haliç.pdf

15
1 2011-2012 BAHAR YARIYILI - TASARIMDA TOPLUMSAL ÇEVRE ETKİLERİ - FİNAL RAPORU KENTSEL DÖNÜŞÜM OLGUSU VE HALİÇ'TE DÖNÜŞÜM YAPILARI 11071603 - ÖZDE YILDIZ

Upload: ali-yilmaz

Post on 10-Aug-2015

31 views

Category:

Documents


2 download

TRANSCRIPT

Page 1: haliç.pdf

1

2011-2012 BAHAR YARIYILI - TASARIMDA TOPLUMSAL ÇEVRE ETKİLERİ - FİNAL RAPORU KENTSEL DÖNÜŞÜM OLGUSU VE HALİÇ'TE DÖNÜŞÜM YAPILARI

11071603 - ÖZDE YILDIZ

Page 2: haliç.pdf

2

2011-2012 BAHAR YARIYILI - TASARIMDA TOPLUMSAL ÇEVRE ETKİLERİ - FİNAL RAPORU KENTSEL DÖNÜŞÜM OLGUSU VE HALİÇ'TE DÖNÜŞÜM YAPILARI

11071603 - ÖZDE YILDIZ

Ülkemizde şehircilik disiplininin gündem konularından biri olan kentsel dönüşüm olgusunun temel amacı ekonomik sosyal ve fiziksel yönden sorunlar yasayan sağlıksız kent parçalarının yeniden yapılanmasının sağlanıp kentte kazandırılması olarak tanımlanmaktadır. Kentleriniz bugün aşırı nüfus yığılmaları, ekonomik şartlar, sosyal bilinçsizlik,koşulsuz ve yanlış yer seçimi kararları arz talep eğilimleri gibi nedenlere bağlı bir çöküş yasamaktadır. Kentlerin çeşitli faktörler sonucu çöküntüye uğraması ilgili çevreleri ile bu çöküntüyü ortadan kaldıracak çözüm arayışlarına yöneltmiştir. Kentsel çöküntünün ortaya çıkma nedenleri, gelişmiş Avrupa ülkelerinde ve Amerika’da sanayileşmenin getirdiği hızlı değişim ve dönüşümler ve 2. Dünya Savaşı'nda bombalanarak yıkılan şehirlerin yeniden inşası ile beraberinde çıkmıştır. Az gelişmiş veya Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde ise çöküntünün nedenleri genelde farklıdır. Bu ülkelerde yaşanan çöküntü, yine sanayileşmenin etkisiyle kademesiz, kontrolsüz ve sınırsızca büyümeye çalışan kentlerin maruz kaldığı bir tür çöküntüdür. Gerek dünyada, gerekse Türkiye’de sağlıklı ve yaşanabilir kentler yaratmak ana hedefiyle yapılan kentsel dönüşüm uygulamaları farklı sorunlar taşıyan farklı alanlar için çözüm oluşturmak için kullanılmaktadır. Özellikle büyük kentlerimizde yaşanan gecekondulaşmanın yarattığı sağlıksız ve niteliksiz konutların sorunlarının çözüm arayışlarında kentsel dönüşüm uygulamaları gündeme gelmiş ve ülkemizde basarı ile uygulanan örnekleri bulunmaktadır. 