metalsubat2015

8
“Sınıfa karşı sınıf” “Sınıfa karşı sınıf” METAL İŞÇİLERİ BÜLTENİ İşçi Bülteni Özel Sayı No:1215 Şubat 1215 B edel ödemeyi göze alarak öne atılan 15 bin metal işçisi arkadaşımız, metal patronlarının örgütü MESS’e ve onun işbirlikçi-dayatmacı sendikal düzenine karşı grev silahını kuşandığında, sermayenin sömürü cehenneminden çıkışı gördük. Ama ne oldu? Sınıf düşmanımız MESS hükümeti yardıma çağırdı. AKP bugüne kadar her defasında yaptığı gibi ikiletmeden MESS’in imdadına yetişti. Grevimize yasak koydu! Umutlarımıza büyük bir darbe vurdu. Bir kez daha MESS’i ve sırtımızdan geçinen hain sendika ağalarını sevindirdi. Tüm bu olanlar bizi şaşırtmadı. Çünkü boşuna “sınıfa karşı sınıf” demiyoruz. Karşımızda işçi sınıfından çaldıklarıyla geçinen sermaye sınıfı ve onun iktidar organları var. Elbette bu sınıf biz ayağa kalktığımızda bizi ezmek, yeniden boyun eğdirmek ister. Bunun için de elindeki tüm silahlarını kullanır. Bugün de bunu yapıyor. Çünkü çıkarlarının nerede başlayıp bittiğini, başına geleceklerin ne olduğunu biliyor, bundan sonra da bir sınıf olarak karşımıza çıkıyor. İşte biz bugün kaybediyorsak onlar gibi bir sınıf gibi hareket edemediğimizdendir. Kazanmak için onlar gibi her türlü kavgaya hazır olmadığımızdandır. Yani sınıf bilincinden, sınıf kavgasından, bu kavgayı verecek örgütlülükten uzak olduğumuzdandır. Böyle olduğu için greve giden metal işçisi arkadaşlarımız grev yasağı karşısında daha fazlasını yapamadılar. Yapmak istemelerine rağmen teslimiyeti aşamadılar yasağı ezip geçemediler. Bir arkadaşımızın dediği gibi bu süreçte herkes örgütlü sadece işçiler örgütsüzdü. Üstüne de işçi sınıfı olarak onları yalnız bıraktık. Ama kazanmak mümkün, teslimiyeti aşıp sermayeyi yenmek mümkün! Nasıl mı? En başta mücadelemizin bir sınıf kavgası olduğunu öğreneceğiz. “İşgal, grev, direniş!” sloganını lafta bırakmayacağız. Sonra “başkanlar”a değil kendi gücümüze güveneceğiz, fabrika komitelerinden başlayarak örgütleneceğiz. Birliğimizi büyütecek, ipleri elimize alacak, teslimiyeti ve yılgınlığı yeneceğiz. Böylelikle daha bilinçli, daha örgütlü, daha güçlü olarak ayağa kalkıp bu kavgadan kazanarak çıkacağız. Metal İşçileri Birliği - MİB Bu bir sınıf kavgası! Sınıfını bİL SAFA GEL, GÜCÜNE GÜVEN Mücadeleye GİR!

Upload: metal-iscileri-birligi

Post on 07-Apr-2016

217 views

Category:

Documents


0 download

DESCRIPTION

metal işçileri bülteni Şubat sayısı

TRANSCRIPT

Page 1: Metalsubat2015

“Sınıfa karşı sınıf”“Sınıfa karşı sınıf”

METAL İŞÇİLERİBÜLTENİİş

çi B

ülte

ni Ö

zel Sa

yı N

o:1

21

5 Ş

ubat

12

15

Bedel ödemeyi göze alarak öne atılan15 bin metal işçisi arkadaşımız,metal patronlarının örgütü MESS’e

ve onun işbirlikçi-dayatmacı sendikaldüzenine karşı grev silahını kuşandığında,sermayenin sömürü cehenneminden çıkışıgördük. Ama ne oldu?

Sınıf düşmanımız MESS hükümeti yardımaçağırdı. AKP bugüne kadar her defasındayaptığı gibi ikiletmeden MESS’in imdadınayetişti. Grevimize yasak koydu! Umutlarımızabüyük bir darbe vurdu. Bir kez daha MESS’ive sırtımızdan geçinen hain sendika ağalarınısevindirdi.

Tüm bu olanlar bizi şaşırtmadı. Çünküboşuna “sınıfa karşı sınıf” demiyoruz.Karşımızda işçi sınıfından çaldıklarıyla geçinensermaye sınıfı ve onun iktidar organları var.Elbette bu sınıf biz ayağa kalktığımızda biziezmek, yeniden boyun eğdirmek ister. Bununiçin de elindeki tüm silahlarını kullanır. Bugünde bunu yapıyor. Çünkü çıkarlarının neredebaşlayıp bittiğini, başına geleceklerin neolduğunu biliyor, bundan sonra da bir sınıfolarak karşımıza çıkıyor.

