metal İşçileri kurultayı dosyası

18

Upload: kizilbayrak

Post on 10-Mar-2016

238 views

Category:

Documents


1 download

DESCRIPTION

Metal İşçileri Kurultayı Dosyası Kasım 2009

TRANSCRIPT

Page 1: Metal İşçileri Kurultayı Dosyası
Page 2: Metal İşçileri Kurultayı Dosyası

İçindekiler:Kurultuyımız toplanıyor! 3

Metal İşçilerinin Birliği için ileri! 4

Patronların serveti bizim

sefaletimiz büyüyor 5

Sendikalarımız dibe vurdu 6

mücadeleyi büyütmek için... 7

Metal İşçileri Birliği Mücadele

Programı Taslağı 8-13

Kurultay hazırlıklarından... 14-17

3Kurultayımız toplanıyor...

Bir grup devrimci metal işçisi olarak zor bir görevi omuzlamak üzere ha-rekete geçtik. Görev zor, çünkü ihtiyacını yakıcı biçimde duyduğumuz,ancak hep uzağında kaldığımız birliğimizi sağlamak istiyoruz.

Birliğe acil ihtiyacımız var! Çünkü, metal patronlarının amansız saldırıları kar-şısında tek bir yumruk gibi davranmaktan başka seçeneğimiz yok. Ama ne tektek fabrikalarda, ne de işkolu ölçeğinde bunu yapabiliyoruz.

Birliğimizin ifadesi olması gereken sendikaların durumu malum. Türk Metal,işçilerin haklarını savunmak yerine patronların uşağı gibi davranıyor. Çelik-İş'in mücadele diye bir derdi yok. Birleşik Metal-İş'in yönetimi ise tüm iddia-larına rağmen mücadeleye önderlik edebilecek bir kararlılık ortaya koyamıyor.

Sendika yöneticilerinin ne olduklarını ve ne yaptıklarını biliyoruz, ancak onlarıda aşamıyoruz. Aşmak bir yana hesap soramıyoruz, değiştiremiyoruz. Çünkübunun için her şeyden önce mücadelenin önderliğini alabilecek güce ve iradeyesahip olmak gerekir. Bu yeterlilikte işçiler yoksa “söz-yetki-karar” hakkı laftakalır.

Metal İşçileri Kurultayı, öncelikle sorumluluk ve inisiyatif alma gücü olanişçileri bir araya getirmeyi hedefliyor. Kurultay ile başta öncü metal işçileriolmak üzere metal işçisinin birliğini sağlamak istiyoruz. Bu birlik ilk olarakörgütlü bir irade oluşturmak üzere metal işçilerini kaynaştıracaktır.

İkinci olaraksa bu birliğe yön verecek mücadele programını bir bayrakgibi yükseltecektir. Böylelikle güçlerini birleştiren metal işçileri bu programdoğrultusunda mücadele görevlerini omuzlayacaklardır.

Bunun için Kurultay, bir günlük bir salon toplantısı değil, bir süreçtir. Kurultayön hazırlık sürecini Metal İşçileri Birliği'nin temellerini atmak üzere örgütledik.Bunun için olmazsa olmaz olan mücadele ilke ve hedeflerimizi netleştirmeyeve bir mücadele programı biçiminde olgunlaştırmaya çalıştık.

Bugün Kurultay'ı örgütlemek üzere havzalarda, fabrikalarda yan yana gelen iş-çiler, bu sürece birlikte omuz vererek daha büyük mücadelelere hazırlanıyor-lar.

İşte bu iddia ve anlayışla elimizi taşın altına koyuyoruz.

Çünkü hayatımız üzerine söz söylemek, geleceğimizi sendika ağalarının vepatronların iki dudağı arasına bırakmak istemiyoruz. Sınıf düşmanlarımıza kulköle olmak istemiyoruz. El pençe divan durmak istemiyoruz. Sırtımıza binip,arkamızdan hançerleyenlerin yaptıklarının yanına kar kalmasını istemiyoruz.

Bütün metal işçisi arkadaşları da bu mücadeleye ortak olmaya çağırıyoruz.

Artık değiştirelim! Artık, "söz, yetki, karar hakkı bizim!" diyerek ileriye çıkalım.Metal İşçileri Birliği'nde yerimizi alalım.

Eğer başarırsak, sendika ağalarını sendikalarımızdan söküp atabiliriz.

Eğer başarırsak, hayatımızla istedikleri gibi oynayan metal patronlarını yene-biliriz.

Eğer başarırsak, insanca bir yaşamın yolunu açabiliriz.

Haydi Metal İşçileri Kurultayı'na!

Haydi Metal İşçileri Birliği'ne!

Haydi geleceği birlikte kurmaya!

Kurultayımız toplanıyor!

Page 3: Metal İşçileri Kurultayı Dosyası

4

Metal işçilerinin birliği için ileri!

Sermaye sınıfının işçi sınıfına yönelik kölelik dayatmaları her geçen gün daha da yoğunlaşıyor. Çalışma veyaşam koşulları sürekli olarak ağırlaştırılırken bunlara baskıcı yasa ve uygulamalar eşlik ediyor.

Bu saldırılardan metal işçileri de üzerine düşeni fazlası ile alıyor. Özellikle kriz söylemi ile işten atmalardan,ücretsiz izinlere, esnek üretim uygulamalarına kadar birçok saldırı pervasız bir şekilde hayata geçirildi. Patronlarınyıllardır sömürü oranlarını arttırarak kârlarını katladıklarını gören metal işçileri bir kez daha kriz ortamında işsizliksopası ile terbiye edilmeye çalışıldı.

Ne yazık ki metal patronları bu çabalarının karşılığını da fazlası ile aldılar. İşçi sınıfının örgütsüzlüğünün karşısındasermaye örgütlü olmasının semeresini topladı. Sanayi üretiminin bel kemiğini oluşturan, ancak konumunun vegörevlerinin bilincinde olmayan metal işçilerinin kölelik prangaları da böylece kalınlaştı.

Bu dönem boyunca açığa çıkan tepkiler ise sürekli sendikal bürokrasi duvarına takıldı. Zaten sınırlı alanlarda açığaçıkan ve bir örgütlülükten yoksun olan bu direnişlerin kaderi daha en başından sendika ağalarının denetimine terkedilmişti.

İşbirlikçi, ihanetçi ve uzlaşmacı sendikal anlayışların metal işçilerinin mücadelesini ileriye taşıyamayacağı bir kezdaha son dönemin hareketli süreçlerinde açığa çıktı. En yalın haliyle Erdemir’de ücretlerin %35 oranında düşürülmesindeolduğu gibi metal işçilerine yönelik saldırıların hayata geçirilmesinde sendikal ihanet şebekesi baş aktör konumundaydı.

