yurdakuloslem.files.wordpress.com · web viewÖzellikle uygulamamızın 3. sorusu olan ph ve poh...
TRANSCRIPT
T.C.
ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ
KAZIM KARABEKİR EĞİTİM FAKÜLTESİ
ORTA ÖĞRETİM FEN VE MATEMATİK ALANLARI EĞİTİMİ BÖLÜMÜ
KİMYA EĞİTİMİ ANABİLİM DALI
11.SINIF ÖĞRENCİLERİNİN ASİT - BAZ KONUSUNDA
SAHİP OLDUKLARI KAVRAM YANILGILARININ TESPİTİ VE
SANAL KİMYA LABORATUVARI KULLANIMI İLE BU
YANILGILARIN GİDERİLMESİ
ALAN EĞİTİMİNDE ARAŞTIRMA PROJESİ DERSİ ÖDEVİ
Hazırlayan: Özlem YURDAKUL (090608016 )
Danışman: Doç. Dr. TACETTİN PINARBAŞI
İçindekilerÖZET.................................................................................................................................................................3
1.GİRİŞ............................................................................................................................................................3
1.1Asit-Baz konuları ile Literatiürde Yapılan Çalışmalar.............................................................................7
2.TEMEL ARAŞTIRMANIN AMACI VE ALT PROBLEMLER..................................................................8
2.1Araştırmanın amacı..................................................................................................................................8
2.2.YÖNTEM...............................................................................................................................................8
2.1.1 Araştırma modeli.............................................................................................................................8
2.1.2 Örneklemi:......................................................................................................................................9
2.1.3 Veri toplama aracı:..........................................................................................................................9
3.Asit-Baz Kavram testi (ABKT).....................................................................................................................9
4.BULGULAR...............................................................................................................................................10
4.1Çalışmada Kullanılan Öğretim Yaklaşımlarının Uygulanması..............................................................12
EK-1:...............................................................................................................................................................17
EK-2:..............................................................................................................................................................22
Kaynakça........................................................................................................................................................30
ÖZET
Dünyamızın oluşumundan itibaren süre gelen yaşamsal olayların araştırılmasında, insanoğlunun
yaşamını düzenleyip daha iyi koşullarda hayatını idame edebilme adına temel bilimler her zaman yol
gösterici olmuştur. Fizik, kimya, biyoloji olarak adlandırdığımız fen bilimleri, temel bilimlerin
başlıcalarıdır. Bu bilimlerden en önemlilerinden biri olan kimya; öğrenimi açısından çok fazla soyut
kavram içerdiğinden öğrenciler için daima zor bir ders olarak görülmüştür. Öğretilebilirliği açısından da
soyut kavramların aşılabilmesi, teorik derslerin yanı sıra laboratuar gibi yaparak görerek öğrenilmesi
gereken derslerin öğrencilere doğru ve yeterli aktarılabilmesi maliyet doğuran bir süreçtir. Bu
araştırmamızın problemi 11.sınıf öğrencilerinin asitler ve bazlar konusunda yanılgılarını belirleme ve
sanal kimya laboratuvarının kullanımının bu yanılgıların giderilmesinde ne derece etkili olduğunu tespit
etmektir. Çalışmamızın sonunda sanal laboratuvarın asit-baz konusunda kavram yanılgılarının
aşılmasında çok önemli bir yarar sağlayacağı tespit edilmiştir.
1.GİRİŞ
Günlük hayatta karşımıza çıkan bir çok olayın nedeni biyoloji, fizik ve kimya bilimleri ile
açıklanabilmektedir. Fen bilimleri dediğimiz bu üç temel bilim dalı dünyanın oluşumunundan
itibaren insanoğlunun bilinçli yada bilinçsiz olarak gelişmesine ön ayak oldugu bilimlerdir.
Kavranması ve öğretilebilinirliği diğer bilim dallarına göre biraz daha zordur. Kimya bu üç temel
bilimin bir parçasıdır. Fen bilimlerinin önemli bir dalı olan kimyanın, içerdiği kavramlarının bir
çoğu soyut olması nedeniyle, öğrenilmesi diğer derslere göre daha fazla zihinsel faaliyet
gerektirmektedir. (Demircioğlu, 2009). Soyut kavramların görülememesi bu kavramların zihinde
oluşturulamamasına neden olmaktadır (Özmen D. v., 2009)Böyle bir durum erken yaşlarda bu
kavramları öğrenen öğrencilerin anlamlandırmada da güçlük çekmelerine ve kimya kavramlarını
ezberlemelerine neden olmaktadır. (Nakhleh, 1992).
Bu gün bir çok kimya eğitimcisi ,öğrencilere kavram öğretmekten ziyade sayısal eşitlikler
yada çeşitli problemler çözme amacıyla kullanabilecekleri algoritmaları ezberletme konumundadır
(Canpolat N. , 2002) Kimya eğitiminin amaçlarından biri öğrencilerin kavramları ezberlemeden
anlamlı bir şekilde öğrenmelerini sağlamaktır. (Özmen, 2004)Öğrenciler okula geçmiş yaşantı ve
deneyimleriyle oluşturdukları bilgilerle gelmektedir.Sahip oldukları bu bilgiler geçerli, geçersiz
yada eksik olabilmektedir. Öğrenciler yeni öğrendikleri bilgileri eski bilgilerle ilişkilendirerek ve
yeni bilgileri üzerine ekleyerek yapılandırmaktadırlar (Demircioğlu, 2009)
Bazen öğrendikleri bilgileri zihinlerinde yapılandırırken bilimsel gerçeklere aykırı
kavramlar oluşturabilmektedirler. Bilimsel gerçeklere aykırı olan bu bilgilere “kavram yanılgısı’’
denir (Osborne, 2004) Kavram yanılgıları ,günlük hayattaki deneyimlerle kazanılan kavram
yanılgıları ve ögretim süreci boyunca kazanılan kavram yanılgıları olarak iki temel sınıfa
ayrılmaktadır.Günlük hayatta kazanılan kavram yanılgılarını değiştirilmesi zordur. (Kahlenn,
2000)Çünkü günlük hayatta kazanılan bilgiler zihinde uzun bir süredir yer edinmiştir ve
değişirilmesi yada düzeltilmesi daha güçtür. Kavram yanılgılarınıın oluşmasına neden olan
faktörleri şöyle sıralandırabiliriz:
Günlük hayatta kullanılan dilin bilimden uzak olması
Analoji ve sembollerin yanlış yorumlanması
Öğretmenlerin konu ile ilgili yetersız bilgiye sahip olmaları ve detaylı öğrenime
önem vermemeleri
Öğretim programlarında bulunan kitaplarda yer alan yanılgı içeren kavramlar.
