlidir ancak emisyon faktörleri açısından mazotla bir farkı yoktur. Tam tersine, yatırımı, şayet söz konusu hava kalitesi ise daha iyidir.

Değerlendirme bu durumda ilgili bir kriter olarak değerlendirilemeyecek olan “yaygın kanı” ya değil, yatırım bazında yapılmıştır,

Görüş entegre edilmemiştir. – SÇD’de formüle edilen görüş korunacaktır.

35 Ankara Kalkınma Ajansı

Tarımsal faaliyetlerin yoğun olduğu bölgelere ilişkin tedbirlerle alakalı öneriler getirilen bölümlerde ilgili mekânsal ölçek olarak I. ve II. alt bölgelerdeki ilçeler belirtilmiştir. Söz konusu kısımlara IV. Alt Bölgedeki ilçelerin de eklenmesi uygun olacaktır.

Görüşler 5.1.2, 5.1.3 ve 5.1.4 bölümlerine entegre edilmiştir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 122

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

No Kurum Kapsam Belirleme Raporuna ilişkin Yorumlar Durum

36 Ankara Kalkınma Ajansı

Jeo-yapılar ve toprak bileşeni altında Plan’ın tarımla ilgili tedbirlerine yönelik “tarımsal aktivitelerin genişlemesi sadece uygun topraklarla sınırlandırılmalıdır” önerisine yer verilmiştir. Her ne kadar bu öneri genel anlamda uygun görülse de Ankara özelinde böyle bir uygulamaya gerek yoktur, hatta tarım faaliyetlerinin genişlemesi genel anlamda teşvik edilebilir. Zira Ankara topraklarının kayda değer bir kısmı erozyon riskine mazur kalan çıplak araziler olup, tarım alanlarının genişleme ihtimali bulunan yerler de büyük ölçüde bunlardır. Nitekim Ankara, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın Çevre Amaçlı Tarım Arazilerini Koruma Programı (ÇATAK) kapsamındadır ve bu programda kapsam alanına giren ilçelerde toprakların tarımda kullanımı maddi teşvik ile desteklenmektedir.

Görüş not edilmiştir ama tam olarak anlaşılamamıştır. Tarımın sadece erozyon riskine maruz çıplak arazilerde teşvik edilmesi açık değildir. ÇATAK programının parçası olmak, çevresel değerlendirme açısından ilgili olmayabilir.

Öneri korunmuş ve ABP’nin bir sonraki güncellenmesinde açıklama gerekecektir.

37 Ankara Kalkınma Ajansı

Ekosistem ve biyoçeşitlilik bileşeni altında yer verilen ilk değerlendirme kutucuğunda, ormanlar ve yol kenarı ağaçlandırmalarla ilgili önerinin orijinali (İngilizce) ile Türkçe çevirisi arasında ciddi anlam farklılaşması vardır. İngilizce metinde yer alan “Undertake effective maintanance of roadside trees planted in the city in the last 10 years, whose state is continously worsening due to the poor use of existing forested areas, natural disasters etc.” ifadesi hatalı bir değerlendirmedir. Ankara’da son yılda yol kenarlarına dikilen ağaçların durumunun kötüleşmesi, bunun da mevcut orman alanlarının kötü kullanımından veya doğal afetlerden kaynaklanması gibi bir durum söz konusu değildir.

Görüş not edilmiştir ve 5.1.4 bölümüne entegre edilmiştir. Bahsedilen değerlendirme kaldırılmıştır.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 123

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

8. BÖLÜM 8: PLAN VEYA PROGRAMIN UYGULANMASI SIRASINDA ORTAYA ÇIKABİLECEK ÇEVRESEL ETKİLERİN İZLENMESİNE İLİŞKİN ÖNGÖRÜLEN ÖNLEMLER

Bu bölümde, ABP için izleme şeması oluşturulurken dikkate alınacak olan göstergelerin bir listesi sunulur. Göstergeler, kilit çevre ve sağlık konuları, ABP’nin bu konular üzerine olası etkileri (bkz. Bölüm 6) ve SÇD analizleri sırasında belirlenen dayanak bilgilerindeki eksiklikler (bkz. Bölüm 4) ile bağlantılıdır. Bu göstergelerin sürekli olarak izlenmesi, ABP’nin başarılı bir şekilde uygulanmasına yardımcı olmalı ve beklenmeyen olumsuz yan etkilere ilişkin erken uyarı sağlayabilmelidir. Bu bölümde, ayrıca, ABP uygulamasında kaydedilen ilerlemenin izlenmesi amacıyla hazırlanacak olan şema ile ilgili önerilerde yer alır.

