ali Şeriati. islami anlamak

Upload: carlosamadorfonseca

Post on 04-Mar-2016

114 views

Category:

Documents


3 download

DESCRIPTION

Ali Shariati. To Understand Islam (in Turkish)

TRANSCRIPT

Ali eriati - slam Anlamak

Objektif Yaynlar

"Kur'an' bilimsel anlamda tam olarak anlamann iki yolu vardr. lki Kur 'an', Islam retinin bir kitab olarak grmek ve anlamak, ikinci yol olarak da, slam da, slam tarihini tm geliim evreleriyle birlikte doru olarak kavramaktr.

Eer bugn mslmanlar gittikleri camilerin tamamn bir sosyal hareket merkezi haline getirebilirlerse ve Kur'an'n iki ilkesini ve O'nun tarihini iyi kavrayabilirlerse, bu ana temel zerine bina edecekleri salam bir eitim sistemini oluturabilirlerse, o zaman ite slam dncesi anlamnda, byk bir deiim kvlcmn akm olacaklardr.

slam' anlamak yaamaktr."

NDEKLER

Takdim / 7

nsz / 9

SLAMI ANLAMAK / 11

Kur'an/27

Ve nsan / 39

Yaratl / 45

'Ve Adem'e isimlerin hepsini retti..." (Kuran: 2/31)

Takdim

islam' Anlamak... Ali eriat bu kk hacimli eserinde slam' nasl anladn ve anlalmas gerektiini anlatyor.

slam'a zgrce, birey olarak gidebilmek, benliin, evrenin, toplumun ve tarihin etkisinden ve yanllarndan ayklanarak ulaabilmek. Bunun tek yolu Kur'an'dr. Kur'an'a zellikle Tarih'in etkilerinden uzak bir yaklam, Kur'ani kavranlan nyarglardan uzak, doru alglamamz salayacaktr.

eriati slam'n dier din-ideoloji ve grlerin aksine insana verdii deeri, insan yceltmesini, kiiye ahsiyet kazandrmasn anlatmaktadr.

slam inancyla, insan kimliinin -ftratnn- ayrlmazln, insan'n sahip olduu zgr iradeyle iki boyuttan birini (eref-i mahlukat-Esfeli's-safilin) seebilecek yeteneinin bulunmasn ve bu iradeyi doru ynde kullanabilmesi iin nne kartlacak engellerin kaldrlmas gerektiini vurguluyor.

7

Dr. eriati tm mr boyunca bunun iin mcadele etmitir. Zamann artlarna ve glerine vakf olduundan dolay, toplumun zellikle genliin aydnlanmasnda byk katklar olmutur. Genlie, gerek ahsiyetlerini bulabilmeleri, rm btn sosyal kurumlarla-glerle savaabilmeleri iin byk bir gayretle Kur'an' ve slam tarihini yeniden retmeye alt.

Elinizdeki bu eser de bu almalardan bir paradr. blmden oluan kitabn asl konferans olduu iin yer yer tekrar intibas uyandrmakla birlikte eriati'nin akc slubu bunu telafi etmektedir.

Yaymevimizin 7. kitab olarak okuyucularmza sunduumuz bu eserin islam'n doru anlalmas yolunda kk bir katks olmas dileimizdir.

ObjektifYaynlar

BSMLLAHRRAHMANRRAHM

NSZ (*)

1968 ylnda Tahran Hseyniyye-i rad'da verdii bu konferansnda, Merhum Ali eriat "gerek" slam'n anlalmasna doru bir giri yapmtr.

Herhangi bir plann tesinde, bizim bir oryantasyon'a, bir yaklam denemesine ihtiyacmz var. Bu yaklamn temelinde halk var. eriati'nin sesinin ve hareketinin temel dayana mslmanlardr. Bu yaklamda temel olarak anlalmas gereken dinamik, temel seim slam olmaldr. slam ok boyutlu yaklamyla bu harekete, daha derin bir dinamik kazandrr, seme ve zmleme gcn artrr. eriati'nin metodolojisinin tipolojisi budur ite.

"Biz ncelikle Allah kavram zerinde almalyz, zaten slam da bunu kendi iinde deerlendirmektedir. kinci adm olarak da Kur'an' bilmek nmze gelir...

nc adm da slam' bilmek olarak nmze kar. slam' bilmek, Hz. Muhammed'i(s) bilmektir. Abdullah'n olu, bu dinin peygamberi olan insan bilmektir.

Drdnc adm olarak nmze, islam'n peygamberinin ortaya k ile ilgili alma gelecektir.

slam'n bilinmesinde beinci adm olarak nmze, kiinin yaps .gelecektir. Bireyin ekli btnl, ruhsal btnl ve kiinin insan oluu nmze gelecektir.

Merhum eriati'nin verdii bu konferanslarn zerinden yllar gemi bulunuyor. eriati'nin metodu henz tamamlanm bulunuyor. Tm umudumuz udur ki, bu konferanslarn dier dillerdeki basklarn okuyan her trden ilgili insanlar, ister renci olsunlar, isterse halktan kiiler

olsunlar bu metoddan iki sonu karacaklardr, eer doru okunmusa: birincisi, kendini bilmek, ikincisi ise u anda ve gelecekte mmetin yapsnn kltrel kklerini bilmektir. Tm aba mmetin kendisine ilikin yaplanmay doru kavramasyla ilgili olduu da grlecektir.

EDTR

(*) ngilizce Basknn nsz

10

slam Anlamak

Konferansmn balca konularndan biri slam yaklam, slam'n anlalmas zerinedir. Bilimsel olarak bir yaklamda bulunmann bir ok boyutu vardr. Bir konu zerinde alrken, bu konuya deiik alardan yaklamann metodlan vardr. Bizim yaklamak istediimiz kavram-ise islam' anlamak zerinedir. Bir probleme yaklamda nemli olan ey, o probleme ne kadar bilimsel me-todla yaklalddr. Baz durumlarn kefinde doru bir metoda sahip olabilmek felsefeden, bilimden veya dier yeteneklerden daha nemlidir.

Biz biliyoruz ki bin yl sren ortaa boyunca Avrupa durgundu- Bu durgunluk dneminin sonunda meydana gelen devrimci bir yaplanmayla bilimsel alanda, sosyal alanda, siyasal alanda ve insani olan tm alanlarda sra-mal bir dnsel geliim yaand. Bu dncede yaanan devrim bugnk dnya kltr ve dnya uygarlnn da temellerini oluturdu. te burada durup kendimize u soruyu sormalyz: Avrupa bunu nasl gerekletirdi? Bin yl

11

boyunca duraan bir ortaa yaayan Avrupa birden nasl deiip gerek, bilgiyi yakalama becerisi gsterebildi? stelik de, bu olay iki yada bilemediniz yz ylda gerekleti.

Bu nemli bir sorudur ve belki de bilimsel olarak bu soruya cevap verebilmek soruyu sormaktan daha da g olsa gerek.

ncelikle u sylenebilir ki, phesiz bu olayda bir ok faktr rol oynamtr. Avrupa'nn ortaa boyunca yaam olduu durgunluu zecek bir ok faktrn varlndan sz edilebilir. Bir baka ynden de unu ifade edebiliriz ki uyuyan Avrupann uyanna aynca neden olacak faktrler de vardr, ite tm bunlar bir araya gelince, oluturduklar dinamik Avrupann uyann salamtr.

Bir noktada size unu hatrlatmak isterim ki, Avrupa'nn bin yl sren ortaa boyunca uykuda olmasnn en temel sebebi, uygarlnda ve dncesindeki uyuukluun asl sebebi bu dnemde kullanlan Aristoteles'in an-lojik metodudur. .

Deien dnyaya, sosyal problemlere, bilime bu adan bakldnda tm problemler bu bak asna gre deiim geirir. Biz burada bu gn yalnzca kltr, dnce ve bilimsel gelimeyi konu edineceiz.

Bu hareketin ana faktr aratinldnda bunun temel olarak deiim olduunu grrz. Sosyolojik bak asna gre deiimin nedeni

feodalizimden burjuvaziye giden hareketliliktir. Bu hareket ise, Islam dou ve Hristiyan bati arasndaki duvar oluturduunu biliyoruz.

kle ilerleme arasndaki ilikiye ok dikkat etmek gerekir ki, bu ikisi arasndaki iliki, hassas bir ilikidir.

Bir problemin arlnn lmnde nedenler sadece bireysel deildir, bu nedenler durgunluk, ilgisizlik ve

12

kprdanma, ilerleme olarak belirlenebilir.

Ama hereyden nce izlenen metodoloji nem tar. M. 5. ve. 6. y. y daki byk yeteneklerin varl tabiidir ki M. S. 15 ve 16. y.y/daki byk yeteneklerin varl ile karlatrlamaz. phesizdir ki Aristo, Francis Bacon'dan ve Plato da Roger Bacon'dan daha yeteneklidir, daha byk dehalardr, fakat dierleri iin ayn ey sylenemez. Ama bunlar nasl insanlard? Kimdi bu insanlar? Aristoteles gibi bir adamdan daha aa dzeyde fikri geliim seviyesi olan bu adamlar kimlerdi ki ayn zamanda arkalarnda fikri geliimin temellerini brakp gittiler? Bunlar ayn zamanda dnyada yaanan s dnce dzleminin de nedenini nasl oluturabildiler?

kinci trden olanlar dnce ve metodolojide doru bir yol tutturabilmi insanlard. Bunlar doru metod ve yntemleri bulmulard ama nemli bir zellik olarak da unu ifade edelim ki, kendi bulduklar yolu, yntemi kendi bilimsel geliimleri iin kullanamamlard, ya da kullansalar bile etkili olarak kullanamamlard. M. . 5. ve 6. y. y da Antik Yunan'da bir ok byk yetenein olduunu grebiliyoruz. Bunlarn yetenekleri insanlk tarihini etkiledi. Bu yeteneklerin hepsi de Atina'da toplanmt. Ama arklar orada herkes iin eit ilemiyordu. Bu gnn Avrupasmda bile bir ok icad olan teknik adamlara Aristo ad bir ey sylememektedir.