Halen metal işçilerinin önemli bir çoğunluğunun umut beslediği Birleşik Metal İşçileri Sendikası'nın yönetimi isesiyasal alandaki reformist anlayışını sendikal alana uzlaşmacılık olarak taşıdı. '98 yılında Türk Metal çetesine rağmenharekete geçen binlerce metal işçisini sokakta bırakan dönemin Birleşik Metal yönetiminden sonra, bugünün yönetimide kendisine bağlanan umutları boşa çıkardı. Söylemlerindeki tüm militanlığa rağmen pratiği, örgütlülüğü korumakadına patronlarla uzlaşmak oldu. Bu anlayışın sonucu eldekilerin de kaybedilmesidir. Fabrika kapatmalar ve iştençıkarmalarla birlikte metal işkolunda sendikalarda örgütlü işçi sayısı son bir yılda nerede ise yarı yarıya düştü.

Tüm bu yaşananlar her zaman söylediğimiz bir gerçeğin yeni bir kanıtıdır. Tüm işçi sınıfının olduğu gibi metalişçilerinin geleceği de kendi ellerindedir. Metal işçileri fabrikalarından başlayarak havzalarda ve genelde ortak birmücadeleye adım atmadıkça ne en sıradan taleplerini elde edebilecek ne de tarihsel rolüne uygun bir mücadeleniniçine girebilecektir.

Öyleyse öncü metal işçilerinin önünde şu görev duruyor: Sermayeye karşı metal işçilerinin örgütlü direnişiniyükselmek için el ele vermek, ortak hedefler doğrultusunda kararlıca yürüme görevi!

Metal İşçileri Kurultayı fikri tam da bu ihtiyacın ürünü olarak ortaya çıktı.

Sendikalı-sendikasız metal fabrikalarında çalışan, sermayenin saldırılarına ve sendikal bürokrasinin ihanetlerinekarşı mücadele etme niyetinde olan sınıf bilinçli metal işçileri olarak artık bu gidişe “Dur!” diyebilmek, metalişçilerinin ortak iradesini oluşturup sokağa taşıyabilmek için yola çıktık.

Esenyurt’tan Gebze’ye kadar çeşitli sanayi havzalarında oluşturduğumuz Kurultay Hazırlık Komiteleri ile hedefimizolan ortak iradenin ilk temellerini de attık.

Artık ne metal patronlarının saldırıları karşısında boyun eğecek, ne de ihanet ve uzlaşmadan başka bir şey bilmeyensendika bürokratlarına karşı söylenmekle yetineceğiz. Hak ettiğimiz dünyayı elde edeceğimiz bir mücadele içinellerimizi taşın altına koyacağız.

Tüm metal işçisi arkadaşlarımızı bu mücadeleye ortak olmaya, geleceğimize sahip çıkmaya çağırıyoruz.

Gelin, krizi fırsata çevirerek artık daha fazla sömüren patronlara dur diyelim!

Gelin, sendikalarımızı bürokratların ellerinden söküp alalım!

Gelin, mücadele tarihimize yeni sayfalar ekleyelim!

Gelin, Metal İşçilerinin Birliği’ni hep birlikte yaratalım.

Page 4: Metal İşçileri Kurultayı Dosyası

Patronların serveti

bizim sefaletimiz büyüyor!Krizler patronlar için hep büyük fırsatlar olmuştur. Bilindiği üzere sektörde 2001’deki büyük krizi

izleyen yıllarda metal patronları karlarında ve üretimde rekorlar kırdılar. Bu aynı dönemde ise metalişçilerinin ücret ve sosyal hakları sürekli olarak geriledi.

2008’de dünya ölçeğinde yaşanan krize bu koşullarda girilmiştir. Henüz kriz patlak vermeden önceözellikle MESS grup TİS’lerini ücret ve haklarındaki büyük kayıpları telafi etmek üzere değerlendirmekniyetindeydik. Fakat kriz patronların imdadına yetişti. Metal patronları kriz bahanesine sarıldılar ve yenisaldırılara giriştiler. İşçi kıyımları ve hak gaspları aldı başını yürüdü. Krizden önce durumumuzun birparça düzelebileceği hayalini kurarken, işimizden olma korkusuyla ve elbetteki sendika yönetimlerininyardımıyla daha kötüsüne razı olduk.

İşte bundan dolayı metal patronları son ekonomik kriz döneminde;

Otomotiv sanayinde %114

Radyo-TV imalatında %96

Makine üretiminde %49’luk bir üretim artışı sağladı.

İstanbul Sanayi Odasının ilk 500 Büyük Sanayi Kuruluşu listesinde en hızlı basamak atlayan beş firmaana metal sanayinde yer alırken, üretimden satışlarını en hızlı arttıran ilk 10 kuruluşun tümü de maden-metal ve metal eşya firmalarından oluştu. Üretimden satışlara göre yapılan sıralamaya da ana metal, metaleşya ve otomotiv firmaları damgasını vurdu.

Bu artış oranlarına rağmen biz işçilerin yaşam şartları (ücret baz alınarak) %8 ile %34 arasındadeğişen oranlarla kötüleşti. Esnek çalışma yaygınlaştı. Öyle ki işkolunda her şey patronların iki dudağınınarasında çıkacak söze kaldı. İşçi kıyımlarıyla çalışan sayısı neredeyse yarıya düştü, ama çalışma süreleriuzatıldı. Buna rağmen üretimde ve karlılıkta gerçekleşen büyük artışlar, işçilerin üzerindeki çalışmayükünün ağırlaştırıldığını gösteriyor. Metal işçileri artık daha uzun çalışıp daha çok yoruluyorlar. Amadaha az ücret ve sosyal hakka sahipler.

5

Page 5: Metal İşçileri Kurultayı Dosyası

Mücadeleyi büyütmek için

Metal İşçilerininBirliği!

6

TÜİK verilerine göre imalat sanayinde çalışan yaklaşık 4 milyon insanın resmirakamlara göre %60’ının sendikal örgütlülüğe sahip olduğu ifade ediliyor.Ancak sendikal örgütlülüğe ilişkin bu rakamlar gerçeği yansıtmıyor. Özellikle

TİS kapsamında bulunan işçi sayısı temel alınarak sendikal örgütlülüğün %7-%10arasında olduğu tahmin ediliyor. Sektörde faaliyet yürüten üç sendika bulunmaklaberaber (Türk Metal, BMİS, Çelik-İş) bu sendikaların örgütlenme oranları ise farklıbir tablo ortaya çıkartmıyor.

Resmi açıklamalarda metal sektörü yüksek bir sendikal örgütlenme oranına sahip(%70) görünmekle beraber bu oran gerçeği yansıtmıyor.

Sorun sadece sayı değil, aynı zamanda nitelik sorunudur. Yani mücadele gücü veyeterliliğinin olup olmaması sorunudur. Keza mevcut sendikalar üye kitlesi bakımındanbu denli geri olmasının yanında, sınıflar mücadelesinde rollerini oynayamamakta,işçi sınfının en basit hak mücadelesinde etkisiz kalmaktadırlar. Fiili-meşru mücadeleyibırakalım, yasaların tanıdığı hakları dahi kullanamamaktadırlar.