İşte biz bugün kaybediyorsak onlar gibi birsınıf gibi hareket edemediğimizdendir.Kazanmak için onlar gibi her türlü kavgayahazır olmadığımızdandır. Yani sınıfbilincinden, sınıf kavgasından, bu kavgayıverecek örgütlülükten uzakolduğumuzdandır.

Böyle olduğu için greve giden metal işçisiarkadaşlarımız grev yasağı karşısında daha

fazlasını yapamadılar. Yapmak istemelerinerağmen teslimiyeti aşamadılar yasağı ezipgeçemediler. Bir arkadaşımızın dediği gibi busüreçte herkes örgütlü sadece işçilerörgütsüzdü. Üstüne de işçi sınıfı olarak onlarıyalnız bıraktık.

Ama kazanmak mümkün, teslimiyeti aşıpsermayeyi yenmek mümkün!

Nasıl mı? En başta mücadelemizin bir sınıfkavgası olduğunu öğreneceğiz. “İşgal, grev,direniş!” sloganını lafta bırakmayacağız.Sonra “başkanlar”a değil kendi gücümüzegüveneceğiz, fabrika komitelerindenbaşlayarak örgütleneceğiz. Birliğimizibüyütecek, ipleri elimize alacak, teslimiyetive yılgınlığı yeneceğiz. Böylelikle daha bilinçli,daha örgütlü, daha güçlü olarak ayağa kalkıpbu kavgadan kazanarak çıkacağız.

Metal İşçileri Birliği - MİB

Bu bir sınıf kavgası!

Sınıfını bİL SAFA GEL,GÜCÜNE GÜVEN Mücadeleye GİR!

Page 2: Metalsubat2015

Türk Metal'in MESS ile 16 Aralık tarihinde imzaladığı 3 yıllıkgrup sözleşmesini yutturmak için 300 TL'lik erzak yemikonulmuştu. Sözleşmeye göre bu 300 TL'lik yardımın imza

tarihinden 2 ay içerisinde ödenmesi gerekiyordu. Satışa getirilenmetal işçilerinin ağzına böylelikle bir parmak bal sürerek zehriyutturmaya çalışıyorlardı. Alınan bilgilere göre bu yardım bizzat MESStarafından üstlenilmişti.

Fakat aradan tam 2 ay geçmesine rağmen MESS ve Türk Metal,metal işçisine bir parmak balı bile çok görmüş olmalılar ki, bu ödemeyapılmış değil.

Şimdi satışa gelen metal işçisi arkadaşlar bu ödemeyi soruyor.Soruların muhatabı MESS ve Türk Metal'dir. Biz de soruyu onlarayöneltiyoruz, metal işçisi soruyor:

'300 TL'lik erzak yardımı nerede?"Cevap verin!!!

2 METAL İŞÇİLERİ BÜLTENİ

Metal işçisi MESS ve Türk Metal'e soruyor:

Hani 300 TL'lik erzak yardımı yapılacaktı?

Birleşik Metal-İş Sendikası,Bakanlar Kurulu’nun greverteleme kararının

yürütmesinin durdurulması istemiyleDanıştay Başkanlığı’na dilekçe verdi.Ne ki Danıştay'ın yürütme durdurmakararını ne kadar sürede vermesigerektiği yasalarca ucu açık bırakılıyor.Bir yandan da erteleme süresi olan 60günlük sürede Yüksek Hakem Kurulunabaşvurmak gerekiyor, başvurulmazsasendika yetkisi düşüyor!

Dahası yürütmeyi durdurma kararıçıksa bile, Bakanlar Kurulu'nun ikincikez grev erteleme kararı çıkarma hakkıvar, ikinci kez grev erteleme kararıverildiğinde ise, yeniden grev kararıalınamıyor!

Minareyi çalan kılıfını hazırlar, 12Eylül anayasasıyla genişletilen 2822sayılı TİS, Grev ve Lokavt kanununun33. ve 34. maddeleri greve çıkacak

işçiyi her yönden kuşatıyor, ilgilimaddeler ve kanun grev ertelemedeğil grev yasaklama üzerine kurulu...

Cam işçilerinin grevinde olanlar birdeneyim olmalı metal işçileri için,devlet bütün yolları grev yasağına yada sermaye lehinde anlaşmayayöneltiyor, başka bir yolu mümkünkılmıyor...

Bir yol daha var elbette; tıpkı Kaveldirenişinde ve Greif direnişinde olduğugibi, yasaklara rağmen, fabrikakapatmalara, devletin kollukkuvvetlerine rağmen, işgalle vedirenişle bu yasağı ve yasayıdelebiliriz!

Bu yol işçilerin tek kurtuluş yoludur;başka türlüsü sömürüye boyun eğmekolacaktır! İşçi sınıfının mücadelesiyleve kanıyla kazandığı haklarımızdan geriadım attırmayacağız...

Hak verilmez alınır!