Tablo 73: ABP için Gösterge Listesi İzleme Sistemi

Çevre Bileşeni İzlenecek göstergeler

İklim Değişikliği ve Taşkın Yönetimi Ankara İli’nin bütün havzalarındaki debi ölçüm istasyonlarında kaydedilen veriler (m3/gün);Havza içinde kaydedilen taşkınların sayısı ve sıklığı ve meydana getirdiği hasarlar (can kaybı sayısı, taşkından zarar görmeleri nedeniyle sigorta şirketlerine başvuran kişilerin sayısı)

Arazi ve Toprak Erozyondan olumsuz etkilenen alanlar

Su Yüzeysel Su Kalitesi Yönetimi Yönetmeliği (30 Kasım 2012’de yayınlanmıştır) uyarınca izlemeEv ve işyerlerinde üretilen atıksu miktarıDoğru bir şekilde arıtılmadan deşarj edilen atıksu miktarıKanalizasyon sistemine bağlantısı olan ev sayısı

Ekosistemler – Biyoçeşitlilik Endemik ve koruma altındaki türler veya özel habitatlar (sulak alan, kumul, tuzcul alanlar), ormanlık alanlar için periyodik izleme gerçekleştirilmelidir.

Mekansal dokular Kentsel kalkınmaya ayrılan toplam alan ve bina yapılmış alanların ve diğer kentsel yüzeylerin (otopark alanları, yollar, vb.) toplam alanı

Hava kalitesi Ulusal kava kalitesi parametreleri ve standartları

Atık yönetimi Oluşan atık miktarıYeterli arıtma yapılmadan bertaraf edilen atık miktarı

Sosyal unsurlar – İnsan sağlığı Ölüm nedenleriİshal, sıtma, viral hepatit, solunum yolları hastalıkları teşhisi koyulmuş kişi sayısıBöcek ilaçları nedeniyle zehirlenen kişi sayısı

Kültürel miras Tarihi ve mimari koruma rejimi kapsamında yer alan sahaların ve anıtların sayısı/yüzey alanı

ABP’de, uygulamada kaydedilen ilerlemenin takip edilebilmesini sağlayan herhangi bir izleme sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla, yeni ABP revizyonları/güncellemeleri için bu tür bir sistem kurulması önerilebilir.

Uygun bir çevresel izleme sistemi belirlenmesi ile, şu konular da belirlenmiş olur:

Uygulamanın çeşitli aşamaları için beceri ve sorumluluklar;

Ürünler ve sıklık (izleme prosedürü/leri);

Uygulama yöntemleri.

Bu ABP İzleme Sistemi, Ankara Kalkınma Ajansı ve Kalkınma Bakanlığı ile koordine bir şekilde oluşturulmalı ve sonuçlar yıllık olarak özetlenmeli ve kısa bir Uygulama Raporu şeklinde yayınlanmalıdır. Dolayısıyla, ilgili bütün paydaşlar, ABP hedeflerine ulaşmak adına ne yapıldığı konusunda bilgilendirilmelidir. Sistem (ve Uygulama Raporu) çok basit bir matrise dayalı olmalıdır – aşağıda bir örneği bulunmaktadır:

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 124

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 74 : ABP İzleme Sistemi – örnek

ABP Önlemi Performans göstergeleri 2016’da gerçekleştirilen faaliyetler Sonraki yıla ait eylemler ve görevler

1.1.1Sürdürülebilir kentsel büyüme ilkeleri kent planlarında benimsenecek ve uygulanacaktır.

Sürdürülebilir kalkınma ilkelerini benimseyen Kent Planlarının sayısı

Kent Planları’nda benimsenecek ve uygulanacak olan sürdürülebilir kalkınma ilkelerinin detaylı tanımı Özel Kılavuzlar yayınlanmasıBüyük ölçekte benimsenmiş/benimsenmekte olan sürdürülebilir kentsel kalkınma ilkeleri ile entegre XX Kent Planları

1-10 no’lu Sürdürülebilir Kentsel Kalkınma ilkelerinin kabul ve uygulama süreci içindeki bütün Kent Planları ile entegrasyonu

3.1.4 Raylı ve diğer çevre dostu ulaşım (yaya, bisiklet, doğalgazlı otobüsler vb.) sistemlerinin kent içi ulaşımdaki payı artırılacaktır.

Ankara kent içi ulaşımda türel dağılım

XXX’teki 5 km’lik güzergahın finanse edilmesi3 Belediye’ye toplam 10 km2’lik yaya alanı kazandırılmasıSon derece kirletici olan eski dolmuşların yenilenmesi için finansman programları ve teşvikler sağlanması

5 belediyede daha bisiklet yolu ve yaya yolu yapılmasıDolmuş filosunun tamamının yenilenmesi

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 125

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

9. BÖLÜM 9: BİLGİ EKSİKLİKLERİ VE BUNLARIN KARAR ALMADAKİ ÖNEMİNE DAİR AÇIKLAMA

SÇD değerlendirmelerinin kilit varsayımları ve sınırları - önemli veri veya bilgi eksiklikleri, çevre üzerindeki olası etkiler üzerine yapılan değerlendirmelerin ve öngörülerin doğruluğunu etkileyen analitik araçların eksik olması dahil - aşağıda verilmiştir. Dolayısıyla, değerlendirmenin güvenilirliğini/katma değerini artırmak için gelecekte veriler veya bilgiler toplanması önerilir.