Sendikaların tablosu, tabandan bürokratik bir tarzda kopuşun, işbirlikçiliğin veihanetçiliğin tablosudur. Sendikalara çöreklenen bu ihanet takımı, toplumsal sorunlardagericilik borazanına ilk sarılanlar, işçi parasıyla işçi düşmanı çeteleri finanse edenler,sol gösterip sağdan vuranlardır. İşçi sınıfı bu bürokrat takımı aracılığı ile denebilir kiiçerden yıkılmaya çalışılmaktadır ve bu ihanetçi çeteler bu rollerini bugüne kadarbaşarıyla oynamışlardır. Bu başarılarının mükâfatı da işçi sınıfının değerleri üzerindeayrıcalıklar ve zenginliklerle dayalı bir saltanat kurmak olmuştur.

Sendikalarımız işbirlikçi ve ihanetçi

yönetimler elinde dibe vurdu!

Sorun sadece sayı

değil, aynı zamanda

nitelik sorunudur. Yani

mücadele gücü ve

yeterliliğinin olup

olmaması sorunudur.

Keza mevcut

sendikalar üye kitlesi

bakımından bu denli

geri olmasının yanında,

sınıflar mücadelesinde

rollerini

oynayamamakta, işçi

sınfının en basit hak

mücadelesinde etkisiz

kalmaktadırlar. Fiili-

meşru mücadeleyi

bırakalım, yasaların

tanıdığı hakları dahi

kullanamamaktadırlar.

Pavrul Kavrak ve Mustafa ÖzbekMESS’le satış sözleşmesini

imzalarken...

Page 6: Metal İşçileri Kurultayı Dosyası

Mücadeleyi büyütmek

Metal İşçilerininBirliği!Sendikalarımıza hâkim ihanetçi-uzlaşmacı anlayışlar, işçi sınıfının

önündeki en önemli engellerden biri iken, diğeri işçi sınıfının tabanörgütlenmelerinden yoksunluğudur. Aslında bu ikincisi birincisinin de

nedenidir. Haklarını alma bilinci, iradesi ve örgütlülüğüne sahip olmayan işçiler,sendika bürokratları karşısında savunmasızdır. Bundan dolayı sendikabürokratları ve ihanet şebekeleri meydanı boş bulup, göz göre göre işçi sınıfınısatmaktadırlar. Oysa geçmişte işçi sınıfının tabandan güçlü olduğu dönemlerdesendika bürokratları işçilerin öfkesinden ölesiye korkuyorlardı.

Metal İşçileri Kurultayı bu temel soruna yapılmış bir öncü müdahaledir.Kurultayda ortaya çıkacak sınıf iradesi, meşru-militan bir çizgide hak alıcı birgündelik mücadelenin yürütülmesinde taban iradesine dayanan örgütlenmelerinyaratılmasını esas alacak ve bunu mevcut ihanetçi-uzlaşmacı sendikal çizgiyekarşı mücadele ile birleştirecektir. Kurultay ile atılacak ilk adım, metal işçilerininöncü birikimlerini bir araya getirmek olacaktır. İşkolunda bulunan fabrikalardanmücadeleyi örgütleme iradesi ve iddiası olan işçileri birleştirerek metal işçilerininen geniş birliğini sağlamak ve sendikaları yeniden birer sınıf örgütü olarakkazanmak hedefiyle hareket edilecektir.

Metal işçisi dün olduğu gibi bugün de sermayeye karşı

mücadelenin ön saflarını tutmalıdır!

Metal işçileri, işçi sınıfının öncü bölüğüdür. Çünkü işçi sınıfınıniçerisindeki sayısal durumu ve esas olarak da toplumsal üretimdekiözel pozisyonu metal işçisine böyle bir konum kazandırmıştır. Metal

işçilerinin tarihi bunun kanıtıdır.

Kavel Kablo’da yasaları, DGM boykotlarında burjuvazinin temel kurumlarını,15-16 Haziranlar'da saltanat kapılarını sarsan işte bu bilinç ve mücadele ruhudur.Bu nedenledir ki burjuvazi her türlü zor ve baskı aygıtıyla bu ruha saldırmış,bu bilinçle donanmış öncü işçileri işten çıkartmış, tutuklamış ve şeytanın aklınagelmeyecek bin bir yolla kendine dikensiz gül bahçesi yaratmaya çalışmıştır.

Metal İşçileri Kurultayı Hazırlık Komitesi, tüm öncü metal işçileriniKaveller’den 15-16 Haziranlar’a, MESS grevlerinden ‘98 metal fırtınalarınauzanan bu mücadele ruhunu donanmaya, geçmişin deneyimleriyle bugününgörevlerine omuz vermeye, metal işçilerinin birliğini yaratma çabasına katılmayaçağırıyor.

Mücadeleyi büyütmek için

Metal İşçilerininBirliği!

Page 7: Metal İşçileri Kurultayı Dosyası

Bu program, metal iş kolunda farklı fabrika ve işyerlerinde çalışanişçilerin, “Metal İşçileri Birliği” çatısı altında birleşerek yaşadıklarısorunları aşma ve geleceklerini kazanma niyet ve iddialarının ürünüdür.

Bu programı kararlılıkla uygulama iradesi gösteren metal işçileri, sendikalı-sendikasız tüm metal işçilerini bu yolda el ele yürümeye çağırıyor.

Giriş:

Metal işçileri, böyle bir mücadele programına ve bu programı uygulamak üzereörgütlü bir çıkış yapmaya yakıcı bir ihtiyaç duymaktadır. Çünkü, işçi sınıfınınbir parçası olan metal işçileri, ağır çalışma şartları ve katmerli sömürü şartlarındaçalışmakta, her geçen gün bu şartlar daha da ağırlaştırılmaktadır. Çünkü metalişçileri, dağınıktır, örgütsüzdür. Öz savunma örgütleri olan sendikalarıkullanılmaz haldedir. Sendikalı olmakla olmamak arasındaki ayrımlar silinmiştir.Sermaye ve özelde ise işkolunda MESS ve metal patronları, dikensiz bir gülbahçesindeki gibi rahat ve keyiflerince sömürmektedirler.

Sömürü, emek ile sermaye arasındaki ilişkinin doğasında vardır. Fakat bu, busömürüyü sınırlayacak ve dahası sömürü düzenini tümden ortadan kaldıracakbir mücadelenin gereğini ortadan kaldırmaz. İşçi sınıfı bunun için sermayekarşısında hep zorlu bir mücadele tarihine sahip oldu. Tek tek fabrikalarda,çalışma süresinin düşürülmesinden, ücretlerin arttırılmasına kadar bir dizitaleple sömürüyü sınırlamak üzere mücadelelere girişen işçi sınıfı, giderek

Metal İşçileri Birliği’nin Metal İşçileri Birliği’nin

mücadele programımücadele programıtaslağıtaslağı

Metal İşçileri Birliği’nin Metal İşçileri Birliği’nin

mücadele programımücadele programıtaslağıtaslağı

Metal İşçileriKurultayı’nasunulmak üzerehazırlanan Metalİşçileri Birliği içinprogramtaslağını tüm işçiarkadaşlarımızınilgisinesunuyoruz.Mücadele veörgütlenmeihtiyaçlarımızayanıt verecek birprogramınortaya çıkmasıiçin görüş, önerive katkılarınızıbekliyoruz…

8

Page 8: Metal İşçileri Kurultayı Dosyası

9basit birliklerden sendikalara uzanan örgütlülüklerle mücadele yürüttü.Böylelikle tek tek fabrikalarda yürüyen mücadeleler birleşti, tek tekpatronlara karşı verilen mücadeleler, bir bütün olarak patronlar sınıfınakarşı siyasal mücadelelere dönüştü. İşçi sınıfı sömürüyü sınırlamamücadelesinden çıkarak sömürü düzenini ortadan kaldırmaya yöneldi.