1999 Marmara Depreminden sonra, depremin kentler için yarattığı tehlikeler hakkında bilinçlenme sağlanmış ve zararlarının azaltılması amacıyla deprem sakınım planları oluşturulmaya başlanmıştır. Kent içinde kalmış fonksiyonu yitirmiş sanayi alanları, ulaşım kolaylıkları, büyük projeler için büyük alanları sağlanması, yapı stoku, altyapı olanakları gibi avantajlarının olması nedeniyle fonksiyon dönüşümün sağlanarak yeni projelerin uygulanmasında ilgi odağı olan alanlar olmuştur. Kent merkezlerinin sorunlarının çözümünde de kentsel dönüşüm yöntemleri uygulanmaktadır. Kentsel dönüşüm kavramına yüklenen anlam, çöküntü nedenlerinin Türkiye de farklı olması nedeniyle değişik süzgeçlerden ve çeşitli dönüşümlerden geçerek pratiğe yansımaktadır. Batıda değişen dünyanın yeni koşullarında başarılı olabilecek bir anlayışı ve onun yaklaşımlarını içeren Geniş Kapsamlı Sürdürülebilir Planlamanın özellikle girişimci ve kaynak yaratıcı etkin bir aracı olarak kullanılan kentsel dönüşüm olgusu, Türkiye’de böyle bir vizyondan yoksun tasarım ağırlıklı tüketim konuları olarak ele alındığı görülmektedir. Bu amaçların ülkemizde içerdiği öncelikle yasa dışı yapılaşma alanlarının dönüştürülmesi, tarihsel kent bölgelerinin korunması, depreme dayanıklı kesimlere dönük yeniden yapılanmalarının geliştirilmesi gibi farklılıklar taşıdığı görülmektedir. Günümüzde kentsel dönüşüm kavramı ve içeriği ile ilgili kavram kargaşası yaşanmaktadır. Bu kargaşanın en büyük sebepleri dönüşüm kavramının süreç içerisinde içerik değiştirmesi ve ülkeler arası uygulama farklılıklarıdır.Kentsel dönüşüm kavramıyla karıştırılan kentsel yenileme/yenilenme, rehabilitasyon, kentsel yeniden canlandırma, yeniden geliştirme, kentsel yenileşme, kentsel yeniden oluşum, soylululaştırma gibi kavramlar uygulamada bir araç olarak kullanılan yöntemlerdir. Küresel dinamiklerin etkisi altında, kent yönetimlerinin,dünya kentleri içinde bir yer edinmek ve kente yeni bir imaj kazandırmak için kendine mekanlar yaratması ya da arayışı süreci içinde Haliç, sahip olduğu tarihsel kimlik ve gelişme potansiyelleri nedeni ile bir çok projenin hedefi haline gelmiştir.