Öğretmenin konuyu anlatma tarzı, verdiği örnekler,uygun ögrenme ortamların
oluşturamaması. (Pınarbaşı& Canpolat, 2003)
Özellikle mikroskobik düzeydeki olayların makroskabik örneklerle açıklanmasıda
diğer nedenler arasına gösterimektedir. (Garnett, 1995)
Kimya öğretimini geliştirmek için öğrencilerde kavramlarla ilgili yerleşmiş ön bilgiler ve
öğrencilerin gelişmiş yanılgıları tespit edilmelidir (Hackling, 1985). Bu yanılgıların değişimini
gerçekleştirmek ve oranını en aza indirmek için yanılgıları ayrıntılı bir şekilde ortaya konulması ve
düzeltilmesi gerekir (Canpolat, Pınarbaşı,Bayrakçeken ve Geban, 2004). Bununla birlikte yeni
kavram yanılgıları oluşması önlenirken bilginin de doğru ve kalıcı olması sağlanabilir.
Bu kavram yanılgılarını giderilmesinde anlamlı öğrenmenin önemli bir yeri vardır.
Anlamlı öğrenme, ögrencilerin önceki bilgileri ile yeni ögrendikleri arasında tutarlı bir ilişki
olmasını gerektirir (Dykstra, 1992). Öğrenmeyi etkileyen en önemli faktörün öğrencinin mevcut
bilgi birikimi ve ön bilgileri olduğunu savunan bu teoriye göre, öğrenci yeni kazandığı bilgilerle
eskiden sahip olduğu bilgileri zihninde yeniden yapılandırır ve böylece etrafındaki dünyayı
anlamlandırır. Kavramların anlamlı öğrenilebilmesi için öğrencilerin öğrenme sürecinde aktif
olmalıdır. Oysa öğrencilerin katılımı genellikle öğretmeni dinleme ve soruları cevaplamak için el
kaldırmakla sınırlıdır(Muir-Herzing, 2004). Geleneksel yöntemlerde öğrencilerin genellikle bilgi
düzeyinde ögrendiklerini ve bu bilgilerin derinlemesine bilmedikleri ifade edilmektedir. Öğrenciler
kuralları ezberler ve anlamadan onları uygulamaya çalışırlar (Demircioğlu, 2009). Halbuki
öğrenciler ezber yoluyla kazandıkları bilgileri kolaylıkla unuturlar. Ayrıca öğrenciler ezber yoluyla
kazandıkları bilgileri kolayca unutmakta ve benzer durumlara uygulayamamaktadır (Yip, 2001).
Özetle, geleneksel öğretim yaklaşımları soyut kavramları öğretmekte, doğru kavramaları
oluşturmada, alternatif kavramaları gidermede ve kavramsal değişimi sağlamada etkisiz kalmaktadır
(Özmen, Demircioğlu ve Demircioğlu,2009).
Ögrencilerin aktif olduğu ögretim ortamında kavramsal öğrenme kolaylaşmaktadır (Marx,
1997). Öğrencilerin aktif rol oynadıkları öğrenme ortamlarında; ezberciliğin olmadığı üreten,
problem çözen bireyler yetiştirilmektedir (Çelik,Şenocak,Bayrakçeken,Taşkesengil ve Doymuş
2005). Öğretim ortamı olarak sayılabilen her ortamda bu olgu gerçekleştirilmelidir. Öğretim
okullarda gerçekleştirilen planlı programlı eğitim olarak kabaca tanımlanabilir ve bu tanıma
istinaden öğretim okullarda yalnızca sınıflarda yapılmamaktadır. Kimya dersinin büyük bir bölümü
laboratuvar ortamında anlamlandırılarak öğrencilere aktarılmalıdır. Bu bağlamda öğrencilerin aktif
olarak öğrenme ortamlarından biriside laboratuvarlardır. Laboratuvarlar öğrenciliere fen biliminin
önemini anlatmanın yanı sıra kabiliyetlerinin geliştirmesine ve fen bilimi ile ilgili fikirler vermesini
sağlar(Ausubel, 1963). Kimya derslerinde anlamlı öğrenmenin vazgeçilmez adresi olan
laboratuvarlara ve deney yapmaya gereken önemin verilemediği bir gerçektir (Karagölge, 2010).
Laboratuvarlar kimya eğitiminin tamamlayıcısı değil olmazsa olmaz temelidir.
Laboratuvarları gelişmiş okullarda kimya eğitimi çok daha verimli aktarılabilinmektedir. Teknoloji
açıdan gelişmişlik her açıdan kimya dersinin işlenmesinde önemli bir rol oynamaktadır bilgisayrlı
öğretim hem birden çok duyuya hitap eder hem daha kalıcıdır. Geleneksel öğretimden hızla
uzaklaşan eğitim sistemi geçmişteki öğretim problemlerinin nedenlerini belirlemek ve modern bilgi
toplumunun ihtiyaçlarına cevap verecek yeni yaklaşımları benimsemek zorundadır.(Rusten,2004).
Bu amaçla bilimsel bilgi içeriği ile yapılandırmacı yaklaşımın bilgisayar bilimi içinde özümsetecek
iyi bir gelişmiş bilgisayar destekli sistemlere gereksinim duyulmaktadır.
Bu ihtiyaçtan ortaya çıkan eğitimin yer ve zamandan bağımsız bir biçimde sunulması
oldukça cazip bir çözüm olmasına karşılık, mühendislik eğitimi gibi teknik eğitim alanlarında
karşılaşılan uygulama problemleri dezavantaj olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu problemin
giderilmesi amacıyla sanal Eğitimin yer ve zamandan bağımsız bir biçimde sunulması oldukça cazip
bir çözüm olmasına karşılık, mühendislik eğitimi gibi teknik eğitim alanlarında karşılaşılan uygulama
problemleri dezavantaj olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu problemin giderilmesi amacıyla sanal
laboratuvar şeklinde hazırlanacak olan uygulama simülasyonlarının daha dinamik bir eğitim ortamı
sağlayacağı açıktır.