MİNAREYİ ÇALAN KILIFINI HAZIRLAR!

Metal işçilerine grev yasağı büyük bir hoyratlıktır. Bu sadece Birleşik Metal’i deilgilendirmiyor artık. Bu emek mücadelesine vurulan en büyük darbe. Grev yasağınakarşı bütün işçilerin birleşmesi gerekiyor. Bu yasağa karşı mücadelenin, sendika ayrımı

gözetmeden yapılması gerekiyor. İşçilerin Türk Metal’de, Birleşik Metal’de, Çelik-İş’de örgütlü olmasıönemli değil. Önemli olan metal işçilerinin tabandan bağımsız birliğini sağlayabilmektir.

İzmir Bakırçay Havzası’ndan Türk Metal üyesi bir demir çelik işçisi

Bize gerekli olantabandanbirliğimizdir

Avanos'a selam greve devam!

Page 3: Metalsubat2015

3METAL İŞÇİLERİ BÜLTENİ

DEMİSAŞ işçisinin sabrı tükeniyor!

Bilecik’te kurulu Demisaş fabrikasında grev yasağından sonraişçiler iki gün daha üretim yapmamış ardından da ücretli izinuygulamasına gidilmişti. Ücretli izin dönüşü ise patronla

yapılacak görüşmeleri beklemek üzere işbaşı yapılmıştı. Ancak aradangeçen bunca zamana rağmen herhangi bir ilerleme sağlanamadı.Dahası patron grev baskısından kurtulunca görüşmeleri de bir tarafaitti.

Ancak patron bunu yaparken işçilerin de sabrı tükeniyor. Patronunbu tutumu üzerine sendika yönetimi bu hafta sonu mesaisinegelmeme kararı aldı. Ama patronun geri adım atmaması halinde işçilerartık üretimin durdurulmasını istiyor, grev yasağına ve patronunaldatmalarına karşı şalteri indirmekte tereddüt göstermeyecekleriniifade ediyorlar.

Şimdi sendikal anlayışta şu egemen olmamalı:Kimsenin burnu kanamasın. Bizim temsilciler diyorki kimsenin burnu kanamasın. Böyle bir şey var mı?

Kendi tarihine bak! Kendi oturduğun sendikanın geçmişinebak. Kimsenin burnu kanamamış olsaydı sen bugün oradaolmazdın, bu sendika da olmazdı. Hakikaten de böyle birdurum var. Geçmişte konuşuluyor işte 6 ikramiye varmış,üretim primi varmış şu varmış bu varmış falan. Geldiğimiznokta ne. Kimsenin burnu kanamadığı için hiç bir şey yokortada. Ama 6 ikramiye alırken, üretim primi alırken emin olbir kavga gerçekleşmiş. İki taraf arasında, işçilerle patronlararasında ya da neyse artık bir kavga gerçekleşmiş. O kavgagerçekleşmeden de sen bir gıdım hak alamazsın, vermiyorlar.Çünkü biz yaşadık. Biz 4 senedir 1. gruba çakılmayaçalışıyoruz, alamıyoruz. Niye? Biz 5 senedir bayramlardaçalışmıyoruz. Niye? 300-400 ikramiye alabilmek içinalamıyoruz. Çok zor bir iş bu. Biz bayramda çalışmıyoruz amabayramda gelsem 80-90 lira günlüğünü verecek örneğin.Dışarıdan 150 liraya müteahhit adam getiriyor. Şakır şakırpara dağıtıyor. Ama sana, bana vermiyor, niye bir hakkazanma diye. Baş temsilci ya da 4 temsilci kalkıp fabrikanın,işçilerin geleceğini belirlememeli. Komisyonun dışındaasalım, keselim denmemesi gerekiyor.

Kroman Çelik işçisi soruyor:

“Kimsenin burnukanamadan mı?”

Ben Türk Metal üyesi devrimci bir metalişçisiyim.

İşçi sınıfımız on yıllardır esaret altında tutuluyor.Bugün ise metal işçileri için tarihi bir adım atıldı.Birleşik¬ Metal üyesi öncü işçiler MESS’in ve onukoruyucu meleği olan AKP hükümetinin tümbaskılarına, yanı sıra da greve çıkmakta tereddüt edensendikal bürokrasiye rağmen greve çıkma iradesigösterdiler.

Bu biz Türk Metal üyelerini bile fazlasıylaheyecanlandırdı. Metal işçileri sınıflar mücadelesindesahneye çıkmış grev silahını kuşanmış, mevzilerinigüçlendirmeye başlamıştı. Ama patronlar ve onundestekçisi AKP hükümeti grevi boğmak için bakanlaryurt dışında iken onların imzası ile grevi 60 süreyleyasakladı.

Ama biz metal işçileri için hiç bir şey artık eskisi gibiolmayacak. Bu grev bir kez daha bize şunu göstermiştirki, bizleri patronlardan ve onların işbirlikçileri sendikabürokratlarından kurtaracak olan şey fiili meşrumücadelelerdedir. Bu ablukayı işgallerle, grevlerle,direnişlerle dağıtmak biz metal işçilerinin ellerindedir.