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ. Özellikle Ankara için, iklim değişikliği ile ilgili olarak çok sınırlı sayıda veri bulunmaktadır veya hiç veri bulunmamaktadır. Türkiye ölçeğinde ve küresel ölçekte uygulanabilecek, önemli bilgilerin eksik olması ve önemli belirsizlikler bulunması; yüzeysel ve yeraltı sularının, hidrolojik modellerle uygun bir şekilde eşleştirilmesi, yenilenme işlemi, gelişmiş toprak nemi ve buharlaşma dinamikleri, su kalitesinin ve su yönetiminin dahil edilmesi (Wood ve ark. 2011) ve iklime etki eden değişkenler için kullanılan ölçek küçültme metodolojilerinin daha da geliştirilmesi (Harding ve ark. 2011) konularını içermektedir. Rüzgar iklimindeki değişiklikler de son derece belirsizdir.

SU-ATIKSU. Su & atıksu bileşenlerine ilişkin en önemli veri eksikliği, Ankaradaki su kalitesi verilerindedir (yani AAT’lerin çıkış suyu). Despite the statements given at the website of ASKİ web sitesinde ve ASKİ Stratejik Planı’nda (2015-2019) atık kriterlerinin karşılandığına dair yapılan açıklamalara rağmen, AAT’lerin giriş ve çıkış suyu değerleri yayınlanmalıdır. Eksik bilgi, su ile ilgili konuların doğru bir şekilde değerlendirilmesini sınırlamaktadır

MEKANSAL DOKULAR – kentsel ve bölgesel düzeydeki mekansal doku analizlerinin iyileştirilebilmesi amacıyla, ilçe düzeyinde farklı yıllara ait arazi kullanımı verileri elde edilmelidir.

ATIK YÖNETIİMİ - Atıklara ilişkin TurkStat istatistikleri (2012’ye kadar erişilebilir) dışında, Ankara İli ve ilçelerine ilişkin atık yönetimi verileri sınırlı sayıdadır ve bazı belirsizlikler söz konusudur. Bu faktörler, Ankara’daki eğilimlere ilişkin daha fazla değerlendirme yapılmasını etkilemektedir. ÇD dayanağı ve değerlendirmesinin eksiksizliğinin ve verimliliğinin artırılması amacıyla, 1 Ekim 2015 tarihinde, ÇŞB yetkili müdürlüğünden aşağıdaki veriler/bilgiler talep edilmiştir:

- Oluşan toplam KKA (Kentsel Katı Atık) miktarı

- Toplanan toplam KKA miktarı (toplama yöntemleri dahil: belediye, özel şirket, vb.)

- Yakılan toplam KKA miktarı (ve varsa bununla bağlantılı enerji üretiminin oranı)

- Düzenli atık depolama sahalarına gönderilen KKA payı ve bağlantılı biyogaz üretimi miktarı (varsa)

- Belediye çöp sahalarına atılan KKA payı

- Kompost yapılan KKA payı

- Başka yöntemlerle bertaraf edilen KKA payı (geri dönüşüm-yeniden kullanım vb.)

- Toplanan KKA yapısı (farklı KKA türlerinin 5’si: organic, kağıt, cam, vb.)

- İldeki düzenli atık depolama sahalarının sayısı ve kapasitesi

- İldeki vahşi çöp sahalarının sayısı ve kapasitesi

- Tehlikeli atıkların ve toplama ve arıtma tesislerinin toplam miktarı

- başka atık türlerinin toplam miktarı/payı: tıbbi atık –aküler & piller –tehlikeli olmayan atıklar – ambalaj atıkları – yağ atıkları – bitkisel yağ atıkları - elektronik atıklar – madensel atıklar - PCB& PCT içeren atıklar/hurdalar – inşaat & yıkıntı atıkları ve bunları toplama ve bertaraf tesisleri.

Ne yazık ki, bu SÇD Raporu’nun hazırlandığı süre boyunca istenen bilgilerin hiçbiri sağlanamamıştır.

Bu tür değerlendirmelerin güvenilirliğinin artırılması amacıyla, kaydedilen (mümkünse ilçe bazlı) ölçümlerin sorumlu kurumlar tarafından yıllık olarak paylaşılması gerekir.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 126

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

10. BÖLÜM 10: YUKARIDAKİ BAŞLIKLAR ALTINDA VERİLEN BİLGİLERİN TEKNİK OLMAYAN BİR ÖZETİ

Bu rapor, Ankara Kalkınma Ajansı (AKA) tarafından hazırlanan Ankara Bölge Planı (ARP) pilot SÇD’sinin son çıktısıdır. SÇD, ulusal ve uluslararası uzmanlardan oluşan bir ekip tarafından, yani Çevre ve Şehircilik Bakanlığı (ÇŞB) denetiminde pilot SÇD’ler için SÇD Yetkili Makamı’nı temsil eden Danışman tarafından yürütülmüştür.