Sanal laboratuvarın amacı eğitimin dört duvar arasından çıkartılıp bilgisayar olan her
ortama taşıyabilmektedir. Eğitim kurumlardaki teknik yetersizlikler, deney yapmak için yeterli
olmayan ders saatleri, deney malzemelerin pahalı oluşu, güvenlik kaygıları, deney için programlarda
yer alan uygulamaların az olması, deney grubu oluşturmada ki öğrenci fazlalığı gibi nedenleri göz
önünde bulundurulduğunda; güvenli, kullanıcıyla etkileşim sağlayan, zaman ve mekandan bağımsız
ögrenme ortamı sunulan sanal ortamlara olan talep artışı göstermektedir (Dede, 1994)Sanal
laboratuvar kullanımı öğrenciler açısından daha güvenilirdir çünkü gerçek laboratuvar malzemeleri
yalın haldeyken bile tehlike arz etmektedir. Profesyonel öğretmen yada laboratuvar teknikerleri
olmadan öğrencilerin kullanması çok tehlikelidir. 40 kişilik bir sınıfta tek bir öğretmenin bütün
öğrencilerle aynı derecede ilgilenmesi ve bu tehlikeden uzak tutması çokta olanaklı bir durum
değildir.
Bununla birlikte her eğitim kurumu yapılacak her hangi bir deney için teknik yeterliliğe
sahip değildir. Her okulun deney laboratuvarı olmamakla birlikte var olan okullarda da
laboratuvarların teknik kapasiteleri her deney için uygun olmamaktadır. Yeterli ödenek ve gelirleri
olamayan okullarımızın ya laboratuvarları bulunmamakta yada laboratuvara tahsis edilen
malzemelerin çok pahalı olması nedeniyle malzemelerin hasar görmesi durumunda yenisi temin
edilememektedir.
Günümüz öğretim programların da hala konuların yeterli öğretimi değil de konuların
yetiştirilmesinin esas alındığı göz önünde bulundurulduğunda da deney için yeterli ders saati
oluşturulamamaktadır. 45-50 dakikalık bir ders saati yada 2 ders saati içerisinde yapılması gereken
deneyler yetiştirilememekte ya da zaman doldurmak üzere rastgele yapılmaktadır.
Sanal laboratuvarlar öğrenmeyi amaç edinerek; deney yapma ,materyal ve araçları kontrol
etme, soyut durumları somutlaştırmada imkan sunmaktadır.Öğrenciler sanal laboratuvarda hem
görsel zekalarını geliştirecek hem de sahiplenmesini hissettiricek ve yaptıklarıyla kişisel bir bağ
kurucaklardır. Bu ve bunun gibi yukarıda saydığımız bir çok nedenden dolayı sanal laboratuvarın
kullanım kolaylığı öne çıkmaktadır. Ayrıca bugün pek çok alanda uzaktan eğitim ve öğretimde’de
uygulanabilirliği sağlar.Ancak ders kitapları dışında hem öğretmen hem de öğrencilerin
kullanabilecekleri kullanırken kendilerini gerçek bir kimya laboratuvarda hisedecekleri nitelikli sanal
laboratuvara yönelik araştırmanın sayısı oldukça sınırlıdır.(Nakioğlu,Benlikaya ve Kalın,2002).
Asit ve baz kimya öğretiminde yer alan ve günlük yaşamda da sürekli karşılaştığımız
kavramlardır. Bu nedenle öğrenciler tarafından doğru anlaşılması büyük önem
taşır( Demircioğlu,Özmen&Ayas,2002;Morgil,Yılmaz,Şen&Yavuz.2002;Canpolat,Pınarbaşı,Bayrakç
eken&Geban,2004).Asit-baz kavramları kimyanın pek çok konusunda karşımıza çıkar (Morgil,
2002).Asit ve baz yanılgıları içeren öğrenci daha sonraki konuların anlaşılmasında güçlük çeker. Bu
konuda öğrencilerde oluşan kavram yanılgılarının tespiti ve giderilmesi hususunda araştırma ve bir
çok çalışma literatürde yer almaktadır. (Artdej vd., 2010; Ayas ve Özmen, 1998; Canpolat vd., 2004;
Demircioğlu, Özmen ve Ayas, 2001, 2004; Demircioğlu, Ayas ve Demircioğlu, 2005; Morgil vd.,
2002; Özmen ve Demircioğlu, 2003; Ross ve Munby, 1991; Schmidt, 1995; Sheppard, 2006).
1.1Asit-Baz konuları ile Literatiürde Yapılan Çalışmalar
Yapılan literatür taraması sonucunda asit-baz konusu ile ilgili öğrencilerin kavram
yanılgılarını belirlemeye yönelik çalışmaların lise düzeyinde olduğu ve bu çalışmaların bazıları
aşağıda özetlenmiştir.
Demircioğlu,Özmen ve Ayas (2003) Trabzon ilinde bulunan Anadolu Lisesi’nin Lise 2.sınıf
öğrenim gören toplam 168 öğrencinin ön bilgilerini belirlemek amacıyla 24 soruluk bir test
uygulamıştır. Bulunan yanılgılarsa ;asitin her türlü şeyi yakması,asitin turnosol kağıdını maviye
çevirmesi,tüm asit ve bazlar zararlıdır.
Vidyapati ve Seetharamappa (1995), lise2. Sınıf öğrencilerinin asit-baz kavramları üzerine
olan çalışmasında öğrencilere günlük yaşamda asit maddeleri sorduklarında %64 oranı meyveleri,
%69 soda ve alkolsuz içecekler,%26 oranıda sirke yanıtını vermiş. Öğrencilerin %85 oranında
nötralızasyon terimi hakkında bilgi sahibi olmadığı tespit etmişlerdir.
Ross ve Munby (1991) Lise düzeyindeki öğrencilerle yaptıkları mülakatlarda şu kavram
yanılgıları tespit edilmiştir.;1-Tüm asitler güçlü ve kuvvetlidir.2-Asitli olan maddeler
yenimez,içilmez.3-Yanan maddeler asittir.4-Tüm asitler zehirlidir.
Pınarbaşı (2007) tarafından yapılan çalışmada Türkiyede üniversite öğrencilerinin asit-baz
konusundaki kavram yanılgılarını belirlemekiçin yapılan araştırmada açık uçlu sorular ve yarı
yapılandırılmış mülakat kullanılmıştır. 91 öğrenciye açık uçlu sorular yönetilmiş ve 11 öğrenciye
mülakat yapılmıştır.Bu çalışmada çok sayıda kavram yanılgısı olduğunu göstermiştir. Bu
yanılgılar;’çok seyreltik bir asit çözeltisinin pH 7 üzerinde olabilir, bütün tuzlar ,asitlik-bazlik
açısından nötraldir,hidroliz bir maddenin su tarafından iyonlarına ayrılamasıdır’ şeklinde
verilmektedir.