Çorlu’dan MİB’li bir TM üyesi:

Sınıfa karşı sınıf!

BİZDEN SÖYLEMESİ!Grev yasağının üzerinden haftalar geçti, grev

pankartları indi. Çarklar yavaş da olsa dönüyor. Ama

patronlarımızın keyfi yerinde masaya oturmaya

niyetleri yok.Metal işçisinin sabrı tükeniyor.

Gözü şaltere kayıyor ona göre!

Page 4: Metalsubat2015

4

Birleşik Metal-İş sürece güçlü girdi. İşçiler süreç içerisindegörevini yaptı. Sandıklarda ezici bir şekilde kazandı. Grevinyasaklanmasının ardından mücadeleye karşı zafiyeti olanlar,

işçilerin karşısına yasaları çıkararak geri adım attırmaya çalıştı. B planıolmayan bir örgüt dağılır. Nitekim öyle de oldu. 1 Şubat’ta iş başıyapılması ile işçiler açısından bir soğuma dönemi yaşandı. Fabrikadabelli yönleri ile mücadele devam ediyor. Mesailer kesinlikle yok,üretimle oynanıyor sonuçta. Ancak buna karşılık baskılar da artıyor. Bubaskıya karşı ne kadar göğüs gerilir bilinmez. Mesaiye bel bağlayıpborçlanan işçiler karar gereği 5 aydır mesai yapmıyor. Şimdi farklarla,Mart zammı ile bunu kapatmayı hedefliyor. Sürecin, mücadele hattınınnet ilan edilmemesi, olmaması, açıklamaların net, şeffaf olmaması ileişçilerin mücadele ruhunu elinden aldılar. Şimdi bunları aşmak veyeniden aynı sorunlarla, dağınıklılıkla karşı karşıya kalmamak gibi birsorumlulukla yüz yüzeyiz.

Sarkuysan işçisi yazdı:

"Kapalılığa vedağınıklığa son vermeli"

METAL İŞÇİLERİ BÜLTENİ

Grev yasağından sonra iş yavaşlatma eylemi yapılanBursa’da kurulu İtalyan sermayeli SCM Otomotiv’dafabrika yönetimi işçilere gözdağı verdi.

Fabrikada duyuru panosuna bir yazı asan yönetim, yapılaneylemlerin yasadışı olduğunu iddia ederek eylemlere devameden işçileri, tazminatsız işten atmakla ve çalışmadıkları süreiçin ücretlerinden kesinti yapmakla tehdit etti.

Yönetim böylelikle sadece eylemler karşısında ne kadarsıkışmış olduğunu gösteriyor. Öte yandan ise işçileritazminatsız işten atmakla tehdit eden yönetim, işi o noktayavardırıyor ki oturma eylemi, toplu viziteye çıkmak gibi bugünekadar işçiler tarafından sayısız kez yapılan eylemi de keyfinceyasadışı ilan ediyor. Böylelikle işçileri korkutmaya vesindirmeye çalışıyor.

Oysa geçmişte defalarsa patronlarına kararlılıklarınıgösteren SCM işçileri bu kez de bu tehditlere pabuçbırakmayacaklarını göstereceklerdir.

SCM’den işçiye tehdit!SCM’de yönetimin tehdit dolu

duyurusundan bir bölüm:

Bilindiği üzere toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşmasağlanmadığından sendikanızca 29 ocak 2015 tarihindeişyerinde grev uygulanmaya başlanmıştır.

(…)Üretimi durdurmak, işyeri işgali, oturma eylemi yapmak,

üretimi yavaşlatmak, üretim kalitesinin bozulması, mesaibitiminde işyerini terk etmemek, toplu viziteye çıkmak gibieylemler nedeni ne olursa olsun kanunen suç sayılmıştır.Sonuçlarından sorumlu olacağınız işyerine zarar veren bu türyasadışı eylemlerden kaçınmanızı, sağduyulu hareket etmenizibekliyoruz.

Bu tür eyleme katılmakta ısrar edenler tespit edilerektazminatsız işten çıkarılacaklar. Ayrıca haklarında hem cezahem de hukuk davası açılacaktır. Ayrıca eyleme katılan işçilereçalışmadıkları sürelere ilişkin ücretleri kesinlikleödenmeyecektir. Bu itibarla kanun dışı eyleme bir an önce sonvererek işyeri çalışma talimat ve kurallarına uygun şekildeçalışmanız ile sözkonusu kanun dışı eyleme devam etmenizhalinde gerek sendikalar ve toplu iş sözleşmesi kanununun 70.maddesine gerekse iş kanununun 25-2-h bendine göre işsözleşmenizin bildirimsiz ve tazminatsız feshedileceği hususuduyurulur.

SaygılarımlaGenel Müdür

Grevimizi yasakladınız, ama gelecek mutlakadirenenlerin olacak!