Bunun en iyi rneklemesini Thomas Edison 'da grebiliriz. Edison n'lozofik kapasite olarak belki de Aristo'nun nc snf bir rencisinin yarsna eitti. Edison bir mu-cid olarak belki binlerce icad kaytlara geirtmitir, yapt icadlar doada ve endstriyel alanda yapnn deimesine neden olmutur ve ilgin yan Aristonun en son rencisinden 2400 yl sonra yaamtr.

13

Dnce hakk, yrme hakk gibi doal bir haktr. rnein bir insan topaldr ve yry hz yavatr. Ama eer bir dz ve engelsiz yolda yryorsa, tal bir yolda yryen ve ampiyon olmu bir atletten daha hzl olabilir. Bir ampiyon hi bir yardm almadan tal bir yolda koabilir komasna ama setii yol yapsna, koma dzenine ters olduu iin normaldeki hz mutlaka decektir. Oysa topal olan bir insan yryecei yolu eer doru semise bir koucudan daha yava olmasna ramen hedefine daha hzl ulaacaktr.

Burada nemli olan, sylemeye altm ey bir insann dncesi ne kadar eit ihtiva ederse etsin nemli olan onun dnce iin setii metod olacaktr. Psikolojiye, topluma, edebiyata bak as nemli olacaktr aslnda. Burada bir aratrmac, bir bilim adam iin ilk grev, en iyi

metodu seebilmesi olacaktr ya da aratrmasna en doru yaklam bulmas nemli olacaktr. Biz gemiin bize miras brakt bir deneyimler sresi devraldk ki, bu da slam tarihimizin bir blmn oluturuyor. Bu tarihin byk bir blm bizim iin deneyim kaynadr, islam dininin takipilerini ve kendimize ilikin olanlar bilmek zorundayz ve slam doru, metodik olarak anlamak zorundayz. amz bilmediimiz eylere tapnma a deil. Bu saydklarmz iin tek gerein aratrlmas ve bulunmasnn yolu eitimdir. Dini olan ile yz yze gelindiinde ise, hele bu slam dini olduunda, sorumluluk daha da artmaktadr. Bu sadece slami bir grev olmann tesinde islam' tem ve doru anlayabilmenin bilimsel ve en insani tarafdr da. Bir kiinin dengede olmas, inand eyi nekadar bildiiyle orantldr. man, inan, sadece faziletlerin toplam deildir. ayet biz baz eylere inanyorsak ve inandmz ey konusunda bilgimiz yoksa bu bir deer ifade etmez, nk

14

inandmzn deeri onu bilmekle doru orantldr. Biz slam'a inanyoruz, bu nedenle O'nu iyi bilmeye mecburuz. slam'a doru ekilde yaklamaya mecburuz. imdi sorun slam' en iyi ekilde ne trden bir yaklamla irdeleyeceiz noktasnda toplanyor. ,

slam'n gereklerini bulma yolunda ilerlerken biz Avrupa'nn kulland yntemleri kullanamayz, bir biyoloji, psikoloji, sosyoloji temelinden yola kamayz. Ama bir yaklam denemesinde bulunmamz gerekir. u kesindir ki, Avrupa'nn bilimsel yntemlerini bilmemiz gerekir. Ama tm bunlar kendi yaklammzda kullanamayz.

Artk bu gn tm bilimsel yaklamlar bilimin her alannda deiime uramtr. Onlar artk yeni bir bak as kazanm durumdadr. Ama u unutulmamaldr k, dinin gerekleri ayn kalmak zorundadr. uras aktr ki, slam'n emirlerini bilmek, bu emirler arasnda birini dierine yelemeyi gerektirmez ve byle bir tercih hakk tanmaz, nk slam tek boyutu olan bir din deildir. slam, insan varlnn bilinen duyularla kavranabileceini temel alan ya da Allah ve kul arasndaki ilikilerin snrlar olacana inanan bir din deildir. Tm bunlar slamn boyutlarndan sadece birini oluturur Bu boyutlar bilmek bizi felsefi bir metoda doru gtrr. nk insan ve Allah arasndaki iliki bu dnsel alann sadece bir boyutunu oluturmaktadr.

Bu inancn bir baka boyutu da dnya ve dnya zerinde yaayan insann onunla ilikisi zerinedir. te bu boyutlarn tmnn gerekliini bilebilmek iin biz bu gnn felsefi ve tarihsel metodlarna ba vurmalyz.

Bylece eer biz slam'a bakarken kristal bir krenin yalnz bir yzyle bakarsak, tm bu boyutlar deil sadece onlarn iinden birini grebiliriz. Ama bak amz doru

15

ise, doru bakabilirsek gerei tm boyutlaryla kavrayabiliriz. u gerei de belirtmek gerekir ki islam' tm gerei ile kavramamz mmkn deildir. Kur'an'n kendisi bile ok boyutlu bir rnek tekil eder. Bir ok bilim adam ve sanat tarih boyunca Kur'an'n lafz mi, edeb mi

yorumlanmas gerektiini tartmlardr. slam'n bir baka boyutu da O'nun felsefi retisini oluturmaktadr. Bu gnn felsefecileri bu konu zerinde aratrmalarda bulunmaktadr.

Kur'an'n en nemli boyutlarndan birisi de -ki az bilinen bir boyutudur-insann sosyal, tarihi, psikolojik olan tm boyutlaryla tantld tarafdr. Bu boyutunun bilin-memesinin nedeni olarak ileri srlebilecek sonulardan birisi u olabilir ki: sosyoloji, psikoloji ve genel anlamda insan bilimleri dier tarihsel almalardan ve aratrmalardan farkldr, ayrca bu tr'n arasnda yazl olarak, bu trden kayrvak hi olmamtr. eitli kabileler arasnda geen tarihi olaylar ve farkl uluslarn aralarndaki ilikiler ve gerileyilerinin nedenleri Kur'an'da zikredilmitir. Bir tarihi tarih biliminin bak asyla onlar zerinde almalar yapabilir. Bir sosyolog bu olaylara sosyoloji biliminin metodunu kullanarak bakabilir. Doa fenomenini ve doal bilimlere ilikin problemleri tartabilmek ve anlamak iin doal bir metod gereklidir.

Benim zel anlamda ilgi alanm tarih ve sosyolojidir. Ben kendimi olaylara ve kavramlara doru anlamlaryla yaklama metoduna verdim. Sorun; olaylarn ve kavramlarn kendilerinden te bizim onlara yaklamada izlediimiz yntemin doruluu olarak alglanmaldr. Ben aratrmalarmda iki trden yntem zerinde durdum insan bilimlerine tarihsel ve sosyal bak asnn metodlar

oldu bunlar.

Byk ahsiyetleri tanmann ancak iki trl yolu

16

vardr. Bu iki yol bize byk ahsiyetleri hakkyla tanmann anahtarn verir. Birini ya da bir eyi iyi anlayabilmek demek, onunla veya o eyle ilgili olan dnceleri, yazlar, aratrmalar, konumalar, makaleleri ve tm kitaplar taramay gerektirir, bilimsel yntem de budur. Bir bireyin nasl bir kiilie sahip olduunu bilmek demek, onun dncelerini, ideallerini, mantn da bilmeyi gerektirir demektir. Ama bir aratrma iin tek bana tm bunlar yeterli deildir, nk bir ahsn yaam iinde ok deiik perspektifler olabilmektedir ve tm bunlarn tamam yazlarna ve konumalarna yansmayabilir. Tm bunlar grnebilir yansmalardr ama her zaman gerei yanstmayabilir.

ikinci bir yntem de, bir bireyi tamamyla bilmeye ynelik almalardr, ki onun aile yaps, nasl bir evrede yetitii, nerede doduu, ulusal kimlii genlii ve ocukluunu bilmeyi ierir. Onun yetime koullar, byd evre, eitimine katkda bulunanlar, yaam boyunca yz yze geldii olaylar, baarlar, baarszlklar da buna dahildir. Bir bireyi tm ynleriyle, kktenci olarak tanmak iin biri dierini takip eden iki yol vardr. Bunlardan birincisi o kiinin dnce yapsna ynelik alma yolu,,ikincisi ise balangcndan incelendii gne kadar olan yaama izgisi,

Dini de byle bir bireye benzetebiliriz. Dinin ilevi ve tarz sanki bir okul kitab formundadr, muhatap olduu insanlar kazanmaya ynelik bir kitap

gibi de dnlebilir. Dinin tantm ve biyografisi onun tarihini ekillendirir.

Gnmzde hakkyla slam' detayl ve usulne uygun olarak bilebilmenin iki yntemi vardr. Birincisi Kur'an' bilmek, kendini mslman olarak adlandran bir bireyin yaamna ve dnce biimine yn veren tma-

17

.- -*--

dunlarn toplamn oluturan kitaptr. kincisi ise slam tarihi zerine yaplan almalardr ki, bu da peygamberi retinin balangcndan gnmze gelene dein geirdii tm evrimi anlatabilecek kaynaktr. Tarih boyunca meydana gelen ve gelecek olan tm deiimlerin anahtar niteliindedir.

Yntem budur, bu olmaldr ama islam'a ve Kur'an'a ilikin almalara baktmzda grrz ki tm bu almalar zayf ve yetersiz kalmaktadr.

Tm bu almalar slam'n aratrlmas konusunda bilimsel metodun ancak haiyesi olabilirler. krler olsun ki, bu gn slam toplumlarnn uyanlaryla Mslmanlarn Kur'an'n ieriini anlamaya doru yaptklar almalar ve slam tarihinin analizi abalar gn be gn ara kaydetmektedir.

Ferhad Abbas," Emperyalizm'in Gecesi" adl kitabnn giriinde der ki: "Fas, Tunus, Cezayir gibi Kuzey Afrika lkelerinin sosyal uyannda en nemli etken eyh Mu-hammed Abduh'un Kuzey Afrika'ya gelii olmutur. Ab-duh Kur'an'n tercmesini retmeye balad ve bu retim metodu klasik dini retimin dndayd."