Asit ve baz konusuna yeni başlayan öğrenciler sık sık kimyanın bir çok incelikleri
karşısında şaşkınlığa düşer (Treptow, 1986).Ama özellikle asitler ve bazlar üzerinde odaklanmış
çalışma sayısı fazla değildir. Çünkü günümüzde bile üniversite ögrencilerinde olan bu yanılgılar yer
teşkil eder.Öğrencilerin çoğu kez hatalı fikirler üretmesinin sebebi günlük hayatlarındaki
deneyimlerdir (Toplis, 1998).
2.TEMEL ARAŞTIRMANIN AMACI VE ALT PROBLEMLER
2.1Araştırmanın amacı
Bu araştırmanın ana problemi; 11.sınıf öğrencilerinin Asitler ve Bazlar konusunda
yanılgılarını belirleme ve sanal kimya laboratuvar destekli olarak bu yanılgıların gidermede ne
derece etkili olduğunu tespit etmektir. Bu temel amaca bağlı olarak alt problemlere cevap
aranmaktadır.
1) 11.sınıf öğrencilerinin Asitler ve Bazlar konusuyla ilgili anlama düzeyleri ve yanılgıları
nelerdir?
2) Sanal laboratuvarın öğrencilerin yanılgılarını belirlemede ne derece etkili bir yöntemdir?
3) Sanal kimya laboratuvarı 11.sınıf öğrencilerinin Asitler ve Bazlar konusuyla ilgili
kavram yanılgılarını gidermede ne derece etkili olduğu
2.2.YÖNTEM
2.1.1 Araştırma modeli
Bu çalişma kapsamında kimya öğretiminde asitler ve bazlar konusunda ‘asit-baz
tanımları, pOH , pH ,asit –baz kuvvetliliği ile derişimleri gibi kavramları ortaya çıkan kavram
yanılgıları saptamak amacıyla ön kavram testi /son kavram testi yapılmıştır.
2.1.2 Örneklemi:
Araştırmanın örneklemini, Erzurum il merkezinde 2012-2013 eğitim ve öğretim yılında,
Mehmet Akif Ersoy Anadolu Lisesi 11.sınıf okuyan 40 öğrenci oluşmaktadır.Araştırmanın
örnekleminde aynı öğretmenin girdiği iki sınıf oluşmaktadır. Çalışmada yarı deneysel yöntem
kullanılmıştır. Yarı deneysel yöntemde daha önceden oluşturulmuş iki gruptan birisinin rastgele
deney, diğerinin ise rastgele kontrol grubu seçilmesi söz konusudur. Seçilen deney grubu (20),
diğeri ise kontrol grubu (20) olarak belirlenmiştir. Deney grubunda yeni hazırlanan sanal
laboratuvarı ile öğretim yapılırken, kontrol grubu mevcut öğretimine devam etmiştir. Veri toplama
aracı uygulama öncesinde her iki gruba ön-test, uygulama sonrasında ise son-test olarak
uygulanmıştır.
2.1.3 Veri toplama aracı:
Çalışmada veri toplama aracı olarak “Asit-Baz Kavram Testi (ABKT)” kullanılmıştır.
Kavram yanılgısı ifadelerden oluşmaktadır. Testte 10 adet ve ayrıca 4 adet bulunmaktadır.
3.Asit-Baz Kavram testi (ABKT)
11.sınıf öğrencilerinin asitler ve bazlar konusundaki kavramsal anlamalarını ve kavram
yanılgılarını tespit etmek amacıyla 11 soruluk araştırmacılar tarafından geliştirilmiş ve bir kısmı
literatürden alınmıştır. (Ağgül Yalçın, 2010)Testte 5 tane çoktan seçmeli soru ve 6 tane
doğru/yanlış açık uçlu soru bulunmaktadır.Çoktan seçmeli sorularda biri doğru cevap ve birde o
konudaki kavram yanılgıları içeren çeldirici şıklar bulunmaktadır.Doğru/yanlış seçenekli sorularda
ise sorunun cümle yapısı doğru ise yanlış seçeneğinin seçilmesi yanlış ise doğru seçeneginin
seçilmesi kavram yanılgısı olarak kabul edilmiştir.Uygulama öncesi sorular uzman kişiler
tarafından sorular içerik bakımında incelenmiş ve sınıf düzeyine uygun olmadığı için 2 soru iptal
edilmiştir.Ayrıca bazı soruların iyi anlaşılabilir olaması için teste son şekil verilmiştir. Bu
ABKT’de yer alan sorulardan bir tanesi örnek olarak aşağıda sunulmuştur:
pH ve pOH için aşağıdakilerden hangisi ya da hangileri doğrudur?
I. pH arttıkça asitlik artar.
II. Asit çözeltisinde de OH- bulunduğundan pOH hesaplanabilir.
III. pH sadece asitliğin bir ölçüsüdür.
IV. OH- iyonu konsantrasyonu artarsa pOH da artar.
a) I ve II b) III ve IV c) Yalnız II d) I ve III e) Yalnız IV
Cevabınızın nedenini açıklayınız
4.BULGULAR
11.Sınıf öğrencilerinin sahip oldukları asit-baz konusundaki kavram yanılgılarının ortaya
çıkarılması için uygulanan ön kavram testine öğrencilerin verdikleri cevapların ve yüzde-frekans
dağılımları tablosu aşağıda verilmiştir.
Şıklar A B C D E Boş
Sorular deney kontrol deney Kontrol deney kontrol deney kontrol deney kontrol deney kontrol
f % f % f % f % f % f % f % f % f % f % f % f %
1 Cevap _ _ _ _ _ _ _ 5 25 _ _ 6 30 11 55 9 45 8 40 _ _ 1 5
2 Cevap _ _ _ 9 45 10 50 11 55 10 50 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _
3 Cevap 12 60 5 25 1 5 2 10 _ _ 3 15 7 35 6 30 _ _ _ _ _ _ 4 20
4 Cevap 15 75 14 70 _ _ _ _ 1 5 _ _ _ _ _ _ 3 15 2 10 1 5 4 20
Tablo1.Ön kavram testine verilen cevapların yüzde-frekans değerleri.
Açık uçlu sorular için öğrencilerin verdikleri cevapların yüzde-frekans dağılımları tablosu
aşağıda verilmiştir.