İşte kanıtı! Geçmişte biz vardık gelecekte de biz olacağız!

Page 5: Metalsubat2015

5METAL İŞÇİLERİ BÜLTENİ

Bir tarafta MESS-Türk Metal-AKP şer üçlüsü, bir taraftahaklarına sahip çıkmaya çalışan metal işçileri var. Toplusözleşme hakları için grev yolunu tutan Birleşik Metal-İş

üyesi işçi kardeşlerimizin önü iktidar tarafından kesildi. GREV’in“G”sini duyar duymaz yasakladılar.

Türk-Metal boyunduruğu altında bulunan ben ve benim gibibirçok demir çelik işçisi arkadaşım grev sürecini takip ediyorduk.Çünkü grev demek kazanım demek olacaktı.

Böylelikle bu Türk Metal-MESS işbirliğinin parçalanmasınısağlayacak ve bizlere de güven verecekti. Ancak patronlar budurumda kaybedeceklerini bildikleri için ilk elden greviyasaklattılar. Bu şekilde bizlerden bir adım önde olan işçilerindirencini kırmaya çalıştılar. Ancak daha hiçbir şey bitmiş değil.Metal işçilerinin mücadelesi daha yeni başlıyor. Türk Metalihanetine sessiz kalmayacağız. Haklı sesimizi diğer işçikardeşlerimizle birleştirmek için çalışacağız. Sesimizi Metal İşçileriBülteni aracılığıyla çoğaltacağız.

Merhaba kardeşler.Ben Gebze'de bir fabrika işçisiyim. İşçiliğin yanısıra şairliğim devar... Bir proleter olarak yazdım şiirlerimi... Sevgi ve saygılarımla... BEKLENEN DÜŞYakındıryola düşüp gitmeyefırtınalara karşı durmayaKuşların ağları parçalayıpgöklere salınması...Anaların ellerinde çocuk ellerinisularda balıkların kalbini hissetmesi..Yakındıryürekten ateşler tutuşturmayasevdiğim gamzelerininpırıltısında günün dökülmesibaharın dört gözle ışıması...Yakındırrüzgârın kara bulutları süpürmesiıslak çiğ taneleriniemen kum tanelerindetohumunderine, daha derine inmesi..Yakındırişçilerinmadenlerden fabrikalardantarlalardan atölyelerdenzincirlerinden kurtulupalanlara çıkıp haykırması...Yakındır..Beklenen düşüngecenin kıyısından sıyrılıp,cehaleti yakıpgerçekle buluşması...

Serdar Çelik30/11/2014

Habaş Demir-Çelik’ten Türk Metal üyesi işçiler:

“İhanete sessiz kalmayacağız!”

Bosch’ta MESS ile Türk Metal Sendikası arasındabugün yapılan, 2012-14 dönemini kapsayan toplu işsözleşmesi görüşmelerinin 6. oturumunda anlaşma

sağlanamaması üzerine uyuşmazlık zaptı tutuldu.Yasalarla belirlenen 60 günlük görüşme süresinin dolacağı

tarih olan 21 Şubat’tan önce tutulan bu zaptın ardından 15günlük arabulucu aşaması başlamış oldu. Taraflar ÇalışmaBakanlığı tarafından atanacak arabulucu aracılığıylagörüşmelerden de bir anlaşmaya varamazsa grev sürecibaşlayacak.

Bosch işçileri haklı taleplerinden geri adım atılmamasını,Türk Metal’in Genel Başkan Yardımcısı Mesut Gezer’ingeçtiğimiz günlerde fabrikada verdiği, “grev aşamasınageldiğimizde yasal süreyi beklemem greve çıkarım” dediğinihatırlatarak, bu sözün tutulmasını istiyor.

Ancak Türk Metal yöneticileri bu sözü tutmak bir yana ilkçıkış kapısını bulduklarında soluğu satış masasında alacaklar.

Bosch’ta anlaşmazlık zaptı!Yönetim işçilerintepkisinden çekiniyor

Uyuşmazlık zaptının ardından Bosch'ta yönetim bir duyuru yayınladı.Bosch işçisinin öfkesinin büyüdüğü bir anda yayınlanan duyuru yönetimin

olası tepkiden duyduğu kaygıyı yansıtıyor. "Bugüne kadar sessiz kalarakgörüşme sürecinin olumsuz etkilenmemesini sağlamaktı" diyen yönetim,görüşmelerin süreceğini, işçileri mağdur etmek istemediklerini iddia etti.

Türk Metal bunu hep yapıyor!OTOKAR'DA İŞÇİ KIYIMITürk Metal'in satış sözleşmesine en büyük tepkiyi gösteren

fabrikaların başında gelen Otokar'dan aldığımız bilgilere görepatron ile "sendika" yöneticileri tarafından işten atılacaklarla ilgililiste oluşturularak işçi kıyımına başlandı. Şu ana kadar atılan işçisayısı 20'ye yaklaştı...