Page 3: haliç.pdf

3

Haliç, İstanbul’un mekansal, sosyal ve ekonomik değişimi içinde Bizans’tan bugüne dek her dönemde yönetimlerin ilgi odağı olmuştur.Coğrafi konumu, korunaklı bir liman oluşu, üst üste bir çok dönemin izlerini taşıyor olması, sahip olduğu kültürel ve etnik çeşitlilik ve tüm bu kriterler içinde belki de en önemlisi olan İstanbul kentinin merkezinde yer alıyor olması ve Galata ile Tarihi Yarımada gibi iki önemli tarihi merkezi birbirine bağlar konumda olması Haliç’in stratejik önemini artırmaktadır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Haliç’i bütünüyle korunması ve geçmişteki kimliğini yeniden kazanması gereken büyük bir “kültür parkı”, “kültür koyu” ilan etmiştir. Ancak, Haliç’i bir bütün ve/veya bir koruma alanı olarak tanımlayan herhangi bir plan ya da yasa bulunmamaktadır. Bütünselliğin teminatı olan bir plan veya yasal tanımın olmadığı Haliç bölgesi içinde UNESCO mimari mirası altında korunmaya alınan ve çok sayıda tescilli ve tescillenmemiş kültür mirasına sahip olan Zeyrek, Fener, Balat gibi bölgeler için geliştirilen projeler birbirleri ile bütünleşmemektedir. Haliç için “kültür koyu” üst kimliğini tanımlayan İstanbul Büyükşehir Belediyesi, bu bölge için projelerin üretilmesinde önemli bir rol üstlenmektedir.Bugün İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bünyesinde kurulmuş olan farklı birimler İstanbul kenti için kentsel tasarım, koruma ve dönüşüm amaçlı projeleri üretmekte ve uygulamaktadır.Haliç çevresinde yer alan projelerin listesi İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından aşağıdaki gibi belirlenmiştir:( İstanbul Büyükşehir Belediyesi resmi internet sayfası. www.ibb.gov.tr, Aralık 2002) • Unkapanı - Galata Köprüsü Arası Haliç Kıyıları Kentsel Tasarım Projesi • Eminönü, Ahi Çelebi Camii ve Çevresi Düzenleme Projesi • Eminönü, Mısır Çarşısı - Kiraz Han Arası Yeraltı Otopark Projesi • Ayvansaray Kentsel Sit Alanı Kentsel Tasarım Projesi • Haliç Çevresindeki Projelerin Entegrasyonu ile Haliç Kıyıları ve Haliç Adalarının Düzenleme Projesi • Haliç, Miniatürk ve Çevre Düzenleme Projesi • Haliç’te Nostaljik Tren ve Haliç Çevresi Raylı Sistem Ring Projesi • Sütlüce Mezbahası Kongre ve Kültür Etkinlikleri Merkezi • Feshane Rehabilitasyon ve Yeni Kullanım Projesi • Eyüp Silahtarağa Elektrik Fabrikası Restorasyon Yeni Kullanım ve Yakın Çevre Düzenleme Projesi • Kâğıthane Bölge Parkı, Alibeyköy ve Kağıthane Dereleri Yeşil Kuşak Projesi • Kasımpaşa Tersanesi Yeni Kullanım Projesi • Kâğıthane, Sıbyan Mektebi Yeni Kullanım Projesi • Eyüp Merkez Rehabilitasyon Merkez Aşağıda adı geçen dönüşüm yapıları incelenmiştir. Silahtarağa Elektrik Santrali ---> Santral İstanbul -İstanbul Bilgi Üniversitesi Sütlüce Mezbahası ---> Sütlüce Kültür Merkezi Feshane-İ Amire ---> Feshane Kültür Merkezi Eski Hasköy Tersanesi Lengerhane ---> Rahmi Koç Müzesi 4 Nolu Antrepo ---> İstanbul Modern Cibali Tütün Fabrikası ---> Kadir Has Üniversitesi

Page 4: haliç.pdf

4

HALİÇ'TE DÖNÜŞÜM - DEĞİŞİM-......>>NEREYE - NEYE - NASIL?....

Page 5: haliç.pdf

5

TAMAMLANMIŞ PROJELER - DEVAM ETMEKTE OLAN PROJELER VE BELİRLENMİŞ, HENÜZ UYGULANMAMIŞ PROJELER

Page 6: haliç.pdf

6

1)SANTRAL İSTANBUL Santralistanbul, İstanbul- Haliç'te Eylül 2007'de faaliyete geçmiş bir kültür, sanat ve eğitim

merkezidir. Merkezin odak noktası İstanbul Bilgi Üniversitesi tarafından Enerji Müzesi'ne ve Ana

Galeri'ye dönüştürülen 118 dönüme yayılmış eski Silahtarağa Elektrik Santralı kompleksidir.

Santralistanbul ayrıca sanatçı atölyeleri, kamuya açık bir kütüphane, İstanbul Bilgi Üniversitesi'ne

ait eğitim binaları gibi tesislere de ev sahipliği yapmaktadır.

1914-1983 yılları arasında İstanbul'a elektrik sağlayan ve Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk kent

ölçekli elektrik santralı olan Silahtarağa Elektrik Santralı 2004 yılı Mayıs ayında Enerji ve Tabii

Kaynaklar Bakanlığı tarafından İstanbul Bilgi Üniversitesi'ne tahsis edilmiştir. Elektrik santralının

kültür-sanat merkezine dönüşüm projesi İstanbul Bilgi Üniversitesi tarafından, Ciner ve Doğuş

Grubu ile birlikte Kale Grubu ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin ana sponsorluğunda

gerçekleşmiştir.

Santralistanbul'un mimari tasarımını Nevzat Sayın, Emre Arolat ve Han Tümertekin

gerçekleştirmiştir.