Kitaba baktmzda grrz ki yazarn kendisi aslnda dindar birisi deildir ama Kuzey Afrika lkelerinin uyan zerine yapt almasnda grmtr ki mslmanlar ve din alimleri dier dini aratrmalarn bir yana brakp Kur'an' temel alan bir yaplanmaya gittiklerinde ve ana aratrma kayna olarak Kur'an' aldklarnda toplumda anlay fark ortaya km ve sosyal uyan balamtr. Burada nem verilen nokta toplumu oluturan bireylerin asl kaynaa dnnce ve doru metodla almaya balaynca gsterdii deiimdir.

Kur'an' bilimsel anlamda tam ve doru anlamann iki

18

yolu vardr. lki Kur'an' slami retinin bir kitab olarak grmek ve anlamak, ikinci yol olarak da slam tarihini tm geliim evreleriyle birlikte doru olarak kavramaktr.

Eer bugn ran mslmanlar gittikleri^camilerin tamamn bir sosyal hareket merkezi haline getirebilirlerse ve Kur'an'n iki ilkesini ve O'nun tarihini iyi kavrayabilirlerse, bu ana temel zerine bina edecekleri salam bir eitim sistemini oluturabilirlerse, o zaman ite slam dncesi anlamnda byk bir deiimin kvlcmn akm olacaklardr.

slam anlamak iin en iyi metod O'nu yaamaktr. Bu tipoloji olarak bilinen bir metoddur. Bir ok sosyolog bu gn inanmaktadr ki, bu metod sosyolojik problemlerin zmnde izlenebilecek en iyi metoddur. Bu anlay bir ekolden dierine aktarlarak taraftar bulmaktadr. slam'

anlamak iin benim hali hazrda kullandm br metod var; bu metod Avrupa'da halihazrda nsani bilimler iin yaplan aratrmalarda kullanlan bir metoddur. Bu kullandm yntem, tm dini aratrmalar iin kullanlabilir bir yntemdir.

Bu yntemin ana temas bir dinin be temel cephesini bilmek ya da be nemli tavrn bilmekle ilgilidir. Bu beli diziyi yle sralayabiliriz:

1. Her dne ilikin ilahlar veya ilah, k her dinin takipileri, inananlar bu ilahlara taparlar.

2. Bir hukuk kurucusu olarak dine ait kitap, ki dinler bu kitaplarla insanlar inana ve inandklarn yaamaya davet edilirler.

3. Peygamberler, ki her din kendini peygamberler vastasyla aklar ve dinin misyonunu anlatr.

4. Dinlerin grnteki ekli ve hali, bunlarda bir din tarafndan ortaya konulur. Her peygamber kendi dini

19

misyonunu farkl olan yollardan ortaya koyar. Halktan birine hitap etmekle asil birine hitap etmek arasnda, bilginlere ve felsefecilere hitap etmekle sekin insanlara hitap etmek arasnda mutlaka farkllklar olacaktr. Bazan bir peygamberin ahsi gc stn olarak grnebilir, bazen de bu durum deiir ve vcut gc stn olarak grnebilir.

5. Her dinin iinde rnek olabilecek kiiler ve sekin ahsiyetler halkn arasndan kar ve dinin yaygnlk kazanmas iin alrlar, bunlar topluma ve tarihe de hizmet etmi olurlar.

Her dinin sekinleri ve rnek ahsiyetlerinin halk iinde yaptklar almalar ve topluma sunduklar tebli almas, o dinin tarihsel anlamda toplam birikimini oluturur.

Bir fabrikann almasn renebilmek, ya da bir lkede yaplan tarmsal almann niteliini renebilmek iin bu trden yaplan almalarn ileyi yntemine bakarz. Fabrikalarda retilen mamul malar yada tarmsal rnler ihra edilerek lkeye gelir getirir, bu almalar gelir arttka daha kaliteli olmaya doru gider, bunlar reten insanlar yetkinlik kazanr. te bir dini anlamak da byledir. Aratrma konusu olan din zerinde insanlar altka, onun ilkelerini bakalarna anlattka, giderek altklar din zerinde yetkinleir, onu en iyi aktarabilen insanlar haline gelirler. Dolaysyla bireylerde kendilerini gelitirme ve ama olana bulurlar.

te islam da byle anlatlmak, anlalmak zorundadr. ncelikle Uk aamada Allah' bilmek zorundayz. Bu bilmenin ok eitli yntemleri vardr. Allah' bilebilmek iin felsefe ve onun dnceye ilikin tm yntemleri kullanlabildii gibi, ruha ilikin almalarda bu alanda kullanlabilecek trden yntemlerdir. Ayrca yine ok eitli ayrntlar-

da bu konuda almak isteyen insan iin hazr olarak beklemektedir.

Ama benim size sunmaya altm metod bu alanda bir tipoloji oluturacak bir metoddur.

Bu metodun ilk aamasnda Allah'n sfat, orjini, kavram ve ahsi, zati olan sfatlarna ilikin almadr, ki islam dini bu konular belli bir sayg evresinde ve nem atfederek iler.

Burada genel olarak Rahmet kavram nedir, Rahman kavram nedir, Azze ve Celle kavram nedir? te Allah kavram zerinde durmann balca sorular bunlardr.

Tm bu kavramlara ilikin tek ve doru yantlar bulabileceimiz yer ve kaynak ise unlar olarak sralanr: ncelikle Kur'an, daha sonra Peygamberin dilinden, O'nun szlerinden aldklarmz, tm bunlarn ardndan da Peygamberin izleyicilerinden bize nakledilenler olarak sralanmaktadr. Bu kavranlan ncelikle karabileceimiz yer ya Kur'an'n bizzat kendisi olacaktr, ya da Peygamberin bu konuya ilikin syledii szlere ba vurmamz gerekecektir.

te tm bu kavramlar incelediimizde grrz ki, Kur'an'daki Allah kavramyla dier dinlerin "yehova", "ahuramazda", "zeus" adl tanrlar ile Kur'an'n vaazettii Allah kavram birbirinden farkl ieriktedirler.

Kur'an' anlamakta ikinci adm ise, O'nun ne trden bir kitap olduunu anlamaktan geer. Kur'an'n ieriinde neler var? Bu kitap dnya hayatna ilikin, ahiret hayatna" ilikin bize neler sylemektedir? Kitap ahlaki, sosyal ve bireysel yaama ilikin neler sylemekte ve nasl bir yol izmektedir?

Tm bunlarn altnda u szn anlam zerinde ok derin dnmek gerekmektedir:Kendini bilen Rabbini

21

bilir.

te meseleye byle yaklatmzda unu grrz ki Kur'an dier din kitaplarndan, Muharref ncil'den ve-da'dan, Avesta'dan farkl bir kitaptr.

nc adma geldiimizde ise, karmza Hz. Mu-hammed kar, bu dinin peygamberi, Abdullah'n olu olan kii. slam'n peygamberini bilmek tarihsel adan nemlidir. nk hi bir insann gz olaylara, kavramlara O'nun bakt gibi bakmamtr. slam'n peygamberi dier insanlardan farkl bir konumda olduu iin ve tad ilahi g nedeniyle olaylara ve kavramlara dier insanlardan farkl bakmas kanlmaz olacaktr.

slam peygamberinin ahsiyeti hakknda konutuumuz zaman unu da grrz ki, O'nun insan oluuyla birlikte Allah ile arasndaki ba, iliki (vahiy) dier normal in-' sanlardan ok byk farkllklar gstermektedir. O'nun insanl ve tad misyon nedeniyle oluan farkl boyutu bizi O'nun zerinde baka bir gzle durmaya zorlayacaktr.

Peygamberin insani olan boyutu denilince biz yle bir alma yapmak zorunda kalrz: O'nun uyumas nasld, yry, konumas, insanlarla, dostlaryla, dmanlaryla ve ailesiyle ilikileri nasld?

te O'nun insani boyutunu aratrrsak karmza zerinde alacamz bu trden klar kar. Ayrca O'nun sosyal problemler karsndaki tutumu ve reaksiyon biimi de nem kazanr. Bu trden alma geree ulamada birinci yntemdir.

Gerek, slam'n en bata gelen ve temel gerei, O'nun peygamberinin nasl ve nice olduunu bilmektir de.. Ve O'nun dier dinlerin kurucular ve peygamberleri ile olan ortak ve kart ynlerini de bilmekten geer. rnein Hz.

22

Musa, Hz. tsa, Zeus, Zerdt gibi bir dinin kurucusu yada peygamberi olan insanlarla arasndaki ortak ve farkllklar bulmak gerekir.

Drdnc admda slam'n peygamberinin grn ve kalitesi hakknda alma gelmektedir.

Herhangi bir n art olmakszn O'nun grnm nasld? insanlarn O'ndan beklentisi ne idi? Peygamberi misyonunu nasl kavramt?

Aniden ilahi bir g O'na geldi ve O'nun konumasndan yaama biimine kadar hereyini deitirdi. Bu O'nun iin tanmas ok ar bir grevdi. Peki tm bunlar olduunda O'nun grnnde ne gibi bir deiiklik meydana geldi? Hangi snfa mensup bir insand? Hangi snflarla direniini rgtledi?

te tm bu sorulara verilecek yantlar bize slamn peygamberini en iyi ekilde tantacak bilgileri vermekte yardmc olacak cevaplardr. Alacamz her doru cevap bize O'nun manifestosunu anlamann anahtar olacaktr.

Tm bunlarn yantlar bize islam'n peygamberiyle dier peygamberler ve din kurucular arasndaki ortak ve ortak olmayan ip ularn da verir. rnein Hz. brahim, Hz. Musa, Zerdt, Konfyus, Buda gibi.

Hz. brahim'in, brahimi izginin tm pey.amberleri daima ilahi bir gcn koruyuculuunda ve bu ilahi gcn verdii eitim iinda peygamberi misyonlarn ifa etmilerdir, te brahimi izginin srdrcs olan slam'n peygamberi de ayn misyonu bu gcn koruyuculuu ve retisi altnda gerekletirmilerdir.

Hz. brahim, peygamberliinin daha banda teker teker tm putlar krarak kktenci bir misyonun balangcndabulunmutur. En byk putu krdktan sonra baltasn dier putun boynuna asarak ok tanrl misyonu yok

23

etmitir.