Page 6: Metalsubat2015

6 METAL İŞÇİLERİ BÜLTENİ

BMC işçilerinin yüzü bir türlü gülmüyor.Daha önce aylar boyuna ücretleriödenmediği için eylemler yapan BMC

işçileri, şirket TMSF’ye sonra da Ethem Sancakve Katarlı ortağına satıldıktan sonra da çileçekmeye devam ediyor.

Yaklaşık 1600 civarındaki BMC işçisinin büyükbölümü, fabrikanın Sancak’a devri sırasındaTMSF ile Türk Metal’in yaptığı anlaşmaya göre“10 günlük yevmiye, 10 günlük sigorta”karşılığında evinde işbaşı yapmayı bekliyor.Şirket yönetimi ileriye yönelik olarak da işçilereherhangi bir umut vermezken işçilerinrahatsızlıklarını dile getirmesi karşısında TürkMetal yöneticileri, patronun diliyle konuşarak“koşullar böyle beğenmeyen gitsin” diyor.

Düşük bir ücrete mahkum olan BMC işçileri,üstüne de durumlarının belirsizliği nedeniylebüyük sorunlar yaşıyorlar. Eşinden ayrılanındanintihar edenine kadar büyük dramlar sözkonusu.Öte yandan fabrika devirden önce MESS’e üyeiken yeni patron üyelikten çıktı. Durumdan

bihaber olan Türk Metal yöneticileriyle devameden toplu sözleşmede de anlaşmazlık var.Çünkü BMC’nin patronu sıfır zam ve 2015’teenflasyon oranında zam dayatıyor.

Bilgilerine başvurduğumuz BMC işçileri TürkMetal’e tepkililer. Zamanında pek çok eylem

yaptıklarını ama ellerine bir şey geçmediğinibelirten işçiler Türk Metal yöneticilerininpatrondan korktuğunu da sözlerine ekliyorlar.Haklarını almak için üretimden gelen güçlerinikullanmaktan yana olan işçiler, mücadeleyehazır olduklarını da vurguluyorlar.

2010 senesinden bu yana Erol Evcil’inişlettiği olduğu Ede Demir’de çalışanişçileriz. Şu an işyerinde 350 işçi

arkadaşımız çalışmaktadır. En son eylül ayınınücretinin hâlâ bir kısmını alabilmiş değiliz.Yaklaşık 5 aylık ücretimiz içeride durmaktadır.Ücretlerimizin aylardır ödenmemesinden dolayıfatura, kira vs… bir çok ihtiyacımızı karşılayamazdurumdayız.

“Fabrikamız çalışsın yeter ki evimize ekmekgirsin” derken şimdi borçların içindebunalmaktayız. İşten ayrılan arkadaşlarımızdavalar açmakta fakat fabrikanın üzerindeonlarca icra olması ve iflas ertelemebulunmasından dolayı kazanılan haklarını daalamamaktadır. İcralardan kaynaklı icra karşılığıhurda alıp işleme dönemlerinde bizler işeçağrılmaktayız. Bu süreçte hepimize 200-300 lira

para dağıtılarak hakkımız olan ücretlerimizivermeden çalıştırmaktadırlar.

Geçtiğimiz aylarda gene böyle bir dönemdeişbaşı yapmış ve yapar yapmaz art arda iki işkazasıyla iki arkadaşımız sakat kalmıştır. Çalışmakoşullarında hiçbir güvenlik önlemi alınmadançalıştırılmaktayız.

2010 yılında Erol Evcil aldıktan sonra işkazasında bir arkadaşımız hayatını kaybetmişti.Önlem alınmadığı gibi düzensiz çalışmakoşulları, iş kazaları ve güvencesiz çalışma hızlaartmıştır.

Bu yaşananlar ile ilgili örgütlü olduğumuzsendika Türk Metal İzmir 2 No’lu Şube de çaresizolarak durmakta, işçiye yol göstermekten uzaktadurmaktadır. Bunlara rağmen biz işçiler olarakİzmir Valiliği ve Çalışma Bölge Müdürlüğünetopladığımız imzaları ve dilekçelerimizi ulaştırdık

ama hiçbir yaptırım olmadı. Fabrika yöneticilerive patron bizlere “Gidin dava açın,mahkemelere gidin” diyerek resmen dalgageçiyor. Bizler hakkımızı aramaya kalkınca herşey yasalarca engellenirken patron ve fabrikayönetiminin her türlü yasa dışı faaliyetine sessizkalınıyor. Şimdi Çalışma Bakanı Faruk Çelik’esoruyoruz; AKP’nin hukukun üstünlüğü sloganısadece patronlar için mi geçerli? Bu hukuk herTürkiye Cumhuriyeti vatandaşı için ayrı mıişliyor? Bunca hukuksuz uygulama yapanpatrona hiçbir yaptırım uygulanmazken bizlerinhakları gasbediliyor, greve çıkmamız yasa dışıoluyor, fabrikada üretimi durdurmamıza vatanhainliği deniliyor. Yasal haklarımız kimse için biranlam ifade etmezken bizler nasıl çalışıpüreteceğiz nasıl bu ülkeyi geliştirip daha ileriyetaşıyacağız buradan sormak istiyoruz.