Tüm bu süreç, işçi sınıfı ve sermaye arasındaki mücadelenin tarihsel vekaçınılmaz olduğunu gösteriyor. “İşçi sınıfı örgütlüyse her şey, örgütsüzsehiçbir şeydir” düşüncesi işçi sınıfının ve özelde de biz metal işçilerinintüm bir tarihi ve mevcut durumu tarafından doğrulanmıştır. Sermayeyekarşı mücadelede her dağınıklık, rehavet ve saflardaki bozulma işçi sınıfınapahalıya mal olmuştur. Sermaye bulduğu ilk fırsatta tarihsel mücadelelersonucu tanımak zorunda kaldığı hakları işçi sınıfından söküp almıştır.Onu en geri koşullara düşürmek için elinden geleni yapmıştır. Metalişçileri, Türkiye işçi sınıfının öncü bölüğü olarak '60'lı ve '70'li yıllardanbaşlayarak çetin mücadeleler yürütmüş ve böylelikle önemli haklarkazanmış, metal patronlarının ve bir bütün olarak patronlar sınıfınınkeyfince sömürme isteğini dizginlemiştir.

Fakat daha sonra 12 Eylül darbesi bir milat olmak üzere metal işçileri,güçten düşürülmüş, örgütlülükleri dağıtılmış ve hakları elinden alınmıştır.O zamandan bu yana metal işçileri çok yönlü bir kıskaç altına alınmıştır.Türk Metal Sendikası'nda yuvalanmış çete, metal işçilerininörgütsüzleştirilmesi için kullanılan en önemli silah olmuştur. MESSpatronlarının basit bir aleti olan Mustafa Özbek liderliğindeki Türk Metalçetesi, metal işçilerinin önünde bir barikat olarak yükselmiştir. Fakat,metal işçilerinin önündeki tek engel sadece her şeyiyle patronlar sınıfınaait olan bu çete değildir. Aynı zamanda sendikalara egemen icazetçibürokratlar da metal işçilerinin güçten düşürülmesinde birinci derecedesorumludurlar.

Ancak tüm bu yaşananların asıl nedeni metal işçilerinin, öncü güçlerindenbaşlayarak tabandan bir birlik içerisinde olamamasıdır. Aynı işkolundaörgütlü bir sınıf olarak hareket eden metal patronları tarafından iliğinekadar sömürülen metal işçileri, birbirinden kopuktur, dağınıktır,mücadeleyle bağları zayıftır. İşkolunda olduğu gibi tek tek fabrikalardada durum budur. İşte bu da metal işçilerini, gerek patronlar karşısında vegerekse de işbirlikçi ve ihanetçi sendikal odaklar karşısında güçsüz takatsizbırakıyor. Onu neredeyse bir hiç derekesine düşürüyor. Metal işçileri, budurumun sonuçlarını her an ağır biçimde yaşıyor.

İleri ve öncü işçilerin birleşik gücünün ifadesi olan Metal İşçileri Birliği,işte bu duruma bir son vermek iddiasını taşıyor. Her fabrikada ve birbütün olarak iş kolunda metal işçilerinin birliğini kurmak hedefiyle hareketediyor. Bu birliğin sonucu olarak, gerek metal işçilerinin metal patronlarıkarşısındaki mücadelesini başarıya ulaştırmak ve gerekse bunun içinolmazsa olmaz olan sendikaları, yeniden metal işçisine kazandırmayıgörev biliyor.

Page 9: Metal İşçileri Kurultayı Dosyası

Öncü bir müdahalezemini olarakMetal İşçileriBirliği, metalişçilerinin bilinç veörgütlenmedüzeyiniyükseltmekuğruna kararlı birmücadele yürütür.Bu mücadele,sendikalörgütlülüğünolduğu fabrika veişletmelerle sınırlıdeğildir. Sendikalanlamda örgütlüve örgütsüz bütünfabrika veişyerleriyle, metalişkolu Metalİşçileri Birliği'ninçalışma alanıdır.

10

A. Genel İlkeler:

Metal İşçileri Birliği'nin işçi sınıfının hak ve çıkarları dışında başka bir amacı yoktur.Tüm çabası işçi sınıfının kölelik zincirlerinden kurtulması uğrunadır. Bu doğrultuda, işçisınıfının en dinamik bölüğü olarak metal işçilerinin örgülü mücadelesini büyütmek içinçalışır.

Metal İşçileri Birliği'nin öncelikli hedefi, metal işçilerinin mücadele saflarını toparlamakve mücadele hatlarını oluşturmaktır. Bunun için fabrikalar ve işyeleri temelinde, metalişçilerinin patronlara karşı verdikleri ekonomik ve sosyal hak talebi mücadelesini örgütlemeyive önderlik etmeyi temel bir görev bilir.

Öncü bir müdahale zemini olarak Metal İşçileri Birliği, metal işçilerinin bilinç veörgütlenme düzeyini yükseltmek uğruna kararlı bir mücadele yürütür. Bu mücadele, sendikalörgütlülüğün olduğu fabrika ve işletmelerle sınırlı değildir. Sendikal anlamda örgütlü veörgütsüz bütün fabrika ve işyerleriyle, metal işkolu Metal İşçileri Birliği'nin çalışma alanıdır.

Metal İşçileri Birliği, sendikalara alternatif bir örgütlenme biçimi değil, sendikaları daişçi sınıfının mücadele örgütlenmeleri olarak yeniden kazanmak uğruna hareket eden ilerive öncü bir sınıf inisiyatifidir. Bu nedenle Metal İşçileri Birliği, işçi sınıfının en genişkesimlerinin birleştikleri sendikaları işçi sınıfının mücadele okulları olarak görür. Mücadeleilkeleri ve hedefleri doğrultusunda onları, etkilemeyi, tabandan yürütülecek örgütlenmeçalışmasının ürünü olarak kazanmayı metal işçilerinin geleceği açısından temel bir görevolarak görür.

Metal İşçileri Birliği, bulunduğu her alanda burada ifade edilen mücadele programınıuygulamak için hareket eder. Bu programı uygulamak üzere sınıf mücadelesinin ortayaçıkardığı her türlü araç ve biçimi kullanır.