Hz. Musa, ilk hareket olarak oban elbiseleri giyindi ve yanna yardmclarn alarak firavunun mahkemesine kt. O'nun muhalefeti halknn birlii iin, bu birlii yok etmeye alan firavuna kar direnmekten geiyordu.

Hz. sa'nn mcadelesi ise, yahudi tefecilerin varlklarna kar kmakt. nk bu tefeciler fakir halk borlandrarak tm insanlar Roma'nn klesi haline getiriyorlard.

Hz. Muhammed'in(s) mcadelesi ise, kendisine peygamberi misyon verildii andan balayarak, aristokratlar, Taifli kabile reisleri ve Kurey'in tccarlarna kar idi.

Bu trden mukayeseler bize bu dinlerin ynetimini, ruhunu, gereini bilmek konusunda yardmc olur.

slam' anlama yolunda beinci adm ise bireyin ne olduunu anlamaktr. Bireyin yaps, insan olarak var oluu konusunu incelemek, bu admlardan birisidir.

Eer biz Yahudi geleneinden Hz. Harun, Hristiyan geleneinden St. Paul, slami gelenekten ise Hz. Ali veya Hz. Hseyin zerine almay seecek olursak, bu rneklerin her birisi de bize bu dinler zerinde, bu dinleri anlayabilmenin yolunu gsterir.

Bu insanlar ak seik bilmek, bilimsel olarak bu insanlar zerinde almak, belkide bir fabrikada yaplan retim aamalarn takip etmek gibi olur, nk nasl bir fabrika mal, mamul madde retiyorsa dinler de kendi misyonlarna uygun insan retimiyle fabrikaya benzerler.

Bu konferansmda rnek ahsiyet olarak ele alacam kii Hz. Hseyin dir, nk slam imannn kafi, vazh bir rneidir. Bir insann inand Allah nedir, peygamber nedir, Kur'an nedir, zellikle de Hz. Hseyn'in anlad anlamda bu kavramlarn karl nedir? Hz. Hseyn'in

24

yaam ok aktr.

Hz. Hseyn'in ilkeleri kat'idir ve O'nun sosyal problemlere duyarll, insanlarn akbetlerine kar olan duygular aktr. Tm bunlar O'nun yapt ilerden ve kendini kurban ediinden de karlabilir. Aktr ki tm insani olan ilikiler ykldnda bile amac ve gayesi ak olan insan yklmadan ayakta kalabilir.

Hz. Hseyin'in yaamn, dncesini ve deerini anlayabilmek iin bir karlatrma yapabiliriz, ikiside mslman olan bn-i Sina, Hallac- Mansur trnden iki ahsiyet ki, bunlardan biri felsefe alannda, dieri sufizm alannda ran'n dnce dnyasna etkileri olmutur, ite bu ikisiyle Hz. Hseyin arasnda bir mukayese yapacak olursak felsefe-sufizm-Islam arasndaki farklar ortaya kar.

bn-i Sina byk bir felsefeci ve bilim adamdr. slam'n bilimsellii ve felsefesi konularnda ok gurur verecek almalarda bulunmutur. Ama bu byk insan ne yazk ki kendisini sadece felsefe ve bilim alanna kapatm dier alanlarla gerei kadar ilgilenmemitir. Kendi bildii her eyi halkna hizmet iin ak tutarken, toplumu ve bu toplumun tm akbetine gzlerini kapatp hi bir reaksiyon gstermemitir. Toplumunun akbeti ile kendisini hibir zaman baml hissetmemi, bu trden akibetin ne kendisine uyan, ne de dierlerine ait olan taraflaryla ilgilenmitir. O'nun ii sadece kendi alannda bilimsel problemleri zmek olmutur. Yaad dnem boyunca da bakaca hi bir ile uramamtr. Zamannda ilgi gsterebilecei tm konulara tarafsz kalarak ilgi gstermemitir. Bu konulara ilikin zgn bir gr de olmamtr.

Hallac- Mansur'a gelince: Bu tutuklanan ve dara gerilen insan sadece kendisi iin gerek olabilecek bir doruyu,

25

kendi dorusunu haykrd iin bu cezaya arptrlmtr. Suu neydi Hallac'n? iki elinin arasnda tuttuu sevginin Allah ak olduunu bilmesiydi sadece. Evet tm suu buydu Hallac'n. O Badat sokaklarnda

gezerken yle baryordu: "Ben kendimden gemiim, ben ben deilim, ben hiim, ben Hakk'm"

ite Hallac' dara gerdiren su buydu ve O bunu sadece ve sadece Allah ak ile yapyordu.

u anda da ran sokaklarnda bararak dolaan 25 milyon insann her biri bir Halla deilmi? "Haydi abucak bizi ldrn, ldrn bizi" diye zulme kar baran insanlarn herbiri bir Hallacdr.

Eer bir toplumun tm insanlar bir Hz. Hseyn veya bir Abu Zerr olabilirse ite orada, o toplumda hayat vardr, yaam vardr, zgrlk vardr. Bilgi ve renme varsa g ve denge de vardr ve byle bir denge kurulduunda dman yklacak, Allah'n ak galip gelecektir.

26

KUR'AN

Bu konferansma balamadan nce birka noktaya, benim iin nemli olan bir ka noktaya temas etmeden gee-miyeceim. Geri bu deineceim konular direkt olarak konferansmn temelini oluturmuyor ama bunlardan da mutlaka bahsetmem gerektiine inanyorum.

Bundan birka yl nce entellektel insanlar bir karar aldlar ve bizim konumalarmzn gereksiz olduunu bildirdiler. nk imdiye kadar onlarla konutuk. Bizim iin artk zaman nemlidir. Herkes evresinde ve ailesinde gerekli olan deiiklikleri yapabilecek aktiviteye ulamaldr.

Kanaatime gre imdiye kadar her konuda konutuk, ama bu konferansmda zel olarak kaytszlk konusuna deinmek isterim. Konumadmz konulardan biri de tahamml etme, direnme konusudur. Bu konunun ne bilimsel olarak analizini yaptk ve ne de zerinde konuabildik, Bu konuda ne kadar ah vah etsek haklyz. imdiye kadar sosyolojik ve psikolojik aclarmzn zerinde gereince

27

durmadk. Yanl da olsa direnmeyi tanyabiliriz ama unu itiraf etmeliyim ki biz bu aclarn tmn tanmadk.

Tm bunlar pratik ve belli tecrbeler yaadktan sonra anlalabilecek trden zahmetler ve glklerdir, ama u da unutulmamaldr ki imdi aktel olarak nmzde bu trden yaamamz gereken zahmetler durmaktadr. ekilen aclar ve zahmetler zerine ok az konuulmutur, belki de hi konuulmamtr. Biz yalnzca ideolojimiz, dnce ekolmz, dinimiz konusunda deil tm bu saylan aclar, tecrbeler, deneyimler, ahlaki bozukluklar hakknda da imdiye kadar doru drst bir konuma, bir deerlendirme yapm deiliz.

ekilen adlar ve zahmetler hakknda kafi miktarda konuulduunu nasl syleyebiliriz ki? Biz dinine bal bir toplumuz. Dinimiz bizim bilimimizin temelini oluturmaktadr, ama biz dinimizi bile imdilik kafi derecede bilmiyoruz.

rencilerim bana, retmenleri olarak baz kitaplar-daki problemler hakknda sorular ynelttii zaman, eer ben onlarn sorularnn doru

karln verememisem rencilerimin nnde utan duyuyorum. Utan verici olan ey kitaplarda bu problemlere ilikin bir zm hi bir zaman gsterilmemektedir.

Bizim ulusumuz yzyllardr, imam Ali'nin ve slam'n

Caferi okulunun onurlu mensuplardr. ran, hicri ilk birinci yzylda islam' kabul etmi bir ulustur, ran eski dinini islam ile deitirdi. Eski dini ye'rine islam' kabul etti. Hz. Ali okulunun takipisi oldu. Olabildiince O'nun koyduu dsturlar erevesinde hkmetmeye, ilevlerini O'nun izinden giderek yerine getirmeye alt.

Ama bugn bir renci mam Ali ve ilk yz yllarda O'nun takipileri hakknda, slam'n ia ekol hakknda bir

28

aratrma yapmak istese ok fazla glklerle karlaacaktr. nk hi bir kitapta o dneme ilikin kaynak yok, o dneme ilikin kitap yok.

Baz kaynaklar var, bunu biliyoruz, evet var ama sadece adn biliyoruz. Bunun dnda yararlanmak isteyenler iin tavsiye edebileceimiz bir kaynak yok.

Bu Hz. Ali'nin takipisi olan bir ulus iin tanmas zor bir ayb.oluturur, O'nun hakknda yazlm, O'nun mcadelesi hakknda yazlm bir tek iyi kaliteli kitap bile yok. Utanlacak bir ey ki, bize Hz. Ali'yi anlatan Georges Jour-daq adh bir hristiyann 14. y. y'da yazd kitap olmutur. Bu kii Ebu Zer'i anlatan bir monografi de kaleme almtr.

Selman- Farisi islam' ilk kabul eden ranldr. Bu onurlu ahsn Aryanlar ve ranllar arasnda zel bir yeri vardr. Selm,an Peygamberin ilgisine mazhar olmu byk br insandr. O peygamberin o kadar yakn evresindeydi ki sanki O yce ailenin bir ferdi olmutu. O'nun hakknda yazlan kitaplarn hemen hemen hepsinde Selman'n dinine ve ulusuna ilikin yapt almalaryla ran ulusunun onuru, abidesi haline geldii yazlmtr.

Evet O'nun hakknda bu kadar vc szler yazlmtr, ama kim tarafndan? Bir Fransz tarafndan.

Hareket hakknda, aktivite hakknda, bildiklerimi ve dndklerimi nasl aktaracam bilmiyorum. Her trden aktivitenin, her trden birlikteliin imdi, u anda beraber yryeceini sylemek istemiyorum- En azndan zaman olarak o aamaya gelindiini sanmyorum. Hazret-i Peygamber'in hayatna bakyorum: O hayatn hi bir zaman iki paraya ayrmam, nasl ayrmam? yle ki bir blm konuma ile snrl olan, dieri ise aktivite iin ayrlan blm. O'nun yaam tek, yekpare bir btnlk iinde.