İzmir EDE Demir Çelik’ten işçiler:

“Adaletiniz bu mu?”

BMC İŞÇİSİNİN ÇİLESİ BİTMİYOR!

Demir çelikte çarklar işçi kanıyla dönüyor

Sömürü ve kölelik cehennemi olan demir-çelik farikalarından İzmir'de kurulu Özkan Demir Çelik Sanayi AŞ.'ye üretim yapan bir

fabrikada yaşandı. Bu sabah fabrikada işbaşı yapılmasının ardından bir işçi 'iş kazası' geçirdi.

Manisa'da Muradiye Organize Sanayi Bölgesi'nde kurulu Logo Çelik Endüstriyel Tesisler fabrikasında çalışan ve olaya tanık olan bir işçinin

aktarımlarına göre, işçiler fabrikada üretilen kolonları taşıdıkları sırada, Ömer adlı metal işçisi, kolon vince yüklenirken kolunu kullandı. Kolonu

dengede tutarak durmasını sağlayan işçi, tek halatla bağlı kolonun vincin yüzeyinde bulunan tümseğe çarpması sonucunda havaya fırladı.

Yaşanan olay sırasında işçinin bacağı kesilirken Ömer adlı işçi Manisa Celal Bayar Hastanesi'ne kaldırıldı.

Özkan Demir Çelik fabrikası ve Logo'da çelik, kolon ve makine üretimi yapılıyor. Özkan Demir Çelik'in işini yapan firmada işçiler 12 saat

çalışıyorlar ve bütün demir çelik fabrikalarında olduğu gibi burada da çalışma koşulları ağır, çalışma saatleri uzun.

Page 7: Metalsubat2015

7METAL İŞÇİLERİ BÜLTENİ

İşçi Bülteni Özel Sayı: 1215 * Fiyatı: 25 Kr * Şubat 2015 * Sahibive S. Yazı İşleri Md.: Tayfun Altıntaş * Yayın Türü: Yerel, süreli, si-yasi, ayda bir, Türkçe * EKSEN Basım Yayın Ltd. Şti. * Meşrutiyet

Cd. Kodaman Sk. No: 111/15 Şişli / İstanbul Tel/Fax: 0 (212) 621 7452 * Baskı: Özdemir Mat. Davutpaşa Cd. Güven Sanayi Sitesi C

Blok No: 242 Topkapı / İstanbul Tel: (212) 577 54 92

Mail adresi:

[email protected]

İstanbul - Esenyurt İşçi Kültür Evi

Yenikent Mah. Şehit Serkan Temeloğlu Sok. 25/A

(Eskule otopark girişi karşı sokağı) Esenyurt

tel: 0506 146 40 75

e-mail: [email protected]İstanbul - Kartal Üç Fidan Gençlik Evi

Kordonboyu Mah. Hamam sok. Özdemir İşhanı

Kat:2 No:29 Kartal

tel:0551 411 99 14İstanbul - OSB-İMES İşçileri Derneği

İnönü Mah. Aşık Veysel Cad. Cemevi sok. No:18

Sarıgazi / Sancaktepe

tel: 0 535 257 70 99İstanbul - Sefaköy İşçilerin Birliği Derneği

Emeksizler Sk. No: 34

tel: 0212 697 71 53 - 0536 714 62 06İstanbul - Gaziosmanpaşa - tel: 0535 915 32 45Gebze İşçilerin Birliği Derneği

Hacı Halil Mah. Orhangazi Cad. Nu.24 D.3

Gencallar (Eski YKM) yanı

tel: 542 843 16 01

Ankara - Mamak İşçi Kültür Evi

Tuzluçayır Mah. 285 Sok. 21/C Mamak

tel: 0312 368 06 90

e-mail: [email protected]

İzmir - Çiğli İşçi Kültür Sanat Evi

Dere Cad. 8072 Sok. No: 48 Çiğli

Tel: 0537 496 18 45Manisa İşçi Kültür Sanat Derneği:

1. Anafartalar Mh. G. Osman Paşa Cd. No: 35/4

Tel: 0.533 054 90 67 - 0534 721 13 27Adana - Sanayi İşçileri Derneği

Kuru Köprü Mah. No 14 Sok. No: 15 Seyhan

Tel: 0.538.970 64 95Bursa - İşçilerin Birliği Derneği

Başaran İşhanı, Kat: 4, No: 14 - Heykel

(Kent Müzesi Karşısı)

Tel: 0553 409 16 18

Kayseri İşçilerin Birliği Derneği

Sahabiye Mh. Mersin Sk Sim İşhanı No: 403

Kat: 4 Kocasinan

Tel: 0352 222 00 07Trakya

mail: [email protected]

İletişim adres vetelefonları...