Bünyesindeki Tesisler

Ana Galeri: Silahtarağa Elektrik Santrali’nin üretim faaliyetinin son bulmasının ardından yıkılan

iki kazan dairesi yerine inşa edilmiştir. 7 bin metrekarelik yapıda, eski binaların formu korunmuştur.

Yapı, Emre Arolat tarafından tasarlanmıştır.

Enerji Müzesi: Eski elektrik santralının 1 ve 2 no'lu makine dairelerinin tesisin çalıştığı

dönemdeki haliyle korunarak dönüştürülmesi sonucunda oluşturulmuştur. Binanın dönüşümüne

yönelik mimari proje Han Tümertekin tarafından tasarlanmıştır.

Kütüphane ve Bilgi Merkezleri: Elektrik santralının eski kazan daireleri, kütüphane ve bilgi

merkezine dönüştürülmektedir.

Uluslararası Rezidans: Elektrik Santrali’nin lojmanları, sanatçı, mimar, tasarımcı ve düşünürlerin

değişen sürelerle ağırlanacağı rezidanslara dönüştürülmüştür.

Eğitim Yapıları: İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin lisans ve yüksek lisans programlarının yer alması

için oluşturulan yapılardır.

Rekreasyon Alanları: santralistanbul’da ziyaretçilerin dinlenme ve eğlence ihtiyaçlarına cevap

veren bahçe ve kafeterya alanları yer almaktadır.

2)SÜTLÜCE ULUSLARARASI KONGRE VE KÜLTÜR ETKİNLİKLERİ MERKEZİ

Sütlüce Mezbahası, İstanbul'un modernleşme atılımlarının önemli bir örneğidir.Yapım tarihi 1923

olarak bilinen, döneminin ulusal mimarisini yansıtan binanın mimarları Ahmed Burhaneddin,

Osman Fıtri ve Makro Logos'tur. 1990'a kadar mezbaha ve et dağıtım merkezi işlevi gören bu

yapı, kentte geleneksel yöntemlerle yapılan kesim işlerinin sağlık koşullarına uygun bir biçimde

yapılmasını sağlamak ve denetlemek amacıyla açıldı. Aynı zamanda dünyanın ilk kentsel biyolojik

atık su arıtma tesislerinden birine sahip olan mezbaha, soğuk hava deposu, laboratuar, üretim

işletim sistemi ile İstanbul'un önemli altyapı tesislerinden biriydi. Mezbahanın kültür merkezine

dönüştürülmesi ilk olarak Nurettin Sözen'in belediye başkanlığı döneminde projelendirildi. Projenin

inşaat ihalesi 1997'de Recep Tayyip Erdoğan'ın belediye başkanlığı döneminde yapıldı. 1998

yılında mezbaha yıkılarak merkezin inşaatına başlandı. Proje, Prof.Dr. Cengiz Eruzun tarafından

Page 7: haliç.pdf

7

tasarlandı. İhaleye göre 1999 Ağustos ayında tamamlanması gereken bina 2009 Mart ayında

tamamlandı, kongre ve kültür merkezi haline dönüştürüldü.

3)FESHANE ULUSLARARASI FUAR KONGRE VE KÜLTÜR MERKEZİ

Feshane 1839 yılında Padişah Abdülmecit'in fermanıyla Osmanlı ordusunun fes ve aba ihtiyacını

karşılamak amacıyla kuruldu. Türkiye'nin gerçek anlamda ilk tekstil sanayi kuruluşu olan Feshane,

1851 yılında Belçika'dan getirilerek monte edilen kolonlarla, çelik konstrüksiyon yapının dünyadaki

ilk örneklerinden biri oldu.