Metal İşçileri Birliği, işçilerin tek tek fabrikalardan yürüttüğü ekonomik ve sosyal haklarmücadelesini önemser, fakat bu mücadeleyi kendi sınırlarına hapsetmez. Tek tek patronlarakarşı verilen mücadeleleri, genel sınıf mücadelesinin mevzileri olarak görür ve buna uygunbir sorumlulukla hareket eder. Elindeki bütün imkanları, “hepimiz birimiz, birimiz hepimiziçin” anlayışı doğrultusunda seferber eder.

Metal İşçileri Birliği, “kazandırıp kazanacağız”, “sosyal diyalog”, “siyaset dışı sendikacılık”gibi biçimlerde ifade bulan sınıf işbirliği çizgisinin karşısına “sınıfa karşı sınıf” duruşuylaçıkar. Bu doğrultuda işçi sınıfının bilincini karartan ve onu sermaye karşısında güçsüzbırakan sınıf içindeki her türlü gerici anlayışa karşı kararlılıkla mücadele eder.

Metal İşçileri Birliği, metal işçilerinin kurtuluşunu işçi sınıfının kurtuluşundan, işçi sınıfınınkurtuluşunu da toplumun ezilen ve sömürülen diğer kesimlerinin kurtuluşundan bağımsızgörmez. Bu nedenle ezilen ve sömürülen, baskı gören kesimlerin ve kardeş halklarınmücadelesine destek verir, sahip çıkar. Cinsel, ulusal ve mezhepsel ayrımcılığa, inkara veimhaya karşı çıkar, tüm ezilen katmanların mücadelelerinin yanında yer alır. Bu doğrultudametal işçilerinin siyasallaşmasını temel bir görev olarak görür.

Metal İşçileri Birliği, sermaye ile emek arasındaki çelişkinin uzlaşmazlığına inanır. Buçelişkinin çözümünün, sermayenin iktidarını alaşağı ederek yerine işçi sınıfının sosyalistiktidarını kurmaktan geçtiğine inanır. Metal İşçileri Birliği, bir avuç kapitalistin üretimaraçları üzerindeki mülk sahipliğine dayanan kapitalizme karşı, üretim araçlarının vetoplumsal emeğin ürünlerinin topluma ait olduğu sosyalizmi savunur.

Metal İşçileri Birliği , işçi sınıfının uluslar arası birliğinin yaratılmasının gerekliliğinisavunur. Gelişen kapitalist üretim sistemi ile birlikte bu birliğin olanaklarının çok dahafazla olgunlaştığının bilincinde olan MİB, çeşitli ülkelerin metal işçilerinin mücadelesininortaklaştırılması için çaba harcar.

Page 10: Metal İşçileri Kurultayı Dosyası

11

Metal İşçileri Birliği , işçi sınıfının kitlesel mücadele örgütlerinde, “söz, yetki ve karar işçilere!” anlayışının gereğiolarak işçilerin fabrikalardan yönettikleri bir örgütsel demokrasinin her açıdan kurumsallaşmasını bir ilke sorunu olarakgörür.

Bu doğrultuda metal işçilerinin öncü bir mücadele ve müdahale zemini olarak Birlik de, kendi içerisinde bu ilkeyeuygun bir işleyişi oturtacaktır. Fabrikalardan işçilerden ve gerektiği halde seçilmiş temsilcilerden, bölge, il ve ülkedüzeyinde oluşturulacak kurullar karar organlarıdır. Genel toplantıları organize etmek, alınan kararların uygulanmasıiçin gerekli koşulları oluşturmak, koordine etmek ve Birlik'in ilkeleri ve dönemsel kararları doğrultusunda sözsöylemek üzere yürütme kurulları oluşturulur. Bu kurullar düzenli olarak toplanır, yaptıkları işler konusunda düzenliolarak Birlik bileşenlerini bilgilendirirler.

Metal İşçileri Birliği , işçilerin mücadele örgütlerinde “söz, yetki ve karar” haklarını kullanmaları için tabanörgütlenmelerini olmazsa olmaz görür. İlke ve işleyiş bakımından nasıl tanımlanırsa tanımlansın işçi sınıfı yönetimekatılacak taban örgütlenmelerinden yoksunsa, örgüt demokrasisine dair her norm kağıt üzerinde kalmaya mahkumdur.Bu nedenle Metal İşçileri Birliği, işçi sınıfının mücadelesinin ve örgütlerinin sınıf çıkarlarına uygun gelişimi açısındanişçilerin fabrika ve işyerlerinden mücadeleleri hakkında doğrudan söz ve karar hakkına sahip oldukları komite vb.örgütlenmeleri olmazsa olmaz görür.

Taban örgütlenmeleri sendikaların da sağlıklı ve gerçek bir sınıf örgütü olarak çalışmasının güvencesidir. İşçilerinfabrikalarından sendikalarını yöneteceği bir işleyiş sendikal demokrasinin gereğidir. Bundan dolayı Metal İşçileriBirliği , sendakalarda işçilerin taban inisiyatiflerini kıran sendikal bürokrasiye karşı mücadeleyi temel bir görev olarakgörür. Sendikal bürokrasinin panzehiri olan taban inisiyatiflerini her alanda örgütlemek için çaba gösterir. Bu nedenleMetal İşçileri Birliği, taban örgütlerinin her düzeyde belirleyici olduğu mekanizmaların yaratılmasını, sendikalardaişçilerin söz ve karar haklarının esas olduğunu, yönetim kurulların ise koordine eden ve alınan kararlarınuygulanmasını kolaylaştıran bir işleyişin yaratılmasını benimsemektedir. Temel örgütlenme ve karar oluşturma birimiişyerleridir.

Metal İşçileri Birliği , tabanın söz ve karar hakkını kullanmak üzere gerektiğinde sınıfın özgücünü harekete geçirmektengeri durmaz.

Bu temel bakış üzerinden MİB, sendikalarda aşağıdaki ilkelerin uygulanması için mücadele eder:

* Sendika içerisinde herhangi bir kademede görev alacak her kimse en fazla iki dönem üst üste sekreterlik veyöneticilik yapabilir.

* Sendika yöneticilerinin aldığı ücret ortalama işçi ücretini geçmemelidir.

* Sendika yönetimi tamamen şeffaf olmalı, kararlarını ve harcamalarını işçilerin denetimine işçilerin anlayabileceğibir biçimde açmalıdır.

* Bir fabrikada inisiyatif temsilcide değil fabrika komitesinde olmalıdır. Temsilci ancak bu komitenin sözcüsü olarakhareket etmelidir.

* İşçilere, her temsilci veya yöneticiyi görevden geri çağırma hakkı tanınmalıdır.

* Fabrikalarda düzenli periyotlarda eğitim seminerleri verilmelidir. Bu seminerler işçi sınıfının dünya görüşü ve sınıfçıkarları temelinde olmalıdır.

* Sendikaların tüm ekonomik imkanları sadece sendikal amaçlarda kullanılmalı bireysel kullanımlar anındacezalandırılmalıdır.