ABP, söz konusu arazideki kalkınmanın (ve dolayısıyla çevresel değişimin) bütün önemli etmenlerinin bir entegrasyon yaklaşımı benimsenerek tespit ve entegre edildiği bölgesel çerçeve stratejisi olarak düşünülebilir. Yani, tetiklenmiş olan nüfus artışı ve beraberinde gelen ekonomik faaliyetler (sanayide yoğunlaşma, tarım, turizm) ve kentsel gelişme. Genel SÇD yaklaşımı açısından - ABP’nin önceki odak noktası nedeniyle - temel olarak olumlu etkiler beklenebileceği dikkate alınmalıdır. Dolayısıyla, SÇD ilk olarak, ABP uygulamasının veriminin artırılması için girdi sağlanmasını yani; ABP’nin revize edilmiş versiyonunda dikkate alınacak olan ek önlem veya faaliyetleri amaçlamıştır.

Asıl Plan’ın 2015 yılında onaylanmış olduğu ve sonraki gözden geçirmenin 2018 yılında yapılmasının beklendiği de göz önünde bulundurulmalıdır. Dolayısıyla; prosedür açısından, SÇD’nin zaten halihazırdaki bir plan üzerinde gerçekleştirilmiş olduğuna vurgu yapılması gerekir. Bu nedenle, başlangıç aşamalarında, SÇD analizlerinin ABP’ye dayalı olacağı, yani SÇD’nin 2013/14 yıllarında geliştirilen ABP tarafından önerilen önlemlerin olası etkilerini değerlendireceği, 2018 yılında hazırlanacak olan revize edilmiş yeni ABP’de ise çıktıların ve önerilerin hedefleneceği konusunda görüş birliğine varılmıştır.

SÇD analizleri, SÇD Yönetmeliği ile şart koşulan gereksinimlere uygun şekilde yapılır. Kapsam belirleme aşamasında belirlenen kilit konular ve özel sorunlar için, mevcut duruma ilişkin olarak, ABP’nin uygulanmaması durumunda gelecekteki olası gelişme tahminlerine dair bir dayanak teşkil eden (yani dayanak analizi – Bu Raporun Bölüm 2 ve 3’ü ve ilgili Ekler) bir açıklama hazırlanmıştır. Dayanak analizi dikkate alındığında, ABP tarafından önerilen bütün önlemler, yani bunların kilit çevresel konuları ne şekilde ekileyebilecekleri ve gelecekteki olası gelişimlerinin nasıl olacağı, sözkonusu Çevre Hedefleri (Bölüm 4) açısından değerlendirilmiştir. Belirlenen etkilere dayalı olarak, ABP performansının geliştirilmesine yönelik (Bölüm 5), izleme sistemine ilişkin önerileri de içeren Tavsiyeler (Bölüm 8) geliştirilmiştir.

Kilit paydaşlar ile yapılan danışma görüşmeleri SÇD sürecinin önemli kısımlarını oluşturmuştur. Yukarıda da belirtildiği gibi Ankara’da halka açık iki seminer düzenlenmiştir. Görüşmelerin genel değerlendirmesi ve elde edilen yorumlar, Bölüm 7’de ve ilgili eklerde yer almaktadır.

10.1 SÇD’de İşlenen Kili t Çevre ve Sağlık Konuları

Aşağıdaki tabloda, kapsam belirleme aşamasında elde edilen bulgulara dayalı olarak ve bu raporun Bölüm 2’sinde derlenmiş olan bilgi ve veriler dikkate alınarak, Ankara İli toprakları ile ilgili olan ve ABP’den etkilenme olasılığı bulunan kilit konular belirlenmiştir:

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 127

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Tablo 75 : SÇD’de dikkate alınan Özel Sorunlar

Özel sorunlarABP uygulamasında ve/veya sonraki ABP revizyonunda dikkate alınması gerekenler (2018)

Orta/uzun dönem planlamada (10/20 yıl) için olası seçenekler

1. İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ İldeki su dengesini etkileyen yağış

ve buharlaşma oranlarının değişmesi

Yüzey suyu kaynaklarının azalması

Sektörel (örn. içme-kullanma, endüstriyel vb.) su tüketimi modelinin etkilenme olasılığı

Kuraklık sıklığının ve yoğunluğunun artması

Taşkınların sıklığında ve ölçeğinde artış olasılığı

insan sağlığı üzerindeki riskler ve mülkler ve altyapılar üzerindeki riskler

İklim değişikliğinin il üzerindeki ve su kaynaklarının (hem yüzey hem de yeraltı suları) dengesi ve durumu üzerindeki etkileri konusunda yapılan analizlerin derinleştirilmesi ve kapsamlarının genişletilmesi