Buharlı dokuma tezgâhları da yurtdışından getirilen Feshane, 1866 yılında döneminin en gelişmiş

dokuma fabrikası olarak yenilendi. Feshane'de dokunan kumaşlar, 1855 3. Paris Uluslararası

Sergisi'nde, 1863 İstanbul Sergisi "Sergi-i Umum-i Osmani" ve 1893 Şikago Uluslararası

Sergisi'nde sayısız altın madalya ile ödüllendirildi. 1939 yılında o zamanki adıyla "Feshane

Mensucat AŞ" kapatılarak, Sümerbank Defterdar Fabrikası'na dönüştürüldü. 1986 yılında ise Haliç

çevre düzenleme çalışmaları nedeniyle tahliye edilen fabrikanın 8.000 m²'lik büyük dokuma salonu

aslına sadık kalınarak restore edildi ve etkinlik mekanına dönüştürüldü.

56.000 metrekare bahçesi peyzaj çalışmasıyla çevre düzenlemesi kapsamında ele alınarak,

18.000 metrekaresi Feshane'deki aktivitelerin katılımcılarına yönelik otopark alanı olarak, 38.000

metrekare ise yürüme yolları, seyir ve dinlenme bölümleri, çocuk parkı, bahçe, restaurant ve ana

girişe yönlenmiş doğal görünümlü süs havuzundan oluşmaktadır.

4)RAHMİ KOÇ SANAYİ MÜZESİ

İlk bölümü 1996 yılında açılan Rahmi Koç Sanayi Müzesi, iki temel binadan ve açık alanlardan

oluşuyor.

Sultan III. Ahmet (1703-1730) zamanında 12. yüzyıldan kalma bir Bizans binasının temelleri

üzerine kurulmuş olan eski Osmanlı Lengerhanesi(şu anda ikinci sınıf tarihi eser kapsamındadır

('Lenger' 'çıpa ve zincir', 'hane' ise 'ev' anlamındadır.) 1991 yılında Rahmi M. Koç Müzesi ve Kültür

Vakfı tarafından satın alınarak restore edilmiş, orijinal binaya camlı bir rampa ile geçilen yeraltı

galerisi ilave edilerek ve Aralık 1994'de hizmete açılmıştır.

1861 yılında Osmanlı Deniz Hatları Şirketi (Şirket-i Hayriye) tarafından kendi gemilerinin bakım

ve onarımını yapmak üzere yapılmış olan Hasköy Tersanesi de 1996 yılında Rahmi Koç Vakfı

tarafından alınmış, 14 terk edilmiş bina ve tarihi kızak orijinaline sadık kalınarak restore edilmiştir.

Müzenin bu ikinci kısmı ise Temmuz 2001'de hizmete başlamıştır. Müzenin toplam 11.250

metrekarelik kapalı alanı bulunuyor.

5)İSTANBUL MODERN

İstanbul Modern Sanat Müzesi veya kısaca İstanbul Modern, Türkiye'nin ilk modern sanat

müzesidir.

Eczacıbaşı ailesinin öncülüğünde, İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından kurulan müze,

11 Aralık 2004'te ziyarete açılmıştır.

Page 8: haliç.pdf

8

Karaköy limanında, Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi ile Tophane-i Amire

arasında yer alır.

İstanbul Modern, T.C. Denizcilik İşletmeleri için kuru yük deposu olarak inşa edilen 4 no'lu

antrepo binasının müzeye dönüştürülmesi ile hayata geçmiştir. 2003 yılında gerçekleştirilen 8.

Uluslararası İstanbul Bienali'ne de ev sahipliği yapan bina, başbakanlık tarafından müze olarak

tahsis edilmiş ve kendisinin Türkiye'ye AB üyeliği için müzareke tarihi verilecek olan 17 Aralık

tarihinden önce yapımının tamamlanması isteği üzerine 11 Aralık 2004'te hizmete açılmıştır.