B. Örgütlenme İlkeleri:

Page 11: Metal İşçileri Kurultayı Dosyası

Metal İşçileri Birliği , sermayeye karşı mücadelede sınıfa karşı sınıf şiarını kılavuzedinir. Ekonomik ve sosyal haklar uğruna verilen mücadeleyi, işçi sınıfının iktidarmücadelesine bağlar ve bu perspektif içerisinde yürütür. Çünkü bu aynı zamanda,ekonomik ve sosyal hak mücadelesinde başarının da temel koşuludur.

Metal İşçileri Birliği , mücadele taleplerini belirlerken sermayenin ne kadar vereceğinideğil, haklı ve meşru olanı temel alır.

Metal İşçileri Birliği , metal patronlarına ve sermaye sınıfına ve onun ajanı konumundakisendikal bürokrasiye karşı yürüttüğü mücadelede fiili meşru mücadele çizgisini esasalır. Somut koşullara göre her türlü mücadele yöntemini etkin bir şekilde kullanır.

Metal İşçileri Birliği , mücadelenin başarısını güvenceleyecek olanın işçilerin mücadelesürecinin yönetimine katılımında görür. Bu anlayışla, mücadele süreçlerinin gerek hazırlıkve gerekse de fiili yürütülüşünde işçilerin söz ve karar hakkını güvenceleyecek tedbirleralır.

TİS: TİS süreçleri bu temelde örgütlenmelidir. Bu anlayışın ürünü olarak, TİS taslaklarıişyerlerinde işçilerin katılımıyla hazırlanmalı, süreç bir bütün olarak oluşturulacak TİSkomiteleri aracılığıyla yönetilmelidir. TİS komitelerinin kararı ve onayı olmadan tek birTİS maddesi dahi kabul edilemez. Bu nedenle işçiler gerek tek tek maddeleri ve gereksede bir bütün olarak TİS'in son halini onaylamadan sözleşme geçerlilik kazanmaz.

Özellikle MESS grup TİS süreçleri bu bakımdan hayati önemdedir. Metal işçilerininmeşru talepleri doğrultusunda kararlı ve dişe diş bir TİS süreci örgütlenmelidir. Hangisendikadan olduğuna bakılmadan ve yanısıra MESS grup TİS'lerinin tüm işçi sınıfınıilgilendirdiği düşünülürse örgütlü-örgütsüz tüm metal işçilerini kapsayan TİS Komitelerioluşturulmalı ve söz-yetki-karar hakkı bu komiteler aracılığıyla işçilere bırakılmalıdır.

Grev hakkı ve kullanımı: İşçi sınıfının sermayeye karşı mücadelesinin en önemli silahıolan grev, etkili bir mücadele silahı haline getirilmek durumundadır. Bunun için TİSsüreçlerinin başında tüm hazırlıklar bir grev hedefine bağlı olarak yapılmalı, grevsilahının kullanımını güvenceleyecek maddi ve teknik önlemler alınmalıdır. Grev silahınınetkili kullanımı için TİS komitelerinin grev komiteleri biçiminde inisiyatif kullanmasısağlanmalıdır.

Diğer taraftan grev hakkı, sadece TİS ile bağlantılı olarak değil, mücadelenin gerektirdiğiher durumda kullanılmalıdır. Bu çerçevede varolan yasal engellere boyun eğmeden vebu yasal engelleri de boşa çıkarmak üzere, hak grevi, dayanışma grevi ve genel grevinfiilen kullanımından kaçınılmamalıdır .

Sendikanın gelirinden belli bir miktar aylık düzenli olarak grev ve direniş fonunaayrılmalı, grev ve direnişler dışında katiyetle kullanılmamalıdır.

Sınıf dayanışması, mağdurlara destek anlayışıyla değil, sınıf mücadelesini büyütmek,sınıfın sermayeye karşı direniş mevzilerini güçlendirmek için yükseltilmelidir.

C. Mücadele ilkeleri12

İşçi sınıfınınsermayeyekarşımücadelesininen önemlisilahı olangrev, etkili birmücadelesilahı halinegetirilmekdurumundadır.Bunun için TİSsüreçlerininbaşında tümhazırlıklar birgrev hedefinebağlı olarakyapılmalı,grev silahınınkullanımınıgüvenceleye-cek maddi veteknikönlemleralınmalıdır.

Page 12: Metal İşçileri Kurultayı Dosyası

C. Mücadele talepleri

13

Metal İşçileri Birliği, metal işçilerinin mücadelesinin en önemli ve öncelikli olarak gördüğüsorunlarına ilişkin şu talepler doğrultusunda güçlü ve kararlı bir mücadele sürecini örgütlemeyizorunlu görmektedir:

* İnsancaya yaşamaya yeterli asgari ücret!

* Esnek çalışmaya ve mevcut uygulamadaki tüm biçimlerine son verilsin!

* Taşeronluk kaldırılsın, taşeron işçiler kadroya alınsın!

* Geçici, mevsimlik, sözleşmeli, kapsam içi-dışı gibi

işçilerin örgütsüzleştirilmesinin yöntemleri kaldırılsın!

* Eşit işe eşit ücret!

* Eski ve yeni işçi arasındaki ücret makası kapatılsın!

*Krizin faturasını kapitalistler ödesin!

* İşten çıkarmalar yasaklansın!

* 7 saatlik işgünü, 35 saatlik çalışma haftası!

* Sağlığa zararlı ve tehlikeli işlerde

azami 5 saatlik işgünü!

* Tüm çalışanlar için grevli ve toplu sözleşmeli

sendika hakkı!

* Herkese iş tüm çalışanlara iş güvencesi!

* Herkese parasız sağlık ve eğitim hakkı!

* Sağlığa zararlı ve tehlikeli işlerde azami 5 saatlik iş günü!

* Kesintisiz iki günlük hafta tatili!

* Altı haftalık yıllık ücretli izin!

* Kadın işçilerin kadın, ana ve çocuk sağlığına zararlı işlerde

çalıştırılması yasaklansın!

* Doğumdan önce ve sonra 3’er aylık ücretli izin, tıbbi bakım ve yardım!

* Kadınların çalıştığı tüm işyerlerinde kreş ve emzirme odaları!

* Sendikal örgütlenme ve faaliyetlerin önündeki

her türlü hukuki ve idari engel kaldırılsın!

* Sınırsız grev ve genel grev hakkı!

* Lokavt yasaklansın!

* Sırsız söz, basın, örgütlenme, gösteri ve toplanma özgürlüğü!

Page 13: Metal İşçileri Kurultayı Dosyası

Eğitim seminerleri...

1. Seminer: Metal işkolunda durumMetal İşçileri Kurultayı Hazırlık Komitesi, kurultay hazırlıkları kapsamında programlanan eğitim seminerlerinin ilkini26 Temmuz Pazar günü Makina Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi’nde gerçekleştirdi.

Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Beşeli ve Metal İşçileri Kurultayı Hazırlık Komitesisözcüsünün konuşmacı olarak yer aldığı toplantıda metal sektörünün durumunun yanısıra metal işçilerinin örgütlenmesiile kurultayın amaç ve hedefleri konuşuldu.