29

te bizim rneimiz de bu olmaldr. almalarmzn temeli olan i, inancmzn okulumuz olduudur. Bizim akti-vitemiz, bizim dnsel boyutumuz bizim ekolmzdr. mam Ali'nin ne trden bir insan olduunu bilmeliyiz, Sel-man'n Ebu Zer'in, Hz, Al'nin ve Resul-i Ekrem'in nasl insanlar olduunu bilmeliyiz.

Ne yazk ki bu insanlarn hakknda yazlm okunacak ve Onlarn deerini anlatacak, dine ilikin bak alarm renebileceimiz, insani

bak.alarn renebileceimiz herhangi bir kaynaa sahip deiliz. Tm bunlarla ilgili olan kitaplar Farsaya eviri yoluyla girmitir. Daha biz bunlara ilikin tek bir telif eser kaleme alabilmi deiliz. imdilerde Kur'an' bilenler sanki ayr bir insan gibidir, alim deiller belki ama yine de ayr bir insan gibidirler. Alim olmak daha sonra gelir. Ayrc zellikleri uradadr ki Kur'an' bilenler Hazreti Peygamberi bilir, O'nun mcadelesini bilirler, slam tarihini bilirler. Kur'an' tam manasyla kavrayabilme gleri vardr, Kur'an'dan rnek karabilme ve bu rneklemeyi hayata geirebilme gcne sahiptirler. Eer Hz. Mu-hammed(s)'e, Hz. AH'ye Ebu Zer'e ve slam'n dier nemli ahsiyetlerine bakacak olursak ayn tavr grrz, bu saylan kiiler alim deildi.

imdi ben una inanyorum ki, yapacamz en nemli i, grev, kendimize ilikin dertleri konumaya gereken nemi vermeliyiz, bunu bilimsel anlamda yapmamz gerekiyor.

Tm bu abalar harcamadan slami olan bir toplumda reform yapma abalar beyhude gayret sarf etmek olacak ve meydana getirecei deiiklik de buna oranla kk apta kalacaktr.

Eer bir harekete kalktnzda neye ihtiyacnz olduunu bilmeden harekete geecek olursanz, baarsz-

30

lkla kar karya gelme oran sizin iin yzde yz olur. yleyse nce ne istediimizi, niin istediimizi ve nasl istememiz gerektiini bilecek, sonra da bunu isteyeceiz. Bata gereken art ne istediimizin bilinmesine ilikindir.

O halde nce ilk grev olarak dinimizi bileceiz, buna bal olarak dnce okullarn tanyacaz. nk dinimizle aramzdaki ba yz yllardr kopmu durumda bu kopukluun giderilmesi gerekiyor. Bu nmzdeki aama iin yapmamz gereken itir.

Bu ikinci konferansmda slam' anlamaya deiik bir adan da baklabileceini anlatmaya alyorum. Bu anlamann ilk aamalarndan biri de, Allah' kavram olarak, yaratc olarak, kll olarak bilmekten geiyor.

Baka bir adan yle de sylenebilir ki, Kur'an' dier kitaplardan ayran zellik nedir, farkll nerededir, bunun tam olarak anlalmas gerekiyor.

slam'n peygamberi zerinde de almak gerekir/ O'nun ahsiyeti, dier kiilerden O'nu ayran farkl zellikleri, insanln uzun tarihi boyunca ortaya kan reformistlerden O'nu ayran farkl zellikler nelerdir? Tm bunlarn bilinmesi gerekiyor. Ayrca dier bireylerin iman gc ile

O'nun iman gc arasndaki farkll iyi kavramak gerekiyor.

Bu gnn entellektelleri islam' anlarken insanlk tarihinin meydana getirdii deiik dnce akmlarndan birini anladklar gibi anlama yanlna dyorlar. Oysa slamn misyonu direkt olarak insanln geleceine yneliktir. Dolaysyla slam ne sadece bireye ynelik bir dindir ve nede sadece topluma ynelik bir dindir, slam hem bireyi ve hem de toplumu kapsayan bir dindir. te entellektelle-rin grmesi gereken en nemli boyut budur, te entellek-

31

tellerin grmesi gereken ve zerinde almalar gereken en nemli vazife bu boyutta toplanyor. Entellektel insanlar bu konu zerinde ve bu din zerinde daha iyi bir bak as edinmek zorundadrlar. Onlar bireysel olarak yrttkleri almalarnda da byle bir bak as kazana-bilirlerse eer aratrma yaptklar alanlarda daha farkl sonulara ulaabilirler. slam birbirinden farkl bir ok boyutu olan, birbirinden farkl birok reddi olan bir dindir. Bunu iyi gzlemlemek gerekir. nk slam'n bu vehesini grebilenler, bir ok alanda yeni yeni sonulara ulaabilirler, bu ulama sadece toplumsal alma alanlarnda deil, ama sbjektif alma alanlarnda da yeni almlar salayabilir.

Benim almalarm dn sosyolojisi zerinedir. slam' temel alan din sosyolojisinin eitli kavramlar zerine kendimi younlatrmaya alyorum ve bu almalarmda hem kavramsal olarak ve hemde aktivite olarak Kur'an'n ieriinden yararlanyorum, Bu almalarm srasnda grdm bir noktay vurgulamak isterim, umduum ekilde birbirine msavi, biribirinin ayn olan hi bir imajla karlamadm. Ben sanrdm ki Kur'anda geen imajlar hep biribirinin ayndr. Ama dndm gibi kmad. rnein Peygamberin giysisi konusunda tarih ve sosyolojik olarak her hangi bir bilimsel telkinde bulunulmadn kefettim. Bu Kur'an' analiz ederken ve bilimsel olarak Kur'an'a yakn olmaya alrken karlatm bir ztlkt. Bizim bu gnn bilmini ve siyasetini Peygamber'in siyaseti ile anlamaya almamz gerekiyor, nk O tm bunlar bu gnde kullanabilmemiz iin koymutur. Problem burada deil, problemimiz baka. almalarm sresince Kur'an'da zmnen bahsedilen nice yeni tarih ve sosyolojik problemlerle karlatm, Kur'an ve slam bana yeni bir

32

dnce boyutu getirdi ve ben yeni, ok deiik temalar buldum, insan bilimleri alannda kullanabileceim, tarih alannda kullanabileceim, sosyoloji alannda kullanabileceim. Bu nedenle aratrmalarmn bana yeniden dndmde artk kesin birtakm eyleri gerekletirebilecek durumdaydm.

Kur'an'n yardmyla yaptm almalar neticesinde, bu gnn insani bilimlerinde kullanlabilecek ve yeni almlar salayabilecek, daha nce hi bahis mevzuu olmam nice nemli noktalar buldum.

Bu en nemli sorunlardan biri de "hicret" kavramna ilikin vardm neticelerdi. "Muhammed, Mhr Nbvvet" adl almamn giriinde de belirtmeye ve zmlemeye altm gibi, g yada "hicret" kavram sadece bir mekandan dier bir mekana seyahat etmek ve yer deitirmek deildir. Hicret, mslmanlarn o dnem iinde yapabilecekleri en iyi, en uygun ve en yerinde bir muhalefet hareketiydi. Kur'an'da hicret ile ilgili olan blmlere baktmzda da grrz ki, Peygamberin yannda Mekke'den Medine'ye hicret edenlerle birlikte hem peygamberin hayatnda, hem de hicret edenlerin hayatnda slam daha farkl bir yere varmtr. Tabir yerindeyse, slam "hicret" olgusuyla hayat bulmutur.

Bu tam anlamyla bir tarihi olay ya da olgu olarak alnamaz. Mslmanlarn arasndan bir grup insan yine Mekke'de mriklerin zulmnden kurtulabilmek iin Peygamberin emriyle Etopya'ya gnderilmilerdir. Bu da bir nevi hicret olarak deerlendirilmelidir. Hicret denildiinde, tarihsel bir terim olarak, kk bir grubun karlatklar glkler nedeniyle bir yerden dier bir yere tanmasn ifade etmektedir. Bu gn nedeni, ya corafi veya tarihsel nedenler ile ilgili olabilir, islam tarihindeki Hicret olgusunun

33

iinde ise bu nedenler iinde bask altndaki bir grubun karlat glkler nedeniyle bu gln etkilerinden kurtulabilmek amacyla yaplan bir glkler yatar.

Hicret, derin felsefi ve sosyolojik balamlar olan bir kavramdr. Tarih bilminin aklamalarna gre, ki benim referans olarak kullandm kaynaklarda ayn olgu zerinde durmaktadr, hicret kavram son derece nemli ve muhteem sonular olan bir ilke, bir kavram olarak anlmaktadr. Tarihe bakldnda da grlebilir ki bu ilke, bu kavram o kadar kolay uygulanabilir bir kavram deil, aksine bir ok gl iinde tayan bir kavramdr da. Tm tarih felsefecileri almalarnn byk bir blmn tarih olaylar arasnda hicret etmek olgusuna ayrmlardr.

te tm bu anlan gerekler karsnda hicretin etkisi zerine ne sylemem gerekiyorsa onu anlatmaya altm.