Şıklar
Sorular
D Y Boş
deney kontrol deney kontrol deney kontrol
F % f % f % f % f % f %
5 Cevap 9 45 8 40 9 4
5
8 40 2 10 4 20
6 Cevap 1
1
55 12 60 6 3
0
8 45 3 15 - -
7 Cevap 9 45 7 35 7 3
5
8 40 4 20 5 25
8 Cevap 1
2
60 13 65 5 2
5
5 25 3 15 2 10
9 Cevap 1
1
55 13 65 5 2
5
6 30 4 20 1 5
Tablo2. Açık uçlu sorular için öğrencilerin verdikleri cevapların yüzde-frekans dağılımları tablosu
aşağıda verilmiştir.
Kategoriler
Alt
Kategoriler
Kavram yanılgıları
ASİTLERİN
ÖZELLİKLERİ
1. Asidik çözeltiler OH- iyonu içermez
NH3 bileşiği H içerdiği için asittir.
Asitler hidroksit iyonu içerirler
H+ iyonu içeren maddeler asittir
2 Asitler turnosol kağıdını rengini maviye
çevirir
BAZLARIN
ÖZELLİKLERİ
1 Bazik çözeltiler H+ iyonu içermez
CH3COOH bileşiği OH- içerdiği için baziktir.
C2H5OH bileşiği OH- içerdiği için baziktir.
Bütün bazlar hidroksit içermektedir
2 Bazlar turnosol kağıdını rengini kırmızıya
çevirir
pH
1 pH sadece asitliğin bir ölçüsüdür bazlığın
değil
pH arttıkça asidik özellik artar
pH ‘sı yüksek olan kuvvetli asittir
2 pH sıcaklıkla etkilenmediği
İndikatör 1 İndikatör asidin güçlü ya da zayıf olduğunu
test etmek için kullanılır.
Diğerleri 1 Kuvvetli asitler kuvvetli bağlara sahiptir.
Kuvvetli asitler moleküller arası hidrojen bağı
güçlüdür.
2 Bütün asitler yakıcıdır.
Tüm asitler kuvvetlidir.
Tablo3. Öğrenilerin asit-baz konusunda sahip oldukları genel kavram yanılgıları.
4.1Çalışmada Kullanılan Öğretim Yaklaşımlarının Uygulanması
Bu çalışma 2012-2013 öğretim yılının bahar döneminde 3 hafta süreyle uygulanmıştır.
Haftada 4 saat kimya dersinde yürütülen çalışma Erzurum il merkezinde, Mehmet Akif Ersoy
Anadolu Lisesinde bulunan 2 ayrı sınıfta 40 öğrenciyle yapılmıştır. Bu sınıflardan biri rasgele deney
grubu diğeri ise kontrol grubudur.
Çeşitli animasyonlar yardımıyla öğrencilerin “Asitler ve Bazlar” konusunda yer alan bazı
özellikleri ve kavramları keşfetmeleri amaçlanmıştır. Gerçekleştirilen bazı sanal laboratuvar deney
yardımıyla öğrencilerin öğrenme aşamasında oluşturdukları bilgilerdeki eksikliklerin ve varsa
yanılgıların giderilmesi hedeflenmiştir.. Bunun için sanal laboratuvarın kavramsal metinlerinden ve
animasyonlardan yararlanılmıştır. Ön-testte belirlenen yanılgılar da dikkate alınmış ve
giderilmesine yönelik uygulamalar yürütülmüştür. Sanal laboratuvarın son aşamasında bulunan
değerlendirme soruları öğrencilerin öğrendiklerini yeni durumlarda uygulamalarını ve yaptığı
yanlışlar için tekrardan deneye geri dönerek hatalarını görebilmelerini sağlıyor.Ayrıca Asitler ve
Bazlar konusunun öğretiminde soyut kavramların somutlaştırma kullanılan animasyonların dikkatli
bir şekilde anlatılarak mikro düzeylerde gerçekleştiği vurgulanmıştır.Sınıfın kimya öğretmeni
gözlemci olarak derse katılmış süreci izlemiştir.
Çalışmada öğrencilerin yanılgılarını gidermek ve kavramsal değişimlerini sağlamak
amacıyla sanal laboratuar uygulaması aşağıda gösterildiği şekilde basamaklı olarak uygulama
yapılmıştır:
1. İlk olarak asit ve bazlar konusunda neler düşündükleri ve sanal laboratuvar hakkında ne
bildikleri sorular yönetilerek alınan dönütlere göre süreç hakkında açıklamalar yapılmıştır.
2. Sanal laboratuvarına başlamadan öğrencilerin konuya dikkatlerinin çekilmesi ve konu
hakkında ön bilgilerinin yoklanması amacıyla ön-kavram testi uygulanmıştır Bazı örnekler
Ek- de verilmiştir.
3. Öğrencilerin konu ile ilgili yanılgılarını ön-test ile belirlenmesinin ardından, Asitler ve
Bazlar konusu sanal laboratuvar kavramsal metinleri ve animasyonları ile işlenmiştir.
4. Çalışma sırasında öğrencilerin asit ve bazlarının özellikleri, ve bu maddelerin günlük
hayatla bağlantısı kurabildikleri incelenmiştir. Öğretmenin asit ve bazların sulu çözeltideki
iyonlaşma durumları,nötralleşmeyi, pH belirteçleri ,renk değişimleri gibi konularda
anlattığında öğrencilerin sıkıldıkları ve motivasyon düşüklüğü gözlenmiştir. Bu konuların
soyut oluşu zihinlerinde canlandıramadıkları bu yüzden derse olan ilgileri azalmasına neden
olmuştur.Öğrencilerin zihinlerinde daha kolayla canlandırmalarına yardımcı olacak
animasyonlarla desteklenen deneyler uygulanmıştır. Ayrıca öğrencilerin derse olan ilgileri
ve motivasyonlarının oldukça arttığı görülmüştür. Sanal laboratuvar ile bu konular gayet
eğlenceli geçmiştir.
5. Sanal laboratuvarda anlatılan deneyler sonunda değerlendirme soruları öğrencilerle yanıtlar
alınarak tartışmalarla yürütülmüştür. Tartışma sırasında öğrencilerden bilimsel açıklamalar
öne sürülmüştür.
6. Sanal laboratuar da ki deneyleri öğrenciler kendileri yaparak görerek öğrendiklerinden
memnuniyet hissetmeleri sağlanmıştır.Son kavram testi uygulanıp ders saatinde işlenmiştir.