Mehmet Beşeli’nin sunumuyla başlayan seminerde, Türkiye ve dünyada işçi sınıfının konumu, işçiler arasında kullanılantemel kavramların (proletarya, kriz, ücretler vb.) kapsamı ve güncel açılımlarının yanısıra metal sektörünün günceltablosuna değinildi.

Beşeli’nin sunumunun ana vurgusu ise fabrikalarda ve sanayi havzalarında yürütülecek siyasal faaliyetin önemiüzerineydi. İktisadi ve siyasal mücadelenin birlikte ele alınması gerektiğini belirten Beşeli, somut örneklerle sunumunudestekledi.

Metal işkolundaki sendikaların 1980 darbesi öncesindeki kuruluşları hakkında bilgilendirmede bulunan Beşeli metalpatronlarının örgütü MESS’in sermaye sınıfı içerisinde tuttuğu özel yere ve ağırlığa değindi.

KHK temsilcisi, Metal İşçileri Kurultayı’nın sınıfın ve metal işçilerinin birleşik direnişini örgütlemek üzere örgütlendiğinibelirterek sanayi havzalarında ve fabrikalarda yürütülecek çalışmaların önemini hatırlattı.

Seminerin ikinci bölümü ise çeşitli sanayi havzalarından seminere katılan metal işçilerinin sorduğu sorular ve busorulara verilen cevaplar üzerinden gerçekleştirildi.

Metal İşçileri Kurultayı hazırlıklarından.....

Kurultay Kadıköy’de duyuruldu!Metal İşçileri Kurultayı Hazırlık Komitesi, 14 Haziran Pazargünü Kadıköy'de gerçekleştirdiği basın açıklaması ile Metalİşçileri Kurultayı'na çağrı yaptı.

Kadıköy'de basın açıklaması gerçekleştiren Metal İşçileriKurultay Hazırlık Komitesi, 15-16 Haziran Büyük İşçiDirenişi'nin yıldönümünü ve Sabra Tekstil’deki patron-polisterörünün ardından yaşanan tutuklamaları da gündeme aldı.

Basın açıklamasında 15-16 Haziran Direnişi'nin öneminevurgu yapılarak, bu direnişin öncü dinamiği olan metalişçilerinin 12 Eylül askeri faşist darbesi ile örgütlülüklerinindağıtıldığı, sendikaların kapatıldığı ve MESS tarafındanörgütlenen Türk Metal prangasının metal işçilerinin ayağınatakıldığı ifade edildi.

Metal işçilerini kurultayın hazırlığına omuz vermeye vekurultaya katılmaya çağıran Metal İşçileri Kurultayı Hazırlık Komitesi, havzalarda,

fabrikalarda, atölyelerde Kurultay Hazırlık Komiteleri’nde yan yana gelme gerekliliğine işaret etti.

"15-16 Haziran Direnişi ruhuyla Metal İşçileri Kurultayı'na" pankartının açıldığı eylemde tüm metal işçileri 15-16Haziranları yaratma iradesi ile ileriye çıkmaya çağrıldı.

14

Page 14: Metal İşçileri Kurultayı Dosyası

2. Seminer: Metalişkolunda örgütlülüğündurumu

İkinci seminer 30 Ağustos günü MakinaMühendisleri Odası İstanbul Şubesi'ndegerçekleştirildi.

Seminerde ilk bölümde Birleşik Metalİşçileri Sendikası TİS Uzmanı İrfanKaygısız ve KHK sözcüsü birer sunumgerçekleştirdi. İkinci bölümde ise KHKbileşeni metal işçilerinin soru ve düşünceleri ile bir tartışma platformu oluşturuldu.

Kaygısız, öncelikle metal işkolunda ve işçi sınıfının toplamında örgütlülüğün durumunadair çeşitli istatistiki veriler sundu.

Sendikaların devlet işgali altında olduğunu ifade eden Kaygısız, bu işgalin temel dayanağıkonumunda bulunan sendikal bürokrasinin ayrıcalıklarının sadece mali ayrıcalık olarakanlaşılmaması gerektiğini, bununla birlikte sosyal statü üzerinden sağlanan ayrıcalıklarında belirleyici bir rolü olduğunu söyledi.

Kriz karşısında sendikaların tutumuna da değinen Kaygısız, bu dönemde de uzlaşmanıntemel politika olmaya devam ettiğini, esneklik politikalarının kabul edilmesi ile birliktenicelik olarak küçük bir kısım sendikanın ise direnme eğiliminde olduğunu ifade etti.Ancak buradaki tabloyu da genel olarak sendikal hareketin kriz karşısında teslim olmasıbiçiminde özetledi.

Her şeye karşın geçtiğimiz dönemde sermayenin şiddetli saldırısına karşın işgal gibişiddetli direniş biçimlerinin yaşandığını söyleyerek önemli bir mücadele sürecininyaşandığını ifade etti.

Bu tablo karşısında “Ne yapmalı?” sorusunun yanıtını ise işyeri komiteleri temel eksenineoturtan Kaygısız, sendikalar ile siyasal yapılar arasında ara bir örgütlenme olaraktanımladığı işyeri komitelerinin ve eğitimin özel önemine değindi. Yasal normlarla vetemsilcilere daralmış eğitim politikasını eleştiren Kaygısız işyeri komitelerinin seçen,denetleyen, geri çağırma mekanizmasına sahip ve bürokrasiden arınmış bir işleyişe sahipolması gerektiğini söyledi.

KHK sözcüsü ise örgütlülüğün tablosu tartışılırken konuyu sadece sendikalar üzerindenele almamak gerektiğini, işçi sınıfının genelini ve çeşitli özgün koşulları kapsayan çeşitliörgütlenme biçimlerinin olduğunu söyleyerek konuşmasına başladı.

KHK sözcüsü daha sonrasında temel ilkeler üzerinden Türk Metal, Birleşik Metal veÇelik İş üzerine değerlendirmeler yaptı. Bu tablo içerisinde yapılması gerekenin tabandandoğru bir mücadele yükseltmek ve burada sendikalı-sendikasız vb. hiçbir ayrımgözetmeksizin metal işçilerinin öncülerinin birliğini yaratmak olduğunu söyledi.

Verilen aranın ardından salonda bulunan metal işçilerinin soruları ve düşünce aktarımlarıile tartışma zenginleşti. Sendikalardaki bürokratik işgalin nasıl kırılacağı, sendikalihanetlerden hesap sorulmasının pratikte nasıl örgütleneceği, krizle birlikte artan saldırılarınboyutu ve işçi sınıfının içinde bulunduğu ruh hali konularında canlı tartışmalar yapıldı.

15

Page 15: Metal İşçileri Kurultayı Dosyası

3. Seminer: Metal işçilerinin

mücadele birikimi ve deneyimleri

Eğitim seminerlerinin üçüncüsü 13 Eylül günü “Metal İşçilerinin mücadele birikimive deneyimleri” başlığı ile gerçekleştirildi. Seminerin ilk bölümünde KHK sözcüsüile Tez-Koop-İş Sendikası Genel Eğitim Danışmanı Volkan Yaraşır tarafındansunumlar gerçekleştirildi. Verilen aranın ardından yapılan ikinci bölümde dahaönceki seminerlerde olduğu gibi canlı tartışmalar yaşandı.