Tarih boyunca kurulduu belirtilen yirmiyedi uygarln hepsinin kkeninde de hicret nemli bir netice olarak grlmektedir. Kk bir grup halinde hicret edenler gittikleri beldelerde yaptklar almalar nedeniyle byk bir uygarlk kurmay baarm ve kurduklar bu uygarlklar srekli hale getirmi toplumlara dnmlerdir. Demek ki hicret ou kere alnmas g olan kararlara ramen verdii neticeleriyle ok olumlu sonular dourabilen bir olgu olmutur.

imdi gelelim benim bu sonulara nasl ulatma. Ben ulatm bu sonularn hepsini de tarih biliminin perspektifinden deil ama Kur'an almalarm sonucunda elde etmi bulunuyorum. Referansmn tek gstergesi Kur'an oluyor. Hicret konusunu ele aldm ve bu konuda Kur'an'n ne sylediini aratrdm ve grdm ki Kur'an, benim aradm tm sorulara karlk verebilecek bir referans bir

34

kaynak olmaktadr. Dnyann tm uygarlklar, en son kurulan Amerikan uygarlndan tutun da ilk kurulduu sylenen Smer uygarlna kadar bir hicrete bal olarak kurulmulardr. Bunun anlam u olabilir; eer bir kk grup kendi mekan iinde skp kalmsa bu kendi mekan iinde kendini yeniden retebilme imkan, ok az, hatta hi yoktur. O halde sylenebilecek eylerin banda u gelir ki bir kk grup ncelikle bir lkeye yerleiyor ve kendine ait bir uygarl kurmak iin aratrma yapmak zorunda kalyor, nk buna ihtiyac var. Bundan karabileceimiz sonuta u olabilir ki, tm byk uygarlklarn temelinde ilkel ve kk gruplarn yaptklar hicret yatmaktadr.

Ben almalarm Kur'an arlkl olarak yrtmeye baladmda birok sorularla kar karya geldim. Ama tm sorunlarma salkl ve doru olan cevaplar ve net sonular Kur'an'n salad kl yol sayesinde yakalayabildim.

Bu almalarmn neticesinde birok sosyolojik ve tarihsel probleme ilikin en doru cevaplar alabilmemin nedeni de Kur'an'n bana at salkl yol oldu. Bylece yeni ve salkl bir metoda ulatm ki bu da Kur'an'n zel terimleri kullanlarak ulalan bir metod olmaktadr. te bu kullanlan yntem sadece sosyolojik deil ama dier yeni bilimler ve insan bilimleri asndan da kullanlabilecek yntem olmaktadr. Tarihin ve sosyolojinin ve zel olarak da slam sosyolojisinin karlat en byk problem olarak karmza toplumlarn deiiminin ana nedenleri gelmektedir. Bir toplumu birden deitiren, dntren, onu bir baka toplum haline getiren ana etken ne olabilir? yle bir pozitif motivasyon ki bir toplumun tm deerlerini olabilecek en iyi ynde ve o toplumun tm ana deerler kuraln bir ya da iki yz yl iinde bir baka toplum haline getir-

35

mek zere ve ayrca bireysel ve toplumsal olan ilikilerin ynlerini de tamamen yeniden deitirecek g ne olabilir?

Bu problem, bu sorun yz yldr devam ederek soruluyor. Aa yukar bu konular zerinde yz on yldr tarihi ve sosyolojik aratrmalar devam ediyor. Ama halen sorulan sorularn banda u geliyor: nsan topluluklarnda deiim ve transformasyon iin temel faktr ve tarihi motor

g nedir?

Tabiidir ki burada her felsefe ve sosyoloji ekolnn kendi dnce dorultusuna gre verdii baz yantlar var. Bu okullardan bazlar tarihi tamamen silip, onu gemite kalan olaylarn bir birikimi ad alanda deerlendiriyorlar. Tarihi bu konularda cevap veremeyecek bir bilim dal olarak deerlendirmeye tabi tutarak, kendilerini tarih-selciliin olumsuzluundan kurtaryorlar. Yine bu gruplar sosyoloji iinde standart bir yasa veya olgu kabul veiyorlar. Dnyada bilimsel anlamda bir anarist gr hkm sryor. Bu grn yanllar tm felsefe, sosyoloji ve insan bilimlerine pheci bak asna gre bir deer izafe ediyorlar.

Bunlara gre yaplarda meydana gelen deiikliklerin nedeni mutasyon ve devrimdir. Sregelen bir deiiklik deil, ani ve sramah bir deiim sz konusu edilebilir.

Bunu yle rneklendirmek mmkn, Araplar iran'a saldrd ve ran kendini savundu. Bu olay ran halknn mslman olmasna neden oldu. Daha sonra Cengiz Han ran'a saldrd ye ran, slam dnyas iinde yalnz kald. Bu hareket neticesinde ise, ran kendine zg bir yol oluturdu. Bu deiimin temelinde sramah gelien olaylar vardr. te temel tez, bu fikrin savunucularna gre budur.

36

Dier bir grup ise/ materyalist dnya grne bal olanlarn grdr. Bunlar da tarihe total (btnc) adan bakan tarih olaylarnn

toplamndan anlam karan felsefe ekoldr. Bu gruba gre balangcndan imdiye kadar tarih ve toplum bir aa gibidir, birbirinin iine gemi durumdadr. Nasl ki bir aa nce tohum olarak topraa der, kendine uygun koullar bulunca canlanr, nce kkleriyle topraa yer tutar, sonra filiz olarak kar, daha sonra dallar ve yapraklar oluursa toplum ve tarih de biri-birleri iin ayn grevi grr. Toplumlarn ve toplumlarn meydana getirdii tarihlerin birbirleriyle olan ilikileri determinizm ilikisidir. Toplum, bireylerin zel gayretleri deil, kendine zg doal kanunlar ile ayakta durur ve kendim idame ettirir.

nc olarak bahsedeceimiz grup ise faist, nazist olan gruptur. Bunlarn en nde gelen temsilcilerinden biri olan Carlyle'in 'slam'n Peygamberi" adl bir almas da vardr. Bu grup iin dier nemli bir isim de Emerson'dur. Faistlere gre insanln tarihi, bu tarih iinde toplumlarn kaderini ellerinde tutan bir ka gl adama baldr. Bir st insan yada insan grubu bunlardan daha aa durumda olan yada yle varsaylan grubu idaresi altna alarak onlar ynlendirir. Toplumlardaki deiim ve transformasyonunda tek belirleyici bu g sahibi olan insan yada insan gruplardr. Emerson yle sylyor: "Bana on tane gl insan verin, ben hibir kitap okumadan size insanln tarihini an-lataym."

slam'n peygamberi almama girerken ayn zamanda peygamberi tandka slam tarihini de renmi oldum. Napoleon hakkndaki almalarm bana modern Avru-pannda tarihini retti.

37

VE NSAN

Bugnk medeniyet, inancn, insann soyluluu anlamna gelen "hmanizm" zerine kurduundan dolay gnmzde insan probleminin byk bir nemi vardr. Problemin temeli, eski inan ve dinlerden etkilenen insan ahsiyetinin alaltsnda ve kaybedilmesinde yatmaktadr. Gemi dnemlerdeki dinler, Tanr iradesi yannda insan iradesinin acizliini gstermek iin ferdin kendisini Tanrya kurban etmeye zorladna, dualar, ibadetler ve yakar-malarlarla insann Tanr'dan srekli istekte bulunduuna inanlrd. Bylesi bir durum karsnda giderek kabaran tepkinin sonucunda, Avrupa'da bilimsel devrimle birlikte Hmanizm, "Kutsal g" ve "Metafizik" zerine kurulan "Tanr lnanlan"na kar kt. Atina'da ortaya kan fakat enternasyonal bir hviyet kazanan bu hmanizm mann, itenlikle ve soyluluun esaslarn insanla yeniden kazandrmakt. Ama bugnk bat medeniyetinin temelini oluturan hmanizm ise orta an hristiyanlk ve skolastik inancna bir tepki olarak ortaya kmtr.

39

Burada zerinde durulacak konu, islam'n insancl)

grdr.

slam, insan, Allah'n veya ilahlarn nnde bir baarszlk ve acizlikten baka bir ey olmayan ok zayf bir yaratk olarak m gryor? nsann,

gsz ve zayfln m savunuyor? nsann soyluluuna sayg duymayp, onu tamamen inkar m ediyor? Yoksa bunun tam aksini mi ileri sryor? Gerek slam'a inanmak; insana soyluluk kazandrmak, insani deerlerine ve stn niteliklerine sayg duymak demektir. te ilenecek konu da bu olacaktr.

Bu bakmdan konuyu daha iyi anlayabilmek iin yaplacak en iyi ey eitli yaratl felsefelerini incelemektir. Bu felsefi gr sayca ok olmasna ramen, biz burada Hz. Musa Cas) Hz. Isa (a.) ve Hz brahim'in tebli ettikleri din ile bunlarn tamamlaycs olan slam dinin konuyu ele alna deineceiz.

Hz. brahim (as)'nn tebli etii din ile onun tamamlanm ekli olan slam dini ve onun lahi kitabnda, insann yaratl nasl tasvir edilmitir. Bu Kur'an- tasvirlerden ve Peygamberimizin Muhammed (as)'in hadislerinden insann yerini ve deerini ortaya karmak mmkn mdr? Bunun iin; Kur'an'da insan(l)m sembol olan Adem (as)'in yaradln tekrar gzden geirmekle, slam'n insann yaradl telakkisini nasl tanmladn anlayabiliriz.

nce, inanlarn ve peygamberlerin zellikle mslmanlann inandklar Sami dinlerinin kullandklar dillerin "sembolik" olduunu zikretmek gerekir. Sembolik dil anlam gizemli bir slupla anlatr; buna ramen en mkemmel, en iyi dil olma zelliine sahiptir. Anlamlarn gizemden yoksun olduu sembolik olmayan dile nisbeten daha deerli ve daha lmszdr. Anlatmak istediini

40

aracsz olarak dz ve yaln biimde anlatan dillerin retilmesi daha kolay ve faydal olabilir ama niin sreklilikten yoksundur? Abdurrahman Bedevinin iddia ettii gibi btn gerekleri ve anlamlar sembolik olmayan, basit bir dille tasvire karan bir inan veya ekoln mensuplar; tip, snf, eitim durumu, nesil, tarih, gr noktas, vakf olma ve bilgi alarndan farkl olduu iin, dil canlln koruyamaz. Aynca; bir inancn dili her dneme uygulanabilmesi gerekli olduundan ok ynl olmaldr. Aksi taktirde, z sadece bir nesli kapsayacak sonraki nesiller onu anlamsz bulacaktr.