Kontrol sınıfına gözlemci olarak katılım sağlanmıştır. Kontrol grubunda işleyiş sürecinde ise her hangi bir müdahalede bulunulmamış ve öğretmen sınıfta dersi nasıl işliyorsa aynı şekilde devam etmesi istenmiştir. Öğretmen dersi anlatmakta konuyu anlatırken her hangi bir materyal kullanılmadığı ve dersi genellikle ders kitabına ve kitap içeriğinde ki etkinliklere bağlı kalarak dersi işlediği gözlemlenmiştir. Dersin sonunda öğretmen anlattığı konulara dayalı olarak öğrencilere soru sorduğu bazen de öğrencilerin derste anlatılanlara istinaden öğretmene sorular sordukları gözlemlenmiştir. Asitler ve Bazlar konusu kontrol sınıfında 2 ders saatinde işlenmiştir.
5.Sonuç Tartışma ve Öneriler
Yaptığımız araştırma neticesinde sonuç olarak ulaştığımız en önemli kavramlardan birisi her okulda laboratuar bulundurulmasının zorunluluğu ve bir o kadar da maliyetinin yüksek olmasıdır. Laboratuardan sorumlu olabilecek teknik personel bulunmaması laboratuar malzemelerinin çok pahalı olması gibi nedenlerden dolayı da her okulda laboratuar kullanımı neredeyse imkansız bir hal almıştır. Laboratuar kullanılan okullarda da malzemelerin pahalı olması nedeniyle kaybedilen, kırılan bir laboratuar malzemesinin tekrar yenisinin alınması okullar için büyük bir mali külfete neden olmaktadır. Bunun yanı sıra laboratuvarlarda öğrencilerin ve malzemelerin güvenliğini sağlamakta başlı başına bir iş yükü oluşturmaktadır.
Sanal laboratuvar kullanımı bu mali yükümlülükten okulları kurtarmaktadır. Fakat şu da bir gerçektir ki sağladığı mali kolaylıklar, tehlike arz etmemesi kolay uygulanabilirliği gibi sanal laboratuvarın avantajlarının yanında gerçek laboratuarların öğrencilere sağladığı psikomotor gelişimini destekleyememektedir.
Uyguladığımız ön test ve son test sonrasında açıkça görülmüştür ki öğrencilerde asit ve baz kavramları ile ilgili kavram yanılgıları bulunmaktadır. Araştırmamız dahilinde seçtiğimiz deney grubunun ön test ve son test sonrası uygulamada sorulan sorulara verdikleri doğru cevap sayısı aşağıda grafikte sunulmuştur.
1. soru 2. soru 3. soru 4. soru 5.soru 6.soru 7.soru 8.soru 9.soru
911
0
3
96 7
57
17
20
9
14
17 17
20
16
20
Deney Grubu ÖN TEST DOĞRU SAYISI SON TEST DOĞRU SAYISI
Grafik1. Deney grubu öğrencilerinin ön test ve son test uygulamalarında yöneltilen sorulara verdikleri
doğru cevap sayıları.
Grafikten de anlaşılacağı gibi uygulama sorularımıza ön testte verilen doğru cevap sayısı ile
aynı sorulara son testte verilen cevap sayıları arasında büyük farklılıklar gözlemlenmiştir. Ön test
sonrası deney grubumuza sanal kimya laboratuvarı uygulamalarından yararlanılarak asit-baz
konuları uygulama yapılmıştır. Soruların çoğunda doğru cevap sayısı %100 lük artış göstermiştir.
Öğrencilerin sahip olduğu kavram yanılgılarının da neredeyse bu oranla eş değer bir şekilde
giderildiği söylenebilir.
Özellikle uygulamamızın 3. sorusu olan pH ve pOH bilgisini ölçen sorumuza ön testte hiçbir
deney grubu öğrencisi doğru yanıt verememiştir. Fakat sanal kimya laboratuvarı kullanılarak verilen
asit-baz dersinde öğrenciler hiç doğru yanıt veremedikleri bu konu hakkında 9 adet doğru yanıt
sayısına ulaşmıştır. Bunun yanında 2, 7, ve 9. sorularımıza verilen doğru yanıt oranında %100 lük
bir başarı elde edilmiş ve sanal kimya laboratuvarı sonrası uygulanan son testte bu sorulara bütün
öğrenciler doğru yanıt vermişlerdir. Bunun yanında 1, 4, 5, 6, ve 8. sorulara verilen doğru yanıtlarda
da ön testteki başarı oranı neredeyse 2 kat artmış ve ortalama %85 e yakın bir doğru yanıt sayısına
ulaşılmıştır. Bu başarı sanal kimya laboratuvarı uygulamasının asit ve baz konularının öğretiminde
uygulanmasında ne kadar verimli olabildiğinin göstergesidir. Laboratuar ortamına sahip olmayan
okullarda sanal laboratuar uygulamalarından yararlanılarak öğrencilerin sahip oldukları asit-baz
konuları hakkında ki kavram yanılgılarına son verebileceğinin açık göstergesidir. Uygulamamız için
maliyet giderinin sıfıra yakın bir değer olmasıdır cabasıdır. Uygulama da can ve mal güvenliğini
tehlikeye sokabilecek hiçbir etkenin bulunmaması tekrarlanabilirliği ve uygulama kolaylığı sanal
kimya laboratuvarı kullanımının avantajlarını artırmaktadır.
Bunun yanında kontrol gurubumuzun uygulamamız dahilinde ki ön test ve son test
sorularına verdikleri doğru cevap sayıları aşağıda ki grafikte verilmiştir.
1.soru 2.soru 3.soru 4.soru 5.soru 6.soru 7.soru 8.soru 9.soru
87
32
8 8 8
56
109
4 4
9 9 9 910
Kontrol Grubu
ÖN TEST DOĞRU SAYISI SON TEST DOĞRU SAYISI
Grafik2. Kontrol grubu öğrencilerinin ön test ve son test uygulamalarında yöneltilen sorulara verdikleri
doğru cevap sayıları.
Bu bölümde kontrol grubunun ön test ve son test başarıları arasında pek anlamlı bir farkın olmadığı
bu nedenlede normal öğretimin öğrenciler üzerinde kavram yanılgısına etkili olmadığı varılmıştır.
Özellikle bazı sorularda artış gözlensede ilk test ve son test arasında pek büyük bir artışın
gözlenmediği görülüyor.Ön test ve son testte bulunan sorulardan 4.soruda öğrencilerin zayıfve
kuvvetli asit/bazları ayırt edemeyen ve asit ve bazların kuvvetliliğin derişime bağlı olduğu
görüşündeler. Ayrıca kontrol grubundaki öğrenciler’ Tüm bazların yapısında OH iyonu
bulunmalıdır’ yanılgısına sahip öğrenciler C2H5OH de baz olarak bilmektedir.