İlk olarak söz alan KHK sözcüsü 60’lı yıllardan sonra gelişen sınıf hareketininiçinde metal işçilerinin de 63 Kavel direnişi, 68-69 Altınel Pres, Emayetaş, Gamak,Sungurlar işgalleri ile yer aldığını vurguladı. 60’lı yıllardaki bu hareketliliğin doruknoktası olarak şekillenen 15-16 Haziran direnişinin içinde de metal işçilerininönemli bir ağırlığının olduğunu ifade etti.

70’li yıllarda ise işçi sınıfının DGM direnişi, faşizme ihtar eylemleri, Maraş katliamıprotestoları gibi daha politik içerikli eylemlere giriştiğini söyleyen KHK sözcüsü,DGM direnişi içerisinde, Ereğli Demir Çelik, Demirdöküm, Sungurlar, Tofaş,Renault ve Profilo gibi önemli metal fabrikalarında çalışan işçilerin yer aldığınıifade etti. 77-80 arasında “büyük grev” olarak da adlandırılan MESS grevlerininmetal işçilerinin tarihinde önemli duraklardan biri olduğunu ifade etti. Özellikle12 Eylül darbesi ile sona erdirilen ‘80 grevinde toplu sözleşme kapsamındaki 25bin Maden İş üyesi işçiden 4 bininin çeşitli komitelerde toplu sözleşme sürecinindoğrudan parçası olduğunu, bu durumun bu grevlerde elde edilen başarıların dakilit noktalarından biri olduğunu söyledi.

12 Eylül’ün tüm toplumsal muhalefetle birlikte metal işçilerinin mücadelesini deezdiğine dikkat çeken KHK sözcüsü Maden-İş’in kapatılmasına paralel olarakönemli fabrikalarda çalışan tüm işçilerin Türk Metal çetesine üye yapılarak metalişçilerinin mücadelesine en ağır darbelerden birinin de böylece vurulmuş olduğunusöyledi.

KHK sözcüsü bu dönem içersinde ise 1986 Netaş grevi, bahar eylemleri ve ve 90-91 MESS grevlerinin öne çıkan eylemler olduğunu söyledi. Bahar eylemlerininardından 12 Eylül’le birlikte yaşandığı gibi yine bir öncü işçi kıyımının yaşandığını,bunun ise geçmiş mücadele deneyiminin yeni kuşaklara aktarılmasının önünegeçtiğini vurguladı.

Taban örgütlenmesinden ve sınıf bilincinden yoksun olan metal işçilerinin çalışmave yaşam koşullarının ağırlığı ile yine de mücadeleye devam ettiğini, bu açıdan enönemli sürecin ise 98’de yaşanan ve “metal fırtınası” olarak da isimlendirilen TürkMetal’den istifalar süreci olduğunu söyledi. Tofaş, Renault, Ford, Otosan, Mercedes,Man, BMC, Türk Traktör, Borusan, Arçelik, Profilo, Beko, Packart, Bosch, Uzelgibi oldukça önemli fabrikalarda yaşanan bu eylemlerde 10 bin işçinin TürkMetal’den istifa ettiğini ancak bir taban örgütlülüğüne dayanmayan bu eylemlerinakacak kanal bulamaması nedeni ile geri çekildiğini ifade etti. Bu eylemlerdeBirleşik Metal’in tutumunu da eleştirerek bu sendikanın yönetiminin de metalişçilerinin mücadelesini ileriye taşıyamayacağının bu eylemlerle ortaya çıktığınısöyledi.

Tez-Koop-İş Eğitim Danışmanı Volkan Yaraşır ise tarih ve sınıf bilincinin öneminiçeşitli tarihsel örneklerle açıklayarak sınıf hareketinin en temel sorunlarını bilinçve kimlikte dejenerasyon, sınıfın değersizleşmesi ve cemaatleştirme olaraktanımladı.

16

Page 16: Metal İşçileri Kurultayı Dosyası

171835-1960 yılları arasında Türkiye İşçi sınıfının mayalanma sürecinde metalişçilerinin ilk illegal örgütlenmeyi yaratmak gibi bir dizi noktada önemli bir rolüolduğunu söyleyen Yaraşır, işçi sınıfının 1950’ler ve 1970’lerde iki sıçrama eşiğinindaha bulunduğunu dile getirdi. 1960’lardaki tarihsel momentte eşiği kapitalistgelişmenin aştığını, burada sınıf hareketinin de sıçradığını söyledi. 61 Saraçhanemitingi ile “Ben artık toplumsal maddi bir gücüm!” diyen işçi sınıfının 63 Kavelgrevi ile “Ben haklarımı söke söke alırım!” dediğini ifade etti. Bu dönem içindeDİSK’in kuruluşu, işgal ve özyönetim deneyimlerini inceleyen yaraşır bu sürecinsınıfın ekonomik bilincinin siyasal bilince dönüşümünde önemli bir rolü olduğunudile getirdi.

Mevcut sendikal yapıyı Türk Metal şahsında gangster sendikacılık, Birleşik Metalşahsında korporotist-bürokratik sendikacılık olarak tanımladı. Bu anlayışların isemetal işçilerinin önündeki en temel engeller olduğunu, son dönem yaşanandirenişlerde ve hareketli süreçlerde bunun bir kez daha ortaya çıktığını ve busendikaların artık yıkılmak zorunda olduğunu dile getirdi.

Metal işçilerinin mevcut tabloda gergin bir yapısı olduğunu ve içe kapandığını dilegetiren Yaraşır, bu içe kapanmanın tehlikeli bir içe kapanma olduğunu, ancak doğruörgütlenebildiği ve yönlendirilebildiği oranda oldukça önemli bir dinamikbarındırdığını da sözlerine ekledi.

Taksim’de basın açıklaması

Birinci eğitim seminerin ardından Taksimtramvay durağında kurultaya ve “özelistihdam büroları” saldırısına ilişkin bir basınaçıklaması gerçekleştirildi.

“Kriz fırsatçılığına geçit vermeyeceğiz!Mücadele için sokağa, örgütlenmek içinkurultaya! / Metal İşçileri Kurultayı HazırlıkKomitesi” pankartının açıldığı eylemde“modern simsarlık” anlamına gelen Özelİstihdam Büroları’nın karanlık yüzü anlatıldı.

Sendikaların sermayenin saldırılarına karşıbüründükleri sessizliğe de vurgu yapılanaçıklamada patronların kölelik dayatmalarınave sendika bürokratlarının ihanetlerine karşımetal işçilerinin örgütlü birliğini yaratmakiddiası ile gerçekleştirilecek Metal İşçileriKurultayı’na çağrı yapıldı.

Page 17: Metal İşçileri Kurultayı Dosyası

18

Page 18: Metal İşçileri Kurultayı Dosyası