Bu bakmdan dil, tarihi sre ierisinde her dnemi kuatabilecek ve her dnemin farkl bilgi ve kltr yaps deiik bak as ve deerlendirmesi olan kiiler tarafndan ayn zgnlkle anlalmal ve canllm korumaldr. Bu da dilin sembolik bir anlatma sahip olmasna baldr.

Sembolik dili kullanan btn edebi eserler bu nedenle hala canlln korumaktadr. rnein, Hafz' her okuyuunda insan ilgi, bilgi ve dnce seviyesine bal olarak, yeni bir eyler renir. Dier taraftan ayn ey "Beyhaki" ve "Sadi" iin geerli deildir. Zira, Glistan' okudunuz zaman anlamn gayet ak olduu grlr. Edebi ynden zevkli olabilir ama anlam olarak eskimitir. Buna karlk gizemli bir dil kullanan Hafz' okuduunuzda her kelime kiinin istek ve anlayna bal olarak yeni bir vukuf ve anlam kazanr. Bu nedenle farkl nesillere hitap eden dinler, imajlarla anlatlan ve gizemli kelimelerden kurulmu sembolik dil

kullanmaldr. Buna ramen gerekler ve gerek anlamlar okuyucular tarafndan kendi anlaylarna gre ortaya kacaktr.

Hz. Adem (as) yaratl ile ilgili kssadan 15 asr sonra,

41

bugnk beeri ve tabii bilimlerdeki ilerlemeye ramen Kur'an'aki insann yaratlnn ifade tarz hala incelenmee deer.

Evet, slam'a gre insan nasl yaratlmtr?

Allah, yeryznde temsilcini yaratmak istediinde meleklere yle hitapeder:

"Muhakkak, ben yeryznde (benim emirlerimi teblie ve infaza memur) bir vekil yaratacam," (Kur'an 11; 30)

te burada, slam'da insana gsterilen byk saygya dikkat ediniz. Hatta Avrupa ve bilimsel devrim sonras hmanizmi bile insana byle yce bir nitelik ve deer vermedi. slami gr noktasna gre en byk, en yce yarab-c ve en stn ve her eyin hkmdar olan Allah, meleklerle konuurken, insan Kendisinin yeryzndeki vekili olarak gsteriyor. Bu hitapda ayn zamanda insann grevi aklanyor: Allah'n yeryzndeki vekili olmak!...

Melekler yle karlk verdi:

"Biz seni hamd ile tebih ve seni takdis (ayplardan, e komaktan, eksikliklerden tenzih) edip dururken, (yerde) orada bozgunculuk edecek, kanlar dkecek kimse mi yaratacaksn?" (Kur'an 11; 30) Kssadaki imajlar ve sembolik ifadeler bu noktadan sonra balamaktadr. Meleklerin verdii cevapla yle grlyor ki Hz. Adem (as)'den nce su ve gnah ileyip, fesatlkta bulunan birileri vard. Melekler, yeni bir insan yaratlrsa, onun da ayn eyleri yapacan, Allah'a sylemek istiyorlard. Allah onlara yle cevap verdi: "Sizin bilemeyeceinizi elbette ben bilirim. " (Kur'an 11; 30)

Allah, insan yaratmaya karar verdi. Kii, bu noktada insan ekolojisi ierisinde, anlalmas g zelliklerin sakl olduu sembolleri ve imajlar inceleyebilir.

42

Allah, kendi vekilini yaratmaya karar verdiine gre, yeryzndeki en temiz ve deerli madeyi semi olabilirdi, ama tam tersini yapt. En adil eyi yani "amur"u (bal) seti'. nsann yaratl mene'i ile ilgili Kur'an'da ayr ifade vardr. Bunlar; kuru balk (salsalin kelfahhar) "O insan testi gibi yanm kuru balktan yaratmtr11 (Rahman 14) ifadesi ikincisi, Kara balk veya kokulu toprak (hamein-mesnun) "balktan, ilenebilir, topraktan" (Hicr 12) yaratld belirtilmektedir. Son olarak da basit toprak (tin) ifadesi kullanlmaktadr. Sonra Allah, kendi ruhundan ona flemitir. Ve insann yaradl byle tamamlanmtr.

ada dilde ktlk ve adilik iin en ryi tasvir ve sembol "amur"dur. Ve her varln en temiz ve en yce ksm ruhudur. Allah, insana kendi ruhundan flemitir. Bu sebeple Allah'n temsilcisi Adem (as) insan tahayll edebile- > cei en byk eyden yaratlmtr. Bu nedenle dier yaratklar sadece bir boyuta sahipken insan, iki boyutlu bir yaratktr. Bir ynyle adilii takip eder, amura batar, durgun ve l, bir nehir

kenarnda takn sudan sonra geride kalan amur tortusu (clay) katman gibi kelir. Bu kaytsz olmay arzulayan insann bir blmdr. Fakat insann dier boyutu, iine flenen ruhla gelimek, ykselmek ve mmkn olan en st seviyeye yani Allah'n ruhuna ve Allah'n kendisine kavumak istedii yndr.

Balk ve Ruh. . . te insan, bu iki zt unsurdan yaratlmtr. nsann soyluluu ve nemi, ynn aaya doru evirip amura batmasn veya yukarya doru dndrp Kadir-i Mutlak Allah'a yaklamasn tesbit eden gte yani iradesindedir. nsan yolunu tesbit edinceye kadar bu iki zt kutup arasnda devaml mcadele eder gider.

ilk insan olan Hz. Adem (as)'n bylece yaratlmas-

43

ndan sonra; "Allah Adem'e btn isimleri retti" (Kur'an 11,31)

Bu ayet-i kerime'deki "isimler'le kastedilen husus ak deildir. Muhtelif tefsirciler onu deiik ekilde yoru-lamlardr ama, bununla eitimin kastedildiinde phe yoktur. Melekler o zaman ikayette bulunup yle dediler: "nsan amurdan yaratlmken biz dumansz ateten yaratldk. Onabyle stn bir nitelik vermenin sebebi nedir?" (Kur'an 11; 30) Bunun zerine Allah:"Sizin bilmediinizi ben bilirim. " buyurdu. blis hari btn melekler Allah'n emrine uydular. 'blis secde etmemi dayatm ve kibirlenmi ti. O kafirlerden olmutu. " (Kur'an 11-34)

Yukarda anlatlanlar gerek hmanizmin ne demek olduunu aka gstermektedir, insana uygun grlen eref ve deere baklyor. Mene olarak, insanlar amurdan, melekler nurdan yaratlm olmasna ve soy olarak meleklerin insandan stn olmasna ramen, melekler insann nnde secde etmilerdir.

Melekler, Allah'n emirlerine itiraz edince Allah onlara "isimleri" sorarak imtihan etti. Onlar cevap veremediler, ama Hz. Adem (as) cevaplad. "simleri" bilmekle Adem (as) soy ve mene olarak kendisinden stn olan meleklere kar stnln ve ahsiyetini te'yid etti. Bu insann sla-mi adan ahsiyetini tayin etmektedir; o meleklerin bilmedii eyleri bilmektedir. Melekler ve eytann stnl aka grld halde insan saygdeerdir. Btn bunlardan sonra insan u neticeye varabilir: nsann stnl ve soyluluu soyundan ve mene'inden deil bilgisinden kaynaklanmaktadr.

44

YARATILI

Havva'nn Adem (as)'m kaburga kemiinden yaratld iddia edilmitir. Halbuki, branice ve Arapa'da gerek anlam "tabiat "miza" olan "kaburga kemii" tabiri zayf bir tercmedir. Bu sebeple Havva (kadn) Adem'in tabiatndan yaratlmtr, kaburga kemiinden deil.

Nietzsche (MS. 1844-1900) "erkek ve kadnn balangta farkl iki yaratktan olduunu sonra onlarn birbirine benzer olup senelerce bir arada yaadklarn" sylemektedir. Baka bir ifadeyle mene olarak iki farkl

soydan gelmilerdir. Halbuki; ou bilim adam ve felsefeciler ise erkek ve kadnn mterek bir mene'i olduklarn iddia etmekte ve daima erkein kadndan stn olduunu dnmektedirler. Dier taraftan Kur'an'da kadn ve erkein ayn mene'den olduklar gereini gsteren u ayet bulunmaktadr.

"Ey insanlar, hakikat, biz sizi bir erkekle bir diiden (bir iftten) yarattk." (Kur'an 49-13)

Dier bir husus ta Allah, (canl, cansz bitki, hayvan, in-

45

san) btn yaratklar bir araya toplayp, onlara hitap ederek: "Yer, gk, dalar ve hayvanlar hepinize, emanet olarak stlenmeniz iin bir ey vereceim." (Kur'an 33-72) dediinde insandan baka hepsi onun teklifini kabul etmeye yanamadlar. Aka grld gibi, ite bu sebeple insana daha yce bir nitelik bahedildi. nsan, Yce Allah'n btn kainat sunduu ama kimsenin kabul etmedii emanete talip olmakla Allah'n yeryzndeki vekili olmay kabul etti. Bu demektir ki, insan, Allah'n sadece vekili deil ayn zamanda emanetisidir. yleyse emanet nedir? Bu konuda eitli aklamalar vardr. Mevlana Celaleddin'e gre insan "irade" ve "otorite"sidir. Bu ise doru bir yorum olarak grnmektedir.

Dier yaratklara nisbeten insann ayna nitelii iradesidir.gdsel isteklerine ve yaratlna kar hareket edebilen sadece insandr. Dier bitkiler ve hayvanlar bunu yapamaz. steklerine ve fizyolojik ihtiyalarna kar durabilen iyi ya da kt yolu takip eden, aklna uyan ya da uymayan yalnz insandr. Ve amura doru alalan veya Allah'a doru ykselen yine yalnz insandr.

Hereyi diledii gibi yapabilen Mutlak irade sahibi Yce Allah, bu yetenei yalnz insana vermitir. Allah, insana kendi ruhundan flemitir. Bu bakmdan insan da bir dereceye kadar hrdr, insan kendisine verilen bu imtiyazla (hrriyette) iyilik ve ktlk yapmakta, itaat veya isyan etmekte hrdr.

te bu zellikler nedeniyle slam'n insann yaratl konusundaki grlerinden u netice karabilmemiz mmkndr:

l- Btn insanlar eit deildir ama kardetirler. Eitlik ve kardelik arasnda bir fark vardr. Eitlik medeni ve yasal bir terimdir. Ama kardelik, btn insanlarn ortak tabi-

atn kabul eden bir terimdir. Deri ve renkleri ne olursa olsun soylar ayn kkendendir.