Deney grubu ve kontrol gruplarının ön test sonuçlarında benzer başarı düzeyinde oldukları ,son
testte ise deney grubu lehine anlamlı bir farkın olduğu ortaya çıkmıştır. Kullanılan sanal kimya
laboratuvarı Asitler ve Bazlar konusunda yanılgıları gidermede normal öğretime göre daha başarılı
olduğu sonucuna varılmıştır. Sanal laboratuvarda gösterilen deneyler öğrencilerin uygularken istekli
oldukları ve ilgilerini çekmeye başarmıştır.Aktif öğrenme sürecinde eş zamanlı olarak moleküler
düzey ve sembolik gösterimleriyle daha etkili ögrenme ortamının gerçekleşmiştir.
Öğretim sürecinde öğrencilerin yanılgılarının iyi bilinmeli ve ona göre alternatıf araçlar
kullanabilir.Öğrencilerin kavram yanılgılarını çürütülmesi için bilimsel açıklamalar ile görsel
deneylerle ve günlük hayattan örneklerle desteklemeleri önerilebilir.
EK-1:
Araştırma Soruları
1.Aşağıda verilen maddelerinden hangilerinin sulu çözeltileri asit özelliği gösterir?
I.CH3COOH II. NH3 III. HCI IV.FeCI3
A) Yalnız I B) Yalnız II C) III ve IV D) II ve III,IV E) I ve III,IV
Cevabınızın nedenini açıklayınız:
2.Aşağıda verilen maddelerinden hangilerinin sulu çözeltileri bazik özellik gösterir?
I. CH3COOH II. NH3 III. NaOH IV. C2H5OH
A) Yalnız I B) I, III ve IV C) II ve III D) Yalnız II E) Yalnız I
Cevabınızın nedenini açıklayınız.
3. pH ve pOH için aşağıdakilerden hangisi ya da hangileri doğrudur?
I. pH arttıkça asitlik artar.
II. Asit çözeltisinde de OH- bulunduğundan pOH hesaplanabilir.
III. pH sadece asitliğin bir ölçüsüdür.
IV. OH- iyonu konsantrasyonu artarsa pOH da artar.
A) I ve II B) III ve IV C) Yalnız II D) I ve III E) Yalnız IV
Cevabınızın nedenini açıklayınız
4.Bir öğrenciye bazı sulu çözeltiler veriliyor. Öğrenci indikatör kağıdı kullanarak çözeltilerin pH
değerlerini aşağıdaki gibi buluyor.
Çözelti : A B C
Ph : 3 4 6
Hangisi en kuvvetli asit çözeltisidir.
A) Yalnız A B) Yalnız B C) Yalnız C D) A ve B E) Bu bilgilerle çözeltideki asitlerin
kuvvetliliği hakkında bir şey söylenemez.
Cevabınızın nedenini açıklayınız?
Aşağıda verilen ifadelerin doğru veya yanlış olduğunu belirterek cevabınızın nedenini
örneklerle açıklayınız?
5.Hidrojen içeren bütün maddeler asittir ( D) (Y )
Cevabınızın nedenini örneklerle açıklayınız:
6.Bir maddenin bazik özellik gösterebilmesi için yapısında OH bulundurmalıdır. ( D) (Y )
Cevabınızın nedenini örneklerle açıklayınız:
7.Bütün asitler yakıcı maddelerdir. ( D) ( Y)
Cevabınızın nedenini örneklerle açıklayınız:
8. Kuvvetli asitler,kuvvetli bağlara sahip oldukları için ayrışmazlar. ( D) ( Y)
Cevabınızın nedenini örneklerle açıklayınız:
9.Saf suyun ph her zaman 7’dir (D) (Y)
Cevabınızın nedenini açıklayınız:
EK-2:
Sanal laboratuvar’da pH metre deneyleri
Yukarda bulunan turnosol kağıdını sanal ortamda çözeltilerin pH ‘ı ölçülüyor hem asit ve baz olduğunu hemde asitlik bazlik derecesi gösteriyordur.
EK-3
Kuvvetli asitlerin suda iyonlaşması
Kuvvetli bir baz olan NaOH su ortamında iyonlaşması
Her nekadar mikro olayların makro düzeyde gösterilmeye çalışılsada öğrencilerin bu olayların mikro yapılarda gerçekleştiği söylenir
EK-4:SANAL LABORATUVAR ASİT VE BAZLARLA
İLGİLİ ETKİNLİK SORULARI
1.Aşağıda etiketleri kaybolan aynı renkte sıvı içeren üç şişe bulunmaktadır.
Bu şişelerden birinde asit çözeltisi,birinde baz çözeltisi ve birinde de saf su bulunmaktadır.
Şişelerdeki sıvılara turnosol kağıdı daldırıldığında
Kırmızı turnusol kağıdı maviye çeviren sıvı çözeltisidir.
Mavi turnusol kağıdı kırmızıya çeviren sıvı çözeltisidir.
Renk değişim gözükmeyen ve son kalan sıvı .
2.Aşağıda verilen resim üzerinde sorulan soruya uygun cevabı baloncuklara yerleştiriniz.
3.Aşağıdaki üç araçtan elde edilen sonuçlardan güvenirliğini ve hasassiyetini büyükten küçüğe
doğru sıralayınız?
4.Aşağıdaki çözeltilerin asit yada baz olma durumları belirleyiniz
5.Aşağıdaki sorulara uygun cevapları boşluklara yazınız.
6.Aşağıdaki asit-baz tanımları hangi bilim insanı tarafından öne sürülmüştür?
7.Aşağıdaki maddelerden hangilerinin sulu çözeltileri asit veya baziktir?
8. Lowry Bronsted asit baz tanımına göre H+
iyonu (proton) verebilen maddelere asit, H+
iyonu
alabilen maddelere de baz denir.
CH3COOH+H2O CH3COO-+H3O+
I.NH3 ve CH3COOH asittir
II. NH4+ asit ve CH3COOH bazdır
III. CH3COOH asittir.
Yargılardan hangileri doğrudur?
A)Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) II ve III E) I,II ve III
9.Aşağıdaki yanıtlarda hangileri doğrudur?
10.NH3 ,CH3COOH bileşikleri sulu çözeltilrine H+ iyonu veren birer asittir.
( ) DOĞRU ( ) YANLIŞ
Çünkü;
a) Yapısında H+ bulunduran bütün maddeler asittir.
b) NH3 bileşiği sulu çözeltisine OH- vermektedir.Bu yüzden bazdır.
c) OH- içeren tüm maddeler bazdır.Dolasıyla hiçbiri asit değildir.
d) Asitler bileşik yapılarında H elementi bulundursalar da sulu çözeltilerine OH - iyonu
vermektedir.