6) KADİR HAS ÜNİVERSİTESİ

19.yy’ın sonlarında yapılmış olan Cibali Tütün Fabrikası’nın gerek kentsel mekanda bulunuşu

gerekse tek yapı olarak sunduğu özelliklerle dönemin mimari ortamını yansıtmaktadır . Fabrika,

19.yy’ın ikinci yarısından itibaren kentsel dönüşüm ve değişim hareketlerinin yoğun olarak

yaşandığı bir dönemde, sanayileşme için alan olarak seçilen Haliç kıyısının Unkapanı semtinde

bulunmaktadır.

10385m2 arsa üzerinde 40000m2 kapalı kullanım alanına olan bina çalışanları, imalathaneleri,

hastanesi, çocuk yuvası, bakkaliyesi, okulu, itfaiye ve spor birimleriyle uzun yıllar önemli bir

endüstri merkezi olmuştur.

Yapıda tuğla, demir döküm taşıyıcı kolonlar, cam yapı gibi malzemeleri kullanılmıştır. Çatı

örgüsündeki özgün Marsilya tipi kiremitlerin, pik döküm kolonların, ve döşemelerde kullanılan çelik

putrellerin Fransa’dan getirilerek uygulandığı düşünülmektedir.

Fabrika avlu yada geçitlerle birbirine bağlanan birkaç yapıdan oluşmaktadır. Bu yapılardan

A,B,C,D,E, blokları bir grup, G,H,I,J,K,L,M blokları bir grup, O ve P blokları ise bir başka grup

olarak ortaya çıkar. İlk ikisi arasında şeffaf üst örtüsü olan geçit yer alır. İlk iki gruptaki yapılar,

fabrikanın üretime geçtiği 19.yy’ın sonu ile 20.yy’ın ilk yıllarında gerçekleştirilmiştir.

Genel Bilgiler

Cibali Tütün ve Sigara Fabrikası Reji idaresinin 1925’te devletleştirilmesiyle birlikte, Tekel Genel

Müdürlüğü’nün İnhisarlar Şubesi kapsamında hizmet vermiştir.

Ancak özelleştirme politikalarıyla yapı özgün işlevini yitirmiş ve 1995 yılında boşaltılarak, 1997’de

eğitim kurumu olarak değerlendirilmek üzere Kadir Has Üniversitesi’ne devredilmiştir.

1998 yılında başlanan mevcut tespit ve projelendirilmesi çalışmalarının ardından, 2002 tarihinde

Kadir Has Üniversitesi Cibali Merkez Kampüsü olarak kullanıma açılmıştır. Cibali Tütün ve Sigara

Fabrikasının yeniden işlevlendirilmesinde; yapının döneminin üslup özelliklerini yansıtan bölümleri

korunarak en az müdahale ile yeniden tasarlanmış, bazı mekanlar özgün durumda kullanılmış,

bazı mekanlarda ise strüktür dikkate alınarak bölümleme yapılmıştır ve bazı niteliksiz eklerin

kaldırılması esas alınmıştır.

Yapılan Müdahaleler

Yapılan müdahalelerden bazıları şöyledir: A bloğun batı cephesine bitişik D bloğun zemin

döşemesi kaldırılarak özgün durumuna getirilmiş böylece A bloğun bodrum cephesi ortaya

çıkarılmıştır. Avludaki ekler kaldırılarak net mekanlar elde edilmiş ve saydam çatı örtüleri

eklenmiştir.Tesisin ilk yapıları ve en eski bölümleri olan kütüphane ile konferans salonunun mimari

özellikleri korunarak, taşıyıcı sistemi ahşaptan çeliğe dönüştürülmüştür. B bloğa 4. kat olarak ilave

edilmiş olan kısım kaldırılarak çatı, eski fotoğraflardaki özgün durumuna getirilmiştir.

Page 9: haliç.pdf

9

Kampüs yapısı esas olarak üç ana bloktan oluşmaktadır: A blok, tüm katlarda yönetim ve idari

ofisler için tasarlanmıştır. Zemin katta kütüphane ve öğrenci işleri, ikinci katta dekanlık ve

muhasebe bölümleri ve üçüncü katta yemekhane, rektör odası ve toplantı odaları bulunmaktadır.