İklim değişikliğine uyum önlemlerinin dahil edilmesi

Risk altına girme olasılığı bulunan alanlarda gelişme uygulamalarından kaçınılması

Ankara’daki, potansiyel tehlikelere maruz kalabilecek olan ve mevcut ve gelecekteki gelişme çalışmaları ile bağlantılı olarak bu tür tehlikeler sonucu ortaya çıkabilecek risklerden etkilenme olasılığı bulunan yaşam alanlarının, ekonomi kaynaklarının, kamu hizmeti alanlarının ve tarihi, sosyo-kültürel ve doğal değerlerin tespit edilmesi.Kentin bu tür risklere direnç gösterebilmesini sağlamak için hasar ve risk azaltımı önlemleri uygulanması.

Ankara İli İklim Değişikliği Stratejisi ve Eylem Planı (Etki Azaltımı ve Uyum önlemlerini kapsayan ve entegre eden)

Orta vadeli (5-10 yıllık) kentsel planlama ve yönetimde, kentsel düşük karbon yaklaşımının ve senaryosunun benimsenmesi

Başlıca ekonomi (tarım, turizm) sektörlerinde ve evlerde etkili su kaynakları yönetimi. su tasarrufu kampanyaları ve çok-sektörlü eylemler planlanması.

2. JEOLOJİ ve TOPRAK Toprak erozyonu (kuraklıklar) Atık su (vahşi çöp toplama

alanları/düzenli deponi alanları) ve arıtılmamış atık su kaynaklı toprak kirliliği

Kırsal alanlarda, tarım ilaçları ve gübre kullanımı sonucu oluşan toprak kirliliği

Kentsel ve endüstriyel atıksular nedeniyle oluşan toprak kirliliği

Tarımsal amaçlı kullanılacak arazilerde azalma

Toprak erozyonu ve toprak kirliliğini azaltıcı önlemler alınması

Tarımsal alanlarda ve ormanlık alanlarda erozyonla mücadele amaçlı projeler hazırlanabilir.

Bütün vahşi çöp toplama alanlarının kapatılması ve iyileştirilmesi; atık yönetimi uygulamalarının geliştirilmesi (sadece düzenli deponi alanlarında)

Kentsel düzeyde arazi kullanımında yapılacak değişikliklere çevre kriterlerinin entegre edilmesi.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 128

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

3. SU Su kaynaklarına erişim - su

kaynaklarına talebin artması ve su kaynaklarında azalma olasılığı

Sektörel su tüketimi için yeterli miktarda su olmaması veya su kıtlığı durumunda (örn. içme-kullanma, tarımsal, endüstriyel vb.)

Noktasal ve yayılı kaynaklı su kirliliği, herhangi bir amaç için kullanımın kısıtlanması

Su kütlelerinin ve ekosistemlerin kirlenmesi ve bozulması (örn. Tuz Gölü)

Tarımdan gelen nitrat nedeniyle yeraltı suyu kirliliği

Tarımsal sulama ve/veya başka faaliyetler için yeraltı suyu çekilmesi

Çeşitli kaynaklardan dolayı oluşan yeraltı suyu kirliliği

Su tabakası seviyesinin düşmesi - su temini kapasiteleri üzerindeki kısa vadeli ve uzun vadeli etkiler ve diğer ekonomik faaliyetler için olası sonuçlar

Su kütlelerinin durumunun korunması ve iyileştirilmesi ve yeni Avrupa Direktifleri’nde ve ulusal şartnamelerde ve planlama makamları tarafından hazırlanan en son taşkın riskleri yönetimi kılavuzları gibi kılavuzlarda yapılan değişikliklerin yansıtılması amacıyla politikaların ve hedeflerin ABP’de güncellenmesi

Gelecekteki taleplerin ve iklim koşullarındaki olası değişiklikler dikkate alınarak, yeterli oranda su kaynağı bulunmasını sağlamak

Su kaynaklarının ana ekonomi sektörlerinde ve evlerde (tarım, turizm) etkin yönetimi

AAT’ler inşa edilmesi, kanalizasyon şebekesi eksik olan yerlerde şebekelerin tamamlanması

Tarım faaliyetleri için yeraltı suyu çekilmesinin kontrol altına alınması.

Tarım kaynaklı su kirliliğinin azaltılması

Su tasarrufu yöntemlerinin ve teknolojilerinin kullanımının teşvik edilmesi ve seçilmesi ve tarımsal sulama ve endüstriyel üretim gibi sektörel uygulamalarda verimin artırılması

4. EKOSİSTEMLER ve BİYOÇEŞİTLİLİK İklim değişikliğinin/kuraklığın

ekosistemler ve biyo-çeşitlilik üzerine olumsuz etkileri

Yeni yatırım projelerinin potansiyel etkileri (yeni yerleşim bölgeleri, endüstriyel gelişim, AAT’ler, vb.)