Çorlu’dan bir kadın işçi arkadaşımız yazdı:

Yaşasın 8 Mart!Bundan 158 yıl önce ABD’nin New York kentinde 40 bin dokuma işçisi daha iyi

çalışma koşulları ve “8 saatlik işgünü” talebi ile greve çıktılar. Polisinsaldırması sonucunda içeride kilitli kalan çoğu kadın 129 işçi, çıkan yangında

hayatını kaybetti. İşçilerin cenaze törenine 100 bini aşkın insan katıldı. 8 Mart 1886’daise yine Amerika’da tekstil işçisi kadınların “eşit işe eşit ücret”, sendikalaşma ve oy hakkıiçin başlattıkları mücadele polis tarafından kana boğuldu.

İlk olarak, 1910 yılında gerçekleşen II. Enternasyonal’in II. Uluslararası SosyalistKadınlar Konferansı’nda Clara Zetkin’in önerisi ile “Kadınlar Günü” olarak belirlenmiştir.1921 yılında ise II. Uluslararası Komünist Kadınlar Konferansı’nda adı, 1917 Şubatdevriminin ilk kıvılcımını çakan Petrogradlı tekstil işçisi kadınların 8 Mart’ta çıktıklarıbüyük grev ve direnişlere ithaf edilerek “Emekçi Kadınlar Günü” olarak değiştirilmiştir.

Geçmişten bu yana haklarımızı korumak için sermaye devletine ve onunişbirlikçilerine karşı mücadelemiz devam ediyor. Kadın işçiler bu topraklarda iki kat dahafazla sömürüye ve baskıya maruz bırakılıyor. Bu gerici zihniyetin elbette ki iktidarınbizzat kendisidir. Bu ülkede kadın işçilerin mücadeleye katılmaktan başka kurtuluşlarıolamaz. Bütün eylemlerde kadın işçiler en önde yerlerini alıyorlar.

Kadın işçilerin kurtuluşu mücadeleden geçiyor. AKP kadınların geçtiği bütünsıkıntılarının fıtratlarında olduğu söyleyerek kadının ikinci sınıfı insan yerinekonulmasını meşrulaştırıyor. Bu anlayışıyla kapanmayan kadınlara yönelik şiddetimeşrulaştırıyor. Özgecanların başına gelen böylelikle yaratılan ideolojik-toplumsalortamdan bağımsız değildir.

Kadının çifte sömürüsüne ve katledilmesine 8 Mart’ta dur demeliyiz. Sınıf kardeşlerimizle kadın erkek elele omuz omuza verip bizi iliklerimize kadar

sömürenlerden hesap sormalıyız. Bütün işçileri 8 Mart’ın o devrimci ruhunu kuşanıp sendika ağalarından ve gerici AKP

hükümetinden hesap sormaya çağırıyorum.

Akhisar Power Packer'in kadın işçileri "kadına yönelik şiddete son" dediler!

Renta işçileri Özgecaniçin eylemdeydi!

Page 8: Metalsubat2015

AKP hükümeti sermayeninyıllardır kurduğu olantazminatını gasp etme

hayalini gerçeğe dönüştürmeyeçalışıyor. Son hükümet programındaseçimlere kadar kıdem tazminatıylailgili düzenlemenin meclisten

geçirilmesi hedefleniyor. Bu gasp yasası özünde kıdem

hakkımızı fona devretmeyihedefliyor. Bu zehirli bir yemdenbaşka bir şey değildir.

Kıdem tazminatı fonuna nedenkarşı çıkmalıyız?

1. İŞTEN ATMA KOLAYLAŞACAK: Fona devirle, patronlar işçi çıkardığında toplu bir ödeme yapmak zorunda

kalmayacak. Böylelikle istedikleri zaman işçi kıyımı ve giriş-çıkış yapabilecekler.

2. KIDEM TAZMİNATI ALMAK HAYAL OLACAK: Şu an tazminatımızı, işten atıldığımızda, askerlikte, kadınlar evlendiğinde, 15 yıl

sigorta ve 3 bin 600 gün prim ödediğimizde, emeklilikte alabiliyoruz. Fon sistemiyleödemeler emeklilikte ya da ev almak şartıyla10 yıl prim ödendiğinde.

3. TAZMİNAT MİKTARI AZALACAK: Fona devir durumunda alınacak tazminat miktarı neredeyse yarı yarıya düşüyor.

Yeni düzenlemede 30 günlük sürenin 15 güne düşürülmesi planlanıyor.

4. FON YAĞMALANACAK: İşsizlik fonu ve diğer fonların başına ne geldiyse bu fonun başına da o gelecek.

5. ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİ MASADA: Tepkimizi yumuşatmak için “kazanılmış haklara dokunulmayacak” deniliyor. Yani

emeklilik sisteminde yapıldığı gibi, çocuklarımızın kölece çalışmasının altına imzaatmamız isteniyor.

Bu saldırı yasasına geçit vermemeliyiz.

Kıdem tazmİnatıma dokunma!