11. Ali CH3 COOH bileşiğinin sulu çözeltsinin asit mi yoksa baz mı olduğunu
Düşünmektedir.
( ) DOĞRU ( ) YANLIŞ
Çünkü;
a) Asitler OH- içerirler.Dolayısıyla bu bileşikler asit özelliktedir.
b) Bazlar OH- içerirler.Dolayısıyla bu bileşik bazik özelliktedir.
c) Bütün asitler H+ iyonu içerdiklerinde bu bileşik asit değil bazdır.
d) Bu bileşik asittir. Bunun nedeni sulu çözeltisinde ortama H+ vermesidir.
(CH3COOH+H2O CH3COO- +H3O+)
CH3COOH+ H2O CH3COOH2+OH-
CH3COOH+H2O
12.Kuvvetli asit ve kuvvetli bazların nötralleşme tepkimesi sonrası oluşan çözeltinin pH ‘0 dır.
( ) DOĞRU ( ) YANLIŞ
Çünkü;
a) Tepkime sonucu nötr olacağından ürünlerin pH değeri yoktur.Yani ‘0’ dır
b) Tepkime sonucu asit ve baz birbirinin etkisini tamamıyla yok edemeyeceği için tuz asidik
yada bazik olacaktır.
c) Tepkime sonucu ne OH- nede H+ iyonu ortamda olmayacağı için pH‘ sının değeri sıfır
olacaktır.
d) Tepkime sonucu ortam nötr olacağından çözeltinin pH değeri 7 dir.
13.Tabloya göre aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
Çözelti pH değerleri
HCI çözeltisi 0
CH3COOH çözeltisi 5
NaOH çözeltisi 14
Sirke 3
a) Sirke HCI ‘ye göre daha kuvvetli asittir.pH arttıkça asidik özellik artar.
b) Bazların pH değeri yoktur.Çünkü bir baz olan NaOH‘ in bileşik yapısında H+ iyonu değil de
OH- iyonu olmasından dolayı pH değeri olmamalıdır.
c) pH değerinin 0 olması asitliğin hiç olmadığını gösterir.Halbuki HCI kuvvetli bir asittir
d) CH3COOH pH ‘ı, HCI asidinin pH‘ sın dan yüksek olduğu için CH3COOH, HCI’ den daha
kuvvetlidir.
Kaynakça
Ağgül Yalçın, F. (2010). Ortaöğretim ve yükseköğretim düzeyinde asit-baz konusunun ögretimi için yapılandırmacı yaklaşım uygun aktif ögrenme etkinliği hazırlanmas ,uygulaması ve değerlendirilmesi.ı. Doktora tezi Atatürk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü .
Ausubel. (1963). D.P. The Psychology of Meaningful Verbal Learning. NewYork:Grune .
Canpolat, N. (2002). Kimyasal denge ile ilgili kavramların anlaşılmasında kavramsal değişim yaklaşımının etkinliğinin incelenmesi. Doktora Tezi,Atatürk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü,Erzurum.
Canpolat, P. v. (2004). Kimyada Bazı Yaygın Yanlış Kavramalar. GÜ,Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi , s. Cilt 24 Sayı 1 135-146.
Çelik, Ş. v. (2005). Aktif öğrenme stratejileri üzerine bir derleme çalışması. Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi Dergisi , 11,155-185.
Dede, S. (1994). The Development of AVirtual World For Learning Newonian Mechanics . International Conference July. Moscow.
Demircioğlu, Ö. v. (2009). Fen Bilgisi Ögretmen Adaylalarının Asit-Baz Kavramlarıyla İlgili Yanılgıların Tespiti. Karadeniz Teknik Üniversitesi,Fatih Eğitim Fakültesi OFMA Bölümü TRABZON .
Dykstra, D. C. (1992). Studying Conceptual Change in Learning Psysic. Science Education , 76(6),615-652.
Garnett, P. G. (1995). Students’ Alternative Conceptions in Chemistry: A Review of Research and Implications For Teaching and Learning. Studies in Science Education. , s. 25, 69-95.
Hackling, G. v. (1985). Misconception Of Chemical Equiblibruim . European Journal Of Science Education , s. 7(2),205-214.
Herzing, M. (2004). Technoology and its impact in the classroom. Computers and Education , s. 42,111-131.
Kahlenn, B. v. (2000). Kavramsal Değişim Yaklaşımının Ögrencilerin Kimyasal Değişim ve Maddenin Korunumu Konularını Anlamalarına Etkisi. haccettepe üniversite eğitim fakültesi dergisi , s. 19:79-84.
Karagölge, C. &. (2010). Ögretmen ve Ögrenci Algılamalarına Göre Kimya Ögretmeninin Değerlendirilmesi,Uluslararası Ögretmen Yetiştirme Politikaları ve Sorunları Semp.II. Ankara.
Marx, B. v. (1997). Enacting project-based science challenges for practice and policy . Elementary School Journal , s. 94(5),341-358.
Morgil, Y. v. (2002). Ögrencilerin Asit-Baz Konusunda Kavram Yanılgıları ve Farklı Madde Türlerinin Kavram Yanılgılarını Saptamak Amacıyla Kullanımı . V.Ulusal Fen Bilimleri ve Matematik Eğitim Kongre Bildiri Kitabi sayfa 175.
Nakhleh. (1992). Why some students don't learn chemistry. Computers and Education , 42,111-131.
Osborne, T. (2004).
Özmen. (2004). asit ve bazlar ilgili kavram yanılgılarını animasyonla giderme.
Özmen, D. v. (2009, 7:1-24). A Compartıve Study Of The Effects Of A Concept Mappıng Enhanced Laboratory Experience On Turkısh Hıgh School Students'Of Acid-Base Chemıstry. International Journal of Science And Mathematics Education .
Özmen, D. v. (2009). The effects of conceptual change texts accompanied with animations on overcoming 11th grade students alternative conceptions of chemical bomding. Computers&Education , s. 52,681-695.
Pınarbaşı, C. (2003). Kimyadaki Bazı Yaygın Yanlış Kavramalar. GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi Cilt 24 , s. Sayı1 (2004) 135-146.
Toplis, R. (1998). Ideas about acids and alkalis. School Science Review , s. 80(291) 67-70.
Treptow, R. (1986). The Conjugate acid-base chart. Journal of Chemical Education , 63(11),938-942.
Yip, D. (2001). Promoting the development of a concepyual change model of science instruction in propective secondary biology teachers. International Journal of Science Education , s. 23,755-770.