Batı/kuzey alt bölgelerde gelişen turizmin ekosistemler ve peyzaj üzerine potansiyel etkileri

Mogan Gölü etrafındaki ekosistemleri ve turizm potansiyelini olumsuz yönde etkileyen inşaat faaliyetlerinin ve taşocaklarının sayısının artması

Sulak alanların azalması

Hassas doğal yaşam alanları ve İlgili ABP önlemleri arasındaki olası uyumsuzlukların belirlenmesi

Yerleşim alanları yapılmasının önüne geçilerek sulak alanların korunması

Söz konusu hassas yaşam alanlarının taşıma kapasitesinin değerlendirilmesi ve sonuçların planlamaya entegre edilmesi

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 129

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

5. NÜFUS ve ALANSAL DOKULAR Planlansız ve nüfus eğilimlerine

uygun olmayan kentsel kalkınma Ankara ili’nin büyüyen nüfusu,

çekici bölgelerin sınırlı sayıda uygun arazi üzerine inşa edildiği kompakt bir kent yaratılması amaçlayan, dengeli ve sürdürülebilir konut politikası ile desteklenmelidir.

Daha sürdürülebilir ulaşım biçimlerini, toplu taşımanın daha fazla kullanılmasını ve toplu taşımada önemli iyileştirmeleri teşvik edici daha iyi bir arazi kullanımı ve ulaşım entegrasyonunun sağlanması gerekmektedir

Ankara’nın gelecekteki gelişim, rekreasyon, miras ve biyoçeşitlilik gereksinimleri arasında bir denge oluşturulmalıdır.

6. HAVA KALİTESİ Ankara’daki kentsel alanların

çoğunda trafikten kaynaklanan hava kirliliği

Ankara’daki kentsel alanlarda ısıtma sistemlerinden kaynaklanan hava kirliliği

Endüstriyel tesislerin ve termal enerji santrallerinin neden olduğu hava kirliliği

Sera gazı emisyonu ve iklim değişikliğine olan katkıların artışı (Bkz. yukarıdaki konu)

Kentsel trafik sınırlamaları konusunda önlemler alınması (yayalara ayrılmış geniş alanlar, trafik sınırlama dönemleri ve politikaları, kent ulaşımında eko-yakıt kullanımı, vb.)

Kentsel alanlarda ısıtma sistemlerinin veriminin artırılması

Kısa vadede, kentsel alanlarda enerji tasarrufu/verimi politikaları uygulanması

Orta vadeli (5-10 yıllık) kentsel planlama ve yönetimde, kentsel düşük karbon yaklaşımının ve senaryosunun benimsenmesi

Endüstriyel bölgeler ve tesisler için Çevre Yönetimi Sistemleri benimsenmesi

Kolektif, temiz ve etkili ulaşım biçimleri ve seçenekleri konusuna odaklanılması

7. ATIK YÖNETIMI Ankara ilinin çeşitli bölgelerinde

kısmi atık toplama ve yönetimi Ankara ilinin çeşitli bölgelerinde,

doğru bir şekilde uygulanmayan atık azaltımı, seçimi/ayrıştırılması ve yeniden kullanımı için politikalar

Düzensiz (vahşi) çöp sahalarının yakınlarında olası toprak ve su/yeraltı suyu kirliliği

Üretim döngüsünden kaynaklanan ikincil madde eksikliği

Sağlıksız kentsel çevre

Il genelinde doğru katı atık yönetimi sistemlerinin yaygınlaştırılması (düzenli atık sahalarından atık ayırma ve yeniden kullanımına kadar)

Ileri atık yönetimi sistemleri ve altyapılarının planlanması

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 130

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

8. SOSYAL UNSURLAR ve İNSAN SAĞLIĞI Kent merkezlerinde yoğunlaşmış

dengesiz bölgesel gelişme Az gelişmiş alt bölgelerde geçim

olanaklarının eksikliği nedeniyle göç ve nüfus kaybı

Kırsal alanlardan yoğun bir şekilde göç olması nedeniyle kentsel yoksulluğun artması

Hava kirliliği nedeniyle ortaya çıkan hastalıklarda artış

Su kirliliği ve atıksu arıtım tesislerinin kapasitelerinin yetersiz olması nedeniyle ortaya çıkan hastalıklarda artış

Organik ve toksik kirlilikle bağlantılı hastalıklarda artış

Sağlık tesislerinin kapasitelerinin yetersiz olması

Yerel ekonominin harekete geçirilmesi ve kırsal sürdürülebilir kalkınmanın özendirilmesi

Güvenli su temini ve arıtımı sağlanması

9. KÜLTÜREL MİRAS Tarımdaki modernizasyonun

(örn. şarap üretiminin modernizasyonu) tarihi değerler taşıyan varlıklara olan etkileri

Kırsal peyzaj üzerindeki etkiler Yeni neslin yerel kültürel

kimliğini kaybetmesi

İl düzeyindeki kültürel miras sisteminin, kentsel ve kırsal alanların bütün kültür/kimlik unsurlarının dahil edilmesi ve bağlantılandırılması ile, net bir şekilde belirlenmesi

İlgili bütün koruma stratejilerinin/önlemlerinin belirlenmesi

10.2 ABP’nin uygulanmasının verimliğinin artırmak için SÇD Tarafından Önerilen Önlemler ve Olası Etkilerin Özeti

ABP’nin, olası olumsuz etkilerini minimize etmek için özel dikkat gerektiren politika / önlemleri aşağıdaki gibi özetlenebilir.

ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.2.7: Ankara’nın yenilenebilir enerji kullanımı ve teknolojilerinin üretimi desteklenecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.1.3: Ankara’da alternatif ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı yaygınlaştırılacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.3: Ankara’da temiz yakıt kullanımının payı sürdürülebilir şekilde artırılacaktır.

3.2.3 No’lu Politika ile de önerildiği gibi ısıtma sistemlerinde ve/veya toplu taşımada Doğal Gaz kullanımına özel önem verilmelidir. Doğal gaz, yenilenemez bir fosil yakıtıdır ve CO2 emisyonu geleneksel dizel motorlar/yanmadan özellikle daha iyi değildir (hatta daha kötü bile olabilir)

ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.5: Mevcut konut arzı nüfus artışından kaynaklanan talebi karşılayacak düzeyde tutulacaktır.

Kalkınma ve inşaat çalışmalarının bir sonucu olarak iklim faktörlerinde bazı olumsuz etkiler meydana gelecektir (özellikle sera gazı emisyonları ve enerji kullanımı ile bağlantılı olarak) (Politika 1.1.5), ancak öngörülen bütün politikaların, özellikle de kentsel sürdürülebilir büyüme ilkelerinin uygulanması ile ilgili olanların dikkate alınması halinde bunlar önemli olarak görülmeyebilir.

Kentsel Sürdürülebilirlik ve Esneklik ilkeleri dikkate alınmadan, sadece 1.1.5 No’lu Politika’nın uygulanması halinde Potansiyel Olumsuz Etkiler ortaya çıkabilir.

1.1.5 No’lu Politika, doğru şehir yönetimi ile desteklenmediği ve sürdürülebilir kentsel büyüme prensiplerini teşvik

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 131

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

etmediği sürece, orta - uzun vadede (5-10 yıl) önemli olumsuz etkiler meydana getirebilir. İldeki mevcut konut stoğunun, artan nüfustan çok daha geniş olan gerçek büyüklüğü dikkate alınmadan önlem formülasyonu ile yeni inşaat faaliyetleri için ortam yaratılır. Daha fazla konut faaliyeti ve kentsel saçaklanma, ekosistemlerin, ekolojik koridorların, vb. kaybedilmesine yol açacaktır.

ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.1.6: Özellikle tarımın ekonomideki payının ağırlıklı olduğu ilçelerde tarımsal üretim çeşitlendirilecek ve tarıma dayalı sanayi geliştirilecektir.Arazilerin ve toprakların kullanılabilirliği konusunda ön değerlendirme gerçekleştirilerek düzenleme yapılmaması durumunda, tarıma elverişsiz alanların tarım arazisi olarak kullanılması, toprak kompozisyonu ve stabilitesi üzerinde son derece olumsuz etkiler yaratabilir. Tarım faaliyetleri sadece uygun arazilere yayılabilir.

Bu Politika su tüketiminin artmasına yol açacak ve muhtemelen gübre kullanımında da artışa sebep olacaktır. Sulama için derin yeraltı sularının sürekli olarak kullanılması halinde, en önemli olumsuz etkilerin ortaya çıkabileceği öngörülebilir. Bu sular, yenilenebilir kaynaklar olarak kabul edilmez, bunların aşırı oranda kullanılması en önemli ve yenilenemez kaynaklardan birinin kaybedilmesine yol açacaktır. Bunların yeniden doldurulması binlerce yıl alacaktır. İklim Değişikliği açısından bile, bunların kullanımı sıkı bir şekilde engellenmelidir.

Çevre konusundaki farkındalığın artırılması ve tarımsal faaliyetlerin,su kaynaklarının korunması için özel önlemler ve eylemler gerçekleştirilmesine yol açacak bir şekilde doğru yönetilmesi desteklenmediği sürece, bu politika orta-uzun vadede (5-10 yıl) önemli olumsuz etkiler ortaya çıkarabilir.

ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 3.2.5: Turizm faaliyetlerinde doğal ve kültürel kaynakların çevresel değerleri gözetilecektir.Koruma altındaki alanlara aşırı sayıda ziyaretçi gelmesi, belirli taşıma kapasitesinin aşılması ve sağlam yönetim uygulamaları ile desteklenmemesi halinde olumsuz etkiler ortaya çıkabilir.

ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.10: Alt bölgelerden dışarı göçü azaltmak için ilçelerde sosyal ve fiziki altyapı hizmetleri, özgün mesleki eğitim imkanları ve yöresel unsurları ortaya çıkaracak istihdam alanları geliştirilecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.11: Alınan yüksek göçün temel kamu hizmetleri üzerinde oluşturduğu yük tespit edilecek ve ihtiyaçların karşılanmasına yönelik tedbirler alınacaktır.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.2.5: Göçle gelen nitelikli beşeri kaynak bölgenin kalkınmasına hizmet etmek üzere değerlendirilecek ve istihdam alanları genişletilecektir.ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.1.7: Kırsal alanlarda alternatif gelir ve istihdam alanları belirlenecek ve desteklenecektir.

Göç akımının barındırılabilmesi ve istihdam için eşit fırsatlar yaratılabilmesini amaçlayan bu politikaların uygulanması ile, olumlu sosyal/ekonomik etkiler ortaya çıkması öngörülmektedir. Ancak, bu sosyal etkiler, yeterli kentsel gelişim altyapıları ile desteklenmeyebilir. Bu durumda, göç akınlarının yoğunlaşacağı bazı sınırlı alanlarda olumsuz çevresel etkiler meydana gelebilir.

ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 1.1.1: Sürdürülebilir kentsel büyüme ilkeleri kent planlarında benimsenecek ve uygulanacaktır.

Bu politika, planlama aşaması dikkatli değerlendirilmezse, orta-uzun vadede (5-25 yıl) önemli olumsuz etkiler meydana getirebilir.

Kompakt kentsel gelişimin, hava kalitesi üzerinde hem olumlu, hem de olumsuz etkileri olabilir.

Yüksek yoğunluklu gelişim araba bağımlılığını, enerji tüketimini azaltabilir, ve seyahat edilen mesafedeki düşük emisyonlarla sonuçlanabilir, ancak aynı zamanda sınırlı bir alanda pek çok faaliyetin konsantrasyonuna bağlı olarak hava kirliliğinde düşmeye de yol açabilir. Araştırma sonuçlarına göre, olumsuz etkiler olumlu etkilere göre görece daha fazladır.

Şehir merkezinde artan yoğunluk hava kirliliği emisyonlarını artıracaktır.

Bazı bölgelerde inşaatların artması ve bununla bağlantılı olarak trafik hareketinin de artması nedeniyle hava kalitesi açısından bazı olumsuz etkiler de ortaya çıkabilir, ancak öngörülen diğer bütün politikalar, özellikle kentsel sürdürülebilir büyüme ilkelerinin uygulanması ile ilgili olanlar dikkate alındığı sürece bunlar önemli olarak değerlendirilmez. ABP POLİTİKASI ÖNLEMİ 2.1.1: Ankara’nın imalat sanayi üretim ve ihracatında yüksek teknolojiye dayalı ürünlerin payı artırılacaktır.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 132

Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliğinin Uygulanması Teknik Yardım EuropeAid/133447/D/SER/TR

Planlanan yeni imalat sektörlerinde çevre dostu teknolojilerin dikkate alınmaması halinde, bu politika, orta-uzun vadede (5-25 yıl) orta dereceli olumsuz etkiler meydana getirebilir.

10.3 SONUÇLAR

SÇD analizlerinin sonuçlarını dikkate alarak, ABP’nin çevreye ciddi olumsuz etki oluşturma riski oluşmadığı sonucuna varılabilir. Çoğu bölgesel gelişim aktivitelerinin tipik olarak belirli tip olumsuz etkilerle ilgili (su kirliliği hava kirliliği, toprağın bozunması, biyoçeşitlilik kaybı) olduğu gerçeğine rağmen, ABP bileşenlerinin tek tek değerlendirilmesi çevresel anlamdasadece olumlu veya hafif/potansiyel negatif etkiler göstermektedir. ABP politika/önlemlerinin çoğunda çevreye; nüfus için olduğu kadar sosyal durum üzerinde de potansiyel olumlu etki tespit edilmişken, bir veya birkaç çevresel bileşende potansiyel (ılımlı) olumsuz etkiler görülmüştür.

SÇD analizlerinin sonuçları dikkate alındığında, çevresel kalitede önemli ilerlemeler kaydedilmesi fırsatı için, Ankara bölgesinde yaşam koşulları ve sağlık risklerini de sınırlamasını da gerektiren ABP’nin önemli bir fırsat sunduğu sonucuna varılabilir. Ancak, bu nihai sonuca ulaşmak için dikkate alınması ve kabul görmesi gereken bazı koşullar bulunmaktadır.

Ankara Bölge Planı için SÇD Raporu 133

Bu yayının içeriği sadece Eptisa Mühendislik liderliğindeki Konsorsiyum’un sorumluluğu altındadır ve hiçbir şekilde Avrupa Birliği’nin görüşlerini yansıtmamaktadır