B blok zemin katta, seminer salonları, bilgisayar laboratuarı, çok amaçlı salon ve öğrenci

kafeteryası bulunmaktadır. İkinci katta A blok ile birleşen öğretim üyelerinin odaları ve üçüncü

katta da çok amaçlı salon ile fuayesi yer almaktadır. C blokta ise zemin katta tıp fakültesi girişi ve

laboratuarlar bulunmaktadır.Birinci ve ikinci kattaki derslikler ve öğrenciler için fuaye olarak

tasarlanmıştır.

Kapalı teneffüshane olarak kullanılan geçit, şeffaf çatı örtüsüyle kaplanmıştır.Dış bahçeler

öğrencilerin kullanımına uygun olarak düzenlenmiş ve küçük bir amfi tiyatro yapılmıştır. Ayrıca tıp

fakültesi yanında basketbol sahası,kampusun arka tarafında da otopark girişi bulunmaktadır.

Yapını orijinal strüktürü içinde üniversite için gerekli tüm mekanlar gruplandırılarak yerleştirilmiş,

fonksiyonlara uygun mekansal kurgu katlar arasında da elde edilmiştir.

Yapının orijinal taşıyıcıları, plan şemasının içerisinde bağımsız birer heykel gibi açıkta

bırakılarak, ihtiyaç programının gerektirdiği mekan boyutlarının elde edilmesinde engel teşkil

etmeden kullanılmıştır.Büyük açıklıklı çelik makasların altında geniş avlular oluşturularak

öğrenciler için gerekli teneffüs mekanları elde edilmiştir.

Mevcut blokların arasında hafif çelik elemanlarla kapatılarak elde edilen çok amaçlı salon, bir

cephesiyle kafeteryaya diğer cephesiyle de Çağdaş Sanatlar Galerisine açılmaktadır.Cam çelik

strüktürler yardımıyla galeriyle bütünleştirilen tarihi sarnıçlar, mekanın bir parçası olarak yapıda

sergilenmektedir.

Rölöve Vaziyet Planı

Page 10: haliç.pdf

10

Zemin Kat Rölövesi Dönüşüm Sonrası Plan

Döünüşüm Sonrası Zemin Kat Plan ve Kesiti- . ve 2.Kat Planları

Page 11: haliç.pdf

11

1)SANTRAL İSTANBUL

Page 12: haliç.pdf

12

2)SÜTLÜCE ULUSLARARASI KONGRE VE KÜLTÜR ETKİNLİKLERİ MERKEZİ

3)FESHANE ULUSLARARASI FUAR KONGRE VE KÜLTÜR MERKEZİ

Page 13: haliç.pdf

13

4)RAHMİ KOÇ SANAYİ MÜZESİ

5)İSTANBUL MODERN

Page 14: haliç.pdf

14

6) KADİR HAS ÜNİVERSİTESİ

Page 15: haliç.pdf

15

KAYNAKÇA

Öztaş,N.(2005), Türkiye’de Kentsel Dönüsüm Ve Haliç Örneklemesi,Kentsel Koruma Yüksek Lisans Tezi,Fen Bilimleri Enstitüsü,MSGSÜ,İstanbul Erbey,D.(2004),Kentsel Koruma Ve Yenileşmede Dönüşüm Projeleri– Eyüp Rehabilitasyon Projeleri,Planlama 2004 /4, S: 79-89 Köksal,G.(2011),Haliç'te Dönüşümü İrdelemek,Mimar.İst 2011/4, S:55-59 http:// www.eyup.bel.tr http:// www.feshane.com.tr http:// www.istanbul.net.tr

http:// www.wowturkey.com

http://www.khas.edu.tr/

http://www.rmk-museum.org.tr/turkce/about/index.html

http://www.santralistanbul.org/pages/index/about/tr

http://v1.gazeteparc.com/news.php?action=displayNewsItem&ID=19605

http://www.ibb.gov.tr/tr