2- Erkek ve kadn eitlii demek, her iki cinsin de ayn mene'den oluu ve ayn zamanda ayn Yaratc tarafndan yaratl demektir. Her bakmdan ayn kaltmla (zihni ve bedensel zelliklere sahiptirler. Bir soydan ve ayn ebeveyne (anne-babaya) sahip karde gibidirler.

3- Bilgisi ve bilimsel nitelii sebebiyle insan(bk) meleklerden stndr. Zira, insan btn meleklerin kendisine secde etmee mecbur olduklar "isimler"i renmitir.

4- nsann balk ile Allah'n ruhundan yaratlm olmas ve on azgr rade verilmesi her iki kutubu seme zgrln kazandrmtr. rade

sahibi olmak onu zgr fakat sorumlu yapar. Bu sebeple slami gr noktasndan hareket edildiinde, insan kaderinden sorumlu tek yaratktr. Bu dnyada Allah'n verdii grevi baarp/ yeryzndeki temsilcisi olmaldr. "simler"i insan bilir. Bence, Allah'n isimleri retmesi, insann gelien bilimsel gerekleri anlayp idrak etmesi demektir.

insan gerekleri renebildiine gre bunu gerekletirmesinde kendi sorumlulu udahilindedir. insan kendi akibetini kendi ekillendirir. Bu srasyla toplumun bir yesi ve ferdi olarak kaderinde ve akbetinde kendisi sorumlu olur. nk, ayet-i kerime'de: "Onlar birer mmetti-gelip-geti. O mmetlerin kazandktan kendilerinin, sizin kazandnz da sizedir." (Kur'an 11-141) imdi, bir de u konuya deinelim: Tarih byk bir trajediye tank olmutur. O da insann iki boyutlu olarak tannmay... Dier dinlerde Tanr ve eytan insan ruhunda mevcut olup iki g olarak devaml mcadele ederken/islam'da bunun zdd, Kadir-i mutlak Allah olarak, sadece tek bir g vardr. Bu eytan'n Allah

46

47

ve insanla mcadele ettii yerde, insan ruhundadr.

Bizim inandmz din olan islam'a gre eytan, insann iindeki, insan'm Allah'a meyleden ynyle kar karyadr. Allah'la deil. Bu nedenle, insann jki boyutlu olmas zelliinden dolay, insan "amur"u ve "Allah' her ikisini de ihtiya duyarak arar. yleyse; hayatn temelini tesis iin setii ideoloji ve inan tipi her iki istei (dnya ve ahiret) tatmin edecek bir ekilde olmaldr.

Ne yazk ki tarih, yukarda anlatlan tezle uyumuyor. Kimi toplumlarn dnyevi meseleler peinde kotuklarn -balca gzellik ve elenceyle ilgilendiklerini- kimi toplumlarn da dnya ile ilikilerini kesip inzivaya ekildiklerini gstermektedir. rnein in, elenceler ve maddi zevklerin hakim olduu hayat tarzn sergiliyordu. Sonra nl in felsefecisi Lao Tsa geldi ve insann karlkl ihtiyalarnn vunguland mnzevi (din uruna dnya zevklerini feda eden) bir inanc yaygnlatrd. Halkn birou etkilenerek mzevi veya sofi oldular. Ve daha sonra Konfys felsefesi insanlar tekrar materyalizme, dnyann zevkli yaamna yneltti.

Mahavira vedai ve Butha'run dininin hkmran olduu Rajalar lkesi hindistan'da doruluk ve zahittik yaygnd. Sofiler ve mnaviler sayca oald. Bu sebeple Hindistan, ivilerden yataklarda yatarak ac eken ve bir hurma yiyerek krk gn a duran, zevk ve sefay reddeden sofiler lkesi olarak dnlmektedir.

Avrupa'da Romallar su ve cinayet ileyerek, Avrupa ve Asya'daki doal kaynaklara hakim olmaya alyorlard. Servetlerini artrp elenceye daldlar. Lks bir ekilde yaadlar ve gladyatrleri oynadlar. Fakat daha sonra sa geldi, toplumu sevgiye, efkate ve zabitlie sevketti.Ro-ma cismanilikten zahitlie geti. Bu durum insanlarn kle

48

gibi alnp satld, sk sk savalarn yapld ve askeri gcn hakim olduu lkenin; manastr yaam lkesine dnt ortaaa zemin

hazrlad. Daha sonra ortaya kan fesatlar ve bunlara alternatif olarak gelien akmlarla bilimsel devrim geldi ve Avrupay tekrar materyalizm ve cismanilie evketi. Bu gn insan, bat medeniyetinin materyalist, bozuk ve bencil olduunu mahade edebilir. Byk bir ada sosyolog olan Prof. Shandel'in syledii gibi gmz dnyas, ev eyas retimine ok zaman harcamaktadr. Bu, bugnk insan felsefesinin aptalln ve amasz teknolojinin samalm gstermektedir. nsani-yetperverlik ve o kadar yoldan km ve materyalizme o kadar bal ki bir baka sa'nn gelmesi gerekli!..

Btn bunlarn sonunda, islam'n dnyaya bak asndan anlalaca zere, iki boyutlu bir yapya sahip olan insan, iki boyutlu bir dine sahip olmaldr. Ve bi din, daimi olarak ve her iki zt boyutta da srekli bir dengeyi bulabilmelidir. te insan iin gerekli olan bu din slam'i dr... Niin? nk, bir dini tanmak iin onun ilahn, kitabn, peygamberini ve o inanla terbiye edilmi en iyi rnek insanlar tanmak ve renmek gerekir. Bunlara ksaca bakarsak:

l- slam'a gre ilah iki boyutludur. Birincisi, Yahudilerin Tanrs Yahova gib idnya ileri ile ilgilenmesi (despot , ve iddetli cezalar vermesi gibi) ayn zamanda dier bir ynyle de isa'nn Tanrs gibi mfik ve merhametli olmasdr. Btn buna benzer zellikle, Kur'an'da Kadir-i Mutlak Allah'a atfedilmiyor mu? (1)

(1) Yazarn bu 4 maddede aklamak istedii udur. Nasl ti insan iki boyutlu olarak balk x ruh gibi birbirine zt iki unsurdan yaratlmsa, bu insann inand Hak, kihtp, peygamber ve O'nun terbiye ettii insanlar da, birbirine zt olan ki boyutlu zelliklere sahip olmaldr.

1. maddedeki Uah inancndan yazarm kasdettii, mslmanlarn inand Allah

49

P

- Vallahi seriu'l-hisab

- InneaUahe edid'1-kab

- Innehu huve't-tevabu'r-rahim

2- Kur'an'da bir taraftan Tevrat gibi -tahrif edilmemi-sosyal, politik ve askeri meselelerden bahseder. Hatta esir alma, esirleri serbest brakma kiinin hayatim slah etme, dmana kar kma ve ktle kar koymay bile aklar. Dier taraftan incil gibi -tahrif edilmemi- insan, nefsini temizlemee ibadete, dindarla ve dorulua davet

eder.

3- Peygamberimiz Muhammed (as) iki zellie sahip bir insand. Yani bir yandan medeniyet kurmak iin dmanlar ve ktle kar askeri ve siyasi bir sava srdrerek sava meydanlanndayd. Ayn zamanda da zel bir gayesi olan bir lider, sadk ve doru bir ibadet

adam idi.

4- Hz. Peygamberin tebli ettii inan ve terbiye ile yetien insanlar ise (Hz. Ali, Hz. Ebu Zer, Hz. Selman) hem siyaseti, asker ve daha iyi bir

hayat iin mcadele eden kiilerdi. Hem de eitim ilerine, bilimsel tartmalara itirak eden ve dounun ve batinin mistik ve mnzevilerinden daha fazla bir inan sahibi insanlard. rnein Hz. Ebu Zer hem Hz. Osman (ra.) zamannda toplumun fakirlikten kurtarmas iin byk aba sarf etmi, hem de ibadet adamdr. O'nun Allah' taruma ve inanma yolunda yapti aratrma ve dncesi, Kur'an' ve islam' anlamak iin iyi bir rnek ve anahtar oluturmaktadr. Peygamberin btn sahabelere yahudi ve hristiyanlarn inandklar ilahlar, birbirine benzetmek deildir. Ancak szkonusu ki dinin de ilahnn tek boyutlu olmasna ramen islam inancnda. Allah'n ifc ynnn mevcut olmasdr. Halbuki, yahuderin ilah yalnz iddet taraftar, hristiyanlarnki efkatten yanadr. Ama islam'da Allah iki zt zellie birden sahiptir. Bir Taraftan Allah Mntekan 'dr, Cebbar'dr, Kahhar'dr. Buna karlkayn Allah dier ynden de Rahman'dr, Rahim'dir, Gaffar'dr.

(evirenin Notu)

50

rine yle bir bakn: Hepsi kl insanlarydlar, daha iyi ve temiz toplum iin mcadele ettiler, adaleti tesis ettiler ve ayn zamanda da geni dnyalara sahip byk dnr ve efkat insanlarydlar.

Netice olarak u sylenebilir: slam'a gre insan, Allah'n temsilcisi dostu ve yeryzndeki emanetisi olduundan dolay, insan Allah nnde aciz deildir, insan bilme kabiliyetine sahiptir. Bu nedenle, btn melekler ona secde etmek zorunda kaldlar. Bylesine byk bir sorumluluu olan iki boyutlu bir insan, kendisini ne tam zabitlie ne de tam bir materyalizme sevkeden dine deil, ancak dengeli bir duruma getiren bir dine muhtatr. Kabul ettii byk sorumluluu ifa edecek iki boyut arasnda dengeyi salayacak ve bu zellie sahip bir dine muhtatr.

Bu da islam'dr...

51